Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

7) Snelman'a göre "Pahalı restoranlarda yemek yemekle
şik elbiseler giymekle, halka tepeden bakmakla aydın
olunmaz. Ona göre aydın olmak için temelde toplumu
geliştirmek, topluma faydalı olmak gerekir. Aydın, top-
lumun önünden gider. Ufku geniş, bakış açısı farklıdır
onun. Toplumun içindedir, toplumla bir aradadır. Aynı
zamanda toplumdan uzaktır aydın çünkü farklı fikirler
de üretmek durumundadır.
Snelman'a göre aydın olmanın ilk şartı aşağıdaki-
lerden hangisidir?
A) Şik elbiseler giymek
B) Ufku geniş olmak
C) Farklı fikirler üretmek
D) Topluma faydalı olmak
E) Toplumdan uzak olmak
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
7) Snelman'a göre "Pahalı restoranlarda yemek yemekle şik elbiseler giymekle, halka tepeden bakmakla aydın olunmaz. Ona göre aydın olmak için temelde toplumu geliştirmek, topluma faydalı olmak gerekir. Aydın, top- lumun önünden gider. Ufku geniş, bakış açısı farklıdır onun. Toplumun içindedir, toplumla bir aradadır. Aynı zamanda toplumdan uzaktır aydın çünkü farklı fikirler de üretmek durumundadır. Snelman'a göre aydın olmanın ilk şartı aşağıdaki- lerden hangisidir? A) Şik elbiseler giymek B) Ufku geniş olmak C) Farklı fikirler üretmek D) Topluma faydalı olmak E) Toplumdan uzak olmak
irey-
ngel
ik ki
ttan
rlar.
Bi-
Fimli
e'yi
in-
ü
endemik-
7. Televizyonlardan, radyolardan duyar; gazetelerden okur-
duk kan davalarını. Genellikle bu olaylar Doğu'da olurdu.
Bize çok yakın olmayan hisim akrabamızın olmadığı yer-
lerde yaşanan üzücü olaylar bizi etkilemezdi. Sanki sıradan
bir olaydı ölmek ve öldürmek. Üzerinde biraz olsun durup
düşünmezdik bile. Günün birinde bir televizyon kanalında
"Keban İlçesinde Meydan Muharebesi" başlıklı bir alt yazı
geçince birden irkildim. Köy, benim köyüm; ölen de öldü-
rülen de benim köylülerimdi. Bir avuç toprak için yedi ölü,
on ağır yaralı... Dünyam, altüst oldu; zaman durdu, beynim
durdu, hayat anlamsızlaştı.
Bu parçada yazarın asıl anlatmak istediği aşağıdaki-
lerden hangisidir?
A) Çocuk cinayetlerinin daha çok kırsal kesimde meydana
geldiği
B) Televizyon ve diğer yayın organlarının cinayet tellallığı
yaptığı
C) Kan davasının kötü sonuçları bunların toplum üzerin-
deki etkisi
D) Cinayet olaylarının artık kimseyi etkilemediği
E)
Yaşanan olayların insan üzerindeki etkisinin birbirinden
farklı olduğu
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
irey- ngel ik ki ttan rlar. Bi- Fimli e'yi in- ü endemik- 7. Televizyonlardan, radyolardan duyar; gazetelerden okur- duk kan davalarını. Genellikle bu olaylar Doğu'da olurdu. Bize çok yakın olmayan hisim akrabamızın olmadığı yer- lerde yaşanan üzücü olaylar bizi etkilemezdi. Sanki sıradan bir olaydı ölmek ve öldürmek. Üzerinde biraz olsun durup düşünmezdik bile. Günün birinde bir televizyon kanalında "Keban İlçesinde Meydan Muharebesi" başlıklı bir alt yazı geçince birden irkildim. Köy, benim köyüm; ölen de öldü- rülen de benim köylülerimdi. Bir avuç toprak için yedi ölü, on ağır yaralı... Dünyam, altüst oldu; zaman durdu, beynim durdu, hayat anlamsızlaştı. Bu parçada yazarın asıl anlatmak istediği aşağıdaki- lerden hangisidir? A) Çocuk cinayetlerinin daha çok kırsal kesimde meydana geldiği B) Televizyon ve diğer yayın organlarının cinayet tellallığı yaptığı C) Kan davasının kötü sonuçları bunların toplum üzerin- deki etkisi D) Cinayet olaylarının artık kimseyi etkilemediği E) Yaşanan olayların insan üzerindeki etkisinin birbirinden farklı olduğu
6.
Bilimsel bir yazı içeriği nedeniyle deneme, fikra, gazete ya-
zısı gibi yazarın --- kendisiyle başbaşa kalarak yorumuyla
oluşturduğu yazı türlerinin, yazarın konu ile ilgili başka
kaynaklara göndermede bulunmasını ve araştırma yapma-
SINI--- bir yazı türüdür.
Bu cümlede boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden han-
gisi sırasıyla getirilmelidir?
A yalnızca-tersine - sağlayan
By bir tek arasından önemseyen
sadece-aksine - gerektiren
adeta - yanında - mecbur kılan
hususi olarak altında - isteyen
TYT Deneme Sınavı
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
6. Bilimsel bir yazı içeriği nedeniyle deneme, fikra, gazete ya- zısı gibi yazarın --- kendisiyle başbaşa kalarak yorumuyla oluşturduğu yazı türlerinin, yazarın konu ile ilgili başka kaynaklara göndermede bulunmasını ve araştırma yapma- SINI--- bir yazı türüdür. Bu cümlede boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden han- gisi sırasıyla getirilmelidir? A yalnızca-tersine - sağlayan By bir tek arasından önemseyen sadece-aksine - gerektiren adeta - yanında - mecbur kılan hususi olarak altında - isteyen TYT Deneme Sınavı
3.
8 Nisan 1975
Sanıyorum iki gün sonra Halit'le Aşk-ı Memnu
üzerine televizyonda bir konuşma yapacağız. Mai
ve Siyah, Kınık Hayatlar, Aşk-ı Memnu'yu arka
arkaya okudum. Halit'in de dediği gibi Halit Ziya,
eserlerinde insana ve onun ruhsal durumlarına
eğilmek bakımından bana benziyor. Ayrıca Kırık
Hayatlar ve Mai ve Siyah'taki 'tutunamayan' tiplerle
bir duygu benzerliği de söylenebilir. Ahmet Cemil
büyük hülyalarının yanı sıra küçük hesapların da
etkisiyle sönüp gidiyor. Halit Ziya'da bana yakın
gelen bir yön de kahramanlarının sürekli olarak
kendileriyle hesaplaşmaları. Evet, zayıf iradeleri ve
önleyemedikleri kaderleri sonucu bu hesaplaş-
madan yenik çıkıyorlar; ama onlar için tesadüflerin
oyuncağı denemez, bilinçsizce kaderlerine kapılıp
gitmezler bu insanlar. Olayların akışı içinde ve
sonunda içinde bulundukları durumları kendilerine
açıklayarak suçlu olduklarını ve sonuçtan sorumlu
olduklarını hissederler. Halit Ziya, böyle durumlar-
da daha güçlü bir anlatım ve çözümleme -tahlil-
yeteneği gösterir.
Bir günlükten alınmış bu parçayla ilgili olarak
aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Kültür, Sanat ve edebiyat yönü ağır basan gün-
lükler arasında sınıflandırılabilir.
B) Kimi eser ve o eserlerin kahramanlarına yöne-
lik değerlendirmeler yapılmıştır.
C) Günlük sahibi kendisiyle bir başka sanatçı
arasında bir karşılaştırma ve ilişkilendirme yap-
mıştır.
D) Yazıldığı dönemdeki kimi sanat ve edebiyat
tartışmalarıyla ilgili bilgiler içermektedir.
E) Anlatılanlardan hareketle günlüğün sahibinin
de bir yazar, sanat ve edebiyatla ilgili biri
olduğu tahmin edilebilir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
3. 8 Nisan 1975 Sanıyorum iki gün sonra Halit'le Aşk-ı Memnu üzerine televizyonda bir konuşma yapacağız. Mai ve Siyah, Kınık Hayatlar, Aşk-ı Memnu'yu arka arkaya okudum. Halit'in de dediği gibi Halit Ziya, eserlerinde insana ve onun ruhsal durumlarına eğilmek bakımından bana benziyor. Ayrıca Kırık Hayatlar ve Mai ve Siyah'taki 'tutunamayan' tiplerle bir duygu benzerliği de söylenebilir. Ahmet Cemil büyük hülyalarının yanı sıra küçük hesapların da etkisiyle sönüp gidiyor. Halit Ziya'da bana yakın gelen bir yön de kahramanlarının sürekli olarak kendileriyle hesaplaşmaları. Evet, zayıf iradeleri ve önleyemedikleri kaderleri sonucu bu hesaplaş- madan yenik çıkıyorlar; ama onlar için tesadüflerin oyuncağı denemez, bilinçsizce kaderlerine kapılıp gitmezler bu insanlar. Olayların akışı içinde ve sonunda içinde bulundukları durumları kendilerine açıklayarak suçlu olduklarını ve sonuçtan sorumlu olduklarını hissederler. Halit Ziya, böyle durumlar- da daha güçlü bir anlatım ve çözümleme -tahlil- yeteneği gösterir. Bir günlükten alınmış bu parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Kültür, Sanat ve edebiyat yönü ağır basan gün- lükler arasında sınıflandırılabilir. B) Kimi eser ve o eserlerin kahramanlarına yöne- lik değerlendirmeler yapılmıştır. C) Günlük sahibi kendisiyle bir başka sanatçı arasında bir karşılaştırma ve ilişkilendirme yap- mıştır. D) Yazıldığı dönemdeki kimi sanat ve edebiyat tartışmalarıyla ilgili bilgiler içermektedir. E) Anlatılanlardan hareketle günlüğün sahibinin de bir yazar, sanat ve edebiyatla ilgili biri olduğu tahmin edilebilir.
uğu,
paş-
ysa
de-
ye
tır.
en
5z
41
8. Diğer alanlarda olduğu gibi oyun yazarlığında da öğretile-
bilen belli teknikler vardır. Ancak bunları öğretmek, eğitim
alanında bir devingenliği gerektirmektedir. Hep aynı kalıp-
ları yıllar boyu aynı biçimde öğretmek, bir ülkenin tiyatrosu-
nu kireçlenmenin içine iter. Günün gereksinmelerine yanıt
vermeyen, bilimin ve insanın değişimine kayıtsız kalan
eğitim kurumlarında yazarlık yetenekleri sadece kireçlenir
ve körelir.
Bu parçada asıl iletilmek istenen aşağıdakilerden han-
gisidir?
yn lloli
A) Oyun yazarlığının çok zor bir eylem olduğu
B) Oyun yazarlığının belli bir birikim gerektirdiği
C) Tiyatro eğitiminde yeni kalıplar denenmesi gereği
O
D) Tiyatro eğitiminde sürekli aynı kalıpların kullanılmasının
tiyatroyu yok edeceği
E) Yazarların çağa uygun bir eğitim anlayışına sahip ol
ması gereği
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
uğu, paş- ysa de- ye tır. en 5z 41 8. Diğer alanlarda olduğu gibi oyun yazarlığında da öğretile- bilen belli teknikler vardır. Ancak bunları öğretmek, eğitim alanında bir devingenliği gerektirmektedir. Hep aynı kalıp- ları yıllar boyu aynı biçimde öğretmek, bir ülkenin tiyatrosu- nu kireçlenmenin içine iter. Günün gereksinmelerine yanıt vermeyen, bilimin ve insanın değişimine kayıtsız kalan eğitim kurumlarında yazarlık yetenekleri sadece kireçlenir ve körelir. Bu parçada asıl iletilmek istenen aşağıdakilerden han- gisidir? yn lloli A) Oyun yazarlığının çok zor bir eylem olduğu B) Oyun yazarlığının belli bir birikim gerektirdiği C) Tiyatro eğitiminde yeni kalıplar denenmesi gereği O D) Tiyatro eğitiminde sürekli aynı kalıpların kullanılmasının tiyatroyu yok edeceği E) Yazarların çağa uygun bir eğitim anlayışına sahip ol ması gereği
E) Yayıncıların
göre değişmesi
18.)
Yön dergisi Nazım Hikmet'in şiirlerini yayımlamaya baş-
ladı. Zaten halkın içinden çıkmış, çalışan bir adamdım.
Hükümet Konağı'nın altında üç yıl gazete sattım. Birden
o dünyayı keşfettim. Onu da kullandım İkinci Yeni şiirinde.
Divan şiirinin ve halk şiirinin de etkisi oldu. İkinci Yeni'ye
bakınca, Sezai karakoç da var İlhan Berk de ama abuk
sabuk bir sürü şiir de çıktı. "Şiir anlamsızdır." diye bir şey
uydurdular, bunu da İkinci Yeni'ye mal ettiler. Aslında öyle
değil.
Bu parçada yazarın asıl itiraz ettiği aşağıdakilerden
hangisidir?
A) İkinci Yeni şiirinin anlamsız olduğunun söylenmesi
B Şairlerin hayattan aldığını şiirlerinde kullanması
İkinci Yeni şairlerinin halk dilini kullanması
Nazım Hikmet'in şiirinin Yön dergisinde yayımlanması
E) Dünyayı gerçek anlamda keşfetmeden şiir yazılması
S
A
R
M
A
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
E) Yayıncıların göre değişmesi 18.) Yön dergisi Nazım Hikmet'in şiirlerini yayımlamaya baş- ladı. Zaten halkın içinden çıkmış, çalışan bir adamdım. Hükümet Konağı'nın altında üç yıl gazete sattım. Birden o dünyayı keşfettim. Onu da kullandım İkinci Yeni şiirinde. Divan şiirinin ve halk şiirinin de etkisi oldu. İkinci Yeni'ye bakınca, Sezai karakoç da var İlhan Berk de ama abuk sabuk bir sürü şiir de çıktı. "Şiir anlamsızdır." diye bir şey uydurdular, bunu da İkinci Yeni'ye mal ettiler. Aslında öyle değil. Bu parçada yazarın asıl itiraz ettiği aşağıdakilerden hangisidir? A) İkinci Yeni şiirinin anlamsız olduğunun söylenmesi B Şairlerin hayattan aldığını şiirlerinde kullanması İkinci Yeni şairlerinin halk dilini kullanması Nazım Hikmet'in şiirinin Yön dergisinde yayımlanması E) Dünyayı gerçek anlamda keşfetmeden şiir yazılması S A R M A
A
5. (1) Taş Devri'nden bu yana dekorasyon ve takı-
larda kullanılan, kanımca doğanın en muazzam
mücevherleri olan kehribarlar, antik ormanlardaki
ağaçların reçinelerinin fosilleşmiş biçimidir. (II) Ya-
ralanan bir ağaç, yarayı kapatmak için reçine sal-
gilar; çöküntü katmanları arasında kendine bir yol
bulabilen dirençli bir reçine fosilleşerek milyonlarca
yılın sonunda sert bir kehribar parçası hâline gelir.
(III) Ağaç kabuğundan salgılanan reçineden oluşan
kehribarlar daha saydamken ağacın iç kısmından ge-
lenler daha bulutlu bir görünüme sahip olur. (IV) Fark-
li renkte kehribarlara rastlanmaktadır, büyük bölümü
bal rengi olsa da beyazımsı olanlardan mavilere,
kırmızılara hatta siyaha uzanan geniş bir renk yelpa-
zesine sahiptirler. (V) Kehribarların sahteleriyle ger-
çeklerini ayırt etmek için genellikle tuzlu suda yüzme
sınaması yapılır, şayet su üzerinde kalıyorsa kehribar
gerçek kabul edilir.
Bu parçada yer alan numaralanmış cümlelerde
kehribarlar hakkında aşağıdakilerden hangisi
söylenemez?
AT. cümlede, kullanım alanlarına ilişkin öznel yargı-
dan yararlanılmıştır.
II. cümlede, neyden ve nasıl oluştuğundan söz
edilmiştir.
III. cümlede, farklı görünümlerinin gerekçelerine
değinilmiştir.
IV. cümlede, renk çeşitliliği sayıp dökme yoluyla
örneklendirilmiştir.
V. cümlede, gerçekliğinin saptanmasında aranan
koşul belirtilmiştir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
A 5. (1) Taş Devri'nden bu yana dekorasyon ve takı- larda kullanılan, kanımca doğanın en muazzam mücevherleri olan kehribarlar, antik ormanlardaki ağaçların reçinelerinin fosilleşmiş biçimidir. (II) Ya- ralanan bir ağaç, yarayı kapatmak için reçine sal- gilar; çöküntü katmanları arasında kendine bir yol bulabilen dirençli bir reçine fosilleşerek milyonlarca yılın sonunda sert bir kehribar parçası hâline gelir. (III) Ağaç kabuğundan salgılanan reçineden oluşan kehribarlar daha saydamken ağacın iç kısmından ge- lenler daha bulutlu bir görünüme sahip olur. (IV) Fark- li renkte kehribarlara rastlanmaktadır, büyük bölümü bal rengi olsa da beyazımsı olanlardan mavilere, kırmızılara hatta siyaha uzanan geniş bir renk yelpa- zesine sahiptirler. (V) Kehribarların sahteleriyle ger- çeklerini ayırt etmek için genellikle tuzlu suda yüzme sınaması yapılır, şayet su üzerinde kalıyorsa kehribar gerçek kabul edilir. Bu parçada yer alan numaralanmış cümlelerde kehribarlar hakkında aşağıdakilerden hangisi söylenemez? AT. cümlede, kullanım alanlarına ilişkin öznel yargı- dan yararlanılmıştır. II. cümlede, neyden ve nasıl oluştuğundan söz edilmiştir. III. cümlede, farklı görünümlerinin gerekçelerine değinilmiştir. IV. cümlede, renk çeşitliliği sayıp dökme yoluyla örneklendirilmiştir. V. cümlede, gerçekliğinin saptanmasında aranan koşul belirtilmiştir.
14. I. Cezmi
1. Mürebbiye
III.835 satir
IV.Piyale
V.Aşk-ı Memnu
A) I. ile II.
Realizm
Natüralizm
Fütürizm
Yukarıdaki eşleştirmelerin doğru olması için hangi k
sinde edebt akımlar yer değiştirmelidir?
Empresyonizm
Romantizm
D) II. ile III.
B) II. ile IV.
E) I. ile V.
C) III. ile V.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
14. I. Cezmi 1. Mürebbiye III.835 satir IV.Piyale V.Aşk-ı Memnu A) I. ile II. Realizm Natüralizm Fütürizm Yukarıdaki eşleştirmelerin doğru olması için hangi k sinde edebt akımlar yer değiştirmelidir? Empresyonizm Romantizm D) II. ile III. B) II. ile IV. E) I. ile V. C) III. ile V.
öncelikle
tamamına
deyim ve
kenli ola-
en han-
makta-
örnek-
şünce
deliller
rmek
karekök & dakika
B
Imge, bilincin edimlerinden biridir. Buna göre bilincin ger-
çekliği algılama biçimi de imgeyi derinden etkiler. Bu açı-
dan doğallığı ve gerçekliği altüst eden bir gerçek dışılık,
doğal bir dilin, söylemin uzantısı gibi aktarılır. Aktarılan
imge ile Kafka'nın Dönüşüm adlı romanındaki o ilk cüm-
lede olduğu gibi, gerçekliğin altüst edilmesi, bütün sebep
ve sonuç ilişkisini bozabilecekken hamam böceğine dö-
nüşmüş bir insan imgesi ile karşılaştığımızda bir sonraki
sayfada şaşkınlığı üzerimizden atarız. O anda bilinç, bize
gerçek dışılığı da algılamamıza yardımcı olur. Hamam bö-
ceğine dönüşen bir insan imgesinin varlığını gerçek dışı
kabul etmez, sanatçının varmak istediği yargıya katılmak-
tan kendimizi alamayız. Sanatçının da istediği budur; sa-
natçı, bu tutumuyla gerçekliğin yerinden edilmiş olmasını
kanıksamamızı ister.
Bu parçada altı çizili ifadeyle;
1. Okuyucunun, verilen gerçekliği kendi zihninde ola-
ğanlıktan çıkarıp olağanüstü hâle getirmesi
H. Gerçeküstü olanın, gerçekmiş gibi algılanarak okuyu-
cunun aklında normale dönmesi
III. Gerçekliği altüst eden bir durumla karşılaşan okuyu-
cunun ileriki sayfalarda bunu olağan karşılamaya baş-
laması ve yazarın iletmek istediğini almaya hazır hâle
gelmesi
durumlarından hangilerine gönderme yapılmıştır?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
C)Yalnız III
DYT ve
Türkçe
E) II ve II
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
öncelikle tamamına deyim ve kenli ola- en han- makta- örnek- şünce deliller rmek karekök & dakika B Imge, bilincin edimlerinden biridir. Buna göre bilincin ger- çekliği algılama biçimi de imgeyi derinden etkiler. Bu açı- dan doğallığı ve gerçekliği altüst eden bir gerçek dışılık, doğal bir dilin, söylemin uzantısı gibi aktarılır. Aktarılan imge ile Kafka'nın Dönüşüm adlı romanındaki o ilk cüm- lede olduğu gibi, gerçekliğin altüst edilmesi, bütün sebep ve sonuç ilişkisini bozabilecekken hamam böceğine dö- nüşmüş bir insan imgesi ile karşılaştığımızda bir sonraki sayfada şaşkınlığı üzerimizden atarız. O anda bilinç, bize gerçek dışılığı da algılamamıza yardımcı olur. Hamam bö- ceğine dönüşen bir insan imgesinin varlığını gerçek dışı kabul etmez, sanatçının varmak istediği yargıya katılmak- tan kendimizi alamayız. Sanatçının da istediği budur; sa- natçı, bu tutumuyla gerçekliğin yerinden edilmiş olmasını kanıksamamızı ister. Bu parçada altı çizili ifadeyle; 1. Okuyucunun, verilen gerçekliği kendi zihninde ola- ğanlıktan çıkarıp olağanüstü hâle getirmesi H. Gerçeküstü olanın, gerçekmiş gibi algılanarak okuyu- cunun aklında normale dönmesi III. Gerçekliği altüst eden bir durumla karşılaşan okuyu- cunun ileriki sayfalarda bunu olağan karşılamaya baş- laması ve yazarın iletmek istediğini almaya hazır hâle gelmesi durumlarından hangilerine gönderme yapılmıştır? A) Yalnız I B) Yalnız II C)Yalnız III DYT ve Türkçe E) II ve II
20. Yazarın yaşadıklarından soyutlanması asla
düşünülemez, hakiki bir sanatçı elbette yaşam
tecrübelerini eserlerine giydirecektir. Kendine ait
dünyanın doğrularını ve değerlerini belli edecektir.
Yazdıkları ile hayata değecek, toplumun yanı başında
olduğunu okura hissettirecektir. Tüm bunlarda
yadırganacak veya garipsenecek bir yan yoktur
lakin bir şartı atlamamak kaydıyla. Eserin salt mesaj
kaygısı ile vücut bulması, estetiğin ihmal edilmesi,
kuru bir fikir topluluğunun her satira her fırsatta
sokuşturulması o eserin sanatsal niteliğine zarar
verir.
Bu parçada aşağıdakilerin hangisine karşı
çıkılmaktadır?
A) Modern anlatım tekniklerinin kullanılmamasına
B) Hitap edilen okur kitlesinin sanatsal birikiminin ve
estetik algısından ödün verilmesine
C) Sanatçının eserde daha çok deneyimlerini öne
çıkarmasına
(D) Edebî eserin bir düşüncenin bayrağı gibi
kullan
kullanılması karşısında estetiğin göz ardı
edilmesine
E) Okura sunulan sanatsal üretimin yoğun bir içeriğe
sahip olmasına
21. Margaret Atwood yazınsal türler ve biçimler
arasındaki kalın çizgileri reddeden bir kalemdir. Öyle
ki son dönemde kaleme aldıklarına "metin" diyerek
MUBA YAYINLARI
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
20. Yazarın yaşadıklarından soyutlanması asla düşünülemez, hakiki bir sanatçı elbette yaşam tecrübelerini eserlerine giydirecektir. Kendine ait dünyanın doğrularını ve değerlerini belli edecektir. Yazdıkları ile hayata değecek, toplumun yanı başında olduğunu okura hissettirecektir. Tüm bunlarda yadırganacak veya garipsenecek bir yan yoktur lakin bir şartı atlamamak kaydıyla. Eserin salt mesaj kaygısı ile vücut bulması, estetiğin ihmal edilmesi, kuru bir fikir topluluğunun her satira her fırsatta sokuşturulması o eserin sanatsal niteliğine zarar verir. Bu parçada aşağıdakilerin hangisine karşı çıkılmaktadır? A) Modern anlatım tekniklerinin kullanılmamasına B) Hitap edilen okur kitlesinin sanatsal birikiminin ve estetik algısından ödün verilmesine C) Sanatçının eserde daha çok deneyimlerini öne çıkarmasına (D) Edebî eserin bir düşüncenin bayrağı gibi kullan kullanılması karşısında estetiğin göz ardı edilmesine E) Okura sunulan sanatsal üretimin yoğun bir içeriğe sahip olmasına 21. Margaret Atwood yazınsal türler ve biçimler arasındaki kalın çizgileri reddeden bir kalemdir. Öyle ki son dönemde kaleme aldıklarına "metin" diyerek MUBA YAYINLARI
nk- B
an S
ük
A
1-
er
Z
e
e
1
10
R
M
A
L
31.
Yaşır.
Bir düşünün, Romeo'nun yerinde Hamlet olsaydı ortaya
Romeo ve Juliet'in hikâyesi çıkar mıydı? Hamlet'in ye-
rinde olan Romeo ise o coşkulu yapısıyla çok açık görü-
nüyor ki daha piyesin başında babasının intikamını alır,
ortada oynanacak bir oyun kalmazdı. Piyesin önermesinin
ispatlanması, çatışmanın piyesi ilerletecek güçte ve sağ-
lamlıkta olması için karakterlerin her birine verilecek olan
iyi kötü, erdemli ya da zayıf özellikleri titizlikle seçilmelidir,
Bu parçanın sonuna
1. bunlar yapılabilirse karakterlerin eylemlerindeki ne-
denleri anlamak mümkün oluk
II. bunu bagaramayan bir oyun yazarının önermesini iz-
leyiciye geçirebilecek bir örgüyü oluşturması imkân-
Sızdır
BIM
III. bunun her sanatçıda yeni bir akımla ortaya çıktığını
söyleyebiliriz.
yargılarından hangilerinin getirilmesi düşüncenin akı-
şına uygundur?
A) I ve II
D) II ve III
B) Yalnız II
C) Yalnız III
E) I, II ve III
Diğer Sayfaya Geçiniz.
Geçiniz
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
nk- B an S ük A 1- er Z e e 1 10 R M A L 31. Yaşır. Bir düşünün, Romeo'nun yerinde Hamlet olsaydı ortaya Romeo ve Juliet'in hikâyesi çıkar mıydı? Hamlet'in ye- rinde olan Romeo ise o coşkulu yapısıyla çok açık görü- nüyor ki daha piyesin başında babasının intikamını alır, ortada oynanacak bir oyun kalmazdı. Piyesin önermesinin ispatlanması, çatışmanın piyesi ilerletecek güçte ve sağ- lamlıkta olması için karakterlerin her birine verilecek olan iyi kötü, erdemli ya da zayıf özellikleri titizlikle seçilmelidir, Bu parçanın sonuna 1. bunlar yapılabilirse karakterlerin eylemlerindeki ne- denleri anlamak mümkün oluk II. bunu bagaramayan bir oyun yazarının önermesini iz- leyiciye geçirebilecek bir örgüyü oluşturması imkân- Sızdır BIM III. bunun her sanatçıda yeni bir akımla ortaya çıktığını söyleyebiliriz. yargılarından hangilerinin getirilmesi düşüncenin akı- şına uygundur? A) I ve II D) II ve III B) Yalnız II C) Yalnız III E) I, II ve III Diğer Sayfaya Geçiniz. Geçiniz
me 28
elli,
anali
u
vvell
Paragra
Oğlunuz omzunda bir kertenkele hayal ediyor, kızınız
ise beline yunuslar yaptırmak istiyor... Günümüzde
dövme marjinal olmaktan çıktı ve giderek daha fazla
genci cezbediyor. Ergenlerin, bedenleri üzerinde farkında
olmadan kontrol sahibi olmak istemelerinin bir sonucu
olarak değerlendirilen dövme, gençlerin kendileriyle ilgili
düşüncelerinin, isteklerinin, kısaca kendilerinin ifadesidir.
Dövme yaptırma isteğiyle karşınıza gelen çocuğunuzu
yargılamadan önce neden yaptırmak istediğini sorgulayın,
onu dikkatle dinleyin ve onay hakkını 18 yaşına kadar
saklayın. Zira "piercing"in aksine dövmeden kurtulmak
kolay değildir. Çocuğunuz 40 yaşına geldiğinde ergenlik
döneminde naifçe yaptırdığı Hello Kitty dövmesinden
pişman olabilir. O zamanlar belki bedenine dövmeyle estetik
kazandıracağını düşündü, belki bir arkadaşını veya ünlü
birini taklit etti, belki de topluma çocuk olmadığının mesajını
iletti. Gerekçesi ne olursa olsun ileride olgunlaştığında
bundan kurtulmak isteyebilir. Evet, çocuğunuz reşit olunca,
olgunlaşınca bedenini kendi zevkine göre süsleyebilir ancak
o zamana kadar sorumlu sizsiniz.
urdu.
15.-17. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Bu parçadan dövme ile ilgili olarak
Deneme 28
16. Bu parçaya göre, dövme yaptıran bir kişinin durumu
aşağıdakilerden hangisiyle ilişkilendirilemez?
A) Başkalarına öykünme L
B) Büyüdüğünü kanıtlama
C) Beğeni kazanma
Konumunu sağlamlaştırma
E) Fiziksel güzelliği yakalama
X
17. Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz?
A) Dövmelerdeki motif seçiminin bilinçli yapıldığı
Bovmelerin ileti amaçlı kullanıldığı
vme yapımının özel koşullar gerektirdiği
Kişisel farklılığın dövme yaptırma amacını belirlediğ
EDövmenin kimlik göstergesi olarak kullanıldığı
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
me 28 elli, anali u vvell Paragra Oğlunuz omzunda bir kertenkele hayal ediyor, kızınız ise beline yunuslar yaptırmak istiyor... Günümüzde dövme marjinal olmaktan çıktı ve giderek daha fazla genci cezbediyor. Ergenlerin, bedenleri üzerinde farkında olmadan kontrol sahibi olmak istemelerinin bir sonucu olarak değerlendirilen dövme, gençlerin kendileriyle ilgili düşüncelerinin, isteklerinin, kısaca kendilerinin ifadesidir. Dövme yaptırma isteğiyle karşınıza gelen çocuğunuzu yargılamadan önce neden yaptırmak istediğini sorgulayın, onu dikkatle dinleyin ve onay hakkını 18 yaşına kadar saklayın. Zira "piercing"in aksine dövmeden kurtulmak kolay değildir. Çocuğunuz 40 yaşına geldiğinde ergenlik döneminde naifçe yaptırdığı Hello Kitty dövmesinden pişman olabilir. O zamanlar belki bedenine dövmeyle estetik kazandıracağını düşündü, belki bir arkadaşını veya ünlü birini taklit etti, belki de topluma çocuk olmadığının mesajını iletti. Gerekçesi ne olursa olsun ileride olgunlaştığında bundan kurtulmak isteyebilir. Evet, çocuğunuz reşit olunca, olgunlaşınca bedenini kendi zevkine göre süsleyebilir ancak o zamana kadar sorumlu sizsiniz. urdu. 15.-17. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Bu parçadan dövme ile ilgili olarak Deneme 28 16. Bu parçaya göre, dövme yaptıran bir kişinin durumu aşağıdakilerden hangisiyle ilişkilendirilemez? A) Başkalarına öykünme L B) Büyüdüğünü kanıtlama C) Beğeni kazanma Konumunu sağlamlaştırma E) Fiziksel güzelliği yakalama X 17. Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz? A) Dövmelerdeki motif seçiminin bilinçli yapıldığı Bovmelerin ileti amaçlı kullanıldığı vme yapımının özel koşullar gerektirdiği Kişisel farklılığın dövme yaptırma amacını belirlediğ EDövmenin kimlik göstergesi olarak kullanıldığı
5. Arada bir kitap kokusu almaları için, bir bakıma okur-
suz kalmış kitap müzelerine çocuğunuzla birlikte git-
menizi önereceğim, kitapların ve çocukların güzel ha-
tırı için.
(1)
Bu cümlede kitaplar ve çocuklarla ilgili olarak asıl
anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Çocukların kitaba olan ilgisinin zamanla azalma-
ya başladığı
B Çok geç olmadan çocukların kitaplarla tanıştırıl-
ması gerektiği
Teknolojinin etkisiyle kitaplarla çocuklar arasın-
daki bağın zayıfladığı
Çocukların ilgisini çekebilecek yeni kütüphane
ortamlarının hazırlanmasının zorunluluğu
E Kitapsız büyüyen çocuklarda ilerleyen zamanlar-
da davranış bozukluklarının görülebileceği
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
5. Arada bir kitap kokusu almaları için, bir bakıma okur- suz kalmış kitap müzelerine çocuğunuzla birlikte git- menizi önereceğim, kitapların ve çocukların güzel ha- tırı için. (1) Bu cümlede kitaplar ve çocuklarla ilgili olarak asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Çocukların kitaba olan ilgisinin zamanla azalma- ya başladığı B Çok geç olmadan çocukların kitaplarla tanıştırıl- ması gerektiği Teknolojinin etkisiyle kitaplarla çocuklar arasın- daki bağın zayıfladığı Çocukların ilgisini çekebilecek yeni kütüphane ortamlarının hazırlanmasının zorunluluğu E Kitapsız büyüyen çocuklarda ilerleyen zamanlar- da davranış bozukluklarının görülebileceği
18:31
20. Bir eseri okuyanlar ile okumayanların bir olmayacağı
gibi bir eseri okuyanlar ve okuyandan dinleyenler de
aynı değildir. Kitap okuma eylemi bir veri izlenerek
değil, okunarak yapılır. İzleme veya dinleme, mevcut
olanın çabasız anlaşılmasıdır ancak okuma bir beyin
jimnastiğidir. Çünkü okuyan kişinin hayal mekaniz-
ması çalışır durumdadır ve burada anlatılanların id-
rakı vardır...
VOLTE 24
Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre
aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
A) Zira, anlatıcı dinleyenden daha üst bir durumda-
dır.
B) Bundan dolayı bir izleyinin, dinleyicinin anlattık-
ları okurun anlattıklarının yanında sığ kalır.
Bundan dolayı okuyucu bir üst kurmaca yapa-
bilir.
D) Sonuç olarak okuyucu, romanı kendisi tamam-
larken dinleyici ya da izleyici bunu başaramaz.
E) Okuyucu anlattıklarıyla izleyiciye ya da dinleyici-
ye farklı âlemlerin kapılarını açabilir.
0
:>
EVEREST DENEN
4
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
18:31 20. Bir eseri okuyanlar ile okumayanların bir olmayacağı gibi bir eseri okuyanlar ve okuyandan dinleyenler de aynı değildir. Kitap okuma eylemi bir veri izlenerek değil, okunarak yapılır. İzleme veya dinleme, mevcut olanın çabasız anlaşılmasıdır ancak okuma bir beyin jimnastiğidir. Çünkü okuyan kişinin hayal mekaniz- ması çalışır durumdadır ve burada anlatılanların id- rakı vardır... VOLTE 24 Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) Zira, anlatıcı dinleyenden daha üst bir durumda- dır. B) Bundan dolayı bir izleyinin, dinleyicinin anlattık- ları okurun anlattıklarının yanında sığ kalır. Bundan dolayı okuyucu bir üst kurmaca yapa- bilir. D) Sonuç olarak okuyucu, romanı kendisi tamam- larken dinleyici ya da izleyici bunu başaramaz. E) Okuyucu anlattıklarıyla izleyiciye ya da dinleyici- ye farklı âlemlerin kapılarını açabilir. 0 :> EVEREST DENEN 4
17. Nemrut, Hazreti İbrahim'i ateşe atmaya karar ve-
rir. Pek çok ağaç böyle uğursuz bir iş için yanmaya
razı olmaz. Ateşin büyük olması için odun topla-
yıcılar uzun ve düzgün ağaçları tercih ederler. O
zamanlar uzun ve pürüzsüz olan iğde ağacı bu işe
gönüllü olarak talip olur. Çevredeki iğde ağaçlarını
hep keserler ve ateşe atarlar. Hemen bir mancınık
hazırlayıp İbrahim'i onun vasıtası ile ateşe atarlar.
İbrahim'in düştüğü yer güzel bir bahçe, ateş göl ve
odunlar da göldeki balıklar olur. Ama ya iğde ağaç-
ları... Evet, o günden sonra iğde ağaçlarının ne
düzgünlüğü kaldı ne de dikensizliği... Bugün iğde
ağaçları eğri büğrü ve dikenlidir. Bu yüzden de ya-
kılmak için pek tercih edilmez. Çünkü Hazreti İbra-
him, iğde ağacının fazla ısı vermesi karşısında Al-
lah'a yalvarır ve bu ağacın cezalandırılmasını ister.
Bu parçada efsanenin aşağıdaki özelliklerin-
den hangisi öne çıkmıştır?
A) Bir inanışa dayanması
B) Milli unsurlar içermesi
C) Evrensel bir nitelik taşıması
D) Halk diliyle anlatılması
E) Anonim olması
18
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
17. Nemrut, Hazreti İbrahim'i ateşe atmaya karar ve- rir. Pek çok ağaç böyle uğursuz bir iş için yanmaya razı olmaz. Ateşin büyük olması için odun topla- yıcılar uzun ve düzgün ağaçları tercih ederler. O zamanlar uzun ve pürüzsüz olan iğde ağacı bu işe gönüllü olarak talip olur. Çevredeki iğde ağaçlarını hep keserler ve ateşe atarlar. Hemen bir mancınık hazırlayıp İbrahim'i onun vasıtası ile ateşe atarlar. İbrahim'in düştüğü yer güzel bir bahçe, ateş göl ve odunlar da göldeki balıklar olur. Ama ya iğde ağaç- ları... Evet, o günden sonra iğde ağaçlarının ne düzgünlüğü kaldı ne de dikensizliği... Bugün iğde ağaçları eğri büğrü ve dikenlidir. Bu yüzden de ya- kılmak için pek tercih edilmez. Çünkü Hazreti İbra- him, iğde ağacının fazla ısı vermesi karşısında Al- lah'a yalvarır ve bu ağacın cezalandırılmasını ister. Bu parçada efsanenin aşağıdaki özelliklerin- den hangisi öne çıkmıştır? A) Bir inanışa dayanması B) Milli unsurlar içermesi C) Evrensel bir nitelik taşıması D) Halk diliyle anlatılması E) Anonim olması 18
20. Söylemez Baba bir ara kervanın yanına gidip ker-
vancılara sorar:
Yükünüz nedir?
Kervancılar ise yolda herhangi bir baskına uğra-
mamak için yalan söylerler:
Yükümüz tuzdur, der.
-
-
O zaman Söylemez Baba dayanamaz ve şöyle ce-
vap verir:
Yükünüz tuz değil amma, tuz olsun!
Kervan uzun ve meşakkatli bir yolculuktan sonra
İstanbul'a varır. Çuvallar padişahın huzurunda açı-
lir. Fakat görürler ki çuvallarda şeker yerine hep
tuz vardır. Yolda geçen hadiseyi padişaha anlatır-
lar. Derhâl tuzları yükleyip o köyün yolunu tutarlar.
Köye vardıklarında Söylemez Baba yine sorar:
—
Yükünüz nedir?
Yükümüz tuzdur.
Yükünüz tuzdur amma, şeker olsun!
Bakarlar ki tuzlar şekere dönüşmüş! İhtiyarı da alıp
İstanbul'a dönerler. Padişah, bu işi nasıl yaptığı-
ni sorarsa da cevap alamaz. Onu tekrar köyüne
götürürler. O zamandan beri bu ihtiyara Söylemez
Baba, köyüne de "Söylemez" denilmeye başlanır.
Bu parça ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söy-
lenemez?
-
-
A) Diyaloglardan yararlanılmıştır.
B) Bir yer isminin nasıl oluştuğu anlatılmıştır.
C) Kahraman üstün nitelikli biridir.
D) Tarihî bir gerçeklikten alınmıştır.
E) Yalan söylemenin kötülüğü üzerinde durulmuş-
tur.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
20. Söylemez Baba bir ara kervanın yanına gidip ker- vancılara sorar: Yükünüz nedir? Kervancılar ise yolda herhangi bir baskına uğra- mamak için yalan söylerler: Yükümüz tuzdur, der. - - O zaman Söylemez Baba dayanamaz ve şöyle ce- vap verir: Yükünüz tuz değil amma, tuz olsun! Kervan uzun ve meşakkatli bir yolculuktan sonra İstanbul'a varır. Çuvallar padişahın huzurunda açı- lir. Fakat görürler ki çuvallarda şeker yerine hep tuz vardır. Yolda geçen hadiseyi padişaha anlatır- lar. Derhâl tuzları yükleyip o köyün yolunu tutarlar. Köye vardıklarında Söylemez Baba yine sorar: — Yükünüz nedir? Yükümüz tuzdur. Yükünüz tuzdur amma, şeker olsun! Bakarlar ki tuzlar şekere dönüşmüş! İhtiyarı da alıp İstanbul'a dönerler. Padişah, bu işi nasıl yaptığı- ni sorarsa da cevap alamaz. Onu tekrar köyüne götürürler. O zamandan beri bu ihtiyara Söylemez Baba, köyüne de "Söylemez" denilmeye başlanır. Bu parça ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söy- lenemez? - - A) Diyaloglardan yararlanılmıştır. B) Bir yer isminin nasıl oluştuğu anlatılmıştır. C) Kahraman üstün nitelikli biridir. D) Tarihî bir gerçeklikten alınmıştır. E) Yalan söylemenin kötülüğü üzerinde durulmuş- tur.