Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

EVİ
32. Gazeteci:
Yere Düşen Dualar'ın bu kadar ilgi görmesini bekliyor
muydunuz, bu durum sizi nasıl etkiledi?
Sema Kaygusuz:
Yere Düşen Dualar tam anlamıyla roman fikriyle doğdu.
Kahramanın serüvenini biri gerçekçi, öbürü metaforik iki
ayrı bölümde anlatacağım ve bu iki bölümü misinalarla
birbirine bağlayacağım, diye kararımı vererek başladım
yazmaya. Gizliden gizliye Yere Düşen Dualar'ın
geleceğini görüyorsam da açıkçası bu kadar hızlı bir
sahiplenme, yurt dışı başarıları hemen beklemiyordum.
Türkiye güncelliğinin ne kadar edebiyatsız olduğunu
düşünürsek şaşırmam çok doğal. Şunu da söyleyeyim,
bundan ötesini yazamayacağımı-suratıma karşı
söyleyen bile oldu. Hâlbuki o biricik bir metin. Gözümü
karartarak yazmıştım onu. Onun yeri çok baska. Bir
daha tekrarlanmamalı. Bundan sonra yazacaklarımı Yere
Düşen Dualar'la değil kendimle hizalıyorum.
Bu parçada yazarın cevabından hareketle
aşağıdakilerden hangisi söylenemez
ATürkiye'nin gündeminde edebiyatın çok önemli bir
önerili
yere sahip olmamasından yakınmıştır.
B) Yere Düşen Dualar sonrasında başarısının bir daha
tekrar etmeyeceğini bilmektedir.
Yere Düşen Dualar adlı kitabının tür ve biçimini
tasarlayarak yazmaya başlamıştır.
D) Özgün olmayı ve kendini tekrarlamamayı önemsemiş,
bunun için çabalamıştır.
Yere Düşen Dualar'ın gördüğü ilgi karşısında
şaşırdığını belirtmektedir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
EVİ 32. Gazeteci: Yere Düşen Dualar'ın bu kadar ilgi görmesini bekliyor muydunuz, bu durum sizi nasıl etkiledi? Sema Kaygusuz: Yere Düşen Dualar tam anlamıyla roman fikriyle doğdu. Kahramanın serüvenini biri gerçekçi, öbürü metaforik iki ayrı bölümde anlatacağım ve bu iki bölümü misinalarla birbirine bağlayacağım, diye kararımı vererek başladım yazmaya. Gizliden gizliye Yere Düşen Dualar'ın geleceğini görüyorsam da açıkçası bu kadar hızlı bir sahiplenme, yurt dışı başarıları hemen beklemiyordum. Türkiye güncelliğinin ne kadar edebiyatsız olduğunu düşünürsek şaşırmam çok doğal. Şunu da söyleyeyim, bundan ötesini yazamayacağımı-suratıma karşı söyleyen bile oldu. Hâlbuki o biricik bir metin. Gözümü karartarak yazmıştım onu. Onun yeri çok baska. Bir daha tekrarlanmamalı. Bundan sonra yazacaklarımı Yere Düşen Dualar'la değil kendimle hizalıyorum. Bu parçada yazarın cevabından hareketle aşağıdakilerden hangisi söylenemez ATürkiye'nin gündeminde edebiyatın çok önemli bir önerili yere sahip olmamasından yakınmıştır. B) Yere Düşen Dualar sonrasında başarısının bir daha tekrar etmeyeceğini bilmektedir. Yere Düşen Dualar adlı kitabının tür ve biçimini tasarlayarak yazmaya başlamıştır. D) Özgün olmayı ve kendini tekrarlamamayı önemsemiş, bunun için çabalamıştır. Yere Düşen Dualar'ın gördüğü ilgi karşısında şaşırdığını belirtmektedir.
6. Bir neş'eli hengâmede çepçevre yamaçlar
1
Hep aynı tehassüsle meyillenmiş ağaçlar;
Dalgın duyuyor rüzgârın âhengini dal dal,
Baktım süzülüp geçti açıktan iki sandal;
Bir lahzada bir pancur açılmış gibi yazdan
Bir bestenin engin sesi yükseldi Boğaz'dan.
Coşmuş gene bir aşkın uzak hâtırasıyle,
Aksetti uyanmış tepelerden sırasıyle,
Dağ dağ o güzel ses bütün etrâfı gezindi;
Görmüş ve geçirmiş denizin kalbine sindi.
Yahya Kemal'in Ses şiirinden alınan bu dizelerle ilgili
olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
Mesnevi biçiminde kafiyelenmiştir.
Öz şiir anlayışıyla yazılmıştır.
C) Görsel ögelere yer verilmiştir.
D) Söz sanatlarından yararlanılmıştır.
E) Anlam, biçime göre daha çok önemsenmiştir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
6. Bir neş'eli hengâmede çepçevre yamaçlar 1 Hep aynı tehassüsle meyillenmiş ağaçlar; Dalgın duyuyor rüzgârın âhengini dal dal, Baktım süzülüp geçti açıktan iki sandal; Bir lahzada bir pancur açılmış gibi yazdan Bir bestenin engin sesi yükseldi Boğaz'dan. Coşmuş gene bir aşkın uzak hâtırasıyle, Aksetti uyanmış tepelerden sırasıyle, Dağ dağ o güzel ses bütün etrâfı gezindi; Görmüş ve geçirmiş denizin kalbine sindi. Yahya Kemal'in Ses şiirinden alınan bu dizelerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? Mesnevi biçiminde kafiyelenmiştir. Öz şiir anlayışıyla yazılmıştır. C) Görsel ögelere yer verilmiştir. D) Söz sanatlarından yararlanılmıştır. E) Anlam, biçime göre daha çok önemsenmiştir.
Isana
çelenen bir
e işıktan bir
ler. Güneş,
gibi sallanma
Zaten güne
klarımızda
stik ayakkab
anırdı. Doğ
eçirirdik. Ilk
merdi. Bu do
mak, kendin
kendi der
kızarız. De
rini kısalta
lanılmaz
zaman ay
a tüketiyo
Günümüzde "hızlı tren" adında yeni bir şehirler arası ulaşım
imkanına sahibiz. Yakın geçmişte Türkiye'nin çeşitli şehirle-
ri arasında oldukça keyifli ve konforlu olan hızlı tren yolcu-
lukları yapmaya başladık. Üstelik bu yolculuklar, uçak yol-
culuğuna göre daha ucuz ve çevre dostudur.
yolculuk etmek gibi, buda uçmak, Ay'da yürümek, su
Her ne kadar hızlı trenler oldukça yeni bir ulaşım aracı olsa da
hızlı yolculuk etme düşüncesi çok eski zamanlardan beri insan-
lanın hayallerinde ve fikirlerinde var olmuştur. Önerilen birçok
projenin o eski zamanlarda tamamen olanaksız olduğu düşü-
nülmüştür. Fakat bilim ve teknolojideki gelişmeler sayesinde bu
projelerden bazıları,
egin havada
altında
fikirler de bilim kurgu
bugün gerçek oldu. Bu arada, bazı
kurgu olarak kalmaya de
da, söz konusu fikirlerden yer çekimi treni olarak bilinen projeyi
olarak kalmaya devam ediyor. Bu yazımız-
tanıtacağız. Yer çekimi treni basit ve çok çekici görünmektedir.
Yerkürenin içinde iki şehri birleştiren bir tünel kazdığımızı ve ora-
ya tren raylanı döşediğimizi düşünelim. Bu tünel içinde tren sa-
dece
yer çekimi kuvveti ile hareket edecektir ve dolayısıyla yol-
culuk ucuz, hızlı
nüyor. Bu nedenle farklı kişiler tarafından birçok kez ortaya atıl-
engelsiz olacaktır. Fikir
r. Fikir oldukça cazip görü-
mıştır. Bu projeyi bilimsel olarak inceleyip gerçekleşme imkanı
olup olmadığına bakalım. Yerkürenin içinde Ankara ile New York
şehirleri arasında düz bir tünel kazıldığını ve tren raylan döşen-
diğini varsayalım. Tren Ankara'dan hareket ettiğinde, yerçekimi
kuvveti (F ile gösterilmiştir) tarafından dünyanın merkezine
(M ile gösterilmiştir) doğru itilecektir. Yer çekimi ivmesi ile gide-
rek hızlanacak ve tünelin orta noktasına (O ile gösterilmiştir) gel-
diğinde en yüksek hızına ulaşmış olacaktır.
Yer çekimi Treni dünyanın her yerine 42 dakikada gidiyor
Ondan sonra ataletin etkisi ile ileriye doğru hareket etmeye de-
vam edecek fakat bu kez yer çekimi kuvveti treni geriye doğru
çekmeye çalışacaktır. Sürtünme ve hava direnci nedeniyle enerji
kaybının olmadığını kabul edersek, tren tam olarak New York
şehrine vardığında durup hemen yer çekiminin etkisi ile geri dön-
meye başlayacaktır. Dolayısıyla tam durduğu sırada frenler veya
dev bir kanca yardımıyla tren durdurulmalıdır. Bu yolculuk harika
görünüyor. Yakıt tüketmiyor, son derece hızlı, kolay ve konforlu
bir şekilde Ankara'dan New York'a ulaşılıyor.
19 ve 20.sorular bu parçaya göre cevaplandırılacaktır.
Yer çekimi Treni dünyanın her yerine 42 dakikada gidiyor
Yer çekimi treni fikri sadece bilim kurgu yazarlan tarafından de-
ğil bilim insanları tarafından da ciddiye alınan bir fikirdir. Yer çe-
kimi kanununun ve ilgili hesaplamaların daha 17. yüzyılda Robert
Hooke ve Isaac Newton tarafından biliniyor olmasına rağmen bu
projeyi ilk kez 19. yüzyılda astronom Camille Flammarion Paris
Bilim Akademisinde tartışmaya açmış ve problem ciddi olarak
incelenmiştir. Daha sonra 1966 yılında Amerikalı fizikçi Paul
Cooper
coop aynı fikri yeniden ortaya atıp bu treni geleceğin ulaşım
aracı olarak önermiştir. Yapılan hesaplamalar ve açıklamalar ile
bu fikir oldukça popüler olmuştur. Bu ulaşım hızlı, ucuz ve enerji
tasarrufludur. Peki o zaman
Vola
o zaman neden hala Yer çekimi treni yok
Yolculuğun ne kadar sürd
kadar sürdüğünü hesaplamak için Newton'un ha-
reket kanunlanndan yararlanabiliriz. Yerkürenin düzgün bir küre
olduğunu ve yoğunluğunun sabit olduğunu varsayarsak, bazı
basit hesaplamalar sonucunda Yer çekimi treni ile Ankara'dan
New
York'a 42 dakika 12 saniyede ulaşabileceğimizi buluruz.
Üstelik bu süreyi veren formül mesafeden bağımsızdır yani sa-
dece Ankara'dan New York'a değil yeryüzü üzerindeki herhan-
HIM
şehir
Yer
m
yapılacaktır: 42 dakika 12 sur çekimi treni ile aynı sürede
12 saniyede.
Yer çekimi treni fikri sadece bilim kur
kurgu yazarları tarafından de-
ğil bilim insanlan tarafından da ciddiye alınan bir fikirdir. Yer çe-
kimi kanununun ve ilgili hesaplamaların daha 17. yüzyılda Robert
Hooke ve Isaac Newton tarafından biliniyor olmasına rağmen bu
projeyi ilk kez 19. yüzyılda astronom Camille Flammarion Paris
Bilim Akademisi'nde tartışmaya açmış ve problem ciddi olarak
incelenmiştir. Daha sonra 1966 yılında Amerikalı fizikçi Paul
Cooper aynı fikri yeniden ortaya atıp bu treni geleceğin ulaşım
aracı olarak
önermiştir. Yapılan hesaplamalar ve açıklamalar ile
bu fikir oldukça popüler olmuştur: bu ulaşım hızlı, ucuz ve
tasarrufludur. Peki o zaman neden hala Yer çekimi treni yok?
treni enerji
Bunun
dışında başka zorluklar da var: Yerkürenin dönmesine
bağlı olarak Coriolis kuvveti trenin raylardan çıkmasına neden
olabilir. Coriolis kuvveti, dönen bir platformun merkezinden karşı
tarafına yürümeye çalışan biri tarafından anlaşılabilir. Yürümek
istediği tarafa doğru dik açıyla itildiğini görür. Benzer şekilde,
dönen yerkürenin yüzeyi üzerinde hareket eden hava, kuzey ya-
nm kürede hareket yönünün sağına, güney yarım kürede soluna
saptırır. Dünyanın merkezindeki sıvı böyle bir tünelin yapımını
imkansız kılabilir. Yine de bu engeller yüksek sıcaklık ve ola-
ğanüstü basıncın yanında arka planda kalmaktadır. Sonuç ola-
rak, her ne kadar yer çekimi treni fikri cazip ve çekici olsa da ne
yazık ki -en azından şimdilik- mühendislik açısından gerçekleş-
tirilebilir bir proje olarak düşünülemez.
locale
19. Yerçekimi treni hayata geçse ne gibi kolaylıklar yaşanız?
A) Bu tren bizim için eğlenceli olabilir
B) Zamanı bizim lehimize çevirir tüm dünyayı 42 dakikada dolaşınız
C) Teknolojinin son noktası diye değerlendirilebilir
D) Başka taşıtları tercih etmeyiz.
20. Hayal ettiğimiz bu tren bugün yapılamamasının en önemli sebebi nedir?
A) Yer kürenin üzerinde hareket eden hava, kuzey yarım kürede hareket yönünün soluna, güney yarım kürede sağına saptıra-
bileceği
(B) Günümüzde bunu yapabilecek teknoloji olmadığı
C) Yerkürenin dönmesine bağlı olarak Coriolis kuvveti, trenin raylardan çıkmasına neden olabilir.
D) Bunu yapacak mühendislerin henüz yetişmemesi.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Isana çelenen bir e işıktan bir ler. Güneş, gibi sallanma Zaten güne klarımızda stik ayakkab anırdı. Doğ eçirirdik. Ilk merdi. Bu do mak, kendin kendi der kızarız. De rini kısalta lanılmaz zaman ay a tüketiyo Günümüzde "hızlı tren" adında yeni bir şehirler arası ulaşım imkanına sahibiz. Yakın geçmişte Türkiye'nin çeşitli şehirle- ri arasında oldukça keyifli ve konforlu olan hızlı tren yolcu- lukları yapmaya başladık. Üstelik bu yolculuklar, uçak yol- culuğuna göre daha ucuz ve çevre dostudur. yolculuk etmek gibi, buda uçmak, Ay'da yürümek, su Her ne kadar hızlı trenler oldukça yeni bir ulaşım aracı olsa da hızlı yolculuk etme düşüncesi çok eski zamanlardan beri insan- lanın hayallerinde ve fikirlerinde var olmuştur. Önerilen birçok projenin o eski zamanlarda tamamen olanaksız olduğu düşü- nülmüştür. Fakat bilim ve teknolojideki gelişmeler sayesinde bu projelerden bazıları, egin havada altında fikirler de bilim kurgu bugün gerçek oldu. Bu arada, bazı kurgu olarak kalmaya de da, söz konusu fikirlerden yer çekimi treni olarak bilinen projeyi olarak kalmaya devam ediyor. Bu yazımız- tanıtacağız. Yer çekimi treni basit ve çok çekici görünmektedir. Yerkürenin içinde iki şehri birleştiren bir tünel kazdığımızı ve ora- ya tren raylanı döşediğimizi düşünelim. Bu tünel içinde tren sa- dece yer çekimi kuvveti ile hareket edecektir ve dolayısıyla yol- culuk ucuz, hızlı nüyor. Bu nedenle farklı kişiler tarafından birçok kez ortaya atıl- engelsiz olacaktır. Fikir r. Fikir oldukça cazip görü- mıştır. Bu projeyi bilimsel olarak inceleyip gerçekleşme imkanı olup olmadığına bakalım. Yerkürenin içinde Ankara ile New York şehirleri arasında düz bir tünel kazıldığını ve tren raylan döşen- diğini varsayalım. Tren Ankara'dan hareket ettiğinde, yerçekimi kuvveti (F ile gösterilmiştir) tarafından dünyanın merkezine (M ile gösterilmiştir) doğru itilecektir. Yer çekimi ivmesi ile gide- rek hızlanacak ve tünelin orta noktasına (O ile gösterilmiştir) gel- diğinde en yüksek hızına ulaşmış olacaktır. Yer çekimi Treni dünyanın her yerine 42 dakikada gidiyor Ondan sonra ataletin etkisi ile ileriye doğru hareket etmeye de- vam edecek fakat bu kez yer çekimi kuvveti treni geriye doğru çekmeye çalışacaktır. Sürtünme ve hava direnci nedeniyle enerji kaybının olmadığını kabul edersek, tren tam olarak New York şehrine vardığında durup hemen yer çekiminin etkisi ile geri dön- meye başlayacaktır. Dolayısıyla tam durduğu sırada frenler veya dev bir kanca yardımıyla tren durdurulmalıdır. Bu yolculuk harika görünüyor. Yakıt tüketmiyor, son derece hızlı, kolay ve konforlu bir şekilde Ankara'dan New York'a ulaşılıyor. 19 ve 20.sorular bu parçaya göre cevaplandırılacaktır. Yer çekimi Treni dünyanın her yerine 42 dakikada gidiyor Yer çekimi treni fikri sadece bilim kurgu yazarlan tarafından de- ğil bilim insanları tarafından da ciddiye alınan bir fikirdir. Yer çe- kimi kanununun ve ilgili hesaplamaların daha 17. yüzyılda Robert Hooke ve Isaac Newton tarafından biliniyor olmasına rağmen bu projeyi ilk kez 19. yüzyılda astronom Camille Flammarion Paris Bilim Akademisinde tartışmaya açmış ve problem ciddi olarak incelenmiştir. Daha sonra 1966 yılında Amerikalı fizikçi Paul Cooper coop aynı fikri yeniden ortaya atıp bu treni geleceğin ulaşım aracı olarak önermiştir. Yapılan hesaplamalar ve açıklamalar ile bu fikir oldukça popüler olmuştur. Bu ulaşım hızlı, ucuz ve enerji tasarrufludur. Peki o zaman Vola o zaman neden hala Yer çekimi treni yok Yolculuğun ne kadar sürd kadar sürdüğünü hesaplamak için Newton'un ha- reket kanunlanndan yararlanabiliriz. Yerkürenin düzgün bir küre olduğunu ve yoğunluğunun sabit olduğunu varsayarsak, bazı basit hesaplamalar sonucunda Yer çekimi treni ile Ankara'dan New York'a 42 dakika 12 saniyede ulaşabileceğimizi buluruz. Üstelik bu süreyi veren formül mesafeden bağımsızdır yani sa- dece Ankara'dan New York'a değil yeryüzü üzerindeki herhan- HIM şehir Yer m yapılacaktır: 42 dakika 12 sur çekimi treni ile aynı sürede 12 saniyede. Yer çekimi treni fikri sadece bilim kur kurgu yazarları tarafından de- ğil bilim insanlan tarafından da ciddiye alınan bir fikirdir. Yer çe- kimi kanununun ve ilgili hesaplamaların daha 17. yüzyılda Robert Hooke ve Isaac Newton tarafından biliniyor olmasına rağmen bu projeyi ilk kez 19. yüzyılda astronom Camille Flammarion Paris Bilim Akademisi'nde tartışmaya açmış ve problem ciddi olarak incelenmiştir. Daha sonra 1966 yılında Amerikalı fizikçi Paul Cooper aynı fikri yeniden ortaya atıp bu treni geleceğin ulaşım aracı olarak önermiştir. Yapılan hesaplamalar ve açıklamalar ile bu fikir oldukça popüler olmuştur: bu ulaşım hızlı, ucuz ve tasarrufludur. Peki o zaman neden hala Yer çekimi treni yok? treni enerji Bunun dışında başka zorluklar da var: Yerkürenin dönmesine bağlı olarak Coriolis kuvveti trenin raylardan çıkmasına neden olabilir. Coriolis kuvveti, dönen bir platformun merkezinden karşı tarafına yürümeye çalışan biri tarafından anlaşılabilir. Yürümek istediği tarafa doğru dik açıyla itildiğini görür. Benzer şekilde, dönen yerkürenin yüzeyi üzerinde hareket eden hava, kuzey ya- nm kürede hareket yönünün sağına, güney yarım kürede soluna saptırır. Dünyanın merkezindeki sıvı böyle bir tünelin yapımını imkansız kılabilir. Yine de bu engeller yüksek sıcaklık ve ola- ğanüstü basıncın yanında arka planda kalmaktadır. Sonuç ola- rak, her ne kadar yer çekimi treni fikri cazip ve çekici olsa da ne yazık ki -en azından şimdilik- mühendislik açısından gerçekleş- tirilebilir bir proje olarak düşünülemez. locale 19. Yerçekimi treni hayata geçse ne gibi kolaylıklar yaşanız? A) Bu tren bizim için eğlenceli olabilir B) Zamanı bizim lehimize çevirir tüm dünyayı 42 dakikada dolaşınız C) Teknolojinin son noktası diye değerlendirilebilir D) Başka taşıtları tercih etmeyiz. 20. Hayal ettiğimiz bu tren bugün yapılamamasının en önemli sebebi nedir? A) Yer kürenin üzerinde hareket eden hava, kuzey yarım kürede hareket yönünün soluna, güney yarım kürede sağına saptıra- bileceği (B) Günümüzde bunu yapabilecek teknoloji olmadığı C) Yerkürenin dönmesine bağlı olarak Coriolis kuvveti, trenin raylardan çıkmasına neden olabilir. D) Bunu yapacak mühendislerin henüz yetişmemesi.
8. "... Kurtuluş saati gelir belki." demişti Oya.
"Sen ondan farklı değilsin." demişti Feza.
"Hayalcisiniz. Birinin elinde dinamit, öbürünün
kalem, sonuç aynı. Saatler, ayarlı ve kurallı
makinelerdir. Akşam zamanı şafağı vuran saat
sadece yanlıştır. Sen aslında yanlış çalan saate
inanmak istesen de batan günle doğan günün
sırasını tersine çeviremezsin."
"Hata yapıldı evet..."
"Yapıldı, yapıldı ki buradayız..."
"Demek aşağı yukarı hepimizin saati bozuk."
"Çünkü aslında şafak vakti değil."
Bir romandan alınan bu parça ---- örnek
gösterilebilir.
Bu cümlede boş bırakılan yere aşağıdakilerden
hangisi getirilmelidir?
A) edebiyatın insan davranışlarını, durumlarını
semboller üzerinden aktarabilmesine
B) bireyin iç dünyasındaki çelişkilerin, edebî
söylemlerle çıkmaza sürüklenmesine
C) edebiyatta toplumsal çalkantıları kışkırtan bir
içerik olmasına
D) gelenekten beslenmenin edebî bir ürünü
zenginleştirmesine
E) edebî bir eserde yazarının yaşamından izler
bulunmasına
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
8. "... Kurtuluş saati gelir belki." demişti Oya. "Sen ondan farklı değilsin." demişti Feza. "Hayalcisiniz. Birinin elinde dinamit, öbürünün kalem, sonuç aynı. Saatler, ayarlı ve kurallı makinelerdir. Akşam zamanı şafağı vuran saat sadece yanlıştır. Sen aslında yanlış çalan saate inanmak istesen de batan günle doğan günün sırasını tersine çeviremezsin." "Hata yapıldı evet..." "Yapıldı, yapıldı ki buradayız..." "Demek aşağı yukarı hepimizin saati bozuk." "Çünkü aslında şafak vakti değil." Bir romandan alınan bu parça ---- örnek gösterilebilir. Bu cümlede boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) edebiyatın insan davranışlarını, durumlarını semboller üzerinden aktarabilmesine B) bireyin iç dünyasındaki çelişkilerin, edebî söylemlerle çıkmaza sürüklenmesine C) edebiyatta toplumsal çalkantıları kışkırtan bir içerik olmasına D) gelenekten beslenmenin edebî bir ürünü zenginleştirmesine E) edebî bir eserde yazarının yaşamından izler bulunmasına
34-35. soruları aşağıdaki parçaya göre
cevaplayınız.
Jeoarkeoloji, arkeolojik alanlardaki bulgu ve kayıtların
değerlendirilerek sebep-sonuç ilişkilerinin kurulmasına
yardımcı olan bir alt bilim dalı. Her bilimsel araştırmada
olduğu gibi veriler toplanıp analiz ediliyor Analiz
sonucunda bilgiler arkeolojik verilerle bütünleştiriliyor
Jeoarkeolojik araştırmalar yer bilimi (jeoloji) ve coğrafya
gibi birçok farklı disiplini kapsıyor. Çalışmanın yapıldığı
alanlarda, birbirinden çok farklı sorulara cevap
aranabiliyor. Bu sorular, yaşam alanı olarak seçilen
bölgelerin coğrafi yapısı, yerleşim biçimlerinde
kullanılan malzemelerin fiziksel niteliği, bölgede
yaşanan doğal afetlerin türü, özellikleri ve etkileri gibi
konuları kapsıyor. Günümüzde arkeolojik alanların
hepsinde, jeoarkeolojik yöntemler uygulanamıyor.
Bunun en önemli nedenleri, bu yöntemlerin dünyada da
henüz gelişme aşamasında olması, arkeolojik eserlerin
niteliğine göre jeoarkeolojik yöntemlere ihtiyaç
duyulmaması ve bunları uygulayacak uzman personelin
yetiştirilmesi ve ekonomik ihtiyaçlarının karşılanması
için ek bütçeye gereksinim duyulması.\\\
B
35. Bu parçadan "jeoarkeoloji"yle ilgili olarak
aşağıdakilerden hangisine ulaşılabilir?
36.
A) Tam olarak kuramsal çerçevesi çizilemediği için başlı
başına bir bilim dalı olarak görülmemektedir.
B) Veri analizi ve toplama süreci, diğer bilim dallarından
Yarklılıklar içermektedir.
C) Zamanla oluşan ihtiyaçtan dolayı, arkeoloji
eğitimlerinin bir parçası hâline gelmiştir.
D) Yapılan pek çok araştırmanın yeniden ele alınmasını
sağlamıştır.
E) Getirdiği mali yük, yaygınlaşmasının önünde bir
engel oluşturmaktadır.
●
9
•
Böğürtlen çayının sağlıklı zayıflama programlarına
faydası olur mu?
Böğürtlen çayının zararlı moleküllere karşı
vücudun bekçisi olduğu söylenebilir mi?
Böğürtlen çayı nasıl hazırlanır?
L
Böğürtlen çayının besin özellikleri ve içeriği ile
ilgili neler söylenebilir?
out
Campina
Rasfuck
ad o
Plotepi
Summu
Targovine
Siliven
Idimiye)
Tanbolu
Elbovo
POSE
köprü
Tekirdağ
921
lu Erdek
POR
PRESE
- BRIZON
Ksyskory
Kırklareli
a Lüleburgaz
sa
Yeni Pazar
ergamon
Tama
visar
Baragan
Burgaz
Kalade
Salihli
urgutlu
Bozdoğ2159.
is O
o Dobric
Emning bur
Neubar
(Pomorie)
Mecidiye
MARMARA DENIZ
Marmara od
Mustafa
Kemalpaşa
Balçık
Balıkesir
Varna
Sazpol KARA
Micurin
Çorlu Istanbul
Gemlik
Bandırma Karacabey Bursa
Kus G
Dobruca
Kilyos
Sintay
Mas
Beyle
PÜskes
Kar
Uludağ
2543
Yalova
Tavan
Murat D
2309
W
Alaşehir Usak
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
34-35. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Jeoarkeoloji, arkeolojik alanlardaki bulgu ve kayıtların değerlendirilerek sebep-sonuç ilişkilerinin kurulmasına yardımcı olan bir alt bilim dalı. Her bilimsel araştırmada olduğu gibi veriler toplanıp analiz ediliyor Analiz sonucunda bilgiler arkeolojik verilerle bütünleştiriliyor Jeoarkeolojik araştırmalar yer bilimi (jeoloji) ve coğrafya gibi birçok farklı disiplini kapsıyor. Çalışmanın yapıldığı alanlarda, birbirinden çok farklı sorulara cevap aranabiliyor. Bu sorular, yaşam alanı olarak seçilen bölgelerin coğrafi yapısı, yerleşim biçimlerinde kullanılan malzemelerin fiziksel niteliği, bölgede yaşanan doğal afetlerin türü, özellikleri ve etkileri gibi konuları kapsıyor. Günümüzde arkeolojik alanların hepsinde, jeoarkeolojik yöntemler uygulanamıyor. Bunun en önemli nedenleri, bu yöntemlerin dünyada da henüz gelişme aşamasında olması, arkeolojik eserlerin niteliğine göre jeoarkeolojik yöntemlere ihtiyaç duyulmaması ve bunları uygulayacak uzman personelin yetiştirilmesi ve ekonomik ihtiyaçlarının karşılanması için ek bütçeye gereksinim duyulması.\\\ B 35. Bu parçadan "jeoarkeoloji"yle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine ulaşılabilir? 36. A) Tam olarak kuramsal çerçevesi çizilemediği için başlı başına bir bilim dalı olarak görülmemektedir. B) Veri analizi ve toplama süreci, diğer bilim dallarından Yarklılıklar içermektedir. C) Zamanla oluşan ihtiyaçtan dolayı, arkeoloji eğitimlerinin bir parçası hâline gelmiştir. D) Yapılan pek çok araştırmanın yeniden ele alınmasını sağlamıştır. E) Getirdiği mali yük, yaygınlaşmasının önünde bir engel oluşturmaktadır. ● 9 • Böğürtlen çayının sağlıklı zayıflama programlarına faydası olur mu? Böğürtlen çayının zararlı moleküllere karşı vücudun bekçisi olduğu söylenebilir mi? Böğürtlen çayı nasıl hazırlanır? L Böğürtlen çayının besin özellikleri ve içeriği ile ilgili neler söylenebilir? out Campina Rasfuck ad o Plotepi Summu Targovine Siliven Idimiye) Tanbolu Elbovo POSE köprü Tekirdağ 921 lu Erdek POR PRESE - BRIZON Ksyskory Kırklareli a Lüleburgaz sa Yeni Pazar ergamon Tama visar Baragan Burgaz Kalade Salihli urgutlu Bozdoğ2159. is O o Dobric Emning bur Neubar (Pomorie) Mecidiye MARMARA DENIZ Marmara od Mustafa Kemalpaşa Balçık Balıkesir Varna Sazpol KARA Micurin Çorlu Istanbul Gemlik Bandırma Karacabey Bursa Kus G Dobruca Kilyos Sintay Mas Beyle PÜskes Kar Uludağ 2543 Yalova Tavan Murat D 2309 W Alaşehir Usak
7.
Sanat eserinde güzellik; çiçeğin, denizin travertenlerin,
yakışıklı bir insanın, güzel bir kızın kendiliğinden var olan
güzelliğini ele almasıyla oluşmaz yani- sanat eserinin
güzel olmasını sağlayan bir özellik değildir. Sanatçı; çok
çirkin bir insanı, kupkuru bir çölü çok itici bir böceği de
ele alıp işleyerek sanatsal güzelliği yakalayabilir ve estetik
haz oluşturabilir.
Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdaki terimlerden
hangisinin getirilmesi uygundur?
A) üslup
B) biçem
D) konu
E) dil
C) doğallık
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
7. Sanat eserinde güzellik; çiçeğin, denizin travertenlerin, yakışıklı bir insanın, güzel bir kızın kendiliğinden var olan güzelliğini ele almasıyla oluşmaz yani- sanat eserinin güzel olmasını sağlayan bir özellik değildir. Sanatçı; çok çirkin bir insanı, kupkuru bir çölü çok itici bir böceği de ele alıp işleyerek sanatsal güzelliği yakalayabilir ve estetik haz oluşturabilir. Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdaki terimlerden hangisinin getirilmesi uygundur? A) üslup B) biçem D) konu E) dil C) doğallık
18. İnsan, kötü davranışları çoğu zaman yanlış olduğunu bile
bile yapar. Bu durum, iradesinin zayıflığını gösterir. İnsan
iradesini terbiye ederek bu tür olumsuzluklardan koru-
nabilir. Bu da ancak ibadetlerle mümkündür. İbadetler
insanın iradesini kuvvetlendirerek, ahlaki sorumluluklar
konusunda daha duyarlı olmasını sağlayan uygulama-
lardır. Namaz, günde beş vakit insanı Allah'ın (c.c.) huzu-
runda boyun eğdirerek kibirden ve her türlü kötülükten
uzak tutar. Oruç tam bir sabır eğitimidir. Zekât insandaki
mal hırsını terbiye ederek toplumsal dayanışmayı arttırır.
Hac zorluklarla mücadeleyi ve kardeşlik bilincini öğretir.
Parçaya göre ibadetler hakkında aşağıdakilerden
hangisine değinilmemiştir?
A) İnsan iradesini iyiliklere yöneltip kötülüklerden sakın-
dırır.
B) İnsana ahlaki sorumluluk bilinci kazandur.
(C) Insana yalnızca Allah'a (c.c.) kulluk etme, O'ndan
başka varlıklara boyun eğmemeyi öğretir.
durmayı
dymay
D) İradeyi güçlendirerek yanlışlardan uzak
sağlar.
E) İnancı kalbe iyice yerleştirerek Allah'ın (c.c.) rızasını
kazandırır.
20
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
18. İnsan, kötü davranışları çoğu zaman yanlış olduğunu bile bile yapar. Bu durum, iradesinin zayıflığını gösterir. İnsan iradesini terbiye ederek bu tür olumsuzluklardan koru- nabilir. Bu da ancak ibadetlerle mümkündür. İbadetler insanın iradesini kuvvetlendirerek, ahlaki sorumluluklar konusunda daha duyarlı olmasını sağlayan uygulama- lardır. Namaz, günde beş vakit insanı Allah'ın (c.c.) huzu- runda boyun eğdirerek kibirden ve her türlü kötülükten uzak tutar. Oruç tam bir sabır eğitimidir. Zekât insandaki mal hırsını terbiye ederek toplumsal dayanışmayı arttırır. Hac zorluklarla mücadeleyi ve kardeşlik bilincini öğretir. Parçaya göre ibadetler hakkında aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? A) İnsan iradesini iyiliklere yöneltip kötülüklerden sakın- dırır. B) İnsana ahlaki sorumluluk bilinci kazandur. (C) Insana yalnızca Allah'a (c.c.) kulluk etme, O'ndan başka varlıklara boyun eğmemeyi öğretir. durmayı dymay D) İradeyi güçlendirerek yanlışlardan uzak sağlar. E) İnancı kalbe iyice yerleştirerek Allah'ın (c.c.) rızasını kazandırır. 20
4.
TYT/ Sosyal Bilimler
Köklü ailelerin iktidarı paylaşma dönemine son veren
Fatih Sultan Mehmet, vezîriâzamlık ve yeniçeri ağalığı
gibi kurumlara, kendine bağlı kişileri getirmiştir.
Fatih Sultan Mehmet'in bu uygulamalarla
aşağıdakilerden hangisine ulaşmak istediği
savunulabilir?
A) Liyakat kurallarına göre görevli atamak
B) Taht kavgalarına son vermek
Devletin sınırlarını genişletmek
D) Merkezi otoriteyi güçlendirmek
E) Devlet yönetimini paylaşmak
6.
Orkun B
Gözde F
Melisa
Osman
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
4. TYT/ Sosyal Bilimler Köklü ailelerin iktidarı paylaşma dönemine son veren Fatih Sultan Mehmet, vezîriâzamlık ve yeniçeri ağalığı gibi kurumlara, kendine bağlı kişileri getirmiştir. Fatih Sultan Mehmet'in bu uygulamalarla aşağıdakilerden hangisine ulaşmak istediği savunulabilir? A) Liyakat kurallarına göre görevli atamak B) Taht kavgalarına son vermek Devletin sınırlarını genişletmek D) Merkezi otoriteyi güçlendirmek E) Devlet yönetimini paylaşmak 6. Orkun B Gözde F Melisa Osman
t
(1) ABD'li bilgisayar uzmanı Scott Fahlman tarafından bulunan
ve İnternet'in vazgeçilmezlerinden olan gülen surat (smiley) tam
30 yaşında. (II) Fahlman, duyguların yazı dilinde ifade
edilmesini kolaylaştırmak için iki nokta ve parantez işaretlerini
kullanarak bir ifade oluşturdu. (III) Bu "gülen surat"ı ilk olarak
üniversitenin e-posta listesine yolladığı bir notta kullandı. (IV)
Fahlman, öğrencilere ve çalışma arkadaşlarına şöyle yazdı:
"Şaka yaptığınızı belirtmek için şunu kullanmayı
öneriyorum: :-)" (V) Kısa zamanda kabul gören bu mutluluk
ifadesini bugün İnternet'te yazışırken sıklıkla kullanıyoruz. (VI)
Mutluluğumuzu artık bununla ifade ediyoruz.
10. Gülen suratın (smiley) anlatıldığı bu parçadaki
numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıda verilenlerden
hangisi yanlıştır?
A) I. cümlede, kaç yıl önce ortaya çıktığı açıklanmıştır.
B) II. cümlede, yeniliğin hangi amaçla ortaya konduğu
belirtilmiştir.
C) IV. cümlede, önerisini kimlerle paylaştığı dile getirilmiştir
D) Veümlede, bir saptama yapılmıştır.-
E) VI. cümlede, işleviyle ilgili bir değişiklikten söz edilmiştir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
t (1) ABD'li bilgisayar uzmanı Scott Fahlman tarafından bulunan ve İnternet'in vazgeçilmezlerinden olan gülen surat (smiley) tam 30 yaşında. (II) Fahlman, duyguların yazı dilinde ifade edilmesini kolaylaştırmak için iki nokta ve parantez işaretlerini kullanarak bir ifade oluşturdu. (III) Bu "gülen surat"ı ilk olarak üniversitenin e-posta listesine yolladığı bir notta kullandı. (IV) Fahlman, öğrencilere ve çalışma arkadaşlarına şöyle yazdı: "Şaka yaptığınızı belirtmek için şunu kullanmayı öneriyorum: :-)" (V) Kısa zamanda kabul gören bu mutluluk ifadesini bugün İnternet'te yazışırken sıklıkla kullanıyoruz. (VI) Mutluluğumuzu artık bununla ifade ediyoruz. 10. Gülen suratın (smiley) anlatıldığı bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıda verilenlerden hangisi yanlıştır? A) I. cümlede, kaç yıl önce ortaya çıktığı açıklanmıştır. B) II. cümlede, yeniliğin hangi amaçla ortaya konduğu belirtilmiştir. C) IV. cümlede, önerisini kimlerle paylaştığı dile getirilmiştir D) Veümlede, bir saptama yapılmıştır.- E) VI. cümlede, işleviyle ilgili bir değişiklikten söz edilmiştir.
B
(33-34. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.)
TÜRKÇE TESTI
Güneşe veya parlak bir işığa bakmak çoğu insanda hap-
Şırmaya neden olur. Bu durumun bilimsel adı fotik hapşır-
ma refleksidir ve ışığa bakıldığı zaman anlık olarak ortaya
çıkar. Parlak ışığa bakmak, insan gözündeki fotoresep-
törler için oldukça zararlıdır. Bu durumdan korunmak için
beyin gözleri olabildiğince kısar. Ancak ışık kaynağı gün
ışığı olunca bazen kısmak yeterli olmaz. Gözlerin hızlıca
kapatılması gerekebilir. Bu durumda beyin ile burun hap-
şırmayı tetikler ve gözler anlık olarak kapatılır. Özellikle
koyu renk göze sahip olanlarda, güneş ışığının etkisi daha
azdır ve hapşırma refleksi daha nadir oluşur.
35. Bağırsa
mikroc
düzer
vitam
işlew
yağ
33. Bu parçada "hapşırma" ilgili aşağıdakilerin hangisine
değinilmemiştir?
A) Göz rengi ile ilişkili olduğuna
B) Işığa bakma durumundan kaynaklanabileceğine
C) Insan gözündeki fotoreseptör için zararına
D) Bir refleks olarak oluştuğuna
E) Gözlerin kapatılmasını tetiklediğine
ola
B
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
B (33-34. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.) TÜRKÇE TESTI Güneşe veya parlak bir işığa bakmak çoğu insanda hap- Şırmaya neden olur. Bu durumun bilimsel adı fotik hapşır- ma refleksidir ve ışığa bakıldığı zaman anlık olarak ortaya çıkar. Parlak ışığa bakmak, insan gözündeki fotoresep- törler için oldukça zararlıdır. Bu durumdan korunmak için beyin gözleri olabildiğince kısar. Ancak ışık kaynağı gün ışığı olunca bazen kısmak yeterli olmaz. Gözlerin hızlıca kapatılması gerekebilir. Bu durumda beyin ile burun hap- şırmayı tetikler ve gözler anlık olarak kapatılır. Özellikle koyu renk göze sahip olanlarda, güneş ışığının etkisi daha azdır ve hapşırma refleksi daha nadir oluşur. 35. Bağırsa mikroc düzer vitam işlew yağ 33. Bu parçada "hapşırma" ilgili aşağıdakilerin hangisine değinilmemiştir? A) Göz rengi ile ilişkili olduğuna B) Işığa bakma durumundan kaynaklanabileceğine C) Insan gözündeki fotoreseptör için zararına D) Bir refleks olarak oluştuğuna E) Gözlerin kapatılmasını tetiklediğine ola B
B
B
2022-TYT/ Türkçe
37. 1954-55 yılları sanat dergileri araştırıcı bir gözle tarandı-
ğında şiirin belirli bir şekilde bir örnekleştiği, birbirine ben-
zediği görülecektir. Orhan Veli'nin daha 1949'da genç
şairlerin dikkatini çektiği tehlike, elle tutulur bir gerçeğe
dönüşmüştür...
Emb
Aşağıdakilerden hangisi Orhan Veli'nin 1949'da sözü-
nü ettiği "tehlike"lerden biri olarak düşünülemez?
A) Şiir deyince yalnız küçük olayların, yalnız alelade bir
dille anlatılması akla gelir olmuştur.
B) Basitlik, şiirin ölçüsü olmuş; dergi sayfalarını Garip akı-
mının sıradan kopyaları doldurmuştur.
C) Halk şiirine sırt çeviren, anlamca kapalı, aklın mantik-
sal işleyişine yer vermeyen şiirler yayımlanmıştır.
D) Şair kişilikleri neredeyse silinmiş, imzalar olmasa hangi
şiir kimindir tanınamaz duruma gelmiştir.
E) Coşkusuz, renksiz, klişe, bütün gücü üç beş dize içine
sıkıştırdığı bir espride olan fikramsı şiirler yazılmıştır.
B
FEN BİLİMLERİ YAYINLARI
39
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
B B 2022-TYT/ Türkçe 37. 1954-55 yılları sanat dergileri araştırıcı bir gözle tarandı- ğında şiirin belirli bir şekilde bir örnekleştiği, birbirine ben- zediği görülecektir. Orhan Veli'nin daha 1949'da genç şairlerin dikkatini çektiği tehlike, elle tutulur bir gerçeğe dönüşmüştür... Emb Aşağıdakilerden hangisi Orhan Veli'nin 1949'da sözü- nü ettiği "tehlike"lerden biri olarak düşünülemez? A) Şiir deyince yalnız küçük olayların, yalnız alelade bir dille anlatılması akla gelir olmuştur. B) Basitlik, şiirin ölçüsü olmuş; dergi sayfalarını Garip akı- mının sıradan kopyaları doldurmuştur. C) Halk şiirine sırt çeviren, anlamca kapalı, aklın mantik- sal işleyişine yer vermeyen şiirler yayımlanmıştır. D) Şair kişilikleri neredeyse silinmiş, imzalar olmasa hangi şiir kimindir tanınamaz duruma gelmiştir. E) Coşkusuz, renksiz, klişe, bütün gücü üç beş dize içine sıkıştırdığı bir espride olan fikramsı şiirler yazılmıştır. B FEN BİLİMLERİ YAYINLARI 39
ster
IŞI-
am
ek,
an
ait
in-
3-
m
10
FEN BİLİMLERİ YAYINL
(E) Sayısal verilere başvurma - karşılaştırma
40. Ben gazeteciliğe başladığım sıralarda bu kadar köşe yaza-
ri yoktu. Gazetelerin başyazılarını, bir anlamda gazetenin
önemli olaylar karşısındaki politikasını, görüşünü de yayın
yönetmenleri değil başyazarlar kaleme alırdı. Yayın yönet-
menlerinin yazar olma sevdası galiba yazarların gördüğü
ilgi nedeniyle doğdu. Köşe yazarları her zaman ünlüydü
fakat yayın yönetmeni kimdir, nasıl biridir; okuyucu bilmez,
görse bile tanımazdı.
Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz?
A) Yayın yönetmenlerinin eskiden arka planda kaldığı
B) Son zamanlarda köşe yazarlarının sayısının arttığı
(C) Yayın yönetmenlerinin köşe yazarları kadar nitelikli
yazılar yazdığı
D) Okuyucunun, yayın yönetmenleri hakkında yeteri
kadar bilgiye sahip olmadığı
E) Yazarlara gösterilen ilginin yayın yönetmenlerinin farklı
alanlara kaymasına neden olduğu
TÜRKÇE TESTİ BİTTİ.
SOSYAL BİLİMLER TESTİNE GEÇİNİZ.
FABER-CASTELL
since 1761
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
ster IŞI- am ek, an ait in- 3- m 10 FEN BİLİMLERİ YAYINL (E) Sayısal verilere başvurma - karşılaştırma 40. Ben gazeteciliğe başladığım sıralarda bu kadar köşe yaza- ri yoktu. Gazetelerin başyazılarını, bir anlamda gazetenin önemli olaylar karşısındaki politikasını, görüşünü de yayın yönetmenleri değil başyazarlar kaleme alırdı. Yayın yönet- menlerinin yazar olma sevdası galiba yazarların gördüğü ilgi nedeniyle doğdu. Köşe yazarları her zaman ünlüydü fakat yayın yönetmeni kimdir, nasıl biridir; okuyucu bilmez, görse bile tanımazdı. Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz? A) Yayın yönetmenlerinin eskiden arka planda kaldığı B) Son zamanlarda köşe yazarlarının sayısının arttığı (C) Yayın yönetmenlerinin köşe yazarları kadar nitelikli yazılar yazdığı D) Okuyucunun, yayın yönetmenleri hakkında yeteri kadar bilgiye sahip olmadığı E) Yazarlara gösterilen ilginin yayın yönetmenlerinin farklı alanlara kaymasına neden olduğu TÜRKÇE TESTİ BİTTİ. SOSYAL BİLİMLER TESTİNE GEÇİNİZ. FABER-CASTELL since 1761
rının
sını,
deği-
iyaç
ihti-
mış-
göç
n iş
elik,
nlar
rda
niş-
miş-
na
ir-
ki-
-n-
50
11-
ni-
ni
re
7,
1-
e,
B
MLERİ YAYINLARI
FEN BİLİMLE
B
25 °C 1M
2. kap
12.00 = 0,00 Volt
24+26
180 Volt
B
35. Saate bakmaksızın kapısını çalabileceği bir dostu olmalı
insanın... "Nereden çıktın bu vakitte?" dememeli, bir gece
yarısı telaşla yataktan fırladığında; gözünün dilini bilmeli;
dinlemeli sormadan, söylemeden anlamalı... Arka bahçe-
de varlığını sezdirmeden mütemadiyen dikilen vefalı bir
ağaç gibi köklenmeli hayatında; sen, her daim onun orada
durduğunu hissetmelisin. İhtiyaç duyduğunda gidip müşfik
gövdesine yaslanabilmeli, kovuklarına saklanabilmelisin.
Kucaklamalı seni güvenli kolları, dalları bitkin başına
omuz, yaprakları' kanayan ruhuna merhem olmalı. En
mahrem sırlarını verebilmeli, en derin yaralarını açıp gös-
terebilmelisin; gölgesinde serinlemelisin sorgusuz sual-
siz... Onca dalkavuk arasında bir tek o, sözünü eğip bük-
meden söylemeli, yanlış anlaşılmayacağını bilmeli. Alkış-
landığında değil sadece, asıl yuhalandığında yanında
durup koluna girebilmeli. Övmeli âlem içinde, baş başay-
ken sövmeli ve sen öyle güvenmelisin ki ona, övdüğünde
de sövdüğünde de bunun iyilikten olduğunu bilmelisin.
Bu parçada sözü edilen dost için, aşağıdakilerden han-
gisinin karşılığı olabilecek sözler kullanılmamıştır?
A) Yakında olmadığı zaman da onun varlığının ayırdına
varmak
B) Güven bunalımına yol açmamak için eleştirilerinde
ölçülü olmak
volttur.
C) İyi gününüzde de kötü gününüzde de yanınızda olaca-
ğını bilmek
D) Jest ve mimiklerinizden sizin ruhunuzu okuyabilecek
çapta olmak
E) Gizli, açık her sorununuzu anlatabileceğiniz biri olmak
36. Zaman bizi sertleştiriyor, eski çocuksu heyecanlarımız, ilk
karşılaşma anlarının yarattığı o gizlenmez sevinç yerini
+12+1₂
8
Jerişimi (X)
all
Cre
Cr(K
Yuk
+
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
rının sını, deği- iyaç ihti- mış- göç n iş elik, nlar rda niş- miş- na ir- ki- -n- 50 11- ni- ni re 7, 1- e, B MLERİ YAYINLARI FEN BİLİMLE B 25 °C 1M 2. kap 12.00 = 0,00 Volt 24+26 180 Volt B 35. Saate bakmaksızın kapısını çalabileceği bir dostu olmalı insanın... "Nereden çıktın bu vakitte?" dememeli, bir gece yarısı telaşla yataktan fırladığında; gözünün dilini bilmeli; dinlemeli sormadan, söylemeden anlamalı... Arka bahçe- de varlığını sezdirmeden mütemadiyen dikilen vefalı bir ağaç gibi köklenmeli hayatında; sen, her daim onun orada durduğunu hissetmelisin. İhtiyaç duyduğunda gidip müşfik gövdesine yaslanabilmeli, kovuklarına saklanabilmelisin. Kucaklamalı seni güvenli kolları, dalları bitkin başına omuz, yaprakları' kanayan ruhuna merhem olmalı. En mahrem sırlarını verebilmeli, en derin yaralarını açıp gös- terebilmelisin; gölgesinde serinlemelisin sorgusuz sual- siz... Onca dalkavuk arasında bir tek o, sözünü eğip bük- meden söylemeli, yanlış anlaşılmayacağını bilmeli. Alkış- landığında değil sadece, asıl yuhalandığında yanında durup koluna girebilmeli. Övmeli âlem içinde, baş başay- ken sövmeli ve sen öyle güvenmelisin ki ona, övdüğünde de sövdüğünde de bunun iyilikten olduğunu bilmelisin. Bu parçada sözü edilen dost için, aşağıdakilerden han- gisinin karşılığı olabilecek sözler kullanılmamıştır? A) Yakında olmadığı zaman da onun varlığının ayırdına varmak B) Güven bunalımına yol açmamak için eleştirilerinde ölçülü olmak volttur. C) İyi gününüzde de kötü gününüzde de yanınızda olaca- ğını bilmek D) Jest ve mimiklerinizden sizin ruhunuzu okuyabilecek çapta olmak E) Gizli, açık her sorununuzu anlatabileceğiniz biri olmak 36. Zaman bizi sertleştiriyor, eski çocuksu heyecanlarımız, ilk karşılaşma anlarının yarattığı o gizlenmez sevinç yerini +12+1₂ 8 Jerişimi (X) all Cre Cr(K Yuk +
sağlamış ve bir-
çok kadın, değişik alanda söz sahibi olmuştur.
D) Ulkemizdeki ekonomik ve sosyal şartlar Batı'nın etki-
siyle de şekillenmiştir..
E) Aile içi ilişkiler toplumsal değişimin hızından etkilen-
mektedir.
34. Kristof Kolomb Amerika'yı keşfe çıktığı ilk yolculuğunda 50
yaşını çoktan aşmış durumdaydı. Pasteur kuduz aşısını bul-
duğunda 60 yaşındaydı. Mimar Sinan, Süleymaniye Cami-
si'ni bitirdiğinde 70 yaşını geçmişti. Selimiye Camisi'ni
tamamladığında ise 86 olmuştu. Galileo, ayın günlük ve
aylık çizimlerini yaparken 73 yaşındaydı. Charlie Chaplin,
76 yaşında film yönetmenliği yaparak hâlâ işinin başınday-
di. Goethe, en büyük eseri Faustu, ölümünden bir yıl önce,
yani 82 yaşında bitirmişti. Nobel ödüllü Alman doktor Albert
Schweitzer 88 yaşına rağmen Afrika hastanelerinde dur-
maksızın çalışarak ameliyat yapıyordu. Ressam Titian 99
yaşında hayata gözlerini yumdu. Lepanto Savaşı adlı ünlü
tablosunu ölümünden bir yıl önce tamamladı.
Bu parçada anlatılmak istenen, aşağıdakilerden hangi-
si olamaz?
A) Yaratıcılık hayatın belli bir çağı ile ilgili değildir.V
B) Akıl yaşta değil, baştadır
C) Yaşınız değil, güzelliği görme yeteneğiniz önemlidir.
D) İnsan fazla yaşadığı için değil, yaşamadıkça yaşlanır.
E) insan gençken yapabildiklerini yaşlanınca yapamaz.
YKS Deneme Sınavı - 5 / Temel Yeterlilik Testi
FEN BİLİMLERİ YAYINLARI
9
FABER
Bu
gis
since 1761
A)
B
C
D
E
36. 2
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
sağlamış ve bir- çok kadın, değişik alanda söz sahibi olmuştur. D) Ulkemizdeki ekonomik ve sosyal şartlar Batı'nın etki- siyle de şekillenmiştir.. E) Aile içi ilişkiler toplumsal değişimin hızından etkilen- mektedir. 34. Kristof Kolomb Amerika'yı keşfe çıktığı ilk yolculuğunda 50 yaşını çoktan aşmış durumdaydı. Pasteur kuduz aşısını bul- duğunda 60 yaşındaydı. Mimar Sinan, Süleymaniye Cami- si'ni bitirdiğinde 70 yaşını geçmişti. Selimiye Camisi'ni tamamladığında ise 86 olmuştu. Galileo, ayın günlük ve aylık çizimlerini yaparken 73 yaşındaydı. Charlie Chaplin, 76 yaşında film yönetmenliği yaparak hâlâ işinin başınday- di. Goethe, en büyük eseri Faustu, ölümünden bir yıl önce, yani 82 yaşında bitirmişti. Nobel ödüllü Alman doktor Albert Schweitzer 88 yaşına rağmen Afrika hastanelerinde dur- maksızın çalışarak ameliyat yapıyordu. Ressam Titian 99 yaşında hayata gözlerini yumdu. Lepanto Savaşı adlı ünlü tablosunu ölümünden bir yıl önce tamamladı. Bu parçada anlatılmak istenen, aşağıdakilerden hangi- si olamaz? A) Yaratıcılık hayatın belli bir çağı ile ilgili değildir.V B) Akıl yaşta değil, baştadır C) Yaşınız değil, güzelliği görme yeteneğiniz önemlidir. D) İnsan fazla yaşadığı için değil, yaşamadıkça yaşlanır. E) insan gençken yapabildiklerini yaşlanınca yapamaz. YKS Deneme Sınavı - 5 / Temel Yeterlilik Testi FEN BİLİMLERİ YAYINLARI 9 FABER Bu gis since 1761 A) B C D E 36. 2
9
36. Zaman bizi sertleştiriyor, eski çocuksu heyecanlarımız, ilk
karşılaşma anlarının yarattığı o gizlenmez sevinç yerini
kuşkulara, hep aynı olanla çarpışmanın verdiği bıkkınlığa,
yaşamın geçip giden hızına asla yetişemeyeceğimizi an-
lamanın verdiği bulantıya, acımasız bir kendini yok edişe,
sonsuz bir gizlenmeye, içe kapanmaya dönüşüyor.
Böyle düşünen bir kişi için aşağıdakilerden hangisi
söylenemez?
RC
since 1761
A Tüm olumsuzluklara rağmen umudu vardır.
B) Zamanın acımasız olduğuna inanmaktadır. V
C) Geçmişe özlem duymaktadır.
D) Zamanla insan ve yaşamın değiştiğini düşünmektedir.
E) Gelecek için endişelenmektedir.
Diğer sayfaya geçiniz.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
9 36. Zaman bizi sertleştiriyor, eski çocuksu heyecanlarımız, ilk karşılaşma anlarının yarattığı o gizlenmez sevinç yerini kuşkulara, hep aynı olanla çarpışmanın verdiği bıkkınlığa, yaşamın geçip giden hızına asla yetişemeyeceğimizi an- lamanın verdiği bulantıya, acımasız bir kendini yok edişe, sonsuz bir gizlenmeye, içe kapanmaya dönüşüyor. Böyle düşünen bir kişi için aşağıdakilerden hangisi söylenemez? RC since 1761 A Tüm olumsuzluklara rağmen umudu vardır. B) Zamanın acımasız olduğuna inanmaktadır. V C) Geçmişe özlem duymaktadır. D) Zamanla insan ve yaşamın değiştiğini düşünmektedir. E) Gelecek için endişelenmektedir. Diğer sayfaya geçiniz.
rest-3
1. Edebiyat, küçük yaştan duyurur bize yaşamın an-
lamını. Bir şifre gibidir önceleri. Bir çaba gösterir-
seniz, yenersiniz zorluklan. Yavaş yavaş yaşamın
gizleri serilir gözünüzün önüne. Sevinçlerin, çog-
kuların, aşkların neden ve niçinlerin anlaşılır ha-
le gelir. Bir bilmece gibiyizdir kendimize önceleri.
Kendimizi çözmemiz gerekir; yaşamı tutmak, mut-
luluk payımızı almamız için. Edebiyat ürünleri, yani
şiirler öyküler, romanlar, öncelerimiz, yol gösterici-
lerimiz, kendi içimizdeki gizli ülkeye götürür bizi.
Bu parçada aşağıdakilerden hangisine değinil-
memiştir?
A) Insanoğlunun kendini bulması, çözmesi yolun-
da edebiyatın da rolü olduğuna
B) Her insanın kalbinin derinliklerinde gizil kalmış
taraflann olduğuna
C) Yaşam boyunca tadilan duyguların gizemini
edebiyatın çözdüğüne
D) Edebiyat ürünlerinin insanların sır dolu iç dün-
yalarına yeni yeni sırlar eklediğine
E) Insanoğlunun yaşamdan hak ettiklerini alabil-
mesi için önce kendini çözmesi gerektiğine
9
I
1
2. İlk basıkısı 1924 yılında yapılan bu romanın ya-
zanı Orhan Mithat, günümüzde bilinmemektedir.
Konusu, Osmanlı Devleti'nin son döneminde ge-
çen bir aşk hikâyesidir. Yazar Orhan Mithat, bu
eserlerinde Klasik Türk Edebiyatının özgün örnek-
lerinden birini yaratmıştır. "Aşk ihtiyacı" mağlup
olan insanların ve kazanan aşkın romanıdır.
Bu parçadan "Aşk İhtiyacı" romanıyla ilgili aşağı-
dakilerden hangisi varılamaz?
A) Yazıldığı yıllarda ilgi görmediği
B) Romanın yayımlandığı zaman
C) Yazarın giderek unutulduğu
D) benzerlerinden farklı bir eser olduğu
E) Konusunun aşk hikâyesi olduğu
3
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
rest-3 1. Edebiyat, küçük yaştan duyurur bize yaşamın an- lamını. Bir şifre gibidir önceleri. Bir çaba gösterir- seniz, yenersiniz zorluklan. Yavaş yavaş yaşamın gizleri serilir gözünüzün önüne. Sevinçlerin, çog- kuların, aşkların neden ve niçinlerin anlaşılır ha- le gelir. Bir bilmece gibiyizdir kendimize önceleri. Kendimizi çözmemiz gerekir; yaşamı tutmak, mut- luluk payımızı almamız için. Edebiyat ürünleri, yani şiirler öyküler, romanlar, öncelerimiz, yol gösterici- lerimiz, kendi içimizdeki gizli ülkeye götürür bizi. Bu parçada aşağıdakilerden hangisine değinil- memiştir? A) Insanoğlunun kendini bulması, çözmesi yolun- da edebiyatın da rolü olduğuna B) Her insanın kalbinin derinliklerinde gizil kalmış taraflann olduğuna C) Yaşam boyunca tadilan duyguların gizemini edebiyatın çözdüğüne D) Edebiyat ürünlerinin insanların sır dolu iç dün- yalarına yeni yeni sırlar eklediğine E) Insanoğlunun yaşamdan hak ettiklerini alabil- mesi için önce kendini çözmesi gerektiğine 9 I 1 2. İlk basıkısı 1924 yılında yapılan bu romanın ya- zanı Orhan Mithat, günümüzde bilinmemektedir. Konusu, Osmanlı Devleti'nin son döneminde ge- çen bir aşk hikâyesidir. Yazar Orhan Mithat, bu eserlerinde Klasik Türk Edebiyatının özgün örnek- lerinden birini yaratmıştır. "Aşk ihtiyacı" mağlup olan insanların ve kazanan aşkın romanıdır. Bu parçadan "Aşk İhtiyacı" romanıyla ilgili aşağı- dakilerden hangisi varılamaz? A) Yazıldığı yıllarda ilgi görmediği B) Romanın yayımlandığı zaman C) Yazarın giderek unutulduğu D) benzerlerinden farklı bir eser olduğu E) Konusunun aşk hikâyesi olduğu 3