Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Düşünceyi Geliştirme Yolları Soruları

96. Duygusuz ve renksiz "Kendine iyi bak." sözünün, bel-
ki de şöyleyenin hiç düşünmediği gizli bir anlamı var
ki, tam da bu çağın bireysel yaşamına denk düşüyor.
Bir şuuraltı olarak onu seslendiriyor: Kendine iyi bak.
Çünkü sen yalnızsın ve tek başınasın. Benim sana bir
yararım olmaz. Sana bir şey olursa benden yardım
bekleme, elimden bir şey gelmez. İstesem de yapa-
mam. Öyleyse kendi kendine bakmayı, yetmeyi öğren.
Kendine iyi bak... Başının çaresine bak!
Aşağıdakilerden hangisi, yazarın "Kendine iyi bak."
sözünü eleştirme nedenidir?
-A) Kalıplaşmış bir söz olması
Bencilliği yansıtması
B)
C) Belirgin bir anlamının bulunmaması
D)
Toplumca hoş karşılanmaması
E) Yerli yersiz kullanılması
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
96. Duygusuz ve renksiz "Kendine iyi bak." sözünün, bel- ki de şöyleyenin hiç düşünmediği gizli bir anlamı var ki, tam da bu çağın bireysel yaşamına denk düşüyor. Bir şuuraltı olarak onu seslendiriyor: Kendine iyi bak. Çünkü sen yalnızsın ve tek başınasın. Benim sana bir yararım olmaz. Sana bir şey olursa benden yardım bekleme, elimden bir şey gelmez. İstesem de yapa- mam. Öyleyse kendi kendine bakmayı, yetmeyi öğren. Kendine iyi bak... Başının çaresine bak! Aşağıdakilerden hangisi, yazarın "Kendine iyi bak." sözünü eleştirme nedenidir? -A) Kalıplaşmış bir söz olması Bencilliği yansıtması B) C) Belirgin bir anlamının bulunmaması D) Toplumca hoş karşılanmaması E) Yerli yersiz kullanılması
Baykuş benim çok sevdiğim bir kuş türü. Beni etkileyen bir
yanı var. Bir kere bilge bir kuş. Ani hareketleri yok. İçgüdüle-
riyle hareket ediyor. Sürünün bir parçası değil. Sağlam bir du-
ruşu var. Sanki her daim etrafını gözlemliyor ve bir süzgeç-
ten geçiriyor. Başını 270 derece çevirebiliyor, böylelikle ba-
kış açısı çok geniş. Asla kavgacı ve saldırgan değil. Bütün bu
olağanüstü güzel özelliklerine rağmen nasıl olmuş da bu den-
li kötü anılmış, gerçekten anlamak mümkün değil.
9.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin hangisinden ya-
rarlanılmıştır?
A) Tartışmadan
C) Öykülemeden
Tema:
B) Tanık göstermeden
D) Tanımlamadan
E) Karşılaştırmadan
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
Baykuş benim çok sevdiğim bir kuş türü. Beni etkileyen bir yanı var. Bir kere bilge bir kuş. Ani hareketleri yok. İçgüdüle- riyle hareket ediyor. Sürünün bir parçası değil. Sağlam bir du- ruşu var. Sanki her daim etrafını gözlemliyor ve bir süzgeç- ten geçiriyor. Başını 270 derece çevirebiliyor, böylelikle ba- kış açısı çok geniş. Asla kavgacı ve saldırgan değil. Bütün bu olağanüstü güzel özelliklerine rağmen nasıl olmuş da bu den- li kötü anılmış, gerçekten anlamak mümkün değil. 9. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin hangisinden ya- rarlanılmıştır? A) Tartışmadan C) Öykülemeden Tema: B) Tanık göstermeden D) Tanımlamadan E) Karşılaştırmadan
Eylemi, eylemsiyi durum, zaman, miktar, soru, yer-yön
bakımından; sıfat veya zarfı derece yönünden etkileyen
sözcüklere zarf denir.
Aşağıdakilerin hangisinde zarf görevinde bir sözcü-
ğe yer verilmemiştir?
A) Sahne ışıkları yandığında görsel şölen bizi selamladı.
B) Ufuk çizgisinden sessizce kaybolurdu kış güneşi.
Biraz geç başlamıştım hayatı her yönüyle düşünmeye.
Tuhaf bir merak, karşılığı olmayan bir soru kapladı
içimi.
Daha yaza doymamıştık ki sonbahar, içeri girdi kapı-
dan.
5.
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
Eylemi, eylemsiyi durum, zaman, miktar, soru, yer-yön bakımından; sıfat veya zarfı derece yönünden etkileyen sözcüklere zarf denir. Aşağıdakilerin hangisinde zarf görevinde bir sözcü- ğe yer verilmemiştir? A) Sahne ışıkları yandığında görsel şölen bizi selamladı. B) Ufuk çizgisinden sessizce kaybolurdu kış güneşi. Biraz geç başlamıştım hayatı her yönüyle düşünmeye. Tuhaf bir merak, karşılığı olmayan bir soru kapladı içimi. Daha yaza doymamıştık ki sonbahar, içeri girdi kapı- dan. 5.
A
37.-38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
1994'te Fransa'nın dağlık bölgelerinde tesadüfen keşfedilen
Chauvet Mağarası duvar resimleri, bilim dünyasını heyecanlan-
dırdı. Duvarlardan fırlayacakmış gibi duran aslan, kurt ve ger-
gedan çizimlerinden oluşan bu resimler, dünyanın en eski ma-
gara resimleri olarak kabul görüyor. Demir oksit kullanılarak us-
talıkla yapılmış bu âdeta canlı çizimler, insanın sanatsal yete-
neğinin 30.000 yıldan da geriye gittiğini gösteriyor. Bu keşif, sa-
natın kökenlerinin Afrika'da keşfedilen resimlere dayandırıla-
mayacağını gösteriyor. Bu resimlerin bulunmasından sonra bi-
lim dünyasında sanatın ne zaman ortaya çıktığıyla ilgili teoriler
önemini yitirdi. Çünkü keşfedilen en son resimlerden tam
30.000 yıl öncesine tarihlenen bu resimler, çok ustaca çizilmişti.
Bu durum, resimlerden çok önce başlayan sanatsal bir anlayış
olduğunu düşündürüyor. Bundan dolayı araştırmacılar, sanatın
ne zaman ortaya çıktığını bulmanın mümkün olamayacağını ileri
sürüyor. Çünkü sanatsal yaratım, bir anlam ileten nesneler oluş-
turmamızı sağlayan bir yetidir ve bu yeti insandan ayrı düşünü-
lemez.
ÖZD
Sp YAYIN
37. Bu parçadan "Chauvet Mağarası duvar resimleri"yle ilgili ola-
rak aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz?
A) Gelişmiş bir sanatsal zevkini yansıttığına
B) Resimler yapılırken mağara çevresinde yaşayan hayvan-
lardan ilham alındığına
Sanatın ortaya çıkışıyla ilgili bazı savları geçersiz kıldığına
v
DÖnceki keşiflerden farklı bir bölgede bulunduğuna
E) Bilimsel bir araştırma sırasında keşfedilmediğine
38. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisine ulaşılabi-
lir?
A) ilk insanların mağara duvarlarına yalnızca vahşi hayvanla-
rın çizimlerini yapması, bu çizimlerin daha çok güvenlik
amacıyla yapıldığını gösteriyor.
B) İnsanlığın gerçek sanatsal üretimi yerleşik yaşama geçme-
lerinden sonra başladığı için mağara duvarlarındaki resim-
ler simgesel düşüncenin bir ürünü olarak kabul edilemez.
C) Sanatın kökenine dair yapılan araştırmalarda insanların çi-
zim yapma amaçlarının doğru saptanması gerekir.
D) İnsanın sanatsal bir çaba içine girmesi, ilk toplumsal yapı-
ların oluşmaya başladığının bir göstergesidir.
E) Sanat insana özgü soyut düşüncenin bir yansıması olduğu
için sanatın kökenine dair net bir tespit yapmak mümkün
değildir.
TÜRKÇE
Sınav kodu (Y3223)
10
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
A 37.-38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. 1994'te Fransa'nın dağlık bölgelerinde tesadüfen keşfedilen Chauvet Mağarası duvar resimleri, bilim dünyasını heyecanlan- dırdı. Duvarlardan fırlayacakmış gibi duran aslan, kurt ve ger- gedan çizimlerinden oluşan bu resimler, dünyanın en eski ma- gara resimleri olarak kabul görüyor. Demir oksit kullanılarak us- talıkla yapılmış bu âdeta canlı çizimler, insanın sanatsal yete- neğinin 30.000 yıldan da geriye gittiğini gösteriyor. Bu keşif, sa- natın kökenlerinin Afrika'da keşfedilen resimlere dayandırıla- mayacağını gösteriyor. Bu resimlerin bulunmasından sonra bi- lim dünyasında sanatın ne zaman ortaya çıktığıyla ilgili teoriler önemini yitirdi. Çünkü keşfedilen en son resimlerden tam 30.000 yıl öncesine tarihlenen bu resimler, çok ustaca çizilmişti. Bu durum, resimlerden çok önce başlayan sanatsal bir anlayış olduğunu düşündürüyor. Bundan dolayı araştırmacılar, sanatın ne zaman ortaya çıktığını bulmanın mümkün olamayacağını ileri sürüyor. Çünkü sanatsal yaratım, bir anlam ileten nesneler oluş- turmamızı sağlayan bir yetidir ve bu yeti insandan ayrı düşünü- lemez. ÖZD Sp YAYIN 37. Bu parçadan "Chauvet Mağarası duvar resimleri"yle ilgili ola- rak aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz? A) Gelişmiş bir sanatsal zevkini yansıttığına B) Resimler yapılırken mağara çevresinde yaşayan hayvan- lardan ilham alındığına Sanatın ortaya çıkışıyla ilgili bazı savları geçersiz kıldığına v DÖnceki keşiflerden farklı bir bölgede bulunduğuna E) Bilimsel bir araştırma sırasında keşfedilmediğine 38. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisine ulaşılabi- lir? A) ilk insanların mağara duvarlarına yalnızca vahşi hayvanla- rın çizimlerini yapması, bu çizimlerin daha çok güvenlik amacıyla yapıldığını gösteriyor. B) İnsanlığın gerçek sanatsal üretimi yerleşik yaşama geçme- lerinden sonra başladığı için mağara duvarlarındaki resim- ler simgesel düşüncenin bir ürünü olarak kabul edilemez. C) Sanatın kökenine dair yapılan araştırmalarda insanların çi- zim yapma amaçlarının doğru saptanması gerekir. D) İnsanın sanatsal bir çaba içine girmesi, ilk toplumsal yapı- ların oluşmaya başladığının bir göstergesidir. E) Sanat insana özgü soyut düşüncenin bir yansıması olduğu için sanatın kökenine dair net bir tespit yapmak mümkün değildir. TÜRKÇE Sınav kodu (Y3223) 10
C
8. Şiirin de düzyazının da sanatsal yönden ----, bu iki
türün ---- yaptıkları alışverişi ---- mümkündür. Çünkü
birbirlerinden iyiden iyiye ayrışmaları, edebiyatın bir
kolu olmaları yönüyle ortak özelliklere sahip
olmalarından daha önceliklidir. bly
Xecenev püp ana eb
Bu cümlede boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden
hangisi sırasıyla getirilmelidir?
A) bilinmesi - anlaşarak - çoğaltmalarıyla
B) ilerlemesi ivedilikle düzeltmeleriyle
C) gelişmesi - kendi aralarında - azaltmalarıyla
D) sürdürülebilir olması - kendi yararları adına -
bitirmeleriyle
E) kabul görmest- ortak - gözden geçirmeleriyle
Diğer sayfaya geçiniz.
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
C 8. Şiirin de düzyazının da sanatsal yönden ----, bu iki türün ---- yaptıkları alışverişi ---- mümkündür. Çünkü birbirlerinden iyiden iyiye ayrışmaları, edebiyatın bir kolu olmaları yönüyle ortak özelliklere sahip olmalarından daha önceliklidir. bly Xecenev püp ana eb Bu cümlede boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi sırasıyla getirilmelidir? A) bilinmesi - anlaşarak - çoğaltmalarıyla B) ilerlemesi ivedilikle düzeltmeleriyle C) gelişmesi - kendi aralarında - azaltmalarıyla D) sürdürülebilir olması - kendi yararları adına - bitirmeleriyle E) kabul görmest- ortak - gözden geçirmeleriyle Diğer sayfaya geçiniz.
12. Güneş erken doğup şafak sökmüyor,
Gökteki dumanı silip atmıyor,
Ay karardı yıldız ışık tutmuyor,
Yürüyorum dikenlerin üstünde.
Yukarıdaki dizelerde aşağıdaki ses olaylarından han-
gisi yoktur?
A) Ünlü daralması
e) Ünlü düşmesi
B) ünsüz sertleşmesi
D) Ulama
dermati E) Ünsüz yumuşaması
Sist
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
12. Güneş erken doğup şafak sökmüyor, Gökteki dumanı silip atmıyor, Ay karardı yıldız ışık tutmuyor, Yürüyorum dikenlerin üstünde. Yukarıdaki dizelerde aşağıdaki ses olaylarından han- gisi yoktur? A) Ünlü daralması e) Ünlü düşmesi B) ünsüz sertleşmesi D) Ulama dermati E) Ünsüz yumuşaması Sist
21. Hazar'a koş çocuk, dur, dinle beni
Dalgalara sonra aşkını haykır
S
Deniz ne bilir senin gözlerinin rengini
Çırpınıp duran benim, senin için yıllardır
Bu dörtlükle ilgili aşağıdakilerden hangisi yan-
lıştır?
A) Çapraz uyak düzeniyle yazılmıştır.
B) Redif kullanılmamıştır.
X
C) Tam ve yarım uyak vardır.
DY Serbest ölçüyle yazılmıştır.
E) Sade ve anlaşılır bir dil kullanılmıştır.
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
21. Hazar'a koş çocuk, dur, dinle beni Dalgalara sonra aşkını haykır S Deniz ne bilir senin gözlerinin rengini Çırpınıp duran benim, senin için yıllardır Bu dörtlükle ilgili aşağıdakilerden hangisi yan- lıştır? A) Çapraz uyak düzeniyle yazılmıştır. B) Redif kullanılmamıştır. X C) Tam ve yarım uyak vardır. DY Serbest ölçüyle yazılmıştır. E) Sade ve anlaşılır bir dil kullanılmıştır.
A
9. Sınıf Deneme Sınavı 03/Platin Serisi
27-28. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Merdiveni inip çıkarken güçlük çektiği için Sitare'yi
Icing Sitare
daima yukarı kattaki odasında beklerdi. Fakat bu akşam
ona verilecek mühim bir müjde vardı. Yavaş yavay
aşağıya indi: kızın mektep dönüşünde şarkı söyleyerek
soyunduğu odanın kapısını açtı:
- Sitare, sana büyük bir müjdem var!
V
27. Bir hikâyeden alınan bu parçayla ilgili olarak
1. Olay anlatımı söz konusudur.
Olayın geçtiği zaman dilimi bellidir.-
IH. Mekân ayrıntılı betimlenmiştir.
ifadelerinden hangileri söylenemez
A) Yalnız I
Yalnız H
D) Ive Ill
ve III
CI ve II
29
Ka
sal
bir
"H
ge
tir
29.
e
30
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
A 9. Sınıf Deneme Sınavı 03/Platin Serisi 27-28. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Merdiveni inip çıkarken güçlük çektiği için Sitare'yi Icing Sitare daima yukarı kattaki odasında beklerdi. Fakat bu akşam ona verilecek mühim bir müjde vardı. Yavaş yavay aşağıya indi: kızın mektep dönüşünde şarkı söyleyerek soyunduğu odanın kapısını açtı: - Sitare, sana büyük bir müjdem var! V 27. Bir hikâyeden alınan bu parçayla ilgili olarak 1. Olay anlatımı söz konusudur. Olayın geçtiği zaman dilimi bellidir.- IH. Mekân ayrıntılı betimlenmiştir. ifadelerinden hangileri söylenemez A) Yalnız I Yalnız H D) Ive Ill ve III CI ve II 29 Ka sal bir "H ge tir 29. e 30
h
Duyguları renk ve çizgilerle betimlemek, Edward Munch'in
göstermek şeklinde veya Salvador Dali'nin resimlerinde
The Scream'indeki gibi, rüyanın irrasyonel manzarasını
olduğu gibi belirebili
Bu cümledeki çekimli fiille ilgili olarak aşağıdaki
yargıların hangisi doğrudur?
Tasarlama kiplerinden biriyle çekimlenmiştir.
B) Soru çekimindedir.
C) Olumsuz çekimdedir.
Geniş zaman kipinde çekimlenmiştir.
E) Kiliş eylemidir.
A)
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
h Duyguları renk ve çizgilerle betimlemek, Edward Munch'in göstermek şeklinde veya Salvador Dali'nin resimlerinde The Scream'indeki gibi, rüyanın irrasyonel manzarasını olduğu gibi belirebili Bu cümledeki çekimli fiille ilgili olarak aşağıdaki yargıların hangisi doğrudur? Tasarlama kiplerinden biriyle çekimlenmiştir. B) Soru çekimindedir. C) Olumsuz çekimdedir. Geniş zaman kipinde çekimlenmiştir. E) Kiliş eylemidir. A)
A
5. Ayşe, Salime Hanım'ın varlığından bihaber görünüyordu.
O, bu salona gelip giden insanlarla selamlaşır; aralarında
dolaşır fakat tavrında bir yabancılık taşırdı. Bu bir vilayet
kadını acemiliğinden veyahut onları kendisine müteveffik
görmekten değildi. Hatta kederinin şiddetinden de
değildi. Kendinde öyle derin bir samimiyet vardı ki bu
insan hayallerini gözlerinin sathindan daha derin bir yere
sokamayacak kadar hepsine lakayttı
Bu parçanın anlatımında ağır basan anlatım biçimi
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Öyküleyici
BY Betimleyici
C) Açıklayıcı
DY Tartışmacı
E) Benzetme
3019
inovost
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
A 5. Ayşe, Salime Hanım'ın varlığından bihaber görünüyordu. O, bu salona gelip giden insanlarla selamlaşır; aralarında dolaşır fakat tavrında bir yabancılık taşırdı. Bu bir vilayet kadını acemiliğinden veyahut onları kendisine müteveffik görmekten değildi. Hatta kederinin şiddetinden de değildi. Kendinde öyle derin bir samimiyet vardı ki bu insan hayallerini gözlerinin sathindan daha derin bir yere sokamayacak kadar hepsine lakayttı Bu parçanın anlatımında ağır basan anlatım biçimi aşağıdakilerden hangisidir? A) Öyküleyici BY Betimleyici C) Açıklayıcı DY Tartışmacı E) Benzetme 3019 inovost
rauyu yendik
Aceb bu derdümün dermânı yok mi
Ya bu sabr itmegün oranı yok mi
Yanaram mumlayın başdan ayaga
Nedür bu yanmagun pâyânı yok mi
Hoca Dehhânî
12.Yukarıdaki beyitlerden aşağıdaki ifadelerden hangisine
ulaşılamaz?
A) Oğuz Türkçesinin dönem özellikleri görülmektedir.
B) Nazım birimi olarak beyit kullanılmıştır.
C) Birinci beyitte redife yer verilmiştir.
D) Beşerî aşkın acısı işlenmiştir.
E) Mesnevi nazım şekliyle yazılmıştır.
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
rauyu yendik Aceb bu derdümün dermânı yok mi Ya bu sabr itmegün oranı yok mi Yanaram mumlayın başdan ayaga Nedür bu yanmagun pâyânı yok mi Hoca Dehhânî 12.Yukarıdaki beyitlerden aşağıdaki ifadelerden hangisine ulaşılamaz? A) Oğuz Türkçesinin dönem özellikleri görülmektedir. B) Nazım birimi olarak beyit kullanılmıştır. C) Birinci beyitte redife yer verilmiştir. D) Beşerî aşkın acısı işlenmiştir. E) Mesnevi nazım şekliyle yazılmıştır.
S.11. Yusuf, titreyen elleriyle ilgınları araladı. Yarı kapalı, yumuk
yumuk gözlerini, büsbütün küçülterek nehrin iki kıyısını süzdü. Önünde
bir bataklık, bulanık suların ortasına doğru, bir yarımada şeklinde
uzanıyordu. Yarımada, nehrin en derin bir noktasına kadar yürümüştü.
Yığın yığın sarı miller, yakıcı mayıs güneşinin altında, ıslak ıslak
parlıyordu. Yusuf, bir zaman daha sulara, bataklığa baktı. Sonra
birdenbire kalbi durur gibi oldu. Bir an gözlerini yumdu. Açtığı vakit,
iki damla yaş, bembeyaz sakalına yuvarlandı.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur?
A) Yinelemelere yer verme
B) Tanrısal bakış açısı
C) Öykülemeye başvurma
y
D) Betimleme yapma
E) Üçüncü kişili anlatımla oluşturulma
farlo cüclemis gösteri
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
S.11. Yusuf, titreyen elleriyle ilgınları araladı. Yarı kapalı, yumuk yumuk gözlerini, büsbütün küçülterek nehrin iki kıyısını süzdü. Önünde bir bataklık, bulanık suların ortasına doğru, bir yarımada şeklinde uzanıyordu. Yarımada, nehrin en derin bir noktasına kadar yürümüştü. Yığın yığın sarı miller, yakıcı mayıs güneşinin altında, ıslak ıslak parlıyordu. Yusuf, bir zaman daha sulara, bataklığa baktı. Sonra birdenbire kalbi durur gibi oldu. Bir an gözlerini yumdu. Açtığı vakit, iki damla yaş, bembeyaz sakalına yuvarlandı. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Yinelemelere yer verme B) Tanrısal bakış açısı C) Öykülemeye başvurma y D) Betimleme yapma E) Üçüncü kişili anlatımla oluşturulma farlo cüclemis gösteri
mcesi Türk Edebiyatı - III
CÜ
satı
do-
un
e-
-y-
u-
4.
n-
Ali
H
3.
654c5
ilalim
BENIM HOCAM
/benimhocam ABONE OL
HOCAM
İlk kez XIII. yüzyıl İlhanlılar Devri
tarihçisi Cüveyni, "Tarih-i Cihangüşa"
adlı eserinde bahsetmiştir.
1722'de İsveçli Strahlanberg adlı
araştırmacı tarafından bulunmuştur.
Yukarıda bazı özellikleri verilen eser
aşağıdakilerden hangisidir?
A) İki Kardeş Hikâyesi
B)k Bitig
C) Yenisey Yazıtlar
D) Boqu Han'ın Mani Rahipleri ile.
Konuşmas
lagen
E) Gaştani Bey
Divani Lugant-
P. turk boylar
Bewer bezi..
4.12. fo4u.hik
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
mcesi Türk Edebiyatı - III CÜ satı do- un e- -y- u- 4. n- Ali H 3. 654c5 ilalim BENIM HOCAM /benimhocam ABONE OL HOCAM İlk kez XIII. yüzyıl İlhanlılar Devri tarihçisi Cüveyni, "Tarih-i Cihangüşa" adlı eserinde bahsetmiştir. 1722'de İsveçli Strahlanberg adlı araştırmacı tarafından bulunmuştur. Yukarıda bazı özellikleri verilen eser aşağıdakilerden hangisidir? A) İki Kardeş Hikâyesi B)k Bitig C) Yenisey Yazıtlar D) Boqu Han'ın Mani Rahipleri ile. Konuşmas lagen E) Gaştani Bey Divani Lugant- P. turk boylar Bewer bezi.. 4.12. fo4u.hik
E) tezat
Bâkî çemende hayli perişan imiş varak
Benzer ki bir şikâyeti var rüzgârdan
Bu dizelerde "rüzgâr" sözcüğü hem "yel” hem de
"zaman" anlamına gelecek şekilde kullanılmıştır.
Buna göre "rüzgâr” sözcüğünde görülen edebî
sanat aşağıdakilerden hangisidir?
A) Hüsnütalik B) Teşbih
D) Kinaye
Tevriye
E) Mecazımürsel
7
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
E) tezat Bâkî çemende hayli perişan imiş varak Benzer ki bir şikâyeti var rüzgârdan Bu dizelerde "rüzgâr" sözcüğü hem "yel” hem de "zaman" anlamına gelecek şekilde kullanılmıştır. Buna göre "rüzgâr” sözcüğünde görülen edebî sanat aşağıdakilerden hangisidir? A) Hüsnütalik B) Teşbih D) Kinaye Tevriye E) Mecazımürsel 7
22. 1955'ten itibaren şiirdeki
akımına benzer soyut roman,
hikâye tarzı belirmiştir. Felsefi özünü Jean Paul Sartre'in
akımından alan bu yönelimde yazarın bir yandan kur-
guladığı dünyayı aktarırken bir yandan da "nasıl yazdığını
anlattığı" ---- tekniğini ya da aklından geçenleri düzensiz bir
biçimde anlattığı ---- tekniğini kullanılmıştır.
1000
111=
Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden han-
gisi getirilemez?
A) İkinci Yeni
C) egzistansiyalizm
B) üst kurmaca
D) bilinç akışı
E) postmodernizm
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
22. 1955'ten itibaren şiirdeki akımına benzer soyut roman, hikâye tarzı belirmiştir. Felsefi özünü Jean Paul Sartre'in akımından alan bu yönelimde yazarın bir yandan kur- guladığı dünyayı aktarırken bir yandan da "nasıl yazdığını anlattığı" ---- tekniğini ya da aklından geçenleri düzensiz bir biçimde anlattığı ---- tekniğini kullanılmıştır. 1000 111= Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden han- gisi getirilemez? A) İkinci Yeni C) egzistansiyalizm B) üst kurmaca D) bilinç akışı E) postmodernizm
26. Kapalılık, şiiri halktan uzaklaştırıyor, deniyor ama bu de-
mek değildir ki halk kapalılıktan anlamaz. Deyimlerden
başka tekerleme, bilmece gibi birtakım halk sanatları var-
dır ki halkın da konuşma dilinden ayrı, girift, muammali
ifadeler yarattığını ve sevdiğini gösteriyor. Bu çeşit kapa-
lılığı Haşim'in sesiyle karıştırmamak gerekiyor. Haşim'in
halka uzaklığı, şiirinde anlamı inci misali saklaması kadar
ele aldığı konulardan da kaynaklanıyor. O konuları Türkçe
anlatmak zor. Kısacası bir şiirin anlaşılır veya anlaşılmaz
olması meselesini, yalnız dilde yahut üslupta değil; şairin
seçtiği, bulduğu, düşündüğü konularda da aramak gere-
kir.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi kul-
Janılmamıştır?
A) Tartışma
GBenzetme
B) Karsılaştırma
(0)
Tanımlama
E) Örneklendirme
N LİSESİ
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
26. Kapalılık, şiiri halktan uzaklaştırıyor, deniyor ama bu de- mek değildir ki halk kapalılıktan anlamaz. Deyimlerden başka tekerleme, bilmece gibi birtakım halk sanatları var- dır ki halkın da konuşma dilinden ayrı, girift, muammali ifadeler yarattığını ve sevdiğini gösteriyor. Bu çeşit kapa- lılığı Haşim'in sesiyle karıştırmamak gerekiyor. Haşim'in halka uzaklığı, şiirinde anlamı inci misali saklaması kadar ele aldığı konulardan da kaynaklanıyor. O konuları Türkçe anlatmak zor. Kısacası bir şiirin anlaşılır veya anlaşılmaz olması meselesini, yalnız dilde yahut üslupta değil; şairin seçtiği, bulduğu, düşündüğü konularda da aramak gere- kir. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi kul- Janılmamıştır? A) Tartışma GBenzetme B) Karsılaştırma (0) Tanımlama E) Örneklendirme N LİSESİ