Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

4.
as-
Sol yanda Urum denen bir kağan vardı. Bu kağanın çerileri
çok çok, balıgları (şehirleri) çok çok idi. Bu Urum kağanı
Oğuz Kağan'ın buyruğunu dinlemezdi. Oğuz Kağan gazaba
gelerek onun üzerine yürümek istedi. Tuğlarını kaldırıp
keriyle onun üzerine yürüdü. Kırk gün sonra Muz Dağ (Buz
Dağ) denen dağın eteğine geldi. Burada çadırını kurdurdu
ve uyudu. Ertesi gün, tan ağarırken Oğuz kağan'ın çadırına
güneş gibi bir ışık girdi. O ışıktan gök tüylü, gök yeleli, bü-
yük bir erkek kurt çıktı. O kurt, Oğuz Kağan'a dedi ki “Ey, ey
Oğuz! Sen Urum üzerine yürümek istiyorsun, ey ey Oğuz,
ben de senin önünde yürümek istiyorum!"
namedd
Bu metinle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Bozkurt ve ışık motiflerine yer verilmiştir.
B) Türklerin sosyal ve dinî yaşamı hakkında ipuçları vardır.
C) Dönemin askerî ve siyasi zihniyetiyle ilgili fikir vermektedir.
D) Olay çevresinde gelişen edebî metin örneğidir.
E) Anlatım, olağanüstülüklerle örülmüştür.
SOBY/8
nebanchentinsda (O
Asağıdakilerin hangisindo varil bil
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
4. as- Sol yanda Urum denen bir kağan vardı. Bu kağanın çerileri çok çok, balıgları (şehirleri) çok çok idi. Bu Urum kağanı Oğuz Kağan'ın buyruğunu dinlemezdi. Oğuz Kağan gazaba gelerek onun üzerine yürümek istedi. Tuğlarını kaldırıp keriyle onun üzerine yürüdü. Kırk gün sonra Muz Dağ (Buz Dağ) denen dağın eteğine geldi. Burada çadırını kurdurdu ve uyudu. Ertesi gün, tan ağarırken Oğuz kağan'ın çadırına güneş gibi bir ışık girdi. O ışıktan gök tüylü, gök yeleli, bü- yük bir erkek kurt çıktı. O kurt, Oğuz Kağan'a dedi ki “Ey, ey Oğuz! Sen Urum üzerine yürümek istiyorsun, ey ey Oğuz, ben de senin önünde yürümek istiyorum!" namedd Bu metinle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? A) Bozkurt ve ışık motiflerine yer verilmiştir. B) Türklerin sosyal ve dinî yaşamı hakkında ipuçları vardır. C) Dönemin askerî ve siyasi zihniyetiyle ilgili fikir vermektedir. D) Olay çevresinde gelişen edebî metin örneğidir. E) Anlatım, olağanüstülüklerle örülmüştür. SOBY/8 nebanchentinsda (O Asağıdakilerin hangisindo varil bil
nız.
ksiyon
tmaya
ndi şi-
masını
sah-
ciyle
ksik-
lışıl-
liriz.
sun,
için
n.
yal
ve
ibi
37-38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Dunning Kruger sendromunu şöyle açıklayabiliriz; Bilgi sahibi
David Dunning ve Justin Kruger'e Nobel Ödülü'nü kazandıran
olup alçak gönüllü davranan kişiler, kendilerini değerlendirme
becerisinde yetersiz kalıyorlar. Yeterince özgüvenli davrana-
bilgi sahibi olmadığı hâlde sürekli kendisini öven, kendini her
madıkları için de istedikleri mevkilere yükselemiyorlar. Aksine,
işte ön plana çıkaran ve kendisini mesleki açıdan yeterli bu-
lan kişiler, cesaretli davranarak eksikliklerini artıya çevirip üst
Kruger sendromu hakkında kişilerin davranışlarını temel alan
düzey pozisyonlara gelirler. Cornell Üniversitesinde, Dunning
bir deney yapılmıştır. Öğrencilerin bilgi düzeylerini ölçmek için
çeşitli sorular hazırlanarak onların bu soruları yanıtlamaları
istenmiştir. Sorular yanıtlandıktan sonra öğrencilerin görüşleri
alınmıştır. Soruların az bir kısmını doğru cevaplayan öğrenci-
ler, daha fazla soruyu doğru yaptıklarını ve iyi bir günde olduk-
ları zaman daha da iyi sonuçlar alabileceklerini söylemişlerdir.
Soruların büyük bir kısmını doğru cevaplamayı başaran öğ-
renciler ise daha az sayıda soruyu doğru cevapladıklarını tah-
min etmişlerdir. Test sonuçları incelendiğinde, az sayıda doğru
yaptığını düşünen öğrencilerin yüzde 90 oranında doğru cevap
verdikleri, daha fazla sayıda doğru yaptığını düşünen öğren-
cilerin ise sadece yüzde 10 oranında doğru cevap verdikleri
tespit edilmiştir.
"7
or.
V-
karekök & dakika
37. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisine
ulaşılabilir?
Cehaletinin farkında olmayanların yeterli donanıma
sahip olduklarını düşünmeleri onları başarılı kılar.
BY Alanında yetersiz olanların kariyerlerinde yükselmeleri,
kendilerine duydukları güvenden kaynaklanmaktadır.
CYKimi insanlar, yetkin olmadıkları alanda girişkenlikle-
riyle çaba göstererek kendilerini geliştirmeyi başarır.
D) Bilgisizlik, bazen kişilerin kendilerine olan güvenlerini
artırarak onları yetenekli ve bilgili insanlardan daha
başarılı hâle getirebilir.
E) Bilgi ve beceriye sahip bireyler, var olan potansiyelle-
rinden haberdar olduklarında herkesten daha başarılı
olabilirler.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
nız. ksiyon tmaya ndi şi- masını sah- ciyle ksik- lışıl- liriz. sun, için n. yal ve ibi 37-38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Dunning Kruger sendromunu şöyle açıklayabiliriz; Bilgi sahibi David Dunning ve Justin Kruger'e Nobel Ödülü'nü kazandıran olup alçak gönüllü davranan kişiler, kendilerini değerlendirme becerisinde yetersiz kalıyorlar. Yeterince özgüvenli davrana- bilgi sahibi olmadığı hâlde sürekli kendisini öven, kendini her madıkları için de istedikleri mevkilere yükselemiyorlar. Aksine, işte ön plana çıkaran ve kendisini mesleki açıdan yeterli bu- lan kişiler, cesaretli davranarak eksikliklerini artıya çevirip üst Kruger sendromu hakkında kişilerin davranışlarını temel alan düzey pozisyonlara gelirler. Cornell Üniversitesinde, Dunning bir deney yapılmıştır. Öğrencilerin bilgi düzeylerini ölçmek için çeşitli sorular hazırlanarak onların bu soruları yanıtlamaları istenmiştir. Sorular yanıtlandıktan sonra öğrencilerin görüşleri alınmıştır. Soruların az bir kısmını doğru cevaplayan öğrenci- ler, daha fazla soruyu doğru yaptıklarını ve iyi bir günde olduk- ları zaman daha da iyi sonuçlar alabileceklerini söylemişlerdir. Soruların büyük bir kısmını doğru cevaplamayı başaran öğ- renciler ise daha az sayıda soruyu doğru cevapladıklarını tah- min etmişlerdir. Test sonuçları incelendiğinde, az sayıda doğru yaptığını düşünen öğrencilerin yüzde 90 oranında doğru cevap verdikleri, daha fazla sayıda doğru yaptığını düşünen öğren- cilerin ise sadece yüzde 10 oranında doğru cevap verdikleri tespit edilmiştir. "7 or. V- karekök & dakika 37. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisine ulaşılabilir? Cehaletinin farkında olmayanların yeterli donanıma sahip olduklarını düşünmeleri onları başarılı kılar. BY Alanında yetersiz olanların kariyerlerinde yükselmeleri, kendilerine duydukları güvenden kaynaklanmaktadır. CYKimi insanlar, yetkin olmadıkları alanda girişkenlikle- riyle çaba göstererek kendilerini geliştirmeyi başarır. D) Bilgisizlik, bazen kişilerin kendilerine olan güvenlerini artırarak onları yetenekli ve bilgili insanlardan daha başarılı hâle getirebilir. E) Bilgi ve beceriye sahip bireyler, var olan potansiyelle- rinden haberdar olduklarında herkesten daha başarılı olabilirler.
agraf
15. Biz Türkçenin, metaforlar yönünden zengin, derinlikli bir
dil olduğunu, Türkçe yazan yazarlar olarak biliyorduk.
Ama Batı için durum farklıydı. Batılılar hâlâ kullandığımız
alfabenin ne olduğundan haberdar bile değildiler. Katıldı
ğım bir uluslararası sanat ve edebiyat etkinliğinde bana
"Kiril mi yoksa Arap alfabesiyle mi yazıyorsunuz?" diye
sormuşlardı. Sık sık yabancı yazar ve yayıncılarla karşı-
laşma imkânı bulan bir yazar olarak bu ödül, edebiyatımı-
zın daha yakından tanınmasını sağlamıştır, diyebilirim.
Bu sözler, aşağıdaki sorulardan hangisine karşılık
olarak söylenmiş olabilir?
1. (1) Aydı
1904
rin de
miş.
A) Bu ödülün niçin Türkçe bir esere verildiğini açıklaya-
bilir misiniz?
BY Dilimizin zenginliğinin, yeni ödüllerin kazanılmasını
sağlayacağını düşünüyor musunuz?
C) Ödül, öteki yazarlarımız üzerinde özendirici rol oyna-
yacak mıdır?
foto
parc
mis
Bu ödülü bir Türk yazarın almasının, edebiyatımız
üzerindeki etkisi ne olmuştur?
E) Bu ödül, genç yazarlarımız açısından yönlendirici ola-
bilir mi?
pisindan
tik
ku
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
agraf 15. Biz Türkçenin, metaforlar yönünden zengin, derinlikli bir dil olduğunu, Türkçe yazan yazarlar olarak biliyorduk. Ama Batı için durum farklıydı. Batılılar hâlâ kullandığımız alfabenin ne olduğundan haberdar bile değildiler. Katıldı ğım bir uluslararası sanat ve edebiyat etkinliğinde bana "Kiril mi yoksa Arap alfabesiyle mi yazıyorsunuz?" diye sormuşlardı. Sık sık yabancı yazar ve yayıncılarla karşı- laşma imkânı bulan bir yazar olarak bu ödül, edebiyatımı- zın daha yakından tanınmasını sağlamıştır, diyebilirim. Bu sözler, aşağıdaki sorulardan hangisine karşılık olarak söylenmiş olabilir? 1. (1) Aydı 1904 rin de miş. A) Bu ödülün niçin Türkçe bir esere verildiğini açıklaya- bilir misiniz? BY Dilimizin zenginliğinin, yeni ödüllerin kazanılmasını sağlayacağını düşünüyor musunuz? C) Ödül, öteki yazarlarımız üzerinde özendirici rol oyna- yacak mıdır? foto parc mis Bu ödülü bir Türk yazarın almasının, edebiyatımız üzerindeki etkisi ne olmuştur? E) Bu ödül, genç yazarlarımız açısından yönlendirici ola- bilir mi? pisindan tik ku
39. Sanatın bir ayna işlevi gördüğü, aynaya benzer şekilde bir
şeyleri yansıttığı, söylenegelen, üzerinde uzlaşılan konular-
dan biri. Fakat ayna metaforunda aynanın net mi bulanık mı
olduğu sorusu, somutlaştırılmadan kabul edilen bir tür dene-
yim, bilgi hâlini almış bulunmakta. Sanatın toplum veya birey
ilişkisine bir ayna tuttuğunu inkâr edemeyiz ancak gerçek
anlamıyla bir ayna olduğunu da ileri süremeyiz. Çünkü -
1.
sözü edilen aynada görünenler, gerçeğin hiç bozul-
madan aksetmis suretleridir.
DENEME-3
tragonal
II.
o aynaya yansıyanlar bir sanatının belleğinden sü-
zülüp gelmiş olanlardır.
III. sanatçı; sanat aynasını sokağa, insana, doğaya hiç
sar
sarsmadan tutabiliyorsa başarılıdır.
Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre yukarıda-
kilerden hangileri getirilebilir?
BYalnız II
10
A) Yalnızl
ve ll
CYalnız III
El ve Il
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
39. Sanatın bir ayna işlevi gördüğü, aynaya benzer şekilde bir şeyleri yansıttığı, söylenegelen, üzerinde uzlaşılan konular- dan biri. Fakat ayna metaforunda aynanın net mi bulanık mı olduğu sorusu, somutlaştırılmadan kabul edilen bir tür dene- yim, bilgi hâlini almış bulunmakta. Sanatın toplum veya birey ilişkisine bir ayna tuttuğunu inkâr edemeyiz ancak gerçek anlamıyla bir ayna olduğunu da ileri süremeyiz. Çünkü - 1. sözü edilen aynada görünenler, gerçeğin hiç bozul- madan aksetmis suretleridir. DENEME-3 tragonal II. o aynaya yansıyanlar bir sanatının belleğinden sü- zülüp gelmiş olanlardır. III. sanatçı; sanat aynasını sokağa, insana, doğaya hiç sar sarsmadan tutabiliyorsa başarılıdır. Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre yukarıda- kilerden hangileri getirilebilir? BYalnız II 10 A) Yalnızl ve ll CYalnız III El ve Il
ği
a
e
larını
a
natsal
eyirci
yiciyi
in
27.
dir
1. Çocukların girişkenlikleri ile anne babalannin kendilerine
karşı tutumları arasında doğrusal bir ilişki söz konusudur.
Sürekli kısıtlanan bir çocuk, hakkı olanı aramaz, kendisine
düşenin peşinde koşmaz. Anne baba, onu engelleyerek
koruduğunu düşünse de çocuğun girişken olmaya hakkı
vardır ve bu hak ona tanınmalıdır.
II. Televizyonda bir reklam vardı, muhtemelen siz de
denk gelmişsinizdir. Sokakta oynayan çocukların
topu, perili köşk gibi görünen viran bir konağa kaçar.
Birkaçı cesaret edip içeri girer ve o güne kadar o
eve kaçmış onlarca top bulup arkadaşlarına dağıtır.
Son zamanlarda seyretmekten en keyif aldığım ve
hakkında düşündüğüm reklamlardan biri. Mesaj belli:
Çocuklarınıza cesur olma hakkı verin!
Yukarıdaki II. parça, I. parça ile ilişkilendirilirse
aşağıdakilerden hangisi söylenebilir?
A) Farklı bir görüşü dile getirmektedir.
B) Gözden kaçırılan bir ayrıntıyı vurgulamaktadır.
C) Dile getirilen düşünceyi örneklendirmektedir.
nenelipli siela.log naby
D) Konuya yaklaşım ile ilgili bir tutarsızlığa dikkat
çekmektedir.
E) Benzer cümlelerle konuyu daha kapsamlı ele
almaktadır.
blubog
pos
henim Tür
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
ği a e larını a natsal eyirci yiciyi in 27. dir 1. Çocukların girişkenlikleri ile anne babalannin kendilerine karşı tutumları arasında doğrusal bir ilişki söz konusudur. Sürekli kısıtlanan bir çocuk, hakkı olanı aramaz, kendisine düşenin peşinde koşmaz. Anne baba, onu engelleyerek koruduğunu düşünse de çocuğun girişken olmaya hakkı vardır ve bu hak ona tanınmalıdır. II. Televizyonda bir reklam vardı, muhtemelen siz de denk gelmişsinizdir. Sokakta oynayan çocukların topu, perili köşk gibi görünen viran bir konağa kaçar. Birkaçı cesaret edip içeri girer ve o güne kadar o eve kaçmış onlarca top bulup arkadaşlarına dağıtır. Son zamanlarda seyretmekten en keyif aldığım ve hakkında düşündüğüm reklamlardan biri. Mesaj belli: Çocuklarınıza cesur olma hakkı verin! Yukarıdaki II. parça, I. parça ile ilişkilendirilirse aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A) Farklı bir görüşü dile getirmektedir. B) Gözden kaçırılan bir ayrıntıyı vurgulamaktadır. C) Dile getirilen düşünceyi örneklendirmektedir. nenelipli siela.log naby D) Konuya yaklaşım ile ilgili bir tutarsızlığa dikkat çekmektedir. E) Benzer cümlelerle konuyu daha kapsamlı ele almaktadır. blubog pos henim Tür
A
27. . Benim resimlerim, hiçbir şey anlatmayan görsel imge-
lerdir. Akla gizemi getirir. Doğrusunu isterseniz benim
resimlerimi gören biri, kendi kendine şu basit soruyu
sorar: "Bunun manası ne?" O resmin bir manası yok-
tur. Çünkü zaten gizem de aslında hiçbir şeydir, bilin-
meyendir.
Şiirde mana aramak hep tartışılagelmiştir. Ahmet Ha-
şim, şiirde mana aramayı bülbülü eti için öldürmeye
benzetmiştir. Şiir, aklı değil ruhu okşamalı; ruha ses-
lenmelidir. Mana kaygısı güderek şiir yazmak veya
okumak şiiri öldürmektir.
Bu iki parçayla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylene-
bilir?
A Avni olguyu farklı görüşlerden yola çıkarak anlatmak-
tadırlar.
B) Çeşitli örneklerle, var olan düşünceyi çürütmeye çalış-
maktadırlar.
Malzemesi farklı sanat dallarının ortak sorununa aynı
doğrultuda cevap vermektedirler.
D) Aynı konunun birbirinden farklı yanlarını benzer üs-
luplarla ele almaktadırlar.
Eiki farklı sanat dalının kendilerine göre farklı sorunları
olduğunu göstermektedirler.
Türkçe
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
A 27. . Benim resimlerim, hiçbir şey anlatmayan görsel imge- lerdir. Akla gizemi getirir. Doğrusunu isterseniz benim resimlerimi gören biri, kendi kendine şu basit soruyu sorar: "Bunun manası ne?" O resmin bir manası yok- tur. Çünkü zaten gizem de aslında hiçbir şeydir, bilin- meyendir. Şiirde mana aramak hep tartışılagelmiştir. Ahmet Ha- şim, şiirde mana aramayı bülbülü eti için öldürmeye benzetmiştir. Şiir, aklı değil ruhu okşamalı; ruha ses- lenmelidir. Mana kaygısı güderek şiir yazmak veya okumak şiiri öldürmektir. Bu iki parçayla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylene- bilir? A Avni olguyu farklı görüşlerden yola çıkarak anlatmak- tadırlar. B) Çeşitli örneklerle, var olan düşünceyi çürütmeye çalış- maktadırlar. Malzemesi farklı sanat dallarının ortak sorununa aynı doğrultuda cevap vermektedirler. D) Aynı konunun birbirinden farklı yanlarını benzer üs- luplarla ele almaktadırlar. Eiki farklı sanat dalının kendilerine göre farklı sorunları olduğunu göstermektedirler. Türkçe
3.
Osmanlı Devleti'nde Şeriye ve Evkaf Vekaletine bağlı eğitim veren
medreselerin yanında, kilise teşkilatına bağlı azınlık okulları ve
yabancı devletlerin açtıkları okullar bulunmaktaydı. XIX. yüzyılın
sonu ve XX.yüzyılan başında eğitim kurumlarının birçoğu devlet
denetimi dışındaydı. Milletin varlığı ve geleceğini etkileyen eği-
tim sisteminin denetimsiz olarak varlığını sürdürmesi imkânsızdı.
Bu durum karşısında alınan öncelikli önlem aşağıdakiler-
den hangisidir?
A) Tevhid-i Tedrisat Kanunu'nun kabul edilmesi
(B) Tekke, zaviye ve türbelerin kapatılması
C) Medeni Kanun'un yürürlüğe konması
D) Üniversite reformunun yapılması
E) Çok partili sisteme geçilmesi
12
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
3. Osmanlı Devleti'nde Şeriye ve Evkaf Vekaletine bağlı eğitim veren medreselerin yanında, kilise teşkilatına bağlı azınlık okulları ve yabancı devletlerin açtıkları okullar bulunmaktaydı. XIX. yüzyılın sonu ve XX.yüzyılan başında eğitim kurumlarının birçoğu devlet denetimi dışındaydı. Milletin varlığı ve geleceğini etkileyen eği- tim sisteminin denetimsiz olarak varlığını sürdürmesi imkânsızdı. Bu durum karşısında alınan öncelikli önlem aşağıdakiler- den hangisidir? A) Tevhid-i Tedrisat Kanunu'nun kabul edilmesi (B) Tekke, zaviye ve türbelerin kapatılması C) Medeni Kanun'un yürürlüğe konması D) Üniversite reformunun yapılması E) Çok partili sisteme geçilmesi 12
A
Türkçe
$
A
37-38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevap-
layınız.
Aile, toplum ağacının meyvesi olduğu gibi aynı zamanda
da çekirdeğidir. Dolayısıyla ailedeki problemler toplum
kaynaklıdır ve bu problemler toplumun bütününü ilgilen-
diren ve çöküşüne sebep olabilecek hayati meselelerdir.
Bu çöküşe sebep olmada toplumdaki önemli kurumlar-
dan medyanın payı inkâr edilemez. Kitle iletişim araç-
u çok güçlü olduğu yadsınamaz bir gerçektir. Medyadaki
larının insan tutum ve davranışları üzerideki etkilerinin
anie bazı dizilerin olumsuz etkisiyle toplumda aile kurmak ve
çocuk sahibi olmak eski değerini yitirmektedir. Diziler,
ölene kadar sürdürülmesi için söz verilen evliliklerin iha-
netlerle, entrikalarla yıkıldığını gösteren olumsuz örnek
teşkil eden olaylarla doludur.
TER
37. Bu parçadan, aşağıdakilerden hangisine ulaşıla-
maz?
T
A
-maga
Toplumsal hayatın olumlu yönde gelişmesinde aile,
büyük bir öneme sahiptir.
BLAiledeki sorunlar, toplum bütünlüğüne zarar verecek
kadar tehlikeli boyutta olabilir.
sohoble
C) Medya, olumsuz örnekler içeren yayınlarıyla toplum-
sal hayatı baltalayacak güçtedir.
Toplumdaki değerler bazı dizilerle büyük erozyona
uğramaktadır.
Nab
Toplumsal birlikteliğin sürdürülebilirliği bireylerin
uyumuna bağlıdır.
4
39-
layınız
Altın; p
metale
si gibi
yaratm
bir dör
zük, b
dönüş
altın u
dev pa
hız ile
altın
ob konus
shlarda
kimy
in nusu
Mich
39. Bu
har
A
in E)
abri
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
A Türkçe $ A 37-38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevap- layınız. Aile, toplum ağacının meyvesi olduğu gibi aynı zamanda da çekirdeğidir. Dolayısıyla ailedeki problemler toplum kaynaklıdır ve bu problemler toplumun bütününü ilgilen- diren ve çöküşüne sebep olabilecek hayati meselelerdir. Bu çöküşe sebep olmada toplumdaki önemli kurumlar- dan medyanın payı inkâr edilemez. Kitle iletişim araç- u çok güçlü olduğu yadsınamaz bir gerçektir. Medyadaki larının insan tutum ve davranışları üzerideki etkilerinin anie bazı dizilerin olumsuz etkisiyle toplumda aile kurmak ve çocuk sahibi olmak eski değerini yitirmektedir. Diziler, ölene kadar sürdürülmesi için söz verilen evliliklerin iha- netlerle, entrikalarla yıkıldığını gösteren olumsuz örnek teşkil eden olaylarla doludur. TER 37. Bu parçadan, aşağıdakilerden hangisine ulaşıla- maz? T A -maga Toplumsal hayatın olumlu yönde gelişmesinde aile, büyük bir öneme sahiptir. BLAiledeki sorunlar, toplum bütünlüğüne zarar verecek kadar tehlikeli boyutta olabilir. sohoble C) Medya, olumsuz örnekler içeren yayınlarıyla toplum- sal hayatı baltalayacak güçtedir. Toplumdaki değerler bazı dizilerle büyük erozyona uğramaktadır. Nab Toplumsal birlikteliğin sürdürülebilirliği bireylerin uyumuna bağlıdır. 4 39- layınız Altın; p metale si gibi yaratm bir dör zük, b dönüş altın u dev pa hız ile altın ob konus shlarda kimy in nusu Mich 39. Bu har A in E) abri
TYT / Türkçe
37. Atılgan'ın külliyatı az sayıda ve "hacimsiz" sayabileceğimiz
eserlerden oluşmakta. Edebiyat tarihlerinde veya eleştiri metin-
lerinde sık sık karşılaştığımız, pek cömertçe kullanıldığına şahit
olduğumuz "üretken yazar” sıfatına uyan bir yazar değildir Atıl-
gan. Ancak bu, Roland Barthes'in "yazma arzusu" dediği o yazı
yazma sevgisini Atılgan'ın hiç duymamasının değil, mükemme-
liyetçiliğinin bir sonucu olarak görülmelidir.
Bu parçadan hareketle Yusuf Atılgan ile ilgili aşağıdakiler-
den hangisine ulaşılamaz?
A) Sayıca fazla eser çıkarmak gibi bir kaygısı olmamıştır.
B) Kusursuzluğu öncelemesi, sınırlı sayıda eser vermesinde
etkili olmuştur.
C) Popüler eleştirilerde yer alan klasik nitelendirmeden uzak-
tır.
(D) Yazma sürecindeki sıkıntılı hâllerden dolayı eline kalem al-
makta zorlanmıştır.
E) Ürününün en iyi olmasını hedefleyerek üretmeye çalışmış,
eksiksizliği eser sayısının önünde tutmuştur.
3
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
TYT / Türkçe 37. Atılgan'ın külliyatı az sayıda ve "hacimsiz" sayabileceğimiz eserlerden oluşmakta. Edebiyat tarihlerinde veya eleştiri metin- lerinde sık sık karşılaştığımız, pek cömertçe kullanıldığına şahit olduğumuz "üretken yazar” sıfatına uyan bir yazar değildir Atıl- gan. Ancak bu, Roland Barthes'in "yazma arzusu" dediği o yazı yazma sevgisini Atılgan'ın hiç duymamasının değil, mükemme- liyetçiliğinin bir sonucu olarak görülmelidir. Bu parçadan hareketle Yusuf Atılgan ile ilgili aşağıdakiler- den hangisine ulaşılamaz? A) Sayıca fazla eser çıkarmak gibi bir kaygısı olmamıştır. B) Kusursuzluğu öncelemesi, sınırlı sayıda eser vermesinde etkili olmuştur. C) Popüler eleştirilerde yer alan klasik nitelendirmeden uzak- tır. (D) Yazma sürecindeki sıkıntılı hâllerden dolayı eline kalem al- makta zorlanmıştır. E) Ürününün en iyi olmasını hedefleyerek üretmeye çalışmış, eksiksizliği eser sayısının önünde tutmuştur. 3
28. Ray Bradbury, ilk baskısı 1951'de yapılan ünlü bilim
kurgu romanı Fahrenheit 451'de, işini çok seven bir
itfaiyeci olan Guy Montag etrafında baskıcı bir gelecek
toplumunu anlatır. Adını, kağıdın 451 fahrenhaytta
tutuşması gerçeğinden alan eser, kitapların itfaiyeciler
tarafından yakıldığı, insanların sadece televizyonda
beyin yıkayıcı şovlar izlediği ve kitap bulundurup düşü-
elenen insanların yok edildiği bir gelecekte geçmektedir.
Nene Televizyonun ve teknolojinin hüküm sürdüğü karanlık
Bedebir dünyada o itfaiyeciler yangın söndürmek yerine
"bazı tehlikeli nesneleri" ateşe vermektedir. Montag'ın
işi ise yasa dışı üretimlerin en tehlikelisi olarak görülen
Enle kitapları yakmaktır. Montag, yaptığı iş üzerine tek bir
nürgün dahi düşünmemiştir ve tüm zamanını televizyonlar-
brla kaplı odalarda eşi Mildred'le beraber geçirmektedir.
Montag ve eşinin durumuna bakınca bugün gelinen
Dinnoktada belki kitapların yakılmadığı söylenebilir ama
ad romandaki o uzak geleceğe adım adım yaklaşmadığı-
Ymızı kim söyleyebilir?
-BvAloe
16/05
Bu parçanın yazarının kaygılandığı durum aşağıda-
kilerden hangisidir?
A) Bazı kitapların sakıncalı görülerek yasaklanması ve
toplatılması
B) Teknolojinin egemenliğinden dolayı okuma eylemi-
nin yok olmak üzere olması
ing va
vasta
C) Eşlerin, televizyon bağımlılığından dolayı birbirine
vakit ayıramaması
Bilim kurgu kitaplarında anlatılanlara okuyucunun
pek ilgi göstermemesi
EY Teknolojinin, insanların ruh ve beden sağlığını
olumsuz yönde etkilemesi
2
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
28. Ray Bradbury, ilk baskısı 1951'de yapılan ünlü bilim kurgu romanı Fahrenheit 451'de, işini çok seven bir itfaiyeci olan Guy Montag etrafında baskıcı bir gelecek toplumunu anlatır. Adını, kağıdın 451 fahrenhaytta tutuşması gerçeğinden alan eser, kitapların itfaiyeciler tarafından yakıldığı, insanların sadece televizyonda beyin yıkayıcı şovlar izlediği ve kitap bulundurup düşü- elenen insanların yok edildiği bir gelecekte geçmektedir. Nene Televizyonun ve teknolojinin hüküm sürdüğü karanlık Bedebir dünyada o itfaiyeciler yangın söndürmek yerine "bazı tehlikeli nesneleri" ateşe vermektedir. Montag'ın işi ise yasa dışı üretimlerin en tehlikelisi olarak görülen Enle kitapları yakmaktır. Montag, yaptığı iş üzerine tek bir nürgün dahi düşünmemiştir ve tüm zamanını televizyonlar- brla kaplı odalarda eşi Mildred'le beraber geçirmektedir. Montag ve eşinin durumuna bakınca bugün gelinen Dinnoktada belki kitapların yakılmadığı söylenebilir ama ad romandaki o uzak geleceğe adım adım yaklaşmadığı- Ymızı kim söyleyebilir? -BvAloe 16/05 Bu parçanın yazarının kaygılandığı durum aşağıda- kilerden hangisidir? A) Bazı kitapların sakıncalı görülerek yasaklanması ve toplatılması B) Teknolojinin egemenliğinden dolayı okuma eylemi- nin yok olmak üzere olması ing va vasta C) Eşlerin, televizyon bağımlılığından dolayı birbirine vakit ayıramaması Bilim kurgu kitaplarında anlatılanlara okuyucunun pek ilgi göstermemesi EY Teknolojinin, insanların ruh ve beden sağlığını olumsuz yönde etkilemesi 2
urlu
ur.
ek
J-
e
5.
TYT
TÜRKÇE
Bilim insanları; 21. yüzyılın ilk çeyreğine gelindiğinde
Sanayi Devrimi'yle birlikte küresel ısınmanın ortaya
çıkmasında etkili olan ve sanayi çalışmaları ya da insan
etkisiyle kendini gösteren sera gazı salınımı kapsamında
atmosferdeki karbondioksit oranının yüzde 40, metan
gazı oranının da yüzde 150 arttığını belirtiyor.
Bu cümleden kesin olarak çıkarılabilecek yargı aşa-
ğıdakilerden hangisidir?
A) Sera gazının ilk kez 21. yüzyılda ortaya çıktığı görül-
müştür.
B) Dünyada Sanayi Devrimi'nden önce küresel ısınma
gözlenmemişt
C) Karbondioksit oranın artmasında fosil yakıt kullanı-
mi etkindir.
D) Sera gazlap, daha çok atmosferin alt tabakalarında
birikmektedir.
E) Atmosferin üst tabakalarındaki sera gazının ölçümü
yapılamamaktadır.
7.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
urlu ur. ek J- e 5. TYT TÜRKÇE Bilim insanları; 21. yüzyılın ilk çeyreğine gelindiğinde Sanayi Devrimi'yle birlikte küresel ısınmanın ortaya çıkmasında etkili olan ve sanayi çalışmaları ya da insan etkisiyle kendini gösteren sera gazı salınımı kapsamında atmosferdeki karbondioksit oranının yüzde 40, metan gazı oranının da yüzde 150 arttığını belirtiyor. Bu cümleden kesin olarak çıkarılabilecek yargı aşa- ğıdakilerden hangisidir? A) Sera gazının ilk kez 21. yüzyılda ortaya çıktığı görül- müştür. B) Dünyada Sanayi Devrimi'nden önce küresel ısınma gözlenmemişt C) Karbondioksit oranın artmasında fosil yakıt kullanı- mi etkindir. D) Sera gazlap, daha çok atmosferin alt tabakalarında birikmektedir. E) Atmosferin üst tabakalarındaki sera gazının ölçümü yapılamamaktadır. 7.
22. Sosyal medya, yani "dijital varoluş meselesi" insanları
helt daha görünür bir alana doğru çeken popüler, kültürün
geldiği noktalardan yalnızca biridir. Geçici bir şizofreni
olarak görmek istiyorum bu durumu. Geleneğin bir şey
yapmadan, bir şeyi söylemeden önce bizi engelleyen
desturunun bu tipteki mecralarda ruhunu gölge boksuna,
sanal kovalamacaya ve eleştirinin şehvetine kaptırmış
kullanıcılar nezdinde pek bir değeri yok maalesef.
Çünkü yüz yüze bakmıyoruz, sanal acımasızlığımızın
ve merhametsizliğimizin sebebi de bu, kalbi bir yerden
konuşmayınca insanın zihni de dili de kirleniyor.
Bu parçada yakınılan asıl durum aşağıdakilerden
hangisidir?
(A) Sosyal medyanın aldatıcı taraflarının ülkemizdeki
en ve çokluğu
B) Sosyal medya kullanıcılarının samimiyetsizliği ve
empati yoksunu olmas
C) Popüler kültürün getirisi olan merhametsizlik
10g
D) Gelenekçi davranmanın modern toplumlarda iş gör-
memesi
ING
E) Eleştiriyi hayat düsturunda merkeze almış kişilerin
ve
yetkin olmaması HO
Camere Diğer Sayfaya Geçiniz
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
22. Sosyal medya, yani "dijital varoluş meselesi" insanları helt daha görünür bir alana doğru çeken popüler, kültürün geldiği noktalardan yalnızca biridir. Geçici bir şizofreni olarak görmek istiyorum bu durumu. Geleneğin bir şey yapmadan, bir şeyi söylemeden önce bizi engelleyen desturunun bu tipteki mecralarda ruhunu gölge boksuna, sanal kovalamacaya ve eleştirinin şehvetine kaptırmış kullanıcılar nezdinde pek bir değeri yok maalesef. Çünkü yüz yüze bakmıyoruz, sanal acımasızlığımızın ve merhametsizliğimizin sebebi de bu, kalbi bir yerden konuşmayınca insanın zihni de dili de kirleniyor. Bu parçada yakınılan asıl durum aşağıdakilerden hangisidir? (A) Sosyal medyanın aldatıcı taraflarının ülkemizdeki en ve çokluğu B) Sosyal medya kullanıcılarının samimiyetsizliği ve empati yoksunu olmas C) Popüler kültürün getirisi olan merhametsizlik 10g D) Gelenekçi davranmanın modern toplumlarda iş gör- memesi ING E) Eleştiriyi hayat düsturunda merkeze almış kişilerin ve yetkin olmaması HO Camere Diğer Sayfaya Geçiniz
5.
bhgey abrily TBBT since liv in
En özel çeşitlerimizden birisi olan, yeni yıla özel seçkin kahve çekirdeklerimizi kavurarak ve harmanlayarak
hazırladığımız “Hatır Kahve” sizi soğuk kış günlerinde içinizi ısıtacak aromatik kahveye kavuşturuyor. Orta
hre...
ve yüksek asiditeli kahve sevenler için özenle harmanlanan çekirdekler, 250 gramlık ekonomik boyu ile raf-
lardaki yerini alıyor. "Hatır Kahve" %100 Arabica kahve çekirdeklerinin harmanlanması ve kavrulması ile üre-
tilir. Tadım testlerinde esmer şeker aromaları ve tatlı meyve aromaları ön plana çıkmıştır. Asiditesi 5 üzerin-
den 4 olarak puanlanırken, yoğunluğu 5 üzerinden 2 olarak puanlanmıştır. Afrika ve Orta Amerika'nın
karakteristik özelliklerini taşır. 250 gramlık ekonomik paketi ile diğer kahve markalarına göre fiyat anlamın-
da avantaj sağlar. Sadece kokusu ile değil, tadıyla da alışılmışın dışında olan bu kahveyi sevdiklerinizle tü-
ketmenizi öneriyoruz.
Metinde "Hatır Kahve" ile ilgili aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir?
nowlbe "risse-
Illexingbatu ud sby
alagier all belged
A) Özellikle kış aylarında tüketilmesinin uygun olduğuna
B) Bilinen kahvelerden farklı yönlerinin olduğuna
C) Fiyatının başka kahvelerle kıyaslayınca daha uygun olduğuna ✓
D) Meyve ve şeker aromalarının hissedildiğine
elash shasynsoms
ori auebl
smith ago0 n
ne nalo on
sa isipotol layjufeuvAnelhitgeblogne
OstatM gimschia ublips sb sb'main leip
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
5. bhgey abrily TBBT since liv in En özel çeşitlerimizden birisi olan, yeni yıla özel seçkin kahve çekirdeklerimizi kavurarak ve harmanlayarak hazırladığımız “Hatır Kahve” sizi soğuk kış günlerinde içinizi ısıtacak aromatik kahveye kavuşturuyor. Orta hre... ve yüksek asiditeli kahve sevenler için özenle harmanlanan çekirdekler, 250 gramlık ekonomik boyu ile raf- lardaki yerini alıyor. "Hatır Kahve" %100 Arabica kahve çekirdeklerinin harmanlanması ve kavrulması ile üre- tilir. Tadım testlerinde esmer şeker aromaları ve tatlı meyve aromaları ön plana çıkmıştır. Asiditesi 5 üzerin- den 4 olarak puanlanırken, yoğunluğu 5 üzerinden 2 olarak puanlanmıştır. Afrika ve Orta Amerika'nın karakteristik özelliklerini taşır. 250 gramlık ekonomik paketi ile diğer kahve markalarına göre fiyat anlamın- da avantaj sağlar. Sadece kokusu ile değil, tadıyla da alışılmışın dışında olan bu kahveyi sevdiklerinizle tü- ketmenizi öneriyoruz. Metinde "Hatır Kahve" ile ilgili aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? nowlbe "risse- Illexingbatu ud sby alagier all belged A) Özellikle kış aylarında tüketilmesinin uygun olduğuna B) Bilinen kahvelerden farklı yönlerinin olduğuna C) Fiyatının başka kahvelerle kıyaslayınca daha uygun olduğuna ✓ D) Meyve ve şeker aromalarının hissedildiğine elash shasynsoms ori auebl smith ago0 n ne nalo on sa isipotol layjufeuvAnelhitgeblogne OstatM gimschia ublips sb sb'main leip
olmayacak
bir işi
yaşam öyküleri geliştirmek için
sosyal yaşamda
yapmaya
Calismak
34. Yakup Kad
Karaosmanoğlu'nun ünlü romanı Yaban'ın
kahramanı Yüzbaşı Celal, savaşta yaralanınca sığındığı
Anadolu köyünde, dünya görüşünü anlatmaya çalışır
ama akıntıya kürek çeker. Yüzbaşı, köyde bir kişinin bile
olsa onu anlamasını ister. Bulduğu her fırsatta köylüyü
eleştirir, kendi dünyasını anlatır. Köyde esen rüzgârı tersine
çevirmeye çalışır. Öyle değil aslında. Köyde esmeyen
rüzgârı estirmeye çalışır. Sonuçta yaşadığı, büsbüyük bir
düş kırıklığıdır.
Alb
Bu parçada altı çizili sözle Yüzbaşı Celal karakteri
hakkında asıl anlatılmak istenen, aşağıdakilerden
hangisidir?
A Toplum tarafından anlaşılmak için yeterli bir uğraş
içinde bulunmadığı
B) Köydeki toplumsal durgunluğu değiştirmek için
Buğraştığı umun
Köylünün dünya görüşünden farklı bir dünya görüşüne
sahip olduğu
D) Düşüncelerini kabul ettirmek için, başarması mümkür
olmayan bir çaba içine girdiği
E)Kendisiyle köylü arasındaki farkı anlamakta güçlük
çektiği
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
olmayacak bir işi yaşam öyküleri geliştirmek için sosyal yaşamda yapmaya Calismak 34. Yakup Kad Karaosmanoğlu'nun ünlü romanı Yaban'ın kahramanı Yüzbaşı Celal, savaşta yaralanınca sığındığı Anadolu köyünde, dünya görüşünü anlatmaya çalışır ama akıntıya kürek çeker. Yüzbaşı, köyde bir kişinin bile olsa onu anlamasını ister. Bulduğu her fırsatta köylüyü eleştirir, kendi dünyasını anlatır. Köyde esen rüzgârı tersine çevirmeye çalışır. Öyle değil aslında. Köyde esmeyen rüzgârı estirmeye çalışır. Sonuçta yaşadığı, büsbüyük bir düş kırıklığıdır. Alb Bu parçada altı çizili sözle Yüzbaşı Celal karakteri hakkında asıl anlatılmak istenen, aşağıdakilerden hangisidir? A Toplum tarafından anlaşılmak için yeterli bir uğraş içinde bulunmadığı B) Köydeki toplumsal durgunluğu değiştirmek için Buğraştığı umun Köylünün dünya görüşünden farklı bir dünya görüşüne sahip olduğu D) Düşüncelerini kabul ettirmek için, başarması mümkür olmayan bir çaba içine girdiği E)Kendisiyle köylü arasındaki farkı anlamakta güçlük çektiği
7-
e-
mli
U-
Ini
tir.
kü
eri
tün
sik-
imi,
eye
es-
her
gili
ştir.
cak
inde
30. "Yarın" o kadar uzak ki! Bugün okur katında karşılık
buluyor olmak, yarın da okunacağımız anlamına gel-
miyor. Edebiyat tarihi, insanı ürpertecek kadar acıklı
bir mezarlıktır. Mezar taşlarından ibret almak gerek.
Ansiklopedilerde, yazar sözlüklerinde yer almış yazar-
lardan kaçının adı bugün dolaşımda? Pek çoğumuzu
kimseler hatırlamayacak. Her nesilden bir iki isim kalırsa
iyi. Hal böyleyken geleceği niye düşünmeli? Derde der-
man bir cümle çıkarsa gün gelir bir yerlerde birinin gözü-
ne ilişir. Kişinin gelecekte okunacağı üzerine kehanette
bulunması, kendini fazla önemsemesi anlamına gelir ve
herhâlde ızdıraplı bir duygudur bu.
YAYIN DEN ZI PRO
Aşağıdakilerden hangisi, bu parçada yazarın anlat-
mak istediğiyle aynı doğrultudadır?
A) Geçmişimiz unutulmuş yazar ve şairlerle doluolduğu
için günümüz sanatçılarının da geleceğe kalma nok-
tasında tedirgin olması ve ölümsülük arayışı içinde
bulunması gerekir.
B) Bir yazarın, bugün "okunuyorum" diye kendini
beğenmişlik hissine kapılması, onun sanatına zarar
verir.
C) Her asırda ismini duyurmuş bir iki sanatçının oldu-
ğunu düşünürsek geleceğe iz bırakmak için uğraş-
mak basunadır.
D) Geçmişteki yazarlardan birçoğunun bugün hatır-
lanmadığını düşünüp kendi geleceğimiz hakkında
kaygılanmak anlamsızdır.
E) Yarınını düşünen yazarlar bugünden zevk alamaz-
lar, bu da onların eserlerine olumsuz bir şekilde
yansır.
A
K
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
7- e- mli U- Ini tir. kü eri tün sik- imi, eye es- her gili ştir. cak inde 30. "Yarın" o kadar uzak ki! Bugün okur katında karşılık buluyor olmak, yarın da okunacağımız anlamına gel- miyor. Edebiyat tarihi, insanı ürpertecek kadar acıklı bir mezarlıktır. Mezar taşlarından ibret almak gerek. Ansiklopedilerde, yazar sözlüklerinde yer almış yazar- lardan kaçının adı bugün dolaşımda? Pek çoğumuzu kimseler hatırlamayacak. Her nesilden bir iki isim kalırsa iyi. Hal böyleyken geleceği niye düşünmeli? Derde der- man bir cümle çıkarsa gün gelir bir yerlerde birinin gözü- ne ilişir. Kişinin gelecekte okunacağı üzerine kehanette bulunması, kendini fazla önemsemesi anlamına gelir ve herhâlde ızdıraplı bir duygudur bu. YAYIN DEN ZI PRO Aşağıdakilerden hangisi, bu parçada yazarın anlat- mak istediğiyle aynı doğrultudadır? A) Geçmişimiz unutulmuş yazar ve şairlerle doluolduğu için günümüz sanatçılarının da geleceğe kalma nok- tasında tedirgin olması ve ölümsülük arayışı içinde bulunması gerekir. B) Bir yazarın, bugün "okunuyorum" diye kendini beğenmişlik hissine kapılması, onun sanatına zarar verir. C) Her asırda ismini duyurmuş bir iki sanatçının oldu- ğunu düşünürsek geleceğe iz bırakmak için uğraş- mak basunadır. D) Geçmişteki yazarlardan birçoğunun bugün hatır- lanmadığını düşünüp kendi geleceğimiz hakkında kaygılanmak anlamsızdır. E) Yarınını düşünen yazarlar bugünden zevk alamaz- lar, bu da onların eserlerine olumsuz bir şekilde yansır. A K
10. Servetifünuncuların en çarpıcı ortak unsurlardan biri dil kar-
şısındaki tutumlarıdır. Birinci Tanzimat neslinin aksine Ser-
tone vetifünuncular için sanat bir vasıta değil, gayedir. Başka bir
nun deyişle onlar "Sanat, sanat içindir." ilkesini benimsemişler;
leave
geniş kitleleri değil, yüksek düzeyde okuyucu zümresini he-
def almışlardır. Tevfik Fikret'in tabiriyle onlar "Veli Dayılara
hitap" gayesi gütmezler. Örnek aldıkları Batılı akımların te-
siriyle olduğu gibi tasvire yöneldikleri insanı, tabiatı ve eşya-
yı Tanzimatçılar gibi statik değil, dinamik bir şekilde ifadeye
çalışmışlardır. Onlar, mahiyeti icabı karışık ve karmaşık olan
duygu ve duyuların basit günlük dille anlatılamayacağı kana-
atinde olduklarından yeni, şahsî ve orijinal üslûplar yaratma-
ya çalışmışlardır.
hibrio muleaf Janga
Bu parçadan hareketle Tanzimat'ın I. Dönem sanatçıla-
riyla Servetifünuncuların karşılaştırıldığı aşağıdaki yar-
gilardan hangisine ulaşılamaz?
A) Tanzimatçılar edebiyatı halkı eğitmenin aracı olarak kul-
lanmış, Servetifünuncular "halk için edebiyat" anlayışı-
na ilgi göstermemiştir.
B) Tanzimatçılar için sanat bir araçtır; Servetifünuncular ise
sanatı bir amaç olarak görmüş, "Sanat, sanat içindir."
düşüncesiyle hareket etmişlerdir. gitney Iglid vid
C) Tanzimat Dönemi'nde divan edebiyatı nazım şekilleri
kullanılırken Servetifünun Dönemi'nde Batı'dan alınan
nazım biçimleri kullanılmıştır.
neo av tmpl/3
D) Tanzimat sanatçıları geniş kitlelere ulaşarak onlara hi-
tap etmeye çalışırken Servetifünuncular seçkin kimsele-
re seslenmeyi yeğlemişlerdir.
E) Tanzimatçıların işlevsel olmayan betimlemelerine kar-
şılık, Servetifünuncular betimlemelerin daha işlevsel
ullinoob
olmasına dikkat etmişlerdir. miney
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
10. Servetifünuncuların en çarpıcı ortak unsurlardan biri dil kar- şısındaki tutumlarıdır. Birinci Tanzimat neslinin aksine Ser- tone vetifünuncular için sanat bir vasıta değil, gayedir. Başka bir nun deyişle onlar "Sanat, sanat içindir." ilkesini benimsemişler; leave geniş kitleleri değil, yüksek düzeyde okuyucu zümresini he- def almışlardır. Tevfik Fikret'in tabiriyle onlar "Veli Dayılara hitap" gayesi gütmezler. Örnek aldıkları Batılı akımların te- siriyle olduğu gibi tasvire yöneldikleri insanı, tabiatı ve eşya- yı Tanzimatçılar gibi statik değil, dinamik bir şekilde ifadeye çalışmışlardır. Onlar, mahiyeti icabı karışık ve karmaşık olan duygu ve duyuların basit günlük dille anlatılamayacağı kana- atinde olduklarından yeni, şahsî ve orijinal üslûplar yaratma- ya çalışmışlardır. hibrio muleaf Janga Bu parçadan hareketle Tanzimat'ın I. Dönem sanatçıla- riyla Servetifünuncuların karşılaştırıldığı aşağıdaki yar- gilardan hangisine ulaşılamaz? A) Tanzimatçılar edebiyatı halkı eğitmenin aracı olarak kul- lanmış, Servetifünuncular "halk için edebiyat" anlayışı- na ilgi göstermemiştir. B) Tanzimatçılar için sanat bir araçtır; Servetifünuncular ise sanatı bir amaç olarak görmüş, "Sanat, sanat içindir." düşüncesiyle hareket etmişlerdir. gitney Iglid vid C) Tanzimat Dönemi'nde divan edebiyatı nazım şekilleri kullanılırken Servetifünun Dönemi'nde Batı'dan alınan nazım biçimleri kullanılmıştır. neo av tmpl/3 D) Tanzimat sanatçıları geniş kitlelere ulaşarak onlara hi- tap etmeye çalışırken Servetifünuncular seçkin kimsele- re seslenmeyi yeğlemişlerdir. E) Tanzimatçıların işlevsel olmayan betimlemelerine kar- şılık, Servetifünuncular betimlemelerin daha işlevsel ullinoob olmasına dikkat etmişlerdir. miney