Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

6. Kişisel bir gözlemim şudur ki böylesi öykülerdeki en büyük
tuzak, sıklıkla çiğ bir duygusallığa düşmeleridir. İnsanla
ilişkilenmenin en kolay yolu duygulardır ve öyküye yük-
lenen duygu aşırı dozda olursa öykünün edebi niteliğine
zarar verir. Bunun çokça örneği piyasada vardır. Bu kitaba
başlarken doğrusu bu korkum vardı. Ancak bu öykülerde
yazar asla böyle bir tuzağa düşmemiş.
Bu parçada söyleyen kişinin sözü edilen eserde be-
ğendiği yön aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kurgusal yapının dengeli bir şekilde oluşturulması
B) Duygulardan çok düşüncelere hitap eden bir eser ol-
ması
C) Yazarın öznel görüşlerini eserde ele alınan konuya
dâhil etmemesi
D) Duygu tonunun yüzeyselliğe düşülmeden, ölçülü bir
şekilde aktarılmış olması
E) Kahramanların duygu dünyalarının çok gerçekçi bir
şekilde verilmesi
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
6. Kişisel bir gözlemim şudur ki böylesi öykülerdeki en büyük tuzak, sıklıkla çiğ bir duygusallığa düşmeleridir. İnsanla ilişkilenmenin en kolay yolu duygulardır ve öyküye yük- lenen duygu aşırı dozda olursa öykünün edebi niteliğine zarar verir. Bunun çokça örneği piyasada vardır. Bu kitaba başlarken doğrusu bu korkum vardı. Ancak bu öykülerde yazar asla böyle bir tuzağa düşmemiş. Bu parçada söyleyen kişinin sözü edilen eserde be- ğendiği yön aşağıdakilerden hangisidir? A) Kurgusal yapının dengeli bir şekilde oluşturulması B) Duygulardan çok düşüncelere hitap eden bir eser ol- ması C) Yazarın öznel görüşlerini eserde ele alınan konuya dâhil etmemesi D) Duygu tonunun yüzeyselliğe düşülmeden, ölçülü bir şekilde aktarılmış olması E) Kahramanların duygu dünyalarının çok gerçekçi bir şekilde verilmesi
13. Eylül 1848'de, hayatının geri kalanını değiştirecek kaza
gerçekleştiğinde, Phineas Gage 25 yaşındaydı. Vermont'ta
bir demir yolunda ustabaşı olarak çalışıyordu. Gage, ray-
ların montajı için bir kayayı kaldırırken beklenmedik bir
patlama, 110 cm uzunluğunda ve 6 kilogramlık bir demir
çubuğu sol yanak kemiğine sürükledi. Çubuk, olağanüstü
bir güçle sol ön kortekste ilerledi ve kafatasının arkasın-
dan çıktı. Yaşanan kazaya rağmen Gage'in bilincinin
açık olması sağlık görevlilerini ve etraftaki diğer kişileri
şaşırttı. Beş haftanın sonunda Phineas Gage tamamen
iyileşmişti. Dahası, beynindeki geniş bir alanı etkileyen
hasara rağmen hafızasında ya da algılarında herhangi bir
bozukluk gözlenmemişti. Ancak daha sonrasında hasarın
aslında birçok kayda değer nörolojik probleme yol açtığı
anlaşıldı. Öncesinde işinde yetenekli olan ve gayet verimli
çalışan ustabaşı, şimdi ne yapacağı kestirilemeyen, ka-
ba biri olmuştu. Gage'de kişilik değişimi o kadar fazlaydı
ki arkadaşları ve beraber çalıştığı kişileri onun hakkında
"Artık o Phineas değil." diyordu.
Bu parçadan aşağıdaki çıkarımlardan hangisine ula-
şılabilir?
A) Phineas Gaga vakası, tıp dünyasında farklı beyin iş-
levlerinin lokalizasyonunda çığır açıcı bir konumdadır.
B) Beynin sol ön korteksinde meydana gelen zedelenme-
ler, insanın en temel fonksiyonlarında kalıcı hasarlar
bırakır.
C) Duygu durumu ve ruhsal yapısı çeşitli gerekçelerle
bozulan kişilerde, beynin ön korteks bölgesinde hasar
meydana gelir.
D) Beyin hasarı; kişinin duyguları, davranışları ve kişiliğini
doğrudan etkileyebilecek sonuçlar ortaya koyabilir.
E) İnsanların eylemlerin sonuçlarını anlama, hedeflerle
ilgili görevleri tamamlama ve gelecek için plan yapma
gibi işleri sıkıntısız bir şekilde yerine getirmesi, psiko-
lojik durumları ile bağlantılıdır.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
13. Eylül 1848'de, hayatının geri kalanını değiştirecek kaza gerçekleştiğinde, Phineas Gage 25 yaşındaydı. Vermont'ta bir demir yolunda ustabaşı olarak çalışıyordu. Gage, ray- ların montajı için bir kayayı kaldırırken beklenmedik bir patlama, 110 cm uzunluğunda ve 6 kilogramlık bir demir çubuğu sol yanak kemiğine sürükledi. Çubuk, olağanüstü bir güçle sol ön kortekste ilerledi ve kafatasının arkasın- dan çıktı. Yaşanan kazaya rağmen Gage'in bilincinin açık olması sağlık görevlilerini ve etraftaki diğer kişileri şaşırttı. Beş haftanın sonunda Phineas Gage tamamen iyileşmişti. Dahası, beynindeki geniş bir alanı etkileyen hasara rağmen hafızasında ya da algılarında herhangi bir bozukluk gözlenmemişti. Ancak daha sonrasında hasarın aslında birçok kayda değer nörolojik probleme yol açtığı anlaşıldı. Öncesinde işinde yetenekli olan ve gayet verimli çalışan ustabaşı, şimdi ne yapacağı kestirilemeyen, ka- ba biri olmuştu. Gage'de kişilik değişimi o kadar fazlaydı ki arkadaşları ve beraber çalıştığı kişileri onun hakkında "Artık o Phineas değil." diyordu. Bu parçadan aşağıdaki çıkarımlardan hangisine ula- şılabilir? A) Phineas Gaga vakası, tıp dünyasında farklı beyin iş- levlerinin lokalizasyonunda çığır açıcı bir konumdadır. B) Beynin sol ön korteksinde meydana gelen zedelenme- ler, insanın en temel fonksiyonlarında kalıcı hasarlar bırakır. C) Duygu durumu ve ruhsal yapısı çeşitli gerekçelerle bozulan kişilerde, beynin ön korteks bölgesinde hasar meydana gelir. D) Beyin hasarı; kişinin duyguları, davranışları ve kişiliğini doğrudan etkileyebilecek sonuçlar ortaya koyabilir. E) İnsanların eylemlerin sonuçlarını anlama, hedeflerle ilgili görevleri tamamlama ve gelecek için plan yapma gibi işleri sıkıntısız bir şekilde yerine getirmesi, psiko- lojik durumları ile bağlantılıdır.
5. Halikarnas Balıkçısı'nın "Gençlik Denizleri" adlı eseri-
ni bilirsiniz. Bu eser, değerli yazarın sağlığının bir hayli
kötüleştiği bir dönemde ortaya çıkmıştır. Yazarın sağ eli
felçlidir ama düşünün ki o hâldeyken, ölümünden 50 gün
önce üstelik, felçli sağ elini sol eliyle kullanarak kitabının
atıf yazısını yazar. O anları, aldığı o büyük heyecanı ve
hazzı getirin aklınıza. Cemil Meriç de öyle. Onun da göz-
lerindedir sorunu. Zamanla kötüleşir. Ama o, sarı tavan
lambasının zayıf ışığına yakın olabilmek için masasının
üzerine sandalyesini koyar, oturur ve o vaziyette, işığa
görece yakın, okur ve yazar.
Bu parçada sözü edilen iki yazarın vurgulanan özelliği
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Ait oldukları topluma karşı sorumluluklarını hiçbir za-
man unutmamak
B) Kendi yaşamlarındaki zorlukları eserlerine tüm gerçek-
çiliğiyle aktarabilmek
C) Tutkuyla bağlı olunan yazma edimini, her türlü engele
rağmen gerçekleştirmek
D) Yazma eylemini hayatlarının farklı zaman dilimlerine
yayabilmek
E) Sanat anlayışlarında istikrarlarını yaşam boyu koruya-
bilmek
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
5. Halikarnas Balıkçısı'nın "Gençlik Denizleri" adlı eseri- ni bilirsiniz. Bu eser, değerli yazarın sağlığının bir hayli kötüleştiği bir dönemde ortaya çıkmıştır. Yazarın sağ eli felçlidir ama düşünün ki o hâldeyken, ölümünden 50 gün önce üstelik, felçli sağ elini sol eliyle kullanarak kitabının atıf yazısını yazar. O anları, aldığı o büyük heyecanı ve hazzı getirin aklınıza. Cemil Meriç de öyle. Onun da göz- lerindedir sorunu. Zamanla kötüleşir. Ama o, sarı tavan lambasının zayıf ışığına yakın olabilmek için masasının üzerine sandalyesini koyar, oturur ve o vaziyette, işığa görece yakın, okur ve yazar. Bu parçada sözü edilen iki yazarın vurgulanan özelliği aşağıdakilerden hangisidir? A) Ait oldukları topluma karşı sorumluluklarını hiçbir za- man unutmamak B) Kendi yaşamlarındaki zorlukları eserlerine tüm gerçek- çiliğiyle aktarabilmek C) Tutkuyla bağlı olunan yazma edimini, her türlü engele rağmen gerçekleştirmek D) Yazma eylemini hayatlarının farklı zaman dilimlerine yayabilmek E) Sanat anlayışlarında istikrarlarını yaşam boyu koruya- bilmek
11. Çocukların gelişimini büyük ölçüde etkileyen çocuk ki-
tapları, onların daha çok deneyim ve bilgi edinmeleri
açısından önemlidir. Bunun yanında kitaplar çocukların
üretme, keşfetme, gözlem yapma yeteneklerini geliştirir.
Yaşam hakkında çok az sosyal görüşü ve tecrübesi olan
çocukların yaş ve düzeylerine uygun olarak yazılan eser-
lerin geçmiş yıllara nazaran sayısının arttığı ve içeriğinin
de çeşitlendiği görülmektedir. Çocuk edebiyatı ürünlerinin
yazınsal boyutunun yanında olumlu anlamdaki psikolojik
ve pedagojik boyutları da önemlidir.
Bu parçada çocuk edebiyatı ile ilgili aşağıdakilerden
hangisine değinilmemiştir?
A) Çocuklar için sadece yazınsal anlamda değil ruhsal
yönden de faydalı olduğuna
B) Günümüzde gerek nicelik gerek nitelik yönünden ge-
Tiştiğine
C) Çocukların eğitiminde temel kaynak olarak kullanımının
yararlı olacağına
D) Çocukların tecrübe kazanmalarına yardımcı olduğuna
E) Çocuklarda yaşama dair kimi olumlu tutumların kaza-
nımına katkıda bulunduğuna
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
11. Çocukların gelişimini büyük ölçüde etkileyen çocuk ki- tapları, onların daha çok deneyim ve bilgi edinmeleri açısından önemlidir. Bunun yanında kitaplar çocukların üretme, keşfetme, gözlem yapma yeteneklerini geliştirir. Yaşam hakkında çok az sosyal görüşü ve tecrübesi olan çocukların yaş ve düzeylerine uygun olarak yazılan eser- lerin geçmiş yıllara nazaran sayısının arttığı ve içeriğinin de çeşitlendiği görülmektedir. Çocuk edebiyatı ürünlerinin yazınsal boyutunun yanında olumlu anlamdaki psikolojik ve pedagojik boyutları da önemlidir. Bu parçada çocuk edebiyatı ile ilgili aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? A) Çocuklar için sadece yazınsal anlamda değil ruhsal yönden de faydalı olduğuna B) Günümüzde gerek nicelik gerek nitelik yönünden ge- Tiştiğine C) Çocukların eğitiminde temel kaynak olarak kullanımının yararlı olacağına D) Çocukların tecrübe kazanmalarına yardımcı olduğuna E) Çocuklarda yaşama dair kimi olumlu tutumların kaza- nımına katkıda bulunduğuna
7.
düşünerek yazmak, birilerini memnun etmek ya da mem-
nuniyetsiz kılmak için yazmak bence hatadır. Kendi şiirinizi
geliştirmeniz, kendi yönünüzü, yolunuzu çizmeniz gerekir.
Bence kıymeti olan bir şey yapabilmenin olmazsa olmaz
koşulu budur.
Bu parçada vurgulanan düşünce aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Okuru ön planda tutarak yazılmış bir edebî eser, ça-
ğında ses getirse de kalıcılığı kolay yakalayamaz.
B) Gerçek sanat eseri okurun bireysel beklentileriyle değil,
toplumun genel ihtiyaçları doğrultusunda şekillenmeli-
dir.
C) Yazma eyleminin özünde, her şeyden önce yazarın
kendi için çalışması ve kendi için bir dünya inşa etmesi
yatar.
Her ne kadar inkâr etseler de yazarlar her şeyden önce
tanınmak ve anlaşılmak için eser verirler.
E) Geleneğin izinden ayrılmayan ancak bunu taklit kolaylı-
ğına kaçmadan yakalayabilen yazarlar başarıya ulaşır.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
7. düşünerek yazmak, birilerini memnun etmek ya da mem- nuniyetsiz kılmak için yazmak bence hatadır. Kendi şiirinizi geliştirmeniz, kendi yönünüzü, yolunuzu çizmeniz gerekir. Bence kıymeti olan bir şey yapabilmenin olmazsa olmaz koşulu budur. Bu parçada vurgulanan düşünce aşağıdakilerden hangisidir? A) Okuru ön planda tutarak yazılmış bir edebî eser, ça- ğında ses getirse de kalıcılığı kolay yakalayamaz. B) Gerçek sanat eseri okurun bireysel beklentileriyle değil, toplumun genel ihtiyaçları doğrultusunda şekillenmeli- dir. C) Yazma eyleminin özünde, her şeyden önce yazarın kendi için çalışması ve kendi için bir dünya inşa etmesi yatar. Her ne kadar inkâr etseler de yazarlar her şeyden önce tanınmak ve anlaşılmak için eser verirler. E) Geleneğin izinden ayrılmayan ancak bunu taklit kolaylı- ğına kaçmadan yakalayabilen yazarlar başarıya ulaşır.
19. Metinler arasılık, bir edebî metnin bütüncül bir yapıya ka-
vuşturulması amacıyla dokusuna hem edebiyat alanından
hem de başka alanlardan metin parçalarının katılması
şeklinde tanımlanabilir. Bana göre hiçbir metin başka me-
tinlerden yalıtılmış bir biçimde üretilmez, tek başına bir
varlık değildir ve diğer metinlerden bağımsız okunamaz.
Aşağıdakilerden hangisi bu parçadaki yaklaşımı des-
tekler niteliktedir?
A) Dikkatli ve donanımlı bir okur, okuduğu yapıt ile ondan
önce ve/ya ondan sonra gelen yapıtlar arasındaki ilişkiyi
kavrar.
B) Edebî eserin tarihsel yaşamı, alımlayıcılarının aktif ka-
tılımı olmaksızın düşünülemez.
C) Her metin doğası gereği başka metinlerle veya dış
dünyadaki bildik olgularla ilişki içinde olduğundan me-
tinlerarasılık metnin kaçınılmazı ve o metnin dokusudur.
D) Ideal okur yalnızca yazarın işaret ettiği ikincil metni
anlayan değil, aynı zamanda yazarın bu metni metnine
neden dâhil ettiğini kavrayandır.
E) Günümüzde okur; artık eğlendirilmesi ya da bir şeyler
öğretilmesi gereken pasif bir özne değil, hiçbir sorumlu-
luk almadan metne istediği anlamı atfetme özgürlüğüne
sahip bir kişidir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
19. Metinler arasılık, bir edebî metnin bütüncül bir yapıya ka- vuşturulması amacıyla dokusuna hem edebiyat alanından hem de başka alanlardan metin parçalarının katılması şeklinde tanımlanabilir. Bana göre hiçbir metin başka me- tinlerden yalıtılmış bir biçimde üretilmez, tek başına bir varlık değildir ve diğer metinlerden bağımsız okunamaz. Aşağıdakilerden hangisi bu parçadaki yaklaşımı des- tekler niteliktedir? A) Dikkatli ve donanımlı bir okur, okuduğu yapıt ile ondan önce ve/ya ondan sonra gelen yapıtlar arasındaki ilişkiyi kavrar. B) Edebî eserin tarihsel yaşamı, alımlayıcılarının aktif ka- tılımı olmaksızın düşünülemez. C) Her metin doğası gereği başka metinlerle veya dış dünyadaki bildik olgularla ilişki içinde olduğundan me- tinlerarasılık metnin kaçınılmazı ve o metnin dokusudur. D) Ideal okur yalnızca yazarın işaret ettiği ikincil metni anlayan değil, aynı zamanda yazarın bu metni metnine neden dâhil ettiğini kavrayandır. E) Günümüzde okur; artık eğlendirilmesi ya da bir şeyler öğretilmesi gereken pasif bir özne değil, hiçbir sorumlu- luk almadan metne istediği anlamı atfetme özgürlüğüne sahip bir kişidir.
16. Korkunç Bir Fal, Rus edebiyatının altın yılları olarak görü-
len XIX. yüzyılda yaşamış ve yalnızca ulusal değil, dünya
edebiyatına da önemli eserler kazandırmış altı büyük Rus
yazarın, etkisi okuduktan sonra da süren çarpıcı öykü-
lerinden oluşan bir derleme. Varlıklı, yoksul; kalabalık,
yalnız; soylu, sıradan ve daha birçok farklı özellikten Rus
insanının yaşamı üzerinden yüzyılın panoramasının çi-
zildiği bu derlemenin merak uyandıran öyküleri yer yer
ürpertiyor, yer yer güldürüyor; kimi zaman da günümüzde
hâlâ kafaları kurcalayan, yaşama dair soruları hatırlatıyor.
Bu parçada Korkunç Bir Fal adlı eserle ilgili aşağıda-
kilerden hangisine değinilmemiştir?
A) Tutarsız ruhsal durumlara sahip karakterlerin yer aldı-
ģina
B) Kimi zaman mizahi unsurlara da yer verdiğine
C) Rus halkının hayatıyla ilgili önemli ipuçları barındırdı-
ğına
D) Hangi nitelikteki sanatçıların eserlerini kapsadığına
E) Okurda uzun süreli bir tesir yarattığına
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
16. Korkunç Bir Fal, Rus edebiyatının altın yılları olarak görü- len XIX. yüzyılda yaşamış ve yalnızca ulusal değil, dünya edebiyatına da önemli eserler kazandırmış altı büyük Rus yazarın, etkisi okuduktan sonra da süren çarpıcı öykü- lerinden oluşan bir derleme. Varlıklı, yoksul; kalabalık, yalnız; soylu, sıradan ve daha birçok farklı özellikten Rus insanının yaşamı üzerinden yüzyılın panoramasının çi- zildiği bu derlemenin merak uyandıran öyküleri yer yer ürpertiyor, yer yer güldürüyor; kimi zaman da günümüzde hâlâ kafaları kurcalayan, yaşama dair soruları hatırlatıyor. Bu parçada Korkunç Bir Fal adlı eserle ilgili aşağıda- kilerden hangisine değinilmemiştir? A) Tutarsız ruhsal durumlara sahip karakterlerin yer aldı- ģina B) Kimi zaman mizahi unsurlara da yer verdiğine C) Rus halkının hayatıyla ilgili önemli ipuçları barındırdı- ğına D) Hangi nitelikteki sanatçıların eserlerini kapsadığına E) Okurda uzun süreli bir tesir yarattığına
25. (1) Cumhuriyet Devri Türk edebiyatında daha ziyade şair
kimliğiyle tanınan ancak edebiyatın diğer türlerinde de
önemli eserler veren Sabahattin Kudret Aksal'ın üzerinde
durulması gereken yönlerinden biri hikâyeciliğidir. (11) İlk
hikâyesi "Semtin Kahvesi'ni 1940 yılında Servetifünun
dergisinde yayımladığında henüz yirmi yaşında olan Ak-
sal, bu ilk hikâyenin ardından seyrek aralıklarla hayatı
boyunca toplam 32 hikâye kaleme alır. (III) Aksal üzerine
yapılacak bir bibliyografya çalışmasında hakkında yapılan
araştırmaların çok büyük kısmının şiir ve tiyatroları üzerine
olduğu görülecektir. (IV) Bu durum, onun hikâyelerine faz-
laca dikkat edilmediğini göstermektedir. (V) Ancak yazarın
hikâyelerini, gerek içerik gerek teknik bakımdan inceledi-
ğimizde Türk hikâyeciliğinde önemli bir merhaleyi işaret
eden bir yazarla karşı karşıya olduğumuz anlaşılmaktadır.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde
bir görüş öne sürülmemiştir?
A) I
B) II
C) III D) IV E) V
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
25. (1) Cumhuriyet Devri Türk edebiyatında daha ziyade şair kimliğiyle tanınan ancak edebiyatın diğer türlerinde de önemli eserler veren Sabahattin Kudret Aksal'ın üzerinde durulması gereken yönlerinden biri hikâyeciliğidir. (11) İlk hikâyesi "Semtin Kahvesi'ni 1940 yılında Servetifünun dergisinde yayımladığında henüz yirmi yaşında olan Ak- sal, bu ilk hikâyenin ardından seyrek aralıklarla hayatı boyunca toplam 32 hikâye kaleme alır. (III) Aksal üzerine yapılacak bir bibliyografya çalışmasında hakkında yapılan araştırmaların çok büyük kısmının şiir ve tiyatroları üzerine olduğu görülecektir. (IV) Bu durum, onun hikâyelerine faz- laca dikkat edilmediğini göstermektedir. (V) Ancak yazarın hikâyelerini, gerek içerik gerek teknik bakımdan inceledi- ğimizde Türk hikâyeciliğinde önemli bir merhaleyi işaret eden bir yazarla karşı karşıya olduğumuz anlaşılmaktadır. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde bir görüş öne sürülmemiştir? A) I B) II C) III D) IV E) V
12 Roman adıyla da bilinen Çingeneler,
Kuzey Hindistan kökenlidir. XI. yüzyılda
Kuzey Hindistan'dan İran'a göç eden ve
oradan da Avrupa'ya yayılan bu topluluk,
yaşadıkları her ülkede değişik adlar-
la anılmıştır. Dünyanın dört bir yanına
yayılırken de kendi değerlerini korumayı
ve yaşatmayı önceleyen Çingene top-
lulukları, günümüzde de geleneklerini
yaşatmaktadırlar. Bugün Anadolu ve
Avrupa'da genellikle yerleşik bir hayat
yaşamalarına rağmen tarih boyunca
göçebe olan Çingeneler, bu yüzden
hemen her dönem toplumsal düzene
karşı bir tehdit olarak algılanmış ve yaşa-
dıkları toplum tarafından dışlanmışlardır.
Yüzyıllardır anlatılan onlarla ilgili efsane-
ler de bu yok sayılmayı pekiştirmiştir. Bu
efsanelerden en kuvvetli olanlarından
biri İncil'e dayandırılan anlatılardır. Bu
anlatıya göre Çingeneler, kardeşi Habil'i
öldürünce dünyayı dolaşmakla lanetle-
nen Kabil'in torunlarıdır. Bulgaristan'da
anlatılan, küçümseyici bir hikâyede' de
Tanrı'nın insanlara dinleri
Çingenelerin dinlerini lahana yaprakları-
na yazdıkları anlatılır. Ancak bu yaprak-
lar bir eşeğin yemeği olunca Çingeneler
dinsiz kalırlar.
dağıtırken
BENIM HOCAM
Bu parçadan hareketle aşağıdakiler-
den hangisi söylenemez?
A) Bin yıllık bir geçmişi olan Çingeneler
bugün dünyanın farklı ülkelerinde
yaşamaktadır.
B) Çingenelerle ilgili anlatılan hikâyeler,
toplumların onları dıştamalarını des-
teklemiştik
C) Hristiyan inanışına sahip olan top-
umların Cingenelerle ilgili düşünce-
leri olumsuzdur
D) Günümüzde hâlâ göçebe olarak
yaşayan Çingeneler, toplumsal düze-
ni bozmaktadır.
E) Çingeneler; kültürlerini korumayı,
yasamayı ve yaşatmayı çok önem-
semişlerdir
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
12 Roman adıyla da bilinen Çingeneler, Kuzey Hindistan kökenlidir. XI. yüzyılda Kuzey Hindistan'dan İran'a göç eden ve oradan da Avrupa'ya yayılan bu topluluk, yaşadıkları her ülkede değişik adlar- la anılmıştır. Dünyanın dört bir yanına yayılırken de kendi değerlerini korumayı ve yaşatmayı önceleyen Çingene top- lulukları, günümüzde de geleneklerini yaşatmaktadırlar. Bugün Anadolu ve Avrupa'da genellikle yerleşik bir hayat yaşamalarına rağmen tarih boyunca göçebe olan Çingeneler, bu yüzden hemen her dönem toplumsal düzene karşı bir tehdit olarak algılanmış ve yaşa- dıkları toplum tarafından dışlanmışlardır. Yüzyıllardır anlatılan onlarla ilgili efsane- ler de bu yok sayılmayı pekiştirmiştir. Bu efsanelerden en kuvvetli olanlarından biri İncil'e dayandırılan anlatılardır. Bu anlatıya göre Çingeneler, kardeşi Habil'i öldürünce dünyayı dolaşmakla lanetle- nen Kabil'in torunlarıdır. Bulgaristan'da anlatılan, küçümseyici bir hikâyede' de Tanrı'nın insanlara dinleri Çingenelerin dinlerini lahana yaprakları- na yazdıkları anlatılır. Ancak bu yaprak- lar bir eşeğin yemeği olunca Çingeneler dinsiz kalırlar. dağıtırken BENIM HOCAM Bu parçadan hareketle aşağıdakiler- den hangisi söylenemez? A) Bin yıllık bir geçmişi olan Çingeneler bugün dünyanın farklı ülkelerinde yaşamaktadır. B) Çingenelerle ilgili anlatılan hikâyeler, toplumların onları dıştamalarını des- teklemiştik C) Hristiyan inanışına sahip olan top- umların Cingenelerle ilgili düşünce- leri olumsuzdur D) Günümüzde hâlâ göçebe olarak yaşayan Çingeneler, toplumsal düze- ni bozmaktadır. E) Çingeneler; kültürlerini korumayı, yasamayı ve yaşatmayı çok önem- semişlerdir
2. (1) Eski edebiyatımızda eleştiri türündeki yazılara pek
rastlanmaz. (II) Şairlerin çağdaşları için söyledikleri şey-
ler, genellikle sıradan ve yüzeysel olmuştur. (III) Bazı şair
ve yazarlarla ilgili ilk eleştiri örneklerini, o devrin edebiyat
tarihleri olarak kabul gören tezkirelerde görürüz. (IV) Ede-
biyatımızda modern eleştirici diyebileceğimiz örneklere
Tanzimat Dönemi'nde rastlanır. (V) Günümüz anlayışına
uygun ilk eleştiri örneği de Şinasi'nin eseridir.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisinin
yüklemi kılış eylemidir?
A) I
B) II
C) III
D) IV
E) V
5. (1) Bir sanatçı, b
(II) Çünkü ka
üslup taşımal
bol yazı ça
(IV) İkinci a
ilgili ne kad
gelirse ken
Bu parç
birden f
A) I
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
2. (1) Eski edebiyatımızda eleştiri türündeki yazılara pek rastlanmaz. (II) Şairlerin çağdaşları için söyledikleri şey- ler, genellikle sıradan ve yüzeysel olmuştur. (III) Bazı şair ve yazarlarla ilgili ilk eleştiri örneklerini, o devrin edebiyat tarihleri olarak kabul gören tezkirelerde görürüz. (IV) Ede- biyatımızda modern eleştirici diyebileceğimiz örneklere Tanzimat Dönemi'nde rastlanır. (V) Günümüz anlayışına uygun ilk eleştiri örneği de Şinasi'nin eseridir. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisinin yüklemi kılış eylemidir? A) I B) II C) III D) IV E) V 5. (1) Bir sanatçı, b (II) Çünkü ka üslup taşımal bol yazı ça (IV) İkinci a ilgili ne kad gelirse ken Bu parç birden f A) I
1. Aşağıdaki yargılardan hangisi "kanıtlanabilirlik"
bakımından diğerlerinden farklıdır?
A) Karıncalar, böcek familyasını oluşturan arılarla
birlikte zar kanatlılar takımında yer alan, sosyal
yaşam gösteren canlılardır.
B) Düğümsü bir yapıya sahip olan karıncalar,
kendilerine estetik bir görünüm kazandıran ince
belleriyle diğer böceklerden kolaylıkla ayırt edilir.
C) Karıncaların 12.000'den fazla türü sınıflandırılmış
olup yaklaşık 14.000 türü olduğu sanılmaktadır.
D) Karıncalar, tohumları yuvalarına taşıyarak onların
filizlenmesine ve çoğalmasına katkı sağlar.
E) Koloni hâlinde yaşayan karıncalar; işçi, asker,
kraliçe karınca gibi çeşitli gruplara ayrılır.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
1. Aşağıdaki yargılardan hangisi "kanıtlanabilirlik" bakımından diğerlerinden farklıdır? A) Karıncalar, böcek familyasını oluşturan arılarla birlikte zar kanatlılar takımında yer alan, sosyal yaşam gösteren canlılardır. B) Düğümsü bir yapıya sahip olan karıncalar, kendilerine estetik bir görünüm kazandıran ince belleriyle diğer böceklerden kolaylıkla ayırt edilir. C) Karıncaların 12.000'den fazla türü sınıflandırılmış olup yaklaşık 14.000 türü olduğu sanılmaktadır. D) Karıncalar, tohumları yuvalarına taşıyarak onların filizlenmesine ve çoğalmasına katkı sağlar. E) Koloni hâlinde yaşayan karıncalar; işçi, asker, kraliçe karınca gibi çeşitli gruplara ayrılır.
onksiyonunun
TYT/Türkçe
A
D
24. P(x), bir polinomdur.
Çocuklarımıza özel olduklarını hissettirmek elbette çok
önemli ve evet, her çocuk özel... Ancak onlara sürekli
olumlu dönütler vermek, yaptıkları resimlere bir sanat eseri
muamelesi yapmak, sene sonu gösterilerine "Broadway
müzikali" havası vermek de neyin nesi? Onların her fikri-
ne sanki başkaları aynı şeyi düşünemezmiş, karşımızda
küçük filozoflar varmış gibi yaklaşmamız hangi duyguyu
besliyor olabilir? Yapmamız gereken sadece çocuklarımızı
hem evde hem de okulda gelişimlerine yönelik destekle-
mek. Ancak bu şekilde kendilerini tanıyabilir ve insanın
gelişen, dönüşen bir varlık olduğunu anlayabilirler. Ancak
bu şekilde düşünmeyi, önce kendilerini görebilmeyi, fikir-
erini sağlam temellere oturtabilmeyi öğrenebilirler.
29. O
Bu parçada ebeveynlerle ilgili olarak özellikle yakını-
lan durum aşağıdakilerden hangisidir?
Çocuklarına karşı abartılı ve gerçek dışı tutumlar takın-
maları
B) Çocuklarını çok fazla etkinliğe dahil etmeleri
C) Çocuklarına biricik olduklarını her fırsatta hissettirmeleri
D) Çocuklarının her işinde onlara müdahale etmeleri
Çocuklarının kendi başlarına ayakta kalmalarına izin
vermemeleri
28. Hareketsiz yaşam sağlığımızı tehdit ediyor. Birçok kişi di
yet programlarının tek başına kilo vermeyi sağlayacağı gib
yanlış bir inanca sahip. Uzmanların hepsi yaşam tarzımı
değiştirmekten bahsediyor ama bunu nasıl yapabilec
ğimizi birçoğumuz bilmiyoruz. Yapılan çalışmalar, 20
yılında dünya nüfusunun yüzde 60'a yakınının hareke
yaşam tarzı ile ilgili hastalıklarla karşı karşıya kalaca
vasam; sadece ömrü kısaltm
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
onksiyonunun TYT/Türkçe A D 24. P(x), bir polinomdur. Çocuklarımıza özel olduklarını hissettirmek elbette çok önemli ve evet, her çocuk özel... Ancak onlara sürekli olumlu dönütler vermek, yaptıkları resimlere bir sanat eseri muamelesi yapmak, sene sonu gösterilerine "Broadway müzikali" havası vermek de neyin nesi? Onların her fikri- ne sanki başkaları aynı şeyi düşünemezmiş, karşımızda küçük filozoflar varmış gibi yaklaşmamız hangi duyguyu besliyor olabilir? Yapmamız gereken sadece çocuklarımızı hem evde hem de okulda gelişimlerine yönelik destekle- mek. Ancak bu şekilde kendilerini tanıyabilir ve insanın gelişen, dönüşen bir varlık olduğunu anlayabilirler. Ancak bu şekilde düşünmeyi, önce kendilerini görebilmeyi, fikir- erini sağlam temellere oturtabilmeyi öğrenebilirler. 29. O Bu parçada ebeveynlerle ilgili olarak özellikle yakını- lan durum aşağıdakilerden hangisidir? Çocuklarına karşı abartılı ve gerçek dışı tutumlar takın- maları B) Çocuklarını çok fazla etkinliğe dahil etmeleri C) Çocuklarına biricik olduklarını her fırsatta hissettirmeleri D) Çocuklarının her işinde onlara müdahale etmeleri Çocuklarının kendi başlarına ayakta kalmalarına izin vermemeleri 28. Hareketsiz yaşam sağlığımızı tehdit ediyor. Birçok kişi di yet programlarının tek başına kilo vermeyi sağlayacağı gib yanlış bir inanca sahip. Uzmanların hepsi yaşam tarzımı değiştirmekten bahsediyor ama bunu nasıl yapabilec ğimizi birçoğumuz bilmiyoruz. Yapılan çalışmalar, 20 yılında dünya nüfusunun yüzde 60'a yakınının hareke yaşam tarzı ile ilgili hastalıklarla karşı karşıya kalaca vasam; sadece ömrü kısaltm
40. (1) Ahmet Mithat'ın, Kıssadan Hisse isimli küçük
hikâyelerinden itibaren, her hikâyesini bir hisse çıkarıl-
ması amacıyla düzenlediği bilinmektedir. (II) Sanatçının
birçok eseri, kendisinden önceki anlatılarda da rastladığı-
mız; iyilerin ödüllendirilmesi, kötülerin cezalandırılmasıyla
sonlanır. (III) Yazar, çoğu eserinde benimsediği bu yolla
okuyucuya bir ders vermek istemektedir. (IV) Böylelikle
konusu günlük hayattan alınan hikâye, doğal olarak oku-
yucunun ilgisini daha çok çekecektir. (V) Buna ek olarak
yazarın da okuyucuya hayat dersi vermesini kolaylaştı-
racaktır.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinden
sonra, "Ahmet Mithat, konuşma dilini kendisinden önce-
kilerden olduğu gibi almasına rağmen edebiyatı yaşanan
hayatın sınırlarına kadar genişletmiştir." cümlesinin ge-
tirilmesi anlam akışına uygun olur?
A) I
B) II
C) III
D) IV E) V
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
40. (1) Ahmet Mithat'ın, Kıssadan Hisse isimli küçük hikâyelerinden itibaren, her hikâyesini bir hisse çıkarıl- ması amacıyla düzenlediği bilinmektedir. (II) Sanatçının birçok eseri, kendisinden önceki anlatılarda da rastladığı- mız; iyilerin ödüllendirilmesi, kötülerin cezalandırılmasıyla sonlanır. (III) Yazar, çoğu eserinde benimsediği bu yolla okuyucuya bir ders vermek istemektedir. (IV) Böylelikle konusu günlük hayattan alınan hikâye, doğal olarak oku- yucunun ilgisini daha çok çekecektir. (V) Buna ek olarak yazarın da okuyucuya hayat dersi vermesini kolaylaştı- racaktır. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinden sonra, "Ahmet Mithat, konuşma dilini kendisinden önce- kilerden olduğu gibi almasına rağmen edebiyatı yaşanan hayatın sınırlarına kadar genişletmiştir." cümlesinin ge- tirilmesi anlam akışına uygun olur? A) I B) II C) III D) IV E) V
suruanoyibelsel en oblemia irlab
olen ligji shablusog neysmio slid lique obriva (8
Tsunuerovital smasy
im iniasmainst cigstol abibleg vid olid nhebiede J
$16
ney edstil sbrinaimagsycholote neyeem
um lop nsleysins bimilatey luoop nhelolls navamio
Shovulo bel
Lal
mux josios
im
38. Dünyanın en çok ilgi gösterdiği türlerden Ankara kedisi,
tamamen Türkiye'de üretilmiş doğal bir ırk. İlk kez Haçlı
Seferleri sırasında farkına varılan bu özel kedi, 1620-1625
yıllarında Fabri de Peirese adında bir Fransız bilim insanı-
nın, ülkesine dönerken Ankara'dan yanına aldığı birkaç saf
beyaz kediyle dünyada tanındı. Fransa'ya giden kedilerin
sub yavruları, Fransız soyluları arasında dağıtıldı. Evine olduk-
ça düşkün olan Ankara kedileri, insanlar ile ilişkilerinde
oldukça yakın ve uyumludur. 19. yüzyılda Amerika'ya da
ihraç edilen Ankara kedisi, bugün pek çok ülkede üretil-
meye devam ediliyor.
Bu parçadan Ankara kedisi ile ilgili olarak aşağıdaki
yargıların hangisi kesin olarak çıkarılabilir?
A) Şu anda sadece Türkiye'de üretilmektedir.
B) Bir Fransız tarafından keşfedilmiştir.
C) 19. yüzyılda bütün dünyada üretimi başlamıştır.
D) Dünyada en çok ilgi gören hayvandır.
E) Yabancılar tarafından ilk kez Haçlı Seferleri'nde görül-
müştür.
Diğer sayfaya geçiniz.
L
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
suruanoyibelsel en oblemia irlab olen ligji shablusog neysmio slid lique obriva (8 Tsunuerovital smasy im iniasmainst cigstol abibleg vid olid nhebiede J $16 ney edstil sbrinaimagsycholote neyeem um lop nsleysins bimilatey luoop nhelolls navamio Shovulo bel Lal mux josios im 38. Dünyanın en çok ilgi gösterdiği türlerden Ankara kedisi, tamamen Türkiye'de üretilmiş doğal bir ırk. İlk kez Haçlı Seferleri sırasında farkına varılan bu özel kedi, 1620-1625 yıllarında Fabri de Peirese adında bir Fransız bilim insanı- nın, ülkesine dönerken Ankara'dan yanına aldığı birkaç saf beyaz kediyle dünyada tanındı. Fransa'ya giden kedilerin sub yavruları, Fransız soyluları arasında dağıtıldı. Evine olduk- ça düşkün olan Ankara kedileri, insanlar ile ilişkilerinde oldukça yakın ve uyumludur. 19. yüzyılda Amerika'ya da ihraç edilen Ankara kedisi, bugün pek çok ülkede üretil- meye devam ediliyor. Bu parçadan Ankara kedisi ile ilgili olarak aşağıdaki yargıların hangisi kesin olarak çıkarılabilir? A) Şu anda sadece Türkiye'de üretilmektedir. B) Bir Fransız tarafından keşfedilmiştir. C) 19. yüzyılda bütün dünyada üretimi başlamıştır. D) Dünyada en çok ilgi gören hayvandır. E) Yabancılar tarafından ilk kez Haçlı Seferleri'nde görül- müştür. Diğer sayfaya geçiniz. L
m
Ti
7. Bugüne kadar şiirin, romanın, hikâyenin ve bu türden eserlerin nasıl yazılması gerektiği konusunda pek çok fikir ortaya
atılmıştır. Bu metinlerde yazar kendince bir dünya kurgulayıp anlatmaktadır. Burada istiyorlar ki kendilerini okuyanlar
onları sevsinler, onların yarattığı hayal dünyasının içinde bir oraya bir buraya koşsunlar. Bu anlamda fizik âleminin si-
nırlarını zorlamaktan bile çekinmezler. Evet, ben de bir şiiri okurken hülyalara dalarım, bir roman karakterinde kendimi
bulup onun gibi davranmaya çalışırım. Fakat benim yazılarım bunların çok dışında. Ben gerçeklik isterim, kanıt isterim.
Beni okuyanlar hayal dünyalarının kapısını kilitlesinler isterim. Kısacası okurlarım, benim yazılarımda bir hayal ya da
kurgu bulmak ümidinde olmasınlar.
Bu sözleri söyleyen bir yazar, aşağıdaki parçalardan hangisini yazmış olabilir?
A) Çocukluğumun oyun arkadaşları, bu küçük adalar, çığrışan deniz kuşları, sıçrayan yunuslar, eller gibi çırpışan dal-
galardı. Fakat asıl hayatımın tacı, tam bir sessizlikti. Mağaranın dibindeki yumuşak kuma boylu boyunca uzanırdım.
Mavi denizler kıyıya yanaşırken berrak zümrüt olur, sonra en saf göğün en beyaz bulutu gibi bembeyaz köpürürdü.
B) Bir fotoğrafhanenin önünde bir otomobil durmuş ve etrafında bir meraklı kalabalığı hasıl olmuş. Yaklaşıyorum, oto-
mobilin içi, camların kenarları bütün çiçeklerle süslü. Demek gelinle güvey fotoğrafhanedeler. Ben de bu fotoğraf-
haneye girer hem fotoğrafımı çıkartmış olur hem de hayatlarının en mesut zamanlarından birini yaşamakta olan bu
çifti, kapıdan çıkmak üzere iken olsun bir defa selamlarım.
C) Ben üç dört saatte obaya varacağımı sandığım için yanıma bir şey almamıştım. Ne kadar acıktığımı şimdi birden-
bire anlıyordum. O; bu sırada önüme bir tutam yufka koymuş, yere serdiği kırmızı yazma mendilin üstüne bir toprak
tulum peyniri ile birkaç taze soğan bırakmıştı. Hem yiyor hem etrafıma bakıyordum.
D) Ahmet Mithat Efendi'nin Menfa adlı eseri tipik bir anı örneğidir. Birinci dönem Tanzimat kuşağının genellikle sosyal
içerikli eserler vermesine rağmen, ikinci dönem kuşağı duygusal ağırlıklı eserler vermiştir. Duygusal bir kişiliği olan
Recaizade Mahmut Ekrem'in Tefekkür ve Nejad Ekrem isimli kitaplarında onun az da olsa şahsi hayatıyla ilgili ani-
larına rastlanır. "Abdülhak Hamid'in Hatıraları", edebî değeri olan önemli bir hatıra eseridir.
E) Yaz yeni başlamıştı. O gün ilk sıcaktı. Vapur bekliyorduk. Gelen vapurdan iskeleye öyle insanlar indi ki her gün
İstanbul kazan ben kepçe dolaştığım hâlde onlara rastlamamıştım. Kimlerdir? Ne iş yaparlar? Nasıl yaşarlar?
Nerede otururlar? Ne dertleri var? Şu uzun saçlı bir keman hocasına benzeyen adam kim olabilir?
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
m Ti 7. Bugüne kadar şiirin, romanın, hikâyenin ve bu türden eserlerin nasıl yazılması gerektiği konusunda pek çok fikir ortaya atılmıştır. Bu metinlerde yazar kendince bir dünya kurgulayıp anlatmaktadır. Burada istiyorlar ki kendilerini okuyanlar onları sevsinler, onların yarattığı hayal dünyasının içinde bir oraya bir buraya koşsunlar. Bu anlamda fizik âleminin si- nırlarını zorlamaktan bile çekinmezler. Evet, ben de bir şiiri okurken hülyalara dalarım, bir roman karakterinde kendimi bulup onun gibi davranmaya çalışırım. Fakat benim yazılarım bunların çok dışında. Ben gerçeklik isterim, kanıt isterim. Beni okuyanlar hayal dünyalarının kapısını kilitlesinler isterim. Kısacası okurlarım, benim yazılarımda bir hayal ya da kurgu bulmak ümidinde olmasınlar. Bu sözleri söyleyen bir yazar, aşağıdaki parçalardan hangisini yazmış olabilir? A) Çocukluğumun oyun arkadaşları, bu küçük adalar, çığrışan deniz kuşları, sıçrayan yunuslar, eller gibi çırpışan dal- galardı. Fakat asıl hayatımın tacı, tam bir sessizlikti. Mağaranın dibindeki yumuşak kuma boylu boyunca uzanırdım. Mavi denizler kıyıya yanaşırken berrak zümrüt olur, sonra en saf göğün en beyaz bulutu gibi bembeyaz köpürürdü. B) Bir fotoğrafhanenin önünde bir otomobil durmuş ve etrafında bir meraklı kalabalığı hasıl olmuş. Yaklaşıyorum, oto- mobilin içi, camların kenarları bütün çiçeklerle süslü. Demek gelinle güvey fotoğrafhanedeler. Ben de bu fotoğraf- haneye girer hem fotoğrafımı çıkartmış olur hem de hayatlarının en mesut zamanlarından birini yaşamakta olan bu çifti, kapıdan çıkmak üzere iken olsun bir defa selamlarım. C) Ben üç dört saatte obaya varacağımı sandığım için yanıma bir şey almamıştım. Ne kadar acıktığımı şimdi birden- bire anlıyordum. O; bu sırada önüme bir tutam yufka koymuş, yere serdiği kırmızı yazma mendilin üstüne bir toprak tulum peyniri ile birkaç taze soğan bırakmıştı. Hem yiyor hem etrafıma bakıyordum. D) Ahmet Mithat Efendi'nin Menfa adlı eseri tipik bir anı örneğidir. Birinci dönem Tanzimat kuşağının genellikle sosyal içerikli eserler vermesine rağmen, ikinci dönem kuşağı duygusal ağırlıklı eserler vermiştir. Duygusal bir kişiliği olan Recaizade Mahmut Ekrem'in Tefekkür ve Nejad Ekrem isimli kitaplarında onun az da olsa şahsi hayatıyla ilgili ani- larına rastlanır. "Abdülhak Hamid'in Hatıraları", edebî değeri olan önemli bir hatıra eseridir. E) Yaz yeni başlamıştı. O gün ilk sıcaktı. Vapur bekliyorduk. Gelen vapurdan iskeleye öyle insanlar indi ki her gün İstanbul kazan ben kepçe dolaştığım hâlde onlara rastlamamıştım. Kimlerdir? Ne iş yaparlar? Nasıl yaşarlar? Nerede otururlar? Ne dertleri var? Şu uzun saçlı bir keman hocasına benzeyen adam kim olabilir?
Paragraf Dene
13. Durmadan çatallanan yolları, çatallandıkça anlamı çoğaltan
anlatıları hiç sevmedik. Bizim istediğimiz, kestirmeden anla-
ma ulaşmak. Kıssadan hisseler olsun, yormasınlar bizi. So-
ruları çoğaltanları değil, anlamı tekleştirenleri, dünyayı tek
bir anlamın içine sığdıranları sevdik en çok. Sözü, açık ha-
vada gezdirenlerin söylediklerinden hiçbir şey anlamadık.
Bizim istediğimiz, paketlenmiş, hemen tüketebileceğimiz
mamul anlamlar; anlamı yitirdiğimizde, hap gibi, bir yudum
suyla alındığında yeniden anlamlı bir hayata kavuşacağımız
kapsüller. Biz, hayatın dolambaçlı yollarında kaybolmaktan,
kayboldukça anlamı yitireceğimiz ve yeni anlamlar keşfet-
mek zorunda kalacağımız yolculuktan korktuğumuz kadar
hiçbir şeyden korkmadık.
Bu parçada yazar aşağıdakilerin hangisinden yakınmak-
tadır?
A Sorgulatici ve yoğun metinlerden uzak durmamızdan
BY Hayatın hızına ayak uyduramamızdan
Mesajını açıkça veren eserlere ilgi duymamamızdan
DTanık olmadığımız durumları ele alan yapıtlardan kork-
mamızdan
EX Eserin neyi anlattığıyla değil nasıl anlattığıyla ilgilenme-
mizden
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Paragraf Dene 13. Durmadan çatallanan yolları, çatallandıkça anlamı çoğaltan anlatıları hiç sevmedik. Bizim istediğimiz, kestirmeden anla- ma ulaşmak. Kıssadan hisseler olsun, yormasınlar bizi. So- ruları çoğaltanları değil, anlamı tekleştirenleri, dünyayı tek bir anlamın içine sığdıranları sevdik en çok. Sözü, açık ha- vada gezdirenlerin söylediklerinden hiçbir şey anlamadık. Bizim istediğimiz, paketlenmiş, hemen tüketebileceğimiz mamul anlamlar; anlamı yitirdiğimizde, hap gibi, bir yudum suyla alındığında yeniden anlamlı bir hayata kavuşacağımız kapsüller. Biz, hayatın dolambaçlı yollarında kaybolmaktan, kayboldukça anlamı yitireceğimiz ve yeni anlamlar keşfet- mek zorunda kalacağımız yolculuktan korktuğumuz kadar hiçbir şeyden korkmadık. Bu parçada yazar aşağıdakilerin hangisinden yakınmak- tadır? A Sorgulatici ve yoğun metinlerden uzak durmamızdan BY Hayatın hızına ayak uyduramamızdan Mesajını açıkça veren eserlere ilgi duymamamızdan DTanık olmadığımız durumları ele alan yapıtlardan kork- mamızdan EX Eserin neyi anlattığıyla değil nasıl anlattığıyla ilgilenme- mizden