Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

8.
(1) Hem sanatçılar hem de eleştirmenler arasında yeniye dudak
büküp de ille eskiyi, eskiye benzeyeni isteyenler vardır. (II) Bun-
lar, alışkanlıklarının kölesi olmuş, bilmedikleri yollara bir türlü
sapamayan cesaretsiz kişilerdir. (III) Bunlara yeni yollarda öteki-
lerden de üstün güzellikler bulunduğunu istediğiniz kadar söyle-
yin, istediğiniz kadar anlatın sizi dinlemez, anlamak istemezler.
(IV) Çağdaş, modern, güncel adina güzel olan her şeye hatta
onu isteyenlere tepeden bakar; eskinin karanlık mahzenlerinde
nefes almaktan mutlu olurlar. (V) Yeni ve yeniye ait güzellikleri
takdir etmemek için bin dereden su getirir, onlar için olmadık
şeyler söylerler. (VI) Bu kolay yolu seçenlerin temel meselesi
düşünmekten ve düşündüren şeylerden kaçınmalarıdır.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi, altı çizili
söze anlamca en yakındır?
A) I
B) II
C) III
C
D) V
E) VI
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
8. (1) Hem sanatçılar hem de eleştirmenler arasında yeniye dudak büküp de ille eskiyi, eskiye benzeyeni isteyenler vardır. (II) Bun- lar, alışkanlıklarının kölesi olmuş, bilmedikleri yollara bir türlü sapamayan cesaretsiz kişilerdir. (III) Bunlara yeni yollarda öteki- lerden de üstün güzellikler bulunduğunu istediğiniz kadar söyle- yin, istediğiniz kadar anlatın sizi dinlemez, anlamak istemezler. (IV) Çağdaş, modern, güncel adina güzel olan her şeye hatta onu isteyenlere tepeden bakar; eskinin karanlık mahzenlerinde nefes almaktan mutlu olurlar. (V) Yeni ve yeniye ait güzellikleri takdir etmemek için bin dereden su getirir, onlar için olmadık şeyler söylerler. (VI) Bu kolay yolu seçenlerin temel meselesi düşünmekten ve düşündüren şeylerden kaçınmalarıdır. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi, altı çizili söze anlamca en yakındır? A) I B) II C) III C D) V E) VI
TYT | TÜRKÇE TESTİ
Duruşu, hayata ve olaylara gösterdiği tavrı onu tamam-
layan şeyler değil midir? Bir yazarı büyük yapan; eserlerinin
ne kadar sattığı mı, yanınlara nasıl uzandığı mıdır? Büyük bir
yazar olmak öyle hemen gerçekleşebilecek bir ülkü müdür
yoksa tırnaklarıyla kazıyarak mı büyük olur yazar? Edebiyatta
büyüklük biraz da ruha dokunmak mıdır sizce?
19.
6/33
Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre hangi cüm-
le getirilmelidir?
...
...
A) Konu, bir eserin başarısını ne kadar etkiler?
B) Bir eserde önemsediğiniz ilk şey üslüp mudur?
C) Kişisel yaşamı esere yansıtmak ne kadar doğrudur?
D) Büyük yazarları "büyük" yapan sizce nedir?
E) Duyguları düzyazı ile mi şiirle mi anlatmak daha kolay-
dir?
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
TYT | TÜRKÇE TESTİ Duruşu, hayata ve olaylara gösterdiği tavrı onu tamam- layan şeyler değil midir? Bir yazarı büyük yapan; eserlerinin ne kadar sattığı mı, yanınlara nasıl uzandığı mıdır? Büyük bir yazar olmak öyle hemen gerçekleşebilecek bir ülkü müdür yoksa tırnaklarıyla kazıyarak mı büyük olur yazar? Edebiyatta büyüklük biraz da ruha dokunmak mıdır sizce? 19. 6/33 Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre hangi cüm- le getirilmelidir? ... ... A) Konu, bir eserin başarısını ne kadar etkiler? B) Bir eserde önemsediğiniz ilk şey üslüp mudur? C) Kişisel yaşamı esere yansıtmak ne kadar doğrudur? D) Büyük yazarları "büyük" yapan sizce nedir? E) Duyguları düzyazı ile mi şiirle mi anlatmak daha kolay- dir?
10. (1) Journal of Neuroscience'ta yayımlanan ve obez farelerle
yapılan çalışmaya göre, obezite beyni etkiliyor. (II) Sinir bi-
limci Elizabeth Gould ve meslektaşlarının yaptığı çalışmada
fareler 12 hafta boyunca yüksek yağlı besinlerle beslendi, on
iki haftanın sonunda fareler standart yemle beslenen fareler-
den %40 oranında daha ağırdı. (III) Bu şekilde aşırı besle-
nen obez farelerin beyin gücünde azalma belirtileri gözlem-
lendi, obez fareler labirentlerden kaçma ve bir cismin yerini
hatırlama konusunda normal kilodaki farelere göre daha kö-
tüydü. (IV) Araştırmalarda obez farelerin öğrenme ve hafıza
açısından önemli olan hipokampüsün birkaç bölümünde, nor-
mal ağırlıktaki farelere göre daha az sinyal ileten diken oldu-
ğu tespit edildi. (V) Araştırmacılar, ağırlığı normale dönen fa-
relerin düşünme testlerindeki performanslarının arttığını da
belirledi.
Bu parçada sözü edilen çalışma numaralanmış cümle-
lerden hangisini kanıtlamak için yapılmıştır?
A) I
B) II
C) III
10) IV
E) V
12.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
10. (1) Journal of Neuroscience'ta yayımlanan ve obez farelerle yapılan çalışmaya göre, obezite beyni etkiliyor. (II) Sinir bi- limci Elizabeth Gould ve meslektaşlarının yaptığı çalışmada fareler 12 hafta boyunca yüksek yağlı besinlerle beslendi, on iki haftanın sonunda fareler standart yemle beslenen fareler- den %40 oranında daha ağırdı. (III) Bu şekilde aşırı besle- nen obez farelerin beyin gücünde azalma belirtileri gözlem- lendi, obez fareler labirentlerden kaçma ve bir cismin yerini hatırlama konusunda normal kilodaki farelere göre daha kö- tüydü. (IV) Araştırmalarda obez farelerin öğrenme ve hafıza açısından önemli olan hipokampüsün birkaç bölümünde, nor- mal ağırlıktaki farelere göre daha az sinyal ileten diken oldu- ğu tespit edildi. (V) Araştırmacılar, ağırlığı normale dönen fa- relerin düşünme testlerindeki performanslarının arttığını da belirledi. Bu parçada sözü edilen çalışma numaralanmış cümle- lerden hangisini kanıtlamak için yapılmıştır? A) I B) II C) III 10) IV E) V 12.
atc yayınları
22
9
32. Dünyanın kendi etraflarında döndüğünü düşünen popüler
roman yazanlarına böyle düşündüren şey yazdıkları her satırı
basıp yayımlamak isteyen yayıncılardır.
Bu cümlede geçen "dünyanın kendi etraflarında dönmesi"
sözüyle sözü edilen yazarlarla ilgili anlatılmak istenen
nedir?
A) Başka yazarları küçümsedikleri
B) Yazdıklarıyla toplumu aydınlatmaya çalıştıkları
C) Eserlerindeki olayların dikkat çekici olması
D) Kendilerini büyük işler yapan kişiler olarak gördükleri
E) Sorunların üstesinden gelebilecek güce sahip oldukları
Diğ
n
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
atc yayınları 22 9 32. Dünyanın kendi etraflarında döndüğünü düşünen popüler roman yazanlarına böyle düşündüren şey yazdıkları her satırı basıp yayımlamak isteyen yayıncılardır. Bu cümlede geçen "dünyanın kendi etraflarında dönmesi" sözüyle sözü edilen yazarlarla ilgili anlatılmak istenen nedir? A) Başka yazarları küçümsedikleri B) Yazdıklarıyla toplumu aydınlatmaya çalıştıkları C) Eserlerindeki olayların dikkat çekici olması D) Kendilerini büyük işler yapan kişiler olarak gördükleri E) Sorunların üstesinden gelebilecek güce sahip oldukları Diğ n
Yaklaşık 13,5 milyar yıl önce, Big Bang olarak adlan-
dırdığımız bir şeyle madde, enerji, zaman ve uzay or-
taya çıktı. Evrenimizin bu temel özelliklerinin hikâye-
sine fizik diyoruz. Bunların ortaya çıkışından yaklaşık
300 bin yıl sonra madde ve enerji, atom adını verdiği-
miz daha karmaşık yapılar ortaya çıkardılar, bunlar da
zamanla birleşerek molekülleri oluşturdu. Atomların,
moleküllerin ve aralarındaki etkileşimin hikâyesine
kimya diyoruz. Yaklaşık 3,8 milyar yıl önce, Dünya adı
verilen gezegende, bazı moleküller organizma adı ve-
rilen oldukça geniş ve karmaşık yapılar oluşturdu. Or-
ganizmaların hikâyesine biyoloji diyoruz. Yaklaşık 70
bin yıl önce Homo Sapiens'e ait organizmalar, kültür
adını verdiğimiz daha da karmaşık yapılar oluşturdu-
lar. Bunu takip eden insan kültürlerinin gelişimine tarih
diyoruz.
Bu parçanın anlatımında aşağıdaki yargılardan
hangisi yanlıştır?
A) Sayısal verilerden yararlanılmıştır. L
B) Sayıp dökmelere yer verilmiştir.
C) Tahmini ifadelere yer verilmiştir.
D) Nesnel ifadeler kullanılmıştır.
E) Kişileştirmeye başvurulmuştur.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Yaklaşık 13,5 milyar yıl önce, Big Bang olarak adlan- dırdığımız bir şeyle madde, enerji, zaman ve uzay or- taya çıktı. Evrenimizin bu temel özelliklerinin hikâye- sine fizik diyoruz. Bunların ortaya çıkışından yaklaşık 300 bin yıl sonra madde ve enerji, atom adını verdiği- miz daha karmaşık yapılar ortaya çıkardılar, bunlar da zamanla birleşerek molekülleri oluşturdu. Atomların, moleküllerin ve aralarındaki etkileşimin hikâyesine kimya diyoruz. Yaklaşık 3,8 milyar yıl önce, Dünya adı verilen gezegende, bazı moleküller organizma adı ve- rilen oldukça geniş ve karmaşık yapılar oluşturdu. Or- ganizmaların hikâyesine biyoloji diyoruz. Yaklaşık 70 bin yıl önce Homo Sapiens'e ait organizmalar, kültür adını verdiğimiz daha da karmaşık yapılar oluşturdu- lar. Bunu takip eden insan kültürlerinin gelişimine tarih diyoruz. Bu parçanın anlatımında aşağıdaki yargılardan hangisi yanlıştır? A) Sayısal verilerden yararlanılmıştır. L B) Sayıp dökmelere yer verilmiştir. C) Tahmini ifadelere yer verilmiştir. D) Nesnel ifadeler kullanılmıştır. E) Kişileştirmeye başvurulmuştur.
⠀⠀⠀⠀
31
C
È
at
24. Bazı büyük eserler, iki katlıdır. Örneğin Moby Dick ilk
bakışta denizlerde geçen bir macera romanı sanılabilir.
Ama insan Melville'in eserini okudukça, okudukları
üzerine düşündükçe, kitabın katmanlarını ve gerçek
anlamını çözmeye başlar. Gerçi bu katmanları, bu
gerçek anlamı sezemeyenler, balina avıyla ilgili
heyecanlı bir macera romanı olarak yine de Moby
Dick'in pekâlâ keyfini sürebilirler.
Bu parçada yer alan "iki katlı" sözüyle anlatılmak
istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Edebi eserlerin macera ve fikirden meydana gelen iki
bölümü bulunduğu
B) Bazı eserlerin yüzeysel ve derin olmak üzere iki
anlama sahip olduğu
C) İnsanın klasik eserleri okurken iki farklı bakış açısı
geliştirmesi gerektiği
D) Kurmaca eserlerin özünde okura benimsetilmek
istenen iki görüş bulunduğu
E) Yazarının görüşlerinin ve hayatının eserde ikinci bir
anlam katmanı oluşturduğu
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
⠀⠀⠀⠀ 31 C È at 24. Bazı büyük eserler, iki katlıdır. Örneğin Moby Dick ilk bakışta denizlerde geçen bir macera romanı sanılabilir. Ama insan Melville'in eserini okudukça, okudukları üzerine düşündükçe, kitabın katmanlarını ve gerçek anlamını çözmeye başlar. Gerçi bu katmanları, bu gerçek anlamı sezemeyenler, balina avıyla ilgili heyecanlı bir macera romanı olarak yine de Moby Dick'in pekâlâ keyfini sürebilirler. Bu parçada yer alan "iki katlı" sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Edebi eserlerin macera ve fikirden meydana gelen iki bölümü bulunduğu B) Bazı eserlerin yüzeysel ve derin olmak üzere iki anlama sahip olduğu C) İnsanın klasik eserleri okurken iki farklı bakış açısı geliştirmesi gerektiği D) Kurmaca eserlerin özünde okura benimsetilmek istenen iki görüş bulunduğu E) Yazarının görüşlerinin ve hayatının eserde ikinci bir anlam katmanı oluşturduğu
10 Yok oluş anı öncesinde neler yapılabileceğiyle ilgi-
li olarak, görüşlerine başvurulabileceğimiz son ünlü
kişi münzevi bir romancıydı; kesinlikle tenis, golf ve
briç oyunlarına olan düşkünlüğüyle tanınmayan (gerçi
bir kere dama oynamayı denemiş, iki kere de uçurt-
ma uçuranlara yardım etmişti ama), son on dört yılını
dar yatağının üzerinde, ince yünden örülmüş battani-
yelerinin altında, iyi aydınlatmayan bir gece lambası-
nın ışığında şaşılacak kadar uzun bir roman yazarak
geçirmiş bıyıklı bir adam İlk cildin yayınlanmasının
hemen ardından Kayıp Zamanın İzinde bir başyapıt
olarak nitelenmiş; bir Fransız gazeteci, yazarını Sha-
kespeare ile karşılaştırmış, bir İtalyan eleştirmen onu
Stendhal'e benzetmiş, Avusturyalı bir prenses ise ona
evlenme teklifinde bulunmuştu.
Bu parçanın anlatımında aşağıdaki yargılardan
hangisi yanlıştır?
A) Betimlemeler yapılmıştır
B) Öyküleme anlatım biçimi ağır basmaktadır.
Sayıp dökmelere yer verilmiştir
DOkuyucuya sezdirmek amacı güdülmüştür.
E) Benzetmelerden faydalanılmıştır.
3
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
10 Yok oluş anı öncesinde neler yapılabileceğiyle ilgi- li olarak, görüşlerine başvurulabileceğimiz son ünlü kişi münzevi bir romancıydı; kesinlikle tenis, golf ve briç oyunlarına olan düşkünlüğüyle tanınmayan (gerçi bir kere dama oynamayı denemiş, iki kere de uçurt- ma uçuranlara yardım etmişti ama), son on dört yılını dar yatağının üzerinde, ince yünden örülmüş battani- yelerinin altında, iyi aydınlatmayan bir gece lambası- nın ışığında şaşılacak kadar uzun bir roman yazarak geçirmiş bıyıklı bir adam İlk cildin yayınlanmasının hemen ardından Kayıp Zamanın İzinde bir başyapıt olarak nitelenmiş; bir Fransız gazeteci, yazarını Sha- kespeare ile karşılaştırmış, bir İtalyan eleştirmen onu Stendhal'e benzetmiş, Avusturyalı bir prenses ise ona evlenme teklifinde bulunmuştu. Bu parçanın anlatımında aşağıdaki yargılardan hangisi yanlıştır? A) Betimlemeler yapılmıştır B) Öyküleme anlatım biçimi ağır basmaktadır. Sayıp dökmelere yer verilmiştir DOkuyucuya sezdirmek amacı güdülmüştür. E) Benzetmelerden faydalanılmıştır. 3
12/insanın yaratılışından itibaren kendisine olan bir borcu
vardır. O da her insan iyiyi bulmak ve iyinin yolunda
ilerlemek zorundadır. Bu başkalarından önce kendisi-
ne olan borcudur. Hallac-ı Mansur'dan etkilenen alim-
lerden biri olan Mevlana Celaleddin, Mesnevi'sinde
şöyle der: "Zıtlar, zıtlardan zuhur eder. İyiyi bilmedikçe
kötüyü bilemezsiniz. Zıt, zıddıyla birlikte de görülebi-
lir, denizin dibinde mercanlar taşlarla birlikte bulunur.
Zıtları anladıkça hayattaki her şey kendi kendine an-
lamlanabilir. Kendimizi her şeyi bildiğimiz kibrine kap-
tırmadan, şu anda bulunduğumuz andan itibaren önce
kendimiz ardından da dokunduğumuz ve değdiğimiz
her şeyi kavramaya başlayalım. Sizin gibi dü
düşünme-
yene düşman olmayın, anlamaya çalışın.
HANDM
Re
Bu parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi
söylenemez?
A) Tanık göstermeden faydalanılmıştır.
B) Zıt kavramlar birlikte kullanılmıştır.
C) Öznel düşüncelere yer verilmiştir.
D) Doğrudan anlatıma başvurulmuştur
E) Kişileştirmelere başvurulmuştur.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
12/insanın yaratılışından itibaren kendisine olan bir borcu vardır. O da her insan iyiyi bulmak ve iyinin yolunda ilerlemek zorundadır. Bu başkalarından önce kendisi- ne olan borcudur. Hallac-ı Mansur'dan etkilenen alim- lerden biri olan Mevlana Celaleddin, Mesnevi'sinde şöyle der: "Zıtlar, zıtlardan zuhur eder. İyiyi bilmedikçe kötüyü bilemezsiniz. Zıt, zıddıyla birlikte de görülebi- lir, denizin dibinde mercanlar taşlarla birlikte bulunur. Zıtları anladıkça hayattaki her şey kendi kendine an- lamlanabilir. Kendimizi her şeyi bildiğimiz kibrine kap- tırmadan, şu anda bulunduğumuz andan itibaren önce kendimiz ardından da dokunduğumuz ve değdiğimiz her şeyi kavramaya başlayalım. Sizin gibi dü düşünme- yene düşman olmayın, anlamaya çalışın. HANDM Re Bu parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Tanık göstermeden faydalanılmıştır. B) Zıt kavramlar birlikte kullanılmıştır. C) Öznel düşüncelere yer verilmiştir. D) Doğrudan anlatıma başvurulmuştur E) Kişileştirmelere başvurulmuştur.
6
16.
Anadolu'da Dursun, Durmuş, Satı, Satılmış, He-
diye, Ömür, Yaşar gibi adlar, çocuk ölümlerine karşı
tedbir olarak konulan adlardır. (II) Bebeklerini yitiren
aileler bu adları tercih ederek "ad büyüsü" yapmak-
tadır. (III) Özellikle "satmak" kökünden türetilen ad-
larda bebeğe musallat olan kötü ruhları, bebeğin o
aileye ait olmadığı, başkalarına satıldığına inandı-
rarak kandırma hilesi yatmaktadır. (IV) Eski Türkler
de aynı yöntemi uygulayarak kötü ruhları bebeklerin
değersizliğine inandırıp kaçırtmak için çocuklarına
İtalmaz, Çoçkabay (Domuzbay) gibi isimler koymuş-
lardır. (V) Ad büyüsünün bir cephesi de istenmeyen
çocukların doğmasını engellemek için konulan Ye-
ter, Döne, Songül, Sonay gibi adlardır. (VI) Özellik-
le birkaç doğumdan sonra hâlâ erkek çocuk sahibi
olmayanlar kızlarına bu tür isimlerden koyarak en
azından ondan sonra doğabilecek çocuklarının kız
olmasına engel olmak istemişlerdir.
Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci
paragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle
başlar?
A) I
B) II
TÜRKÇE TESTİ
C) III
D) IV
E) V
17.
A
YAYINLARI.
1
1
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
6 16. Anadolu'da Dursun, Durmuş, Satı, Satılmış, He- diye, Ömür, Yaşar gibi adlar, çocuk ölümlerine karşı tedbir olarak konulan adlardır. (II) Bebeklerini yitiren aileler bu adları tercih ederek "ad büyüsü" yapmak- tadır. (III) Özellikle "satmak" kökünden türetilen ad- larda bebeğe musallat olan kötü ruhları, bebeğin o aileye ait olmadığı, başkalarına satıldığına inandı- rarak kandırma hilesi yatmaktadır. (IV) Eski Türkler de aynı yöntemi uygulayarak kötü ruhları bebeklerin değersizliğine inandırıp kaçırtmak için çocuklarına İtalmaz, Çoçkabay (Domuzbay) gibi isimler koymuş- lardır. (V) Ad büyüsünün bir cephesi de istenmeyen çocukların doğmasını engellemek için konulan Ye- ter, Döne, Songül, Sonay gibi adlardır. (VI) Özellik- le birkaç doğumdan sonra hâlâ erkek çocuk sahibi olmayanlar kızlarına bu tür isimlerden koyarak en azından ondan sonra doğabilecek çocuklarının kız olmasına engel olmak istemişlerdir. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar? A) I B) II TÜRKÇE TESTİ C) III D) IV E) V 17. A YAYINLARI. 1 1
TÜRKÇE TESTİ
. San-
erüve-
si otuz
stirdiği
rla da
kü o,
k yo-
elden
bette
sılsa
yaz-
gün-
yısı
len
isi-
bir
ör-
ce- A
Y
an A
k-
Y
N
ri L
A
R
rindeki kirli, tortulu, paslı defolarını arındırır,
asıl geçmiş" olursa olsun zamanla
geçtikçe ve ayrıntılar giderel
bugün aranan o
eski~
31. Ben bütün roman kişilerime aynı gözle bakıyorum.
Hepsi ne düşünüyorsa, nasıl düşünüyorsa benim
hayal gücümden süzülerek yapıyor, bir anlamda
bana ayna tutuyor. Evet, kahramanlarımın hepsini
seviyorum, deyim yerindeyse onlar benim çocukla-
rim, aralarında nasıl bir ayırım gözetebilirim? Olum-
suz tipleri de yaratıyor ya da toplumdan seçip ya-
zıya dönüştürüyorum ama yazıya dönüştüğü andan
itibaren onu da seviyorum. Onun ruh hâlini de insanı
derinlikleriyle anlatmaya çalışıyorum. O zaman da
onun kötü oluşunun toplumsal nedenleri ortaya çı-
kıyor ve benim istediğim de tam bu: İnsanlar, başka
insanlara değil, insanları kötü yapan koşullara tepki
duysunlar.
Bu sözler aşağıdaki sorulardan hangisine karşı-
lık olmak üzere söylenmiş olabilir?
Romanlarınızda "iyi" ve "kötü" insanları tek bo-
yutlu olarak işlememenizin bir nedeni var mı?
B) Roman kahramanlarınız arasında daha çok sev-
diğiniz, beni daha iyi yansıtıyor diyebileceğiniz
kişiler var mı?
C) Olumsuz tiplerinizin hemen her romanınızda hiç
umulmadık zamanlarda gizliden iyilik düşünme-
sini, yapmasını nasıl açıklarsınız?
D) Okuduğunuz kitaplardaki kötüleri de iyilerle bir
tutar ve sever misiniz yoksa olayların etkisiyle
içten içe onlara tepki duyar mısınız?
E) Kişileri olumlu-olumsuz yönleriyle anlatırım, kim-
se ne tam iyidir ne tam kötü, sözünüzü roman
kahramanlarınızda da görebiliyor muyuz?
kaçt
erea
eski
i sc
las
zelc
dü-
an
le
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
TÜRKÇE TESTİ . San- erüve- si otuz stirdiği rla da kü o, k yo- elden bette sılsa yaz- gün- yısı len isi- bir ör- ce- A Y an A k- Y N ri L A R rindeki kirli, tortulu, paslı defolarını arındırır, asıl geçmiş" olursa olsun zamanla geçtikçe ve ayrıntılar giderel bugün aranan o eski~ 31. Ben bütün roman kişilerime aynı gözle bakıyorum. Hepsi ne düşünüyorsa, nasıl düşünüyorsa benim hayal gücümden süzülerek yapıyor, bir anlamda bana ayna tutuyor. Evet, kahramanlarımın hepsini seviyorum, deyim yerindeyse onlar benim çocukla- rim, aralarında nasıl bir ayırım gözetebilirim? Olum- suz tipleri de yaratıyor ya da toplumdan seçip ya- zıya dönüştürüyorum ama yazıya dönüştüğü andan itibaren onu da seviyorum. Onun ruh hâlini de insanı derinlikleriyle anlatmaya çalışıyorum. O zaman da onun kötü oluşunun toplumsal nedenleri ortaya çı- kıyor ve benim istediğim de tam bu: İnsanlar, başka insanlara değil, insanları kötü yapan koşullara tepki duysunlar. Bu sözler aşağıdaki sorulardan hangisine karşı- lık olmak üzere söylenmiş olabilir? Romanlarınızda "iyi" ve "kötü" insanları tek bo- yutlu olarak işlememenizin bir nedeni var mı? B) Roman kahramanlarınız arasında daha çok sev- diğiniz, beni daha iyi yansıtıyor diyebileceğiniz kişiler var mı? C) Olumsuz tiplerinizin hemen her romanınızda hiç umulmadık zamanlarda gizliden iyilik düşünme- sini, yapmasını nasıl açıklarsınız? D) Okuduğunuz kitaplardaki kötüleri de iyilerle bir tutar ve sever misiniz yoksa olayların etkisiyle içten içe onlara tepki duyar mısınız? E) Kişileri olumlu-olumsuz yönleriyle anlatırım, kim- se ne tam iyidir ne tam kötü, sözünüzü roman kahramanlarınızda da görebiliyor muyuz? kaçt erea eski i sc las zelc dü- an le
TÜRKÇE
1. Bizim romancılığımız Fakir Baykurt, Yaşar Kemal,
biraz da Orhan Kemal dışında neden zayıftır bilir
misiniz? Çünkü bir romandan beklenen, doğaçlama
çekilmiş bir hayat hissi vermesi gereken film kareleri
yoktur onlarda; yazarlarımız, "olup bitenler"i çektiği
fotoğrafları yan yana dizerek sadece beğendiklerini
seçip yayımlayan bir gazete fotoğrafçısı gibi aktarı-
yor. O zaman da hem kişiler hem olaylar birbirinden
kopuyor hem de "seçilmiş, idealize edilmiş" görüntü-
lere, yansıtmalara dönüşüyor.
Bu parçada geçen "anında filme çekilmiş bir hayat
hissi vermesi" sözüyle romanla ilgili anlatılmak is-
tenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Olayların, yazarın tanık olduğu bir olayı oracıkta
yazıvermiş duygusu uyandıracak biçimde anla-
tılması
B) Roman kişilerinin ayrıntıları üzerinde durmadan,
olaylar ön plana alan bir yöntemin tercih edil-
mesi
Gerçek olaylardaki kimi kişilerin ve ayrıntıların
cımbızla çekilmiş gibi seçilerek birbirine eklen- A
mesi
D) Sadece gerçek olaylara ve kişilere roman sayfa-
larında yer verilmesi
E) Romandaki olay akışının heyecanlı bir film gibi N
okuru sürekli heyecan içinde bırakması
L
A
R
3.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
TÜRKÇE 1. Bizim romancılığımız Fakir Baykurt, Yaşar Kemal, biraz da Orhan Kemal dışında neden zayıftır bilir misiniz? Çünkü bir romandan beklenen, doğaçlama çekilmiş bir hayat hissi vermesi gereken film kareleri yoktur onlarda; yazarlarımız, "olup bitenler"i çektiği fotoğrafları yan yana dizerek sadece beğendiklerini seçip yayımlayan bir gazete fotoğrafçısı gibi aktarı- yor. O zaman da hem kişiler hem olaylar birbirinden kopuyor hem de "seçilmiş, idealize edilmiş" görüntü- lere, yansıtmalara dönüşüyor. Bu parçada geçen "anında filme çekilmiş bir hayat hissi vermesi" sözüyle romanla ilgili anlatılmak is- tenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Olayların, yazarın tanık olduğu bir olayı oracıkta yazıvermiş duygusu uyandıracak biçimde anla- tılması B) Roman kişilerinin ayrıntıları üzerinde durmadan, olaylar ön plana alan bir yöntemin tercih edil- mesi Gerçek olaylardaki kimi kişilerin ve ayrıntıların cımbızla çekilmiş gibi seçilerek birbirine eklen- A mesi D) Sadece gerçek olaylara ve kişilere roman sayfa- larında yer verilmesi E) Romandaki olay akışının heyecanlı bir film gibi N okuru sürekli heyecan içinde bırakması L A R 3.
Türk edebiyatında üretken kimliği ile dikkat çeken Pinar Kür,
sayısız esere imza atmıştır. Kendini her kitabında biraz daha
aşmaya, farklı bir şeyler üretmeye, daha önce söylenmemiş
şeyler söylemeye adamış ve önündeki farklı yükseklikteki ba-
samakları kâh küskünlükle kâh neşeyle ama asla kişiliğinden
ve beklentilerinden ödün vermeden tırmanmış bir yazardır o.
Ailesinde küçük yaşlardan itibaren yazmaya özendirilip yürek-
lendirilen sanatçının yetiştiği ortamın etkisiyle bem Doğu hem
de Batı kültüründen beslenerek sanatsal yanını inşa ettiği an-
laşılmaktadır. Sanatçı, annesinin ve babasının kütüphanesin-
deki kitapları okuyarak yetişmiş; kendisi için gerçek bir okul
addettiği Paris'te yeni çıkan akımları, çağdaş arayışları görmüş-
tür.
Bu parçadan sözü edilen sanatçıyla ilgili olarak aşağıdakiler-
den hangisi çıkarılamaz?
Belirli bir yazınsal türün sınırları içinde kalmadığı
B) Yazılarında farklı kültürleri sentezlediği
20.
Sanatçı kimliğinin oluşmasında yakın çevresinin etkili ol-
duğu
Yaşamı boyunca belli bir sanatsal çizgiyi koruduğu
E Eserlerinde kendini tekrar etmekten kaçındığı
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Türk edebiyatında üretken kimliği ile dikkat çeken Pinar Kür, sayısız esere imza atmıştır. Kendini her kitabında biraz daha aşmaya, farklı bir şeyler üretmeye, daha önce söylenmemiş şeyler söylemeye adamış ve önündeki farklı yükseklikteki ba- samakları kâh küskünlükle kâh neşeyle ama asla kişiliğinden ve beklentilerinden ödün vermeden tırmanmış bir yazardır o. Ailesinde küçük yaşlardan itibaren yazmaya özendirilip yürek- lendirilen sanatçının yetiştiği ortamın etkisiyle bem Doğu hem de Batı kültüründen beslenerek sanatsal yanını inşa ettiği an- laşılmaktadır. Sanatçı, annesinin ve babasının kütüphanesin- deki kitapları okuyarak yetişmiş; kendisi için gerçek bir okul addettiği Paris'te yeni çıkan akımları, çağdaş arayışları görmüş- tür. Bu parçadan sözü edilen sanatçıyla ilgili olarak aşağıdakiler- den hangisi çıkarılamaz? Belirli bir yazınsal türün sınırları içinde kalmadığı B) Yazılarında farklı kültürleri sentezlediği 20. Sanatçı kimliğinin oluşmasında yakın çevresinin etkili ol- duğu Yaşamı boyunca belli bir sanatsal çizgiyi koruduğu E Eserlerinde kendini tekrar etmekten kaçındığı
24. Bugün dünya üzerinde yaşayan her tür, evrimsel bir so-
yun ürünüdür, daha önce var olmuş bir türden ortaya
çıkmıştır. O tür de, daha önce var olmuş başka bir türden
ortaya çıkmıştır ve zamanda geriye gidildikçe her zaman
için daha önceki bir tür olacaktır. Günümüzde yaşayan
herhangi iki türün evrimsel soyları, zaman içerisinde ge-
riye doğru takip edilebilir ve ne zaman kesiştikleri ortaya
çıkarılabilir. O kesişim noktasında şu anda yaşayan iki
türün, yaşamış en son ortak atasına ulaşılır. Eğer iki türün
ortak ataları, görece daha yakın bir zamanda yaşamış
ise bu iki türün sahip olacakları ortak fiziksel özellikler
ve davranışlar, ortak ataları daha eski zamanda yaşamış
olan türlere göre daha fazla olacaktır. Bu yüzden insan-
lar; şempanzelere, balıklara benzediklerinden çok daha
fazla benzerler.
Bu parçada asıl anlatılmak istenen, aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Ortak yapı ve davranışlar, türlerin ortak atadan ev-
rimleştiklerini göstermektedir.
B) Ortak atanın soyundan gelen nesiller, vücutlarının
tüm parçalarında ortak biçimlere sahiptirler.
C) Türlerin içinde yer alan farklı türler arasında yüksek
oranda korunmuş yapılar, yeni ve eşsiz türler olarak
evrilmektedir.
D) Doğal seçilim, değişik zaman aralıklarında tama-
men farklı evrimsel etkilere neden olabilir.
E) Birkaç nesil süresi boyunca ya da tek bir nesilde;
evrim, organizmalarda küçük çapta mikroevrimsel
değişiklikler üretir.
Diğer sayfaya geçiniz.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
24. Bugün dünya üzerinde yaşayan her tür, evrimsel bir so- yun ürünüdür, daha önce var olmuş bir türden ortaya çıkmıştır. O tür de, daha önce var olmuş başka bir türden ortaya çıkmıştır ve zamanda geriye gidildikçe her zaman için daha önceki bir tür olacaktır. Günümüzde yaşayan herhangi iki türün evrimsel soyları, zaman içerisinde ge- riye doğru takip edilebilir ve ne zaman kesiştikleri ortaya çıkarılabilir. O kesişim noktasında şu anda yaşayan iki türün, yaşamış en son ortak atasına ulaşılır. Eğer iki türün ortak ataları, görece daha yakın bir zamanda yaşamış ise bu iki türün sahip olacakları ortak fiziksel özellikler ve davranışlar, ortak ataları daha eski zamanda yaşamış olan türlere göre daha fazla olacaktır. Bu yüzden insan- lar; şempanzelere, balıklara benzediklerinden çok daha fazla benzerler. Bu parçada asıl anlatılmak istenen, aşağıdakilerden hangisidir? A) Ortak yapı ve davranışlar, türlerin ortak atadan ev- rimleştiklerini göstermektedir. B) Ortak atanın soyundan gelen nesiller, vücutlarının tüm parçalarında ortak biçimlere sahiptirler. C) Türlerin içinde yer alan farklı türler arasında yüksek oranda korunmuş yapılar, yeni ve eşsiz türler olarak evrilmektedir. D) Doğal seçilim, değişik zaman aralıklarında tama- men farklı evrimsel etkilere neden olabilir. E) Birkaç nesil süresi boyunca ya da tek bir nesilde; evrim, organizmalarda küçük çapta mikroevrimsel değişiklikler üretir. Diğer sayfaya geçiniz.
1926 yılında reklam ajansı W. N. Mayer tarafından şu
öngörüde bulunulmuştur: "Geleceğin tarihçileri, 1926 yılını
anlamak için yetersiz müze koleksiyonlarını, belirsiz
dokümanları ve antik baskıları incelemek yerine bu yılın
reklamlarına bakacaklardır. Çünkü zamanın günbegün tarihi
Amerikan gazete ve dergilerindeki reklamlarda eksiksiz bir
şekilde kayıt altına alınmıştır. Günün yaşantısını yansıtmada
tüm diğer bilgi kaynakları başarısızdır. Herhangi bir döneme
ait birkaç reklam filmi gösterin, size o dönemin sosyolojisini,
insanların psikolojilerini, beğenilerini, toplumsal eğilimleri,
halkın bilinçaltını ve hayal gücünü, kısacası zamanın ruhunu
söyleyelim." Bütün bu gelişen teknolojiye, veri saklama
imkânına, bilimlerdeki gelişmeye rağmen bugün için de
geçerli değil mi bu öngörü?
Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerin
hangisidir?
A) Reklamların halkı yönlendirmede en etkili araç olduğu
B) Reklamların bilimsel kaynaklardan daha güvenilir veriler
sunduğu
(C) Bir toplumun bütün özelliklerinin reklamlara yansıdığı
D) Bir toplumun hayal gücünün reklamlara bütünüyle
yansıdığı
E) Reklamcıların toplumun tüm özelliklerini iyi tanımak
zorunda olduğu
20
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
1926 yılında reklam ajansı W. N. Mayer tarafından şu öngörüde bulunulmuştur: "Geleceğin tarihçileri, 1926 yılını anlamak için yetersiz müze koleksiyonlarını, belirsiz dokümanları ve antik baskıları incelemek yerine bu yılın reklamlarına bakacaklardır. Çünkü zamanın günbegün tarihi Amerikan gazete ve dergilerindeki reklamlarda eksiksiz bir şekilde kayıt altına alınmıştır. Günün yaşantısını yansıtmada tüm diğer bilgi kaynakları başarısızdır. Herhangi bir döneme ait birkaç reklam filmi gösterin, size o dönemin sosyolojisini, insanların psikolojilerini, beğenilerini, toplumsal eğilimleri, halkın bilinçaltını ve hayal gücünü, kısacası zamanın ruhunu söyleyelim." Bütün bu gelişen teknolojiye, veri saklama imkânına, bilimlerdeki gelişmeye rağmen bugün için de geçerli değil mi bu öngörü? Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerin hangisidir? A) Reklamların halkı yönlendirmede en etkili araç olduğu B) Reklamların bilimsel kaynaklardan daha güvenilir veriler sunduğu (C) Bir toplumun bütün özelliklerinin reklamlara yansıdığı D) Bir toplumun hayal gücünün reklamlara bütünüyle yansıdığı E) Reklamcıların toplumun tüm özelliklerini iyi tanımak zorunda olduğu 20
(1) Görkemine, bilgeliğine ve büyüleyici karakterine
atfen "en dingin" olarak anılan Venedik, benzeri olma-
yan bir kent. (II) Büyük Kanal'ın kıyılarındaki sarayların
ve kazıkların üzerine inşa edilmiş mermer kilisele-
rin ihtişamı karşısında diliniz tutulur. (III) Kentin bir
çamur yatağının üzerine kurulduğunu öğrendiğinizde
bir mühendislik harikası olduğunu da kabul etmekten
başka çareniz kalmaz. (IV) Venedik'in aslında çılgınca
bir cesaretin eseri olduğunu bilen kent sakinleri, burayı
terk etmek yerine dünyayı Venedik kırmızısı resimlerle,
müzikle, Marko Polo'nun baharat yolu kokularıyla, şık
stilleriyle renklendirmişler ve şehri marka bir şehir hâline
getirmişlerdir. (V) Metrekareye düşen sanatsal şaheser
sayısına bakarsanız bugün dünyada hatırı sayılır bir
yere sahip kentin dar geçitlerinde, kuş gagasını andıran
burunlu ayakkabılar üreten zanaatkârlara, İtalyanlara
özgü o tutkuyla gurme tabaklar hazırlayan aşçılara ve
18. yüzyıl çellolarıyla konsere koşuşturan müzisyenlere
rastlarsınız.
37. Bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgili olarak
aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A cümlede karşılaştırma yapılmıştır.
cümlede deyim kullanılmıştır.
B)
C). cümlede bir varsayım dile getirilmiştir.
D) IV cümlede kentte yaşayanların, orayı tanınmış.
saygın bir kent hâline getirdiği belirtilmiştir.
E) V cümlede sayıp dökmelerden yararlanılmış ve
benzetme yapılmıştır.
38. Bu parçada Venedik ile ilgili olarak aşağıdakilerin
hangisinden söz edilmemiştir?
A) Şehrin mimari açıdan muhteşem bir görüntüye sahip
olduğundan
B) Sanatsal faaliyetlerin şehirde yoğun bir şekilde
yapıldığından
CBilimsel çalışmalar bakımından dünyanın sayılı
kentleri arasında yer aldığından
D) Kurulduğu yere bakılınca ashinda kentin gelişmeye
pek elverişli olmadığından
E) Şehrin, geçmişe ait birçok iz taşıdığından
Diğer sayfaya geçiniz.
15
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
(1) Görkemine, bilgeliğine ve büyüleyici karakterine atfen "en dingin" olarak anılan Venedik, benzeri olma- yan bir kent. (II) Büyük Kanal'ın kıyılarındaki sarayların ve kazıkların üzerine inşa edilmiş mermer kilisele- rin ihtişamı karşısında diliniz tutulur. (III) Kentin bir çamur yatağının üzerine kurulduğunu öğrendiğinizde bir mühendislik harikası olduğunu da kabul etmekten başka çareniz kalmaz. (IV) Venedik'in aslında çılgınca bir cesaretin eseri olduğunu bilen kent sakinleri, burayı terk etmek yerine dünyayı Venedik kırmızısı resimlerle, müzikle, Marko Polo'nun baharat yolu kokularıyla, şık stilleriyle renklendirmişler ve şehri marka bir şehir hâline getirmişlerdir. (V) Metrekareye düşen sanatsal şaheser sayısına bakarsanız bugün dünyada hatırı sayılır bir yere sahip kentin dar geçitlerinde, kuş gagasını andıran burunlu ayakkabılar üreten zanaatkârlara, İtalyanlara özgü o tutkuyla gurme tabaklar hazırlayan aşçılara ve 18. yüzyıl çellolarıyla konsere koşuşturan müzisyenlere rastlarsınız. 37. Bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A cümlede karşılaştırma yapılmıştır. cümlede deyim kullanılmıştır. B) C). cümlede bir varsayım dile getirilmiştir. D) IV cümlede kentte yaşayanların, orayı tanınmış. saygın bir kent hâline getirdiği belirtilmiştir. E) V cümlede sayıp dökmelerden yararlanılmış ve benzetme yapılmıştır. 38. Bu parçada Venedik ile ilgili olarak aşağıdakilerin hangisinden söz edilmemiştir? A) Şehrin mimari açıdan muhteşem bir görüntüye sahip olduğundan B) Sanatsal faaliyetlerin şehirde yoğun bir şekilde yapıldığından CBilimsel çalışmalar bakımından dünyanın sayılı kentleri arasında yer aldığından D) Kurulduğu yere bakılınca ashinda kentin gelişmeye pek elverişli olmadığından E) Şehrin, geçmişe ait birçok iz taşıdığından Diğer sayfaya geçiniz. 15
elel obne8 lisq harof ld h
19. Francis Bacon "Yeni Atlantis" adlı yapıtında ütopyasını an-
latır, bu ütopyaya göre ideal devlet, bilime dayanan devlettir.
(1) Bu devletin dış dünya ile hiçbir bağlantısı yoktur çünkü
bu devlet bir adada kurulmuştur. (II) On iki yılda bir diğer
ülkelere gemiler yollayarak bilim ve teknik alanındaki ilerle-
meleri adaya getirirler. (III) Adada "bilimler hazinesi" olarak
adlandırılan bir örgüt, her türlü bilimsel çalışmayı ve araş-
tırmayı düzenler. (IV) Sanatçı da böyle olmalı, kendi sanat
adasında yaşamalı ama dünyada ne gibi sanat atılımları var
diye arada bir dışarı çıkmalı. (V) Fakat dışarıda çok kalma-
malı çünkü kendinden yani özgünlükten uzaklaşabilir.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisi düşünce
akışını bozmuştur?
A)I
B) II
C) III
D) IV E) V
A
A
M
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
elel obne8 lisq harof ld h 19. Francis Bacon "Yeni Atlantis" adlı yapıtında ütopyasını an- latır, bu ütopyaya göre ideal devlet, bilime dayanan devlettir. (1) Bu devletin dış dünya ile hiçbir bağlantısı yoktur çünkü bu devlet bir adada kurulmuştur. (II) On iki yılda bir diğer ülkelere gemiler yollayarak bilim ve teknik alanındaki ilerle- meleri adaya getirirler. (III) Adada "bilimler hazinesi" olarak adlandırılan bir örgüt, her türlü bilimsel çalışmayı ve araş- tırmayı düzenler. (IV) Sanatçı da böyle olmalı, kendi sanat adasında yaşamalı ama dünyada ne gibi sanat atılımları var diye arada bir dışarı çıkmalı. (V) Fakat dışarıda çok kalma- malı çünkü kendinden yani özgünlükten uzaklaşabilir. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisi düşünce akışını bozmuştur? A)I B) II C) III D) IV E) V A A M