Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

TYT
Paragraf Dene
----
O insanların çoğu yerin altında çürümüş, toplumun naz-
li belleğinde de yitip gitmiştir. Hasan Çiçek Sokağı. Kimdir
Hasan Çiçek? Onun kim olduğunu mahallenin muhtarı da
bilmez. Ama sorana Hasan Çiçek Sokağı'nı çocuklar bile
gösterirler. Gel amca ben seni oraya götüreyim, der çocuk.
Kısacası adı sokakta yaşıyor olsa da Hasan Çiçek yok olup
gitmiştir. Hasan Çiçek bir bilim adamı mıdır, bir romanci mi-
dır, bir para babası mıdır, uçağıyla kırk yıl önce yere çakıl-
mış bir pilot mudur? Denizin ortasında süzüle süzüle giden
bir gemi görürsünüz. Geminin burnunda Sıtkı Baba yazıyor.
Kim ki Sıtkı Baba? Kaptana sorsak bilir mi?
Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre aşağıdaki-
lerden hangisi getirilebilir?
A) Vatanı uğruna kendini feda etmiş birçok kahramanın adı
bile bilinmez.
B) Hiçbir kahraman adı sonsuza dek yaşasın diye kahra-
manlık yapmaz.
Sokaklara genellikle saygın insanların adlarını verirler.
D) Sokaklara adlarının verilmesi kimi zaman kahramanlara
yapılan en büyük kötülüktür.
E Toplum tarafından pek bilinmeyen insanlar sokaklara
adları verilince ünlü olur.
ilk bölümünde altın ve patrol
En Yayınları
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
TYT Paragraf Dene ---- O insanların çoğu yerin altında çürümüş, toplumun naz- li belleğinde de yitip gitmiştir. Hasan Çiçek Sokağı. Kimdir Hasan Çiçek? Onun kim olduğunu mahallenin muhtarı da bilmez. Ama sorana Hasan Çiçek Sokağı'nı çocuklar bile gösterirler. Gel amca ben seni oraya götüreyim, der çocuk. Kısacası adı sokakta yaşıyor olsa da Hasan Çiçek yok olup gitmiştir. Hasan Çiçek bir bilim adamı mıdır, bir romanci mi- dır, bir para babası mıdır, uçağıyla kırk yıl önce yere çakıl- mış bir pilot mudur? Denizin ortasında süzüle süzüle giden bir gemi görürsünüz. Geminin burnunda Sıtkı Baba yazıyor. Kim ki Sıtkı Baba? Kaptana sorsak bilir mi? Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre aşağıdaki- lerden hangisi getirilebilir? A) Vatanı uğruna kendini feda etmiş birçok kahramanın adı bile bilinmez. B) Hiçbir kahraman adı sonsuza dek yaşasın diye kahra- manlık yapmaz. Sokaklara genellikle saygın insanların adlarını verirler. D) Sokaklara adlarının verilmesi kimi zaman kahramanlara yapılan en büyük kötülüktür. E Toplum tarafından pek bilinmeyen insanlar sokaklara adları verilince ünlü olur. ilk bölümünde altın ve patrol En Yayınları
TYT
f Denemesi 21
a
15. Geleneksel anlayışa göre, edebiyat eleştirisinin amacı tarih-
sel gerçekliği ortaya koymaktı ve edebî eseri yaratıldığı döne
min koşullarına göre nesnel bir şekilde değerlendirmekte
ni tarihselcilik, geçmişi anlamlandırma sürecine bugünü de
dahil eder, öznel değerlendirmelere izin verir. Çünkü insanı,
yani tarihi aktaran varlığı, "nesnel" bulmaz. Yeni tarihselcilik,
tarihin insan zihninde yeniden üretildiğine, yani "kurmaca" ol-
duğuna vurgu yapar. Diğer yandan, "ötekileştirilenler" üze-
rinde durur. Tarihe yön veren, onun seyrini değiştiren savaş-
ların, yıkımların, büyük olayların kendileriyle değil de, onlara
şahitlik edenlerin yaşam hikâyeleriyle ilgilenir.
Bu parçaya göre geleneksel anlayışla yeni tarihselcili-
ğin tarihe bakışındaki fark aşağıdakilerden hangisidir?
A Gelenekselciler olaylara, yeni tarihselciler kişilere odak-
lanır.
B) Gelenekselciler değerlendirmelerinde nesnel olmayı, ye-
ni tarihselciler öznel olmayı öne çıkarır.
Gelenekselciler savaşları, yıkımları büyük olayları dikka-
te almazken yeni tarihselciler bunları merkeze alır.
Gelenekselciler tarihsel gerçekliğin kurmaca olduğunu
göz ardı ederken yeni tarihselciler bunu önemser.
Gelenekselciler tarihsel olayların gerçekliğini yeni tarih-
selcilerden daha çok önemser.
16. Amerikalı bağımsız sinemacıların ilk amaçları düşük bütçe-
li filmlerle estetik kaygıları ön planda tutarak izleyiciye ulaş-
maktı. Tabii düşük bütçeyle çektikleri filmlerde ayrı bir anlatı
17.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
TYT f Denemesi 21 a 15. Geleneksel anlayışa göre, edebiyat eleştirisinin amacı tarih- sel gerçekliği ortaya koymaktı ve edebî eseri yaratıldığı döne min koşullarına göre nesnel bir şekilde değerlendirmekte ni tarihselcilik, geçmişi anlamlandırma sürecine bugünü de dahil eder, öznel değerlendirmelere izin verir. Çünkü insanı, yani tarihi aktaran varlığı, "nesnel" bulmaz. Yeni tarihselcilik, tarihin insan zihninde yeniden üretildiğine, yani "kurmaca" ol- duğuna vurgu yapar. Diğer yandan, "ötekileştirilenler" üze- rinde durur. Tarihe yön veren, onun seyrini değiştiren savaş- ların, yıkımların, büyük olayların kendileriyle değil de, onlara şahitlik edenlerin yaşam hikâyeleriyle ilgilenir. Bu parçaya göre geleneksel anlayışla yeni tarihselcili- ğin tarihe bakışındaki fark aşağıdakilerden hangisidir? A Gelenekselciler olaylara, yeni tarihselciler kişilere odak- lanır. B) Gelenekselciler değerlendirmelerinde nesnel olmayı, ye- ni tarihselciler öznel olmayı öne çıkarır. Gelenekselciler savaşları, yıkımları büyük olayları dikka- te almazken yeni tarihselciler bunları merkeze alır. Gelenekselciler tarihsel gerçekliğin kurmaca olduğunu göz ardı ederken yeni tarihselciler bunu önemser. Gelenekselciler tarihsel olayların gerçekliğini yeni tarih- selcilerden daha çok önemser. 16. Amerikalı bağımsız sinemacıların ilk amaçları düşük bütçe- li filmlerle estetik kaygıları ön planda tutarak izleyiciye ulaş- maktı. Tabii düşük bütçeyle çektikleri filmlerde ayrı bir anlatı 17.
19. Emeviler Dönemi, İslam kütüphaneciliğinin başlangıç
devri olarak kabul edilir. Emevilerin ilk halifesi Muaviye i
zamanında Şam'da resmi bir kütüphanenin kurulduğu
bilinmektedir. Bazı âlimlerin evlerinde de özel kütüp-
haneler mevcuttur. Muaviye'nin kurduğu kütüphanede
"sâhibü'l-mesâhif" diye nitelenen bir kütüphaneci görev-
lendirilmiştir. Bu kütüphaneler, insanların çeşitli konularda
bilinçlenmesine ve İslam-bilim ilişkisinin artmasına sebep
olmuştur.
Bu parçadan hareketle İslam kütüphaneleri ile ilgili
aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Devlet kanalıyla oluşturulması belli bir düzen içinde
olmasını sağlamıştır.
B) Müslümanların bilime olan meraklarından oluşturul-
muştur.
C) Eğitim öğretim faaliyetlerinde önemli bir konuma sahip-
tir.b
DY Içindeki kaynakların hepsi İslami ilimlere yöneliktir.
Devlete ait ve şahsa ait kütüphaneler mevcuttur.
S
A
A
M
A
2
21
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
19. Emeviler Dönemi, İslam kütüphaneciliğinin başlangıç devri olarak kabul edilir. Emevilerin ilk halifesi Muaviye i zamanında Şam'da resmi bir kütüphanenin kurulduğu bilinmektedir. Bazı âlimlerin evlerinde de özel kütüp- haneler mevcuttur. Muaviye'nin kurduğu kütüphanede "sâhibü'l-mesâhif" diye nitelenen bir kütüphaneci görev- lendirilmiştir. Bu kütüphaneler, insanların çeşitli konularda bilinçlenmesine ve İslam-bilim ilişkisinin artmasına sebep olmuştur. Bu parçadan hareketle İslam kütüphaneleri ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Devlet kanalıyla oluşturulması belli bir düzen içinde olmasını sağlamıştır. B) Müslümanların bilime olan meraklarından oluşturul- muştur. C) Eğitim öğretim faaliyetlerinde önemli bir konuma sahip- tir.b DY Içindeki kaynakların hepsi İslami ilimlere yöneliktir. Devlete ait ve şahsa ait kütüphaneler mevcuttur. S A A M A 2 21
6.
adları verilince ünlü olur.
1. Tuz, insanlık tarihinin büyük bölümünde altın ve petrol
ile aynpekonomik öneme sahip olmuştur.
II. Maaş sözcüğü, ücretlerin bir zamanlar tuz olarak nasıl
ödendiğiyle bağlantılıydı dahası, asker kelimesinin kö-
keni de tuzla ödenen biriyle ilgilidir.
Yukarıda verilen II numaralı cümle için aşağıdakilerden
hangisi söylenebilir?
1. cümlede ifade edilen konuyla çelişen farklı bir durum-
dan söz edilmektedir.
BY I. cümlede anlatılan durumun sebep olduğu bir olum-
suzluktan bahsedilmektedir.
C) I. cümledeki olgunun, tarihin bütün dönemlerinde ge-
çerli olduğu dile getirilmektedir.
I. cümlede belirtilen olgu örneklendirme yoluyla destek-
lenmektedir.
1. cümlede değinilen düşüncenin bilimsel olarak kanıt-
landığı gösterilmektedir.
EN
En Yayınları
2
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
6. adları verilince ünlü olur. 1. Tuz, insanlık tarihinin büyük bölümünde altın ve petrol ile aynpekonomik öneme sahip olmuştur. II. Maaş sözcüğü, ücretlerin bir zamanlar tuz olarak nasıl ödendiğiyle bağlantılıydı dahası, asker kelimesinin kö- keni de tuzla ödenen biriyle ilgilidir. Yukarıda verilen II numaralı cümle için aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? 1. cümlede ifade edilen konuyla çelişen farklı bir durum- dan söz edilmektedir. BY I. cümlede anlatılan durumun sebep olduğu bir olum- suzluktan bahsedilmektedir. C) I. cümledeki olgunun, tarihin bütün dönemlerinde ge- çerli olduğu dile getirilmektedir. I. cümlede belirtilen olgu örneklendirme yoluyla destek- lenmektedir. 1. cümlede değinilen düşüncenin bilimsel olarak kanıt- landığı gösterilmektedir. EN En Yayınları 2
eyin-
arı,
mış
na-
ip
u
e
deki insanları seven ve onlara değer veren kisi
ler, başarılı ve mutlu olur.
Kitapların, bireye, yaşadıklarını ve tanık olduklarını anlamlı
kılmak gibi çok önemli bir katkısı vardır. Ayrıca kitaplar ede-
biyat uygarlığının temel taşını da oluşturma görevini üstlenir.
Toplumu oluşturan bireylerin çağdaş bir yaşama ulaşmasın-
da kitapla iç içe yaşamalarının önemi de yadsınamaz. Kitap
okuyarak aydınlanan bireyler, topluma yararlı olur ve top-
luma sağladıkları yarardan dolayı mutluluk duyarlar. Bütün
bunların farkında olan yazarlar da yapıtlarını her okuyanın
anlayabileceği bir dille ortaya koymaya özen gösterir.
Bu parçada anlatılmak isteneni karşılayan en kapsamlı
yargı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kitapların bireyi, dolayısıyla da toplumları aydınlatma
görevinin bilincinde olan yazarlar, her okuyana ulaşma
isteği ile açık bir dil kullanır.
B) Kitap okumak, insanı mutlu ve başarılı kıldığı için bu kişi-
nin çevresindeki insanlar da mutlu hissederler kendilerini.
C) Her insan, toplumunu ileri götürme çabası içindedir ki bunun
bilincine en iyi varanlar da hep şair ve yazarlar olmuştur.
D) Kitap okuma alışkanlığına sahip olan bireyler, evrensel bari-
si sağlanmasına katkı sağlayabilecek kapasiteye sahiptir.
E) Cadaş uygarlık seviyesine yükselmiş olan milletler, sa-
atçıları, bireylere yol gösteren; bireyleri, kitap okuyan
milletlerdir.
8.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
eyin- arı, mış na- ip u e deki insanları seven ve onlara değer veren kisi ler, başarılı ve mutlu olur. Kitapların, bireye, yaşadıklarını ve tanık olduklarını anlamlı kılmak gibi çok önemli bir katkısı vardır. Ayrıca kitaplar ede- biyat uygarlığının temel taşını da oluşturma görevini üstlenir. Toplumu oluşturan bireylerin çağdaş bir yaşama ulaşmasın- da kitapla iç içe yaşamalarının önemi de yadsınamaz. Kitap okuyarak aydınlanan bireyler, topluma yararlı olur ve top- luma sağladıkları yarardan dolayı mutluluk duyarlar. Bütün bunların farkında olan yazarlar da yapıtlarını her okuyanın anlayabileceği bir dille ortaya koymaya özen gösterir. Bu parçada anlatılmak isteneni karşılayan en kapsamlı yargı aşağıdakilerden hangisidir? A) Kitapların bireyi, dolayısıyla da toplumları aydınlatma görevinin bilincinde olan yazarlar, her okuyana ulaşma isteği ile açık bir dil kullanır. B) Kitap okumak, insanı mutlu ve başarılı kıldığı için bu kişi- nin çevresindeki insanlar da mutlu hissederler kendilerini. C) Her insan, toplumunu ileri götürme çabası içindedir ki bunun bilincine en iyi varanlar da hep şair ve yazarlar olmuştur. D) Kitap okuma alışkanlığına sahip olan bireyler, evrensel bari- si sağlanmasına katkı sağlayabilecek kapasiteye sahiptir. E) Cadaş uygarlık seviyesine yükselmiş olan milletler, sa- atçıları, bireylere yol gösteren; bireyleri, kitap okuyan milletlerdir. 8.
4. I. XVIII. yüzyılda Osmanlı Devleti'nin Avrupa kar-
şısındaki durumu Osmanlının sahip olduğu ge-
leneksel Avrupa algısının değişmesine sebep
olmuştur.
II. Osmanlı Devleti'nin Avrupa'ya göndermiş olduğu
elçilerin Avrupa'ya dair tutmuş oldukları raporlar,
Osmanlı toplumunun Avrupa'ya bakışını yansıt-
ması açısından çok önemli kaynaklardır.
III. Toplumların birbirini algılayışları, farklılıkları yo-
rumlayış biçimleri, gündelik yaşamdan politikaya,
kültürel ilişkilerden diplomasiye kadar geniş alan-
da sonuçlar doğurabilmektedir.
IV. Elçiler Avrupa'da elde ettikleri izlenimlerini sefa-
retname adı verilen raporlarına aktarmışlardır.
V. Bunun sonucunda Avrupa'da meydana gelen ge-
lişmeleri izlemek maksadıyla birçok elçi Avrupa
ülkelerine gönderilmiştir.
Yukarıda numaralanmış cümlelerden anlamlı bir
paragraf oluşturulursa sondan üçüncü cümle
hangisi olur?
A) I
B) II
C) III
D) IV
E) V
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
4. I. XVIII. yüzyılda Osmanlı Devleti'nin Avrupa kar- şısındaki durumu Osmanlının sahip olduğu ge- leneksel Avrupa algısının değişmesine sebep olmuştur. II. Osmanlı Devleti'nin Avrupa'ya göndermiş olduğu elçilerin Avrupa'ya dair tutmuş oldukları raporlar, Osmanlı toplumunun Avrupa'ya bakışını yansıt- ması açısından çok önemli kaynaklardır. III. Toplumların birbirini algılayışları, farklılıkları yo- rumlayış biçimleri, gündelik yaşamdan politikaya, kültürel ilişkilerden diplomasiye kadar geniş alan- da sonuçlar doğurabilmektedir. IV. Elçiler Avrupa'da elde ettikleri izlenimlerini sefa- retname adı verilen raporlarına aktarmışlardır. V. Bunun sonucunda Avrupa'da meydana gelen ge- lişmeleri izlemek maksadıyla birçok elçi Avrupa ülkelerine gönderilmiştir. Yukarıda numaralanmış cümlelerden anlamlı bir paragraf oluşturulursa sondan üçüncü cümle hangisi olur? A) I B) II C) III D) IV E) V
5-6. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplan-
dırınız.
Alışkanlıklar, aynı durum ve şartlar altında sık sık
sergilenen ve kendiliğinden gerçekleşen davranış-
lar olarak tanımlanabilir. Genellikle bir davranışın
alışkanlık haline gelmesi için 21 gün gerektiği ifa-
de edilir. Bir plastik cerrah olan Dr. Maxwell Maltz
1960 yılında yayımlanan Psyco-Cybernetics adlı
kitabında ameliyat olan hastaların 21 günde yeni
görüntülerine alıştıklarını belirtmiş. Peki, bir davra-
nış gerçekte ne kadar sürede alışkanlık haline ge-
lir? Londra Üniversite Koleji bir davranışın alışkan-
lık haline gelmesinin ne kadar süreceğini araştırdı.
Katılımcılar kazanmak istedikleri alışkanlıkla ilgili
davranışları ne sıklıkla sergilediklerini bir form üze-
rine not ettiler. Çalışma yöntemine uyum sağlayan
39 katılımcının verileri üzerinden elde edilen sonuç-
lara göre, alışkanlık edinme süresinin alışkanlığın
gerekliliği ve kişinin öz denetimine göre değiştiği
görüldü.
5. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden
verilenlerden hangileri yoktur?
A) Tanımlama
B) Tanık gösterme
Benzetme
İkileme
Örnekleme
6. Alışkanlığın anlatıldığı bu parçada aşağıda-
kilerden hangisine ulaşılamaz?
-A) Alışkanlığın sıkça tekrarlanan ve otomatik
olarak gerçekleşen davranışlar olduğu
B) Bir davranışın alışkanlık haline gelmesi için
21 gün tekrar edilmesi gerektiği
C) Estetik ameliyat olan bireylerin 21 günde
yeni görüntülerine alıştığı ile ilgili bir görüşün
olduğu
D) Alışkanlık için gereken süresinin hesaplan-
ması ile ilgili bir araştırma yapıldığı
E) Davranışın birey için ne kadar gerekliği ol-
duğunun alışkanlık kazanımı için önemli
olduğu
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
5-6. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplan- dırınız. Alışkanlıklar, aynı durum ve şartlar altında sık sık sergilenen ve kendiliğinden gerçekleşen davranış- lar olarak tanımlanabilir. Genellikle bir davranışın alışkanlık haline gelmesi için 21 gün gerektiği ifa- de edilir. Bir plastik cerrah olan Dr. Maxwell Maltz 1960 yılında yayımlanan Psyco-Cybernetics adlı kitabında ameliyat olan hastaların 21 günde yeni görüntülerine alıştıklarını belirtmiş. Peki, bir davra- nış gerçekte ne kadar sürede alışkanlık haline ge- lir? Londra Üniversite Koleji bir davranışın alışkan- lık haline gelmesinin ne kadar süreceğini araştırdı. Katılımcılar kazanmak istedikleri alışkanlıkla ilgili davranışları ne sıklıkla sergilediklerini bir form üze- rine not ettiler. Çalışma yöntemine uyum sağlayan 39 katılımcının verileri üzerinden elde edilen sonuç- lara göre, alışkanlık edinme süresinin alışkanlığın gerekliliği ve kişinin öz denetimine göre değiştiği görüldü. 5. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden verilenlerden hangileri yoktur? A) Tanımlama B) Tanık gösterme Benzetme İkileme Örnekleme 6. Alışkanlığın anlatıldığı bu parçada aşağıda- kilerden hangisine ulaşılamaz? -A) Alışkanlığın sıkça tekrarlanan ve otomatik olarak gerçekleşen davranışlar olduğu B) Bir davranışın alışkanlık haline gelmesi için 21 gün tekrar edilmesi gerektiği C) Estetik ameliyat olan bireylerin 21 günde yeni görüntülerine alıştığı ile ilgili bir görüşün olduğu D) Alışkanlık için gereken süresinin hesaplan- ması ile ilgili bir araştırma yapıldığı E) Davranışın birey için ne kadar gerekliği ol- duğunun alışkanlık kazanımı için önemli olduğu
3. Tatlıcı Sokağı, öyle dardır ki ancak kedilerle çoculdar
sığabilir. İçine hiçbir yabancıyı almayan yabani bir sokağa
soğuk bir şubat sabahı, korkunç soluğuyla bir kamyon
girmek istedi. Kışın ayazına çıkmak istemeyen bizler,
sıcacık yataklarımızda, senaryosunu kendi yazdığımız
rüyalanı tembelce seyrederken narayı andıran bir ses
duyarak uyandık.
Bu parçanın dil ve anlatım özellikleri ile ilgili aşağı-
dakilerden hangisi söylenemez
Doğrudan anlatım yapılmıştır.
B Kişileştirme vardik
Kahraman anlatıcının bakış açısı kullanılmıştır.
D) Abartıya yer verilmiştir.
EDüşsel anlatıma başvurulmuştur.
MEB
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
3. Tatlıcı Sokağı, öyle dardır ki ancak kedilerle çoculdar sığabilir. İçine hiçbir yabancıyı almayan yabani bir sokağa soğuk bir şubat sabahı, korkunç soluğuyla bir kamyon girmek istedi. Kışın ayazına çıkmak istemeyen bizler, sıcacık yataklarımızda, senaryosunu kendi yazdığımız rüyalanı tembelce seyrederken narayı andıran bir ses duyarak uyandık. Bu parçanın dil ve anlatım özellikleri ile ilgili aşağı- dakilerden hangisi söylenemez Doğrudan anlatım yapılmıştır. B Kişileştirme vardik Kahraman anlatıcının bakış açısı kullanılmıştır. D) Abartıya yer verilmiştir. EDüşsel anlatıma başvurulmuştur. MEB
25. (1) Kültür, bir toplumun kendine özgü inanış, duyuş, ya-
şayış ve üretiş tarzının tümüdür. (II) Bir başka deyişle bir
toplumun ürettiği maddi ve manevi değerler bütünüdür.
(III) Dil, edebiyat, tarih, gelenek manevi;, resim, hey-
kel, sinema, spor gibi ögeler de maddi unsurlardandır.
(IV) Öğrenilen bir özellik sunan kültür zorunlu olarak top-
luluğu, toplumu, insan ilişkilerini gerekli kılar. (V) Aile,
mahalle, sosyal ortamlar, arkadaşlık gruplanı, eğitim
kurumları, diğer toplumsal kurumlar kültürün öğrenilme
alanlarıdır. (VI) Bu durum belli başlı ortamları ve aktörleri
yani insanları da gerekli kılar.
Bu parça iki paragrafa bölünmek istendiğinde birincil
paragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle biuril-
melidir?
I
A) 1 B) ||
CMT
D) IV
E) V
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
25. (1) Kültür, bir toplumun kendine özgü inanış, duyuş, ya- şayış ve üretiş tarzının tümüdür. (II) Bir başka deyişle bir toplumun ürettiği maddi ve manevi değerler bütünüdür. (III) Dil, edebiyat, tarih, gelenek manevi;, resim, hey- kel, sinema, spor gibi ögeler de maddi unsurlardandır. (IV) Öğrenilen bir özellik sunan kültür zorunlu olarak top- luluğu, toplumu, insan ilişkilerini gerekli kılar. (V) Aile, mahalle, sosyal ortamlar, arkadaşlık gruplanı, eğitim kurumları, diğer toplumsal kurumlar kültürün öğrenilme alanlarıdır. (VI) Bu durum belli başlı ortamları ve aktörleri yani insanları da gerekli kılar. Bu parça iki paragrafa bölünmek istendiğinde birincil paragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle biuril- melidir? I A) 1 B) || CMT D) IV E) V
23. (1) Şiirin güzelliği söylenişinden geliyor. (II) Doğru söze ne
denir? (III) Ama iş bu kadarla bitmiyor. (IV) Şiirin arkasın-
da birini arıyor gözlerimiz, derdimizi dert bilen, bizi bu
dertten kurtarmak için çırpınan birini. (V) Yoksa geri dü-
şüncelerle yoğrulmuş kafa, şiire fayda sağlamak yerine
zarar verir.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinden
sonra "Şair ister istemez bir düşünür olmak zorundadır,
hem de ileriyi gören bir düşünür." cümlesi getirilirse
parçanın anlam bütünlüğü bozulmaz?
A) I B) II
C) III
D) IV
24. Bazen ne yapmal
E) V
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
23. (1) Şiirin güzelliği söylenişinden geliyor. (II) Doğru söze ne denir? (III) Ama iş bu kadarla bitmiyor. (IV) Şiirin arkasın- da birini arıyor gözlerimiz, derdimizi dert bilen, bizi bu dertten kurtarmak için çırpınan birini. (V) Yoksa geri dü- şüncelerle yoğrulmuş kafa, şiire fayda sağlamak yerine zarar verir. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinden sonra "Şair ister istemez bir düşünür olmak zorundadır, hem de ileriyi gören bir düşünür." cümlesi getirilirse parçanın anlam bütünlüğü bozulmaz? A) I B) II C) III D) IV 24. Bazen ne yapmal E) V
Deneme 4
18. Varlığı konusunda pek çok tartışmanın yürütüldü-
ğü ve Fuat Uzkınay tarafından çekildiği öne sürülen
Ayastefanos'taki Rus Abidesi'nin Yıkılışı filminin izine
bugüne kadar rastlanmamış olması da ilk yerli filmin
hangisi olduğu konusundaki tartışmaların hâlâ sürme-
sine neden olmaktadır. Bu filmin çekilmediği, çekilirken
yandığı, çekilip kaybolduğu ya da daha sonra Merkez
Sinema Dairesinin arşivinden çalındığı, taşınırken başka
filmlerle karıştığı gibi bir dizi iddia da söz konusudur. Hiçbiri
henüz kanıtlanamayan bütün bu iddialar, ----
Bu parçanın sonuna aşağıdakilerden hangisi geti-
rilirse "Ayastefanos Rus Abidesi'nin Yıkılışı filminin
bulunamayışının filmcilik çalışmalarımızla ilgili büyük bir
kayba neden olduğu ifade edilmiş otar?
A) Türk sinema tarihini eldeki verilerin durumuna göre
ve gerçekçi bir anlayısla yeni baştan yazmamız
gerektiği gerçegini değiştirmiyor
B) filmciliğimizin ilk örneği ile elde edebileceğimiz kaza-
nimlardan mahrum olduğumuz gerçeğini kabullen-
memiz gerektiğini söylüyor
C) bu ilk örnek sayesinde dünya film tarihinde alabi-
leceğimiz köklü yeri ne yazık ki biraz daha yakına
çekmemize neden oluyor
D) bu söylentilerin aslında tamamıyla romantik ve
kanıtlanması olanaksız bir hayalden ibaret olabile-
ceği gerçeği ile yuzleşmemizi gerektiriyor
E) filmciliğimizin köşe taşlarından birine ulaşabilmek
için belki uluslararası çapta daha çok çaba sarf
etmemiz gerektiğini gösteriyor
YAYIN DENİZİ PRO
19.
2
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Deneme 4 18. Varlığı konusunda pek çok tartışmanın yürütüldü- ğü ve Fuat Uzkınay tarafından çekildiği öne sürülen Ayastefanos'taki Rus Abidesi'nin Yıkılışı filminin izine bugüne kadar rastlanmamış olması da ilk yerli filmin hangisi olduğu konusundaki tartışmaların hâlâ sürme- sine neden olmaktadır. Bu filmin çekilmediği, çekilirken yandığı, çekilip kaybolduğu ya da daha sonra Merkez Sinema Dairesinin arşivinden çalındığı, taşınırken başka filmlerle karıştığı gibi bir dizi iddia da söz konusudur. Hiçbiri henüz kanıtlanamayan bütün bu iddialar, ---- Bu parçanın sonuna aşağıdakilerden hangisi geti- rilirse "Ayastefanos Rus Abidesi'nin Yıkılışı filminin bulunamayışının filmcilik çalışmalarımızla ilgili büyük bir kayba neden olduğu ifade edilmiş otar? A) Türk sinema tarihini eldeki verilerin durumuna göre ve gerçekçi bir anlayısla yeni baştan yazmamız gerektiği gerçegini değiştirmiyor B) filmciliğimizin ilk örneği ile elde edebileceğimiz kaza- nimlardan mahrum olduğumuz gerçeğini kabullen- memiz gerektiğini söylüyor C) bu ilk örnek sayesinde dünya film tarihinde alabi- leceğimiz köklü yeri ne yazık ki biraz daha yakına çekmemize neden oluyor D) bu söylentilerin aslında tamamıyla romantik ve kanıtlanması olanaksız bir hayalden ibaret olabile- ceği gerçeği ile yuzleşmemizi gerektiriyor E) filmciliğimizin köşe taşlarından birine ulaşabilmek için belki uluslararası çapta daha çok çaba sarf etmemiz gerektiğini gösteriyor YAYIN DENİZİ PRO 19. 2
●
Konusunu günlük yaşamdan almasına karşın, kullandı-
ğı dil ve anlatımındaki pürüzler yüzünden, söyledikleri
gereği gibi anlaşılmıyor.
Yüzeysel bilgilere dayanarak yaptığı ruh bilimsel çözüm-
lemeler, yapıtın dokusu içinde belirli bir işlev taşımıyor.
Bu iki parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi
söylenebilir?
A) Farklı görüşlerin aslında birbirini desteklediğini göster-
mektedirler.
B) İki farklı konuya ilişkin ortak bir görüş olduğunu vurgu-
lamaktadırlar.
C) Aynı olguya dair farklı değerlendirmelerin varlığı dile ge-
tirilmektedir.
D) Aynı düşünceyi pekiştirmeye yönelik farklı örnekler sun-
maktadırlar.
E) Bağımsız iki konuya ilişkin ortak ve benzer noktalar ör-
neklerle somutlaştırılmaktadır.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
● Konusunu günlük yaşamdan almasına karşın, kullandı- ğı dil ve anlatımındaki pürüzler yüzünden, söyledikleri gereği gibi anlaşılmıyor. Yüzeysel bilgilere dayanarak yaptığı ruh bilimsel çözüm- lemeler, yapıtın dokusu içinde belirli bir işlev taşımıyor. Bu iki parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A) Farklı görüşlerin aslında birbirini desteklediğini göster- mektedirler. B) İki farklı konuya ilişkin ortak bir görüş olduğunu vurgu- lamaktadırlar. C) Aynı olguya dair farklı değerlendirmelerin varlığı dile ge- tirilmektedir. D) Aynı düşünceyi pekiştirmeye yönelik farklı örnekler sun- maktadırlar. E) Bağımsız iki konuya ilişkin ortak ve benzer noktalar ör- neklerle somutlaştırılmaktadır.
23. Yaşar Kemal Ince Memed'i iki bin sayfada anlatırken
Çakırcalı'yı yüz elli sayfaya sığdırmış. İşe "Memed Efe'yi
anlatayım ama novella olsun." diye başlamadığı ortada.
Büyük laf konuşmak istemem ve kendini ispat çizgisini
çoktan aşmış yazarlar için söylemiyorum ama işe novella
yazmak için başlamak bana çok dürüstçe gelmiyor. Daha
ucuz olsun, sıradan okur okusun ve daha çok satsın... Ucuz
muşamba üretip sürümden kazanmak gibi bir şey bu. Bizim
romanlarımızın kısa oluşu ise hem okuyucuyu sıkmamak
hem anlatının kıvamını bozmamaktandır. Söz tılsımdır ve
ancak kıvamındaysa hoşnutluk verir.
Bu parçada aşağıdakilerin hangisinden
yakınılmaktadır?
A) Novella kavramına yanlış karşılık verilmesinden
B) Uzun romanların edebî değerinin azlığından
C) Çok satılan roman yazmanın sakıncalarından
D) Yeni romancıların usta romancılardan yeterince
yararlanmamasından
E) Kısa roman yazarlarının yazma amaçlarındaki
değişiklikten
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
23. Yaşar Kemal Ince Memed'i iki bin sayfada anlatırken Çakırcalı'yı yüz elli sayfaya sığdırmış. İşe "Memed Efe'yi anlatayım ama novella olsun." diye başlamadığı ortada. Büyük laf konuşmak istemem ve kendini ispat çizgisini çoktan aşmış yazarlar için söylemiyorum ama işe novella yazmak için başlamak bana çok dürüstçe gelmiyor. Daha ucuz olsun, sıradan okur okusun ve daha çok satsın... Ucuz muşamba üretip sürümden kazanmak gibi bir şey bu. Bizim romanlarımızın kısa oluşu ise hem okuyucuyu sıkmamak hem anlatının kıvamını bozmamaktandır. Söz tılsımdır ve ancak kıvamındaysa hoşnutluk verir. Bu parçada aşağıdakilerin hangisinden yakınılmaktadır? A) Novella kavramına yanlış karşılık verilmesinden B) Uzun romanların edebî değerinin azlığından C) Çok satılan roman yazmanın sakıncalarından D) Yeni romancıların usta romancılardan yeterince yararlanmamasından E) Kısa roman yazarlarının yazma amaçlarındaki değişiklikten
4.
yeninde hafifee
oynamak
Yazarla ilk defa bu deneme tarzı kitap sayesinde tanıştık.
Bizim için geç kalmış bir tanışma oldu. Okurun rahatını
bozmaktan çekinmeyen üslubu ve akıcı kalemi ile dikkat
çekici bir çalışma olmuş Aramızdaki Ağaç.
Bu parçada altı çizili söz ile anlatılmak istenen aşağı-
dakilerden hangisidir?
A) Okurun duygularını harekete geçirmeye çalışan bir an-
Matımın benimsenmesi
B) Okuru düşünceleri yönüyle rencide edecek bir dil kulla-
nılması
C) Okurun anlatılanlarla ilgili farkındalık kazanmasını sağ-
layıcı bir dil kullanılması
D) Yazarın kimseye aldırmayan, fütursuzca bir üslup kul-
lanması
E) Okurla karşılıklı konuşuyor gibi bir dil kullanılması
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
4. yeninde hafifee oynamak Yazarla ilk defa bu deneme tarzı kitap sayesinde tanıştık. Bizim için geç kalmış bir tanışma oldu. Okurun rahatını bozmaktan çekinmeyen üslubu ve akıcı kalemi ile dikkat çekici bir çalışma olmuş Aramızdaki Ağaç. Bu parçada altı çizili söz ile anlatılmak istenen aşağı- dakilerden hangisidir? A) Okurun duygularını harekete geçirmeye çalışan bir an- Matımın benimsenmesi B) Okuru düşünceleri yönüyle rencide edecek bir dil kulla- nılması C) Okurun anlatılanlarla ilgili farkındalık kazanmasını sağ- layıcı bir dil kullanılması D) Yazarın kimseye aldırmayan, fütursuzca bir üslup kul- lanması E) Okurla karşılıklı konuşuyor gibi bir dil kullanılması
20) Aşağıdakilerden
hangisi ilettiği yargı bakımın-
dan ötekilerden ayrılır?
A) Anatole France'ın "İyi eleştirmen, kendi ruhu-
nunu serüvenlerini büyük eserler dolayısıyla
açıklayan kimsedir." sözünü bilmeyen yoktur.
B) Ruşenay "Dost"u bahane ederek kişisel eği-
tim ve yaşantılarını bize sunmakla yararlı
oluyor.
C) Yazar, bu eseri çözümler ve değerlendirirken
kendini anlatmaktan sakınarak eser ile oku-
yucu arasında bir köprü kurmayı başarıyor.
D) Andre Gide, Dostoyevski üzerinde yazdığı bir
eleştiride: "Dostoyevski burada kendi düşün-
celerimi söylemek için çoğu zaman bir vesi-
leden başka bir şey değildir." diyor.
E) Bir eleştirmen "Değerlendirdiğim bir eseri
yalnız eleştiri hevesiyle değil, biraz da ken-
dimi anlatmak için okurum." diyor.
KAVRAM YAYINLARI
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
20) Aşağıdakilerden hangisi ilettiği yargı bakımın- dan ötekilerden ayrılır? A) Anatole France'ın "İyi eleştirmen, kendi ruhu- nunu serüvenlerini büyük eserler dolayısıyla açıklayan kimsedir." sözünü bilmeyen yoktur. B) Ruşenay "Dost"u bahane ederek kişisel eği- tim ve yaşantılarını bize sunmakla yararlı oluyor. C) Yazar, bu eseri çözümler ve değerlendirirken kendini anlatmaktan sakınarak eser ile oku- yucu arasında bir köprü kurmayı başarıyor. D) Andre Gide, Dostoyevski üzerinde yazdığı bir eleştiride: "Dostoyevski burada kendi düşün- celerimi söylemek için çoğu zaman bir vesi- leden başka bir şey değildir." diyor. E) Bir eleştirmen "Değerlendirdiğim bir eseri yalnız eleştiri hevesiyle değil, biraz da ken- dimi anlatmak için okurum." diyor. KAVRAM YAYINLARI
ük-
an-
ve
le,
in-
yol
en
ha
ka.
in
m
1-
e
a
r.
B
1
L
6
M
H
DENEME-4
34. Savaş, zaruri ve hayati olmalıdır. Milleti savaşa götürünce
vicdanımda acı duymamalıyım. Öldüreceğiz diyenlere karşı
ölmeyeceğiz diye savaşa girebiliriz. Lakin millet hayati teh-
likeye uğramadıkça savaş bir cinayettir diyen Atatürk'ün bir
askeri deha olduğunu vurgulayan konuşmacı, bu saptama-
sını Atatürk'ün sahip olduğunu söylediği şu özelliklerle ge-
rekçelendirdi:
Savaş araçlarını sonuca giden yolda etkili biçimde
birleştirir ve sonucu getiren yolları etraflıca düşü
nürdü.
Karmaşanın, kararsızlıkların yaşandığı zamanlarda
alınması gereken kararları öncelikle ve kendiliğin-
den alabilme yeterliliğine sahipti.
Münferit başarılara, bölgesel zaferlere çok fazla
anlam yüklememiş, topyekün bir başarının ve bütün
vatanın kurtuluşun payda olmasının peşinde
olmuştur.
Kararları açıktı ve aldığı kararları uygulatmak nok-
tasında kişiliği çok etkileyiciydi, muharebe meyda-
nında yürütmek istediği muharebe şeklini en uzak
yerdeki askere kadar duyurur ve iradesini, azmini
ona sirayet ettirirdi.
Bu parçada sözü edilen konuşmacının Atatürk'ü askerî
deha olarak görmesinin sebepleri arasında aşağıdaki-
lerden hangisi sayılmamıştır?
A) İnisiyatif sahibi olma
B) Bütünlükçü davranma
C) Karizmatik bir kişilik taşıma
D) Taktikleri doğru seçme
E) Cesaretli davranma
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
ük- an- ve le, in- yol en ha ka. in m 1- e a r. B 1 L 6 M H DENEME-4 34. Savaş, zaruri ve hayati olmalıdır. Milleti savaşa götürünce vicdanımda acı duymamalıyım. Öldüreceğiz diyenlere karşı ölmeyeceğiz diye savaşa girebiliriz. Lakin millet hayati teh- likeye uğramadıkça savaş bir cinayettir diyen Atatürk'ün bir askeri deha olduğunu vurgulayan konuşmacı, bu saptama- sını Atatürk'ün sahip olduğunu söylediği şu özelliklerle ge- rekçelendirdi: Savaş araçlarını sonuca giden yolda etkili biçimde birleştirir ve sonucu getiren yolları etraflıca düşü nürdü. Karmaşanın, kararsızlıkların yaşandığı zamanlarda alınması gereken kararları öncelikle ve kendiliğin- den alabilme yeterliliğine sahipti. Münferit başarılara, bölgesel zaferlere çok fazla anlam yüklememiş, topyekün bir başarının ve bütün vatanın kurtuluşun payda olmasının peşinde olmuştur. Kararları açıktı ve aldığı kararları uygulatmak nok- tasında kişiliği çok etkileyiciydi, muharebe meyda- nında yürütmek istediği muharebe şeklini en uzak yerdeki askere kadar duyurur ve iradesini, azmini ona sirayet ettirirdi. Bu parçada sözü edilen konuşmacının Atatürk'ü askerî deha olarak görmesinin sebepleri arasında aşağıdaki- lerden hangisi sayılmamıştır? A) İnisiyatif sahibi olma B) Bütünlükçü davranma C) Karizmatik bir kişilik taşıma D) Taktikleri doğru seçme E) Cesaretli davranma