Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

6. (1) Gazetelerimizdeki fıkra yazarlığı, yalnız bizim ül-
keye özgü bir şeydir. (II) Gazetenin bize geçtiği Batı
ülkelerinde bizdeki anlamda fikra yazısı (köşe yazı-
si) yok. (III) Acaba ilk gazete yazarlarımız, daha çok
Batı'daki magazinleri okudukları için mi bu türü ge-
liştirdiler, gelenekleştirdiler? (IV) Yalnızca bazı ma-
gazin dergilerinde bu tür yazılara rastlanıyor Batı'da.
(V) Bizde ilk gazetelerin dergi işlevleri de vardı, bunun
bir sonucu mu bu?
Yukarıdaki parçada numaralanmış cümlelerden
hangileri birbiriyle yer değiştirirse parçanın an-
lam akışındaki bozukluk giderilmiş olur?
B) II ve III
A) III ve IV
D) I ve II
C) II ve IV
E) IV ve V
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
6. (1) Gazetelerimizdeki fıkra yazarlığı, yalnız bizim ül- keye özgü bir şeydir. (II) Gazetenin bize geçtiği Batı ülkelerinde bizdeki anlamda fikra yazısı (köşe yazı- si) yok. (III) Acaba ilk gazete yazarlarımız, daha çok Batı'daki magazinleri okudukları için mi bu türü ge- liştirdiler, gelenekleştirdiler? (IV) Yalnızca bazı ma- gazin dergilerinde bu tür yazılara rastlanıyor Batı'da. (V) Bizde ilk gazetelerin dergi işlevleri de vardı, bunun bir sonucu mu bu? Yukarıdaki parçada numaralanmış cümlelerden hangileri birbiriyle yer değiştirirse parçanın an- lam akışındaki bozukluk giderilmiş olur? B) II ve III A) III ve IV D) I ve II C) II ve IV E) IV ve V
TYT • Türkçe
39 ve 40. sorular aşağıdaki parçaya göre ce-
vaplanacaktır.
Bireyin -en azından toplumun çeşitli kesimlerindeki
bireylerin- çıkarı yeni şeyler denemekten, yenilikten
yanadır. Toplumlar ise daha yavaş dönüşür, var
olan durumu koruyucu yaklaşımlar, daha muhafa-
zakâr yaklaşımlar toplum katmanında daha baskın-
dır. Yenilikçi ve ilerici bireyler, toplumun gazabına
en çok uğrayanlardır. Bu yenilikçiliğin yönü bile
önemli değildir, hangi yöne olursa olsun değişim
cezalandırılır. Ama toplumun değişen şartlara uyu-
mu da zamanla yine bu çeşitli yönlere uç vermiş ve
ceza görmüş bireylerin bazıları üzerinden olur.
39. Bu parçada anlatılan duruma,
C. Ins
1. İnsanın bilgisizliğinin nedenleri üzerinde duran Ba-
con, otoriteye dayanmanın, geleneğin etkisinin, ön
Ortaöğretim Genel Müdürlüğü
40. Bu parçada aşağıdakilerden hangisine değinil-
memiştir?
A) Yarar sağlamak adına kimi insanların yenilikten
yana tavır sergilediğine
B) Toplumların içinde bulunduğu durumu koruma-
ya yatkın olduğuna
C) Tutucu toplumlarda yenilikçi insanların cezalan-
dırıldığına
D) Toplumlardaki dönüşümünün kişilere göre ya-
vaş gerçekleştiğine
E) Değişimden yana olan bireylerin toplumun öfke-
sine maruz kaldığına
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
TYT • Türkçe 39 ve 40. sorular aşağıdaki parçaya göre ce- vaplanacaktır. Bireyin -en azından toplumun çeşitli kesimlerindeki bireylerin- çıkarı yeni şeyler denemekten, yenilikten yanadır. Toplumlar ise daha yavaş dönüşür, var olan durumu koruyucu yaklaşımlar, daha muhafa- zakâr yaklaşımlar toplum katmanında daha baskın- dır. Yenilikçi ve ilerici bireyler, toplumun gazabına en çok uğrayanlardır. Bu yenilikçiliğin yönü bile önemli değildir, hangi yöne olursa olsun değişim cezalandırılır. Ama toplumun değişen şartlara uyu- mu da zamanla yine bu çeşitli yönlere uç vermiş ve ceza görmüş bireylerin bazıları üzerinden olur. 39. Bu parçada anlatılan duruma, C. Ins 1. İnsanın bilgisizliğinin nedenleri üzerinde duran Ba- con, otoriteye dayanmanın, geleneğin etkisinin, ön Ortaöğretim Genel Müdürlüğü 40. Bu parçada aşağıdakilerden hangisine değinil- memiştir? A) Yarar sağlamak adına kimi insanların yenilikten yana tavır sergilediğine B) Toplumların içinde bulunduğu durumu koruma- ya yatkın olduğuna C) Tutucu toplumlarda yenilikçi insanların cezalan- dırıldığına D) Toplumlardaki dönüşümünün kişilere göre ya- vaş gerçekleştiğine E) Değişimden yana olan bireylerin toplumun öfke- sine maruz kaldığına
bir
ün
ası
rin
de
za-
şti.
Car
Ş-
ok
n-
Ç,
Ş
7-
2-
e
TEST TYT
/benimhocam
23
Lir fikir
TEST 24 TYT
3. Köyde, kasabada halk ne okuyor? Son yıllarda basının
gelişmesi, sinemanın yaygınlaşması, radyo - televizyon ve
internet gibi kitle iletişim araçlarının giderek büyük yaygınlık
kazanması köylünün de bir ölçüde okuma ufkunu değiştirmiş
midir? Bu ölçü nedir? Genel ağın taşradaki etkisi muhteme-
len endirekt. Bu konuda bir araştırma yapılmış değil. Eski
cenk kitaplarının, ünlü aşk öykülerinin, masalların köylerdeki
tüketim oranının artıp artmadığı konusunda bilgiler de yok
elimizde. Ancak, dağıtımı kendine özgü bir biçimde süregelen
bu tür yayınların bugün de köylerde geniş bir okur ve dinleyici
kitlesi bulduğu bir gerçek. Gezgin kitapçıların cami avluların-
da sergiledikleri kitapların yıldan yıla değişen baskıları, yeni
kapakları bunu gösteriyor. Otuz kırk yapıtı geçmeyen bir
masal, efsane kitaplığı da söz konusu. Öte yandan internet
üzerinden ulaşılabilen yayımlar da azımsanmamalı. Gerçi
araştırmalar, insanların taşrada yaşayanların kitaplara değil
> görselliğe eğildiğini de göstermiyor değil. Ne yazık ki okuma
kültürümüz hakkında araştırma yapılmasa da bu gerçekler
var elimizde.
Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden han-
gisidir?
A) Görsel medya teknolojilerinin gelişmesiyle insanlar ara-
sındaki kültürel farkların günden güze azaldığı
B) Modern dünyanın, modern köyler kurmasa da insanları
daha bilinçli hâle getirmeyi başardığı
C) Taşrada yaşayan insanların internetten ya da televizyon-
dan doğru şekilde faydalanmayı başaramadığı
D) Kitle iletişim araçlarının halkımızın okuma kültürü üzerin-
de doğrudan bir etkisinin bulunmadığı
E) Günümüzde radyoların, televizyonun ve internetin köyler-
de yaşayan insan kalabalıklarını doğrudan etkilediği
MİNİ
SÖZLÜK
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
bir ün ası rin de za- şti. Car Ş- ok n- Ç, Ş 7- 2- e TEST TYT /benimhocam 23 Lir fikir TEST 24 TYT 3. Köyde, kasabada halk ne okuyor? Son yıllarda basının gelişmesi, sinemanın yaygınlaşması, radyo - televizyon ve internet gibi kitle iletişim araçlarının giderek büyük yaygınlık kazanması köylünün de bir ölçüde okuma ufkunu değiştirmiş midir? Bu ölçü nedir? Genel ağın taşradaki etkisi muhteme- len endirekt. Bu konuda bir araştırma yapılmış değil. Eski cenk kitaplarının, ünlü aşk öykülerinin, masalların köylerdeki tüketim oranının artıp artmadığı konusunda bilgiler de yok elimizde. Ancak, dağıtımı kendine özgü bir biçimde süregelen bu tür yayınların bugün de köylerde geniş bir okur ve dinleyici kitlesi bulduğu bir gerçek. Gezgin kitapçıların cami avluların- da sergiledikleri kitapların yıldan yıla değişen baskıları, yeni kapakları bunu gösteriyor. Otuz kırk yapıtı geçmeyen bir masal, efsane kitaplığı da söz konusu. Öte yandan internet üzerinden ulaşılabilen yayımlar da azımsanmamalı. Gerçi araştırmalar, insanların taşrada yaşayanların kitaplara değil > görselliğe eğildiğini de göstermiyor değil. Ne yazık ki okuma kültürümüz hakkında araştırma yapılmasa da bu gerçekler var elimizde. Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden han- gisidir? A) Görsel medya teknolojilerinin gelişmesiyle insanlar ara- sındaki kültürel farkların günden güze azaldığı B) Modern dünyanın, modern köyler kurmasa da insanları daha bilinçli hâle getirmeyi başardığı C) Taşrada yaşayan insanların internetten ya da televizyon- dan doğru şekilde faydalanmayı başaramadığı D) Kitle iletişim araçlarının halkımızın okuma kültürü üzerin- de doğrudan bir etkisinin bulunmadığı E) Günümüzde radyoların, televizyonun ve internetin köyler- de yaşayan insan kalabalıklarını doğrudan etkilediği MİNİ SÖZLÜK
için ayrılan kısmına
ele-
em-
cin
h-
P
(1) Medyanın hayatımıza girmesiyle birlikte bireyler, top-
lumsal yaşamı bu araçlar aracılığıyla algılamaya baş-
lamışlar ve doğal olarak bu "aracıların" sahte gerçek-
liğine bağımlı hâle gelmişlerdir. (II) Bu da toplumun
medyaya olan ihtiyacının artması ve onları hayatının
merkezine alması sonucunu beraberinde getirmiştir.
(III) İnsanlar medya aracılığıyla sosyalleşmekte, ha-
berdar olmakta, eğitilmekte ve eğlenmektedir. (IV) Bu
açıdan medya, toplum hayatını doğrudan etkilemek-
tedir. (V) Çünkü toplum âdeta medya aracılığıyla ile-
tişim kurmakta ve yine medya aracılığıyla elde ettiği
bilgilerle karar alma süreçlerine dâhil olmaktadır. (VI)
Medyanın görünmeyen yüzü ile ilgili ne kadar çok bil-
gi sahibi olursak burada üretilen mesajları alımlarken
tehlikelerinden o kadar kurtulmuş oluruz.
3.
Yukarıdaki numaralanmış cümlelerin hangilerin-
de medyaya yöneltilen eleştirinin olumsuz olduğu
açıkça belirtilmiştir?
A) I ve III
D) III ve V
B) I ve VI
E) IV ve VI
C) II ve IV
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
için ayrılan kısmına ele- em- cin h- P (1) Medyanın hayatımıza girmesiyle birlikte bireyler, top- lumsal yaşamı bu araçlar aracılığıyla algılamaya baş- lamışlar ve doğal olarak bu "aracıların" sahte gerçek- liğine bağımlı hâle gelmişlerdir. (II) Bu da toplumun medyaya olan ihtiyacının artması ve onları hayatının merkezine alması sonucunu beraberinde getirmiştir. (III) İnsanlar medya aracılığıyla sosyalleşmekte, ha- berdar olmakta, eğitilmekte ve eğlenmektedir. (IV) Bu açıdan medya, toplum hayatını doğrudan etkilemek- tedir. (V) Çünkü toplum âdeta medya aracılığıyla ile- tişim kurmakta ve yine medya aracılığıyla elde ettiği bilgilerle karar alma süreçlerine dâhil olmaktadır. (VI) Medyanın görünmeyen yüzü ile ilgili ne kadar çok bil- gi sahibi olursak burada üretilen mesajları alımlarken tehlikelerinden o kadar kurtulmuş oluruz. 3. Yukarıdaki numaralanmış cümlelerin hangilerin- de medyaya yöneltilen eleştirinin olumsuz olduğu açıkça belirtilmiştir? A) I ve III D) III ve V B) I ve VI E) IV ve VI C) II ve IV
2. Çocukların en büyük sıkıntılarından biri, parmak sallayan
yetişkinlerdir. Hepimizin çevresinde bunlardan vardı.
Olmak zorundaydı da çünkü onlar anne baba olarak
geleneksel rolleri olduğu gibi benimsemişlerdi. Anne
baba, çocuğa yol gösterir, doğruyu yanlışı öğretir. Önemli
olan, o parmağın doğru yer ve zamanda sallanması.
Yani çocuğun ne söylediğini, ne istediğini "dinledikten" ve
"anladıktan" sonra... Sadece ebeveyn oldukları için sert
davranmak gerektiğine inanarak sallanan parmak, eminim
hepimizin içini yaralamıştır zamanında. En azından
amigdalamız gelişene kadar anne baba rolü önemlidir.
Sığınaktır, güvendir, dürüstlüğümüzün mimarıdır.
58
Bu parçada ebeveynlerin davranışlarıyla ilgili
aşağıdaki yanlışlardan hangisine değinilmemistir
A) Doğru zamanda ve yerde ikaz yapamamalarına
B) Kabul görmüş alışkanlıkları devam ettirmelerine
C) Çocuklara karşı sert davranmalarına
D) Çocukların duygu ve düşüncelerini anlama
gayretinden uzak olmalarına
E) Davranış değişikliği yaratmak için eğitim almamalarına
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
2. Çocukların en büyük sıkıntılarından biri, parmak sallayan yetişkinlerdir. Hepimizin çevresinde bunlardan vardı. Olmak zorundaydı da çünkü onlar anne baba olarak geleneksel rolleri olduğu gibi benimsemişlerdi. Anne baba, çocuğa yol gösterir, doğruyu yanlışı öğretir. Önemli olan, o parmağın doğru yer ve zamanda sallanması. Yani çocuğun ne söylediğini, ne istediğini "dinledikten" ve "anladıktan" sonra... Sadece ebeveyn oldukları için sert davranmak gerektiğine inanarak sallanan parmak, eminim hepimizin içini yaralamıştır zamanında. En azından amigdalamız gelişene kadar anne baba rolü önemlidir. Sığınaktır, güvendir, dürüstlüğümüzün mimarıdır. 58 Bu parçada ebeveynlerin davranışlarıyla ilgili aşağıdaki yanlışlardan hangisine değinilmemistir A) Doğru zamanda ve yerde ikaz yapamamalarına B) Kabul görmüş alışkanlıkları devam ettirmelerine C) Çocuklara karşı sert davranmalarına D) Çocukların duygu ve düşüncelerini anlama gayretinden uzak olmalarına E) Davranış değişikliği yaratmak için eğitim almamalarına
OLÜM
04
Paragrafta Yardımcı Düşünce
1. Yeni, yeniliğin kendisinden ziyade algılanışıyla ilgili bir
durum her şeyden önce. Bunun ne demek olduğunu
anlamak için Garip siirine bakmak yeterli olabilir. Yeni
olduğunda herkesin hemfikir olduğu Garip'in şiire
soktuğu gündelik dil yeni değildi. Şiirde dize sonlarının
bir bütünlük, dolayısıyla nazım duygusu verecek biçimde
kesilmeleri, yeni bir şey gibi görünse de aslında nazmin
serbest olarak kurulmasından başka bir şey değildi.
Eskiden önceki şiir sıkı kurallara bağlıydı. Yeni olan neydi?
Yeni olan, bir eskinin (gündelik dilin) bir başka eskinin
(dize düzeninin) içinde alışılmadık bicimde durmasıydı.
Yeni'yi yapan öge tam da buydu. İşte bu "alışılmadık"ın
içinde bolca alışıldık öge vardı: atlamalarla oluşan dize
formu ve gündelik dil. Bunca alışıldığa karşın sanki
alışkanlıkların tamamen dışında bir durum varmış, sanki
avangart bir şiirle karşılaşılmış gibi bir şoka yol açtı, hatta
avangartla karıştırıldı.
Bu parçada Garip şiiriyle ilgili aşağıdakilerden
hangisine değinilmemistir?
A) Dize sonlarında kesintiye gidildiğine
B) Serbest bir tarza sahip olduğuna
CHalkın konuşma dilinin kullanıldığına
D) Dize düzeninde gelenege uymadığına
E) Kendine özgü sıkı kurallara sahip olduğuna
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
OLÜM 04 Paragrafta Yardımcı Düşünce 1. Yeni, yeniliğin kendisinden ziyade algılanışıyla ilgili bir durum her şeyden önce. Bunun ne demek olduğunu anlamak için Garip siirine bakmak yeterli olabilir. Yeni olduğunda herkesin hemfikir olduğu Garip'in şiire soktuğu gündelik dil yeni değildi. Şiirde dize sonlarının bir bütünlük, dolayısıyla nazım duygusu verecek biçimde kesilmeleri, yeni bir şey gibi görünse de aslında nazmin serbest olarak kurulmasından başka bir şey değildi. Eskiden önceki şiir sıkı kurallara bağlıydı. Yeni olan neydi? Yeni olan, bir eskinin (gündelik dilin) bir başka eskinin (dize düzeninin) içinde alışılmadık bicimde durmasıydı. Yeni'yi yapan öge tam da buydu. İşte bu "alışılmadık"ın içinde bolca alışıldık öge vardı: atlamalarla oluşan dize formu ve gündelik dil. Bunca alışıldığa karşın sanki alışkanlıkların tamamen dışında bir durum varmış, sanki avangart bir şiirle karşılaşılmış gibi bir şoka yol açtı, hatta avangartla karıştırıldı. Bu parçada Garip şiiriyle ilgili aşağıdakilerden hangisine değinilmemistir? A) Dize sonlarında kesintiye gidildiğine B) Serbest bir tarza sahip olduğuna CHalkın konuşma dilinin kullanıldığına D) Dize düzeninde gelenege uymadığına E) Kendine özgü sıkı kurallara sahip olduğuna
rla
en
kal
cak
abi
uş-
söy-
esi,
şiiri
aki-
arak
atti-
duğu
u
Idiği
ıdaki-
FEN BİLİMLERİ YAYINLARI
10
39 ve 40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayı-
niz.
1960'larda John Darley ve Bibb Latane tarafından yürütü-
len bir deneyden söz ediyoruz: Columbia Üniversitesi
öğrencilerinden bir grup katılımcı, kentsel yaşamın sorun-
larına ilişkin bir anket doldurmak üzere bir odaya alındı.
Katılımcılar odada işe koyulmuşken duvardaki küçük
panelden duman sızmaya başladı. Dört dakika sonra oda,
göz gözü görmeyecek kadar dumanla dolmuştu. Denekler
yangın çıktığını düşünüyordu. Aslında araştırmacılar
odaya duman üfleyecek bir düzenek kurmuşlardı. Bundan
habersiz olan deneklerin hepsinin yaptığı ilk iş, odadaki
diğer kişilerin ne yaptığına bakmak oldu. Odadakilerin
çoğu, araştırmacıların gizli iş birlikçisiydi. Bu yüzden de
oldukları yerde kımıldamadan duruyorlardı. Sonuç ne mi
oldu? Odadaki on denekten yalnızca biri, dumanı yetkilile-
re bildirdi. Geriye kalan dokuz denek, içeriyi duman kaplar-
ken tam altı dakika bu odada kalıp gayretle önlerindeki
anketi doldurmayı sürdürdü. Öksürdüler, gözlerini ovuştur-
dular, camı açtılar ama yangını haber vermediler.
39. Bu parçada sözü edilen deneyden hareketle aşağıdaki-
lerden hangisine ulaşılamaz?
Lo
7.
1
Insanın karar verme sürecinde çevrenin etkisi büyük-
tür.
Kimi durumlarda insan kendi isteğinden ya da davranı-
şından vazgeçip çevreye uyma davranışı gösterebilir.
Grup davranışlarının birey davranışları üzerindeki etki-
si yadsınamaz.
D) Ait olma ve kabul görme ihtiyacını doyuramayan birey,
abartılı ve çelişkili davranışlar sergileyebilir.
E Uyum baskısı öyle güçlüdür ki insanların çoğunda sürü-
ye uymak için bile bile yanlış yapma eğilimi görülür.
CASözde
40. Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi
söylenemez?
Sözde soru cümlesine yer verilmiştir.
Sayıp dökmeye başvurulmuştur.
Kalıplaşmış sözlere yer verilmiştir.
Gerekçeli yargılar vardır.
Öyküleyici anlatıma başvurulmuştur.
DİTTİ.
A
20
1.
2.
1.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
rla en kal cak abi uş- söy- esi, şiiri aki- arak atti- duğu u Idiği ıdaki- FEN BİLİMLERİ YAYINLARI 10 39 ve 40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayı- niz. 1960'larda John Darley ve Bibb Latane tarafından yürütü- len bir deneyden söz ediyoruz: Columbia Üniversitesi öğrencilerinden bir grup katılımcı, kentsel yaşamın sorun- larına ilişkin bir anket doldurmak üzere bir odaya alındı. Katılımcılar odada işe koyulmuşken duvardaki küçük panelden duman sızmaya başladı. Dört dakika sonra oda, göz gözü görmeyecek kadar dumanla dolmuştu. Denekler yangın çıktığını düşünüyordu. Aslında araştırmacılar odaya duman üfleyecek bir düzenek kurmuşlardı. Bundan habersiz olan deneklerin hepsinin yaptığı ilk iş, odadaki diğer kişilerin ne yaptığına bakmak oldu. Odadakilerin çoğu, araştırmacıların gizli iş birlikçisiydi. Bu yüzden de oldukları yerde kımıldamadan duruyorlardı. Sonuç ne mi oldu? Odadaki on denekten yalnızca biri, dumanı yetkilile- re bildirdi. Geriye kalan dokuz denek, içeriyi duman kaplar- ken tam altı dakika bu odada kalıp gayretle önlerindeki anketi doldurmayı sürdürdü. Öksürdüler, gözlerini ovuştur- dular, camı açtılar ama yangını haber vermediler. 39. Bu parçada sözü edilen deneyden hareketle aşağıdaki- lerden hangisine ulaşılamaz? Lo 7. 1 Insanın karar verme sürecinde çevrenin etkisi büyük- tür. Kimi durumlarda insan kendi isteğinden ya da davranı- şından vazgeçip çevreye uyma davranışı gösterebilir. Grup davranışlarının birey davranışları üzerindeki etki- si yadsınamaz. D) Ait olma ve kabul görme ihtiyacını doyuramayan birey, abartılı ve çelişkili davranışlar sergileyebilir. E Uyum baskısı öyle güçlüdür ki insanların çoğunda sürü- ye uymak için bile bile yanlış yapma eğilimi görülür. CASözde 40. Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? Sözde soru cümlesine yer verilmiştir. Sayıp dökmeye başvurulmuştur. Kalıplaşmış sözlere yer verilmiştir. Gerekçeli yargılar vardır. Öyküleyici anlatıma başvurulmuştur. DİTTİ. A 20 1. 2. 1.
29.
Nietzsche'ye göre mutluluk, zorlukları aşıp hayatı
yaşamak için orijinal yollar yaratarak bu güce sahip
olduğunuzu kanıtlamaktır. Nietzsche, insanın özgür-
lüğünü ve kendi fikirlerini kısıtlayan bütün engelleri
aşacak büyük bir güce ve mücadele ruhuna sahip
olarak hayattan memnun olabileceğini; bu sayede
de mutlu olabileceğini savunmuştur.
●
Mutluluğu bir yere, bir şeye ulaşmaktan ziyade; ki-
şinin yaşamda bulduğu doyum olarak tanımlamıştır
Buddha. Ona göre sonu mutluluğa varan bir yol yok-
tur. Yol, mutluluğun kendisidir. Ulaşılması gereken
mutlak bir amaç olmadığını söyleyen Buddha, mut-
luluğu ancak yolculuğumuz sırasında bulabileceği-
mizi belirtmiştir.
Bu iki parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi
söylenebilir?
A Aynı durumla ilgili farklı kişilere ait görüşleri ele al-
maktadırlar.
B) Farklı konulardaki benzer yaklaşımları kanıtlamayı
amaçlamaktadırlar.
C) Farklı durumlar için ortak bir görüş belirlemektedirler.
D) Aynı örnek üzerinden farklı duygu ve düşüncelere
seslenmektedirler.
E) Farklı yolların aynı sonuca çıkamayacağını açıkla-
maktadırlar.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
29. Nietzsche'ye göre mutluluk, zorlukları aşıp hayatı yaşamak için orijinal yollar yaratarak bu güce sahip olduğunuzu kanıtlamaktır. Nietzsche, insanın özgür- lüğünü ve kendi fikirlerini kısıtlayan bütün engelleri aşacak büyük bir güce ve mücadele ruhuna sahip olarak hayattan memnun olabileceğini; bu sayede de mutlu olabileceğini savunmuştur. ● Mutluluğu bir yere, bir şeye ulaşmaktan ziyade; ki- şinin yaşamda bulduğu doyum olarak tanımlamıştır Buddha. Ona göre sonu mutluluğa varan bir yol yok- tur. Yol, mutluluğun kendisidir. Ulaşılması gereken mutlak bir amaç olmadığını söyleyen Buddha, mut- luluğu ancak yolculuğumuz sırasında bulabileceği- mizi belirtmiştir. Bu iki parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A Aynı durumla ilgili farklı kişilere ait görüşleri ele al- maktadırlar. B) Farklı konulardaki benzer yaklaşımları kanıtlamayı amaçlamaktadırlar. C) Farklı durumlar için ortak bir görüş belirlemektedirler. D) Aynı örnek üzerinden farklı duygu ve düşüncelere seslenmektedirler. E) Farklı yolların aynı sonuca çıkamayacağını açıkla- maktadırlar.
al Bilimler-1 Testi için ayrılan
2. Roman, karakterlerin derinlik içinde analiz edildiği bir yazınsal
türdür, karakterler olaylarla birlikte değişim geçirir ve yeni
nitelikler kazanır. Roman, okurun "Tipkı benim düşündüğüm
gibi." diyeceği yahut "Bunu nasıl da düşünememişim?" deme
gereğini hissedeceği yaşantılarla örülür. Roman, yazarın
beden, ruh ve akıl hakkında düşünmesi, düşüncesinin far-
kına varması ve estetik olarak kavranmış insanı yine insana
göstermek istemesi gibi yazma arzularıyla kurulur. Roman
okuru da böylece, insanda keşfedilmiş ve hedefi yine insan
olan hakikatlerle yüzleşir. Kundera'nın deyişiyle roman, insanı
o güne kadar farkına varmadığı yeni bir hakikatle karşı karşıya
getirir.
Bu parçada reman türüyle ilgili olarak aşağıdakilerden
hangisine değinilmemiştir?
Kişilerin üzerinde ayrıntılarıyla durulduğuna
B) Olayları merak duygusunu uyandırarak aktardığına
Anlattığı olaylarla kişiler arasında bir bağlantı olduğuna
Okuru şaşırtan bir yapısının bulunduğuna
Yazılışının altında tek bir neden olmadığına
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
al Bilimler-1 Testi için ayrılan 2. Roman, karakterlerin derinlik içinde analiz edildiği bir yazınsal türdür, karakterler olaylarla birlikte değişim geçirir ve yeni nitelikler kazanır. Roman, okurun "Tipkı benim düşündüğüm gibi." diyeceği yahut "Bunu nasıl da düşünememişim?" deme gereğini hissedeceği yaşantılarla örülür. Roman, yazarın beden, ruh ve akıl hakkında düşünmesi, düşüncesinin far- kına varması ve estetik olarak kavranmış insanı yine insana göstermek istemesi gibi yazma arzularıyla kurulur. Roman okuru da böylece, insanda keşfedilmiş ve hedefi yine insan olan hakikatlerle yüzleşir. Kundera'nın deyişiyle roman, insanı o güne kadar farkına varmadığı yeni bir hakikatle karşı karşıya getirir. Bu parçada reman türüyle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? Kişilerin üzerinde ayrıntılarıyla durulduğuna B) Olayları merak duygusunu uyandırarak aktardığına Anlattığı olaylarla kişiler arasında bir bağlantı olduğuna Okuru şaşırtan bir yapısının bulunduğuna Yazılışının altında tek bir neden olmadığına
1.
İki kişilik bir salıncakta Ayşe, Buket, Cemre, Deniz, Ey-
men, Fatih, Gizem ve Hande adlı çocuklar, ikişerli olarak
sırasıyla sallanmışlardır. Çocukların salıncağa binme si-
ralarına ve beraber sallandıkları kişilere ilişkin kimi bilgiler
şu şekildedir:
.
Tüm çocuklar salıncağa sadece bir kez binmişlerdir.
Cemre'den hemen sonra Ayşe salıncağa binmiştir.
Ayşe'den hemen sonra Deniz salıncağa binmiştir.
Buket ve Fatih salıncakta beraber
sallanmışlardır.
Gizem salıncağa en son sırada binmiştir.
Buna göre
1. Ayşe,
II. Buket,
III. Eymen
adlı çocuklardan hangileri salıncağa ikinci sırada bin-
miş olabilir?
A) Yalnız I
D) I ve II
B) Yalnız II
E) II ve III
Yalnız III
YAYINLARI Kara Kutu YAYIN INFORMAL YAYINLARI K Kara Kutu YAYIN INFORE
(2022-ALES/2)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
1. İki kişilik bir salıncakta Ayşe, Buket, Cemre, Deniz, Ey- men, Fatih, Gizem ve Hande adlı çocuklar, ikişerli olarak sırasıyla sallanmışlardır. Çocukların salıncağa binme si- ralarına ve beraber sallandıkları kişilere ilişkin kimi bilgiler şu şekildedir: . Tüm çocuklar salıncağa sadece bir kez binmişlerdir. Cemre'den hemen sonra Ayşe salıncağa binmiştir. Ayşe'den hemen sonra Deniz salıncağa binmiştir. Buket ve Fatih salıncakta beraber sallanmışlardır. Gizem salıncağa en son sırada binmiştir. Buna göre 1. Ayşe, II. Buket, III. Eymen adlı çocuklardan hangileri salıncağa ikinci sırada bin- miş olabilir? A) Yalnız I D) I ve II B) Yalnız II E) II ve III Yalnız III YAYINLARI Kara Kutu YAYIN INFORMAL YAYINLARI K Kara Kutu YAYIN INFORE (2022-ALES/2)
1.
OR
KARA KUTU
KİTAPLARI
Modern dünyada, tek başına kalma ihtimali kulağa dehşet
verici bir durum olarak gelebilir. Insan; modern dünyanın
sunduğu temsiller nedeniyle yalnızlığı aşırı huzursuz edi-
ci, tehditkâr ve korkunç üstelik de utanılacak bir durum-
muş gibi algılar. Durum böyle olmasa bile küresel kültür
sermayesi, insanın yalnızlığını böyle duyumsamasına
neden olabilir. Taşınabilir bir müzik dinleme aygıtı olan,
istenilen her yerde ve her zaman "dünyayı dinleyebilme"
ye yarayan "Walkman"i icat edip satışa sunanlar, bu ay-
giti müşterilerine, "Bir daha asla yalnız kalmayacaksınız!"
vaadiyle tanıtmıştı. Belli ki bunu söylerken ne demek iste-
diklerini ve bu reklam sloganıyla aygıtın satış rakamlarını
nasıl yükselteceklerini gayet iyi biliyorlardı. Milyonlarca
insanın yalnızlık çektiğini, üzücü ve aykırı buldukları için
kendi yalnızlıklarından tiksindiklerini onlara hatırlatıyor-
lardı. Televizyonlar da benzer bir strateji izliyordu. Onlar
hem insanların yalnızlığı daha yoğun hissetmelerini sağ-
liyorlar hem de buna, sözüm ona, çözüm getiriyorlardı.
Evlerdeki aile sıcaklığının ve sofraların yerini, hep bera-
ber bakılan ekranlar almıştı. İnsanlar aynı kapta birbiri-
ne karışmadan duran salata malzemeleri gibi yan yana
duruyorlardı. Evler birkaç yıl içinde insanların bir arada
yaşadıkları ve paylaşım içinde oldukları ortam olmaktan
çıkıp yan yana yalnız kaldıkları güvenlikli özel alanlar
toplamına dönüşmüştü. İnsanlar bu salata tab
evler-
de yalnızlaştıkça güçlü bağlarla birbirine kenetlenmiş bi-
reyleri ekrana yansıtan sıcak aile dizileri daha fazla talep
görmeye başlamıştı.
Bu parçada altı çizili sözle anlatılmak istenen aşağıda-
kiterden hangisidir?
RI AA INFORMAL YAYINLARI AA INFORMAL YAYINLARI KA INFORMAL YAYINLARI ** INFORMAL YAYINLARI INFORMAL YAYINLARI
Aile bireylerinin sınırlı etkileşim içinde birliktelik yaşa-
masi
OR (YB) Evlerin farklı kültürel ögeleri uyum içinde barındırması
C) Evlerin, korunaklı ve güvenli bir yaşam alanı sunması
Aile bireylerinin duygu birlikteliği içinde olması
EX Aile bireylerinin, kendi aralarındaki farklılıkları kabul-
lenmesi
3.
Tiya
tek
ri.
yas
tirr
ps
Sa
de
bu
ta
ec
ya
G
yo
iç
k
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
1. OR KARA KUTU KİTAPLARI Modern dünyada, tek başına kalma ihtimali kulağa dehşet verici bir durum olarak gelebilir. Insan; modern dünyanın sunduğu temsiller nedeniyle yalnızlığı aşırı huzursuz edi- ci, tehditkâr ve korkunç üstelik de utanılacak bir durum- muş gibi algılar. Durum böyle olmasa bile küresel kültür sermayesi, insanın yalnızlığını böyle duyumsamasına neden olabilir. Taşınabilir bir müzik dinleme aygıtı olan, istenilen her yerde ve her zaman "dünyayı dinleyebilme" ye yarayan "Walkman"i icat edip satışa sunanlar, bu ay- giti müşterilerine, "Bir daha asla yalnız kalmayacaksınız!" vaadiyle tanıtmıştı. Belli ki bunu söylerken ne demek iste- diklerini ve bu reklam sloganıyla aygıtın satış rakamlarını nasıl yükselteceklerini gayet iyi biliyorlardı. Milyonlarca insanın yalnızlık çektiğini, üzücü ve aykırı buldukları için kendi yalnızlıklarından tiksindiklerini onlara hatırlatıyor- lardı. Televizyonlar da benzer bir strateji izliyordu. Onlar hem insanların yalnızlığı daha yoğun hissetmelerini sağ- liyorlar hem de buna, sözüm ona, çözüm getiriyorlardı. Evlerdeki aile sıcaklığının ve sofraların yerini, hep bera- ber bakılan ekranlar almıştı. İnsanlar aynı kapta birbiri- ne karışmadan duran salata malzemeleri gibi yan yana duruyorlardı. Evler birkaç yıl içinde insanların bir arada yaşadıkları ve paylaşım içinde oldukları ortam olmaktan çıkıp yan yana yalnız kaldıkları güvenlikli özel alanlar toplamına dönüşmüştü. İnsanlar bu salata tab evler- de yalnızlaştıkça güçlü bağlarla birbirine kenetlenmiş bi- reyleri ekrana yansıtan sıcak aile dizileri daha fazla talep görmeye başlamıştı. Bu parçada altı çizili sözle anlatılmak istenen aşağıda- kiterden hangisidir? RI AA INFORMAL YAYINLARI AA INFORMAL YAYINLARI KA INFORMAL YAYINLARI ** INFORMAL YAYINLARI INFORMAL YAYINLARI Aile bireylerinin sınırlı etkileşim içinde birliktelik yaşa- masi OR (YB) Evlerin farklı kültürel ögeleri uyum içinde barındırması C) Evlerin, korunaklı ve güvenli bir yaşam alanı sunması Aile bireylerinin duygu birlikteliği içinde olması EX Aile bireylerinin, kendi aralarındaki farklılıkları kabul- lenmesi 3. Tiya tek ri. yas tirr ps Sa de bu ta ec ya G yo iç k
"İnsanın kanadı, gayretidir." sözüyle anlatılmak istenen
düşünce aşağıdakilerden hangisidir?
A) Hayatımızın çeşitli dönemlerinde kararlar alırken ce-
sur olmamız gerektiği
B) Sorumluluk sahibi olmayan kişilerin yaşamları bo-
yunca zorlanacağı
C) Bir işte başarılı olmak için yüksek mevkideki insan-
lardan yararlanılabileceği
D) İnsanın istediği hedefe ulaşabilmesinin çalışıp çaba-
lamasıyla mümkün olacağı
E) Tehlikeli bir işe başlamadan önce önlem alınması
gerektiği
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
"İnsanın kanadı, gayretidir." sözüyle anlatılmak istenen düşünce aşağıdakilerden hangisidir? A) Hayatımızın çeşitli dönemlerinde kararlar alırken ce- sur olmamız gerektiği B) Sorumluluk sahibi olmayan kişilerin yaşamları bo- yunca zorlanacağı C) Bir işte başarılı olmak için yüksek mevkideki insan- lardan yararlanılabileceği D) İnsanın istediği hedefe ulaşabilmesinin çalışıp çaba- lamasıyla mümkün olacağı E) Tehlikeli bir işe başlamadan önce önlem alınması gerektiği
dug
Ju
ina
doğ
kar
iz ya
ure a
10
wie
Due
UI
1
C 28. Çok renkli ve başkalarını etkileyen derin bir kültürümüz
var. Ama biz "denizin içindeki balıklar" gibiyiz. Farkında
değiliz. Ünlü ressam Picasso, hat sanatı için diyor ki: "Ben
modern resim sanatının zirvesine çıktığımı düşünüyor-
dum. Ama Müslümanların asırlar önce gerçekleştirdikleri
hat sanatını görünce anladım ki onlar benden önce bu
konuda daha ileri gitmişler."
V
Bu parçada aşağıdakilerden hangisine değinilmemiş-
tir?
A) Hat sanatının, Picasso'nun resimlerinden ileri sevi-
yede olduğuna
B) Kültürel zenginliğimizin bilincinde olmadığımıza
C)
Müslümanların sanatta Batılılardan daha ileri oldu-
ğuna
D) Müslümanların zengin bir kültürel geçmişe sahip
olduğuna
E) Farklı kültürlerin birbirlerinden etkilendiklerine
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
dug Ju ina doğ kar iz ya ure a 10 wie Due UI 1 C 28. Çok renkli ve başkalarını etkileyen derin bir kültürümüz var. Ama biz "denizin içindeki balıklar" gibiyiz. Farkında değiliz. Ünlü ressam Picasso, hat sanatı için diyor ki: "Ben modern resim sanatının zirvesine çıktığımı düşünüyor- dum. Ama Müslümanların asırlar önce gerçekleştirdikleri hat sanatını görünce anladım ki onlar benden önce bu konuda daha ileri gitmişler." V Bu parçada aşağıdakilerden hangisine değinilmemiş- tir? A) Hat sanatının, Picasso'nun resimlerinden ileri sevi- yede olduğuna B) Kültürel zenginliğimizin bilincinde olmadığımıza C) Müslümanların sanatta Batılılardan daha ileri oldu- ğuna D) Müslümanların zengin bir kültürel geçmişe sahip olduğuna E) Farklı kültürlerin birbirlerinden etkilendiklerine
B
Türkçe
B
20. İnsanlar, tek tek güçlerini ortaya koyduklarında yöne-
tenler tarafından pek dikkate alınmazlar. Çoğu kez so-
runlarını dinleyecek muhatap bile bulamazlar. Sendika,
dernek, vakıf gibi sivil toplum örgütleri etrafında ortak
amaç ve çıkarları doğrultusunda güçlerini birleştirip or-
ganize olduklarında ekonomik, sosyal ve mesleki hak ve
menfaatlerini daha kolay korur, geliştirir ve alırlar. Küçük
tasarrufları bir araya getirip büyük bir sermaye oluştura-
bilir, çok ortaklı bir şirket bile kurabilirler.
B
Bu parçada anlatılanlar aşağıdaki sözlerden hangi-
siyle ilişkilendirilebilir?
A) Harekette birlik olmazsa fikirdeki birliğin hiçbir fay-
dası yoktur.
B) İnsan kendisiyle birlik oldu mu başkalarıyla da olur
demektir.
C) Birlik ve beraberlikte kuvvet, ayrılıkta sıkıntı ve sorun
vardır.
D) Bazı insanlar düşmemek için birbirine tutunur.
E) İnsanlar birbirine yardımdan el çektikleri gün insanlık
7000
yok olur.
22
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
B Türkçe B 20. İnsanlar, tek tek güçlerini ortaya koyduklarında yöne- tenler tarafından pek dikkate alınmazlar. Çoğu kez so- runlarını dinleyecek muhatap bile bulamazlar. Sendika, dernek, vakıf gibi sivil toplum örgütleri etrafında ortak amaç ve çıkarları doğrultusunda güçlerini birleştirip or- ganize olduklarında ekonomik, sosyal ve mesleki hak ve menfaatlerini daha kolay korur, geliştirir ve alırlar. Küçük tasarrufları bir araya getirip büyük bir sermaye oluştura- bilir, çok ortaklı bir şirket bile kurabilirler. B Bu parçada anlatılanlar aşağıdaki sözlerden hangi- siyle ilişkilendirilebilir? A) Harekette birlik olmazsa fikirdeki birliğin hiçbir fay- dası yoktur. B) İnsan kendisiyle birlik oldu mu başkalarıyla da olur demektir. C) Birlik ve beraberlikte kuvvet, ayrılıkta sıkıntı ve sorun vardır. D) Bazı insanlar düşmemek için birbirine tutunur. E) İnsanlar birbirine yardımdan el çektikleri gün insanlık 7000 yok olur. 22
A) I ile III
Bile V
30. Gerçekçilik bağlamında sadece tanık olmayı yeterli bul-
mayan Orhan Kemal, bozuk düzenin ortadan kaldırılma-
si için yazarın yol yöntem göstermesi gerektiğine inanır.
Bu düşünceleriyle "toplumcu gerçekçilik"in içindedir.
Fakat onun romanlarında yol gösteren, insanları bozuk
the düzenden nasıl kurtaracağını eylemleriyle veya sözleriyle
ortaya koyan idealize tipler bulamayız. Bu yönüyle de
atoplumcu gerçekçi sınırların dışına çıkar Nitekim bir
konuşmasında edebiyatın söylemi ile ideolojinin söyle-
mini birbirinden ayırır ve edebiyat ölçülerini zorlayarak
e öne çıkan düşünceyi eleştirir: "Bir sanat yapıtına bile bile
öğretici nutuklar sokulmasını Marx ve Engels bile eleş-
tirmiştir. Doğrusu da bu. Böylesine bir sanat; insanı bi-
linçsizce eyleme yönelten, provokasyona elverişli kasıtlı
bir kılavuz olur." Orhan Kemal, bu bakışıyla çağdaşı olan
40a birçok toplumcu gerçekçi yazardan ayrılır.
A) Yalnız I
Bu parçada Orhan Kemal'le ilgili,
1. İdeolojik bir yönünün olduğuna
II. Çağdaşlarından farklı yol takip ettiğine
11
III. Yapıtlarında didaktik unsurlardan uzak durduğuha
yargılarından hangilerine ulaşılabilir?
E) ly ile V
D) II ve III
B) Yalnız II
C) Yatruz III
E) I, II ve III
GUDARA
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
A) I ile III Bile V 30. Gerçekçilik bağlamında sadece tanık olmayı yeterli bul- mayan Orhan Kemal, bozuk düzenin ortadan kaldırılma- si için yazarın yol yöntem göstermesi gerektiğine inanır. Bu düşünceleriyle "toplumcu gerçekçilik"in içindedir. Fakat onun romanlarında yol gösteren, insanları bozuk the düzenden nasıl kurtaracağını eylemleriyle veya sözleriyle ortaya koyan idealize tipler bulamayız. Bu yönüyle de atoplumcu gerçekçi sınırların dışına çıkar Nitekim bir konuşmasında edebiyatın söylemi ile ideolojinin söyle- mini birbirinden ayırır ve edebiyat ölçülerini zorlayarak e öne çıkan düşünceyi eleştirir: "Bir sanat yapıtına bile bile öğretici nutuklar sokulmasını Marx ve Engels bile eleş- tirmiştir. Doğrusu da bu. Böylesine bir sanat; insanı bi- linçsizce eyleme yönelten, provokasyona elverişli kasıtlı bir kılavuz olur." Orhan Kemal, bu bakışıyla çağdaşı olan 40a birçok toplumcu gerçekçi yazardan ayrılır. A) Yalnız I Bu parçada Orhan Kemal'le ilgili, 1. İdeolojik bir yönünün olduğuna II. Çağdaşlarından farklı yol takip ettiğine 11 III. Yapıtlarında didaktik unsurlardan uzak durduğuha yargılarından hangilerine ulaşılabilir? E) ly ile V D) II ve III B) Yalnız II C) Yatruz III E) I, II ve III GUDARA
22231214
yüzyıldar
mikroorganizmalar k
görmüş kısımlarından alınan kes
arı inceleme sonucunda araştırmacılar, bazı
(III) T
roorganizmaların resme zarar verdiğini h
yağ, boya, cila gibi yağlı bove
ve inorganik maddel
nizmalar ini
Mad
19. Dünyada yönetimin kontrol ettiği, baskı ile ve kendili-
ğinden doğal olarak meydana gelen değişmeler ger-
çekleşmektedir. Toplumun olumlu değişmesi konusun-
da en güzel örnekler, peygamberlerin öncülüğünde
gerçekleşenlerdir. Onlar, insanlara herhangi bir maddi
ve manevi baskı ve şiddet kullanmadan, en güzel bir
şekilde anlatarak, ikna ederek gittikçe daha çok bire-
yin kabul edip topluma yaygınlaşması yoluyla sosyal
değişimler gerçekleştirmiştir. Örneğin Hz. Muhammed,
savaşçı ve yoksulları hakir gören bir toplumun 23 se-
nede ahlak abidesi bir topluma dönüşmesini sağlamış-
tır.
D) I ve II
Bu parçada sosyal değişme ile ilgili aşağıdakilerin
hangisine dikkat çekilmiştir?
A
A) En iyi sosyal değişme, peygamberlerin gerçekleş-
tirdiğidir.
BY Sosyal değişme, her toplum için kaçınılmaz bir ger-
çekliktir.
Peygamberler çok uzun sürede sosyal değişimi
sağlamıştır.
Sosyal değişme birbirinden çok farklı yönlerde ola-
bilmektedir.
z mikroorganizmaların yaşam alanı, yağlı boya
im tablolarıdır.
E Baskı ve şiddete dayalı değişme tümüyle olumsuz
sonuçlar
doğurur.
indan hangilerine ulaşılabilir?
B) Yalnız II
organik maddelerin üzerinde
arasında
an org
ikroor
Jarak
nzimle
rçalar
sebeb
solu-
ger-
ga-
de
16
E) a
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
22231214 yüzyıldar mikroorganizmalar k görmüş kısımlarından alınan kes arı inceleme sonucunda araştırmacılar, bazı (III) T roorganizmaların resme zarar verdiğini h yağ, boya, cila gibi yağlı bove ve inorganik maddel nizmalar ini Mad 19. Dünyada yönetimin kontrol ettiği, baskı ile ve kendili- ğinden doğal olarak meydana gelen değişmeler ger- çekleşmektedir. Toplumun olumlu değişmesi konusun- da en güzel örnekler, peygamberlerin öncülüğünde gerçekleşenlerdir. Onlar, insanlara herhangi bir maddi ve manevi baskı ve şiddet kullanmadan, en güzel bir şekilde anlatarak, ikna ederek gittikçe daha çok bire- yin kabul edip topluma yaygınlaşması yoluyla sosyal değişimler gerçekleştirmiştir. Örneğin Hz. Muhammed, savaşçı ve yoksulları hakir gören bir toplumun 23 se- nede ahlak abidesi bir topluma dönüşmesini sağlamış- tır. D) I ve II Bu parçada sosyal değişme ile ilgili aşağıdakilerin hangisine dikkat çekilmiştir? A A) En iyi sosyal değişme, peygamberlerin gerçekleş- tirdiğidir. BY Sosyal değişme, her toplum için kaçınılmaz bir ger- çekliktir. Peygamberler çok uzun sürede sosyal değişimi sağlamıştır. Sosyal değişme birbirinden çok farklı yönlerde ola- bilmektedir. z mikroorganizmaların yaşam alanı, yağlı boya im tablolarıdır. E Baskı ve şiddete dayalı değişme tümüyle olumsuz sonuçlar doğurur. indan hangilerine ulaşılabilir? B) Yalnız II organik maddelerin üzerinde arasında an org ikroor Jarak nzimle rçalar sebeb solu- ger- ga- de 16 E) a