Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

4.
TYT
Muhabir:
B
Sanatçı:
Hikâye 80'lerde, sıkıyönetim zamanında Muğla'da
geçiyor. Bir Güney Kore filminden başarılı bir şekilde o
döneme uyarlanan bir film. Ben sıkıyönetim komutanı
Yarbay Aydın'ı canlandırıyorum. O dönem sıkıyönetim
komutanı şehirdeki en büyük güç. Aydın da bu gücü
kullanarak kızının ölümünden Memo'yu sorumlu tutu-
yor ve onu idama mahkûm ettiriyor.
Muhabir:
(II)-
Sanatçı:
Aydın, bir tarafıyla sonsuza dek kızından ayrılan
bir baba, bir tarafıyla da bir başkasını sonsuza dek ki-
zından ayırmak için uğraşan bir iktidar sahibi. Pek çok
duyguyu barındırıyor. Bazı kararlarda insan objektif
olamayabiliyor ve duygularıyla hareket edince sonu
gelmez hatalar yapabiliyor.
Bu diyalogda bos bırakılan yerlere aşağıdakilerden
hangisi sırasıyla getirilmelidir?
A) 7. Koğuştaki Mucize filminde yaşanan olaylarla
dönemin şartları arasında nasıl bir bağ kurulabilir?
II. Canlandırdığınız Aydın karakterinin bir karşılığı
var mı hayatınızda?
B) 1. 7. Koğuştaki Mucize filminin uyarlama olması siz-
de ne gibi bir etki bıraktı?
II. Aydın karakterine gerçek hayatta rastlamak
mümkün mü sizce?
7. Koğuştaki Mucize filminin başarılı olması konu-
sunda beklentileriniz nelerdir?
II. Kızını kaybetmiş bir babanın, bir babayı haksızca
kızından ayırmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Koğuştaki Mucize'den kısaca bahseder misi-
niz?
II. Aydın karakterinin yaşadığı çelişkiyi yorumlar mi-
siniz?
1. 7. Koğuştaki Mucize'deki hikâyenin gerçekçi ol-
masını neye bağlıyorsunuz?
II. İnsan yaşamının açmazlarını Aydın karakteri
üzerinden verme fikri nasıl ortaya çıktı?
5.
6.
Her ye
şında
ladım
ev.
Bu p
den E
A) ly
Her
kurc
larc
revi
lard
ond
me
Me
uğr
ise
kan
de
lar
an
Bu
da
A
C
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
4. TYT Muhabir: B Sanatçı: Hikâye 80'lerde, sıkıyönetim zamanında Muğla'da geçiyor. Bir Güney Kore filminden başarılı bir şekilde o döneme uyarlanan bir film. Ben sıkıyönetim komutanı Yarbay Aydın'ı canlandırıyorum. O dönem sıkıyönetim komutanı şehirdeki en büyük güç. Aydın da bu gücü kullanarak kızının ölümünden Memo'yu sorumlu tutu- yor ve onu idama mahkûm ettiriyor. Muhabir: (II)- Sanatçı: Aydın, bir tarafıyla sonsuza dek kızından ayrılan bir baba, bir tarafıyla da bir başkasını sonsuza dek ki- zından ayırmak için uğraşan bir iktidar sahibi. Pek çok duyguyu barındırıyor. Bazı kararlarda insan objektif olamayabiliyor ve duygularıyla hareket edince sonu gelmez hatalar yapabiliyor. Bu diyalogda bos bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi sırasıyla getirilmelidir? A) 7. Koğuştaki Mucize filminde yaşanan olaylarla dönemin şartları arasında nasıl bir bağ kurulabilir? II. Canlandırdığınız Aydın karakterinin bir karşılığı var mı hayatınızda? B) 1. 7. Koğuştaki Mucize filminin uyarlama olması siz- de ne gibi bir etki bıraktı? II. Aydın karakterine gerçek hayatta rastlamak mümkün mü sizce? 7. Koğuştaki Mucize filminin başarılı olması konu- sunda beklentileriniz nelerdir? II. Kızını kaybetmiş bir babanın, bir babayı haksızca kızından ayırmasını nasıl değerlendiriyorsunuz? Koğuştaki Mucize'den kısaca bahseder misi- niz? II. Aydın karakterinin yaşadığı çelişkiyi yorumlar mi- siniz? 1. 7. Koğuştaki Mucize'deki hikâyenin gerçekçi ol- masını neye bağlıyorsunuz? II. İnsan yaşamının açmazlarını Aydın karakteri üzerinden verme fikri nasıl ortaya çıktı? 5. 6. Her ye şında ladım ev. Bu p den E A) ly Her kurc larc revi lard ond me Me uğr ise kan de lar an Bu da A C
ri
6. Her okurun, okuduğu kurmaca metinle kendi arasında
kurduğu ilişki başkadır. Metin, her okurla birlikte defa-
larca kez dönüşür; okur, metni kendi algısı neticesinde
revize eder ve hatta tekrar yaratır. Kurmaca anlatım-
larda birkaç çeşit katılımcı var. Ancak metni yazmadan
önceki yazar ve metni okumadan önceki okur, kurmaca
metnin dışında. Edebiyat bu iki figürü de dönüştürür.
Metni yazan ve okuyan, metinle birlikte bir başkalaşıma
uğrar. Metni yazma sürecinde yazar, okuma sürecinde
ise okur kurmaca metnin katılımcısı olur. Ama şunu
karıştırmamak lazım; metnin yazarı, metnin anlatıcısı
değildir. İdeal okur, metinle bir ittifak kuran ve duygu-
larının tesirinde kalmadan metni anlamaya çalışan ve
anlatıcıyla, yazarı ayrı tutabilen okurdur.
Bu parçada asıl anlatılmak istenen düşünce aşağı-
dakilerden hangisidir?
A) Sanatçının, kendi kişiliği ile yazar olarak ortaya koy-
duğu anlatıcının benzer özelliklere sahip olabilece-
ğinin farkında olduğu
B Gerçek sanat yapıtının okuyucuların kendilerine
göre yorum yapabilmesine olanak tanıdığı
(C) Vapitin gerek sanatçısını gerek okuyucusunu dö-
hüştürme gibi bir özelliğinin bulunduğu
DYOkuyucunun yapıtı, oluşturulduğu dönemin şartları-
na göre değerlendirmesi gerektiği
E) Yazarın ne demek istediğini düşünebilen okuyucu-
nun ancak eserle verilmek istenen mesajı anlayabi-
leceği
Diğer sayfaya geçiniz.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
ri 6. Her okurun, okuduğu kurmaca metinle kendi arasında kurduğu ilişki başkadır. Metin, her okurla birlikte defa- larca kez dönüşür; okur, metni kendi algısı neticesinde revize eder ve hatta tekrar yaratır. Kurmaca anlatım- larda birkaç çeşit katılımcı var. Ancak metni yazmadan önceki yazar ve metni okumadan önceki okur, kurmaca metnin dışında. Edebiyat bu iki figürü de dönüştürür. Metni yazan ve okuyan, metinle birlikte bir başkalaşıma uğrar. Metni yazma sürecinde yazar, okuma sürecinde ise okur kurmaca metnin katılımcısı olur. Ama şunu karıştırmamak lazım; metnin yazarı, metnin anlatıcısı değildir. İdeal okur, metinle bir ittifak kuran ve duygu- larının tesirinde kalmadan metni anlamaya çalışan ve anlatıcıyla, yazarı ayrı tutabilen okurdur. Bu parçada asıl anlatılmak istenen düşünce aşağı- dakilerden hangisidir? A) Sanatçının, kendi kişiliği ile yazar olarak ortaya koy- duğu anlatıcının benzer özelliklere sahip olabilece- ğinin farkında olduğu B Gerçek sanat yapıtının okuyucuların kendilerine göre yorum yapabilmesine olanak tanıdığı (C) Vapitin gerek sanatçısını gerek okuyucusunu dö- hüştürme gibi bir özelliğinin bulunduğu DYOkuyucunun yapıtı, oluşturulduğu dönemin şartları- na göre değerlendirmesi gerektiği E) Yazarın ne demek istediğini düşünebilen okuyucu- nun ancak eserle verilmek istenen mesajı anlayabi- leceği Diğer sayfaya geçiniz.
1.
uz, Cevap Ragini Türkçe lesti için ayrılan kısmına işaretleyiniz.
1-2. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
(1) Kurmaca metin yazarı, yolun sonunu tahmini olarak
bilir ancak yol boyunca geçeceği ara durakları kesti-
remez. (II) Karakter; kendi yolunu, nerede mola verip
nereye sapacağını, hangi patikayı izleyeceğini kendi
belirlemeli. (III) Çoğunlukla seyyahı, yolun sonuna var-
mayı hedefleyen ve geçtiği yerleri görmezden gelen bir
turistten bu nedenle ayırıyorum. (IV) Seyyahın yani ka-
rakterin iradesini serbest bırakmanın gerekli olduğuna
inanıyorum. (V) Bir betimleme uğruna, yarattığım ka-
rakteri durmak istemediği bir yerde mola vermesi için
zorlayamam.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinden
sonra "Aksi halde kurmaca bir metinden söz etmek
olanaksız." cümlesi getirilemez?
BHT
e) III
A)
DIV
EX
3.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
1. uz, Cevap Ragini Türkçe lesti için ayrılan kısmına işaretleyiniz. 1-2. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. (1) Kurmaca metin yazarı, yolun sonunu tahmini olarak bilir ancak yol boyunca geçeceği ara durakları kesti- remez. (II) Karakter; kendi yolunu, nerede mola verip nereye sapacağını, hangi patikayı izleyeceğini kendi belirlemeli. (III) Çoğunlukla seyyahı, yolun sonuna var- mayı hedefleyen ve geçtiği yerleri görmezden gelen bir turistten bu nedenle ayırıyorum. (IV) Seyyahın yani ka- rakterin iradesini serbest bırakmanın gerekli olduğuna inanıyorum. (V) Bir betimleme uğruna, yarattığım ka- rakteri durmak istemediği bir yerde mola vermesi için zorlayamam. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinden sonra "Aksi halde kurmaca bir metinden söz etmek olanaksız." cümlesi getirilemez? BHT e) III A) DIV EX 3.
6.
ÜST
Dazey
10. Deneme
Kültür bilimlerinin doğa bilimi olamayacağını savunanların
bazı argümanları var. Onlara göre fizikte kullanılan
genellemeler, doğanın tek biçimliliğine dayanır. Halbuki
sosyal alanda sürekli değişiklikler olmaktadır ve her bir
olay, belli bir döneme has özelliklerle kendini gösterir.
Toplumda, ortaya çıkan olayların kısa vadeli olması
nedeniyle, uzun dönemli genellemelere imkân vermezler.
Diğer taraftan fizikte kullanılan benzer şartlarda benzer
şeylerin meydana geleceği ilkesi, kültür alanında
gerçekleşemez, çünkü kültür alanında benzer şartlar
olmadığından her olay bir defalık gerçekleşir. Deneyin
dayandığı soyutlama imkânı da kültür alanında yoktur. Aynı
şekilde canlı bir bireyin sürekli değişiklikler göstermesi gibi,
toplumlar da sürekli değişmektedirler. Toplumdaki her bir
durum, öncekinin bir tekrarı değil, öncekinin değişmiş bir
hâlidir. Bireylerin değiştirici etkileri, sosyal yapının sürekli
değişim hâlinde olmasını sağlamaktadır. Sürekli
değişikliklerle ortaya çıkan yeniliklere fizik yönteminin
uygulama imkânı yoktur. Fiziksel olaylar, sosyal olaylar
kadar karmaşık olmadığı hâlde, fiziksel olaylar, soyutlanarak
laboratuvar şartlarında yeniden kurulur. Sosyal olayları
etkileyen güçlerin sayıca fazlalığı ve soyutlamanın
yapılamaması, onları karmaşık yapılarıyla ele almayı
gerektirir. Ön deyi, Oedipus Efsanesi'nde ve hisse
senetlerinde olduğu gibi, ön deyiye konu olan olayı etkiler.
Ayrıca, sosyal olaylarda bireylerin etkin tutumları ön deyiyi
zorlaştırmakta ve kesinliğini azaltmaktadır.
Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi kültür
bilimlerinin doğa bilimi olamayacağını savunanların
kanıtlarından biri değildir?
Genelleme
B) Karmaşıklık
C) Yenilik ve deney
D) Tutarlılık ve özlülük
E) Ön deyinin kesinsizliği
ham
0
tonguç KAMPÜS
7.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
6. ÜST Dazey 10. Deneme Kültür bilimlerinin doğa bilimi olamayacağını savunanların bazı argümanları var. Onlara göre fizikte kullanılan genellemeler, doğanın tek biçimliliğine dayanır. Halbuki sosyal alanda sürekli değişiklikler olmaktadır ve her bir olay, belli bir döneme has özelliklerle kendini gösterir. Toplumda, ortaya çıkan olayların kısa vadeli olması nedeniyle, uzun dönemli genellemelere imkân vermezler. Diğer taraftan fizikte kullanılan benzer şartlarda benzer şeylerin meydana geleceği ilkesi, kültür alanında gerçekleşemez, çünkü kültür alanında benzer şartlar olmadığından her olay bir defalık gerçekleşir. Deneyin dayandığı soyutlama imkânı da kültür alanında yoktur. Aynı şekilde canlı bir bireyin sürekli değişiklikler göstermesi gibi, toplumlar da sürekli değişmektedirler. Toplumdaki her bir durum, öncekinin bir tekrarı değil, öncekinin değişmiş bir hâlidir. Bireylerin değiştirici etkileri, sosyal yapının sürekli değişim hâlinde olmasını sağlamaktadır. Sürekli değişikliklerle ortaya çıkan yeniliklere fizik yönteminin uygulama imkânı yoktur. Fiziksel olaylar, sosyal olaylar kadar karmaşık olmadığı hâlde, fiziksel olaylar, soyutlanarak laboratuvar şartlarında yeniden kurulur. Sosyal olayları etkileyen güçlerin sayıca fazlalığı ve soyutlamanın yapılamaması, onları karmaşık yapılarıyla ele almayı gerektirir. Ön deyi, Oedipus Efsanesi'nde ve hisse senetlerinde olduğu gibi, ön deyiye konu olan olayı etkiler. Ayrıca, sosyal olaylarda bireylerin etkin tutumları ön deyiyi zorlaştırmakta ve kesinliğini azaltmaktadır. Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi kültür bilimlerinin doğa bilimi olamayacağını savunanların kanıtlarından biri değildir? Genelleme B) Karmaşıklık C) Yenilik ve deney D) Tutarlılık ve özlülük E) Ön deyinin kesinsizliği ham 0 tonguç KAMPÜS 7.
33. Yimili yaşlanın başında kendime Selim Ileri kitaplarında yer
bulduğumu fark ettim. Öykü ve romanlarındaki kırgınlıklar,
kinkliklar dikkatimi çekmiş, beni oldukça şaşırtmıştı. Bu duygular
anlatırken ayrıntılarla haşır neşir olmasının, üzerimdeki etkisi
de işin cabası. Bu eserlere "her dem taze" demek abartılı
olmasa gerek çünkü her birinde mutlaka her zamankinden farkl
içerikle karşıma çıktı yazar. Bu kitaplar, bana hem büyük resmi
gösteriyordu hem de "Ayrıntıyı gözden kaçırma sakın!" diyordu.
Bu parçada sözü edilen yazar ve eserleriyle ilgili olarak
aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
AY Okurda iz bıraktığı
yaktığı
B) Bireyselliğe ağırlık verdiği
Alışılmışın dışına çıktığı
DY Detaylara odaklandığı
EX Yenilikler barındırdığı
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
33. Yimili yaşlanın başında kendime Selim Ileri kitaplarında yer bulduğumu fark ettim. Öykü ve romanlarındaki kırgınlıklar, kinkliklar dikkatimi çekmiş, beni oldukça şaşırtmıştı. Bu duygular anlatırken ayrıntılarla haşır neşir olmasının, üzerimdeki etkisi de işin cabası. Bu eserlere "her dem taze" demek abartılı olmasa gerek çünkü her birinde mutlaka her zamankinden farkl içerikle karşıma çıktı yazar. Bu kitaplar, bana hem büyük resmi gösteriyordu hem de "Ayrıntıyı gözden kaçırma sakın!" diyordu. Bu parçada sözü edilen yazar ve eserleriyle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? AY Okurda iz bıraktığı yaktığı B) Bireyselliğe ağırlık verdiği Alışılmışın dışına çıktığı DY Detaylara odaklandığı EX Yenilikler barındırdığı
ak
13
39-40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Kullanıma sunulan bir ürün ya da hizmeti kullanmayan
tüketicilerin başına gelecek "felaketlerin sonuçlarını şişire
şişire anlatmak, pazarlama dünyasının sıkça başvurduğu
bir yöntem. Hatta bu yöntem, bu sektöre ilk adımını
atanlara yol gösterici olarak sunulur. Bilinçaltımızı esir alan
korkulanı keşfetmek ve bu korkuların üzerine oynamak
onlar açısından e
onlar açısından son derece zekice. Günümüzde, maalesef.
reklam kampanyaları ya da pazarlar
zaman korkularımız Uze pazarlama stratejileri çoğu
z üzerinden yürüyor. Sigorta şirketleri,
otomobil firmaları,
kendinizi güvende hissetmeniz
ve daha birçok sektör,
gıda üreticileri ve
do
tmeniz ya da size sunulan ürün ve
hizmetleri satın almazsanız kendinizde eksiklik hissedip
hepten güvensizliğe kapılmanız için çalışıyor. Elbette,
kimse evini su bassin istemez. Parasız kalırsak bizi geri
çevirmeyecek bonkör bir banka olduğunu bilmek de içimizi
ferahlatabilir ama kendimizi güvenli ya da havalı hissetmek
için sürekli bir şey satın almamız gerekiyorsa vay hâlimize!
39. Bu parçada aşağıdakilerin hangisine değinilmemiştir?
A) Tüketicinin yararlanmadığı bir hizmetin olumsuz
sonuçlarının ifade edile biçimine
B) Birçok pazarlama stratejisi ve reklam kampanyasının
insan psikolojisiyle ilişkilendirildiğine
Belirli sektörlerin tüketicide tasarruf bilinci oluşturmak
için öne çıkardığı uygulamalara
DY Pazarlama sektörüne yeni başlayanlara sunulan öneriye
E Satış stratejilerinin tüketicilerdeki hangi duygular
üzerinden yürütüldüğüne
40. Bu parçadan pazarlama dünyasıyla ilgili aşağıdakilerin
hangisine ulaşılabilir?
A) Tüketicinin gündelik sorunlarına çözüm üretmeye
yönelik çalışmalar yapmaktadır.
B) Sürekli korkutarak tüketicinin kararları üzerinde etkili
olmaya çalışmaktadır.
Her şeyi sigorta ile teminat altına almayı yaygınlaştırmak
istemektedir.
Hedef kitlenin beklentileri üzerinden pazar payını
artırmaya odaklanmaktadır.
E) Yaratacağı güven ortamıyla ülke ekonomisine katkıda
bulunmayı hedeflemektedir.
TÜRKÇE TESTİ BİTTİ.
SOSYAL BİLİMLER TESTINE CECINIT
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
ak 13 39-40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Kullanıma sunulan bir ürün ya da hizmeti kullanmayan tüketicilerin başına gelecek "felaketlerin sonuçlarını şişire şişire anlatmak, pazarlama dünyasının sıkça başvurduğu bir yöntem. Hatta bu yöntem, bu sektöre ilk adımını atanlara yol gösterici olarak sunulur. Bilinçaltımızı esir alan korkulanı keşfetmek ve bu korkuların üzerine oynamak onlar açısından e onlar açısından son derece zekice. Günümüzde, maalesef. reklam kampanyaları ya da pazarlar zaman korkularımız Uze pazarlama stratejileri çoğu z üzerinden yürüyor. Sigorta şirketleri, otomobil firmaları, kendinizi güvende hissetmeniz ve daha birçok sektör, gıda üreticileri ve do tmeniz ya da size sunulan ürün ve hizmetleri satın almazsanız kendinizde eksiklik hissedip hepten güvensizliğe kapılmanız için çalışıyor. Elbette, kimse evini su bassin istemez. Parasız kalırsak bizi geri çevirmeyecek bonkör bir banka olduğunu bilmek de içimizi ferahlatabilir ama kendimizi güvenli ya da havalı hissetmek için sürekli bir şey satın almamız gerekiyorsa vay hâlimize! 39. Bu parçada aşağıdakilerin hangisine değinilmemiştir? A) Tüketicinin yararlanmadığı bir hizmetin olumsuz sonuçlarının ifade edile biçimine B) Birçok pazarlama stratejisi ve reklam kampanyasının insan psikolojisiyle ilişkilendirildiğine Belirli sektörlerin tüketicide tasarruf bilinci oluşturmak için öne çıkardığı uygulamalara DY Pazarlama sektörüne yeni başlayanlara sunulan öneriye E Satış stratejilerinin tüketicilerdeki hangi duygular üzerinden yürütüldüğüne 40. Bu parçadan pazarlama dünyasıyla ilgili aşağıdakilerin hangisine ulaşılabilir? A) Tüketicinin gündelik sorunlarına çözüm üretmeye yönelik çalışmalar yapmaktadır. B) Sürekli korkutarak tüketicinin kararları üzerinde etkili olmaya çalışmaktadır. Her şeyi sigorta ile teminat altına almayı yaygınlaştırmak istemektedir. Hedef kitlenin beklentileri üzerinden pazar payını artırmaya odaklanmaktadır. E) Yaratacağı güven ortamıyla ülke ekonomisine katkıda bulunmayı hedeflemektedir. TÜRKÇE TESTİ BİTTİ. SOSYAL BİLİMLER TESTINE CECINIT
14. Kültür yayıncılığımız, piyasa olmaktan çıkıp sektörleşme gayretleri
içinde. O yüzden meta olan yayımlanıyor. Satabilecek şairler, yayınevi
bulmakta zorluk çekmiyorlar. Benim durumum ayrı, ben dik başlı
olduğum için cezalandiriliyorum.Benim ayarımda, hatta çok daha
aşağılardaki şairlere teklif geliyor. Ama bana Allah'ın bir kulu teklifte
bulunmuyor. Benim bundan yakındığım anlaşılmasın. Son yıllarda üç
ülkede kitabım yayimlandı. Gerekirse entelektüel göç yaparım, yine de
boyun eğmem.
Şairin bu sözlerinden, kendisiyle ilgili olarak aşağıdakilerden
hangisi çıkarılamaz?
A) Yayıncılık politikalarından memnun olmadığı
B) Tavır ve davranışlarından ödün vermediği
C) Kendisine yapılan haksızlıklardan şikayetçi olmadığı
D) Şiirle uğraşmayı her şeyin üstünde tuttuğu
E) Tutumundan dolayı cezalandırıldığını düşündüğü
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
14. Kültür yayıncılığımız, piyasa olmaktan çıkıp sektörleşme gayretleri içinde. O yüzden meta olan yayımlanıyor. Satabilecek şairler, yayınevi bulmakta zorluk çekmiyorlar. Benim durumum ayrı, ben dik başlı olduğum için cezalandiriliyorum.Benim ayarımda, hatta çok daha aşağılardaki şairlere teklif geliyor. Ama bana Allah'ın bir kulu teklifte bulunmuyor. Benim bundan yakındığım anlaşılmasın. Son yıllarda üç ülkede kitabım yayimlandı. Gerekirse entelektüel göç yaparım, yine de boyun eğmem. Şairin bu sözlerinden, kendisiyle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz? A) Yayıncılık politikalarından memnun olmadığı B) Tavır ve davranışlarından ödün vermediği C) Kendisine yapılan haksızlıklardan şikayetçi olmadığı D) Şiirle uğraşmayı her şeyin üstünde tuttuğu E) Tutumundan dolayı cezalandırıldığını düşündüğü
aya göre
rlamaya bağlı
herhangi bir sarta
n ünlü düşünür
mak değil, yaptığını
alayan ifadelerden
uhayyilesi özgürlüğü
utlaştırmaya
diklerimizi yapmama
kendini dayatan,
özgürlüğümüzün
zgür insanlar,
istedim ve
sıra bir de sahte
r tercihlerini
men geliştirdiği
u kişiler özgürlük
teklerinden
"la ilgili
tünde
ilecek
ildikleri
inda
adıkları
akilerden
lik
yoldan
amlara
hip
5-A
39-40. soruları aşağıdaki parçaya göre
cevaplayınız.
Türkçe
2022 ile 2050 yılları arasında dünya nüfusunu beslemek
güçleşecek çünkü geçmiş yıllarda üretilenden %56 daha
fazla tarımsal üretim yapılması gerekiyor. Fakat geleneksel
üretim yöntemlerinin doğaya verdiği tahribat ve iklim
krizi üzerindeki etkisi, üretimin karşılanamamasına ve
iklim krizinin daha da derinleşmesine sebep olabilir. Bilim
insanları, yaklaşan iklim krizine karşı yeni üretim yöntemleri
üzerinde çalışıyorlar. Bu çalışmalar sayesinde binlerce
dönümlük araziler yerine, iklim kontrollü depolarda aynı
oranda ürün yetiştirilebilecek. Ayrıca, tarımsal üretim
faaliyetlerinin bütün süreçleri yüksek teknolojiye entegre
hâle getirilecek. Böylece, gıda üretiminde çok daha yüksek
bir verim elde edilebilecek. Ayrıca bu çalışmalar, yeni
tüketim biçimlerinin gelişmesine de katkı sağlayacak.
Örneğin yeni paketleme teknolojileri ile gıda ürünleri çok
daha uzun süre tazeliğini koruyabilecek. Böylece, gıda
atıklarında önemli bir azalma yaşanacak. Bu çalışmaların
hayata geçirilmesi ve uygulanabilir hâle getirilmesi
sürdürülebilir gıda üretimi adına büyük bir önem taşıyor.
39. Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi "tarımda
yeni üretim teknikleri"nin kullanılmasıyla ortaya çıkacak
sonuçlardan biri değildir?
A) Geleneksel ürünlerin içeriğinde değişme
B) Tarım etkinliklerinde teknolojiye uyum sağlama
Tüketim biçimlerinde farklılaşma
D Gida atıklarında azalma
E Üretimde sürdürülebilirlik kazanma
40. Bu parçada aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir?
A) ihtiyaç duyulacak gıda üretimi artışına
B) Tarımsal üretim ve toplumsal yapı arasındaki ilişkiye
Yeni paketleme tekniklerinin yararlarına
D) Dünya nüfusunu beslemedeki zorluklara
E) Üretim alanlarında yaşanacak değişime
TYT 5
1.
2
Bu te
yasal
Ceva
2.
●
Mis
aşa
A)
B)
C)
E
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
aya göre rlamaya bağlı herhangi bir sarta n ünlü düşünür mak değil, yaptığını alayan ifadelerden uhayyilesi özgürlüğü utlaştırmaya diklerimizi yapmama kendini dayatan, özgürlüğümüzün zgür insanlar, istedim ve sıra bir de sahte r tercihlerini men geliştirdiği u kişiler özgürlük teklerinden "la ilgili tünde ilecek ildikleri inda adıkları akilerden lik yoldan amlara hip 5-A 39-40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Türkçe 2022 ile 2050 yılları arasında dünya nüfusunu beslemek güçleşecek çünkü geçmiş yıllarda üretilenden %56 daha fazla tarımsal üretim yapılması gerekiyor. Fakat geleneksel üretim yöntemlerinin doğaya verdiği tahribat ve iklim krizi üzerindeki etkisi, üretimin karşılanamamasına ve iklim krizinin daha da derinleşmesine sebep olabilir. Bilim insanları, yaklaşan iklim krizine karşı yeni üretim yöntemleri üzerinde çalışıyorlar. Bu çalışmalar sayesinde binlerce dönümlük araziler yerine, iklim kontrollü depolarda aynı oranda ürün yetiştirilebilecek. Ayrıca, tarımsal üretim faaliyetlerinin bütün süreçleri yüksek teknolojiye entegre hâle getirilecek. Böylece, gıda üretiminde çok daha yüksek bir verim elde edilebilecek. Ayrıca bu çalışmalar, yeni tüketim biçimlerinin gelişmesine de katkı sağlayacak. Örneğin yeni paketleme teknolojileri ile gıda ürünleri çok daha uzun süre tazeliğini koruyabilecek. Böylece, gıda atıklarında önemli bir azalma yaşanacak. Bu çalışmaların hayata geçirilmesi ve uygulanabilir hâle getirilmesi sürdürülebilir gıda üretimi adına büyük bir önem taşıyor. 39. Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi "tarımda yeni üretim teknikleri"nin kullanılmasıyla ortaya çıkacak sonuçlardan biri değildir? A) Geleneksel ürünlerin içeriğinde değişme B) Tarım etkinliklerinde teknolojiye uyum sağlama Tüketim biçimlerinde farklılaşma D Gida atıklarında azalma E Üretimde sürdürülebilirlik kazanma 40. Bu parçada aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? A) ihtiyaç duyulacak gıda üretimi artışına B) Tarımsal üretim ve toplumsal yapı arasındaki ilişkiye Yeni paketleme tekniklerinin yararlarına D) Dünya nüfusunu beslemedeki zorluklara E) Üretim alanlarında yaşanacak değişime TYT 5 1. 2 Bu te yasal Ceva 2. ● Mis aşa A) B) C) E
rd'a
a
in gittiği
, birer
ne
sinin
deyişle
usu
ki bizim
bile
en
eyleri
5-A
yi elde
erin
kten
Türkçe
29. Başta Bir Deliler Evinin Yalan Yanlış Anlatılan Kısa Tarihi
olmak üzere Ayfer Tunç'un eserlerinde zengin bir kahraman
yelpazesi dikkat çeker. Çünkü yazarın metinleri gerçekle
ilintilidir. Gerçekle ve hayatla çok ilgili olduğunu söyleyen
Tunç, karakterlerini gerçek hayatta karşılaştığı sayısız
karakterden damıtır ve gerçek hayatta karşılaştığı kişileri
aynıyla eserlerine almaz. Onları değiştirir, dönüştürür,
hayal dünyasında harmanlar ve sonra eserlerini oluşturur.
Tunç, bir röportajında iyi edebiyat için okurun değil metnin
düşünülmesi gerektiğini ve gerçek hayatta bir anlık dahi
olsa gördüğümüz kişilerin eserimizde yer alabileceğini
söylemiştir. Ayrıca yazar, anlattığı her kahramanın hayat
hikâyesini yaşar, böylece kendi hayatını çoğaltmış olur.
Yazarlığın en sevdiği yanı da bu yolla pek çok hayat yaşama
şansı elde etmesidir.
Bu parçada Ayfer Tunç'la ilgili aşağıdakilerden
hangisine ulaşılamaz?
A) Kahramanlarının hayatını yaşayarak kendi hayatını
çoğaltmayı bilen bir yazardır.
B) Karakterlerini gerçek hayattan seçer, onları değiştirerek
roman kahramanlarına dönüştürür.
C) Yazarın zengin bir karakter yelpazesine sahip olmasının
nedeni yaşanmış olayları yazmasıdır.
D) Karşısına kısa bir zaman diliminde çıkan kişileri bile
kahraman olarak kullanır.
E) Okurun isteklerini değil, yazdığı metnin gerekliliklerini
önemser.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
rd'a a in gittiği , birer ne sinin deyişle usu ki bizim bile en eyleri 5-A yi elde erin kten Türkçe 29. Başta Bir Deliler Evinin Yalan Yanlış Anlatılan Kısa Tarihi olmak üzere Ayfer Tunç'un eserlerinde zengin bir kahraman yelpazesi dikkat çeker. Çünkü yazarın metinleri gerçekle ilintilidir. Gerçekle ve hayatla çok ilgili olduğunu söyleyen Tunç, karakterlerini gerçek hayatta karşılaştığı sayısız karakterden damıtır ve gerçek hayatta karşılaştığı kişileri aynıyla eserlerine almaz. Onları değiştirir, dönüştürür, hayal dünyasında harmanlar ve sonra eserlerini oluşturur. Tunç, bir röportajında iyi edebiyat için okurun değil metnin düşünülmesi gerektiğini ve gerçek hayatta bir anlık dahi olsa gördüğümüz kişilerin eserimizde yer alabileceğini söylemiştir. Ayrıca yazar, anlattığı her kahramanın hayat hikâyesini yaşar, böylece kendi hayatını çoğaltmış olur. Yazarlığın en sevdiği yanı da bu yolla pek çok hayat yaşama şansı elde etmesidir. Bu parçada Ayfer Tunç'la ilgili aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz? A) Kahramanlarının hayatını yaşayarak kendi hayatını çoğaltmayı bilen bir yazardır. B) Karakterlerini gerçek hayattan seçer, onları değiştirerek roman kahramanlarına dönüştürür. C) Yazarın zengin bir karakter yelpazesine sahip olmasının nedeni yaşanmış olayları yazmasıdır. D) Karşısına kısa bir zaman diliminde çıkan kişileri bile kahraman olarak kullanır. E) Okurun isteklerini değil, yazdığı metnin gerekliliklerini önemser.
39-40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevapla-
yınız.
Havva Ertekin'in öyküleri, gücünü gözlemden ve gözle-
nen gerçeğin bir biçimde yansıtılmasından alıyordu. Yan-
sitilan gerçek de mahkumların acımasız dünyasıydı. Hav-
va Ertekin, bu öykülerinde, tanidiği, öykülerini dinlediği ki
şiferi somutômeklerle, olduğu gibi anlatiyordu. Yaptığı tek
şey, anlattığı daya toplumsal bir yorum getirmeye çalış
masıydı. İyi bir anlatier oluşu da başarısını pekiştiriyordu.
39. Bu parçada Havva Ertekin'in öyküleriyle ilgili aşağı-
dakilerin hangisine değinilmemiştir?
A) Ömeklemelere öykülerinde yer vermesine
B) Anlatısını verirken başarılı bir aktarımda bulunma-
sina
C) Öykülerinde gerçeği olduğu gibi aktarmasina
D) Anlattığı olayları yorumlayarak vermesine
E) Mahkumların dünyasındaki acımasızlıklara yer ver-
mesine
aktarma
40. Aşağıdaki örneklerden hangisinin bu parçada anlatı-
lanlara göre geçerliğini yitirmesi beklenir?
A) Nikolayevski garında iki eski arkadaş karşılaşmış-
ti; biri tombalak, öbürü kupkuruydu. Şişko, istasyon
büfesinde yemeğini henüz bitirmiş, yağlı dudakları
olgun kiraz gibi pini pırıldı.
B) Burada irmak köpürgen dalgalarıyla çağlar, yılan
gibi bükülüp kıvrılır, uzaklıklarda yok olur ve yaprak
ormanlardaki çayırlara düştüğünde akşam rüzgârı
çıkar, vadilerden beni de hayallerimi de alıp götürür.
C) İşte öyle, bayım! Roman büyük bir yolun üstünde
gezdirilen bir aynadır. Kâh göklerin maviliğini yansı-
tir, kâh yolun çukurlarında biriken çamuru.
D) Sobaya gitti, kapağını açıp külleri karıştırmaya baş-
ladi; pantolon paçalarından késtiği ipliklerle, yırtık
cep astarı attığı gibi öylece duruyordu; demek kimse
sobaya bakmamıştı!
E) O, galiba onaylanmayan bir yola sapmış, yoksul aile-
lere göre suçların en büyüğünü işlemiş, yani tüm
parasını hiç uğruna har vurup harman savurmuştu.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
39-40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevapla- yınız. Havva Ertekin'in öyküleri, gücünü gözlemden ve gözle- nen gerçeğin bir biçimde yansıtılmasından alıyordu. Yan- sitilan gerçek de mahkumların acımasız dünyasıydı. Hav- va Ertekin, bu öykülerinde, tanidiği, öykülerini dinlediği ki şiferi somutômeklerle, olduğu gibi anlatiyordu. Yaptığı tek şey, anlattığı daya toplumsal bir yorum getirmeye çalış masıydı. İyi bir anlatier oluşu da başarısını pekiştiriyordu. 39. Bu parçada Havva Ertekin'in öyküleriyle ilgili aşağı- dakilerin hangisine değinilmemiştir? A) Ömeklemelere öykülerinde yer vermesine B) Anlatısını verirken başarılı bir aktarımda bulunma- sina C) Öykülerinde gerçeği olduğu gibi aktarmasina D) Anlattığı olayları yorumlayarak vermesine E) Mahkumların dünyasındaki acımasızlıklara yer ver- mesine aktarma 40. Aşağıdaki örneklerden hangisinin bu parçada anlatı- lanlara göre geçerliğini yitirmesi beklenir? A) Nikolayevski garında iki eski arkadaş karşılaşmış- ti; biri tombalak, öbürü kupkuruydu. Şişko, istasyon büfesinde yemeğini henüz bitirmiş, yağlı dudakları olgun kiraz gibi pini pırıldı. B) Burada irmak köpürgen dalgalarıyla çağlar, yılan gibi bükülüp kıvrılır, uzaklıklarda yok olur ve yaprak ormanlardaki çayırlara düştüğünde akşam rüzgârı çıkar, vadilerden beni de hayallerimi de alıp götürür. C) İşte öyle, bayım! Roman büyük bir yolun üstünde gezdirilen bir aynadır. Kâh göklerin maviliğini yansı- tir, kâh yolun çukurlarında biriken çamuru. D) Sobaya gitti, kapağını açıp külleri karıştırmaya baş- ladi; pantolon paçalarından késtiği ipliklerle, yırtık cep astarı attığı gibi öylece duruyordu; demek kimse sobaya bakmamıştı! E) O, galiba onaylanmayan bir yola sapmış, yoksul aile- lere göre suçların en büyüğünü işlemiş, yani tüm parasını hiç uğruna har vurup harman savurmuştu.
izleme-
zaman-
m olduğu
yetler de
yararlan-
Ive Babil
Inka ve
rinde ku-
₁
şağıdaki-
crübesidir.
er etrafin-
yeri şela-
şumunun
maktadır.
YAYIN DENİZİ PRO
Fransız yazar Balzac öldüğünde geride 85'i nihayetlen-
miş, 50'si taslak hâlinde eser bıraktı. Romanda gerçek-
çilik akımının öncüsüdür. Mantıksal bir sıra izleyen olay-
ların her şeyi gören bir gözlemcinin ağzından anlatıldığı,
kahramanların tutarlı bir biçimde sunulduğu, kuralları
belli "klasik roman tekniğini" Balzac'ın kurduğu benim-
senir. Olağanüstü bir gözlem yeteneği ve güçlü bir hafi-
zası vardı. Tüm romanlarında kendisini başka insanların
yerine koyup onların duygularıyla paydaş olmayı biliyor-
du. Eserlerinde nedenselliği ve arka plan ile karakterler
arasındaki ilişkiyi açıklamakta ustadır. Bütün bu özellik-
leriyle "romanin Shakespeare'i sayılır.
35. Bu parçada altı çizili sözün cümleye kattığı anlam
aşağıdakilerin hangisinde vardır?
A) Özgün nitelikler taşıyan tefradar ilgi görür.
B) Pozitif duygular içeren ifadeler ruhu dinginleştirir.
C) Farklı hisleri, yazınsal potada eritebilmiştir.
D) Ortak hisleri ele alan yapıtlar geleceğe kalır.
E) Kalp ve mantık arasında ikiliem yaşıyordu.
36. Bu parçaya göre Balzac ile ilgili aşağıdakilerden
hangisi söylenemez?
A) Benzer konuları ele aldığı için, Shakespeare ile öz-
deş sanat anlayışına sahiptir.
B) Öldüğünde tamamlanmış yapıtlarının yanında ta-
mamlanmamış yapıtları da vardı.
C) Bütün romanlarında empati kurduğu insanları anlat-
mış ve aktarmıştır.
D) Çok kuvvetli bir gözlem yetisine ve belleğe sahiptir.
E) Balzac'dan önce gerçekçilik akımını yansıtan bir
eser ortaya konmamıştır.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
izleme- zaman- m olduğu yetler de yararlan- Ive Babil Inka ve rinde ku- ₁ şağıdaki- crübesidir. er etrafin- yeri şela- şumunun maktadır. YAYIN DENİZİ PRO Fransız yazar Balzac öldüğünde geride 85'i nihayetlen- miş, 50'si taslak hâlinde eser bıraktı. Romanda gerçek- çilik akımının öncüsüdür. Mantıksal bir sıra izleyen olay- ların her şeyi gören bir gözlemcinin ağzından anlatıldığı, kahramanların tutarlı bir biçimde sunulduğu, kuralları belli "klasik roman tekniğini" Balzac'ın kurduğu benim- senir. Olağanüstü bir gözlem yeteneği ve güçlü bir hafi- zası vardı. Tüm romanlarında kendisini başka insanların yerine koyup onların duygularıyla paydaş olmayı biliyor- du. Eserlerinde nedenselliği ve arka plan ile karakterler arasındaki ilişkiyi açıklamakta ustadır. Bütün bu özellik- leriyle "romanin Shakespeare'i sayılır. 35. Bu parçada altı çizili sözün cümleye kattığı anlam aşağıdakilerin hangisinde vardır? A) Özgün nitelikler taşıyan tefradar ilgi görür. B) Pozitif duygular içeren ifadeler ruhu dinginleştirir. C) Farklı hisleri, yazınsal potada eritebilmiştir. D) Ortak hisleri ele alan yapıtlar geleceğe kalır. E) Kalp ve mantık arasında ikiliem yaşıyordu. 36. Bu parçaya göre Balzac ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Benzer konuları ele aldığı için, Shakespeare ile öz- deş sanat anlayışına sahiptir. B) Öldüğünde tamamlanmış yapıtlarının yanında ta- mamlanmamış yapıtları da vardı. C) Bütün romanlarında empati kurduğu insanları anlat- mış ve aktarmıştır. D) Çok kuvvetli bir gözlem yetisine ve belleğe sahiptir. E) Balzac'dan önce gerçekçilik akımını yansıtan bir eser ortaya konmamıştır.
geçirmek
aşargil'in
for ona
rsunuz,
u kon-
urdu?"
emek
değil,
dü-
ko-
gal
22. Barajlar açtık, köprüler, fabrikalar kurduk, dışarıya açıl-
leşme adina ne varsa hepsinin kapısını zorladık ama ne
dik, koca koca binalar diktik; velhasıl ilerleme, modern-
yazık ki kitaba, kaleme alışamadık. Kitap, kalem kaygısı-
nı yüreğinde taşıyanlar hep belli bir kısım insanlar oldu.
Yazarları futbolcular kadar bağrımıza basamadık... Oku-
yan ve okuduğunu konuşan, kütüphaneye giden, kitap-
çı dükkânlarını dolduran, otobüste, vapurda eli kitaplı in-
sanlar olamadık.
Bu parçadaki düşünceleri ifade eden ile ilgili aşağı-
dakilerden hangisi söylenemez?
A) Yazan ve okuyan insan sayısından dolayı rahatsız
olmaktadır.
5) Popule
B) Popüler spor dallarına yazarlardan daha çok önem
verilmesinden ötürü kaygılıdır.
C) Okuduklarını yorumlayarak paylaşan insan sayısının
yetersiz olmasından dolayı üzüntülüdür.
D) Ekonomik kalkınmanın, toplumsal kalkınmada önce-
likli koşul olduğunu düşünmektedir.
Kitaba ulaşmak isteyen insanların toplumun azınlığı-
temsil ettiğine inanmaktadır.
2
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
geçirmek aşargil'in for ona rsunuz, u kon- urdu?" emek değil, dü- ko- gal 22. Barajlar açtık, köprüler, fabrikalar kurduk, dışarıya açıl- leşme adina ne varsa hepsinin kapısını zorladık ama ne dik, koca koca binalar diktik; velhasıl ilerleme, modern- yazık ki kitaba, kaleme alışamadık. Kitap, kalem kaygısı- nı yüreğinde taşıyanlar hep belli bir kısım insanlar oldu. Yazarları futbolcular kadar bağrımıza basamadık... Oku- yan ve okuduğunu konuşan, kütüphaneye giden, kitap- çı dükkânlarını dolduran, otobüste, vapurda eli kitaplı in- sanlar olamadık. Bu parçadaki düşünceleri ifade eden ile ilgili aşağı- dakilerden hangisi söylenemez? A) Yazan ve okuyan insan sayısından dolayı rahatsız olmaktadır. 5) Popule B) Popüler spor dallarına yazarlardan daha çok önem verilmesinden ötürü kaygılıdır. C) Okuduklarını yorumlayarak paylaşan insan sayısının yetersiz olmasından dolayı üzüntülüdür. D) Ekonomik kalkınmanın, toplumsal kalkınmada önce- likli koşul olduğunu düşünmektedir. Kitaba ulaşmak isteyen insanların toplumun azınlığı- temsil ettiğine inanmaktadır. 2
26. Geçmişin yüzlerce, binlerce yazısından ayıklana
temizlene iyiler, kuşatıcı olanlar bugüne geldiği
için şimdikileri zayıf görüyoruz. Bugün de özgün
metinler yazılıyor şiire dair. Belki sayısı az, evet.
Şunu da unutmamak gerekir ki şiir çevresinde
kuramsal, yeni bir şey söylemek kolay değil.
Aşağıdakilerden hangisi bu sözleri söyleyen
kişinin düşüncesiyle aynı doğrultudadır?
A) Sanal dünyadaki iletişim ağı, şiirlerin
dolaşıma sokulmasını kolaylaştırmaktadır.
B) Şiir çevresinde oluşturulan metinlerin
özgün olmaması anlamsız bahanelere
dayandırılmaktadır.
C) Gelenekle ilişki kuran şiirin günümüzde pek
rağbet görmemesi üzerine düşünmek gerekir.
D) Günümüz şiirinin kuramı açısından
üretkenliğin az olması, haklı gerekçelerle
açıklanabilir.
EX Şiirle ilgili yeni düşünceler üretmek, köklü bir
şiir birikimine eleştirel yaklaşmayı mecbur
kılar.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
26. Geçmişin yüzlerce, binlerce yazısından ayıklana temizlene iyiler, kuşatıcı olanlar bugüne geldiği için şimdikileri zayıf görüyoruz. Bugün de özgün metinler yazılıyor şiire dair. Belki sayısı az, evet. Şunu da unutmamak gerekir ki şiir çevresinde kuramsal, yeni bir şey söylemek kolay değil. Aşağıdakilerden hangisi bu sözleri söyleyen kişinin düşüncesiyle aynı doğrultudadır? A) Sanal dünyadaki iletişim ağı, şiirlerin dolaşıma sokulmasını kolaylaştırmaktadır. B) Şiir çevresinde oluşturulan metinlerin özgün olmaması anlamsız bahanelere dayandırılmaktadır. C) Gelenekle ilişki kuran şiirin günümüzde pek rağbet görmemesi üzerine düşünmek gerekir. D) Günümüz şiirinin kuramı açısından üretkenliğin az olması, haklı gerekçelerle açıklanabilir. EX Şiirle ilgili yeni düşünceler üretmek, köklü bir şiir birikimine eleştirel yaklaşmayı mecbur kılar.
TI
r.
n
n
n
le
YAYIN DENİZİ
22. Gazeteci, uzmanlık sahasına göre adliye, kültür-sanat,
spor gibi branşlara ayrılmakla birlikte tüm alanlarla ilgili
haber kaleme alabilmektedir. Gazetecinin; haber ajansı
akışlarını anlık olarak okumak, önemli haberleri ortaya
çıkarmak için araştırma yapmak, veri toplamak, doğru-
lamak ve yorumlamak, son dakika gelişmelerini takip
etmek, haber akışını sürdürmek için birçok toplumsal ve
mesleki grupla iletişim hâlinde olmak, basın bültenlerini
okumak ve önem arz eden toplantılara katılmak gibi so-
rumluluk alanları vardır.
1. Kendi
1. Kendisine ulaşan belgedeki verileri teyit etmek için
ilgili kişilere ulaşmak
II. Bir makale yazısının devamlılığı için makale yazarı-
na veri toplamak
III. Doktorlarla ilgili bir haberin sürekliliği için o meslek
grubuyla sürekli kontak hâlinde olmak
Bu parçadan hareketle numaralanmış yargılardan
hangileri gazetecinin sorumluluk alanına girer?
A) Yalnız +
D) II ve III
B) Yalnız II
C) I ve III
E) I, II ve III
Lidorlor Türkce Denemesi PRO
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
TI r. n n n le YAYIN DENİZİ 22. Gazeteci, uzmanlık sahasına göre adliye, kültür-sanat, spor gibi branşlara ayrılmakla birlikte tüm alanlarla ilgili haber kaleme alabilmektedir. Gazetecinin; haber ajansı akışlarını anlık olarak okumak, önemli haberleri ortaya çıkarmak için araştırma yapmak, veri toplamak, doğru- lamak ve yorumlamak, son dakika gelişmelerini takip etmek, haber akışını sürdürmek için birçok toplumsal ve mesleki grupla iletişim hâlinde olmak, basın bültenlerini okumak ve önem arz eden toplantılara katılmak gibi so- rumluluk alanları vardır. 1. Kendi 1. Kendisine ulaşan belgedeki verileri teyit etmek için ilgili kişilere ulaşmak II. Bir makale yazısının devamlılığı için makale yazarı- na veri toplamak III. Doktorlarla ilgili bir haberin sürekliliği için o meslek grubuyla sürekli kontak hâlinde olmak Bu parçadan hareketle numaralanmış yargılardan hangileri gazetecinin sorumluluk alanına girer? A) Yalnız + D) II ve III B) Yalnız II C) I ve III E) I, II ve III Lidorlor Türkce Denemesi PRO
33. Bir yanışma çıkmış televizyonda. Çarşaf çarşaf ilanlar-
la pop star arıyorlarmış. Nice genç taze fidanı kırmak
için dört juri -nereden yetki aldılarsa- geçiyorlar TV'nin
karşısına, aşağıladıkça aşağılıyorlar gencecik yürekler.
Geleceğini burada gören insanların dünyasını başlarına
yıkıyorlar. Çoğu genç, bu programlardan sonra bir daha
kendine gelemiyor. Sanki kendileri böyle bir yarışma ile
sanat dünyasına dâhil oldular. Yazık, böyle bir aşağı-
lamaya muhatap olmak için binlerce genç, çaresizce
koşuyor bu kurtların önüne! Bu uyduruk rating program-
lanına alet oluyorlar. Bir ülkenin gençleri ancak bu kadar
küçültülebilir. Pek çok okumuşu, yazmışı, entelektüeli
çanak tutuyor bunlara, Hassasiyetiyle övündüğümüz
toplumdan bir Allah'ın kulu da buna sesini çıkarmıyor.
Oysa yıkılan dünyalardaki tahribatı önlemek hepimizin
görevi değil mi?
Bu parçada yazar, söz konusu yarışma programıyla
ilgili aşağıdakilerin hangisinden yakınmamaktadır?
A) Gençlen duygulanıyla oynanmasından
B) Jürinin gençleri aşağılamasından
C) Aydınlara destek vermesinden
Di Yekerin kayıtsız kalmasından
E) Gençlerde kalıcı bir yıkım oluşturmasından
E) Gende
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
33. Bir yanışma çıkmış televizyonda. Çarşaf çarşaf ilanlar- la pop star arıyorlarmış. Nice genç taze fidanı kırmak için dört juri -nereden yetki aldılarsa- geçiyorlar TV'nin karşısına, aşağıladıkça aşağılıyorlar gencecik yürekler. Geleceğini burada gören insanların dünyasını başlarına yıkıyorlar. Çoğu genç, bu programlardan sonra bir daha kendine gelemiyor. Sanki kendileri böyle bir yarışma ile sanat dünyasına dâhil oldular. Yazık, böyle bir aşağı- lamaya muhatap olmak için binlerce genç, çaresizce koşuyor bu kurtların önüne! Bu uyduruk rating program- lanına alet oluyorlar. Bir ülkenin gençleri ancak bu kadar küçültülebilir. Pek çok okumuşu, yazmışı, entelektüeli çanak tutuyor bunlara, Hassasiyetiyle övündüğümüz toplumdan bir Allah'ın kulu da buna sesini çıkarmıyor. Oysa yıkılan dünyalardaki tahribatı önlemek hepimizin görevi değil mi? Bu parçada yazar, söz konusu yarışma programıyla ilgili aşağıdakilerin hangisinden yakınmamaktadır? A) Gençlen duygulanıyla oynanmasından B) Jürinin gençleri aşağılamasından C) Aydınlara destek vermesinden Di Yekerin kayıtsız kalmasından E) Gençlerde kalıcı bir yıkım oluşturmasından E) Gende
9. Dilimizi bilmemek, önemsememek, belki de ilgi çekmek
gibi nedenlerle yabancı sözcükleri özentili şekilde kullan-
mak; dilimize onulmaz yaralar açmakta, dilimize gönül
verenleri de umutsuzluğa düşürmektedir. Bu kısır döngü-
den çıkmanın yolu, dilimizi aşındıran her türlü anlayışın
ve etkinliğin karşısında durmak, buna önayak olanların
düştüğü yanlışı onlara göstermek olmalıdır.
Bu parçadan çıkarılabilecek en kapsamlı yargı aşağı-
dakilerden hangisidir?
A) Eğer bir ulus yabancı kelimelerin etkisinde kalıyorsa
dil, buna bağlı olarak aşınmaya başlar.
B) Yabancı sözcükleri özentili kullananlar uyarılmalıdır.
C) Dile gönül verenler dilimizi aşındıran her türlü anlayı-
şın ve etkinliğin karşısında olmalıdır.
D) Yabancı sözcüklerin dilden atılması konusunda çeşitli
ciddi toplantılar ve çalıştaylar yapılmalıdır.
E) Dilin kendi kurallarına aykırı hareket etmek, özentilik-
ten ibarettir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
9. Dilimizi bilmemek, önemsememek, belki de ilgi çekmek gibi nedenlerle yabancı sözcükleri özentili şekilde kullan- mak; dilimize onulmaz yaralar açmakta, dilimize gönül verenleri de umutsuzluğa düşürmektedir. Bu kısır döngü- den çıkmanın yolu, dilimizi aşındıran her türlü anlayışın ve etkinliğin karşısında durmak, buna önayak olanların düştüğü yanlışı onlara göstermek olmalıdır. Bu parçadan çıkarılabilecek en kapsamlı yargı aşağı- dakilerden hangisidir? A) Eğer bir ulus yabancı kelimelerin etkisinde kalıyorsa dil, buna bağlı olarak aşınmaya başlar. B) Yabancı sözcükleri özentili kullananlar uyarılmalıdır. C) Dile gönül verenler dilimizi aşındıran her türlü anlayı- şın ve etkinliğin karşısında olmalıdır. D) Yabancı sözcüklerin dilden atılması konusunda çeşitli ciddi toplantılar ve çalıştaylar yapılmalıdır. E) Dilin kendi kurallarına aykırı hareket etmek, özentilik- ten ibarettir.