Düşünceyi Geliştirme Yolları Soruları

4. B sex zimi y bitişik y masina cik yazılı. eV nur. rasında ere ise t Özcükle, rgül kor sikliğinc vardır. para "bu lebilir. Ya na gör Celenk uğu- 7.9 4 25. S₁ SÖ pirti çıkara dinlann DATA SINAVI olduğundan, IV. cüm sözcüğü ne zaman sözcüğü ve II. c Sözcüğü ve V. cümle köy gibi sessiz olduğunda dedi- DENEME SINAVI 21. Oysa, nerede olursanız olun, işin başındasınız he- nüz! Evreni ve kendinizi henüz bulmaya başlıyorsunuz. Duyarlı birkaç kişiyle birlikte olduğunuzda hiç düşleye- mediğiniz duygulara ve algılama yetisi gibi sizde hep var olan ama daha önce hiç açığa çıkmamış olağanüstü ye- tilere sahip olduğunuzu fark edersiniz. Ama bu yetilerin geliştirilmesi gerekir. Büyüsel bir şey değildir bu; bunları öğrenmek ve geliştirmek zorundasınız. Ama bilgisiz ve sınırlı dünyamızda her şeyin bu kadar olduğunu sanıyo- ruz. Bu paragrafın başına, aşağıdakilerden hangisi geti- rilebilir? A) Algılama düzeyi insandan insana değişiklik gösterir. B) Gerçek olarak algıladıklarımızın her şeyi kapsadığına inanıyoruz. C) Dünyayı ve kendimizi tanımak için çok çaba göster- meliyiz. D) Insanoğlunda bulunan yetiler, duyarlı insanlar yanın- da ortaya çıkar. 24. E) Yeteneklerimizi geliştirmek, belli bir düzeye ulaştır- mak bizim elimizdedir. 22. Demek ki günler, hep birbirinin eşi, bitip tükenmeden böyle geçip gidecek ve bir şey getirmeyecekti. Ne kadar yalan olursa olsun başkalarının hayatında günün birinde bir olay çıkma olasılığı vardır. Bu olaydan bazen birtakım sonuçlar doğar, dekor değişiverir, Hâlbuki kendisi için bir şey, hiçbir şey olma olasılığı yoktu. Hayat onun için dipte, kapısı sımsıkı kapalı, karanlık daracık bir koridordu. Parçada sözü edilen kişi aşağıdakilerden hangisiyle nitelenebilir? A) Özverili B) Kıskanç D) Havalci

15. Uzun ve biraz da yorucu bir yolculuktan sonra Teyran Tepesi'ne geldim. Epey yol aldıktan sonra at da ben de yorulmuştuk. Başımı, ellerimin arasına alıp gözlerimi ka- patarak bir süre öylece kaldım. At beni anlamış gibi gelip durdu karşımda. Uysallaştı, başını önüne düşürdü, Bu parçada kaç tane birleşik zamanlı eylem kullanıl- mıştır? n A) 1 B) 2 C) 3 D) 4 E) 5

1. B TYT/TÜRKÇE 1. Bu testte 40 soru vardır. 2. Cevaplarınızı, cevap kâğıdının Türkçe Testi için ayrılan kısmın 2 B TÜRKÇE ---- Tarihçinin görevi, iki boyutlu statik resimle hareketli ve üç boyutlu dünyayı asla doğru olan bir fotoğrafçının işine benzetilmektedir. Değişik açılardan ve değişik merceklerle, filtrelerle, filmlerle yapılmış çok sayıda çekim, hep birlikte tek çekimin büyük seçiciliğini oldukça azaltabilir. Değişik açı ve her değişik teknik, hepsi birlikte bütünü oluşturan par- çaların katkıda bulunur. Bu cümlede boş bırakılan yerlere düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi sırasıyla getirilmelidir? Ayansıtamayacak - aydınlatılmasına B) ifade edemeyecek - yaratılmasına C) belirleyemeyecek - gerçekleşmesine D) düşünemeyecek - doğrulanmasına E algılayamayacak - tamamlanmasına Bu öyküyü her anlattığımda aynı endişeyi yaşıyorum: Çehov'un poilere gösterebilecek miyim? 4.

3. B 1 I. Bize sıkı sıkı sarıldı ve öylece kaldı. durde II. Biz gidince parkta yalnızca üç çocuk kaldı. III. Seminer için güzel bir otelde kaldık. IV. Bu şehirde tam beş yıl kaldım. V. O aileden bir tek bu çocuk kaldı. Numaralanmış cümlelerde "kalmak” sözcüğü kaç farklı anlamda kullanılmıştır? A) 1 BY2 C) 3 D) 4 E) 5

7. Edebiyatımızda gezi türünde eserlerin varlığı bir gerçektir. Türkçe yazılan ilk gezi kitabı, tanınmış denizcilerimizden Seydi Ali Reis'in Miratül-Memalik adlı eseridir. Ünlü bilginlerimizden Kâtip Çelebi'nin Cihannüma adlı eseri de gezi yazılarında rastla- nan birtakım özellikleri içermektedir. Kâtip Çelebi, Osmanlı ülkesinin birçok yerini dolaşmış rinde gördüğü bu yerlerle ilgili ayrıntılı bilgiler ver- miştir. Edebiyatımızda gezi türünde ilk büyük ve önemli eserin yazarı Evliya Çelebi'dir. Tarih-i Sey- yah adını taşıyan on ciltlik eserinde Evliya Çelebi, Osmanlı İmparatorluğu sınırları içinde ve dışında gezip gördüğü yerleri anlatır. Evliya Çelebi'nin gezi kitabından XVII. yüzyıl toplumunun zengin kültür özelliklerini öğrenmek mümkündür. Anlatımdaki sadelik, içtenlik ve söyleşi havası da eser için ayrı bir üstünlük sayılır. Yazar, parçanın ilk cümlesindeki düşüncesini inandırıcı kılmak için, aşağıdakilerin hangisine başvurmuştur? A) Örneklemeye C) Somutlamaya ve ese- B) Karşılaştırmalara D) Tanımlamaya E) Benzerlik ilgisi kurmaya

9. Namık Kemal'in İstanbul'da yazmaya başladığı "Vatan Yahut Silistre" oyunu, 1873'te Gedikpaşa Tiyatrosunda sahnelendiğinde halkı coşturup olaylara neden oldu. Bu cümledeki ögelerin doğru sıralanışı, aşağıdaki- lerin hangisinde verilmiştir? A) Özne - zarf tümleci - nesne - yüklem B) Özne - zarf tümleci - dolaylı tümleç - zarf tümleci - yüklem C) Nesne - zarf tümleci - zarf tümleci - yüklem D) Özne - zarf tümleci - dolaylı tümleç - yüklem E) Özne - zarf tümleci - zarf tümleci - dolaylı tümleç - yüklem 11. E

MODEL Gerçek, Mecaz, Terim A 7. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "taze" sözcüğü gerçek anlamının dışında kulla- nılmıştır? A) Sabah erkenden fırına gidip taze simit al- dim. B) Böylesi taze bilgilere daha çok ihtiyaç var. C) Taze sebzelerden güzel bir salata yaptı. D) Vazoya koymak için taze güller topladım.

9. Dün Orta Doğu'dan gelen heyeti bakan bugün kabul etti. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bu cümledeki yazım yanlışıyla özdeş bir yazım yanlışı vardır? A) Film, Güneydoğu'nun zihniyetini yansıtmayı başarmış. B) Dükkanını devreden arkadaşım, yeni bir işe başlamış. C) Farkedilmesi zor olan ayrıntıları bile anında görürdü. D) Irlanda'lı yazar, anılarını romanlaştırmış. E) Kitaptaki dayı Kemal'in toplumda çok örneği vardır.

hedef 2. Bizi başarısız yapan şey, belki de ideallerimizin çok yüksek, irademizin zayıf olmasıdır. O hâlde fazla uza- ğa ve yükseğe bakmak, olmaz şeyleri düşünmek doğru olmayabilir. İki adım ötesini görebilmek, ilerlememiz için yeter; iki adım sonra iki adım daha... Böylelikle bir de bakarız ki uzaktan aşılmaz görünen dağları aşmış, bir konaktan başka bir konağa ulaşmışız. Bu parçada altı çizili sözcüğün cümleye kazandırdı- ğı anlam, aşağıdakilerin hangisinde vardır? A) Millî birlik duygusunu mütemadiyen ve her türlü vasıta ve tedbirlerle besleyerek geliştirmek millî ülkümüzdür. B) Bir hâkimin çok ciddi, bir satıcının çok mültefit, bir askerin çok otoriter olması meslekleri icabıdır. C) Artık Kâmuran'ın ömrümün en büyük aşkı, geleceğime bir tek hâkim kudret olduğuna kanaat getirdim. D Din adamları halk üzerinde büyük bir telkin kudretine sahiptirler. E) Emanete ihanet etmek veya etmemekle insan öteki mahlukattan ayrılır veya onlardan farkı kalmaz. TYT Deneme Sınavı 3 4. C

büh bahue Karşı dağlarda tutuşmuş gibi gül bahçeleri gibi tutusmud yer (tesbih) Koyu bir kırmızılık gökten ayırmakta yeri Gökte top sesleri var, belli, derinden derine Belki yüzlerce şehir sesleniyor birbirine Çok yakından mi bu sesler, çok uzaklardan mi Üsküdar'dan mi, Hisar'dan mı, Kavaklar'dan mi LA) Teşbih Bu dizelerde aşağıdaki söz sanatlarından hangisi yoktur? -> (Atasded) B) salimesel-> D) Mecazımürsel Sist if hom -stecalific all, h pistil C) İstifham (S E) Tecahülüarif (cahill Sorm

eki zaman dilimini nasıl geçireceğimizdir. B) Güne mutlu başlamak ve yeni anılar biriktirmek gibi büyük bir derdi vardı, bu nedenle iyi hissedeceğini düşündüğü anların arkasına düşerdi. Türlü dertlerle uğraştığı hastane günlerinde arkasında desteğini hissettiği ailesini yanına alıp yeni bir hayata başlamak için çabalıyordu. D) Arkası bir türlü gelmeyen çelişkilerle yaşamak istemiyordu, yaz başlarken balkonda misafir ağırlayıp kâh gülmek kâh dertlerini paylaşmak istiyordu. Evin arkasındaki bahçede kurulan sofrada dextlerden uzak, herkesin mutlu olduğu bir yaşama dair kurulan hayaller konuşulmaya başlandı. 12. Aşağıdaki altı çizili sözcüklerden hangisinin sesteşi yoktur? A) O çay ağır akar, yorgun mu bilmem B) Geceleyin bir ses böler uykumu C) Dal bir gün dedi ki tomurcuğuna D) Yaslı dağlar, yüzü gülmeyen dağlar! E) Hani o gezmeler kırda denizde?

2. Karşılaştırma, tanımlama Böyle kimseleri gördüğümüz zaman çok kere kendi kendimize sorarız: Acaba bunlar neden ya- şıyorlar? Yaşamakta ne buluyorlar? Hangi mantık, o adamların dışlarına bakarız; onların da birer ka- faları, bunun içinde, isteseler de istemeseler de iş- lemeye mahkum birer dimağları bulunduğunu, bu- nun neticesi olarak kendilerine göre bir iç alemleri olacağını hiç hiç aklımıza getirmeyiz. Bu alemin te- zahürlerini dışarı vermediklerine bakıp onların ma- nen yaşamadıklarına hükmedecek yerde, en basit beşer tecessürü ile, bu meçhul alemi merak etsek, belki hiç ummadığımız şeyler görmemiz, bekleme- diğimiz zenginliklerle karşılaşmamızı mümkün kı- lar. Fakat insanlar nedense daha ziyade ne bula- caklarını tahmin ettikleri şeyleri araştırmayı tercih ediyorlar. A) Karşılaştırma C) Tartışmaya N B) Tanık Gösterme D) Öyküleme Bu parçanın yazarı, düşüncelerini kanıtlamak için aşağıdaki yollardan hangisine başvurmuş- tur? E) Örneklemeye A R A G R A F 4. 3 T n r C

VE EDEBİYATI TESTİ ayrılan kısmına işaretleyiniz. dir min en 1. J- ADZ andat 3. B 17 P 104 Hayatının seyrini kendi belirlemek için çalışmayan, başkalarının kararlarına kolayca kapılan, eleştirel dü- şünemeyen, hayatta uğraşacak anlamlı bir meşgale? bulamayan kişiler için halk inanışları hayatın ayrılmaz parçası olmaya tüm gücüyle devam eder. Aşağıdakilerin hangisinde bu cümledeki altı çizili sözcüğü anlamca karşılayacak bir kullanım var- dır? (A) Her zaman bize nefes aldıran babam, bu konuda da sorumluluğu kendisi üstlendi. Birbirinden saklısı gizlisi olmayan iki kadim arka- daş çarşının ortasında rastlaşıyorlar. Bu kocaman bahçedeki çiçeklerin kurumaması bi- zim için bir uğraşı oluşturmuştu. D) O günden bugüne olanları hatırladıkça ister iste- mez bu türlü çabaların hiçliğini anlıyoruz. E) Yer yer kopukluklar, anlam kaymaları, mantıksız- lıklar var ama bunlar düzeltilebilir sonradan. Duyarsızlaşma genellikle (çoğunlukla) kişinin hizmet

10. Çeviri okurken aslında okuduğumuz, çevirmenin met- nidir. Kuşkusuz bu metnin esin kaynağı özgün metin- dir ve yetkin çevirmenler özgün metne büyük bir özen ve saygıyla yaklaşırlar. Ancak kitabın başka bir dile çevrilmesi sonucu ortaya çıkan metin de kendi ger- çekliği içinde değerlendirilmeli ve yargılanmalıdır. Çünkü ----- Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre aşa- ğıda verilenlerden hangisi getirilemez? A) çevirmen, yapıtı kendi kültürel kodlarına göre çe- virmiştir B) bir yapıt, orijinalliğini ancak kaleme alındığı dilde koruyabilir C) çevirmen ne denli uğraşırsa uğraşsın kişiliğini çe- virdiği metnin dışında tutamaz D) çeviri yapitlarda yazar değil, çevirmen değerlen- dirilir E) bir yapıtın biçim ve içerik özellikleri korunarak baş- ka bir dile aktarılması imkânsızdır TÜDKOE

10. Okuduğunuz küçürek hikâyelerde hangi anlatım biçimleri kullanılmıştır? Aşağıdaki şemalara ya- zınız. Yangın Seçkin Göz YAZARIN BİYOGRAFİSİ 111 Tortu Sus Kalbim, Sus Çiçek HİKÂYE İstanbul /// /// ar a C

++ 25. Aşağıdakilerden hangisinin yüklemi birleşik zamanlı bir fiil değildir? A) Bir balık gibi avuçlarından kayıp gidiyordu. B) Olayın yine de anlaşılmaz bir yanı kalıyormuş. C) Bunun da önemli bir anlam ifade etmediği anlaşılıyordu. D) Dışarıdan bakılınca, ışık aynadan geliyor sanılırdı. E) Görünüşte birtakım ilkeler ve öğütler söz konusuydu.