Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragraf Genel Tekrar Soruları

31. Nörotisizm; değişken ruh hâli, gerginlik, kaygı, düşük
benlik saygısı, suçluluk, kolay incinme gibi olumsuz duy-
gulanımlar ile sosyal etkileşime ve başka insanlara karşı
olumsuz yaklaşımlarla karakterize olur. Nörotisizm daha
çok, bireylerin duygusal dengesizlikleri, kaygı düzeyle-
rinin yüksek oluşu, sabırsızlıkları, sabit fikirli olmaları ve
eleştiriye açık olmamaları ile ilgilidir. Bu sebeple tanısın-
da özellikle duygulardaki ani ve kişinin kendisine ya da
çevresine karşı yüksek etkili iniş-çıkışların gözlemi önem-
lidir. Nörotisizm düzeyi yüksek bireylerin ruh hâli çabuk
değişir
. Çoğu zaman gergin ve huzursuz görünürler. Dü-
şünmeden hareket ederler. Kolay strese girerler. Uyku ve
iştah problemleri yaşarlar. Bilişsel olarak olumsuz bilgi-
leri işlemeye daha eğilimlidirler. Bu nedenle de olumsuz
uyarıcılara daha fazla dikkat ederler. Nörotisizm düzeyi
yüksek bireyler en çok, “ilgi ve sempati'ye gereksinim
duyarlar. Bunlar olmadığındaysa daha gergin, daha kay-
gili, daha huzursuz olurlar.
Bu parçadan “nörotisizm"e yönelik,
Oplovaca
1. Ayırt edici yönleri nedir?
alssyst
II. Kişideki yansımaları nedir?
absque
III. Duygularla olan ilişkisi nedir?
iglie
IV. Benzer hastalıklardan farkı nedir?
sorulardan hangilerine cevap alınabilir?
eis
A) I, II ve III
B) I ve III
C) I, III ve IV
yinlari
D) II ve IV
E) III ve IV
KR
32. Herhangi bir okur, bir romanı okurken kendini bırakabilir;
romancinin dili ve birtakım düşünceleri üzerinde durma-
yabilir. Eleştirmen ise bir eseri okurken kendini bıraka-
maz. Eserde bir bölüm kendisini sarsa da yine unutmaz
eleştirmen olduğunu. O bölüm neden sariyor, neden ilgi
çekici ve güzel geliyor onu araştırır. Eserin geneline ba-
kar, dile bakar, düşüncelere bakar, şuna bakar, buna ba-
Lise Türkçe
Paragraf Genel Tekrar
31. Nörotisizm; değişken ruh hâli, gerginlik, kaygı, düşük benlik saygısı, suçluluk, kolay incinme gibi olumsuz duy- gulanımlar ile sosyal etkileşime ve başka insanlara karşı olumsuz yaklaşımlarla karakterize olur. Nörotisizm daha çok, bireylerin duygusal dengesizlikleri, kaygı düzeyle- rinin yüksek oluşu, sabırsızlıkları, sabit fikirli olmaları ve eleştiriye açık olmamaları ile ilgilidir. Bu sebeple tanısın- da özellikle duygulardaki ani ve kişinin kendisine ya da çevresine karşı yüksek etkili iniş-çıkışların gözlemi önem- lidir. Nörotisizm düzeyi yüksek bireylerin ruh hâli çabuk değişir . Çoğu zaman gergin ve huzursuz görünürler. Dü- şünmeden hareket ederler. Kolay strese girerler. Uyku ve iştah problemleri yaşarlar. Bilişsel olarak olumsuz bilgi- leri işlemeye daha eğilimlidirler. Bu nedenle de olumsuz uyarıcılara daha fazla dikkat ederler. Nörotisizm düzeyi yüksek bireyler en çok, “ilgi ve sempati'ye gereksinim duyarlar. Bunlar olmadığındaysa daha gergin, daha kay- gili, daha huzursuz olurlar. Bu parçadan “nörotisizm"e yönelik, Oplovaca 1. Ayırt edici yönleri nedir? alssyst II. Kişideki yansımaları nedir? absque III. Duygularla olan ilişkisi nedir? iglie IV. Benzer hastalıklardan farkı nedir? sorulardan hangilerine cevap alınabilir? eis A) I, II ve III B) I ve III C) I, III ve IV yinlari D) II ve IV E) III ve IV KR 32. Herhangi bir okur, bir romanı okurken kendini bırakabilir; romancinin dili ve birtakım düşünceleri üzerinde durma- yabilir. Eleştirmen ise bir eseri okurken kendini bıraka- maz. Eserde bir bölüm kendisini sarsa da yine unutmaz eleştirmen olduğunu. O bölüm neden sariyor, neden ilgi çekici ve güzel geliyor onu araştırır. Eserin geneline ba- kar, dile bakar, düşüncelere bakar, şuna bakar, buna ba-
1
DENEME - 3
8.-9. soruları aşağıdaki
parçaya göre cevaplayınız.
İnsan evrendeki her organik yapı gibi doğar, büyür, yaşar
ve ölür. Ancak insanı diğer canlılardan farklı kılan en önemli
özelliklerinden biri de hatıralarının olmasıdır. Hatıra; geçmi-
şin tortusu, geleceğin ise ham maddesidir. Aslında hepimiz,
âdeta görünmez bir güç tarafından zihnimizde bireysel de-
neyimlerimizden kaynaklanan nesneler ve belgeler tarihini
genetik bir kod olarak taşımaya mecbur edilmişizdir. İnsan
unutmak istediği birçok şeyi hatırlarken hatırlaması gereken
bir sürü şeyi de unutur. Zihin hatırayı nasıl seçer, bilmek
imkânsız ama bir koku, bir görüntü ya da bir sesin varlığıyla
devreye giren o mekanizma, otomatik olarak bizi geçmişe
götürür.
8. Aşağıdakilerden hangisi bu parçadaki altı çizili cümleyle
anlam bakımından çelişir?
A) İnsan geçmişi hatırlayarak geleceğe doğru yol alır.
B) Hatıralar geçmişle gelecek arasında bir bağ kurar.
C) Yaşadıklarını hatırlaması insanı geleceğe hazırlar.
D) insan için gelecek, geçmişini unuttuğu andan itibaren
başlar.
E) İnsanın geleceğini, geçmişte yaşadıkları biçimlendirir.
S
A
A
9. Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi
söylenemez?
Al Benzetmeye başvurulmuştur.
B) Öznel yargılara yer verilmiştir.
C) Karşılaştırma yapılmıştır.
D) Genellemelerden ve zıtlıklardan yararlanılmıştır.
2 Örneklerle düşünceye inandırıcılık kazandırılmıştır.
Lise Türkçe
Paragraf Genel Tekrar
1 DENEME - 3 8.-9. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. İnsan evrendeki her organik yapı gibi doğar, büyür, yaşar ve ölür. Ancak insanı diğer canlılardan farklı kılan en önemli özelliklerinden biri de hatıralarının olmasıdır. Hatıra; geçmi- şin tortusu, geleceğin ise ham maddesidir. Aslında hepimiz, âdeta görünmez bir güç tarafından zihnimizde bireysel de- neyimlerimizden kaynaklanan nesneler ve belgeler tarihini genetik bir kod olarak taşımaya mecbur edilmişizdir. İnsan unutmak istediği birçok şeyi hatırlarken hatırlaması gereken bir sürü şeyi de unutur. Zihin hatırayı nasıl seçer, bilmek imkânsız ama bir koku, bir görüntü ya da bir sesin varlığıyla devreye giren o mekanizma, otomatik olarak bizi geçmişe götürür. 8. Aşağıdakilerden hangisi bu parçadaki altı çizili cümleyle anlam bakımından çelişir? A) İnsan geçmişi hatırlayarak geleceğe doğru yol alır. B) Hatıralar geçmişle gelecek arasında bir bağ kurar. C) Yaşadıklarını hatırlaması insanı geleceğe hazırlar. D) insan için gelecek, geçmişini unuttuğu andan itibaren başlar. E) İnsanın geleceğini, geçmişte yaşadıkları biçimlendirir. S A A 9. Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? Al Benzetmeye başvurulmuştur. B) Öznel yargılara yer verilmiştir. C) Karşılaştırma yapılmıştır. D) Genellemelerden ve zıtlıklardan yararlanılmıştır. 2 Örneklerle düşünceye inandırıcılık kazandırılmıştır.
20. (1) Insan, yeryüzünde görüldüğü andan itibaren birçok doğa
felaketiyle karşılaşmıştır. (II) Bu felaketlerden her defasında
akli, mantığı ve bilgisi sayesinde kurtulmayı başarmıştır.
(1) Günümüzde o felaketlerden insanın karşı karşıya
kaldığı en büyük diyebileceğimiz felaket küresel ısınmadır.
pho) Küresel ısınmanın diğer doğa felaketlerinden farkı ise
tamamen insan kaynaklı olmasıdır. (V) Hızlı nüfus artışı,
sanayileşme, aşırı fosil yakıt kullanımı gibi insan aktivitesi
sonucu atmosfere aşırı sera gazları salınımı, küresel
isinmanın etkisini giderek artırmaktadır. (VI) Bu etki arttıkça
buzulların erimesi, deniz seviyelerinin yükselmesi, kuraklık,
çölleşme, sel, heyelan, erozyon, kasırga gibi birçok felakete
meydan açılmaktadır.
Bu parça iki paragrafa bölünmek istenirse ikinci
paragraf numaralanmış cümlelerden hangisi ile
başlar?
(E) VI
D) V
A) II
B) III
C) IV
Diğer sayfaya geçiniz
Lise Türkçe
Paragraf Genel Tekrar
20. (1) Insan, yeryüzünde görüldüğü andan itibaren birçok doğa felaketiyle karşılaşmıştır. (II) Bu felaketlerden her defasında akli, mantığı ve bilgisi sayesinde kurtulmayı başarmıştır. (1) Günümüzde o felaketlerden insanın karşı karşıya kaldığı en büyük diyebileceğimiz felaket küresel ısınmadır. pho) Küresel ısınmanın diğer doğa felaketlerinden farkı ise tamamen insan kaynaklı olmasıdır. (V) Hızlı nüfus artışı, sanayileşme, aşırı fosil yakıt kullanımı gibi insan aktivitesi sonucu atmosfere aşırı sera gazları salınımı, küresel isinmanın etkisini giderek artırmaktadır. (VI) Bu etki arttıkça buzulların erimesi, deniz seviyelerinin yükselmesi, kuraklık, çölleşme, sel, heyelan, erozyon, kasırga gibi birçok felakete meydan açılmaktadır. Bu parça iki paragrafa bölünmek istenirse ikinci paragraf numaralanmış cümlelerden hangisi ile başlar? (E) VI D) V A) II B) III C) IV Diğer sayfaya geçiniz
TEMEL YETERLİLİK TESTİ
40. Bu pa
nebil
AK
B)
0)
38 - 40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Kuram; bilgi edinme sürecinin herhangi bir aşamasında orta-
miş, siniflandırılmış, iç tutarlılığı olan bir genel bilgi ve açıklama
ya atılan, geçerlik ve güvenilirliği deneysel yöntemle saptan-
düzenidir. Bilimsel metodun temelidir ve araştırmacı için bir yol
göstericidir.Bilimin amacı da olgular arasındaki ilişkileri doğru-
lamak, genelleme yapmak ve genellemelerden "kuram ve yasa
lan ortaya çıkarmak olarak görülür. B. Russell, bilimsel meto
du; ilk defa, ateş yakar, diyen insan, hele birkaç defa bir tarafını
yakıvermişse bir bilimsel metod aütmüştür örneğiyle açıklar. Bu
bir kuramın doğrulanışıdır. Bilimsel yazında yaygınlaşan kuram-
siz araştırmalar, araştırmacinin emeginin geçerliliğini azaltirken
okuyucunun alanla ilişki kurmasını engellemektedir. Araştırma-
yi sorgulanır hâle getirmektedir. Bundan dolayı bilimsel bir araş-
tırmanın kuramsal çerçevede yürütülmesi bir gerekliliktir. Çünkü
kuramlar, gerçekliğe ulaştıran örnekler sunmaktadır. Bu yönüyle
bilimsel bir araştırmada alanyazın (literatür) taraması, çok önem-
lidir ve araştırmacının ilgilendiği konuya ilişkin bilgileri, kuramsal
bir zeminde yorumlayarak bilimsel, genelgeçer bir yayın havuzu
D
oluşturması sürecidir.
38. Bu parçadan hareketle kuramla ilgili aşağıdakilerden han-
gisine ulaşılamaz?
A) Araştırmanın, bilimsel olarak alanyazuila (literatürle) iliş-
kilendirilmesini sağlayarak araştırmaya geçerlilik kazan-
dırmaktadır.
B) Araştırmacının hangi tarara yönleneceğini, nereye ve na-
sil bakacağını, nasi düşüneceğini göstermektedir.
Araştırma alanının sintandırılmasını sağlamaktadır.
D) Varsayımlara dayanarak kurallar oluşturmaktadır.
E) Gerçeklik ile ilişki kurmay
sağlayan modellemeler sun-
maktadır.
ordiõi örneğin bilimsel metod
Lise Türkçe
Paragraf Genel Tekrar
TEMEL YETERLİLİK TESTİ 40. Bu pa nebil AK B) 0) 38 - 40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Kuram; bilgi edinme sürecinin herhangi bir aşamasında orta- miş, siniflandırılmış, iç tutarlılığı olan bir genel bilgi ve açıklama ya atılan, geçerlik ve güvenilirliği deneysel yöntemle saptan- düzenidir. Bilimsel metodun temelidir ve araştırmacı için bir yol göstericidir.Bilimin amacı da olgular arasındaki ilişkileri doğru- lamak, genelleme yapmak ve genellemelerden "kuram ve yasa lan ortaya çıkarmak olarak görülür. B. Russell, bilimsel meto du; ilk defa, ateş yakar, diyen insan, hele birkaç defa bir tarafını yakıvermişse bir bilimsel metod aütmüştür örneğiyle açıklar. Bu bir kuramın doğrulanışıdır. Bilimsel yazında yaygınlaşan kuram- siz araştırmalar, araştırmacinin emeginin geçerliliğini azaltirken okuyucunun alanla ilişki kurmasını engellemektedir. Araştırma- yi sorgulanır hâle getirmektedir. Bundan dolayı bilimsel bir araş- tırmanın kuramsal çerçevede yürütülmesi bir gerekliliktir. Çünkü kuramlar, gerçekliğe ulaştıran örnekler sunmaktadır. Bu yönüyle bilimsel bir araştırmada alanyazın (literatür) taraması, çok önem- lidir ve araştırmacının ilgilendiği konuya ilişkin bilgileri, kuramsal bir zeminde yorumlayarak bilimsel, genelgeçer bir yayın havuzu D oluşturması sürecidir. 38. Bu parçadan hareketle kuramla ilgili aşağıdakilerden han- gisine ulaşılamaz? A) Araştırmanın, bilimsel olarak alanyazuila (literatürle) iliş- kilendirilmesini sağlayarak araştırmaya geçerlilik kazan- dırmaktadır. B) Araştırmacının hangi tarara yönleneceğini, nereye ve na- sil bakacağını, nasi düşüneceğini göstermektedir. Araştırma alanının sintandırılmasını sağlamaktadır. D) Varsayımlara dayanarak kurallar oluşturmaktadır. E) Gerçeklik ile ilişki kurmay sağlayan modellemeler sun- maktadır. ordiõi örneğin bilimsel metod
3.
Aşağıdakilerin hangisinde yargının nedeni belirtilmemiş-
tir?
A) Konuşmada düşünce kargaşası oluştuğu için topluluğa
hitaben yapılan konusmaların bir plan olması gerekir.
B) Çoğu zaman konuşmacı ne zaman ne söyleyeceğini bil-
memenin huzursuzluğuyla rahatsız olur.
C) Konuşmada ana fikrin geliştirilmesi, konuşmanın geliş-
me bölümünde düşüncelerin iyi anlatılmasına bağlıdır.
D) Yapılan konuşmaların düzeyli.olmaması insanlar arasındaki
iletişimin yanlış
yönlenmesine yol açmaktadır.
E) Büyüklerin aralarında yaptıkları bilinçsiz konuşmalar ve
Türkçeyi yanlış kullanmaları yüzünden, gençlerin konuş-
maları tehlike altındadır.
52
Lise Türkçe
Paragraf Genel Tekrar
3. Aşağıdakilerin hangisinde yargının nedeni belirtilmemiş- tir? A) Konuşmada düşünce kargaşası oluştuğu için topluluğa hitaben yapılan konusmaların bir plan olması gerekir. B) Çoğu zaman konuşmacı ne zaman ne söyleyeceğini bil- memenin huzursuzluğuyla rahatsız olur. C) Konuşmada ana fikrin geliştirilmesi, konuşmanın geliş- me bölümünde düşüncelerin iyi anlatılmasına bağlıdır. D) Yapılan konuşmaların düzeyli.olmaması insanlar arasındaki iletişimin yanlış yönlenmesine yol açmaktadır. E) Büyüklerin aralarında yaptıkları bilinçsiz konuşmalar ve Türkçeyi yanlış kullanmaları yüzünden, gençlerin konuş- maları tehlike altındadır. 52
20. Anayasa maddesi değil yazdıklarım. Değiştirilebilirler.
Birtakım eklemeler, çıkarmalar yapılabilir. Ama bunlar
benim kurmaya çalıştığım dünyaya aykırı olmamalı. Bir
yönetmen; yazarın duruşuna, dünyasına müdahale edi-
yorsa orada itiraz başlar. Ben de bunu yaptım.
Bu parça aşağıdaki sorulardan hangisinin yanıtı ola-
bilir?
A) Yazdığınız oyunların eleştirilmesine niçin tepki gös-
teriyorsunuz?
B) Öykülerinizin kısaltılarak yayımlanmasını nasıl de-
ğerlendiriyorsunuz?
C) Senaryolarınızın başarısını neye bağlıyorsunuz?
D) Senaryonuzda yapılan değişikliklere niçin karşı çık-
tiniz?
E) Bu öykünüzün filme alınmasını niçin istemediniz?
Lise Türkçe
Paragraf Genel Tekrar
20. Anayasa maddesi değil yazdıklarım. Değiştirilebilirler. Birtakım eklemeler, çıkarmalar yapılabilir. Ama bunlar benim kurmaya çalıştığım dünyaya aykırı olmamalı. Bir yönetmen; yazarın duruşuna, dünyasına müdahale edi- yorsa orada itiraz başlar. Ben de bunu yaptım. Bu parça aşağıdaki sorulardan hangisinin yanıtı ola- bilir? A) Yazdığınız oyunların eleştirilmesine niçin tepki gös- teriyorsunuz? B) Öykülerinizin kısaltılarak yayımlanmasını nasıl de- ğerlendiriyorsunuz? C) Senaryolarınızın başarısını neye bağlıyorsunuz? D) Senaryonuzda yapılan değişikliklere niçin karşı çık- tiniz? E) Bu öykünüzün filme alınmasını niçin istemediniz?
ÇAP/TYT
34. Bir
etn
ted
ba
sa
ra!
de
ki
ku
m
bi
33. Mezralar, Türkiye yerleşme literatüründe ayrı bir öne-
me sahip kırsal yerleşme şekilleridir. Gerek köy eko-
nomilerine yaptıkları katkı gerekse zaman içinde
geçirmiş oldukları nicelik ve nitelik değişimi bu yer-
leşmeleri özel kılan sebepler arasındadır. Bu neden-
le, geçmişten bu yana farklı coğrafi çalışmalar içinde
ele alınarak incelenmiştir. Eldeki çalışmada, öncelikle
Türkiye mezralarının coğrafi dağılışı kısaca değerlen-
dirilmiş, daha sonra Uzungöl (Trabzon) ve Bozburun
(Erzurum) çevresindeki mezra yerleşmeleri karşılaştır-
malı bir bakış açısı ile analiz edilerek bu iki örnek üze-
rinden genellemeler yapma yoluna gidilmiştir. Çalış-
manın veri tabanı, büyük bölümüyle farklı zamanlarda
yapılan arazi çalışmaları ile derlenen yerinde gözlem
senuçlarına dayalı olarak oluşturulmuştur. Mezraların
kuruluş amacı, yerleşme formları, mesken türleri, eko-
nomik faaliyet şekilleri ve işlevleri açısından taşıdıkları
ortak ve farklı yönler irdelenerek coğrafi yapının söz
konusu bu farklılaşmalar üzerindeki etkisi değerlendi-
rilmiştir.
a
re
ç
te
E
Bu parçada sözü edilen araştırmada aşağıdakiler-
den hangisinin geçmesi beklenemez?
A) Sayısal verilerden yararlanarak sonuçlara ulaşıl-
masi
CAP
B) Farklı bölgelerdeki yerleşim yerlerinin karşılaştırıl-
pasi
Mezraların oluşturulma amaçları
Dy Mezraların birbirlerinden farklılık arz eden yönleri-
nin tespiti
E) iki bölgenin özelliklerine değinilip incelemenin yerel
kalması
Lise Türkçe
Paragraf Genel Tekrar
ÇAP/TYT 34. Bir etn ted ba sa ra! de ki ku m bi 33. Mezralar, Türkiye yerleşme literatüründe ayrı bir öne- me sahip kırsal yerleşme şekilleridir. Gerek köy eko- nomilerine yaptıkları katkı gerekse zaman içinde geçirmiş oldukları nicelik ve nitelik değişimi bu yer- leşmeleri özel kılan sebepler arasındadır. Bu neden- le, geçmişten bu yana farklı coğrafi çalışmalar içinde ele alınarak incelenmiştir. Eldeki çalışmada, öncelikle Türkiye mezralarının coğrafi dağılışı kısaca değerlen- dirilmiş, daha sonra Uzungöl (Trabzon) ve Bozburun (Erzurum) çevresindeki mezra yerleşmeleri karşılaştır- malı bir bakış açısı ile analiz edilerek bu iki örnek üze- rinden genellemeler yapma yoluna gidilmiştir. Çalış- manın veri tabanı, büyük bölümüyle farklı zamanlarda yapılan arazi çalışmaları ile derlenen yerinde gözlem senuçlarına dayalı olarak oluşturulmuştur. Mezraların kuruluş amacı, yerleşme formları, mesken türleri, eko- nomik faaliyet şekilleri ve işlevleri açısından taşıdıkları ortak ve farklı yönler irdelenerek coğrafi yapının söz konusu bu farklılaşmalar üzerindeki etkisi değerlendi- rilmiştir. a re ç te E Bu parçada sözü edilen araştırmada aşağıdakiler- den hangisinin geçmesi beklenemez? A) Sayısal verilerden yararlanarak sonuçlara ulaşıl- masi CAP B) Farklı bölgelerdeki yerleşim yerlerinin karşılaştırıl- pasi Mezraların oluşturulma amaçları Dy Mezraların birbirlerinden farklılık arz eden yönleri- nin tespiti E) iki bölgenin özelliklerine değinilip incelemenin yerel kalması
5.
Tanzimat Dönemi yazarları tarafından işlenen "satır sonu"
konusu, Servetifünun topluluğu romancılarından Hüseyin
Rahmi Gürpınar tarafından Şipsevdi adlı romanında Mef-
tun Bey'in kişiliğinde ele alınmıştır.
Bu cümledeki bilgi yanlışı aşağıdakilerin hangisinde
belirtilmiştir?
A) Şıpsevdi romanı, Hüseyin Rahmi'nin değil, Halit Ziya'nın
eseridir.
B) Hüseyin Rahmi, Şıpsevdi'de yanlış Batılılaşmayı Şöh-
Tet Bey'in kişiliğinde ele almıştır.
C) Hüseyin Rahmi, Servetifünun topluluğuna bağlı bir ro-
mancı değildir.
Şipsevdi roman türünde değil, tiyatro türünde bir eser-
dir.
Yanlış Batılılaşma konusu, Servetifünun Dönemi'nde
işlenmemiştir.
Edebiuot Soru Bankası
Lise Türkçe
Paragraf Genel Tekrar
5. Tanzimat Dönemi yazarları tarafından işlenen "satır sonu" konusu, Servetifünun topluluğu romancılarından Hüseyin Rahmi Gürpınar tarafından Şipsevdi adlı romanında Mef- tun Bey'in kişiliğinde ele alınmıştır. Bu cümledeki bilgi yanlışı aşağıdakilerin hangisinde belirtilmiştir? A) Şıpsevdi romanı, Hüseyin Rahmi'nin değil, Halit Ziya'nın eseridir. B) Hüseyin Rahmi, Şıpsevdi'de yanlış Batılılaşmayı Şöh- Tet Bey'in kişiliğinde ele almıştır. C) Hüseyin Rahmi, Servetifünun topluluğuna bağlı bir ro- mancı değildir. Şipsevdi roman türünde değil, tiyatro türünde bir eser- dir. Yanlış Batılılaşma konusu, Servetifünun Dönemi'nde işlenmemiştir. Edebiuot Soru Bankası
TYT/Türkçe
2
23. Cirit, Türklerin yüzyıllardan beri oynadıkları bir
ata oyunudur. Türkler, Orta Asya'dan Anadolu'ya
bu atlı oyunu da doludizgin beraberlerinde getir-
mişlerdir
. Cirit oyunu, en büyük törenlerde, sportif
etkinliklerde oynanırdı. Anadolu'da köylerimizin
güreşle beraber başlıca yiğitlik ve savaş oyunu-
dur. 16. yüzyılda Osmanlı Türkleri tarafından bir
savaş oyunu olarak kabul edildi. 19. yüzyılda
bütün Osmanlı ülkesi ve saraylarının en büyük
gösteri sporu ve oyunu oldu. Hâlen Anadolu'nun
hemen her köşesinde düğünlerde ve bayramlar-
da köy delikanlıları ve kasaba halki cirit oyunu-
nu oynamaktadır. Büyük şehirlerimize karşı köy
ve kasabalarımızda yaşamaktadır. Halkın ilgisini
çekmek için cirit meydanında davullar ve zurnalar
çalınır. Ayrıca yurt dışı İran, Afganistan, Türkistan
Türkleri ve diğer Asya yörelerinde de hâlâ canlılı-
ğını ve geleneğini sürdürmektedir.
Bu parçada ciritle ilgili olarak aşağıdakilerden
hangisine değinilmemiştir?
A) Türk kültürünün en eski geleneklerinden biri
olduğuna
B) Günümüzde de yaşarlılığını sürdürdüğüne
C) Değişik milletler tarafından da oynandığına
D) Oyunun kurallarına ve nasıl oynandığına
E) Oyunun hangi ortamlarda oynandığına
YAYINLARI
Lise Türkçe
Paragraf Genel Tekrar
TYT/Türkçe 2 23. Cirit, Türklerin yüzyıllardan beri oynadıkları bir ata oyunudur. Türkler, Orta Asya'dan Anadolu'ya bu atlı oyunu da doludizgin beraberlerinde getir- mişlerdir . Cirit oyunu, en büyük törenlerde, sportif etkinliklerde oynanırdı. Anadolu'da köylerimizin güreşle beraber başlıca yiğitlik ve savaş oyunu- dur. 16. yüzyılda Osmanlı Türkleri tarafından bir savaş oyunu olarak kabul edildi. 19. yüzyılda bütün Osmanlı ülkesi ve saraylarının en büyük gösteri sporu ve oyunu oldu. Hâlen Anadolu'nun hemen her köşesinde düğünlerde ve bayramlar- da köy delikanlıları ve kasaba halki cirit oyunu- nu oynamaktadır. Büyük şehirlerimize karşı köy ve kasabalarımızda yaşamaktadır. Halkın ilgisini çekmek için cirit meydanında davullar ve zurnalar çalınır. Ayrıca yurt dışı İran, Afganistan, Türkistan Türkleri ve diğer Asya yörelerinde de hâlâ canlılı- ğını ve geleneğini sürdürmektedir. Bu parçada ciritle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? A) Türk kültürünün en eski geleneklerinden biri olduğuna B) Günümüzde de yaşarlılığını sürdürdüğüne C) Değişik milletler tarafından da oynandığına D) Oyunun kurallarına ve nasıl oynandığına E) Oyunun hangi ortamlarda oynandığına YAYINLARI
2. Ruhunu benliğinde eritmek isteyenleri dikkatlice gözlem-
leyin. Konuşmalarına kulak kesilin ya da davranışlarına
uzun uzun bakın. Bir fark göremeyeceksiniz. Neden mi?
Onlar ehil eller ocağında piştiler yıllar yılı. Sevgiyi
Yunus'tan, aşkı Yesevi'den hoşgörüyü Mevlana'dan aldı-
lar.
Bu parçadaki altı çizili sözle anlatılmak istenen aşağı-
dakilerin hangisinde vardır?
A) Yârin mektubunu saklarım koynumda
Okusam da can verir koklasam da
4. 1.
B) Yüce dağ başına kurmuş bir çadır
Kendini göğe çıkarmış sanır
111.
IV
C) Pul olayım kına yakan ellerde
V.
Bir zaman benim olan şimdi nerde
Nu
ar
D) Tabip olmayana yaran sardırma
Âşık olmayana gönül açtırma
E) Avcıya vurulmuş bir ceylan gibiyim
Sedef olmasan da ben sende inciyim
Lise Türkçe
Paragraf Genel Tekrar
2. Ruhunu benliğinde eritmek isteyenleri dikkatlice gözlem- leyin. Konuşmalarına kulak kesilin ya da davranışlarına uzun uzun bakın. Bir fark göremeyeceksiniz. Neden mi? Onlar ehil eller ocağında piştiler yıllar yılı. Sevgiyi Yunus'tan, aşkı Yesevi'den hoşgörüyü Mevlana'dan aldı- lar. Bu parçadaki altı çizili sözle anlatılmak istenen aşağı- dakilerin hangisinde vardır? A) Yârin mektubunu saklarım koynumda Okusam da can verir koklasam da 4. 1. B) Yüce dağ başına kurmuş bir çadır Kendini göğe çıkarmış sanır 111. IV C) Pul olayım kına yakan ellerde V. Bir zaman benim olan şimdi nerde Nu ar D) Tabip olmayana yaran sardırma Âşık olmayana gönül açtırma E) Avcıya vurulmuş bir ceylan gibiyim Sedef olmasan da ben sende inciyim
PARAGR
Kronometreni açı
Senden istenen sürede çöz.
10. Gazeteci: Gazetede günlük fikra yazmanızı isteyen genel
yayın yönetmeni ile niçin anlaşamadınız?
Yazar: Ücret konusu problem oldu.
Gazeteci: Bildiğim kadarıyla sizin için ücret sorun
12. Te
sa
ol
ar
ha
olmazdı?
Yazar: Dediğiniz doğru. Bir köşe yazısı uzunluğunda bir
fikra için ücret bile istemem. Ama benden bir köşe
yazısının içeriğini beş cümlelik bir yazıya sığdırmami
istedi.
n
Aşağıdaki yargılardan hangisinin bu diyalogdaki
yazarın sanat anlayışıyla örtüştüğü söylenebilir?
A) Artık insanlar uzun metinler okumaktan sıkılıyorlar,
onun için eskiden üç dört sayfada anlattığım bir
hikâyeyi şimdi bir oturmada yarım sayfada bitirmeye
çalışıyorum.
nda
ing
B) Bazı okurlar, sayfalar boyunca ilerleyen uzun metinler
okumaktan sıkılıyorlar. Bazıları da kısa yazınca
yazıklanıyorlar; işi mi sıkışık ki, baştan mi saviyor ki,
diyorlar.
a
C) Gazetede sayfa mizanpajını yapan kişiler, yer yer
yazardan yazısını şu kadar kelime kısaltmasını ya da
şu kadar satır uzatmasını isteyebiliyorlar.
D) Romanı yazı bilen herkesin, öyküyü söz tasarruf
uzmanlarının, kısa öyküyü has sanatçıların, şiiri ise
hamuru yıldız tozundan karılmışların çok emek
harcayarak yazabileceği görüşündeyim.
ude
se
Hig
E) Gazete yazılarında uzunluk ya da kısalık her ne kadar
içerikle ilgili ise de bazen yazının yayımlanacağı yerin
küçüklüğü ya da büyüklüğü ile ilgili olabilmekte.
Lise Türkçe
Paragraf Genel Tekrar
PARAGR Kronometreni açı Senden istenen sürede çöz. 10. Gazeteci: Gazetede günlük fikra yazmanızı isteyen genel yayın yönetmeni ile niçin anlaşamadınız? Yazar: Ücret konusu problem oldu. Gazeteci: Bildiğim kadarıyla sizin için ücret sorun 12. Te sa ol ar ha olmazdı? Yazar: Dediğiniz doğru. Bir köşe yazısı uzunluğunda bir fikra için ücret bile istemem. Ama benden bir köşe yazısının içeriğini beş cümlelik bir yazıya sığdırmami istedi. n Aşağıdaki yargılardan hangisinin bu diyalogdaki yazarın sanat anlayışıyla örtüştüğü söylenebilir? A) Artık insanlar uzun metinler okumaktan sıkılıyorlar, onun için eskiden üç dört sayfada anlattığım bir hikâyeyi şimdi bir oturmada yarım sayfada bitirmeye çalışıyorum. nda ing B) Bazı okurlar, sayfalar boyunca ilerleyen uzun metinler okumaktan sıkılıyorlar. Bazıları da kısa yazınca yazıklanıyorlar; işi mi sıkışık ki, baştan mi saviyor ki, diyorlar. a C) Gazetede sayfa mizanpajını yapan kişiler, yer yer yazardan yazısını şu kadar kelime kısaltmasını ya da şu kadar satır uzatmasını isteyebiliyorlar. D) Romanı yazı bilen herkesin, öyküyü söz tasarruf uzmanlarının, kısa öyküyü has sanatçıların, şiiri ise hamuru yıldız tozundan karılmışların çok emek harcayarak yazabileceği görüşündeyim. ude se Hig E) Gazete yazılarında uzunluk ya da kısalık her ne kadar içerikle ilgili ise de bazen yazının yayımlanacağı yerin küçüklüğü ya da büyüklüğü ile ilgili olabilmekte.
TYT/Türkçe
35. ve 36. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
güzelliğin
mini kabul
hayal ve
eyecanla
tam bir
duygu,
sa duy-
sonra
plan şi-
kla da
elidir."
isinin
duğu
Beyin, anlatma sürecinde önceliği yükleme verirken anlama sü-
recinde yüklemden önce gelen kelimeye dikkatini yoğunlaştırı-
yor. Bir başka ifadeyle kaynak kişi, mesajı iletirken yani yüklemi
merkez alıp yüklemden önceki kelimeyle ilgili vurgulama yapar-
kan alıcı durumundaki kişi, vurgulama yapılan ögeyi anlamlan-
dırmakla işe başlıyor. Bize göre alıcının yükleme öncelik verme-
mesinin nedeni, bu çekirdek yapının aynı dili konuşan insanlar
arasındaki ortak zihinselliğinin sağlam olmasından kaynaklan-
maktadır. Bunun yanı sıra yüklemin bildirdiği anlamın aynı dili
konuşan insanlar arasında daha çabuk anlaşılabilir olması da
önemli bir etkendir. Çünkü yüklem konumundaki kelimeler, bir
hareket ve oluş içerisindedir. Anlam bakımından baskın olmakla
birlikte tek başına kullanıldıklarında anlam bakımından eksiltili
ve açık uçlu ögelerdir. Bu sebeple beyin, anlama sürecinde yük-
lemin anlam bakımından açık ucunu kapatan kelimeye yönel-
mektedir.
aynı
ştiği
erle
m-
35. Bu parça ile ilgili olarak aşağıda verilenlerden hangisiyan-
lıştır
lik
A Beynin anlatma algılama fonksiyonlarıyla ilgili bilgiler içer-
mektedir.
si
B) Anlatma ve anlama süreçlerinde beynin farklı ögelere yö-
neldiğini anlatmaktadır.
lleri sürülen düşünceyi kanıtlamaya yönelik nesnel veriler
sunmaktadır.
D) Yazarın konu ile ilgili öznel düşüncelerini içermektedir.
E) Bazı düşüncelerin gerekçelerine yer veren yargılar taşı-
maktadır.
04
36.Bu parçada aşağıdaki sorulardan hangisinin cevabı yok-
CON
Alletişimde anlatıcı ile alıcı nelere dikkat eder?
B) Beynin anlatmada yükleme yönelmesinin gerekçeleri ne-
lerdir?
C) Alici iletide neden yükleme öncelik vermez?
D) Beynin anlatma ve anlama süreçlerinde ne tür farklılık var-
dır?
0
delgem
E) lletinin gönderilme biçimiyle anlamlandırılması arasında
ilişki var mıdır?
1
Lise Türkçe
Paragraf Genel Tekrar
TYT/Türkçe 35. ve 36. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. güzelliğin mini kabul hayal ve eyecanla tam bir duygu, sa duy- sonra plan şi- kla da elidir." isinin duğu Beyin, anlatma sürecinde önceliği yükleme verirken anlama sü- recinde yüklemden önce gelen kelimeye dikkatini yoğunlaştırı- yor. Bir başka ifadeyle kaynak kişi, mesajı iletirken yani yüklemi merkez alıp yüklemden önceki kelimeyle ilgili vurgulama yapar- kan alıcı durumundaki kişi, vurgulama yapılan ögeyi anlamlan- dırmakla işe başlıyor. Bize göre alıcının yükleme öncelik verme- mesinin nedeni, bu çekirdek yapının aynı dili konuşan insanlar arasındaki ortak zihinselliğinin sağlam olmasından kaynaklan- maktadır. Bunun yanı sıra yüklemin bildirdiği anlamın aynı dili konuşan insanlar arasında daha çabuk anlaşılabilir olması da önemli bir etkendir. Çünkü yüklem konumundaki kelimeler, bir hareket ve oluş içerisindedir. Anlam bakımından baskın olmakla birlikte tek başına kullanıldıklarında anlam bakımından eksiltili ve açık uçlu ögelerdir. Bu sebeple beyin, anlama sürecinde yük- lemin anlam bakımından açık ucunu kapatan kelimeye yönel- mektedir. aynı ştiği erle m- 35. Bu parça ile ilgili olarak aşağıda verilenlerden hangisiyan- lıştır lik A Beynin anlatma algılama fonksiyonlarıyla ilgili bilgiler içer- mektedir. si B) Anlatma ve anlama süreçlerinde beynin farklı ögelere yö- neldiğini anlatmaktadır. lleri sürülen düşünceyi kanıtlamaya yönelik nesnel veriler sunmaktadır. D) Yazarın konu ile ilgili öznel düşüncelerini içermektedir. E) Bazı düşüncelerin gerekçelerine yer veren yargılar taşı- maktadır. 04 36.Bu parçada aşağıdaki sorulardan hangisinin cevabı yok- CON Alletişimde anlatıcı ile alıcı nelere dikkat eder? B) Beynin anlatmada yükleme yönelmesinin gerekçeleri ne- lerdir? C) Alici iletide neden yükleme öncelik vermez? D) Beynin anlatma ve anlama süreçlerinde ne tür farklılık var- dır? 0 delgem E) lletinin gönderilme biçimiyle anlamlandırılması arasında ilişki var mıdır? 1
30. Aşağıdaki parçalardan hangisi "Çocuk kitabı yazarlığının,
okuru çocuk yerine koyma yazarlığı olmadığı düşüncesi ede-
biyatımızda yeni yeni yerleşiyor; yazar ve yayıncıların güzel
olanın yaşa göre değişmeyeceğini fark etmeleri gerekiyor."
düşüncesine uzak düşmektedir?
A) ilk yazdığım çocuk öykülerini yıllar sonra okuduğumda
kendime epey kızdığımı hatırlıyorum. Bunca tatsız tuz-
suz kelime yığınını bir çocuk okuyup da ne yapacak?
B) Çok satılan yabancı çocuk kitaplarını okuyana dek içine
birtakım öğütler yerleştirilen ve birbirinden farksız hikâ-
yeleri çocuk kitabı sanıyordum. Çocukların bu kitaplar-
la okuma alışkanlığı edinmesini beklemek tabii ki hayal-
di.
C) Bir büyüğün de keyif alarak okuyamayacağı kitabı "Oku!"
diye çocuğun eline tutuşturmak çocuğa da edebiyata
da saygısızlık. Acaba o kitabı, yazarı bile ikinci kez oku-
maya tahammül edebilir mi?
D) Her çocuğun severek okuyabileceği kitap farklıdır. An-
cak her çocuk için ortak olan husus şu: Adam yerine
konmak ve zekâsıyla alay edilmemek.
E) Çocukları, kişilik ve etik açıdan yücelteceğine inanma-
sak bu kitapları ne çocuklara ne velilerine önerirdik. An-
cak görüyoruz ki veliler bunları okumaya direnç göste-
ren çocuklarına yeterince israrcı olamıyor.
Lise Türkçe
Paragraf Genel Tekrar
30. Aşağıdaki parçalardan hangisi "Çocuk kitabı yazarlığının, okuru çocuk yerine koyma yazarlığı olmadığı düşüncesi ede- biyatımızda yeni yeni yerleşiyor; yazar ve yayıncıların güzel olanın yaşa göre değişmeyeceğini fark etmeleri gerekiyor." düşüncesine uzak düşmektedir? A) ilk yazdığım çocuk öykülerini yıllar sonra okuduğumda kendime epey kızdığımı hatırlıyorum. Bunca tatsız tuz- suz kelime yığınını bir çocuk okuyup da ne yapacak? B) Çok satılan yabancı çocuk kitaplarını okuyana dek içine birtakım öğütler yerleştirilen ve birbirinden farksız hikâ- yeleri çocuk kitabı sanıyordum. Çocukların bu kitaplar- la okuma alışkanlığı edinmesini beklemek tabii ki hayal- di. C) Bir büyüğün de keyif alarak okuyamayacağı kitabı "Oku!" diye çocuğun eline tutuşturmak çocuğa da edebiyata da saygısızlık. Acaba o kitabı, yazarı bile ikinci kez oku- maya tahammül edebilir mi? D) Her çocuğun severek okuyabileceği kitap farklıdır. An- cak her çocuk için ortak olan husus şu: Adam yerine konmak ve zekâsıyla alay edilmemek. E) Çocukları, kişilik ve etik açıdan yücelteceğine inanma- sak bu kitapları ne çocuklara ne velilerine önerirdik. An- cak görüyoruz ki veliler bunları okumaya direnç göste- ren çocuklarına yeterince israrcı olamıyor.
töder
DENEME SINAVI
2B
E
1
3
1
12. Sessizliği bilgisayara gelen elektronik posta bozdu. İn-
san kaynaklarından geliyordu. Görevli alımına onay çık-
mış, uygun görülen güne randevu verilerek görüşmele-
rin yapılabileceği bilgisi paylaşılıyordu. Ekteki dosyayı
açtığındaysa iki adayın öz yaşam öykülerinin yanında
yazılı ve sözlü sınavlardaki başarıları paylaşılmıştı. Âdet
olduğu üzere kitap okumak, seyahat etmek, tiyatroya
gitmek gibi basmakalıp tümceler de eksik birakılmamıştı.
Her ikisi de birer deha gibiydiler. Anlaşmalı bir araştır-
ma şirketine yaptırılan yazılı sınavda yanlışları olmadığı
gibi yabancı dilde de başarılıydılar. Diplomalarına gelince
kapıları yoksul gençlere kapalı, saygın üniversitelerden
alınmaydı. Belli ki kentsoylu ailelerin çocuklarıydı.
Bu parçayla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylene-
mez?
Anlatmaya dayalı bir edebî türden alınmıştır. .
B) Ekonomik eşitsizlik, eğitim sistemi üzerinden ör-
neklenmiştir.
C) Öykü, modern iletişim araçlarından gelen bir haber-
le başlamıştır.
D) Anlatımda üçüncü tekil kişiden yararlanılmıştır.
E) Objektif olma kaygısı anlatılanların önüne geçmiştir.
Lise Türkçe
Paragraf Genel Tekrar
töder DENEME SINAVI 2B E 1 3 1 12. Sessizliği bilgisayara gelen elektronik posta bozdu. İn- san kaynaklarından geliyordu. Görevli alımına onay çık- mış, uygun görülen güne randevu verilerek görüşmele- rin yapılabileceği bilgisi paylaşılıyordu. Ekteki dosyayı açtığındaysa iki adayın öz yaşam öykülerinin yanında yazılı ve sözlü sınavlardaki başarıları paylaşılmıştı. Âdet olduğu üzere kitap okumak, seyahat etmek, tiyatroya gitmek gibi basmakalıp tümceler de eksik birakılmamıştı. Her ikisi de birer deha gibiydiler. Anlaşmalı bir araştır- ma şirketine yaptırılan yazılı sınavda yanlışları olmadığı gibi yabancı dilde de başarılıydılar. Diplomalarına gelince kapıları yoksul gençlere kapalı, saygın üniversitelerden alınmaydı. Belli ki kentsoylu ailelerin çocuklarıydı. Bu parçayla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylene- mez? Anlatmaya dayalı bir edebî türden alınmıştır. . B) Ekonomik eşitsizlik, eğitim sistemi üzerinden ör- neklenmiştir. C) Öykü, modern iletişim araçlarından gelen bir haber- le başlamıştır. D) Anlatımda üçüncü tekil kişiden yararlanılmıştır. E) Objektif olma kaygısı anlatılanların önüne geçmiştir.
endemik-
26. Hazar ülkesi, Hazar Denizi'yle Karadeniz arasındaki
sahayı kaplıyordu. Güneyde Kafkas Dağları sinir ol-
makla beraber Azerbaycan ve İrmîniye sık sık Hazar
hâkimiyetine girmiştir. Bu topraklar kuzeyde İdil (itil)
Bulgar Türklerinin ülkesine, Karadeniz'in kuzeyindeki
bozkırlara hatta Kiev'e kadar uzanıyordu. Hazar Devle-
ti'nin esas ağırlık merkezi önceleri Terek Nehri boyunda
iken daha sonra İdil, Yayık, Don ve Kuban Nehirlerinin
havzalarına yayılmış ve devlet önemli ticaret yollarını
kontrol altına almıştır. Devletin temel unsuru Ak Ha-
zar ve Kara Hazar olmak üzere iki gruba ayrılan Hazar
ahalisiydi. VIII ve IX. yüzyıllarda iyice genişleyen Hazar
Hakanlığı'na idil Bulgarları, Kama ve İdil boylarındaki
çeşitli Fin kavimleriyle Burtaslar ve Orta Dinyeper (Özü)
yöresindeki Slav kavimleri de itaat ettiler.
Bu bilgiden hareketle Hazarlarla ilgili;
28
B
1. Baharat Yolu'nu denetim altına almıştır,
II. Çok uluslu bir yapıya sahiptir,
III. Merkezî bir devlet özelliği taşımaktadır
yargılarından hangilerinin doğru olduğu söylene-
bilir?
Yalnız!
B) Yalnız II Yalnız III
EN, Il ve III
DI ve II
Lise Türkçe
Paragraf Genel Tekrar
endemik- 26. Hazar ülkesi, Hazar Denizi'yle Karadeniz arasındaki sahayı kaplıyordu. Güneyde Kafkas Dağları sinir ol- makla beraber Azerbaycan ve İrmîniye sık sık Hazar hâkimiyetine girmiştir. Bu topraklar kuzeyde İdil (itil) Bulgar Türklerinin ülkesine, Karadeniz'in kuzeyindeki bozkırlara hatta Kiev'e kadar uzanıyordu. Hazar Devle- ti'nin esas ağırlık merkezi önceleri Terek Nehri boyunda iken daha sonra İdil, Yayık, Don ve Kuban Nehirlerinin havzalarına yayılmış ve devlet önemli ticaret yollarını kontrol altına almıştır. Devletin temel unsuru Ak Ha- zar ve Kara Hazar olmak üzere iki gruba ayrılan Hazar ahalisiydi. VIII ve IX. yüzyıllarda iyice genişleyen Hazar Hakanlığı'na idil Bulgarları, Kama ve İdil boylarındaki çeşitli Fin kavimleriyle Burtaslar ve Orta Dinyeper (Özü) yöresindeki Slav kavimleri de itaat ettiler. Bu bilgiden hareketle Hazarlarla ilgili; 28 B 1. Baharat Yolu'nu denetim altına almıştır, II. Çok uluslu bir yapıya sahiptir, III. Merkezî bir devlet özelliği taşımaktadır yargılarından hangilerinin doğru olduğu söylene- bilir? Yalnız! B) Yalnız II Yalnız III EN, Il ve III DI ve II
TEMATİK METİNLER
6
Bilim Testi
3.
Bu testte yer alan soruların metinleri "Bilim" konusu ile
Bu testte yer alan sorular Üst üste çözmenizi tavsiye
ederiz
1. Uluslararası bilim insanlarından oluşan bir ekip,
çalışmaya imza attı. Granada Üniversitesinde yapılan yeni
dejeneratif retina hastalıklarının tedavisinde inanılmaz bir
çalışmada tek bir nano parçacık enjeksiyonuyla yapay bir
Yaşa bağlı görme kaybı dejenerasyonu, oldukça yaygındır
retina yaratılarak kör kemirgenlerde görme kaybı onarıldı.
rağmen belli başlı birkaç araştırmada bu dejenerasyonu
ve yaşlandıkça kaçınılmaz olduğu düşünülür. Buna
önleyecek veya en azından yavaşlatacak yöntemler
geliştirildi. Yaşa bağlı görme kaybıyla mücadele etmek için
birçok araştırmacı
; retinal fonksiyonlarını onaran
elektrotlar, sensörler veya yapay retinalar üzerinde
çalışıyor. Fakat bu protez çözümler; kablolar, kameralar
ve cerrahi müdahaleler gerektirdiğinden pek ideal değil.
Bu parçaya göre bilimsel çalışmalarla ilgili olarak
1. Ekip çalışması, yeni buluşlara imkân vermektedir.
W. Bilimsel çalışmalar, vaka sayısına göre öncelik
gösterir.
MT. Hayvanlar, bilimsel çalışmalar için önemli
deneklerdir.
yargılarından hangilerine ulaşılabilir?
HI
Af Yalnız!
B) Yalnız II
C) Yalnız III
D) I ve III
E) II ve III
2.
Yeni yapılan bir araştırma sayesinde bitkilerin toprak
altında haberleşmek için kullandığı gizli elektrik sinyali
ağını daha iyi anlamak mümkün olabilecek. Bu ağ daha
önce "mycorrhizal fungi" adlı mantarda gözlenmişti.
Mantar, toprağı bir elektrik devresi gibi kullaniyordu
Fiziksel deneylor
Lise Türkçe
Paragraf Genel Tekrar
TEMATİK METİNLER 6 Bilim Testi 3. Bu testte yer alan soruların metinleri "Bilim" konusu ile Bu testte yer alan sorular Üst üste çözmenizi tavsiye ederiz 1. Uluslararası bilim insanlarından oluşan bir ekip, çalışmaya imza attı. Granada Üniversitesinde yapılan yeni dejeneratif retina hastalıklarının tedavisinde inanılmaz bir çalışmada tek bir nano parçacık enjeksiyonuyla yapay bir Yaşa bağlı görme kaybı dejenerasyonu, oldukça yaygındır retina yaratılarak kör kemirgenlerde görme kaybı onarıldı. rağmen belli başlı birkaç araştırmada bu dejenerasyonu ve yaşlandıkça kaçınılmaz olduğu düşünülür. Buna önleyecek veya en azından yavaşlatacak yöntemler geliştirildi. Yaşa bağlı görme kaybıyla mücadele etmek için birçok araştırmacı ; retinal fonksiyonlarını onaran elektrotlar, sensörler veya yapay retinalar üzerinde çalışıyor. Fakat bu protez çözümler; kablolar, kameralar ve cerrahi müdahaleler gerektirdiğinden pek ideal değil. Bu parçaya göre bilimsel çalışmalarla ilgili olarak 1. Ekip çalışması, yeni buluşlara imkân vermektedir. W. Bilimsel çalışmalar, vaka sayısına göre öncelik gösterir. MT. Hayvanlar, bilimsel çalışmalar için önemli deneklerdir. yargılarından hangilerine ulaşılabilir? HI Af Yalnız! B) Yalnız II C) Yalnız III D) I ve III E) II ve III 2. Yeni yapılan bir araştırma sayesinde bitkilerin toprak altında haberleşmek için kullandığı gizli elektrik sinyali ağını daha iyi anlamak mümkün olabilecek. Bu ağ daha önce "mycorrhizal fungi" adlı mantarda gözlenmişti. Mantar, toprağı bir elektrik devresi gibi kullaniyordu Fiziksel deneylor