Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragraf Genel Tekrar Soruları

37-38. soruları aşağıdaki parçaya göre
cevaplayınız
39-4
cev
esas alınır.
Kelimelerin
Eski
mey
lem
yan
SI
kis
ra,
yar
mi
Sözlük; bir dildeki kelimeleri, alfabetik olarak sıralayıp
onlann anlamlannı gösteren bir kelimeler Kitabidir. Ke-
limeler, dildeki harflerin alfabetik dizilimine göre sia-
lanır. Dillerdeki bazı özel işaretler de bu sıralamada
anlamları verilirken özellikle ha
ankie
cimli ya da büyük sözlüklerde, kelimelerin tarihi süreç
kazandigi gerçek anlamların yanı sıra yan anlamla-
mecazi anlamlara ve terim anlamlarına da yer veri
lir. Sözlüklerin bazılarında kelimenin kökenin (etimolo-
jik kökeninin) hangi dile ait olduğunu, kelime türü ola-
rak hangi türe girdiğini, nasıl bir yapıya sahip olduğu-
nu gösteren bilgilere de yer verilir. Bazı sözlüklerde ke
limenin anlamı ya da anlamlan, cümledeki kullanımıy-
la verilerek kavratilmaya çalışılır. Seçilen örneklerle on-
celikle kelimenin anlamı kavratılmaya çalışılırken diğer
yandan da kullanıcının bilgi birikimine, edebi zevkine
katkıda bulunulmaya çalışılır. Bir dilin yaşayan ürünle-
ri sözlüklerde yer bularak ölümsüzlüğe adım atabilir.
Dil, değişken ve canlı bir varlıktır. Bu yüzden sözlükler
de belirli periyotlarda kontrolden geçirilmelidir.
ne
ES
ril
m
if
re
2
37. Bu parçanın oluşturulma amacı aşağıdakilerden
hangisidir?
39.
A) Sözlüklerin önemini belirtmek
B) Sözlüklerin oluşma aşamalarını göstermek
Sözlükler hakkında bilgi vermek
D) Sozlük ile milli kimlik arasında ilişki kurmak
Sözlük hazırlamanın zorluklarını dile getirmek
4
38. Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdaki yargılardan
hangisi yanlıştır?
A) Doğrudan anlatımlı cümleler vardır.
B) Niteleyici ifadelere yer verilmiştir.
c) Örneklemeye başvurulmuştur.
D Cheri niteliğinde bir cümleye yer Wskilmiştir. C
E Tanımlarda yapılmıştır.
21221213
Lise Türkçe
Paragraf Genel Tekrar
37-38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız 39-4 cev esas alınır. Kelimelerin Eski mey lem yan SI kis ra, yar mi Sözlük; bir dildeki kelimeleri, alfabetik olarak sıralayıp onlann anlamlannı gösteren bir kelimeler Kitabidir. Ke- limeler, dildeki harflerin alfabetik dizilimine göre sia- lanır. Dillerdeki bazı özel işaretler de bu sıralamada anlamları verilirken özellikle ha ankie cimli ya da büyük sözlüklerde, kelimelerin tarihi süreç kazandigi gerçek anlamların yanı sıra yan anlamla- mecazi anlamlara ve terim anlamlarına da yer veri lir. Sözlüklerin bazılarında kelimenin kökenin (etimolo- jik kökeninin) hangi dile ait olduğunu, kelime türü ola- rak hangi türe girdiğini, nasıl bir yapıya sahip olduğu- nu gösteren bilgilere de yer verilir. Bazı sözlüklerde ke limenin anlamı ya da anlamlan, cümledeki kullanımıy- la verilerek kavratilmaya çalışılır. Seçilen örneklerle on- celikle kelimenin anlamı kavratılmaya çalışılırken diğer yandan da kullanıcının bilgi birikimine, edebi zevkine katkıda bulunulmaya çalışılır. Bir dilin yaşayan ürünle- ri sözlüklerde yer bularak ölümsüzlüğe adım atabilir. Dil, değişken ve canlı bir varlıktır. Bu yüzden sözlükler de belirli periyotlarda kontrolden geçirilmelidir. ne ES ril m if re 2 37. Bu parçanın oluşturulma amacı aşağıdakilerden hangisidir? 39. A) Sözlüklerin önemini belirtmek B) Sözlüklerin oluşma aşamalarını göstermek Sözlükler hakkında bilgi vermek D) Sozlük ile milli kimlik arasında ilişki kurmak Sözlük hazırlamanın zorluklarını dile getirmek 4 38. Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdaki yargılardan hangisi yanlıştır? A) Doğrudan anlatımlı cümleler vardır. B) Niteleyici ifadelere yer verilmiştir. c) Örneklemeye başvurulmuştur. D Cheri niteliğinde bir cümleye yer Wskilmiştir. C E Tanımlarda yapılmıştır. 21221213
A
A
18. Reklamlar... Bazen kışkırtan, bazen kızdıran, bazen
kaçıran, bazen de bizi dize getiren sesler, sözler,
müzikler, öyküler, yıldızlar, nesneler, şeyler... Güne
günaydın derken duyduğumuz, gördüğümüz, yemek
yerken, televizyon izlerken, gazete-dergi okurken, so-
kakta yürürken, otobüs beklerken birlikte olduğumuz
hayatın içindekiler. Belki duymayı istediğimiz bir
söz, görmeyi arzuladığımız bir ünlü, bilmediğimiz bir
öğreti, seyretmek istediğimiz bir film, dinlemek istedi-
ğimiz bir öykü...
Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına
göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
A Kurtulmak isteyip de kaçamadığımız reklamlar is-
tila etmiş her yanımızı.
B) Nedir bu her yerde bizi izleyen, bize izleten, kaça-
madığımız?
C) Dayatmacı bir dil çınlayıp duran kulağımızın di-
binde.
D) Peğil mi ki bu çağın insanıyız, o konuşacak biz din-
leyeceğiz.
E) Peki, mecbur muyuz boyun eğmeye reklamcıların
ve reklamların sözüne?
Lise Türkçe
Paragraf Genel Tekrar
A A 18. Reklamlar... Bazen kışkırtan, bazen kızdıran, bazen kaçıran, bazen de bizi dize getiren sesler, sözler, müzikler, öyküler, yıldızlar, nesneler, şeyler... Güne günaydın derken duyduğumuz, gördüğümüz, yemek yerken, televizyon izlerken, gazete-dergi okurken, so- kakta yürürken, otobüs beklerken birlikte olduğumuz hayatın içindekiler. Belki duymayı istediğimiz bir söz, görmeyi arzuladığımız bir ünlü, bilmediğimiz bir öğreti, seyretmek istediğimiz bir film, dinlemek istedi- ğimiz bir öykü... Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A Kurtulmak isteyip de kaçamadığımız reklamlar is- tila etmiş her yanımızı. B) Nedir bu her yerde bizi izleyen, bize izleten, kaça- madığımız? C) Dayatmacı bir dil çınlayıp duran kulağımızın di- binde. D) Peğil mi ki bu çağın insanıyız, o konuşacak biz din- leyeceğiz. E) Peki, mecbur muyuz boyun eğmeye reklamcıların ve reklamların sözüne?
TEST
PARAGRAFTA YARDIMCI DÜŞÜNCE
>18
B
1
11. Filmde bütün hikâyeleri anlatmak istedim. Şimdi bile
Balıklı Göl'de şarkı söyleyen kız hakkında daha fazla şey
anlatamadığım için çok üzgünüm. Tuka’nın karakteri veya
Mahran hakkında daha fazla söyleyemediğim için
üzgünüm. Çünkü benim için seçim yapmak en zor şeydi.
Bütün çocukları sevdim, çok fazla hikâyeyle karşılaştım ve
seçim yapmak benim için kolay değildi. Diğer yandan çok
hızlı çalışmam gerekiyordu. Çünkü çocuklar çok çabuk
büyüyordu.
Kendisinden böyle söz eden bir yönetmen
aşağıdakilerden hangisiyle
nitelenemez
Açocuklardaki devinimin farkında olan
B) Ne yapması gerektiğinin bilincinde olan
C) Kendini yeterli görmekten sakinan
Sinemada etkileyiciliği önemli gören
EÖz eleştiri yetisine sahip olan
D3
Lise Türkçe
Paragraf Genel Tekrar
TEST PARAGRAFTA YARDIMCI DÜŞÜNCE >18 B 1 11. Filmde bütün hikâyeleri anlatmak istedim. Şimdi bile Balıklı Göl'de şarkı söyleyen kız hakkında daha fazla şey anlatamadığım için çok üzgünüm. Tuka’nın karakteri veya Mahran hakkında daha fazla söyleyemediğim için üzgünüm. Çünkü benim için seçim yapmak en zor şeydi. Bütün çocukları sevdim, çok fazla hikâyeyle karşılaştım ve seçim yapmak benim için kolay değildi. Diğer yandan çok hızlı çalışmam gerekiyordu. Çünkü çocuklar çok çabuk büyüyordu. Kendisinden böyle söz eden bir yönetmen aşağıdakilerden hangisiyle nitelenemez Açocuklardaki devinimin farkında olan B) Ne yapması gerektiğinin bilincinde olan C) Kendini yeterli görmekten sakinan Sinemada etkileyiciliği önemli gören EÖz eleştiri yetisine sahip olan D3
19. 1) İnsanlar kişisel deneyimleri ve kendi dusunce sürecini
değerlendirerek benliklerini tade etme becerisi kazanmakta
ve böylece kendilerini, çevrelerini ve tara durumlarda ortaya
çikan farklı şartlan daha iyi anlayabilmektedirler. Bu du
rum ise kişilerin ceniti kanallardan edinden eğim dize
yiyle yakından ilişkidir. (1) Bu kanallardan biri de koteles
sim araçlandit (V) Kite letişim araçlarnin eğitim şlevini
açıdan değerlendirmek gerekir. Birincisi bu araçlar he-
ber ve bilgi vermek suretiyle bireylerin bilgi düzeyleri, yete
nekleri ve becerilerini getirmeye yardım olur ki doğrudan
haber vermenin eğitime katkısı burada görülür (Volkonci
si ise gelişen teknoloji ve eğitimin yaygınlaşmas o birik
te kitle iletişim araçların doğrudan bireylerin ve toplumun
eğitilmesi işlevini üstlenmesidir
.
Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragrat
numaralanmış cümlelerden hangisi le başlar?
A) II B) III CV DV EV
Lise Türkçe
Paragraf Genel Tekrar
19. 1) İnsanlar kişisel deneyimleri ve kendi dusunce sürecini değerlendirerek benliklerini tade etme becerisi kazanmakta ve böylece kendilerini, çevrelerini ve tara durumlarda ortaya çikan farklı şartlan daha iyi anlayabilmektedirler. Bu du rum ise kişilerin ceniti kanallardan edinden eğim dize yiyle yakından ilişkidir. (1) Bu kanallardan biri de koteles sim araçlandit (V) Kite letişim araçlarnin eğitim şlevini açıdan değerlendirmek gerekir. Birincisi bu araçlar he- ber ve bilgi vermek suretiyle bireylerin bilgi düzeyleri, yete nekleri ve becerilerini getirmeye yardım olur ki doğrudan haber vermenin eğitime katkısı burada görülür (Volkonci si ise gelişen teknoloji ve eğitimin yaygınlaşmas o birik te kitle iletişim araçların doğrudan bireylerin ve toplumun eğitilmesi işlevini üstlenmesidir . Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragrat numaralanmış cümlelerden hangisi le başlar? A) II B) III CV DV EV
(IV)
Yazar:
Aslında benim te
zar olarak gerçe
renemediğim de
hasıraltı ettiğim
Bu diyalogda b
gisi sırasıyla ge
39.
Ankara Yayıncılık
Edebî bir eserin derinliklerinde görülen psikolojik dina-
mikler önemlidir. Bu dinamikleri yazarın gerçek kişiliğini
içinde barındırmaktadır. Bu bakımdan eleştirmenlerin
psikanalitik eleştiri yöntemini kullanarak irdelediği eser-
lerin anlaşılması daha kolay olacaktır.
|| Yazar son hikâyesini yalnız bir anlatıcı dilinden kale-
me almaktadır. Şehrin ve insanlığın onu terk ettiğini
dile getirmekte ve bu melankolik durumun yansıma-
larını hikâyenin derinliklerinde işlemektedir. Fakat bu-
rada melankoliye gömülen tabii ki anlatıcıdır. Yazarın
aynı melankolik durumu yaşadığını kesin olarak söy-
lememiz mümkün değil. Kesinlik ancak nesnel veriler
ışığında oluşturulabilir. Edebî bir eser temelde kurgu
dünyası olduğu için çıkarımlarımız yorumlardan öteye
geçemez.
Yukarıda verilen i numaralı parçayla ilgili olarak aşağı-
dakilerden hangisi söylenebilir?
A) öne sürülen açıklamanın bilimsel olarak kanıtlanamaya-
cağı vurgulanmıştır
.
B) Edebî bir problemin pratik olarak çözüm yollarına değinil-
miştir.
C) Öne sürülen düşüncenin edebiyat dünyasını çok fazla şa-
şıltmadığı açıklanmıştır
.
D) Yapılan bir araştırmanın teorik tutarsızlığı üzerine yorum
yapılmaktadır.
E) Yapılan saptamanın tam olarak her bireyde uygulanama-
dığı vurgulanmıştır.
A) I. Okuyucular
II. Tercihlerini
B) I. Bir yazar
buluyor mus
II. Her yaza
ödün verdin
C) I. Zorlamay
II. Yazarlık
DI. Yazarlık
II. Sizi etk
gösterdinia
E) I. Aldığınız
lardınız?
II. Bir kere
tığınız old
i
e
y
n
Borgo
ANKSTYT 03
11
z.
Lise Türkçe
Paragraf Genel Tekrar
(IV) Yazar: Aslında benim te zar olarak gerçe renemediğim de hasıraltı ettiğim Bu diyalogda b gisi sırasıyla ge 39. Ankara Yayıncılık Edebî bir eserin derinliklerinde görülen psikolojik dina- mikler önemlidir. Bu dinamikleri yazarın gerçek kişiliğini içinde barındırmaktadır. Bu bakımdan eleştirmenlerin psikanalitik eleştiri yöntemini kullanarak irdelediği eser- lerin anlaşılması daha kolay olacaktır. || Yazar son hikâyesini yalnız bir anlatıcı dilinden kale- me almaktadır. Şehrin ve insanlığın onu terk ettiğini dile getirmekte ve bu melankolik durumun yansıma- larını hikâyenin derinliklerinde işlemektedir. Fakat bu- rada melankoliye gömülen tabii ki anlatıcıdır. Yazarın aynı melankolik durumu yaşadığını kesin olarak söy- lememiz mümkün değil. Kesinlik ancak nesnel veriler ışığında oluşturulabilir. Edebî bir eser temelde kurgu dünyası olduğu için çıkarımlarımız yorumlardan öteye geçemez. Yukarıda verilen i numaralı parçayla ilgili olarak aşağı- dakilerden hangisi söylenebilir? A) öne sürülen açıklamanın bilimsel olarak kanıtlanamaya- cağı vurgulanmıştır . B) Edebî bir problemin pratik olarak çözüm yollarına değinil- miştir. C) Öne sürülen düşüncenin edebiyat dünyasını çok fazla şa- şıltmadığı açıklanmıştır . D) Yapılan bir araştırmanın teorik tutarsızlığı üzerine yorum yapılmaktadır. E) Yapılan saptamanın tam olarak her bireyde uygulanama- dığı vurgulanmıştır. A) I. Okuyucular II. Tercihlerini B) I. Bir yazar buluyor mus II. Her yaza ödün verdin C) I. Zorlamay II. Yazarlık DI. Yazarlık II. Sizi etk gösterdinia E) I. Aldığınız lardınız? II. Bir kere tığınız old i e y n Borgo ANKSTYT 03 11 z.
32. Eski dilde "tenkit” ve şimdilerde “elestiri” olarak kulla-
nılan bir kelime, kitap ve makale sözcükleriyle birlikte
"makale eleştirisi" ya da "kitap eleştirisi" olarak kulla-
nıldığında bazen ürkütücü olabilmektedir. Ülkemizde
bir “eleştiri kültürü" gelişemediği için eleştiri yapma,
çatışmaya ortam hazırlayan bir girişim olarak algılana-
bilmektedir. Çoğu zaman bu ifadelerden olumsuz an-
lamlar çıkarılmakta, böylesi bir işe girişmek, risk alma-
yı gerektiren bir davranış olarak görülmektedir. Hâlbuki
eğitimin, bilimin ve bilimsel araştırma sürecinin temel
ereği; kişilerin eleştirel bir tutuma sahip olmasını da
gerekli kılmaktadır. Doğrulamacı bilim anlayışında, hep
Üstatların yazıp söyledikleri doğrulanmaya çalışılarak
bilimsel bilgi üretilmek istenmiştir. Bu anlayış ne yazık
ki ülkemizde de hâkimdir.
Bu parçada eleştiri ile ilgili aşağıdakilerden hangi-
sine değinilmemiştir?
Ülkemizde bir kültür olarak gelişme gösteremediğine
B) Ülkemizde sonunun şiddetle ya da tartışmayla bi-
tebileceğine
C) Eskiden de edebiyatımızda yer aldığına
D) Bilim ve teknik açıdan ilerlemeyi sağladığına
E) Ülkemiz açısından amacını tam olarak gerçekleş-
tiremediğine
Lise Türkçe
Paragraf Genel Tekrar
32. Eski dilde "tenkit” ve şimdilerde “elestiri” olarak kulla- nılan bir kelime, kitap ve makale sözcükleriyle birlikte "makale eleştirisi" ya da "kitap eleştirisi" olarak kulla- nıldığında bazen ürkütücü olabilmektedir. Ülkemizde bir “eleştiri kültürü" gelişemediği için eleştiri yapma, çatışmaya ortam hazırlayan bir girişim olarak algılana- bilmektedir. Çoğu zaman bu ifadelerden olumsuz an- lamlar çıkarılmakta, böylesi bir işe girişmek, risk alma- yı gerektiren bir davranış olarak görülmektedir. Hâlbuki eğitimin, bilimin ve bilimsel araştırma sürecinin temel ereği; kişilerin eleştirel bir tutuma sahip olmasını da gerekli kılmaktadır. Doğrulamacı bilim anlayışında, hep Üstatların yazıp söyledikleri doğrulanmaya çalışılarak bilimsel bilgi üretilmek istenmiştir. Bu anlayış ne yazık ki ülkemizde de hâkimdir. Bu parçada eleştiri ile ilgili aşağıdakilerden hangi- sine değinilmemiştir? Ülkemizde bir kültür olarak gelişme gösteremediğine B) Ülkemizde sonunun şiddetle ya da tartışmayla bi- tebileceğine C) Eskiden de edebiyatımızda yer aldığına D) Bilim ve teknik açıdan ilerlemeyi sağladığına E) Ülkemiz açısından amacını tam olarak gerçekleş- tiremediğine
Beynall UULI
Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni
Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni
Erşah SÖNMEZ
Okul Müdürü
SORULAR
1. Yukarıdaki ifadeden yola çıkarak aşağıdaki cümlelerin karşılarına ilgili olduğu kavramı yazınız. (5x2p)
"Beni bak gii, n'apıp durun?"
"Neçe yaşın var?" (Kaç yaşındasın?)
"En ubayın hanna üöreneriy?" (Senin ağabeyin nerede okuyor?) :
"Adam afili, etrafa caka satıyor. Marizlemediği kişi kalmadı."
"Hasta dün gece eks oldu."
Uçun Kuşlar uçun doğduğum yere;
Şimdi dağlarında mor sümbül vardır.
Ormanlar koynunda bir serin dere,
Dikenler içinde sarı gül vardır.
2. Aşağıdaki soruları verilen şiire göre cevaplayınız. (10p)
a) Teması:
b) Ölçüsü:
c) Kafiyeleri:
d) Redifleri:
Lise Türkçe
Paragraf Genel Tekrar
Beynall UULI Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni Erşah SÖNMEZ Okul Müdürü SORULAR 1. Yukarıdaki ifadeden yola çıkarak aşağıdaki cümlelerin karşılarına ilgili olduğu kavramı yazınız. (5x2p) "Beni bak gii, n'apıp durun?" "Neçe yaşın var?" (Kaç yaşındasın?) "En ubayın hanna üöreneriy?" (Senin ağabeyin nerede okuyor?) : "Adam afili, etrafa caka satıyor. Marizlemediği kişi kalmadı." "Hasta dün gece eks oldu." Uçun Kuşlar uçun doğduğum yere; Şimdi dağlarında mor sümbül vardır. Ormanlar koynunda bir serin dere, Dikenler içinde sarı gül vardır. 2. Aşağıdaki soruları verilen şiire göre cevaplayınız. (10p) a) Teması: b) Ölçüsü: c) Kafiyeleri: d) Redifleri:
17. Onun düşünce ve duygu sarkacı, sürekli devinim
içindedir. Bundan olacak; belirli bir inanca, bir dü-
şünceye ya da öğretiye bağlı olduğu söylenemez.
Kişiliği ve davranışları üzerinde duranlar; bağlan-
manın, önceden saptanmış, bağlayıcı, sınırlayıcı
kuralların onun doğasına aykırı olduğunu vurgu-
lamışlardir hep. Denemelerinin duygusal, düşün-
sel değişkenliğini de besbelli bununla açıklayabi-
liriz. Kurallarla sınırlandırılmayan, kural tanımaz
bir yanı vardır. Bunun için de terimsel anlamıyla
eleştiri, ona uygun bir tür değildir. Çünkü yansız-
lik, nesnellik isteyen yazınsal bir türdür eleştiri.
Oysa onun ozanlar, yazarlar, yapıtlar üzerine üret-
tiği birçok metin vardır. Ama bunlar ele aldığı ya-
zarı ya da yapıtı bahane ederek kendi duygular-
ni, izlenimlerini anlattığı yazılardır, daha doğrusu
denemelerdir.
Bu parçada sözü edilen kişinin sanat anlayışı-
ni özetleyen kavramlar aşağıdakilerden hangi-
sidir?
A) Özgürlük - Öznellik
B) Özgünlük - Tepkisellik
C) Titizlik - Gerçekçilik
D) Aykırılık - Karşıtlık v
E) Geleneksellik - Üretkenlik
Lise Türkçe
Paragraf Genel Tekrar
17. Onun düşünce ve duygu sarkacı, sürekli devinim içindedir. Bundan olacak; belirli bir inanca, bir dü- şünceye ya da öğretiye bağlı olduğu söylenemez. Kişiliği ve davranışları üzerinde duranlar; bağlan- manın, önceden saptanmış, bağlayıcı, sınırlayıcı kuralların onun doğasına aykırı olduğunu vurgu- lamışlardir hep. Denemelerinin duygusal, düşün- sel değişkenliğini de besbelli bununla açıklayabi- liriz. Kurallarla sınırlandırılmayan, kural tanımaz bir yanı vardır. Bunun için de terimsel anlamıyla eleştiri, ona uygun bir tür değildir. Çünkü yansız- lik, nesnellik isteyen yazınsal bir türdür eleştiri. Oysa onun ozanlar, yazarlar, yapıtlar üzerine üret- tiği birçok metin vardır. Ama bunlar ele aldığı ya- zarı ya da yapıtı bahane ederek kendi duygular- ni, izlenimlerini anlattığı yazılardır, daha doğrusu denemelerdir. Bu parçada sözü edilen kişinin sanat anlayışı- ni özetleyen kavramlar aşağıdakilerden hangi- sidir? A) Özgürlük - Öznellik B) Özgünlük - Tepkisellik C) Titizlik - Gerçekçilik D) Aykırılık - Karşıtlık v E) Geleneksellik - Üretkenlik
8.
olağanüstü kişilere ve olaylara yer verilmez. Bu
akımın etkisinde yazılan eserlerde konu her gün gö-
rülebilen basit olaylardır. Nadir vakalara, coşkun serü-
venlere asla yer verilmez. Günlük hayatlar ve ruh hâl-
leri anlatılır. Hiçbir seçim yapılmadan bayağı, çirkin,
güzel, basit veya alelade olaylar anlatılır. Okuyucuyu
duygusallığa sevk edecek, hayal dünyasına sürükle-
yecek olayları işlemekten kaçınılır. Olayların oldukça
basit, her gün karşılaşacağımız türden olması yazar-,
ların eserlerinde olay unsurunu pek ciddiye almadık-
larını gösterir.
Bu parçada boş bırakılan yere getirilmesi gereken
akım aşağıdakilerden hangisidir?
A) Realizmde B) Romantizmde C) Klasisizmde
D) Natüralizmde E) Sembolizmde
Lise Türkçe
Paragraf Genel Tekrar
8. olağanüstü kişilere ve olaylara yer verilmez. Bu akımın etkisinde yazılan eserlerde konu her gün gö- rülebilen basit olaylardır. Nadir vakalara, coşkun serü- venlere asla yer verilmez. Günlük hayatlar ve ruh hâl- leri anlatılır. Hiçbir seçim yapılmadan bayağı, çirkin, güzel, basit veya alelade olaylar anlatılır. Okuyucuyu duygusallığa sevk edecek, hayal dünyasına sürükle- yecek olayları işlemekten kaçınılır. Olayların oldukça basit, her gün karşılaşacağımız türden olması yazar-, ların eserlerinde olay unsurunu pek ciddiye almadık- larını gösterir. Bu parçada boş bırakılan yere getirilmesi gereken akım aşağıdakilerden hangisidir? A) Realizmde B) Romantizmde C) Klasisizmde D) Natüralizmde E) Sembolizmde
Paragraf
TEST - 51
Bu test için sana önerilen süre 6 dakikadır! .... dakik
1.
Cevat Çapan, ikinci Yeni sonrası Türk şiirinin bir sürprizidir
. O
Sözcüğün her iki anlamında; beklenilmeyeni olduğu kadar
bir işıma anlamında hem biçemi hem de bu şiirin evrenin-
de anlattıkları bakımından... Belki bir yerde, bir patikada Ok-
tay Rifat ile ilhan Berk'le yol arkadaşlığı yapmış gibidir. Ama
daha ikinci kitabı olan Doğal Tarih'le birlikte, Türk şiirinde
mevcut olmayan, o zamana kadar fark edilmemiş farklı bir
dünyayı kendine has bir biçemle dile getirmiştir.
Bu parçadan yola çıkılarak söz konusu sanatçıyla ilgili aşa-
ğıdakilerden hangisi söylenebilir?
ANçerik ve üslup yönüyle özgün bir tarzının olduğu
B) Toplumsal sorunlara çözümler getirdiği
C) Çağdaşı şairlerden esinlenmemeye çalıştığı
D) Yoğun bir söyleyiş tarzı benimsediği
E) İkinci Yeni sonrası şiir topluluklarının öncüsü olduğu
Lise Türkçe
Paragraf Genel Tekrar
Paragraf TEST - 51 Bu test için sana önerilen süre 6 dakikadır! .... dakik 1. Cevat Çapan, ikinci Yeni sonrası Türk şiirinin bir sürprizidir . O Sözcüğün her iki anlamında; beklenilmeyeni olduğu kadar bir işıma anlamında hem biçemi hem de bu şiirin evrenin- de anlattıkları bakımından... Belki bir yerde, bir patikada Ok- tay Rifat ile ilhan Berk'le yol arkadaşlığı yapmış gibidir. Ama daha ikinci kitabı olan Doğal Tarih'le birlikte, Türk şiirinde mevcut olmayan, o zamana kadar fark edilmemiş farklı bir dünyayı kendine has bir biçemle dile getirmiştir. Bu parçadan yola çıkılarak söz konusu sanatçıyla ilgili aşa- ğıdakilerden hangisi söylenebilir? ANçerik ve üslup yönüyle özgün bir tarzının olduğu B) Toplumsal sorunlara çözümler getirdiği C) Çağdaşı şairlerden esinlenmemeye çalıştığı D) Yoğun bir söyleyiş tarzı benimsediği E) İkinci Yeni sonrası şiir topluluklarının öncüsü olduğu
DENEME-2
-a-
şe
nin
23. I.
Antik Yunan filozoflarından olan Epikür, mutluluğun
denge ve ilimbilkta olduğunu savunuyordu. Aşkta
mutluluk olmadığını, mutluluğun arkadaşlıktan geçti-
ğini savunan Epikür der ki: "Akşam yemeğinde ne ye-
diğiniz sizi mutlu etmeyebilir ama kiminle yediğiniz sizi
mutlu edebilir. Bir elma, üzerinde yatacağımız bir post
ve en önemlisi bir dost, mutluluktur."
II. Henry David'e göre mutluluk, kelebek gibidir. Siz
yakalamaya çalıştıkça o kaçar. "Yaşam, çözülecek
bir problem değil tecrübe edilecek bir gerçekliktir."
diyerek en büyük hastalığa işaret etti: Kuruntu. Bu
durumdan kurtulmak ancak mevcut şartların getirdi-
ği problemlerin terk edilerek onların deneyim olarak
görülmeye başlandığı zaman mümkündür.
ka
ün
an
Bil,
et-
III. Nietzsche'ye göre mutluluk kısa ömürlüdür. Her an
sona erebilir. Nietzsche, mutluluğu ideal tembellik du-
rumu şeklinde tanımlamıştır. İnsanın, özgürlüğünü ve
kendi fikirlerini kısıtlayan bütün engelleri aşacak bü-
yük bir güç ve mücadele ruhuna sahip olarak hayat-
tan memnun olabileceğini savunmuştur. Mutlu olmak,
zorlukları aşıp hayatı yaşamak için orijinal yollar yara-
tarak bu güce sahip olduğunuzu kanıtlamaktır.
IV. Buddha'ya göre sonu mutluluğa varan bir yol yoktur.
Yol, mutluluğun kendisidir. Mutluluğu bir yere, bir şeye
ulaşmaktan ziyade kişinin yaşamakta bulduğu doyum
olarak tanımlıyor. Ulaşılması gereken mutlak bir amaç
olmadığını söyleyen Buddha, mutluluğu ancak yolcu-
luğumuz sırasında bulabileceğimizi öne sürüyor.
8
a
V. Stoa felsefesinin kurucusu olan Kıbrısli Zenon'a göre
mutluluk, ölçülü davranmak ve doğaya uygun yaşa-
maktır. Doğa, bize doğruyu gösterecektir. Panteist
görüşü benimseyen Zenon, doğanın içinde özümüzün
olduğunu savunur. Mutluluk, kişinin doğada sade ya-
şamasında gizlidir.
Yukarıda numaralanmış parçalardan hangisi "Tarih bo-
yunca bütün insanların en büyük sorunsalı olan mutluluğa
nasıl ulaşılır?" sorusuna cevap
vermemektedir?
S
B
A)
B) 11
DIV
E) V
Lise Türkçe
Paragraf Genel Tekrar
DENEME-2 -a- şe nin 23. I. Antik Yunan filozoflarından olan Epikür, mutluluğun denge ve ilimbilkta olduğunu savunuyordu. Aşkta mutluluk olmadığını, mutluluğun arkadaşlıktan geçti- ğini savunan Epikür der ki: "Akşam yemeğinde ne ye- diğiniz sizi mutlu etmeyebilir ama kiminle yediğiniz sizi mutlu edebilir. Bir elma, üzerinde yatacağımız bir post ve en önemlisi bir dost, mutluluktur." II. Henry David'e göre mutluluk, kelebek gibidir. Siz yakalamaya çalıştıkça o kaçar. "Yaşam, çözülecek bir problem değil tecrübe edilecek bir gerçekliktir." diyerek en büyük hastalığa işaret etti: Kuruntu. Bu durumdan kurtulmak ancak mevcut şartların getirdi- ği problemlerin terk edilerek onların deneyim olarak görülmeye başlandığı zaman mümkündür. ka ün an Bil, et- III. Nietzsche'ye göre mutluluk kısa ömürlüdür. Her an sona erebilir. Nietzsche, mutluluğu ideal tembellik du- rumu şeklinde tanımlamıştır. İnsanın, özgürlüğünü ve kendi fikirlerini kısıtlayan bütün engelleri aşacak bü- yük bir güç ve mücadele ruhuna sahip olarak hayat- tan memnun olabileceğini savunmuştur. Mutlu olmak, zorlukları aşıp hayatı yaşamak için orijinal yollar yara- tarak bu güce sahip olduğunuzu kanıtlamaktır. IV. Buddha'ya göre sonu mutluluğa varan bir yol yoktur. Yol, mutluluğun kendisidir. Mutluluğu bir yere, bir şeye ulaşmaktan ziyade kişinin yaşamakta bulduğu doyum olarak tanımlıyor. Ulaşılması gereken mutlak bir amaç olmadığını söyleyen Buddha, mutluluğu ancak yolcu- luğumuz sırasında bulabileceğimizi öne sürüyor. 8 a V. Stoa felsefesinin kurucusu olan Kıbrısli Zenon'a göre mutluluk, ölçülü davranmak ve doğaya uygun yaşa- maktır. Doğa, bize doğruyu gösterecektir. Panteist görüşü benimseyen Zenon, doğanın içinde özümüzün olduğunu savunur. Mutluluk, kişinin doğada sade ya- şamasında gizlidir. Yukarıda numaralanmış parçalardan hangisi "Tarih bo- yunca bütün insanların en büyük sorunsalı olan mutluluğa nasıl ulaşılır?" sorusuna cevap vermemektedir? S B A) B) 11 DIV E) V
Eskiden Mezopotamya'da hayati işlevler
için en gerekli organ olarak görülen
karaciğerin falına bakılırmış. Bu fal
sayesinde gelecekte yaşanabilecek kötü
olaylar veya kötü ruhların sebep olduğu
hastalıklar öğrenilirmiş. Zararsız ve
psikolojik yönden etkili bir işlem olan
karaciğer fali antik dünyada, acı çeken yüz
binlerce hastaya umut vererek yardımcı
olmuş. Karaciğer falına bu kadar
güvenilmesinin nedeni ise o dönemde
karaciğerin duyguların ve heyecanın
merkezi, ruhun barınağı olarak kabul
edilmesiymiş. Anadolu'da halk arasında
sıkça kullanılan "ciğerparem", "ciğerimin
köşesi", "ciğeri beş para etmez" gibi
deyimler de aslında o dönem inancının bir
devamı niteliğindeymiş. Üstelik bu inanış
sadece yakın coğrafyayı etkilemekle
kalmamış, örneğin Japonlar; birine cesur
demek istediklerinde "kimo ga futo" yani
karaciğeri kuvvetli, öfkeli demek
istediklerinde ise "kan huo" yani yanmakta
olan karaciğer ifadelerini kullanmışlardır.
26. Bu parçada karaciğerle ilgili
aşağıdakilerin
hangisine değinilmemiştir?
A) Üzerine yüklenen antamın zamanla
değişiklik gösterdiğine
B) İnsanlar tarafından biyolojik ve
duygusal bir önem atfedildiğine
Inbanların kişilik özelliklerini
betímlemek için kullanıldığına
D) Farklı dillerde duygularla ilgili söz
kalıplarının içinde yer aldığına
E) Olumsuz durumların gerçekleşmesiyle
ilgili tahminlerde kullanıldığına
Lise Türkçe
Paragraf Genel Tekrar
Eskiden Mezopotamya'da hayati işlevler için en gerekli organ olarak görülen karaciğerin falına bakılırmış. Bu fal sayesinde gelecekte yaşanabilecek kötü olaylar veya kötü ruhların sebep olduğu hastalıklar öğrenilirmiş. Zararsız ve psikolojik yönden etkili bir işlem olan karaciğer fali antik dünyada, acı çeken yüz binlerce hastaya umut vererek yardımcı olmuş. Karaciğer falına bu kadar güvenilmesinin nedeni ise o dönemde karaciğerin duyguların ve heyecanın merkezi, ruhun barınağı olarak kabul edilmesiymiş. Anadolu'da halk arasında sıkça kullanılan "ciğerparem", "ciğerimin köşesi", "ciğeri beş para etmez" gibi deyimler de aslında o dönem inancının bir devamı niteliğindeymiş. Üstelik bu inanış sadece yakın coğrafyayı etkilemekle kalmamış, örneğin Japonlar; birine cesur demek istediklerinde "kimo ga futo" yani karaciğeri kuvvetli, öfkeli demek istediklerinde ise "kan huo" yani yanmakta olan karaciğer ifadelerini kullanmışlardır. 26. Bu parçada karaciğerle ilgili aşağıdakilerin hangisine değinilmemiştir? A) Üzerine yüklenen antamın zamanla değişiklik gösterdiğine B) İnsanlar tarafından biyolojik ve duygusal bir önem atfedildiğine Inbanların kişilik özelliklerini betímlemek için kullanıldığına D) Farklı dillerde duygularla ilgili söz kalıplarının içinde yer aldığına E) Olumsuz durumların gerçekleşmesiyle ilgili tahminlerde kullanıldığına
A
A
TYT / TÜRKÇE
25.S
S
24. (1) Genç öykücülerin neler yazdıklarını özellikle de ilk
kitaplarını merak ederim. (11) Edebiyatımızdaki dalga-
lanmalardan, gelgeç modalardan ve magazinleşmeden
kendini en iyi koruyabilmiş türün öykü olduğunu düşün-
düğümden usta öykücüleri ilgiyle okurum. III) Şimdilerde
büyük yayınevleri de genç öykücülere fırsat tanımaya
başladı. (IV) Kendilerini yeterince tanımamıza olanak
verecek kitaplarıyla çıkabiliyorlar karşımıza. (V) Biz
okurlara da bir tek bu kitapları almak düşüyor.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinden
sonra “Artık onları keşfetmek için ille de dergilerde iz-
lerini sürmek gerekmiyor." cümlesi getirilirse anlatım
bütünlüğü bozulmaz?
A) I
B)
D) IV E) V
C)
Lise Türkçe
Paragraf Genel Tekrar
A A TYT / TÜRKÇE 25.S S 24. (1) Genç öykücülerin neler yazdıklarını özellikle de ilk kitaplarını merak ederim. (11) Edebiyatımızdaki dalga- lanmalardan, gelgeç modalardan ve magazinleşmeden kendini en iyi koruyabilmiş türün öykü olduğunu düşün- düğümden usta öykücüleri ilgiyle okurum. III) Şimdilerde büyük yayınevleri de genç öykücülere fırsat tanımaya başladı. (IV) Kendilerini yeterince tanımamıza olanak verecek kitaplarıyla çıkabiliyorlar karşımıza. (V) Biz okurlara da bir tek bu kitapları almak düşüyor. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinden sonra “Artık onları keşfetmek için ille de dergilerde iz- lerini sürmek gerekmiyor." cümlesi getirilirse anlatım bütünlüğü bozulmaz? A) I B) D) IV E) V C)
TYT/Türkçe
27. Halk; ümmet ve millet kavramlarından daha ileri bir
28. TO
kavramdır. Çünkü ümmet de millet de belli bir inanç,
n
belli bir sinir ve belli kaynaklara; dille, tarihe, coğraf-
yaya bağlı kaldıkları hâlde, halk kavramı insanlığın ta
kendisini anlatır gibi sınırsızdır. Ümmetler, milletler
kolay anlaşamaz ama halklar anlaşır. Halk her yer-
de halktır. Hristiyan ve Müslüman halklar Kıbrıs'ta,
Cezayir'de, Afganistan'da, İstanbul'da halk olarak
tipatıp aynı sorunlar içinde yaşadıkları hâlde, bütün
bu memleketlerde ümmet ve millet olarak insanlar
birbirinden ayrılmakla kalmayıp birbirini öldürmeye
kadar gidebilmekteler.
Bu
parçayı tamamlayan aşağıdaki sözlerden
hangisi "sanat anlayışını yansıtan ögelerden birinin
sözcük seçimi olduğunu savunan bir yazara" aittir?
A) İşte politikacılara düşen de bu ayrımı korumak
yerine kardeşliği, birliği savunmaktır.
B) Bu katliamları önlemenin yolu herkesin kardeş
olduğu vurgusunu yapmak insanlık düşmanlarını
etkisiz hâle getirmektir.
C) İşte bu yüzden yazılarımızda ayrıştırıcı, ötekileşti-
rici söylemden uzak durmalıyız.
D) Yaşam hakkının kutsal olduğunu vurgulayan ya-
zılar yazmalıyız.
E Çünkü ölümün dini, dili, irki, yaşlısı, genci olmaz.
Nitelik Yayıncılık
Lise Türkçe
Paragraf Genel Tekrar
TYT/Türkçe 27. Halk; ümmet ve millet kavramlarından daha ileri bir 28. TO kavramdır. Çünkü ümmet de millet de belli bir inanç, n belli bir sinir ve belli kaynaklara; dille, tarihe, coğraf- yaya bağlı kaldıkları hâlde, halk kavramı insanlığın ta kendisini anlatır gibi sınırsızdır. Ümmetler, milletler kolay anlaşamaz ama halklar anlaşır. Halk her yer- de halktır. Hristiyan ve Müslüman halklar Kıbrıs'ta, Cezayir'de, Afganistan'da, İstanbul'da halk olarak tipatıp aynı sorunlar içinde yaşadıkları hâlde, bütün bu memleketlerde ümmet ve millet olarak insanlar birbirinden ayrılmakla kalmayıp birbirini öldürmeye kadar gidebilmekteler. Bu parçayı tamamlayan aşağıdaki sözlerden hangisi "sanat anlayışını yansıtan ögelerden birinin sözcük seçimi olduğunu savunan bir yazara" aittir? A) İşte politikacılara düşen de bu ayrımı korumak yerine kardeşliği, birliği savunmaktır. B) Bu katliamları önlemenin yolu herkesin kardeş olduğu vurgusunu yapmak insanlık düşmanlarını etkisiz hâle getirmektir. C) İşte bu yüzden yazılarımızda ayrıştırıcı, ötekileşti- rici söylemden uzak durmalıyız. D) Yaşam hakkının kutsal olduğunu vurgulayan ya- zılar yazmalıyız. E Çünkü ölümün dini, dili, irki, yaşlısı, genci olmaz. Nitelik Yayıncılık
7.
Aşağıdakilerden hangisi bir paragrafın giriş cümlesi
olmaya en uygundur?
Wib A) Yeni yazılan öykülerde buna dikkat edilmediğini görü-
yorum.
B) Bazı öykü yazarları yapıtlarını sınırlı bir okur kitlesi için
kaleme alıyor. V
C) Edebiyat dünyasında öykü dergilerinin bu konuda bü-
Gyük bir boşluk doldurduğunu görüyorum.
D) Burada öykü ve romanın birbirine benzer türler olarak
se görülmesine itiraz etmek gerekiyor.unos a
E) Genç öykücüler arasında da kalemi şiir yazmaya yatkın
kişiler var.
Lise Türkçe
Paragraf Genel Tekrar
7. Aşağıdakilerden hangisi bir paragrafın giriş cümlesi olmaya en uygundur? Wib A) Yeni yazılan öykülerde buna dikkat edilmediğini görü- yorum. B) Bazı öykü yazarları yapıtlarını sınırlı bir okur kitlesi için kaleme alıyor. V C) Edebiyat dünyasında öykü dergilerinin bu konuda bü- Gyük bir boşluk doldurduğunu görüyorum. D) Burada öykü ve romanın birbirine benzer türler olarak se görülmesine itiraz etmek gerekiyor.unos a E) Genç öykücüler arasında da kalemi şiir yazmaya yatkın kişiler var.
tur
her şeyin iyi
Bu parçar
A) Sessel
hangisi so
B) Bipnci kişi anlatım kullanılmıştır.
C) Anlatımı kuvvetlendirmek için benzetmelere baş
Sanatlı ve süslü bir anlatım kullanılmıştır.
E) Olaylar oluş sırasıyla verilmiştir.
Ay Testire
B) Oriente
C) Bir dur
D
tokian
b) Kinay
E) Yorur
Tasari Egitim Yayinlari
Pek ço
meydar
Arktik
soru is
neden
Kurşunkalem gibiyiz, birisinin elimizden tutmasına
masa üstünde durarak, kendi başlarında bir roman,
izin verirsek çok şey yapabiliriz. Kurşun kalemler
bir şiir, bir hikâye ya da bir hüsnü hat yazamaz. illa 4.
biri onların elinden tutmalı, bir tarafa sürüklemeli on-
lar. Sürükleyen ya da elinden tutan el, maharetliy-
se eğer, kalem de işler sanatını kâğıda. Hayatta da
elimizden tutanlar bize değer katacak kişilerse eğer,
çok şey katar yaşantımıza. Kalem ne kadar maharet-
li olursa olsun, tutan el maharetli değilse, karalama
oluverir her şey, adeta kâğıt işkence çeker. Hayatta
da elimizden tutanlar, dostlarımız bize bir şey kat-
mazsa eğer, hayatımız da işkence çeken kâğıt misali
bir karalamaya döner, izdırap olur.
Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden
hangisi söylenemez?
tuz ve
meyda
niyle
nund
göre
delig
için
hava
Bu
den
A)
B)
C
A) Karşılaştırma yapılmıştır.
B) Benzetmeye yer verilmiştir.
scy çıkarımda bulunulmuştur.
D) Soyut sözcüklere yer verilmiştir.
E) Kişileştirmeye başvurulmuştur.
D
181
Çözümler www.tasariegitimyavim
Lise Türkçe
Paragraf Genel Tekrar
tur her şeyin iyi Bu parçar A) Sessel hangisi so B) Bipnci kişi anlatım kullanılmıştır. C) Anlatımı kuvvetlendirmek için benzetmelere baş Sanatlı ve süslü bir anlatım kullanılmıştır. E) Olaylar oluş sırasıyla verilmiştir. Ay Testire B) Oriente C) Bir dur D tokian b) Kinay E) Yorur Tasari Egitim Yayinlari Pek ço meydar Arktik soru is neden Kurşunkalem gibiyiz, birisinin elimizden tutmasına masa üstünde durarak, kendi başlarında bir roman, izin verirsek çok şey yapabiliriz. Kurşun kalemler bir şiir, bir hikâye ya da bir hüsnü hat yazamaz. illa 4. biri onların elinden tutmalı, bir tarafa sürüklemeli on- lar. Sürükleyen ya da elinden tutan el, maharetliy- se eğer, kalem de işler sanatını kâğıda. Hayatta da elimizden tutanlar bize değer katacak kişilerse eğer, çok şey katar yaşantımıza. Kalem ne kadar maharet- li olursa olsun, tutan el maharetli değilse, karalama oluverir her şey, adeta kâğıt işkence çeker. Hayatta da elimizden tutanlar, dostlarımız bize bir şey kat- mazsa eğer, hayatımız da işkence çeken kâğıt misali bir karalamaya döner, izdırap olur. Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? tuz ve meyda niyle nund göre delig için hava Bu den A) B) C A) Karşılaştırma yapılmıştır. B) Benzetmeye yer verilmiştir. scy çıkarımda bulunulmuştur. D) Soyut sözcüklere yer verilmiştir. E) Kişileştirmeye başvurulmuştur. D 181 Çözümler www.tasariegitimyavim