Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

B
TYT/Türkçe
B
32. Klasik hâline gelmiş romanları ya da hikâyeleri
okuduğumuzda her ne kadar yıllar öncesinde yazılmış
ve o dönemi anlatıyor olsalar da sanki günümüzde
yaşanmış hissini duyumsarız. Bundaki en büyük
etkeni sorgulamamış olsak bile nedeni, yıllar geçse
de teknoloji ilerlese de aslında var olan dertlerin ve
yaşanan sıkıntıların hiçbir zaman değişmemesi olabilir.
Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Teknik gelişmeler, eser içeriklerini değiştirir.
B) Karakterlerin gerçek hayattan alınması, eseri
başarılı kılar.
C) Her döneme hitap edebilen eserler, okurda ayrı bir
tat bırakır.
B
D) Eser içeriklerinin sorgulanarak değerlendirilmesi
gerekir.
E) Bir esere kalıcılık özelliğini yazar kazandırır.
MUBA YAYINLARI
33. Türk ede
olan ve D
sonra ka
dilde ve
tarihe g
sonra k
karşılık
alana a
etrafın
davran
by değişt
Bu pa
aşağ
A) S
B) E
k
D)
E)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
B TYT/Türkçe B 32. Klasik hâline gelmiş romanları ya da hikâyeleri okuduğumuzda her ne kadar yıllar öncesinde yazılmış ve o dönemi anlatıyor olsalar da sanki günümüzde yaşanmış hissini duyumsarız. Bundaki en büyük etkeni sorgulamamış olsak bile nedeni, yıllar geçse de teknoloji ilerlese de aslında var olan dertlerin ve yaşanan sıkıntıların hiçbir zaman değişmemesi olabilir. Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Teknik gelişmeler, eser içeriklerini değiştirir. B) Karakterlerin gerçek hayattan alınması, eseri başarılı kılar. C) Her döneme hitap edebilen eserler, okurda ayrı bir tat bırakır. B D) Eser içeriklerinin sorgulanarak değerlendirilmesi gerekir. E) Bir esere kalıcılık özelliğini yazar kazandırır. MUBA YAYINLARI 33. Türk ede olan ve D sonra ka dilde ve tarihe g sonra k karşılık alana a etrafın davran by değişt Bu pa aşağ A) S B) E k D) E)
6.
Ara Güler 16 Ağustos 1928'de İstanbul'da doğdu. Tam adı
Aram Güleryan'dır. Annesinin adı Verjin'dir. Eczacı olan
babası Dacat Güler, Giresun'un Şebinkarahisar ilçesi,
Yaycı köyünden 6 yaşındayken okumak için İstanbul'a
geldi. Ara Güler 1951 yılında Kuruçeşme'deki Getronagan
Ermeni Lisesinden mezun oldu. Lise yıllarında film
stüdyolarında sinemacılığın her alanında çalışırken
Muhsin Ertuğrul'un tiyatro kurslarına da devam etti. Çünkü
yönetmen veya oyun yazarı olmak istiyordu. 1950'de bir
fotoğraf makinesi alıp Yeni İstanbul gazetesinde foto
muhabiri olarak göreve başlarken aynı zamanda İstanbul
Üniversitesi İktisat Fakültesine devam etti.
m
ALONGTYST
Bu parçada Ara Güler ile ilgili olarak
Fotoğraf sanatına yönlendirilmesinde ailesinin etkisi
olmuştur.
D) I ve II
PLACAS
co
II. En önemli fotoğraf sanatçılarından biri sayılmaktadır.
III. Farklı sanat dallarına ilgi duymuştur.
yargılarından hangilerine değinilmemiştir?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
E) II ve III
C)Yalnız III
UcD
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
6. Ara Güler 16 Ağustos 1928'de İstanbul'da doğdu. Tam adı Aram Güleryan'dır. Annesinin adı Verjin'dir. Eczacı olan babası Dacat Güler, Giresun'un Şebinkarahisar ilçesi, Yaycı köyünden 6 yaşındayken okumak için İstanbul'a geldi. Ara Güler 1951 yılında Kuruçeşme'deki Getronagan Ermeni Lisesinden mezun oldu. Lise yıllarında film stüdyolarında sinemacılığın her alanında çalışırken Muhsin Ertuğrul'un tiyatro kurslarına da devam etti. Çünkü yönetmen veya oyun yazarı olmak istiyordu. 1950'de bir fotoğraf makinesi alıp Yeni İstanbul gazetesinde foto muhabiri olarak göreve başlarken aynı zamanda İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesine devam etti. m ALONGTYST Bu parçada Ara Güler ile ilgili olarak Fotoğraf sanatına yönlendirilmesinde ailesinin etkisi olmuştur. D) I ve II PLACAS co II. En önemli fotoğraf sanatçılarından biri sayılmaktadır. III. Farklı sanat dallarına ilgi duymuştur. yargılarından hangilerine değinilmemiştir? A) Yalnız I B) Yalnız II E) II ve III C)Yalnız III UcD
DUF06
3. Huzursuzluk, edebiyatın bereketli toprağıdır. Bu
tekinsiz topraklarda yazmaya ve okumaya ko-
yulanlar, bazı riskleri de göze almalıdır. Tedirgin
adımlarla sürecek olan bu yolculuğun insanın yo-
lunu nereye çıkaracağını hiç kimse kestiremez.
Bu topraklardaki serüven, bazen bizi vicdanımızla
karşı karşıya getirir, bazen korkularımızla yüzleş-
tirir bizi, bazen de varoluşun onulmaz sancılarına
çıkarır yolumuzu. Bu yüzden tehlikelidir. bu yolcu-
luk. Zaten yaşamından memnun olanların, her şe-
yin yolunda olduğuna inananların, dünyalarından
serüveni çıkaranların, düşlerinin çalınmasına ses-
siz kalanların göze alamayacağı bir yolculuktur bu.
Bu parçadan hareketle edebiyatın;
V. tekdüzelikten uzak bir etkinlik olduğu,
insanidc hesaplaşmaya götürebildiği
H. dar bir kesime hitap ettiği,
V. konu yönüyle sınırsız olduğu
ifadelerinden hangilerine ulaşılamaz?
A Yalnız II
B) Yalnız III
DI ve IV
E) I
C) Yalnız IV
ve IV
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
DUF06 3. Huzursuzluk, edebiyatın bereketli toprağıdır. Bu tekinsiz topraklarda yazmaya ve okumaya ko- yulanlar, bazı riskleri de göze almalıdır. Tedirgin adımlarla sürecek olan bu yolculuğun insanın yo- lunu nereye çıkaracağını hiç kimse kestiremez. Bu topraklardaki serüven, bazen bizi vicdanımızla karşı karşıya getirir, bazen korkularımızla yüzleş- tirir bizi, bazen de varoluşun onulmaz sancılarına çıkarır yolumuzu. Bu yüzden tehlikelidir. bu yolcu- luk. Zaten yaşamından memnun olanların, her şe- yin yolunda olduğuna inananların, dünyalarından serüveni çıkaranların, düşlerinin çalınmasına ses- siz kalanların göze alamayacağı bir yolculuktur bu. Bu parçadan hareketle edebiyatın; V. tekdüzelikten uzak bir etkinlik olduğu, insanidc hesaplaşmaya götürebildiği H. dar bir kesime hitap ettiği, V. konu yönüyle sınırsız olduğu ifadelerinden hangilerine ulaşılamaz? A Yalnız II B) Yalnız III DI ve IV E) I C) Yalnız IV ve IV
11. Eleştiri yazılarında kişisel duyguların çekiciliğine
kapılmamayı, duygusallıktan arınmayı... Bu şekilde
yazmaya, davranmaya hep özen gösterdim. Ama söz
konusu Memet Fuat'ı anlatmaksa ne yalan
söyleyeyim, nesnel olamayacağım. İstesem de
olamam zaten. Onun yazdıklarını okurken de ben
herhangi bir okur değildim. Kitapta anlatılanların bir
bölümünü onun ağzından dinlemiş, bazı kişileri
tanımış, olayların geçtiği yerleri görmüş biriydim.
Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre
aşağıdakilerden hangisinin getirilmesi en
uygundur?
A) Memet Fuat, duygularını özgün sözcüklerle dile
getirebilen nadir sanatçılardandı
B) Kendisini övenlere mesafeli duran bir sanatçıydı
Memet Fuat
C) Memet Fuat, bana edebiyatın büyüleyici kapılarını
aralayan kişidir
(D) Özgürlüğüne çok önem veren Memet Fuat,
kitaplarından tanınması zor bir kişiliğe sahiptir
E) Memet Fuat, dizinin dibinde olan bizlere nesnel
olmayı öğretmişti
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
11. Eleştiri yazılarında kişisel duyguların çekiciliğine kapılmamayı, duygusallıktan arınmayı... Bu şekilde yazmaya, davranmaya hep özen gösterdim. Ama söz konusu Memet Fuat'ı anlatmaksa ne yalan söyleyeyim, nesnel olamayacağım. İstesem de olamam zaten. Onun yazdıklarını okurken de ben herhangi bir okur değildim. Kitapta anlatılanların bir bölümünü onun ağzından dinlemiş, bazı kişileri tanımış, olayların geçtiği yerleri görmüş biriydim. Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisinin getirilmesi en uygundur? A) Memet Fuat, duygularını özgün sözcüklerle dile getirebilen nadir sanatçılardandı B) Kendisini övenlere mesafeli duran bir sanatçıydı Memet Fuat C) Memet Fuat, bana edebiyatın büyüleyici kapılarını aralayan kişidir (D) Özgürlüğüne çok önem veren Memet Fuat, kitaplarından tanınması zor bir kişiliğe sahiptir E) Memet Fuat, dizinin dibinde olan bizlere nesnel olmayı öğretmişti
7-
dükkânı
EXV. cümle kuralli fiil cümlesidir. +
23, Kendisinde yetenek olduğunu düşünenler, önce bi-
zim aruzun ve hecenin ahengini yakalamış, Türkçe-
nin sesini keşfetmiş usta şairleri bol bol okumalıdır
Öyle ki bu okuma, o büyük şairlerin kimi misra, be-
yit, dörtlük ya da şiirlerini ezberleyecek kadar ileri
götürülmelidir. Belleği böyle güzel ve seçkin şiir par-
çalarıyla dolu olmayan şair kendinde bir eksiklik his-
setmelidir. Bundan önce elbet dile hâkimiyet şarttır.
Şiirin dil içinde dil yaratmak sanatı olduğu bilinmeli
ve dile hâkim olabilmek için de titiz ve dikkatli bir ha-
zırlık dönemi geçirilmelidir.
Bu parçaya göre şair olmak için gerekli olan ilk
şey aşağıdakilerden hangisidir?
A) Önceki usta şairlerin şiirlerini okuyup onları anla-
mak
B) Ezberinde birçok şiir bulunuyor olmak
Seçkin şiirleri alıp bunlara benzer şiirler yazmak
D) Kendi diline tam hâkim olmak
E) Titiz ve dikkatli bir hazırlık dönemi geçirmek
Diğer sayfaya geçiniz.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
7- dükkânı EXV. cümle kuralli fiil cümlesidir. + 23, Kendisinde yetenek olduğunu düşünenler, önce bi- zim aruzun ve hecenin ahengini yakalamış, Türkçe- nin sesini keşfetmiş usta şairleri bol bol okumalıdır Öyle ki bu okuma, o büyük şairlerin kimi misra, be- yit, dörtlük ya da şiirlerini ezberleyecek kadar ileri götürülmelidir. Belleği böyle güzel ve seçkin şiir par- çalarıyla dolu olmayan şair kendinde bir eksiklik his- setmelidir. Bundan önce elbet dile hâkimiyet şarttır. Şiirin dil içinde dil yaratmak sanatı olduğu bilinmeli ve dile hâkim olabilmek için de titiz ve dikkatli bir ha- zırlık dönemi geçirilmelidir. Bu parçaya göre şair olmak için gerekli olan ilk şey aşağıdakilerden hangisidir? A) Önceki usta şairlerin şiirlerini okuyup onları anla- mak B) Ezberinde birçok şiir bulunuyor olmak Seçkin şiirleri alıp bunlara benzer şiirler yazmak D) Kendi diline tam hâkim olmak E) Titiz ve dikkatli bir hazırlık dönemi geçirmek Diğer sayfaya geçiniz.
29. Bu yazarımızın romanlarını dikkatle ve severek okumaya
çalıştım. Okuduklarımdan tek bir satır bile aklımda kalmadı.
Bu ise onun romanlarının etkileyici olmadığını gösterir. Elbet-
te basmakalıp ifadelerle kendine özgü bir roman yazılamaz.
Sözcüklerin ses ve anlam değerleri roman üslubunda kullanı-
lamaz ve yazılan roman olmaz. Romanları beğenmemem ko-
nularının toplumu ilgilendirmemesinden değildi. Saydıklarım
onların değerini aşağılara çekiyor.
Bu parçanın ana düşüncesi aşağıdakilerden hangisidir?
A Romanın özgünlüğü, söyleyişin özgünlüğü ile değerlendi-
rilir.
B) Romanların toplumsal konuları işleme gibi bir zorunluluğu
yoktur.
C) Roman dilinin anlaşılır olması gerekir.
D) Bir romanın değeri okuyanın kültür düzeyine göre değişir.
E) Bir romanı kalıcı yapan konunun toplumu ilgilendirmesidir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
29. Bu yazarımızın romanlarını dikkatle ve severek okumaya çalıştım. Okuduklarımdan tek bir satır bile aklımda kalmadı. Bu ise onun romanlarının etkileyici olmadığını gösterir. Elbet- te basmakalıp ifadelerle kendine özgü bir roman yazılamaz. Sözcüklerin ses ve anlam değerleri roman üslubunda kullanı- lamaz ve yazılan roman olmaz. Romanları beğenmemem ko- nularının toplumu ilgilendirmemesinden değildi. Saydıklarım onların değerini aşağılara çekiyor. Bu parçanın ana düşüncesi aşağıdakilerden hangisidir? A Romanın özgünlüğü, söyleyişin özgünlüğü ile değerlendi- rilir. B) Romanların toplumsal konuları işleme gibi bir zorunluluğu yoktur. C) Roman dilinin anlaşılır olması gerekir. D) Bir romanın değeri okuyanın kültür düzeyine göre değişir. E) Bir romanı kalıcı yapan konunun toplumu ilgilendirmesidir.
PARAMA TESTI
ndiklerinin
n, bin beş
bu kitapta
erleri baş-
bir fırsat.
ap, onun
ve sonra
zorlu yıl-
yrıntılar,
müziği-
elemesi
in, Hacı
dığının
ardan
36 ve 37. soruları aşağıdaki parçaya göre
cevaplandırınız.
Mayalar bugünkü Meksika sınırları içinde MÖ 1800'lerde kurulup
MS 3. yüzyılda altın çağını yaşamış, 900 yıl varlığını sürdürmüş
ve 1697'de tümüyle yok olmuş bir uygarlıktır. Konfederasyon sis-
temiyle yönetildiğinden bir başkentleri olmamıştı. Nüfusunun ne
kadar olduğu tam bilinmemekle İspanyolların 1600'lerdeki kayıt-
larında yalnızca Yukata Yarımadası'nda 1 milyon kişinin yaşadığı
yazılıdır. Kullandıkları Uto-Aztek dil ailesine ait Maya dili, kökenleri
5 bin yıl öncesine ait 21-44 bölgesel dilden oluşuyordu. Maya dil-
lerini Meksika ve Orta Amerika'da hâlâ 6 milyon kişi konuşuyor.
Beş devlet kuran Mayalar; astronomi, matematik, mimari ve sanat
alanlarında ileri bir uygarlık düzeyine sahiplerdi. Olağanüstü ya-
pilar inşa edip büyük kentler kurabilmişlerdi. Zamanın döngüsel
doğasına inanan natüralist Mayalar, gökyüzü ve toprak döngüsü-
ne göre takvimler oluşturup dini seremoniler düzenliyorlardı. İnanç
sistemi olan çoktanrıcılıkta insan kurban etmek yaygındı. Buna
karşın Aztek ve İnkaların aksine Mayaların tek bir politik merkezi
yoktu. Bu nedenle İspanyollar tarafından fethedilmeleri daha uzun
sürdü ve İspanyolların tüm Maya uygarlığını kontrol altına alabil-
meleri 170 yılı buldu.
36. Bu parçada Mayalar ile ilgili;
1. Ne zaman yaşadar?
II. Hangi dili kullandılar?
III. Nerede yaşadılar?
IV. Kurucuları kimlerdi?
V. Toplam nüfusları ne kadardı?
VI. Hangi alanlarda bilgi ve beceri sahibiydiler?
sorularından hangilerinin yanıtı yoktur?
A) III ve IV
B) I ve M
DY V ve VI
C) X've III
EXIV ve V
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
PARAMA TESTI ndiklerinin n, bin beş bu kitapta erleri baş- bir fırsat. ap, onun ve sonra zorlu yıl- yrıntılar, müziği- elemesi in, Hacı dığının ardan 36 ve 37. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplandırınız. Mayalar bugünkü Meksika sınırları içinde MÖ 1800'lerde kurulup MS 3. yüzyılda altın çağını yaşamış, 900 yıl varlığını sürdürmüş ve 1697'de tümüyle yok olmuş bir uygarlıktır. Konfederasyon sis- temiyle yönetildiğinden bir başkentleri olmamıştı. Nüfusunun ne kadar olduğu tam bilinmemekle İspanyolların 1600'lerdeki kayıt- larında yalnızca Yukata Yarımadası'nda 1 milyon kişinin yaşadığı yazılıdır. Kullandıkları Uto-Aztek dil ailesine ait Maya dili, kökenleri 5 bin yıl öncesine ait 21-44 bölgesel dilden oluşuyordu. Maya dil- lerini Meksika ve Orta Amerika'da hâlâ 6 milyon kişi konuşuyor. Beş devlet kuran Mayalar; astronomi, matematik, mimari ve sanat alanlarında ileri bir uygarlık düzeyine sahiplerdi. Olağanüstü ya- pilar inşa edip büyük kentler kurabilmişlerdi. Zamanın döngüsel doğasına inanan natüralist Mayalar, gökyüzü ve toprak döngüsü- ne göre takvimler oluşturup dini seremoniler düzenliyorlardı. İnanç sistemi olan çoktanrıcılıkta insan kurban etmek yaygındı. Buna karşın Aztek ve İnkaların aksine Mayaların tek bir politik merkezi yoktu. Bu nedenle İspanyollar tarafından fethedilmeleri daha uzun sürdü ve İspanyolların tüm Maya uygarlığını kontrol altına alabil- meleri 170 yılı buldu. 36. Bu parçada Mayalar ile ilgili; 1. Ne zaman yaşadar? II. Hangi dili kullandılar? III. Nerede yaşadılar? IV. Kurucuları kimlerdi? V. Toplam nüfusları ne kadardı? VI. Hangi alanlarda bilgi ve beceri sahibiydiler? sorularından hangilerinin yanıtı yoktur? A) III ve IV B) I ve M DY V ve VI C) X've III EXIV ve V
4. Hayattaki küçük ayrıntılar gerçekten de önemli mi yoksa biz
yalnızlığımızdan, çaresizliğimizden ötürü fazla mı anlam yük-
lüyoruz onlara? Büyük resmi görmek, büyük resmin küçük
resimler üzerindeki egemenliğini, etkileyiciliğini elbette redde-
demeyiz. Asıl olan büyük resimdir, diyebiliriz hattâ. Ama büyük
resmi, görme sıkıntısı ya da engeli olmayan herkes görüyor.
Oysa her insanın ruhsal derinliğinin üç boyutlu fotoğrafla-
rı küçük ayrıntılarda gizli. Ben büyük fotoğraftaki ilk bakışta
görülemeyen nüanslara büyüteçle, bazen de mikroskopla
bakıyorum. Ve ilginç bir şekilde bu küçük ayrıntılarda büyük
fotoğrafla büyük çelişkiler, çatışmalar olabildiğini görüyor ve
gösteriyorum. Örneğin, büyük fotoğrafta hırçın ve saldırgan
görünen bir insanın ruhsal dünyasına bir ses aygıtı tutuldu-
ğunda "Beni görün, beni sevin, beni sevebilseniz dünyanın en
uysal insanı olmaya dünden razıyım." diye bir ses geldiğini
duyabiliyorsunuz.
Bu parçada konuşan kişinin altı çizili sözle anlat-
mak istediği aşağıdakilerden hangisidir?
A
A) Günlük yaşamın sıradan akışı içinde görülemeyen
farklılılara odaklanarak bunları konu olarak işlediği
BY Bazı ayrıntılar herkes için neredeyse benzer biçimde
tekrar ettiği için bunların göze çarpmadığı
C)Yaşamın göz ardı edilen güzel yanlarını bir cımbızla
çekip ortaya çıkarmak için çaba gösterdiği V
DY Parça-bütün ilişkisi içindeki hem bütünlüğü hem
karşıtlığı ortaya koymak istediği
Çoğu kez, görünen durumla o durumun maskelediği
gerçek arasındaki farkın çok çarpıcı olduğu
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
4. Hayattaki küçük ayrıntılar gerçekten de önemli mi yoksa biz yalnızlığımızdan, çaresizliğimizden ötürü fazla mı anlam yük- lüyoruz onlara? Büyük resmi görmek, büyük resmin küçük resimler üzerindeki egemenliğini, etkileyiciliğini elbette redde- demeyiz. Asıl olan büyük resimdir, diyebiliriz hattâ. Ama büyük resmi, görme sıkıntısı ya da engeli olmayan herkes görüyor. Oysa her insanın ruhsal derinliğinin üç boyutlu fotoğrafla- rı küçük ayrıntılarda gizli. Ben büyük fotoğraftaki ilk bakışta görülemeyen nüanslara büyüteçle, bazen de mikroskopla bakıyorum. Ve ilginç bir şekilde bu küçük ayrıntılarda büyük fotoğrafla büyük çelişkiler, çatışmalar olabildiğini görüyor ve gösteriyorum. Örneğin, büyük fotoğrafta hırçın ve saldırgan görünen bir insanın ruhsal dünyasına bir ses aygıtı tutuldu- ğunda "Beni görün, beni sevin, beni sevebilseniz dünyanın en uysal insanı olmaya dünden razıyım." diye bir ses geldiğini duyabiliyorsunuz. Bu parçada konuşan kişinin altı çizili sözle anlat- mak istediği aşağıdakilerden hangisidir? A A) Günlük yaşamın sıradan akışı içinde görülemeyen farklılılara odaklanarak bunları konu olarak işlediği BY Bazı ayrıntılar herkes için neredeyse benzer biçimde tekrar ettiği için bunların göze çarpmadığı C)Yaşamın göz ardı edilen güzel yanlarını bir cımbızla çekip ortaya çıkarmak için çaba gösterdiği V DY Parça-bütün ilişkisi içindeki hem bütünlüğü hem karşıtlığı ortaya koymak istediği Çoğu kez, görünen durumla o durumun maskelediği gerçek arasındaki farkın çok çarpıcı olduğu
19 ve 20. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
2 cm den küçük pigme denizatına kadar çok farklı özelliklerde
punya denizlerinde boyları 33 metreyi bulan mavi balinalardan
deniz canlilarina rastlamak mümkündür. Pigme denizatları boy-
an, mercan resifleri arasında fark edilmeyecek kadar iyi giz-
enmeleri gibi nedenlerle çok ilgi çekici canlılardır. Bargibant in
denizatı olarak da bilinen bu canlı aynı zamanda dünyanın
san üzerine turuncu yumrucuklu olabilirler. Pigme denizatları
en kuçuk denizatıdır. Gri üzerine kırmızı yumrucuklu ya da
yelpaze mercanlar üzerinde yaşar. 1969'da yeni Kaledonyalı
bilim insani Georges Bargibant, yelpaze mercanları laboratu-
varında incelerken tesadüf eseri bir denizatını keşfetti. Bugün
40 metre derinlikteki kayalık yerlerde yaşadıkları biliniyor.
Japonya'nın güneyinden Endonezya'ya, Avusturalya'nın kuze-
yinden Yeni Kaledonya'ya kadar uzanan kıyı bölgelerinde, 10-
hangisine değinilmemiştir?
Bu parçada "pigme denizatı" ile ilgili olarak aşağıdakilerin
A) Fiziksel özellikleri nedeniyle dikkat çektiklerine
B) Hangi renklerde olabildiklerine
C) Nasıl bulunduklarına
D) Yaşam alanlarına
E) Beslenme ve üreme şekillerine
Bu
A
E
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur?
A) Açıklama V
B) Karşılaştırma
C) Nesnel yargılar
D) Kişileştirme
E) Betimleyici ögeler
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
19 ve 20. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. 2 cm den küçük pigme denizatına kadar çok farklı özelliklerde punya denizlerinde boyları 33 metreyi bulan mavi balinalardan deniz canlilarina rastlamak mümkündür. Pigme denizatları boy- an, mercan resifleri arasında fark edilmeyecek kadar iyi giz- enmeleri gibi nedenlerle çok ilgi çekici canlılardır. Bargibant in denizatı olarak da bilinen bu canlı aynı zamanda dünyanın san üzerine turuncu yumrucuklu olabilirler. Pigme denizatları en kuçuk denizatıdır. Gri üzerine kırmızı yumrucuklu ya da yelpaze mercanlar üzerinde yaşar. 1969'da yeni Kaledonyalı bilim insani Georges Bargibant, yelpaze mercanları laboratu- varında incelerken tesadüf eseri bir denizatını keşfetti. Bugün 40 metre derinlikteki kayalık yerlerde yaşadıkları biliniyor. Japonya'nın güneyinden Endonezya'ya, Avusturalya'nın kuze- yinden Yeni Kaledonya'ya kadar uzanan kıyı bölgelerinde, 10- hangisine değinilmemiştir? Bu parçada "pigme denizatı" ile ilgili olarak aşağıdakilerin A) Fiziksel özellikleri nedeniyle dikkat çektiklerine B) Hangi renklerde olabildiklerine C) Nasıl bulunduklarına D) Yaşam alanlarına E) Beslenme ve üreme şekillerine Bu A E Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Açıklama V B) Karşılaştırma C) Nesnel yargılar D) Kişileştirme E) Betimleyici ögeler
TÜRKÇE TESTİ
35. Sanayi Devrimi'nden sonraki tarihi süreç içinde, toprağın, aşı-
n üretime zorlanması, bir canlı olarak değil de bir sünger gi-
bi görülmesi ve aşın işlenmesi; fiziksel, kimyasal ve biyolojik
yapısını bozdu. Toprağın organik maddelerini ve canlılığını
kaybedip besin dengesinin bozulması sonucunda, bu, tuz-
lanma ve çoraklaşma gibi sorunları beraberinde getirdi. İleri
görüştü tarımcılar, bu gidişatın durdurulması gerektiğine karar
verdiler ve organik tarım fikrini geliştirdiler. Daha sonra yazı-
lan bilimsel makaleler ve kutuplardaki fokların kuyruklarında
önemli miktarda kimyasal birikime rastlanması dönüm nok-
tası oldu. Çiftçiler, bilinçli tüketicilerin talep etmesiyle ekolo-
jik, organik, biyolojik gibi değişik isimler verilen üretim şekli-
ne geçtiler.
Bu parçadan hareketle tarımdaki dönüşümün amacı aşa-
ğıdakilerden hangisidir?
A) Toplumun temel beslenme ihtiyaçlarına yönelik üretim ar-
tışı sağlamak
B) Uygun yöntemlerle en az düzeyde toprak işlemek
C) Hasat, depolama, işleme ve paketlemede organik köke-
ne bağlı kalmak
D) Tarımsal üretimde olabildiğince yöresel kaynakları kullan-
mak
E Sağlıklı ürün yanında, üretim sırasında çevreye zarar ver-
memek
37-38. s
Yazar me
seyreltiye
terlerin b
küleri fark
maktan ö
şeyi dağı
bir sonuc
bile biral
nine yay
okur o b
37. Bu
ğıd
Um
A)
B)
D
E)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
TÜRKÇE TESTİ 35. Sanayi Devrimi'nden sonraki tarihi süreç içinde, toprağın, aşı- n üretime zorlanması, bir canlı olarak değil de bir sünger gi- bi görülmesi ve aşın işlenmesi; fiziksel, kimyasal ve biyolojik yapısını bozdu. Toprağın organik maddelerini ve canlılığını kaybedip besin dengesinin bozulması sonucunda, bu, tuz- lanma ve çoraklaşma gibi sorunları beraberinde getirdi. İleri görüştü tarımcılar, bu gidişatın durdurulması gerektiğine karar verdiler ve organik tarım fikrini geliştirdiler. Daha sonra yazı- lan bilimsel makaleler ve kutuplardaki fokların kuyruklarında önemli miktarda kimyasal birikime rastlanması dönüm nok- tası oldu. Çiftçiler, bilinçli tüketicilerin talep etmesiyle ekolo- jik, organik, biyolojik gibi değişik isimler verilen üretim şekli- ne geçtiler. Bu parçadan hareketle tarımdaki dönüşümün amacı aşa- ğıdakilerden hangisidir? A) Toplumun temel beslenme ihtiyaçlarına yönelik üretim ar- tışı sağlamak B) Uygun yöntemlerle en az düzeyde toprak işlemek C) Hasat, depolama, işleme ve paketlemede organik köke- ne bağlı kalmak D) Tarımsal üretimde olabildiğince yöresel kaynakları kullan- mak E Sağlıklı ürün yanında, üretim sırasında çevreye zarar ver- memek 37-38. s Yazar me seyreltiye terlerin b küleri fark maktan ö şeyi dağı bir sonuc bile biral nine yay okur o b 37. Bu ğıd Um A) B) D E)
12. Bir zamanlar Osmanlı toplumunda tavla, gündelik hayatın baş-
köşesine kurulmuş, durağan zamanın akışını hızlandırmaya
yarayan bir oyun olmuştu. (1) 1500'lerin ortalarından itibaren
kahvenin yaygınlaşması, kahvehane kültürünü yarattığında
Osmanlılar, daha doğrusu Osmanlı erkekleri kahve fincanları,
nargile marpuçları ya da tütün çubukları ellerinde olurmuş, soh-
bet ederlerken tavla zarlarının ve pullarının şakırtısı onlara eşlik
edermiş. (II) Kahvehanelerin sivil birer toplanma merkezi olma-
Si, sohbetlerin efsaneler, masallar, havadan sudan konulardan
çıkıp siyasi eleştiri kapsamındaki başlıklara uzanması üzerine
Sultan IV. Murat'ın o meşhur kahvehane yasakları geldi. (III)
1630'dan itibaren kahvehaneler bir nevi yer altına indiler. (IV)
Yasağın kalkması II. Mahmut iktidarını, 1810'ları bulacaktı. (V)
Bu parçadaki numaralanmış yerlerin hangisine düşünce-
nin akışına göre, "Dolayısıyla tavla da" sözü getirilebilir?
A) I
B) II
C) III
D) IV
E) V
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
12. Bir zamanlar Osmanlı toplumunda tavla, gündelik hayatın baş- köşesine kurulmuş, durağan zamanın akışını hızlandırmaya yarayan bir oyun olmuştu. (1) 1500'lerin ortalarından itibaren kahvenin yaygınlaşması, kahvehane kültürünü yarattığında Osmanlılar, daha doğrusu Osmanlı erkekleri kahve fincanları, nargile marpuçları ya da tütün çubukları ellerinde olurmuş, soh- bet ederlerken tavla zarlarının ve pullarının şakırtısı onlara eşlik edermiş. (II) Kahvehanelerin sivil birer toplanma merkezi olma- Si, sohbetlerin efsaneler, masallar, havadan sudan konulardan çıkıp siyasi eleştiri kapsamındaki başlıklara uzanması üzerine Sultan IV. Murat'ın o meşhur kahvehane yasakları geldi. (III) 1630'dan itibaren kahvehaneler bir nevi yer altına indiler. (IV) Yasağın kalkması II. Mahmut iktidarını, 1810'ları bulacaktı. (V) Bu parçadaki numaralanmış yerlerin hangisine düşünce- nin akışına göre, "Dolayısıyla tavla da" sözü getirilebilir? A) I B) II C) III D) IV E) V
39. Bu parçadan hareketle,
1.
Sağlık ve hastalığın algılanmasında inanç, eğilim, tutum
ve değerlek de etkilidir.
II. Hastalık ve sağlık konularına modern tibbi sistem, ağırlık-
li olarak biyolojik bir yaklaşım sergileyerek, sağlık ve has-
talığın biyolojik bir süreç olduğuna vurgu yapmaktadır.
III. Sağlık hizmetleri gün geçtikçe karmaşıklaşmakta ve bil-
gisayara bağlı hâle gelmektedir.
yargılarından hangileri söylenemez?
A) Yalnız
D) I ve II
B) Yalnız II
She
E) I ve III
C) Yalnız III
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
39. Bu parçadan hareketle, 1. Sağlık ve hastalığın algılanmasında inanç, eğilim, tutum ve değerlek de etkilidir. II. Hastalık ve sağlık konularına modern tibbi sistem, ağırlık- li olarak biyolojik bir yaklaşım sergileyerek, sağlık ve has- talığın biyolojik bir süreç olduğuna vurgu yapmaktadır. III. Sağlık hizmetleri gün geçtikçe karmaşıklaşmakta ve bil- gisayara bağlı hâle gelmektedir. yargılarından hangileri söylenemez? A) Yalnız D) I ve II B) Yalnız II She E) I ve III C) Yalnız III
●
Çağımızla uyum sağlayamayan, çağımızdan geride kaldı-
ğı kanısına vardığımız herhangi bir olayda, bir davranışta
"sanki Orta Çağ" sözünü kullanırız. Orta Çağ, gerçekten
sadece karanlık bir dönem miydi? ileriye dönük bir düşün-
ce ortamı sağlamakta bir yarari, etkisi olmadı mı? Orta
Çağ'dan Rönesans'a geçiş döneminde özellikle Avrupa'da
kentler ticaret merkezleri hâline gelmis, insanlar arası iliş-
kiler farklı ve yeni boyutlar kazanmıştır. Servet birikimi,
keşfetme dürtüsü, yaşamı kolaylaştırmaya ilişkin derin is-
tek Avrupa'nın, Akdeniz kültürünün sınırlarını zorlamaya
başlamıştır. İnsanların Orta Çağ ile ilgili ön yargılarından
kurtulması ve pek çok önemli çağdaş konu için gerekli olan
bilimsel yaklaşımların Orta Çağ için de gösterilmesi gerek-
mektedir.
5. Bu parçada "Orta Çağ" ile ilgili asıl anlatılmak istenen
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Ön yargılardan kurtulup bilimsel bir değerlendirme ya-
pılmadığı
B) Orta Çağ döneminde bilimsel çalışmalara önem veril-
mediği
Her toplumun tarihinde Orta Çağ benzeri bir dönemin
yaşandığı
D Çağlarla ilgili değerlendirmeleri ancak tarihçilerin yapa-
bileceği
E) Orta Çağ'ın tarihte sadece belli bir dönem olmadığı dü-
şüncesinin geçerli olabileceği
LOA
8
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
● Çağımızla uyum sağlayamayan, çağımızdan geride kaldı- ğı kanısına vardığımız herhangi bir olayda, bir davranışta "sanki Orta Çağ" sözünü kullanırız. Orta Çağ, gerçekten sadece karanlık bir dönem miydi? ileriye dönük bir düşün- ce ortamı sağlamakta bir yarari, etkisi olmadı mı? Orta Çağ'dan Rönesans'a geçiş döneminde özellikle Avrupa'da kentler ticaret merkezleri hâline gelmis, insanlar arası iliş- kiler farklı ve yeni boyutlar kazanmıştır. Servet birikimi, keşfetme dürtüsü, yaşamı kolaylaştırmaya ilişkin derin is- tek Avrupa'nın, Akdeniz kültürünün sınırlarını zorlamaya başlamıştır. İnsanların Orta Çağ ile ilgili ön yargılarından kurtulması ve pek çok önemli çağdaş konu için gerekli olan bilimsel yaklaşımların Orta Çağ için de gösterilmesi gerek- mektedir. 5. Bu parçada "Orta Çağ" ile ilgili asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Ön yargılardan kurtulup bilimsel bir değerlendirme ya- pılmadığı B) Orta Çağ döneminde bilimsel çalışmalara önem veril- mediği Her toplumun tarihinde Orta Çağ benzeri bir dönemin yaşandığı D Çağlarla ilgili değerlendirmeleri ancak tarihçilerin yapa- bileceği E) Orta Çağ'ın tarihte sadece belli bir dönem olmadığı dü- şüncesinin geçerli olabileceği LOA 8
ANTRENÖR YAYINLARI
7
20. Dakikalar geçiyordu, henüz ortada bir şey yoktu. Bir an
için kandırıldığımızı düşündük. Koyunlara doğru baktık;
onlarda endişeden eser yoktu. Sürünün içinde her biri ni-
zamı bir şekilde sıralanmıştı, uzunca bir kuyruk oluştur-
muşlardı ve mağrur gözüküyorlardı. Bir an kadim insanlar
gibi olduğumuzu düşündüm, dünyanın doğuşuna şahit
oluyor gibiydik, Stonehenge'in etrafında duran Kelt rahip-
leriydik şanki. Arkamızda, bulutların arasında geniş ma-
vilikler vardı. Renkleri kaybolmaya başlamıştı ama halen
mavilerdi. Bulutların rengi solmaya yüz tuttu, kırmızımsı bir
karaltı belirdi. Aşağıda, vadinin orada, kırmızı ve siyahın
olağanüstü bir çarpışması vardı.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi kul-
lanılmamıştır?
A Betimlemelerle anlatılmıştır.
BÖyküleme tekniği kullanılmıştır.
Kişileştirme yapılmıştır.
Benzetme vardır.
Örnekleme yapılmıştır.
Diğer sayfaya geçiniz
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
ANTRENÖR YAYINLARI 7 20. Dakikalar geçiyordu, henüz ortada bir şey yoktu. Bir an için kandırıldığımızı düşündük. Koyunlara doğru baktık; onlarda endişeden eser yoktu. Sürünün içinde her biri ni- zamı bir şekilde sıralanmıştı, uzunca bir kuyruk oluştur- muşlardı ve mağrur gözüküyorlardı. Bir an kadim insanlar gibi olduğumuzu düşündüm, dünyanın doğuşuna şahit oluyor gibiydik, Stonehenge'in etrafında duran Kelt rahip- leriydik şanki. Arkamızda, bulutların arasında geniş ma- vilikler vardı. Renkleri kaybolmaya başlamıştı ama halen mavilerdi. Bulutların rengi solmaya yüz tuttu, kırmızımsı bir karaltı belirdi. Aşağıda, vadinin orada, kırmızı ve siyahın olağanüstü bir çarpışması vardı. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi kul- lanılmamıştır? A Betimlemelerle anlatılmıştır. BÖyküleme tekniği kullanılmıştır. Kişileştirme yapılmıştır. Benzetme vardır. Örnekleme yapılmıştır. Diğer sayfaya geçiniz
8
29. Bir sanatçı, içinde yaşadığı çağı ve bulunduğu çevreyi
bire bir yansıtmakla yetkinliğe ulaşamaz çünkü gerçek bir
yapıtta, sanatçının anlattıklarıyla ilgili yorumları, kendi
sanatsal kişiliğini yansıtan sanatsal özler bulunur. Gerçek
bir yapıtı belirleyen en önemli özellikler bunlardır.
Aşağıdakilerden hangisi bu parçada belirtilenleri
destekler niteliktedir?
A) Faust'un, bilinenin aksine sahnelenmek için değil, çok
derin ve karmaşık içeriğiyle okunmak için yazıldığı
söylenebilir.
B) Gorki'nin toplumcu gerçekçi çizgide yazdığı
romanlarının başarılı olmasında 1900'lerin başlarındaki
Rusya'yı olduğu gibi anlatmasının payı büyüktür.
Garp Cephesinde Yeni Bir Şey yok adlı romanı
yazarken Remarque, katıldığı I. Dünya Savaşı'ndaki
gözlemlerinden yararlanmıştır.
D) Kafka'nın, suçlanan bir insanın psikolojisini kendi
bireysel ve sanatsal süzgecinden geçirerek anlattığı
Dava, bu özellikleriyle tam bir başyapıttır.
E) Kemal Tahir, belgelerden yola çıkarak Türk tarihinin
son dönemlerini çarpıcı bir biçimde kaleme almış ve
bir kuşağa damga vurmuştur.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
8 29. Bir sanatçı, içinde yaşadığı çağı ve bulunduğu çevreyi bire bir yansıtmakla yetkinliğe ulaşamaz çünkü gerçek bir yapıtta, sanatçının anlattıklarıyla ilgili yorumları, kendi sanatsal kişiliğini yansıtan sanatsal özler bulunur. Gerçek bir yapıtı belirleyen en önemli özellikler bunlardır. Aşağıdakilerden hangisi bu parçada belirtilenleri destekler niteliktedir? A) Faust'un, bilinenin aksine sahnelenmek için değil, çok derin ve karmaşık içeriğiyle okunmak için yazıldığı söylenebilir. B) Gorki'nin toplumcu gerçekçi çizgide yazdığı romanlarının başarılı olmasında 1900'lerin başlarındaki Rusya'yı olduğu gibi anlatmasının payı büyüktür. Garp Cephesinde Yeni Bir Şey yok adlı romanı yazarken Remarque, katıldığı I. Dünya Savaşı'ndaki gözlemlerinden yararlanmıştır. D) Kafka'nın, suçlanan bir insanın psikolojisini kendi bireysel ve sanatsal süzgecinden geçirerek anlattığı Dava, bu özellikleriyle tam bir başyapıttır. E) Kemal Tahir, belgelerden yola çıkarak Türk tarihinin son dönemlerini çarpıcı bir biçimde kaleme almış ve bir kuşağa damga vurmuştur.
12. Platon düşüncelerini "Filozof, Tanrı ile budala arasın-
da kalmış insandır. Tanrı, tanımı gereği her şeyi bilen
E olduğundan bilgeliğe ihtiyaç duymaz. Budala ise zaten
her şeyi bildiğini, fikirlerinin her daim geçerli olduğunu
zannettiğinden bilgelik peşinde koşmaz. Tanrı ile budala
arasında olan filozof ise bilmediğinin farkına varandır. O
zaman bizim felsefe aşkımız, bilgelik aşkımız öğrenme
aşkıdır, yolda olma aşkıdır." cümleleriyle dile getirmiştir.
Bu parçada felsefenin aşağıdaki özelliklerinin han-
gisinden söz edilmiştir?
A) Refleksif olması
B) Evrensel olması
C) Öznel olması
D) Sistemli olması
E) Bitmişliğin olmaması
14
one?
yolda oln
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
12. Platon düşüncelerini "Filozof, Tanrı ile budala arasın- da kalmış insandır. Tanrı, tanımı gereği her şeyi bilen E olduğundan bilgeliğe ihtiyaç duymaz. Budala ise zaten her şeyi bildiğini, fikirlerinin her daim geçerli olduğunu zannettiğinden bilgelik peşinde koşmaz. Tanrı ile budala arasında olan filozof ise bilmediğinin farkına varandır. O zaman bizim felsefe aşkımız, bilgelik aşkımız öğrenme aşkıdır, yolda olma aşkıdır." cümleleriyle dile getirmiştir. Bu parçada felsefenin aşağıdaki özelliklerinin han- gisinden söz edilmiştir? A) Refleksif olması B) Evrensel olması C) Öznel olması D) Sistemli olması E) Bitmişliğin olmaması 14 one? yolda oln