Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları
![19. Hepimiz aynı kitabı okusak bile o kitaptan çıkaracağımız
anlamlar, hayaller, düşünceler ---- çünkü bir yazınsal yapıt,
okuyan kişinin donanımı ve kültürel birikimi oranında kişiye
Bu cümlede boş bırakılan yerlere düşüncenin akışına
göre, aşağıdakilerin hangisinde verilenler sırasıyla
getirilemez?
A) kişiye özgüdür - kapılar açar
B) başka olacaktır - mesajını iletebilir
farklılık gösterir - zevk verir
D) değişik gelebilir - faydası dokunur
E) sınırlı bir şekildedir - eksikliklerini gösterir](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230310165706309566-4741855.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler19. Hepimiz aynı kitabı okusak bile o kitaptan çıkaracağımız
anlamlar, hayaller, düşünceler ---- çünkü bir yazınsal yapıt,
okuyan kişinin donanımı ve kültürel birikimi oranında kişiye
Bu cümlede boş bırakılan yerlere düşüncenin akışına
göre, aşağıdakilerin hangisinde verilenler sırasıyla
getirilemez?
A) kişiye özgüdür - kapılar açar
B) başka olacaktır - mesajını iletebilir
farklılık gösterir - zevk verir
D) değişik gelebilir - faydası dokunur
E) sınırlı bir şekildedir - eksikliklerini gösterir
![iyi
IZ.
nu
m
n
1-
J
T
TÜRKÇE
8. Bilgisayar ve internet teknolojileri ve bunlara dayalı olarak gelişen
çeşitli otomasyon teknolojileri sayesinde son yirmi yıl içinde tüm
dünya insanlarının hayatında buyuk değişimler görüldü. İnternet
iletişimi, kişisel ve toplumsal hayatların her alanında son derece
etkili bir hâle gelirken çok çeşitli alanlarda işlerin yapılış şekli, hızı
ve etkinliği üzerinde de büyük değişimlere neden oldu. Hayatın her
alanında yaşanan bu büyük değişimlerin çok yakın bir gelecekte işler
ve meslekler konusunda da şu anda çoğumuzun pek de farkında
olmadığı büyük ve hızlı bir dönüşümü beraberinde getireceği, bu
konuda çalışan araştırmacıların ve uzmanların ortak öngörüsü. Üstelik
COVID-19 pandemisinin öngörülen bu dönüşümde hızlandırıcı bir
rol oynadığı da görüldü. Böylesi bir dönüşümün insan hayatının
her alanını etkileyeceği ve yine insan hayatının her alanına bağlı
olacağı da aşikâr. Dolayısıyla hem toplumların hem de devletler
başta olmak üzere tüm kurumların
Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getiril-
melidir?
----
A) meslekler konusunda çeşitliliği azaltması bekleniyor
B) insanlığı bekleyen bu büyük dönüşüme hazırlıklı olması gere-
kiyor
insanlar üzerinde baskı kurarak yönlendirme yapması isteniyor
önde gelen isimleri, saygın meslekler üzerine çalışmalar yürü-
tüyor
uzman kadrosu, gelecekle ilgili uzun zamandır büyük kaygılar
taşıyor](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230310165957354835-4737162.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceleriyi
IZ.
nu
m
n
1-
J
T
TÜRKÇE
8. Bilgisayar ve internet teknolojileri ve bunlara dayalı olarak gelişen
çeşitli otomasyon teknolojileri sayesinde son yirmi yıl içinde tüm
dünya insanlarının hayatında buyuk değişimler görüldü. İnternet
iletişimi, kişisel ve toplumsal hayatların her alanında son derece
etkili bir hâle gelirken çok çeşitli alanlarda işlerin yapılış şekli, hızı
ve etkinliği üzerinde de büyük değişimlere neden oldu. Hayatın her
alanında yaşanan bu büyük değişimlerin çok yakın bir gelecekte işler
ve meslekler konusunda da şu anda çoğumuzun pek de farkında
olmadığı büyük ve hızlı bir dönüşümü beraberinde getireceği, bu
konuda çalışan araştırmacıların ve uzmanların ortak öngörüsü. Üstelik
COVID-19 pandemisinin öngörülen bu dönüşümde hızlandırıcı bir
rol oynadığı da görüldü. Böylesi bir dönüşümün insan hayatının
her alanını etkileyeceği ve yine insan hayatının her alanına bağlı
olacağı da aşikâr. Dolayısıyla hem toplumların hem de devletler
başta olmak üzere tüm kurumların
Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getiril-
melidir?
----
A) meslekler konusunda çeşitliliği azaltması bekleniyor
B) insanlığı bekleyen bu büyük dönüşüme hazırlıklı olması gere-
kiyor
insanlar üzerinde baskı kurarak yönlendirme yapması isteniyor
önde gelen isimleri, saygın meslekler üzerine çalışmalar yürü-
tüyor
uzman kadrosu, gelecekle ilgili uzun zamandır büyük kaygılar
taşıyor
![B
6-7. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Sporun obezite, kalp rahatsızlıkları gibi pek çok sağlık sorununa iyi
geldiğine yönelik araştırmalar ve bilgilendirmelerle sıkça karşılaşıyoruz.
İlkokul çağından yaşlılığa kadar sporun ne kadar önemli olduğunu
duyuyoruz. Buna karşın spor birçoğumuz için yalnızca bir dönem
yaşamımıza girmeyi başarabilen bir heves ya da kulak asılmayan
bir gerçek olarak kalıyor. Bu gerçeğin stresi ve strese bagli hasta-
lıkları azaltmak konusunda hiç de azımsanamayacak etkileri var. Bu
konudaki araştırmalar arasında ergenler üzerinde yapılan çalışmalar
önemli bir yer tutuyor. Ergenlik dönemi hepimizin baş etmesi zor
durumlarla karşı karşıya geldiğimiz, belki birçoğumuzun ailesi için
eziyet hâline gelen bir dönem. Bu dönemde hem vücudumuzda
oluşan biyolojik değişiklikler hem de olgunlaşmayla birlikte ortaya
çıkan bilişsel yetiler, bizi sorgulamalara ve değişken bir ruh haline
itiyor. Ancak pek çok araştırma; bir program doğrultusunda, belli bir
amaca yönelik etkinliklere ve organize sporlara katılmanın ergenin
ruh sağlığı üzerinde olumlu etkileri olduğunu bizlere gösteriyor.
8. Bilgisayar ve inte
çeşitli otomasyo
dünya insanlar
etkili bir hale
ve etkinliği üz
alanında yaşa
ve meslekle
6. Bu parçada sporla ilgili aşağıdakilerden hangisine değinilme-
miştir?
olmadigi bu
konuda çal
COVID-19
rol oynad
her alanı
olacağı e
başta ol
Bu par
melidi
insanların çoğunun hevesle başlayıp bir süre sonra bıraktığına
B Sağlık konusunda çalışmalarla ortaya konmuş birçok faydası
olduğuna
Ergenlik dönemindeki gençlerin yaşadıkları psikolojik sıkıntıla-
azalttığına
D puzenli ve belli bir disiplin altında yapılmasının gençleri başa-
mlı kılacağına
VE Stres üzerindeki etkilerinin özellikle ergenler üzerinde çalışma-
lar yapılarak araştırıldığına](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230310165614792995-4737162.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı DüşüncelerB
6-7. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Sporun obezite, kalp rahatsızlıkları gibi pek çok sağlık sorununa iyi
geldiğine yönelik araştırmalar ve bilgilendirmelerle sıkça karşılaşıyoruz.
İlkokul çağından yaşlılığa kadar sporun ne kadar önemli olduğunu
duyuyoruz. Buna karşın spor birçoğumuz için yalnızca bir dönem
yaşamımıza girmeyi başarabilen bir heves ya da kulak asılmayan
bir gerçek olarak kalıyor. Bu gerçeğin stresi ve strese bagli hasta-
lıkları azaltmak konusunda hiç de azımsanamayacak etkileri var. Bu
konudaki araştırmalar arasında ergenler üzerinde yapılan çalışmalar
önemli bir yer tutuyor. Ergenlik dönemi hepimizin baş etmesi zor
durumlarla karşı karşıya geldiğimiz, belki birçoğumuzun ailesi için
eziyet hâline gelen bir dönem. Bu dönemde hem vücudumuzda
oluşan biyolojik değişiklikler hem de olgunlaşmayla birlikte ortaya
çıkan bilişsel yetiler, bizi sorgulamalara ve değişken bir ruh haline
itiyor. Ancak pek çok araştırma; bir program doğrultusunda, belli bir
amaca yönelik etkinliklere ve organize sporlara katılmanın ergenin
ruh sağlığı üzerinde olumlu etkileri olduğunu bizlere gösteriyor.
8. Bilgisayar ve inte
çeşitli otomasyo
dünya insanlar
etkili bir hale
ve etkinliği üz
alanında yaşa
ve meslekle
6. Bu parçada sporla ilgili aşağıdakilerden hangisine değinilme-
miştir?
olmadigi bu
konuda çal
COVID-19
rol oynad
her alanı
olacağı e
başta ol
Bu par
melidi
insanların çoğunun hevesle başlayıp bir süre sonra bıraktığına
B Sağlık konusunda çalışmalarla ortaya konmuş birçok faydası
olduğuna
Ergenlik dönemindeki gençlerin yaşadıkları psikolojik sıkıntıla-
azalttığına
D puzenli ve belli bir disiplin altında yapılmasının gençleri başa-
mlı kılacağına
VE Stres üzerindeki etkilerinin özellikle ergenler üzerinde çalışma-
lar yapılarak araştırıldığına
![28. Öykü yazmak sadece öykücünün işidir. Canı her isteyen
insan öykü yazamaz yazmamalı da. Öyküyü hayatının
anlamı olarak adlandıran kişi öykücüdür. Birkaç yıl yazmasa
dahi kafasında sürekli bir şeyler kurar öykü yazarı. Yaşam
biçimi, çevresi, ortamı değiştikçe onun da kafasına yeni öykü
tohumları serpilir. Başına gelen iyi olsun kötü olsun her olayı
öykü haline getirebilir böylelikle.
Bu parçada öykücü ile ilgili olarak aşağıdakilerden
hangisine ulaşılamaz?
A) Sürekli bir şeyler yazma tutkusuyla dolu olduğuna
B) Hayatındaki her değişikliğin yeni bir öykü olabileceğine
C) Mutlulukların dışında acıları da öykü haline getirebileceği-
ne
DÖykü yazabilmek için öyküyü hayatının odak noktası hali-
ne getirmesi gerektiğine
E) Öykülerinde hayatını, çevresini değil de hayallerini anlat-
ması gerektiğine](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230310161822616108-2854863.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler28. Öykü yazmak sadece öykücünün işidir. Canı her isteyen
insan öykü yazamaz yazmamalı da. Öyküyü hayatının
anlamı olarak adlandıran kişi öykücüdür. Birkaç yıl yazmasa
dahi kafasında sürekli bir şeyler kurar öykü yazarı. Yaşam
biçimi, çevresi, ortamı değiştikçe onun da kafasına yeni öykü
tohumları serpilir. Başına gelen iyi olsun kötü olsun her olayı
öykü haline getirebilir böylelikle.
Bu parçada öykücü ile ilgili olarak aşağıdakilerden
hangisine ulaşılamaz?
A) Sürekli bir şeyler yazma tutkusuyla dolu olduğuna
B) Hayatındaki her değişikliğin yeni bir öykü olabileceğine
C) Mutlulukların dışında acıları da öykü haline getirebileceği-
ne
DÖykü yazabilmek için öyküyü hayatının odak noktası hali-
ne getirmesi gerektiğine
E) Öykülerinde hayatını, çevresini değil de hayallerini anlat-
ması gerektiğine
![Antik Yunan kadınlarının yaşamları Atina'da büyük ölçüde ev-
le sınırlıydı. Erkekler devlete hizmet ederken kadınların alanı
-oikos- haneydi/Her evde "gynaikon" adı verilen bir kadın-
lar bölümü yer alırdı. Eşlerin çocuk doğurması, büyütmesi ve
ev işlerini üstlenmesi beklenirdi Kadınlar genellikle 13 ile 15
yaşlarındayken evlenmekteydi. Antik Yunan toplumunda ka-
dinlarin itibarları her zaman korunmalıydı. Erkekler için en
büyük zafer, karıları hakkında hiç konuşulmamasıydı/Bu da
kadınların evden çıkmalarına hiç izin verilmediği anlamına
geliyordu. Ancak şimdiki Yunanistan'ın güneyindeki Spartalı
kadınlar için hayat/Atinalı kız kardeşlerinden oldukça farkly-
dı. Annelik, Spartalı kadınlara gelişmiş bir statü sağlıyordu.
20 yaşından önce evlenmek hoş karşılanmıyordu. Kadınların,
geleceğin savaşçılarını yetiştirmesi Sparta toplumundaki en
önemli rollerden biri olarak kabul edilmekteydi. Öte yandan
Atinalı kadınların aksine Spartalı kadınlar toprak sahibi olabi-
lirdi. Erkeklerin uzun süre askerde olmasından dolayı, kadın-
lar kendi evlerini tek başına kontrol edebiliyordu.
prima e msic
My b
48. Bu parçada anlatılanlarla ilgili aşağıdakilerden hangisi
söylenebilir?
atc yayınları
A) Antik Yunan'da kadınlara toprak sahibi olma hakkı veril-
memekteydi.
B) Antik Yunan'da kadınların toplumdaki yeri bölgesel farklı-
lıklar göstermekteydi.
Antik Yunan'da kadınlar hiçbir durumda sokağa çıkama-
maktaydı.
D) Antik Yunan'da kadınlar toplumda itibar sahibi değildi.
E) Antik Yunan'da kadınlar savaşa katılabiliyorlardı.
atc yayınları](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230310161656013469-2854863.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı DüşüncelerAntik Yunan kadınlarının yaşamları Atina'da büyük ölçüde ev-
le sınırlıydı. Erkekler devlete hizmet ederken kadınların alanı
-oikos- haneydi/Her evde "gynaikon" adı verilen bir kadın-
lar bölümü yer alırdı. Eşlerin çocuk doğurması, büyütmesi ve
ev işlerini üstlenmesi beklenirdi Kadınlar genellikle 13 ile 15
yaşlarındayken evlenmekteydi. Antik Yunan toplumunda ka-
dinlarin itibarları her zaman korunmalıydı. Erkekler için en
büyük zafer, karıları hakkında hiç konuşulmamasıydı/Bu da
kadınların evden çıkmalarına hiç izin verilmediği anlamına
geliyordu. Ancak şimdiki Yunanistan'ın güneyindeki Spartalı
kadınlar için hayat/Atinalı kız kardeşlerinden oldukça farkly-
dı. Annelik, Spartalı kadınlara gelişmiş bir statü sağlıyordu.
20 yaşından önce evlenmek hoş karşılanmıyordu. Kadınların,
geleceğin savaşçılarını yetiştirmesi Sparta toplumundaki en
önemli rollerden biri olarak kabul edilmekteydi. Öte yandan
Atinalı kadınların aksine Spartalı kadınlar toprak sahibi olabi-
lirdi. Erkeklerin uzun süre askerde olmasından dolayı, kadın-
lar kendi evlerini tek başına kontrol edebiliyordu.
prima e msic
My b
48. Bu parçada anlatılanlarla ilgili aşağıdakilerden hangisi
söylenebilir?
atc yayınları
A) Antik Yunan'da kadınlara toprak sahibi olma hakkı veril-
memekteydi.
B) Antik Yunan'da kadınların toplumdaki yeri bölgesel farklı-
lıklar göstermekteydi.
Antik Yunan'da kadınlar hiçbir durumda sokağa çıkama-
maktaydı.
D) Antik Yunan'da kadınlar toplumda itibar sahibi değildi.
E) Antik Yunan'da kadınlar savaşa katılabiliyorlardı.
atc yayınları
![30. (1) Ses farklı ortamlarda örneğin havada, suda ya
da bir katıda basınç dalgaları oluşturarak devin-
genlik gösterir. (II) Basınç dalgalarının yayılabilme-
si için sesin içinde hareket ettiği ortamı oluşturan
moleküllerin birbirine çarpması gerekir. (III) Bu ne
denle ses dalgaları, daha yoğun ortamlarda daha
uzak yerlere iletilir. (IV) Söz gelimi ayak seslerimiz
yerde havadakinden daha uzağa ulaşır. (V) Çünkü
havayı oluşturan moleküllerin birbirlerine çarpmala-
n için daha uzun mesafe katetmeleri gerekir.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili
olarak aşağıda verilenlerden hangisi yanlıştır?
Acümlede sesin değişik alanlarda hareket
edebileceğinden söz edilmiştir.
1. cümlede, basınç dalgalarının oluşumunda
molekül çarpışmasının gerekliliğinden bahse-
dilmiştir.
. cümlede, ses dalgalarının yoğun bölgelerde
uzak mesafelere gidebileceği belirtilmiştir.
D) IV. cümlede, III. cümledeki yargı örneklenmiştir.
cümlede, uzun mesafe alındığında molekül
çarpışmasının gerçekleşeceğine değinilmiştir.
www.sorubankasi.net
www.serubankasi.net
19](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230310162004784538-4621953.jpeg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler30. (1) Ses farklı ortamlarda örneğin havada, suda ya
da bir katıda basınç dalgaları oluşturarak devin-
genlik gösterir. (II) Basınç dalgalarının yayılabilme-
si için sesin içinde hareket ettiği ortamı oluşturan
moleküllerin birbirine çarpması gerekir. (III) Bu ne
denle ses dalgaları, daha yoğun ortamlarda daha
uzak yerlere iletilir. (IV) Söz gelimi ayak seslerimiz
yerde havadakinden daha uzağa ulaşır. (V) Çünkü
havayı oluşturan moleküllerin birbirlerine çarpmala-
n için daha uzun mesafe katetmeleri gerekir.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili
olarak aşağıda verilenlerden hangisi yanlıştır?
Acümlede sesin değişik alanlarda hareket
edebileceğinden söz edilmiştir.
1. cümlede, basınç dalgalarının oluşumunda
molekül çarpışmasının gerekliliğinden bahse-
dilmiştir.
. cümlede, ses dalgalarının yoğun bölgelerde
uzak mesafelere gidebileceği belirtilmiştir.
D) IV. cümlede, III. cümledeki yargı örneklenmiştir.
cümlede, uzun mesafe alındığında molekül
çarpışmasının gerçekleşeceğine değinilmiştir.
www.sorubankasi.net
www.serubankasi.net
19
![24. Kemal Tahir'e göre, "tarih"i bilmeyen kendini bilemez.
Kendini bilmeyen, içinde yaşadığı toplumu meydana getiren
insanların özelliğini yani cevherini bilemez. Gerçekçi yazar,
insanların çeşitli olaylar karşısında nasıl davranacaklarını,
neden böyle davrandıklarını en az yanılgıyla kestirme
gücünü tarihten alır. Ancak
Bir sosyolog, tarihe bilimsel
açıdan yaklaşacağı için sadece aklını kullanır fakat bir
romancı tarihe bakarken ve onu kendi harcına katarken hem
aklını hem sezgilerini kullanır. Benim benimsediğim tarih
romancısına, "şair bir sosyolog" denilebilir.
Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre
aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
A) tarih günümüz gibi anlamlandırılması gereken bir dünya
değildir.
B) tarihe nasıl bakılacağı onun da meşgul olduğu bir
konudur.
C) tarihi, sanatçı için bir malzeme deposu olarak
değerlendirmemek gerekir.
D) sanatçının tarihi, anlatılan dönemi iyi bilmesi ve iyi analiz
etmesi gerekir.
E) ele alınan dönemi kişilerin psikolojileri üzerinden
okumamak eksik ve yanlış bir tutumdur.](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230310113814453250-4750486.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler24. Kemal Tahir'e göre, "tarih"i bilmeyen kendini bilemez.
Kendini bilmeyen, içinde yaşadığı toplumu meydana getiren
insanların özelliğini yani cevherini bilemez. Gerçekçi yazar,
insanların çeşitli olaylar karşısında nasıl davranacaklarını,
neden böyle davrandıklarını en az yanılgıyla kestirme
gücünü tarihten alır. Ancak
Bir sosyolog, tarihe bilimsel
açıdan yaklaşacağı için sadece aklını kullanır fakat bir
romancı tarihe bakarken ve onu kendi harcına katarken hem
aklını hem sezgilerini kullanır. Benim benimsediğim tarih
romancısına, "şair bir sosyolog" denilebilir.
Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre
aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
A) tarih günümüz gibi anlamlandırılması gereken bir dünya
değildir.
B) tarihe nasıl bakılacağı onun da meşgul olduğu bir
konudur.
C) tarihi, sanatçı için bir malzeme deposu olarak
değerlendirmemek gerekir.
D) sanatçının tarihi, anlatılan dönemi iyi bilmesi ve iyi analiz
etmesi gerekir.
E) ele alınan dönemi kişilerin psikolojileri üzerinden
okumamak eksik ve yanlış bir tutumdur.
![3. Genç kuşak Adnan Benk adını çok bilmez. 1950'lerin bu
zeki, sözünü esirgemez, ince alaydan çekinmeyen
eleştirmeninin yazıları, Eleştiri Yazıları başlığı altında iki ciltte
toplandı. Eleştiride geniş ve özümsenmiş kültürün kavrayıcı
özelliğini onun yazılarında bulabilirsiniz. Eleştirinin
kalıplaşmış yargılardan uzak, kişisel mitlere meydan
okuyan bir tür olduğu gene onun yazılarında görülür.
Tiyatrodan edebiyata, müziğe, sinemaya, estetiğe uzanan
geniş alanda, "tutarlılık" saptayabileceğiniz ilk ilkedir. Onda
genelgeçer yargıların yavanlığına, bilinenlerin tekrarına,
yüzeysel övgülere, gerekçesiz yergilere rastlayamazsınız.
Bu özelliklerinden dolayı da yazıları dünde kalmamış,
bugün de canlılığını koruyabilmiştir.
Bu parçada sözü edilen eleştirmen için aşağıdakilerden
hangisi söylenemez?
A) Eleştirmenliği zevk alarak yapmaktadır.
B) Edebî birikim sahibi bir sanatçıdır.
C) Eleştiri için kendine has ölçütler geliştirmiştir.
D) Söylemlerinde çelişki bulunmamaktadır. V
E) İronik bir anlatımı vardır.](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230310113550072030-4750486.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler3. Genç kuşak Adnan Benk adını çok bilmez. 1950'lerin bu
zeki, sözünü esirgemez, ince alaydan çekinmeyen
eleştirmeninin yazıları, Eleştiri Yazıları başlığı altında iki ciltte
toplandı. Eleştiride geniş ve özümsenmiş kültürün kavrayıcı
özelliğini onun yazılarında bulabilirsiniz. Eleştirinin
kalıplaşmış yargılardan uzak, kişisel mitlere meydan
okuyan bir tür olduğu gene onun yazılarında görülür.
Tiyatrodan edebiyata, müziğe, sinemaya, estetiğe uzanan
geniş alanda, "tutarlılık" saptayabileceğiniz ilk ilkedir. Onda
genelgeçer yargıların yavanlığına, bilinenlerin tekrarına,
yüzeysel övgülere, gerekçesiz yergilere rastlayamazsınız.
Bu özelliklerinden dolayı da yazıları dünde kalmamış,
bugün de canlılığını koruyabilmiştir.
Bu parçada sözü edilen eleştirmen için aşağıdakilerden
hangisi söylenemez?
A) Eleştirmenliği zevk alarak yapmaktadır.
B) Edebî birikim sahibi bir sanatçıdır.
C) Eleştiri için kendine has ölçütler geliştirmiştir.
D) Söylemlerinde çelişki bulunmamaktadır. V
E) İronik bir anlatımı vardır.
![1. Bir romanı okurken yazarın "hangi karakterin içine
saklandığını” düşündüğümüz zamanlar çoktur. Bunu "bir
yere kadar" olağan sayarız. Fakat yazar hem asal
karakterle benzeşir ve hem de o karakteri kendi kuklası
yaparsa roman çekilmez bir hâl alır. İşte böylesi basit bir
düzeye gönül indirmeyen yazarlar kendi ruhsal dünyalarını
ve eylemlerini ayrıştırıp yarattığı karakterler arasında
bölüştürür. Üstelik yazar anlattığı kişilerin "yanında" yahut
"karşısında" da değildir; yalnızca yarattığı karakterlere
mesafelidir, o kadar. Bu mesafe, yazarın kendi benliğiyle
romandaki karakterlerin ruh dünyasını ayırmak için
zorunludur. Bu yüzden sağlam bir edebî yapıtta yazar,
Danlatıcı kimliğini daima gizlemeyi yeğler.
II. romandaki her düğümü açık açık ortaya koymaz.
III. sadece bir kişide görünmez; bütün kişilere dağılmıştır.
Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre
yukarıdakilerden hangileri getirilebilir?
A) Yalnız L
B) Yalnız II
D) I ve II
E) II ve III
C) Yalnız III](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230310113536053894-4750486.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler1. Bir romanı okurken yazarın "hangi karakterin içine
saklandığını” düşündüğümüz zamanlar çoktur. Bunu "bir
yere kadar" olağan sayarız. Fakat yazar hem asal
karakterle benzeşir ve hem de o karakteri kendi kuklası
yaparsa roman çekilmez bir hâl alır. İşte böylesi basit bir
düzeye gönül indirmeyen yazarlar kendi ruhsal dünyalarını
ve eylemlerini ayrıştırıp yarattığı karakterler arasında
bölüştürür. Üstelik yazar anlattığı kişilerin "yanında" yahut
"karşısında" da değildir; yalnızca yarattığı karakterlere
mesafelidir, o kadar. Bu mesafe, yazarın kendi benliğiyle
romandaki karakterlerin ruh dünyasını ayırmak için
zorunludur. Bu yüzden sağlam bir edebî yapıtta yazar,
Danlatıcı kimliğini daima gizlemeyi yeğler.
II. romandaki her düğümü açık açık ortaya koymaz.
III. sadece bir kişide görünmez; bütün kişilere dağılmıştır.
Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre
yukarıdakilerden hangileri getirilebilir?
A) Yalnız L
B) Yalnız II
D) I ve II
E) II ve III
C) Yalnız III
![4.
Damlataş Mağarası 1948 yılında buraya yapılacak bir va-
pur iskelesi çalışması sırasında bulunmuştur. Mağaradaki
sarkıt ve dikitler 15-20 bin yılda oluşmuştur. Mağaranın olu-
şum tarihi MÖ 15.000 ile 20.000 yılları arasıdır. 30 metre
uzunluğundaki mağara içindeki ısı, yıl boyu sabit olup yak-
laşık 22,3 derecedir. Mağara içi oldukça nemlidir ve nem
oranı %98'dir. Ülkemizde turizme açılan ilk mağara olan
Damlataş Mağarası astım hastalığına iyi gelmektedir. Özel-
likle astım hastaları tibbi açıdan bu mağarayı ziyaret et-
mektedir.
Bu parçada Damlataş Mağarası ile ilgili olarak aşağı-
dakilerden hangisine değinilmemiştir?
A) Nasıl ortaya çıkarıldığına t
B) Coğrafi konumuna
CDiğer mağaralardan farkına
D) Fiziksel özelliklerine
+
E) Hangi amaçla kullanıldığına](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230310153012616598-4573627.jpeg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler4.
Damlataş Mağarası 1948 yılında buraya yapılacak bir va-
pur iskelesi çalışması sırasında bulunmuştur. Mağaradaki
sarkıt ve dikitler 15-20 bin yılda oluşmuştur. Mağaranın olu-
şum tarihi MÖ 15.000 ile 20.000 yılları arasıdır. 30 metre
uzunluğundaki mağara içindeki ısı, yıl boyu sabit olup yak-
laşık 22,3 derecedir. Mağara içi oldukça nemlidir ve nem
oranı %98'dir. Ülkemizde turizme açılan ilk mağara olan
Damlataş Mağarası astım hastalığına iyi gelmektedir. Özel-
likle astım hastaları tibbi açıdan bu mağarayı ziyaret et-
mektedir.
Bu parçada Damlataş Mağarası ile ilgili olarak aşağı-
dakilerden hangisine değinilmemiştir?
A) Nasıl ortaya çıkarıldığına t
B) Coğrafi konumuna
CDiğer mağaralardan farkına
D) Fiziksel özelliklerine
+
E) Hangi amaçla kullanıldığına
![20. Türkiye'de özellikle son yıllarda önemi anlaşılan sine-
manın, izlenme açısından son 25-30 yıllık serüveni
incelenmeye değer. Türkiye'deki sinema izleyicisi
sayısını gösteren tablo, bu sayıdaki düşüşü ortaya
koyuyor. Veriler, somut olarak son 25-30 yılda, sinema
izleyicisi sayısının yılda 81 milyondan 17 milyona düş-
tüğünü gösteriyor. Bunun başlıca nedeninin televizyon
olduğu düşünülebilir, ancak sinema kültürünün televiz-
yondaki sinema kültüründen farklı olduğu gözden
kaçırılmamalı. Dolayısıyla söz konusu düşüşün, “izle-
yicilerin sinemaya gitmek yerine evde televizyon izle-
meyi tercih ettiği" savıyla geçiştirilemeyeceği kabul
edilmeli.
Bu parçanın yazılış amacı aşağıdakilerden hangi-
sidir?
A) Okuru olay içinde yaşatmak
B) Okura izlenim kazandırmak
Okuru bir kavram hakkında bilgilendirmek
D) Okurun kanaatlerini değiştirmek
E) Okurda estetik bir haz uyandırmak](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230310140045681511-5361910.jpeg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler20. Türkiye'de özellikle son yıllarda önemi anlaşılan sine-
manın, izlenme açısından son 25-30 yıllık serüveni
incelenmeye değer. Türkiye'deki sinema izleyicisi
sayısını gösteren tablo, bu sayıdaki düşüşü ortaya
koyuyor. Veriler, somut olarak son 25-30 yılda, sinema
izleyicisi sayısının yılda 81 milyondan 17 milyona düş-
tüğünü gösteriyor. Bunun başlıca nedeninin televizyon
olduğu düşünülebilir, ancak sinema kültürünün televiz-
yondaki sinema kültüründen farklı olduğu gözden
kaçırılmamalı. Dolayısıyla söz konusu düşüşün, “izle-
yicilerin sinemaya gitmek yerine evde televizyon izle-
meyi tercih ettiği" savıyla geçiştirilemeyeceği kabul
edilmeli.
Bu parçanın yazılış amacı aşağıdakilerden hangi-
sidir?
A) Okuru olay içinde yaşatmak
B) Okura izlenim kazandırmak
Okuru bir kavram hakkında bilgilendirmek
D) Okurun kanaatlerini değiştirmek
E) Okurda estetik bir haz uyandırmak
![2. Kara ve deniz sıcaklık verilerinin birleştirilmesi ile
Dünya genelinde yıllık ortalama sıcaklık hesapla-
maları yapılmaktadır.
Bu cümleden kesin olarak çıkarılabilecek yargı
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kara ve denizlerin sıcaklık seviyeleri birbirini et-
kilemektedir.
BKara ve denizlerin ortalama sıcaklık değerle-
rinde her yıl değişim gözlenmektedir.
C) Kara ve deniz sıcaklık değerleriyle küresel or-
talama sıcaklık değerleri benzerlik göstermek-
tedir.
DKüresel sıcaklık değerleri, farklı ortamların si-
caklık değerlerinin senteziyle elde edilmektedir.
E Farklı bölgelerdeki sıçaklık verileri kara ve
deniz sıcaklıklarının hesaplanmasını etkile-
mektedir.](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230310153112547181-5054664.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler2. Kara ve deniz sıcaklık verilerinin birleştirilmesi ile
Dünya genelinde yıllık ortalama sıcaklık hesapla-
maları yapılmaktadır.
Bu cümleden kesin olarak çıkarılabilecek yargı
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kara ve denizlerin sıcaklık seviyeleri birbirini et-
kilemektedir.
BKara ve denizlerin ortalama sıcaklık değerle-
rinde her yıl değişim gözlenmektedir.
C) Kara ve deniz sıcaklık değerleriyle küresel or-
talama sıcaklık değerleri benzerlik göstermek-
tedir.
DKüresel sıcaklık değerleri, farklı ortamların si-
caklık değerlerinin senteziyle elde edilmektedir.
E Farklı bölgelerdeki sıçaklık verileri kara ve
deniz sıcaklıklarının hesaplanmasını etkile-
mektedir.
![Q ÖZDEBİR YAYINL
28. Insanlara neyin iyi geldiği konusunda bilimsel
olarak çalışan pozitif psikoloji araştırmacıla-
ri hızla artmaktadır. Dünya üzerinde bu konu
üzerine çeşitli araştırmalar yapılmaktadır. Bu
araştırmacıların artmasındaki temel sebepler
arasında insanlarda yayılan kaygı bozukluğu,
depresyon ve kendi kendine zarar verme gibi
birçok olumsuz etkinin olduğu yadsınamaz. Bu
olumsuz etkilerin artması, bu konuda da yeni
uzmanların yetişmesine zemin hazırlıyor. İn-
sanlardaki kaygıyı azaltmak için yeni uzmanlar
da böylelikle yetişmiş oluyor.
Bu parçayla ilgili aşağıdakilerden hangisi
söylenebilir?
A) Her alandaki çeşitli uzmanların, kaygı bo-
zukluğundan ortaya çıktığı
B) Uzmanların yetişmesi için belirli gereksinim-
lerin ortaya çıkması gerektiği
C) insanlara pozitif psikolojinin iyi gelerek kay-
giyi azalttığı
D) Depresyon ve kaygı bozukluğunun psikolo-
jiyi desteklediği
E) Uzman kişilerin sadece pozitif psikoloji ile
ortaya çıktığı
30.](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230310100553502122-2005042.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı DüşüncelerQ ÖZDEBİR YAYINL
28. Insanlara neyin iyi geldiği konusunda bilimsel
olarak çalışan pozitif psikoloji araştırmacıla-
ri hızla artmaktadır. Dünya üzerinde bu konu
üzerine çeşitli araştırmalar yapılmaktadır. Bu
araştırmacıların artmasındaki temel sebepler
arasında insanlarda yayılan kaygı bozukluğu,
depresyon ve kendi kendine zarar verme gibi
birçok olumsuz etkinin olduğu yadsınamaz. Bu
olumsuz etkilerin artması, bu konuda da yeni
uzmanların yetişmesine zemin hazırlıyor. İn-
sanlardaki kaygıyı azaltmak için yeni uzmanlar
da böylelikle yetişmiş oluyor.
Bu parçayla ilgili aşağıdakilerden hangisi
söylenebilir?
A) Her alandaki çeşitli uzmanların, kaygı bo-
zukluğundan ortaya çıktığı
B) Uzmanların yetişmesi için belirli gereksinim-
lerin ortaya çıkması gerektiği
C) insanlara pozitif psikolojinin iyi gelerek kay-
giyi azalttığı
D) Depresyon ve kaygı bozukluğunun psikolo-
jiyi desteklediği
E) Uzman kişilerin sadece pozitif psikoloji ile
ortaya çıktığı
30.
![26. (1) Yavaşça kapı kolunu aşağı bastırdı ve kapıyı hafif
itekledi. (II) Yine de biraz daha açtı kapıyı. (III) Henüz bir
karış açılmış kapıdan, içerinin bir yatak odası olduğu an-
laşılıyordu. (IV) Yorganın altında birilerinin olduğu çok
açık şekilde belliydi. (V) Elindeki çantayı havaya kaldıra-
rak parmak uçlarında ilerledi yorgana doğru.
Yukarıdaki cümlelerle anlamlı bir paragraf oluşturmak
için hangi iki cümle yer değiştirmelidir?
A) I ve III
B) II ve III
D) I ve IV
E) IV ve V
C) II ve IV
Sınavi-5/ Temel Yeterlilik Testi](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230310145532772311-4852753.jpeg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler26. (1) Yavaşça kapı kolunu aşağı bastırdı ve kapıyı hafif
itekledi. (II) Yine de biraz daha açtı kapıyı. (III) Henüz bir
karış açılmış kapıdan, içerinin bir yatak odası olduğu an-
laşılıyordu. (IV) Yorganın altında birilerinin olduğu çok
açık şekilde belliydi. (V) Elindeki çantayı havaya kaldıra-
rak parmak uçlarında ilerledi yorgana doğru.
Yukarıdaki cümlelerle anlamlı bir paragraf oluşturmak
için hangi iki cümle yer değiştirmelidir?
A) I ve III
B) II ve III
D) I ve IV
E) IV ve V
C) II ve IV
Sınavi-5/ Temel Yeterlilik Testi
![Deneme - 5
34. Hint felsefesine meraklı bir öğrenci, öğretmenine Brahman'ın
yani dünyanın ruhunun ne olduğunu sorar. Öğretmen so-
ruyu duyduktan sonra sessiz kalır. Oğrenci iki üç kez daha
sorusunu yineler. En sonunda öğretmen der ki: "Ben bunu
sana şu an öğretiyorum ama sen dinlemiyorsun." Bu hikâ-
yenin farklı bir formu da var. "Bana Brahma'yı anlat." diyen
öğrenciye verilen "Brahma ol ki Brahma'yı bilesin." cevabı
gibi. Diğer yandan, Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî'ye sorulan
"Aşk nedir?" sorusuna hazretin verdiği "Ben ol da bil." cevabı
da hatırlanıyor elbette.
Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden han-
gisidir?
A) Merakını gidermek için her zaman doğru sorular sorma-
lısın.
B) Gerçekten olmak istediğin ne ise o yolda emin adımlarla
yürümelisin.
C) Öğrenmek istediğin her ne ise tüm benliğinle ona yönel,
onun gibi ol, empati yap.
D) Gerçek ve mutlak senin içindedir ve onu doğru yerde
bulmak için kendini dinle.
E) Aradığın yolda gerçeklere ulaşmak için kendinden uzak-
laşman gerekir.](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230310144202006540-400606.jpeg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı DüşüncelerDeneme - 5
34. Hint felsefesine meraklı bir öğrenci, öğretmenine Brahman'ın
yani dünyanın ruhunun ne olduğunu sorar. Öğretmen so-
ruyu duyduktan sonra sessiz kalır. Oğrenci iki üç kez daha
sorusunu yineler. En sonunda öğretmen der ki: "Ben bunu
sana şu an öğretiyorum ama sen dinlemiyorsun." Bu hikâ-
yenin farklı bir formu da var. "Bana Brahma'yı anlat." diyen
öğrenciye verilen "Brahma ol ki Brahma'yı bilesin." cevabı
gibi. Diğer yandan, Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî'ye sorulan
"Aşk nedir?" sorusuna hazretin verdiği "Ben ol da bil." cevabı
da hatırlanıyor elbette.
Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden han-
gisidir?
A) Merakını gidermek için her zaman doğru sorular sorma-
lısın.
B) Gerçekten olmak istediğin ne ise o yolda emin adımlarla
yürümelisin.
C) Öğrenmek istediğin her ne ise tüm benliğinle ona yönel,
onun gibi ol, empati yap.
D) Gerçek ve mutlak senin içindedir ve onu doğru yerde
bulmak için kendini dinle.
E) Aradığın yolda gerçeklere ulaşmak için kendinden uzak-
laşman gerekir.
![ardımcı Düşünceler - III
ik
üz
11.
di
u
p
0.
n
-
1.
-
i
-
C
Y
A
R
G
1
Y
1
N
TEST 32
4. Türkler Arap yazısıyla Türkçe yazmayı savu-
nacaklarına, Türkçelerini koruyup ana dille-
rine ek olarak Arap dili öğrenebilirlerse yurt-
larına uluslarına daha yararlı bir iş yapmış
olurlar. Ana belgeleri, buyrukları Arap dilinde
Arap yazısıyla yazılı olan Müslümanlığı yetkin
düzeyde kavrayabilmek için Arapça öğretile-
ri en yetkin bir düzeyde Türkçeye çevirmek
gerekmektedir. Dilimize geçen Arapça söz-
cüklerin, bugün bizim dilimizde yüklenmiş ol-
dukları anlam başkadır. Dolayısıyla, Kur'an'ın
ya da öteki Arapça yazılı dinsel belgelerin
Türkçeye çevirisinde, o Arapça belgelerde
karşımıza çıkan bizim bugün dahi kullandı-
ğımız sözcükler, kesinlikle yapılan çevirilerde
kullanılmamalıdır. Kur'an'da geçen, örneğin
"hamd" sözcüğünü, "Bu nasıl olsa bizim dili-
mizde bugün de yaşıyor", diyerek olduğu gibi
çeviriye yazarsanız, yaptığınız çeviri, çeviri
değil, deviri olur.
Bu paragrafta aşağıdaki soruların hangisi-
nin cevabı yoktur?
A) Türkler Türkçeyi korumak için ne yapma-
lıdır?
B) Kur'an'ın ya da Arapça yazılı dinsel bel-
gelerin çevirisi kimler tarafından yapılma-
lıdır?
C) Kuran'dan dilimize geçmiş sözcüklerin
çevirilerde kullanılması doğru mudur?
Müslümanlığı üst düzeyde anlayabilmek
çin ne yapmak gerekmektedir?
E) Türklerin yurtlarına uluslarına daha yarar-
li bir iş yapmış olmaları için ne yapmaları
gerekmektedir?](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230310061812766306-2745576.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşüncelerardımcı Düşünceler - III
ik
üz
11.
di
u
p
0.
n
-
1.
-
i
-
C
Y
A
R
G
1
Y
1
N
TEST 32
4. Türkler Arap yazısıyla Türkçe yazmayı savu-
nacaklarına, Türkçelerini koruyup ana dille-
rine ek olarak Arap dili öğrenebilirlerse yurt-
larına uluslarına daha yararlı bir iş yapmış
olurlar. Ana belgeleri, buyrukları Arap dilinde
Arap yazısıyla yazılı olan Müslümanlığı yetkin
düzeyde kavrayabilmek için Arapça öğretile-
ri en yetkin bir düzeyde Türkçeye çevirmek
gerekmektedir. Dilimize geçen Arapça söz-
cüklerin, bugün bizim dilimizde yüklenmiş ol-
dukları anlam başkadır. Dolayısıyla, Kur'an'ın
ya da öteki Arapça yazılı dinsel belgelerin
Türkçeye çevirisinde, o Arapça belgelerde
karşımıza çıkan bizim bugün dahi kullandı-
ğımız sözcükler, kesinlikle yapılan çevirilerde
kullanılmamalıdır. Kur'an'da geçen, örneğin
"hamd" sözcüğünü, "Bu nasıl olsa bizim dili-
mizde bugün de yaşıyor", diyerek olduğu gibi
çeviriye yazarsanız, yaptığınız çeviri, çeviri
değil, deviri olur.
Bu paragrafta aşağıdaki soruların hangisi-
nin cevabı yoktur?
A) Türkler Türkçeyi korumak için ne yapma-
lıdır?
B) Kur'an'ın ya da Arapça yazılı dinsel bel-
gelerin çevirisi kimler tarafından yapılma-
lıdır?
C) Kuran'dan dilimize geçmiş sözcüklerin
çevirilerde kullanılması doğru mudur?
Müslümanlığı üst düzeyde anlayabilmek
çin ne yapmak gerekmektedir?
E) Türklerin yurtlarına uluslarına daha yarar-
li bir iş yapmış olmaları için ne yapmaları
gerekmektedir?