Paragrafın Yapısı Soruları

"E EDEBİYATI İLİMLER-1 A AYT -1 (25-34), Coğrafya-1 (35-40) alanlarına ait toplam 40 soru Sosyal Bilimler 1 Testi için ayrılan kısmına işaretleyiniz. 3. Şiirin bir eylem olduğuna inanıyorum. Dünyanın mevcut, alışıl- mış, kaniksanmış, artık bir klişe hâlini almış ve adına "anlam" denilen bilgisine bir itiraz olarak var şiir . İnsanın bu dünyaya gelirken ve bu dünyada yalnız olmadığını gösteren en değerli kontrat, yani anlaşma. Şair dünyaya karşı, sisteme karşı elbette karamsar, sıkıntılı olmak zorunda ama içinde iyimser olmasını gerektiren bir şey var, şiirin güveni var. Bu nedenle şiiri hem sa- nat hem de hayat olarak düşünüyor, yaşıyor ve yazıyorum. Bu sözler aşağıdaki sorulardan hangisine karşılık söylenmiş olabilir? A) Anlamın şiirdeki yerini nasıl açıklıyorsunuz? B) Niçin şiir yazıyorsunuz? C) Şair olarak yaşama nasıl bakıyorsunuz? P) Şiiri nasıl tanımlıyorsunuz? E) Şiirlerinizde ne anlatıyorsunuz? Birinin sizin icin cok da önemli olmayan bir sevi gözünde bir

10. Kusursuz olsaydık, eğer başkalarının kusurlarını bulup çıkarmaya bu kadar meraklı olmazdik. Aşağıdakilerden hangisi anlamca bu cümleye en yakındır? A) Başkalarında kusur arayanlar, kendi kusurlarının farkında olmayanlardır. B) Kendi kusurlarını göremeyenler, kusuru başkalarında bulur. C) Kendini kabul ettiremeyen insanlar, başkalarını kusurlu bulur. D) Başkalarını beğenmeyen insanlar, kendilerine güvenemeyenlerdir. E) insanlarda kusur aramak kişinin kendisinin kusurlu olduğunu göstermesi bakımından önemlidir.

C) Hiç kimsenin derdiyle ilgilenmemek D) Gereksiz, boş işlerden uzak durmak E) Güncel magazin haberlerini dinlememek 3. Okuma zevkinden yoksun olan insanlar ne yazık ki karanlık bir dünyada yaşıyor gibidirler. Bu insanların fikirleri ve konuşmaları basit bir düzeyde kalır. İstedik- lerini etkili ve güzel bir şekilde anlatamazlar. Hayalleri donuk ve kısırdır; çekici bir yanları bulunmaz. Bu parçadaki altı çizili sözle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Sinirli bir hayal dünyasının olması B) Tutarsız düşüncelere sahip olma C) Duyguları dışa yansıtmama D) imgelerin durgun ve verimsiz olması E) Hayal dünyasından bir türlü çıkamama 106

1:34 X ... 39 A Deneme - 7 ele geçir- yamazlar geçen za- da yaşa- mir. Doruk ak önem- özdeşim aki yargi- 29. 1. Dünyanın en büyük yağmur ormanı Amazonların, emebildiğinden daha fazla karbondioksit ürettiği tes- pit edildi. 9 yıl boyunca toplanan laboratuvar ölçüm- lerinin analizi sonucu elde edilen verilere göre Ama- zonlar, bir yılda bir milyar ton karbondioksit salıyor. Uzmanlar, dünyanın akciğerleri olarak tanımlanan Amazonlann karbondiksit emmek yerine salar hale gelerek iklim krizini hızlandırdığına dikkat çekiyor. İk- lim değişikliğiyle mücadele için fosil yakit kullanımı nin azaltılmasının daha da acil hale geldiğini vurgulu- yor. II. Araştırma ekibinin lideri Luciana Gatti, her yıl artan ormansızlaştırma ve orman yakınlarında çıkan yan- ginlarin Amazonlar bir sonraki yıl daha hassas håle getirdiğini belirtiyor. Böylelikle kuraklık ve sıcak hava dalgasına maruz kalan ağaçlar daha kolay ölür ya da yanar hale geliyor, sayısı azalan ağaçlar daha az yağmur üretiyor ve bu, kısır döngüyü tetikliyor. erinin pe- up yazmak birçok en- şa çıkmak Bu iki parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? yolun zor- A) Faskil görüşlerin aslında birbirini desteklediğini gös- termektedirler. By Iki farklı konuya ilişkin ortak bir görüş olduğunu vur- gulamaktadırlar. Ayni olguyu farklı yönleriyle değerlendirip ele almak. tadırlar D) Ayni düşünceyi pekiştirmeye yönelik farklı örnekler sunmaktadırlar E) Farklı üsluplar kullansalar da konuyu benzer neden- lerle açıklamaktadırlar.

ROMANIN YAPI OGELE 1 (1) Kendi dönemi içindeki gerçekçilik anlayışına uygun olarak 3. yazılmış olan Yaban'da Yakup Kadri, I. Dünya Savaşı'nın biti- miyle birlikte Sakarya Savaşı'nın sonuna kadar olan sürede bir Anadolu köyünde, köylüleri, köyün durumunu, Milli Mücade- le'ye ilişkin tavirlannı bir aydinin gözüyle verir. (U) Mekân Milli Mücadele sirasinda Orta Anadolu'da bir köydür. (In Roman kahramanı Ahmet Celal, kendini kurtanci olarak gören, halkı eğitmeyi görev edinmiş, kafasında yarattığı gerçekle yaşanan gerçeğin çatışması sonucu "yaban"laşan tipik aydındır. (IV) Her ne kadar köylülerin İstikla Mücadelesi'ne karşı duyarsız tavirian ana karakterimizi ve okuyucuyu fazlasıyla sinir etse de durup düşününce ortada, on yıllar süren savaşlardan bikmış, sonu gelmez yoksulluk ve ezilmenin yorgunluğundan her şeyi unutmuş ve sadece yaşam derdine düşmüş bir halk vardır. Yaban için "Bu eser benliğimin çok derinlerinden adeta kendi kendine sökülüp koparak gelmiş bir şeydir." diyen yazar, bu romanda ortaya koyduğu birçok soruna daha sonra yazacağı Ankara'da cevap bulmaya çalışacaktır. Yakup Kadri Karaosmanoğlu'nun "Yaban" romanı hak- kında bilgiler veren bu parçadaki numaralanmış cümle- lerle ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? Yazut Yayıncılık A) I. cümlede romanin konusundan söz edilmiştir. B) II. cümlede romanın geçtiği yer hakkında bilgi verilmiştir. C) III. cümlede roman kahramanı Ahmet Celal ile köylü arasın- daki uyum anlatılmıştır. D) I. cümlede olumsuz bir durumdan söz edilse de köylüye bazı yönlerden hak verilmiştir. E) V. cümlede roman hakkında yazarın düşünceleri verilmiş ve bir bitmemişlikten bahsedilmiştir.

4. li 1. Örneğin kurdeşen hastalığının tedavisi için, ezilmiş süpürge otu tohumundan faydalanabilirsiniz. II. Süpürge otunun yüzyıllardır tıp alanında kullanıldığını söylemiştik. III. Sabah ve akşam birer tatlı kaşığı tüketeceğiniz bitki tohumu, çok kısa sürede kurdeşen döküntülerinin iyileşmesini sağlayacaktır. IV. Peki süpürge otunun insan sağlığına ne gibi faydaları bulunuyor? V. Sade tüketemiyorsanız tarçin kullanımı gibi yoğurda katarak tüketebilirsiniz. VI. Süpürge otu daha çok cilt hastalıklarında kullanılır. Numaralanmış cümlelerle anlamlı ve kuralli bir paragraf oluşturulmak istense hangisi baştan üçüncü olabilir? A) II B) III C) IV D) V E) VI KRONOMETRE PARAGRAF SORU BANKASI 337

HA S 1. bir ruh halinde olduğumuzu ya da ne yaptı- ğimizi II. bakışımızı, yüz ifademizi değiştirerek ken- dimizi akıllı telefonlarımız sayesinde nerede ve nasıl IV. olduğumuzdan çok farklı biçimde anında in- sanlara aktarabiliyoruz V. tek bir fotoğrafla üstelik kameranın açısını Numaralanmış ifadelerden anlamlı ve kurally bir cümle oluşturulmak istenirse baştan üçüncü ifa- de aşağıdakilerden hangisi olur? C) III A) I D) IV EV

SONUÇ TESTI 7 KARMA SORULAR 34.-35. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayiniz. (1) Katakofti, bir mahkumun esrarengiz şekilde ortadan kayboluşu çevresinde gelişen olaylar, bir dizi bilmecenin okura takdimi şeklinde cereyan ediyor. (II) Gökdemir ihsan, son derece özenli üslubuyla, birbirinden uzak dünyaları bu küçük kitapta yan yana getirmiş. (III) İngiliz klasiklerinin, halk türkülerinin, kadim kissaların tatları bu "humor" yüklü mistik polisiyede buluşuyor. (IV) Hikâyeden bir tek unsuru çıkarınca olayların seyri ne derece değişir? (V) Katakofti, bu kışkırtıcı soruyu cevaplıyor. (VI) Gökdemir Ihsan, edebiyatı "hakikati araştırmanın münasip bir yolu" olarak kullanırken hikâyeyi de okur ile kahraman arasında düşünce birliğine dayalı bir oyun olarak kurgulamış. 36. Günümüzde d bağlı köylerde için kullanılan Acil Koruma Listesi'ne kat Prof. Dr. Onu bilimsel bir dergisinde y kullanılırken aktif oluyor. çıkmasında biliniyor. Bu konuşma hastalar iç sağlayabil Bu parça 1. Islik yönte UNE mira bulu Islik kült ara 34. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? LİMİT YAYINLA IV Dil Dkü yargil A v A) 1. cumlede, eserdeki olayların nasıl geliştiği hakkında bilgi verilmiştir. B) II. cümlede, yazarla ilgili bir beğeni dile getirilmiştir. C) II. cümlede, eserin dil ve anlatımındaki ögelerden bahsedilmiştir. D) V cümlede, eserdeki ögelerin yerli yerinde kullanıldığı vurgulanmıştır. E) VI. cümlede, yazarın edebiyata bakış açısına yer verilmiştir. 35. Bu parçadan Katakofti adlı eserle ilgili olarak aşağıdaki yargılardan hangisine ulaşılamaz? A Polisiye bir öykü kitabıdır. B) Olayların anlatımında gizeme yer verilmiştir. c) Ince alay ve güldürü ögelerinden yararlanılmıştır. Yazar , okurla eserin kahramanı arasında bağ kurmaya çalışmıştır. E) Alanındaki eserlere öncülük etmiştir. 348

13. Okunmamış ve takdir edilmemiş bir şair olmak hayattaki bütün rağmen ona öyle hüzünlü bir ifade veriyordu ki görenler aslında ---- olan bu adamın hâline fazlasıyla şaşıyordu. A) başarılarına - bir eli yağda bir eli balda B) eksiklerine - çok parası C) kazanımlarına - her zaman kederli D) sorumsuzluklarına - zengin ve güçlü E) fırsatlarına - sürekli gezip eğlenme peşinde - - *** INFORMAL YAYINLARI KA INFORMAL YAYINLARI K INFORMAL Y - (2016-ALES)

raç içinde 7. Locke's vermeleri akış açıları- ayı getirdiği -an yazarlar z insanları lükler, ayni yaşam tarz. syal ve kül: tün sözcük, ullanımlarını m) ni öykücüle- an günümüz sanat aplay- ere taşıyacak andiracaktır. Eaya koyarak lebiyat, tarih, bilgi sahibi ol- Günlük dilde kullandığımız sınırlı sayıdaki sözcükler, post modern öykü gibi güç bir sanat için yetersiz kalıyor. Burada devreye imge giriyor işte. Sözcükleri akla gelen ilk anlamı dışında kullandığım için post modern öykü- lerime anlamsız diyenler olduğunu da biliyorum. Oysa cağımızda bir öyküden çıkanian anlamın kişiden kişiye değişmesi, o öykünün anlamsız olduğunu göstermez. Aşağıdakilerden hangisi bu parçadaki bakış açısına uygun bir metinden alınmıştır? A) Hasan vapurda eğlendi, girl gırl işleyen vinçlere, üstleri yazılı cankurtaran simitlerine kurutulacak çamaşırlar gibi iplere asih sandallara, vardiya de- ğiştirilirken çalınan kampanaya bakarak çok eğlen- di. Beş yaşında idi; peitek, şirin konuşmalarıyla de güverte yolcularını epeyce eğlendirmişti. B) Dağılmış insanların arasından çıkıp Karadağ'ın or- manlarına süzüldü, güzel ve sessiz bir ata bindi- At, içtiğinde güven verici olabilen su gibi dinginken an- sizin ürktü, dizgin kayışını kopardı, mareke takıldı ve çifte atarak adamı düşürdü. Bacağındaki sancı gözüne esrik bir tül gerdi. Adam, büyük bir kafile hâlinde geçmişin derelerinden geçti, varlık çölünde konaklayan her nesne gibi yalnızdı. Şemsiyesine dayanarak kalktı, atin kaçtığı yöne, geleceğin yük- sek dağlarına yürüdü. C) Durak kalabalıktı. Birkaç kişi koşuşmuş, çevik bir davranışla girivermişti arabaya. Solunda iki kişi... En sağdaydı. Cebindeki bozuk paraların en küçüğü, iki buçukluk... Öteki müşteriler verince o da onlara uymuş, uzatmıştı iki buçukluğu. Şoför almış, ötekile- rin iki buçuk, beşliklerinin üzerini vermiş, onunkini... Bu sırada en sağdaki inip, bir başka yolcu binme- seydi şoför herhâlde paranın üstünü verecekti. D) At ikide bir sürçüyor, kapanıyor, soluyor, kendisini toparlıyor; gömülüyor, gene silkiniyor, gene iler- lemeye çabalıyor. O, yaşlı, romatizmalı, yılgın bir beygirdir. Toprak ise gittikçe vicik vicik bir hâle gel- mektedir. Yağmur kesilmek bilmediğinden saplanıp kalmaları veya taşan bir ırmağın akıntısına kapıla- rak boğulmaları olasılığı çoğalıyor. E) Seneler var ki kuşlar gelmiyor. Daha doğrusu ben göremiyorum. Hâlbuki sonbahar; kocayemişleri, be- yaz esmer bulutları, yakmayan güneşi, durgun ma- viliği, bol yeşili ile kuşlarla beraber olunca insana, sulh, şiir, şair, edebiyat, resim, musiki, mesut insan- larla dolu bir dünya düşündürüyor. Şiirlerinde dol- di sesini oluş- eksiği, klasik

4. (1) Teknolojiye bağlanmak çağın gerekliliği ancak teknolojiye bağımlı olmak, tedavi yöntemleri geliştirilmeye çalışılan yeni bir bağımlılık biçimi. (11) Teknoloji bağımlılığı deyince daha çok internete duyulan bağımlılık ya da bağımlısı olunan teknoloji ürününe ulaşılamadığında yaşanan yoksunluk akla geliyor. (III) Kişinin teknoloji bağımlısı olduğu teknoloji ürününün başında saatler harcamasından, sosyal bir iletişim yerine internet üze- rinden iletişimi tercih edişinden anlaşılıyor. (IV) Kişinin tekno- loji ürünü başında geçirdiği bu uzun süreden ötürü suçluluk hissettiği bilinse de bu hâlden büyük bir mutluluk duyduğu da biliniyor. (V) Saatlerini internet başında geçiren çocuk ya da gençlerde akademik başarıda düşüş ve aile bireyleriyle diya- log kurmada isteksizlik gibi sorunlar görülüyor. Teknoloji bağımlılığının ele alındığı bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) I. cümlede, teknolojiye ilginin bir zorunluluk olduğundan söz ediliyor. B) II. cümlede, farklı tanımlarının olduğu söyleniyor. C) III. cümlede, belirtilerinin ne olduğu ortaya konuyor. D) IV. cümlede, çelişkili bir durumdan söz ediliyor. E) V. cümlede, kişinin sosyal ilişkilerine zarar verdiğinden söz ediliyor.

22. (1) Burdur'un Yeşilova ilçesinde yer alan Salda Gölü, bir kapalı havza gölü. (II) Yani akarsular, yer altı su- ları ve yağışlarla beslenen gölden dışarıya akan bir başka nehir bulunmuyor. (III) Dünyada Mars yüzeyi ile ayni jeolojik özellikleri ve mineral yapısını taşıyan iki yerden biri Salda Gölü. (IV) Doğal güzelliğinin yanı sıra Mars'ın bir zamanlar nasıl olduğuyla ilgili ipuçları vermesi ile de bilim insanlarının odağında. (V) Kireç taşına benzer kayaçlardan oluşan gölün yüzeyinde magnezyum oluşuyor. (VI) Magnezyum ise kıyıya be- yaz rengini vererek gölün muhteşem renginin ortaya çıkmasına neden oluyor. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar? A) II B) 0 C) IV D) V E) VI C ov

6. Demirci Haydar Usta yürürken zink diye duruverdi. Sağ elini bakır kızılı uzun sakalına götürdü, sakalını tam çe- nesinin altından sertçe tutamladı. Sol eli de kendinde ol- madan sağ elini izledi. Haydar Usta'nın adımları gittikçe yavaşlıyordu. Sonra ağır ağır gittiler, durdular. Haydar Usta bir süre olduğu yerde öylece kaldı. Başını kaldırdı, havayı koklar gibi boynunu uzattı, sağına soluna bakındı, sonra gene daldı gitti. Elleri sakalından çözülüp iki iri külünk gibi yanlarına düşünce gene yürüdü. Gittikçe hızlanıyordu. Ce- viz rengi bir şayak şalvar giymişti. Sırtındaki yelek sırmalı, eski bir aba ya da cepken bozmasıydı. Başında kendi eliyle keçi tüyünden ördüğü altın renginde bir börk vardı. Börk ona iki kat heybet veriyordu. Kaşları da püskül püskül, ge- niş alnına; altın, uzun börküne, çağıldayarak akmış gitmiş bakır sakalına uyuyordu. Bu parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söyle- nemez? A) Benzetmelerden yararlanılmıştır. B) Gözlemci bakış açısının özelliklerini yansıtmaktadır. C) Öyküleme tekniği kullanılmıştır. D) Hakim bakış açısıyla yazılmıştır. E) Açık bir anlatım vardır.

5. 7 (1) Kentsel sorunların salt teknik ve işlevsel çözüm yollarıyla giderilmesi, nihai olarak tamamlanmış bir ürün ortaya koymaz. (11) Kent âdeta sürekli bir inşa süreci içinde var olan, daima yeniden biçim kazandırılan, eskiyen envanteri dönüştürülerek yenilenen anlamlı bir tasarım nesnesi gibidir. (III). Dolayısıyla kentler dinamik tarihsel bir sürecin ürünüdürler ve zamanın geçişine bağlı değişim kent uzamında her daim gözlenebilir durumdadır. TTV Ancak kentsel.uzamda açıkça görülen şudur ki güncel peyzajı biçimlendiren geçmiş süreçler ve olaylar kısmi bir kayıt bırakır. (V) Çünkü kentsel biçimler, açığa vurdukları kadar kentsel metnin aralarındaki satırları belirginleştirir. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangi ikisi aynı düşünceyi aktarmaktadır? Alle II Dive C) II ve IV 6 III ve IV E V ve v

8. Yargı bu kadar kesin. Bugün dünün yarını değil mi aslında? Öyleyse birçok konuyu, birçok ihtiyacı, yapılması gerekli birçok işi yarınlara bırakmak büyük yanılgıdır ama bu hoşumuza gider bizim. Kendimizin bile çok zor fark ettiği bir kaçamakla, örtülü bir tembellikle "yarın" der ve sıyrılırız işin içinden. Bu parçada boş bırakılan yere düsüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilebilir? A) İnsan, dünü bir yana bırakmalıdır. B) Yarın diye bir şey yoktur. C) Bizi yönlendiren, gelecek korkusudur. D) Zaman, göreceli bir kavramdır. E) Zaman kişiden kişiye değişir. banda

u yan A 5. 1960'ların basında Avrupa'ya göc etmeye başlayan Türkiyeliler sadece Almanya'ya gitmedi. İleride çok önemli sosyolojik neticeler verecek olan bu göç sürecinin başka ayakları da vardı. Mesela Fransa. Bugün Fransa'da Türkiye ile bir şekilde ilişkili olan aşağı yukarı 500 bin kişi yaşıyor. Ancak Avrupa'ya göçün bu ayağı da diğerleri gibi Almanya'nın gölgesinde kalıyor. Hâlbuki içinde bulunduğumuz yıl Fransa'daki Türkiye kökenliler için önemli bir sene. Çünkü Fransa ile yapılan işçi göçü anlaşmasının üzerinden tam 50 yıl geçmiş. B Bu parcada aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? A) Türkiye'den göçün Almanya'yla sınırla kalmadığına B) Avrupa'ya göçün toplumsal sonuçlara gebe olduğuna Türkiye'den gelenlere Avrupalıların ön yargıyla yaklaştıklarına D) Fransa'ya göçlerin Almanya'nın gölgesinde kaldığına E) Türkiye'den Avrupa'ya göçün hangi tarihte başladığına 8.