Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

ağı ol- eder- daha in ço- m, yer bir av başka rolleri zileye- daki- ısıyla anabi- colojik eğer- kosis- metti- bir çıka- zak- anın, = KÖ- iden an- yor. aki- ğin- diği J B B B 35-36. soruları aşağıdaki parçaya göre cevapla- yınız. Behiç Ak, çocuk edebiyatımızın köşe taşlarından sayı- lan roman koleksiyonunun yeni kitabında, mizahla yo- ğurduğu çok katmanlı anlamsal yapısı ve kurgusuyla çocukların hayal gücü evreninde dolanıyor. Unutmaya şartlanmış, alışkanlıklarına bağımlı bir kasaba halkının üzerindeki gizem bulutunu, eserin kahramanları olan ço- cukların heyecanı ve yaratıcılığıyla dağıtan kitap, umut ve cesaret veriyor. Çocuk oyunlarının bir tür tiyatro ol- duğunu, 23 Nisan'ın anlamını, doğal afetlerin toplumsal etkilerini, alışkanlıkların ürkütücü gücünü, ana dilin söz- cük üretme neşesini ve yetişkinlerin içinde gömülü kalan çocukluğu düşündüren roman, çocukluğa güzelleme ni- teliğinde. 35. Bu parçada bahsi geçen eserle ilgili aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? A) Yoğun bir anlatıma sahip olduğuna BT Gülmeceye dayalı unsurlar barındırdığına C)Yaratıcı bir kurguya sahip olduğuna D) Oyunların bir nevi canlandırma olduğunu düşündür- düğüne E) Çocukluk dönemini öven bir yanının bulunduğuna 36. Bu parçanın yazılış amacı aşağıdakilerden hangisi olabilir? A) Çocuk edebiyatı alanını tartışmaya açmak B) Çocukluk döneminin önemini anlatmak C) Çocuk edebiyatıyla ilgili bilgi vermek D) Bir eserin eleştirisini yapmak E) Eserin yazarının düşüncelerini yansıtmak

OL A JI 29. Ülkemiz meyve yetiştiriciliğinde dünya tarimında yeni teknik ve teknolojinin gelişmediği dönemlerde ihracatçı ülke konu- mundayken bugün findik, Antep fıstığı, elma, üzüm ve porta- kal gibi belli başlı meyvelerin dışında neredeyse ithalatçı po- zisyonuna gelmiştir. Bu durum; Türkiye'nin, birim alandan alı nan pazarlanabilir ürün miktarını artıracak önlemleri alma zo- runluluğunu ortaya koymaktadır. Bunun için de meyve yetiş tiriciliğinde, sınıflamada, muhafazada, taşıma ve pazarlamada modernizasyona gidilmesi zorunludur. Meyve üreticileri, tüm bölgelerin ekolojik avantajlarını ve dezavantajlarını tespit ede- rek yeni yatırımlar yapmalıdır. Bugünkü durumda çilek, kiraz, turunçgiller tarımında uygulanan teknikler, bu konuda geliş miş ülkelerle yarışabilecek durumdadır. Elma, badem, ceviz ve Antep fıstığı tarımındaki gelişmeler de memnunluk vericidir. ÖZDEBİR YAYING ART Bu parçadan hareketle "Türkiye'deki meyve yetiştiriciliği" ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Yatırım yapılacak yeni meyve türlerinin belirlenmesi ge- rekmektedir. B) Tarımdaki teknolojik gelişmeler, Türkiye'nin aleyhine so- nuçlar doğurmuştur. Lojistik ve satış noktasında çağın koşullarına göre hareket edilmelidir. 31-32. se D) Belli meyvelerdeki üretim modeli istenen düzeydedir. E) Üretimde ekonomik verimliliğin artırılması için çalışmalar yapılmalıdır. Psikol maya tibbi piler gör 30. (1) Şehirdeki bir evin bahçesinde yan yana iki şirin limon ağacı dikiliydi. (II) Mayıs ayı sonlarında acan limon cicekleri bütün zan sin fa TI r

fark mür- aş- "ığı ar. er 2- n Kendi zekâsı ile böbürlenen insanlar vardır ve onlara halk arasında "koca kafalı" deriz. Bunun nedeni, bü- yük bir beyni, yüksek zekâ ile ilişkilendirmemizdir. Daha fazla beyin, daha fazla düşünme gücü anlamına geliyor olabilir. Aslında doğru terim, "kırışık beyinli" olmalı. İnsan beyninin dışı parlak, pürüzsüz bir yüzey değildir, bunun yerine grifikasyon nedeniyle oluşan kırışık katmanlarla dolu bir kütledir. İnsan büyüdükçe beyin kafatasının bo- yutu ile tanımlanan sınırlı bir alanda genişler. Bu sınırlı alan içindeki beyin miktarını en üst düzeye çıkarmak için beyin genişledikçe kendi üzerine katlanır, gri adı verilen tümsekler ve sulci adı verilen oluklar oluşur. 6. Bu parçadan aşağıdakilerden hangisine ulaşılabilir? AY Hall Halkın zekâ ile ilgili söylemleri şehir efsanelerinden ibarettir. BY Zekânın oluşumunda genetik kadar çevrenin de et- kisi vardır. Beynin fiziki yapısının, işlevselliğine büyük katkısı vardır. s İnsan beynindeki kıvrımlar, diğer canlılardan fazladır. (E) Beynin kıvrımları, öğrenme ile doğru orantılı bir şe- kilde artar.

BAHÇEŞEHİR A Eleştirmen, "İyi Geceler Canım Prens" başlıklı yazısın- da, Müşfik Kenter'in rolünü ezberlerse lafların papağanı olmaktan korktuğunu söylüyordu. Oysa onun başka bir yöntemi vardı: "O adam" olup çıkardı. Oyun oynanırken Müşfik'i izne gönderirdi, sonra tekrar buluşurlardı. Her ka- rakter için ayrı teknik geliştirir, bunu yaptığını da kimseye belli etmezdi. Her şey; şimdi, ilk kez, o anda oluyormuş gibi gelirdi izleyenlere. Bu cümledeki altı çizili sözü anlamca karşılayabilecek bir kullanım aşağıdakilerin hangisinde vardır? A Her şey seninle güzel!" cümlesini sanki karşısındaki anlayamıyormuş gibi peş peşe tekrar edip duruyordu. B) Her sanat eseri, sanatçının iç dünyası, algılaması ve hayal dünyasına göre tekrar tekrar şekillenir. C) Sanat; tema yüzyıllardır aynı bile olsa duygu ve dü- şüncelerin kişiye özgü bir dille ifade edildiği bir alandır. D) Yaratıcılık, eski konuların yeni tekniklerle ele alınması- dır ki bu yönüyle sık alıştırma yapmayı gerektirir. E) Bir sanatçının bakış açısı; çevresi, yaşadıkları, algıla- dıklarını yorumlama biçimiyle değişmektedir.

33. Sağladığı birçok avantaj sayesinde dünyada çok fazla üretilen plastik polimerler, her alanda yaygın olarak kullanılan ürünlerde bulunmaktadır. Plastiklerin günlük hayatta getirdiği rahatlık, insanoğlunu iyice plastik bağımlısı hâline dönüştürmüştür. Plastiklerin kullanımından sonra atıkların toplanması doğru bir şekilde sağlansa çevrede belki de çok fazla problem oluşturmayacak olan bu atıklar ne yazık ki günümüzde aşırı miktarda ve dikkatsizce çevreye dağılmıştır. Mikroplastikler çevrede çeşitli boyutta ve şekilde (parçacık, film ve lif) bulunabilmektedir. Gözle görünmeyen, dayanıklı olan ve en kötüsü her an her yerde bulunan mikroplastikler günümüzde âdeta kalıcı bir kirletici gibi çevre için ciddi bir tehdit oluşturmaya başlamıştır. Bu parçada "plastik" ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? A) Etki alanının genişlediğine B) Günlük hayattaki yerine C) Ekolojik sisteme olan etkilerine D) Tehdidin çözümünde geç kalınmasına E) Doğada bulunma şekline

Kızılcahamam ve çevresi, tarih boyunca orduların ve ticaret kervanlarının güzer- gâhında olmuştur. Hem bu özelliği ile hem de doğal değerleri ile Kızılcahamam, turistik açıdan dikkat çekici bir durumda- dır. Sahip olduğu doğal ortamı ve bozul- mamış çevresi, turizme uygun iklimi, termal kaynakları, ülkemizin başkenti ve ikinci büyük şehri olan Ankara'ya yakın- lığı ve kolay erişilebilirliği, zengin tarihî ve kültürel değerleri, her mevsim turizm olanaklarının bulunması, coğrafi konu- mu nedeniyle ana pazarlara yakınlığı, alternatif turizm türleri için potansiyelinin yüksekliği ve giderek artan çekiciliği, ilçe turizminin gelişmesi için büyük avantajlar sunmaktadır. Bunlara binlerce yıllık tarihî geçmiş, birçok tarihsel yapı ve doğa koruma alanlarının varlığı, sosyokültürel açıdan oldukça çeşitlilik göstermesi, yöre halkının misafirperverliği, el sanatları, yöresel yemekleri ve festivalleri gibi kül- türel ve sosyal özellikler de ilave edilebi- lir. 1. Turizm yönünün gelişmesinin nelere dayandığına II. Diğer ilçelerden farklı yönlerine III. Geçmişten beri mevcut rolünü koru- duğuna IV. Dünya turizmindeki konumuna Bu parçada Kızılcahamam ile ilgili olarak yukarıdakilerden hangilerine bir vurgu yapılmıştır? A) Yalnız B) Ive It D) II ve IV C) I ve III E) Il ve IV

3.) Andre Gide; deneme, eleştiri, anı gibi pek çok türde eser verse de her şeyden önce bir romancıdır. Ne var ki eserlerini anlatı" veya "uzun öykü" şeklinde nitelemiş, genellikle romanda aranan bütün özellikleri taşımasına karşın Vatikan'ın Zindanlar bile roman saymaya yanaşmamıştır. Bir tek Kalpazanlar'a yakıştırabilmiştir roman adını. Ona göre roman Bu nedenle Kalpazanlar "bitmemiş bir romanın bitmiş romanı" olarak çıkar karşımıza. - A) ancak sonsuz bir anlam alanına açılan kapı olmalıdır B) daima daha iyisini yazmanın mümkün olduğu bir anlatıdır C) hver şeyden önce yazılmaya değer bir hikâyeye odaklanmalıdır D) okurdan ziyade yazarın roman yazdığına ikna olmasını gerektirir E) kısalık veya uzunluk ölçütleriyle değil kurgusuyla tanımlanmalıdır

2022-ALES/2-SÖZ 31-32. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. 31. Süper kahramanlar ve psikoloji arasında bir köprü kurabiliriz çünkü süper kahramanların hepsinin kişilik bozukluklan ve komplekslerinin olduğunu gözlemliyoruz. Hâlbuki dışandan ne kadar da mükemmel görünüyorlar, öyle değil mi? Bir yazar bununla ilgili şöyle demiş: "Normal süper kahraman yoktur!" Detaylıca ortaya koymak gerekirse süper kahramanların iki kişilikli olduğunu söyleyebiliriz. En az iki karaktere sahip olan süper kahramanlar bir taraftan kimse onları fark etmeden toplumun içine kanşarak normalleşirken diğer taraftan da karizmatik bir kostüm içerisinde yüzünü gizleyen bir maske takarak gizemli bir hava yaratırlar ve kendi kararlarını kendileri veren adalet savunucularına dönüşürler. Gündüz ve gece farklı yaşamlar süren süper kahramanlar, geceleri kahramana dönüşerek egolarındaki baskıyı yatıştırmaya çalışırlar. Kendilerini değersizlik hissinden çıkararak popülerliklerini ortaya koyarlar ve geçmiş yaşamlarındaki travmalarından ancak bu şekilde kurtulabilirler. Bu parcada süper kahramanlarla ilgili aşağıdakilerin 32. Bu parçadan süper kahramanlarla ilgili aşağıdakilerin hangisine ulaşılamaz? A) Psikolojik sorunlarının onları harekete geçirerek kimliklerinin bir parçası olduğuna 2022-ALES B) Toplumla kaynaşmak ile toplumda sivrilmek arasında tercih yapmaya zorlandıklarına C) Neyin doğru ve neyin yanlış olduğu konusunda öznel yargılarla hareket ettiklerine D) Güçlerini kullanmadan sıradan bir kişi gibi toplum içinde zaman geçirebildiklerine E) Bireysel dürtülerinin, özel güçlerini kullanmalarında önemli bir etkisinin bulunduğuna 33-35. so cevaplayınız 33. Arke doğmamı arke

PARAGRAF Taria 5- 18. İsveç Çevirmenlik Akademisinde dil öğrenmeye yatkın gençler, 13 aylık bir sürede tek kelimesini bile bilmedikle ni bir dili akıcı şekilde konuşabilir hale geliyor. Bu durum, araştırmacıların dikkatini çekti. Çok çalışan ancak yaban- a dil öğrenmeyen tip öğrencileriyle dil öğrenen öğrenciler, üç aylık yoğun bir çalışma döneminin başında ve sonunda MRI taramasına girdi. Tarama sonuçlan, tip öğrencilerinin beyin yapısı aynı kalırken dil öğrencilerinde beynin belirli bölgelerinin büyüdüğünü gösterdi. Büyüyen kısımlar bey- nin yeni şeyleri öğrenmede ve yön bulmada etkili hipokam- püs ile serebral korteksteki üç bölgesiydi. Hipokampüsü ve serebral korteksinin dil öğrenmeyle ilgili kısımlanı daha fazla büyüyen öğrencilerin dil becerisi daha yüksekti. Öğ- renmek için daha fazla çaba harcaması gereken öğrenci- lerdeyse beynin daha fazla büyüyen kısmı serebral kortek- sin motor bölgesi oldu. Bu durum bize,--- Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre aşağıda- kilerden hangisi getirilmelidir? Adil öğrenme becerisi yüksek kişilerin hiç zorlanmadan tip öğrenimi görebileceğini, beynin dil öğrenmede da- ha çok zorlandığını gösterdi B) tip öğrenimi ile dil öğreniminin farklı zekâ türlerini ge- rektirdiğini, dil öğrenen kişilerde bazı sağlık sorunlan- nın ortaya çıkabileceğini gösterdi C) dil öğrenmenin tip alanında eğitim görmekten çok faz- la emek harcamayı gerekli kıldığını, dil öğrenen kişile- rin zihinsel açıdan çok yorulduğunu gösterdi D) zihinsel açıdan gelişmemiş kişilerin dil öğreniminde başarı sağlayamayacağını dil öğrenmenin beynin tüm fonksiyonların harekete geçirdiğini gösterdi E) beynin değişikliğe uğrayan bölümlerinin kişinin bir di- li ne kadar kolay öğrendiğiyle ilişkili olduğunu, büyü- menin performansa bağlı olarak değiştiğini gösterdi

8. Çocuklar için birçok kitap yazılıyor. Ancak bunların nitelikleri konusunda sıkıntı yaşanıyor. Para kazanmak için çocuk kitabı yazanlara kızmıyor değilim. Bu boşluğu yaratanlara da kızmamız gerekmiyor mu? Gerekiyor hem de diğerlerinden daha çok kızma- miz gerekiyor. Para kazanmak her sey demek değildir Bu parçanın yazarı aşağıdakilerden hangisine değinmemis A) Çocuklar için birçok kitap yazıldığına B) Para kazanmak için kitap yazanlara kızdığına Para kazanmak için yazanlara her sevden cok kızdığına DY Para kazanmanın her şeyin yerine geçmeyeceğine E Çocuk kitaplarının kalitesi konusunda sıkıntı olduğuna www.baska.com.tr

İM MÜDÜRLÜĞÜ 9. Kitabın kapağında çalkalanan renkler var. Düşünen bir insan gizlenmiş renklerin arasına. Psikolojik bir romana yakışıyor kapak. Sıkıntılı bir ruh ile dalıyorum Samim'in dünyasına. Peyami Safa, Simeranya'sını yazdırıyor Samim'e. Simeranya: Uzakların ülkesi, düşler ülkesi, bir ideal, bir ütopya... Okurken sıkılacakmış gibi oluyorum. Besim'in eğlenceli şakaları bir an ferahlatıyor, gerçek hayattaki gibi. Kendimi romanın akışına bırakıyorum. Kitabın büyüsüne kaptırıyorum kendimi. Dingin bir kafayla okunmalı bu roman, rastgele bir okumayla tat alınmadığını söyleyebilirim. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin hangisinden yararlanılmamıştır? A)) Tanım cümlesinden B) Öznel yargılardan Öneri cümlesinden cyön Benzetmeli ifadelerden E) Ön yargı bildiren cümleden

ri A A SOSYAL BİLİMLER TESTİ 6. Bir bölgede en yüksek ve en düşük ortalama sıcak- liklar arasındaki farka sıcaklık farkı denir. Gerek gün içinde gerekse mevsimler arasında sıcaklık farkları oluşur. Yeryüzünde Ekvator'dan kutuplara, kıyılardan iç kesimlere ve alçaklardan yükseklere doğru gidildikçe sıcaklık farkı artar. A Buna göre Dünya yıllık sıcaklık farkı haritası in- celendiğinde, * I. Karaların fazla olması nedeniyle sıcaklık fark- ları Kuzey Yarım Küre'de daha fazladır. N. Enlem ve karasallık faktörleri nedeniyle sıcak- ik farklarının en fazla olduğu yerler orta kuşak karalarının iç kesimleridir. II. Soaklik farklarının en az olduğu yerler, enlem etkisiyle Ekvator ve çevresidir. yorumlarından hangileri yapılabilir? A) Yalnız I B) Yalnız III DI ve III C) I ve II E) I, II ve III

1. Bilim insanları, aylarca üzerinde çalışacakları deneyleri bir- kaç günde bitirme potansiyeline sahip bir "robot bilim insa- ni" geliştirdiler. Bu robot, yalnızca laboratuvardaki bir ma- kine değil. O aynı zamanda bilim insanlarıyla uyum içinde çalışabilen, süper bir takımın üyesi. Takım arkadaşlarının yaratıcı şeyler düşünebilmeleri için gerekli zamanı yaratı- yor. Çevreyi tanımlamak için bir lazer tarama sistemi ve do- kunmatik geri bildirim sensörleri kullanıyor. Bu özellik, ro- botun gece koşullarında ya da ışıksız ortamlarda başarılı bir şekilde çalışabilmesine izin veriyor. Robot bilim insanı, bilim insanlarının oluşturmak için aylara ihtiyaç duyacağı reaksiyon koşullarını iki üç dakikalık bir sürede sağlama- yı başardı. Geliştiricilerine göre robot, bilim insanlarından 1000 kat daha hızlı çalışma potansiyeline sahip. Ancak bu- nun için hâlâ geliştirilmesi ve günlerce sürdürülecek de- neylerde minimum hata payına ulaşması gerekiyor. Bu parçada sözü edilen "robot bilim insanı" ile ilgili ola- rak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) İnsanlarla birlikte bir ekip oluşturabildiği B) Karanlık ortamlarda çalışma özelliğine sahip olduğu C) Eksiklerinin giderilmesi için test çalışmalarının sürdü- ğü D) İnsandan çok daha hızlı çalışma potansiyetine sahip olduğu E) İnsanların uzun sürede bitiremediği deneyleri kısa bir sürede tamamladığı Bu fas 2. C € t

8. Dünyaya Türk kahvesi diye bir kavram hediye etmişiz. Ama kahve tüketimi sıralamasında ilk 20'de bile değiliz. Buna rağmen şöyle okkalı bir Türk kahvesi olmadan güne başlamak ve günü geçirmek, çoğumuz için neredeyse imkânsız. İster nesilden nesile geçen bir alışkanlık deyin ister kafein bağımlılığı... Böyle bir realite var. • İklim değişikliği sebebiyle düşen hasat miktarları, küresel bağlamda kahve fiyatlarında son on yılın en büyük artışla- rına yol açtı. Bu yıl dolar bazındaki 3,5 kat artış herkeste bir panik yarattı. Bizdeki kur dalgalanmalarını da hesaba katınca tablo, diğer ölçülere göre biraz daha endişe verici oluyor hâliyle. Bu iki parça ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söy- lenebilir? A) Aynı düşünceyi farklı örneklerle pekiştirmektedirler. B) Aynı görüşlerin farklı gerekçelere dayanabileceğini kanıt- lamaktadırlar. C) Aynı varlığın farklı yönleriyle ilgili değerlendirmeleri içer- mektedirler. D) Birbirinin nedeni-sonucu olan bilgilere yer vermektedirler. E) Farklı üsluplar üzerinden aynı görüşe inandırıcılık kazan- dırmaktadırlar.

cevaplayınız. 31. Süper kahramanlar ve psikoloji arasında bir köprü kurabiliriz çünkü süper kahramanların hepsinin kişilik bozukluklan ve komplekslerinin olduğunu gözlemliyoruz. Hâlbuki dışandan ne kadar da mükemmel görünüyorlar, öyle değil mi? Bir yazar bununla ilgili şöyle demiş: "Normal süper kahraman yoktur!" Detaylıca ortaya koymak gerekirse süper kahramanların iki kişilikli olduğunu söyleyebiliriz. En az iki karaktere sahip olan süper kahramanlar bir taraftan kimse onları fark etmeden toplumun içine kanşarak normalleşirken diğer taraftan da karizmatik bir kostüm içerisinde yüzünü gizleyen bir maske takarak gizemli bir hava yaratırlar ve kendi kararlarını kendileri veren adalet savunucularına dönüşürler. Gündüz ve gece farklı yaşamlar süren süper kahramanlar, geceleri kahramana dönüşerek egolarındaki baskıyı yatıştırmaya çalışırlar. Kendilerini değersizlik hissinden çıkararak popülerliklerini ortaya koyarlar ve geçmiş yaşamlarındaki travmalarından ancak bu şekilde kurtulabilirler. Bu parçada süper kahramanlarla ilgili aşağıdakilerin hangisine değinilmemiştir? A) Yaşadıkdan psikolojik sorunlara B) İnsanların onlar hakkındaki algılarına C) Sahip oldukları özel güçlerin türlerine D) Adalet savaşçısı olma sebeplerine E) Kostümlüyken değişim yaşadıklanına 32. E

Günümüzde Türk dünyasının genel nüfus sayımı yapılmadığı için Türk nüfusu kesin olarak bilinmemektedir. Dünya üzerinde tahminî olarak 250 milyon Türk asıllı kişi- nin yaşadığı düşünülmektedir. Bu nüfu- sun yaklaşık %25'lik kısmı Türkiye'de yaşamaktadır. İstanbul, Ankara, İzmir, Taşkent, Bakü, Semerkant, Aşkabat, Almatı ve Urumçi Türk nüfusunun yaşa- dığı önemli şehirler arasında sayılabilir. Türk dünyasında şehirleşme oranı düşük olmasına rağmen Türkiye, şehirleşmenin en yüksek olduğu ülke olarak kayıtlara geçmiştir. 7. Bu parçada Türklerle ilgili olarak aşa- ğıdakilerden hangisine değinilmemiş tir? A Istanbul ve Aşkabat'ın önemli bir Türk nüfusuna sahip olduğuna B) Dünyadaki nüfusun %25'lik bir kısmı- ni oluşturduklarına Şehirleşmenin Türklerde yaygın bir alışkanlık olmadığına Dünya üzerindeki Türk nüfusunun tam olarak bilinmediğine Yaklaşık 250 milyon Türk asıllı kişi- nin dünyaya yayıldığına HOMENA DRETALAL