Düşünceyi Geliştirme Yolları Soruları

13. Aşağıdaki atasözlerinden hangisi ayraç () içinde verilen açıklamayla uyuşmamaktadır? A) Alçak yerde tepecik kendisini dağ sanır. (Bilgiçlik taslama) B) Deliye taş atma, başını yarar. (Önlem alma) C) Kanatsız kuş uçmaz. (Donanım sahibi olma) D) Hamama giren terler. (Sıkıntıyı göze alma) E) Al elmaya taş atan çok olur. (Sataşma)

2. (1) Belgesel yapımcılığının dikkat çeken yönü, zaman ve araştırma üzerine olmasıdır. (II) Bir projeyi gerçekleşti- rebilmek için arşivlere ulaşmak, kitaplar okumak ve ta- nıklar bulmak gerekir. (III) Bu da uzun zaman alan bir çalışma ve araştırma demektir. (IV) Ülkemizde belgesel- lerin çoğunun çekimi, gönüllü kuruluşlarca gerçekleşti- riliyor. (V) Başka işten para kazanıp belgesel çeken ya- pımcılar sayesinde ilerliyor. (VI) Bu yüzden ülkemizde bu işe para ayıracak kişi ve kuruluşlara ihtiyaç var. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci parag- raf numaralanmış cümlelerden hangisiyle başlar? E) VI All B) III TYT-EŞİT AĞIRLIK/SÖZEL-2. SIV Đ) V

1. (1) İnsanlar, "rahatsızlık verici, bunaltıcı, güzel görünmüyor, saçlarım dağılıyor" gibi nedenlerle kask takma konusunda isteksiz davranabiliyor. (II) Ancak kask takmak, tehlikeli sonuçları olabilecek kaza riskleri bulunan bazı sporlar ve etkinlikler sırasında alınan koruyucu önlemlerin önemli bir parçası. (III) Çünkü beyin, öncelikli olarak korunması gereken organlardan biri. (IV) Alınan darbe sonucu ortaya çıkan beyin hasarları kalıcı davranış bozukluklarına, felce hatta ölüme neden olabiliyor. (V) Kask kullanıldığında ise çarpma sonucu oluşan darbenin etkisi beyin ya da kafatası yerine kask tarafından emiliyor. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? A) 1. cümlede gözlem söz konusudur. B) II. cümlede açıklama yapılmıştır. C) III. cümle, kendinden önceki cümlenin nedenidir. D) IV. cümlede, aşamalı durum söz konusudur. E) V. cümle, kesin yargı içermektedir. 2

PARAGRAF DENEME 1. Alemdağ'da Var Bir Yılan'ı yıllar sonra yeniden elime aldım. Sait Faik'in bu en güzel kitabını ilk kez güneşli Küçükyalı günlerin- den birinde okumuştum. Şimdi yeniden okuyunca Sait Faik'in dipdiri dili şaşırttı beni. İlk hikâyedeki "Yaşasın demokrasi, ya- şasın millet, yaşasın cumhuriyet!" bölümü nedense zihnimde yer etmemiş. Okuduğumuz koşullar metne bakışımızı bu kadar değiştiriyor mu sahiden? Gerçek okuma yeniden okumaktır sö- zünü kaçıncı kez tecrübe ediyorum. Kitabın en güzel cümlesi hâlâ doğru: Yalnızlık dünyayı doldurmuş. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Karşılaştırma B) Benzetme D) Niteleme C) Alıntı E) Mecazlı söyleyiş 20 4. . Bu kavram olay ve fikirler tarihi aynı zam son'a, Eflâtun türküsünü sö varlığı derinle ni gerçekleş anladığı gibi manın eşsiz Bu parçan den hangi A) Dünya B) İnsan, zamar C) Insan

3. İlk defa bu kadar iyi fark ediyorum | || ||| Bu yüreği paramparça uçan kuş IV Bu çamur gibi gökyüzü Bu deniz, bu garip karınca evi Cihanda ümit ölmez deyip yaşamışlar paya STU Bu dizelerde altı çizili sözlerden hangisi zarf gö- revinde kullanılmamıştır? A JCJI!! B) II D) IV CELX

2. Aşağıdaki dizelerin hangisinde benzetme (teşbih) vardır? XX Bayram geldi diye oynuyor kızlar Yâri düşününce yüreğim sızlar B) Gözlerimiz kurşun, elimiz bıçak Severken öldürdük güzellikleri Hani o gezmeler kırda, denizde Hani o cümbüşler, sazlar temmuzda D) Ezelden beri o ücra yere Ninniler söylermiş o şirin dere * Penceremden bir gül attığın zaman Işıkla dolacak kalbimin içi Deşifre Edebiyat

2 Porganın anlam bütüzünü bozduğunu bulunuz. ? 18. (1) Düşünmek, zihinsel" olduğu kadar insanın sosyal ve kültürel sermayesiyle de doğrudan ilgili bir edimdir. (II) insanlar genellikle alışkanlıklarıyla düşünürler. (III) Düşünüp fikirler üretirken genel ve yaygın olana dolayısıyla aşina ol- duklarına eğilim duyarlar çünkü bunu daha doğru bulurlar. (IV) Böy- lece düşüncenin temelindeki bilgi- nin sağladığı duygusal dünya ile dil arasında bir ilişki kurarlar. (V) Hep aynı noktadan dünyayı sey- retmek, her defasında insanları yanlış kabullerin istenmeyen so- nuçlarıyla yüzleştirse de daha gü- vende hissettirir. A) B) II C) III D) IV E) V

AYDIN YAYINLARI 39-40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Modern ve psikolojik sürükleyici edebiyatın önemli örnekle. rinden biri olarak kabul edilen ve yazarının hayatından da ve ilk defa 1934 yılında dilimize de çevrilmiştir. Dört bö- izler taşıyan Açlık adlı roman, 1890 yılında yayımlanmış lümden meydana gelen 160 sayfalık kısa roman boyunca ana karakter, adını hiç öğrenemediğimiz genç bir adamdır. Roman, yazarak hayatını idame ettirme ve yazdıklarını ya- genç yımlatarak çevresinde bir yer edinme çabasında olan adamın bu çaba uğruna yoksullukla, açlıkla ve maddi im- kansızlıkla mücadele edişini anlatır. Belki bizlere okuduğu- muzda aylar geçen bir zaman dilimini anlatıyor gibi hisset- tirecek olsa da aslında yazar, yarattığı karakter üzerinden maddi yetersizliğin getirdiği açlıkla olan mücadeleyi toplam on günlük bir zaman dilimini kaplayacak şekilde konu eder eserinde. 39. Bu parçadan hareketle Açlık romanı ile ilgili aşağıdaki- lerden hangisi söylenemez? A) Konusunu yansıtan bir isim taşıdığı B) Farklı dillerde çevrisinin bulunduğu Konusu gereği sayfa sayısının az olduğu Türünün nitelikli ürünlerinden sayıldığı E) Otobiyografik özellikler barındırdığı 40. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Açıklama B) Koşula bağlılık C) Yineleme D) Deyim E) Sayıp dökme

9 ve 10. soruları bu parçaya göre çözünüz. "Genç Werther'in Acıları", gerçek anlamda sa- natsal bir bütündür. Herhangi bir yönünü öne çıkarmak kitabı bir indirgemeye tabi tutmak an- lamına gelecektir. Bu nedenle romanın yalnızca bir aşk öyküsünü, yalnızca belli bir tarih dönemi- ni ya da Goethe'nin yaşam öyküsünün bir par- çasını yansıttığı önyargısıyla yapılan nostaljik türden bir okuma yapıta hakkını vermeyecektir. Bizce, derinlemesine bir okuma gereklidir. Ör- neğin Thomas Mann, öylesine derinlemesine bir okuma gerçekleştirmiştir ki sonunda Goethe'nin romanını -deyim yerindeyse- devam ettirmiş- tir. Böylece "Werther" romanı Thomas Mann'ın "Lotte Weimar'da" adlı romanının esin kaynağı olabilmiştir. (Genç Werther'in Acıları, 5/ Goethe) 9. Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıda- kilerden hangisi söylenemez? #10 A) Öznel ifadelere yer verilmiştir. B) Öneri bildiren cümle kullanılmıştır. C) Beğeni dile getirilmiştir. D İzlenim kazandırılmak istenmiştir. Açıklayıcı bir anlatım söz konusudur.

KÖŞEBILGI Y FE 4. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde "göz- lem yoktur? A) I B) II C) IIN D) IV Kimileri bir şiirde kullanılan sözcüklerin, günlük yaşamda çok kullanılan, yaygın sözcükler oluşunu bir zayıflık olarak algı- liyor. Oysa ben buna katılmıyorum. Yunus Emre, Pir Sultan Abdal, Karacaoğlan, Âşık Veysel bugüne kadar gündemde kalabilmişse halkın dilini kullandıkları içindir. Şair uzaydan gelmediğine göre verili dili kullanmak durumundadır. Bu di- lin içindeki sözcüklerin az kullanılanı ile iyi şiir, çok kullanı- lanı ile kötü şiir oluşur savi; bütünü göz ardı eden, anlamı rastlantıya bırakan görüşler için geçerli olabilir. Bu tür şiirle- rin de sınırlı sayıda bir okurca takip edildiği unutulmamalıdır. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi vardır? A) Tahminde bulunma T B) Tanık göstermeye başvurma C) Somutlama yapma E) V 4 D) Kişileştirmeden yararlanma E) Tartışmacı anlatımdan yararlanma +

HR 1. Bu testte sırasıyla, Tarih (1-5), Coğrafya (6-10), Felsefe (11-1E soru vardır. 2. Cevaplarınızı, cevap kâğıdının Sosyal Bilimler Testi için ayrıla İhtiyaç olmadan icat olmaz. Her medeniyet daha çok ihtiyaç duyduğu alanda bilimsel ve teknik gelişmeler ortaya koy- muşlardır. SOSYAL BILIMI Bu bilgiden hareketle aşağıdaki medeniyet ve bilim -tek- nik gelişmeleri eşleştirmelerinden hangisinin doğru olduğu söylenemez? A) Hindistan - Matematik B) Mezopotamya - Astronomi C) Orta Asya - Matematik D) Mısır - Geometri E) Yunan - Geometri

13. İş, oluş, durum ve hareket bildiren sözcüklere fiil (eylem) denir. Anlamlarına göre fiiller; iş fiilleri, oluş fiilleri ve durum fiilleri olmak üzere üç grupta incelenir. Cümleler 1. Yarışmacı, iki yüz elli bin liralık soruyu bildi. 11. Dolaptan çıkardığımız buz güneşin altında yarım saatte eridi. ik Misafirleri güler yüzle karşıladı. IV. Saat geç olmadan odasına gidip yattı. ALL iş Fiili X Durum Fiili X X Oluş Fiili Tablodaki numaralanmış cümlelerin hangisinde altı çizili fiilin anlam özelliği yanlış belirtilmiştir? B) C) III X DUIV 15. GÖRS Görsel öğrenm Önem kartla Anab Gra Tab Ezt tar MA Öc ka y ●

4. Aşağıdaki cümlelerden hangisinde "-dır, -r, -t" ekleri al- tı çizili eylemlerde ötekilerden farklı bir işlevde kulla- nılmıştır? A) Misafirler gelmeden masayı hazırlattı. B) İş bilmediği için şirketi kısa sürede batırdı. C) Küçük çocuğunu erkenden yatırdı. Yaptıklarınızla beni çok kızdırdınız. E) Polis hızlı giden arabayı durdurdu.

2. Sık sık yanıma öğrenciler gelir. Edebiyat öğretmenleri ödev vermiştir, "Bir şair ya da yazarla röportaj yapın." Gelirler, hep aynı soruları sorarlar, "Hayatınızı anlatır mısınız? Kaç kitap yazdınız?" gibi... Sorulardan, okuma alışkanlıklarının olma- dığını hemen anlarım. "Aç şu kitabımı oku." derim öylelerine, oturup yaşam öykümü mü anlatayım uzun uzun? Ama geçen gün iki liseli kız öğrencinin bana yönelttiği şu soru birden bir ışık yaktı içimde: "Okura yetişmek, ondan geri kalmamak için ne yapıyorsunuz?" Öteki soruları da ilgi çekiciydi. Ama kafam takıldı bu soruya. Okurun gerisinde kalmak demek, çağın beğenisinin, toplumun özlemlerinin, isteklerinin dışın- da kalmak demektir. Ben de onlara "Ne mi yapıyorum? Önce iyi bir okur olmaya çalışıyorum." dedim. Eskiden bazı ünlü yazarlar, "Ben okumam, yazarım." derlerdi, bu yüzden okun- maz oldular. Bu parçada yazar özellikle aşağıdakilerin hangisinden yakınmaktadır? A) Öğrencilerin röportaj yapmak için sürekli kendisini seç- mesinden B) Yazdığı yazıların, yayımlanan kitaplarının okunmamasın- dan C) Öğretmenlerin hep aynı konuyla ilgili ödev vermesinden D) Kendisine kalıplaşmış, sıradan soruların yöneltilmesin- den E) Yoğun çalışma hayatı boyunca başka işlere zaman ayıra- mamasından (ALES) 4.

22231202 2. E) 'ye ulaşamamıştır. Uygurlar alim, satım ve berç alıp vermede belirli bir para ve ölçü sistemine sahip olmuştur. Yetkili birimlerden borç olarak alınan mal veya para, faiz karşılığında genellikle ilkbaharda alınmış ve ürünün kaldınldığı sonbaharda ödenmiştir. Bu bilgilerden hareketle, Türklerde bankacılığın temelleri atılmıştır. Tarım ve ticari faaliyetler birlikte yürütülmüştür. Yerleşik yaşam tarzından vazgeçilmiştir. yargılarından hangilerinin doğru olduğu savunulabilir? A) Yalnız I De ll B) Yalnız II 4. Madenin ku insanlarla ekonomis maddes havzala olmay C) Yalnız III E) II ve III Bu

29. Gördüm şimşekle çatlayıp yarılan gökleri, en he Girdapları, hortumu; benden sorun akşamı, 11 III Bir güvercin sürüsü gibi savrulan fecri, IV İnsana sır olanı, gördüğüm demler oldu. V blom Bu parçada numaralanmış sözcüklerin hangisi tamla- nan (iyelik) eki almıştır? nus A) I B) II C) III od pleD) IV E) V