Paragrafın Yapısı Soruları

Kavram çöplüğü, gün geçtikçe çoğalan, bir koku sal- masa da herkesi rahatsız eden, önüne geçilmesi çok ama çok zor olan bir durumdur. Bu çöplüğün temiz- lenmesi için içleri boşaltılan kavramların kullanımdan çıkarılması yerinde olur. Öyle kavramlar var ki günü- müzde tamamen kullanımdan uzak ve amaçsız bir biçimde metinlerde bir o yana bir bu yana savrulup durmaktadır. Bu kavramların tespiti halkın ağzından yapılabilir. Asla herhangi bir kesime hapsedilip de o sözcükleri alma gibi bir eğilim olmamalıdır. Halkın dili kavram çöplüğünün önüne geçmede önemlidir. Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre aşa- ğıdakilerden hangisi getirilemez? A) Fakat asla bir kesimin üzerinden temizleme yapıl- ması doğru değildir. B) Halkın konuştuğu dilde en sık geçen kavramlar bu noktada geri plana atılabilir. • C) Bu çöplük halktan kimselerin sorumluluğu ile halle- dilebilecek bir şey değildir. D) Halk dili, günlük kullanımdan düşmüş ve içi boşal- tılmış kavramları atmalıdır. E) Halkın konuşma eğilimi belirlenmeli ve üzerinde durulmayan kavramlar atılmalıdır.

26. 1. "Hareketli cisimlerin elektrodinamiği üzerine" adi ikinci makalesinde açıklanan ve ardından II. özel görelilik kuramı ya da izafiyet teorisi, Albert Eins- tein PENER III. fizik kuramıdır ve bu kurama göre, bütün varlıklar ve varlığın fiziki olayları izafidir IV. beşinci makalesi "Bir cismin atıllığı enerji içeriği ile bağ- lantılı olabilir mi?" başlıklı makaleyle pekiştirilen V. tarafından 1905'te Annalen der Physik dergisinde Yukarıdaki sözler anlamlı ve kurallı bir cümle oluştura- cak biçimde sıralandığında hangisi birinci olur? A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

6. I. Ama o, 1857'de öldüğünde astrofizikçiler yıldız- ların neden oluştuğunu öğrenme yolunda aşama kaydetmişlerdi bile. N II. Böylece dar bir huzme elde ediyor ve bunu da bir cam prizmadan geçirerek güneş ışığının tayfını j araştırıyordu. M III. İngiliz bilim insanı William Hyde Wollaston 1802'de bir yarıktan geçen güneş ışığının tayfını H (yani spektrumunu) inceliyordu. IV. Felsefeci Auguste Comte 1835'te "Gelecekte yıl-C dızların kimyasal bileşimini belirlememizin hiçbir A yolu yok." demişti. M V. Hatta bu iş için kullandıkları araç olan spektros- kopi zaten 1835'te keşfedilmişti. B Yukarıdaki numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün oluşturacak biçimde sıralandığında hangi- si baştan üçüncü olur? A) I B) II C) III D) IV E) V

5. Bu teknikte olaylar 3. tekil kişi ağzından anlatılır ve yazar her an olayların içindedir. Yazar olayları aktarırken hem açık- lamalar hem yorumlar yapmakta hem de yargıda bulun- maktadır. Aşağıdakilerden hangisi bu parçada söz edilen anla- tim tekniğine örnek oluşturur? A) Sanki müzede Apollon heykelini seyrediyormuş gibi, Sokrates'in "Kendini bil!" nasihati mucibince, bir öğle sonrası vitrin camında kendisini iki saat boyunca dik- katle inceleyen ve neticesinde, hem sivilceleri hem ba- sık burnu hem fırlak gözleri ve hem de boyunun kısalı- ğıyla sulh yapmakla kalmayıp en mühimi, bu özellikle- rinden dolayı bir de kendisine âşık olan İdris Âmil Haz- retleri, gelip ayaklarına kapanacaklar diye kız taifesine açır bile olmuştu. B) Zengin Adam öyküsünde düşme teması Solmaz Ha- nim etrafında döner. Her işini parayla hâlleden, saygı- değer iş kadını imajı çizen, sırf gösteriş olsun diye ha- yır kurumlarına giden, vakıf toplantılarına katılan ve say- gınlığını yitirmekten ölesiye korkan Solmaz'ın düşüşü de ilkin fiziksel sonra manevidir. Dernek toplantısında kürsüye çıkarken yüksek ökçeli ayakkabısı halıya takı- larak yere düşmesine sebep olur; bu düşüş onu rezil eder, üstelik dostlarını da kaybeder çünkü yazar önem le belirtir: "Düşenin dostu olmaz." Kökten Değişim kültürel ve toplumsal değişimin port- resini kelimeler üzerinden çizen bir öykü. Arapça, Os- manlıca, Eski Türkçe okunan dönemde okuryazar ay- dın olarak bilinen baba, ertesi gün gençlerin önünde cahil kalır, ilmî olarak gözden düşer. Ağaoğlu bu öykü- de Osmanlı-Cumhuriyet, eski dil-yeni dil karşılaştırma- sını baba-oğul, konak-apartman üzerinden yapar ve yaşanan sosyal değişimi kelimelerdeki kültürel kodlar aracılığıyla ele alır. Öykülerin kırılma noktaları düşmek kavramıyla kurulu- yor. Küçük hayatlardan büyük hikâyeler çıkaran ve bi- reyden hareketle toplumsal manzaralar çizen yazarın işlediği meseleler Düşme Korkusu'nda da hemen he- men aynı. Yazar, kurgu ve olaydan ziyade karakter çö- zümlemelerine ağırlık veriyor ve öykünün atmosferini bu yolla oluşturuyor. 20. yüzyıl başında yazılmış Türkçe klasik eserlerin La- tin harflerine aktarılarak yayımlanması son zamanlarda hız kazanarak devam ediyor. Birçok yayınevi, klasikle- ri gündeme taşımaya başladı. Bu eserlerin bugünün okuru için nasıl yayıma hazırlanacağı da yavaş yavaş bir tartışma konusu hâlini aldı. ESEN YAYINLARI F

TÜRKÇE 4. Dilimizde düşünmek fiilinin anlamlarıyla kurulmuş sayı- sız deyim vardır. İnsanın bütün eylemlerine ve duygu larına böylesine nüfuz eden bir fiilin işlenişi, kuşkusuz beraberinde sağlıklı bir zihni çabayı gerektirir. İnsanın başına gelen doğruların ve yanlışların hepsi de bu fiili- nin sonucu değil midir zaten? Konuşmak ve yazmak da "düşünmek" fiilinin sonucudur. Bildiğiniz gibi "İnsanların çoğu düşünmezler." uyarısı, bir tespit olmakla birlikte aynı zamanda insanların düşünmesinin önemine de vurgu yapar. Düşünen insanlar ne denli az olursa olsun, toplumsal dinamizmi yine onlar sağlar. Bu nedenle de "düşünmek" fiilinin hem sağlıklı bir zihni yapıya hem de kalbin sürekli besleyiciliğine ihtiyacı vardır. Bu parçada düşünmekle ilgili aşağıdakilerden han- gisine değinilmemiştir? A) İnsan eylemlerini ve duygularını oldukça etkilediği- ne B) Düşünmek fiilinin manasıyla kurulmuş pek çok de- yim bulunduğuna C) Çok düşünen insanların başanlı insanlar olduğuna D) Sağlıklı bir beyne gereksinim duyduğuna İnsanın doğru ya da yanlışlarının nedeni olduğuna 6.

8. Aşağıdaki cümlelerden hangisi ayraç içindeki açık- lamayla uyuşmamaktadır? om A) Her zaman ağladım, ne zaman güldüm? (Olumlu sriab yüklemle kurulduğu hâlde olumsuz anlam yansıt- mıştır.) Snebsimsb sovee mi sid eply B2B) Kıyıdaki boş masalardan birine oturdular. (Yüklemi enelelmi çekimli bir eylemden oluşmuştur.)zumetia nex Şuradan aliver iki ekmek. (Devrik cümlede nesne yüklemden sonra gelmiştir.) O DÇalışmak en soylu iştir. (Yan cümle temel cümlenin nesnesi görevindedir.) meine suamulo D E) Bunları eve götür, sağlamlarını ayır, bir kenara koy. (Bağımlı sıralı cümle virgüllerle birbirine bağlanmış-

2. Kedilerin, köpeklerin ---- alışığız. Peki ya timsahlar, ker- tenkeleler ya da balıklar? Bilimsel araştırmalar, yabani hayvanların da ---- sevdiğini gösteriyor. Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerin han- gisinde verilenler sırasıyla getirilirse anlam akışı sağlanır? A) ses çıkarmasına - gürültüyü Biletişim kurmasına - birbirini Coynamasına eğlenmeyi D kavgasına şiddeti E) zıplamasına - uçmayı 84

2. B Anneleri ve babaları bir çocuklarını diğerinden hiçbir koşulda ayırmadan davranmaya özen gösterdiklerinden çocukları da ayırmamaya karar verdiler. Çünkü taşındıkları yeni evdeki çocuk odalarının biri büyük biri çok küçüktü. Onlar da evin en büyük odasını çocuklara ayırmaya karar verdiler. Böylece ikisi de aynı şartlar altında yaşayacaktı. İlerleyen zamanlarda ayrılmak isterlerse de bu kendi tercihleri olacaktı. Bu parçada ayırmak" sözcüğü aşağıdaki anlamlardan hangisine karşılık gelecek şekilde kullanılmamıştır? A) Anlaşmayı, uzlaşmayı bozmak B) Bölmek C) Birbirinden uzaklaştırmak D) Tahsis etmek E) Fark gözetmek

23. I. Yeni yönetmelik, ülkemizde deniz turizminin gelişmesinde önemli katkılar sağlamıştır. II. Özellikle başlarda belli bir kesimin denizde spor, eğlenme, dinlenme aracı olarak ortaya çıkan yatçılık aktivitesi, 1960'lı yıllardan itibaren kitleler arasında yaygınlaşmış ve uluslararası bir nitelik kazanmıştır. III. Yat limanı yatırım ve işletmeciliği, yat yatırım ve işletmeciliğine ilişkin düzenlemeler ise bu kanuna bağlı olarak 1983 yılında yayımlanan Yat Turizmi Yönetmeliği ile yapılmıştır. IV. Üç tarafının denizlerle çevrili olması, ülkemizin deniz turizmi açısından da büyük bir potansiyele sahip olmasını sağlamıştır. V. Deniz turizmi alanındaki düzenlemeler ilk defa 1982 yılında 2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu'nun yürürlüğe girmesi ile yapılmıştır. Yukarıdaki numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baştan ikinci olur? A) I B) II C) III 25. D) IV E

3.5. 1. Bu çalışmadan sonra, otopsi yapılan insan beyninin doku- sunda da kan damarları ve lenf damarları birlikte bulundu. II. Bu sonuçlar, beyin ve bağışıklık sistemi arasında daha de- taylı bir ilişkiyi ortaya çıkardı. III. 1816 yılında İtalyan bir anatomi uzmanı, beynin yüzeyinde lenf damarlarının olduğunu rapor etti fakat iki yüzyıl boyun- ca, bu bilgi göz ardı edildi. IV. 2015 yılına gelindiğinde fareler üzerinde yapılan bir ça- ! lışmada, beyinde lenf sistemi olduğuna dair kanıtlar elde edildi. V. İnsan olmayan primatların otopsisinden de benzer sonuç- ların elde edilmesi, lenf sisteminin memeli beyninin yaygın bir özelliği olduğunu gösterdi. Yukarıda numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün oluştu- racak biçimde sıralandığında hangisi baştan üçüncü olur? D) IV A) I B) II C) III 1 E) V 229

ki TEST-2 14, Hamam böceği de böcektir, uğur böceği de. İkisini birbirinden ayıran dış görünüşüdür. Birisini elimize alıp ona şarkılar söyleriz, diğeri ölsün diye evimize düzenekler kurarız. Yani, dış görünüş bu çağda her şeydir. Dışı beğenilmeyenin içi merak edilmez. Aşağıdaki sözlerden hangisi bu parçayla anla- tılmak istenenle aynı doğrultudadır? A) Ye kürküm ye! B) Dişi Kalaylı, içi alaylı. C) Gören gözün hakkı vardır. D) içi beni yakar, dışı seni yakar. E) içini kurt yemek.

12. 1. Ege Bölgesi Türkiye'nin yedi coğrafi bölgesin- den biridir. II. Bu bölümlerin toplam nüfusu Türkiye nüfusu- 1 nun 'i kadardır. 8 III. Nüfus yoğun olarak iklim ve coğrafyanın elve- rişli olmasından kaynaklı tarımla uğraşır. IV. Ismini kıyısı olan Ege Denizi'nden alan bu böl- gemiz, Asıl Ege ve iç Batı Anadolu Bölümü cl- mak üzere iki bölümə ayrılır. V. Yoğun olarak Asıl Ege Bölümü'nde yapılan bu tarımsal faaliyetler arasında zeyün, üzüm, haşhaş ve incir gibi ürünlerde bölge Türkiye'de lider konumdadır. Yukarıdaki numaralanmış cúpieler anlamlı bir bütün oluşturacak biçimde sıralandığında han- gisi baştan dördüncü olur? A) I B) II C) Ili D) IV E) V

lan Yerleri Tamamlama olaylaştıran ve ya- etmesi zorunlu bir yarayan bir araç Bu ülkede 16. ve e kullanılmıştır. uluğunun yanı ardaki insan- ortlar çıkarıl- arşı çıkılmiş; aracı olarak despotluk rupa ülke Sre aşa- meye ser- a- © Oksijen Yayınları 7. Test 5 Kimimiz bu hayatta neler yapmak, nerede ve hangi amaca hiz met etmek istediğimiz konusunda daha netken bazılarımız bel ki bugün sadece o amacın yoksunluğunu hissediyor ama tam ze pompalandığı bir dünyada maalesef her şeyin çözümü o ka- da ne yapmamız gerektiğini bilmiyoruz. ----. Hap çözümlerin bi dar kolay değil. Canan Dağdeviren'in bir söyleşisini dinledim ge çenlerde. ----. Ama pes etmemiş. Başarı dördüncü yıldan sonra kendi söylemiyle "çağlayarak" gelmiş. Sanırım sihirli formül da hap çözüm bu olsa gerek. En iyi başlangıç noktası olarak bir yerlerden başlamak ve sonuna kadar pes etmeden üzerine ya gitmek... Bu parçada boş bırakılan yerlere düşüncenin akışına göre aşağıdakilerin hangisinde verilenler sırasıyla getirilmelidir? A) Her dert gibi bunun da bir formülü var elbette - Ne yazık ki yaşamının büyük bir bölümünü bilimsel çalışmalarla geçir- miş B) Kafa karışıklığını geçici çözümlerle gidermeye çalışıyoruz. Laboratuvar çalışmasının sonuna geldiğinde başaracağını aplamış CDetaylı araştırmalar yaparak etkili çözümler üretmeye çalı- şıyoruz - Sabırla devam ettirdiği laboratuvar çalışmalarında bazı zamanlar çok zorlanmış D) Sihirli bir formül var mı derseniz maalesef yok - Tam üç yılı- ni laboratuvarda, yaptığı deneylerin hiçbirinden sonuç ala- mayarak geçirmiş E) Bir dokunuşta halledebileceğiniz işlerin sayısı çok azdır - Bi- limsel bir çalışmanın gerektirdiği her şeyi göze alamamış paragraf 1. Müzik türünü lim insanları, farklı birer m testleri sess belirlemek nimlayan in bulmaya y rin neşeli daha yara ha eşsiz f ve sakin Bu durum güçlend madı. B Bu par sırasıy A) m d d you

kılan Yerleri Tamamlama ni kolaylaştıran ve ya praz etmesi zorunlu bir meye yarayan bir araç ştir. Bu ülkede 16. ve imde kullanılmıştır. orunluluğunun yanı gruplardaki insan- pasaportlar çıkarıl- orta karşı çıkılmış; baskı aracı olarak esi bir despotluk mi, Avrupa ülke- "şına göre aşa- Dort vermeye geçişi ser- anlayış ka- çeren bir aha ka- Oksijen Yayınları Test 5 Kimimiz bu hayatta neler yapmak, nerede ve hangi amaca hiz met etmek istediğimiz konusunda daha netken bazılarımız bel ki bugün sadece o amacın yoksunluğunu hissediyor ama tam da ne yapmamız gerektiğini bilmiyoruz.. Hap çözümlerin bi ze pompalandığı bir dünyada maalesef her şeyin çözümü o ką. dar kolay değil. Canan Dağdeviren'in bir söyleşisini dinledim ge çenlerde, ---- Ama pes etmemiş. Başarı dördüncü yıldan sonra kendi söylemiyle "çağlayarak" gelmiş. Sanırım sihirli formül ya da hap çözüm bu olsa gerek. En iyi başlangıç noktası olarak bir yerlerden başlamak ve sonuna kadar pes etmeden üzerine gitmek... 7. Bu parçada boş bırakılan yerlere düşüncenin akışına göre aşağıdakilerin hangisinde verilenler sırasıyla getirilmelidir? A) Her dert gibi bunun da bir formülü var elbette - Ne yazık ki yaşamının büyük bir bölümünü bilimsel çalışmalarla geçir- miş B) Kafa karışıklığını geçici çözümlerle gidermeye çalışıyoruz - Laboratuvar çalışmasının sonuna geldiğinde başaracağını aplarış Detaylı araştırmalar yaparak etkili çözümler üretmeye çalı- şıyoruz - Sabırla devam ettirdiği laboratuvar çalışmalarında bazı zamanlar çok zorlanmış D) Sihirli bir formül var mı derseniz maalesef yok - Tam üç yılı- ni laboratuvarda, yaptığı deneylerin hiçbirinden sonuç ala- mayarak geçirmiş E) Bir dokunuşta halledebileceğiniz işlerin sayısı çok azdır - Bi- limsel bir çalışmanın gerektirdiği her şeyi göze alamamış par 1. MG far te b n t

YINLARI 5. 1. Fıçı, insanlık tarihinde tekerlekten sonra en önemli icattır. II. Insanlar, tarih boyunca uygarlığın değişerek gelişmesine yol açan çok önemli icatlar yapmıştır. Bu iki cümlede ifade edilenlerin anlamca doğru bir biçimde birleştirilmiş hâli aşağıdakilerden hangisidir? A) Insanlık tarihinde, uygarlığın değişerek gelişmesine yol açan icatlar içerisinde tekerlekten sonra en önemlisi fıçıdır. B) Tarih boyunca uygarlığın değişerek gelişmesine yol açan icatiar içerisinde tekerlekten sonra'en önemlisi fıçıdır. C) Insanlık tarihinde önemli bir yeri olmasına rağmen fıçı, insanlığın ilk icadı olan tekerlekten sonra gelir. D) Insanlar, tarih boyunca uygarlığı değiştirip geliştirmek için mücadele etmiş ve tekerlek, fıçı gibi icatlara imza atmıştır. E) Tekerleğin insanlık tarihinde yol açtığı değişimi gören insanoğlu tekerlekten hemen sonra fıçıyı icat ederek uygarlığın değişerek gelişmesini sağlamıştır.

1. Adam, görücülere karşı evin içinde bir ittifakın var olduğundan haberdar değildi ve evlenme çağına gelmiş bir genç kızın görücüye çıkmasını tabii buluyordu. Bu cümledeki altı çizili sözcüğü anlamca karşılayabilecek vardır? bir kullanım aşağıdakilerin hangisinde A) Hangi bölümü seçeceği konusunda yaşadığı kararsızlık zamanla yerini kesin bir kararlılığa bıraktı. BÜç eski arkadaş, iş birliği ve uyum içinde hareket ederek işlerimizi yoluna sokmuştuk. C) Babam oldukça sevecen, cana yakın bir insandı; kimseyi kırmamaya, üzmemeye özen gösterirdi. D) Takımın defans blokunda görülen anlaşmazlık, sahadaki diğer oyuncuları çok rahatsız ediyordu. E) Trenin geç kalması sadece beni değil, işine geç kalan birçok yolcuyu rahatsız etmişti.