Paragrafın Yapısı Soruları

(1) Nerede insan varsa orada umut vardır. (II) Er ya da geç iniltiler kesiler, yerini konuşmalar, sevinç çığlıkları alır. (III) İnsanla gelen ilk şeydir umut, insanla giden ilk şey. (IV) Bir şehir bombalandıysa, taş taş üstünde kalmadıysa orada, yıkıntılar arasından çocuk iniltileri geliyorsa orada umut vardır. (V) İnsanın olduğu yerde umut bitmez, yok olmaz. Bu parçada numaralandırılmış cümlelerle anlamlı bir paragraf oluşturulmak istendiğinde hangilerinin yer değiştirmesi gerekir? A) I ve III B) ve III D) III ve IV C) II ve V E) IV ve V

. Faruk Nafiz Çamlıbel, şiir anlayışını bir çizgi üzerinde götüren şair değildir. Şiir anlayışı biçim ve içerik yönünden özgünlük gösterir. Çamlıbel'in genişleyen alanlar üzerinde olduğunu şiirlerini incelediğinde görürüz. Bu parçadaki altı çizili sözlerin yerine, aşağıdakilerin hangisinde verilenler sırasıyla getirilirse cümlenin anlamında değişiklik görülmez? A) sınırlı - gelişime mesafeli B) aynı kalan - gelişerek ilerleyen çizgide C) benzer konuları ele alan - farklı bakış açısına sahip D) kendine has-etkileşime açık E) sabit fikirli - eleştiriye açık

ORİJİNAL SORULAR 3. TEST 47 Bir Amerikan komedisi, birçok başka türde olduğu gibi, ge- nellikle üç farklı sondan oluşur. Bunlardan biri Amerikan halkı içindir ve bu versiyonda film, tüm filme yayılmış olan neşeli bir atmosferde biter. Çünkü yıllardır yapılan araştırmalar, Amerikan filmlerinin mutlu sonla bittiğinde daha büyük takdir aldığını göstermekte. Avrupa için çekilen versiyonda ise filmin sonuna biraz duygusallık, biraz kültürel doku, biraz da içtenlik eklenmeye çalışılır. Çünkü yine yapılan araştırmalar, Avrupalı izleyicinin mutlu ama boş bir son yerine, ciddi ama inandırıcı bir sonu tercih ettiğini göstermekte. Üçüncü ve son versiyon ise dünyanın öteki ülkeleri içindir ve bu versiyon, duruma göre acı bir sonla bile bitebilir. Mutlaka sonuçta bir ya da birkaç öğüdün yer almasına çalışılır. Bu parçada anlatılanlardan aşağıdaki yargıların hangisine ulaşılamaz? Amerikan komedisinde izleyici beklentisi dikkate alın- maktadır. B) Avrupalılar, komedide gerçekçi yaklaşımı önemsemek- tedir. C) Her ulus, kendine özgü bir güldürü anlayışı geliştirmiştir. D) Güldürürken düşündürme amacının olduğu komediler vardır. LE) Hüzünlü sonları olan komedi filmlerine rastlanmaktadır.

◄ App Store ill A) I B) 11 C) III D) IV E) V 18:53 Soru No: 4 1. çözümlemekte güçlük çekmiş ve II. bakımından geri kaldığı dönemlerde III. okuma eylemi, değerlendirme ve eleştiriyi IV. sanatsal yapıyı ve anlamını V. kapsadığı için yöntemfelkavrayış VI. yanlış sonuçlara varmıştır Yukarıda numaralanmış sözler anlamlı ve kurallı bir cümle oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baştan üçüncü olur? Cevap Anahta V-11 %8

PARAGRAF 25 x 40 (DENEME SINAVI) 21 VE 22. SORULARI AŞAĞIDAKİ PARÇAYA GÖRE CEVAPLAYINIZ. (1) Van Gölü veya yöresel adıyla Van Denizi, Tatvan ilçesi sınırları içerisinde bulunan Nemrut volkanik dağının patlaması sonucu oluşan kraterde biriken suların oluşturduğu varsayılan volkanik bir göldür. (II) Çok sayıda koyu bulunan Van Gölü'nün yüzölçümü 3.713 km'dir. (III) Van Gölü hem tatlı su hem de deniz ekosistemlerinden farklı bir sucul ekosistemdir. (IV) Suları tuzlu ve sodalıdır. (V) Göl suyu tuzluluk oranı %0,19, pH'si ise 9.8'dir. (VI) Göl su seviyesi iklime bağlı olarak yükselip düşmektedir. (VII) Ancak ortalama olarak denizden yüksekliği 1646 metredir. (VIII) Gölün ortalama derinliği 171 m, en derin yeri ise 451 metredir. (IX) Gölün doğu bölümünde dört ada vardır: Akdamar, Çarparak, Adır ve Kuş adaları. (X) Adalar tarihi ve turistik özelliğe sahiptir ve 1990 yılında arkeolojik sit alanı ilan edilmiştir. 21. Bu parçada aşağıdakilerden hangisinden yarar- lanılmıştır? A) Açıklama B) Benzetme C) Sayısal verilerden yararlanma D) Karşılaştırma E) Öyküleme 2. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisin- de yaklaşıklık anlamı vardır? AXIV B) V C) VI E) VIII Akademi D) VII

3. (1) Bugün şiir eleştirisi yok dendiğinde bundan rahatsız olmamak gerekir. (II) Bu doğrunun rahatsız ediciliği nedense duygusal tepkilere, kişisel savunulara vardırıyor ilgili olanları. (III) Oysa açıklayıcı bir gerçek var ortada: (IV) Bir sanat disiplininden söz etmek için onun geçmişiyle sorunlarını gidermesi, geçmişi tarihselliği içinde açıklayıp kodlayabilmesi gerekir. (V) Dahası geçmişin değerlendirilmesiyle, bu süreçte gösterilen eylemlilikle kendi ilkelerini edinmesi ve sistemleşmeye başlaması beklenir. A) I Lands Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinden sonra, "Türk edebiyatında eleştiri disiplininin böylesine bir gelişimi yok." cümlesi getirilebilir? B) II C) III MU D) IV

elece 2² (1) Türkçenin bir gramer kitabını okumak, bu dili öğrenmek niye- tinde olmayanlar için bile bir zevktir. (II) Türlü gramatikal biçim- lerin belirtilmesindeki ustalık, ad ve eylem çekimi dizgesindeki düzenlilik, bütün dil yapısındaki saydamlılık, kolayca anlaşabilme yeteneği; insan zekâsının dil aracı ile beliren üstün gücünü kav- rayabilenlerde hayranlık uyandırır. (III) Araç olarak Türk dilindeki duygu ve düşüncelerin en ince ayrıntılarını belirtebilme, ses ve biçim ögelerini baştan sona değin düzenli ve uyarlı bir dizgeye göre birbirleriyle bağdaştırıp dizileme gücü, insan zekâsının dilde gerçekleşen bir başarısı olarak belirir. (IV) Oysa bunun tersine olarak Türk dilinin gramerinde tümden saf bir dil yapısı görülür ve bu öyle bir gramerdir ki bir billur kovan içinde bal peteklerinin olu- şunu nasıl seyredebilirsek onda da düşüncenin iç oluşlarını öyle seyredebiliriz. (V) Dillerin birçoğunda bu yaratış kaynaklarından artık hiçbir iz kalmamıştır, onlar çözülmez kayalar gibi karşımız- da durur ve ancak dilcinin mikroskobu ile dil yapısındaki ögeler ortaya çıkarılır. Bu paragrafin anlamlı bir bütün oluşturması için numaralan- mış cümlelerden hangileri yer değiştirmelidir? A) I ve II B) I ve III D) III ve IV IV ve V C) II ve III 105

Ben Tsubasayım'daki ben, ben değilim ama Tsubasa olabilirim! Filmde betimlendiği gibi gerçekleşmeyecek hayaller peşinde koşan biriyse Tsubasa, evet onun ta kendisiyim. Dört tamamlanmış çalışmam var. Bu çalışmalarımın ortak bir noktaları yok gibi ya da onları ben göremiyorum. Aklımdaki bazı sorulara cevap bulmak için ortaya çıkmış olmaları, bir tema değilse de ortak kaderleri. ● Bildiğini okuyan, çıkarına göre eksenini değiştiren, kurnaz bir karakter o. Kibirli, "önce ben" diyen, doğanın ve hayvanların yalnızca kendisine hizmet için Salvar olduğuna inanan insan ırkının temsilî resmi. ● İtiraf etmeliyim ki bu seçim biraz da benim ilgi alanlarım doğrultusunda oldu: edebiyat, fotoğraf, sahne sanatları... Aslında çocukluklarını, çocuklarla buluşturmak istediğim o kadar çok değerli isim var ki... Bu isimler sadece bir başlangıç oldu benim için. Bu parçalar aşağıdaki sorulardan hangisine bir cevap oluşturmaz? A Yazdığınız senaryolarda öne çıkan temalar nelerdir? B) Günün sonunda bilgisayarlar bir canavar mı, yoksa canavara da dönüşme potansiyeli olan "dostlarımız" mi olacak? C) Seri kitaplarınızda ülkemiz için önemli işler başaran Yaşar Kemal, Halide Edip, Afife Jale ve Ara Güler'in yaşam öykülerini ele aldınız. Bu dört kişiyi seçme nedenleriniz nelerdir? D) Hikâyede hastalık, Külyutmaz Teyze'den diğerlerine bulaşıyor; onu seçmenizde özel bir sebep var mı? E) İlk kısa filminde senin kendini anlattığını söyledi eleştirmenler, kahraman sen misin?

Aşağıdaki cümlelerin hangisinde altı çizili söz diğerleriyle yakın anlamlı değildir? Bir sözleşmeyi, maddeleri şöyle bir okuyarak imzalamak baş ağrıtabilir. B) Bir davranışın arka planını açıklarken gelişigüzel bir yoru- ma sığınmak yanlış olur. C) Şöyle böyle bir gayretle umduğumuzdan daha güzel bir işe vesile olduk. D Elimden gelen bir işi baştan savma yaparak sizi zor duru- ma düşürmek istemem. E) İş görüşmesinde yapılan önemli hatalar arasında koşulla- rin özensizce konuşulması da vardır.

pler ger- ve ir le 7. itiraf ederiz ki kadın şairlerimizin ağzından vuslat, visal, hicran, firkat, zalim, yâr, gönül, sevda, figan, feryat vb. aşk neşideleri duymak bizi de hep bıyık altından güldür- müştür. Çünkü biliriz ki âşıklık erkek işidir ve kadına maşuk olmak yaraşır. Onlar sevilmeye layıktır, biz ise ancak beğenebiliriz. Hüznü yaşayan ben olmalıyım diye ve şiir söyleyen kadınlar düşünen Osmanlı erkeği hakkında fıkralar uydurmaktan çekinmemiştir. Çünkü Osmanlı asırlarında kadını beğenmek bile sanki onun iffetine halel getirirdi. Aleni takdir kadına karşı bir cüret, bir hakaret sayılırdı. Gizliden gizliye beğenmeler ile ince hastalıklara varan âşıklık, daima kadın lehine fedakârlık demekti. Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangi- si getirilmelidir? A) şiirlerinde hüzne yer vermekten daima çekinmiş B) kadının şiir söylemesine belki de bu yüzden alışama- mış C) şiirde öyle ustaca ürünler vermiş ki şiiri baş tacı yap- mış D) kadının toplum hayatına girmesini sonuna kadar des- teklemiş E) feminist yaklaşımları açıktan açığa onaylamış TE 1 1.

Bütün şairler kendilerinin olmayan bir toprağı sürerler. (1) Sonunda orada kendileri için bir yer yaparlar ancak bütün topraklar bilindikçe kendine ait yerin sağlıklılığı ortaya çıkar. (II) Şairlerin de kunduracılar, marangozlar gibi bir ustaları vardır: Kan, toprak akrabalığı... (III) Bu yüzden şairler yine şairlerle büyür; başlangıçta bu geniş bir alana yayılır ama sonra tek şaire indirgenir. (IV) Şeyh Galip, Necati'nin toprağına atar kancasını, o toprağı birlikte sürmeye başlar fakat her biri kendi duvarını da çıkar. (V) Baudelaire yıllarını Poe'ya adar, Mallerme'nin toprağı da Poe'nin toprağıdır, her şair surlarını böyle çıkar, böyle kendi olur. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf numaralanmış cümlelerden hangisiyle başlar? A) Y B C) H (D) IX E) V NITE Anlam Bilgisi

vaplayınız. Kâtip Çelebi ve Hacı Halifa/Kalfa olarak şöhret bul- mus olan müellifin asıl adı Mustafa bin Abdullah'tır. Enderunda yetişen ve ilme mnerakli olan babası, oğ- lunu, özel hocalar riyasetinde ve büyük bir ihtimamla yetiştirmişti. Kâtip Çelebi, on dört yaşında babasının yanında Anadolu muhasebeciliği bürosunda çalışma- ya başlamış, burada muhasebe kâtipliğinin zorunlu kıldığı siyakat yazısını öğrenmiş ve mali konularda uzman olmuştur. Devlet hizmetine girmesiyle birlikte birçok sefere katılmıştır. Katıldığı seferlerde Anadolu ve Irak coğrafyasını yakından görme fırsatı bulan Kâtip Çelebi, bu yolla askeri konulara dair de tecrübe kazan- mıştır. Savaş süreçlerinde idari ve mali yapının işleyişi, sefer organizasyonu, kale muhasarası, askerlerin sevk ve idaresi, devlet adamlarının idari ehliyetleri ve asa- yiş sorunlarıyla ilgili oldukça zengin gözlemlerde bu- lunmuştur. Çok yönlü oluşuyla devrinin müstesna bir âlimi olan Kâtip Çelebi'nin tarih eserleri de muhteva, yaklaşım ve yöntem itibanyla Osmanlı tarihçiliğinde bir dönüm noktası olarak kabul edilmektedir. Kâtip Çele- bi'nin çok sayıda eseri mevcuttur, başta tarih olmak üzere, biyografya, bibliyografya, coğrafya, tercüme ve islahatname çalışmalan ile hem kendinden önceki ta- rihçilerin verilerine yeniden hayat vermiş; hem de ken- dinden sonraki tarihçileri derinden etkilemiştir. Kâtip Çelebi, iyi bir tarihçi olmasının ötesinde, günümüzün ifadesi ile disiplinler arası çalışmanın gerekliliğine inan- miş ve bunu eserlerine yansıtmış, vizyonu geniş bir sosyal bilimcidir. 24. Bu parça olması etiştic ali ko rçok sefe Osmanlı tarihçiliğing lebi'nin seçkin bir alim den hangisidir? büyük bir ihtimamla lerde bulunması dönüm noko lorak 25. Bu parçada Kâtip Çelebi ile ilgili olarak aşağıdaki- lerden hangisine değinilmemiştir? A) Enderunda yetiştiğine (B) Kim tarafından yetiştirildiğine C) Hangi alanlarda gözlemlerde bulunduğuna D) Hangi alanlard çalışmalarının bulunduğuna E) Devlet hizmetinde çalıştığına 8 A) Askeri ala B) Birden ço C) Osman! de rolü va (D) Devlet dü yollanını g E) On dört- da/çalışm muştur. 27.-30, s rinden ba Bir üniversite rinda bulunar Galip ve Ha geometri, line sınava girece bilgiler şu şe Diferans na girem öğrenci Ash, Bar Canan, sınavlar Lineer c Faruk ve analiz s 27. Verilen bilgil sinlikle yanlı A) Derya, ar B) Canan ve C) Harun ve D) Esin ve G E) Esin ve F Rese

3. . Pek çok kişi futbol müsabakalarında seyircinin ne kadar etkisi olabilir ki diye düşünüyor olabilir. • Seyircisiz maçlarda gol oranının düştüğü bilin- mektedin Bu iki cümlede ifade edilenlerin anlamca doğru bir biçimde birleştirilmiş hâli aşağıdakilerden hangi- sidir? A) Gol oranı azaldığı zaman maçın seyircisiz oynandı- ğı bilinmelidir. B) Futbolda seyirci, maçta etkisi olan unsurlardandır. Seyircinin etkisinin olmasını istiyorsak gol oranları- na bakmalıyız. D) Seyircisiz maçlar, seyir keyfi en düşük maçlardır. E) Seyircinin etkisinin olmadığını düşünen bir kitle ol- masına rağmen gol oranları seyirci etkisini gösterir. hocan mondoder. bu GOAL bin Zitop, çözen hoca bunun cevabna C" diye Couop Anchtor ="E" diye ve bende E" diven by de Siz bazdal-mispiz Caudbi Nedir bu sorunu

4 7. 1. Bunun üzerine Mersin'den kendi arabamız ile yola çık- maya karar verdik. 2 II. İzmir'de gitmek istediğimiz belki de tek yer burasıydı. III. Çünkü daha önce çoğu kez İzmir'e gelmiştik ama bir türlü Saat Kulesi'ne gidememiştik. IV. İzmir Saat Kulesi'ne gitmeyi çok istiyorduk. 1 V. Akşamüzeri 22.00'de yola çıktık, sabah 08.00 İzmir'deydik. 5 Yukarıdaki numaralanmış cümlelerle anlamlı bir bütün oluşturulduğunda baştan üçüncü cümle aşağıdakiler- den hangisi olur? A) I B) II C) III D) IV E) V Diğer sayfaya geçiniz. ►►►

f III LILE 16. () Cemil Meriç'in "Dergiler, özgür düşüncenin kalele nde." sözü dilime pelesenk olmuştur. (1) lyi güzel de "kale" olabilecek dergi oluşturabilecek miyiz? (I) Yok- sa kartondan yapılmış köhne bir kalenin harap bir bur cunu mu temsil edecek dergimiz? (IV) Dergi çikarmak zor, hem de çok zor. (V) Bu zorluğu aşarak her ay yüz- terce sanat, edebiyat dergisi çıkıyor. (V) Kapı okuyu- cuya ulaşıyor bunların, 1000 tirajını aşan kaç dergimiz var? (VII) Daha da önemlisi etki sahalan nedir onlann? Bu parça ikiye bölünmek istense ikinci paragraf numaralanmış cümlelerden hangisiyle başlar? ON D) V DV A) #

11. Necip Fazıl, şiir geleneklerimize bağlıdır ama onun bağlılığı sıkı sıkıya bir bağlılık değildir. Onunki ulusal ve evrensel boyutta bir beslenme ve bir damıtma işidir. Bu cümle bir gerekçe olarak kabul edilirse bu cümleyi sonuç olarak tamamlayabilecek cümle aşağıdakilerden hangisidir? Onun kadar usta bir hecęci pek yoktur. HZ B) Şiirimizin evrensel yanını o ortaya koymuştur. CV Onun şiirlerinde anıştırma olsa da daima bir kendine özgülük göze çarpar. D) Fransız sembolistlerini ve sezgicilerini çok seven şairin şiirlerinde felsefi derinlik en belir- gin özelliktir. E) Trajik çatışmaların alanı hâline gelen bir kafa- nın ve yüreğin feryadıdır onun şiirleri.