Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

34. Muhabir:
(1)
Yazar:
Toplumsal gelişme ile teknik değişimin birbiriy-
le ilintili olmasının sonucu olarak bütün geliş-
meler, sosyal medya gibi oluşumlar, edebiyatın
anlatım tekniklerini etkilemektedir. Etkilemeye
devam edecektir. Postmodern anlatılar, moder-
nizmi eleştirmek yönüyle tekrar devirsel olarak
klasik döneme ait bazı özelliklere yüzünü çe-
virmiş olabilir. Bugün şiire yakın öykülerle bu
nedenle karşılaşıyor olabiliriz.
Muhabir:
(11)
Yazar:
www.
Elbette çok yoğun olan tarihi... Şehrin fiili, yapı-
sal tarihi de önemli ama benim açımdan anlatı-
lacak hikâyelerin zenginliği bu cazibenin nede-
nini oluşturuyor. İstanbul, Türkiye'nin tarihinde
hemen her şeyin başladığı ve geliştiği kenttir.
Diğer bütün kentler, burada filizlenen olgular
üzerinden sahne alırlar. Kitap ve gazetelerin
yani yayıncılığın, tiyatronun, sinemanın, mü-
ziğin varlığını gösterdiği kenttir İstanbul. Hangi
konuyu araştırmak istesem ilk adımı buradan
atmam gerekiyor.
Bu diyalogda boş bırakılan yerlere aşağıdaki-
lerden hangisi sırasıyla getirilmelidir?
(1) Öyküdeki dilsel değişimi, şiirselleşmeyi nasıl
yorumluyorsunuz?
(II) Yüzyıllardır üzerine söz söylenen İstanbul'u
anlatılır kılan nedir sizce?
(1) Size göre sosyal medya, edebiyatın anlatım
tekniklerini nasıl etkiliyor?
(II) Hikâyelerinizin zenginliğini yaşadığınız ken-
tin tarihi ve doğal güzellikleri mi oluşturuyor?
(1) Günümüzde öykü dilinin şiire çok yakın ol-
masını nasıl değerlendiriyorsunuz?
(II) Size göre İstanbul, her şeyin geliştiği bir
kent midir?
(1) Bir edebî tür olarak öykü, postmodernist tek-
nikle kaleme alınabilir mi?
(II) İstanbul, anlatıcılar için çok cazip bir şehir
midir?
E) (1) Teknolojik gelişmeler öykü ve şiir dilini olum-
lu etkiliyor mu?
(II) Şairlerin ve yazarların gözünde İstanbul'u
çok önemli kılan nedir?
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
34. Muhabir: (1) Yazar: Toplumsal gelişme ile teknik değişimin birbiriy- le ilintili olmasının sonucu olarak bütün geliş- meler, sosyal medya gibi oluşumlar, edebiyatın anlatım tekniklerini etkilemektedir. Etkilemeye devam edecektir. Postmodern anlatılar, moder- nizmi eleştirmek yönüyle tekrar devirsel olarak klasik döneme ait bazı özelliklere yüzünü çe- virmiş olabilir. Bugün şiire yakın öykülerle bu nedenle karşılaşıyor olabiliriz. Muhabir: (11) Yazar: www. Elbette çok yoğun olan tarihi... Şehrin fiili, yapı- sal tarihi de önemli ama benim açımdan anlatı- lacak hikâyelerin zenginliği bu cazibenin nede- nini oluşturuyor. İstanbul, Türkiye'nin tarihinde hemen her şeyin başladığı ve geliştiği kenttir. Diğer bütün kentler, burada filizlenen olgular üzerinden sahne alırlar. Kitap ve gazetelerin yani yayıncılığın, tiyatronun, sinemanın, mü- ziğin varlığını gösterdiği kenttir İstanbul. Hangi konuyu araştırmak istesem ilk adımı buradan atmam gerekiyor. Bu diyalogda boş bırakılan yerlere aşağıdaki- lerden hangisi sırasıyla getirilmelidir? (1) Öyküdeki dilsel değişimi, şiirselleşmeyi nasıl yorumluyorsunuz? (II) Yüzyıllardır üzerine söz söylenen İstanbul'u anlatılır kılan nedir sizce? (1) Size göre sosyal medya, edebiyatın anlatım tekniklerini nasıl etkiliyor? (II) Hikâyelerinizin zenginliğini yaşadığınız ken- tin tarihi ve doğal güzellikleri mi oluşturuyor? (1) Günümüzde öykü dilinin şiire çok yakın ol- masını nasıl değerlendiriyorsunuz? (II) Size göre İstanbul, her şeyin geliştiği bir kent midir? (1) Bir edebî tür olarak öykü, postmodernist tek- nikle kaleme alınabilir mi? (II) İstanbul, anlatıcılar için çok cazip bir şehir midir? E) (1) Teknolojik gelişmeler öykü ve şiir dilini olum- lu etkiliyor mu? (II) Şairlerin ve yazarların gözünde İstanbul'u çok önemli kılan nedir?
TÜRKÇE
26. İnsanoğlunun var oluşundan itibaren zorunlu ola-
rak üretim faaliyeti de ortaya çıkmıştır. Üretim fa-
aliyetini yerine getiren işletmeler, ister mal isterse
hizmet üretsinler, büyük bir rekabetin içine girmek-
tedir. Bu rekabette hayatta kalmak için üretim faali-
yetinin etkin ve verimli yönetimi önemli olmaktadır.
İşletmenin varlığını sürdürebilmesi, başka bir de-
yişle rekabet edebilmesi aynı zamanda üretim fa-
aliyetinin ve diğer tüm işletme işlevlerinin birbirleri
ile etkin ve koordineli etkilesimine bağlı olmaktadır.
Bu durumu sağlayabilmek, üretim faaliyetinin ba-
şarılı yönetimini gerekli kılmaktadır. Üretim yöneti-
mi ile mal ve hizmetlerin üretimi ile ilgili faaliyetler
yönetilirken aynı zamanda üretim sistemlerinin ta-
sarımı ve çalıştırılması da amaçlanmaktadır.
Bu parçadaki altı çizili ifadenin gönderme yap-
tığı söz aşağıdakilerden hangisidir
A) Uretimde koordinenin sağlanarak verimin aza-
mi derecede artırılması
BIşletmelerin kendi faaliyetlerini en avantajlı du-
uma getirmesi
C) işletmelerin rekabet ortamlarındaki atmosferi
fırsata dönüştürmesi
Başarılı bir yönetimle üretim sisteminde reka-
bet stratejilerinin belirlenmesi
E) Üretimde aktif ve eş güdümlü etkileşimin ger-
çekleştirilmesi
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
TÜRKÇE 26. İnsanoğlunun var oluşundan itibaren zorunlu ola- rak üretim faaliyeti de ortaya çıkmıştır. Üretim fa- aliyetini yerine getiren işletmeler, ister mal isterse hizmet üretsinler, büyük bir rekabetin içine girmek- tedir. Bu rekabette hayatta kalmak için üretim faali- yetinin etkin ve verimli yönetimi önemli olmaktadır. İşletmenin varlığını sürdürebilmesi, başka bir de- yişle rekabet edebilmesi aynı zamanda üretim fa- aliyetinin ve diğer tüm işletme işlevlerinin birbirleri ile etkin ve koordineli etkilesimine bağlı olmaktadır. Bu durumu sağlayabilmek, üretim faaliyetinin ba- şarılı yönetimini gerekli kılmaktadır. Üretim yöneti- mi ile mal ve hizmetlerin üretimi ile ilgili faaliyetler yönetilirken aynı zamanda üretim sistemlerinin ta- sarımı ve çalıştırılması da amaçlanmaktadır. Bu parçadaki altı çizili ifadenin gönderme yap- tığı söz aşağıdakilerden hangisidir A) Uretimde koordinenin sağlanarak verimin aza- mi derecede artırılması BIşletmelerin kendi faaliyetlerini en avantajlı du- uma getirmesi C) işletmelerin rekabet ortamlarındaki atmosferi fırsata dönüştürmesi Başarılı bir yönetimle üretim sisteminde reka- bet stratejilerinin belirlenmesi E) Üretimde aktif ve eş güdümlü etkileşimin ger- çekleştirilmesi
28. Picasso, 20. yüzyılın en önemli sanatçılarından biridir.
İspanyol bir ressam ve heykeltıraştır. Kendine özgü stili-
ni geliştirmiş ve modern sanatın öncülerinden biri olarak
kabul edilmiştir. Sanat hayatına 1900'lü yılların başında
İspanya'da başlamış ve sonrasında Fransa'ya taşınmış-
tır. Burada hem sanat çevreleri hem de sosyal çevrelerde
önemli isimlerle tanışmıştır. Picasso'nun sanatındaki belir-
gin özellikler arasında figürleri parçalara ayırarak yeniden
düzenleme, farklı perspektifler kullanma ve geleneksel tek-
nikleri yeniden yorumlama yer alır. Eserleri, sadece sanat
tarihinin önemli yapıtları olarak kabul edilmez, aynı zaman-
da politik ve toplumsal mesajları ile de ön plana çıkar. Pi-
casso, yaratıcı tarzı ve sanat eserlerinin çeşitliliğiyle dünya
çapında tanınmış ve takdir edilmiştir.
Bu parçadan hareketle Picasso ile ilgili
I. Dünya genelinde yaratıcı tarzı ve sanat eserlerinin çe-
şitliliğiyle bilinen ve hayranlık duyulan bir sanatçıdır.
II. Figürlerin geleneksel perspektiflerini ve boyutlarını bo-
V zup yeniden düzenlemesi, belirgin özelliklerindendir.
III. Eserleri yalnızca sanatsal bir değere sahip olmakla kal-
mayıp siyasi ve toplumsal mesajları ile de önemlidir.
yargılarından hangilerine ulaşılabilir?
A) Yalnız I
D) II ve III
B) Yalnız J
E) I ve III
C) Yalnız III
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
28. Picasso, 20. yüzyılın en önemli sanatçılarından biridir. İspanyol bir ressam ve heykeltıraştır. Kendine özgü stili- ni geliştirmiş ve modern sanatın öncülerinden biri olarak kabul edilmiştir. Sanat hayatına 1900'lü yılların başında İspanya'da başlamış ve sonrasında Fransa'ya taşınmış- tır. Burada hem sanat çevreleri hem de sosyal çevrelerde önemli isimlerle tanışmıştır. Picasso'nun sanatındaki belir- gin özellikler arasında figürleri parçalara ayırarak yeniden düzenleme, farklı perspektifler kullanma ve geleneksel tek- nikleri yeniden yorumlama yer alır. Eserleri, sadece sanat tarihinin önemli yapıtları olarak kabul edilmez, aynı zaman- da politik ve toplumsal mesajları ile de ön plana çıkar. Pi- casso, yaratıcı tarzı ve sanat eserlerinin çeşitliliğiyle dünya çapında tanınmış ve takdir edilmiştir. Bu parçadan hareketle Picasso ile ilgili I. Dünya genelinde yaratıcı tarzı ve sanat eserlerinin çe- şitliliğiyle bilinen ve hayranlık duyulan bir sanatçıdır. II. Figürlerin geleneksel perspektiflerini ve boyutlarını bo- V zup yeniden düzenlemesi, belirgin özelliklerindendir. III. Eserleri yalnızca sanatsal bir değere sahip olmakla kal- mayıp siyasi ve toplumsal mesajları ile de önemlidir. yargılarından hangilerine ulaşılabilir? A) Yalnız I D) II ve III B) Yalnız J E) I ve III C) Yalnız III
2.
Sümerler; yaptıkları silindir mühürlere çeşitli kelime ve
resimler kazımışlardır. Bu mühürler, yaş kilin üzerinde
yuvarlanıp kurutularak imal edilmiş olup ticaret, dekorasyon
ve haberleşme gibi pek çok iş ile ilgili olarak kullanılmış-
tır. Akadlar, Hititler ve Persler gibi farklı toplumlar da bu tür
mühürler kullanmışlardır.
Bu bilgilere göre aşağıdakilerden hangisi söylenebilir?
A) Seri ve sınai üretim tarzına geçilmiştir.
BY Dünyada sanat faaliyetleri mühürlerle başlatılmıştır.
Asya uygarlıklarının geçim şartları giderek zorlaşmıştır.
Dyla
D) Tarih Öncesi Dönem'de önemli kültürel gelişmeler
yaşanmıştır.
EYakın Doğu ve Ön Asya coğrafyalarında yazı ve sanat
içeren eserler ortaya konulmuştur.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
2. Sümerler; yaptıkları silindir mühürlere çeşitli kelime ve resimler kazımışlardır. Bu mühürler, yaş kilin üzerinde yuvarlanıp kurutularak imal edilmiş olup ticaret, dekorasyon ve haberleşme gibi pek çok iş ile ilgili olarak kullanılmış- tır. Akadlar, Hititler ve Persler gibi farklı toplumlar da bu tür mühürler kullanmışlardır. Bu bilgilere göre aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A) Seri ve sınai üretim tarzına geçilmiştir. BY Dünyada sanat faaliyetleri mühürlerle başlatılmıştır. Asya uygarlıklarının geçim şartları giderek zorlaşmıştır. Dyla D) Tarih Öncesi Dönem'de önemli kültürel gelişmeler yaşanmıştır. EYakın Doğu ve Ön Asya coğrafyalarında yazı ve sanat içeren eserler ortaya konulmuştur.
m ve Ata
len
ari-
{
{
$
{
10. Aşağıdaki atasözlerinin hangisinde mecazlı söyle-
yiş yoktur?
A) Sakla samanı gelir zamanı.
B) Minareyi çalan kılıfını hazırlar.
C) Ayağını yorganına göre uzat.
D) Baykuşun kısmeti ayağına gelir.
E) Açma sırrını dostuna, o da söyler dostuna.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
m ve Ata len ari- { { $ { 10. Aşağıdaki atasözlerinin hangisinde mecazlı söyle- yiş yoktur? A) Sakla samanı gelir zamanı. B) Minareyi çalan kılıfını hazırlar. C) Ayağını yorganına göre uzat. D) Baykuşun kısmeti ayağına gelir. E) Açma sırrını dostuna, o da söyler dostuna.
"Pencerenin önünde durdum, dışarıya bakıyordum. Bir
de ne göreyim? Bir adam atın sırtına o kadar ağır bir yük
yüklemiş ki yüküyle birlikte düşmüş, devrilmiş yere hay-
van. Adam hayvana bağırıp kamçıyla vuruyor. "Utanmaz
adam! O kadar yük vurulur mu, o sıska hayvana? Ya o
zulüm... Onun da bir canı yok mu?" diye bağırıyorum
adama.
Bu paragrafin anlatımında hangi yöntem kullanılma-
mıştır?
A) Kahraman bakış açısT (30₁)
B) Görme duyusu
C) Eksiltili cümle
D) İşitme duyusu
E) Mizahi anlatim
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
"Pencerenin önünde durdum, dışarıya bakıyordum. Bir de ne göreyim? Bir adam atın sırtına o kadar ağır bir yük yüklemiş ki yüküyle birlikte düşmüş, devrilmiş yere hay- van. Adam hayvana bağırıp kamçıyla vuruyor. "Utanmaz adam! O kadar yük vurulur mu, o sıska hayvana? Ya o zulüm... Onun da bir canı yok mu?" diye bağırıyorum adama. Bu paragrafin anlatımında hangi yöntem kullanılma- mıştır? A) Kahraman bakış açısT (30₁) B) Görme duyusu C) Eksiltili cümle D) İşitme duyusu E) Mizahi anlatim
ak yenil-
mak yani
mas özel-
terebilir
geliyor,
tiyatro
çocu-
ocukla-
atmesi
eşim-
bula-
leyi-
can-
vici
35-36. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Müzisyen bir aileden gelen Banş Manço, annesinin de bir Türk
müziği sanatçısı olması dolayısıyla müzikle hep iç içe olmuş
ve 56 yıllık hayatının çok büyük bölümünü müziğe adamıştır.
Manço, kendisiyle yapılan bir söyleşide sahnede meddahlık ge-
leneğini sürdürdüğünü ve yaptığı müzikte Hititlerden Erzurum
Baş Barı'na kadar Anadolu müziği evrimiyle ilgili hassas aras-
tırmalar yaptığını dile getirmektedir. Söz ve müziği ayrılmaz bir
bütün olarak gören sanatçı, geleneksel halk müziğini ve halk
şiirini iyi etüt ederek geliştirdiği yeni yollarla içinde bulunduğu
topluma yabancılaşmadan, müziğiyle onlara seslenerek çocuk-
lara kadar uzanan geniş bir taban bulmuştur. Barış Manço'nun
amacı, aralarında uçurumlar bulunan genç ve yaşlı kuşakları
birbirine yakınlaştırmak ve geleneksel mirası genç kuşaklara
aktarmaya çalışmaktır. Nitekim bahsi geçen bu felsefe, Barış
Manço'nun Ekim 1988'den 1997 yılına kadar 333 bölüm yayım-
lanarak Türk televizyon tarihinde yaptığı aralıksız yayın süresi
ile bir rekora imza atan "7'den 77'ye" programında isim olarak
karşılığını bulmuştur.
35. Bu parçada altı çizili sözle anlatılmak istenen aşağıdaki-
lerden hangisidir?
A) Evrensel müzikle ilgili yapılan yoğun ve detaylı çalış-
malar
B) Yerel müziğin değişim sürecini titiz bir şekilde ortaya
koyan veriler
Anadolu müziğinin gelişim süreci üzerinde yapılan du-
yarlı çalışmalar
D) Anadolu ezgilerinin zenginliğini gösteren geniş çaplı ve
etkili faaliyetler
E) Türk müziğinin dünyaya tanıtılması için gösterilen yo-
ğun çabalar
36. Bu parçaya göre Barış Manço ile ilgili aşağıdakilerden
hangisi söylenemez?
A) Toplumun her kesimini kucaklayıcı bir anlayışa sahip
olduğu
B) Türk televizyon dünyasında büyük bir ilgi uyandırmayı
başardığı
C) Halk müziğinin mirasını evrensel tinilardan yararlana-
rak aktardığı V
D) Geleneksel müzik üzerinde çalışarak kendine özgü yön-
temler geliştirdiği L
EY Çocukluk yıllarından itibaren yaşamında müziğin yer
aldigi
PARAGRAN
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
ak yenil- mak yani mas özel- terebilir geliyor, tiyatro çocu- ocukla- atmesi eşim- bula- leyi- can- vici 35-36. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Müzisyen bir aileden gelen Banş Manço, annesinin de bir Türk müziği sanatçısı olması dolayısıyla müzikle hep iç içe olmuş ve 56 yıllık hayatının çok büyük bölümünü müziğe adamıştır. Manço, kendisiyle yapılan bir söyleşide sahnede meddahlık ge- leneğini sürdürdüğünü ve yaptığı müzikte Hititlerden Erzurum Baş Barı'na kadar Anadolu müziği evrimiyle ilgili hassas aras- tırmalar yaptığını dile getirmektedir. Söz ve müziği ayrılmaz bir bütün olarak gören sanatçı, geleneksel halk müziğini ve halk şiirini iyi etüt ederek geliştirdiği yeni yollarla içinde bulunduğu topluma yabancılaşmadan, müziğiyle onlara seslenerek çocuk- lara kadar uzanan geniş bir taban bulmuştur. Barış Manço'nun amacı, aralarında uçurumlar bulunan genç ve yaşlı kuşakları birbirine yakınlaştırmak ve geleneksel mirası genç kuşaklara aktarmaya çalışmaktır. Nitekim bahsi geçen bu felsefe, Barış Manço'nun Ekim 1988'den 1997 yılına kadar 333 bölüm yayım- lanarak Türk televizyon tarihinde yaptığı aralıksız yayın süresi ile bir rekora imza atan "7'den 77'ye" programında isim olarak karşılığını bulmuştur. 35. Bu parçada altı çizili sözle anlatılmak istenen aşağıdaki- lerden hangisidir? A) Evrensel müzikle ilgili yapılan yoğun ve detaylı çalış- malar B) Yerel müziğin değişim sürecini titiz bir şekilde ortaya koyan veriler Anadolu müziğinin gelişim süreci üzerinde yapılan du- yarlı çalışmalar D) Anadolu ezgilerinin zenginliğini gösteren geniş çaplı ve etkili faaliyetler E) Türk müziğinin dünyaya tanıtılması için gösterilen yo- ğun çabalar 36. Bu parçaya göre Barış Manço ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Toplumun her kesimini kucaklayıcı bir anlayışa sahip olduğu B) Türk televizyon dünyasında büyük bir ilgi uyandırmayı başardığı C) Halk müziğinin mirasını evrensel tinilardan yararlana- rak aktardığı V D) Geleneksel müzik üzerinde çalışarak kendine özgü yön- temler geliştirdiği L EY Çocukluk yıllarından itibaren yaşamında müziğin yer aldigi PARAGRAN
BGençlerle yaşlılar arasında kuşak çal
C)Yakınlığın kan bağıyla değil zamandaşlıkla olduğuna
Yaşlıların değişikliklere alışmakta zorlandığına
EX Gençlerin yaşlıların yaşamına ait detayları bilmediklerine
T
35. Bir roman yazmak o kadar da zor değildir. Üstün kalitede bir roman yazmak, kişiye göre değişse de o kadar zor olmayabilir.
Kolay olduğunu söyleyemem ama olmayacak bir şey de değildir. Ama roman yazmayı sürdürmek, işte bu oldukça zordur.
Yirmi yıl, otuz yıl boyunca aktif şekilde roman yazarlığı mesleğini sürdüren, her biri belli sayıda okur kazanmış bu kişilerin
roman yazarı olarak bir anlamda üstün, kuvvetli bir öze sahip olduğunu düşünüyorum. İçgüdüsel olarak roman yazmadan
duramama... Bunu yapabilmek için özel bir nitelik gereklidir. Bu muhtemelen yetenekten biraz farklı bir şeydir.
Bu parçadan aşağıdakilerin hangisine ulaşılamaz?
A) Uzun yıllar roman yazmış kişilerin mükemmel romanlar kaleme aldığına
BRoman yazarlığını meslek hâline getirenlerin roman yazmaktan vazgeçemediğine
Roman yazmanın imkânsız bir iş olmadığına
Roman yazma tutkusundan vazgeçemeyenlerin yetenekten fazlasına sahip olduğuna
EXKaliteli bir roman yazmanın zorluğunun öznelliğine
13
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
BGençlerle yaşlılar arasında kuşak çal C)Yakınlığın kan bağıyla değil zamandaşlıkla olduğuna Yaşlıların değişikliklere alışmakta zorlandığına EX Gençlerin yaşlıların yaşamına ait detayları bilmediklerine T 35. Bir roman yazmak o kadar da zor değildir. Üstün kalitede bir roman yazmak, kişiye göre değişse de o kadar zor olmayabilir. Kolay olduğunu söyleyemem ama olmayacak bir şey de değildir. Ama roman yazmayı sürdürmek, işte bu oldukça zordur. Yirmi yıl, otuz yıl boyunca aktif şekilde roman yazarlığı mesleğini sürdüren, her biri belli sayıda okur kazanmış bu kişilerin roman yazarı olarak bir anlamda üstün, kuvvetli bir öze sahip olduğunu düşünüyorum. İçgüdüsel olarak roman yazmadan duramama... Bunu yapabilmek için özel bir nitelik gereklidir. Bu muhtemelen yetenekten biraz farklı bir şeydir. Bu parçadan aşağıdakilerin hangisine ulaşılamaz? A) Uzun yıllar roman yazmış kişilerin mükemmel romanlar kaleme aldığına BRoman yazarlığını meslek hâline getirenlerin roman yazmaktan vazgeçemediğine Roman yazmanın imkânsız bir iş olmadığına Roman yazma tutkusundan vazgeçemeyenlerin yetenekten fazlasına sahip olduğuna EXKaliteli bir roman yazmanın zorluğunun öznelliğine 13
Fransa seyahatimde Eyfel Kulesi'nin yakınında bir
sokağa saptım. Sağımdaki duvarın üzerinde çağımızın
öz geçmişi sayılabilecek, hepsi dünyadan ayrılmış
olmasına rağmen varlıkları hissedilen, yirmi birinci
yüzyılı şekillendirmiş 477 ünlü kişi: Fransız sanayici
Citroën, film yapımcısı Disney, coğrafi keşiflerin ünlü
ismi Colomb, Atatürk, Gandhi, Tolstoy, Picasso, Monroe
ve daha kimler kimler... Dikkat çekici bir diğer nokta da
afişlerin kendileri. Bütün ünlülerin doğrudan onlarla
özdeşleşmiş, zihnimizdeki karşılıkları diyebileceğimiz
fotoğraf veya çizimleri kullanılmış. Einstein'in o muzip
pozu, Bugatti'nin ürettiği ilk arabanın direksiyonundaki
çocuksu mutluluğu... Bilgi ve estetik kol kola. Bu sergiyi
hazırlayanlar kolektif belleğimizi böylesi afişlerle
yansıtmayı ne iyi akıl etmiş. Medya burada keskin bir
duvar mesajı gibi karşımıza çıkmış: Tarihin mayası
insandır. Bugün hepimiz sırtımızı bu duvara dayamışız.
v
37. Bu parçada söz edilen sergiyle ilgili aşağıdakilerden
hangisi söylenemez?
A) Sergideki kişiler uygarlığın maddi ve manevi çeşitli
bileşenleri olduğu varsayılarak seçilmiştir.
Farklı Kültürlerden gelen önemli isimlerin sergiye dâhil
edilmesi sağlanmıştır.
C) Değerleri, yaşadıkları zaman değil de ilerleyen
dönemde anlaşılan kişilere yer verilmiştir.
D) Sadece sanatsal kaygılar göz önünde
bulundurulmamış, bir bilgi aktarımı da amaçlanmıştır.
E) Afişlerde ünlülerin herhangi bir görselini kullanmak
yerine özenli seçkiler yapılmaya çalışılmıştır.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Fransa seyahatimde Eyfel Kulesi'nin yakınında bir sokağa saptım. Sağımdaki duvarın üzerinde çağımızın öz geçmişi sayılabilecek, hepsi dünyadan ayrılmış olmasına rağmen varlıkları hissedilen, yirmi birinci yüzyılı şekillendirmiş 477 ünlü kişi: Fransız sanayici Citroën, film yapımcısı Disney, coğrafi keşiflerin ünlü ismi Colomb, Atatürk, Gandhi, Tolstoy, Picasso, Monroe ve daha kimler kimler... Dikkat çekici bir diğer nokta da afişlerin kendileri. Bütün ünlülerin doğrudan onlarla özdeşleşmiş, zihnimizdeki karşılıkları diyebileceğimiz fotoğraf veya çizimleri kullanılmış. Einstein'in o muzip pozu, Bugatti'nin ürettiği ilk arabanın direksiyonundaki çocuksu mutluluğu... Bilgi ve estetik kol kola. Bu sergiyi hazırlayanlar kolektif belleğimizi böylesi afişlerle yansıtmayı ne iyi akıl etmiş. Medya burada keskin bir duvar mesajı gibi karşımıza çıkmış: Tarihin mayası insandır. Bugün hepimiz sırtımızı bu duvara dayamışız. v 37. Bu parçada söz edilen sergiyle ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Sergideki kişiler uygarlığın maddi ve manevi çeşitli bileşenleri olduğu varsayılarak seçilmiştir. Farklı Kültürlerden gelen önemli isimlerin sergiye dâhil edilmesi sağlanmıştır. C) Değerleri, yaşadıkları zaman değil de ilerleyen dönemde anlaşılan kişilere yer verilmiştir. D) Sadece sanatsal kaygılar göz önünde bulundurulmamış, bir bilgi aktarımı da amaçlanmıştır. E) Afişlerde ünlülerin herhangi bir görselini kullanmak yerine özenli seçkiler yapılmaya çalışılmıştır.
E
aratıcı
eyin
edi
piyat
ebiyat
il de
14. Resimde ele alınan konu çok çeşitli olabilir. Sanatçı
ya da
doğayı, sosyal, dini ya da ideolojik bir temayı, bilineni
bilinmeyeni ele alıp tuvaline taşıyabilir. () Zaten böyle bir
özgürlüğe sahip değilse üretmiş olduğu eserin, sanat değeri
taşıyıp taşımadığı tartışılır. (IV) Önemli olan sanatçının
eserinde kendini anlatabilmesi, izleyenin eserde sanatçıyı
görebilmesidir. (V) Bu nedenle konu, resmin temel öğelerinden
biri değildir; sadece sanatçının iç dünyasını yüzeye
aktarabilmesinde bir aracıdır.
Bu parçada anlatılmak isteneni içeren en genel yargı
numaralanmış cümlelerden hangisidir?
A)I. B) II. C) III.( D) IV.) E) V.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
E aratıcı eyin edi piyat ebiyat il de 14. Resimde ele alınan konu çok çeşitli olabilir. Sanatçı ya da doğayı, sosyal, dini ya da ideolojik bir temayı, bilineni bilinmeyeni ele alıp tuvaline taşıyabilir. () Zaten böyle bir özgürlüğe sahip değilse üretmiş olduğu eserin, sanat değeri taşıyıp taşımadığı tartışılır. (IV) Önemli olan sanatçının eserinde kendini anlatabilmesi, izleyenin eserde sanatçıyı görebilmesidir. (V) Bu nedenle konu, resmin temel öğelerinden biri değildir; sadece sanatçının iç dünyasını yüzeye aktarabilmesinde bir aracıdır. Bu parçada anlatılmak isteneni içeren en genel yargı numaralanmış cümlelerden hangisidir? A)I. B) II. C) III.( D) IV.) E) V.
aya göre
iyatının bir kopyası, 12
e batti. Rubaiyat, gemi-
nadir kitaplar açık artır-
satılmıs ve New York'ta-
tanic'e verilmişti. Peki.
d'in Viktorven yorumlar
Kopyası neden bu kadar
en ünlü kitapçılarından
değerli maden ve mu
alarak özel baskı kitap-
apçılar, Ingiliz ciltçilere
özel baskısını sipariş
an kitabın ön kapağına
Cağ Iran el yazmaların-
bir tavus kuşu işlenmiş-
Fazla mücevher ve altı
yat in kağıtlari olmasa
cevherlerin ve altınların
deri kapağının ise yüz
men hâlâ korunduğu
yargılardan hangisi-
rasında özel baskı bir
ğu yazmalarının tıpkı-
sonraki dönemlerde
ur.
aş ve madenlerle be-
ştir.
elerin dış etkenlere
ktedir.
dakilerden hangi-
A
una
e ilgi gördüğüne
alep edildiğine
vararlanıldığına
ldığına
ik Kara Kutu YAYIN INFORMAL YAYINLARI
11
39-40. soruları aşağıdaki parçaya göre
cevaplayınız.
2021
Çin, Tibet Ovası'na daha fazla yağmur yağdırmak için ta-
rihteki en büyük yapay yağmur deneyinin temellerini ati-
yor Proje, esasen Tsinghua Universitesi araştırmacılarının
2016 yılında geliştirdiği ve Tianhe adı verilen projenin bir
uzantısı. Bu projeyle yaklaşık 1.6 milyon kilometrekare
büyüklüğündeki bir alana fazladan yağış getirilmesi bekle-
niyor Bulut tohumlaması denilen karma yöntem üzerinde
uzun yıllardır çalışan deneyimli iklim bilimcileri ve mühen-
disler, proje kapsamında kuracakları yanma odalarında
gümüş İyodür parçacıkları oluşturup bunların rüzgârla at-
mosfere taşınmasını amaçlıyor. Tamamen doğal yollarla
taşınacak parçacıkların, gökyüzüne yağmur ve kar oluştu-
rabilen yapay nem bulutları ekmesi bekleniyor. Proje başa-
rılı olursa yüz ölçümü Alaska'yı geçen bu uçsuz bucaksız
alana yağması beklenen ilave yağış, Çin'in yıllık su tüketi-
minin yaklaşık yüzde yedisini karşılayacak.
39. Bu parçada söz edilen proje ile ilgili aşağıdakilerden
hangisine değinilmemiştir?
A) Sağlayacağı yağış miktarma
B) Yürütüleceği bölgeyel
C) Uygulanma biçimine
D) Araştırmacıların niteliğine
E) Olası sonuçlarına
40. Bu parçada altı çizili sözle bulut tohumlaması yöntemi-
nin hangi özelliğine vurgu yapılmıştır?
A) Doğal ve yapay süreçlerin bir arada bulunmasına
B) Geleneksel ve modern yöntemlerin birlikte uygulanma-
Sina
C) Farklı doğal moleküllerin bileşimini esas almasına
D) Benzer bileşen içeren materyallerin eş zamanlı kulla-
nılmasına
E) Farklı doğa olaylarının birlikte değerlendirilmesine
TÜRKÇE TESTİ BİTTİ.
SOSYAL BİLİMLER TESTİNE GEÇİNİZ.
INFORMAL
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
aya göre iyatının bir kopyası, 12 e batti. Rubaiyat, gemi- nadir kitaplar açık artır- satılmıs ve New York'ta- tanic'e verilmişti. Peki. d'in Viktorven yorumlar Kopyası neden bu kadar en ünlü kitapçılarından değerli maden ve mu alarak özel baskı kitap- apçılar, Ingiliz ciltçilere özel baskısını sipariş an kitabın ön kapağına Cağ Iran el yazmaların- bir tavus kuşu işlenmiş- Fazla mücevher ve altı yat in kağıtlari olmasa cevherlerin ve altınların deri kapağının ise yüz men hâlâ korunduğu yargılardan hangisi- rasında özel baskı bir ğu yazmalarının tıpkı- sonraki dönemlerde ur. aş ve madenlerle be- ştir. elerin dış etkenlere ktedir. dakilerden hangi- A una e ilgi gördüğüne alep edildiğine vararlanıldığına ldığına ik Kara Kutu YAYIN INFORMAL YAYINLARI 11 39-40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. 2021 Çin, Tibet Ovası'na daha fazla yağmur yağdırmak için ta- rihteki en büyük yapay yağmur deneyinin temellerini ati- yor Proje, esasen Tsinghua Universitesi araştırmacılarının 2016 yılında geliştirdiği ve Tianhe adı verilen projenin bir uzantısı. Bu projeyle yaklaşık 1.6 milyon kilometrekare büyüklüğündeki bir alana fazladan yağış getirilmesi bekle- niyor Bulut tohumlaması denilen karma yöntem üzerinde uzun yıllardır çalışan deneyimli iklim bilimcileri ve mühen- disler, proje kapsamında kuracakları yanma odalarında gümüş İyodür parçacıkları oluşturup bunların rüzgârla at- mosfere taşınmasını amaçlıyor. Tamamen doğal yollarla taşınacak parçacıkların, gökyüzüne yağmur ve kar oluştu- rabilen yapay nem bulutları ekmesi bekleniyor. Proje başa- rılı olursa yüz ölçümü Alaska'yı geçen bu uçsuz bucaksız alana yağması beklenen ilave yağış, Çin'in yıllık su tüketi- minin yaklaşık yüzde yedisini karşılayacak. 39. Bu parçada söz edilen proje ile ilgili aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? A) Sağlayacağı yağış miktarma B) Yürütüleceği bölgeyel C) Uygulanma biçimine D) Araştırmacıların niteliğine E) Olası sonuçlarına 40. Bu parçada altı çizili sözle bulut tohumlaması yöntemi- nin hangi özelliğine vurgu yapılmıştır? A) Doğal ve yapay süreçlerin bir arada bulunmasına B) Geleneksel ve modern yöntemlerin birlikte uygulanma- Sina C) Farklı doğal moleküllerin bileşimini esas almasına D) Benzer bileşen içeren materyallerin eş zamanlı kulla- nılmasına E) Farklı doğa olaylarının birlikte değerlendirilmesine TÜRKÇE TESTİ BİTTİ. SOSYAL BİLİMLER TESTİNE GEÇİNİZ. INFORMAL
24. Necip Fazıl Kısakürek Hikâyelerim'de, deliler, ecinniler, ku-
marbazlar, ermişler gibi hep uçta yaşayan insanların yaşa-
dıklarını gündeme getirir. Ruhlarında uçurum açılmışların
derinliklerine bakar, vehimler ve saplantılarla yaşayan insan-
ları seslendirir. Sıradan, küçük insanların değil kıyıdakilerin,
çarpılmışların dünyalarına bakar. Onun kahramanları hep
sorularla, vehimlerle yaşamakta, hayata sığmamaktadır.
Ölüm, kader, ruh, yokluk, varlık kavramları etrafında döner
tüm öyküler. Bu yüzden kelimeleri sert, benzetmeleri uç,
anlatımı gergindir. Çünkü her hikâyenin bir hissesi vardır.
Necip Fazıl'ın öykü anlayışı felsefi bir sorunun hikâye edil-
mesidir.
Bu parçada Necip Fazıl Kısakürek'in Hikâyelerim adlı ya-
pıtıyla ilgili olarak,
1. Hikâyelerde olağan dışı kişilere ve metafizik olaylara yer
vermistir.
q8/1
H. Hikâyelerin kahramanları sorgulayıcı ve kuruntulu tiplerdir.
III. Hikâyelerin merkezinde yoksulluğun inşanları sürüklediği
psikolojik sorunlar yer almaktadır.
yargılarından hangilerine ulaşılabilir?
A) Yalnız I
B) Yalnız I
D) II ve III
C) Ive II
E) 1, It've III
26.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
24. Necip Fazıl Kısakürek Hikâyelerim'de, deliler, ecinniler, ku- marbazlar, ermişler gibi hep uçta yaşayan insanların yaşa- dıklarını gündeme getirir. Ruhlarında uçurum açılmışların derinliklerine bakar, vehimler ve saplantılarla yaşayan insan- ları seslendirir. Sıradan, küçük insanların değil kıyıdakilerin, çarpılmışların dünyalarına bakar. Onun kahramanları hep sorularla, vehimlerle yaşamakta, hayata sığmamaktadır. Ölüm, kader, ruh, yokluk, varlık kavramları etrafında döner tüm öyküler. Bu yüzden kelimeleri sert, benzetmeleri uç, anlatımı gergindir. Çünkü her hikâyenin bir hissesi vardır. Necip Fazıl'ın öykü anlayışı felsefi bir sorunun hikâye edil- mesidir. Bu parçada Necip Fazıl Kısakürek'in Hikâyelerim adlı ya- pıtıyla ilgili olarak, 1. Hikâyelerde olağan dışı kişilere ve metafizik olaylara yer vermistir. q8/1 H. Hikâyelerin kahramanları sorgulayıcı ve kuruntulu tiplerdir. III. Hikâyelerin merkezinde yoksulluğun inşanları sürüklediği psikolojik sorunlar yer almaktadır. yargılarından hangilerine ulaşılabilir? A) Yalnız I B) Yalnız I D) II ve III C) Ive II E) 1, It've III 26.
30. Poetika adlı eserinde Aristoteles, "Tragedyanın ödevi, uyandırdı-
ğı acıma ve korku duygularıyla ruhu tutkulardan temizlemektir."
görüşünü ortaya koyar. Buna göre, izleyici oyunu seyrederken
kahramanla özdeşleşir ve onun içine düştüğü ruhsal çatışmaları
bizzat yaşar. Böylelikle özelde trajedinin genelde sanatın, kişileri
olumlu anlamda dönüştürme etkisi vardır.
Bu parçadan hareketle Aristoteles ile ilgili aşağıdakilerden
hangisi söylenebilir?
A) Sanatın, kişinin dünyaya yönelik algısını değiştirebileceğini
ve farkındalık yaratacağını düşünmektedir.
B) Edebî yapıtların, kurgu da olsalar, aktardıkları deneyimlerin
gerçek hayatla örtüşmesi gerektiğine inanmaktadır.
C) Bir sanat eserinden kazanç elde etmenin yolunu kişinin,
eserdeki kahramana sempati duymasına bağlamaktadır.
D) Sanat yapıtları aracılığıyla edinilen deneyimsel bilgilerin, ger-
çek yaşamda edinilenlerden daha güçlü olduğunu savun-
maktadır.
E Edebiyatı, başta acıma ve korku duyguları olmak üzere oku-
run pek çok duyguyu aynı anda yaşamasına olanak sağlayan
en güçlü alan olarak görmektedir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
30. Poetika adlı eserinde Aristoteles, "Tragedyanın ödevi, uyandırdı- ğı acıma ve korku duygularıyla ruhu tutkulardan temizlemektir." görüşünü ortaya koyar. Buna göre, izleyici oyunu seyrederken kahramanla özdeşleşir ve onun içine düştüğü ruhsal çatışmaları bizzat yaşar. Böylelikle özelde trajedinin genelde sanatın, kişileri olumlu anlamda dönüştürme etkisi vardır. Bu parçadan hareketle Aristoteles ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A) Sanatın, kişinin dünyaya yönelik algısını değiştirebileceğini ve farkındalık yaratacağını düşünmektedir. B) Edebî yapıtların, kurgu da olsalar, aktardıkları deneyimlerin gerçek hayatla örtüşmesi gerektiğine inanmaktadır. C) Bir sanat eserinden kazanç elde etmenin yolunu kişinin, eserdeki kahramana sempati duymasına bağlamaktadır. D) Sanat yapıtları aracılığıyla edinilen deneyimsel bilgilerin, ger- çek yaşamda edinilenlerden daha güçlü olduğunu savun- maktadır. E Edebiyatı, başta acıma ve korku duyguları olmak üzere oku- run pek çok duyguyu aynı anda yaşamasına olanak sağlayan en güçlü alan olarak görmektedir.
Kalıplaşmış beklentilerle yola çıkan çoğu okur, kurgusunu
çözmekte zorlandığı bir roman karşısında bocalar. Roma-
ni sonuna kadar okuma sabrını bir türlü gösteremez ve
"Zaten, pek de bir şeye benzemiyordu!" diye bırakır. İlgisi-
ni uyanık tutacak romanlara olgun bir üzüm salkımı kadar
önem veren bu okurların çözmekte zorlandıkları roman kar-
şısındaki tepkilerine “korukçu tilki sendromu" adını verme-
yi uygun buldum. Söz konusu korukçu tilki okur, elindeki
kitabı kafasındaki yerleşik hiçbir kategoriye koyamadığı için
tembellik limanına sığınır. Hiç kuşkusuz okurun, estetik haz
alma hakkı vardır ama bu hak; onun kendini aşıp yeniden
yaratmasının önündeki en büyük engeldir de. Korukçu tilki
okur, yarıda bıraktığı romanı bir kez daha dikkatle okusa
belki de romanı daha iyi anlayacaktır.
39. Bu parçada söz edilen korukçu tilki okur aşağıdakiler-
den hangisi ile nitelendirilemez?
Kitaba karşı ön yargılı olan
B) Estetik beklentiyi önceleyen
Kolaycılığı tercih eden
Alışmış olduğunu bekleyen
E) Kitaba faydacı yaklaşan
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Kalıplaşmış beklentilerle yola çıkan çoğu okur, kurgusunu çözmekte zorlandığı bir roman karşısında bocalar. Roma- ni sonuna kadar okuma sabrını bir türlü gösteremez ve "Zaten, pek de bir şeye benzemiyordu!" diye bırakır. İlgisi- ni uyanık tutacak romanlara olgun bir üzüm salkımı kadar önem veren bu okurların çözmekte zorlandıkları roman kar- şısındaki tepkilerine “korukçu tilki sendromu" adını verme- yi uygun buldum. Söz konusu korukçu tilki okur, elindeki kitabı kafasındaki yerleşik hiçbir kategoriye koyamadığı için tembellik limanına sığınır. Hiç kuşkusuz okurun, estetik haz alma hakkı vardır ama bu hak; onun kendini aşıp yeniden yaratmasının önündeki en büyük engeldir de. Korukçu tilki okur, yarıda bıraktığı romanı bir kez daha dikkatle okusa belki de romanı daha iyi anlayacaktır. 39. Bu parçada söz edilen korukçu tilki okur aşağıdakiler- den hangisi ile nitelendirilemez? Kitaba karşı ön yargılı olan B) Estetik beklentiyi önceleyen Kolaycılığı tercih eden Alışmış olduğunu bekleyen E) Kitaba faydacı yaklaşan
7.
National Geographic tarafından çekilen "Orman Adam"
belgeseline de konu olan Payeng, çevresindekilerin alaycı
tavırlarına aldırış etmeden Majuli Adası'na 1979 yılından
itibaren her gün ağaç dikmeye başlamıştır.
Bu cümleden kesin olarak çıkarılabilecek yargı aşağıda-
kilerden hangisidir?
la
Payeng, çevresindeki alaycı bakışlardan rahatsız olma-
sına rağmen Majuli Adası'ndaki ağaç dikme eylemine
devam etmiştir.
B) Payeng, Majuli Adası'ndaki ağaç dikme çalışmaların-
dan dolayı 1979 yılında çekilen "Orman Adam" belge-
seline konu edilmiştir.
C) 1979 yılından itibaren günümüze kadar Majuli Adası'n-
da ağaç diken Payeng, National Geographic tarafından
ödüllendirilmiştir.
D) Payeng, Majuli Adası'nda ağaç dikme çalışmaları yap-
mış ve National Geographic'in "Orman Adam" belge-
seline konu edilmiştir.
E) National Geographic, Majuli Adası'nda çektiği "Orman
Adam" belgeselinde Payeng adli gencin doğa tutkusu-
nu anlatmıştır.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
7. National Geographic tarafından çekilen "Orman Adam" belgeseline de konu olan Payeng, çevresindekilerin alaycı tavırlarına aldırış etmeden Majuli Adası'na 1979 yılından itibaren her gün ağaç dikmeye başlamıştır. Bu cümleden kesin olarak çıkarılabilecek yargı aşağıda- kilerden hangisidir? la Payeng, çevresindeki alaycı bakışlardan rahatsız olma- sına rağmen Majuli Adası'ndaki ağaç dikme eylemine devam etmiştir. B) Payeng, Majuli Adası'ndaki ağaç dikme çalışmaların- dan dolayı 1979 yılında çekilen "Orman Adam" belge- seline konu edilmiştir. C) 1979 yılından itibaren günümüze kadar Majuli Adası'n- da ağaç diken Payeng, National Geographic tarafından ödüllendirilmiştir. D) Payeng, Majuli Adası'nda ağaç dikme çalışmaları yap- mış ve National Geographic'in "Orman Adam" belge- seline konu edilmiştir. E) National Geographic, Majuli Adası'nda çektiği "Orman Adam" belgeselinde Payeng adli gencin doğa tutkusu- nu anlatmıştır.
Bir şeyi veya
Acımak... Ben insan ruhlarındaki derinliğin ancak onunla ölçülebileceğine inanıyorum. Evet, dibi
görünmeyen kuyulara atılan taş, nasıl çıkardığı sesle onların derinliğini gösterirse başkalarının elemi de bizim
yüreklerimize düştüğü zaman çıkardığı sesle bize kendimizi, insanlığımızın derecesini öğretir. Fikrimce
yalnız doğruluk hastalığı bir hak ve hakikat meselesi etrafında toplanmak kabiliyeti bir cemiyeti mesut
etmeye kâfi gelemez. Bunun için acımak, birbirimizin feryadını, iniltisini duyabilmek de lazım.
aşağıdakilerin hangisi arasında doğrudan bir ilişkisi yoktur?
3) Bu parçada söz edilenle
A)
Psikoloji
B)
Sosyoloji
C) Evrensellik
D) Toplumsal kabuller
E) Mitolojik ögeler
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Bir şeyi veya Acımak... Ben insan ruhlarındaki derinliğin ancak onunla ölçülebileceğine inanıyorum. Evet, dibi görünmeyen kuyulara atılan taş, nasıl çıkardığı sesle onların derinliğini gösterirse başkalarının elemi de bizim yüreklerimize düştüğü zaman çıkardığı sesle bize kendimizi, insanlığımızın derecesini öğretir. Fikrimce yalnız doğruluk hastalığı bir hak ve hakikat meselesi etrafında toplanmak kabiliyeti bir cemiyeti mesut etmeye kâfi gelemez. Bunun için acımak, birbirimizin feryadını, iniltisini duyabilmek de lazım. aşağıdakilerin hangisi arasında doğrudan bir ilişkisi yoktur? 3) Bu parçada söz edilenle A) Psikoloji B) Sosyoloji C) Evrensellik D) Toplumsal kabuller E) Mitolojik ögeler