Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

37-38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Sanatın dili, yoruma açık bir dildir. Sanatın tarihsel sürecinde
bilimde olduğu gibi ilerlemeci, doğrusal bir gelişme çizgisi yok
tur. İçeriği zengin olduğundan ve sinirlan çizilemediğinden sa
nat eserinin "ne" olduğu ve "nasil" üretildiği üzerine yapılan
yorumlar tarihsel süreçte sürekli belirsiz kalmıştır. Böyle kal
maya da devam edecektir. Bugün sanat kavraminin içeriği çok
genişlediğinden sınırlarını belirlemek zorlaşmıştır. Dolayısıyla
bu geniş yelpazede sanat tüketicisinin, üretilenleri anlamada
yaşadığı zorluklar ve farkliliklar anlaşılabilir bir durumdur. Bir
sanat eserine yönelik değerlendirmeler, dört temel başlıkta
toplanabilir: Sanatçı, yapıt, alımlayıcı ve toplum merkezli yak
laşım biçimleri. Bu görüşlere göre toplum merkezli yaklaşım-
cılar bir eseri sanat yapan özellikleri, yapıtın dış dünya ile olan
ilişkilerinde arar. Sanatçı bakış açısını taşıyanlar sanatçının ki-
şisel yaşantısına, duygularını yapıtına yansıtabilmesine baka-
rak belirlerler sanat yapıtının değerini. Alimlayıcı görüşe göre
ise sanatın değeri, okur ya da izleyicinin heyecanında aranır.
Yapıt odaklı bakanlara göre ise sanat yapıtının estetik değeri
dışarıda bir yerde değil, yapıtın içindedir.
37. Bu parçada anlatılanlara göre aşağıdakilerden hangisi sanat
eserini alımlayıcı yaklaşım biçimine göre değerlendirmeye
örnek olabilir?
AY Güvercin Gerdanlığı'nda aşka dair bugüne kadar yazılıp çi-
zilenlerden oldukça farklı düşündüğü belli olan yazar, kendi
yaşam tecrübelerinden hareketle acılarını ve mutlulukla-
rını okura aktarıyor.
BOkurlarını yoksulluk ve sefalet üzerinde düşünmeye davet
eden Angela'nın Külleri, sergilediği gerçek hayat öyküle-
riyle okura etrafındaki yardıma muhtaç insanlara karşı daha
duyarlı olmayı öğretiyor.
A) Sana
oluş
C) Tolstoy'un itiraflarım'ını okurken çeviriden kaynaklı kelime
hataları beni çok zorladı. Oysa satırlar zihinsel algılayışımı
zorlaştırarak beni sıkmasın, yormasın istiyorum. Üslup ile
cedelleşirken içeriğe odaklanamıyorum.
B) Sam
her
S
D) Orhan Kemal'in Bereketli Topraklar Üzerinde romanında
günlük ekmeğinin peşinde koşan, uğradığı haksızlıklar
içinde ezilen pek çok kişi sosyal hayattaki aksaklıkların te-
mel argümanları olarak sunulur.
Bir
riy
D) Sa
39. Sah
cü
rin
E) insan Ne ile Yaşar betimlemelerinin yalınlığı, anlatımın de-
rinliği, çıkarımlarının güncelliğini yitirmeyişiyle her daim
okunabilecek bir yapıt olarak öne çıkıyor.
E) A
B
40.
10
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
37-38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Sanatın dili, yoruma açık bir dildir. Sanatın tarihsel sürecinde bilimde olduğu gibi ilerlemeci, doğrusal bir gelişme çizgisi yok tur. İçeriği zengin olduğundan ve sinirlan çizilemediğinden sa nat eserinin "ne" olduğu ve "nasil" üretildiği üzerine yapılan yorumlar tarihsel süreçte sürekli belirsiz kalmıştır. Böyle kal maya da devam edecektir. Bugün sanat kavraminin içeriği çok genişlediğinden sınırlarını belirlemek zorlaşmıştır. Dolayısıyla bu geniş yelpazede sanat tüketicisinin, üretilenleri anlamada yaşadığı zorluklar ve farkliliklar anlaşılabilir bir durumdur. Bir sanat eserine yönelik değerlendirmeler, dört temel başlıkta toplanabilir: Sanatçı, yapıt, alımlayıcı ve toplum merkezli yak laşım biçimleri. Bu görüşlere göre toplum merkezli yaklaşım- cılar bir eseri sanat yapan özellikleri, yapıtın dış dünya ile olan ilişkilerinde arar. Sanatçı bakış açısını taşıyanlar sanatçının ki- şisel yaşantısına, duygularını yapıtına yansıtabilmesine baka- rak belirlerler sanat yapıtının değerini. Alimlayıcı görüşe göre ise sanatın değeri, okur ya da izleyicinin heyecanında aranır. Yapıt odaklı bakanlara göre ise sanat yapıtının estetik değeri dışarıda bir yerde değil, yapıtın içindedir. 37. Bu parçada anlatılanlara göre aşağıdakilerden hangisi sanat eserini alımlayıcı yaklaşım biçimine göre değerlendirmeye örnek olabilir? AY Güvercin Gerdanlığı'nda aşka dair bugüne kadar yazılıp çi- zilenlerden oldukça farklı düşündüğü belli olan yazar, kendi yaşam tecrübelerinden hareketle acılarını ve mutlulukla- rını okura aktarıyor. BOkurlarını yoksulluk ve sefalet üzerinde düşünmeye davet eden Angela'nın Külleri, sergilediği gerçek hayat öyküle- riyle okura etrafındaki yardıma muhtaç insanlara karşı daha duyarlı olmayı öğretiyor. A) Sana oluş C) Tolstoy'un itiraflarım'ını okurken çeviriden kaynaklı kelime hataları beni çok zorladı. Oysa satırlar zihinsel algılayışımı zorlaştırarak beni sıkmasın, yormasın istiyorum. Üslup ile cedelleşirken içeriğe odaklanamıyorum. B) Sam her S D) Orhan Kemal'in Bereketli Topraklar Üzerinde romanında günlük ekmeğinin peşinde koşan, uğradığı haksızlıklar içinde ezilen pek çok kişi sosyal hayattaki aksaklıkların te- mel argümanları olarak sunulur. Bir riy D) Sa 39. Sah cü rin E) insan Ne ile Yaşar betimlemelerinin yalınlığı, anlatımın de- rinliği, çıkarımlarının güncelliğini yitirmeyişiyle her daim okunabilecek bir yapıt olarak öne çıkıyor. E) A B 40. 10
anız,
yap-
anda
hak-
kilde
kötü
far-
mek,
Izca
ebi-
içek
ka-
-cok
anir.
k.
ma-
ni
cek
TYT
mat
Paragrafin Yanit Olduğu Soru Cümlesini B
Tarzı Soru/Sira Digi
5 ve 6. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Büyük yazarların ilham almak için çeşitli ritüelleri ve çal
düzenleri vardır. Simone de Beauvoir 11.00'den 13.00'
kadar yazar, sonra da arkadaşları ile buluşurdu. Sonra yine
saat 17.00'den 21.00'e kadar yazmaya devam ediyordu. Ja-
ne Austen kalabalık bir ailede yaşadığı için çok fazla yalnız
kalamıyor, iç sesinin kulağına fisildadıklanını küçük kağıt par-
calanna yazmayı tercih ediyordu. Thomas Mann ise sabah
saat 9'da yazı masasının başına oturup her gün düzenli ola-
rak yazıyordu. Madde 22'nin Amerikalı yazan Joseph Haller,
ünlü eserini 8 yilda her gece bir iki saat çalışarak mutfakta
yazmıştı. Birkaç yıl karısıyla televizyon seyretmek için yazma-
a ancak bu deneyimini çok sıkıcı bularak yazmaya yeniden
başladı. Charles John Huffam Dickens, karakterlerinin yüz-
lerini çağnıştırması için aynalara ihtiyaç duyuyordu. Herkesin
bildiği adıyla Charles Dickens, babasının borçlan nedeniyle
hapse girmesiyle 11 yaşında bir boya fabrikasında, günde
10 saat kadar ağır koşullarda çalışmaya başladı. Eserlerinde
bunun izlerini gördüğümüz yazar; David Copperfield, Oliver
Twist, Antikacı Dükkânı, Büyük Umutlar ve Zor Zamanlar gibi
kitaplarıyla zamanının büyük dehalanından biri kabul edildi.
Mizahı ve hicvi kullanarak toplumu keskin gözlemiyle çok lyi
resmeden Dickens, sosyal yapıya dair eleştirileri ile Tolstoy ve
Orwell tarafından övülürken Wilde ve Woolf gibi kimi yazar-
lar tarafından psikolojik derinlikten yoksun olduğu yönünde
eleştiriler aldı. Dickens'ın yazma ritüeli gibi bir diğer büyük
takıntısı, çok sevdiği evcil kuzgunu "Grip"ti. İşte bu kuzgun,
şaşırtıcı biçimde bambaşka bir isim olan Edgar Ellan Po'ya
ilham vererek dünyanın en güzel şiirlerinden biri olan Kuz-
gun'un ortaya çıkmasını sağladı.
5. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisine ulaşı-
Clamar
A) Bir sanatçının yaşamındaki değer, başka bir sanatçıya
ham olabilir.
BY Kimiilham kaynaklanı, kimilerine göre hayret verici olabilir.
C) Edebi metinlerin yazılma süreci kimi kurallarla sınırlandi-
✓nlamaz
nılamaz.
D) Günlük yaşam rutinleri, kimi sanatçılar için ilgi çekici
olmayabilir.
E) Dikkat dağıtıcı kimi unsurlar yazma sürecini sekteye
aratabilir.
6. Aşağıdaki yargılardan hangisi, bu parçada verilen yazar-
ların yazma rutinleriyle örtüşmez?
Aazmak benim için bir tutku ancak bunun için sosyal
yaşamımdan feragat etmem.
B) Yazmayı bir mesai süreci gibi algılıyorum, yazı disiplinimi
de bu şekilde düzenliyorum.
çinde bulunduğum şartlar yazmak için uygun görünme-
sede ben bunun bir yolunu buluyorum.
Eserlerimi oluştururken pek çok şeyden hatta evimdeki
eycil hayvanımdan bile ilham alabiliyorum.
Olumsuzluk olarak algılanabilecek yaşam deneyimlerimi
eserlerimde birer done olarak kullanıyorum.
HIZ YAYINLARI TYT PARAGRAF
K
FU
M
ka
d
267
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
anız, yap- anda hak- kilde kötü far- mek, Izca ebi- içek ka- -cok anir. k. ma- ni cek TYT mat Paragrafin Yanit Olduğu Soru Cümlesini B Tarzı Soru/Sira Digi 5 ve 6. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Büyük yazarların ilham almak için çeşitli ritüelleri ve çal düzenleri vardır. Simone de Beauvoir 11.00'den 13.00' kadar yazar, sonra da arkadaşları ile buluşurdu. Sonra yine saat 17.00'den 21.00'e kadar yazmaya devam ediyordu. Ja- ne Austen kalabalık bir ailede yaşadığı için çok fazla yalnız kalamıyor, iç sesinin kulağına fisildadıklanını küçük kağıt par- calanna yazmayı tercih ediyordu. Thomas Mann ise sabah saat 9'da yazı masasının başına oturup her gün düzenli ola- rak yazıyordu. Madde 22'nin Amerikalı yazan Joseph Haller, ünlü eserini 8 yilda her gece bir iki saat çalışarak mutfakta yazmıştı. Birkaç yıl karısıyla televizyon seyretmek için yazma- a ancak bu deneyimini çok sıkıcı bularak yazmaya yeniden başladı. Charles John Huffam Dickens, karakterlerinin yüz- lerini çağnıştırması için aynalara ihtiyaç duyuyordu. Herkesin bildiği adıyla Charles Dickens, babasının borçlan nedeniyle hapse girmesiyle 11 yaşında bir boya fabrikasında, günde 10 saat kadar ağır koşullarda çalışmaya başladı. Eserlerinde bunun izlerini gördüğümüz yazar; David Copperfield, Oliver Twist, Antikacı Dükkânı, Büyük Umutlar ve Zor Zamanlar gibi kitaplarıyla zamanının büyük dehalanından biri kabul edildi. Mizahı ve hicvi kullanarak toplumu keskin gözlemiyle çok lyi resmeden Dickens, sosyal yapıya dair eleştirileri ile Tolstoy ve Orwell tarafından övülürken Wilde ve Woolf gibi kimi yazar- lar tarafından psikolojik derinlikten yoksun olduğu yönünde eleştiriler aldı. Dickens'ın yazma ritüeli gibi bir diğer büyük takıntısı, çok sevdiği evcil kuzgunu "Grip"ti. İşte bu kuzgun, şaşırtıcı biçimde bambaşka bir isim olan Edgar Ellan Po'ya ilham vererek dünyanın en güzel şiirlerinden biri olan Kuz- gun'un ortaya çıkmasını sağladı. 5. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisine ulaşı- Clamar A) Bir sanatçının yaşamındaki değer, başka bir sanatçıya ham olabilir. BY Kimiilham kaynaklanı, kimilerine göre hayret verici olabilir. C) Edebi metinlerin yazılma süreci kimi kurallarla sınırlandi- ✓nlamaz nılamaz. D) Günlük yaşam rutinleri, kimi sanatçılar için ilgi çekici olmayabilir. E) Dikkat dağıtıcı kimi unsurlar yazma sürecini sekteye aratabilir. 6. Aşağıdaki yargılardan hangisi, bu parçada verilen yazar- ların yazma rutinleriyle örtüşmez? Aazmak benim için bir tutku ancak bunun için sosyal yaşamımdan feragat etmem. B) Yazmayı bir mesai süreci gibi algılıyorum, yazı disiplinimi de bu şekilde düzenliyorum. çinde bulunduğum şartlar yazmak için uygun görünme- sede ben bunun bir yolunu buluyorum. Eserlerimi oluştururken pek çok şeyden hatta evimdeki eycil hayvanımdan bile ilham alabiliyorum. Olumsuzluk olarak algılanabilecek yaşam deneyimlerimi eserlerimde birer done olarak kullanıyorum. HIZ YAYINLARI TYT PARAGRAF K FU M ka d 267
Kuvvet
a dile
baki-
rekse
Gece
nhalt-
iş bir
hlâki
usun-
aları
eden
msel
kay-
kları
gibi
rak
a
ens Yayınları
ens
7. Feman, salt gerçeği anlatmaz. Romanci kendi duygu ve
quence evrenine, dünya görüşüne göre gerçeği yeniden
Aapilandirir, onu yeniden yaratır. Bu yaratma sonucu
ortaya çıkan yapıt, birkaç kişiyi etkileyecek güçteki bir
olayı toplumsallaştinr, bir bakıma evrenselleştirir. Salt
gerçek iken belki sıradan bir gazete, radyo ya da televiz-
yon haber olan ve kısa süre sonra belleklerden silinip
gidecek olan olay, roman konusu olarak işlendiğinde
bütün insanlığa mal olarak sonsuza dek insanları etkile-
yecek bir güce kavuşur. İnsanların yaşayışlarını, serü-
venlerini, iç dünyalarını, çevreyle olan ilişkilerini, toplum-
sal bir olay ya da durumu kurmacaya dayalı olarak anla-
tan düzyazı türü olan romanda çevre, öyküdekine göre
daha geniştir. Kişi sayısı daha çoktur. Roman kişilerinin
-Özellikle başkişinin- karakterleri bütün yönleriyle ayrıntılı
olarak tanıtılır. Romanın konusu genellikle öyküde oldu-
ğundan daha geniş bir zaman dilimini kapsar. Edebiyatı-
mıza Tanzimat Dönemi'nde giren romanı, Türk okuru
önce çevirilerle tanımıştır.
Bu parçadan "roman" ile ilgili olarak aşağıdakilerden
hangisine değinilmemiştir?
A) Basit bir olayın bile romanla etkileyici bir hâl alabile-
ceğine
BRomanın öyküye göre daha hacimli olduğuna
C) Gerçeği yeniden şekillendirdiğine
D) Glayın daha uzun bir zamanda anlatıldığına
E) İlk olarak bizde ne zaman kullanıldığına
8. İnsanların teknolojiyi kullanmaları doğal kaynakları ba
türmeleriyle başlamıştır, diyebiliriz. Ate
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Kuvvet a dile baki- rekse Gece nhalt- iş bir hlâki usun- aları eden msel kay- kları gibi rak a ens Yayınları ens 7. Feman, salt gerçeği anlatmaz. Romanci kendi duygu ve quence evrenine, dünya görüşüne göre gerçeği yeniden Aapilandirir, onu yeniden yaratır. Bu yaratma sonucu ortaya çıkan yapıt, birkaç kişiyi etkileyecek güçteki bir olayı toplumsallaştinr, bir bakıma evrenselleştirir. Salt gerçek iken belki sıradan bir gazete, radyo ya da televiz- yon haber olan ve kısa süre sonra belleklerden silinip gidecek olan olay, roman konusu olarak işlendiğinde bütün insanlığa mal olarak sonsuza dek insanları etkile- yecek bir güce kavuşur. İnsanların yaşayışlarını, serü- venlerini, iç dünyalarını, çevreyle olan ilişkilerini, toplum- sal bir olay ya da durumu kurmacaya dayalı olarak anla- tan düzyazı türü olan romanda çevre, öyküdekine göre daha geniştir. Kişi sayısı daha çoktur. Roman kişilerinin -Özellikle başkişinin- karakterleri bütün yönleriyle ayrıntılı olarak tanıtılır. Romanın konusu genellikle öyküde oldu- ğundan daha geniş bir zaman dilimini kapsar. Edebiyatı- mıza Tanzimat Dönemi'nde giren romanı, Türk okuru önce çevirilerle tanımıştır. Bu parçadan "roman" ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? A) Basit bir olayın bile romanla etkileyici bir hâl alabile- ceğine BRomanın öyküye göre daha hacimli olduğuna C) Gerçeği yeniden şekillendirdiğine D) Glayın daha uzun bir zamanda anlatıldığına E) İlk olarak bizde ne zaman kullanıldığına 8. İnsanların teknolojiyi kullanmaları doğal kaynakları ba türmeleriyle başlamıştır, diyebiliriz. Ate
Cengiz Aytmatov, eserlerinde tabiat âşığı bir yazar olarak
karşımıza çıkar. Hiç şüphesiz alışılmadık şiirsel dilinin
gelişmesinde tabiata bakışının da önemli bir payı vardır.
Onun eserleri kronolojik olarak değerlendirildiğinde tabiat-
insan ilişkisinin, şahit olduğu siyasi ve sosyal gelişmelerin
de etkisiyle zaman içinde değişen ve farklılaşan bir bakış
açısıyla işlendiği görülür. Sovyet rejimine güvendiği ve
inandığı dönemlerde, söz gelimi tarlaların makinelerle ekilip
biçilmesi gibi faaliyetlerden hareketle tabiat, idealize edilerek
verilir. Beyaz Yağmur, Ilk Öğretmenim bu bakış açısıyla
yazılmış eserlerdir. Deve Gözü ve Elveda Gülsarı'da ise söz
konusu idealizasyonda kırılmaların yaşandığını görürüz.
Tabiat katliamının daha da genişleyip siyasi emellerin bir
odağı hâline gelmesi, Gün Uzar Yüz Yıl Olur, Kader Ağı ve
Dağlar Devrildiğinde Ebedî Nişanlı eserlerinin ana temasını
oluşturur. Aytmatov'u romancılıkta zirveye oturtan, bütün bu
süreçleri ustaca kurgulayarak işlemesidir.
35. Bu parçadan Cengiz Aytmatov'la ilgili aşağıdakilerden
hangisine ulaşılamaz?
A) Başarılı bir romancı ve kurgucudur.
B) Doğayı sever ve eserlerinde yer verir.
C) İktidar ile iyi ilişkiler geliştirmiştir.
D) Görüşlerini eserlerine yansıtır.
E) Kendine özgü bir üslubu vardır.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Cengiz Aytmatov, eserlerinde tabiat âşığı bir yazar olarak karşımıza çıkar. Hiç şüphesiz alışılmadık şiirsel dilinin gelişmesinde tabiata bakışının da önemli bir payı vardır. Onun eserleri kronolojik olarak değerlendirildiğinde tabiat- insan ilişkisinin, şahit olduğu siyasi ve sosyal gelişmelerin de etkisiyle zaman içinde değişen ve farklılaşan bir bakış açısıyla işlendiği görülür. Sovyet rejimine güvendiği ve inandığı dönemlerde, söz gelimi tarlaların makinelerle ekilip biçilmesi gibi faaliyetlerden hareketle tabiat, idealize edilerek verilir. Beyaz Yağmur, Ilk Öğretmenim bu bakış açısıyla yazılmış eserlerdir. Deve Gözü ve Elveda Gülsarı'da ise söz konusu idealizasyonda kırılmaların yaşandığını görürüz. Tabiat katliamının daha da genişleyip siyasi emellerin bir odağı hâline gelmesi, Gün Uzar Yüz Yıl Olur, Kader Ağı ve Dağlar Devrildiğinde Ebedî Nişanlı eserlerinin ana temasını oluşturur. Aytmatov'u romancılıkta zirveye oturtan, bütün bu süreçleri ustaca kurgulayarak işlemesidir. 35. Bu parçadan Cengiz Aytmatov'la ilgili aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz? A) Başarılı bir romancı ve kurgucudur. B) Doğayı sever ve eserlerinde yer verir. C) İktidar ile iyi ilişkiler geliştirmiştir. D) Görüşlerini eserlerine yansıtır. E) Kendine özgü bir üslubu vardır.
YINLARI
A 16.
Bilim ile sanat arasındaki temel farklardan biri olguları ele
alış biçiminde görülür. Bir soyutlama yöntemi olan bilim,
somut gerçekleri soyut gerçeklere dönüştürür. Nesnel ger-
çekliği açıklamaya çalışırken duyumsal ve sezgisel bilgi-
den çok, mantıksal bilgiden yararlanır. Kavramsal bir mo-
delden, belli bir kúramdan hareket eder. Oysa sanatta belli
kuramlara, modellere dayanma zorunluluğu yoktur. Çünkü
sanat sürekli bir somutlaştırma süreci niteliğini taşır.
Bu parçada aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir?
A) Bilimde akıl yürütmenin ön planda olduğuna
B) Sanatın bilime göre daha özgür olduğuna
C) Bilimin belli kurallar çerçevesinde hareket etmesi gerek-
tiğine
D) Sanatın bilimin gelişmesine katkıda bulunduğuna
E) Bilimin somutu soyut hâle getirdiğine
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
YINLARI A 16. Bilim ile sanat arasındaki temel farklardan biri olguları ele alış biçiminde görülür. Bir soyutlama yöntemi olan bilim, somut gerçekleri soyut gerçeklere dönüştürür. Nesnel ger- çekliği açıklamaya çalışırken duyumsal ve sezgisel bilgi- den çok, mantıksal bilgiden yararlanır. Kavramsal bir mo- delden, belli bir kúramdan hareket eder. Oysa sanatta belli kuramlara, modellere dayanma zorunluluğu yoktur. Çünkü sanat sürekli bir somutlaştırma süreci niteliğini taşır. Bu parçada aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? A) Bilimde akıl yürütmenin ön planda olduğuna B) Sanatın bilime göre daha özgür olduğuna C) Bilimin belli kurallar çerçevesinde hareket etmesi gerek- tiğine D) Sanatın bilimin gelişmesine katkıda bulunduğuna E) Bilimin somutu soyut hâle getirdiğine
Sinemacıların ve bir tiyatro metni olmamasına rağmen
tiyatrocuların çekici buldukları edebî metinler vardır.
Bunlardan biri hiç şüphesiz Tolstoy'un en başarılı
romanlarından biri olan ve günümüzde popülerliğini koruyan
Anna Kareninna'dır. Defalarca filme çekilen bu eserin son
günlerde yeni bir versiyonu gösteriliyor sinemalarda, Bu
kadar fazla filmleştirilmiş bir eseri yeniden filme aldıklarına
göre bu filmin bir yenilik içereceği beklentisi içine girmiştim.
Oysa yeni filmin farklı yanı, romanda sözü edilen gerçek
mekânda çekilmiş olması. Bu da özgünlük değil aslında
işin kolayına kaçmak. Ne de olsa yerinde çekim, Tolstoy'un
betimlemek için saatlerce düşünmek ve sayfalarca
yazmak zorunda kaldığı mekânların atmosferini sette
yaratmaktan daha kolay. Böyle olmakla birlikte oyuncuların
performansının daha yüksek olduğunu da belirtmek gerekir.
39. Bu parçada sözü edilen filmin eleştirilme nedeni
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Eserin güzelliğini yok etmesi
B) Gerçek mekânlarda çekilmesi
C) Özgünlükten yoksun olması
D) Set hazırlıklarının eksik yapılması
E) Önceki filmleri taklit etmesi
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Sinemacıların ve bir tiyatro metni olmamasına rağmen tiyatrocuların çekici buldukları edebî metinler vardır. Bunlardan biri hiç şüphesiz Tolstoy'un en başarılı romanlarından biri olan ve günümüzde popülerliğini koruyan Anna Kareninna'dır. Defalarca filme çekilen bu eserin son günlerde yeni bir versiyonu gösteriliyor sinemalarda, Bu kadar fazla filmleştirilmiş bir eseri yeniden filme aldıklarına göre bu filmin bir yenilik içereceği beklentisi içine girmiştim. Oysa yeni filmin farklı yanı, romanda sözü edilen gerçek mekânda çekilmiş olması. Bu da özgünlük değil aslında işin kolayına kaçmak. Ne de olsa yerinde çekim, Tolstoy'un betimlemek için saatlerce düşünmek ve sayfalarca yazmak zorunda kaldığı mekânların atmosferini sette yaratmaktan daha kolay. Böyle olmakla birlikte oyuncuların performansının daha yüksek olduğunu da belirtmek gerekir. 39. Bu parçada sözü edilen filmin eleştirilme nedeni aşağıdakilerden hangisidir? A) Eserin güzelliğini yok etmesi B) Gerçek mekânlarda çekilmesi C) Özgünlükten yoksun olması D) Set hazırlıklarının eksik yapılması E) Önceki filmleri taklit etmesi
37. Balkan Savaşları'nın bitmesinin ardından, donanma
konusunda Osmanlı İmparatorluğu ile Yunanistan Krallığı
arasında bir yarış başlady Donanmanın yeterli hâle
gelebilmesi için Donanma Cemiyeti'nin çabaları ile Birleşik
Krallık'tan Sultan 1. Osman zırhlısı ve beraberinde Reşadiye
sınıfı zırhlı savaş gemisinden iki gemi daha sipariş edildi.
Fakat Birleşik Krallık, I. Dünya Savaşı'nın tehlikesini sebep
göstererek parası verilmiş olan zırhlıya el koydu. Zırhlılardan
Sultan I. Osman HMS Agincourt, Sultan Reşat ise HMS Erin
adını aldı. Yaptıkları bağışlar ile bu savaş gemilerini merakla
bekleyen Osmanlı halkı, gemilere el konulduğunu duyunca
öfkelendi.
Bu parçada aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir?
A) Osmanlı'nın aldığı savaş gemilerinin isimlerini değiştirdi-
ğine
Osmanlı'nın halkın verdiği paralarla savaş gemisi aldığına
C) Balkan Savaşları'nın ardına Osmanlı Donanması'nın ye-
terli olmadığına
D) Yunanistan ile Osmanlı'nın donanma konusunda yarışa
girdiğine
EX Osmanlı'nın Birleşik Krallık'tan gemi sipariş verdiğine
atc yayınları
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
37. Balkan Savaşları'nın bitmesinin ardından, donanma konusunda Osmanlı İmparatorluğu ile Yunanistan Krallığı arasında bir yarış başlady Donanmanın yeterli hâle gelebilmesi için Donanma Cemiyeti'nin çabaları ile Birleşik Krallık'tan Sultan 1. Osman zırhlısı ve beraberinde Reşadiye sınıfı zırhlı savaş gemisinden iki gemi daha sipariş edildi. Fakat Birleşik Krallık, I. Dünya Savaşı'nın tehlikesini sebep göstererek parası verilmiş olan zırhlıya el koydu. Zırhlılardan Sultan I. Osman HMS Agincourt, Sultan Reşat ise HMS Erin adını aldı. Yaptıkları bağışlar ile bu savaş gemilerini merakla bekleyen Osmanlı halkı, gemilere el konulduğunu duyunca öfkelendi. Bu parçada aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? A) Osmanlı'nın aldığı savaş gemilerinin isimlerini değiştirdi- ğine Osmanlı'nın halkın verdiği paralarla savaş gemisi aldığına C) Balkan Savaşları'nın ardına Osmanlı Donanması'nın ye- terli olmadığına D) Yunanistan ile Osmanlı'nın donanma konusunda yarışa girdiğine EX Osmanlı'nın Birleşik Krallık'tan gemi sipariş verdiğine atc yayınları
E) V. cümlede otçul sınıfına dahil oldukları belirtilmiş-
tir.
/yediiklimyayıncılık
2. Şairleri "Kendi sesini buldu." ve "Altında imzası olma-
saydı bile herkes bunun, onun şiiri olduğunu bilirdi."
gibi sözlerle övmek âdettir ama önemli olan, yerleşik
bir şiir türü içinde bir yer bulmak değil, yeni bir şiir türü
bulmaktır. Şiir, sözcüklerle yazılır.
Bu sözleri söyleyen kişinin şairlerden asıl istediği,
aşağıdakilerden hangisidir?
Özgünlüğüyle kalıcı olması
B) Şiir geleneğine uyması
C) Övgünün esiri olmaması
D) Edebiyat dünyasında kendisine yer edinmesi
E) Yeniyi araması, yeni söyleyiş oluşturması
SÖZEL YETENEK,
4. Y
m
r
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
E) V. cümlede otçul sınıfına dahil oldukları belirtilmiş- tir. /yediiklimyayıncılık 2. Şairleri "Kendi sesini buldu." ve "Altında imzası olma- saydı bile herkes bunun, onun şiiri olduğunu bilirdi." gibi sözlerle övmek âdettir ama önemli olan, yerleşik bir şiir türü içinde bir yer bulmak değil, yeni bir şiir türü bulmaktır. Şiir, sözcüklerle yazılır. Bu sözleri söyleyen kişinin şairlerden asıl istediği, aşağıdakilerden hangisidir? Özgünlüğüyle kalıcı olması B) Şiir geleneğine uyması C) Övgünün esiri olmaması D) Edebiyat dünyasında kendisine yer edinmesi E) Yeniyi araması, yeni söyleyiş oluşturması SÖZEL YETENEK, 4. Y m r
Türkçe
37. Bazı durumlarda haklı da olsanız karşınızdakinin sizi
negatif etkilemesine izin vererek kendi gücünüzü tes-
lim etmiş oluyorsunuz. Fark etmeden enerji kaybedi-
yorsunuz. Aslında maruz kaldığınız etki ne olursa ol-
sun, bilinçli bir seçim yapıp gücünüze sahip çıkmanız
mümkün. Bu kolay değil ama mümkün. Önemli bir
yazar ve psikoterapist tarafından bir dergide psikolo-
jik olarak güçlü hissetmenin üç etkili yolu anlatılmış:
Şikâyet etmeyi bırakın, farklı olmaktan korkmayın, de-
ğerinizi başkalarının ne düşündüğü değil siz belirleyin.
Bu parçadaki altı çizili ifadeyle
I. Eğer kendi doğrularınız net değilse başkalarının
düşünceleri sizi kolayca etkiler. Unutmayın ki her-
kes hayatı kendi süzgecinden geçirir ve pek çok
farklı ön yargı ile karşılaşabilirsiniz. Önemli olan
inandığınız, doğru bildiklerinizle tutarlı yaşama-
nızdır. Eğer değerinizi başkalarının sizinle ilgili
olumlu izlenimleri belirliyorsa hayatınız sürekli bi-
rilerini memnun etmekle geçer. Herkesin sizi sev-
mesi gerekmez, yaşam tarzınızı onaylamaları da
gerekmez. Tabii ki yapıcı eleştirilere kulak verin.
ve değerlendirin ama kendinize asla başka birinin
hakkınızda düşündüklerinden değer biçmeyin.
II. Sizi kıran veya haksızlık eden birine karşı taşıdı-
ğınız öfke diğer kişiyi değil sizi cezalandırır. Size
yanlış yapan birini düşünerek harcadığınız zama-
ni aslında kendinizden çaldığınızı unutmayın. Gü-
cünüzü geri almanın en iyi yolu karşınızdakini af-
fetmektir. Affetmek karşınızdakinin yaptıklarının
kabul edilebilir olduğu anlamına gelmez. Hayatı-
nıza tekrar girebileceği anlamına da gelmez. Af-
fetmek karşınızdakinin davranışlarının sizinle de-
ğil kendi kapasitesi ile ilgili olduğunu fark edip si-
ze zarar veren öfkeyi içinizden atmaktır.
III. Ailenize, arkadaşlarınıza, eşinize ve iştekilere sü-
rekli birilerinden veya bir durumdan yakınmak si-
zi çözüme değil probleme odaklar. Enerjinizi prob-
lemi tekrar tekrar anlatıp sempati toplamaya de-
ğil, çözmeye verin. Sürekli yakınma, sadece duru-
mu değil, durum karşısında kendi tutumunuzu da
kontrol edemediğinizi gösterir.
AYDIN YAYINLARI
açıklamalarından hangilerine gönderme yapılmıştır?
B) Yalnız III
C) I ve III
38. Shaw'a göre "Sanatla
ise tiyatro yazarlığıd
olan sanat dalı tiyatr
tün oyunlarını bir ve
araç olarak kullanmı
eri olan Shaw, seyirc
begüldürmenin şart ol
oyunlarında kendi
kullanmıştır. Onun
cekilere benzemez
yazar. Piyeslerini
liştirir. Oyunların b
tersine önce norm
gereği komik duru
komik unsuru kişin
eksikliğinden alm
dan, öteki kişilerle
Bu parçada ha
aşağıdakilerden
A) Tiyatronun far
tur.
B) Tiyatroyu, in
diğer sanatla
C) Tiyatro ile in
amaçlamıştı
D) Mizahi ögel
reysel özelli
E) Komedi yaz
moun bir amaç uç
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Türkçe 37. Bazı durumlarda haklı da olsanız karşınızdakinin sizi negatif etkilemesine izin vererek kendi gücünüzü tes- lim etmiş oluyorsunuz. Fark etmeden enerji kaybedi- yorsunuz. Aslında maruz kaldığınız etki ne olursa ol- sun, bilinçli bir seçim yapıp gücünüze sahip çıkmanız mümkün. Bu kolay değil ama mümkün. Önemli bir yazar ve psikoterapist tarafından bir dergide psikolo- jik olarak güçlü hissetmenin üç etkili yolu anlatılmış: Şikâyet etmeyi bırakın, farklı olmaktan korkmayın, de- ğerinizi başkalarının ne düşündüğü değil siz belirleyin. Bu parçadaki altı çizili ifadeyle I. Eğer kendi doğrularınız net değilse başkalarının düşünceleri sizi kolayca etkiler. Unutmayın ki her- kes hayatı kendi süzgecinden geçirir ve pek çok farklı ön yargı ile karşılaşabilirsiniz. Önemli olan inandığınız, doğru bildiklerinizle tutarlı yaşama- nızdır. Eğer değerinizi başkalarının sizinle ilgili olumlu izlenimleri belirliyorsa hayatınız sürekli bi- rilerini memnun etmekle geçer. Herkesin sizi sev- mesi gerekmez, yaşam tarzınızı onaylamaları da gerekmez. Tabii ki yapıcı eleştirilere kulak verin. ve değerlendirin ama kendinize asla başka birinin hakkınızda düşündüklerinden değer biçmeyin. II. Sizi kıran veya haksızlık eden birine karşı taşıdı- ğınız öfke diğer kişiyi değil sizi cezalandırır. Size yanlış yapan birini düşünerek harcadığınız zama- ni aslında kendinizden çaldığınızı unutmayın. Gü- cünüzü geri almanın en iyi yolu karşınızdakini af- fetmektir. Affetmek karşınızdakinin yaptıklarının kabul edilebilir olduğu anlamına gelmez. Hayatı- nıza tekrar girebileceği anlamına da gelmez. Af- fetmek karşınızdakinin davranışlarının sizinle de- ğil kendi kapasitesi ile ilgili olduğunu fark edip si- ze zarar veren öfkeyi içinizden atmaktır. III. Ailenize, arkadaşlarınıza, eşinize ve iştekilere sü- rekli birilerinden veya bir durumdan yakınmak si- zi çözüme değil probleme odaklar. Enerjinizi prob- lemi tekrar tekrar anlatıp sempati toplamaya de- ğil, çözmeye verin. Sürekli yakınma, sadece duru- mu değil, durum karşısında kendi tutumunuzu da kontrol edemediğinizi gösterir. AYDIN YAYINLARI açıklamalarından hangilerine gönderme yapılmıştır? B) Yalnız III C) I ve III 38. Shaw'a göre "Sanatla ise tiyatro yazarlığıd olan sanat dalı tiyatr tün oyunlarını bir ve araç olarak kullanmı eri olan Shaw, seyirc begüldürmenin şart ol oyunlarında kendi kullanmıştır. Onun cekilere benzemez yazar. Piyeslerini liştirir. Oyunların b tersine önce norm gereği komik duru komik unsuru kişin eksikliğinden alm dan, öteki kişilerle Bu parçada ha aşağıdakilerden A) Tiyatronun far tur. B) Tiyatroyu, in diğer sanatla C) Tiyatro ile in amaçlamıştı D) Mizahi ögel reysel özelli E) Komedi yaz moun bir amaç uç
34
afta Anlam ve Anlatım
11-
u-
DGS PRESTİJ SERİSİ
3. Atasözlerimizde baskı ve zulüm yerilir, özgürlük ve
mutluluk yüceltilir, eşit ve hakça bir düzenin gerekliliği
savunulur. İnsan ilişkilerinde tutarlı ve gerçekçi dav-
ranmanın gerekliliği vurgulanır. Atasözlerimiz toplu-
mumuzun dününde, bugününde ve yarınında geçerli
olacak yaşam biçimlerini, ahlak kurallarını saptamak-
la toplum düzeninin temel niteliğini belirler.
ancılık
Bu parçaya getirilebilecek en uygun başlık, aşağı-
dakilerden hangisidir?
A) Atasözleri ve Toplum
Atasözlerindeki Toplum Değerleri
C) Atasözlerinin İçeriği
D) Atasözleri ve İnsan İlişkileri
E) Atasözleri ve Yaşam
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
34 afta Anlam ve Anlatım 11- u- DGS PRESTİJ SERİSİ 3. Atasözlerimizde baskı ve zulüm yerilir, özgürlük ve mutluluk yüceltilir, eşit ve hakça bir düzenin gerekliliği savunulur. İnsan ilişkilerinde tutarlı ve gerçekçi dav- ranmanın gerekliliği vurgulanır. Atasözlerimiz toplu- mumuzun dününde, bugününde ve yarınında geçerli olacak yaşam biçimlerini, ahlak kurallarını saptamak- la toplum düzeninin temel niteliğini belirler. ancılık Bu parçaya getirilebilecek en uygun başlık, aşağı- dakilerden hangisidir? A) Atasözleri ve Toplum Atasözlerindeki Toplum Değerleri C) Atasözlerinin İçeriği D) Atasözleri ve İnsan İlişkileri E) Atasözleri ve Yaşam
Bu akşam ilk olarak ağladım
Bekâr odamın penceresinde
Hani ev bark? Hani çoluk çocuk?
Saadet bu ömrün neresinde
Bu dizelere hâkim olan duygu aşağıdakilerden hangisi-
dir?
A) Kaygı
C) Üzüntü
E) Kararsızlık
B) Huzursuzluk
D) Sitem
Ür
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Bu akşam ilk olarak ağladım Bekâr odamın penceresinde Hani ev bark? Hani çoluk çocuk? Saadet bu ömrün neresinde Bu dizelere hâkim olan duygu aşağıdakilerden hangisi- dir? A) Kaygı C) Üzüntü E) Kararsızlık B) Huzursuzluk D) Sitem Ür
TÜRKÇE TEST
32. Felsefe içe kapalı aydın işi değildir. Sokakta çıkmış-
tir. Agora, belki bir anlamda sokaktır. Sokrates'le
birlikte orada oluşur, orada gelişir, orada çiçek açar,
orada ölür. Belki sürekli olarak sokakta yenilenir.
Çünkü sokağın dışına çıktığınız zaman ya kırla-
ra açılırsınız ya da evlerin içine girersiniz. Birincisi
doğadır, bir anlamda insanlardan kaçış, sığınacak
bir yer arama yani yalnızlığa kaçmaktır; ikincisi de
apaçık insanlardan kaçıp eve, yalnızlığa koşmaktır.
Oysa insanlar sokakta buluşur, karşılaşır, kalaba-
liklar hep sokakla özdeştir. Dolayısıyla sokak çeşit
çeşit düşüncelerin ve yorumların olduğu gerçek
mekândır. Felsefe ancak böyle bir mekânda boy
atıp birbirinden lezzetli meyvelerini verebilir.
Bu parçadan aşağıdakilerin hangisi çıkarılamaz?
A) Felsefenin gelişmesinde farklı fikirlerin ortaya
konmasının rolü büyüktür.
B) Felsefenin çıkış noktası yalnızlık değil kalabalık
ortamlar yani sokaklardır.
C) içe kapanan ve insanlardan kaçan birinden iyi bir
felsefeci yetişmez.
D) Apaçık doğa ve kapalı mekânlar ters orantılı gö-
rünse de ikisi de insanlardan kaçış ortamlarıdır.
C
E İyi felsefeci, sokaktan aldığını doğanın ya da
evinin koynunda yeni çıkarımlara dönüştüren
aydındır.
O
A
34.
y
A
Y
1
N
L
A
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
TÜRKÇE TEST 32. Felsefe içe kapalı aydın işi değildir. Sokakta çıkmış- tir. Agora, belki bir anlamda sokaktır. Sokrates'le birlikte orada oluşur, orada gelişir, orada çiçek açar, orada ölür. Belki sürekli olarak sokakta yenilenir. Çünkü sokağın dışına çıktığınız zaman ya kırla- ra açılırsınız ya da evlerin içine girersiniz. Birincisi doğadır, bir anlamda insanlardan kaçış, sığınacak bir yer arama yani yalnızlığa kaçmaktır; ikincisi de apaçık insanlardan kaçıp eve, yalnızlığa koşmaktır. Oysa insanlar sokakta buluşur, karşılaşır, kalaba- liklar hep sokakla özdeştir. Dolayısıyla sokak çeşit çeşit düşüncelerin ve yorumların olduğu gerçek mekândır. Felsefe ancak böyle bir mekânda boy atıp birbirinden lezzetli meyvelerini verebilir. Bu parçadan aşağıdakilerin hangisi çıkarılamaz? A) Felsefenin gelişmesinde farklı fikirlerin ortaya konmasının rolü büyüktür. B) Felsefenin çıkış noktası yalnızlık değil kalabalık ortamlar yani sokaklardır. C) içe kapanan ve insanlardan kaçan birinden iyi bir felsefeci yetişmez. D) Apaçık doğa ve kapalı mekânlar ters orantılı gö- rünse de ikisi de insanlardan kaçış ortamlarıdır. C E İyi felsefeci, sokaktan aldığını doğanın ya da evinin koynunda yeni çıkarımlara dönüştüren aydındır. O A 34. y A Y 1 N L A
bile yetişeme-
alemlerde kısa
eni. Düşünce-
bembe ufuklar
Kurtulmak için
lığın hüznünü
gi mutluluğuna
n bir kişi için
?
ündedir.
Eli olduğunu
masını iste-
eğine inan-
a olduğunu
TYT DENEME 32
30. Romancının asıl görevi okuyucunun gerçeğini değiş-
tirmek olmamalıdır. Elbette düşündüğünü söyleyecek,
hayallerini yükleyecektir yazdığı sayfalara. - ----Oku-
yucu o sanat eserinden kendi payına düşeni alırken
eğitildiğini değil, duygularının inceldiğini öncelikle
hissetmeli, yaşamalıdır. Romancı, bunu yapmadıkça
kuruluktan kendini kurtaramayacaktır.
Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışı-
na göre aşağıdakilerden hangisinin getirilmesi en
uygundur?
A) Gerçekleri, gördüklerini bu yolla yansız bir şekilde
aktarmış olacaktır.
B) Bunu yaparken yalınlıktan asla ödün vermemeli-
dir.
***
C) Yapıtının hiçbir yerinde duygularını sezdirmemeli-
dir.
D) Ancak öğreticilikten uzak olmalı, sanatçılığını ön
plana çıkarmalıdır.
E) Düşüncelerini aktarırken korkusuzca oynatmalıdır
kalemini.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
bile yetişeme- alemlerde kısa eni. Düşünce- bembe ufuklar Kurtulmak için lığın hüznünü gi mutluluğuna n bir kişi için ? ündedir. Eli olduğunu masını iste- eğine inan- a olduğunu TYT DENEME 32 30. Romancının asıl görevi okuyucunun gerçeğini değiş- tirmek olmamalıdır. Elbette düşündüğünü söyleyecek, hayallerini yükleyecektir yazdığı sayfalara. - ----Oku- yucu o sanat eserinden kendi payına düşeni alırken eğitildiğini değil, duygularının inceldiğini öncelikle hissetmeli, yaşamalıdır. Romancı, bunu yapmadıkça kuruluktan kendini kurtaramayacaktır. Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışı- na göre aşağıdakilerden hangisinin getirilmesi en uygundur? A) Gerçekleri, gördüklerini bu yolla yansız bir şekilde aktarmış olacaktır. B) Bunu yaparken yalınlıktan asla ödün vermemeli- dir. *** C) Yapıtının hiçbir yerinde duygularını sezdirmemeli- dir. D) Ancak öğreticilikten uzak olmalı, sanatçılığını ön plana çıkarmalıdır. E) Düşüncelerini aktarırken korkusuzca oynatmalıdır kalemini.
D) Karakter ve tip, geleneksel sanatların önemli anlatı
araçları arasında sayılmaktadır.
E) Yeşilçam sinemasında oluşturulan bazı kişiler,
geleneksel sanatlarla ilişkilendirilebilir.
yınları
24. Üç Boğaz Barajı, Çin'in Hubei eyaletinde Yangtze Nehri
üzerine kurulmuş bir hidroelektrik barajıdır. Üç Boğaz
Barajı, 22.500 MW kapasite ile dünyanın en büyük
hidroelektrik barajıdır. Yıllık elektrik üretiminde ise İtaipu
Barajı'ndan sonra dünyanın ikinci büyük barajıdır. Elektrik
üretiminin yanı sıra baraj Yangtze Nehri üzerindeki gemi
trafiği kapasitesini artırmayı ve ayrıca sel baskınlarını
önlemeyi hedeflemektedir. Ancak baraj bazı arkeolojik ve
tarihî alanların su altında kalmasına ve 1.3 milyon kişinin
bölgeden taşınmak zorunda kalmasına sebep olmuştur.
Bölgede ciddi ekolojik değişimlere ve yer kayması riskinin
artmasına sebep olmuştur.
Bu parçada "Üç Boğaz Barajı" ile ilgili aşağıdakilerden
hangisine değinilmemiştir?
A) Yolaçtığı çevresel sorunlara
B) Barajın su tutma kapasitesine
CHangi nehir üzerinde kurulduğuna
D) Enerji dışında sağlayacağı katkılara
E) Elektrik üretiminde dünyadaki konumuna
noyfaya geçiniz
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
D) Karakter ve tip, geleneksel sanatların önemli anlatı araçları arasında sayılmaktadır. E) Yeşilçam sinemasında oluşturulan bazı kişiler, geleneksel sanatlarla ilişkilendirilebilir. yınları 24. Üç Boğaz Barajı, Çin'in Hubei eyaletinde Yangtze Nehri üzerine kurulmuş bir hidroelektrik barajıdır. Üç Boğaz Barajı, 22.500 MW kapasite ile dünyanın en büyük hidroelektrik barajıdır. Yıllık elektrik üretiminde ise İtaipu Barajı'ndan sonra dünyanın ikinci büyük barajıdır. Elektrik üretiminin yanı sıra baraj Yangtze Nehri üzerindeki gemi trafiği kapasitesini artırmayı ve ayrıca sel baskınlarını önlemeyi hedeflemektedir. Ancak baraj bazı arkeolojik ve tarihî alanların su altında kalmasına ve 1.3 milyon kişinin bölgeden taşınmak zorunda kalmasına sebep olmuştur. Bölgede ciddi ekolojik değişimlere ve yer kayması riskinin artmasına sebep olmuştur. Bu parçada "Üç Boğaz Barajı" ile ilgili aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? A) Yolaçtığı çevresel sorunlara B) Barajın su tutma kapasitesine CHangi nehir üzerinde kurulduğuna D) Enerji dışında sağlayacağı katkılara E) Elektrik üretiminde dünyadaki konumuna noyfaya geçiniz
C
24. Hafıza ile ilgili ilginç bir haber okumuştum. Kaza ya da has-
ilgili düşünme yetenekleri de kayboluyormuş. Gelecekle il-
talık nedeni ile hafızası zedelenmiş insanların gelecekle
Kısacası hafıza dediğimiz şey sadece geçmiş ile ilgili değil
gili renkli düşleri olan kişilerin geniş bir hafızası oluyormuş.
Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre
hafızamız ne kadar zenginse yaşadıklarımızın anali-
zini o kadar iyi yaparız.
M71.
11.
DENEME-19
III.
hafıza geleceğin inşası için geçerli olan yapı taşlarının
da deposudur.
hafızası zayıf olanlar ise hata üstüne hata yaparak
yaşıyor.
cümlelerinden hangileri getirilebilir?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
D) Yalnız III
C) I ve II
E) II ve III
2
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
C 24. Hafıza ile ilgili ilginç bir haber okumuştum. Kaza ya da has- ilgili düşünme yetenekleri de kayboluyormuş. Gelecekle il- talık nedeni ile hafızası zedelenmiş insanların gelecekle Kısacası hafıza dediğimiz şey sadece geçmiş ile ilgili değil gili renkli düşleri olan kişilerin geniş bir hafızası oluyormuş. Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre hafızamız ne kadar zenginse yaşadıklarımızın anali- zini o kadar iyi yaparız. M71. 11. DENEME-19 III. hafıza geleceğin inşası için geçerli olan yapı taşlarının da deposudur. hafızası zayıf olanlar ise hata üstüne hata yaparak yaşıyor. cümlelerinden hangileri getirilebilir? A) Yalnız I B) Yalnız II D) Yalnız III C) I ve II E) II ve III 2
- Ancak günümüzde bu teknikler terk edilip önemini yitiri-
yor. Bu uygulamaları bilen ustalar, zanaatkarlar her geçen gün
azalıyor En kısa zamanda bu yanlıştan dönülüp farklı jeolojik,
coğrafi ve iklimsel koşullarda inşa edilen geleneksel yapıların
enerji, su ve malzeme korunumu açısından irdelenmesi gere-
kiyor Bu tespitler doğrultusunda elde edilecek veriler ışığında
farklı koşullara uygun sürdürülebilir yapılaşma kriterleri geliş-
tirilebilir. Ancak bu sayede çevre ve iklim sorunlarına duyarlı,
geleneğe eklemlenebilen yerleşim modelleri geliştirmek müm-
kün olabilir
Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden
hangisi getirilmelidir?
AT Varlığını günümüze kadar sürdüren tarihi yerleşim alanla-
rini koruma adina bilimsel teknikler tercih edilmeli.
B) Yapılaşmanın hızla sürdüğü kentlerde artık ekolojik değer-
lere saygı gösteren yapıyöntemleri kullanılıyor.
C) Dünya tarihinde bilimsel tekniklerle icatlar yapılan eski
yerleşimlerde doğaya saygı gösterildiği biliniyor.
D) Kültürel önemi bulunan geleneksel şehirlerde çevre dostu
uygulamalarla gıda üretimi yapıldığı anlaşılıyor.
E) Geleneksel yapılarda enerji verimliliği uygulamalarının çok
önceden hayata geçirildiği görülüyor.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
- Ancak günümüzde bu teknikler terk edilip önemini yitiri- yor. Bu uygulamaları bilen ustalar, zanaatkarlar her geçen gün azalıyor En kısa zamanda bu yanlıştan dönülüp farklı jeolojik, coğrafi ve iklimsel koşullarda inşa edilen geleneksel yapıların enerji, su ve malzeme korunumu açısından irdelenmesi gere- kiyor Bu tespitler doğrultusunda elde edilecek veriler ışığında farklı koşullara uygun sürdürülebilir yapılaşma kriterleri geliş- tirilebilir. Ancak bu sayede çevre ve iklim sorunlarına duyarlı, geleneğe eklemlenebilen yerleşim modelleri geliştirmek müm- kün olabilir Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? AT Varlığını günümüze kadar sürdüren tarihi yerleşim alanla- rini koruma adina bilimsel teknikler tercih edilmeli. B) Yapılaşmanın hızla sürdüğü kentlerde artık ekolojik değer- lere saygı gösteren yapıyöntemleri kullanılıyor. C) Dünya tarihinde bilimsel tekniklerle icatlar yapılan eski yerleşimlerde doğaya saygı gösterildiği biliniyor. D) Kültürel önemi bulunan geleneksel şehirlerde çevre dostu uygulamalarla gıda üretimi yapıldığı anlaşılıyor. E) Geleneksel yapılarda enerji verimliliği uygulamalarının çok önceden hayata geçirildiği görülüyor.