Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Düşünceyi Geliştirme Yolları Soruları

3. - bir sanatçı yaşanan ve gözlemlenenler bütün çıplaklı-
ğıyla anlatır. Bunun için gerektiğinde anket gibi bazı sanat
dışı yöntemlere dahi başvurur. Yapıtlarında okuru eğitme
gibi bir amacı olmadığından ve şiiri salt biçim olarak gör-
düğünden biçim güzelliğine önem verir. Dizelerin dış
yapısı, sözcüklerin sıralanışı ritim ve seslerin uyumunu
bu akı-
ön plana alır. Ölçü ve uyağa çok önem verir.
min önemli temsilcisidir.
-
Bu parçada boş bırakılan yerlere sırasıyla aşağıdaki-
lerden hangisi getirilmelidir?
A) Klasik-Şinasi
B) Romantik - Namık Kemal
C) Sembolist - Ahmet Haşim
DY Parnasyen-Tevfik Fikret
E) Naturalist - Yahya Kemal
6.
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
3. - bir sanatçı yaşanan ve gözlemlenenler bütün çıplaklı- ğıyla anlatır. Bunun için gerektiğinde anket gibi bazı sanat dışı yöntemlere dahi başvurur. Yapıtlarında okuru eğitme gibi bir amacı olmadığından ve şiiri salt biçim olarak gör- düğünden biçim güzelliğine önem verir. Dizelerin dış yapısı, sözcüklerin sıralanışı ritim ve seslerin uyumunu bu akı- ön plana alır. Ölçü ve uyağa çok önem verir. min önemli temsilcisidir. - Bu parçada boş bırakılan yerlere sırasıyla aşağıdaki- lerden hangisi getirilmelidir? A) Klasik-Şinasi B) Romantik - Namık Kemal C) Sembolist - Ahmet Haşim DY Parnasyen-Tevfik Fikret E) Naturalist - Yahya Kemal 6.
4.
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde parantez içindeki
ifadenin anlamını karşılayan bir söz kullanılmamıştır?
A) Gemi azıya almış bir anlatımla başarılı olmaya
çalışmanın bir faydası yoktur. (üslubunu kontrol
edememek)
B Her nitelikte okura şapka çıkarttıran bir yazarla karşı
karşıyaydık. (herkesin beğenisini kazanmak)
Günümüzdeki yazarların moda tutumlarından biri de
hayata yakınma gözlükleriyle bakmasıdır. (yaşama
karşı sitem duyma)
D) Bir atimlik barutu olan bir yazardan kalıcı olmayı
beklemek doğru değildir. (yazacağı çok az şey olmak)
E) Aktüalitenin rüzgârına kapılan bir sanatçı olduğu için
edebiyatımızda etkili olamadı. (güncelliğin güdümünde
kalma)
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
4. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde parantez içindeki ifadenin anlamını karşılayan bir söz kullanılmamıştır? A) Gemi azıya almış bir anlatımla başarılı olmaya çalışmanın bir faydası yoktur. (üslubunu kontrol edememek) B Her nitelikte okura şapka çıkarttıran bir yazarla karşı karşıyaydık. (herkesin beğenisini kazanmak) Günümüzdeki yazarların moda tutumlarından biri de hayata yakınma gözlükleriyle bakmasıdır. (yaşama karşı sitem duyma) D) Bir atimlik barutu olan bir yazardan kalıcı olmayı beklemek doğru değildir. (yazacağı çok az şey olmak) E) Aktüalitenin rüzgârına kapılan bir sanatçı olduğu için edebiyatımızda etkili olamadı. (güncelliğin güdümünde kalma)
yen-
zden
endi
n bi-
za-
aha
akla
sim
eme
enli
taç,
that
da
ol-
zik-
bir
en
n-
he
ür
e
n
Yaşadığı yerin en zengin insanı olan bir baba kü-
çük oğlunu insanların ekonomik açıdan ne kadar
zor durumda olabileceğini göstermek için bir köye
götürür. Yolculuktan dönerlerken baba oğluna bazı
insanların ne kadar zor durumda olduğunu anlayıp
anlayamadığını sorar. Bu sorunun üzerine çocuk,
"Bizim evde bir köpeğimiz var, onlarınsa dört...
Bizim bahçenin ortasına kadar uzanan bir havu-
zumuz var, onlarınsa sonu olmayan bir dereleri.
Bizim bahçemizde ithal lambalar var, onlarınsa
yıldızları. Bizim görüş alanımız ön avluya kadar,
onlarsa bütün bir ufku görüyor." diye cevap verir.
Sonra da "Ne kadar fakir olduğumuzu bana göster-
diğin için teşekkür ederim baba!" der.
39. Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdaki-
lerden hangisidir?
A) Zengin olma arzusundan uzaklaşıldığı zaman
zengin bir dünya kurulur.
B) Çok az şeye sahip olan insan değil, asıl çok
şeyin özlemini çeken insan fakirdir.
C) Başkalarını zenginleştirmedikçe hiçbir insan
zenginleşemez.
Hayat akarken zenginlik de fakirlik de insanla-
rin hayata bakış açısında yatar.
E) Dünyanın en yoksul insanı, paradan başka hiç-
bir şeyi olmayandır.
40. Bu parçanın anlatımı için aşağıdakilerden han-
gisi söylenemez?
Olgular devinim içinde verilmiştir.
B) Örneklere yer verilmiştir.
C) Amaç, okuyucuyu olay içinde yaşatmaktır.
D) Karşılaştırmaya yer verilmiştir.
E) İzlenim kazandırmadan yararlanılmıştır.
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
yen- zden endi n bi- za- aha akla sim eme enli taç, that da ol- zik- bir en n- he ür e n Yaşadığı yerin en zengin insanı olan bir baba kü- çük oğlunu insanların ekonomik açıdan ne kadar zor durumda olabileceğini göstermek için bir köye götürür. Yolculuktan dönerlerken baba oğluna bazı insanların ne kadar zor durumda olduğunu anlayıp anlayamadığını sorar. Bu sorunun üzerine çocuk, "Bizim evde bir köpeğimiz var, onlarınsa dört... Bizim bahçenin ortasına kadar uzanan bir havu- zumuz var, onlarınsa sonu olmayan bir dereleri. Bizim bahçemizde ithal lambalar var, onlarınsa yıldızları. Bizim görüş alanımız ön avluya kadar, onlarsa bütün bir ufku görüyor." diye cevap verir. Sonra da "Ne kadar fakir olduğumuzu bana göster- diğin için teşekkür ederim baba!" der. 39. Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdaki- lerden hangisidir? A) Zengin olma arzusundan uzaklaşıldığı zaman zengin bir dünya kurulur. B) Çok az şeye sahip olan insan değil, asıl çok şeyin özlemini çeken insan fakirdir. C) Başkalarını zenginleştirmedikçe hiçbir insan zenginleşemez. Hayat akarken zenginlik de fakirlik de insanla- rin hayata bakış açısında yatar. E) Dünyanın en yoksul insanı, paradan başka hiç- bir şeyi olmayandır. 40. Bu parçanın anlatımı için aşağıdakilerden han- gisi söylenemez? Olgular devinim içinde verilmiştir. B) Örneklere yer verilmiştir. C) Amaç, okuyucuyu olay içinde yaşatmaktır. D) Karşılaştırmaya yer verilmiştir. E) İzlenim kazandırmadan yararlanılmıştır.
14. Her dil, parmak izi gibi essizdir. Şu anda bireyi tanım-
lamak için dili biyometrik kimlik doğrulama olarak kul-
lanmak için güvenilir yollar üzerinde çalışmalar yapıl-
maktadır. Dil, 2.000 ile 10.000 tat tomurcuğuna sahiptir.
Mevcut inanışın aksine, dil üzerinde tat tomurcukları-
nın sadece şekere, tuza veya farklı tatlara özgü olduğu
elyn yerler yoktur. Dil; papilla adı verilen küçük, pembemsi
bu
abmier
beyaz yumrular, çok ince saç benzeri projeksiyonlardır.
Tat alma tomurcukları zamanla ölür ve daha sonra 10
ile 14 günde bir değiştirilir. 10.000'den fazla tat tomur-
cuğu olan bazı insanlar vardır ve bunlar "süper star"
olarak bilinir. Çocuklar ve bebekler yetişkinlerden da-
ha fazla tat tomurcuklarına sahiptir. Çocukların yanak-
larında ve dudaklarında bile bazı tat tomurcukları var-
dır. Bu da onların neden yiyecek konusunda çok seçici
olduklarını açıklayabilir. Dil çok esnektir ve bu esnekliği
oluşturan sekiz iç içe kasa sahiptir. Dil, dikey fibröz do-
ku-uzunluğu ile ayrılır. Dildeki kaslar; yeme, yutma ve
konuşmayı kolaylaştırmak için dili şekillendirir ve asla
yorulmaz.
no
Feg
Jure
7[
DENE
Bu
parça için en uygun başlık aşağıdakilerden han-
gisidir?
sllanse 190
onnelmigid nupysy
anüg shelipys) Xilisi
A Dil
Dil Kasları
B Çocuklar ve Bebeklerin Dili
Dilin Esnekliği
Jiğeb
Dilin Görevleri
E) Dilin Eşsiz Anatomisi
deübris maiyoa
023 (11) dzimie
finsi Xillesüp ild
naverlo unoz il
or sonumuzulo
Hotend no
utumie
izigned nebyslelmis emosistemun biebegin wa
mineentebb
1
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
14. Her dil, parmak izi gibi essizdir. Şu anda bireyi tanım- lamak için dili biyometrik kimlik doğrulama olarak kul- lanmak için güvenilir yollar üzerinde çalışmalar yapıl- maktadır. Dil, 2.000 ile 10.000 tat tomurcuğuna sahiptir. Mevcut inanışın aksine, dil üzerinde tat tomurcukları- nın sadece şekere, tuza veya farklı tatlara özgü olduğu elyn yerler yoktur. Dil; papilla adı verilen küçük, pembemsi bu abmier beyaz yumrular, çok ince saç benzeri projeksiyonlardır. Tat alma tomurcukları zamanla ölür ve daha sonra 10 ile 14 günde bir değiştirilir. 10.000'den fazla tat tomur- cuğu olan bazı insanlar vardır ve bunlar "süper star" olarak bilinir. Çocuklar ve bebekler yetişkinlerden da- ha fazla tat tomurcuklarına sahiptir. Çocukların yanak- larında ve dudaklarında bile bazı tat tomurcukları var- dır. Bu da onların neden yiyecek konusunda çok seçici olduklarını açıklayabilir. Dil çok esnektir ve bu esnekliği oluşturan sekiz iç içe kasa sahiptir. Dil, dikey fibröz do- ku-uzunluğu ile ayrılır. Dildeki kaslar; yeme, yutma ve konuşmayı kolaylaştırmak için dili şekillendirir ve asla yorulmaz. no Feg Jure 7[ DENE Bu parça için en uygun başlık aşağıdakilerden han- gisidir? sllanse 190 onnelmigid nupysy anüg shelipys) Xilisi A Dil Dil Kasları B Çocuklar ve Bebeklerin Dili Dilin Esnekliği Jiğeb Dilin Görevleri E) Dilin Eşsiz Anatomisi deübris maiyoa 023 (11) dzimie finsi Xillesüp ild naverlo unoz il or sonumuzulo Hotend no utumie izigned nebyslelmis emosistemun biebegin wa mineentebb 1
8. (1) Yaşatmaya çalıştığım romanlar bir gün sahiden
yaşamaya karar verdiler. (II) Üstelik hesap da
soruyorlardı. (III) Her Gece Bodrum, aynı adı taşıyan bir
tatil kasabasında neler bulduğumu soruyor; Ölüm
İlişkileri'yse "Günlük hayattaki ilişkilere hiç
değinmeyecek miyiz biz?" diye öfkeli öfkeli
söyleniyordu. (IV) Çehov'un Marti'sında geçen bu sözle
ince bir aşk üçgeni kuracaktım. (V) Cehennem
Kraliçesi'ne gelince bu Fellini Visconti havasından ne
zaman kurtulacağımın tasasına düşmüştü. (VI) Bir
Akşam Alacası ise söyleyecekleri için sırada bekliyordu.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi
düşüncenin akışını bozmaktadır?
C) III.
A) I.
B) II.
D) IV.
E) V.
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
8. (1) Yaşatmaya çalıştığım romanlar bir gün sahiden yaşamaya karar verdiler. (II) Üstelik hesap da soruyorlardı. (III) Her Gece Bodrum, aynı adı taşıyan bir tatil kasabasında neler bulduğumu soruyor; Ölüm İlişkileri'yse "Günlük hayattaki ilişkilere hiç değinmeyecek miyiz biz?" diye öfkeli öfkeli söyleniyordu. (IV) Çehov'un Marti'sında geçen bu sözle ince bir aşk üçgeni kuracaktım. (V) Cehennem Kraliçesi'ne gelince bu Fellini Visconti havasından ne zaman kurtulacağımın tasasına düşmüştü. (VI) Bir Akşam Alacası ise söyleyecekleri için sırada bekliyordu. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi düşüncenin akışını bozmaktadır? C) III. A) I. B) II. D) IV. E) V.
Türkçe
21. Modern edebiyat bir ülke olsaydı vatandaşlarının hati-
ri sayılır bir bölümünü "sorunlu adamlar" teşkil ederdi.
Her edebiyat kendi çağının karakterinden yola çıkar
ve kendi zamanının ruhunu ete kemiğe büründürür.
Bir dönemin edebiyat anlayışı; o dönemin kültürünün,
üretim tarzının, yaygın kabullerinin, yazarının bilincin-
deki tezahürlerinin kasıtlı veya gayriihtiyari yansıma-
larından oluşan bir galeridir. Kahraman, sonsuz gibi
görünen yolculuğu içinde kılıktan kılığa, karakterden
karaktere bürünür. Kâh boğayı tek yumrukta deviren
Boğaç Han yahut prensesi ejderhadan kurtaran prens
kâh ıssız adaya düşen Robinson veya Üç İstanbul'un
Adnan Bey'i olur.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin hangisine
yer verilmemiştir?
A) Tartışma
C) Örneklendirme
eleget lesy B) Benzetme
E) İkileme
-D) Sessel yineleme
22. Uzun söze tutkumuz, düşkünlüğümüz yazınımızda
düşünsel boyutlanmalar başladıktan sonra da sürüp
gitmiştir. Bugün de bu eğilimimizin tümden değiştiği
AYDIN YAYINLARI
2
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
Türkçe 21. Modern edebiyat bir ülke olsaydı vatandaşlarının hati- ri sayılır bir bölümünü "sorunlu adamlar" teşkil ederdi. Her edebiyat kendi çağının karakterinden yola çıkar ve kendi zamanının ruhunu ete kemiğe büründürür. Bir dönemin edebiyat anlayışı; o dönemin kültürünün, üretim tarzının, yaygın kabullerinin, yazarının bilincin- deki tezahürlerinin kasıtlı veya gayriihtiyari yansıma- larından oluşan bir galeridir. Kahraman, sonsuz gibi görünen yolculuğu içinde kılıktan kılığa, karakterden karaktere bürünür. Kâh boğayı tek yumrukta deviren Boğaç Han yahut prensesi ejderhadan kurtaran prens kâh ıssız adaya düşen Robinson veya Üç İstanbul'un Adnan Bey'i olur. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin hangisine yer verilmemiştir? A) Tartışma C) Örneklendirme eleget lesy B) Benzetme E) İkileme -D) Sessel yineleme 22. Uzun söze tutkumuz, düşkünlüğümüz yazınımızda düşünsel boyutlanmalar başladıktan sonra da sürüp gitmiştir. Bugün de bu eğilimimizin tümden değiştiği AYDIN YAYINLARI 2
6. Bilimsel olarak tespit edilmiş bir konu ya
da bir buluş tek başına edebiyat eserine
temel olamaz.
lu
2
Edebiyatçı, bilimin veya bilim insanlarının
vardığı yerden sonrasını zorlamak duru-
mundadır.
Bu iki cümleyle ilgili olarak aşağıdakiler-
den hangisi söylenemez?
1 A
A) Bilim ve edebiyat ilişkisini konu aldıkları
B) Birbirlerine neden - sonuç ilişkisi ile bağlı
oldukları
C) Edebiyatta değişen bir değerlendirme öl-
çütünden söz ettikleri
D) Doğrudan anlatım örneği oldukları
Özgel ifadeler içerdikleri
8.
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
6. Bilimsel olarak tespit edilmiş bir konu ya da bir buluş tek başına edebiyat eserine temel olamaz. lu 2 Edebiyatçı, bilimin veya bilim insanlarının vardığı yerden sonrasını zorlamak duru- mundadır. Bu iki cümleyle ilgili olarak aşağıdakiler- den hangisi söylenemez? 1 A A) Bilim ve edebiyat ilişkisini konu aldıkları B) Birbirlerine neden - sonuç ilişkisi ile bağlı oldukları C) Edebiyatta değişen bir değerlendirme öl- çütünden söz ettikleri D) Doğrudan anlatım örneği oldukları Özgel ifadeler içerdikleri 8.
25. Ekolojik dengenin bozulmasıyla havada olmaması gereken mad-
delerin havaya karışmasına ve normalin üzerinde olmasına hava
kirliliği denir. Hava, dünyayı saran ve canlıları koruyan atmosferi
oluşturan birçok gazın birleşimidir. Saf hava, büyük oranda azot ve
oksijen ile daha küçük oranlarda çeşitli gazlardan oluşur. Doğadaki
canlıların hayatta kalabilmesi için bu gazların bir terazi gibi dengede
olması gerekir. Doğal yollarla veya insan aktivitesi sonucu atmosfere
karışan tozlar, zehirli gazlar ve biyolojik moleküller, bu oranlarda
değişikliklere dolayısıyla hava kirliliğine sebep olur. Havadaki katı,
SIVI ve gaz şeklindeki yabancı maddeler, normalin üzerinde yoğun-
luğa ulaştığında ise canlıların yaşamı olumsuz etkilenir.
we
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur?
A) Benzetme
C Tanımlama
E) Öznellik
BAçıklama
D) Karşılaştırma
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
25. Ekolojik dengenin bozulmasıyla havada olmaması gereken mad- delerin havaya karışmasına ve normalin üzerinde olmasına hava kirliliği denir. Hava, dünyayı saran ve canlıları koruyan atmosferi oluşturan birçok gazın birleşimidir. Saf hava, büyük oranda azot ve oksijen ile daha küçük oranlarda çeşitli gazlardan oluşur. Doğadaki canlıların hayatta kalabilmesi için bu gazların bir terazi gibi dengede olması gerekir. Doğal yollarla veya insan aktivitesi sonucu atmosfere karışan tozlar, zehirli gazlar ve biyolojik moleküller, bu oranlarda değişikliklere dolayısıyla hava kirliliğine sebep olur. Havadaki katı, SIVI ve gaz şeklindeki yabancı maddeler, normalin üzerinde yoğun- luğa ulaştığında ise canlıların yaşamı olumsuz etkilenir. we Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Benzetme C Tanımlama E) Öznellik BAçıklama D) Karşılaştırma
rat
HAZINE
5. 1. Küreselleşme kavram olarak uzun süredir ekonomiden
başlayarak hayatın her alanında karşılaşılan en önemli
olgulardan biridir.
II. Eskiden ekonomi ve siyaset için kullanılan bu kavram
günümüzde kültür ve iletişimi de kapsamaktadır.
Q
III. Son yıllarda dünyanın dört bir yanını saran küreselleş-
me her geçen gün farklı kapsam ve alanda yayılmaya
devam etmektedir.
IV. Küreselleşme kültür kavramı ile beraber kullanıldığın-
da aslında toplumsal ve siyasal anlamda sınırları olan
bir kavramın bu sınırlardan da uzaklaştığının ve arındı-
ğının göstergesi olarak ortaya çıkar.
V. Bu manada ekonomik, siyasi, kültürel, iletişimsel, de-
mografik boyutlara sahip olduğu söylenebilir.
Yukarıdaki numaralanmış cümlelerden anlamlı bir bü-
tün oluşturulmak istense hangisi sondan ikinci olur?
A) I
B) II
C) III (D) IV
E) V
7. Re
si
ü
la
r
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
rat HAZINE 5. 1. Küreselleşme kavram olarak uzun süredir ekonomiden başlayarak hayatın her alanında karşılaşılan en önemli olgulardan biridir. II. Eskiden ekonomi ve siyaset için kullanılan bu kavram günümüzde kültür ve iletişimi de kapsamaktadır. Q III. Son yıllarda dünyanın dört bir yanını saran küreselleş- me her geçen gün farklı kapsam ve alanda yayılmaya devam etmektedir. IV. Küreselleşme kültür kavramı ile beraber kullanıldığın- da aslında toplumsal ve siyasal anlamda sınırları olan bir kavramın bu sınırlardan da uzaklaştığının ve arındı- ğının göstergesi olarak ortaya çıkar. V. Bu manada ekonomik, siyasi, kültürel, iletişimsel, de- mografik boyutlara sahip olduğu söylenebilir. Yukarıdaki numaralanmış cümlelerden anlamlı bir bü- tün oluşturulmak istense hangisi sondan ikinci olur? A) I B) II C) III (D) IV E) V 7. Re si ü la r
1. Birbirine saç örgüsünü andıran bir biçimde bağlanmış
kanallarda taze ırmak suyu küçük buklelerle dönerek nazlı
nazlı akıyor. Ekilmeyen tarlalar kamışlık olmuş. Diplerinde
bayatlamış su... Arabanın açık camından kekremiş yosun,
çamur karışımı bir koku doluyor içeriye. Kamışlara tayyare
sinekleri konup kalkıyor.
Bu parçanın anlatımı için aşağıdakilerden hangisi
söylenemez?
A Kişileştirme yapılmıştır
B) Örneklemeden yararlanılmıştır.
r.V
C) Birden fazla duyudan yararlanılmıştır.
D) Benzetmeye yer verilmiştir.
E) Doğa devinim içinde verilmiştir.V
3.
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
1. Birbirine saç örgüsünü andıran bir biçimde bağlanmış kanallarda taze ırmak suyu küçük buklelerle dönerek nazlı nazlı akıyor. Ekilmeyen tarlalar kamışlık olmuş. Diplerinde bayatlamış su... Arabanın açık camından kekremiş yosun, çamur karışımı bir koku doluyor içeriye. Kamışlara tayyare sinekleri konup kalkıyor. Bu parçanın anlatımı için aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A Kişileştirme yapılmıştır B) Örneklemeden yararlanılmıştır. r.V C) Birden fazla duyudan yararlanılmıştır. D) Benzetmeye yer verilmiştir. E) Doğa devinim içinde verilmiştir.V 3.
alkip doft
a da gün-
adır.
de geç-
ell
YAYIN D
parçası
13. İnsanoğlu, var olduğundan beri kendisinin de bir
olduğu toplumsal dünyayı anlama ve açıklama çabasın-
dadır. Başlangıçta daha çok mitolojik karakterli olan bu
çaba, zaman içerisinde bilimsel-sosyolojik bir aşamaya
ulaşmış; insan yaşadığı dünyayı bilimsel bir temelde
anlama yetisi geliştirmiştir. Bir sosyolog olarak benim
de görevim bireyleri, toplumları, kültürleri ve kurumları
incelemek; bunların süreç içerisindeki dönüşümlerini
anket, gözlem ve röportajlardan elde ettiğim verilerden
yararlanarak analiz etmek, açıklamaktır.
ORTE
000
1. Bireyin sosyal yaşamına ilişkin bilgi edinme çabasıy-
la okul, aile ve arkadaş çevreleriyle görüşmek
II. Suç eğilimi taşıyan bir gençle görüşerek onu bu
noktaya taşıyan içsel mekanizması ile ilgili verilere
ulaşmaya çalışmak
III. Toplum üzerinde pek çok konu hakkında inceleme-
ler yaparak toplumun genel düşünce yapısını ve
konuya bakış açısını öğrenmek
shin Yukarıdakilerden hangileri bu sözleri söyleyen kişi-
nin çalışma alanına girer?
sem og
A) Yalnız I
D) II ve III
B) Yalnız II
C) I ve III
E) II ve III
Diğer sayfaya geçiniz.
YPRO
YAYIN DENİZİ
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
alkip doft a da gün- adır. de geç- ell YAYIN D parçası 13. İnsanoğlu, var olduğundan beri kendisinin de bir olduğu toplumsal dünyayı anlama ve açıklama çabasın- dadır. Başlangıçta daha çok mitolojik karakterli olan bu çaba, zaman içerisinde bilimsel-sosyolojik bir aşamaya ulaşmış; insan yaşadığı dünyayı bilimsel bir temelde anlama yetisi geliştirmiştir. Bir sosyolog olarak benim de görevim bireyleri, toplumları, kültürleri ve kurumları incelemek; bunların süreç içerisindeki dönüşümlerini anket, gözlem ve röportajlardan elde ettiğim verilerden yararlanarak analiz etmek, açıklamaktır. ORTE 000 1. Bireyin sosyal yaşamına ilişkin bilgi edinme çabasıy- la okul, aile ve arkadaş çevreleriyle görüşmek II. Suç eğilimi taşıyan bir gençle görüşerek onu bu noktaya taşıyan içsel mekanizması ile ilgili verilere ulaşmaya çalışmak III. Toplum üzerinde pek çok konu hakkında inceleme- ler yaparak toplumun genel düşünce yapısını ve konuya bakış açısını öğrenmek shin Yukarıdakilerden hangileri bu sözleri söyleyen kişi- nin çalışma alanına girer? sem og A) Yalnız I D) II ve III B) Yalnız II C) I ve III E) II ve III Diğer sayfaya geçiniz. YPRO YAYIN DENİZİ
5. Mehmet Akif'in şiirlerinde dört sosyal kurumun ön
plana çıkarıldığı dikkati çeker: Okul, cami, meyhane
ve kahve. Okul ve cami eğitim kurumlarıdır. Bunlardan
birincisinde örgün, ikincisinde ağırlıklı olarak yaygın
eğitim verilmektedir. Akif her iki kuruma toplumun
şiddetle ihtiyacı olduğuna inanmaktadır ve şiirin
konu bütünlüğünü o alana doğru kurgular. Bu inanç
nedeniyle okul ve camiden şiirlerinde çok sık söz eder
ve teknik açıdan bu kaynaklarla şiiri besler. Bir başka
deyişle bunlar kimi zaman onun amacı, kimi zaman da
en önemli malzemesi, aracı olarak şiirlerinde yer alır.
Bu değişkenlerin hepsişiiri doğrudan etkiler ve şiirin
gelişimine katkı sağlar, şiirini yüzeysellikten kurtarır ve
misralara çok katmanlılık sağlar. Bu iki kurum sayesinde
toplum gelişecek, yücelecek, ülke yükselecek, refaha
kavuşacaktır.
Bu parçada Mehmet Âkif'in şiiri ile ilgili olarak
aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir?
A) Tekniğine
C) Konusuna
B) Derinliğine
D) Malzemelerine
E) Ölçüsüne
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
5. Mehmet Akif'in şiirlerinde dört sosyal kurumun ön plana çıkarıldığı dikkati çeker: Okul, cami, meyhane ve kahve. Okul ve cami eğitim kurumlarıdır. Bunlardan birincisinde örgün, ikincisinde ağırlıklı olarak yaygın eğitim verilmektedir. Akif her iki kuruma toplumun şiddetle ihtiyacı olduğuna inanmaktadır ve şiirin konu bütünlüğünü o alana doğru kurgular. Bu inanç nedeniyle okul ve camiden şiirlerinde çok sık söz eder ve teknik açıdan bu kaynaklarla şiiri besler. Bir başka deyişle bunlar kimi zaman onun amacı, kimi zaman da en önemli malzemesi, aracı olarak şiirlerinde yer alır. Bu değişkenlerin hepsişiiri doğrudan etkiler ve şiirin gelişimine katkı sağlar, şiirini yüzeysellikten kurtarır ve misralara çok katmanlılık sağlar. Bu iki kurum sayesinde toplum gelişecek, yücelecek, ülke yükselecek, refaha kavuşacaktır. Bu parçada Mehmet Âkif'in şiiri ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? A) Tekniğine C) Konusuna B) Derinliğine D) Malzemelerine E) Ölçüsüne
AYT/Türk Dili ve Edebiyatı-Sosyal
Bilimler-1
DOPAFOS
19. Kimi şairler gerçekçilik bağlamında yürütülen ideolo-
jik tavrı, şiir gerçeğiyle bağdaştıramaz. Onlar şairin,
toplumun duyarlığını temsil etme gibi bir amacının
olmadığını savunur. Sıradan insanın acı ve çelişkile-
rini, umut ve umutsuzluklarını anlatma, yorumlama,
hakkına sahip değildir sair. Şair, kendi dünyasının
gerçekliğini bütünüyle anlatmaz. Şair, toplumu adına
MAPISAL AYPERMOTORS
kavramaya ya da onlara ideal kavrama düzeyinin ne
olduğunu anlatmaya çalışmaz. Kimseyi aydınlatmak
J
P
SANTRE
gibi bir görev üstlenmez. Onlara göre şiir insanın
COOPER
nags
kendiliğini estetik bağlamında tasarlayan yapıdır.
İnsanın kendi oluşuna erişmesi hiçbir ideolojik yön-
lendirmeye tutsak edilmemelidir.
BESGEVORGHE
norm
Bu parçada söz edilen şairlerle ilgili olarak aşa-
ğıdakilerden hangisi söylenebilir?
A) Kültür hazinesinin çeşitliliğine oldukça önem ver-
dikleri
B) Şiirlerinin temellerini geleneksel şiire dayandır-
dıkları
Sanat hayatı içinde faydacı şiir ekseninden uzak
durmaya çalıştıkları
DYYeni şiir akımlarının etkisiyle etkileyici bir üslup
benimsedikleri
EX Edebiyatı, söz bilimini inceleyen bilimsel bir saha
olarak gördükleri
20. Göbeklitepe, 1963 yılında İstanbul Üniversitesi ve
Chicago Üniversitesi tarafından yürütülen Güney
Ankara Yayıncılık
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
AYT/Türk Dili ve Edebiyatı-Sosyal Bilimler-1 DOPAFOS 19. Kimi şairler gerçekçilik bağlamında yürütülen ideolo- jik tavrı, şiir gerçeğiyle bağdaştıramaz. Onlar şairin, toplumun duyarlığını temsil etme gibi bir amacının olmadığını savunur. Sıradan insanın acı ve çelişkile- rini, umut ve umutsuzluklarını anlatma, yorumlama, hakkına sahip değildir sair. Şair, kendi dünyasının gerçekliğini bütünüyle anlatmaz. Şair, toplumu adına MAPISAL AYPERMOTORS kavramaya ya da onlara ideal kavrama düzeyinin ne olduğunu anlatmaya çalışmaz. Kimseyi aydınlatmak J P SANTRE gibi bir görev üstlenmez. Onlara göre şiir insanın COOPER nags kendiliğini estetik bağlamında tasarlayan yapıdır. İnsanın kendi oluşuna erişmesi hiçbir ideolojik yön- lendirmeye tutsak edilmemelidir. BESGEVORGHE norm Bu parçada söz edilen şairlerle ilgili olarak aşa- ğıdakilerden hangisi söylenebilir? A) Kültür hazinesinin çeşitliliğine oldukça önem ver- dikleri B) Şiirlerinin temellerini geleneksel şiire dayandır- dıkları Sanat hayatı içinde faydacı şiir ekseninden uzak durmaya çalıştıkları DYYeni şiir akımlarının etkisiyle etkileyici bir üslup benimsedikleri EX Edebiyatı, söz bilimini inceleyen bilimsel bir saha olarak gördükleri 20. Göbeklitepe, 1963 yılında İstanbul Üniversitesi ve Chicago Üniversitesi tarafından yürütülen Güney Ankara Yayıncılık
nen
mayatı
ya
i
nin
e
4
varlıklar tarafından çıkarılan çeşitli seslerin olduğu gibi
(1) Ses yansımalı kelimeler; tabiattaki canlı, cansız
dile aktarılarak anlamlandırılmasına dayanan isimlerdir.
(II) Bu sesler yalın kullanılışları dışında bazı ünsüzlerle
(-1,-1,-ş) genişletilerek ve tekrarlanarak da kullanılırlar.
(III) Yansımalı isimlerin anlama güç kazandırmak için bu
adlara yakın seslerle tekrarlandığı ikileme şekilleri de
vardır. (IV) Yansımalı isimlerin yalın ya da genişletilmiş
şekillerine isimden fiil yapma eki getirilerek yeni kelimeler
türetilebilir. (V) Dilimizde ses yansıması ölçütlerine
uyularak yansımalı kelimeler ile yapılmış birleşik isimler
de bulunmaktadır.
11615 (8
seni nütüd n
Bu parçada numaralanmış cümlelerdeki açıklamalara
aşağıdaki yansıma sözcüklerden hangileri örnek
ubio
söe abrille nigenü
olarak gösterilemez?
king toma
A) I. cümle: cız, çat, tak...
B) II. cümle: cazır cazır, çisil çisil, tıpış tıpış...
C) II. cümle: Yaka paça, şaka maka, para mara...
D) IV. cümle: cızırda -, çıtla-, havla-, üfle-...
E) V. cümle: civciv, çıtçıt, dırdır, gırgır...
6. Ta
kis
bi
ol
ik
BR
Ç
E
E
7.
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
nen mayatı ya i nin e 4 varlıklar tarafından çıkarılan çeşitli seslerin olduğu gibi (1) Ses yansımalı kelimeler; tabiattaki canlı, cansız dile aktarılarak anlamlandırılmasına dayanan isimlerdir. (II) Bu sesler yalın kullanılışları dışında bazı ünsüzlerle (-1,-1,-ş) genişletilerek ve tekrarlanarak da kullanılırlar. (III) Yansımalı isimlerin anlama güç kazandırmak için bu adlara yakın seslerle tekrarlandığı ikileme şekilleri de vardır. (IV) Yansımalı isimlerin yalın ya da genişletilmiş şekillerine isimden fiil yapma eki getirilerek yeni kelimeler türetilebilir. (V) Dilimizde ses yansıması ölçütlerine uyularak yansımalı kelimeler ile yapılmış birleşik isimler de bulunmaktadır. 11615 (8 seni nütüd n Bu parçada numaralanmış cümlelerdeki açıklamalara aşağıdaki yansıma sözcüklerden hangileri örnek ubio söe abrille nigenü olarak gösterilemez? king toma A) I. cümle: cız, çat, tak... B) II. cümle: cazır cazır, çisil çisil, tıpış tıpış... C) II. cümle: Yaka paça, şaka maka, para mara... D) IV. cümle: cızırda -, çıtla-, havla-, üfle-... E) V. cümle: civciv, çıtçıt, dırdır, gırgır... 6. Ta kis bi ol ik BR Ç E E 7.
day.
15. Aydınlanma Dönemi'nin önemli
düşünürleri Francis
Bacon, Thomas Hobbes, Voltaire, Montesquieu ve Kant
gibi isimler; aklın unutulmuş değerini ön plana çıkararak
pozitif bilimlerin önemine vurgu yapmışlardır. Bu bilimsel
gelişmeler ve Avrupa'daki sermaye birikimi, Sanayi Dev-
rimi'ni doğurmuş ve Batı artık bambaşka arayışların pe-
şine düşmüştür. Yeni pazar ve ham madde arayışlarıyla
dünya, kendini gittikçe hızlanan bir sömürge yarışının
içinde bulmuştur. Bu dönemde, din de dâhil olmak üzere
bütün değerlerin üstünde yeni ve yüce bir değer olarak
pozitivizm karşımıza çıkmaktadır. Bütün bu tarihsel sü-
reçler, ekonomik, sosyal ve dinî şartlar yeni bir dünya
düzeni yaratmıştır. Modern dünya düzeni ise yeni bir in-
san tipini yani burjuva sınıfını doğurmuştur.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi
yoktur?
A) Örnekleme
C) Aşamalı durum
B) Niteleyici ifadeler
D) Tanımlama
E) Açıklama
17. Türk
lenc
par
sar
ha
ça
yı
k
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
day. 15. Aydınlanma Dönemi'nin önemli düşünürleri Francis Bacon, Thomas Hobbes, Voltaire, Montesquieu ve Kant gibi isimler; aklın unutulmuş değerini ön plana çıkararak pozitif bilimlerin önemine vurgu yapmışlardır. Bu bilimsel gelişmeler ve Avrupa'daki sermaye birikimi, Sanayi Dev- rimi'ni doğurmuş ve Batı artık bambaşka arayışların pe- şine düşmüştür. Yeni pazar ve ham madde arayışlarıyla dünya, kendini gittikçe hızlanan bir sömürge yarışının içinde bulmuştur. Bu dönemde, din de dâhil olmak üzere bütün değerlerin üstünde yeni ve yüce bir değer olarak pozitivizm karşımıza çıkmaktadır. Bütün bu tarihsel sü- reçler, ekonomik, sosyal ve dinî şartlar yeni bir dünya düzeni yaratmıştır. Modern dünya düzeni ise yeni bir in- san tipini yani burjuva sınıfını doğurmuştur. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Örnekleme C) Aşamalı durum B) Niteleyici ifadeler D) Tanımlama E) Açıklama 17. Türk lenc par sar ha ça yı k
Paragrafta Anlam ve Ara
7. Okurların çoğu, şiirin ille de bir haz vermesini
beklerler. Hâlbuki sanat yapıtına duygu ve algu
kapılarını sıkı sıkıya kapatmış bir insan karşısında
o alçakgönülımi in elinden pek bir şey gelmez.
Bu parçada vurgulanmak istenen görüş
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Duygudan yoksun bir sanat yapıtı, okuruna
zevk vermekten uzaktır.
B) Şiirle okur arasındaki ilişki okurun
duygusallığıyla kurulur.
C) Şiirden tat almak için ona duyguyla yaklaşmak
gerekir
Hiçbir şiir, haz duymak amacıyla
okunmamalıdır.
E) Bizde, şiiri duymayı başaran nitelikli okur pek
azdır.
V
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
Paragrafta Anlam ve Ara 7. Okurların çoğu, şiirin ille de bir haz vermesini beklerler. Hâlbuki sanat yapıtına duygu ve algu kapılarını sıkı sıkıya kapatmış bir insan karşısında o alçakgönülımi in elinden pek bir şey gelmez. Bu parçada vurgulanmak istenen görüş aşağıdakilerden hangisidir? A) Duygudan yoksun bir sanat yapıtı, okuruna zevk vermekten uzaktır. B) Şiirle okur arasındaki ilişki okurun duygusallığıyla kurulur. C) Şiirden tat almak için ona duyguyla yaklaşmak gerekir Hiçbir şiir, haz duymak amacıyla okunmamalıdır. E) Bizde, şiiri duymayı başaran nitelikli okur pek azdır. V