Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

3. Her sanat eserinde bir anlam, bir ifade biçimi vardır.
Bu biçim; yaratan kişinin olanağına, hayata bakışına,
dünyayı algılama biçimine göre değişmektedir. Değişimi
sağlayan da yaratıcı bireydir. Birey, kendi iç dünyasını dış
uyaranlarla bir araya getirerek ortaya bir eser koymakta ve
o eser, o hayatı paylaşan herkese etki etmektedir.
Bu parçadaki altı çizili sözü anlamca karşılayabilecek
bir kullanım aşağıdakilerin hangisinde vardır?
A) Genç mühendisin çizdiği projenin kabul görme
olabilirliği diğerlerine göre daha fazlaydı.
B) Küskün talihimin bana verdiği ızdırap yeter, bir de sen
Coululle gelme üstüme.
man C) İçine düştüğü sıkıntılı durumdan kurtulmak için çok
ababling güzel bir şans yakalamıştı aslında.
D) Genç yazar, sanat dünyasında kabul görmenin
güçlüğünü anlamıştı.
E) Bu konuyu okurun rahatça anlayabileceği bir dilde
piveb 06
anlatma imkânı elbette vardır.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
3. Her sanat eserinde bir anlam, bir ifade biçimi vardır. Bu biçim; yaratan kişinin olanağına, hayata bakışına, dünyayı algılama biçimine göre değişmektedir. Değişimi sağlayan da yaratıcı bireydir. Birey, kendi iç dünyasını dış uyaranlarla bir araya getirerek ortaya bir eser koymakta ve o eser, o hayatı paylaşan herkese etki etmektedir. Bu parçadaki altı çizili sözü anlamca karşılayabilecek bir kullanım aşağıdakilerin hangisinde vardır? A) Genç mühendisin çizdiği projenin kabul görme olabilirliği diğerlerine göre daha fazlaydı. B) Küskün talihimin bana verdiği ızdırap yeter, bir de sen Coululle gelme üstüme. man C) İçine düştüğü sıkıntılı durumdan kurtulmak için çok ababling güzel bir şans yakalamıştı aslında. D) Genç yazar, sanat dünyasında kabul görmenin güçlüğünü anlamıştı. E) Bu konuyu okurun rahatça anlayabileceği bir dilde piveb 06 anlatma imkânı elbette vardır.
TYT 03 So
lo
9. 1. Bunu yaparken de Türkiye'nin okumaya ilişkin
entelektüel makinesinin çarkları dönsün diye ona
ekonomik bir yakıt sağladığını düşünerek gururlanıyor.
Türkiye'de okur hamaldır; kitabın zor bulunduğu
günlerde başlayan entelektüel birikim böyle olmazsa
değerli bir eylem olmayacakmış gibi nesilden nesile
değişmeden armağan edilmiş.
2
Bu ağacın en tatlı meyvelerini, popüler edebiyat
yayını yapan ve 6 yayınlara imza atanlar yiyor.
V. Bizim hamal okur, eline aldığı sepetiyle kitapçı
zincirlerinin çok satanlar raflarının kökünü kurutuyor.
Ama zor elde edilen bir kitabın mutlaka okunması
gerektiğine dair de ocağı mahveden bir incir ağacı
dikilmiş
BDB
Yukarıda numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün
oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi
baştan üçüncü olur?
A) I
B) II
C) III
D) IV
E) V
11
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
TYT 03 So lo 9. 1. Bunu yaparken de Türkiye'nin okumaya ilişkin entelektüel makinesinin çarkları dönsün diye ona ekonomik bir yakıt sağladığını düşünerek gururlanıyor. Türkiye'de okur hamaldır; kitabın zor bulunduğu günlerde başlayan entelektüel birikim böyle olmazsa değerli bir eylem olmayacakmış gibi nesilden nesile değişmeden armağan edilmiş. 2 Bu ağacın en tatlı meyvelerini, popüler edebiyat yayını yapan ve 6 yayınlara imza atanlar yiyor. V. Bizim hamal okur, eline aldığı sepetiyle kitapçı zincirlerinin çok satanlar raflarının kökünü kurutuyor. Ama zor elde edilen bir kitabın mutlaka okunması gerektiğine dair de ocağı mahveden bir incir ağacı dikilmiş BDB Yukarıda numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baştan üçüncü olur? A) I B) II C) III D) IV E) V 11
bi
11
hatalı davrandıklarını düşünmektedir.
36. Nasrettin Hoca, fıkralarından da anlaşılacağı üzere
sevecen, hoşgörülü, akıllı, hazırcevap bir insandır.
Her zaman, haksızlığa uğrayanların yanında yer almış,
yaşamın ağır yükleri altında ezilenleri bir gülücükle
rahatlatmıştır. Nasrettin Hoca fıkraları didaktiktir. Çoğu
kısadır. Bazen girişte yer ve zaman belirtilir, kişiler
tanıtılır; ikinci bölümde Hoca'ya bir şey söylenir ve
sonunda onun bizi güldüren ama aynı zamanda
düşündüren cevabı beklenir. O son cümle, birçok defa
atasözüne ya da deyime dönüşüvermiştir. Hoca'nın çok
geniş bir coğrafyada başka başka uluslarca benimsenmiş
olmasını da fıkralarındaki bu özelliklere bağlayabiliriz.
Bu parçadan hareketle "Nasrettin Hoca fikraları için
aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Didaktik bir niteliğe sahiptir.
B) Mekân ve zaman unsurları her zaman ifade edilmez.
Bazı cümleleri kalıplaşmış bir söze dönüşmüştür.
D) Hayatın ağır koşulları altında bulunan insanları mutlu
etmek üzerine kurgulanır.
E) Coğunlukla Nasrettin Hoca'nın anlattığı bir meselle
başlar.
Diğer sayfaya geçiniz.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
bi 11 hatalı davrandıklarını düşünmektedir. 36. Nasrettin Hoca, fıkralarından da anlaşılacağı üzere sevecen, hoşgörülü, akıllı, hazırcevap bir insandır. Her zaman, haksızlığa uğrayanların yanında yer almış, yaşamın ağır yükleri altında ezilenleri bir gülücükle rahatlatmıştır. Nasrettin Hoca fıkraları didaktiktir. Çoğu kısadır. Bazen girişte yer ve zaman belirtilir, kişiler tanıtılır; ikinci bölümde Hoca'ya bir şey söylenir ve sonunda onun bizi güldüren ama aynı zamanda düşündüren cevabı beklenir. O son cümle, birçok defa atasözüne ya da deyime dönüşüvermiştir. Hoca'nın çok geniş bir coğrafyada başka başka uluslarca benimsenmiş olmasını da fıkralarındaki bu özelliklere bağlayabiliriz. Bu parçadan hareketle "Nasrettin Hoca fikraları için aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Didaktik bir niteliğe sahiptir. B) Mekân ve zaman unsurları her zaman ifade edilmez. Bazı cümleleri kalıplaşmış bir söze dönüşmüştür. D) Hayatın ağır koşulları altında bulunan insanları mutlu etmek üzerine kurgulanır. E) Coğunlukla Nasrettin Hoca'nın anlattığı bir meselle başlar. Diğer sayfaya geçiniz.
SONUÇ TESTİ
PARAGRAFTA YARDIMCI DÜŞÜNC
28. Kurgu metinlerinin en etkin unsurlarından birisi olan
mekân, edebî metin içerisinde işlevini ve önemini gün
geçtikçe artırmaktadır. Mekân, öykülemeye dayalı
anlatım türlerinde olayları estetik açıdan destekleyen
fiziksel bir çevredir. Ancak, mekân modern romanda
bireyin kaderini etkileyen, karakter çiziminde kullanılan,
tarihsel ve toplumsal olaylara yön veren bir konum
kazanmıştır. Romanda bireysel ve toplumsal serüveni
tam olarak yansıtabilmenin yolu, çizilen iç ve dış çevre
tasvirleriyle mekân kurgularının başarılı olmasına
bağlıdır. Gerek dünya edebiyatında gerekse Türk
edebiyatında belli başlı romancılar eserlerine toplumu
inceleyen birer sosyolojik yapıt niteliği kazandırmışlardır.
Bunu da mekândan büyük ölçüde yararlanarak
sağlamışlardır.
Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz?
A) Mekânın kurmaca ürünler içindeki rolünü günden
güne yükselttiği
B) Mekânın klasik anlatılarda dar bir görevi olduğu
C) Mekânın günümüz romanlarında sosyal değişimi
yansıttığı
D) Kimi romancıların, bireyin dramını anlatmada
mekândan yararlandığı
E) Kurgusal metinlerde mekânın gizemli ve düşsel bir
çevrede oluşturulduğu
30
5
S
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
SONUÇ TESTİ PARAGRAFTA YARDIMCI DÜŞÜNC 28. Kurgu metinlerinin en etkin unsurlarından birisi olan mekân, edebî metin içerisinde işlevini ve önemini gün geçtikçe artırmaktadır. Mekân, öykülemeye dayalı anlatım türlerinde olayları estetik açıdan destekleyen fiziksel bir çevredir. Ancak, mekân modern romanda bireyin kaderini etkileyen, karakter çiziminde kullanılan, tarihsel ve toplumsal olaylara yön veren bir konum kazanmıştır. Romanda bireysel ve toplumsal serüveni tam olarak yansıtabilmenin yolu, çizilen iç ve dış çevre tasvirleriyle mekân kurgularının başarılı olmasına bağlıdır. Gerek dünya edebiyatında gerekse Türk edebiyatında belli başlı romancılar eserlerine toplumu inceleyen birer sosyolojik yapıt niteliği kazandırmışlardır. Bunu da mekândan büyük ölçüde yararlanarak sağlamışlardır. Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz? A) Mekânın kurmaca ürünler içindeki rolünü günden güne yükselttiği B) Mekânın klasik anlatılarda dar bir görevi olduğu C) Mekânın günümüz romanlarında sosyal değişimi yansıttığı D) Kimi romancıların, bireyin dramını anlatmada mekândan yararlandığı E) Kurgusal metinlerde mekânın gizemli ve düşsel bir çevrede oluşturulduğu 30 5 S
ÜNİTE OLÇME
PARKTA BİR SONBAHAR GÜNÜYDÜ
torunu Ergin ile Meserret Hanım'ın torunu Sevcan da aşk yaşamaktadır. Gençlerin büyükleriyle diya-
(Birbirlerini seven, emekli ve dul olan Sadi Bey ve Meserret Hanım evlenmek isterler. Sadi Bey'in
loglan aşağıdaki şekildedir. )
SEVCAN -Gittiler.
ERGIN-Gittiler.
SEVCAN -Mutluydular.
ERGIN-Çocuklar gibi.
SEVCAN -Biz ne yaptık böyle?
ERGIN-Çok ileri gittik.
SEVCAN -Yani, biz, ikimiz, birer asalak mıyız?
ERGİN -Değiliz.
ERGIN-
Buraya geliyorlar.
SEVCAN Buraya geliyorlar.
ERGIN- Babamla annem de yanlarında. Neşeli
SEVCAN -Biz sömürüye karşı değilmiyiz?
ERGİN -Karşıyız.
SEVCAN -Niçin sevgi sömürücülüğü yaptık
öyleyse? En çok sevdiğimize, bizi en çok seven
insanlara karşı!
ERGİN -Keşke yapmasaydık.
SEVCAN -Keşke yapmasaydık.
SEVCAN-Şimdi kendimden utanıyorum.
ERGİN - Bende.
SEVCAN -Hata ettik.
ERGİN - Şimdi bu hatayı nasıl düzeltsek. (Uzak-
tan Sadi Bey'le Meserret Hanım görünür, yanla-
rinda Sedat ve Fitnat vardır.)
neşeli konuşuyorlar.
(Şakir ve Belma da aksi yönden girerler.)
SEVCAN-(Sitemli) Anne!
BELMA-Sus kızım, sus.
Baba, ne oldu böyle.
Sorma kızım. Oldu bir kere.
SEVCAN -Annelerimizle babalarımız, beyinleri- (Sadi Bey'le Meserret Hanım yaklaşınca Ergin
mizi yıkadılar sanki.
ERGİN -Ve aklımızda olmayan bir şeyi yaptır-
dılar bize.
ve Sevcan koşup boyunlarına sarılırlar. Şakir ve
Belma başları önlerinde oldukları yerde kalırlar.)
SADİ BEY - (Belma ve Şakir'e) Siz de gelin ba-
kalım. Şöyle bir aile fotoğrafı çektirir gibi. Birbir-
lerini seven ve sayan insanların oluşturduğu bir
aile fotoğrafı...
SEVCAN -
ŞAKİR
-
Türk ed
(Ergin'le, Sevcan, Meserret Hanımla Sadi Bey'in
ayakları dibine otururlar. Ötekiler, iki yana sıra
olurlar. Meserret Hanım'la, Sadi Bey'in kolları ya-
nındakilerini omuzlarından sarar.)
MESERRET HANIM -Sadi Bey konuş, yoksa
ağlayacağım.
oyunun
Absürt
ma de
Türk E
SADİ BEY Çocuklar, her şey geride kaldı. As-
linda bu dünya mutluluklarla ve iyiliklerle dolu.
Yeter ki paylaşmasını bilelim.
Recep Bilginer, Parkta Bir Sonbahar Günüydü
çeşid
Aşac
A. Aşağıdaki soruları metne göre cevaplayınız.
1. Oyunun türü nedir? Açıklayınız.
2. Ergin ile Sevcan'ın büyüklerine karşı konuşma tarzları ve takındıkları tavırları nasıldır? Bu tavırları
nasıl değerlendiriyorsunuz?
3. Sadi Bey, "Dünya mutluluklarla dolu." derken neleri vurgulamak istemiştir? Açıklayınız.
4 Olay kahramanları kimlerdir? Bukobromo
L
C
4.
C
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
ÜNİTE OLÇME PARKTA BİR SONBAHAR GÜNÜYDÜ torunu Ergin ile Meserret Hanım'ın torunu Sevcan da aşk yaşamaktadır. Gençlerin büyükleriyle diya- (Birbirlerini seven, emekli ve dul olan Sadi Bey ve Meserret Hanım evlenmek isterler. Sadi Bey'in loglan aşağıdaki şekildedir. ) SEVCAN -Gittiler. ERGIN-Gittiler. SEVCAN -Mutluydular. ERGIN-Çocuklar gibi. SEVCAN -Biz ne yaptık böyle? ERGIN-Çok ileri gittik. SEVCAN -Yani, biz, ikimiz, birer asalak mıyız? ERGİN -Değiliz. ERGIN- Buraya geliyorlar. SEVCAN Buraya geliyorlar. ERGIN- Babamla annem de yanlarında. Neşeli SEVCAN -Biz sömürüye karşı değilmiyiz? ERGİN -Karşıyız. SEVCAN -Niçin sevgi sömürücülüğü yaptık öyleyse? En çok sevdiğimize, bizi en çok seven insanlara karşı! ERGİN -Keşke yapmasaydık. SEVCAN -Keşke yapmasaydık. SEVCAN-Şimdi kendimden utanıyorum. ERGİN - Bende. SEVCAN -Hata ettik. ERGİN - Şimdi bu hatayı nasıl düzeltsek. (Uzak- tan Sadi Bey'le Meserret Hanım görünür, yanla- rinda Sedat ve Fitnat vardır.) neşeli konuşuyorlar. (Şakir ve Belma da aksi yönden girerler.) SEVCAN-(Sitemli) Anne! BELMA-Sus kızım, sus. Baba, ne oldu böyle. Sorma kızım. Oldu bir kere. SEVCAN -Annelerimizle babalarımız, beyinleri- (Sadi Bey'le Meserret Hanım yaklaşınca Ergin mizi yıkadılar sanki. ERGİN -Ve aklımızda olmayan bir şeyi yaptır- dılar bize. ve Sevcan koşup boyunlarına sarılırlar. Şakir ve Belma başları önlerinde oldukları yerde kalırlar.) SADİ BEY - (Belma ve Şakir'e) Siz de gelin ba- kalım. Şöyle bir aile fotoğrafı çektirir gibi. Birbir- lerini seven ve sayan insanların oluşturduğu bir aile fotoğrafı... SEVCAN - ŞAKİR - Türk ed (Ergin'le, Sevcan, Meserret Hanımla Sadi Bey'in ayakları dibine otururlar. Ötekiler, iki yana sıra olurlar. Meserret Hanım'la, Sadi Bey'in kolları ya- nındakilerini omuzlarından sarar.) MESERRET HANIM -Sadi Bey konuş, yoksa ağlayacağım. oyunun Absürt ma de Türk E SADİ BEY Çocuklar, her şey geride kaldı. As- linda bu dünya mutluluklarla ve iyiliklerle dolu. Yeter ki paylaşmasını bilelim. Recep Bilginer, Parkta Bir Sonbahar Günüydü çeşid Aşac A. Aşağıdaki soruları metne göre cevaplayınız. 1. Oyunun türü nedir? Açıklayınız. 2. Ergin ile Sevcan'ın büyüklerine karşı konuşma tarzları ve takındıkları tavırları nasıldır? Bu tavırları nasıl değerlendiriyorsunuz? 3. Sadi Bey, "Dünya mutluluklarla dolu." derken neleri vurgulamak istemiştir? Açıklayınız. 4 Olay kahramanları kimlerdir? Bukobromo L C 4. C
KÇE
13. (1) Yaratıcının milyarlarca insanın yüzünü ve hu-
yunu birbirlerinden farklı yaratmış olması gibi
roman da insan elinde henüz gelişimini tamam-
lamamıştır. (II) Sürekli gelişmeye devam eden,
sürekli kırılmalara uğrayan bir tür olarak birbi-
rine hiç benzemeyen on binlerce örneğe sa-
hip olmuştur bugüne kadar. (III) Romandaki kı-
rilmalar, hâlen insanı şaşırtacak boyutlarda de-
vam etmektedir. (IV) Böyle davranan bir araş-
tırmacı her zaman için utanmaya veya utandı-
rılmaya hazır olmalıdır. (V) Buna rağmen yine
de roman hakkında konuşurken ifade edilen
çoğu düşüncenin "genelleme" havasında su-
nulmasının kaçınılmaz olduğu da doğrudur.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin han-
gisinden önce "Bu kadar kırılgan ve değişken
bir tür hakkında genellemelere vararak hüküm-
ler vermenin güçlüğü ortadadır." cümlesi ge-
tirilmelidir?
A) II
B) III
C) IV
D) V
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
KÇE 13. (1) Yaratıcının milyarlarca insanın yüzünü ve hu- yunu birbirlerinden farklı yaratmış olması gibi roman da insan elinde henüz gelişimini tamam- lamamıştır. (II) Sürekli gelişmeye devam eden, sürekli kırılmalara uğrayan bir tür olarak birbi- rine hiç benzemeyen on binlerce örneğe sa- hip olmuştur bugüne kadar. (III) Romandaki kı- rilmalar, hâlen insanı şaşırtacak boyutlarda de- vam etmektedir. (IV) Böyle davranan bir araş- tırmacı her zaman için utanmaya veya utandı- rılmaya hazır olmalıdır. (V) Buna rağmen yine de roman hakkında konuşurken ifade edilen çoğu düşüncenin "genelleme" havasında su- nulmasının kaçınılmaz olduğu da doğrudur. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin han- gisinden önce "Bu kadar kırılgan ve değişken bir tür hakkında genellemelere vararak hüküm- ler vermenin güçlüğü ortadadır." cümlesi ge- tirilmelidir? A) II B) III C) IV D) V
A
A
A
TÜRKO
7,8 ve 9. soruları aşağıdaki metne göre cevap-
layınız.
Dostoyevski, önce Tolstoy'un başyapıtı Anna
Karenina'yı övdü. Özellikle romandaki Levin karak-
teri onu çok heyecanlandırmıştı. Ancak bölüm bö-
lüm yayımlanan romanın sonunda Levin karakteri-
nin Osmanlı-Sırp Savaşı için vahşeti engelleyecek
olsaydı bile öldürmeyi istemediğini açıkça belirtti-
ğini okuyunca kendini kaybetti. Levin karakterini
Rus halkından kopuk olmakla, vatansever olma-
makla kıyasıya eleştirdi. "Tolstoy gibi insanlar gü-
ya bizim öğretmenlerimiz olacak." diye son bulan
uzun eleştiri yazısında Dostoyevski, Tolstoy'u kas-
tederek "Peki ama bize öğrettikleri tam olarak ne-
dir?" sorusunu yöneltti. Bu sorusuna ne eleştiriyi
kaleme aldığı 1877 yılında ne de 1881 yılının Ocak
ayındaki ölümüne kadar geçen yıllar içinde bir ce-
vap aldı. Tolstoy ise uzun yaşamının son otuz yılın-
da bu soruya cevap olacak bir yaşam sürerek bu-
nu telafi etti.
7. Bu metnin son cümlesindeki altı çizili bö-
lümde Tolstoy ile ilgili gönderme yapılan
durum aşağıdakilerden hangisidir?
A) İşlerini titizlikle yapması
B) Faydalı olmaya gayret etmesi
C) Sanatsal çalışmalara ara vermesi
D) Kendini eleştirenlere saygı duymaması
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
A A A TÜRKO 7,8 ve 9. soruları aşağıdaki metne göre cevap- layınız. Dostoyevski, önce Tolstoy'un başyapıtı Anna Karenina'yı övdü. Özellikle romandaki Levin karak- teri onu çok heyecanlandırmıştı. Ancak bölüm bö- lüm yayımlanan romanın sonunda Levin karakteri- nin Osmanlı-Sırp Savaşı için vahşeti engelleyecek olsaydı bile öldürmeyi istemediğini açıkça belirtti- ğini okuyunca kendini kaybetti. Levin karakterini Rus halkından kopuk olmakla, vatansever olma- makla kıyasıya eleştirdi. "Tolstoy gibi insanlar gü- ya bizim öğretmenlerimiz olacak." diye son bulan uzun eleştiri yazısında Dostoyevski, Tolstoy'u kas- tederek "Peki ama bize öğrettikleri tam olarak ne- dir?" sorusunu yöneltti. Bu sorusuna ne eleştiriyi kaleme aldığı 1877 yılında ne de 1881 yılının Ocak ayındaki ölümüne kadar geçen yıllar içinde bir ce- vap aldı. Tolstoy ise uzun yaşamının son otuz yılın- da bu soruya cevap olacak bir yaşam sürerek bu- nu telafi etti. 7. Bu metnin son cümlesindeki altı çizili bö- lümde Tolstoy ile ilgili gönderme yapılan durum aşağıdakilerden hangisidir? A) İşlerini titizlikle yapması B) Faydalı olmaya gayret etmesi C) Sanatsal çalışmalara ara vermesi D) Kendini eleştirenlere saygı duymaması
15 ve 16. soruları aşağıdaki parçaya
göre cevaplayınız.
Insanı insan yapan duygulardan biridir acımak
Ama bu duygu, karşımızdaki kimsenin acısını
kendimizdeymiş gibi hissedersek yaşanır. Bir üs-
tünlükten gelen acima duygusu gerçek bir acıma
değildir. Çünkü bu acima duygusu bir tür gururdan
kaynaklanır Edebi eserlerle haşır nesir olmayan-
larda gerçek bir acima duygusunun varlığından söz
edilemez Bu insanlarda karşısındakinin acılarını
paylaşma gücü yoktur. Bu nedenle onların bağış-
lamalarında bile karşısındakine yukarıdan bakma
sezilir Karşısındakinin suçunu kötü gördüklerini
sezdirmemek ellerinden gelmez. Gerçek bir acıma
duygusunda ise tamamen bağışlama söz konu-
sudur. Karşısındakine gerçekten acıyan kişilerde,
bağışladıkları kişinin olumsuz bütün özelliklerini ve
işlediği suçu tamamen unutma ve bir daha bunu
dile getirmeme gibi üstün bir yanları vardır.
15. Bu parçada aşağıdakilerden hangisine değinil-
memiştir?
A) Kişiye yukarıdan bakan acima duygusunun se-
bebine
BY Acima duygusunun insani bir değer olduğuna
C) Gerçek bir acima duygusuna sahip olanların
üstün vasıflarına
D) Acima duygusunun nasıl bir özellik taşıdığına
E) Hassas insanların acima duygularını dışa yan-
sittıklarına
16. Bu parçada aşağıdakilerin hangisi üzerinde du-
rumuştur?
A) Gerçek bir acima hissinin, sahtesinden ayrılan
yönlen
BY Edebi eserlerdeki karakterlerin insan üzerinde-
ki etkisi
C) Acima hissini taşımayan insanların özellikleri
D) Bencilliğin acima duygusu üzerindeki olumsuz
etkisi
E) Acima hissinin evrensel bir boyutunun olduğu
BAI
(1) Ölçü
nat, insa
(III) Ölç
sikide,
hep du
çatılır.
vurulum
tışılır c
bir düz
göster
ği, zem
17. Bu
lero
A)
B)
E
18.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
15 ve 16. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Insanı insan yapan duygulardan biridir acımak Ama bu duygu, karşımızdaki kimsenin acısını kendimizdeymiş gibi hissedersek yaşanır. Bir üs- tünlükten gelen acima duygusu gerçek bir acıma değildir. Çünkü bu acima duygusu bir tür gururdan kaynaklanır Edebi eserlerle haşır nesir olmayan- larda gerçek bir acima duygusunun varlığından söz edilemez Bu insanlarda karşısındakinin acılarını paylaşma gücü yoktur. Bu nedenle onların bağış- lamalarında bile karşısındakine yukarıdan bakma sezilir Karşısındakinin suçunu kötü gördüklerini sezdirmemek ellerinden gelmez. Gerçek bir acıma duygusunda ise tamamen bağışlama söz konu- sudur. Karşısındakine gerçekten acıyan kişilerde, bağışladıkları kişinin olumsuz bütün özelliklerini ve işlediği suçu tamamen unutma ve bir daha bunu dile getirmeme gibi üstün bir yanları vardır. 15. Bu parçada aşağıdakilerden hangisine değinil- memiştir? A) Kişiye yukarıdan bakan acima duygusunun se- bebine BY Acima duygusunun insani bir değer olduğuna C) Gerçek bir acima duygusuna sahip olanların üstün vasıflarına D) Acima duygusunun nasıl bir özellik taşıdığına E) Hassas insanların acima duygularını dışa yan- sittıklarına 16. Bu parçada aşağıdakilerin hangisi üzerinde du- rumuştur? A) Gerçek bir acima hissinin, sahtesinden ayrılan yönlen BY Edebi eserlerdeki karakterlerin insan üzerinde- ki etkisi C) Acima hissini taşımayan insanların özellikleri D) Bencilliğin acima duygusu üzerindeki olumsuz etkisi E) Acima hissinin evrensel bir boyutunun olduğu BAI (1) Ölçü nat, insa (III) Ölç sikide, hep du çatılır. vurulum tışılır c bir düz göster ği, zem 17. Bu lero A) B) E 18.
f
7.
C) Betimleme-byküleme
Gy Ligkistry targ
E) Tartışma-betimleme
Uludağ'a bir yolculuk yapıyorsanız veya tarihi çınar
ağacını görmeye gidiyorsanız amacınız sadece
dinlenmek ve vakit geçirmek olmamalıdır. Bilmelisiniz ki
bu çınar ağacı, Osmanlı İmparatorluğu'nun ilk
köylerinden biri olan İnkaya köyünde bulunuyor. Ik
filizlenme zamanı Yıldırım Bayezid Dönemi ile Fetret
Devri arasında bir tarihte yaşanıyor. Bu tarihi çınar
ağacının altında yüzyıllar boyunca tarihte yaşamış birçok
insan dinlendi, zaman geçirdi, gölgelendi. Çıkardiği her
dalda bir dönemin izleri gizlidir. Bu koca çinara bakarken
bunları düşünmeniz ve hayal etmeniz, sizleri bir mola
yerinden çok tarihsel bir gezintiye çıkaracaktır.
Bu parçanın anlatımında aşağıdaki anlatım
tekniklerinden hangisine özellikle yer verilmiştir?
A) Öyküleme
B) Betimleme
D) Tartışma
C) Açıklama
E) Benzetme
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
f 7. C) Betimleme-byküleme Gy Ligkistry targ E) Tartışma-betimleme Uludağ'a bir yolculuk yapıyorsanız veya tarihi çınar ağacını görmeye gidiyorsanız amacınız sadece dinlenmek ve vakit geçirmek olmamalıdır. Bilmelisiniz ki bu çınar ağacı, Osmanlı İmparatorluğu'nun ilk köylerinden biri olan İnkaya köyünde bulunuyor. Ik filizlenme zamanı Yıldırım Bayezid Dönemi ile Fetret Devri arasında bir tarihte yaşanıyor. Bu tarihi çınar ağacının altında yüzyıllar boyunca tarihte yaşamış birçok insan dinlendi, zaman geçirdi, gölgelendi. Çıkardiği her dalda bir dönemin izleri gizlidir. Bu koca çinara bakarken bunları düşünmeniz ve hayal etmeniz, sizleri bir mola yerinden çok tarihsel bir gezintiye çıkaracaktır. Bu parçanın anlatımında aşağıdaki anlatım tekniklerinden hangisine özellikle yer verilmiştir? A) Öyküleme B) Betimleme D) Tartışma C) Açıklama E) Benzetme
Haçlı birliğini bozmak
verilenlerden hangileri siyasi amaç içerisine girer?
B) Yalnız II
C) I ve II
A) Yalnız I
D) ve Ill
E) I,II ve III
2. Çelebi Mehmet Dönemi'nde kazaskerlik görevinden
alınan Şeyh Bedrettin bu durumu hazmedememiş ve
dini bir isyan çıkarmıştır. İsyanın, Osmanlı'nın Fetret
Devri'nden yeni çıktığı ve merkezi otoritesini sağlamaya
çalıştığı dönemde ortaya çıkması kısa sürede geniş bir
alana yayılmasına sebep olmuştur.
Bu bilgilere bakılarak;
isyan, devletin siyasi olarak sıkıntılı bir döneminde
ortaya çıkmıştır,
1. Isyan, dini nitelikli görünse de siyasi amaç
gütmektedir
Şeyh Bedrettin, Osmanlı'nın içinde bulunduğu
durumdan faydalanmak istemiştir
yukarıdakilerden hangilerine ulaşılabili
A) Yalnız I
B) Yalnız II
D) II ve III
C) ve Il
E), II ve III
PALME
IARNIAVA
valy
Şe
ill
P
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Haçlı birliğini bozmak verilenlerden hangileri siyasi amaç içerisine girer? B) Yalnız II C) I ve II A) Yalnız I D) ve Ill E) I,II ve III 2. Çelebi Mehmet Dönemi'nde kazaskerlik görevinden alınan Şeyh Bedrettin bu durumu hazmedememiş ve dini bir isyan çıkarmıştır. İsyanın, Osmanlı'nın Fetret Devri'nden yeni çıktığı ve merkezi otoritesini sağlamaya çalıştığı dönemde ortaya çıkması kısa sürede geniş bir alana yayılmasına sebep olmuştur. Bu bilgilere bakılarak; isyan, devletin siyasi olarak sıkıntılı bir döneminde ortaya çıkmıştır, 1. Isyan, dini nitelikli görünse de siyasi amaç gütmektedir Şeyh Bedrettin, Osmanlı'nın içinde bulunduğu durumdan faydalanmak istemiştir yukarıdakilerden hangilerine ulaşılabili A) Yalnız I B) Yalnız II D) II ve III C) ve Il E), II ve III PALME IARNIAVA valy Şe ill P
Vũ 3. (l)
IZ
a-
en
ki
7-
a
e
Hiç öyle şey olur mu? Her büyük şairde onun di-
zeleri olduğunu hissettiren bir söyleyiş özelliği var-
dir. Daha önce hiç duymadığım bir dizesini okuyun
bana hemen tanırım Necip Fazıl'ı, Nazım Hikmet'i,
Yahya Kemal'i, Ahmet Haşim'i. Bu şairleri büyük
şair yapan onların bu orijinalliğidir. Hiç kimseye
benzememeleridir. Siz kalkmış bana büyük şairle-
rin benzer yanlarını soruyorsunuz. Onların benzer
yanları, birbirine benzememeleridir.
7
(11)
Yaban, Kiralık Konak, Ateşten Gömlek, Sinekli
Bakkal neden unutulmazlar içinde sanıyorsunuz?
Yazarları çok sağlam bir üsluba sahip oldukları için
mi? Hayır tabii ki. Bu eserler, döneminin en önem-
li konularını bünyelerinde taşıdıkları, bu konuları
sosyal hayatın içinden bize sundukları için önemli.
Yukarıdaki numaralanmış parçalarda sırasıyla
aşağıdakilerin hangileri üzerinde durulmuştur?
A) Özgünlük - Üslup
BÖzgünlük - İçerik
C) İçerik - İçerik
D) Üslup - Özgünlük
E) Açıklık - Uslup
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Vũ 3. (l) IZ a- en ki 7- a e Hiç öyle şey olur mu? Her büyük şairde onun di- zeleri olduğunu hissettiren bir söyleyiş özelliği var- dir. Daha önce hiç duymadığım bir dizesini okuyun bana hemen tanırım Necip Fazıl'ı, Nazım Hikmet'i, Yahya Kemal'i, Ahmet Haşim'i. Bu şairleri büyük şair yapan onların bu orijinalliğidir. Hiç kimseye benzememeleridir. Siz kalkmış bana büyük şairle- rin benzer yanlarını soruyorsunuz. Onların benzer yanları, birbirine benzememeleridir. 7 (11) Yaban, Kiralık Konak, Ateşten Gömlek, Sinekli Bakkal neden unutulmazlar içinde sanıyorsunuz? Yazarları çok sağlam bir üsluba sahip oldukları için mi? Hayır tabii ki. Bu eserler, döneminin en önem- li konularını bünyelerinde taşıdıkları, bu konuları sosyal hayatın içinden bize sundukları için önemli. Yukarıdaki numaralanmış parçalarda sırasıyla aşağıdakilerin hangileri üzerinde durulmuştur? A) Özgünlük - Üslup BÖzgünlük - İçerik C) İçerik - İçerik D) Üslup - Özgünlük E) Açıklık - Uslup
MAESTRO
3.
Edebiyat eleştirisi büyük oranda metin çözümlemesine indir-
gendiği için eserler, şablonik tanımlamalara zorlanıyor çoğu
zaman. Metin ile okur arasına sokulan her türlü açıklayıcı,
açımlayıcı çaba; indirgemeci, çözümleyici, tanımlayıcı faali-
yet lüzumsuzdur. Metin, en yalın hâliyle okuruna ulaşmalı,
onun zihnindeki çağrışımlar sekteye uğratılmamalıdır. Okur,
metnin anlattığına ilişkin olarak yönlendirmelere, sabitleme-
lere, kısıtlamalara maruz bırakılmamalıdır.
Bu parçadan aşağıdakilerin hangisine ulaşılabilir?
A) Bir edebî eserin değeri ancak okurun vereceği hükümle
ortaya konabilir.
B) Sağlıklı okur-eser ilişkisi, herhangi bir yönlendirme ve et-
kiden arınmış olandır.
C) Gerçek eleştiri, eserden çok yazarın dünyasını anlama-
ya yönelik olmalıdır.
D) Edebiyat ürünü ile okur arasına girmek, eserin anlaşıl-
masını güçleştirir.
E) Eleştiri, eserin içeriğinden çok üslubu ile ilgili değerlen-
dirmeler içermelidir.
4.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
MAESTRO 3. Edebiyat eleştirisi büyük oranda metin çözümlemesine indir- gendiği için eserler, şablonik tanımlamalara zorlanıyor çoğu zaman. Metin ile okur arasına sokulan her türlü açıklayıcı, açımlayıcı çaba; indirgemeci, çözümleyici, tanımlayıcı faali- yet lüzumsuzdur. Metin, en yalın hâliyle okuruna ulaşmalı, onun zihnindeki çağrışımlar sekteye uğratılmamalıdır. Okur, metnin anlattığına ilişkin olarak yönlendirmelere, sabitleme- lere, kısıtlamalara maruz bırakılmamalıdır. Bu parçadan aşağıdakilerin hangisine ulaşılabilir? A) Bir edebî eserin değeri ancak okurun vereceği hükümle ortaya konabilir. B) Sağlıklı okur-eser ilişkisi, herhangi bir yönlendirme ve et- kiden arınmış olandır. C) Gerçek eleştiri, eserden çok yazarın dünyasını anlama- ya yönelik olmalıdır. D) Edebiyat ürünü ile okur arasına girmek, eserin anlaşıl- masını güçleştirir. E) Eleştiri, eserin içeriğinden çok üslubu ile ilgili değerlen- dirmeler içermelidir. 4.
YATI - SOSYAL BİLİMLER-1 TESTİ
fya-1 (35-40) alanlarına ait toplam 40 soru vardır.
Bilimler-1 Testi için ayrılan kısmına işaretleyiniz.
lleş-
r in-
bir-
ana-
za-
nen
gibi
5y-
uz
ç
2.
DRIRA
(1) Dijitalleşen dünyanın, insan hayatına çok geniş imkân ve
kolaylıklar sağladığı bir gerçek. (II) Ancak bu kolaylık ve im-
kânlar, aynı zamanda bireylerin yalnızlığını da artırmıştır.
(III) Bu olgu, ayrıca başta aile iletişimi olmak üzere sosyal
dokuda zayıflamalara da neden olmuştur. (IV) Özellikle te-
lefon, televizyon ve internet bağlantılı uğraşlara harcanan
büyük zamanlar, vakit israfına ve birbirinden kopuk bireyler-
den oluşan aile görüntülerine neden olmuştur. (V) Bütün bu
önermeler doğru olsa da etrafımızı hava gibi saran bu çağ-
cil gelişmeden uzak durmanın olanaksız olduğunu da kabul
etmek gerekiyor.
Bu parçada numaralanmış cümlelerde dijitalleşme ile
ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Cümlede, bireysel düzlemde yararlı bir gelişme oldu-
ğundan söz edilmiştir.
B) II. cümlede, insan hayatında neden olduğu olumsuz bir
etki üzerinde durulmuştur.
C) H. cümlede, toplumun bu durumdan nasıl etkilendiği ile
ilgili bir yargıda bulunulmuştur.
IV. cumlede, kendinden önceki yargının sebep ve ayrın-
tılarına yer verilmiştir.
E) V. cúmlede, yararlarının zararlarından daha fazla oldu-
ğu vurgulanmıştır.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
YATI - SOSYAL BİLİMLER-1 TESTİ fya-1 (35-40) alanlarına ait toplam 40 soru vardır. Bilimler-1 Testi için ayrılan kısmına işaretleyiniz. lleş- r in- bir- ana- za- nen gibi 5y- uz ç 2. DRIRA (1) Dijitalleşen dünyanın, insan hayatına çok geniş imkân ve kolaylıklar sağladığı bir gerçek. (II) Ancak bu kolaylık ve im- kânlar, aynı zamanda bireylerin yalnızlığını da artırmıştır. (III) Bu olgu, ayrıca başta aile iletişimi olmak üzere sosyal dokuda zayıflamalara da neden olmuştur. (IV) Özellikle te- lefon, televizyon ve internet bağlantılı uğraşlara harcanan büyük zamanlar, vakit israfına ve birbirinden kopuk bireyler- den oluşan aile görüntülerine neden olmuştur. (V) Bütün bu önermeler doğru olsa da etrafımızı hava gibi saran bu çağ- cil gelişmeden uzak durmanın olanaksız olduğunu da kabul etmek gerekiyor. Bu parçada numaralanmış cümlelerde dijitalleşme ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Cümlede, bireysel düzlemde yararlı bir gelişme oldu- ğundan söz edilmiştir. B) II. cümlede, insan hayatında neden olduğu olumsuz bir etki üzerinde durulmuştur. C) H. cümlede, toplumun bu durumdan nasıl etkilendiği ile ilgili bir yargıda bulunulmuştur. IV. cumlede, kendinden önceki yargının sebep ve ayrın- tılarına yer verilmiştir. E) V. cúmlede, yararlarının zararlarından daha fazla oldu- ğu vurgulanmıştır.
Si
Bu
k.
1.
k
Z
K
A
A
T
e
37.-38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Her öğrenci zaman zaman sorumluluklarının üzerine çöktüğü-
nü ve onların altında ezildiğini hisseder. Hazırlanması gereken
derslerin birikip külfete dönüşmesi, hedeflerin zorluğu, beklen-
tilerin fazlalığı ve bütün bunları nasıl halledeceğini bilememesi
omuzlarında büyük bir yük oluşturur/Bu da zamanla her şeye
karşı dayanılmaz bir bezginlik verir. Daha da önemlisi zaman-
la hiçbir şeyi başaramayacağı şüphesi üzerine çöker. Hele de
gelişme döneminin kendine özgü bedensel ve hormonal deği-
şimlerinin etkisiyle içine düştüğü bu kuruntu, başının üstünde
bir kara bulut gibi dolaşır ve nereye gitse onu izler. Hemen
her gencin dönem dönem yaşadığı bu endişenin sonucu olarak
usanma, bıkkınlık ve karamsarlığın güçlü bir şekilde hissedil-
mesi de son derece normaldir. Normal olmayan, bu duygular
karşısında ümitsizliğe kapılmak, kendini çaresiz ve güçsüz
hissederek çalışmayı ve mücadeleyi bırakmaktır. Yapılması
gereken şey bedensel, zihinsel ve davranışsal düzeyde bir
çaba harcamak ve hayatında bir düzenlemeye gitmektir. Stresi
azaltmak için hobilere yönelmek, olumsuz düşüncelerden uzak
durmak, bir plan yapıp buna azami derecede uymak her şeyi
yoluna koyacak bir denetleme mekanizması oluşturacaktır.
Bu parçada yazarın üzerinde durduğu durum aşağıdakiler-
den hangisinde verilmiştir?
A) Gelişme çağında ortaya çıkan bedensel ve zihinsel sorun-
lar
Beklentilerin fazlalığının yol açtığı olumsuzluklar
Gençlerin eğitimde karşılaştığı sorunlar ve çözümleri
Öğrencilerde kaygının nedenleri ve kontrolü
E) Bedensel, zihinsel ve düşünsel düzenleme
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Si Bu k. 1. k Z K A A T e 37.-38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Her öğrenci zaman zaman sorumluluklarının üzerine çöktüğü- nü ve onların altında ezildiğini hisseder. Hazırlanması gereken derslerin birikip külfete dönüşmesi, hedeflerin zorluğu, beklen- tilerin fazlalığı ve bütün bunları nasıl halledeceğini bilememesi omuzlarında büyük bir yük oluşturur/Bu da zamanla her şeye karşı dayanılmaz bir bezginlik verir. Daha da önemlisi zaman- la hiçbir şeyi başaramayacağı şüphesi üzerine çöker. Hele de gelişme döneminin kendine özgü bedensel ve hormonal deği- şimlerinin etkisiyle içine düştüğü bu kuruntu, başının üstünde bir kara bulut gibi dolaşır ve nereye gitse onu izler. Hemen her gencin dönem dönem yaşadığı bu endişenin sonucu olarak usanma, bıkkınlık ve karamsarlığın güçlü bir şekilde hissedil- mesi de son derece normaldir. Normal olmayan, bu duygular karşısında ümitsizliğe kapılmak, kendini çaresiz ve güçsüz hissederek çalışmayı ve mücadeleyi bırakmaktır. Yapılması gereken şey bedensel, zihinsel ve davranışsal düzeyde bir çaba harcamak ve hayatında bir düzenlemeye gitmektir. Stresi azaltmak için hobilere yönelmek, olumsuz düşüncelerden uzak durmak, bir plan yapıp buna azami derecede uymak her şeyi yoluna koyacak bir denetleme mekanizması oluşturacaktır. Bu parçada yazarın üzerinde durduğu durum aşağıdakiler- den hangisinde verilmiştir? A) Gelişme çağında ortaya çıkan bedensel ve zihinsel sorun- lar Beklentilerin fazlalığının yol açtığı olumsuzluklar Gençlerin eğitimde karşılaştığı sorunlar ve çözümleri Öğrencilerde kaygının nedenleri ve kontrolü E) Bedensel, zihinsel ve düşünsel düzenleme
C)
Düzyazı Türleri
G
BÖLÜM 12
Makale, bir düşünceyi veya görüşü kanıtlamak için yazılan bilimsel yazılardır.
Fıkra, genel konularla ilgili kişisel görüş ve düşüncelerin dile getirildiği yazılardır.
Günlük, bir kişinin yaşadığı ya da gördüğü olayları ve bu olaylarla ilgili duygu ve düşüncelerini tarih belirterek anlattığ
yazı türüdür.
Hikâye, yaşanmış veya yaşanabilecek olaylanı; yer, zaman ve kişi unsurlarıyla birlikte anlatan yazı türüdür.
Verilen bu bilgilere göre aşağıdaki metinlerden hangisinin türü yay ayraç içinde yanlış verilmiştir?
A) Karadelikler evrendeki en gizemli nesnelerdir. Çekim güçleri inanılmazdır ve hiçbir şey onlardan kaçamaz. Tüm galaksileri
yutabilirler. Dağınık yiyicilerdir ve bir yıldızın, maddenin, enerjinin, çekim gücünün son durağıdırlar. Bu her şeyin üzerinde
bir seviyedir. Yok etme güçleri olmasına rağmen evrende, galaksilerin oluşumuna her şeyden çok karadelikler yardimci
olmuşlardır. Büyük kozmik makinenin önemli bir parçasıdırlar ve bazı astronomlara göre paralel evrenlerin kapitan bile
olabilirler. (Makale)
Düzyazı Türleri
B) Bir önlem alınmazsa Türkçemiz iyice yozlaşacak ve elli yıl sonra gelen nesil bile bugün yazdıklarımızı anlayamayacak
Insanlar, yabancı bir dile ait sözcükleri kullanarak modemleştiğini sanıyor, oysa kendi öz dilini yok ediyor ama farkında bile
değil. Halis muhlis Türkçesi dururken yabancı sözcükleri kullanmak nedir anlamak mümkün değil doğrusu. Geçenlerde
düşüverdi. Dolayısı ile canım sıkıldı biraz. Aile dostumun beni teselli etmek için sarf ettiği ifade aynen şuydu: "Relax ol,
dostumun evinde masada yemekteydik. Ne olduysa oldu, elimdeki su bardağı yere
problem yok." Hadi problemi anladım da bu "Relax ol!" da neyin nesiydi? Dilimizde karşılığı yok muydu? Elbette vardı fakat
bir yemeğe davetliydim. Yakın bir
o, bunu tercih etmişti. (Fıkra)
OLU
11 Mayıs 1957
Bugün üçüncü gündür yatıyorum; üşütmüşüm, hastalandım onun için. Çok sıkılıyorum. Oysa ben yatmayı severim; günün
uzun bir bölümünü yatakta geçiririm, yazılarımın çoğunu yatakta yazarım. Ancak şimdi hastaneye düştüm. Bu kez önem-
liye benziyor. Öldürür mü, öldürmez mi? Orasına bilemem yal İstanbul'a gidecektim, doktorlar bırakmıyor. Bir süre yazı
yazamayacağım. Bu da içimde derin bir hüznün birikmesine neden oluyor. Bakalım, belki birkaç gün sonra doktorların da
izniyle eski yaşantıma dönebilirim. (Günlük)
D) Adamin bin Afrika'da safariye çıkarken yanına minik köpeğini de almış. Minik köpek bir gün ormanda dolaşıp, kelebekleri
kovalar, çiçekler koklarken kaybolduğunu fark etmiş. Ne yapacağını düşünürken bir de bakmış ki karşıdan bir leopar ge-
liyor ve belli ki günlük yiyeceğini arıyor. "Şimdi başım dertte!" diye düşünmüş minik köpek. Etrafına bakmış, yerde kemik
parçalarını görmüş. Hemen arkasını leoparın geldiği yere dönerek kemikleri kemirmeye başlamış, bu arada da arkadaki-
hareketi kestirmeye çalışıyormuş. Leopar tam saldiraçakken minik köpek kendi kendine konuşmuş) "Ne kadar lezzetli
bir leoparmış! Acaba etrafta bundan bir tane daha var mı?" Bunu duyan leopar bir anda donmuş kalmış ve en yakındaki
ağaca tırmanarak dalların arasına saklanmış. (Hikâye)
D
Insa
5
ekra
jik
düz
Gu
ha
ya
de
m
ra
e
B
A
B
C
L
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
C) Düzyazı Türleri G BÖLÜM 12 Makale, bir düşünceyi veya görüşü kanıtlamak için yazılan bilimsel yazılardır. Fıkra, genel konularla ilgili kişisel görüş ve düşüncelerin dile getirildiği yazılardır. Günlük, bir kişinin yaşadığı ya da gördüğü olayları ve bu olaylarla ilgili duygu ve düşüncelerini tarih belirterek anlattığ yazı türüdür. Hikâye, yaşanmış veya yaşanabilecek olaylanı; yer, zaman ve kişi unsurlarıyla birlikte anlatan yazı türüdür. Verilen bu bilgilere göre aşağıdaki metinlerden hangisinin türü yay ayraç içinde yanlış verilmiştir? A) Karadelikler evrendeki en gizemli nesnelerdir. Çekim güçleri inanılmazdır ve hiçbir şey onlardan kaçamaz. Tüm galaksileri yutabilirler. Dağınık yiyicilerdir ve bir yıldızın, maddenin, enerjinin, çekim gücünün son durağıdırlar. Bu her şeyin üzerinde bir seviyedir. Yok etme güçleri olmasına rağmen evrende, galaksilerin oluşumuna her şeyden çok karadelikler yardimci olmuşlardır. Büyük kozmik makinenin önemli bir parçasıdırlar ve bazı astronomlara göre paralel evrenlerin kapitan bile olabilirler. (Makale) Düzyazı Türleri B) Bir önlem alınmazsa Türkçemiz iyice yozlaşacak ve elli yıl sonra gelen nesil bile bugün yazdıklarımızı anlayamayacak Insanlar, yabancı bir dile ait sözcükleri kullanarak modemleştiğini sanıyor, oysa kendi öz dilini yok ediyor ama farkında bile değil. Halis muhlis Türkçesi dururken yabancı sözcükleri kullanmak nedir anlamak mümkün değil doğrusu. Geçenlerde düşüverdi. Dolayısı ile canım sıkıldı biraz. Aile dostumun beni teselli etmek için sarf ettiği ifade aynen şuydu: "Relax ol, dostumun evinde masada yemekteydik. Ne olduysa oldu, elimdeki su bardağı yere problem yok." Hadi problemi anladım da bu "Relax ol!" da neyin nesiydi? Dilimizde karşılığı yok muydu? Elbette vardı fakat bir yemeğe davetliydim. Yakın bir o, bunu tercih etmişti. (Fıkra) OLU 11 Mayıs 1957 Bugün üçüncü gündür yatıyorum; üşütmüşüm, hastalandım onun için. Çok sıkılıyorum. Oysa ben yatmayı severim; günün uzun bir bölümünü yatakta geçiririm, yazılarımın çoğunu yatakta yazarım. Ancak şimdi hastaneye düştüm. Bu kez önem- liye benziyor. Öldürür mü, öldürmez mi? Orasına bilemem yal İstanbul'a gidecektim, doktorlar bırakmıyor. Bir süre yazı yazamayacağım. Bu da içimde derin bir hüznün birikmesine neden oluyor. Bakalım, belki birkaç gün sonra doktorların da izniyle eski yaşantıma dönebilirim. (Günlük) D) Adamin bin Afrika'da safariye çıkarken yanına minik köpeğini de almış. Minik köpek bir gün ormanda dolaşıp, kelebekleri kovalar, çiçekler koklarken kaybolduğunu fark etmiş. Ne yapacağını düşünürken bir de bakmış ki karşıdan bir leopar ge- liyor ve belli ki günlük yiyeceğini arıyor. "Şimdi başım dertte!" diye düşünmüş minik köpek. Etrafına bakmış, yerde kemik parçalarını görmüş. Hemen arkasını leoparın geldiği yere dönerek kemikleri kemirmeye başlamış, bu arada da arkadaki- hareketi kestirmeye çalışıyormuş. Leopar tam saldiraçakken minik köpek kendi kendine konuşmuş) "Ne kadar lezzetli bir leoparmış! Acaba etrafta bundan bir tane daha var mı?" Bunu duyan leopar bir anda donmuş kalmış ve en yakındaki ağaca tırmanarak dalların arasına saklanmış. (Hikâye) D Insa 5 ekra jik düz Gu ha ya de m ra e B A B C L
Yayınevi
5. Gece yarısını geçiyordu. Yan yatmış, bağdaş kurmuş, çö-
melmiş ya da tam yuvarlanacakken bir yana tutunuvermişe
benzeyen harap evler kalabalığından ibaret mahallenin bir-
birini kesen, çamur içindeki sokaklarından birinde dehşetli
bir sarhoş narası karanlıkları ürpertti. Yan yatmış, bağdaş
kurmuş harap evler, sokakları zar zor aydınlatmaya çalışan
elektrik lambaları bu dehşetli narayı yadırgadılar.
Bu parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söyle-
nemez?
Chet
gedi
någsih slosos blabriterst bli nul
A) Gözlemci bakış açısına ait unsurlar vardır.
DV
B) Anlatıcı olayları, birinci kişinin ağzından aktarmıştır.
C) İnsan dışındaki varlıklara insan özelliği verilmiştir. V
hep sbien loi
D) Olaya örgüsüne sahip bir metinden alınmıştır.
E) Zaman unsuru belirgindir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Yayınevi 5. Gece yarısını geçiyordu. Yan yatmış, bağdaş kurmuş, çö- melmiş ya da tam yuvarlanacakken bir yana tutunuvermişe benzeyen harap evler kalabalığından ibaret mahallenin bir- birini kesen, çamur içindeki sokaklarından birinde dehşetli bir sarhoş narası karanlıkları ürpertti. Yan yatmış, bağdaş kurmuş harap evler, sokakları zar zor aydınlatmaya çalışan elektrik lambaları bu dehşetli narayı yadırgadılar. Bu parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söyle- nemez? Chet gedi någsih slosos blabriterst bli nul A) Gözlemci bakış açısına ait unsurlar vardır. DV B) Anlatıcı olayları, birinci kişinin ağzından aktarmıştır. C) İnsan dışındaki varlıklara insan özelliği verilmiştir. V hep sbien loi D) Olaya örgüsüne sahip bir metinden alınmıştır. E) Zaman unsuru belirgindir.