Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

34. Bir bitkinin adıdır "aşk merdiveni". İki ağızlı bir tarağı
andıran yapraklarıyla herhangi bir saksı bitkisi. Ona bu
adı kim takmış? Ayırmış onu şebboydan, papatyadan;
yaşamımızın bir parçası hâline getirmiş. Ona bir tat,
bir anlam aşılamış. Su ve hava, insan için ne derece
gerekliyse dilin gelişmesi için de o kadar gerekli bir iş bu.
Dahası, kim ne derse desin, bir yoktan var etme sanatı.
Bu parçada, aşağıda verilenlerin hangisine
değinilmemiştir?
"Aşk merdiveni" adlı bitkinin yapraklarının tarağa
benzediğine
B) Varlıkları adlandırmanın da bir yaratıcılık olduğuna
C) Dilin gelişiminde sözcük oluşturmanın önemine
DAdlandırmanın, varlıkları birbirinden ayırmaya
yaradığına
Sözcük üretmenin uzmanlık gerektiren bir iş olduğuna
G
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
34. Bir bitkinin adıdır "aşk merdiveni". İki ağızlı bir tarağı andıran yapraklarıyla herhangi bir saksı bitkisi. Ona bu adı kim takmış? Ayırmış onu şebboydan, papatyadan; yaşamımızın bir parçası hâline getirmiş. Ona bir tat, bir anlam aşılamış. Su ve hava, insan için ne derece gerekliyse dilin gelişmesi için de o kadar gerekli bir iş bu. Dahası, kim ne derse desin, bir yoktan var etme sanatı. Bu parçada, aşağıda verilenlerin hangisine değinilmemiştir? "Aşk merdiveni" adlı bitkinin yapraklarının tarağa benzediğine B) Varlıkları adlandırmanın da bir yaratıcılık olduğuna C) Dilin gelişiminde sözcük oluşturmanın önemine DAdlandırmanın, varlıkları birbirinden ayırmaya yaradığına Sözcük üretmenin uzmanlık gerektiren bir iş olduğuna G
D
Sokaklardan meydanlara, her yerde karşınıza çıkar. (VI) Bu
kurslar sayesinde insanlar data gencecik yaşlarda resim
yapmaya, enstrüman çalmay şarkı söylemeye yatkin hå-
le gelir.
A
Bu parçadaki numaralanmiş cümlelerden hangisi düşün-
cenin akışını bozmaktad?
A) II
B) III
C) IV
DH
vasa dağın gölgesi, pürüzsüz gökyüzeyinde sere serpelyan-
nimle birlik-
sıyor. Ansızın ışıltılı yüzünü gösteren güneş,
te karşı tepelerin de gözlerini kamaştırıyor. Gün içinde siyah
olarak görünen dağın zirvesi kırmızı-turuncu bir elbise kuşa-
niyor kuşluk vaktinde.
21A) Doğa devinim halinde aktarılmıştır.
Gerçek kişiir anlatımla oluşturulmuştur.
TÜRKÇE
E) VI
Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden han-
gisi söylenemez?
Sabahın ilk ışıklan etrafı aydınlatmaya başladı. Artık uyku tu-
lumunun sıcacık kollarından ayrılma vakti. Oysa soğuğun
etkisiyle bütün gece bir çocuğun annesine sanılması gibi sa
nilmiştim ona. Sabah ayazına alışmak için çadımın kapısın-
dan, önce başımı uzatıyorum. Deniz Gölü'nün mavi sulan,
hareketsiz, öylece duruyor. Arkasında bir kuleyi andıran dey may a
C Kişileştirmeye başvurulmuştur.
Günün belli bir aralığı aktarılmıştır.
EYinelemelere başvurulmuştur.
gilerinden
A) Kişileşti
B) Tartışm
C) ilişki ku
DTanik
E) Karşıla
26 Gecmisi
betch he
aldiğimo
biliriz. K
gi kadar
mizin de
101
mayi se
gilidir.
sa biz
Bu pal
dir?
Ć
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
D Sokaklardan meydanlara, her yerde karşınıza çıkar. (VI) Bu kurslar sayesinde insanlar data gencecik yaşlarda resim yapmaya, enstrüman çalmay şarkı söylemeye yatkin hå- le gelir. A Bu parçadaki numaralanmiş cümlelerden hangisi düşün- cenin akışını bozmaktad? A) II B) III C) IV DH vasa dağın gölgesi, pürüzsüz gökyüzeyinde sere serpelyan- nimle birlik- sıyor. Ansızın ışıltılı yüzünü gösteren güneş, te karşı tepelerin de gözlerini kamaştırıyor. Gün içinde siyah olarak görünen dağın zirvesi kırmızı-turuncu bir elbise kuşa- niyor kuşluk vaktinde. 21A) Doğa devinim halinde aktarılmıştır. Gerçek kişiir anlatımla oluşturulmuştur. TÜRKÇE E) VI Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden han- gisi söylenemez? Sabahın ilk ışıklan etrafı aydınlatmaya başladı. Artık uyku tu- lumunun sıcacık kollarından ayrılma vakti. Oysa soğuğun etkisiyle bütün gece bir çocuğun annesine sanılması gibi sa nilmiştim ona. Sabah ayazına alışmak için çadımın kapısın- dan, önce başımı uzatıyorum. Deniz Gölü'nün mavi sulan, hareketsiz, öylece duruyor. Arkasında bir kuleyi andıran dey may a C Kişileştirmeye başvurulmuştur. Günün belli bir aralığı aktarılmıştır. EYinelemelere başvurulmuştur. gilerinden A) Kişileşti B) Tartışm C) ilişki ku DTanik E) Karşıla 26 Gecmisi betch he aldiğimo biliriz. K gi kadar mizin de 101 mayi se gilidir. sa biz Bu pal dir? Ć
-E29. Umberto Eco, romanlarını yazmadan önce uzunca bir
çalışma yapar ve bekler. İlginç olan ise kurmacasını
oluştururken olayların geçeceği yerlere gitmesi, mekân-
ların içinde dolaşması, o havayı soluması ve neredeyse
haritalar çıkarıp üzerine düşünmesidir. Bir diğer önemli
ayrıntı, Eco'nun romanlarını uzun aralıklarla yayımlama-
Sı. Bunun en önemli nedeni, romanın bir tür derlenme
sürecinde olmasıdır. Romanlarının en şaşırtıcı yanı ise
okurun asla tanık olamayacağı olayları kurgulamasıdır.
a
getirilm
es
akışı
Bu parçada sözü edilen yazarla ilgili olarak aşağıda-
kilerden hangisi söylenemez?
A) Romanlarını oluştururken yoğun ve uzun bir çalışma
süreci geçirdiği
B) Gerçek hayatla bağdaşmayacak olayları romanına
konu ettiği
C) Romanlarında kullanacağı mekânlara dair çalışmalar
yaptığı
D) Romanlarını uzun aralıklarla yayımladığı
Romalarındaki olayları bizzat kendi başından geçmiş
gibi aktardığı
se
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
-E29. Umberto Eco, romanlarını yazmadan önce uzunca bir çalışma yapar ve bekler. İlginç olan ise kurmacasını oluştururken olayların geçeceği yerlere gitmesi, mekân- ların içinde dolaşması, o havayı soluması ve neredeyse haritalar çıkarıp üzerine düşünmesidir. Bir diğer önemli ayrıntı, Eco'nun romanlarını uzun aralıklarla yayımlama- Sı. Bunun en önemli nedeni, romanın bir tür derlenme sürecinde olmasıdır. Romanlarının en şaşırtıcı yanı ise okurun asla tanık olamayacağı olayları kurgulamasıdır. a getirilm es akışı Bu parçada sözü edilen yazarla ilgili olarak aşağıda- kilerden hangisi söylenemez? A) Romanlarını oluştururken yoğun ve uzun bir çalışma süreci geçirdiği B) Gerçek hayatla bağdaşmayacak olayları romanına konu ettiği C) Romanlarında kullanacağı mekânlara dair çalışmalar yaptığı D) Romanlarını uzun aralıklarla yayımladığı Romalarındaki olayları bizzat kendi başından geçmiş gibi aktardığı se
TYT DENEME SINAVI
B
9.
Sait Faik için sık kullanılan bir tanımlama, bir hikâyeciden çok bir
şairin ruhsal yapısına sahip olmasıdır. Onun için Peyami Safa "Sait
bütün istek ve iddialarına rağmen bir şairdi ve aristokrattı. Bunun için
halka inemedi. Bir milletin hatta bir sınıfın değil, bohem ve artist bir
çevrenin sevdiği adam olarak kaldı." demektedir. Ancak şair mizaçlı
olması hikâyeci için bir kusur değildir. Kendisi de hikâye gibi şiir yeri-
ne, şiir gibi hikâye yazmayı tercih etmiştir. Ancak Peyami Safa'nın
halka inemedi tezi, Sait Faik'in bu konudaki çabalarına uymamakta-
dır. Ölümünden birkaç ay evvel gittiği Bursa'dan dönüşünde neşeli
olmasının sebebini soran annesine: "Anne, beni kasketle görünce
herkes usta diye çağırdı... Çok hoşuma gitti..." diyen bir insanın
halka inememesi söz konusu olamaz. Hikâyelerinin kahramanları,
hayatlarını tanıdığı ve onlar gibi yaşadığı kimseler olmuştur.
Bu parçadan hareketle Sait Faik ile ilgili aşağıdakilerden hangisi
söylenemez?
A Psikolojik açıdan şair gibi düşündüğü
B) Peyami Safa'ya göre halktan kopuk biri olduğu
C) Halktan biri olarak görülmekten mutluluk duyduğu
D) Hikâyelerinde anlattığı kişileri özümsediği
DE) Hikâyeci kimliğinden çok, şair kimliğiyle tanındığı
11. Eg
ve
10. I. Tırtılın vücudunda halkalar, başında gözleri ve o çok sevdiği dut
yaprağını i
ur
ku
V
C
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
TYT DENEME SINAVI B 9. Sait Faik için sık kullanılan bir tanımlama, bir hikâyeciden çok bir şairin ruhsal yapısına sahip olmasıdır. Onun için Peyami Safa "Sait bütün istek ve iddialarına rağmen bir şairdi ve aristokrattı. Bunun için halka inemedi. Bir milletin hatta bir sınıfın değil, bohem ve artist bir çevrenin sevdiği adam olarak kaldı." demektedir. Ancak şair mizaçlı olması hikâyeci için bir kusur değildir. Kendisi de hikâye gibi şiir yeri- ne, şiir gibi hikâye yazmayı tercih etmiştir. Ancak Peyami Safa'nın halka inemedi tezi, Sait Faik'in bu konudaki çabalarına uymamakta- dır. Ölümünden birkaç ay evvel gittiği Bursa'dan dönüşünde neşeli olmasının sebebini soran annesine: "Anne, beni kasketle görünce herkes usta diye çağırdı... Çok hoşuma gitti..." diyen bir insanın halka inememesi söz konusu olamaz. Hikâyelerinin kahramanları, hayatlarını tanıdığı ve onlar gibi yaşadığı kimseler olmuştur. Bu parçadan hareketle Sait Faik ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A Psikolojik açıdan şair gibi düşündüğü B) Peyami Safa'ya göre halktan kopuk biri olduğu C) Halktan biri olarak görülmekten mutluluk duyduğu D) Hikâyelerinde anlattığı kişileri özümsediği DE) Hikâyeci kimliğinden çok, şair kimliğiyle tanındığı 11. Eg ve 10. I. Tırtılın vücudunda halkalar, başında gözleri ve o çok sevdiği dut yaprağını i ur ku V C
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) 2015
Uluslararası Toprak Yılı ilan etti. Birleşmiş Millet-
ler'den yapılan basın açıklamasında insanlığın sessiz
dostuna dikkat çekilerek toprağa gereken önemin
verilmediği vurgulandı. Amerika Toprak Bilimi Derneği
de bir çorba kaşığı kadar toprakta yeryüzünde ya-
şayan insan sayısından daha fazla insan yaşadığını
belirtiyor. Dünyadaki biyolojik çeşitliliğin en az dörtte
biri ise toprak altında yaşıyor. İçinde yetenekli minik
işçilerin çalıştığı canlı bir fabrikadır toprak. Bu minik
işçiler gece gündüz insanlık için çalışıyor. Atıklarımızı
ve toksik kimyasallarımızı ayrıştırıp zararsız hâle ge-
tiriyor, suyumuzu arıtıyor, erozyonu önlüyor, verimliliği
yeniden sağlıyor. Şunu da belirtmeden geçmeyelim:
Kullandığımız antibiyotiklerin çoğunun kaynağı da
topraktaki mikroorganizmalar.
Bu parçanın anlatımı ile ilgili olarak
aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A)
Öznel bir bakış açısıyla kaleme alınmıştır.
B)
Birilerinin sözleri dolaylı bir şekilde aktarılmıştır
Karşılaştırmalara yer verilmiştir.
C)
D) Tanım cümlesi vardır.
E) Terim anlamlı sözcüklere yer verilmiştir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) 2015 Uluslararası Toprak Yılı ilan etti. Birleşmiş Millet- ler'den yapılan basın açıklamasında insanlığın sessiz dostuna dikkat çekilerek toprağa gereken önemin verilmediği vurgulandı. Amerika Toprak Bilimi Derneği de bir çorba kaşığı kadar toprakta yeryüzünde ya- şayan insan sayısından daha fazla insan yaşadığını belirtiyor. Dünyadaki biyolojik çeşitliliğin en az dörtte biri ise toprak altında yaşıyor. İçinde yetenekli minik işçilerin çalıştığı canlı bir fabrikadır toprak. Bu minik işçiler gece gündüz insanlık için çalışıyor. Atıklarımızı ve toksik kimyasallarımızı ayrıştırıp zararsız hâle ge- tiriyor, suyumuzu arıtıyor, erozyonu önlüyor, verimliliği yeniden sağlıyor. Şunu da belirtmeden geçmeyelim: Kullandığımız antibiyotiklerin çoğunun kaynağı da topraktaki mikroorganizmalar. Bu parçanın anlatımı ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Öznel bir bakış açısıyla kaleme alınmıştır. B) Birilerinin sözleri dolaylı bir şekilde aktarılmıştır Karşılaştırmalara yer verilmiştir. C) D) Tanım cümlesi vardır. E) Terim anlamlı sözcüklere yer verilmiştir.
24. İnsanlar, nesneler, olaylar ve düşünceler hakkında söy-
lediğimiz, duyduğumuz hükümlerin doğruluğu, yanlış-
lığı, eksikliği her zaman tartışmalı olabilir. Hükümlerin
siyasal, kültürel, bilimsel alanlarda ileri sürülmüş olması
tartışmanın niteliğini de niceliğini de etkilemez. Örneğin
siyasal alanda tartışmalı hükümler çok, bilimsel alanda
az; eğitimde çok, edebî alanda az değildir. İnsan; ya-
şadığı, öğrendiği, unuttuğu, hatırladığı, ihtiyacına göre
ürettiği veya yok ettiği sürece de bu, böyle olacak. Sorun,
hayatın içinde hükümlerin bu nitelikleri ile yaşamamız
değil. Ama bir kaynağa atıf yapılarak üretilmiş bir hü-
küm, ulu orta varlığını sürdürüyor ve eksikliği, yanlışlığı
tartışılmıyorsa ilk elden yapılacak iş bu kaynağa başvur-
maktır. Bu yapıldığında düşünülenin aksine ----
Bu parça,
1. söz konusu hükmün kaynaktaki bir değerlendirmeye
dayandırılabileceği görülebilir
+ II. ortada söz konusu hükmü çıkarmayı gerektirecek bir
durum olmadığı görülebilir
+ III. söz konusu hükmün apaçık bir şekilde o kaynakta
olduğu görülebilir
ifadelerinden hangileriyle tamamlanabilir?
A) Yalnız
B) Yalnız II
D) II ve III
-C) Ivett
E) I, II ve III
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
24. İnsanlar, nesneler, olaylar ve düşünceler hakkında söy- lediğimiz, duyduğumuz hükümlerin doğruluğu, yanlış- lığı, eksikliği her zaman tartışmalı olabilir. Hükümlerin siyasal, kültürel, bilimsel alanlarda ileri sürülmüş olması tartışmanın niteliğini de niceliğini de etkilemez. Örneğin siyasal alanda tartışmalı hükümler çok, bilimsel alanda az; eğitimde çok, edebî alanda az değildir. İnsan; ya- şadığı, öğrendiği, unuttuğu, hatırladığı, ihtiyacına göre ürettiği veya yok ettiği sürece de bu, böyle olacak. Sorun, hayatın içinde hükümlerin bu nitelikleri ile yaşamamız değil. Ama bir kaynağa atıf yapılarak üretilmiş bir hü- küm, ulu orta varlığını sürdürüyor ve eksikliği, yanlışlığı tartışılmıyorsa ilk elden yapılacak iş bu kaynağa başvur- maktır. Bu yapıldığında düşünülenin aksine ---- Bu parça, 1. söz konusu hükmün kaynaktaki bir değerlendirmeye dayandırılabileceği görülebilir + II. ortada söz konusu hükmü çıkarmayı gerektirecek bir durum olmadığı görülebilir + III. söz konusu hükmün apaçık bir şekilde o kaynakta olduğu görülebilir ifadelerinden hangileriyle tamamlanabilir? A) Yalnız B) Yalnız II D) II ve III -C) Ivett E) I, II ve III
ili
A 3
33. Öykü yazma disiplini, oluşumu ve süreci ile bir kuramsal
yazının disiplini, oluşumu ve süreci çok farklı. Öyküde
ihtiyacınız olan duygular, kuramsal yazılarda ise düşün-
celerdir. Kuşkusuz öykü yazayım deyince olmuyor, onun
bir doğuş ânı, bir duygu yırtılması ve onu doğuracak bir
olgunun gerçekleşmesi gerekiyor. Kuramsal çalışmalar
için gerekli olan ise sadece çalışmak, araştırmak ve
emek. Oysa öykü yazmak için ----. Bu anlamda zorluk,
çok farklı açıdan değerlendirilmeli. Zorlanarak da olsa bir
kuram yazısı yazılabilir ama öykü onca çabaya rağmen
yazılamayabilir.
Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına
göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
A) çalışmak, araştırmak ve emek tek başına yeterli değil.
B) bir sanatçı olmak gerekir.
(C) düzyazı olmasına rağmen onun sınırlarını zorlamak
gerekir.
D) hem temada hem de anlatım biçiminde çok sesli
olmak gerekir.
E) aklın ötesine geçip sezdirmek, yeni ufuklar açmak
lazımdır.
owh..
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
ili A 3 33. Öykü yazma disiplini, oluşumu ve süreci ile bir kuramsal yazının disiplini, oluşumu ve süreci çok farklı. Öyküde ihtiyacınız olan duygular, kuramsal yazılarda ise düşün- celerdir. Kuşkusuz öykü yazayım deyince olmuyor, onun bir doğuş ânı, bir duygu yırtılması ve onu doğuracak bir olgunun gerçekleşmesi gerekiyor. Kuramsal çalışmalar için gerekli olan ise sadece çalışmak, araştırmak ve emek. Oysa öykü yazmak için ----. Bu anlamda zorluk, çok farklı açıdan değerlendirilmeli. Zorlanarak da olsa bir kuram yazısı yazılabilir ama öykü onca çabaya rağmen yazılamayabilir. Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) çalışmak, araştırmak ve emek tek başına yeterli değil. B) bir sanatçı olmak gerekir. (C) düzyazı olmasına rağmen onun sınırlarını zorlamak gerekir. D) hem temada hem de anlatım biçiminde çok sesli olmak gerekir. E) aklın ötesine geçip sezdirmek, yeni ufuklar açmak lazımdır. owh..
ap-
k is-
ama
mi?
dan
kal-
ne-
en
en
cel
li
in
k
a
CAP
B
B
37 - 38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevap-
layınız.
imposter sendromu; kanıtlara ve diğer kişilerin aksini
belirtmesine rağmen kişilerin kendi başarılarını içsel-
leştirememesi, başarılarından ve becerilerinden sü-
rekli süphe duymaları ve kariyerlerinin bir noktasında
sahtekâr olarak ifşa edilmekten korkmaları şeklinde
tanımlanan psikolojik bir durumdur. Stanford Üniver-
sitesinden Carol Dweck'in farklı yaş gruplarından ço-
cuklarla yaptığı çalışmalar sonucunda ortaya koyduğu
zihniyet teorisi, imposter sendromunun kariyer ile ilgili
sonuçları konusunda faydalı bilgiler sağlıyor. Bu çalış-
malarda zor bir işle karşılaşan çocukların verdiği tep-
kiler inceleniyor. Zorluklarla karşılaşmaktan kaçınan,
başarısız olduklarında pes eden ve veteneklerinin de-
ğiştirilemez olduğuna inanan çocuklar "sabit anlayışlı"
olarak nitelendiriliyor. Zorluklardan kaçmayıp üzerle-
rine giden, çaba gösteren ve gelişim sağlayabilecek-
lerine inanan çocuklar ise "gelişim anlayışlı" olarak
nitelendiriliyor.
37. Bu parçada söz edilen imposter sendromu ile ilgili
aşağıdakilerden hangisi söylenebilir?
A) Kişinin ortaya koyduğu başarılı işlerin diğerleri ta-
rafından takdir edilmemesi sonucu ortaya çıktığı
B)) Bu sendromun aşamalarını belirleme konusunda
zihniyet teorisi çalışmasının fayda sağladığı
C) Gelişim anlayışlı çocukların ileriki yaşlarda bu
sendromu yaşama olasılıklarının yüksek olduğuna
D) Psikolojik bir durum olduğundan tedavisinin uzun
zaman alacağına ya da tedaviye yanıt vermeyece-
ğine
E Stanford Üniversitesinden Carol Dweck'in çalışma-
ları sonucunda ortaya konulduğuna
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
ap- k is- ama mi? dan kal- ne- en en cel li in k a CAP B B 37 - 38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevap- layınız. imposter sendromu; kanıtlara ve diğer kişilerin aksini belirtmesine rağmen kişilerin kendi başarılarını içsel- leştirememesi, başarılarından ve becerilerinden sü- rekli süphe duymaları ve kariyerlerinin bir noktasında sahtekâr olarak ifşa edilmekten korkmaları şeklinde tanımlanan psikolojik bir durumdur. Stanford Üniver- sitesinden Carol Dweck'in farklı yaş gruplarından ço- cuklarla yaptığı çalışmalar sonucunda ortaya koyduğu zihniyet teorisi, imposter sendromunun kariyer ile ilgili sonuçları konusunda faydalı bilgiler sağlıyor. Bu çalış- malarda zor bir işle karşılaşan çocukların verdiği tep- kiler inceleniyor. Zorluklarla karşılaşmaktan kaçınan, başarısız olduklarında pes eden ve veteneklerinin de- ğiştirilemez olduğuna inanan çocuklar "sabit anlayışlı" olarak nitelendiriliyor. Zorluklardan kaçmayıp üzerle- rine giden, çaba gösteren ve gelişim sağlayabilecek- lerine inanan çocuklar ise "gelişim anlayışlı" olarak nitelendiriliyor. 37. Bu parçada söz edilen imposter sendromu ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A) Kişinin ortaya koyduğu başarılı işlerin diğerleri ta- rafından takdir edilmemesi sonucu ortaya çıktığı B)) Bu sendromun aşamalarını belirleme konusunda zihniyet teorisi çalışmasının fayda sağladığı C) Gelişim anlayışlı çocukların ileriki yaşlarda bu sendromu yaşama olasılıklarının yüksek olduğuna D) Psikolojik bir durum olduğundan tedavisinin uzun zaman alacağına ya da tedaviye yanıt vermeyece- ğine E Stanford Üniversitesinden Carol Dweck'in çalışma- ları sonucunda ortaya konulduğuna
ya göre cevap-
li biçimi olan şehir
siz bir edebî sanat
filizlenmesi şek-
ce zevklere sahip
kleriyle hâlâ ilişkili
m araçlarının ula-
ağlayabileceğimiz
anıtlar. Mitolojinin
andart şehir efsa-
eylerden biri hem
in oluşudur. Olay
ğınız yere çok da
ve anlatan kişinin
ettiğim kadarıyla,
azla yüz kilomet-
rkaç sokak ötede
endiliğinden filiz-
aşağıdakilerden
âyesini sahiplen-
Klerinin olması
i kendine hare-
siması
lumsal bir anlatı
gisi "şehir efsa-
n bir yerde ger-
an ilişkili olması
meyeceği hikâ-
esinden birinin
va devam edil-
15
Deneme Sınavı - 05
39-40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevap-
layınız.
Değişime kapalı düşünce ve yaşam biçimlerine sahip
olan belli bir yaşın üstündekiler, tamamen farklı bir dün-
yaya gözlerini açan ve değişimin, değiştirme gücünün
sembolü olan Z kuşağını kendi zamanlarının köhnemiş
kabulleri ve ölçütleriyle değerlendirmektedir. Yaşam tec-
rübesinin az olması, saygı, korku vb. duygulardan uzak
olması, gelenek-göreneklerden habersiz olmaları yön-
leriyle kuşağı eleş mektedirler. Elbette ki Z kuşağı-
nın eleştirilecek çok tarafı olabilir ne var ki tarafsızca so-
rulacak tek bir soru hangi kuşağın öncelikle eleştirilmesi
gerektiğini ortaya koyar: Gerek ulusal gerekse evrensel
manada insanlık şikâyet edilen bir durumdaysa bunun
sorumlusu yeni kuşak mıdır, yoksa yaptıklarıyla ya da
yapamadıklarıyla dünyanın bu noktaya gelmesine etki-
de bulunan önceki kuşak mıdır? Bence önceki kuşak,
Z kuşağını eleştirmeden önce bu soru üzerinde düşün-
meli ve iğneyi kendine, çuvaldızı başkasına batırmalıdır.
39. Bu parçada aşağıdakilerden hangisine değinilme-
miştir?
A) Z kuşağını eleştirenlerin eleştiriye kendilerinden baş-
lamaları gerektiğine
B) Z kuşağının, ülkedeki ve dünyadaki olumsuzlukların
sorumlusu olmadığına
C) Önceki kuşakların değerlendirme ölçütlerinin işlevini
yitirdiğine
D) Z kuşağının, önceki zamanlardan çok farklı koşullar
içerisinde doğup büyüdüğüne ✓
J
E) Z kuşağının, ülkedeki ve dünyadaki olumsuzlukları
değiştirebileceğine
40. Aşağıdakilerden hangisi bu parçadaki düşünceleri
destekler niteliktedir?
A) Televizyon programında orta yaşlı bir gazetecinin
kendi kuşağına yönelik özeleştiri yaparak konuşması
B) Kendi öğrenim hayatında öğretmenlerinden korktuğu
için saygısızlık yapmayan birinin bunu çocuklarına
gururla anlatması
Sosyal medyayı kullanamadığı için babasını eleşti-
ren çocuğa, babasının bunun biraz da yaşla ilgili ol-
duğunu açıklaması
D) Yetişkin birinin, bindiği otobüste kendisine yer ver-
meyen gençlere psikolojik baskı yapacak biçimde
saygıdan bahsetmesi
Bir öğrenci grubunun aralarına almadıkları bir öğren-
ciyle sürekli dalga geçmeleri
Ulti Serisi Branş Denemeleri
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
ya göre cevap- li biçimi olan şehir siz bir edebî sanat filizlenmesi şek- ce zevklere sahip kleriyle hâlâ ilişkili m araçlarının ula- ağlayabileceğimiz anıtlar. Mitolojinin andart şehir efsa- eylerden biri hem in oluşudur. Olay ğınız yere çok da ve anlatan kişinin ettiğim kadarıyla, azla yüz kilomet- rkaç sokak ötede endiliğinden filiz- aşağıdakilerden âyesini sahiplen- Klerinin olması i kendine hare- siması lumsal bir anlatı gisi "şehir efsa- n bir yerde ger- an ilişkili olması meyeceği hikâ- esinden birinin va devam edil- 15 Deneme Sınavı - 05 39-40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevap- layınız. Değişime kapalı düşünce ve yaşam biçimlerine sahip olan belli bir yaşın üstündekiler, tamamen farklı bir dün- yaya gözlerini açan ve değişimin, değiştirme gücünün sembolü olan Z kuşağını kendi zamanlarının köhnemiş kabulleri ve ölçütleriyle değerlendirmektedir. Yaşam tec- rübesinin az olması, saygı, korku vb. duygulardan uzak olması, gelenek-göreneklerden habersiz olmaları yön- leriyle kuşağı eleş mektedirler. Elbette ki Z kuşağı- nın eleştirilecek çok tarafı olabilir ne var ki tarafsızca so- rulacak tek bir soru hangi kuşağın öncelikle eleştirilmesi gerektiğini ortaya koyar: Gerek ulusal gerekse evrensel manada insanlık şikâyet edilen bir durumdaysa bunun sorumlusu yeni kuşak mıdır, yoksa yaptıklarıyla ya da yapamadıklarıyla dünyanın bu noktaya gelmesine etki- de bulunan önceki kuşak mıdır? Bence önceki kuşak, Z kuşağını eleştirmeden önce bu soru üzerinde düşün- meli ve iğneyi kendine, çuvaldızı başkasına batırmalıdır. 39. Bu parçada aşağıdakilerden hangisine değinilme- miştir? A) Z kuşağını eleştirenlerin eleştiriye kendilerinden baş- lamaları gerektiğine B) Z kuşağının, ülkedeki ve dünyadaki olumsuzlukların sorumlusu olmadığına C) Önceki kuşakların değerlendirme ölçütlerinin işlevini yitirdiğine D) Z kuşağının, önceki zamanlardan çok farklı koşullar içerisinde doğup büyüdüğüne ✓ J E) Z kuşağının, ülkedeki ve dünyadaki olumsuzlukları değiştirebileceğine 40. Aşağıdakilerden hangisi bu parçadaki düşünceleri destekler niteliktedir? A) Televizyon programında orta yaşlı bir gazetecinin kendi kuşağına yönelik özeleştiri yaparak konuşması B) Kendi öğrenim hayatında öğretmenlerinden korktuğu için saygısızlık yapmayan birinin bunu çocuklarına gururla anlatması Sosyal medyayı kullanamadığı için babasını eleşti- ren çocuğa, babasının bunun biraz da yaşla ilgili ol- duğunu açıklaması D) Yetişkin birinin, bindiği otobüste kendisine yer ver- meyen gençlere psikolojik baskı yapacak biçimde saygıdan bahsetmesi Bir öğrenci grubunun aralarına almadıkları bir öğren- ciyle sürekli dalga geçmeleri Ulti Serisi Branş Denemeleri
B
ÇAP/TYT-1/ Türkçe Testi
31. Aşağıdakilerden hangisi "Sağduyunun oluşmasında
gerekli duyulár ve bilgiler nasıl edinilir?" sorusuna ce-
vap vermektedir?
A) Zayıflıklarımızı ve güçlerimizin farkında, hangi du-
rumda nasıl davranacağını bilmek, kişiliğin duygu-
ların ve zihnin oyunlarına düşmeden, her durumda
akla ve insanlığa doğru gelecek eylemi bilme hâli-
dir.
O
Kendimizi ifade etmek için zihnimizin tüm araçla-
rına ihtiyaç duyarız. Mantık yürütme kapasitesi, fi-
kirleri ilişkilendirmek, fikirleri bilgece tutarlı hâle
gelecek şekilde biriktirmek, tek kelime ile idrak,
hafıza, anlayış, seçme ve uygulama bakımından
zekaya ihtiyaç vardır.
C) İçinde bulunduğunuz durumda sağduyulu davran-
manız, kendinize güveninizi artırdığı gibi sonra-
sında da zihinsel ve duygusal açıdan daha sakin
kalmanıza da yardım edecektir.
D) Sağduyulu olmak için duyusal yollarla edinilen bilgi
leri, duyu dışı yollarla gelen bilgilerle birleştirebilen,
irdeleyebilen bir bakış açısına sahip olunmalıdır
Duyu dışı olan bilgiler, bilgelik hocalarından insan-
lığa aktarılagelen bilgiler ve sezgilerle ancak akte-
dilebilen bilgilerdir.
E) Alçak gönüllülük de sağduyu ile direkt bağlantılı bir
erdemdir. Durumlar karşısında, hırs ve kibir gibi za-
yıflıklarımıza rağmen doğru kararlar alabilmek için
alçak gönüllülüğümüzü geliştirme çabasına ihtiyaç
vardır.
32.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
B ÇAP/TYT-1/ Türkçe Testi 31. Aşağıdakilerden hangisi "Sağduyunun oluşmasında gerekli duyulár ve bilgiler nasıl edinilir?" sorusuna ce- vap vermektedir? A) Zayıflıklarımızı ve güçlerimizin farkında, hangi du- rumda nasıl davranacağını bilmek, kişiliğin duygu- ların ve zihnin oyunlarına düşmeden, her durumda akla ve insanlığa doğru gelecek eylemi bilme hâli- dir. O Kendimizi ifade etmek için zihnimizin tüm araçla- rına ihtiyaç duyarız. Mantık yürütme kapasitesi, fi- kirleri ilişkilendirmek, fikirleri bilgece tutarlı hâle gelecek şekilde biriktirmek, tek kelime ile idrak, hafıza, anlayış, seçme ve uygulama bakımından zekaya ihtiyaç vardır. C) İçinde bulunduğunuz durumda sağduyulu davran- manız, kendinize güveninizi artırdığı gibi sonra- sında da zihinsel ve duygusal açıdan daha sakin kalmanıza da yardım edecektir. D) Sağduyulu olmak için duyusal yollarla edinilen bilgi leri, duyu dışı yollarla gelen bilgilerle birleştirebilen, irdeleyebilen bir bakış açısına sahip olunmalıdır Duyu dışı olan bilgiler, bilgelik hocalarından insan- lığa aktarılagelen bilgiler ve sezgilerle ancak akte- dilebilen bilgilerdir. E) Alçak gönüllülük de sağduyu ile direkt bağlantılı bir erdemdir. Durumlar karşısında, hırs ve kibir gibi za- yıflıklarımıza rağmen doğru kararlar alabilmek için alçak gönüllülüğümüzü geliştirme çabasına ihtiyaç vardır. 32.
32. Kitaplar, her zaman sinemadan daha etkilidir çünkü
okuyucuya bir şey göstermez; okuyucunun hikâyeyi kendi
hayal gücüyle şekillendirmesine izin verir Aslında sinemada
da bunu yapmak mümkündür/Sinemada, o anki kare ille de
gösterdiği şeyi anlatmak zorunda değildir. Bazı yönetmenler
bundan habersizdir Ne anlatıyorlarsa onu gösteriyorlar ne
gösteriyorlarsa onu demek istiyorlar." Sanat bu değildir.
Bu parçada yönetmen aşağıdakilerden hangisi üzerinde
durmaktadır?
Sinemada imgesel anlatımı kullanmak
B) Sinemada gerçekçi anlatıma yönelmek
C) Görselliğin etkisinde film çekmek
b) Sanat aracılığıyla mesaj vermek
E) Sinemayı bilinçli kullanmak
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
32. Kitaplar, her zaman sinemadan daha etkilidir çünkü okuyucuya bir şey göstermez; okuyucunun hikâyeyi kendi hayal gücüyle şekillendirmesine izin verir Aslında sinemada da bunu yapmak mümkündür/Sinemada, o anki kare ille de gösterdiği şeyi anlatmak zorunda değildir. Bazı yönetmenler bundan habersizdir Ne anlatıyorlarsa onu gösteriyorlar ne gösteriyorlarsa onu demek istiyorlar." Sanat bu değildir. Bu parçada yönetmen aşağıdakilerden hangisi üzerinde durmaktadır? Sinemada imgesel anlatımı kullanmak B) Sinemada gerçekçi anlatıma yönelmek C) Görselliğin etkisinde film çekmek b) Sanat aracılığıyla mesaj vermek E) Sinemayı bilinçli kullanmak
B32. lyi bir sanatçının matematiği mutlaka iyidir, bundan hiç
kuşkum yok. Matematiği iyidir derken matematiksel
düşünme tarzından bahsediyorum. Bir sanatçının ne
yaptığını bilmesi ya da ne yaptığı konusunda düşünmesi
lazım. Fırçayı nereye sürecek, virgülü nereye koyacak,
öyküsünün iskeletini nasıl kuracak, nereyi vurgulayacak,
amacı ne... Bütün bunlar, düşünce süreçleridir. Akıl de-
nen şey birdir. Bugün IQ ve EQ diye bir ayrım yapıyorlar.
"Aklın yolu birdir." diye bir ibare var hâlbuki. Sanatta
değişmesi gereken bir şeyler varsa değişmiştir.
E
Bu parça aşağıdaki sorulardan hangisine karşılık
söylenmiş olabilir?
A) Matematik ve sanat ilişkisi üstüne dikkate değer
kaynaklar olduğunu düşünüyor musunuz?
B) Sanatçıların matematiksel düşünme biçimleri gelişmiş
olsaydı sanatta çok şey değişir miydi?
C) Sanat Matematiği" kavramını tanımlamak gerekirse
nasıl bir açılım yapılmalıdır?
D) Matematiksel ön yargıların bir metnin edebî değeri
konusunda sanatçıyı sağlıklı düşünceler üretmekten
alıkoyduğu düşünülebilir mi?
Sanat ve matematik ilişkisini yorumlarken toplum
faydasını gözetmek gerekir mi?
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
B32. lyi bir sanatçının matematiği mutlaka iyidir, bundan hiç kuşkum yok. Matematiği iyidir derken matematiksel düşünme tarzından bahsediyorum. Bir sanatçının ne yaptığını bilmesi ya da ne yaptığı konusunda düşünmesi lazım. Fırçayı nereye sürecek, virgülü nereye koyacak, öyküsünün iskeletini nasıl kuracak, nereyi vurgulayacak, amacı ne... Bütün bunlar, düşünce süreçleridir. Akıl de- nen şey birdir. Bugün IQ ve EQ diye bir ayrım yapıyorlar. "Aklın yolu birdir." diye bir ibare var hâlbuki. Sanatta değişmesi gereken bir şeyler varsa değişmiştir. E Bu parça aşağıdaki sorulardan hangisine karşılık söylenmiş olabilir? A) Matematik ve sanat ilişkisi üstüne dikkate değer kaynaklar olduğunu düşünüyor musunuz? B) Sanatçıların matematiksel düşünme biçimleri gelişmiş olsaydı sanatta çok şey değişir miydi? C) Sanat Matematiği" kavramını tanımlamak gerekirse nasıl bir açılım yapılmalıdır? D) Matematiksel ön yargıların bir metnin edebî değeri konusunda sanatçıyı sağlıklı düşünceler üretmekten alıkoyduğu düşünülebilir mi? Sanat ve matematik ilişkisini yorumlarken toplum faydasını gözetmek gerekir mi?
9. Ceyhun Atuf Kansu, hekim olarak en issiz köşelerine dek do-
laştığı Anadolu'nun dertlerini şiirlerinde dile getirmiştir. En ince
ayrıntılarına dek bildiği Anadolu'da, köy öğretmenlerini titiz bir
duyarlılıkla özel bir dikkatle gözlemler. Dünyanın Bütün Çiçek-
leri adlı şiiri de bu gözlemlerinin ürünüdür. Bu şiir bugüne kadar
birçok antoloji, dergi ve gazetede yer almış; birçok törende de
beğeniyle okunup dinlenmiştir. TRT'nin 1979'dan beri düzen-
lediği 23 Nisan Çocuk Şenlikleri'nin, her Öğretmenler Günü
programının belki de değişmeyen tek ögesi olmuştur. Kan
su'nun edebiyat tarihi kitaplarında öncelikle anılan bu şiiri, bir
şiirin, bir kişinin şair diye anılmaya yeteceğinin de kanıtı gibidir.
Bu parçaya göre Dünyanın Bütün Çiçekleri adlı şiirin başa-
rısının asıl sebebi aşağıdakilerden hangisidir?
melked
A) Bir köy öğretmeninin kaleminden çıkması
neb B) Çeşitli programlarda beğenilip okunması
Cşairinin ismini kalıcı kılması
D) Etkili bir gözlem sonucunda ortaya çıkması
E) Birçok antoloji ve süreli yayında yer alması
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
9. Ceyhun Atuf Kansu, hekim olarak en issiz köşelerine dek do- laştığı Anadolu'nun dertlerini şiirlerinde dile getirmiştir. En ince ayrıntılarına dek bildiği Anadolu'da, köy öğretmenlerini titiz bir duyarlılıkla özel bir dikkatle gözlemler. Dünyanın Bütün Çiçek- leri adlı şiiri de bu gözlemlerinin ürünüdür. Bu şiir bugüne kadar birçok antoloji, dergi ve gazetede yer almış; birçok törende de beğeniyle okunup dinlenmiştir. TRT'nin 1979'dan beri düzen- lediği 23 Nisan Çocuk Şenlikleri'nin, her Öğretmenler Günü programının belki de değişmeyen tek ögesi olmuştur. Kan su'nun edebiyat tarihi kitaplarında öncelikle anılan bu şiiri, bir şiirin, bir kişinin şair diye anılmaya yeteceğinin de kanıtı gibidir. Bu parçaya göre Dünyanın Bütün Çiçekleri adlı şiirin başa- rısının asıl sebebi aşağıdakilerden hangisidir? melked A) Bir köy öğretmeninin kaleminden çıkması neb B) Çeşitli programlarda beğenilip okunması Cşairinin ismini kalıcı kılması D) Etkili bir gözlem sonucunda ortaya çıkması E) Birçok antoloji ve süreli yayında yer alması
*
7.
• Ekonomik faaliyetlerin yaşamı köklü şekilde değiştirdiği doğ-
rudur. Başlangıçta toplayıcılıkla hayatını sürdüren insanoğlu
zamanla avcı hâle geldi. Bir zamanlar sadece mızrakla ya da
oltayla avlanan insanoğlu bugün ise avını balık çiftliklerinde
kendi yetiştiriyor.
Birçok endemik tür gibi Toros kurbağası da ekonomik bek-
lentiler nedeniyle tehlike altında. Geçimlerini 3000 metreden
yüksek göllerden sağlayan balıkçılar, bu göllere hızla ço-
ğalması ve ticari değeri olmasıyla bilinen aynalı sazanları
bıraktılar. İnsanın doğaya bakış açısı ve bu sazanlar ötmeyen
tek kurbağa türünün de sonunu getirmek üzere.
Bu iki parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söyle-
nebilir?
(A) Birbiriyle hiçbir ilişkisi olmayan konular dile getirilmiştir.
B) Aynı olgu farklı yönleriyle değerlendirilip ele alınmıştır.
C) Farklı amaçlarla yapılan faaliyetlerin birbiriyle benzer sonuç-
lar doğurduğu belirtilmiştir.
D) Farklı örneklerle aynı düşünce savunulmuştur.
Aynı konuya ilişkin kişisel görüşler dile getirilmiştir.
9.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
* 7. • Ekonomik faaliyetlerin yaşamı köklü şekilde değiştirdiği doğ- rudur. Başlangıçta toplayıcılıkla hayatını sürdüren insanoğlu zamanla avcı hâle geldi. Bir zamanlar sadece mızrakla ya da oltayla avlanan insanoğlu bugün ise avını balık çiftliklerinde kendi yetiştiriyor. Birçok endemik tür gibi Toros kurbağası da ekonomik bek- lentiler nedeniyle tehlike altında. Geçimlerini 3000 metreden yüksek göllerden sağlayan balıkçılar, bu göllere hızla ço- ğalması ve ticari değeri olmasıyla bilinen aynalı sazanları bıraktılar. İnsanın doğaya bakış açısı ve bu sazanlar ötmeyen tek kurbağa türünün de sonunu getirmek üzere. Bu iki parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söyle- nebilir? (A) Birbiriyle hiçbir ilişkisi olmayan konular dile getirilmiştir. B) Aynı olgu farklı yönleriyle değerlendirilip ele alınmıştır. C) Farklı amaçlarla yapılan faaliyetlerin birbiriyle benzer sonuç- lar doğurduğu belirtilmiştir. D) Farklı örneklerle aynı düşünce savunulmuştur. Aynı konuya ilişkin kişisel görüşler dile getirilmiştir. 9.
11. Yakın tarihimizi anlamak, hele yazma çabasına
girmek, ateşten bir gömleği giymek gibidir.
Bu cümledeki altı çizili sözle anlatılmak iste-
hnen aşağıdakilerden hangisidir?
A Dayanılmaz, derecede acı ve sıkıntı veren bir
durum içinde olmak
B) Aşırı derecede heyecan veren bir yaşantı
içinde olmak
COlanaksız gibi görülen bir duruma gerçeklik
kazandırmak
D) Abartılı değerlendirmelerle bir durumu oldu-
ğundan farklı göstermek
TE) Hayalle gerçeği birleştiren yorumlara ağırlık
vermek
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
11. Yakın tarihimizi anlamak, hele yazma çabasına girmek, ateşten bir gömleği giymek gibidir. Bu cümledeki altı çizili sözle anlatılmak iste- hnen aşağıdakilerden hangisidir? A Dayanılmaz, derecede acı ve sıkıntı veren bir durum içinde olmak B) Aşırı derecede heyecan veren bir yaşantı içinde olmak COlanaksız gibi görülen bir duruma gerçeklik kazandırmak D) Abartılı değerlendirmelerle bir durumu oldu- ğundan farklı göstermek TE) Hayalle gerçeği birleştiren yorumlara ağırlık vermek
19. Artık zamanı yakalamak, pek mümkün değil; zaman
öyle hızlı akıyor ki yakın geçmiş bile olanca hızıyla
uzaklaşıyor bizden. Değişen dünya, geçmişe dair her
şeyi geleceğe atılan her adımda öğütüyor. Düne dair
neyi hatırlamaya çalışsak dünle aramızda mutlaka
Teknoloji,
değişmiş koca bir dünya görüyoruz.
bize her gün yeni bir müjdesini sunuyor fakat şu
sesleri sık sık duyar olduk artık: Bu teknoloji bizim
nimetimiz mi yoksa lanetimiz mi? Bu sorunun tek bir
cevabı yok ebette fakat teknoloji kafesine
hapsedildiğimiz dünyadan başımızı biraz olsun kaldırıp
etrafımıza, geride bıraktıklarımıza bakmanın mümkün
olduğu söylenebilir pek tabii.
----.
Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına
göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
A) Teknoloji çağında insanlık, anılarına sığınmanın
yollarını arıyor bir kez daha
B) İnsanlık, kendi eseri olan teknolojiyi geleceğini
şekillendirmede kullanıyor daha çok
C) Hızla gelişen teknoloji, bize sunduğu olanaklarla
geçmişi yeniden yaşama şansı veriyor
D) Geleceğe odaklanmaktan içinde bulunduğu
zamanın tadını alamıyor teknoloji çağında insanlık
Eİnanılmaz bir hızla ilerleyen teknoloji, dünle
aramızdaki mesafeyi açan en önemli etkenlerden
biri şüphesiz
DENEME - 5
21.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
19. Artık zamanı yakalamak, pek mümkün değil; zaman öyle hızlı akıyor ki yakın geçmiş bile olanca hızıyla uzaklaşıyor bizden. Değişen dünya, geçmişe dair her şeyi geleceğe atılan her adımda öğütüyor. Düne dair neyi hatırlamaya çalışsak dünle aramızda mutlaka Teknoloji, değişmiş koca bir dünya görüyoruz. bize her gün yeni bir müjdesini sunuyor fakat şu sesleri sık sık duyar olduk artık: Bu teknoloji bizim nimetimiz mi yoksa lanetimiz mi? Bu sorunun tek bir cevabı yok ebette fakat teknoloji kafesine hapsedildiğimiz dünyadan başımızı biraz olsun kaldırıp etrafımıza, geride bıraktıklarımıza bakmanın mümkün olduğu söylenebilir pek tabii. ----. Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) Teknoloji çağında insanlık, anılarına sığınmanın yollarını arıyor bir kez daha B) İnsanlık, kendi eseri olan teknolojiyi geleceğini şekillendirmede kullanıyor daha çok C) Hızla gelişen teknoloji, bize sunduğu olanaklarla geçmişi yeniden yaşama şansı veriyor D) Geleceğe odaklanmaktan içinde bulunduğu zamanın tadını alamıyor teknoloji çağında insanlık Eİnanılmaz bir hızla ilerleyen teknoloji, dünle aramızdaki mesafeyi açan en önemli etkenlerden biri şüphesiz DENEME - 5 21.