Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafın Yapısı Soruları

toplam 25
2. Cevaplarınızı, cevap kâğıdının Sosyal Bilimler Test
a
Rumi takvim, Osmanlı Devleti'nde mail işlerin düzen-
lenmesi amacıyla kullanılmıştır. Güneş yılı esasına da-
yanan bu takvimde bir yıl 365 gün 6 saattir. 1839'dan
itibaren mart ayı, mali yılbaşı olarak kabul edilmiştir.
Miladi takvimle arasında 584 yıllık fark vardır. Miladi
takvim, günümüzde dünyaya en yaygın kullanılan tak-
vimdir. Bir yıl 365 gün 6 saattir. Başlangıcı, Hz. İsa'nın
doğumundan bir hafta sonrası yani 1 Ocak'tır. Kökeni
Mısırlılara dayanan bu takvimi Romalılar geliştirmiş ve
Papa 13. Gregorious (Gregoryen) son şeklini vermiştir.
Bu nedenle "Gregoryen takvimi" de denir. Ülkemizde
1 Ocak 1926'dan itibaren kullanılmaya başlanmıştır.
Bu metne göre aşağıdaki bilgilerden hangisine
ulaşılamaz?
A) Her iki takvim de güneş yılına göre düzenlenmiştir.
B) Miladi takvimden önce ülkemizde başka takvim çe-
şitleri de kullanılmıştır
C) Miladi takvimin ilk kullanılması Mısırlılara kadar da-
yanmaktadır.
D) Miladi takvim, Osmanlr Devleti zamanında kullanı-
lan bir takvim değildir.
E) Rumi ve Miladi takvimlerin başlangrç tarihleri birbi-
rinden farklıdır.
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
toplam 25 2. Cevaplarınızı, cevap kâğıdının Sosyal Bilimler Test a Rumi takvim, Osmanlı Devleti'nde mail işlerin düzen- lenmesi amacıyla kullanılmıştır. Güneş yılı esasına da- yanan bu takvimde bir yıl 365 gün 6 saattir. 1839'dan itibaren mart ayı, mali yılbaşı olarak kabul edilmiştir. Miladi takvimle arasında 584 yıllık fark vardır. Miladi takvim, günümüzde dünyaya en yaygın kullanılan tak- vimdir. Bir yıl 365 gün 6 saattir. Başlangıcı, Hz. İsa'nın doğumundan bir hafta sonrası yani 1 Ocak'tır. Kökeni Mısırlılara dayanan bu takvimi Romalılar geliştirmiş ve Papa 13. Gregorious (Gregoryen) son şeklini vermiştir. Bu nedenle "Gregoryen takvimi" de denir. Ülkemizde 1 Ocak 1926'dan itibaren kullanılmaya başlanmıştır. Bu metne göre aşağıdaki bilgilerden hangisine ulaşılamaz? A) Her iki takvim de güneş yılına göre düzenlenmiştir. B) Miladi takvimden önce ülkemizde başka takvim çe- şitleri de kullanılmıştır C) Miladi takvimin ilk kullanılması Mısırlılara kadar da- yanmaktadır. D) Miladi takvim, Osmanlr Devleti zamanında kullanı- lan bir takvim değildir. E) Rumi ve Miladi takvimlerin başlangrç tarihleri birbi- rinden farklıdır.
L
5
18, Insan için; "Her doğan, Islam fıtratı üzerine doğar. Sonra,
anne-babası onu Hristiyan, Yahudi veya Mecusi yapar."
(Buhari, Cenâiz, 92) hadisinde dikkat çekilen fitrata
uygun hareket etmesi oldukça önemlidir. Zira bu durum
onun doğru yolda, hak dinde olması anlamına gelmek-
tedir. Kur'an'da da bir ayette insanlara çağn yapılarak,
"O hâlde sen hanif olarak bütün varlığınla dine, Allah in-
sanları hangi fitrat üzere yaratmışsa ona yönel! Allah'ın
yaratmasında değişme olmaz. İşte doğru din budur:
fakat insanların çoğu bilmezler." (Rûm; 30) buyrulmuş
ve fıtrata yönelmenin önemine işaret edilmiştir.
Bu parçada fıtratın aşağıdaki kavramlardan hangi-
siyle olan ilişkisinden söz edilmektedir?
A) Takrir
B) Takva
C) Tevazu
D Hidayet
E) Tefekkür
21
Diğer Sayfaya Geçiniz.
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
L 5 18, Insan için; "Her doğan, Islam fıtratı üzerine doğar. Sonra, anne-babası onu Hristiyan, Yahudi veya Mecusi yapar." (Buhari, Cenâiz, 92) hadisinde dikkat çekilen fitrata uygun hareket etmesi oldukça önemlidir. Zira bu durum onun doğru yolda, hak dinde olması anlamına gelmek- tedir. Kur'an'da da bir ayette insanlara çağn yapılarak, "O hâlde sen hanif olarak bütün varlığınla dine, Allah in- sanları hangi fitrat üzere yaratmışsa ona yönel! Allah'ın yaratmasında değişme olmaz. İşte doğru din budur: fakat insanların çoğu bilmezler." (Rûm; 30) buyrulmuş ve fıtrata yönelmenin önemine işaret edilmiştir. Bu parçada fıtratın aşağıdaki kavramlardan hangi- siyle olan ilişkisinden söz edilmektedir? A) Takrir B) Takva C) Tevazu D Hidayet E) Tefekkür 21 Diğer Sayfaya Geçiniz.
TYT/ Türkçe
24.
23. Asya Hun Devleti'nin dağılmasının ardından Hunlar, 350 yılında
Avrasya steplerinden batı yönüne hareket ederek; dönemlerine
göre gelişmiş silah ve donanımları, yüksek hızları ve savaş tak-
tikleriyle Karadeniz'in kuzeyinde bulunan Germen kavimlerini
batıya sürerek ya da egemenlik altına alarak Doğu Avrupa'nın
büyük bir kısmını işgal etmişlerdir. 434 yılında Atilla'nın buy-
ruğu altında birleşen Hunlar, ikinci devletlerini yaklaşık 35 sene
sürecek bir konfederasyon olarak kurmuşlardır. Hunların bas-
kısıyla oluşan bu hareketlilik Avrupa'nın sosyal, kültürel, de-
mografik yapısını değiştiren ve bugünkü yapısının temellerini
oluşturan Kavimler Göçü'nün başlamasına neden olmuştur. Bu
süreçte Hunlar Avrupa siyasetinde etkin hâle gelirken dünyanın
o günkü en büyük gücü olan Roma İmparatorluğu önemli sorun-
larla karşı karşıya kalarak ikiye ayrılmıştır. Tarihçilerin çoğuna
göre Batı Roma İmparatorluğu'nun çöküş sürecine girmesinde
Hunların dolaylı etkileri göz ardı edilemez bir gerçekliktir.
Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisine ulaşıla-
maz?
A) Tarihî süreçte farklı coğrafyalarda kurulmuş iki Hun Devleti
yardır.
B) Roma İmparatorluğunun yıkılışı bizzat Hunlarin eliyle ol-
muştur.
C) Hunlar batıya göçmeden Roma ikiye ayrılmamıştır.
D) Hunlar, Avrupa'nın siyasetine yön vermiş, bugünkü yapısı-
nin temellerini atmıştır.
E) Kuzey Karadeniz coğrafyasında yaşayan halklarla Avrupa
halklarının akrabalık ihtimali vardır.
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
TYT/ Türkçe 24. 23. Asya Hun Devleti'nin dağılmasının ardından Hunlar, 350 yılında Avrasya steplerinden batı yönüne hareket ederek; dönemlerine göre gelişmiş silah ve donanımları, yüksek hızları ve savaş tak- tikleriyle Karadeniz'in kuzeyinde bulunan Germen kavimlerini batıya sürerek ya da egemenlik altına alarak Doğu Avrupa'nın büyük bir kısmını işgal etmişlerdir. 434 yılında Atilla'nın buy- ruğu altında birleşen Hunlar, ikinci devletlerini yaklaşık 35 sene sürecek bir konfederasyon olarak kurmuşlardır. Hunların bas- kısıyla oluşan bu hareketlilik Avrupa'nın sosyal, kültürel, de- mografik yapısını değiştiren ve bugünkü yapısının temellerini oluşturan Kavimler Göçü'nün başlamasına neden olmuştur. Bu süreçte Hunlar Avrupa siyasetinde etkin hâle gelirken dünyanın o günkü en büyük gücü olan Roma İmparatorluğu önemli sorun- larla karşı karşıya kalarak ikiye ayrılmıştır. Tarihçilerin çoğuna göre Batı Roma İmparatorluğu'nun çöküş sürecine girmesinde Hunların dolaylı etkileri göz ardı edilemez bir gerçekliktir. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisine ulaşıla- maz? A) Tarihî süreçte farklı coğrafyalarda kurulmuş iki Hun Devleti yardır. B) Roma İmparatorluğunun yıkılışı bizzat Hunlarin eliyle ol- muştur. C) Hunlar batıya göçmeden Roma ikiye ayrılmamıştır. D) Hunlar, Avrupa'nın siyasetine yön vermiş, bugünkü yapısı- nin temellerini atmıştır. E) Kuzey Karadeniz coğrafyasında yaşayan halklarla Avrupa halklarının akrabalık ihtimali vardır.
29. Her yıl milyarlarca kâğıt kahve bardağı kullanılıyor Bu
bardakların içi, hem bardağı yalıtmaya hem de sivinin sızma-
sini önlemeye yarayan kâğıt ve plastik karışımı bir maddeyle
kaplı. Ne var ki bu kaplama yüzünden kahve bardaklarını geri
dönüştürmek çok zor ve bunu gereği gibi yapabilen tesis sayısı
da elle gösterilecek kadar az. Daha kolay geri dönüştürülen
bardak üretme çabaları süredursun, birçok kahve zinciri, müş-
terileri kendi termoslarını getirmeye teşvik ediyor.
Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre
aşağıdakilerin hangisi getirilmelidir?
A) ama bunların yalnızca çok küçük bir kısmı doğru düzgün
geri dönüştürülüyor
B) çünkü kahve tüketimi Dünya'nın dört bir yerinde her ge-
çen gün artıyor
C) fakat kahve bardağı üreten firmalar yeterli ham maddeye
ulaşmada zorlandıkları için kahve bardağı üretmede artık
zorlanıyor
D) bu durum geleneksel kahvelerin tüketilme oranının gide-
rek azaldığını gösteriyor
E) çünkü tüketiciler kendi evlerinde bile cam bardak kullan-
mak yerine tek kullanımlık kağıttan yapılma kahve bar-
daklarını tercih ediyor
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
29. Her yıl milyarlarca kâğıt kahve bardağı kullanılıyor Bu bardakların içi, hem bardağı yalıtmaya hem de sivinin sızma- sini önlemeye yarayan kâğıt ve plastik karışımı bir maddeyle kaplı. Ne var ki bu kaplama yüzünden kahve bardaklarını geri dönüştürmek çok zor ve bunu gereği gibi yapabilen tesis sayısı da elle gösterilecek kadar az. Daha kolay geri dönüştürülen bardak üretme çabaları süredursun, birçok kahve zinciri, müş- terileri kendi termoslarını getirmeye teşvik ediyor. Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre aşağıdakilerin hangisi getirilmelidir? A) ama bunların yalnızca çok küçük bir kısmı doğru düzgün geri dönüştürülüyor B) çünkü kahve tüketimi Dünya'nın dört bir yerinde her ge- çen gün artıyor C) fakat kahve bardağı üreten firmalar yeterli ham maddeye ulaşmada zorlandıkları için kahve bardağı üretmede artık zorlanıyor D) bu durum geleneksel kahvelerin tüketilme oranının gide- rek azaldığını gösteriyor E) çünkü tüketiciler kendi evlerinde bile cam bardak kullan- mak yerine tek kullanımlık kağıttan yapılma kahve bar- daklarını tercih ediyor
TYT / TURKÇE
35. - 36. soruları aşağıdaki parçaya göre
cevaplayınız.
Sadece Hakkari'nin Cilo Dağı'nda yetişen “ters lale", dün-
yanın en nadide çiçeklerinden biridir. Ağlayan gelin diye de
anılan bu çiçeğin ismi temelde dinsel bir temaya dayanır.
Hristiyan âleminde var olan bir inanışa göre İsa, çarmıha
gerilmeye giderken geçtiği yoldaki tüm çiçekler saygı ile
eğilmiş, bir tek "ters lale" dik durmuş ama İsa'nın ona ba-
kışları ve onun çarmıha gerilişi bu çiçeği o kadar utandırmış
ki başını eğip o gün bugündür ağlarmış. O nedenle bu çi-
çeği Hristiyanlar kutsal sayıyorlar. Ayrıca geçmişte Hakkari
civarında yaşayan Asurilerin de her sabah göbeğinden su
yaydığı için "ağlayan lale” adını verdiği ve bu yüzden kutsal
saydığı “ters lale”, günümüzde de çok değerli ve koruma
altına alınmış durumda.
36. Bu parçadan hareketle aşağıdaki yargıların hangisine
ulaşılamaz?
A) Bazı varlıklar, değerli olduğu düşünülerek var olmaya
başladığında koruma altına alınır.
B) Bazı varlıkları, kendi inanışlarına göre benimseyen in-
sanlar, onlara özel kıymet verir.
C) Bazı varlıklar, sınırlı bölgelerde yetiştikleri için farklı bir
öneme sahiptir.
D) Bazı varlıklar, türlü medeniyetler tarafından farklı hisse-
dildikleri için farklı adlandırılır.
E) Bazı varlıklar, bir hikâyenin konusunu oluşturur.
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
TYT / TURKÇE 35. - 36. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Sadece Hakkari'nin Cilo Dağı'nda yetişen “ters lale", dün- yanın en nadide çiçeklerinden biridir. Ağlayan gelin diye de anılan bu çiçeğin ismi temelde dinsel bir temaya dayanır. Hristiyan âleminde var olan bir inanışa göre İsa, çarmıha gerilmeye giderken geçtiği yoldaki tüm çiçekler saygı ile eğilmiş, bir tek "ters lale" dik durmuş ama İsa'nın ona ba- kışları ve onun çarmıha gerilişi bu çiçeği o kadar utandırmış ki başını eğip o gün bugündür ağlarmış. O nedenle bu çi- çeği Hristiyanlar kutsal sayıyorlar. Ayrıca geçmişte Hakkari civarında yaşayan Asurilerin de her sabah göbeğinden su yaydığı için "ağlayan lale” adını verdiği ve bu yüzden kutsal saydığı “ters lale”, günümüzde de çok değerli ve koruma altına alınmış durumda. 36. Bu parçadan hareketle aşağıdaki yargıların hangisine ulaşılamaz? A) Bazı varlıklar, değerli olduğu düşünülerek var olmaya başladığında koruma altına alınır. B) Bazı varlıkları, kendi inanışlarına göre benimseyen in- sanlar, onlara özel kıymet verir. C) Bazı varlıklar, sınırlı bölgelerde yetiştikleri için farklı bir öneme sahiptir. D) Bazı varlıklar, türlü medeniyetler tarafından farklı hisse- dildikleri için farklı adlandırılır. E) Bazı varlıklar, bir hikâyenin konusunu oluşturur.
ekibi
ne
ak
Adını İç Anadolu'nun bol demirli topraklarının su-
yuna kattığı renkten alan Kızılırmak, kilometrelerce sü-
ren yolculuğu boyunca taşıdığı alüvyonları sabırla birik-
tirdi binlerce yıldır
. Türkiye'nin en büyük akarsularının
başında gelen nehir eskisi gibi büyük bir coşkuyla de-
ğil, yorgun argin varıyor can verdiği deltasına. Bu yor-
gunluğu yolunun uzunluğundan değil
, önünün barajlarla
kesilmesinden. Irmağın ince ince eleyip büyüttüğü Ba-
fa Ovası'nın sadece bir bölümü doğal yapısını koruya-
biliyor
. Buna rağmen barındırdığı kuş türü ve sayısı açı-
sından Türkiye'deki sulak alanlar içinde birinciliği kimse-
ye bırakmıyor. Bölge kıyı kuşlarına birkaç günlüğüne de
olsa ev sahipliği yapıyor. Uzak diyarlardan gelen kuşlar,
göç yolları üzerinde yer alan bu bölgede bir nebze de ol-
sa soluklandıktan sonra yollarına kaldıkları yerden de-
a
vam ediyorlar.
T
E
2 L
1.
Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi çıkarıla-
maz?
A) Renginin kaynağına
B) Akış şeklindeki değişimlere
C) Havzasının yeryüzü şekillerine
D) Kaynağına yönelik bilgilere
E) Yaşamsal yönden bölgeye katkılarına
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
ekibi ne ak Adını İç Anadolu'nun bol demirli topraklarının su- yuna kattığı renkten alan Kızılırmak, kilometrelerce sü- ren yolculuğu boyunca taşıdığı alüvyonları sabırla birik- tirdi binlerce yıldır . Türkiye'nin en büyük akarsularının başında gelen nehir eskisi gibi büyük bir coşkuyla de- ğil, yorgun argin varıyor can verdiği deltasına. Bu yor- gunluğu yolunun uzunluğundan değil , önünün barajlarla kesilmesinden. Irmağın ince ince eleyip büyüttüğü Ba- fa Ovası'nın sadece bir bölümü doğal yapısını koruya- biliyor . Buna rağmen barındırdığı kuş türü ve sayısı açı- sından Türkiye'deki sulak alanlar içinde birinciliği kimse- ye bırakmıyor. Bölge kıyı kuşlarına birkaç günlüğüne de olsa ev sahipliği yapıyor. Uzak diyarlardan gelen kuşlar, göç yolları üzerinde yer alan bu bölgede bir nebze de ol- sa soluklandıktan sonra yollarına kaldıkları yerden de- a vam ediyorlar. T E 2 L 1. Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi çıkarıla- maz? A) Renginin kaynağına B) Akış şeklindeki değişimlere C) Havzasının yeryüzü şekillerine D) Kaynağına yönelik bilgilere E) Yaşamsal yönden bölgeye katkılarına
TYT / Türkçe
PLM
38. - 39. soruları aşağıdaki metne göre
cevaplayınız.
Evrensel Insan Hakları Bildirgesi'ne göre bir insanın
özgürlüğünün başladığı yerde diğerinin özgürluğu
sınırlanır. Yani insanlar sadece kendi doğrularına
göre yaşamaya kalkarsa toplumsal sorunlar ortaya
çıkabilir. Bu nedenle toplumsal kurallar ve evrensel
ilkeler oluşmuştur. Bunlar, esasında ahlakın temelini de
oluşturan kurallardır. Olumlu tutum sergilemek, toplumun
her bir ferdine saygı duyup onların haklarına riayet etmek
güzel ahlak göstergesidir. Ancak saygı ve sevgi sadece
insanlara karşı olmamalıdır. Dünyada birlikte yaşadığımız
diğer canlı dostlarımıza da saygı ve sevgi göstermek,
kendini ifade edemeyen savunmasız her canlının da
hakkını koruyabilmek güzel ahlak sahibi olmanın en
önemli göstergesidir.
40. Japonca kökenli bir kelim
okuyabileceğinden daha
yani istiflemesi" anlamına
HR kez 1879 yılında yayın
sahip olan ama onları oki
eleştirildiği bir romanda
daha eskilere dayanıyor.
da bibliyomanidir. Bibliye
anlamına gelen "biblion"
gelen "mania" kelimeleri
genellikle psikolojik ved
obsesif kompülsif bir bo
bozukluğa sahip kişiler
sadece biriktirmek için
ise okuma alışkanlığı ola
fazla sayıda kitap alma
kitaplıklarının kalabalık
alırlar, biriktirdikleri her
inanırlar.
Bu parçada tsundoku
hangisine ulaşılamaz
38. Bu parçaya göre ahlaklı insan,
Ozgürlüğün sınırsız olmadığını bilir.
IN Başkalarının haklarına saygı duyar.
A) Kurmaca bir eser ka
tanımlamasının yap
By Kişilerin okuyabilec
olma stekleri anlan
III. Olaylar karşısında olumlu yaklaşım gösterir.
Palme Yayınevi
niteliklerin hangilerine sahiptir?
CNTsundoku sendrom
stklıkla karıştırıldığı
A) Yalnız
B) Yalnız 11
C) Yalnız III
D) I ve III
EA, II ve III
D) Tsundoku sendrom
alışkanlığına sahip
LEBu sendromdaki ki
görünmesinden ke
39. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi ağır
basmaktadır?
A) Kanıları değiştirme
BY Olay içinde yaşatma
Czlenim kazandırma
D) Bilgi verme
El Örnekleme
16
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
TYT / Türkçe PLM 38. - 39. soruları aşağıdaki metne göre cevaplayınız. Evrensel Insan Hakları Bildirgesi'ne göre bir insanın özgürlüğünün başladığı yerde diğerinin özgürluğu sınırlanır. Yani insanlar sadece kendi doğrularına göre yaşamaya kalkarsa toplumsal sorunlar ortaya çıkabilir. Bu nedenle toplumsal kurallar ve evrensel ilkeler oluşmuştur. Bunlar, esasında ahlakın temelini de oluşturan kurallardır. Olumlu tutum sergilemek, toplumun her bir ferdine saygı duyup onların haklarına riayet etmek güzel ahlak göstergesidir. Ancak saygı ve sevgi sadece insanlara karşı olmamalıdır. Dünyada birlikte yaşadığımız diğer canlı dostlarımıza da saygı ve sevgi göstermek, kendini ifade edemeyen savunmasız her canlının da hakkını koruyabilmek güzel ahlak sahibi olmanın en önemli göstergesidir. 40. Japonca kökenli bir kelim okuyabileceğinden daha yani istiflemesi" anlamına HR kez 1879 yılında yayın sahip olan ama onları oki eleştirildiği bir romanda daha eskilere dayanıyor. da bibliyomanidir. Bibliye anlamına gelen "biblion" gelen "mania" kelimeleri genellikle psikolojik ved obsesif kompülsif bir bo bozukluğa sahip kişiler sadece biriktirmek için ise okuma alışkanlığı ola fazla sayıda kitap alma kitaplıklarının kalabalık alırlar, biriktirdikleri her inanırlar. Bu parçada tsundoku hangisine ulaşılamaz 38. Bu parçaya göre ahlaklı insan, Ozgürlüğün sınırsız olmadığını bilir. IN Başkalarının haklarına saygı duyar. A) Kurmaca bir eser ka tanımlamasının yap By Kişilerin okuyabilec olma stekleri anlan III. Olaylar karşısında olumlu yaklaşım gösterir. Palme Yayınevi niteliklerin hangilerine sahiptir? CNTsundoku sendrom stklıkla karıştırıldığı A) Yalnız B) Yalnız 11 C) Yalnız III D) I ve III EA, II ve III D) Tsundoku sendrom alışkanlığına sahip LEBu sendromdaki ki görünmesinden ke 39. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi ağır basmaktadır? A) Kanıları değiştirme BY Olay içinde yaşatma Czlenim kazandırma D) Bilgi verme El Örnekleme 16
2021 TYT
2.
Bu roman, okuruna ilk bakışta çok keyfî, çok dağınık görü-
nebilir. Yazar ---- yazmış gibi. Oysa bu dağınık görünüşlü
malzeme ---- bir şekilde toplanmış ve yapısal bir bütün mey-
dana getirecek şekilde örülmüş.
Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi
sırasıyla getirilmelidir?
A) talep edileni - bilinçli
B) aklına geleni z titiz
C) akışın getirdiğini - ahenkli
D) Kondinden beklenen tutarlı
E) wygun düşer-ateni
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
2021 TYT 2. Bu roman, okuruna ilk bakışta çok keyfî, çok dağınık görü- nebilir. Yazar ---- yazmış gibi. Oysa bu dağınık görünüşlü malzeme ---- bir şekilde toplanmış ve yapısal bir bütün mey- dana getirecek şekilde örülmüş. Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi sırasıyla getirilmelidir? A) talep edileni - bilinçli B) aklına geleni z titiz C) akışın getirdiğini - ahenkli D) Kondinden beklenen tutarlı E) wygun düşer-ateni
SEX
35. Temel malzemesi dil olan edebiyat eserinin en önemli
vasıflarından biri de toplumsallıktır. Edebiyat eseri;
yazarın yetiştiği toplumun gelenek ve göreneklerine,
sosyal, siyasal, kültürel ve ekonomik yapısına dair
bütün yapılanmayı içinde barındırır
. Bu etkileşim,
edebiyatın kendine has bir disiplin olmasından dolayı
da ayrı bir gerçekliğe sahiptir
. Edebiyat gerçekliği,
toplumla karşılıklı sosyal ve kültürel bir etkileşime
dayanır. Toplumsal kurumlardan etkilendiği kadar bu
kurumları etkileme gücüne de sahiptir.
.
Bu parcadan hareketle aşağıdakilerin hangisine
ulaşılabilir?
A) Edebiyat ve sosyoloji, hem üslup hem içerik hem
de bakış açısı bakımından birbirinden farklıdır.
B) Edebiyatın, millîliği ve oluşturulduğu toplumu
şekillendirmesi çok doğaldır.
C) Edebiyat, sadece kendi kurgusu çerçevesinde
bireysel bir irade şekli var eder.
D) Edebiyat, farklı kültürler arasındaki geçirgenliğe
doğrudan katkı sağlar.
E) Karşılaştırmalı edebiyat, araştırmacılar tarafından
farklı tanımlamalara tabi tutulur.
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
SEX 35. Temel malzemesi dil olan edebiyat eserinin en önemli vasıflarından biri de toplumsallıktır. Edebiyat eseri; yazarın yetiştiği toplumun gelenek ve göreneklerine, sosyal, siyasal, kültürel ve ekonomik yapısına dair bütün yapılanmayı içinde barındırır . Bu etkileşim, edebiyatın kendine has bir disiplin olmasından dolayı da ayrı bir gerçekliğe sahiptir . Edebiyat gerçekliği, toplumla karşılıklı sosyal ve kültürel bir etkileşime dayanır. Toplumsal kurumlardan etkilendiği kadar bu kurumları etkileme gücüne de sahiptir. . Bu parcadan hareketle aşağıdakilerin hangisine ulaşılabilir? A) Edebiyat ve sosyoloji, hem üslup hem içerik hem de bakış açısı bakımından birbirinden farklıdır. B) Edebiyatın, millîliği ve oluşturulduğu toplumu şekillendirmesi çok doğaldır. C) Edebiyat, sadece kendi kurgusu çerçevesinde bireysel bir irade şekli var eder. D) Edebiyat, farklı kültürler arasındaki geçirgenliğe doğrudan katkı sağlar. E) Karşılaştırmalı edebiyat, araştırmacılar tarafından farklı tanımlamalara tabi tutulur.
1.
1.
Uluslararası Doğal Hayatı Koruma Birliği, dünyada
nesli en fazla tehdit altında olan memeli grubun
lemurlar olduğunu açıkladı.
II.
Madagaskar'daki ormanların tahrip edilmesi ve
Afrika'nın Hint Okyanusu kiyılarındaki politik kar-
gaşa, bu hayvanların korunmasıyla ilgili etkili bir
önlem alınmasını engelliyor.
Bu iki cümlede ifade edilenlerin anlamca doğru bir
biçimde birleştirilmiş hâli aşağıdakilerden hangisidir?
A) Madagaskar'daki ormanların tahrip edilmesi ve Afrika'nın
Hint Okyanusu kıyılarındaki siyasal düzensizlikler yüzün-
den Uluslararası Doğal Hayatı Koruma Birliğince koru-
ma altına alınan memeliler grubundaki lemurların etkili
önlemler alınamadığı için sayılarının iyice azaldığı belir-
tiliyor.
B) Dünyada nesli en fazla tehdit altında olan memeli gru-
bun lemurlar olduğu Uluslararası Doğal Hayatı Koruma
Birliğince belirtiliyor ve bu hayvanların korunmasına
yönelik etkili önlemlerin Afrika'nın Hint Okyanusu
kıyılarındaki siyasal düzensizlik ve Madagaskar'daki
ormanların tahrip edilmesi nedeniyle alınamadığı
ifade ediliyor.
C) Uluslararası Doğal Hayatı Koruma Birliğinin her geçen
yıl yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kaldığını belirtti-
ği memeli hayvanlar grubundaki lemurların korunma-
sinin Madagaskar'daki ormanların tahrip edilmesi ve
Afrika'nın Hint Okyanusu kıyılarındaki politik kargaşa-
nin sona erdirilmesiyle sağlanabileceği söyleniyor.
D) Afrika'nın Hint Okyanusu kıyılarındaki politik kargaşa
ve Madagaskar'daki ormanların tahrip edilmesi yüzün-
den memeliler grubunda yer alan lemurların çoğalması
her geçen yıl biraz daha azalıyor ve Uluslararası Doğal
Hayatı Koruma Birliği de lemurlar için çok büyük tehdit
oluşturan bu durumun önüne geçemiyor.
E) Uluslararası Doğal Hayatı Koruma Birliği, memeliler
grubunun bir türü olan lemurların yaşamı için en büyük
tehdidin Madagaskar'daki ormanların tahrip edilmesi ve
Afrika'nın Hint Okyanusu kıyılarındaki politik kargaşa-
dan kaynaklandığını belirtiyor ve bunun önüne geçmek
için sıkı önlemler alınacağını ifade ediyor.
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
1. 1. Uluslararası Doğal Hayatı Koruma Birliği, dünyada nesli en fazla tehdit altında olan memeli grubun lemurlar olduğunu açıkladı. II. Madagaskar'daki ormanların tahrip edilmesi ve Afrika'nın Hint Okyanusu kiyılarındaki politik kar- gaşa, bu hayvanların korunmasıyla ilgili etkili bir önlem alınmasını engelliyor. Bu iki cümlede ifade edilenlerin anlamca doğru bir biçimde birleştirilmiş hâli aşağıdakilerden hangisidir? A) Madagaskar'daki ormanların tahrip edilmesi ve Afrika'nın Hint Okyanusu kıyılarındaki siyasal düzensizlikler yüzün- den Uluslararası Doğal Hayatı Koruma Birliğince koru- ma altına alınan memeliler grubundaki lemurların etkili önlemler alınamadığı için sayılarının iyice azaldığı belir- tiliyor. B) Dünyada nesli en fazla tehdit altında olan memeli gru- bun lemurlar olduğu Uluslararası Doğal Hayatı Koruma Birliğince belirtiliyor ve bu hayvanların korunmasına yönelik etkili önlemlerin Afrika'nın Hint Okyanusu kıyılarındaki siyasal düzensizlik ve Madagaskar'daki ormanların tahrip edilmesi nedeniyle alınamadığı ifade ediliyor. C) Uluslararası Doğal Hayatı Koruma Birliğinin her geçen yıl yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kaldığını belirtti- ği memeli hayvanlar grubundaki lemurların korunma- sinin Madagaskar'daki ormanların tahrip edilmesi ve Afrika'nın Hint Okyanusu kıyılarındaki politik kargaşa- nin sona erdirilmesiyle sağlanabileceği söyleniyor. D) Afrika'nın Hint Okyanusu kıyılarındaki politik kargaşa ve Madagaskar'daki ormanların tahrip edilmesi yüzün- den memeliler grubunda yer alan lemurların çoğalması her geçen yıl biraz daha azalıyor ve Uluslararası Doğal Hayatı Koruma Birliği de lemurlar için çok büyük tehdit oluşturan bu durumun önüne geçemiyor. E) Uluslararası Doğal Hayatı Koruma Birliği, memeliler grubunun bir türü olan lemurların yaşamı için en büyük tehdidin Madagaskar'daki ormanların tahrip edilmesi ve Afrika'nın Hint Okyanusu kıyılarındaki politik kargaşa- dan kaynaklandığını belirtiyor ve bunun önüne geçmek için sıkı önlemler alınacağını ifade ediyor.
2. Canı sıkılan, görevi gereği de bir türlü tam uykuya
geçemeyen sürücü yardımcısı, az önce gelen
yolculara ikircikli bakıyor.
Bu cümledeki altı çizili sözü anlamca
karşılayabilecek bir kullanım aşağıdakilerin
hangisinde vardır?
A) Kapıya doğru ilerlerken dışarıdakinin kimliğini
öğrenip öğrenmeme konusundaki kararsızlığı onu
bir an duraksattı.
B) Yapılanların onda bıraktığı etkiyle hayata dair
daha cesur adımlar atıyordu.
Bahçe kapısından usulca içeri giren kocaman
köpeğe korkuyla baktı.
D) Evlerin üzerine çöken bu uğursuz sessizlik
hepimizde merak uyandırıyordu.
E) Uzun yıllar sonra uğradığı baba evinin bu huzuru
ona çocukluğunun güven duygusunu yaşattı.
mal eine
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
2. Canı sıkılan, görevi gereği de bir türlü tam uykuya geçemeyen sürücü yardımcısı, az önce gelen yolculara ikircikli bakıyor. Bu cümledeki altı çizili sözü anlamca karşılayabilecek bir kullanım aşağıdakilerin hangisinde vardır? A) Kapıya doğru ilerlerken dışarıdakinin kimliğini öğrenip öğrenmeme konusundaki kararsızlığı onu bir an duraksattı. B) Yapılanların onda bıraktığı etkiyle hayata dair daha cesur adımlar atıyordu. Bahçe kapısından usulca içeri giren kocaman köpeğe korkuyla baktı. D) Evlerin üzerine çöken bu uğursuz sessizlik hepimizde merak uyandırıyordu. E) Uzun yıllar sonra uğradığı baba evinin bu huzuru ona çocukluğunun güven duygusunu yaşattı. mal eine
A
Türkçe Testi
21. (1) Yaşanan olaylara karşı yaklaşımlar ve bunlar
karşısında duyulan hislerin yoğunluğu insandan
insana değişebiliyor. (II) Bu farklılıkların yetiştirilme
biçimi ve deneyimlerden kaynaklandığı düşünülüyordu
ancak bazı bilim insanları, bu konuda genlerimizin
de etkili olduğunu düşünüyor. (III) Toplam 2800 tek
ve çift yumurta ikizinin katıldığı araştırma, insanların
hassasiyet düzeyinde genetik faktörlerin oldukça
önemli bir payı olduğunu gösterdi. (IV) Araştırma,
hassasiyet farkını ortaya çıkaran etkenlerin %47'sinin
genetik, %53'ünün ise yaşanan tecrübeler sonucu
oluştuğunu söylüyor. (V) Ancak bu araştırma, kısıtlı
bir denek topluluğu ile yapıldığı için sonuçlarının hâlâ
tartışmalı olduğunu da eklemek gerek.
Bu parçadaki numaralanmış yerlerden hangisine,
"Stresten etkilenme düzeyi hatta alınan psikolojik
yardımlar karşısında gösterilen iyileşme eğilimi bile
farklı olabiliyor." cümlesinin getirilmesi uygundur?
AL
B) II C) III D) IV E) V
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
A Türkçe Testi 21. (1) Yaşanan olaylara karşı yaklaşımlar ve bunlar karşısında duyulan hislerin yoğunluğu insandan insana değişebiliyor. (II) Bu farklılıkların yetiştirilme biçimi ve deneyimlerden kaynaklandığı düşünülüyordu ancak bazı bilim insanları, bu konuda genlerimizin de etkili olduğunu düşünüyor. (III) Toplam 2800 tek ve çift yumurta ikizinin katıldığı araştırma, insanların hassasiyet düzeyinde genetik faktörlerin oldukça önemli bir payı olduğunu gösterdi. (IV) Araştırma, hassasiyet farkını ortaya çıkaran etkenlerin %47'sinin genetik, %53'ünün ise yaşanan tecrübeler sonucu oluştuğunu söylüyor. (V) Ancak bu araştırma, kısıtlı bir denek topluluğu ile yapıldığı için sonuçlarının hâlâ tartışmalı olduğunu da eklemek gerek. Bu parçadaki numaralanmış yerlerden hangisine, "Stresten etkilenme düzeyi hatta alınan psikolojik yardımlar karşısında gösterilen iyileşme eğilimi bile farklı olabiliyor." cümlesinin getirilmesi uygundur? AL B) II C) III D) IV E) V
A
24. eleştiri anlayışlarını genel olarak ikiye ayırabiliriz: yapıta
dönük eleştiri, yazara dönük biyografik eleştiri. Yazara
dönük eleştiri, yazarın kişiliği ile yapıtları arasında sıkı bir
bağ olduğu ilkesine dayanır. Bu eleştiri türü, başlıca iki
amaçla kullanılır: Bunların biri, yapıtı aydınlatmak için
yazarın yaşamını, kişiliğini incelemek; öteki ise
"Yazara dönük" bir eleştirmen, yazarın yapıtlarını ve
kişisel yaşamını, birbirini etkileyip biçimlendiren ögeler
olarak ele alabilir.
Bu parçada boş bırakılan yere, aşağıdakilerden hangi-
sinin getirilmesi uygun olur?
yazarın yaşamını, kişiliğini aydınlatmak için
yapıtlarından birer belge gibi yararlanmaktır
B), yazarın yaşadığı toplumsal ortamı, yapıtlarını
anlamlandırmakta kullanmaktır
At yazarın anlatmak istediği ile yapıtın anlattığı şeyin
aynı olup olmadığını ortaya koymaktır
D) bir yapıtı, yazarın öteki yapıtlarıyla karşılaştırarak
incelemeyi sağlamaktır
E) yapıtların değerlendirilmesinde nesnel bir tutum
takınılmasını kolaylaştırmaktır
YAYINLARI
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
A 24. eleştiri anlayışlarını genel olarak ikiye ayırabiliriz: yapıta dönük eleştiri, yazara dönük biyografik eleştiri. Yazara dönük eleştiri, yazarın kişiliği ile yapıtları arasında sıkı bir bağ olduğu ilkesine dayanır. Bu eleştiri türü, başlıca iki amaçla kullanılır: Bunların biri, yapıtı aydınlatmak için yazarın yaşamını, kişiliğini incelemek; öteki ise "Yazara dönük" bir eleştirmen, yazarın yapıtlarını ve kişisel yaşamını, birbirini etkileyip biçimlendiren ögeler olarak ele alabilir. Bu parçada boş bırakılan yere, aşağıdakilerden hangi- sinin getirilmesi uygun olur? yazarın yaşamını, kişiliğini aydınlatmak için yapıtlarından birer belge gibi yararlanmaktır B), yazarın yaşadığı toplumsal ortamı, yapıtlarını anlamlandırmakta kullanmaktır At yazarın anlatmak istediği ile yapıtın anlattığı şeyin aynı olup olmadığını ortaya koymaktır D) bir yapıtı, yazarın öteki yapıtlarıyla karşılaştırarak incelemeyi sağlamaktır E) yapıtların değerlendirilmesinde nesnel bir tutum takınılmasını kolaylaştırmaktır YAYINLARI
29. $inema eleştirmeni Tunca Arslan'ın dünya ve Türk sia
nemasından örneklerle bitmeyen kavganın öyküsünü
anlattığı kitabı Eleştirmenleri Vurun, okuyucuları sine-
ma tarihinin şimdiye dek ayak basılmamış bölgelerin-
de sıra dışı ve renkli bir yolculuğa çıkarıyor. Arslan, ki-
tabında yerli ve yabancı bircok ismin sinema tarihi bo-
yunca eleştirmenleri "istenmeyen adam" ilan etmele-
rine tepki gösteriyor. Sinemayla uğraşanların öz eleş-
tiri yapmak yerine başarısız işlerle ilgili tüm sorumlu-
luğu eleştirmenlere yüklemesine karsi cikiyor.
Bu parçaya göre Tunca Arslan'ın sinema dünyası-
na yönelik eleştirisi aşağıdakilerden hangisidir?
Yaptıkları işlerde toplumsal fayda gözetmemeleri
İzleyicinin beğenilerini yönlendirmeye çalışmaları
Alanlarıyla ilgili güncel bilgileri yeterince araştırma-
maları
D) Eleştiriyi kabul etmeyerek bu işle uğraşanları he-
def göstermeleri
E) Eleştirmenlerin işlerini bağımsız biçimde yapmala-
rina mâni olmaları
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
29. $inema eleştirmeni Tunca Arslan'ın dünya ve Türk sia nemasından örneklerle bitmeyen kavganın öyküsünü anlattığı kitabı Eleştirmenleri Vurun, okuyucuları sine- ma tarihinin şimdiye dek ayak basılmamış bölgelerin- de sıra dışı ve renkli bir yolculuğa çıkarıyor. Arslan, ki- tabında yerli ve yabancı bircok ismin sinema tarihi bo- yunca eleştirmenleri "istenmeyen adam" ilan etmele- rine tepki gösteriyor. Sinemayla uğraşanların öz eleş- tiri yapmak yerine başarısız işlerle ilgili tüm sorumlu- luğu eleştirmenlere yüklemesine karsi cikiyor. Bu parçaya göre Tunca Arslan'ın sinema dünyası- na yönelik eleştirisi aşağıdakilerden hangisidir? Yaptıkları işlerde toplumsal fayda gözetmemeleri İzleyicinin beğenilerini yönlendirmeye çalışmaları Alanlarıyla ilgili güncel bilgileri yeterince araştırma- maları D) Eleştiriyi kabul etmeyerek bu işle uğraşanları he- def göstermeleri E) Eleştirmenlerin işlerini bağımsız biçimde yapmala- rina mâni olmaları
Bilgi 1
B
ilahi barce
7. Dilaşup, yattığı yerde acıdan kivranıyordu.
Bu arada Mahpeyker'le esirci kadın pazar-
liğa girişip hemen hemen anlaştılar. Esir-
Mosey) ci kadın, parasını alarak sevine sevine Ali
Bey'in yalısına gitmek üzere oradan ayrıldı.
Bu parçayla ilgili olarak
I. Gözlemci anlatıcının bakış açısıyla ya-
zılmıştır.
II. Dönemin zihniyetini yansıtan köle ti-
caretine yer verilmiştir.
verilmiştir.
III. Samipaşazade Sezai'nin Sergüzeşt
.
adlı eserinden alınmıştır.
yargılarından hangisine ulaşılabilir?
B) Yalnız 11
D) I ve II
hay intibah
A) Yalnız!
Stalnız III
Romanları
E) II ve III
Felatu
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
Bilgi 1 B ilahi barce 7. Dilaşup, yattığı yerde acıdan kivranıyordu. Bu arada Mahpeyker'le esirci kadın pazar- liğa girişip hemen hemen anlaştılar. Esir- Mosey) ci kadın, parasını alarak sevine sevine Ali Bey'in yalısına gitmek üzere oradan ayrıldı. Bu parçayla ilgili olarak I. Gözlemci anlatıcının bakış açısıyla ya- zılmıştır. II. Dönemin zihniyetini yansıtan köle ti- caretine yer verilmiştir. verilmiştir. III. Samipaşazade Sezai'nin Sergüzeşt . adlı eserinden alınmıştır. yargılarından hangisine ulaşılabilir? B) Yalnız 11 D) I ve II hay intibah A) Yalnız! Stalnız III Romanları E) II ve III Felatu
31. (1) Küçücük bir kan damlası düşünün, bir mikroskobun
laminda. (II) Tek gözünüzü kapayıp bakarsanız binler-
ce renk, değişip duran küçük organizmalar görürsünüz.
(III) Her biri kendi içinde bir anlam taşır; biri diğerine ya-
pışıktır ve koptuğunda eski rengi değişir, ya başka bir
şeye dönüşür ya da yok olur gider. (IV) Edebiyat tarihi-
mize bir göz atıldığında dergiciliğin önemli bir yer tuttu-
ğu görülür. (V) İşte şiir dergileri de bu küçük parçacık-
lar gibi çok hücreli bir yapıdır, biri diğerine destek olur,
onu var eder. (VI) Her dergi belli evrelerden geçip baş-
ka bir dergi oluşturur, onlarca şair ortaya çıkar, sararan
sayfalardan çıkamayanlar da olur.
Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi par-
çanın anlam bütünlüğünü bozmaktadır?
A) ||
B) III
C) IV
D) V
E) VI
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
31. (1) Küçücük bir kan damlası düşünün, bir mikroskobun laminda. (II) Tek gözünüzü kapayıp bakarsanız binler- ce renk, değişip duran küçük organizmalar görürsünüz. (III) Her biri kendi içinde bir anlam taşır; biri diğerine ya- pışıktır ve koptuğunda eski rengi değişir, ya başka bir şeye dönüşür ya da yok olur gider. (IV) Edebiyat tarihi- mize bir göz atıldığında dergiciliğin önemli bir yer tuttu- ğu görülür. (V) İşte şiir dergileri de bu küçük parçacık- lar gibi çok hücreli bir yapıdır, biri diğerine destek olur, onu var eder. (VI) Her dergi belli evrelerden geçip baş- ka bir dergi oluşturur, onlarca şair ortaya çıkar, sararan sayfalardan çıkamayanlar da olur. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi par- çanın anlam bütünlüğünü bozmaktadır? A) || B) III C) IV D) V E) VI