Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

25 ÖSYM) 13-14. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Kierkegaard, Ölümcül Hastalık Umutsuzluk adlı eserinde umutsuzluğun pek çok derecesini tanımlar. En sık görülen ve en aşağı derecede olanı bilgisizlikten kaynaklanır. Kişinin "benliğin" ne olduğu hakkında yanlış bir düşüncesi vardır ve potansiyel benliğinin varlığından veya yapısından habersiz olduğu için umutsuzdur. Kierkegaard bunun umutsuzluk sayılabileceğinden bile emin değildir. O, gerçek umutsuzluğun kendi benliğiyle ilgili farkındalığın artmasıyla ortaya çıktığını öne sürmektedir. Bu daha derin düzeydeki umutsuzluk, kendi benliğinin şiddetle farkında olmaktan kaynaklanır ve kendi benliğinden ciddi şekilde hoşnutsuz olmak da buna eşlik eder. Kierkegaard "Gerçekten olduğun kimseyi olmak istemek, aslında umutsuzluğun ziddidir." der ve asıl benliğimizi inkâr etmeye son verip kendi doğamızın üzerindeki örtüyü kaldırdığımızda umutsuzluğun yok olacağına inanır. Bunu başaramayanlar ise Kierkegaard'ın deyişiyle ölesiye hastadır ancak ölemezler. ORİJİNAL SORULAR 13. Bu parçada umutsuzlukla ilgili aşağıdakilerin hangisine ulaşılabilir? A) Üstesinden gelmek için kişisel çabaların yetersiz olduğuna B) Kişisel gelişim süreçlerinde belirli bir kırılma yarattığına C) Hissedilme düzeyinin farkındalık arttıkça değişebildiğine GRAB ENH yakınlaştırdığına A KAYA D) Gündelik hayatta kişinin yaşam enerjisini sınırladığına E) Benzer duygular yaşayan bireyleri birbirine ALES/2-2021 Cevap: C 14. Bu parçada altı çizili ifadeyle umutsuzlarla ilgili anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? Olümün nihai bir kurtuluş olmadığını en başından beri fark etmeleri Mutluluğa ulaşmanın bir ölüm kalım mücadelesi olduğunu anlayamamaları C) Umutsuzluğun yarattığı psikolojik etkiyle duygusal yıkıma uğramaları Içinde bulundukları durumun sınırları dışına çıkıp çözüme ulaşamamaları E) Ölümcül hastalığa kişisel beceri eksikliğinin yol açtığını fark edememeleri ALES/2-2021 Cevap: D

22231214 19. Pek çok hastalığın tedavisinde antibiyotikler kullanılı- yor. ----. Çünkü antibiyotikler sadece hastalık yapan bakterilere değil, yararlı bakterilere de -örneğin sindi- rime yardımcı olan bakterilere de- zarar verebiliyor. Da- ha da önemlisi hastalık yapıcı bakteriler zamanla anti- biyotiklere karşı direnç geliştiriyor ve daha tehlikeli hâle geliyorlar. Bu yüzden gereksiz yere antibiyotik kullan- mamak çok önemli. Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) Öyle ki her derde deva olarak görülebiliyor B) Ancak aşırı kullanım zararlı da olabiliyor C) Yediden yetmişe herkesçe kullanılabiliyor D) En sık kullanılan ilaçların başında geliyor E) Sadece insanlar tarafından tercih edilmiyor 5

7 21. (1) Tehlikeli Oyunlar, Oğuz Atay'ın Tutunamayanlar ad- li romanından sonra yazdığı ve 1973'te yayımladığı ro- manıdır. (II) Roman bir bakıma Tutunamayanlar'ın de- vamıdır. (III) Tehlikeli Oyunlar, Hikmet'in gecekonduda- ki uyku ve uyanıklık arasında geçmişe dönük sorgula- malan ile başlar. (IV) Hikmet; hayatının tekdüzeliğini, genel kabul görmüş olan ev, iş, aş ve eş mutluluğunu benimseyemez. (V) Bunlar, Hikmet için mutlu olunacak unsurlar değildir. (VI) O, gecekonduya çekilerek haki- kat aramalarına yoğunlaşır. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci pa- ragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar? A) II C) IV B) III D) V E) VI

14. Büyük eserler, insanlığın yüzünü ağartanlar, geçici görünüşlerin ötesinde, ebedî insanlığı, duyguları ve fikirleri içinde yaşatmış olanlardır. Söz gelimi, insanlığın hangi çağına gidilirse gidilsin, "evlat sevgisi" değişme- yen bir gerçek olarak durur. Goriot Baba'nın ölmezliği, Balzac'ın baba kalbindeki evlat sevgisine mercek tutma- sından geliyor. Para ihtirası da her zaman görülegelen bir hastalıktır. Eugenie Grandefnin aralıksız okuyucu bulması da bundandır. Aramızdan uzaklaşmayan bunun gibi eserleri inceleyiniz, hep bu gerçeği görürsünüz. Bu parçadaki altı çizili ifadeyle I. Ölümsüz duygu ve düşünceleri işleme II. Güncel gelişmeleri yakalayabilme III. Sıradanlıktan uzaklaşıp özgünlüğe ulaşma durumlarından hangilerine gönderme yapılmamıştır? B) Yalnız II C) Yalnız III A) Yalnız I D) I've II E) II ve III

1. Bu testte 40 soru vardır. 2. Cevaplarınızı, cevap kâğıdının Türkçe Testi için ayrılan kısmın 1. TÜRKÇE T Yirmi beş yılı aşkın bir süredir sanat ve edebiyat dün- yası içinde olan, edebiyatın farklı türlerinde ürünler ver- meyi sürdüren yazar; Nisyan romanını 2013'te yayım- lar. Nisyan, yaşlı bir yazarın yaşamından yüz günlük bir kesit sunar. Bireyi önceleyen yazar; onu kendine özgü bir duyarlıkla ele alırken kullandığı rüya dili, bilinç akı- şi ve iç konuşma teknikleriyle zamanın belirsizleştiği, mekânın simgeselleştiği yapısıyla okuyucuyu zorlar. Bu parçadaki altı çizili sözcüğü anlamca karşılaya- bilecek bir kullanım aşağıdakilerin hangisinde var- dır? A) Roman ve öykülerinin odağında kentli bireyin yal- nızlığı, kendisi ve dış gerçeklikle olan çatışmaları yer alır. B) Modern edebiyatın özgün isimlerinden olan yazar, eserlerinde bireyin serüvenini kurgu dünyasına ta- Şır. C) Romanlarında bireyin iç dünyasından yola çıkarak oluşturduğu belli başlı izlekleri kendine özgü bir duyarlıkla işler. D) İletişimsizlik, huzursuzluk ve yabancılaşma: yaza- rin, romanlarında öne aldığı temalardır. E) Kimi zaman yaşadığı yabancılık hali, kendisiyle ara- sına bir mesafe koyarak yazarlığı sorgulamasına neden olur.

k, se he k, m ca k, Se 9. DENEME SINAVI - 4 Dünya edebiyatının en büyük yazarlarından biri sa- yılan Goethe, henüz yirmi beş yaşındayken yazdı- ğı "Genç Werther'in Acıları" romanıyla tanınmıştır. Bu romanı, sevgisine karşılık bulamadığı bir ruh halinden sonra kaleme almıştır. Edebiyat dünyası- na romantik kahramanı armağan eden bu roman, şiirselliği ve yaşama tutkulu bakışıyla okuyucuları mıknatıs gibi kendine çeker. Almanya sokaklarını, roman kahramanı Werther romanda mavi ceket ve sarı pantolonla betimlendiği için duygulu gençler istila etmiştir. Son derece duygulu genç bir ressam olan Werther'in düşsel dostu Wilhelm'e yazdığı mektuplardan oluşan bu roman, edebiyatta akılcılı- ğın yerini alan duygusallığın bir başyapıtıdır. Bu parçaya göre sözü edilen romanla ilgili olarak I. Eserin kahramanı, o günün Almanyasında genç- ler üzerinde etkili olmuştur. II. Eser, yazarın sevgisine karşılık bulamaması so- nucu yazılmıştır. D) I ve II 11. Sanatçı, şiirle leleri peşinde Bu cümlede III. Eserin yazılmasıyla romantizm, klasisizme karşı üstünlüğünü ilan etmiştir. yargılarından hangilerine ulaşılabilir? A) Yalnız B) Yalnız II C) Yalnız E) Il-vett 1. Sanatc II. Sanat III. Sana işlem IV Sar am ARKLISISTEM yargıla A) Ya

4. (1) Sana kim olman gerektiğini, ne iş yapman ge- rektiğini, nasıl davranman gerektiğini sürekli kula- ğına fısıldayan ebeveyninden ya da el âlem denen gizli örgütten özgürleşme vaktin geldi çocuk. (II) Ebeveynlerin elbette çocukları için güzel istekle- ri, güzel öğütleri, güzel öğretileri vardır ama hepsi doğru değildir. (III) Ya da onlara göre doğru, za- mana göre doğru olabilir ama şimdi işe yaramaya- bilir... (IV) Senin için en doğru fikir de olabilir. (V) Peki, nasıl bileceksin bunu? Kendini tanıyarak... Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangi- sinden sonra "Çocuk diyorum çünkü bunlardan hâlâ etkilenen yanın, çocukluk kayıtların." cümlesi getirilmelidir? A) I B) II C) III D) IV ASI E) V

ün- na- TYT/Türkçe 23. Insanlar tarafından geliştirilip kullanıma sunulan tüm nesne- lerin temelinde, araca uygun şekilde hizmet edecek mal- zemeler yatıyor. Bu nedenle belirli bir uygulama ve kulla- nim için malzeme geliştirirken bu malzemenin istenilen son özelliklere sahip olması ya da işlendikten sonra bu özellikleri sağlaması gerekiyor. Özellikle havacılık ve uzay, tip, otomo- malzemelerin seçiminde verilecek kararlar büyük önem ta- tiv, denizcilik, elektrik-elektronik gibi alanlarda kullanılacak şıyor. Havacılık ve uzay alanları söz konusu olduğunda da- ha hafif malzemelerin kullanılması maliyetleri büyük oranda düşürüyor. Elbette burada malzemede aranacak tek özellik hafif olması değildir. Bunun yanında malzemenin fiziksel ve kimyasal özelliklerinin de istenilen düzeyde olması gerekir. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi söyle- nebilir? A) Yüksek öncelikli alanlarda kaliteli malzemelerin kullanıl- diği B) Ürün maliyetlerinin yapılan işin niteliğine göre arttığ Malzeme seçiminde her alanda islevselliğin önemsen- diği 25. D) Bilimsel düşüncenin teknolojik uygulamalara yön verdiği Günümüzde malzemelerin doğal ürünlerden elde edil- diği

JON 15. Kısalığı yüzünden olabilir. Gerçi roman da artık bu kı- salığa yaklaştı. Son zamanlarda daha kısa romanlar ya- zılıyor, belki daha çabuk yazılıyor. Roman tanımına gi- rip giremeyeceği tartışılacak kitaplar yayımlanıyor. Ben de bir şeyler yazmayı ilk düşündüğümde öyküyle baş- ladım, çok öykü okudum. Öykü, insana hem karakter ve hikaye anlatma hem de bir kurgu yaratma açısın- dan önemli pratikler sağlıyor. 2 Bu parçada anlatılanlar aşağıdaki sorulardan hangi- sine karşılık olarak söylenmiştir? A) Roman türündeki kitapların satışlarının öyküye gö- re daha çok olmasını neyle açıklayabiliriz? B) Günümüzde yayımlanan romanların geçmiş dö- nemlere kıyasla daha hacimli olduğu söylenebilir mi? 21. yüzyılın dinamikleri düşünülerek öykünün bu caga daha uygun bir tür olarak algılanmasını neye bağlıyorsunuz? D) Günümüz okurunun öyküye diğer yazınsal türler- den daha az ilgi göstermesinin nedenleri nelerdir? E) Yazarlığa romanla başlamanıza karşın öyküye yö- nelmenizin nedeni nedir?

yle roman- yazarı, mi uy- gü bir er tü- ida- aba 10. (1) Jean Christophe Grange, Türkiye'de en sevilen yaban- ci polisiye yazarlarından biri (1) Her romanı ilgiyle bekleni- yor ve beklentileri boşa çıkarmayarak keyifle okunuyor. Kısa süre önce yayımladığı Lontano'nun sonunda yeni romanının çok gecikmeyeceğini müjdeleyerek yine okurlarını keyifli bir beklentiye sokmuştu. (V)Nihayet Lontano'nun devamı olan Kongo'ya Ağıt yayımlandı. M Okur, bu yapıtta da Afrika'nın büyüsünün sarıp sarma- ladığı ailenin peşinde heyecan ve sürprizlerle dolu bir yol- culuğa çıkıyor. (VI) Afrika insanının sorunlarını çarpıcı bi- çimde anlatan pek çok roman yayımlanıyor. (VII) Her za- man yaptığını yapıp tam her şey bitti derken hikâyeyi ye- niden başlatıp okurun heyecanını hep üst düzeyde tutma- yı başarıyor. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi du- şüncenin akışını bozmaktadır? A) III BIV CV D) VI EYVIN 1. Biletinizin yanr LUçağınıza geç Güvenlik kap IV Kişisel güve sözlerinden ha A Yalnız 167 ulgumi

5. Siddet içeren video oyunlan riski hissedip uyarı gönde- ren ve başkasının acısını hissetmeyi sağlayan beyin böl- gelerinin zamanla daha duyarsız hâle gelmesine neden oluyor. II. Normalde uysal kişiliğe sahip olan çocuklar, izledikle- ri şiddet içerikli videoların etkisiyle saldırma, nesneleri rastgele atma davranışı sergileyebiliyor. Yukarıda verilen II numaralı cümleyle ilgili olarak aşa- ğıdakilerden hangisi söylenebilir? A) cümlede ifade edilen konuyla çelişen farklı bir du- rumdan söz edilmektedir. BI. cümlede anlatılan durumun neden olduğu bir olum- suzluk somutlaştırılmaktadır. C) Acümledeki olgunun, çocukları neden daha fazla et- kilediği açıklanmaktadır. D) V. cümlede belirtilen olgunun bireye göre değişkenlik gösterdiği örneklenmektedir. E) I. cumlede değinilen düşüncenin bilimsel olarak kanıt- landığı gösterilmektedir.

34. Sabah vakti ufkun doğu yönünde, günün aydın- lattığı sisle kaplı vadi ve vadiyi çepeçevre saran dağlar yükseliyor. Bu tablonun ortasında yer alan göl durgun sularıyla ayna gibi parıldıyor; üzerinde kırmızı küçük bir tekne belli belirsiz hareket ediyor. Çok uzaklarda göle ulaşmaya çalışan ırmak, sü- rünen bir yılan gibi yer yer parlak ve donuk ışık- larla ağaçlar arasında yol almaya çalışıyor. Uzakta, gölün kıyısına dik inen yüksek bir yamaç, ucunda kırılmış iri kayalardan oluşan buruna doğru uzanı- yor. Yamacın ortasındaki yeşillikler arasında üzerini iki sevimli bacanın süslediği, dik kırmızı çatılı bir ev gözle pek güç seçiliyor. Ev mi yoksa yeşillikler ara- sına gömülmüş bir yükselti mi, pek belli değil. Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdaki- lerden hangisi söylenemez? A) Benzetmelere başvurulmuştur." B) Betimleyici ögelere yer verilmiştir. C) Karşılaştırma yapılmıştır. D) Anlatıma duygular katılmıştır. E) Gözlemci bakış açısıyla yazılmıştır. 10 36. D E B a: A E € C

A 'Bilim' dendiği zaman çoğu insan; Galileo, Newton ve Einstein'ı akıllarına getirir ve genellikle bilimsel keşiflerin arkasında zamanlarının çok ilerisinde olan birkaç zeki insanın olduğunu sanırlar. Tam tersine, son zamanlarda yapılan modern bilimin tarihi ko- nusundaki çalışmalar, bilimsel keşiflerin her zaman tüm bir bilimsel cemiyetin entelektüel ve teknik kay- naklarına dayandığını göstermektedir. Bilim pek çok insanın teşkilatlı ve sürekli bir şekilde araştırma yapması ve bilimsel sonuca az veya çok katkıda bulunmasıyla gerçekleşir. Bilimsel araştırma, bilim- sel toplumların organize ettikleri ve halk tarafından desteklenen eğitim ve alıştırmayı gerektirir. 27. Bu parçada anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Herkesin bilimin ne olduğu, neler yapabileceği ve sınırları konusunda temel bir bilgisi olmalıdır. Bilim, modern teknoloji ve günlük yaşam üzerin- de muazzam bir etki yapmaktadır. C) Bilimler, tarihleri boyunca tashihlere maruz kal- miş hattâ devrimsel değişimlere uğramıştır. D) Bilim sadece birkaç dâhinin başarısı değildir. E) Bilimi tanımak neredeyse sonsuz bir çaba ge- rektirir. 8. Sinemada bakmak 29.

A Kuşkusuz insanın yaşadığı tecrübeler kutsaldır. Ama kimileri çok özel ve bir duruma hastır. Genel- leştirilemez. Edebiyat ise genelleştirilebilir, bütün insanlığı ve zamanları kapsayabilecek insanlık tec- rübelerini işler. Bu tecrübeler zaten kalıcı olur ve yarınlara taşar. Eğer bu deneyim kişiselliği aşıp evrenselliğe evrilirse edebiyatın konusu olur. Ede- biyat kurallarla, disiplinlerle ilgilenmez. O, insanın yaşadığı depremlerle, acılarla, değişim ve sarsın- tılarla ilgilenir. İnsanın içinde akıp giden duyguları deneyimler, tutkuları, sevileri kaydeder. İnsanın iktidar (Shahespeare-Kral Lear) ya da suç (Dos- toyevski-Suç ve Ceza) karşısındaki deneyimini ir- deler. Açlığın (Knut Hamsun-Açlık) biyolojik yanını değil psikolojik yansımalarını izler. Bireyin yaşadığı tüm bu duyguları kayda geçirir. 31. Bu parçaya göre edebiyat ile ilgili olarak 1. İnsanlığın bir hafızası olduğuna 11. Tüm insanlığı ilgilendirecek bir yapı taşıması gerektiğine III. İnsanlığın problemlerine çözümler ürettiğine IV. İnsanı kurallar içinde değil bir duygular âlemin- de kayda geçirdiğine yargılardan hangilerine ulaşılamaz? A) Yalnız Bytvell D) Yalnız IV C) Yalnız III E) III ve IV

agrafta konusudur diye celeyenlere de tici bir güç ola- ayı verenler de daki hiyerarşi k tanırlar. oluşturacak e olur? E) V 1-3 i bilinmek- fade etme nün öğre- el özelliği, lamaz bir larını ve nCebir 1. X Mantığa uymayan, gerçekleri içermeyery algılamalar, kişisel gelişimin önünün keser. II. Bu nedenle, algılama sonucu benimsenen davranış- lar kültürel bir sonuç olarak karşımıza çıkar. 31 dh III. Olumlu algıların bilincimizde yer etmesi için tek koşul mantıktır. IV. Toplumsal sorunları arttırır ve sorumluluk bilincimizi olumsuz etkiler. V. Olayları değerlendirme yetisi olmayan, mantıklı dav- ranmayan bireylerin algılaması elbette ki yararlı so- nuçlar doğurmayacaktır. > Yukarıdaki numaralanmış cümlelerin anlamlı ve ku- rallı bir bütün oluşturacak biçimde sıralanışı hangisi- dir? A) III-I-IV-II-V C) III - IV - I - V - || 1 E) V-III-II-I-IV B) I-IV-III-V-II -II-IV-III - V Yazar, burada mesajını okura doğrudan vermez belki Paragraf Düzeyir

D) Yalnız IV 32. Çehov, Rusya'da bir yazar olarak var olmasının, birikimi reddetmeden yeni bir biçimle mümkün ola- bileceğini keşfetmişti; yeni bir bakış açısı ve yeni bir sanat algısıyla. Yöntemi ise 'arınmak'. Öncelikle geleneksel betimleme yöntemini reddetti. Gösteriş- li, ağdalı doğa betimlemelerine karşı çıktı. Her şeyi aza indirgiyordu, aza, daha aza. Süslemesiz, yalın bir anlatıma. Böylece hayata daha sıcak değebilidi. Söz iktisadı onun temel ilkelerinden biri oldu. Ona göre aslolan özü, değişmezi en net bir şekilde an- latmaktı Bu parçaya göre Çehov'un temel ilkelerinden biri olan şey aşağıdakilerden hangisidir? A) Sahicilik ve samimiyeti sanatının merkezine koyması B) Her zaman kısa ve öz yazmayı savunması i konusundaki fikirlerinin tutarlı