Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

aklardan da
dan da. Bu,
zelse ancak
hem güzel
brik ederiz.
ağını, dola-
ınız. Hiçbir
ser güzel-
na yönelik
e sever ve
akilerden
ri ele ala-
ini etkile-
si güzel-
bir fayda
buluna-
y gezisini
kaf
35-36. soruları aşağıdaki parçaya göre cevap-
layınız.
- Ankara halk müziği denince kulaklarımıza çalınan ilk
pile melodik unsur, Seymen müzik geleneğine aittir. Bu, el-
ellbette ki yanlış bir algı değildir. Ancak Ankara'nın müzik
id birikimini yalnızca Seymen müziğine indirgemek kentin
ide müzikal zenginliğiyle uzlaşmayacağı gibi onun çok kül-
türlü ses evrenini yakından tanımayı engelleyecektir.
nine Şehrin başkent olmasıyla yaşanan iç göç hareketliliği,
merkezin ses evrenini çoğullaştırmıştır. Kendine özgü
kimliklerini koruyan kitleler, burada da yöresel müzik-
olmlerini bozulmadan yaşatmaya devam etmiştir. Örneğin
Erzurum, Erzincan, Bayburt ve Kars illerinden gelenler,
bar; Karadeniz Bölgesi göçmenleri ise horon alışkanlık-
larını burada da aynen sürdürmektedir. Yine Çankırı ve
civarı yaren müziklerinin, Kırşehir yöresi abdal geleneği-
nin de hem bozulmadan devam ettiği hem de Ankara'nın
yerel müziğini etkilediği görülmektedir.
35. Bu parçadan hareketle,
unuquiuimu?
1. Ankara, müzikal anlamda farklı kültürlere ev sahipliği
o njimaple nosio nutsvel
yapmaktadır.
S
upubio sn ev mix
II. Ankara'da müzik denince Seymen müzik geleneği
akla gelmektedir.
hse sabe
ievie ni
III. Ankara'daki müzik çeşitliliği, yüzyıllar öncesine da-
yanmaktadır.
yargılarından hangilerine ulaşılabilir?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
D) II ve III
E) I, II ve t
ve Il
36. Bu parçada yazarın savunduğu düşünceyi destekle-
mek için aşağıdakilerden hangisi kullanılamaz?
A) Ankara'da Türkiye'nin hemen her yöresine ait folklor
derneklerinin bulunması
B) Araştırmacıların Ankara'da 1930'lu yıllarda bir Erzu-
rum bari derlemesi
C) Seymen müziğinin Ankara dışında da çalınıp söylen-
mesi
(D) Karadeniz'e özgü bir çalgı olan kemençeyle Seymen
müziği yapılması
E) Ankara'da farklı yörelere ait müzik aletleri yapan
atölyelerin bulunması
aun geçiniz.
37-38
layınız.
Yakın za
ğu klasi
yaşanm
topluma
da ilgile
len sos
sal inş
ve etk
benim
bu ye
leştirm
kaza
mun
ren H
his
37. Bu
jide
A)
B)
C
38.
69
E
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
aklardan da dan da. Bu, zelse ancak hem güzel brik ederiz. ağını, dola- ınız. Hiçbir ser güzel- na yönelik e sever ve akilerden ri ele ala- ini etkile- si güzel- bir fayda buluna- y gezisini kaf 35-36. soruları aşağıdaki parçaya göre cevap- layınız. - Ankara halk müziği denince kulaklarımıza çalınan ilk pile melodik unsur, Seymen müzik geleneğine aittir. Bu, el- ellbette ki yanlış bir algı değildir. Ancak Ankara'nın müzik id birikimini yalnızca Seymen müziğine indirgemek kentin ide müzikal zenginliğiyle uzlaşmayacağı gibi onun çok kül- türlü ses evrenini yakından tanımayı engelleyecektir. nine Şehrin başkent olmasıyla yaşanan iç göç hareketliliği, merkezin ses evrenini çoğullaştırmıştır. Kendine özgü kimliklerini koruyan kitleler, burada da yöresel müzik- olmlerini bozulmadan yaşatmaya devam etmiştir. Örneğin Erzurum, Erzincan, Bayburt ve Kars illerinden gelenler, bar; Karadeniz Bölgesi göçmenleri ise horon alışkanlık- larını burada da aynen sürdürmektedir. Yine Çankırı ve civarı yaren müziklerinin, Kırşehir yöresi abdal geleneği- nin de hem bozulmadan devam ettiği hem de Ankara'nın yerel müziğini etkilediği görülmektedir. 35. Bu parçadan hareketle, unuquiuimu? 1. Ankara, müzikal anlamda farklı kültürlere ev sahipliği o njimaple nosio nutsvel yapmaktadır. S upubio sn ev mix II. Ankara'da müzik denince Seymen müzik geleneği akla gelmektedir. hse sabe ievie ni III. Ankara'daki müzik çeşitliliği, yüzyıllar öncesine da- yanmaktadır. yargılarından hangilerine ulaşılabilir? A) Yalnız I B) Yalnız II D) II ve III E) I, II ve t ve Il 36. Bu parçada yazarın savunduğu düşünceyi destekle- mek için aşağıdakilerden hangisi kullanılamaz? A) Ankara'da Türkiye'nin hemen her yöresine ait folklor derneklerinin bulunması B) Araştırmacıların Ankara'da 1930'lu yıllarda bir Erzu- rum bari derlemesi C) Seymen müziğinin Ankara dışında da çalınıp söylen- mesi (D) Karadeniz'e özgü bir çalgı olan kemençeyle Seymen müziği yapılması E) Ankara'da farklı yörelere ait müzik aletleri yapan atölyelerin bulunması aun geçiniz. 37-38 layınız. Yakın za ğu klasi yaşanm topluma da ilgile len sos sal inş ve etk benim bu ye leştirm kaza mun ren H his 37. Bu jide A) B) C 38. 69 E
TYT-TÜRKÇE
20. Her yapıt, kendisini başkaları için önemli ve anlaşılır
kılan birtakım nesnel ögelerle yani birtakım bilgilerle
ve görüşlerle doludur. Buna göre her yapıt, ----. Böyle
olmakla toplumsal-tarihsel bir değer ortaya koyar. Bir
yapıtın öznel özellikleri, bir çağın ya da bir ortamın
birtakım nesnel özelliklerini kendilerinde barındırırlar.
Bu parçada boş bırakılan yere, düşüncenin akışına
göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
A) değerlendirmeye alınırken yaşamsal gerçeklerden
uzaklaşılmalıdır
B) sanatçısının ona yüklediği bilgileri, öznel bir yaklaşımla
aktarması gerekir
C) içinde piştiği ortamın bir yansıtıcısı hatta bir açıklayıcısıdır
D) bir sanat yapıtı olmanın yanında tarihî gerçeklere ışık
tutan bir belge niteliği taşır
E) onu meydana getiren sanatçının kişisel görüş ve
düşüncelerini yansıtır
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
TYT-TÜRKÇE 20. Her yapıt, kendisini başkaları için önemli ve anlaşılır kılan birtakım nesnel ögelerle yani birtakım bilgilerle ve görüşlerle doludur. Buna göre her yapıt, ----. Böyle olmakla toplumsal-tarihsel bir değer ortaya koyar. Bir yapıtın öznel özellikleri, bir çağın ya da bir ortamın birtakım nesnel özelliklerini kendilerinde barındırırlar. Bu parçada boş bırakılan yere, düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) değerlendirmeye alınırken yaşamsal gerçeklerden uzaklaşılmalıdır B) sanatçısının ona yüklediği bilgileri, öznel bir yaklaşımla aktarması gerekir C) içinde piştiği ortamın bir yansıtıcısı hatta bir açıklayıcısıdır D) bir sanat yapıtı olmanın yanında tarihî gerçeklere ışık tutan bir belge niteliği taşır E) onu meydana getiren sanatçının kişisel görüş ve düşüncelerini yansıtır
5.
TYT 05
Özgünlük kavramı, sanatçı için o kadar vazgeçilmezdir ki
pek çok kişi için sanatın tanımı, yapılmamış olanı
yapabilmektir.
Aşağıdakilerin hangisi bu cümlede anlatılmak
istenenle anlamca aynı doğrultudadır?
AAA
A) Sanatçının anlattığı olaylar, onun aslında çok önceden
yaşadığı durumlardi
B) Başkalarına ginç gelmesi için ortaya konan uçuk
yapıtlar, kitlelerin sanattan soğumasına neden olur.
Sanatçı özgünlüğe ulaşmayı yegâne hedefi yaptığı
zaman, bazı çıkmaz sokaklara girebilir.
D) Daha önce üretilmişlerden farkı olmayan sanat eseri,
aslında sanat eserinden başka her şeydir.
E) Her sanatçı, kendinden öncekilerin bir bakıma
devamı niteliğindedir; sanat bir zincirdir.
7.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
5. TYT 05 Özgünlük kavramı, sanatçı için o kadar vazgeçilmezdir ki pek çok kişi için sanatın tanımı, yapılmamış olanı yapabilmektir. Aşağıdakilerin hangisi bu cümlede anlatılmak istenenle anlamca aynı doğrultudadır? AAA A) Sanatçının anlattığı olaylar, onun aslında çok önceden yaşadığı durumlardi B) Başkalarına ginç gelmesi için ortaya konan uçuk yapıtlar, kitlelerin sanattan soğumasına neden olur. Sanatçı özgünlüğe ulaşmayı yegâne hedefi yaptığı zaman, bazı çıkmaz sokaklara girebilir. D) Daha önce üretilmişlerden farkı olmayan sanat eseri, aslında sanat eserinden başka her şeydir. E) Her sanatçı, kendinden öncekilerin bir bakıma devamı niteliğindedir; sanat bir zincirdir. 7.
7.
Bir hikâyeyi hafızaya mal etmekte hiçbir şey psikolojik
çözümlemelerden kaçınan o veciz, taze anlatım kadar
etkili değildir. Hikâye anlatıcısının psikolojik nüanslardan
vazgeçişi ne kadar doğal yollardan olursa hikayenin din-
leyicinin hafızasında yer etme şansı da o kadar artacak,
hikâye tümüyle ona mal olacak, dinleyicinin onu er ya da
geç başkalarına aktarma eğilimi o kadar büyük olacaktır.
Alttan alta ilerleyen bu özümleme süreci, gittikçe daha da
az görülen bir gevşemeyi gerektirir. Uyku bedensel gevşe-
menin doruğuysa eğer, can sıkıntısı zihinsel gevşemenin
doruğudur. Deneyim yumurtası üstünde kuluçkaya yatan
bir hayal kuşudur can sıkıntısı.
Bu parçaya göre bir anlatıcıdan hikâye dinleyen birinin
onu başkasına anlatma isteğini büyüten temel etken
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Anlatıcının hikâyesini psikolojik ayrıntılara girmeden an-
latması
B) Anlatıcının hikâye kahramanının psikolojik durumunu
da yansıtması
Anlatıcı ile dinleyici arasında kurulan bağın çok güçlü
olması
DY Anlatıcının hikâyesini sadece başkalarına anlatma eği-
limi güçlü olan insanlara anlatması
E) Anlatıcının hikâyeyi, dinleyicinin hafızasında yer edecek
uzunlukta tutması
16
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
7. Bir hikâyeyi hafızaya mal etmekte hiçbir şey psikolojik çözümlemelerden kaçınan o veciz, taze anlatım kadar etkili değildir. Hikâye anlatıcısının psikolojik nüanslardan vazgeçişi ne kadar doğal yollardan olursa hikayenin din- leyicinin hafızasında yer etme şansı da o kadar artacak, hikâye tümüyle ona mal olacak, dinleyicinin onu er ya da geç başkalarına aktarma eğilimi o kadar büyük olacaktır. Alttan alta ilerleyen bu özümleme süreci, gittikçe daha da az görülen bir gevşemeyi gerektirir. Uyku bedensel gevşe- menin doruğuysa eğer, can sıkıntısı zihinsel gevşemenin doruğudur. Deneyim yumurtası üstünde kuluçkaya yatan bir hayal kuşudur can sıkıntısı. Bu parçaya göre bir anlatıcıdan hikâye dinleyen birinin onu başkasına anlatma isteğini büyüten temel etken aşağıdakilerden hangisidir? A) Anlatıcının hikâyesini psikolojik ayrıntılara girmeden an- latması B) Anlatıcının hikâye kahramanının psikolojik durumunu da yansıtması Anlatıcı ile dinleyici arasında kurulan bağın çok güçlü olması DY Anlatıcının hikâyesini sadece başkalarına anlatma eği- limi güçlü olan insanlara anlatması E) Anlatıcının hikâyeyi, dinleyicinin hafızasında yer edecek uzunlukta tutması 16
6. (1) Hüseyin Batuhan'ın üç perde olan Büyük Çınar oyu-
nunda olay, 1952 yılında Sinem Köy Bölge Şefliği bi-
nasında geçer. (II) Oyunun başkişisi Mehmet Eğilmez,
Orman Fakültesi mezunu, idealist ve dürüst bir memurdur.
(III) Mehmet; keman çalan, insan, tabiat sevgisi olan,
çalışkan, yufka yürekli ve dürüst bir gençtir. (IV) Köy-
lünün hediye olarak getirdiği hiçbir şeyi kabul etmez.
M) Ormanları koruma konusunda en ufak bir taviz vermez.
(VI) Sinem Köy'e, bu nedenle tayin edilmiştir. (VII) Sinem
Köy, boğazda içinde koru olan bir yerdir. (VIII) Koru, Nu-
man Paşa tarafından farklı ağaçlarla âdeta bezenmiştir.
(IX) Fakat şimdi insanlar acımadan ağaçları kesmekte ve
bu güzel koruyu yok etmektedir.
Bir oyunun tanıtıldığı bu parçadaki numaralanmış
cümlelerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söy-
lenemez?
Bo
I. cümlede, oyundaki olayın geçtiği zaman ve mekânı
dile getirilmiştir.
B) II, III ve IV. cümlelerde, oyunun başkahramanı tanıtıl-
mıştır.
V ve VI. cümleler arasında neden-sonuç ilişkisi kurul-
muştur.
8.
D) VII ve VIII. cümlelerde, olayın geçtiği yerle ilgili bilgi
verilmiştir.
E) IX. cümlede, oyunla ilgili bir öznel bir çıkarım yapılmış-
tır.
19.
tel
ve
ÇE
3
d
ic
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
6. (1) Hüseyin Batuhan'ın üç perde olan Büyük Çınar oyu- nunda olay, 1952 yılında Sinem Köy Bölge Şefliği bi- nasında geçer. (II) Oyunun başkişisi Mehmet Eğilmez, Orman Fakültesi mezunu, idealist ve dürüst bir memurdur. (III) Mehmet; keman çalan, insan, tabiat sevgisi olan, çalışkan, yufka yürekli ve dürüst bir gençtir. (IV) Köy- lünün hediye olarak getirdiği hiçbir şeyi kabul etmez. M) Ormanları koruma konusunda en ufak bir taviz vermez. (VI) Sinem Köy'e, bu nedenle tayin edilmiştir. (VII) Sinem Köy, boğazda içinde koru olan bir yerdir. (VIII) Koru, Nu- man Paşa tarafından farklı ağaçlarla âdeta bezenmiştir. (IX) Fakat şimdi insanlar acımadan ağaçları kesmekte ve bu güzel koruyu yok etmektedir. Bir oyunun tanıtıldığı bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söy- lenemez? Bo I. cümlede, oyundaki olayın geçtiği zaman ve mekânı dile getirilmiştir. B) II, III ve IV. cümlelerde, oyunun başkahramanı tanıtıl- mıştır. V ve VI. cümleler arasında neden-sonuç ilişkisi kurul- muştur. 8. D) VII ve VIII. cümlelerde, olayın geçtiği yerle ilgili bilgi verilmiştir. E) IX. cümlede, oyunla ilgili bir öznel bir çıkarım yapılmış- tır. 19. tel ve ÇE 3 d ic
oku-
azen
araf-
olar,
a la-
mlar
pi-
mış
ar-
ek
a-
32.-33. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Sanatın hemen her alanına ilgi duyan ve etkisi altında kal-
dığı unsurları eserlerine yansıtan Ahmet Hamdi Tanpınar, ni-
celik açısından az olmasına rağmen şiir türünde kaleme aldığı
eserleriyle okurun dikkatini çekmeyi başarmıştır. Şiir türünde
kendine has imajlar yaratan Tanpınar, bu imajlar aracılığıyla
duygularını yansıtmayı denemiştir. Söz konusu imajlardan biri
de "ışık"tır. Şairin bu imajı kullanmasında çocukluğuna kadar
uzanan bir hayal âleminin etkisi yer edinmektedir. Zira Tanpınar
ilk olarak yıldızlı gecelerle, güneşli öğlen saatlerinin deniz üze-
rindeki etkisiyle çocukluğunda tanışır. Tanpınar bu imajı daha
çok tabiatı tasvir ettiği olgunluk dönemi şiirlerinde kullanır. Tan-
pınar'ın şiir dünyasında ışık imajı; heyecan duyulan, dış dünya-
nın kapısının aralandığı ve iyimserliğin ön plana çıktığı şiirlerde
kendisini hissettirir.
32. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisine ulaşıla-
bilir?
A) Sanatçı şiirlerinde kullandığı güçlü psikolojik sermayesini
çocukluk dönemlerinden almıştır.
B) Tanpınar'ın romanlarının sayısı şiir türündeki eserlerinin
sayısından çoktur.
C) Sanatçının şiirleri anlatı formatındaki romanlarından çok
daha niteliklidir.
D) Şairin ışık imajının yanında zaman, masal, rüya imajlarına
da şiirlerinde sıkça yer verdiği görülür.
E) Tanpınar'ın bütün şiirlerinde iyimser bir havanın varlığı he-
men sezilir.
33. Bu parçadan hareketle Tanpınar'ın kullandığı ışık imajı ile
ilgili aşağıdakilerden hangisksöylenemez?
A) Az sayıdaki şiirinde kullandığı bu imaj çocukluğu ile ilgilidir.
B) Doğayı anlattığı olgunluk dönemi şiirlerinde daha çok rast-
lanmıştır.
Şair; pozitif duyguları, başka dünyalara açılma hissiyatını
bu motifle yansıtmıştır.
DBu imaj sayesinde şanatçı, şiirlerinde resim sanatının im-
kânlarını en iyi şekilde kullanmıştır.
(E) Sanatçının, şiirlerinde kullandığı başka imajlardan sadece
biridir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
oku- azen araf- olar, a la- mlar pi- mış ar- ek a- 32.-33. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Sanatın hemen her alanına ilgi duyan ve etkisi altında kal- dığı unsurları eserlerine yansıtan Ahmet Hamdi Tanpınar, ni- celik açısından az olmasına rağmen şiir türünde kaleme aldığı eserleriyle okurun dikkatini çekmeyi başarmıştır. Şiir türünde kendine has imajlar yaratan Tanpınar, bu imajlar aracılığıyla duygularını yansıtmayı denemiştir. Söz konusu imajlardan biri de "ışık"tır. Şairin bu imajı kullanmasında çocukluğuna kadar uzanan bir hayal âleminin etkisi yer edinmektedir. Zira Tanpınar ilk olarak yıldızlı gecelerle, güneşli öğlen saatlerinin deniz üze- rindeki etkisiyle çocukluğunda tanışır. Tanpınar bu imajı daha çok tabiatı tasvir ettiği olgunluk dönemi şiirlerinde kullanır. Tan- pınar'ın şiir dünyasında ışık imajı; heyecan duyulan, dış dünya- nın kapısının aralandığı ve iyimserliğin ön plana çıktığı şiirlerde kendisini hissettirir. 32. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisine ulaşıla- bilir? A) Sanatçı şiirlerinde kullandığı güçlü psikolojik sermayesini çocukluk dönemlerinden almıştır. B) Tanpınar'ın romanlarının sayısı şiir türündeki eserlerinin sayısından çoktur. C) Sanatçının şiirleri anlatı formatındaki romanlarından çok daha niteliklidir. D) Şairin ışık imajının yanında zaman, masal, rüya imajlarına da şiirlerinde sıkça yer verdiği görülür. E) Tanpınar'ın bütün şiirlerinde iyimser bir havanın varlığı he- men sezilir. 33. Bu parçadan hareketle Tanpınar'ın kullandığı ışık imajı ile ilgili aşağıdakilerden hangisksöylenemez? A) Az sayıdaki şiirinde kullandığı bu imaj çocukluğu ile ilgilidir. B) Doğayı anlattığı olgunluk dönemi şiirlerinde daha çok rast- lanmıştır. Şair; pozitif duyguları, başka dünyalara açılma hissiyatını bu motifle yansıtmıştır. DBu imaj sayesinde şanatçı, şiirlerinde resim sanatının im- kânlarını en iyi şekilde kullanmıştır. (E) Sanatçının, şiirlerinde kullandığı başka imajlardan sadece biridir.
rün),
kişi
ro-
-a-
7
TYT/ Türkçe
22. Müzikal eserleri çeşitli enstrümanlar aracılığıyla seslendir-
mek üzere bir şef yönetiminde bir araya gelen müzikçiler top-
luluğuna "orkestra" adı verilmektedir. İtalyancadaki "orchestra"
sözcüğünden dilimize geçen bu sözcük, Eski Yunancada "dans
etmek" anlamına gelen bir sözcükten türemiştir. Günümüzdeki
orkestralarda nefesli sazlar, vurmalı sazlar ve yaylı sazlar olmak
üzere üç topluluk bulunmaktadır. Her birinde yer alan sazların
sayısı belli olmamakla birlikte sazlar arasında ahenkli bir denge-
nin sağlanması önem arz etmektedir. Ayrıca sazların sayısına
göre küçük orkestra ve büyük orkestra olmak üzere iki orkestra
grubu bulunmaktadır. Romantik Çağ bestecileri, eserlerini ge-
nellikle büyük orkestra topluluklarını temel alarak yazmışlardır.
Fransız besteci Hector Berlioz, normal bir orkestranın 827 kişi
Frans
olması gerektiğini belirtmiştir. Günümüz müzisyenleri ise büyük
orkestra fikrinden yana olmamışlardır.
Bu parçada düşünceyi geliştirme yollarından hangisi kul-
lanılmamıştır?
Karşılaştırma
C) Örneklendirme
B) Gerekçelendirme
DXAçıklama
Tanymlama
24. Gen-
sun
tılım
gib
tab
m
k
r
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
rün), kişi ro- -a- 7 TYT/ Türkçe 22. Müzikal eserleri çeşitli enstrümanlar aracılığıyla seslendir- mek üzere bir şef yönetiminde bir araya gelen müzikçiler top- luluğuna "orkestra" adı verilmektedir. İtalyancadaki "orchestra" sözcüğünden dilimize geçen bu sözcük, Eski Yunancada "dans etmek" anlamına gelen bir sözcükten türemiştir. Günümüzdeki orkestralarda nefesli sazlar, vurmalı sazlar ve yaylı sazlar olmak üzere üç topluluk bulunmaktadır. Her birinde yer alan sazların sayısı belli olmamakla birlikte sazlar arasında ahenkli bir denge- nin sağlanması önem arz etmektedir. Ayrıca sazların sayısına göre küçük orkestra ve büyük orkestra olmak üzere iki orkestra grubu bulunmaktadır. Romantik Çağ bestecileri, eserlerini ge- nellikle büyük orkestra topluluklarını temel alarak yazmışlardır. Fransız besteci Hector Berlioz, normal bir orkestranın 827 kişi Frans olması gerektiğini belirtmiştir. Günümüz müzisyenleri ise büyük orkestra fikrinden yana olmamışlardır. Bu parçada düşünceyi geliştirme yollarından hangisi kul- lanılmamıştır? Karşılaştırma C) Örneklendirme B) Gerekçelendirme DXAçıklama Tanymlama 24. Gen- sun tılım gib tab m k r
göre cevaplayınız.
bir ahenk var. Hoşu-
yum var bu güzel ev-
moniyi oluşturuyor ve
aya geldiğinde lezzet
vor. Renkler uyumla
"İşte bu." diyoruz ve
şölene dönüşüyor
Orkestrada uyum
"An"dan koparmi-
inda, uzaklaşma-
mu?
hangisine de-
Iduğuna
tın güzel ve
ni rahatsız
oğuttuğu-
36. Ne var ki uzak bir geçmişten geriye hiçbir şey kalmadığında,
insanlar öldükten ve nesneler yok olduktan sonra -bir tek- on-
lardan daha kırılgan ama daha uzun ömürlü, daha maddeden
yoksun, daha sürekli, daha sadık olan koku ve tat, daha uzun
bir süre -ruhlar gibi- diğer her şeyin yıkıntısı üzerinde hatırla-
maya, beklemeye, ummaya ve anının devasa yapısını taşımaya
devam ederler.
Bu cümle ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylene-
mez?
A) Bazı varlıkların kalıcılığı ve kendine özgü yapısı üzerinden
bir çıkarım yapılmıştır.
B) Öznel ifadeler kullanılarak anlatılmak istenen sunulmuştur.
C) İnsana ait özellikler cansız varlıklara verilerek anlatımdaki
sıradanlık engellenmiştir.
D) Düşünce geliştirilirken karşılaştırmalardan yararlanılma-
mıştır.
E) Sözcük seçiminde soyut kavramlara daha çok yer verilmiş-
tir.
38. Türk tiyatr
deki olağa
tedir. Bu c
anımsatn
malarını
tedir.
Aşağıc
yi des
A) T
ti
B)
C
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
göre cevaplayınız. bir ahenk var. Hoşu- yum var bu güzel ev- moniyi oluşturuyor ve aya geldiğinde lezzet vor. Renkler uyumla "İşte bu." diyoruz ve şölene dönüşüyor Orkestrada uyum "An"dan koparmi- inda, uzaklaşma- mu? hangisine de- Iduğuna tın güzel ve ni rahatsız oğuttuğu- 36. Ne var ki uzak bir geçmişten geriye hiçbir şey kalmadığında, insanlar öldükten ve nesneler yok olduktan sonra -bir tek- on- lardan daha kırılgan ama daha uzun ömürlü, daha maddeden yoksun, daha sürekli, daha sadık olan koku ve tat, daha uzun bir süre -ruhlar gibi- diğer her şeyin yıkıntısı üzerinde hatırla- maya, beklemeye, ummaya ve anının devasa yapısını taşımaya devam ederler. Bu cümle ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylene- mez? A) Bazı varlıkların kalıcılığı ve kendine özgü yapısı üzerinden bir çıkarım yapılmıştır. B) Öznel ifadeler kullanılarak anlatılmak istenen sunulmuştur. C) İnsana ait özellikler cansız varlıklara verilerek anlatımdaki sıradanlık engellenmiştir. D) Düşünce geliştirilirken karşılaştırmalardan yararlanılma- mıştır. E) Sözcük seçiminde soyut kavramlara daha çok yer verilmiş- tir. 38. Türk tiyatr deki olağa tedir. Bu c anımsatn malarını tedir. Aşağıc yi des A) T ti B) C
18. Kendisine şimdiden uzak ülkelerden konferans davet-
leri yağıyor. Bu bana her zaman ebedî şöhretin tuhaf
yanlarından biri olarak gelir. Bir yazar ve hikâye yara-
tıcısı olarak yeteneğinizi kanıtlıyorsunuz, sonra herkes
konuşmalar yapmanız ve dünya hakkında neler düşün-
düğünüzü öğrenmek için başınıza üşüşüyor.
Bu sözler, aşağıdaki sorulardan hangisine karşılık
söylenmiş olabilir?
A) Nobel Ödülü'nün sahibini gelecekte neler bekli-
yor?
B) Dünyanın en saygın edebiyat ödülünü almak nasıl
bir duygu?
C) Aldığınız ödülün önemi hakkında ne düşünüyorsu-
nuz?
D Edebî yaşantınızdan bahseder misiniz?
E) Ödüllü bir yazar olmanın avantajları nelerdir?
20
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
18. Kendisine şimdiden uzak ülkelerden konferans davet- leri yağıyor. Bu bana her zaman ebedî şöhretin tuhaf yanlarından biri olarak gelir. Bir yazar ve hikâye yara- tıcısı olarak yeteneğinizi kanıtlıyorsunuz, sonra herkes konuşmalar yapmanız ve dünya hakkında neler düşün- düğünüzü öğrenmek için başınıza üşüşüyor. Bu sözler, aşağıdaki sorulardan hangisine karşılık söylenmiş olabilir? A) Nobel Ödülü'nün sahibini gelecekte neler bekli- yor? B) Dünyanın en saygın edebiyat ödülünü almak nasıl bir duygu? C) Aldığınız ödülün önemi hakkında ne düşünüyorsu- nuz? D Edebî yaşantınızdan bahseder misiniz? E) Ödüllü bir yazar olmanın avantajları nelerdir? 20
TÜRKÇE
39. İletişim teknolojisinde yaşanan değişim, dünyayı
birbirinden haberdar bireylerin yaşadığı bir yer hâ-
line dönüştürürken gelişimini geç tamamlayan ya
da tamamlamayan ülkeler; sözlü, yazılı ve elek-
tronik kültürün iç içe geçtiği bir kompleks yaşama
sahip olmak durumunda kalmıştır. Bu süreç, bera-
berinde yeni problemleri ve bu problemlere yönelik
yeni çözümleri gündeme getirmiştir. Bu kavram ve
yaşam biçimlerindeki karmaşa nedeniyle kültürel
ögelerin yerini yeni bir yapıya bıraktığı ve dolayı-
sıyla binlerce yıldan beri getirilen ancak yeni şartlar
nedeniyle kısa sürede unutulmaya yüz tutan kültü-
rel ögeleri koruma ve geleceğe aktarma konusu,
genelde sosyal bilimlerin özelde halk bilimin sıklıkla
dile getirdiği başlıklardan biri hâline dönüşmüştür.
Bu parçadan aşağıdaki yargıların hangisi çıkarı-
labilir?
A) Teknolojideki yenilikler her geçen gün insanlara
yeni yaşam olanakları sunmaktadır.
B) Teknolojiyle birlikte yaşanan değişimin toplum-
sal yaşam üzerindeki olumsuz etkisi her geçen
gün daha çok belirginleşiyor.
C) İletişim dünyasındaki gelişmelere paralel olarak
toplumlar aras kültürel etkileşimin yaşandığı
görülür.
D) Kültürel varlıkları koruma ve sonraki nesillere
rumdadır.
Kültürel davranışları canlandırmaya yönelik ça-
lışmalar bir noktadan sonra amacından uzaklaş-
mıştır.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
TÜRKÇE 39. İletişim teknolojisinde yaşanan değişim, dünyayı birbirinden haberdar bireylerin yaşadığı bir yer hâ- line dönüştürürken gelişimini geç tamamlayan ya da tamamlamayan ülkeler; sözlü, yazılı ve elek- tronik kültürün iç içe geçtiği bir kompleks yaşama sahip olmak durumunda kalmıştır. Bu süreç, bera- berinde yeni problemleri ve bu problemlere yönelik yeni çözümleri gündeme getirmiştir. Bu kavram ve yaşam biçimlerindeki karmaşa nedeniyle kültürel ögelerin yerini yeni bir yapıya bıraktığı ve dolayı- sıyla binlerce yıldan beri getirilen ancak yeni şartlar nedeniyle kısa sürede unutulmaya yüz tutan kültü- rel ögeleri koruma ve geleceğe aktarma konusu, genelde sosyal bilimlerin özelde halk bilimin sıklıkla dile getirdiği başlıklardan biri hâline dönüşmüştür. Bu parçadan aşağıdaki yargıların hangisi çıkarı- labilir? A) Teknolojideki yenilikler her geçen gün insanlara yeni yaşam olanakları sunmaktadır. B) Teknolojiyle birlikte yaşanan değişimin toplum- sal yaşam üzerindeki olumsuz etkisi her geçen gün daha çok belirginleşiyor. C) İletişim dünyasındaki gelişmelere paralel olarak toplumlar aras kültürel etkileşimin yaşandığı görülür. D) Kültürel varlıkları koruma ve sonraki nesillere rumdadır. Kültürel davranışları canlandırmaya yönelik ça- lışmalar bir noktadan sonra amacından uzaklaş- mıştır.
3. İletişim teknolojisinde yaşanan değişim, dünyayı
birbirinden haberdar bireylerin yaşadığı bir yer hå-
line dönüştürürken gelişimini geç tamamlayan ya
da tamamlamayan ülkeler; sözlü, yazılı ve elek-
tronik kültürün iç içe geçtiği bir kompleks yaşama
sahip olmak durumunda kalmıştır. Bu süreç, bera-
berinde yeni problemleri ve bu problemlere yönelik
yeni çözümleri gündeme getirmiştir. Bu kavram ve
yaşam biçimlerindeki karmaşa nedeniyle kültürel
ögelerin yerini yeni bir yapıya bıraktığı ve dolayı-
sıyla binlerce yıldan beri getirilen ancak yeni şartlar
nedeniyle kısa sürede unutulmaya yüz tutan kültü-
rel ögeleri koruma ve geleceğe aktarma konusu,
genelde sosyal bilimlerin özelde halk bilimin sıklıkla
dile getirdiği başlıklardan biri hâline dönüşmüştür.
Bu parçadan aşağıdaki yargıların hangisi çıkarı-
labilir?
A) Teknolojideki yenilikler her geçen gün insanlara
yeni yaşam olanakları sunmaktadır.
B) Teknolojiyle birlikte yaşanan değişimin toplum-
sal yaşam üzerindeki olumsuz etkisi her geçen
gün daha çok belirginleşiyor.
C) İletişim dünyasındaki gelişmelere paralel olarak
toplumlar aras kültürel etkileşimin yaşandığı
görülür.
Kültürel varlıkları koruma ve sonraki nesillere
ulaştırma, günümüzde bilim konusu olmuş du-
rumdadır.
EX Kültürel davranışları canlandırmaya yönelik ça-
lışmalar bir noktadan sonra amacından uzaklaş-
mıştır.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
3. İletişim teknolojisinde yaşanan değişim, dünyayı birbirinden haberdar bireylerin yaşadığı bir yer hå- line dönüştürürken gelişimini geç tamamlayan ya da tamamlamayan ülkeler; sözlü, yazılı ve elek- tronik kültürün iç içe geçtiği bir kompleks yaşama sahip olmak durumunda kalmıştır. Bu süreç, bera- berinde yeni problemleri ve bu problemlere yönelik yeni çözümleri gündeme getirmiştir. Bu kavram ve yaşam biçimlerindeki karmaşa nedeniyle kültürel ögelerin yerini yeni bir yapıya bıraktığı ve dolayı- sıyla binlerce yıldan beri getirilen ancak yeni şartlar nedeniyle kısa sürede unutulmaya yüz tutan kültü- rel ögeleri koruma ve geleceğe aktarma konusu, genelde sosyal bilimlerin özelde halk bilimin sıklıkla dile getirdiği başlıklardan biri hâline dönüşmüştür. Bu parçadan aşağıdaki yargıların hangisi çıkarı- labilir? A) Teknolojideki yenilikler her geçen gün insanlara yeni yaşam olanakları sunmaktadır. B) Teknolojiyle birlikte yaşanan değişimin toplum- sal yaşam üzerindeki olumsuz etkisi her geçen gün daha çok belirginleşiyor. C) İletişim dünyasındaki gelişmelere paralel olarak toplumlar aras kültürel etkileşimin yaşandığı görülür. Kültürel varlıkları koruma ve sonraki nesillere ulaştırma, günümüzde bilim konusu olmuş du- rumdadır. EX Kültürel davranışları canlandırmaya yönelik ça- lışmalar bir noktadan sonra amacından uzaklaş- mıştır.
cek olması
zay çöpün
bu şekilde
urabilecek
de uzaya
z temel
de şu an
Dünya
kiler-
men
aktir
18-
29. Lorca'nın sahne şiirinde başarıya erişmesi, yücelmesi her söz-
bir deyimle Lorca, sahne için yazdığı şiirlerinde her sözcüğü ta-
cüğünü bir şiir havasıyla güçlendirmesinde görülür. Daha açık
her sözcüğün gelişimini hızlandıran, oyun aksiyonunu yüzeye
şıdığı anlam yönünden devingen bir duruma sokar. Kullandığı
çıkaran, iten bir gücü vardır. Yalnız müzikte, resimde bulunan
kullanır. Böylece itici gücü olan imgelerle dinamik bir oyun dü-
birtakım etmenleri de sözcüklerin renginde, onların düzeninde
zenine gider.
Bu parçada Lorca'nın sahne şiiri ile ilgili anlatılmak istenen
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Tiyatroyu, hem hareketli bir itici güç olarak hem de dramatik
bir etki yoluyla üst düzeye taşımaktadır.
B) Tiyatronun içinde diğer sanat dallarından yararlanarak kur-
gunun canlı olmasını sağlar.
C) Tiyatro ile şiiri birleştirerek sanat kariyerinin doruklarına
ulaşmıştır.
Şiir ile tiyatronun ayrı sanat dalları olmaları dolayısıyla se-
yircide istenen etkiyi yakalayamamıştır.
E) içinde yer alan imgelerle oyundaki canlılığı sağlayan bir
yönü vardır.
31. D
N
i
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
cek olması zay çöpün bu şekilde urabilecek de uzaya z temel de şu an Dünya kiler- men aktir 18- 29. Lorca'nın sahne şiirinde başarıya erişmesi, yücelmesi her söz- bir deyimle Lorca, sahne için yazdığı şiirlerinde her sözcüğü ta- cüğünü bir şiir havasıyla güçlendirmesinde görülür. Daha açık her sözcüğün gelişimini hızlandıran, oyun aksiyonunu yüzeye şıdığı anlam yönünden devingen bir duruma sokar. Kullandığı çıkaran, iten bir gücü vardır. Yalnız müzikte, resimde bulunan kullanır. Böylece itici gücü olan imgelerle dinamik bir oyun dü- birtakım etmenleri de sözcüklerin renginde, onların düzeninde zenine gider. Bu parçada Lorca'nın sahne şiiri ile ilgili anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Tiyatroyu, hem hareketli bir itici güç olarak hem de dramatik bir etki yoluyla üst düzeye taşımaktadır. B) Tiyatronun içinde diğer sanat dallarından yararlanarak kur- gunun canlı olmasını sağlar. C) Tiyatro ile şiiri birleştirerek sanat kariyerinin doruklarına ulaşmıştır. Şiir ile tiyatronun ayrı sanat dalları olmaları dolayısıyla se- yircide istenen etkiyi yakalayamamıştır. E) içinde yer alan imgelerle oyundaki canlılığı sağlayan bir yönü vardır. 31. D N i
aduğunu, deği-
işimin peşin-
y kalmadı."
yazarın
arından
amakta
tır.
ekille-
da bi-
attan
Si da
an-
leri
en,
er.
7.
Yapay zekâ (AI); insan zekâsını simüle etmek ve genişletmek
için uygulanan teori, yöntem, teknoloji ve uygulama sistemini
araştıran ve geliştiren yeni bir teknoloji olarak ifade edilmekte-
dir. Yapay zekâ araştırmasının temel amaçlarından biri, maki-
neyi genellikle insan zekâsına ihtiyaç duyulan karmaşık görevler
için yetkin hâle getirmektir. Bilgisayar bilimlerinde yapay zeka,
makine zekâsı, insanlar ve diğerleri tarafından sergilenen doğal
zekâsının aksine, makinelerin gösterdiği zekâ olarak tanımlan-
maktadır. Bilgisayar bilimi; yapay zekâ araştırmasını, çevresini
algılayan ve hedeflerine başarılı bir şekilde ulaşma şansını en
üst düzeye çıkaran eylemler gerçekleştiren herhangi bir cihazın
"akıllı aracılar" ile çalışması olarak tanımlamaktadır.
Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi söylenebi-
Tir?
A Yapay zekâ, insan zekâsı gerektiren durumlarda kullanıl-
mak üzere geliştirilmiştir.
B) Yapay zekâ, tekniğin gelişiminde diğer alanlardan daha et-
kili olmuştur.
C) Bilgisayar biliminin yanında daha pek çok bilim dalı yapay
zekânın oluşumuna katkı sağlamaktadır.
D) Yapay zekâ ne kadar başarılı olursa olsun doğal insan
zekâsına sahip olamaz.
E Makinelerin kendi başlarına düşünebilme yetisi göstermesi
hiçbir şekilde mümkün olmayacaktır.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
aduğunu, deği- işimin peşin- y kalmadı." yazarın arından amakta tır. ekille- da bi- attan Si da an- leri en, er. 7. Yapay zekâ (AI); insan zekâsını simüle etmek ve genişletmek için uygulanan teori, yöntem, teknoloji ve uygulama sistemini araştıran ve geliştiren yeni bir teknoloji olarak ifade edilmekte- dir. Yapay zekâ araştırmasının temel amaçlarından biri, maki- neyi genellikle insan zekâsına ihtiyaç duyulan karmaşık görevler için yetkin hâle getirmektir. Bilgisayar bilimlerinde yapay zeka, makine zekâsı, insanlar ve diğerleri tarafından sergilenen doğal zekâsının aksine, makinelerin gösterdiği zekâ olarak tanımlan- maktadır. Bilgisayar bilimi; yapay zekâ araştırmasını, çevresini algılayan ve hedeflerine başarılı bir şekilde ulaşma şansını en üst düzeye çıkaran eylemler gerçekleştiren herhangi bir cihazın "akıllı aracılar" ile çalışması olarak tanımlamaktadır. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi söylenebi- Tir? A Yapay zekâ, insan zekâsı gerektiren durumlarda kullanıl- mak üzere geliştirilmiştir. B) Yapay zekâ, tekniğin gelişiminde diğer alanlardan daha et- kili olmuştur. C) Bilgisayar biliminin yanında daha pek çok bilim dalı yapay zekânın oluşumuna katkı sağlamaktadır. D) Yapay zekâ ne kadar başarılı olursa olsun doğal insan zekâsına sahip olamaz. E Makinelerin kendi başlarına düşünebilme yetisi göstermesi hiçbir şekilde mümkün olmayacaktır.
2. Cevaplarınızı, cevap kâğıdının Türkçe Testi için ayrılan kısmına
Başlangıçta, belki ilginç bir olayı yazmakla öykü yaz-
manın aynı şey olduğu yanılgısını ben de yaşadım ama
daha sonralan, şimdi olay öyküsü yazayım ya da du-
rum öyküsü yazayım diye hiç düşünmedim. Benim için
öykünün biçimi daha önemli oldu. Güncele gelince...
Güncel, yazan her an poz verme tehlikesiyle karşı kar-
şıya bırakabilecek bir şey bence. Öykücü, romancı ya
da şair, günceli konu edinirken kendini denetleyip ki-
mi zaman farkına bile varmadan okura, eleştirmene ya
da içinde bulunduğu zamana poz verebilir.
Bu parçada altı çizili sözle asıl anlatılmak istenen
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Sanatçıların günün konusu olandan kaçınması ge-
rektiği
B) Eser sahibi kişilerin içinde bulunduğu zamana bağ-
lı kalarak salt gerçeğe ulaşabileceği
C) Yazarların sadece içinde yaşadıkları zamanı yan-
sıtabileceği
Kendini güncelin etkisine kaptıran sanatçların eser-
lerini beklentilere göre oluşturduğu
E) Hikâyelerde anlatılanların gelip geçici konulardan
seçildiği
Derenin yaz kış kurumayan suları böğürtlen fidanları-
alu koyu bir cit cekmiş
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
2. Cevaplarınızı, cevap kâğıdının Türkçe Testi için ayrılan kısmına Başlangıçta, belki ilginç bir olayı yazmakla öykü yaz- manın aynı şey olduğu yanılgısını ben de yaşadım ama daha sonralan, şimdi olay öyküsü yazayım ya da du- rum öyküsü yazayım diye hiç düşünmedim. Benim için öykünün biçimi daha önemli oldu. Güncele gelince... Güncel, yazan her an poz verme tehlikesiyle karşı kar- şıya bırakabilecek bir şey bence. Öykücü, romancı ya da şair, günceli konu edinirken kendini denetleyip ki- mi zaman farkına bile varmadan okura, eleştirmene ya da içinde bulunduğu zamana poz verebilir. Bu parçada altı çizili sözle asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Sanatçıların günün konusu olandan kaçınması ge- rektiği B) Eser sahibi kişilerin içinde bulunduğu zamana bağ- lı kalarak salt gerçeğe ulaşabileceği C) Yazarların sadece içinde yaşadıkları zamanı yan- sıtabileceği Kendini güncelin etkisine kaptıran sanatçların eser- lerini beklentilere göre oluşturduğu E) Hikâyelerde anlatılanların gelip geçici konulardan seçildiği Derenin yaz kış kurumayan suları böğürtlen fidanları- alu koyu bir cit cekmiş
esti
si için ayrılan kısmına işaretleyiniz. 231
usu çekiyor ki-
gibi parıldaya
diyeceklerini.
zelliklerin-
Ağaç kendi olmaktan korkarsa, utanırsa tüm potansiyelini ger-
çekleştirecek ulu bir ağaç olamaz; cılız bir fidan olarak kalır.
Aşağıdakilerden hangisi bu cümledeki düşünceyi destek-
ler niteliktedir?
ini
in;
51
3.
A Kendini anlama ve geliştirmeye adamış, davranışlarının a
kasında yatanları kabullenmeye özen gösteren kişi başarılı
olur.
B Bir insanı değerlendirmek için nelere sahip olmadığına de-
git, sahip olduklarıyla neler yaptığına bakılmalıdır.
Cinsanın gelişimindeki sabırsızlık, üreticiliğin ve gelişimin
önündeki gizli engeldir; bu engeli aşmadan değerli ve an-
lamlı bir gelecek oluşturulamaz.
DKorkularından arınmayan insan; geleceğin getirdiği yenilik-
lere karşı güvensiz yaklaşır, gelişemez, kendini gerçekleş-
tiremez.
EX Kişisel bütünlük içinde ve özü sözü bir olan insan güven
veren yaklaşımlarla hem kendini hem etrafını mutlu eder.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
esti si için ayrılan kısmına işaretleyiniz. 231 usu çekiyor ki- gibi parıldaya diyeceklerini. zelliklerin- Ağaç kendi olmaktan korkarsa, utanırsa tüm potansiyelini ger- çekleştirecek ulu bir ağaç olamaz; cılız bir fidan olarak kalır. Aşağıdakilerden hangisi bu cümledeki düşünceyi destek- ler niteliktedir? ini in; 51 3. A Kendini anlama ve geliştirmeye adamış, davranışlarının a kasında yatanları kabullenmeye özen gösteren kişi başarılı olur. B Bir insanı değerlendirmek için nelere sahip olmadığına de- git, sahip olduklarıyla neler yaptığına bakılmalıdır. Cinsanın gelişimindeki sabırsızlık, üreticiliğin ve gelişimin önündeki gizli engeldir; bu engeli aşmadan değerli ve an- lamlı bir gelecek oluşturulamaz. DKorkularından arınmayan insan; geleceğin getirdiği yenilik- lere karşı güvensiz yaklaşır, gelişemez, kendini gerçekleş- tiremez. EX Kişisel bütünlük içinde ve özü sözü bir olan insan güven veren yaklaşımlarla hem kendini hem etrafını mutlu eder.
çinile
Bu parça anlatımıyla ilgili aşagı
hangisi yapılamaz?
A) Betimleyici anlatımın özellikleri ağır basmaktadır.
B) Kahraman bakış açısından yararlanılmıştır.
C) Yazar, yer yer espritüel bir dile ve kişileştirmeye
başvurmuştur.
D) Öznel ifadeler ağırlıktadır.
E) Yinelemelerle anlatim pekiştirilmiştir.
31. Başkaları, insanoğlunu yetiştiredursun; ben, onu anlatıyorum
ve kendimde, pek fena yetişmiş bir örneğini görüyorum.
Bu örneğe yeniden biçim vermek elimde olsaydı onu elbet
olduğundan çok başka türlü yapardım. Bir defa yapılmış
artık. Şunu söyleyeyim ki kendimi anlatırken söylediklerim
değişik ve değişken olmakla beraber hiç gerçeğe aykırı
değildir. Dünya, durmayan bir salıncaktır. Orada her şey,
toprak, Kafkas'ın kayalıkları, Mısır'ın ehramları hem
etrafıyla birlikte hem de kendi kendine sallanır. Durmanın
kendisi bile daha ağır bir salıntıdan başka bir şey değildir.
Konumu (kendimi) hep aynı hâlde bulundurmak elimde
değil. Tabii bir sarhoşlukla, salına serpile yürüyüp gidiyor.
Onu belli bir noktada, canımın istediği bir andaki hâliyle
alıyorum. Duruşu değil, geçişi anlatıyorum. Fakat yaştan
yaşa yahut halkın dediği gibi "yedi yıldan yedi yıla" geçişi
değil, günden güne, dakikadan dakikaya geçişi.
Bu parçanın yazarıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi
söylenemez?
A) Değişimin hayatın temeli olduğuna inanmaktadır.
B) Ele aldığı olguları birden fazla bakış açısıyla
yansıtmaktadır.
C) Öne sürdüğü fikirlerin hakikate aykırı olmadığını
düşünmektedir.
D) Eserlerinde kendinden bahsetmektedir.
E) Anlattıklarının insanoğlunun hikâyesi olduğunu
düşünmektedir.
PC02-SS.01 DES03
polimal
10
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
çinile Bu parça anlatımıyla ilgili aşagı hangisi yapılamaz? A) Betimleyici anlatımın özellikleri ağır basmaktadır. B) Kahraman bakış açısından yararlanılmıştır. C) Yazar, yer yer espritüel bir dile ve kişileştirmeye başvurmuştur. D) Öznel ifadeler ağırlıktadır. E) Yinelemelerle anlatim pekiştirilmiştir. 31. Başkaları, insanoğlunu yetiştiredursun; ben, onu anlatıyorum ve kendimde, pek fena yetişmiş bir örneğini görüyorum. Bu örneğe yeniden biçim vermek elimde olsaydı onu elbet olduğundan çok başka türlü yapardım. Bir defa yapılmış artık. Şunu söyleyeyim ki kendimi anlatırken söylediklerim değişik ve değişken olmakla beraber hiç gerçeğe aykırı değildir. Dünya, durmayan bir salıncaktır. Orada her şey, toprak, Kafkas'ın kayalıkları, Mısır'ın ehramları hem etrafıyla birlikte hem de kendi kendine sallanır. Durmanın kendisi bile daha ağır bir salıntıdan başka bir şey değildir. Konumu (kendimi) hep aynı hâlde bulundurmak elimde değil. Tabii bir sarhoşlukla, salına serpile yürüyüp gidiyor. Onu belli bir noktada, canımın istediği bir andaki hâliyle alıyorum. Duruşu değil, geçişi anlatıyorum. Fakat yaştan yaşa yahut halkın dediği gibi "yedi yıldan yedi yıla" geçişi değil, günden güne, dakikadan dakikaya geçişi. Bu parçanın yazarıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Değişimin hayatın temeli olduğuna inanmaktadır. B) Ele aldığı olguları birden fazla bakış açısıyla yansıtmaktadır. C) Öne sürdüğü fikirlerin hakikate aykırı olmadığını düşünmektedir. D) Eserlerinde kendinden bahsetmektedir. E) Anlattıklarının insanoğlunun hikâyesi olduğunu düşünmektedir. PC02-SS.01 DES03 polimal 10