Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

32. Ayşe Bayramoğlu, 2010 yılında Tiyatrotem
tarafından sahnelenen Hakiki Gala adlı
yazdı. Bu oyunla, Tiyatro... Tiyatro... dergisi 2010
"Yılın En İyi Oyun Yazarı" ödülünü aldı. 2011
yılında yine Tiyatrotem tarafından sahnelenen
Beraber ve Solo Şarkılar adlı oyun ile AYSA
Prodüksiyon tarafından sahnelenen ve Tilbe
Saran'ın yönettiği Düğün adlı oyunu yazdı. Bu
iki oyunla tiyatro ödüllerine "Yılın Oyun Yazarı"
dalında aday gösterildi. Oyunlarını sokakları
dolaşarak, gerçek hayattan yola çıkarak kurguladı.
Gelenekten sapmadan kendi anlayışını geliştirdi.
"Bir ekip için oyun yazıyorsam onlardan gelen
çıkış noktasının bendeki karşılığını arıyorum.
Beni şaşırtan, korkutan, gıdıklayan olay; fotoğraf,
müzik, şiir üzerine yazılabilir bir metin hâline
geliyor. Ancak her daim komik olanın peşine
düşüyorum" diyerek farkındalığını ortaya koydu.
Bu parçada söz edilen sanatçıyla ilgili
aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir?
A) Birden çok tiyatro oyunu kaleme aldığına
B) Yaşamı gözlemleyerek oyunlar yazdığına
C) Modern anlayışı, geleneksele tercih ettiğine
D) Kendine özgü bir tiyatro tarzı oluşturduğuna
E) Oyunlarında mizah ögelerinden yararlandığına
oyunu
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
32. Ayşe Bayramoğlu, 2010 yılında Tiyatrotem tarafından sahnelenen Hakiki Gala adlı yazdı. Bu oyunla, Tiyatro... Tiyatro... dergisi 2010 "Yılın En İyi Oyun Yazarı" ödülünü aldı. 2011 yılında yine Tiyatrotem tarafından sahnelenen Beraber ve Solo Şarkılar adlı oyun ile AYSA Prodüksiyon tarafından sahnelenen ve Tilbe Saran'ın yönettiği Düğün adlı oyunu yazdı. Bu iki oyunla tiyatro ödüllerine "Yılın Oyun Yazarı" dalında aday gösterildi. Oyunlarını sokakları dolaşarak, gerçek hayattan yola çıkarak kurguladı. Gelenekten sapmadan kendi anlayışını geliştirdi. "Bir ekip için oyun yazıyorsam onlardan gelen çıkış noktasının bendeki karşılığını arıyorum. Beni şaşırtan, korkutan, gıdıklayan olay; fotoğraf, müzik, şiir üzerine yazılabilir bir metin hâline geliyor. Ancak her daim komik olanın peşine düşüyorum" diyerek farkındalığını ortaya koydu. Bu parçada söz edilen sanatçıyla ilgili aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? A) Birden çok tiyatro oyunu kaleme aldığına B) Yaşamı gözlemleyerek oyunlar yazdığına C) Modern anlayışı, geleneksele tercih ettiğine D) Kendine özgü bir tiyatro tarzı oluşturduğuna E) Oyunlarında mizah ögelerinden yararlandığına oyunu
n
ki
|-
li
n
mi
n
e
H
1
24. Eğer bir roman yazıyorsanız onu bitirmek için çok sabırlı
olmanız gerekiyor. Ben bunu büyük annelerimizin tığla dan-
tel örmelerine benzetiyorum. Tığa atılan her ilmeğin ne
kadar sürede bir motif oluşturduğuna bağlıdır örtünün bitiş
süresi. Eli en çabuk kadın bile o sürenin dışına çıkmaz. İşte
roman da böyle yazılıyor. Kendime her zaman şunu söylü-
yorum: "Bu roman asla senin istediğin kadar kısa sürede
bitmeyecek. Sen bunu sözcüklerle ilmek ilmek öreceksin."
Roman yazarken belki de en çok ihtiyacınız olan şey, bu
nedenle sabırlı olmayı öğrenebilmek, sabırlı olmaktır.
Bu parçadan aşağıdaki yargıların hangisi çıkarılabilir?
A) En büyük romancılar bile roman yazarken zorlanırlar.
B) Roman belirli bir plan ve düzenle kurulan ciddi bir çalış-
manın üründür.
C) Roman yazmak aceleye gelmeyen, ağır ağır ilerleyen bir
sabır işidir.
D) Her yazarın roman yazış tarzı ve tekniği birbiriyle aynı
değildir.
E) Roman ciddi bir birikimin ve tecrübenin sonucunda yazı-
labilir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
n ki |- li n mi n e H 1 24. Eğer bir roman yazıyorsanız onu bitirmek için çok sabırlı olmanız gerekiyor. Ben bunu büyük annelerimizin tığla dan- tel örmelerine benzetiyorum. Tığa atılan her ilmeğin ne kadar sürede bir motif oluşturduğuna bağlıdır örtünün bitiş süresi. Eli en çabuk kadın bile o sürenin dışına çıkmaz. İşte roman da böyle yazılıyor. Kendime her zaman şunu söylü- yorum: "Bu roman asla senin istediğin kadar kısa sürede bitmeyecek. Sen bunu sözcüklerle ilmek ilmek öreceksin." Roman yazarken belki de en çok ihtiyacınız olan şey, bu nedenle sabırlı olmayı öğrenebilmek, sabırlı olmaktır. Bu parçadan aşağıdaki yargıların hangisi çıkarılabilir? A) En büyük romancılar bile roman yazarken zorlanırlar. B) Roman belirli bir plan ve düzenle kurulan ciddi bir çalış- manın üründür. C) Roman yazmak aceleye gelmeyen, ağır ağır ilerleyen bir sabır işidir. D) Her yazarın roman yazış tarzı ve tekniği birbiriyle aynı değildir. E) Roman ciddi bir birikimin ve tecrübenin sonucunda yazı- labilir.
DGS/Sözel
28 Huzur, bugünün edebiyat okumalarında kapağı az açılan,
Tanpınar'ın modern eseri Saatleri Ayarlama Enstitüsü'nün
popülerliğinin gölgesinde kalan ve kendi sınıfının aşk ro-
manlarına göre ağır ilerleyen bir metin olmasına rağmen
içerdiği klasik Türk müziğine göndermeler, zaman geçi-
şi özellikleri, karakter yaratma başarısı gibi özellikleriyle
ayakları yere basan, kendi iddiası olan ve bunu başarıyla
taşıyabilen bir romandır.
Bu parçadan hareketle Huzur ile ilgili olarak
1. Gerçekçi bir nitelik taşıması
II. Çağın gereklerine göre oluşturulması
III. Roman kişilerinin romana özgü özellikler içermesi
yargılarından hangilerine ulaşılabilir?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
D) I ve II
E) I ve III
A
C) Yalnız III
X YAYINLARI
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
DGS/Sözel 28 Huzur, bugünün edebiyat okumalarında kapağı az açılan, Tanpınar'ın modern eseri Saatleri Ayarlama Enstitüsü'nün popülerliğinin gölgesinde kalan ve kendi sınıfının aşk ro- manlarına göre ağır ilerleyen bir metin olmasına rağmen içerdiği klasik Türk müziğine göndermeler, zaman geçi- şi özellikleri, karakter yaratma başarısı gibi özellikleriyle ayakları yere basan, kendi iddiası olan ve bunu başarıyla taşıyabilen bir romandır. Bu parçadan hareketle Huzur ile ilgili olarak 1. Gerçekçi bir nitelik taşıması II. Çağın gereklerine göre oluşturulması III. Roman kişilerinin romana özgü özellikler içermesi yargılarından hangilerine ulaşılabilir? A) Yalnız I B) Yalnız II D) I ve II E) I ve III A C) Yalnız III X YAYINLARI
15%
7 (1) Ahlaktan söz ettiğimizde bilgiye değinmemiz gerekmek-
tedir. (II) Sokrates'e göre erdem bilgidir ve bilen insan ah-
laklı olur; iyi yapar, mutlu ve etik bir yaşam sürer. (III) Ancak
insanı mutluluğa ulaştırabilecek asıl bilgi iyinin ve kötünün
ne olduğu bilgisidir. (IV) Erdem ve bilme meselesi kendili-
ğinden gelişen ya da doğuştan gelen bir şey olmadığı için
tartışmalıdır. (V) Erdem, bilgi yani dolayısıyla ahlak ölçülü
olmayı, dengeyi ve kendini bilmeyi gerektirir.
A) I
B) II
C) III
D) IV
E) V
ANAMO
10.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
15% 7 (1) Ahlaktan söz ettiğimizde bilgiye değinmemiz gerekmek- tedir. (II) Sokrates'e göre erdem bilgidir ve bilen insan ah- laklı olur; iyi yapar, mutlu ve etik bir yaşam sürer. (III) Ancak insanı mutluluğa ulaştırabilecek asıl bilgi iyinin ve kötünün ne olduğu bilgisidir. (IV) Erdem ve bilme meselesi kendili- ğinden gelişen ya da doğuştan gelen bir şey olmadığı için tartışmalıdır. (V) Erdem, bilgi yani dolayısıyla ahlak ölçülü olmayı, dengeyi ve kendini bilmeyi gerektirir. A) I B) II C) III D) IV E) V ANAMO 10.
Kronometreni açt
Senden istenen sürede çöz
Okurken sevdiğim Sabahattin Ali, kuşkusuz benim için g
zamanda. Böyle bir insanı yazacağınız zaman tabii ki
önemli bir yazar. Büyük bir mücadele insanı aynı
gönlünüz biraz ondan yana olur. Ama gönlünüze dur
demek zorundasınızdır. Bu başlı başına bir zorluk. Öte
yandan, Sabahattin Ali'ye hazin sonu reva görenleri de
anlamaya çalıştım. Bu da büyük bir zorluk. En baştan,
kafama onlarla sürtüşmeyi koyarak başlamadım
çalışmaya. Neyi, neden yaptıklarını ve arkasındaki
nedenleri de anlamalıydım. Bu düşünceler çalışmamın
odağını oluşturdu.
Bu parçada sözü edilen çalışmada aşağıdaki
kavramlardan hangisi üzerinde durulmaktadır?
A) Nesnellik
B) Öznellik
D) Düşçülük
E) Etkililik
C)Yerellik
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Kronometreni açt Senden istenen sürede çöz Okurken sevdiğim Sabahattin Ali, kuşkusuz benim için g zamanda. Böyle bir insanı yazacağınız zaman tabii ki önemli bir yazar. Büyük bir mücadele insanı aynı gönlünüz biraz ondan yana olur. Ama gönlünüze dur demek zorundasınızdır. Bu başlı başına bir zorluk. Öte yandan, Sabahattin Ali'ye hazin sonu reva görenleri de anlamaya çalıştım. Bu da büyük bir zorluk. En baştan, kafama onlarla sürtüşmeyi koyarak başlamadım çalışmaya. Neyi, neden yaptıklarını ve arkasındaki nedenleri de anlamalıydım. Bu düşünceler çalışmamın odağını oluşturdu. Bu parçada sözü edilen çalışmada aşağıdaki kavramlardan hangisi üzerinde durulmaktadır? A) Nesnellik B) Öznellik D) Düşçülük E) Etkililik C)Yerellik
layınız.
Jack e
Türk edebiyatında yerellikle evrenselliğin, biçimle özün
ustaca bileşimini göremediğimiz yapıtlar vardır. Sa-
dece satılmak için yazılan, biçim ve içerik uyumundan
çok yazarını ve yayınevini zengin etsin diye yazılmış
kitaplardır bunlar. Söz oyunları ve modernlik süsü ve-
rilerek araklanmış birkaç yabancı kelime de eklendi mi
gerekçe uydurulmuş olur eleştirmenlere bu eseri övmek
için. Ancak yazık ki bu eserlerin yarattıkları tipler siliktir,
kişiliksizdir, ceset gibidir. Doğal olarak da bunlar klasik
eserlerin kahramanlarıyla yarışmak için aynı piste bile
giremezler. Zaman; hayalciliğin, saflığın ve kötülükle-
re karşı mücadelenin timsali Don Kişot; duyduğumuz
eleştirel kahkahayı ve aşkı zerrece zayıflatmıyor. He-
pimiz, Gonçarov'un ruhumuzu dürtmesiyle içimizdeki
Oblomov'u yeniden keşfeder, hayatın amansız firtina-
larına karşı yürürken Rahmetov'u hatırlarız. Tüm bu ve
benzeri kahramanlar, yerelde yakalanan tipik evrensel
gerçeklerdir.
17. Bu parçaya göre romanların klasikleşmesinin temel
şartı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Eleştirmenler tarafından objektif biçimde değerlendi-
rilmeleri
B) Kahramanlarının evrensel düzeyde özellikler taşı-
ması V
C) Sanatçıların ve yayınevlerinin maddi olmayan kaygı-
lar gütmeleri
D) Kahramanlarının gerçekçi ve hareketli olmaları
E) İçeriklerinin zamana karşı direnerek kalıcılığı yakala-
maları
Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisine
ulaşılamaz?
A) Sanat eseri yerellikle evrenselliğin uyumunu yakala-
dığında ölümsüz kahramanlar yaratabilir.
B) Dünya edebiyatındaki bazı roman kahramanları,
Türk edebiyatındaki çoğu kahramana göre daha ba-
şarılıdır.
C) Kişiliğimizden kesitler bulduğumuz roman kahra-
manlarına kendimizi yakın hissederiz.
D) Bir eserde her zaman için biçim özden, evrensellik del
yerellikten daha önemlidir.
E) Klasikleşmiş roman kahramanları, okuyucular üze-
rinde evrensel nitelikte etkiler bırakır.
Ulti Serisi Branş Denemeleri
Çim
len
ola
8
yo
du
ya
SO
bu
ola
EEN S5
UE
19. I.
11
11
20.
E
r
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
layınız. Jack e Türk edebiyatında yerellikle evrenselliğin, biçimle özün ustaca bileşimini göremediğimiz yapıtlar vardır. Sa- dece satılmak için yazılan, biçim ve içerik uyumundan çok yazarını ve yayınevini zengin etsin diye yazılmış kitaplardır bunlar. Söz oyunları ve modernlik süsü ve- rilerek araklanmış birkaç yabancı kelime de eklendi mi gerekçe uydurulmuş olur eleştirmenlere bu eseri övmek için. Ancak yazık ki bu eserlerin yarattıkları tipler siliktir, kişiliksizdir, ceset gibidir. Doğal olarak da bunlar klasik eserlerin kahramanlarıyla yarışmak için aynı piste bile giremezler. Zaman; hayalciliğin, saflığın ve kötülükle- re karşı mücadelenin timsali Don Kişot; duyduğumuz eleştirel kahkahayı ve aşkı zerrece zayıflatmıyor. He- pimiz, Gonçarov'un ruhumuzu dürtmesiyle içimizdeki Oblomov'u yeniden keşfeder, hayatın amansız firtina- larına karşı yürürken Rahmetov'u hatırlarız. Tüm bu ve benzeri kahramanlar, yerelde yakalanan tipik evrensel gerçeklerdir. 17. Bu parçaya göre romanların klasikleşmesinin temel şartı aşağıdakilerden hangisidir? A) Eleştirmenler tarafından objektif biçimde değerlendi- rilmeleri B) Kahramanlarının evrensel düzeyde özellikler taşı- ması V C) Sanatçıların ve yayınevlerinin maddi olmayan kaygı- lar gütmeleri D) Kahramanlarının gerçekçi ve hareketli olmaları E) İçeriklerinin zamana karşı direnerek kalıcılığı yakala- maları Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz? A) Sanat eseri yerellikle evrenselliğin uyumunu yakala- dığında ölümsüz kahramanlar yaratabilir. B) Dünya edebiyatındaki bazı roman kahramanları, Türk edebiyatındaki çoğu kahramana göre daha ba- şarılıdır. C) Kişiliğimizden kesitler bulduğumuz roman kahra- manlarına kendimizi yakın hissederiz. D) Bir eserde her zaman için biçim özden, evrensellik del yerellikten daha önemlidir. E) Klasikleşmiş roman kahramanları, okuyucular üze- rinde evrensel nitelikte etkiler bırakır. Ulti Serisi Branş Denemeleri Çim len ola 8 yo du ya SO bu ola EEN S5 UE 19. I. 11 11 20. E r
27. Goethe'nin eserinde karşımıza çıkan Faust karakteri haki
kate ulaşmak uğruna ömrünü bilimle geçirmiştir. Bununla
birlikte üzerinde emek verip elde ettiği hiçbir bilginin kendi-
sini yaşamın sırrına erişmenin yakınlarına bile getirememiş
olmasının büyük hayal kırıklığı ile farklı yollara sapacaktır.
Eserde, anlam arayışının sonuçsuz kalışı ile içine düştüğü
umutsuzluk ve bildiği onca şeye rağmen tümünün yetersiz
kalışı, bildiklerini sorgular hâlde zihninde yaşadığı karmaşa
sonrasında mutluluk vaadine karşılık şeytan ile çıkılan bir
yolculuk anlatılmaktadır. Mutluluğu hedefleyen insan yan-
lışa düşse de özündeki iyilikle doğruyu seçip Tanrı'ya ula-
şabilecek midir?
Bu parçaya göre Faust aşağıdakilerden hangisiyle ni-
telendirilemez?
A) Bilgiyi çaba göstererek bulan
B) Hayatı boyunca gerçeği arayan
C) Bildiklerini sorgulayıp kendine ulaşan
D) Hayatın gizli özelliklerine ulaşamayan
E) Yaşadığı hayal kırıklığıyla yanlışlar yapan
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
27. Goethe'nin eserinde karşımıza çıkan Faust karakteri haki kate ulaşmak uğruna ömrünü bilimle geçirmiştir. Bununla birlikte üzerinde emek verip elde ettiği hiçbir bilginin kendi- sini yaşamın sırrına erişmenin yakınlarına bile getirememiş olmasının büyük hayal kırıklığı ile farklı yollara sapacaktır. Eserde, anlam arayışının sonuçsuz kalışı ile içine düştüğü umutsuzluk ve bildiği onca şeye rağmen tümünün yetersiz kalışı, bildiklerini sorgular hâlde zihninde yaşadığı karmaşa sonrasında mutluluk vaadine karşılık şeytan ile çıkılan bir yolculuk anlatılmaktadır. Mutluluğu hedefleyen insan yan- lışa düşse de özündeki iyilikle doğruyu seçip Tanrı'ya ula- şabilecek midir? Bu parçaya göre Faust aşağıdakilerden hangisiyle ni- telendirilemez? A) Bilgiyi çaba göstererek bulan B) Hayatı boyunca gerçeği arayan C) Bildiklerini sorgulayıp kendine ulaşan D) Hayatın gizli özelliklerine ulaşamayan E) Yaşadığı hayal kırıklığıyla yanlışlar yapan
38. Batıl, inanç ve davranış kavramının genel kabul gören
bir tarifi yoktur. Çünkü birilerinin tuhaf gördüğü ve batıl
olarak değerlendirdiğini bir başkası normal olgular ve
alışılmış durumlar olarak görebilir. Dahası bugün ancak
birkaç kişinin inandığı bir şey ileride yaygın kabul gören
inanç hâline gelebilir. Bir zamanlar meteorlara çok az
kimse inanırken bugün herkes meteor teorisini kabul
etmektedir. Tersinden bir örnek de vermek gerekirse
21. yüzyılda Amerika'da simyaya inanmak, çok irras-
yonel bir inanış olarak görülebilir. Çünkü bugün simya-
ya inanmak mevcut fizik ve kimya kanunlarına uygun
gelmemektedir. Ancak 10. yüzyıl İran'ında bu inanış o
günün bilimsel verilerine uygundu, insanlar metallerin
altın veya gümüşe dönüştürülebileceğine inanmaktay-
di.
Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi batıl
inançların niteliklerinden biri değildir?
A) Zamana göre değişiklik gösterme
B) Kişisel değerlendirmelere açık olma
C) Bilimsel gelişmelere ters düşebilme
D) Her toplumda farklı değerlendirilebilme
E) Genelgeçer bir tanıma sahip olma]
E
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
38. Batıl, inanç ve davranış kavramının genel kabul gören bir tarifi yoktur. Çünkü birilerinin tuhaf gördüğü ve batıl olarak değerlendirdiğini bir başkası normal olgular ve alışılmış durumlar olarak görebilir. Dahası bugün ancak birkaç kişinin inandığı bir şey ileride yaygın kabul gören inanç hâline gelebilir. Bir zamanlar meteorlara çok az kimse inanırken bugün herkes meteor teorisini kabul etmektedir. Tersinden bir örnek de vermek gerekirse 21. yüzyılda Amerika'da simyaya inanmak, çok irras- yonel bir inanış olarak görülebilir. Çünkü bugün simya- ya inanmak mevcut fizik ve kimya kanunlarına uygun gelmemektedir. Ancak 10. yüzyıl İran'ında bu inanış o günün bilimsel verilerine uygundu, insanlar metallerin altın veya gümüşe dönüştürülebileceğine inanmaktay- di. Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi batıl inançların niteliklerinden biri değildir? A) Zamana göre değişiklik gösterme B) Kişisel değerlendirmelere açık olma C) Bilimsel gelişmelere ters düşebilme D) Her toplumda farklı değerlendirilebilme E) Genelgeçer bir tanıma sahip olma] E
TYT/ Paragraf
Affedemediğimiz her kişiyi, kabullenemediğimiz her ola-
yı kendimizle beraber taşırız; bazen yıllarca, bazen bir
ömür boyu. Hesap görme beklentisinin verdiği ağırlık,
bizi hayat yolculuğunda yavaşlatır; kendimize ve çev-
remize dair inancımızı zayıflatır. Kendi yaşamımızda
özgürleşmeyi vadeden affetmekse ruhsal bir mertebe-
dir. Öfkelerinden, kininden ve komplekslerinden sıyrılıp
yapılanı yok sayan insan affedicidir. Affeden, hayata
başka bir pencere açar ve oradan bakmaya başlar. But
esnada affetmekten doğan zorluklara katlanmalı hatta
yeniden yaralanmaya kapı araladığını bilmelidir.
Bu parçadan hareketle affetmekle ilgili aşağıdakiler-
den hangisi söylenemez?
A) Bedel ödemeyi gerektirir.
B) Bir bakıma risk almaktır.
C) Yüklerinden kurtulmaktır.
D) Bir statü göstergesidir.
E) Bakış açısını değiştirmektir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
TYT/ Paragraf Affedemediğimiz her kişiyi, kabullenemediğimiz her ola- yı kendimizle beraber taşırız; bazen yıllarca, bazen bir ömür boyu. Hesap görme beklentisinin verdiği ağırlık, bizi hayat yolculuğunda yavaşlatır; kendimize ve çev- remize dair inancımızı zayıflatır. Kendi yaşamımızda özgürleşmeyi vadeden affetmekse ruhsal bir mertebe- dir. Öfkelerinden, kininden ve komplekslerinden sıyrılıp yapılanı yok sayan insan affedicidir. Affeden, hayata başka bir pencere açar ve oradan bakmaya başlar. But esnada affetmekten doğan zorluklara katlanmalı hatta yeniden yaralanmaya kapı araladığını bilmelidir. Bu parçadan hareketle affetmekle ilgili aşağıdakiler- den hangisi söylenemez? A) Bedel ödemeyi gerektirir. B) Bir bakıma risk almaktır. C) Yüklerinden kurtulmaktır. D) Bir statü göstergesidir. E) Bakış açısını değiştirmektir.
sal-
göre
sür-
öpük-
alığın
Ü.
arina
yaşa-
manin
böyle
6. Öyküde, yalnızlığını ve sevgi ihtiyacını ya-
ralı bir martıya yönelten öykü kahramanı,
martıyı sadece kendisine alıkoymak için
onun kanatlarını kesmekte buluyor çareyi.
Böylece yazar, insanın yalnızlığının boyut-
larını vurgularken bir yandan da ----
Bu parçanın aşağıdaki anlatımlardan
hangisiyle tamamlanması en
olur?
uygun
okuyucusuna yaşama sevinci aşılıyor.
B) yalnızlığa çözümler getirmiş oluyor.
hayvan sevgisinin olumlu yanlarını ser-
giliyor.
Dsevginin bencilliğini gösteriyor.
E çıkarsız sevginin insanı mutluluğa gö-
türdüğünü anlatıyor.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
sal- göre sür- öpük- alığın Ü. arina yaşa- manin böyle 6. Öyküde, yalnızlığını ve sevgi ihtiyacını ya- ralı bir martıya yönelten öykü kahramanı, martıyı sadece kendisine alıkoymak için onun kanatlarını kesmekte buluyor çareyi. Böylece yazar, insanın yalnızlığının boyut- larını vurgularken bir yandan da ---- Bu parçanın aşağıdaki anlatımlardan hangisiyle tamamlanması en olur? uygun okuyucusuna yaşama sevinci aşılıyor. B) yalnızlığa çözümler getirmiş oluyor. hayvan sevgisinin olumlu yanlarını ser- giliyor. Dsevginin bencilliğini gösteriyor. E çıkarsız sevginin insanı mutluluğa gö- türdüğünü anlatıyor.
açılan,
sü'nün
aşk ro-
ağmen
n geçi-
leriyle
Sarıyla
si
nliyor
ünya-
lar da
diğim
onra o
bir in-
zaten
n, "A,
ni be-
urum
A
ANAMORFİK YAYINLARI
YAYINLARI
DGS MARATON
31.-32. sorulan aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
sini
Ben oldum olası öyküyü çok severim. Dar bir aralıktan
derine bakmak gibi gelir bana öykü okumak ve yazmak.
Yazarın o biricik dünya kavrayışını, en yalın hâliyle yan-
sitabilen tür şiir ve öykü galiba. Bununla ne demek istedi-
ğimi biraz daha açacağım. Arkadaşlarınızla çok canlı bir
sohbet sırasında hem masada dönen hikâyelerin içinde-
sinizdir hem kendi zihniniz hatırlamayı, sessizce konuş-
mayı, sustuklarınızı tekrarlamayı sürdürür. Öte taraftan
bir de şunu yaparsınız: Masadakilerin zihnini de düşü-
çalışırsınız.
nür, oradaki hareketi ve akışı da yakalamaya çalış
Bunu herkes, zaman zaman da olsa, yapar sanırım. Bir
yazarı o masadakilerden ayıran şey, bunları düşünmekle
kalmamasıdır. Bu görüntüler, insanlar, jestler ve mimik-
ler, sesler ve elbette hikâyeler yazarın zihnindeki balçık-
ta birikir. Zaman, o balçığı yazarın öz suyuyla mayalar
ve sonra dil denen mucize o mayalanan bileşime şekil
vermeye başlar. İşte o muhteşem an gelmiştir! Yaratmak....
kaçınılmazdır.
ama
31
Bu parçadaki "Dar bir aralıktan derine bakmak" sözüyle
anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Anlatılan durumu duygulardan çok düşünceyle algıla-
mak
B) Eserdeki gizli dünyaları görmek için farklı yöntemlere
başvurmak
C) Eldeki az sayıdaki veriden verilenlerin dışındakilere de
ulaşmak
D) Başka yazarların eser oluşturmadaki tavrını örnek ala-
rak esere farklılık katmak
E) Anlatıma değer katmak için okuyucuyla yazar arasında
sağlam bir bağ kurmak
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
açılan, sü'nün aşk ro- ağmen n geçi- leriyle Sarıyla si nliyor ünya- lar da diğim onra o bir in- zaten n, "A, ni be- urum A ANAMORFİK YAYINLARI YAYINLARI DGS MARATON 31.-32. sorulan aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. sini Ben oldum olası öyküyü çok severim. Dar bir aralıktan derine bakmak gibi gelir bana öykü okumak ve yazmak. Yazarın o biricik dünya kavrayışını, en yalın hâliyle yan- sitabilen tür şiir ve öykü galiba. Bununla ne demek istedi- ğimi biraz daha açacağım. Arkadaşlarınızla çok canlı bir sohbet sırasında hem masada dönen hikâyelerin içinde- sinizdir hem kendi zihniniz hatırlamayı, sessizce konuş- mayı, sustuklarınızı tekrarlamayı sürdürür. Öte taraftan bir de şunu yaparsınız: Masadakilerin zihnini de düşü- çalışırsınız. nür, oradaki hareketi ve akışı da yakalamaya çalış Bunu herkes, zaman zaman da olsa, yapar sanırım. Bir yazarı o masadakilerden ayıran şey, bunları düşünmekle kalmamasıdır. Bu görüntüler, insanlar, jestler ve mimik- ler, sesler ve elbette hikâyeler yazarın zihnindeki balçık- ta birikir. Zaman, o balçığı yazarın öz suyuyla mayalar ve sonra dil denen mucize o mayalanan bileşime şekil vermeye başlar. İşte o muhteşem an gelmiştir! Yaratmak.... kaçınılmazdır. ama 31 Bu parçadaki "Dar bir aralıktan derine bakmak" sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Anlatılan durumu duygulardan çok düşünceyle algıla- mak B) Eserdeki gizli dünyaları görmek için farklı yöntemlere başvurmak C) Eldeki az sayıdaki veriden verilenlerin dışındakilere de ulaşmak D) Başka yazarların eser oluşturmadaki tavrını örnek ala- rak esere farklılık katmak E) Anlatıma değer katmak için okuyucuyla yazar arasında sağlam bir bağ kurmak
DGS/Sözel
A
24. Kıtlık, yoksulluk ve yoksunluğa bir başkaldırı romanı diye-
bileceğimiz Hep Aklımda'da öne çıkan duygu inat. Umu-
dunu hiçbir şekilde yere düşürmeyen ihtiyar bir adamın
elinden geleni fazlasıyla yaparak hayatta kalma mücade-
lesinde kullanılan dil, atmosfer ve kurgu oldukça dinamik.
Ihtiyarın umudunu kaybettiği anda kör köpeği dillendire-
rek âdeta ihtiyarın elinden tutup kalkmasına yardımcı ol
ması, köpeğin pes ettiği anda ihtiyarın kızıp azarlayarak,
severek, şefkatle yaklaşıp kuyruğu dik tutması gerektiğini
salık vermesi dokunaklı ve oldukça duygusal olarak işlen-
miş. İhtiyarın toprağına, köyüne olan vefasının bir benze-
rini bu bölümlerde köpeğe karşı davranışlarında görürüz.
Sonuç olarak romanın iki merkezi varsa biri aidiyet, diğe-
ri de direnç ve umuttur.
Bu parçadan Hep Aklımda romanı ile ilgili olarak aşağı-
dakilerden hangisi çıkarılamaz?
A) Okuyucuda etki bırakan ögeler barındırmaktadır.
B) İnandıklarımızın bize karakter kazandırdığını ele al-
maktadır. Hemels
C) içinde bulunulan durumu reddetme ve bir karşı çıkışı
içermektedir.
D) Ortamı ve oluşma biçimi bakımından hareket taşımak-
tadır.
26. Ansam
mam
rece
şiir,
hun
dec
sira
ge
likl
ce
SI
ANAMORFİK YAYINLARI
E) Yaşadıklarına rağmen hayata ümitle bakan bir roman
karakteri vardır.
B
le
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
DGS/Sözel A 24. Kıtlık, yoksulluk ve yoksunluğa bir başkaldırı romanı diye- bileceğimiz Hep Aklımda'da öne çıkan duygu inat. Umu- dunu hiçbir şekilde yere düşürmeyen ihtiyar bir adamın elinden geleni fazlasıyla yaparak hayatta kalma mücade- lesinde kullanılan dil, atmosfer ve kurgu oldukça dinamik. Ihtiyarın umudunu kaybettiği anda kör köpeği dillendire- rek âdeta ihtiyarın elinden tutup kalkmasına yardımcı ol ması, köpeğin pes ettiği anda ihtiyarın kızıp azarlayarak, severek, şefkatle yaklaşıp kuyruğu dik tutması gerektiğini salık vermesi dokunaklı ve oldukça duygusal olarak işlen- miş. İhtiyarın toprağına, köyüne olan vefasının bir benze- rini bu bölümlerde köpeğe karşı davranışlarında görürüz. Sonuç olarak romanın iki merkezi varsa biri aidiyet, diğe- ri de direnç ve umuttur. Bu parçadan Hep Aklımda romanı ile ilgili olarak aşağı- dakilerden hangisi çıkarılamaz? A) Okuyucuda etki bırakan ögeler barındırmaktadır. B) İnandıklarımızın bize karakter kazandırdığını ele al- maktadır. Hemels C) içinde bulunulan durumu reddetme ve bir karşı çıkışı içermektedir. D) Ortamı ve oluşma biçimi bakımından hareket taşımak- tadır. 26. Ansam mam rece şiir, hun dec sira ge likl ce SI ANAMORFİK YAYINLARI E) Yaşadıklarına rağmen hayata ümitle bakan bir roman karakteri vardır. B le
Konuy Denni
- karasıyla nereye
omuş bir insan gibi
adam bunu böyle
palım, bir kazadır
bu lazım." diye
inmesi Ali Rıza
ylığına kalmıştı.
olsun bir koca
parçanın olay
azınız.(14)
bozmaktadır?(4)
b)lll
a)II
7. Romancının ilk görevi kişiliğini yitirmemesi, sınırlarını
bilmesidir. Büyük romancı kendinden başkasını kaynak olarak
almaz; kendi kalıbını kendi döker, o kalıbı da ancak kendisi
kullanabilir. Bir roman yazarı usta sanatçılara benzemek için
bile olsa taklit yoluna gitmemelidir. Yapıtını oluştururken
kendine özgü bir yol çizmelidir.
Parçada aşağıdakilerden hangisi vurgulanmaktadır?(4)
a. Gerçek roman yazarının her yönüyle özgün olması
gerektiği
b. Romancının yazdıklarının hayatından izler taşıması
gerektiği
C. Romancının anlatım tarzını seçerken çok titiz davranması
gerektiği
d. Romancının, eserini kaleme alırken düş gücünden de
faydalanması gerektiği
e. Okuyucunun beklentilerini yerine getirmesi gerektiği
8. Aşağıdakilerin hangisinde, yazara ilişkin açıklamayla ayraç
c) IV
d)v
dusunce akig
e)VI
ece beni
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Konuy Denni - karasıyla nereye omuş bir insan gibi adam bunu böyle palım, bir kazadır bu lazım." diye inmesi Ali Rıza ylığına kalmıştı. olsun bir koca parçanın olay azınız.(14) bozmaktadır?(4) b)lll a)II 7. Romancının ilk görevi kişiliğini yitirmemesi, sınırlarını bilmesidir. Büyük romancı kendinden başkasını kaynak olarak almaz; kendi kalıbını kendi döker, o kalıbı da ancak kendisi kullanabilir. Bir roman yazarı usta sanatçılara benzemek için bile olsa taklit yoluna gitmemelidir. Yapıtını oluştururken kendine özgü bir yol çizmelidir. Parçada aşağıdakilerden hangisi vurgulanmaktadır?(4) a. Gerçek roman yazarının her yönüyle özgün olması gerektiği b. Romancının yazdıklarının hayatından izler taşıması gerektiği C. Romancının anlatım tarzını seçerken çok titiz davranması gerektiği d. Romancının, eserini kaleme alırken düş gücünden de faydalanması gerektiği e. Okuyucunun beklentilerini yerine getirmesi gerektiği 8. Aşağıdakilerin hangisinde, yazara ilişkin açıklamayla ayraç c) IV d)v dusunce akig e)VI ece beni
17
31. Yüzyıllık Yalnızlık, Latin Amerika kimliğinin güçlü bir ale-
gorisini içeriyor. Yüz yıllık bir zaman dilimi içinde, "güçlü"
lider, maçoluk, isyan, iktidar, hastalıklar ve siyasi şiddet
Qolayları gibi bölgenin önemli sorunlarını ele alıyor. Ancak
yoğun sosyal dokusuna rağmen, Marquez, hikâyeyi nükteli
ve rafine, şiirsel bir dille anlatıyor. Bu karmaşık toplumsal
gelişmeler içinde yatan güzellikleri görebiliyor. Nobel Ede-
biyat Ödülü'nü alırken yaptığı konuşmada Marquez şöyle
diyordu: "Tüm bunlara, baskı, yağma ve terk edilmişliğe
yaşam ile karşılık veriyoruz. Ne seller ne de açlık, has-
talık ve diğer felaketler hatta yüzyıllarca süren savaşlar
bile yaşamın ölüm karşısındaki üstünlüğünü ele geçire-
medi." Bu tanımlama karikatür gibi gelebilir ama büyülü
gerçekçilik abartı üzerine kuruludur. Marquez'in yarattığı
dünya, Latin Amerika'nın kendi eksiklerini ve erdemlerini
görmesini sağlayan bir büyüteçtir. 1988'de New York Times
gazetesine verdiği bir mülakatta ise şöyle diyordu Marqu-
ez: "Kitaplarımın Latin Amerika üzerinde siyasi bir etkisi
olduğunu düşünüyorum; Latin Amerika kimliğinin yara-
tılmasına, Latin Amerikalıların kendi kültürlerinin farkına
varmasına katkı sağladılar." İşte bu romanın gücü de bu
farkındalıkta yatıyor.
Bu parçada Yüzyıllık Yalnızlık romanı ile ilgili aşağıdaki-
lerden hangisine değinilmemiştir?
A) Romanin toplumu hangi yönlerden sarstığına
B) Romanın olay örgüsünün geçtiği ülkeye
C) Romanda hangi konulara parmak basıldığına
Yazarın nasıl bir üslup kullandığına
E Romandaki abartılı kurgunun asıl sebebine
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
17 31. Yüzyıllık Yalnızlık, Latin Amerika kimliğinin güçlü bir ale- gorisini içeriyor. Yüz yıllık bir zaman dilimi içinde, "güçlü" lider, maçoluk, isyan, iktidar, hastalıklar ve siyasi şiddet Qolayları gibi bölgenin önemli sorunlarını ele alıyor. Ancak yoğun sosyal dokusuna rağmen, Marquez, hikâyeyi nükteli ve rafine, şiirsel bir dille anlatıyor. Bu karmaşık toplumsal gelişmeler içinde yatan güzellikleri görebiliyor. Nobel Ede- biyat Ödülü'nü alırken yaptığı konuşmada Marquez şöyle diyordu: "Tüm bunlara, baskı, yağma ve terk edilmişliğe yaşam ile karşılık veriyoruz. Ne seller ne de açlık, has- talık ve diğer felaketler hatta yüzyıllarca süren savaşlar bile yaşamın ölüm karşısındaki üstünlüğünü ele geçire- medi." Bu tanımlama karikatür gibi gelebilir ama büyülü gerçekçilik abartı üzerine kuruludur. Marquez'in yarattığı dünya, Latin Amerika'nın kendi eksiklerini ve erdemlerini görmesini sağlayan bir büyüteçtir. 1988'de New York Times gazetesine verdiği bir mülakatta ise şöyle diyordu Marqu- ez: "Kitaplarımın Latin Amerika üzerinde siyasi bir etkisi olduğunu düşünüyorum; Latin Amerika kimliğinin yara- tılmasına, Latin Amerikalıların kendi kültürlerinin farkına varmasına katkı sağladılar." İşte bu romanın gücü de bu farkındalıkta yatıyor. Bu parçada Yüzyıllık Yalnızlık romanı ile ilgili aşağıdaki- lerden hangisine değinilmemiştir? A) Romanin toplumu hangi yönlerden sarstığına B) Romanın olay örgüsünün geçtiği ülkeye C) Romanda hangi konulara parmak basıldığına Yazarın nasıl bir üslup kullandığına E Romandaki abartılı kurgunun asıl sebebine
DGS/Sözel
37.-39. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Elektrikle çalışacak uçaklar için ilk fikirler oluşmuş olsa da
uçuşların başlaması için önümüzde epeyce yıl var. Bu es-
nada araştırmacılar ticari uçakları daha sürdürülebilir bir
hâle getirmeye uğraşıyor ve bunu yapmanın en iyi yolla-
rindan biri tükettikleri yakıtı değiştirmek. Oxford ve Camb
ridge Üniversitelerinden ekipler atmosfere karbondioksit
vermek yerine bu gazı yakalayıp yakıt olarak kullanma fik-
rini düşündü. Pil teknolojisinde büyük atılımları gerektiren
elektrikli uçaklar yapmak yerine bu yeni yaklaşımla dün-
yanın karbon izini yakın zamanda düşürebilecek bir fikir
ortaya çıktı. Büyük ölçekte işe yaramasını becerebilirler-
se elbette. Laboratuvar ortamında araştırmacılar ucuz bir
demirli katalizör kullanarak karbondioksit gazını doğrudan
yakalayıp jet yakıtına dönüştürecek reaksiyonları başardı.
Elde edilen yakıt miktarı çok küçük ama havadan fosil ya-
kıtları yüksek hacimlerde alınabilirse ve yeterince büyük
bir etkililik faktörü ile enerjiye dönüştürülebilirse ve tekrar
salınabilirse bir uçak teorik olarak karbona nötral olarak
uçabilir. Normalde fosil yakıtları yandığında içerdikleri hid-
rokarbonlar karbondioksit ve suya dönüşür ve enerji verir.
Bu yeni sistem, bahsettiğimiz doğal süreci tersine çeviriyor.
9. Bu parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söy-
lenemez?
A) Anlatımında karşılaştırmalardan yararlanılmıştır.
B) Uçakların yakıt sistemleri hakkında bilgi vermektedir.
C) Daha önce kullanılmamış bir yönteme dair ayrıntılar
içermektedir.
A
D) Yazar, anlatımında gördüklerini ve edindiklerini ön
planda tutmuştur.
E) Konunun ele alınması sırasında kişilerden yapılan alın-
tilara yer verilmiştir.
i henü:
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
DGS/Sözel 37.-39. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Elektrikle çalışacak uçaklar için ilk fikirler oluşmuş olsa da uçuşların başlaması için önümüzde epeyce yıl var. Bu es- nada araştırmacılar ticari uçakları daha sürdürülebilir bir hâle getirmeye uğraşıyor ve bunu yapmanın en iyi yolla- rindan biri tükettikleri yakıtı değiştirmek. Oxford ve Camb ridge Üniversitelerinden ekipler atmosfere karbondioksit vermek yerine bu gazı yakalayıp yakıt olarak kullanma fik- rini düşündü. Pil teknolojisinde büyük atılımları gerektiren elektrikli uçaklar yapmak yerine bu yeni yaklaşımla dün- yanın karbon izini yakın zamanda düşürebilecek bir fikir ortaya çıktı. Büyük ölçekte işe yaramasını becerebilirler- se elbette. Laboratuvar ortamında araştırmacılar ucuz bir demirli katalizör kullanarak karbondioksit gazını doğrudan yakalayıp jet yakıtına dönüştürecek reaksiyonları başardı. Elde edilen yakıt miktarı çok küçük ama havadan fosil ya- kıtları yüksek hacimlerde alınabilirse ve yeterince büyük bir etkililik faktörü ile enerjiye dönüştürülebilirse ve tekrar salınabilirse bir uçak teorik olarak karbona nötral olarak uçabilir. Normalde fosil yakıtları yandığında içerdikleri hid- rokarbonlar karbondioksit ve suya dönüşür ve enerji verir. Bu yeni sistem, bahsettiğimiz doğal süreci tersine çeviriyor. 9. Bu parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söy- lenemez? A) Anlatımında karşılaştırmalardan yararlanılmıştır. B) Uçakların yakıt sistemleri hakkında bilgi vermektedir. C) Daha önce kullanılmamış bir yönteme dair ayrıntılar içermektedir. A D) Yazar, anlatımında gördüklerini ve edindiklerini ön planda tutmuştur. E) Konunun ele alınması sırasında kişilerden yapılan alın- tilara yer verilmiştir. i henü:
4. Harşena Dağı'nın güneye bakan eteklerindeki kal-
ker kayalar oyularak yapılan Kral Kaya Mezarları
oldukça ilgi çekiyor. İçindeki mezarlar bakımından
en önemli ve ilginç olanı, güneş vurduğunda cep-
hesinin parlamasıyla dikkat çeken Aynalı Mağara.
Ötekilerden farklı olarak yerleşim ve ibadet ama-
cıyla oyulduğu tahmin edilen bu mağaranın öne-
mi "Büyük Rahip Tes" yazısından anlaşılıyor. Bazı
Kral Kaya Mezarları da savaş yıllarında hapishane
ve cezalandırma mekânı olarak kullanılmış. Örne-
ğin Mithridotes'in barış görüşmelerini yokuşa süren
Roma elçilerini buraya hapsettiği, tarihî belgelerle
belirlenmiştir.
Bu parçada aşağıdakilerden hangisine değinil-
memiştir?
A) Mezarların hangi işlevle kullanıldığına
B) Mezarların nasıl yapıldığına
C) Bütün mağaralarda ibadet yapıldığına
D) En çok dikkat çeken mezarın hangisi olduğuna
E) Bazı mezarların hapishane olarak kullanıldığına
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
4. Harşena Dağı'nın güneye bakan eteklerindeki kal- ker kayalar oyularak yapılan Kral Kaya Mezarları oldukça ilgi çekiyor. İçindeki mezarlar bakımından en önemli ve ilginç olanı, güneş vurduğunda cep- hesinin parlamasıyla dikkat çeken Aynalı Mağara. Ötekilerden farklı olarak yerleşim ve ibadet ama- cıyla oyulduğu tahmin edilen bu mağaranın öne- mi "Büyük Rahip Tes" yazısından anlaşılıyor. Bazı Kral Kaya Mezarları da savaş yıllarında hapishane ve cezalandırma mekânı olarak kullanılmış. Örne- ğin Mithridotes'in barış görüşmelerini yokuşa süren Roma elçilerini buraya hapsettiği, tarihî belgelerle belirlenmiştir. Bu parçada aşağıdakilerden hangisine değinil- memiştir? A) Mezarların hangi işlevle kullanıldığına B) Mezarların nasıl yapıldığına C) Bütün mağaralarda ibadet yapıldığına D) En çok dikkat çeken mezarın hangisi olduğuna E) Bazı mezarların hapishane olarak kullanıldığına