Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

Divan edebiyatı ile Osmanlı tarih ve medeniyetini çok
iyi bilen Yahya Kemal, gençlik yıllarında on yıl kaldığı
Paris'te Batı kültür, şiir ve sanatını da yakından tanımış ve
özümsemişti. Yahya Kemal'in bir ara kendini Nevyunanilik
akımına kaptırmasında bu kültürün tesiri vardır. Fakat o,
aynı zamanda sahip olduğu eski Türk kültürü sayesinde
bu akımı aşmayı bilmiş ve okuyucularına derinden tesir
eden büyük bir senteze ulaşmıştır.
Bu parçadan Yahya Kemal ile ilgili olarak aşağıda-
kilerden hangisi çıkarılamaz?
A) Bir dönem yurt dışında kalmıştır. 1
B) Batı şiirini yakından tanımıştır. bot kulturu
Osmanlıcılık akımının öncüsü olmuştur.
D) Nevyunanilik akımından etkilenmiştir.
E) Kültürel bir sentez yapmayı başarmıştır.V
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Divan edebiyatı ile Osmanlı tarih ve medeniyetini çok iyi bilen Yahya Kemal, gençlik yıllarında on yıl kaldığı Paris'te Batı kültür, şiir ve sanatını da yakından tanımış ve özümsemişti. Yahya Kemal'in bir ara kendini Nevyunanilik akımına kaptırmasında bu kültürün tesiri vardır. Fakat o, aynı zamanda sahip olduğu eski Türk kültürü sayesinde bu akımı aşmayı bilmiş ve okuyucularına derinden tesir eden büyük bir senteze ulaşmıştır. Bu parçadan Yahya Kemal ile ilgili olarak aşağıda- kilerden hangisi çıkarılamaz? A) Bir dönem yurt dışında kalmıştır. 1 B) Batı şiirini yakından tanımıştır. bot kulturu Osmanlıcılık akımının öncüsü olmuştur. D) Nevyunanilik akımından etkilenmiştir. E) Kültürel bir sentez yapmayı başarmıştır.V
7. Bedri Rahmi Eyüboğlu'nun şairliği ile ressamlığı sürekli
karşılaştırılmış bir zamanlar. İlginç olan, bu konudaki tar-
tışmaya kendisinin de dâhil olması. Bedri Rahmi Eyüboğlu
bir yazısında kendi durumunu şöyle yorumlar: Bir elinde
dolma kalem, bir elinde fırça ile dolaştığı için elleri daima
boya içerisindedir. Resimden yorulunca yazı yazmaya baş-
lar. Kendini ressamlara sorarsanız "Ressamlığı şöyle böyle
ama iyi şiir yazar." derler. Yazarlara ve şairlere sorarsanız
"Şairliği şöyle böyle fakat iyi resimler yapar." derler. İşte bu
saptamalar,
Bu parça aşağıdakilerin hangisiyle sürdürülürse
"Sanatsal yetkinlik, alan bilgisine sahip olanların kolay
kolay yapıştırmadığı bir etikettir." düşüncesi ön plana
çıkarılmış olur?
A) sanatsal beğenide göreceli bir yaklaşımın olduğunu
göstermektedir
B) sanatta odak kayması yaşayanların üst düzey eserler
yaratamayacağını kanıtlar
C) sanatsal donanımın yükselmesi durumunda beğeni
çıtasının da yükseleceğini ortaya koyar
D farklı sanatsal disiplinlerin farklı yetenekler gerektirdiği
görüşünü doğrular
E) sanatta zirvenin veya son noktanın olmadığına ve sanat-
çının daima daha iyiye talip olması gerektiğine işaret
eder
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
7. Bedri Rahmi Eyüboğlu'nun şairliği ile ressamlığı sürekli karşılaştırılmış bir zamanlar. İlginç olan, bu konudaki tar- tışmaya kendisinin de dâhil olması. Bedri Rahmi Eyüboğlu bir yazısında kendi durumunu şöyle yorumlar: Bir elinde dolma kalem, bir elinde fırça ile dolaştığı için elleri daima boya içerisindedir. Resimden yorulunca yazı yazmaya baş- lar. Kendini ressamlara sorarsanız "Ressamlığı şöyle böyle ama iyi şiir yazar." derler. Yazarlara ve şairlere sorarsanız "Şairliği şöyle böyle fakat iyi resimler yapar." derler. İşte bu saptamalar, Bu parça aşağıdakilerin hangisiyle sürdürülürse "Sanatsal yetkinlik, alan bilgisine sahip olanların kolay kolay yapıştırmadığı bir etikettir." düşüncesi ön plana çıkarılmış olur? A) sanatsal beğenide göreceli bir yaklaşımın olduğunu göstermektedir B) sanatta odak kayması yaşayanların üst düzey eserler yaratamayacağını kanıtlar C) sanatsal donanımın yükselmesi durumunda beğeni çıtasının da yükseleceğini ortaya koyar D farklı sanatsal disiplinlerin farklı yetenekler gerektirdiği görüşünü doğrular E) sanatta zirvenin veya son noktanın olmadığına ve sanat- çının daima daha iyiye talip olması gerektiğine işaret eder
20. yüzyılın son çeyreğinde ortaya çıkan birbirinden farklı sanat
eğitimi modelleri ve yaklaşımları olmasına rağmen temelde hep-
sinin amacı farklı düşünüp yaratıcılığını ortaya koyabilen, et-
rafındaki bilgileri sanat potası içerisinde eriterek sorgulayan
bireyler yetiştirmek; varoluşsal bağlamda yaşamı özümsetmek
ve bireyin kendisini gerçekleştirmesine katkıda bulunmaktır.
Bu cümle ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylene-
mez?
✓
A) Sanat eğitiminin amacının ne olduğu ifade edilmiştir.
By Birden fazla yargıyı içinde bulundurmaktadır.
C) Sanat eğitimi modelleri ve yaklaşımları hakkında bir genel-
leme yapılmıştır.
D) Sanat eğitimi model ve yaklaşımların ne zaman çıktığına
dair bilgi barındırmaktadır.
E) Amaç-sonuç bağlantısı kurularak bilgi verilmiştir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
20. yüzyılın son çeyreğinde ortaya çıkan birbirinden farklı sanat eğitimi modelleri ve yaklaşımları olmasına rağmen temelde hep- sinin amacı farklı düşünüp yaratıcılığını ortaya koyabilen, et- rafındaki bilgileri sanat potası içerisinde eriterek sorgulayan bireyler yetiştirmek; varoluşsal bağlamda yaşamı özümsetmek ve bireyin kendisini gerçekleştirmesine katkıda bulunmaktır. Bu cümle ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylene- mez? ✓ A) Sanat eğitiminin amacının ne olduğu ifade edilmiştir. By Birden fazla yargıyı içinde bulundurmaktadır. C) Sanat eğitimi modelleri ve yaklaşımları hakkında bir genel- leme yapılmıştır. D) Sanat eğitimi model ve yaklaşımların ne zaman çıktığına dair bilgi barındırmaktadır. E) Amaç-sonuç bağlantısı kurularak bilgi verilmiştir.
19.
Bu duruma "merhamet yorgunluğu" diyoruz. Bunun se-
bebi, başkalarının acılarını gören profesyonellerin, kendi duy-
gularının etkilenmesini önlemek adına otokontrolü abartmış
olmalarıdır. Polis memurları, fizik tedavi uzmanları, psikolog-
lar, hemşireler, sosyal hizmet çalışanları ve öğretmenler gi-
bi bazı meslek icraçıları merhamet yorgunluğu adına risk
gruplarıdır. Bu alanlarda çalışanlar gördükleri karşısında en
çok acı eken ve duygularıyla mücadele etmek zorunda ka-
lanlardır. Bu profesyoneller, düşünsel ve duygusal empati
arasında sağlam bir uyum oluşturmayı öğrenmeli ve mes-
leklerini böyle sürdürmelidir.
----
Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre aşağıdaki-
lerden hangisi getirilmelidir?
Bazı insanlar, özellikle insanlarla sürekli iletişim hâlinde
olan profesyoneller, empatiyi az kullandıklarında mesle-
ki hasara uğrarlar.
B) Kişisel konforu merhametin önünde tutanlar, mesleki ha-
yatlarında başarıya ve mutluluğa ulaşamadıklarını fark
edecektir.
C) Bireysel mutluluğun, bize ihtiyacı olan insanlara el uzat-
maktan, onların dertleriyle dertlenmekten geçtiği akıldan
çıkarılmamalıdır.
D) Mesleki yetersizlikten kaynaklanan bencil tavır, kişilerin
çevresiyle uyumsuz bireyler olarak tanınmasına neden
olmaktadır.
E) Hayatı zorluklar içinde geçen insanlarda görülen anla-
yışsızlık hâli, ondan hizmet alanlar kadar kişinin kendi-
sine de zarar vermektedir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
19. Bu duruma "merhamet yorgunluğu" diyoruz. Bunun se- bebi, başkalarının acılarını gören profesyonellerin, kendi duy- gularının etkilenmesini önlemek adına otokontrolü abartmış olmalarıdır. Polis memurları, fizik tedavi uzmanları, psikolog- lar, hemşireler, sosyal hizmet çalışanları ve öğretmenler gi- bi bazı meslek icraçıları merhamet yorgunluğu adına risk gruplarıdır. Bu alanlarda çalışanlar gördükleri karşısında en çok acı eken ve duygularıyla mücadele etmek zorunda ka- lanlardır. Bu profesyoneller, düşünsel ve duygusal empati arasında sağlam bir uyum oluşturmayı öğrenmeli ve mes- leklerini böyle sürdürmelidir. ---- Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre aşağıdaki- lerden hangisi getirilmelidir? Bazı insanlar, özellikle insanlarla sürekli iletişim hâlinde olan profesyoneller, empatiyi az kullandıklarında mesle- ki hasara uğrarlar. B) Kişisel konforu merhametin önünde tutanlar, mesleki ha- yatlarında başarıya ve mutluluğa ulaşamadıklarını fark edecektir. C) Bireysel mutluluğun, bize ihtiyacı olan insanlara el uzat- maktan, onların dertleriyle dertlenmekten geçtiği akıldan çıkarılmamalıdır. D) Mesleki yetersizlikten kaynaklanan bencil tavır, kişilerin çevresiyle uyumsuz bireyler olarak tanınmasına neden olmaktadır. E) Hayatı zorluklar içinde geçen insanlarda görülen anla- yışsızlık hâli, ondan hizmet alanlar kadar kişinin kendi- sine de zarar vermektedir.
37-38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Psikoloji literatürünün önemli isimlerinden olan Abraham Maslow'u
meşhur yapan "İhtiyaçlar Hiyerarşisi Teorisi"dir. Maslow, başarıya
ve mutluluğa giden yolda insanların neye ihtiyacı olduğunu belir-
leyebilmek için tanınmış birçok kişinin biyografisini inceledikten
sonra gördüğü ortak temalardan hareketle şu sonuca ulaşmış: In-
sanın hayatına devam edebilmesini sağlayan beş temel motivas-
yon kümesi vardır ve bunlar hiyerarşik biçimde dizilmişler. Bunlar-
dan ilki yeme, içme, barınma gibi en temel ihtiyaçları kapsayan
fizyolojik ihtiyaçlardır. Maslow'a göre fizyolojik ihtiyaçlarını karşı-
layan kişi için yeni motivasyon; hayat güvenliğini sağlamak, ken-
dini fiziksel ve ruhsal anlamda tehlikelerden korumaktır. Hayatta
kalabilmek için temel ihtiyaçlarını karşılamış, güvenlik ihtiyacı da
tamamlanmış kişinin hayatını idame ettirmesindeki yeni motivas-
yonu; diğer insanlarla bir arada olma, başkalarıyla iletişim kura-
bilmektir. Kısacası yeni basamak, sosyal ihtiyaçlardır.
37. Bu parçadan Maslow'un ortaya koyduğu teori ile ilgili
aşağıdakilerin hangisine ulaşılabilir?
A) Daha çok, insanın biyolojik tarafına yönelik bir temellen-
dirmeye dayanmaktadır.
B) Gerçek yaşamlardan hareketle genel bir sınıflandırma
amacı taşımaktadır.
C) Öznel değerlendirmelerle gerçeklikten uzak bir bakış açı-
sını yansıtmaktadır.
D) Sonuç odaklı bir yaklaşımla yalnızca başarıyı ön plana
çıkarmaktadır.
E) Birtakım teorik açıklamalarla kavranması güç bir yakla-
şim sergilemektedir.
38. Bu parçaya göre Maslow'un teorisini geçerli kabul eden
birinin aşağıdakilerden hangisini söylemesi beklenmez?
A) Fizyolojik ihtiyaçları karşılanmamış birinin bütün moti-
vasyonu, bu kapsamdaki eksiklerini nasıl ve nereden te-
min edeceğine yöneliktir.
B) Bütün başarılı insanların ortak ve en dikkate değer özel-
liği, önlerindeki bütün zorlukları sabırla aşmada göster-
dikleri inanç ve kararlılıktır.
C) Belirli bir aşamada yeterli doyuma ulaşamayan insanın,
sonraki adımlar için kendisinden beklenen çabayı sergi-
leyebilmesi son derece zordur.
D) Toplumsallaşma, önemli bir ihtiyaç olsa da kişinin böyle
bir talepte bulunabilmesi için önceki basamaklarla ilgili
doygunluk içinde bulunması gerekir.
E) Insanın ilk ve temel ihtiyaçları karşılandıktan sonra bun-
ların sürdürülmesine yönelik endişesi, güvenlikle ilgili mo-
tivasyonunu ortaya çıkarmaktadır.
TÜRKCE
Yap
teri
ya
çal
yıs
rar
gu
dü
rin
ye
ler
gu
nir
gü
39
14
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
37-38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Psikoloji literatürünün önemli isimlerinden olan Abraham Maslow'u meşhur yapan "İhtiyaçlar Hiyerarşisi Teorisi"dir. Maslow, başarıya ve mutluluğa giden yolda insanların neye ihtiyacı olduğunu belir- leyebilmek için tanınmış birçok kişinin biyografisini inceledikten sonra gördüğü ortak temalardan hareketle şu sonuca ulaşmış: In- sanın hayatına devam edebilmesini sağlayan beş temel motivas- yon kümesi vardır ve bunlar hiyerarşik biçimde dizilmişler. Bunlar- dan ilki yeme, içme, barınma gibi en temel ihtiyaçları kapsayan fizyolojik ihtiyaçlardır. Maslow'a göre fizyolojik ihtiyaçlarını karşı- layan kişi için yeni motivasyon; hayat güvenliğini sağlamak, ken- dini fiziksel ve ruhsal anlamda tehlikelerden korumaktır. Hayatta kalabilmek için temel ihtiyaçlarını karşılamış, güvenlik ihtiyacı da tamamlanmış kişinin hayatını idame ettirmesindeki yeni motivas- yonu; diğer insanlarla bir arada olma, başkalarıyla iletişim kura- bilmektir. Kısacası yeni basamak, sosyal ihtiyaçlardır. 37. Bu parçadan Maslow'un ortaya koyduğu teori ile ilgili aşağıdakilerin hangisine ulaşılabilir? A) Daha çok, insanın biyolojik tarafına yönelik bir temellen- dirmeye dayanmaktadır. B) Gerçek yaşamlardan hareketle genel bir sınıflandırma amacı taşımaktadır. C) Öznel değerlendirmelerle gerçeklikten uzak bir bakış açı- sını yansıtmaktadır. D) Sonuç odaklı bir yaklaşımla yalnızca başarıyı ön plana çıkarmaktadır. E) Birtakım teorik açıklamalarla kavranması güç bir yakla- şim sergilemektedir. 38. Bu parçaya göre Maslow'un teorisini geçerli kabul eden birinin aşağıdakilerden hangisini söylemesi beklenmez? A) Fizyolojik ihtiyaçları karşılanmamış birinin bütün moti- vasyonu, bu kapsamdaki eksiklerini nasıl ve nereden te- min edeceğine yöneliktir. B) Bütün başarılı insanların ortak ve en dikkate değer özel- liği, önlerindeki bütün zorlukları sabırla aşmada göster- dikleri inanç ve kararlılıktır. C) Belirli bir aşamada yeterli doyuma ulaşamayan insanın, sonraki adımlar için kendisinden beklenen çabayı sergi- leyebilmesi son derece zordur. D) Toplumsallaşma, önemli bir ihtiyaç olsa da kişinin böyle bir talepte bulunabilmesi için önceki basamaklarla ilgili doygunluk içinde bulunması gerekir. E) Insanın ilk ve temel ihtiyaçları karşılandıktan sonra bun- ların sürdürülmesine yönelik endişesi, güvenlikle ilgili mo- tivasyonunu ortaya çıkarmaktadır. TÜRKCE Yap teri ya çal yıs rar gu dü rin ye ler gu nir gü 39 14
23. Aşağıdaki yargılardan hangisi "Kemik erimesi, elli yaşından son-
ra kadınlarda erkeklerden daha çok görülür." cümlesinden kesin
olarak çıkarılabilir?
A Kemik erimesinin ortaya çıkmasında yaş faktörü ikinci derece-
de önemlidir.
BY lleri yaş, kemik erimesinde en önemli risk faktörüdür.
C) Kemik erimesi yaşayan kadınlar arasında elli yaşın altındakiler,
elli yaşın üzerine oranla oldukça azdır.
D) Kadınlarda kemik yapısı erkeklere oranla daha incedir.
E) Elli yaşını geçmiş erkeklerde de kemik erimesi riski görülebilir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
23. Aşağıdaki yargılardan hangisi "Kemik erimesi, elli yaşından son- ra kadınlarda erkeklerden daha çok görülür." cümlesinden kesin olarak çıkarılabilir? A Kemik erimesinin ortaya çıkmasında yaş faktörü ikinci derece- de önemlidir. BY lleri yaş, kemik erimesinde en önemli risk faktörüdür. C) Kemik erimesi yaşayan kadınlar arasında elli yaşın altındakiler, elli yaşın üzerine oranla oldukça azdır. D) Kadınlarda kemik yapısı erkeklere oranla daha incedir. E) Elli yaşını geçmiş erkeklerde de kemik erimesi riski görülebilir.
kw
mal
a g
2.
Son zamanlarda matematik eğitimi alanında gerçekleştirilen araş-
tırmalar, öğrencilerin matematiksel muhakeme yapmalarını sağ-
lama ve onlar için matematiği anlamlı hâle getirmenin önemini
vurgulamaktadır; zira bugünün matematiğinde yalnızca hesaba
dayalı beceri değil, farklı problemleri çözebilmek için matematik-
sel akıl yürütme ve derinlemesine düşünme gerekmektedir.
Bu cümleden kesin olarak çıkarılacak yargı aşağıdakilerden
hangisidir?
Matematik, günümüzde farklı bilim dallarına dayalı problem-
lerin çözümünde kullanılmaktadır.
B) Matematik sadece hesap yeteneğini değil, farklı sorunları çöz-
mek için düşünme becerisi de kazandırır.
C) Günümüz matematik eğitimindeki araştırmalar, matematiğin
sadece bir alanı değil birden çok alanı etkilediğini ortaya koy-
maktadır.
D) Akıl yürütme ve muhakeme yapabilmek için matematiğin önemi
yapılan araştırmalarla ortaya konmuştur.
E) Günümüz matematiğinde sadece hesaba değil, farklı sorun-
ları çözmek için muhakeme ve akıl yürütmeye de ihtiyaç vardır.
D
4
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
kw mal a g 2. Son zamanlarda matematik eğitimi alanında gerçekleştirilen araş- tırmalar, öğrencilerin matematiksel muhakeme yapmalarını sağ- lama ve onlar için matematiği anlamlı hâle getirmenin önemini vurgulamaktadır; zira bugünün matematiğinde yalnızca hesaba dayalı beceri değil, farklı problemleri çözebilmek için matematik- sel akıl yürütme ve derinlemesine düşünme gerekmektedir. Bu cümleden kesin olarak çıkarılacak yargı aşağıdakilerden hangisidir? Matematik, günümüzde farklı bilim dallarına dayalı problem- lerin çözümünde kullanılmaktadır. B) Matematik sadece hesap yeteneğini değil, farklı sorunları çöz- mek için düşünme becerisi de kazandırır. C) Günümüz matematik eğitimindeki araştırmalar, matematiğin sadece bir alanı değil birden çok alanı etkilediğini ortaya koy- maktadır. D) Akıl yürütme ve muhakeme yapabilmek için matematiğin önemi yapılan araştırmalarla ortaya konmuştur. E) Günümüz matematiğinde sadece hesaba değil, farklı sorun- ları çözmek için muhakeme ve akıl yürütmeye de ihtiyaç vardır. D 4
Paragraf
3.
1.
Sanat alanında temsil sorunsalının temeli, gören ile
görülen arasındaki ilişkidir. İzlenimciliğe kadar Bati
sanatının temeli Platon'un "ayna" kuramına
dayanmaktaydı ve "zihnimizin gerçekliği ayna gibi
yansıtabildiği" düşünülmekteydi. (Bir kavramın
şekillendiği kültürel koşulları açıklama)
II. Zihin dışındaki nesneler yeterli, kesin ve doğru bir
şekilde "temsil" edilebilirdi yani bir sanat yapıtı
gerçekliği yeniden üretebilirdi, Izlenimcilik ise
temsilin gören ve görülen arasındaki karşılıklı
ilişkiden doğduğu ve temsile soyunan sanatçının
bunları göz ardı etmemesi gerektiği düşüncesini
sanat tartışmalarına dâhil etmiştir. (Kavramsal bilgi
verme)
III. Çevirmen metnin mahremiyetini hak ederek ona
teslim olmalıdır. Zira bu şekilde metnin özel
çağrısına kulak verebilir. Çevirirken metni, dilin
sınırlarını göstermeye sevk etmelidir. Sömürgeci
bakışı yeniden kurmamak için kaynaktaki retoriği
aktarabilmelidir. Ayrıca çevirmen, iyi ve kötü
edebiyatı ayırt edecek kadar kaynak dizgedeki
yazınsal üretimleri bilmelidir. (Tercüme faaliyetlerle
ilgili gerekliliklerden söz etme)
IV. Çeviri kavramsallaştırmalarındaki farklılıkların
tespitinin çeviribilim açısından bir yararı da
"sadakat" temelli paradigma öncesi söylemlerin
hålen bazı çevrelerde kabul görmesi ve bunların
çürütülmesinde çevirinin aynılık-farklılık ikili
zıtlığında değil dinamik ve değişken bir temsiliyet
bağlamında ele alınmasının etkili olabilmesidir.
(Saptamada bulunma)
V. Devletlerin güçleri sadece siyasi yapılanma ve
bölgedeki otoriteleri ile sınırlı olmamaktadır.
Eğitilmiş toplumların refah seviyesini yakalaması,
yönetim düzeninin sağlam temeller üzerine
kurulması açısından ehemmiyet arz etmektedir.
(Idari bir yapının öneminden söz etme)
Yukarıdaki numaralanmış parçalardan hangisi ayraç
içerisindeki kavramla ilişkilendirilemez?
A) II
B) IV
C) I
D) V
E) III
4.
Ambal
madde
onların
kolaylı
yer alr
maksa
olarak
selülo
madd-
konuc
1.
11.
Yuka
çalışı
A) Ya
Saptama
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Paragraf 3. 1. Sanat alanında temsil sorunsalının temeli, gören ile görülen arasındaki ilişkidir. İzlenimciliğe kadar Bati sanatının temeli Platon'un "ayna" kuramına dayanmaktaydı ve "zihnimizin gerçekliği ayna gibi yansıtabildiği" düşünülmekteydi. (Bir kavramın şekillendiği kültürel koşulları açıklama) II. Zihin dışındaki nesneler yeterli, kesin ve doğru bir şekilde "temsil" edilebilirdi yani bir sanat yapıtı gerçekliği yeniden üretebilirdi, Izlenimcilik ise temsilin gören ve görülen arasındaki karşılıklı ilişkiden doğduğu ve temsile soyunan sanatçının bunları göz ardı etmemesi gerektiği düşüncesini sanat tartışmalarına dâhil etmiştir. (Kavramsal bilgi verme) III. Çevirmen metnin mahremiyetini hak ederek ona teslim olmalıdır. Zira bu şekilde metnin özel çağrısına kulak verebilir. Çevirirken metni, dilin sınırlarını göstermeye sevk etmelidir. Sömürgeci bakışı yeniden kurmamak için kaynaktaki retoriği aktarabilmelidir. Ayrıca çevirmen, iyi ve kötü edebiyatı ayırt edecek kadar kaynak dizgedeki yazınsal üretimleri bilmelidir. (Tercüme faaliyetlerle ilgili gerekliliklerden söz etme) IV. Çeviri kavramsallaştırmalarındaki farklılıkların tespitinin çeviribilim açısından bir yararı da "sadakat" temelli paradigma öncesi söylemlerin hålen bazı çevrelerde kabul görmesi ve bunların çürütülmesinde çevirinin aynılık-farklılık ikili zıtlığında değil dinamik ve değişken bir temsiliyet bağlamında ele alınmasının etkili olabilmesidir. (Saptamada bulunma) V. Devletlerin güçleri sadece siyasi yapılanma ve bölgedeki otoriteleri ile sınırlı olmamaktadır. Eğitilmiş toplumların refah seviyesini yakalaması, yönetim düzeninin sağlam temeller üzerine kurulması açısından ehemmiyet arz etmektedir. (Idari bir yapının öneminden söz etme) Yukarıdaki numaralanmış parçalardan hangisi ayraç içerisindeki kavramla ilişkilendirilemez? A) II B) IV C) I D) V E) III 4. Ambal madde onların kolaylı yer alr maksa olarak selülo madd- konuc 1. 11. Yuka çalışı A) Ya Saptama
B B B
àl
ok,
k, ve
ak
ce
m bu
air
ürül
da
polimal
23. İster kâğıt üstünde olsun ister ağızdan, benim sevdiğim
konuşma; düpedüz, içten gelen, lezzetli, şürli, sıkı ve kisą.
keşen bir konuşmadır. Güç olsun zararı yok ama sıkıcı
olmasın; süsten, özentiden kaçsın; düzensiz, gelişigüzel
ve korkmadan yürüsün. Dinleyen, her yediği lokmayı
aktadarak yesin. Konuşma Sueton'un, Julius Caesar'ın
konuşması için dediği gibi, askerce olsun ama ukalaca,
avukatça, vaizçe olmasın.
TÜRKÇE
their
Bu parçada düşüncelerini dile getiren kişi,
Erdal Bey, geçen gün internette gördüğü bir
konuşmadan çok etkilenmiş, jest ye mimiklerini.
oradaki konuşmacı gibi kontrol ederse aynı şekilde
insanları etkileyebileceğini düşünmüştür.
1. Merve Hanım'ın konuşmasındaki her cümle, not
alınıp üzerinde düşünülecek türdendi.
Haluk Bey'in konuşması sırasında kurduğu
cümlelerde öğreticiliğe dair herhangi bir iz yoktu,
dinleyicilerin de en çok hoşuna giden bu olmalıydı.
IV. Süleyman Bey, kurduğu devrik cümlelerle şiirsel bir
anlatım yakalamıştı.
V Yasemin Hanım, derinliği olan cümleler kuruyor fakat
sözü de uzatmıyordu. Dinlediğim en kısa soluklu
konuşma onunkisiydi.
cümlelerinde konuşma özellikleri hakkında bilgi
verilen kişilerin hangisinden olumlu anlamda
etkilenmez?
Erdal Bey
C) Haluk Bey
B) Merve Hanım
D) Suleyman Bey
E) Yasemin Hanım
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
B B B àl ok, k, ve ak ce m bu air ürül da polimal 23. İster kâğıt üstünde olsun ister ağızdan, benim sevdiğim konuşma; düpedüz, içten gelen, lezzetli, şürli, sıkı ve kisą. keşen bir konuşmadır. Güç olsun zararı yok ama sıkıcı olmasın; süsten, özentiden kaçsın; düzensiz, gelişigüzel ve korkmadan yürüsün. Dinleyen, her yediği lokmayı aktadarak yesin. Konuşma Sueton'un, Julius Caesar'ın konuşması için dediği gibi, askerce olsun ama ukalaca, avukatça, vaizçe olmasın. TÜRKÇE their Bu parçada düşüncelerini dile getiren kişi, Erdal Bey, geçen gün internette gördüğü bir konuşmadan çok etkilenmiş, jest ye mimiklerini. oradaki konuşmacı gibi kontrol ederse aynı şekilde insanları etkileyebileceğini düşünmüştür. 1. Merve Hanım'ın konuşmasındaki her cümle, not alınıp üzerinde düşünülecek türdendi. Haluk Bey'in konuşması sırasında kurduğu cümlelerde öğreticiliğe dair herhangi bir iz yoktu, dinleyicilerin de en çok hoşuna giden bu olmalıydı. IV. Süleyman Bey, kurduğu devrik cümlelerle şiirsel bir anlatım yakalamıştı. V Yasemin Hanım, derinliği olan cümleler kuruyor fakat sözü de uzatmıyordu. Dinlediğim en kısa soluklu konuşma onunkisiydi. cümlelerinde konuşma özellikleri hakkında bilgi verilen kişilerin hangisinden olumlu anlamda etkilenmez? Erdal Bey C) Haluk Bey B) Merve Hanım D) Suleyman Bey E) Yasemin Hanım
2B
töder
DENEME SINAVI
25. Soru:
Yanıt: Bana iyi bir roman gösterin ki hayattan alınmış ol-
masın. Mesela Kafka gibi soyutlaşan bir anlatım-
la yazan bir yazarda bile hayat, çeşitli açılardan
yakalanıp önümüze serilir. Niçin roman yazılır?
Hayatı anlamak için, yaşadıklarımızı anlamak ve
onların altını çizmek için, insanın hayatla bağlantı-
sını anlamak için...
Bu parça aşağıdaki sorulardan hangisinin cevabı ola-
foya bilir?
A) Size göre Kafka roman türünde başarılı olmuş mu-
dur?
B) Sizce roman ile hayat arasında doğrudan bir ilişki
var mıdır?
Roman eleştirisi yazmaktaki amacınız nedir?
Roman yazarları toplumun her kesiminden kişilere
eserlerinde yer verir mi?
E) Sizce roman yazarlarının başka türlerde de başarılı
olması mümkün müdür?
1
1
27.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
2B töder DENEME SINAVI 25. Soru: Yanıt: Bana iyi bir roman gösterin ki hayattan alınmış ol- masın. Mesela Kafka gibi soyutlaşan bir anlatım- la yazan bir yazarda bile hayat, çeşitli açılardan yakalanıp önümüze serilir. Niçin roman yazılır? Hayatı anlamak için, yaşadıklarımızı anlamak ve onların altını çizmek için, insanın hayatla bağlantı- sını anlamak için... Bu parça aşağıdaki sorulardan hangisinin cevabı ola- foya bilir? A) Size göre Kafka roman türünde başarılı olmuş mu- dur? B) Sizce roman ile hayat arasında doğrudan bir ilişki var mıdır? Roman eleştirisi yazmaktaki amacınız nedir? Roman yazarları toplumun her kesiminden kişilere eserlerinde yer verir mi? E) Sizce roman yazarlarının başka türlerde de başarılı olması mümkün müdür? 1 1 27.
Usta bir şair olmanın yanında oldukça hoşgörülü biriydi. Sa-
dece okurları tarafından değil, sanatçılar ve eleştirmenlerce
de sevilip sayılırdı. Yeni bir şair, bir şiirini eleştirmesi için ona
gönderdiğinde o şairi hiç küçümsemez; onun şiirlerini ciddi
ciddi incelerdi. Gördüğü eksikleri ortaya koyarken şairi rencide
etmemeye özen gösterirdi. Çoğu zaman bütün gününü, bu tür
şiirleri değerlendirerek geçirirdi.
Bu parçada sözü edilen şair ile ilgili olarak aşağıdakiler-
den hangisi söylenemez?
A) Kendini diğer insanlardan üstün görme özelliğine sahip
değildir.
1
B) Genç şairlerin kendilerini geliştirmelerine imkân tanimaya
çalışır.
C) Çevresi ve okurları tarafından sevilen ve itibar gören bir
kişidir.
D) Zamanının büyük bir kısmını, yeni şiirleri değerlendirmeye
ayırır.
E) Şiirin tek boyutluluğunu, söz oyunlarının kullanılmaması
na bağlar.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Usta bir şair olmanın yanında oldukça hoşgörülü biriydi. Sa- dece okurları tarafından değil, sanatçılar ve eleştirmenlerce de sevilip sayılırdı. Yeni bir şair, bir şiirini eleştirmesi için ona gönderdiğinde o şairi hiç küçümsemez; onun şiirlerini ciddi ciddi incelerdi. Gördüğü eksikleri ortaya koyarken şairi rencide etmemeye özen gösterirdi. Çoğu zaman bütün gününü, bu tür şiirleri değerlendirerek geçirirdi. Bu parçada sözü edilen şair ile ilgili olarak aşağıdakiler- den hangisi söylenemez? A) Kendini diğer insanlardan üstün görme özelliğine sahip değildir. 1 B) Genç şairlerin kendilerini geliştirmelerine imkân tanimaya çalışır. C) Çevresi ve okurları tarafından sevilen ve itibar gören bir kişidir. D) Zamanının büyük bir kısmını, yeni şiirleri değerlendirmeye ayırır. E) Şiirin tek boyutluluğunu, söz oyunlarının kullanılmaması na bağlar.
2.
Aşağıdakilerin hangisinde verilen cümle, ayraç içindeki
sözün anlamını içermemektedir?
A) Yazar, metnin içindeki zamanın saatini kendisinin
kurması gerektiğini biliyor çünkü tedbirini ona göre
alıp kalemini ona göre oynatıyor. (Yazma tekniğine
hakimiyet)
B) Öykülerde onlarca anlatım tekniğini bir arada ustaca
kullanması ve bunların gayet anlaşılır olması, yazarlığı
meslek edinen gençlerin de önünü açmıştır. (Örnek
alınmak)
C) Çeşitli sanat dallarını kesin sınırlarıyla birbirinden
ayırmanın imkânsızlığı da bilinen bir gerçektir; bir sanat
dalı, varlığını korumaya çalışırken kendisine yakın diğer
sanat kolları ile sarmalanır. (Etkileşim)
D) Bazı yazarların, o yazarın adıyla anılan ve çıkacak her
yeni kitabını sabırsızlıkla bekleyen kemik okuyucuları
vardır. (Beğenilme)
E) Kimi yazar ve şairler kıymetinin yeterince bilinmediği
saplantısından, bir konuda kimsenin kendileri kadar
uzman olmadığı inancından ve arzusundan beslenir.
(Yenilikçi olma)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
2. Aşağıdakilerin hangisinde verilen cümle, ayraç içindeki sözün anlamını içermemektedir? A) Yazar, metnin içindeki zamanın saatini kendisinin kurması gerektiğini biliyor çünkü tedbirini ona göre alıp kalemini ona göre oynatıyor. (Yazma tekniğine hakimiyet) B) Öykülerde onlarca anlatım tekniğini bir arada ustaca kullanması ve bunların gayet anlaşılır olması, yazarlığı meslek edinen gençlerin de önünü açmıştır. (Örnek alınmak) C) Çeşitli sanat dallarını kesin sınırlarıyla birbirinden ayırmanın imkânsızlığı da bilinen bir gerçektir; bir sanat dalı, varlığını korumaya çalışırken kendisine yakın diğer sanat kolları ile sarmalanır. (Etkileşim) D) Bazı yazarların, o yazarın adıyla anılan ve çıkacak her yeni kitabını sabırsızlıkla bekleyen kemik okuyucuları vardır. (Beğenilme) E) Kimi yazar ve şairler kıymetinin yeterince bilinmediği saplantısından, bir konuda kimsenin kendileri kadar uzman olmadığı inancından ve arzusundan beslenir. (Yenilikçi olma)
6.
Gazetelerin günlük yazılarını okuyorsanız yazıların tümü-
nü onaylamak veya beğenmek zorunda değilsiniz. Medeni
bir gazete okuyucusuysanız izleyeceğiniz iki yol vardır.
Birincisi o yazarın yazılarını okumazsınız. İkincisi elinize
kâğıdı, kalemi alır, yazara yanlış düşündüğünü, soruna
öyle bakmaması gerektiğini, kısacası eleştirilerinizi dile
getirirsiniz. Unutulmamalı ki salt gazetelerde değil, hayatın
diğer alanlarında da tepkilerin dile getirilmesi gerekiyor.
Toplumun düşünce dinamiği bu yolla artar, gelişir. Ancak
tepkiler, eleştiriler kabalaşmadan, hakaret veya küfretme-
den dile getirilirse...
Bu parçanın yazarının anlatmak istediği aşağıdakiler-
den hangisidir?
A Tepki göstermek, her çağdaş insanın hakkıdır.
B) Gazete okuru olmanın da kendine göre zorlukları olabilir.
C) Insanlar arasında görüş birliğine varmak kolay değildir.
D) Eleştiri ve değerlendirmeler, saygı kuralları içinde yapıl-
malıdır.
Gazete yazıları geniş okur kitlesine sahiptir.
FEN BİLİMLERİ YAYINLARI
64
a
H
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
6. Gazetelerin günlük yazılarını okuyorsanız yazıların tümü- nü onaylamak veya beğenmek zorunda değilsiniz. Medeni bir gazete okuyucusuysanız izleyeceğiniz iki yol vardır. Birincisi o yazarın yazılarını okumazsınız. İkincisi elinize kâğıdı, kalemi alır, yazara yanlış düşündüğünü, soruna öyle bakmaması gerektiğini, kısacası eleştirilerinizi dile getirirsiniz. Unutulmamalı ki salt gazetelerde değil, hayatın diğer alanlarında da tepkilerin dile getirilmesi gerekiyor. Toplumun düşünce dinamiği bu yolla artar, gelişir. Ancak tepkiler, eleştiriler kabalaşmadan, hakaret veya küfretme- den dile getirilirse... Bu parçanın yazarının anlatmak istediği aşağıdakiler- den hangisidir? A Tepki göstermek, her çağdaş insanın hakkıdır. B) Gazete okuru olmanın da kendine göre zorlukları olabilir. C) Insanlar arasında görüş birliğine varmak kolay değildir. D) Eleştiri ve değerlendirmeler, saygı kuralları içinde yapıl- malıdır. Gazete yazıları geniş okur kitlesine sahiptir. FEN BİLİMLERİ YAYINLARI 64 a H
Paragra
17.-19. soruları aşağıdaki parçaya göre cevapla
Safran, bilinen en eski kültür bitkilerinden biridir. Anadolu'da
ve Mezopotamya'da binlerce yıldır yetiştirilen bu mor
çiçekli bitkinin geçmişi MÖ 4000'li yıllara uzanıyor. Safranın
Anadolu'da Hititler döneminde yetiştirildiği biliniyor. Yine
Lidyalıların Bozdağ'dan topladıkları safrandan yaptıkları
parfümler, Antik Çağ'da lüks tüketim malları arasında yer
alıyor ve ticareti yapılıyordu. Selçuklular ve Osmanlılar
zamanında da yetiştiriciliği yapılan safranın boyama
potansiyeli oldukça fazladır. Öyle ki 0,1 gram safran, 10 litre
suyun rengini sarıya çevirebilir. Yani kendi ağırlığının yüz bin
katını boyayabilir. Modern tipta önemli bir ilaç ham maddesi
olarak kullanılması, dünya çapında sevilen bir baharat
olması safrana olan talebi artırmaktadır. Ancak şu anda
dünyada üretilen safran miktarı insanların gereksinimini
karşılamıyor. Çünkü bütün işlemleri makine kullanılmadan
yapılan safran yetiştiriciliğinde ortalama 100 bin çiçekten
5 kilogram yaş tepecik, bundan da 1 kilogram kuru ürün
alınabiliyor.
17. Safran bitkisiyle ilgili olarak
L Yetiştiriciliği çok zordur.
11. Tarih boyunca önemini korumuştur.
III. Pahalı bir gıda maddesidir.
V. Kullanım alanı gittikçe daralmıştır.
yargılarından hangilerine ulaşılabilir?
A) Yalnız II
B) Yalnız IV
D) II ve III
E) III ve IV
Civell
18. Bu parçada safranla ilgili olarak aşağıdakilerden
hangisine değinilmemiştir?
A) Boyama günü
LB)
C)
D)
LET
20.
Bu
<sö
A)
BY
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Paragra 17.-19. soruları aşağıdaki parçaya göre cevapla Safran, bilinen en eski kültür bitkilerinden biridir. Anadolu'da ve Mezopotamya'da binlerce yıldır yetiştirilen bu mor çiçekli bitkinin geçmişi MÖ 4000'li yıllara uzanıyor. Safranın Anadolu'da Hititler döneminde yetiştirildiği biliniyor. Yine Lidyalıların Bozdağ'dan topladıkları safrandan yaptıkları parfümler, Antik Çağ'da lüks tüketim malları arasında yer alıyor ve ticareti yapılıyordu. Selçuklular ve Osmanlılar zamanında da yetiştiriciliği yapılan safranın boyama potansiyeli oldukça fazladır. Öyle ki 0,1 gram safran, 10 litre suyun rengini sarıya çevirebilir. Yani kendi ağırlığının yüz bin katını boyayabilir. Modern tipta önemli bir ilaç ham maddesi olarak kullanılması, dünya çapında sevilen bir baharat olması safrana olan talebi artırmaktadır. Ancak şu anda dünyada üretilen safran miktarı insanların gereksinimini karşılamıyor. Çünkü bütün işlemleri makine kullanılmadan yapılan safran yetiştiriciliğinde ortalama 100 bin çiçekten 5 kilogram yaş tepecik, bundan da 1 kilogram kuru ürün alınabiliyor. 17. Safran bitkisiyle ilgili olarak L Yetiştiriciliği çok zordur. 11. Tarih boyunca önemini korumuştur. III. Pahalı bir gıda maddesidir. V. Kullanım alanı gittikçe daralmıştır. yargılarından hangilerine ulaşılabilir? A) Yalnız II B) Yalnız IV D) II ve III E) III ve IV Civell 18. Bu parçada safranla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? A) Boyama günü LB) C) D) LET 20. Bu <sö A) BY
PARAGRAF YORUMU
5.
Okuyuculukla yazarlık, şiirseverlikle şairlik birbirinden
ayrılmaz hâle geldi. Birine, "Edebiyatı sever misiniz diye
sorarsanız hemen size yazdığı şiirleri getirir. Her ay aldığı-
mız yüzlerce mektubun içinde, dergide çıkan yazılara ait
bir düşünceyi, dergi ile ilgili bir görüşü boşuna arar duru-
rum. Bulduğum -çok nadir istisnalar dışında-basmakalip
övgü sözlerinin altına rastgele karalanıp temize çekilmeye
bile üşenilmiş manzume kırıntılarıdır.
Bu parçada üzerinde durulan aşağıdakilerden hangisi-
dir?
A) Okuyucuların, okuduklarını değerlendirmek yerine ken-
dilerinin de sanatçı olduklarını kanıtlamaya çalışmaları
B) Edebiyata ilgi duyan kişilerin yazdıklarında özenli dav-
ranmamalan
C) Okurların, yazarı inandırıcı olmayan sözlerle övmeleri
D) Okuyucuların, dergilere her ay yüzlerce mektup gönde-
rerek sanatçıların zamanını almaları
E) Yazarların okuyucularıyla, şairlerin de şiirseverlerle
yakınlık kurmamaları
YAYINLARI -
7.
Gaze
(1)
Uzm
…….
bifr
sefe
geld
düş
kült
ra d
bar
Ga:
(11)
Uz
şim
tar
pa
Ör
de
B
ha
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
PARAGRAF YORUMU 5. Okuyuculukla yazarlık, şiirseverlikle şairlik birbirinden ayrılmaz hâle geldi. Birine, "Edebiyatı sever misiniz diye sorarsanız hemen size yazdığı şiirleri getirir. Her ay aldığı- mız yüzlerce mektubun içinde, dergide çıkan yazılara ait bir düşünceyi, dergi ile ilgili bir görüşü boşuna arar duru- rum. Bulduğum -çok nadir istisnalar dışında-basmakalip övgü sözlerinin altına rastgele karalanıp temize çekilmeye bile üşenilmiş manzume kırıntılarıdır. Bu parçada üzerinde durulan aşağıdakilerden hangisi- dir? A) Okuyucuların, okuduklarını değerlendirmek yerine ken- dilerinin de sanatçı olduklarını kanıtlamaya çalışmaları B) Edebiyata ilgi duyan kişilerin yazdıklarında özenli dav- ranmamalan C) Okurların, yazarı inandırıcı olmayan sözlerle övmeleri D) Okuyucuların, dergilere her ay yüzlerce mektup gönde- rerek sanatçıların zamanını almaları E) Yazarların okuyucularıyla, şairlerin de şiirseverlerle yakınlık kurmamaları YAYINLARI - 7. Gaze (1) Uzm ……. bifr sefe geld düş kült ra d bar Ga: (11) Uz şim tar pa Ör de B ha
FASİKÜL
PARAGRAF
Soru Sende
36. Belirli bir düşünce ya da duyguyu dile getirmek üzere sizi
dürtükleyen bir iç zorlayış duyduğunuz için mi eser ve-
riyorsunuz yoksa alkışlanmak, beğenilmek isteğiyle mi?
Gerçek sanatkârda alkışlanmak isteği güçlü bir şekilde
var olmakla birlikte ikinci plandadır. Şöyle ki sanatçı, bir
eser ortaya koyar ve bunun beğenileceğini umut eder
ama beğenilmeyecek olsa da tarzını değiştirmez. En bü-
yük güdüsü alkışlanmak isteği olan kimsenin ise içinde
kendisini belirli bir ifade için dürtükleyen bir güç yoktur.
Bu nedenle bu kimse çok farklı bir iş yapsa da olabilir.
Bu parçada anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangi-
sidir?
A) Her sanatçı, yazdığı eserin beğenilip ilgi görmesini is-
ter ve bu amaçla eser verir.
B) Kendisini içten içe rahatsız eden, ortaya çıkmak iste-
yen duygu ve düşünceleri olduğu için eser verenler
gerçek sanatçılardır.
C) Söyleyecek bir sözü olan sanatçı, bunları okurlarına
ulaştırmanın yolunu arar; bulur.
D) Başarılı bir sanatçı, çevresindekilerin, eserleri ile ilgili
düşüncelerini dikkate alır.
E) İlgi göreceği düşüncesiyle çıkardığı bir eseri beğenil-
meyen sanatçı hayal kırıklığı yaşar.
Soru Sende T
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
FASİKÜL PARAGRAF Soru Sende 36. Belirli bir düşünce ya da duyguyu dile getirmek üzere sizi dürtükleyen bir iç zorlayış duyduğunuz için mi eser ve- riyorsunuz yoksa alkışlanmak, beğenilmek isteğiyle mi? Gerçek sanatkârda alkışlanmak isteği güçlü bir şekilde var olmakla birlikte ikinci plandadır. Şöyle ki sanatçı, bir eser ortaya koyar ve bunun beğenileceğini umut eder ama beğenilmeyecek olsa da tarzını değiştirmez. En bü- yük güdüsü alkışlanmak isteği olan kimsenin ise içinde kendisini belirli bir ifade için dürtükleyen bir güç yoktur. Bu nedenle bu kimse çok farklı bir iş yapsa da olabilir. Bu parçada anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangi- sidir? A) Her sanatçı, yazdığı eserin beğenilip ilgi görmesini is- ter ve bu amaçla eser verir. B) Kendisini içten içe rahatsız eden, ortaya çıkmak iste- yen duygu ve düşünceleri olduğu için eser verenler gerçek sanatçılardır. C) Söyleyecek bir sözü olan sanatçı, bunları okurlarına ulaştırmanın yolunu arar; bulur. D) Başarılı bir sanatçı, çevresindekilerin, eserleri ile ilgili düşüncelerini dikkate alır. E) İlgi göreceği düşüncesiyle çıkardığı bir eseri beğenil- meyen sanatçı hayal kırıklığı yaşar. Soru Sende T