Paragrafın Yapısı Soruları

19. Zekâ, karşılaşılan problemlere en uygun ve en kısa yoldan çözüm bulabilme yeteneğini ortaya koyan zihinsel bir niteliktir. Zekâ testleri, büyük cinsiyet farklılıklarını gösteren sorulara yer vermemek ya da kadınlar için avantajlı maddeleri, erkekler için avantajlı maddelerle dengelemek suretiyle cinsiyet farklılıklarını en aza indirecek şekilde hazırlanmalıdır. Bu sözler aşağıdaki soruların hangisine karşılık söylenmiş olabilir? A) Zekâ gelişimi ile çevre koşulları arasında ilişki var mıdır? B) Zeka, öğrenme gücünün bir göstergesi midir? C) Zekä testi sonuçları bireyin ruhsal durumundan etkilenir mi? DJ Zekâ düzeyleri bakımından bireyler arasında farklılıklar var mıdır? E) Zekâ testi sonuçları, bireyin organik yapısından bağımsız düşünülebilir mi?

A A TYT / Türkçe (5.) (1) Çok eski dönemlerden kalma tarihî değerleri ve kaplica tedavisi imkânlarıyla ön plana çıkan Kırşehir, yeni normal- leşme döneminde ziyaretçilerin akınına uğrayacak illerden bir tanesi durumunda. (II) Osmanlı Devleti'nin manevi ku- rucusu Şeyh Edebali'nin doğup büyüdüğü Osmanlının te- melini oluşturan Ahilik teşkilatının piri olan Ahi Evran-ı Ve- li'nin yaşadığı bir şehirdir. (III) Ayrıca Cacabey Gökbilim Medresesi ve Şeyh Süleyman Türkmani' nin türbesinin bu- lunması nedeniyle şehir Anadolu'nun önemli tarihî kentleri arasında yer almaktadır. (IV) Şehirde Osmanlı dönemle- rinden kalma Lale Camisi, Melik Gazi Kümbeti ve Kaman ilçesindeki kale, höyük kazıları Kırşehir'i âdeta muhteşem bir açık hava müzesi hâline getiriyor. (V) Şehirde yer alan başta flamingolar olmak üzere turna, martı, ördek ve yerel kuşlara ev sahipliği yapan Seyfe Gölü barındırdığı ende- mik bitki türleri ile ziyaretçilere görsel şölen sunuyor. Bu parçada numaralanmış cümlelerde Kırşehir ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A 1. Unutulmayan, anılma değeri olan yapıtlara sahiptir . B) II. Osmanlı Devleti'nin belli başlı ana özelliklerini ve ru- hani yapısını yansıtır. III. İslam dini kurallarına uygun bilimlerin okutulduğu tarihî mekan ve ünlü bir kimse için yaptırılan mezar ya- pilarini barındırır. @ IV. Şehrin merkezinde açık havadan etkilenmeyecek et- nografik eserlerin veya sivil yapıların sergilendiği yerler ve kubbe şeklinde köşeli yapılar vardır. É) V. Çeşitli hayvan türleri ve sadece bir bölgede yetişen bitki türleri ile göze hitap eden bir yerdir. V Aktif Öğrenme Yayınları 6. I. Günümüzde metal, mineral ve bileşik olmak üzere üç farklı şekilde yararlanılan lityum metali, atom ağırlığı ve yoğunluğu düşük olduğu için farklı alanlarda kullanılıyor.

ya da belki de kitabu gördag PR Sanki reci- Boagimi düsünüyordu. Bu parçadaki yazım yanliş aşağıdakilerden hangisi lledo- zeltilebilir? d. B d bir- A "fark etmek" söz öbeği bitişik yazılarak B)) "düzyazı" sözü aynı yazılarak "sanki" kelimesindeki "kl" ayrılarak D) avrağı" sözcüğü, "evrakı" diye yazılarak E "ya da" sözcuga birleştirilerek 15 B 12. (1) Gelenek, "bir toplumda eskiden kalmış olmaları dolayısıy- la saygın tutulup kuşaktan kuşağa iletilen, kültürel kalıntılar, alışkanlıklar" biçiminde tanımlanır. (II) Gelenekçi sözcüğü ise "geleneklere bağlı kimse" anlamındadır. (W) Sanat ve edebi- yatta, toplumu değiştirme ve dönüştürme çabası sergileyenler olduğu gibi, toplumun geleneklerine bağlılık sergileyenler de vardır. (IV) "Yenilikçi" ve "gelenekçi" kavramları işte bu farklı tavırları karşılamak için kullanılır. (Yenilikçi tavrın arkasında toplumun değerlerine sırt çevirme, gelenekçi tavrın arkasında ise toplumun değerlerini yüceltme kaygısı vardır. (VI) ikisini uz- laştırmaya yönelik bir çizgi takip edenlerden de söz edilebilir. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf hangi cümleyle başlar? A) W B) III C) IV D) W E) 5 LO

20:08 C © 22 27. Batillanin ruh hastalarını bir hasta olarak kabul etmeyip onlara işkence yaptıkları Orta Çağ'da Türkler onları birer hasta olarak kabul etmiş; ruh sağlığına, ruh hastalarına ve tedavilerine büyük önem vermişlerdir. Ruh hastalıklarının müzikle tedavisini ilk defa düzenli ve bilinçli bir biçimde uy- gulayan, bu tedavinin öncülüğünü yapanlar Türkler olmuş- tur. Tarihi bilgilere göre, 6000 yıl öncesine dayanan Türk müzik tarihinden söz edilmekle birlikte, Türkler müzikle te davinin esaslarını Araplar ve Acemlerden almıştır. Hoca Nasır Musa, Abdülmümin Safi, Safiddin Barid, Keyhüsrev gibi Arap bilginleri ile Farabi ve Tabip Şuuri gibi bilginler, duğunu bi kin bir m zenbazlik özüne ay karakter Öyle çirk larla gizl cağım, sonunda Bu par nemez A) Mal ran 1. müzikten anlamayan bir hekimin, tipta bilgin ve mesle- ğinde yetenekli olamayacağı için teşhis de yapamaya- cağını söylemişlerdir II. insan bedeninin enerji kaynağının ruh olduğunu öne sürüp ruhi sikintilarin ve bozuklukların müzikle gideri- lebileceğini, bu şekilde bedenin de sıhhate kavuşaca- B) Ins ed C) Ö da m D) Y III. bu minval üzerinde yoğunlaşıp bunu tedavilerinde kul- lanmış, çağdaşları ve sonraki dönemlerdekilerine bu konuda öncü olmuşlardır o Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre numa- ralanmış cümlelerden hangileri getirilebilir? -MIRAY YAYINLARI- E) A) Yalnız B) Yalnız 11 C) I ve III D) II ve III E) I, II ve III

A A Deneme - 3 - P 7. 1 e li 19. Gazeteci: (1) Akademisyen: Yapay zekâ mühendisliği öğrencileri, ilk yıl bilgisa yar mühendisliği ile ortak bir müfredat izleyecek; programlama, algoritmik düşünme ve problem çöz- me konularında bilgilenecekler. İkinci yıl bu ortak temel, veri yapıları ve algoritma dersleri ile devam edecek. Üçüncü yıl bilgisayarlar zekânın temelleri ve veri bilimi konularında dersler alacaklar. Son yılda ise öğrencilerimiz, bir bitirme projesi ile yapay zekâ üzerinde uzmanlaşmış olarak mezun olacaklar. Gazeteci: e etik, yapay - B L G 1 $ Akademisyen: insan davranışlarını problem çözme ve karar verme süreçlerinde analiz eden yapay zekâ mühendisleri, çeşitli sorunlar karşısında makinelerin çalışması, karar verme süreçleri ve sistemlerin organizasyonu üzerine çalışırlar. Ayrıca veri mühendisleri ile işlet- me yöneticileri ve uzmanları arasında koordinasyon sağlayarak makine öğrenme modellerini, diğer uy- gulayıcıların kolaylıkla erişebileceği ve kullanabile- ceği şekilde düzenlerler. Bu diyalogda boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi sırasıyla getirilmelidir? A) 1. Yapay Zekâ Mühendisliğiyle ilgili bir bölüm açmak nereden aklınıza geldi? II. Yapay zekâ mühendislerinin başlıca nitelikleri neler olacak? B) 1. Yapay Zekâ Mühendisliği ile Bilgisayar Mühendis- liği Bölümü arasında nasıl bir fark var? II. Yapay zekâ mühendislerinin görevi problem çözme ve karar verme süreçlerinin analiziyle sınırlı mıdır? c) 1. Yapay Zekâ Mühendisliği Bölümünde okutulacak bütün dersler belli oldu mu? II. Yapay zekâ mühendisleri başka mühendislik dal- larıyla da ortak çalışma yapar mı? D) 1 Üniversitenizin Yapay Zekâ Mühendisliği Bölü- münde öğrencilere nasıl bir program sunulacak? II. Yapay zekâ mühendisliğini bitirenlerin ne gibi ça- lışma alanları, görev ve sorumlulukları vardır? EX 1. Yapay Zekâ Mühendisliği Bölümünde okuyacak öğrenciler her yıl aynı dersleri mi alacak? II. Bölüm mezunlarınızın değişik sektörlerde çalış- maları söz konusu olabilecek mi?

karışık hâlde verilmiştir. 13. Aşağıda Yarasa, Çal ve Martı adlı fablın olay örgüsü 1. Üç ortak hayatlarını kurtarmayı zor başarmışlar ama para ve eşyalarını kaybetmişler. olant 2. Az sonra kopan bir firtina geminin batmasına se- bep olmuş. ve 3. Bir gün yarasa, çalı ve martı iş birliği yapip ticaret le uğraşmaya karar vermişler. 4. O günden sonra yarasa alacaklıların onu bulma- larından korktuğu için sadece geceleri dışarıya çıkmaya; martı da deniz kenarında durup dalga- ların, bakırını karaya çıkarmasını beklemeye baş- lamış 5. Yarasa ödünç para, martı bir bakır, çalı da elbise almış. 6. Çalı ise elbisesini geri almak ümidiyle insanların elbiselerine yapışıp onlardan bir türlü ayrılmaz ol- muş. 7. Hep birlikte bu aldıklarını elden çıkarmak için ge- miye binip denize açılmışlar. Fabla ait olay örgüsünün doğru sıralanışı aşağı- dakilerin hangisinde verilmiştir? eis yinin A) 3-5-2-4-1-7-6 B) 3-5-7-1-2-6-4 ) 3-7-1-2 .4-5-6 D) 3-5-7-2-1-4-6 E) 3-7-2-1-6-5-4

20. - 21. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Bir edebiyat meraklısı genç, yeni yazdığı romanın müsveddelerini Balzac'a getirip onun fikrini almak istemiş. Balzac, her zamanki gibi oldukça yoğunmuş. Masasında bir sürü açık kitap varmış ve her birine ara ara göz atıyormuş. Bir yandan da küçük kâğıtlara notlar alıyormuş. Usta yazar, genç adamı bir süre daha beklettikten sonra müsveddeleri ondan alıp okumaya başlamış. Okuma işini büyük bir dikkatle tamamladıktan sonra konuşmaya başlamış: “Bak evladım! Bu eserin kuvvetli değil, sana şöhret kazandırmaz fakat onu ziyan etmeyip sakla. Meşhur olduktan sonra yayımlar ve bolca para kazanırsın. Bunu asla unutma!" 20. Tasvip etme W. Ithamda bulunma Onaylama Sualomar LHV. Thtar etme Salik verme ujarms öneride bulunms Balzac'ın sözlerinde yukarıdakilerden hangileri yoktur? A) Yalnız! B) Yalnız III C) I ve D) I, II ve III Leyll, III ve IV 21. Bu parçadan çıkarılması gereken sonuç aşağıdakilerin hangisidir? A) Genç bir yazarın ilk eseri genelde kusurlu olur ve bu nedenle pek beğenilmez. B Henüz yolun başında olan yazarların usta sanatçılardan öğreneceği pek çok şey vardır. Nitelikli bir eser vermenin öncelikli ölçütü deneyim sahibi olmaktır. Tanınmış ve kendini kabul ettirmiş bir yazarın niteliksiz eserleri de çok satabilmektedir. E) Nazıldığı dönemde beğenilmeyen bir eserin yıllar sonra beğenilebileceği unutulmamalıdır.

APISI Paragrafın Yapısı ž llar 2. nu an in . Hi Dünya ve Türk edebiyatında yazarlara ve öteki sanatçılara ait önemli mektuplar var. (II) Yazınsal değer taşıyan bu mektuplar, o yazar- ların gizli dünyalarını da açar bize. (III) Bunlar, okuyana her dönemde yeni yeni tatlar verir. (IV) Sanatçıların ya da yazarların birbirlerine yazdık- ları mektuplar kitaplaşınca artık onların malı ol- maktan çıkar. (V) Kişisellikten kurtulur, toplumsal işlev yüklenmeye başlar. (VI) İki sanatçının özel, gizli ürünleri olma niteliğini yitirir, kitlelerin ortak malı olur. (VII) Yığınlara seslenir, iletilerini yük- sek sesle dile getirir. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf hangi cümleyle başlar? C) IV. E) VI. (2003 - Öss) A) II. B) III. DV.

eis Yayinlar 7. 9. 1. Ne Bu Ad Sa Askerler başlarını tepelerden gelen sese doğru kaldir- dilar. Kuru Kadı'dan hepsi cekinirlerdi. Gayet sert, ga- vet titiz bir adamdı. Sabahtan aksama kadar namaz kılar, zikreder, geceleri hiç uyumazdı. Daha yatıp uyu- duğunu gören yoktu. Askerler koyunları toplamaya başladılar. Kuru Kadi Sigetvar'a baktı. Üst tarafındaki göl, kirli bakır bir levha gibi yeri kaplıyordu. Kargalar, havaya boşaltılmış bir çuval kömür gibi karmakarışık geçiyorlar; sükûtu parçalayan keskin, sivri sesleriyle gaklıyorlardı. Kalbinde ağır bir elem duydu. “Hayırdır inşallah..." dedi. Canı o kadar sıkılıyordu ki... Bu parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi G söylenemez? TERIMA RASF cleta CAYEVA CRY A) Olay hikâyesine özgü nitelikler taşıdığıt B) Betimleyici ve öyküleyici anlatımın iç içe kullanıl- diği C) Kuru Kadı'nın bazı kişisel özelliklerinden söz edil- diği D) Anlatımın üçüncü kişi ağzından ilahi bakış açısıy- la yapıldığı + E) Anlatıcının duygu ve düşüncelerinin merak uyan- diracak biçimde metne yansıtıldığı :eis

2. 1. Olumsuz deneyimler yaşayan insanlardan bir kısmı ayakta kalıyor, bir kısmıysa uzun süren bir yıkım süre- cine giriyor. V FEN BİLİMLERİ YAY II. Yaşadığı kötü deneyimlere rağmen ayakta kalan kişiler “dayanıklı" olarak nitelendirilebilir. Bu iki cümlede ifade edilenlerin anlamca doğru bir biçimde birleştirilmiş hâli aşağıdakilerden hangisidir? 4. Bir dü A) Kötü olayların etkisinde kalmayıp ayakta durabilen insanlar dayanıklı sayılırken yıkım sürecine girenlerin de olduğu hatırlanmalıdır. B) Olumsuz deneyimler yaşayan insanların bir kısmı uzun süren bir yıkım sürecine girerken dayanıklı olarak nitelendirebileceğimiz bir kısmıysa ayakta kalırlar. Bu ha A) B) C) Kötü deyenimler yaşayıp da ayakta kalan kişiler dayanıklı olarak nitelendirilirken bunların bir kısmı uzun süren bir yıkım sürecine girebilir. C) C D) D) Dayanıklı insanlar, yaşadıkları kötü durumlardan ayak- ta kalarak çıkarlar ancak aksine uzun süren bir yıkım sürecine de girebilirler. E) Dayanıklı olarak nitelendirilebilecek bir kısım insan, kötü deneyimlerden dolayı uzun süren yıkıcı süreçlere girmez. E)

sport Denomis Deneme - 6 33. dc d 13 ta r E H 31. Türk şiiri anlam hastasıdır. Ta başından beri, anlamla başı derttedir. Şiirin ille de bir anlamı olmasını istemistir ve bu giderek şiirde nutuk havası olusturmustur. "Şiirin konusu ne?" derler, "Ne anladın?" derler. Bütün bunlar çağdaş şiiri bilmeyen insanın sorularıdır. Şiirde anlam şart değildir. Şiiri duymak, duyurmak, isaret etmek, hissettirmek önemlidir. Bana "Bu şiirde he anlatmak istiyorsunuz?" diye sorulduğu zaman şunu yaparım: Tekrar okurum o şiiri, “işte bunu anlatmak istiyorum" derim. Bu parçada şairin kendisine şiirin anlamı sorulduğunda takındığı tutum ve söyledikleri ile aşağıdakilerin hangisi örtüşür2 A) Şiirin anlamı kişiden kişiye değişir. B) Her şiir farklı bir imgelem dünyası ve dil yaratır. C) Şiirin anlamı konusundaki tartışmalar sonuçsuzluğa mahkûmdur. D) Şiirin asıl meselesi dille yeni bir dünya görüşü ortaya koymaktır. E) Şiir biçim, anlam ve estetik olarak bütünlüklü bir yapıdır. 32. Marco Polo koyunu Asya'da Panin Yaylası'nda yaşayan ve argali cinsine benzeyen bir koyun türüdür. Marco Polo koyunu, argaliden biraz daha küçüktür, fakat boynuzları, başının iki yanına doğru kıvrılarak çok büyük bir yer kaplar ve

Türkçe aşlayan güne ahtasında yorum ir temizlik, bir dostun ileri 34. Bir çevre tarihçisi olan William Cronon'a göre insan eylemleri, çeşitli bağlantılardan, güzergâhlardan ve dizgelerden oluşan bir ağ içerisinde var olur. Bu ağ, kültürel olduğu kadar çevreseldir de. Insanın en kişisel görünen eyleminin bile diğer insanları ve doğayı etkilediğini iyi kavramış bir yazar olarak Yaşar Kemal, Deniz Küstü'de bu etkileşimin yalnızca psikolojik arka planını işlemekle kalmaz ağları simgesel biçimde kullanarak roman kişilerinin yazgılarını doğanın yazgısıyla bir arada dokur. Parçaya göre, aşağıdakilerden hangisi Yaşar Kemal için söylenemez? ata olur. ötüsü ün üstüne, A) Bireyin iç dünyasına yöneldiğine B) İmgeli bir söylemi tercih ettiğine aşamın Cy Kaderi birey ve tabiat ile birlikte işlediğine en D) Kahramanlarının bireysel davranışlarının tabiattan etkilendiğine E) William Cronon'un düşünce ve tespitlerinden etkilendiğine Globe op ondeo dığı, mizi zin ze

GS TEST - 17 YEDIIKLIM 6. (1) Eleştirmenler, Uşaklıgil'in en iyi yapiti- nin "Aşk-ı Memnu” olduğunda birliktirler ama romanin neyi anlattığı ve tezi konu- sunda ayrılırlar. (1) Birçokları romanın ana temasını Bihter'in yasak aşkında bu- lur. (III) Bazıları ise Batılılaşma bunalimin- daki toplumumuzun sorunlarını, değerle- rini elden kaçıran eski hayatın umutsuz direnişini, zenginliğe heveslenen kadın iştihasının düşeceği kaçınılmaz tuzakları, sarsılan ahlak ölçülerimizin kargaşasını verdiğini söyler. (IV) Hakkında yazanlar onu ya ahlaksal bir bildirisi olan ya da İs- tanbul'daki Türk toplumunun bir kesiminin yaşamını yansıtan bir roman olarak yo- rumluyorlar. (V) "Aşk-ı Memnu” topluma değil, bireye ve bireyler arası ilişkiye dö- nük romanlardandır. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinden sonra “Her şeyden önce onun ne tür bir roman olduğuna dikkat et- meliyiz." cümlesi getirilebilir? yediiklimyayıncılık A) 1 B) 1 C) III 6) iv D) IV E) V V

14. kitar yaz der bir Lu on de ç e 13. (1) Fütüristler, klasisizmin ve Rönesans'in mirasını reddetmişlerdi; onlara göre müzeler ve galeriler parçalanıp yıkılmali, eserler çöpe atılmalıydı. (II) Erkeklerin, hayvanların ve makinelerin yaratacağı hız ve hareket hissi, her şeyden önce makineleşmiş bir savaşın hazzında saldırganlık ve yok etme eylemleriyle kutlanacak ve kutsanacaktı. (III) Marinetti, bu sıralarda yayınladığı Fütürist Manifesto'da kan dökmeye karşı duyulan bu tutkuyu yansıtıyor ve “Dünyanın tek hijyen yöntemi olan savaşı yücelteceğiz; militarizm, vatanseverlik, özgürlüğün yıkıcı tavrı ve kadınlar uğruna ölmeye değer ölümcül güzel fikirler taşıyacağız.” diyordu. (IV) Fütüristler savaş içerikli bazı eserler ürettiler ama kısa süre sonra savaş bitince hareket de dağıldı. (V) Trajikomik biçimde, savaş güzellemeleri yapan ilk fütürist ressam Boccioni 1916 yılında savaşırken öldü. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinden sonra "Ayrıca savaşı, kan dökmeyi yüceltiyorlar, Avusturya- Macaristan İmparatorluğu'na karşı düşmanlık duygularını geliştiriyorlardı." cümlesi getirilmelidir? A) 1 C) III E) V B) D) IV

E) : 10. () Natüralizm, bir anlamda realizmin bir üst basamağı olarak düşünülebilir. (II) Natüralizmi realizmden ayıran nokta, natüralizmin deney yöntemine de yer vermesidir. (III) Sözü edilen deney yöntemi ise doğa olaylarında aynı nedenler, aynı koşullar altında aynı sonuçları doğurur düşüncesidir. (IV) Natüralistler bu anlayışın tabiatta olduğu gibi insan yaşamı için de geçerli olduğunu savunurlar. (V) Naturalist yazarlar eserlerinde insanı belli koşulların içinde 1 3 1 . ele alır, onun duygu ve düşünce dünyasını, yetiştiği doğal ve toplumsal çevrenin etkisi doğrultusunda çizerler. (VI) Onların eserlerinde insan kendi yazgısını biçimlendirici, çevre üzerinde değiştirici bir güç taşımaz. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar? 1 A) 11 1 B) III C) IV D) V E) VI 3 22 Sondul

rderanlamlı bir bütün A) 1 gunda baştan dördüncü hangisi olur? B) 11 C) III D) IV E) V vere 8. ÇÖ- nlik val- 1. Usta ve başarılı bir oyuncu her zaman iyi bir oyuncu eğit- meni olmayabilir. II. Çünkü o büyük bir sanatçı olarak sadece kendine dö- nüktür. III. Bu da ister istemez o gençlerin özgün bir sanatçı olma- malarına, silik birer kopya olmaktan öteye gidememele- rine yol açar. IV. Oyunculuk eğitiminde bir şeyin ayrımına kesinlikle var- mak gerekir: V. Öğrencilerini kendisinin uzantıları olarak görür, onların kendisine benzeyen sanatçılar olarak yetişmesini bekler, da el- un si Yukarıdaki numaralanmış cümlelerden anlamlı bir bütün oluşturulduğunda baştan ikinci hangisi olur? A) B) IN D) IV E) V Fides