Düşünceyi Geliştirme Yolları Soruları

Pesmen ihanet ettin. C) Birazdan Boğaz'da yürüyüşe çıkacağız, diyordu genç adam. - Seni bir daha burada görmeyeyim, dedi bana - o sabah. E) 3. yy.da karşımıza çıkmaktadır bu güzelim eser. D) 2. "Her bir eserin gelenek içinde konumunun tam olarak gösterilmesi, edebiyat tarihinin birinci görevidir." diyor Wellek-Warren ikilisi. Edebiyat tarihinin amaçları, nüfus ettiği saha nispetinde oldukça geniş bir yelpazeye sa- hiptir. Bu amaçlar, edebi şahsiyetlerin dünya görüşüne ve yaşadıkları devre bağlı olarak farklılıklar gösterebilir. Edebiyat tarihinin, edebiyatın diğer birimleriyle de kuv- vetli bir etkileşimde olduğu da unutulmamalıdır. Bu parçaya göre aşağıda belirtilen ifadelerden hangisi yanlıştır? A Sira sayı sıfatı kullanılmıştır. Yazım yanlışı bulunmaktadır. C) Tüm fiiller basit çekimlidir. D) Yapıca iç içe birleşik cümle bulunmaktadır. E) Yapım ekinin çekim ekinden sonra geldiği bir or örnek ifade bulunmaktadır. he/ www.edebiyatveturkce.com biyat 3. Bugün bir edebiyat tarihini yapabilecek kadar malze- mey@sahibiz. Fakat bütün güçlük yine Türk edebiyatı- nın umumî akışını görüş ve tasnif hususunda meydana çıkıyor. Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi söylene- rir ah be A k

5. Hangi şiire başlasam suskunum sana Dağ göğsünde bir kaya diliyle suskun Güneşten kavrulan bir kum tanesi Çatlayan dudaklarım oluyor her gece Yağmura suskun yaşamaya suskun Haykırabilsem Belki bir nehir köpürebilir sesimde Silinebilir kuraklığın bütün izleri Upuzun çöller vadileşebilir içimde Bu dizelerde aşağıdaki durum eklerinden hangisi yoktur? A) Belirtme D) İlgi B) Yönelme E) Ayrılma C) Bulunma 7.

6. Tanıdıklarından biri, yazdığı romanın müsveddelerini Neyzen Tevfik'e göstererek fikrini sorar. Neyzen, beğenmediğini ifade edince adam, "İyi ama siz hiç roman yazmadınız ki!" diye çıkışır. Bunun üzerine Neyzen Tevfik şu cevabı yapıştırıverir: "Ben yumurtaların tazesini, bayatını iyi anlarım ama bugüne kadar hiç yumurtlamadım." Bu parçada aşağıdaki ses olaylarından hangisi yoktur? Anlü daralması C) Ünsüz yumuşaması B) Ünlü düşmesi D) Dudak ünsüzü uyumu E) Ünsüz benzeşmesi

6. Nefs elinden avareyem Hırs elinden biçareyem Al gönlümü senden yana Gör bu derde kim dayana Nola ihsan ola senden Can bu lütfu bular senden Bu dizelerle ilgili aşağıdakilerden hangisi söylene- mez? A) Düz kafiye düzeninde olduğu B) Kafiye ve redifin kullanıldığı C) Münacat türüne örnek olduğu D) Teşbih sanatına yer verildiği E) İlahi ile konu olarak benzeştiği

7. "-cık, -cik" ekleriyle adlarda küçültme yapılır. Bu ek- ler, sıfat ve zarflarda da aynı işlevde kullanılabilir. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bu açıklamaya bir örnek vardır? A) Anneciğim, ben başımın çaresine bakarım. B) Bu heykelcik, Roma medeniyetinin özelliklerini yansıtıyor. C) Doktor, bademcik ameliyatı olması gerektiğini söylemiş. D) Yapmacık davranışlarıyla herkesi etkilemeye çalışıyordu. Hat E) Gelinciğin yılanı öldürüp çocuğu kurtarması hikâyesini anlattı.

1. Aşağıda verilen kelimelerin, okuduğunuz metinden Eski Türkçedeki karşılıklarını bularak karşıları- na yazınız. yemek uyandırmak sarırmak bana 2. Hece ölçüsü dizelerdeki hece sayısının eşit olması esasına dayanır. Metni bu açıdan inceleyiniz. 3. Metnin içeriği insana özgü hangi gerçeklikle ilgilidir?

zcük Gruplarında Anlam - I e "ger- ıştır? it koy- = kata- m de- ir kar- daha in an- Fildişi ÇI- esiz afesi- irlar. AYINLARI TEST 01 4. 1. Bu soğuk, yavan sözler zevkimi rencide ediyordu. II. Mânicilerin kafa yormadan bulduğu ayaklar Ce- nap'ı şaşkınlıktan şaşkınlığa sürükler. III. Genç kız sıcak bir yuvanın hayalini kuruyordu. IV. Çamura bata çıka ilerliyorduk. V. Anadolu düğünlerinde davul çalmak bir gelenek- tir. Numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıdaki- lerden hangisi söylenemez? A) 1.de bütün sözcükler gerçek anlamında kullanıl- mıştır. B) II.de "ayaklar" sözcüğü terim anlamlıdır. C) IIl.de "sıcak" sözcüğü gerçek anlamının dışında kullanılmıştır. D) IV.de cümlede geçen ikileme gerçek anlamlıdır. E) V.de çalmak sözcüğü "vurarak ses çıkartma" an- lamında kullanılmıştır.

9. Edebiyat, hangi konuya değinirse değinsin o konu- yu kendi ilgi alanına katan bilim dallarıyla yarışa- maz. Tarihi bir olay işleyen bir edebî metin, bir ta- rih makalesine bilgi açısından denk olamaz. Ede- biyat ürünleri bilimsel bir tarih eseri kadar güvenilir de değildir. Sanatkârların amacı, okurlarını etkile- mek, onlarda "güzellik" duygusu uyandırmaktır sa- dece. Hiçbir okur da bir edebî eseri tarih kitabı gibi eline alıp okumaz. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden han- gisinden yararlanılmıştır? A) Tanımlama C) Örnekleme È) Öyküleme B) Açıklama DTartışma R A

2. "Kentimiz uyanıp kendine gelmesi için bir at sineğine ihti- yaç duyan, soylu ama iri ve hantal bir ata benziyor. Bana öyle geliyor ki, Tanrı beni hiç ara vermeden peşinizden koşarak her birinizi uyandıracak, nasihat edecek ve azar- layacak bir at sineği olarak kentin başına sarmış. Sokrates bu sözleriyle aşağıdakilerden hangisine vurgu yapmak istemiştir? A) Bilginin insanın içinde bulunduğu duruma göre değiş- tiğine B) Bilginin kaynağında duyuların bulunduğuna C) Doğru bilgilere ulaşabilmek için deney ve akla bir ara- da ihtiyaç duyulması gerektiğine D) Bir şeyin bilgisine aklı kullanmadan sezgiyle ulaşılabi- leceğine E) Olanı olduğu gibi kabul eden zihniyetin yanlışlığına

B B 35-36. soruları aşağıdaki parçaya göre cevap- layınız. Sadaka taşları, Osmanlı toplumun yardımlaşma anlayı- şının günümüze dek varlığını koruyabilmiş uygulama- larından. Sadaka taşı uygulaması, bir İtalyan geleneği olan "askida kahve" ve son yıllarda ülkemizde görülme- ye başlanan "askıda ekmek" uygulamasıyla benzerlik gösterse de yapılan yardım nakdi olduğundan daha iş- levseldir. Güçlünün zayıfı gözetme duygusunu harekete geçirir. Verenle alan birbirini görmez. Böylelikle ihtiyacı olanın, açığa çıkması ve rencide olması önlenmiş olur. Aracıya da ihtiyaç yoktur. İsteyenin istediği an verebile- ceği, ihtiyacı olanın, istediği an alabileceği oturmuş bir sistem söz konusudur. Her iki askı yöntemine kıyasla daha basit olduğu izlenimini veren sadaka taşı uygula- ması, günümüz insanına da yardım yapmanın yöntemi hakkında ışık tutacak niteliktedir. 35. Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi sadaka taşını diğer yardımlaşma uygulamalarından ayıran farklardan biri değildir? A) Yapılan yardımın gizlilik içinde gerçekleşmesi B) Toplumsal barışın tesisine yardımcı olması C) Diğer uygulamalara göre daha sıradan görünmesi D) Yardıma ihtiyacı olanların onurlarını koruması E) Yapılan yardımın doğrudan parasal olması you us a aze sos whin 5gf

14. Kendinden sonraki cümleye bağlı olarak ret, kabul, teşvik bildiren kelimelerden sonra konur. • Tırnak içinde olmayan alıntı cümlelerden sonra konur. • Anlam karışıklığını önlemek için kullanılır. • Metin içinde art arda gelen zarf-fiil eki almış kelimelerden sonra konur. Aşağıdaki cümlelerin hangisi, virgülün kullanımıyla ilgili bu bilgilerden birine örnek gösterilemez? A) Kime verileceği geçen hafta gizlice kararlaştırılan ödül, sahibine ulaştığında sanat dünyasından itiraz edenler olacaktır. B) Evet, sizin istediğiniz gibi biri olmak için kendimden taviz verdiğim doğrudur. C) Her zaman sizden daha iyi eserler üretebileceğimi biliyorsunuz, diyerek bizleri aşağılardı kendini büyük sanan sanatçı. D) Son dönemde yaşadıklarımı düşünüp, hata yaptığım noktaları tekrar ele alınca öğretmenimin haklı olduğunu bir kez daha anladım. E) Ali, yıllar önce buraları terk edip yeni bir şehre yerleşince dedikoduların ardı arkası kesilmez oldu, YAYINLA LIWIT 16

0 9. Cumhuriyet Dönemi halk şairleri ile ilgili aşağıdaki yargı- ların hangisinde bilgi yanlışı vardır? A) Kahramanmaraş yöresi halk şairlerinden Abdurrahim Karakoç şiirlerini ezgili biçimde söylememiştir. B) Neşet Ertaş, abdallık geleneğinin ve bozlak türkü formu- nun son büyük ustasıdır. C) Kars yöresi âşıklarından Murat Çobanoğlu, türkü hikâye- leri ve "Kiziroğlu Mustafa" türküsü ile ünlüdür. D) Erzurum yöresi ozanlarından Âşık Reyhani, "Çoban Os- man" mahlasıyla tasavvufî deyişlere yer vermiştir. E) Sivas yöresi âşıklarından Âşık Veysel, Atatürk sevgisini halk şiirinde dile getiren ilk isimdir. HIZ VE RENK YAYINLARI 1

Geçmiş jeolojik dönemlere ait iklim koşullarında yaşa- mış olan bitki türlerinden bazıları, günümüz iklim koşul- larına da uyum sağlayarak varlığını sürdürebilmektedir. Bu bitkilere kalıntı (relikt) bitkiler denir. IV III B) II C) III 11. Sar ya na Buna göre haritadaki numaralanmış alanların han- gisinde yetişen sedir ağacı kalıntı bitki özelliği gös- terir? A) I D) IV E) V 201 ya n

A) ya liki ra- le- e si- u tür 8. Sınıf Deneme Sınavı - 2 ((A) 18. Süleyman, Efe, Enis, Emir, Emre, Arif ve Sinan isimli arkadaş grubu Japonya, İsveç ve Güney Afrika ülke- lerine seyahat edeceklerdir. Seyahat ile ilgili şunlar bilinmektedir: • Sadece bir kişi Güney Afrika'ya gidecektir. Süleyman ve Emre aynı ülkeye seyahat edecektir. • Sinan'ın gittiği ülkeye Sinan'dan başka iki kişi daha gidecektir. ● ● Efe, Emir ve Arif farklı ülkelere seyahat edecekler- dir. Buna göre aşağıdaki bilgilerden hangisi kesinlikle doğrudur? A Sinan ve Arif aynı ülkeye gidecektir. B) Emre, Japonya'ya gidecektir. C) Süleyman, Güney Afrika'ya gidecektir. D) Sinan ve Enis aynı ülkeye gidecektir. J GA DOS

20. Kısa filmler ilk kez, 1895-1896 yıllarında, hemen he- men aynı anda Paris, Londra, Berlin, Brüksel ve New York'ta gösterime girdi. Bundan sonra ise sinemanın etkisi olağanüstü oldu. 1910'lara gelindiğinde ABD nü- fusunun yaklaşık %20'si, her hafta gösterime konulan kısa filmleri seyrediyordu. ----. Sinemanın bu başarısı, öncelikle, film piyasasının alt ve alt/orta sınıf halk kitle- sini hedef alarak, onları karlı bir biçimde eğlendirmek dışında başka hiçbir şey amaçlamamasından ileri ge- liyordu. Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) Amerikan film endüstrisi, "beş sentlik" haftalık gös- terimlere büyük yatırımlar yaparken inanılmaz ka- zançlar sağladı BY Avrupa sosyal demokrasisi ise sinemanın bu başa- rısını, kaçış arayışındaki lümpen proleteryanın bir sapması olarak niteledi C) Amerikan sinemasının tersine Avrupa sineması, daha elit tabakalara yönelmeyi seçmiş oldu DY Ancak savaşın ortalarında, sanatçıların ciddi bi- çimde ilgilenmeye başladıkları sinema, 20. yüzyıl sanatını derinden etkiledi E) Sinema, daha sonrasında televizyon ve video ara- cılığıyla, 20. yüzyıl sanatına büsbütün egemen olan gelişmelerin en önemlisidir

LIKLARI E DİL BİLGİSi /benimhocam TEST 60 15. Araba, bir taşa çarpmış gibi sarsılarak durdu. Mehmet Ali bana hiçbir söz söylemedi, aşağıya atladı. Karanlık içinde kaybolup gitti. Ben, bu dakikadan itibaren, iradesi başkala- rının iradesine tabi bir adamdım. Arabanın içinde büzülmüş oturuyordum. Bavullarımın, çantalarımın arasında ben de bir bavul, bir çanta gibiydim. Bu parçada virgülün aşağıdaki görevlerinden hangisini yerine getirmek için kullanımı yoktur? A) Yüklemden uzak düşmüş özneyi belirtmek için B) Sıralı cümleleri ayırmak için C) Eş görevli kelime ve kelime gruplarını ayırmak için D) Ara söz ya da ara cümleleri belirtmek için E) Doğrudan aktarma cümleleri belirtmek için