Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

MAESTRO
Pablo Picasso'nun, İspanya İç Savaşı'nda ağır bir şekilde
bombalanan Guernica kentindeki yıkım ve katliamı yansıtan
7.76 eninde, 3.49 boyundaki Guernica tablosunda ilgi uyan-/
dıran boğa ile atın neyi simgelediği açıklanamamıştır. Sanat
tarihçisi Patricia Failing bunu at ile boğanın İspanyol kültü-
ründe önemli bir yeri olduğuna bağlar. Picasso ise tabloyu
yaparken bu geleneği düşünmediğini, içinde birden yeşeri-
veren resim yapma güdüsünden doğduğunu şöyle açıklıyor:
"Bu boğa bir boğadır, at bir attır... Resimlerimdeki belli şey-
lere birer anlam verdiğinizde bu doğru olabilir ama bu anla-
mi vermek benim düşüncem olmamıştır. Ben resim yapmak
için resim yapıyorum."
5
Bu parçadan hareketle sanat eseri ile ilgili aşağıdakiler-
den hangisine ulaşılabilir?
A Sanatçının, etkilendiği bir olayla ilgili mesaj verme kay-
gisinin bir ürünüdür.
B) Yalnız sanat alıcısı ile sanatçı arasında kurulabilecek
özel bir dille alımlanır.
CAnlaşılması ve anlatılması için sanatçının vereceği ipuç-
larına ihtiyaç vardır.
by Sanat
DYSanat yapma güdüsüyle üretilmeli, farklı anlam ve çağ-
rışımlara açık olmalıdır.
E) Trajik bir olayı ölümsüzleştirme çabasının bir sonucu ola-
rak ortaya çıkar.
6.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
MAESTRO Pablo Picasso'nun, İspanya İç Savaşı'nda ağır bir şekilde bombalanan Guernica kentindeki yıkım ve katliamı yansıtan 7.76 eninde, 3.49 boyundaki Guernica tablosunda ilgi uyan-/ dıran boğa ile atın neyi simgelediği açıklanamamıştır. Sanat tarihçisi Patricia Failing bunu at ile boğanın İspanyol kültü- ründe önemli bir yeri olduğuna bağlar. Picasso ise tabloyu yaparken bu geleneği düşünmediğini, içinde birden yeşeri- veren resim yapma güdüsünden doğduğunu şöyle açıklıyor: "Bu boğa bir boğadır, at bir attır... Resimlerimdeki belli şey- lere birer anlam verdiğinizde bu doğru olabilir ama bu anla- mi vermek benim düşüncem olmamıştır. Ben resim yapmak için resim yapıyorum." 5 Bu parçadan hareketle sanat eseri ile ilgili aşağıdakiler- den hangisine ulaşılabilir? A Sanatçının, etkilendiği bir olayla ilgili mesaj verme kay- gisinin bir ürünüdür. B) Yalnız sanat alıcısı ile sanatçı arasında kurulabilecek özel bir dille alımlanır. CAnlaşılması ve anlatılması için sanatçının vereceği ipuç- larına ihtiyaç vardır. by Sanat DYSanat yapma güdüsüyle üretilmeli, farklı anlam ve çağ- rışımlara açık olmalıdır. E) Trajik bir olayı ölümsüzleştirme çabasının bir sonucu ola- rak ortaya çıkar. 6.
TYT/Türkçe
19. Yahya Kemal sıradan olanın ya da muhayyileyi zorlamak-
tan yoksun durumların gerçekliğinden uzakta bir söylem
geliştirmiştir yazdıklarında. Basit olan hiçbir şey onun ilgi-
sini çekmemis, gerek düzyazıda gerek şiirde hep yukarı-
dan konuşmayı kendisine ilke edinmiştir. Yahya Kemal'in
yaptığı "yüce"ye dair bir intiba yaratmak değildir. O, yetiştiği
dönemin ruhunu üzerinde taşımayı bir kişilik hâline getir-
miştir. Yüksek perdeden konuşmanın üsluba dönüştüğü bir
durumdur bu. Kullandığı her cümle ya da yazdığı her dize
"gökyüzünün dili"yle yazılmış hissiyatını yaşatır.
Bu parçaya göre Yahya Kemal'le ilgili aşağıdakilerin
hangisi söylenebilir?
A) Çağdaşı olan birçok sanatçıdan üslubu sayesinde
ayrılmıştır.
B) Sıradan konuları bile üst düzey bir anlatımla vermeyi
başarmıştır.
C) Hayal dünyasının sınırlarını zorlayan bir anlatıma
ulaşmıştır.
D) Duygulara hitap ederek okurların zihinlerinde estetik
bir iz bırakmıştır.
E) Çevresinde bulunan her şeye kibirli bir şekilde tepe-
den bakmıştır.
21
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
TYT/Türkçe 19. Yahya Kemal sıradan olanın ya da muhayyileyi zorlamak- tan yoksun durumların gerçekliğinden uzakta bir söylem geliştirmiştir yazdıklarında. Basit olan hiçbir şey onun ilgi- sini çekmemis, gerek düzyazıda gerek şiirde hep yukarı- dan konuşmayı kendisine ilke edinmiştir. Yahya Kemal'in yaptığı "yüce"ye dair bir intiba yaratmak değildir. O, yetiştiği dönemin ruhunu üzerinde taşımayı bir kişilik hâline getir- miştir. Yüksek perdeden konuşmanın üsluba dönüştüğü bir durumdur bu. Kullandığı her cümle ya da yazdığı her dize "gökyüzünün dili"yle yazılmış hissiyatını yaşatır. Bu parçaya göre Yahya Kemal'le ilgili aşağıdakilerin hangisi söylenebilir? A) Çağdaşı olan birçok sanatçıdan üslubu sayesinde ayrılmıştır. B) Sıradan konuları bile üst düzey bir anlatımla vermeyi başarmıştır. C) Hayal dünyasının sınırlarını zorlayan bir anlatıma ulaşmıştır. D) Duygulara hitap ederek okurların zihinlerinde estetik bir iz bırakmıştır. E) Çevresinde bulunan her şeye kibirli bir şekilde tepe- den bakmıştır. 21
6.7. ve 8. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Herakleitos; insanları bilgiyle ilişkileri bakımından "anlamayı bilen-
ler" ve "anlamayı bilmeyenler" şeklinde ikiye ayırır. Anlamayı bilen-
ler, her zaman araştıran kişilerdir; bilmeyenler ise sağırlar gibidir.
Herakleitos'a göre insanların çoğu, evrendeki yasayı görememek-
tedir. Bunun nedeni, bedensel hazları fazlaca önemsemeleridir. Ona
göre insanın bilgi edinmesindeki iki önemli kaynak, gelenekler ve
duyulardır fakat her ikisi de gözden geçirilmelidir. Ayrıca bilgiyi bi-
riktirmek, çok şey bilmek anlamına gelmemektedir. İnsan, gelenek
ve duyulardan gelen bilgileri aynen kabul ediyorsa yanılabilir. Bu
nedenle insan, her iki bilgi kaynağını aktif biçimde sorgulayıp an-
lamlandırarak bilgeliğe ulaşabilir. Bilgeliğin temel amacı, evrende
hüküm süren yasayı anlamak ve ona göre yaşamaktır.
to b
6.
Bu parçaya göre Herakleitos ile ilgili aşağıdakilerden hangisi
söylenemez?
A Bilgiyle bağlantısı yönüyle bireyleri sınıflandırdığı
B Bilgeliğin esas hedefinin ne olduğunu açıkladığı
C Bilginin doğruluğunun araştırılması gerektiğine inandığı
D) Bedensel hazlar üzerine bir düşüncesinin olduğu
E) Bütün yapıtlarında evrensel konulara yer verdiği
mu
7. Bir ressamın yapacağı tabloda geleneksel yöntemleri göz ar-
di etmesi
hablII. Bir internet sitesinden alınan bilginin yazılı kaynaklardan da
alread doğruluğunun araştırılması
Bilim insanının yeni bir buluş için laboratuvarda deneysel
gözlem yapması
Bu parçaya göre yukarıda sıralanan durumlardan hangileri "bil-
gi edinmedeki kaynak" için örnek olabilir?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
Clivell
DIT ve Ill
E) II ve IIL
8.
Bu parçadaki altı çizili sözle aşağıdakilerden hangisine gönder-
me yapılmıştır?
Geleneklerin, toplumsal duyarlık üzerinde etkisini sürdüre-
ceğine
Bİnsanların algılama yeteneğinde kesinlik olgusuna rastlana-
mayacağına
C) Töresel ve duyusal kazanımların bireyleri hataya düşürebi-
leceğine
D) Bilgi birikim yöntemiyle sorunlara kalıcı çözümler üretileme-
yeceğine
E) kişinin her şeyi bilmesinin belirli bir zaman sonra gerçekle-
şebileceğine
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
6.7. ve 8. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Herakleitos; insanları bilgiyle ilişkileri bakımından "anlamayı bilen- ler" ve "anlamayı bilmeyenler" şeklinde ikiye ayırır. Anlamayı bilen- ler, her zaman araştıran kişilerdir; bilmeyenler ise sağırlar gibidir. Herakleitos'a göre insanların çoğu, evrendeki yasayı görememek- tedir. Bunun nedeni, bedensel hazları fazlaca önemsemeleridir. Ona göre insanın bilgi edinmesindeki iki önemli kaynak, gelenekler ve duyulardır fakat her ikisi de gözden geçirilmelidir. Ayrıca bilgiyi bi- riktirmek, çok şey bilmek anlamına gelmemektedir. İnsan, gelenek ve duyulardan gelen bilgileri aynen kabul ediyorsa yanılabilir. Bu nedenle insan, her iki bilgi kaynağını aktif biçimde sorgulayıp an- lamlandırarak bilgeliğe ulaşabilir. Bilgeliğin temel amacı, evrende hüküm süren yasayı anlamak ve ona göre yaşamaktır. to b 6. Bu parçaya göre Herakleitos ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A Bilgiyle bağlantısı yönüyle bireyleri sınıflandırdığı B Bilgeliğin esas hedefinin ne olduğunu açıkladığı C Bilginin doğruluğunun araştırılması gerektiğine inandığı D) Bedensel hazlar üzerine bir düşüncesinin olduğu E) Bütün yapıtlarında evrensel konulara yer verdiği mu 7. Bir ressamın yapacağı tabloda geleneksel yöntemleri göz ar- di etmesi hablII. Bir internet sitesinden alınan bilginin yazılı kaynaklardan da alread doğruluğunun araştırılması Bilim insanının yeni bir buluş için laboratuvarda deneysel gözlem yapması Bu parçaya göre yukarıda sıralanan durumlardan hangileri "bil- gi edinmedeki kaynak" için örnek olabilir? A) Yalnız I B) Yalnız II Clivell DIT ve Ill E) II ve IIL 8. Bu parçadaki altı çizili sözle aşağıdakilerden hangisine gönder- me yapılmıştır? Geleneklerin, toplumsal duyarlık üzerinde etkisini sürdüre- ceğine Bİnsanların algılama yeteneğinde kesinlik olgusuna rastlana- mayacağına C) Töresel ve duyusal kazanımların bireyleri hataya düşürebi- leceğine D) Bilgi birikim yöntemiyle sorunlara kalıcı çözümler üretileme- yeceğine E) kişinin her şeyi bilmesinin belirli bir zaman sonra gerçekle- şebileceğine
mler üzerine
ca kolayca
ele alındı-
değil işte.
unun nasıl
içime do-
angisini
üzerine
de ilgi
şiire
r, ya
a
I ge-
Renk, sanatın duyusal izlenim taşıyan doğaya öykünme,
doğayı idealize etme ve soyutlaştırma temelli serüvenin
de, ressamın imgelerini kurmak için kullandığı araçlar.
dan biridir. Sanatın bilim öncesi ya da yansıtmaya dayalı
döneminde renk ve ışık iki ayrı kavramdır. Sanatçılar bu
ikisi arasındaki ilişki üstüne pratikler yaparken bilim in
sanlan ilmi yanından dolayı yalnızca ışığa odaklanmıştı.
Ancak, bilim ve sanatın ortak konusu işığın enine bo
yuna incelenmesi, yüzlerce yıl araştırma yapan bilim ve
sanat insanını renk konusunda buluşturdu. Newton'un
bilimsel buluşu ile renk, sanat dünyası dışında da ele
alınan konu olarak özellikle 19. yüzyılın keşifler atmosfe
rinde yapısal özellikleri, görme, algılama ve ilişkileri yö
nünden araştırılmaya başlanmış; üstüne üretilen teoriler
resim sanatı pratiklerine yansımıştır. Renk hakkındaki
metinler, sanatçının renk anlayışına yeni boyut katarken
sanatsal bilginin oluşmasında da çıkış noktalarından biri
kabul edilmiştir.
35. Bu parçadan hareketle renkle ilgili aşağıdaki yargı-
Mardan hangisine ulaşılabilir?
A) Sanatçının doğayı aktarma isteğinin sonucunda
önem kazanmıştır.
B) Bilimsel çalışmaların hız kazanmasına öncülük et
miştir.
C) Resim alanında ışıktan daha önemli bir yere sahiptir.
D) Sanatsal bilgi kuramı üretiminde faydalanılan araç-
lardan biri olmuştur.
E) Sanatçının dünyayı algılama aşamasında çıkış nok-
tası kabul edilmiştir.
36. Bu parçaya göre bilim insanlarının başta renk yerine
ışığa odaklanmalarının temel nedeni aşağıdakiler-
den hangisidir?
A) Genelgeçerlik
C) Faydacılık
B) Özgünlük
D) Sanatsallık
E) Bilimsellik
Diğer sayfaya geçiniz.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
mler üzerine ca kolayca ele alındı- değil işte. unun nasıl içime do- angisini üzerine de ilgi şiire r, ya a I ge- Renk, sanatın duyusal izlenim taşıyan doğaya öykünme, doğayı idealize etme ve soyutlaştırma temelli serüvenin de, ressamın imgelerini kurmak için kullandığı araçlar. dan biridir. Sanatın bilim öncesi ya da yansıtmaya dayalı döneminde renk ve ışık iki ayrı kavramdır. Sanatçılar bu ikisi arasındaki ilişki üstüne pratikler yaparken bilim in sanlan ilmi yanından dolayı yalnızca ışığa odaklanmıştı. Ancak, bilim ve sanatın ortak konusu işığın enine bo yuna incelenmesi, yüzlerce yıl araştırma yapan bilim ve sanat insanını renk konusunda buluşturdu. Newton'un bilimsel buluşu ile renk, sanat dünyası dışında da ele alınan konu olarak özellikle 19. yüzyılın keşifler atmosfe rinde yapısal özellikleri, görme, algılama ve ilişkileri yö nünden araştırılmaya başlanmış; üstüne üretilen teoriler resim sanatı pratiklerine yansımıştır. Renk hakkındaki metinler, sanatçının renk anlayışına yeni boyut katarken sanatsal bilginin oluşmasında da çıkış noktalarından biri kabul edilmiştir. 35. Bu parçadan hareketle renkle ilgili aşağıdaki yargı- Mardan hangisine ulaşılabilir? A) Sanatçının doğayı aktarma isteğinin sonucunda önem kazanmıştır. B) Bilimsel çalışmaların hız kazanmasına öncülük et miştir. C) Resim alanında ışıktan daha önemli bir yere sahiptir. D) Sanatsal bilgi kuramı üretiminde faydalanılan araç- lardan biri olmuştur. E) Sanatçının dünyayı algılama aşamasında çıkış nok- tası kabul edilmiştir. 36. Bu parçaya göre bilim insanlarının başta renk yerine ışığa odaklanmalarının temel nedeni aşağıdakiler- den hangisidir? A) Genelgeçerlik C) Faydacılık B) Özgünlük D) Sanatsallık E) Bilimsellik Diğer sayfaya geçiniz.
13. Hem sözcük hem de cümle düzeyinde yaptığı, bulduğu
yenilikler günlük konuşma dilinin en uç kullanımları kimi
zaman aşırılık gibi görünse de zamanla o kadar aşırı
gelmemeye başlıyordu okuyucuya. Ayrıca kullandığı
sözcüklerin bazılarının dilde olmadığı; ad ve sıfat tamla-
malarının, fiil çekimlerinin ilk kez onun şiirlerinde görülen
şekliyle karşımıza çıktığı söylenebilir. Eloğlu'nun sağlam
bir dil bilinciyle, günlük dilden farklı, bütünüyle kendine
özgü bir dille yarattığı imgelerin çarpıcılığı, çekiciliği,
diriliği ortadaydı.
Bu parça,
"(1) Metin Eloğlu, hayattayken de fazla popüler bir şair
değildi. (II) Popüler olmak için de hiçbir çaba gösterme-
di; önde olmak, görünür olmak için ayak parmaklarının
üzerinde yükselmeye gayret etmedi. (III) Kitaplarını ya-
lon yımlar, onları sokağa salıverirdi; okunup okunmamak gibi
bir kaygısı da yoktu. (IV) Kuşağından hiçbir şair II. Yeni
sonrasındaki dönemi onun kadar verimli geçirmemiştir.
(V) Hiçbiri Metin Eloğlu kadar dili kurcalamamış, dilin
olanaklarını sonuna kadar kullanmamış hatta dili zorla-
mamıştır." parçasındaki numaralanmış cümlelerden
\hangisini açıklamak için yazılmış olabilir?
AXI
B) II
C) III se D) VX E) V
y
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
13. Hem sözcük hem de cümle düzeyinde yaptığı, bulduğu yenilikler günlük konuşma dilinin en uç kullanımları kimi zaman aşırılık gibi görünse de zamanla o kadar aşırı gelmemeye başlıyordu okuyucuya. Ayrıca kullandığı sözcüklerin bazılarının dilde olmadığı; ad ve sıfat tamla- malarının, fiil çekimlerinin ilk kez onun şiirlerinde görülen şekliyle karşımıza çıktığı söylenebilir. Eloğlu'nun sağlam bir dil bilinciyle, günlük dilden farklı, bütünüyle kendine özgü bir dille yarattığı imgelerin çarpıcılığı, çekiciliği, diriliği ortadaydı. Bu parça, "(1) Metin Eloğlu, hayattayken de fazla popüler bir şair değildi. (II) Popüler olmak için de hiçbir çaba gösterme- di; önde olmak, görünür olmak için ayak parmaklarının üzerinde yükselmeye gayret etmedi. (III) Kitaplarını ya- lon yımlar, onları sokağa salıverirdi; okunup okunmamak gibi bir kaygısı da yoktu. (IV) Kuşağından hiçbir şair II. Yeni sonrasındaki dönemi onun kadar verimli geçirmemiştir. (V) Hiçbiri Metin Eloğlu kadar dili kurcalamamış, dilin olanaklarını sonuna kadar kullanmamış hatta dili zorla- mamıştır." parçasındaki numaralanmış cümlelerden \hangisini açıklamak için yazılmış olabilir? AXI B) II C) III se D) VX E) V y
2.
2. Cevaplarınızı, cevap kâğıdının Türk Dili ve Edebiyatı-Sosyal Bilimler-1
1.-2. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Kimsenin kendisini dinlemeyeceğini düşünmeye
başlayınca yüzü de asılmıştı. O zamana kadar
belki hep ertelediği (ileri attığı), görmezden geldiği
1
(başkalarından sakındığı) bir şeydi bu. Zamanla
eleştirilerin azaldığına, onun için yine iyi günlerin
geldiğine, her şeyin yolunda gittiğine (istenilen şe-
|||
kilde gerçekleştiğine) inanıyordu. Ama bir gün hiç
beklemediği bir şey oldu. Öyle ki tedirginliği sona
IV
erdi (huzursuzluğu ortadan kalktı) zannederken her
şey sanki yeniden başlamıştı. Öğrencileri bir anda
yalnız bırakmışlardı onu. Hiç alışılmamış (sıra dışı)
V
bir şeydi bu. Nedeni hemen anlaşılamayacak, biraz
gizemli bir tutumdu. Yakınlarından biri, yeni bir şey-
ler yazmalısın, diye uyardı onu.
AYT
By parçaya göre öğrencilerin shnatgyı yatız bi-
rakmalarının nedeni aşağıdakilerden hangisidir?
Kendine kapana ekranda Mileri kendinden
uplastasi
Oblenderin ve etre Paki Nicet viste peştin
Les
KPT
Kenme Haydu gaven nedenle eleştiri-
Alene kan olması
DNKendisin veremediçin tekrara dismesi
Kendisineloyulan ihtiyacın ortadan kalkması
Bu parçada numaralanmış sözlerden hangisinin
anlamı parantez içinde verilenle uyuşmamaktadır?
Ar
B) II
111
DUV
E V
3.
4.
(1) Edebi
masrafın
türün art
lunmak g
ki bir mü
sürdüğü
tenmesi
eğilimler
lim birbi
cak, mü
Bu parç
rak aşa
A 1. cü
B) II. cu
III. c
b) .c
EV. C
Aşağıd
kavran
A) Bir
inar
çim
Hik
lik
çıka
Du
Bili
Nan
E) Öğ
duy
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
2. 2. Cevaplarınızı, cevap kâğıdının Türk Dili ve Edebiyatı-Sosyal Bilimler-1 1.-2. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Kimsenin kendisini dinlemeyeceğini düşünmeye başlayınca yüzü de asılmıştı. O zamana kadar belki hep ertelediği (ileri attığı), görmezden geldiği 1 (başkalarından sakındığı) bir şeydi bu. Zamanla eleştirilerin azaldığına, onun için yine iyi günlerin geldiğine, her şeyin yolunda gittiğine (istenilen şe- ||| kilde gerçekleştiğine) inanıyordu. Ama bir gün hiç beklemediği bir şey oldu. Öyle ki tedirginliği sona IV erdi (huzursuzluğu ortadan kalktı) zannederken her şey sanki yeniden başlamıştı. Öğrencileri bir anda yalnız bırakmışlardı onu. Hiç alışılmamış (sıra dışı) V bir şeydi bu. Nedeni hemen anlaşılamayacak, biraz gizemli bir tutumdu. Yakınlarından biri, yeni bir şey- ler yazmalısın, diye uyardı onu. AYT By parçaya göre öğrencilerin shnatgyı yatız bi- rakmalarının nedeni aşağıdakilerden hangisidir? Kendine kapana ekranda Mileri kendinden uplastasi Oblenderin ve etre Paki Nicet viste peştin Les KPT Kenme Haydu gaven nedenle eleştiri- Alene kan olması DNKendisin veremediçin tekrara dismesi Kendisineloyulan ihtiyacın ortadan kalkması Bu parçada numaralanmış sözlerden hangisinin anlamı parantez içinde verilenle uyuşmamaktadır? Ar B) II 111 DUV E V 3. 4. (1) Edebi masrafın türün art lunmak g ki bir mü sürdüğü tenmesi eğilimler lim birbi cak, mü Bu parç rak aşa A 1. cü B) II. cu III. c b) .c EV. C Aşağıd kavran A) Bir inar çim Hik lik çıka Du Bili Nan E) Öğ duy
A
A
TYT
29. İkinci Yeni şairleri savaşın bittiği ve farklı toplumsal ku-
tupların bulunduğu bir dönemde sanat anlayışlarını or-
taya koymuşlardır. Bu şiir akımı birçok edebiyat eleş-
tirmeni tarafından "Çağdaş Türk Şiiri"nin en son ve öz-
gün atılımı olarak kabul görürken bazıları için de ede-
biyatta bir skandaldır. Şiirde "soyut", "anlamsız" ya da
"kapalı" olmak, "okurdan kopmak", "bilinç dışının ola-
Mnaklarından yararlanmak", "Garip akımının yalınlığına
karşı çıkmak" İkinci Yeni şiirinin genel özellikleri ara-
asında sayılabilir. Garip akımından sonraki bu ikinci de-
ğişim hareketi birçok şairi bünyesine katmıştır.
Bu parçadan İkinci Yeni şiiriyle ilgili çıkarılabilecek
en genel varg aşağıdakilerden hangisidir?
A
A) Toplumdan kopuk bir sanat anlayışı ortaya koy-
muşlardır.
B) Kaotik bir ortamda ortaya çıkmışlardır.
C) Olumlu ya da olumsuz kuvvetli bir ses getirmişlerdir.
D) Garip şiir anlayışını geride bırakmayı başarmışlardır.
E) Geleneği elinin tersiyle iten bir anlayışa sahiplerdir.
31. Ba
mi
u ba
do
le do
şe
Slen m
ni
g
lir
b
k
S
A
Z
t
t
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
A A TYT 29. İkinci Yeni şairleri savaşın bittiği ve farklı toplumsal ku- tupların bulunduğu bir dönemde sanat anlayışlarını or- taya koymuşlardır. Bu şiir akımı birçok edebiyat eleş- tirmeni tarafından "Çağdaş Türk Şiiri"nin en son ve öz- gün atılımı olarak kabul görürken bazıları için de ede- biyatta bir skandaldır. Şiirde "soyut", "anlamsız" ya da "kapalı" olmak, "okurdan kopmak", "bilinç dışının ola- Mnaklarından yararlanmak", "Garip akımının yalınlığına karşı çıkmak" İkinci Yeni şiirinin genel özellikleri ara- asında sayılabilir. Garip akımından sonraki bu ikinci de- ğişim hareketi birçok şairi bünyesine katmıştır. Bu parçadan İkinci Yeni şiiriyle ilgili çıkarılabilecek en genel varg aşağıdakilerden hangisidir? A A) Toplumdan kopuk bir sanat anlayışı ortaya koy- muşlardır. B) Kaotik bir ortamda ortaya çıkmışlardır. C) Olumlu ya da olumsuz kuvvetli bir ses getirmişlerdir. D) Garip şiir anlayışını geride bırakmayı başarmışlardır. E) Geleneği elinin tersiyle iten bir anlayışa sahiplerdir. 31. Ba mi u ba do le do şe Slen m ni g lir b k S A Z t t
24, 1. Ay'ın çapı 3.474 km'dir, bu da Dünya çapının
dörtte birinden biraz fazladır. Dolayısıyla Ay'ın
hacmi Dünya'nın hacminin %2'sidir. Kütlesi
Dünya kütlesinden 81,3 kat daha küçüktür. Yü-
zeyinde kütle cekim etkisi yer çekiminin yaklaşık
%17'sidir. Ay, Dünya'nın yörüngesinde bir turu-
nu 27 gün 7 saatte tamamlar. Dünya, Ay ve Gü-
neş geometrisinde görülen periyodik değişimler
sonucunda her 29,5 günde tekrar eden Ay'ın ev-
nereleri oluşur.
II. Ay bize çok yakın olduğundan, kütlesinin sağla-
dığı çekim kuvveti gezegenimizi etkiliyor. Bu kuv-
vet, okyanuslarımızı itip çekecek kadar yüksek.
Bu olaya "gelgit dalgaları" deniyor. Ay olmadığın-
da, gelgitler çok daha yavaş bir şekilde yükselip
alçalırdı. Dalgalardaki bu azalmanın büyük bölü-
mü, kıyı ekosistemlerini sert biçimde değiştirir ve
muhtemelen pek çoğunu yok edip enerji, su ve
diğer kaynakların akışını bozardı.
III. Gecelerin önemli derecede karanlık olduğunu
fark ederdik. Ay'ın yüzeyi güneş ışığını yansıta-
rak gecelerimizi aydınlatıyor. Bu dolaylı parlama
olmayınca kırsal yollar veya ağaçlık kamp bölge-
leri gibi yapay ışıkların bulunmadığı tüm bölgeler,
geceleyin yolculuk yaparken çok daha tehlikeli
yerler olurdu.
25. Çok b
niz
IV. Ay'ın Dünya'yı yerinde tutan kütle çekimi olma-
saydı, ana gezegenimizin ekseni muhtemelen
noybüyük oranda değişirdi. Dünya, fiilen hiçbir mev-
simin olmadığı eğimsiz bir durumdan, uç nokta-
redaki mevsimsel hava değişimlerinin ve sadece
birkaç yüz bin yılda buzul çağlarının yaşandığı
büyük bir eğime kadar gidebilirdi.
V. Altın, platin, paladyum, iridyum... Bu metalik
unsurlar insanlık için çok değerli. Mücevher,
elektronik eşya, teknolojik buluş, uzay gemileri,
otomobiller, uçaklar ve bilumum icatta onları kul-
lanıyoruz. Ama Ay olmasaydı onlara sahip olma-
mız da muhtemelen mümkün olmayacaktı.
D) IV
OJOA
Bu metinleri kullanarak bir yazı yazmak istesey-
dik hangisini dışarıda bırakırdık?
A) I
B) II
C) III
E) V
sağla
Bura
Çünl
deği
Bu r
da c
nizo
cek
bek
terk
tica
ista
Bu
ya
A)
B
C
C
26.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
24, 1. Ay'ın çapı 3.474 km'dir, bu da Dünya çapının dörtte birinden biraz fazladır. Dolayısıyla Ay'ın hacmi Dünya'nın hacminin %2'sidir. Kütlesi Dünya kütlesinden 81,3 kat daha küçüktür. Yü- zeyinde kütle cekim etkisi yer çekiminin yaklaşık %17'sidir. Ay, Dünya'nın yörüngesinde bir turu- nu 27 gün 7 saatte tamamlar. Dünya, Ay ve Gü- neş geometrisinde görülen periyodik değişimler sonucunda her 29,5 günde tekrar eden Ay'ın ev- nereleri oluşur. II. Ay bize çok yakın olduğundan, kütlesinin sağla- dığı çekim kuvveti gezegenimizi etkiliyor. Bu kuv- vet, okyanuslarımızı itip çekecek kadar yüksek. Bu olaya "gelgit dalgaları" deniyor. Ay olmadığın- da, gelgitler çok daha yavaş bir şekilde yükselip alçalırdı. Dalgalardaki bu azalmanın büyük bölü- mü, kıyı ekosistemlerini sert biçimde değiştirir ve muhtemelen pek çoğunu yok edip enerji, su ve diğer kaynakların akışını bozardı. III. Gecelerin önemli derecede karanlık olduğunu fark ederdik. Ay'ın yüzeyi güneş ışığını yansıta- rak gecelerimizi aydınlatıyor. Bu dolaylı parlama olmayınca kırsal yollar veya ağaçlık kamp bölge- leri gibi yapay ışıkların bulunmadığı tüm bölgeler, geceleyin yolculuk yaparken çok daha tehlikeli yerler olurdu. 25. Çok b niz IV. Ay'ın Dünya'yı yerinde tutan kütle çekimi olma- saydı, ana gezegenimizin ekseni muhtemelen noybüyük oranda değişirdi. Dünya, fiilen hiçbir mev- simin olmadığı eğimsiz bir durumdan, uç nokta- redaki mevsimsel hava değişimlerinin ve sadece birkaç yüz bin yılda buzul çağlarının yaşandığı büyük bir eğime kadar gidebilirdi. V. Altın, platin, paladyum, iridyum... Bu metalik unsurlar insanlık için çok değerli. Mücevher, elektronik eşya, teknolojik buluş, uzay gemileri, otomobiller, uçaklar ve bilumum icatta onları kul- lanıyoruz. Ama Ay olmasaydı onlara sahip olma- mız da muhtemelen mümkün olmayacaktı. D) IV OJOA Bu metinleri kullanarak bir yazı yazmak istesey- dik hangisini dışarıda bırakırdık? A) I B) II C) III E) V sağla Bura Çünl deği Bu r da c nizo cek bek terk tica ista Bu ya A) B C C 26.
7. Kültürsüz insan, çevresinde, okulda öğrendiklerine yeni bir
şey katmayan, katmak gereğini duymayan kişidir. Kültürlü
kişiye gelince, her şeyi bilen değil her şeyi anlama yetisine
ulaşan kişidir. Batı kafası; kültüre, tamamlanmamış bir eser
gözüyle baktığı, düşünceyi somut deneylerle verimli kılmaya
çalıştığı içindir ki donup kalmıyor.
Bu parçada geçen "donup kalmamak" sözüyle anlatılmak
istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kültürün bireyler arasında oluştuğu
B) Kültürsüz kişilerin gelişmeyi engellediği
C) Batı düşüncesinin yeni değerler üretebildiği
D) Değişimin etkisinin uzun sürdüğü
E) Öğrenilenlerin bir süre sonra unutulabileceği
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
7. Kültürsüz insan, çevresinde, okulda öğrendiklerine yeni bir şey katmayan, katmak gereğini duymayan kişidir. Kültürlü kişiye gelince, her şeyi bilen değil her şeyi anlama yetisine ulaşan kişidir. Batı kafası; kültüre, tamamlanmamış bir eser gözüyle baktığı, düşünceyi somut deneylerle verimli kılmaya çalıştığı içindir ki donup kalmıyor. Bu parçada geçen "donup kalmamak" sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Kültürün bireyler arasında oluştuğu B) Kültürsüz kişilerin gelişmeyi engellediği C) Batı düşüncesinin yeni değerler üretebildiği D) Değişimin etkisinin uzun sürdüğü E) Öğrenilenlerin bir süre sonra unutulabileceği
yıllar
(III)
dini
miş
gül
V
B kitapçığı
8. Yerküreyi çepeçevre saran atmosferde bulunan CO₂,
CH4, N₂O, CFC, O3 ve CO gibi gazlar sera etkisi yaparak
yeryüzünün bugünkü sıcaklık derecelerinde kalmasını
sağlamaktadır. Atmosferin yeryüzünden itibaren ortalama
11 km yukarısına kadarki troposfer katmanında bulunan
sera gazlarının atmosferde giderek artması, küresel
ısınma dediğimiz, tüm canlıların yaşamını tehdit eden
boyutlara ulaşan olaylar zincirinin oluşmasına neden
olmaktadır. Bilhassa fosil yakıtların aşırı kullanımı, hızlı
nüfus artışı, yaşam standardının yükseltilmesi gibi beşeri
aktiviteler küresel ısınmanın etkilerini artıran olaylardır.
Küresel ısınma olgusu sonucu gözlenen doğal felaketler,
insan yaşamı başta olmak üzere bitki ve hayvanların
yaşam koşullarını güçleştirmektedir. Dünya iklim siste-
mindeki bu aşırı ve sert değişimlerin 30-40 yıl sonra tarım
yapacak toprak, yaşanacak yeryüzü bırakmayacağı tah-
min edilmektedir.
Bu parçaya göre küresel ısınmayı tetikleyen sebepler
arasında,
1. Nüfusun hızla artması
II. Bilinçsiz tarım faaliyetleri
III. Sera gazlarının artış göstermesi
IV. Ani iklim değişiklikleri
le
numaralanmış ifadelerden hangileri vardır?
A) I ve
D) II ve IV
B) II ve III.
E) III ve IV
C) I ve III
9. Çalışmalarım sonucu bir araç olarak ışığın kullanımının
dünyayla kurduğumuz ilişkinin boyutlarını ve ihtiyaçla-
rımızı değiştirdiğini fark ettim. Işık, basit bir şekilde bir
metni okuyabilmemize olanak sağlayabileceği gibi; kar-
maşık bir biçimde, gezegenimizdeki canlılığı tozlarından
oluşturan yıldızların geçmişlerine hakmak için
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
yıllar (III) dini miş gül V B kitapçığı 8. Yerküreyi çepeçevre saran atmosferde bulunan CO₂, CH4, N₂O, CFC, O3 ve CO gibi gazlar sera etkisi yaparak yeryüzünün bugünkü sıcaklık derecelerinde kalmasını sağlamaktadır. Atmosferin yeryüzünden itibaren ortalama 11 km yukarısına kadarki troposfer katmanında bulunan sera gazlarının atmosferde giderek artması, küresel ısınma dediğimiz, tüm canlıların yaşamını tehdit eden boyutlara ulaşan olaylar zincirinin oluşmasına neden olmaktadır. Bilhassa fosil yakıtların aşırı kullanımı, hızlı nüfus artışı, yaşam standardının yükseltilmesi gibi beşeri aktiviteler küresel ısınmanın etkilerini artıran olaylardır. Küresel ısınma olgusu sonucu gözlenen doğal felaketler, insan yaşamı başta olmak üzere bitki ve hayvanların yaşam koşullarını güçleştirmektedir. Dünya iklim siste- mindeki bu aşırı ve sert değişimlerin 30-40 yıl sonra tarım yapacak toprak, yaşanacak yeryüzü bırakmayacağı tah- min edilmektedir. Bu parçaya göre küresel ısınmayı tetikleyen sebepler arasında, 1. Nüfusun hızla artması II. Bilinçsiz tarım faaliyetleri III. Sera gazlarının artış göstermesi IV. Ani iklim değişiklikleri le numaralanmış ifadelerden hangileri vardır? A) I ve D) II ve IV B) II ve III. E) III ve IV C) I ve III 9. Çalışmalarım sonucu bir araç olarak ışığın kullanımının dünyayla kurduğumuz ilişkinin boyutlarını ve ihtiyaçla- rımızı değiştirdiğini fark ettim. Işık, basit bir şekilde bir metni okuyabilmemize olanak sağlayabileceği gibi; kar- maşık bir biçimde, gezegenimizdeki canlılığı tozlarından oluşturan yıldızların geçmişlerine hakmak için
18. Savaş şartları, savaşa girmeyen Türkiye'yi etkiliyordu. II.
Dünya Savaşı'nda hafızalarda kalan önemli olaylardan biri
satılmaya başlanmasıydı. Aylık olarak düzenlenen
14 Ocak tarihinden itibaren İstanbul'da ekmeğin karneyle
karnelerde her gün için fişler bulunuyordu. Ailedeki kişi
kişilerin yaş durumuna göre alabilecekleri
sayısına ve
ekmek miktarı yazıyordu. Gününde kullanılmayan fişler
ertesi gün geçerli olmuyordu. Ellerinde ekmek karnesi
bulunanlar günlük istihkaklarını herhangi bir fırından veya
tevzi yerinden alıyorlardı. Uygulama 4 yıl boyunca devam
etti. Kişi başına günlük istihkak yedi yaşına kadar olan
çocuklar için çeyrek ekmek (187,5 gr.), yetişkinler için
yarım ekmek (375 gr.), ağır işçiler için tam ekmek (750
gr.) idi. Nisan ayında yetişkinlerin günlük istihkakı 175
grama, mayıs ayında ise 150 grama düşürüldü. Haziran
ayında ise 300 grama çıkarıldı. Ekmek dağıtımı iki seneyi
aşkın süre boyunca bu ölçülerde devam etti ve Eylül
1944'te yetişkinlerin istihkakı 375 grama çıkarıldı. Ocak
1945'te 450 gram oldu. Karne uygulaması 8 Eylül 1946'da
kaldırılabildi.
Bu parçanın anlatımıyla ilgili;
1. Tanımlamaya başvurulmuştur.
II.Sayısal verilerden yararlanılmıştır.
III. Aiklayıcı anlatım tercih edilmiş
belirlemelerinden hangisi doğrudur?
B) Yalnız
A) Yalnız
ve U
C've Il
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
18. Savaş şartları, savaşa girmeyen Türkiye'yi etkiliyordu. II. Dünya Savaşı'nda hafızalarda kalan önemli olaylardan biri satılmaya başlanmasıydı. Aylık olarak düzenlenen 14 Ocak tarihinden itibaren İstanbul'da ekmeğin karneyle karnelerde her gün için fişler bulunuyordu. Ailedeki kişi kişilerin yaş durumuna göre alabilecekleri sayısına ve ekmek miktarı yazıyordu. Gününde kullanılmayan fişler ertesi gün geçerli olmuyordu. Ellerinde ekmek karnesi bulunanlar günlük istihkaklarını herhangi bir fırından veya tevzi yerinden alıyorlardı. Uygulama 4 yıl boyunca devam etti. Kişi başına günlük istihkak yedi yaşına kadar olan çocuklar için çeyrek ekmek (187,5 gr.), yetişkinler için yarım ekmek (375 gr.), ağır işçiler için tam ekmek (750 gr.) idi. Nisan ayında yetişkinlerin günlük istihkakı 175 grama, mayıs ayında ise 150 grama düşürüldü. Haziran ayında ise 300 grama çıkarıldı. Ekmek dağıtımı iki seneyi aşkın süre boyunca bu ölçülerde devam etti ve Eylül 1944'te yetişkinlerin istihkakı 375 grama çıkarıldı. Ocak 1945'te 450 gram oldu. Karne uygulaması 8 Eylül 1946'da kaldırılabildi. Bu parçanın anlatımıyla ilgili; 1. Tanımlamaya başvurulmuştur. II.Sayısal verilerden yararlanılmıştır. III. Aiklayıcı anlatım tercih edilmiş belirlemelerinden hangisi doğrudur? B) Yalnız A) Yalnız ve U C've Il
ler
durum-
çımız-
yazı-
ma öy-
n dar
rimiz
- Ya-
e ro-
ya-
niti
e-
ir
146
FEM YAYINLARI
likler
24 ikinci Yeni şiiri, Türk şiirinin süregelen akışı içinde biki
(lometre taş olmuştur. 1950'li yılların sonlarına doğru bu
Shirakmi kendisini duyurmuş ve 1960'lı yılların başında
da kendi kendine gündemden çıkmıştır. Özellikle Garip
şiirinden sonra, şiirimiz yeni biçimler ve olanaklar dene-
meye girişmiş ve bunun sonucu olarak da Ikinci Yeni,
hem Garip şiirinin belli başlı unsurlarından kendisini ya
Jitmiş hem de o güne dek ülkemizde rastlanmayan bir
dize yapısı ve sözcük kullanımı ile ortaya çıkmıştır. Renk
ve görsellik bu şiirde konumunu iyice belirginleştirmiş
ve imgenin kendi dilini oluşturmasına olanak sağlanmış-
tır. Böylelikle günlük konuşma dilinden ayrı bir şiir dili
oluşturulmuştur.
Bu parçadan İkinci Yeni şiiriyle ilgili olarak aşağıda-
kilerin hangisine varılamaz?
A) Beli bir süre içinde etkili olduğuna
Bozgün yönlerinin bulunduğuna
C) Bazı ögelerin ön plana çıkarıldığına
D) Güncellikten ve yaşamdan uzaklaşıldığına
E) Şiir geleneğinizde belirleyici bir yerinin olduğuna
26. (1) Tü
öğrer
le ge
nemi
riliye
(Nes
ci Ar
Türk
şebi
lidir
ber
rum
Bu
içi
A)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
ler durum- çımız- yazı- ma öy- n dar rimiz - Ya- e ro- ya- niti e- ir 146 FEM YAYINLARI likler 24 ikinci Yeni şiiri, Türk şiirinin süregelen akışı içinde biki (lometre taş olmuştur. 1950'li yılların sonlarına doğru bu Shirakmi kendisini duyurmuş ve 1960'lı yılların başında da kendi kendine gündemden çıkmıştır. Özellikle Garip şiirinden sonra, şiirimiz yeni biçimler ve olanaklar dene- meye girişmiş ve bunun sonucu olarak da Ikinci Yeni, hem Garip şiirinin belli başlı unsurlarından kendisini ya Jitmiş hem de o güne dek ülkemizde rastlanmayan bir dize yapısı ve sözcük kullanımı ile ortaya çıkmıştır. Renk ve görsellik bu şiirde konumunu iyice belirginleştirmiş ve imgenin kendi dilini oluşturmasına olanak sağlanmış- tır. Böylelikle günlük konuşma dilinden ayrı bir şiir dili oluşturulmuştur. Bu parçadan İkinci Yeni şiiriyle ilgili olarak aşağıda- kilerin hangisine varılamaz? A) Beli bir süre içinde etkili olduğuna Bozgün yönlerinin bulunduğuna C) Bazı ögelerin ön plana çıkarıldığına D) Güncellikten ve yaşamdan uzaklaşıldığına E) Şiir geleneğinizde belirleyici bir yerinin olduğuna 26. (1) Tü öğrer le ge nemi riliye (Nes ci Ar Türk şebi lidir ber rum Bu içi A)
bir-
ma
da
iler
in-
uş-
er,
ak-
da
an
a-
?
-r-
er
www.pelikankitabevi
4.
Sınırları belli bir alanda yaşayan insan sayısı nüfus
kavramıyla tanımlanır. Bu alanla ilgilenen bilim dalı ise
demografidir. Nüfus, içerisinde birçok değişkeni bulun-
duran bir kavramdır. Yaş yapısı, cinsiyet, doğum oranı,
ölüm oranı, eğitim durumu gibi birçok unsur nüfusun
yapısını oluşturur. Özellikle ölüm ve doğum oranları
nüfus üzerinde etkilidir. Genel olarak doğum oranları
ölüm oranlarından fazladır. Doğum ve ölüm oranları
üzerinde eğitim durumu, kadınların sosyal statüsün-
deki değişiklik, evlilik oranı gibi birçok etken vardır. Bu
oranlara göre ülkelerin gelişmişlik düzeyleri hakkında
da yorum yapılabilir. Nüfus, bir ülkenin ekonomik et-
kinliklerini, üretkenliğini de etkiler. İyi eğitilmiş bir nüfus
ülkenin kalkınmasında da önemli bir rol oynar.
Bu parçadan aşağıdakilerin hangisine ulaşılamaz?
A) Doğum oranları üzerinde birçok etkenden bahse-
dilmiştir.
B) Nüfus kavramı ülkenin gelişmesinde de etkilidir.
C) Cinsiyet kavramı, nüfusun yapısal özelliklerindendir.
D) Ülkenin gelişmişlik düzeyi üzerinde yapısal özellik-
ler daha ağır basar.
Evlilik oranı, doğum ve ölüm oranları üzerinde etki-
lidir.
C2
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
bir- ma da iler in- uş- er, ak- da an a- ? -r- er www.pelikankitabevi 4. Sınırları belli bir alanda yaşayan insan sayısı nüfus kavramıyla tanımlanır. Bu alanla ilgilenen bilim dalı ise demografidir. Nüfus, içerisinde birçok değişkeni bulun- duran bir kavramdır. Yaş yapısı, cinsiyet, doğum oranı, ölüm oranı, eğitim durumu gibi birçok unsur nüfusun yapısını oluşturur. Özellikle ölüm ve doğum oranları nüfus üzerinde etkilidir. Genel olarak doğum oranları ölüm oranlarından fazladır. Doğum ve ölüm oranları üzerinde eğitim durumu, kadınların sosyal statüsün- deki değişiklik, evlilik oranı gibi birçok etken vardır. Bu oranlara göre ülkelerin gelişmişlik düzeyleri hakkında da yorum yapılabilir. Nüfus, bir ülkenin ekonomik et- kinliklerini, üretkenliğini de etkiler. İyi eğitilmiş bir nüfus ülkenin kalkınmasında da önemli bir rol oynar. Bu parçadan aşağıdakilerin hangisine ulaşılamaz? A) Doğum oranları üzerinde birçok etkenden bahse- dilmiştir. B) Nüfus kavramı ülkenin gelişmesinde de etkilidir. C) Cinsiyet kavramı, nüfusun yapısal özelliklerindendir. D) Ülkenin gelişmişlik düzeyi üzerinde yapısal özellik- ler daha ağır basar. Evlilik oranı, doğum ve ölüm oranları üzerinde etki- lidir. C2
E
14. Hollandalı post izlenimci Ressam Van Gogh tarafından M
yapılan The Starry Night (Yıldızlı Gece) resmi, dünyanın
en ünlü resimleri arasında yer alıyor. Parlak ve can-
li renklere üç boyutluluk etkisi vermek için impasto
tekniği kullanılan bu resim 1889 yılında tamamlandı.
Bu zaman diliminde ise Van Gogh, Fransa'da kendi
isteğiyle akıl hastanesinde kalıyordu. Bugün bile sa-
nat dünyasındaki etkisi devam eden Van Gogh'un
renkleri, resimlerindeki figürlere verdiği hareket his-
si henüz tam olarak anlaşılabilmiş değil. 10 yıllık bir
sürede 2000'den fazla eser ortaya koyan Van Gogh,
pek çok malzemeyle ve hatta kara kalemle bile çalış-
malar üretmiştir. 1890 yılında, henüz 37 yaşındayken
intihar ederek hayatına son veren Van Gogh'un Yıldızlı
Gece eseri, New York'taki Museum of Modern Art'ta
(MoMA) sergileniyor.
Bu parçaya dayanarak aşağıdaki yargılardan han-
gisine ulaşılamaz?
A) Kısa yaşamına birçok eser sığdırmıştır.
B) Devinimleri zihninde birleştirmeyi başarmıştır.
C) Günümüze kadar olan tesiri yadsınamaz.
D) Batı kültürünün en önemli tablolarından biridir.
E) Tabloda post empresyonizmin izleri görülmektedir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
E 14. Hollandalı post izlenimci Ressam Van Gogh tarafından M yapılan The Starry Night (Yıldızlı Gece) resmi, dünyanın en ünlü resimleri arasında yer alıyor. Parlak ve can- li renklere üç boyutluluk etkisi vermek için impasto tekniği kullanılan bu resim 1889 yılında tamamlandı. Bu zaman diliminde ise Van Gogh, Fransa'da kendi isteğiyle akıl hastanesinde kalıyordu. Bugün bile sa- nat dünyasındaki etkisi devam eden Van Gogh'un renkleri, resimlerindeki figürlere verdiği hareket his- si henüz tam olarak anlaşılabilmiş değil. 10 yıllık bir sürede 2000'den fazla eser ortaya koyan Van Gogh, pek çok malzemeyle ve hatta kara kalemle bile çalış- malar üretmiştir. 1890 yılında, henüz 37 yaşındayken intihar ederek hayatına son veren Van Gogh'un Yıldızlı Gece eseri, New York'taki Museum of Modern Art'ta (MoMA) sergileniyor. Bu parçaya dayanarak aşağıdaki yargılardan han- gisine ulaşılamaz? A) Kısa yaşamına birçok eser sığdırmıştır. B) Devinimleri zihninde birleştirmeyi başarmıştır. C) Günümüze kadar olan tesiri yadsınamaz. D) Batı kültürünün en önemli tablolarından biridir. E) Tabloda post empresyonizmin izleri görülmektedir.
Insanın kendini ve evreni bilmesi, felsefenin alanını
belirlemede kullanılan bir ölçüttür. Felsefe, fizikötesi
disiplinin yanı sıra etik kavramıyla da ilgilenir. Yani te-
orik felsefe ve pratik felsefe gibi iki kaynaktan bahse-
dilebilir. Evreni kurcalayan alan teorik kısma girerken
insanın atacağı adımları ifade eden alan pratik felsefe
olarak sunulur. Felsefe bunların yanı sıra mantık kav-
ramıyla da ilgilenir. Felsefe, doğruya ulaşmak gibi bir
gayeyi de bünyesinde barındırdığından mantık kavra-
mıyla ciddi anlamda içli dışlı bir alandır. İşte bu nokta-
da mantığın diğer disiplinlerden daha önemli olduğu
da gündeme gelebilir.
Bu parçada aşağıdakilerden hangisine değinilme-
miştir?
AFelsefenin alanı belirlenirken bir ölçütün kullanıldı-
ğına
BUTONU
B) eorik felsefenin pratik felsefeden üstün olduğuna
Mantığım, felsefenin araştırma alanlarından biri ol-
duğuna
DYFelsefenin etik kavramıyla da ilgilenen bir alan ol-
duğuna
E) Felsefenin amacı için bir kavramı kullandığına
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Insanın kendini ve evreni bilmesi, felsefenin alanını belirlemede kullanılan bir ölçüttür. Felsefe, fizikötesi disiplinin yanı sıra etik kavramıyla da ilgilenir. Yani te- orik felsefe ve pratik felsefe gibi iki kaynaktan bahse- dilebilir. Evreni kurcalayan alan teorik kısma girerken insanın atacağı adımları ifade eden alan pratik felsefe olarak sunulur. Felsefe bunların yanı sıra mantık kav- ramıyla da ilgilenir. Felsefe, doğruya ulaşmak gibi bir gayeyi de bünyesinde barındırdığından mantık kavra- mıyla ciddi anlamda içli dışlı bir alandır. İşte bu nokta- da mantığın diğer disiplinlerden daha önemli olduğu da gündeme gelebilir. Bu parçada aşağıdakilerden hangisine değinilme- miştir? AFelsefenin alanı belirlenirken bir ölçütün kullanıldı- ğına BUTONU B) eorik felsefenin pratik felsefeden üstün olduğuna Mantığım, felsefenin araştırma alanlarından biri ol- duğuna DYFelsefenin etik kavramıyla da ilgilenen bir alan ol- duğuna E) Felsefenin amacı için bir kavramı kullandığına
17. (1) Türkiye karstik kayaçlar bakımından zengin bir po-
tansiyele sahiptir. (II) Hem yüzey hem de yer altı kars-
tikleşmesiyle oluşan şekillerin oluşturduğu topograf-
yalar turizm bakımından çeşitlilik sunar. (III) Kuşkusuz
karstik şekiller kompleksinin yer altındaki en önemli
temsilcisi olan mağaralar ayrı bir yere sahiptir. (IV) Ma-
ğaraların kendisi büyük bir karstik erime şekli olması-
na rağmen, içinde değişik formlara sahip pek çok kars-
tik birikim şekli barındırması ve bu şekillerin binlerce
yılda oluştuğunun bilinmesi onu diğer karstik şekillere
göre daha cazip yapar. (V) Bu nedenledir ki tüm dün-
yada karstik mağaralar gizemli mekânlar olarak kabul
edilir. (VI) Malatya'nın Doğanşehir ilçesine bağlı Polat
köyü sınırları içinde bulunan mağara, Permo-Trias kal-
ker yapı içinde oluşmuş, karstik mağaralara tipik bir
örnektir. (VII) Yörede yaygın şekilde Sulu Mağara diye
tanınan oluşum, tarafımızdan Polat şeklinde yeniden
adlandırılmıştır.
Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci pa-
ragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar?
A)
B) III
C) IV
D) VI
E) VII
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
17. (1) Türkiye karstik kayaçlar bakımından zengin bir po- tansiyele sahiptir. (II) Hem yüzey hem de yer altı kars- tikleşmesiyle oluşan şekillerin oluşturduğu topograf- yalar turizm bakımından çeşitlilik sunar. (III) Kuşkusuz karstik şekiller kompleksinin yer altındaki en önemli temsilcisi olan mağaralar ayrı bir yere sahiptir. (IV) Ma- ğaraların kendisi büyük bir karstik erime şekli olması- na rağmen, içinde değişik formlara sahip pek çok kars- tik birikim şekli barındırması ve bu şekillerin binlerce yılda oluştuğunun bilinmesi onu diğer karstik şekillere göre daha cazip yapar. (V) Bu nedenledir ki tüm dün- yada karstik mağaralar gizemli mekânlar olarak kabul edilir. (VI) Malatya'nın Doğanşehir ilçesine bağlı Polat köyü sınırları içinde bulunan mağara, Permo-Trias kal- ker yapı içinde oluşmuş, karstik mağaralara tipik bir örnektir. (VII) Yörede yaygın şekilde Sulu Mağara diye tanınan oluşum, tarafımızdan Polat şeklinde yeniden adlandırılmıştır. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci pa- ragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar? A) B) III C) IV D) VI E) VII