Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

A
A
A
A
ens
30. Rifat Ilgaz, seksen iki yıllık ömrünün büyük bir bölümünü
Türk edebiyat tarihinde ölümsüzleşen eserler yazmakla
geçirdi. Son ana kadar kalemi elinden düşürmeyen
Ilgaz, yazdıklarıyla dönemin aynası, toplumunun sesi
oldu. Öğretmen olması nedeniyle Ilgaz, yaşadığı döne-
min eğitim sistemini en can alıcı noktalarıyla eserlerinde
ustaca değerlendirir. Ilgaz, yaşadığı dönemde görülen
eğitim sistemindeki aksaklıkları, bozuklukları, eksiklikleri
kara mizahla hem güldürüp hem de düşündürerek ele
alır. Bundan dolayı onun eserlerinde çocuk her zaman
ön sıralarda yer alır. Şair gelecek olarak gördüğü çocu-
ğu, geçmişin ve şimdinin hamuruyla yoğurur. Onun
çocuk temalı şiirlerinde şiiri yapan her şey çocuktur.
Çünkü şair, bir sanat eseri olarak gördüğü çocuğu hem
şiirlerinde hem de çocuklar için yazdığı hikâye ve
romanlarında başarıyla işler.
Bu parçada Rifat Ilgaz ile ilgili aşağıdakilerden han-
gisine ulaşılamaz?
Yazdıkları, yaşadığı dönemle ilgili bilgi vermektedir.
B) Eserlerinde güldürürken düşündürmeye de çalış-
miştir.
A
31. Tari
nes
önc
C) Cocukları, farklı türdeki eserlerinde işlemiştir.
D) Eğitim sisteminde devrim sayılabilecek değişimlerin
başlamasına öncülük etmiştir.
E) Toplumdan kopuk olmayan bir sanat anlayışı vardır.
yan
en
ge
ge
be
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
A A A A ens 30. Rifat Ilgaz, seksen iki yıllık ömrünün büyük bir bölümünü Türk edebiyat tarihinde ölümsüzleşen eserler yazmakla geçirdi. Son ana kadar kalemi elinden düşürmeyen Ilgaz, yazdıklarıyla dönemin aynası, toplumunun sesi oldu. Öğretmen olması nedeniyle Ilgaz, yaşadığı döne- min eğitim sistemini en can alıcı noktalarıyla eserlerinde ustaca değerlendirir. Ilgaz, yaşadığı dönemde görülen eğitim sistemindeki aksaklıkları, bozuklukları, eksiklikleri kara mizahla hem güldürüp hem de düşündürerek ele alır. Bundan dolayı onun eserlerinde çocuk her zaman ön sıralarda yer alır. Şair gelecek olarak gördüğü çocu- ğu, geçmişin ve şimdinin hamuruyla yoğurur. Onun çocuk temalı şiirlerinde şiiri yapan her şey çocuktur. Çünkü şair, bir sanat eseri olarak gördüğü çocuğu hem şiirlerinde hem de çocuklar için yazdığı hikâye ve romanlarında başarıyla işler. Bu parçada Rifat Ilgaz ile ilgili aşağıdakilerden han- gisine ulaşılamaz? Yazdıkları, yaşadığı dönemle ilgili bilgi vermektedir. B) Eserlerinde güldürürken düşündürmeye de çalış- miştir. A 31. Tari nes önc C) Cocukları, farklı türdeki eserlerinde işlemiştir. D) Eğitim sisteminde devrim sayılabilecek değişimlerin başlamasına öncülük etmiştir. E) Toplumdan kopuk olmayan bir sanat anlayışı vardır. yan en ge ge be
Benim için nasıl böyle bir şey söylersiniz, sizden bunu
beklemiyordum doğrusu.
Aşağıdakilerin hangisinde "soylemek” sözcüğü bu
cümledeki anlamıyla kullanılmıştır?
A) Bu konak için de yine senelerden beri aynı şeyi
söylerim.
B) Müdürün acil bir iş için beni çağırdığını söyledi,
hemen gitmem lazım.
C) Biliyorum, siz bana her şeyi çok önceden
söylediniz ama ben duymazdan geldim.
D) Hececiler kendilerinden sonra yeni bir edebi neslin
yetişmediğini söylediler.
E) Kanto söyler gibi hareketler ve taklitlerle söylediği
şarkılar pek eğlenceli şeylerdi.
A KİTAPÇIĞI
DEN-TYT-005
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Benim için nasıl böyle bir şey söylersiniz, sizden bunu beklemiyordum doğrusu. Aşağıdakilerin hangisinde "soylemek” sözcüğü bu cümledeki anlamıyla kullanılmıştır? A) Bu konak için de yine senelerden beri aynı şeyi söylerim. B) Müdürün acil bir iş için beni çağırdığını söyledi, hemen gitmem lazım. C) Biliyorum, siz bana her şeyi çok önceden söylediniz ama ben duymazdan geldim. D) Hececiler kendilerinden sonra yeni bir edebi neslin yetişmediğini söylediler. E) Kanto söyler gibi hareketler ve taklitlerle söylediği şarkılar pek eğlenceli şeylerdi. A KİTAPÇIĞI DEN-TYT-005
limini iste-
u edindiği
büyük
urdu-
ayan
va-
Onu.
eri-
2
Raunt
Tolstoy'a göre sanatın değeri sadece şu gerçekte
yatar: anlaşılamaz ve ulaşılamaz biçimde olan bir
düşünceyi anlaşılabilir ve hissedilebilir yapmak.
İnsanların bir sanat yapıtında görmek ve yaşamak
istedikleri şey, yapıtın taşıdığı öz değer aracılığıy-
la duygusal ve düşünsel anlamda kendilerinin içsel
zenginliklerine katkıda bulunmasıdır. Bu da ancak
bir "değer" olabilen yapıtla olasıdır.
7.
Bu parçaya göre Tolstoy ile ilgili aşağıdakiler-
den hangisi söylenebilir?
A) İnsanı etkileyemeyen bir şeyin sanat olamaya-
cağına inanır.
B) Sanat yapıtlarının, insanı her yönüyle yansıttığı-
nı düşünür.
C) İnsanın, kendini gerçekleştirmesinin sanat ara-
cılığıyla mümkün olduğunu ileri sürer.
D) Sanat yapıtlarının geleceğe dil ustalığıyla kala-
bileceğini savunur.
E) Gerçek sanatçının en sıradan konuyu bile çekici
hâle getirebileceğini düşünür.
Diğer sayfaya geçiniz.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
limini iste- u edindiği büyük urdu- ayan va- Onu. eri- 2 Raunt Tolstoy'a göre sanatın değeri sadece şu gerçekte yatar: anlaşılamaz ve ulaşılamaz biçimde olan bir düşünceyi anlaşılabilir ve hissedilebilir yapmak. İnsanların bir sanat yapıtında görmek ve yaşamak istedikleri şey, yapıtın taşıdığı öz değer aracılığıy- la duygusal ve düşünsel anlamda kendilerinin içsel zenginliklerine katkıda bulunmasıdır. Bu da ancak bir "değer" olabilen yapıtla olasıdır. 7. Bu parçaya göre Tolstoy ile ilgili aşağıdakiler- den hangisi söylenebilir? A) İnsanı etkileyemeyen bir şeyin sanat olamaya- cağına inanır. B) Sanat yapıtlarının, insanı her yönüyle yansıttığı- nı düşünür. C) İnsanın, kendini gerçekleştirmesinin sanat ara- cılığıyla mümkün olduğunu ileri sürer. D) Sanat yapıtlarının geleceğe dil ustalığıyla kala- bileceğini savunur. E) Gerçek sanatçının en sıradan konuyu bile çekici hâle getirebileceğini düşünür. Diğer sayfaya geçiniz.
5
b
AYT Türk Dili ve Edebiyatı Sosyal Bilimler - 1
Küçürek öykü, çağdaş insanın sesidir. Bu yüz-
den olabildiğince yoğun ve şiirsel bir özellik taşır.
Gereksiz ayrıntı ve süslerden arındırılmıştır. Bir
protesto niteliği taşıdığından herhangi bir düşünceyi
tebliğ etmez. Sadece muhatabını ani bir refleksle
şoklayarak sarsar. Bir şeyi anlatmaz ya da anlatma-
yı denemez, haykırır. Anı imleyerek iddiasız fakat
etkileyici bir anlatımla okuyucuyu kendine çeker.
İpuçlarını, tıpkı bir labirentte olduğu gibi bulup çöz-
memizi ister.
4.
Bu parçadan "küçürek öykü" ile ilgili aşağıdakiler-
den hangisine ulaşılamaz?
A) Az sözcükle çok şey anlatmayı benimsediği
B) Modern insanın ifade aracı olarak belirdiği
C) Herhangi bir fikrin savunuculuğuna soyunmadı-
ģi
D) Okurun öykünün anlam evrenine katılımını iste-
diği
E) Ağırlıklı olarak gündelik durumları konu edindiği
Orhan Veli'nin
6.
Raunt
ibr
te
er
Y
e
C
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
5 b AYT Türk Dili ve Edebiyatı Sosyal Bilimler - 1 Küçürek öykü, çağdaş insanın sesidir. Bu yüz- den olabildiğince yoğun ve şiirsel bir özellik taşır. Gereksiz ayrıntı ve süslerden arındırılmıştır. Bir protesto niteliği taşıdığından herhangi bir düşünceyi tebliğ etmez. Sadece muhatabını ani bir refleksle şoklayarak sarsar. Bir şeyi anlatmaz ya da anlatma- yı denemez, haykırır. Anı imleyerek iddiasız fakat etkileyici bir anlatımla okuyucuyu kendine çeker. İpuçlarını, tıpkı bir labirentte olduğu gibi bulup çöz- memizi ister. 4. Bu parçadan "küçürek öykü" ile ilgili aşağıdakiler- den hangisine ulaşılamaz? A) Az sözcükle çok şey anlatmayı benimsediği B) Modern insanın ifade aracı olarak belirdiği C) Herhangi bir fikrin savunuculuğuna soyunmadı- ģi D) Okurun öykünün anlam evrenine katılımını iste- diği E) Ağırlıklı olarak gündelik durumları konu edindiği Orhan Veli'nin 6. Raunt ibr te er Y e C
5.
Bazı öyküler kurgu, mekân ve kişisiyle birbirine hafifçe
dokunuyor. Ancak bu dokunuş bir omuz verme değil.
Başka bir deyişle öykülerin her biri, tekil olarak da
varlık gösteren, kuvvetli metinler. Bu "hafif dokunuşun"
bir örneği, Köstebek Sancısı ile Kuşçu Akif'in
Kanatları adlı öykülerde görülüyor. Bu iki öykünün
düşterinin kurulduğu yerler kesişiyor zihnimizde. Farklı
öykü zamanlarında, aynı sazlıkta hayatta kalmaya
çalışan iki ayrı öykü kişisinden ilkine, soluğunu
duyacak kadar yakın duruyoruz Köstebek Sancısı'nda;
elimizi uzatıyoruz Ibrahim'e. Sazlığın kükürt kokusu
genzimize doluyor. Gözleri neredeyse kör onun,
görmüyor bizi. Diğer öyküde ise Akif'in sessizliğini
kendi ağıtlı sessizliğimizle karşılıyoruz, aynı sazlığın
bu kez dışında, kıyıda.
Bu parçada sözü edilen yazarın hikâyeleriyle ilgili
olarak aşağıdakilerden hangisi söylenebilir?
A) Kahramanları hayatın sıradan kişileridir.
B) Mekânları, kahramanları kurgularken önemsizleşir.
C) Karmaşık bir kurguya sahiptirler.
D) Gerçeklikten sık sık uzaklaşırlar.
E) Kimi ortaklıklar barındırırlar.
hafızasıdır. Dili olusturan
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
5. Bazı öyküler kurgu, mekân ve kişisiyle birbirine hafifçe dokunuyor. Ancak bu dokunuş bir omuz verme değil. Başka bir deyişle öykülerin her biri, tekil olarak da varlık gösteren, kuvvetli metinler. Bu "hafif dokunuşun" bir örneği, Köstebek Sancısı ile Kuşçu Akif'in Kanatları adlı öykülerde görülüyor. Bu iki öykünün düşterinin kurulduğu yerler kesişiyor zihnimizde. Farklı öykü zamanlarında, aynı sazlıkta hayatta kalmaya çalışan iki ayrı öykü kişisinden ilkine, soluğunu duyacak kadar yakın duruyoruz Köstebek Sancısı'nda; elimizi uzatıyoruz Ibrahim'e. Sazlığın kükürt kokusu genzimize doluyor. Gözleri neredeyse kör onun, görmüyor bizi. Diğer öyküde ise Akif'in sessizliğini kendi ağıtlı sessizliğimizle karşılıyoruz, aynı sazlığın bu kez dışında, kıyıda. Bu parçada sözü edilen yazarın hikâyeleriyle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A) Kahramanları hayatın sıradan kişileridir. B) Mekânları, kahramanları kurgularken önemsizleşir. C) Karmaşık bir kurguya sahiptirler. D) Gerçeklikten sık sık uzaklaşırlar. E) Kimi ortaklıklar barındırırlar. hafızasıdır. Dili olusturan
8.
9.
TYT / TÜRKÇE
Sobanın içindeki közleri, semaverleri tutuşturmak için
kullandılar. Semaverler fokur fokur kaynadı. Bardak-
lar dolaplardan indirildi. Çayın yanına sımsıcak, yağ-
li ekmekler konuldu. Göğün her gürültüsünde ahşap
evin camları şangırtıyla titriyordu. Damlardan akan
yağmur suları kilimleri ıslatmasın diye altlarına konu-
lan kovalar, bakır kaplar çoktan dolmuştu. Boşaltıldı.
Tekrar konuldu. Köyün yakınındaki derenin gürültüsü,
yağmur hızını artırdıkça artmaya devam ediyordu.
Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakiler-
den hangisi söylenemez?
Betimleme
A Öyküleme yoluna gidilmiştir.
B) Sanatlı söyleyişten kaçınılmıştır.
C) Karşılaştırma yapılmıştır.
D) Pekiştirmeye ve yinelemeye yer verilmiştir.
EXFarklı duyularla ilgili ayrıntılara yer verilmiştir.
nerde
Bir zamanlar veri madenciliği, kullanıcı deneyimi ta-
sarımı ya da arayüz mübondioliči
10.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
8. 9. TYT / TÜRKÇE Sobanın içindeki közleri, semaverleri tutuşturmak için kullandılar. Semaverler fokur fokur kaynadı. Bardak- lar dolaplardan indirildi. Çayın yanına sımsıcak, yağ- li ekmekler konuldu. Göğün her gürültüsünde ahşap evin camları şangırtıyla titriyordu. Damlardan akan yağmur suları kilimleri ıslatmasın diye altlarına konu- lan kovalar, bakır kaplar çoktan dolmuştu. Boşaltıldı. Tekrar konuldu. Köyün yakınındaki derenin gürültüsü, yağmur hızını artırdıkça artmaya devam ediyordu. Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakiler- den hangisi söylenemez? Betimleme A Öyküleme yoluna gidilmiştir. B) Sanatlı söyleyişten kaçınılmıştır. C) Karşılaştırma yapılmıştır. D) Pekiştirmeye ve yinelemeye yer verilmiştir. EXFarklı duyularla ilgili ayrıntılara yer verilmiştir. nerde Bir zamanlar veri madenciliği, kullanıcı deneyimi ta- sarımı ya da arayüz mübondioliči 10.
1. Oturum
37.-38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Edebiyat, bir duygu veya düşüncenin maddi bir mal-
zemeden, sesten veya sözden faydalanmak suretiy-
le heyecan ve hayranlık uyandıracak şekilde ifadesi-
dir. Edebiyat bir anlamda, kendini ve bazı değerleri
büyütmek, yüceltmek amacını güder. Gerçeklik bize
yetmez. Çünkü insan psikolojisi olanı olduğu gibi ka-
bul etme eğiliminde değildir. Edebiyat da olanı de-
ğil, olması gerekeni anlatır. Olay, durum, duygu ve
düşünce yani bütünüyle dış dünya biraz mübalağalı
ve başka bir kimlik verilerek anlatılır. Gerçi her abar-
ti gerçeklerden uzaklaşma eğilimindedir ama bu, ya-
lan söylemek anlamına gelmez. Fuzuli'nin "Yalnızım,
kimsem yok." dediğini farz edin, bir de onun,
"Ne yanar kimse bana ateş-i dilden özge
Ne açar kimse kapım bad-ı sabadan gayrı."
dizelerini okuyun ve karşılaştırın. Edebiyatın tekniğin-
den aldığı gücü göreceksiniz.
37. Yazar düşüncesini geliştirmek için parçanın anlatı-
mında aşağıdakilerin hangisinden yararlanmıştır?
A) Benzetme - Karşılaştırma
B) Kişileştirme - Örneklendirme
C) Tanımlama - Tanık gösterme
D) Tanık gösterme - Benzetme
E) Tanımlama - Örneklendirme
Viole
38. Bu parçada anlatılanlar aşağıdaki önermelerin han-
gisiyle örtüşür?
Atom Yayıncılık Ⓡ
A) Edebiyat bütün gücünü kurgusal anlatımından alır.
B) Edebiyatın asıl amacı, insanlara güzeli sunmaktır.
C) Edebiyat, yaşananlardan hareketle yeni bir dünya
kurar.
D) Edebiyat, dış dünyayı değiştirerek ve biraz da abar-
tarak aktarır.
E) Edebiyat, gerçekleri imgeler aracılığıyla yansıtır.
TÜRKÇE TESTİ
39. 40. soruları bur
Sanat eleştirisinin
değildir. Sanat e
bir üst dildir. Sa
yı amaçlar. Sübj
duğu akım içind
tirmeni eserin ür
sosyolojik çevre
duraksamalar,
ler bunların hep
dergide veya b
natçı üstüne ya
tirmenin dostu
mi değildir. Fa
sanatçı ağzıyla
güneşi tutup k
dığı bu sanato
İleri toplumlar
olası değildir.
tirmen arasın
görüşüne, ai-
ğerlendirmel-
39. Bu parçadak
ğıdakilerden
10
A) Gerçekçi
B) Üslubu h
C) Üstün ni-
D) Kendini
E) Sanatsa
40. Bu parçad
göre aşağ
A) Bir ele
gerçek
B) Sürek
ni anla
C) Günü
edeb
D) Es ka
yere
E) Eleş
ler k
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
1. Oturum 37.-38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Edebiyat, bir duygu veya düşüncenin maddi bir mal- zemeden, sesten veya sözden faydalanmak suretiy- le heyecan ve hayranlık uyandıracak şekilde ifadesi- dir. Edebiyat bir anlamda, kendini ve bazı değerleri büyütmek, yüceltmek amacını güder. Gerçeklik bize yetmez. Çünkü insan psikolojisi olanı olduğu gibi ka- bul etme eğiliminde değildir. Edebiyat da olanı de- ğil, olması gerekeni anlatır. Olay, durum, duygu ve düşünce yani bütünüyle dış dünya biraz mübalağalı ve başka bir kimlik verilerek anlatılır. Gerçi her abar- ti gerçeklerden uzaklaşma eğilimindedir ama bu, ya- lan söylemek anlamına gelmez. Fuzuli'nin "Yalnızım, kimsem yok." dediğini farz edin, bir de onun, "Ne yanar kimse bana ateş-i dilden özge Ne açar kimse kapım bad-ı sabadan gayrı." dizelerini okuyun ve karşılaştırın. Edebiyatın tekniğin- den aldığı gücü göreceksiniz. 37. Yazar düşüncesini geliştirmek için parçanın anlatı- mında aşağıdakilerin hangisinden yararlanmıştır? A) Benzetme - Karşılaştırma B) Kişileştirme - Örneklendirme C) Tanımlama - Tanık gösterme D) Tanık gösterme - Benzetme E) Tanımlama - Örneklendirme Viole 38. Bu parçada anlatılanlar aşağıdaki önermelerin han- gisiyle örtüşür? Atom Yayıncılık Ⓡ A) Edebiyat bütün gücünü kurgusal anlatımından alır. B) Edebiyatın asıl amacı, insanlara güzeli sunmaktır. C) Edebiyat, yaşananlardan hareketle yeni bir dünya kurar. D) Edebiyat, dış dünyayı değiştirerek ve biraz da abar- tarak aktarır. E) Edebiyat, gerçekleri imgeler aracılığıyla yansıtır. TÜRKÇE TESTİ 39. 40. soruları bur Sanat eleştirisinin değildir. Sanat e bir üst dildir. Sa yı amaçlar. Sübj duğu akım içind tirmeni eserin ür sosyolojik çevre duraksamalar, ler bunların hep dergide veya b natçı üstüne ya tirmenin dostu mi değildir. Fa sanatçı ağzıyla güneşi tutup k dığı bu sanato İleri toplumlar olası değildir. tirmen arasın görüşüne, ai- ğerlendirmel- 39. Bu parçadak ğıdakilerden 10 A) Gerçekçi B) Üslubu h C) Üstün ni- D) Kendini E) Sanatsa 40. Bu parçad göre aşağ A) Bir ele gerçek B) Sürek ni anla C) Günü edeb D) Es ka yere E) Eleş ler k
başlamıştır.
27 Zazen meditasyonu, sadece oturun ve anda kalın ilkesine
dayanmaktadır. Sırtınızı rahat edeceğiniz bir şekilde bir yere
yaslayarak oturun, nereye oturduğunuz hiç önemli değil,
salt kendinizi rahat ve gevşek hissetmeniz önemli! Yoğun
rahatlama metodunda olduğu gibi, Zazen meditasyonunda
da dış uyarıcılara tepkisiz kalabilmek oldukça önemlidir.
Önemli olan, dış uyarıcıların varlığını kabul ederek
bunların zihnimize olabilecek müdahalelerini önlemektir.
Zazen meditasyonu, tamamıyla anı hissedebilmeyi ve anı
yaşayabilmeyi gerektirir.
Bu meditasyon türünde zihin gücüyle insanın
bulunduğu an'dan kopmaması esastır.
H. Zazen meditasyonunda bireyin dış etmenlerden
kendini soyutlaması ilk aşamadır.
III. Zazen meditasyonu kişinin, ortam gücünden
faydalanarak dış etmenleri bertaraf etmesi ilkesine
dayanmaktadır.
Bu parçadan hareketle Zazen meditasyonu ile ilgili
yukarıdakilerden hangileri söylenebilir?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
D) I ve II
4K YAYINLARI
E) I ve III
C) Yalnız III
10
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
başlamıştır. 27 Zazen meditasyonu, sadece oturun ve anda kalın ilkesine dayanmaktadır. Sırtınızı rahat edeceğiniz bir şekilde bir yere yaslayarak oturun, nereye oturduğunuz hiç önemli değil, salt kendinizi rahat ve gevşek hissetmeniz önemli! Yoğun rahatlama metodunda olduğu gibi, Zazen meditasyonunda da dış uyarıcılara tepkisiz kalabilmek oldukça önemlidir. Önemli olan, dış uyarıcıların varlığını kabul ederek bunların zihnimize olabilecek müdahalelerini önlemektir. Zazen meditasyonu, tamamıyla anı hissedebilmeyi ve anı yaşayabilmeyi gerektirir. Bu meditasyon türünde zihin gücüyle insanın bulunduğu an'dan kopmaması esastır. H. Zazen meditasyonunda bireyin dış etmenlerden kendini soyutlaması ilk aşamadır. III. Zazen meditasyonu kişinin, ortam gücünden faydalanarak dış etmenleri bertaraf etmesi ilkesine dayanmaktadır. Bu parçadan hareketle Zazen meditasyonu ile ilgili yukarıdakilerden hangileri söylenebilir? A) Yalnız I B) Yalnız II D) I ve II 4K YAYINLARI E) I ve III C) Yalnız III 10
laması
farka
BAN
utludur
abr.
ünyası
amaz-
şartla-
yorum,
hir olu
e kadar
asev-
20-21. sorulan aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
B
Yaşılanın bilgi teknolojilerine yaklaşımını ve kullanımını belir-
leme amacıyla bir çalışma yapılmıştır. Bu araştırma, 60 yaş
üzerinde bilgisayar kullanicisi olan ve olmayan en az lise me
zunu, eşit gelirli bireyler üzerinde gerçekleştirilmiştir. Araştır
www.
mada bilgisayara yönelik beklentiler ve bilgisayarın benimsen-
mesine engel oluşturan algilar ele alınmıştır. Bir kısım yaşlılar,
bilgisayara olumsuz yaklaşmış; bilgisayarın kendilerine uygun
olmadığını, yaşamlarını kolaylaştırmadığını bilgisayarı öğren-
menin zor ve teknolojinin pahalı olduğunu belirtmişler, yanı
sira ekrandaki harflerin çok küçük klavyenin kullanımının zor
olduğunu ve simgelerin anlaşilır olmadığını ifade etmişlerdir.
Bu olumsuzluklan belirtenlerin, bilgisayar kullanıcısı olmayan
Direyler olduklan anlaşilmiştic Bilgisayar kullanıcısı olan birey-
ler arasında ise teknolojiye ve bilgisayara karşı tutumun farklı-
laştığı görülmüştür.
Bu araştırmada bilgisayara karşı iki farklı tutumun or-
taya çıkış nedeni aşağıdakilerin hangisi olduğu söy-
lenebilir?
A) Kişilerin el becerilerinin eşit olmaması
B) Araştırmaya katılan kişilerin ön yargılan
C) Iki grup arasındaki fark ekonomik durum
D) Bireylerin araştırmada dikkate alınmayan sağlık du-
rumlani
Kaldimcilanın bilgisayan kullanıp kullanmadıklan
Bu parçadan hareketle aşağıdakilerin hangisi çıkarı-
labilir?
A Araştırma sonuçlan her zaman kesin bir doğruluk de-
geri taşımayabilir.
Bilgisayarla ilgili değer yargılanı, koşullara ve zamana
göre değişir.
exinsanlann bir konudaki beklenti ve algılarını gereksi-
nimlep belirler
Teknolojinin kullanımı, yaşa bağlı olarak değişiklik
gösterir.
Bilgisayar veya teknoloji yaşamsal ihtiyaçlar arasında
Oncelikli değildir
Türkçe
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
laması farka BAN utludur abr. ünyası amaz- şartla- yorum, hir olu e kadar asev- 20-21. sorulan aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. B Yaşılanın bilgi teknolojilerine yaklaşımını ve kullanımını belir- leme amacıyla bir çalışma yapılmıştır. Bu araştırma, 60 yaş üzerinde bilgisayar kullanicisi olan ve olmayan en az lise me zunu, eşit gelirli bireyler üzerinde gerçekleştirilmiştir. Araştır www. mada bilgisayara yönelik beklentiler ve bilgisayarın benimsen- mesine engel oluşturan algilar ele alınmıştır. Bir kısım yaşlılar, bilgisayara olumsuz yaklaşmış; bilgisayarın kendilerine uygun olmadığını, yaşamlarını kolaylaştırmadığını bilgisayarı öğren- menin zor ve teknolojinin pahalı olduğunu belirtmişler, yanı sira ekrandaki harflerin çok küçük klavyenin kullanımının zor olduğunu ve simgelerin anlaşilır olmadığını ifade etmişlerdir. Bu olumsuzluklan belirtenlerin, bilgisayar kullanıcısı olmayan Direyler olduklan anlaşilmiştic Bilgisayar kullanıcısı olan birey- ler arasında ise teknolojiye ve bilgisayara karşı tutumun farklı- laştığı görülmüştür. Bu araştırmada bilgisayara karşı iki farklı tutumun or- taya çıkış nedeni aşağıdakilerin hangisi olduğu söy- lenebilir? A) Kişilerin el becerilerinin eşit olmaması B) Araştırmaya katılan kişilerin ön yargılan C) Iki grup arasındaki fark ekonomik durum D) Bireylerin araştırmada dikkate alınmayan sağlık du- rumlani Kaldimcilanın bilgisayan kullanıp kullanmadıklan Bu parçadan hareketle aşağıdakilerin hangisi çıkarı- labilir? A Araştırma sonuçlan her zaman kesin bir doğruluk de- geri taşımayabilir. Bilgisayarla ilgili değer yargılanı, koşullara ve zamana göre değişir. exinsanlann bir konudaki beklenti ve algılarını gereksi- nimlep belirler Teknolojinin kullanımı, yaşa bağlı olarak değişiklik gösterir. Bilgisayar veya teknoloji yaşamsal ihtiyaçlar arasında Oncelikli değildir Türkçe
T
B) Sanatın kendine özgü yapısı dolayısıyla onu ortaya ko-
yanı hep yüce gösterir.
ataff Suriatynar Mi
zilan sanat eseri olarak anılır
yar ancak ba
C) Sanatçı daha sonra eserinin aynısını yeniden yapsa bi-
te o da adik haska bir eser olmak durumundadır
D) Sanat eserinin kalıcı olmasında en belirleyici faktör son-
-raki zamanlarda da tekrarlanabilmesi gelir
E) Sanatçının belirlediği konu sıradan olsa da anlatım özel-
likleri o eseri sanat eseri yapar
----
2. Edebiyat sanatının malzemesi olan dil, dış yapısını oluştu-
ran söz dağarcığı ve iç yapısını oluşturan dil bilgisi ile bütü-
nüyle insan bilincinin ürünüdür. İnsanoğlu, bu malzemeyi
önce konuşma eylemiyle daha sonra da yazı sistemi ara-
cılığıyla edebî eserin inşasında kullanmıştır. Dolayısıyla bir
sanat dalı olarak edebiyatın malzemesi olan dik doğrudan
doğruya insana bağlıdır. Diğer güzel sanatların malzemele-
ri, herhangi bir estetik obje tasarımının dışında da kullanılıp
mevcudiyetini sürdürebilirken dil, insan bilincinin dışında
bir kullanım ve arlık alanı bulamaz. Dil Sanatsal alamin
dışında, iletişim amacıyla kullanılabilirliğe sahiptir ancak
bu yönüyle bile yine insana özgü bir gereç konumundan
çıkmamaktadır. Dil, insan yaşamındaki başlıca işlevi olan
iletişim noktasında, tıpkı cam gibi kendini pek göstermez.
Ancak bu kanıksanmış biraz da sıradanlaştırılmış saydam
yapısıyla geniş bir işlevselliğe sahiptir. Yağmur yağışını
izlerken değil fırtına çıktığında onemi ancak gorunur olur.
Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre aşağıda-
kilerden hangisi getirilmelidir?
A) Bu açıdan sanat dışındaki pek çok alana da hizmet et-
mesi durumu dil için de geçerlidir
GD
B)
Dilin yaratılması sürecinin büyüklüğü ve önemi anlaşı
miş olur
C) Dilin edebiyat sanatın ana malzemesi olması onu diğer
sanat dallarından ayırır
diğer
D) Yaşamın gerekleri çerçevesinde ortaya çıkan sanąt
sonrasında bir zorunluluk hâlini almıştır
E) Dilin temel işlevi iletişim olurken zaman dilin farkirişlev-
ler üstlenmesini gerektirmiştir
manla
B) Okul e
re kita
C) Teknc
basili
tedir
DENEME
dükkânı
D) Cağın
lacak
E) Kap
dara
gelişi
4. Plastik s
sahiptir.
objeler,
ğanlık,
"seçilmis
ya da s
biricik ha
sanat;
yinelene
hedefini
kel söz
eser olr
temsil d
böylesi
anlamlı
sinin su
antama
Bu pare
kilerden
A) Res
anla
B) Hey
sind
Bic
9
D) Res
gere
E) Resi
Tojik
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
T B) Sanatın kendine özgü yapısı dolayısıyla onu ortaya ko- yanı hep yüce gösterir. ataff Suriatynar Mi zilan sanat eseri olarak anılır yar ancak ba C) Sanatçı daha sonra eserinin aynısını yeniden yapsa bi- te o da adik haska bir eser olmak durumundadır D) Sanat eserinin kalıcı olmasında en belirleyici faktör son- -raki zamanlarda da tekrarlanabilmesi gelir E) Sanatçının belirlediği konu sıradan olsa da anlatım özel- likleri o eseri sanat eseri yapar ---- 2. Edebiyat sanatının malzemesi olan dil, dış yapısını oluştu- ran söz dağarcığı ve iç yapısını oluşturan dil bilgisi ile bütü- nüyle insan bilincinin ürünüdür. İnsanoğlu, bu malzemeyi önce konuşma eylemiyle daha sonra da yazı sistemi ara- cılığıyla edebî eserin inşasında kullanmıştır. Dolayısıyla bir sanat dalı olarak edebiyatın malzemesi olan dik doğrudan doğruya insana bağlıdır. Diğer güzel sanatların malzemele- ri, herhangi bir estetik obje tasarımının dışında da kullanılıp mevcudiyetini sürdürebilirken dil, insan bilincinin dışında bir kullanım ve arlık alanı bulamaz. Dil Sanatsal alamin dışında, iletişim amacıyla kullanılabilirliğe sahiptir ancak bu yönüyle bile yine insana özgü bir gereç konumundan çıkmamaktadır. Dil, insan yaşamındaki başlıca işlevi olan iletişim noktasında, tıpkı cam gibi kendini pek göstermez. Ancak bu kanıksanmış biraz da sıradanlaştırılmış saydam yapısıyla geniş bir işlevselliğe sahiptir. Yağmur yağışını izlerken değil fırtına çıktığında onemi ancak gorunur olur. Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre aşağıda- kilerden hangisi getirilmelidir? A) Bu açıdan sanat dışındaki pek çok alana da hizmet et- mesi durumu dil için de geçerlidir GD B) Dilin yaratılması sürecinin büyüklüğü ve önemi anlaşı miş olur C) Dilin edebiyat sanatın ana malzemesi olması onu diğer sanat dallarından ayırır diğer D) Yaşamın gerekleri çerçevesinde ortaya çıkan sanąt sonrasında bir zorunluluk hâlini almıştır E) Dilin temel işlevi iletişim olurken zaman dilin farkirişlev- ler üstlenmesini gerektirmiştir manla B) Okul e re kita C) Teknc basili tedir DENEME dükkânı D) Cağın lacak E) Kap dara gelişi 4. Plastik s sahiptir. objeler, ğanlık, "seçilmis ya da s biricik ha sanat; yinelene hedefini kel söz eser olr temsil d böylesi anlamlı sinin su antama Bu pare kilerden A) Res anla B) Hey sind Bic 9 D) Res gere E) Resi Tojik
PARAGRAF TAMAMLAMA
1. Roman gibi öykülemeli kurmaca metni ya da bir kitapta
derlenmiş şiir gibi tahkiyesiz kurmaca metinler toplamını
okuyup bitirmek onu kavramak demek değildir. Bu durum,
aslında edebiyatı diger güzel sanatlarla birleştiren ender
ortak yönlerden biridir. Öteki güzel sanat dallarına ait eser-
lerde olduğu gibi edebiyat kapsamında üretilen bütün elit
metinler, yorumu gerektiren bir kapalılığa sahiptir. Söz konu-
su eser-nesne ayriligi, edebiyatın bir başka yönünü gün
deme getirmektedir ki bu da özgünlük hususudur. Plastik
sanatlarda sanatçının elinden çıkan ozgun eser bir tanedir.
Dolayısıyla, eser-kütle birlikteliği üretilen eserin birtcikicipi
de beraberinde getirir. Sanatçının inisiyatifi dışında
yapılan çoğaltmalar ise birer kopya, taklit, reprodüksiyon,
maket vs. olmaktan öteye geçmez. İzleyici, orijinal eseri
görmek/almak için sergiye ya da müzeye gitmek zorundadır.
Edebiyatta ise sanatçının bizzat elinden çıkan metin ancak
metaforik bir nesne olarak değer taşıdığından metnin kendiz.
si değil anlamı değerlidir.
----
Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre
aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
A) Bütün sanatçılar birden çok eser ortaya koyar ancak ba
zilari sanat eseri olarak anılır
B) Sanatın kendine özgü yapısı dolayısıyla onu ortaya ko-
yanı hep yüce gösterir
C) Sanatçı daha sonra eserinin aynısını yeniden yapsa bi
le o da artık başka bir eser olmak durumundadır
D) Sanat eserinin kalıcı olmasında en belirleyici faktor son-
-raki zamanlarda da tekrarlanabilmesi gelir
E) Sanatçının belirlediği konu sıradan olsa da anlatım özel-
likleri o eseri sanat eseri yapar
2. Edebiyat sanatının malzemesi olan dil, dış yapısını oluştu-
3.
A
terlerie
verir. B
yazım
tadır.
cihazl
lerin
gerel
olan
çocu
geliş
ve y
vern
çoc
say
gör
one
Bu
kil
A)
B
C
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
PARAGRAF TAMAMLAMA 1. Roman gibi öykülemeli kurmaca metni ya da bir kitapta derlenmiş şiir gibi tahkiyesiz kurmaca metinler toplamını okuyup bitirmek onu kavramak demek değildir. Bu durum, aslında edebiyatı diger güzel sanatlarla birleştiren ender ortak yönlerden biridir. Öteki güzel sanat dallarına ait eser- lerde olduğu gibi edebiyat kapsamında üretilen bütün elit metinler, yorumu gerektiren bir kapalılığa sahiptir. Söz konu- su eser-nesne ayriligi, edebiyatın bir başka yönünü gün deme getirmektedir ki bu da özgünlük hususudur. Plastik sanatlarda sanatçının elinden çıkan ozgun eser bir tanedir. Dolayısıyla, eser-kütle birlikteliği üretilen eserin birtcikicipi de beraberinde getirir. Sanatçının inisiyatifi dışında yapılan çoğaltmalar ise birer kopya, taklit, reprodüksiyon, maket vs. olmaktan öteye geçmez. İzleyici, orijinal eseri görmek/almak için sergiye ya da müzeye gitmek zorundadır. Edebiyatta ise sanatçının bizzat elinden çıkan metin ancak metaforik bir nesne olarak değer taşıdığından metnin kendiz. si değil anlamı değerlidir. ---- Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) Bütün sanatçılar birden çok eser ortaya koyar ancak ba zilari sanat eseri olarak anılır B) Sanatın kendine özgü yapısı dolayısıyla onu ortaya ko- yanı hep yüce gösterir C) Sanatçı daha sonra eserinin aynısını yeniden yapsa bi le o da artık başka bir eser olmak durumundadır D) Sanat eserinin kalıcı olmasında en belirleyici faktor son- -raki zamanlarda da tekrarlanabilmesi gelir E) Sanatçının belirlediği konu sıradan olsa da anlatım özel- likleri o eseri sanat eseri yapar 2. Edebiyat sanatının malzemesi olan dil, dış yapısını oluştu- 3. A terlerie verir. B yazım tadır. cihazl lerin gerel olan çocu geliş ve y vern çoc say gör one Bu kil A) B C
2. 1750'de başlayan sanayi devrimi ile "pazarlama, örgütlen-
piyasalarının dengeleri" hızlı bir değişime uğramış ve
me, üretim ve süreç yöntemleri, çalışma ilişkileri, iş gücü
günümüze kadar birden fazla devrimle karşılaşmışlardır.
Bu hızlı değişimler farklı disiplinlerde, farklı varsayımla-
rin ortaya çıkmasına neden olmuştur. Değişimler özellikle
makineleşme sonucunda olduğu için mikro ve makro dü-
zeyde bilgi ve teknoloji temelli konularda teoriler ortaya
atılmıştır.
Bu sözler aşağıdaki soruların hangisine karşılık söy-
lenmis olabilir?
A) Pazarlama, örgütlenme ve üretim gibi süreçlerin hızlı
bir değişim ve gelişim içinde olduğu günümüzde maki-
neleşmenin önemi nedir?
B) Günümüze kadar evrilerek gelen teknolojik gelişmele-
rin hepsinin temeli sanayi devrimi ile mi atılmıştır?
C) İnsan nüfusunun ve ihtiyaçlarının giderek artması so-
nucunda farklı teknolojik gelişmelerin ortaya çıkması
The sanayi devrimini ilişkilendirebilir miyiz?
(D) Günümüze kadar değişime uğrayarak ve yenileşerek
gelen devrimlerin en fazla hangi alanda etkili olduğu
söylenebilir?
Piyasadaki dengelerin değişiminde ve makine teknolo-
jisi ile ilgili teorilerin ortaya çıkmasında sanayi devrimi-
nin nasıl bir etkisi olmuştur?
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
2. 1750'de başlayan sanayi devrimi ile "pazarlama, örgütlen- piyasalarının dengeleri" hızlı bir değişime uğramış ve me, üretim ve süreç yöntemleri, çalışma ilişkileri, iş gücü günümüze kadar birden fazla devrimle karşılaşmışlardır. Bu hızlı değişimler farklı disiplinlerde, farklı varsayımla- rin ortaya çıkmasına neden olmuştur. Değişimler özellikle makineleşme sonucunda olduğu için mikro ve makro dü- zeyde bilgi ve teknoloji temelli konularda teoriler ortaya atılmıştır. Bu sözler aşağıdaki soruların hangisine karşılık söy- lenmis olabilir? A) Pazarlama, örgütlenme ve üretim gibi süreçlerin hızlı bir değişim ve gelişim içinde olduğu günümüzde maki- neleşmenin önemi nedir? B) Günümüze kadar evrilerek gelen teknolojik gelişmele- rin hepsinin temeli sanayi devrimi ile mi atılmıştır? C) İnsan nüfusunun ve ihtiyaçlarının giderek artması so- nucunda farklı teknolojik gelişmelerin ortaya çıkması The sanayi devrimini ilişkilendirebilir miyiz? (D) Günümüze kadar değişime uğrayarak ve yenileşerek gelen devrimlerin en fazla hangi alanda etkili olduğu söylenebilir? Piyasadaki dengelerin değişiminde ve makine teknolo- jisi ile ilgili teorilerin ortaya çıkmasında sanayi devrimi- nin nasıl bir etkisi olmuştur?
genişledikçe, toplumlar
ir bölgeye özgü sanat
ile toplum arasındaki.
arda sanatçı, yaşamın
de günlük yaşamı pay-
le tanınır, bilinirdi böy-
uz olmak söyle dursun,
örünce de şaşırdığımız
an bu kadar uzaklaşın-
hak, anlamlandırmak, ne
ak güçleşti. Yapıtının bi-
lamaz olduk
men düşünce aşağıdaki-
in kopuk yaşayan bugün-
erlendirmek güçleşmiştir.
oplumlarda sanatçıyı ve
eri birbirinden farklıdır.
eserlerde sanatçının kişi-
ginleşmiştir.
beğenisini ilk başta toplu-
a kapalılık, çağrışıma açık-
natsal değerini artırmıştır.
şir.
24-25. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
anlanı geçmişin gizemli dün-
rafyasını, kültürünü, yaşam
bizlere tanıtan bir yapıttır.
in, radyo, internet gibi sos-
asin bu tür kitaplar süslerdi
abaannenin torunlarını yanan
nlatarak eğlendirdiği zaman-
urolan, öyküleri anlatılan bir
padişahları, vezirleri, cinleri,
, saraylanı görmeyecek olan
ayal evreni bunlarla şenlenir,
eğlencesidir.
nisüsler
(1) Atölye, profesyonel ya da amatör bütün sanatçıların zaman
zaman kendilerini yenileme gereksinimi duyduklarında başvur-
duklan bir çalışma biçimidir. (II) Sanatçıların artılarını, eksilerini
tarttıkları; nerede olduklarını, kendilerine daha neler katmaları,
gerektiğini öğrendikleri yerdir. (III) Tiyatroda kendini tazeleme
nin bilgilenmenin, bir şeyleri keşfetmenin, üretmenin bir sonu
yoktur. (IV) Bu yüzden tiyatroda yıllarını geçirmiş, kuşaklar es-
kitmiş her usta sanatçı, atölye çalışmasını zorunlu görür. (V)
Fakat oyunculukta ve sanatında belli bir yolu seçen, bir ekolü
kendine ideal edinen sanatçı adaylarının farklı çalışmalar içine
girmediği, atölyeyi zorunluluk olarak algılamadığı görülmektedir.
an hareketle Binbir Gece
zilerden hangisi çıkarılamaz?
dir.
karekök
4. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili olarak
aşağıda verilenlerden hangisi yanlıştır?
A) I. cümlede, genelleme yapılmıştır.
B) II. cümlede, bir önceki cümlede anlatılanlar açıklan-
miştir.
C) III. cümlede, kişisel bir tespit yapılmıştır.
6) IV. cümlede, bir önceki cümlede anlatılanların sebebi-
ne yer verilmiştir. Sony Cy
E) V. cumlede, daha önce anlatılanlarla ters düşen bir tu-
tum dile getirilmiştir.
25. Bu parçada atölyenin sanatçıya,
mesleğinde
8
II. kişiliğinde
W ortaya koyduğu ürünlerde
Mbakış açısında
konularından hangisinde bir kazanım sağladığı söyle
nemez?
AXYalnız !
D) I ve Ill
Yalnız II
E) LH ve IV
I ve IV
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
genişledikçe, toplumlar ir bölgeye özgü sanat ile toplum arasındaki. arda sanatçı, yaşamın de günlük yaşamı pay- le tanınır, bilinirdi böy- uz olmak söyle dursun, örünce de şaşırdığımız an bu kadar uzaklaşın- hak, anlamlandırmak, ne ak güçleşti. Yapıtının bi- lamaz olduk men düşünce aşağıdaki- in kopuk yaşayan bugün- erlendirmek güçleşmiştir. oplumlarda sanatçıyı ve eri birbirinden farklıdır. eserlerde sanatçının kişi- ginleşmiştir. beğenisini ilk başta toplu- a kapalılık, çağrışıma açık- natsal değerini artırmıştır. şir. 24-25. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. anlanı geçmişin gizemli dün- rafyasını, kültürünü, yaşam bizlere tanıtan bir yapıttır. in, radyo, internet gibi sos- asin bu tür kitaplar süslerdi abaannenin torunlarını yanan nlatarak eğlendirdiği zaman- urolan, öyküleri anlatılan bir padişahları, vezirleri, cinleri, , saraylanı görmeyecek olan ayal evreni bunlarla şenlenir, eğlencesidir. nisüsler (1) Atölye, profesyonel ya da amatör bütün sanatçıların zaman zaman kendilerini yenileme gereksinimi duyduklarında başvur- duklan bir çalışma biçimidir. (II) Sanatçıların artılarını, eksilerini tarttıkları; nerede olduklarını, kendilerine daha neler katmaları, gerektiğini öğrendikleri yerdir. (III) Tiyatroda kendini tazeleme nin bilgilenmenin, bir şeyleri keşfetmenin, üretmenin bir sonu yoktur. (IV) Bu yüzden tiyatroda yıllarını geçirmiş, kuşaklar es- kitmiş her usta sanatçı, atölye çalışmasını zorunlu görür. (V) Fakat oyunculukta ve sanatında belli bir yolu seçen, bir ekolü kendine ideal edinen sanatçı adaylarının farklı çalışmalar içine girmediği, atölyeyi zorunluluk olarak algılamadığı görülmektedir. an hareketle Binbir Gece zilerden hangisi çıkarılamaz? dir. karekök 4. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıda verilenlerden hangisi yanlıştır? A) I. cümlede, genelleme yapılmıştır. B) II. cümlede, bir önceki cümlede anlatılanlar açıklan- miştir. C) III. cümlede, kişisel bir tespit yapılmıştır. 6) IV. cümlede, bir önceki cümlede anlatılanların sebebi- ne yer verilmiştir. Sony Cy E) V. cumlede, daha önce anlatılanlarla ters düşen bir tu- tum dile getirilmiştir. 25. Bu parçada atölyenin sanatçıya, mesleğinde 8 II. kişiliğinde W ortaya koyduğu ürünlerde Mbakış açısında konularından hangisinde bir kazanım sağladığı söyle nemez? AXYalnız ! D) I ve Ill Yalnız II E) LH ve IV I ve IV
1
30. Tip ve edebiyat ilişkisi, tibbin insanla olan ilişkisi gibi tarih
boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla
genişlemiştir çünkü iki disiplinin de ana konusu hep insan
olmuştur. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında.
ve edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dalların
dan hep daha büyük olmuştur. Hastalık ve savas lişkisi,
salgınlar, distopya anlatılarında tehlikeli virüsler, edebi
metinlerin mekânla olan ilişkisi (Thomas Mann'ın Büyülü
Dağ'ındaki sanatoryum gibi)... Gittikçe büyüyen, genişle-
yen bir evrendir tip edebiyatın içinde.
Tip mezunu olan Anton Çehov; edebiyata olan ilgi-
sini bir tür "aşk" olarak tanımlamış ve Moskova Tip
Fakültesini de bir gazeteye yazdığı komik kısa öykü-
Terden kazandığı para ile bitirmiştir.
Yeraltı edebiyatının mucitlerinden L. Ferdinand Celi-
e, ömrü boyunca ne yazmaktan vazgeçmiştir ne de
hekimlikten hatta yoksul hastalarını para almadan
tedavi etmekle ün kazanmıştır.
Freed, bilinçaltını açıklamak için edebiyattan yardım
alarak kuramını "Oedipus Kompleksi" diye adlandı-
rirken Sofokles in oyunundan güç almıştır.
Numaralanmış cümlelerden hangileri bu parçada sa-
vunulanları destekler niteliktedir?
A) Yalnız I
D) II ve
B) Yalnız III
E) I, II ve
ve ll >
BAHÇEŞEHİR
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
1 30. Tip ve edebiyat ilişkisi, tibbin insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir çünkü iki disiplinin de ana konusu hep insan olmuştur. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. ve edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dalların dan hep daha büyük olmuştur. Hastalık ve savas lişkisi, salgınlar, distopya anlatılarında tehlikeli virüsler, edebi metinlerin mekânla olan ilişkisi (Thomas Mann'ın Büyülü Dağ'ındaki sanatoryum gibi)... Gittikçe büyüyen, genişle- yen bir evrendir tip edebiyatın içinde. Tip mezunu olan Anton Çehov; edebiyata olan ilgi- sini bir tür "aşk" olarak tanımlamış ve Moskova Tip Fakültesini de bir gazeteye yazdığı komik kısa öykü- Terden kazandığı para ile bitirmiştir. Yeraltı edebiyatının mucitlerinden L. Ferdinand Celi- e, ömrü boyunca ne yazmaktan vazgeçmiştir ne de hekimlikten hatta yoksul hastalarını para almadan tedavi etmekle ün kazanmıştır. Freed, bilinçaltını açıklamak için edebiyattan yardım alarak kuramını "Oedipus Kompleksi" diye adlandı- rirken Sofokles in oyunundan güç almıştır. Numaralanmış cümlelerden hangileri bu parçada sa- vunulanları destekler niteliktedir? A) Yalnız I D) II ve B) Yalnız III E) I, II ve ve ll > BAHÇEŞEHİR
39 ve 40. soruları aşağıdaki parçaya göre ce-
vaplayınız.
(1) Çoğumuz çocuklarımızın hesabı ve sayılan
okula gidince öğreneceklerini düşünürüz. (1) Okul
öncesi çocukların sayı kavramı ile baş edebile-
ceklerine çok az anne ve baba inanır. (III) Oysa
çocuğunuza temel bir sayı kavrayışı verebilirsiniz
bu, onun yalnızca matematik becerisini değil, ayni
zamanda mantıklı düşünme ve tasarlama alanın-
daki becerilerini de geliştirmesine yardımcı olur.
(IV) Yeni doğmuş bebeğinizin ne kadar iyi bir
gözlemci, dünyaya bakışının ne kadar taze oldu-
ğunu, çok kısa sürede fark edeceksiniz. (V) Size
can sıkıcı, sıradan görünen şeyler, büyümekte
olan bebeğiniz için yeni ve coşku uyandıncıdır.
(VI) Bebeğiniz yeni düşüncelere böylesine açık ve
alıcı olduğu için ona biraz büyüyünce oyun yoluyla
sayıları öğretmeniz son derece kolay ve her ikiniz
için de eğlenceli olacaktır.
39. Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi çıkarıla-
maz?
A) Okul öncesi çocuklar da sayı kavramını öğre-
nebilir
B) Sayıları bilmek yalnız matematiğimizi değil,
mantıklı düşünmemizi de sağlar.
C) Ebeveynlere siradan gelen bir durum, bebekler
için çok ilgi çekici olabilir.
b) Bebeklere sayıları öğretmenin kolay ve eğlen-
celi yolu oyundur.
E) Cocuklara sayı kavramı ve matematiğin, belli
bir dönemde verilmesi şarttır.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
39 ve 40. soruları aşağıdaki parçaya göre ce- vaplayınız. (1) Çoğumuz çocuklarımızın hesabı ve sayılan okula gidince öğreneceklerini düşünürüz. (1) Okul öncesi çocukların sayı kavramı ile baş edebile- ceklerine çok az anne ve baba inanır. (III) Oysa çocuğunuza temel bir sayı kavrayışı verebilirsiniz bu, onun yalnızca matematik becerisini değil, ayni zamanda mantıklı düşünme ve tasarlama alanın- daki becerilerini de geliştirmesine yardımcı olur. (IV) Yeni doğmuş bebeğinizin ne kadar iyi bir gözlemci, dünyaya bakışının ne kadar taze oldu- ğunu, çok kısa sürede fark edeceksiniz. (V) Size can sıkıcı, sıradan görünen şeyler, büyümekte olan bebeğiniz için yeni ve coşku uyandıncıdır. (VI) Bebeğiniz yeni düşüncelere böylesine açık ve alıcı olduğu için ona biraz büyüyünce oyun yoluyla sayıları öğretmeniz son derece kolay ve her ikiniz için de eğlenceli olacaktır. 39. Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi çıkarıla- maz? A) Okul öncesi çocuklar da sayı kavramını öğre- nebilir B) Sayıları bilmek yalnız matematiğimizi değil, mantıklı düşünmemizi de sağlar. C) Ebeveynlere siradan gelen bir durum, bebekler için çok ilgi çekici olabilir. b) Bebeklere sayıları öğretmenin kolay ve eğlen- celi yolu oyundur. E) Cocuklara sayı kavramı ve matematiğin, belli bir dönemde verilmesi şarttır.
30 Bilime en başta çevresini gözlemleyerek başla-
mıştır insanoğlu. Süreç içinde yaptığı gözlemleri
sistemleştirmiş ve bilim konusunda ilerlemiştir. Bi
limin kendisine sunduğu bütün imkânları teknolo-
jiye çevirmiş ve onu hayatının her safhasında kul-
lanmıştır. Teknolojinin rahatlığından daha çok tat
alabilmek için sanatta gelişme sağlamıştır. Şimdi
ise ilerleyen teknolojiyi sanatın hizmetine suna-
rak bilim kurgu alanında ilerlemiş ve insanlığa ayrı
dünyalanın zevkini sunmuştur.
Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi çıkarıla-
maz?
A) Teknolojik gelişmeler insanoğlunu her alanda
ahatlatmıştır.
B) İnsanoğlunun bilimde ilerlemesini sağlayan et-
kenlerden biri de yaptığı gözlemlerdir.
C) Teknoloji ile sanatın birleşmesi, insanın daha
çok tat alma arzusundan kaynaklanmaktadır.
D) Bilim kurgu, teknolojik olarak insanoğlunun gel-
diği noktanın göstergelerindendir.
E) İnsan, teknolojiden sıkılır duruma geldiği için
sanatta ilerlemeye karar vermiştir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
30 Bilime en başta çevresini gözlemleyerek başla- mıştır insanoğlu. Süreç içinde yaptığı gözlemleri sistemleştirmiş ve bilim konusunda ilerlemiştir. Bi limin kendisine sunduğu bütün imkânları teknolo- jiye çevirmiş ve onu hayatının her safhasında kul- lanmıştır. Teknolojinin rahatlığından daha çok tat alabilmek için sanatta gelişme sağlamıştır. Şimdi ise ilerleyen teknolojiyi sanatın hizmetine suna- rak bilim kurgu alanında ilerlemiş ve insanlığa ayrı dünyalanın zevkini sunmuştur. Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi çıkarıla- maz? A) Teknolojik gelişmeler insanoğlunu her alanda ahatlatmıştır. B) İnsanoğlunun bilimde ilerlemesini sağlayan et- kenlerden biri de yaptığı gözlemlerdir. C) Teknoloji ile sanatın birleşmesi, insanın daha çok tat alma arzusundan kaynaklanmaktadır. D) Bilim kurgu, teknolojik olarak insanoğlunun gel- diği noktanın göstergelerindendir. E) İnsan, teknolojiden sıkılır duruma geldiği için sanatta ilerlemeye karar vermiştir.