Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

e cevaplayınız.
olan
kesin bir belge
âğıdı (kapak ile
Eski murakka
e pervazlarında
öz konusu
r, içlerindeki
ski yazma
, yenilenmiştir.
konusu
denle,
nde, zamanı
azılı olan ebru
afif ebru
nklerden
ndan
zyıllardan
an bu sanat,
in örnekleri
kler
uğuna
diğerine
una X
aX
inin
kilde
AAA
diği
ıyla
ceği
polimal
cevaplayınız.
39 ve 40. soruları aşağıdaki parçaya göre
böyle "yeni yıl" diye bir şey uydurmuşuz. Bir gün oturup
Yeni yıl! İşte tekdüzelikten usandığımız, ürperdiğimiz için
yenilik olacağını umuyoruz, hayata sanki yeniden
birtakım hayaller kuruyoruz; hayatımızda bir değişme, bir
başlayacağız. Bütün o hayaller, bütün o umutlar bir gün
sürüyor; ertesi gün gene eski hayatımız, hep biteviye
giden hayatımız başlıyor. Az kaldı, yeniden başlıyor
diyecektim. Ne demek yeniden? Ne demek başlamak?
Başlamıyor, bütün eskiliğiyle sürüp gidiyor. Çırpınıyoruz
o tekdüzelikten kurtulalım diye, "Şöyle yapabilsem, böyle
edebilsem..." diyoruz. Ama bakıyoruz ki o hülyalar hep
ondan rüyalarımızda, hülyalarımızda dahi kurtulamıyoruz.
birbirine benziyor. Öyle bir tekdüzeliğe saplanıyoruz ki
Her gün o hayat, her gün o hayaller... Sanki yaşamıyoruz,
bir yere kakılmış, kımıldamadan orada duruyoruz.
39. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisine
ulaşılamaz?
PELO RICHES
Yeni yıl kavramının insanlar tarafından sıradanlığı
kırmak için uydurulduğuna
BY Bazı insanların yeni yılın hayatlarına değişimler
getireceğine inandığına
O
Yeni yıla dair hayaller kuran insanların düş kırıklığı
yaşamasının mümkün olduğuna
Tekdüzeliğin ortadan kaldırılması için girişilen
çabaların sonuç vermediğine
İnsanların yenilikten kaçan tavırlarının onları tekdüze
bir hayata ittiğine
phoru
40. Bu parça anlatım bakımından incelendiğinde
aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
L
Tartışmacı anlatım özellikleri ağır basmaktadır.
Yazar, sorular sorarak okuru kendi fikri doğrultusunda
şekillendirmek istemektedir.
C) Benzetme ögelerinden yararlanılmıştır.
Oznel ifadeler ağırlıktadır.
Tanık göstermeye başvurulmuştur.
TYT 03
1.
Bu tes
vardır
2. Cevap
1.
Tunguz
bulunm
Mete ş
Bunda
toprak
"At, av
toprak
Aslı C
başlı
diğer
2.
C
H
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
e cevaplayınız. olan kesin bir belge âğıdı (kapak ile Eski murakka e pervazlarında öz konusu r, içlerindeki ski yazma , yenilenmiştir. konusu denle, nde, zamanı azılı olan ebru afif ebru nklerden ndan zyıllardan an bu sanat, in örnekleri kler uğuna diğerine una X aX inin kilde AAA diği ıyla ceği polimal cevaplayınız. 39 ve 40. soruları aşağıdaki parçaya göre böyle "yeni yıl" diye bir şey uydurmuşuz. Bir gün oturup Yeni yıl! İşte tekdüzelikten usandığımız, ürperdiğimiz için yenilik olacağını umuyoruz, hayata sanki yeniden birtakım hayaller kuruyoruz; hayatımızda bir değişme, bir başlayacağız. Bütün o hayaller, bütün o umutlar bir gün sürüyor; ertesi gün gene eski hayatımız, hep biteviye giden hayatımız başlıyor. Az kaldı, yeniden başlıyor diyecektim. Ne demek yeniden? Ne demek başlamak? Başlamıyor, bütün eskiliğiyle sürüp gidiyor. Çırpınıyoruz o tekdüzelikten kurtulalım diye, "Şöyle yapabilsem, böyle edebilsem..." diyoruz. Ama bakıyoruz ki o hülyalar hep ondan rüyalarımızda, hülyalarımızda dahi kurtulamıyoruz. birbirine benziyor. Öyle bir tekdüzeliğe saplanıyoruz ki Her gün o hayat, her gün o hayaller... Sanki yaşamıyoruz, bir yere kakılmış, kımıldamadan orada duruyoruz. 39. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz? PELO RICHES Yeni yıl kavramının insanlar tarafından sıradanlığı kırmak için uydurulduğuna BY Bazı insanların yeni yılın hayatlarına değişimler getireceğine inandığına O Yeni yıla dair hayaller kuran insanların düş kırıklığı yaşamasının mümkün olduğuna Tekdüzeliğin ortadan kaldırılması için girişilen çabaların sonuç vermediğine İnsanların yenilikten kaçan tavırlarının onları tekdüze bir hayata ittiğine phoru 40. Bu parça anlatım bakımından incelendiğinde aşağıdakilerden hangisi söylenemez? L Tartışmacı anlatım özellikleri ağır basmaktadır. Yazar, sorular sorarak okuru kendi fikri doğrultusunda şekillendirmek istemektedir. C) Benzetme ögelerinden yararlanılmıştır. Oznel ifadeler ağırlıktadır. Tanık göstermeye başvurulmuştur. TYT 03 1. Bu tes vardır 2. Cevap 1. Tunguz bulunm Mete ş Bunda toprak "At, av toprak Aslı C başlı diğer 2. C H
34. Tanzimat romanındaki Felâtun ve Bihruz Beylerle,
Peyami Safa ve Yakup Kadri Karaosmanoğlu'nun
1920'lerdeki romanlarında sergilenen "alafranga
züppe"ler arasında büyük fark vardır. Bu tipin geçirdiği
evreleri izlemek için adı geçen yazarlarımızın yaptıklarına
bir göz atmak, yeni alafranga tipin özelliklerini ve
Batılılaşmanın kazandığı yeni anlamı araştırmak ilginç
bazı saptamalara yol açmaktadır. Bu bakımdan Hüseyin
Rahmi Gürpınar'ın Şıpsevdi'si, Ahmet Mithat ve
Recaizade Ekrem ile Peyami Safa ve Yakup Kadri
Karaosmanoğlu arasında bir köprü sayılabilir çünkü
Meftun Bey eski züppe tipinin bir devamı olduğu kadar
1920'lerdekilerin de ilk örneğidir. Şıpsevdi'yi incelerken
başkarakteri Meftun'un, Felâtun ve Bihruz'dan farklı bir
züppe olduğunu görmüştük. Felâtun ve Bihruz
alafrangalığı gösteriş olarak uygulayan ve bu yüzden
servetlerini aptalca tüketen züppelerdi. Meftun'un ise
tüketecek serveti yoktur; o, çıkarı için türlü kurnazlıklar
düşünen ve para konusunda dolaplar çeviren bir
madrabazdır.
Bu parçadan hareketle aşağıdaki tespitlerden hangisi
yapılamaz?
Türk edebiyatındaki alafranga züppe tipi dönemden
döneme farklılıklar göstermiştir.
Şıpsevdi romanı, Ahmet Mithat'tan Yakup Kadri
Karaosmanoğlu'na uzanan süreçte bir köprü
niteliğindedir.
Şıpsevdi'nin başkarakteri, kendinden önceki züppe
tiplerinden daha ilericidir.
Felatun karakteri, Batılılaşmayı bir gösteriş meselesi
olarak ele alır.
E)
E) Meftun karakteri, parası olmadığı için çeşitli dolaplar
çevirir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
34. Tanzimat romanındaki Felâtun ve Bihruz Beylerle, Peyami Safa ve Yakup Kadri Karaosmanoğlu'nun 1920'lerdeki romanlarında sergilenen "alafranga züppe"ler arasında büyük fark vardır. Bu tipin geçirdiği evreleri izlemek için adı geçen yazarlarımızın yaptıklarına bir göz atmak, yeni alafranga tipin özelliklerini ve Batılılaşmanın kazandığı yeni anlamı araştırmak ilginç bazı saptamalara yol açmaktadır. Bu bakımdan Hüseyin Rahmi Gürpınar'ın Şıpsevdi'si, Ahmet Mithat ve Recaizade Ekrem ile Peyami Safa ve Yakup Kadri Karaosmanoğlu arasında bir köprü sayılabilir çünkü Meftun Bey eski züppe tipinin bir devamı olduğu kadar 1920'lerdekilerin de ilk örneğidir. Şıpsevdi'yi incelerken başkarakteri Meftun'un, Felâtun ve Bihruz'dan farklı bir züppe olduğunu görmüştük. Felâtun ve Bihruz alafrangalığı gösteriş olarak uygulayan ve bu yüzden servetlerini aptalca tüketen züppelerdi. Meftun'un ise tüketecek serveti yoktur; o, çıkarı için türlü kurnazlıklar düşünen ve para konusunda dolaplar çeviren bir madrabazdır. Bu parçadan hareketle aşağıdaki tespitlerden hangisi yapılamaz? Türk edebiyatındaki alafranga züppe tipi dönemden döneme farklılıklar göstermiştir. Şıpsevdi romanı, Ahmet Mithat'tan Yakup Kadri Karaosmanoğlu'na uzanan süreçte bir köprü niteliğindedir. Şıpsevdi'nin başkarakteri, kendinden önceki züppe tiplerinden daha ilericidir. Felatun karakteri, Batılılaşmayı bir gösteriş meselesi olarak ele alır. E) E) Meftun karakteri, parası olmadığı için çeşitli dolaplar çevirir.
D) İnsanın başını belaya sokan en büyük güç dildir.
E) İnsanın karakterini, kullandığı dil yansıtır.
18. Bireyselliğinden dolayı şiir bir başkaldırıdır. Hiçbir
topluluğun içinde yer almaz. Sonuçta hiç kimseye
ait de kalamaz. Herkesin duygusunu barındırır ama
düşünceye kapı açmaz. Hiçbir probleme çözüm
de sunmaz. Şiir bu özelliklerinden dolayı - - - - 0,
yalnızca kendisidir ve bu kendiliğini her koşulda
ortaya koyar. Şiir yazansa ancak buna eklenebilir.
Kendine şiir macerası içinde yer arayıp bulabilir.
Hatta şiirin son noktasını koyduğunda şiir yazan,
yazdığının yabancısıdır ve herhangi bir okurdur
artık.
Bu parçanın boş bırakılan yerine düşüncenin
akışına göre aşağıdakilerden hangisinin
getirilmesi en uygundur?
BILFEN
A) bireysel problemlerden yola çıkılarak oluşturulur.
B) bir kimsenin duygu yoğunluğuna koşut bir
biçimde ilerler.
C) güncel konulardan sapma yoluna girişmiştir.
D) başka hiçbir türe benzemeyen bir yaratımdır.
E) toplumsal duyarlılığı yüksek bir türdür.
pa
A
20.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
D) İnsanın başını belaya sokan en büyük güç dildir. E) İnsanın karakterini, kullandığı dil yansıtır. 18. Bireyselliğinden dolayı şiir bir başkaldırıdır. Hiçbir topluluğun içinde yer almaz. Sonuçta hiç kimseye ait de kalamaz. Herkesin duygusunu barındırır ama düşünceye kapı açmaz. Hiçbir probleme çözüm de sunmaz. Şiir bu özelliklerinden dolayı - - - - 0, yalnızca kendisidir ve bu kendiliğini her koşulda ortaya koyar. Şiir yazansa ancak buna eklenebilir. Kendine şiir macerası içinde yer arayıp bulabilir. Hatta şiirin son noktasını koyduğunda şiir yazan, yazdığının yabancısıdır ve herhangi bir okurdur artık. Bu parçanın boş bırakılan yerine düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisinin getirilmesi en uygundur? BILFEN A) bireysel problemlerden yola çıkılarak oluşturulur. B) bir kimsenin duygu yoğunluğuna koşut bir biçimde ilerler. C) güncel konulardan sapma yoluna girişmiştir. D) başka hiçbir türe benzemeyen bir yaratımdır. E) toplumsal duyarlılığı yüksek bir türdür. pa A 20.
A
A
A
15. Öğretmen olacak gençlerin mezuniyet töreninde
onlara şu öğütler verilmiştir:
●
• Öğretmenlikte başarı sürekli çalışmayla elde
edilir. Ani başarılar hem çok azdır hem de
tesadüflerin yol açtığı başarılardır. Alın teriyle
kazanılacak başarıların peşine düşülmelidir.
●
●
Her türlü güçlüğün üstesinden gelmek için yola
çıkmalısınız. Karamsar olmak için sayılamayacak
kadar neden bulunabilir, sizlerin görevi bu
nedenleri ortadan kaldırmak ve emin adımlarla
ilerlemektir.
Ruhen, fikren, kalben birbirine bağlı olmayan
insanlardan büyük, sürekli, verimli ve normalin
üstünde işler beklenemez.
Ne kadar çok çalışırsanız çalışın tek amacınız
zekânızı, mantığınızı işletmek olmalı. Elinizden
çıkacak, önce kafanızdan çıkmalı.
Öğretmen adaylarına verdiği öğütlere göre
öğretmenlerin sahip olması gereken nitelikler
arasında aşağıdakilerden hangisi yoktur?
A
A) Ekip çalışmasına ve dayanışmaya yatkın olmak
B) Özüne ve ilkelerine sahip çıkmak
C) Akılcı, doğru düşünceden ödün vermemek
D) Umutlu ve kararlı olmak
E) Başarıyı, emek harcayarak gerçekleştirmek
16
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
A A A 15. Öğretmen olacak gençlerin mezuniyet töreninde onlara şu öğütler verilmiştir: ● • Öğretmenlikte başarı sürekli çalışmayla elde edilir. Ani başarılar hem çok azdır hem de tesadüflerin yol açtığı başarılardır. Alın teriyle kazanılacak başarıların peşine düşülmelidir. ● ● Her türlü güçlüğün üstesinden gelmek için yola çıkmalısınız. Karamsar olmak için sayılamayacak kadar neden bulunabilir, sizlerin görevi bu nedenleri ortadan kaldırmak ve emin adımlarla ilerlemektir. Ruhen, fikren, kalben birbirine bağlı olmayan insanlardan büyük, sürekli, verimli ve normalin üstünde işler beklenemez. Ne kadar çok çalışırsanız çalışın tek amacınız zekânızı, mantığınızı işletmek olmalı. Elinizden çıkacak, önce kafanızdan çıkmalı. Öğretmen adaylarına verdiği öğütlere göre öğretmenlerin sahip olması gereken nitelikler arasında aşağıdakilerden hangisi yoktur? A A) Ekip çalışmasına ve dayanışmaya yatkın olmak B) Özüne ve ilkelerine sahip çıkmak C) Akılcı, doğru düşünceden ödün vermemek D) Umutlu ve kararlı olmak E) Başarıyı, emek harcayarak gerçekleştirmek 16
ak
aç
A
BILFEN
A
A
30. Afrika'da çalışan bir antropolog, kabilelerden
birindeki çocuklara bir oyunu oynamayı önerir.
Oyun şöyledir: Antropolog ağacın altına çeşitli
meyveler koyar ve meyvelere ilk ulaşanın oyunu
kazanacağını söyler. Ödül de meyveleri yemek
olacaktır. Ancak antropoloğun "Hadi!" demesiyle
birlikte beklenmedik bir şey olur. Bütün çocuklar
el ele tutuşur, koşup ağacın altına giderler ve hep
beraber meyveleri yemeye başlarlar. Antropolog
neden böyle yaptıklarını sorduğunda ise şu
cevabı verirler: "Hepimiz bütünün parçasıyız,
birimiz üzüldüğünde hepimiz üzülür ve yarayı
tamire çalışırız. Birimiz kazandığında da hepimiz
kazanmışız demektir, mutluluğu birlikte yaşarız.”
1. Sınıftaki bir öğrencinin getirdiği yemeği sadece
yanındakiyle paylaşması
II. Yanında futbol topu getiren çocuğun, kendi
yakın arkadaşlarından bir takım kurması
A
III. Bir çiftçinin tarlasında çalıştırdığı insanlara bir
miktar para vermesi
IV. Topluca gidilen bir yemekte, parası olmayanların
parasının ortaklaşa verilmesi
V. Bir fırın sahibin, satılmayan ekmekleri sokak
hayvanlarına vermesi
Bu parçadaki altı çizili sözün bildirdiği anlamla
yukarıdaki numaralı yerlerde verilenlerden
hangisi örtüşmektedir?
A) Yalnız I
D) II ve III
B) I ve IV
C) Yalnız IV
E) III, IV ve V
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
ak aç A BILFEN A A 30. Afrika'da çalışan bir antropolog, kabilelerden birindeki çocuklara bir oyunu oynamayı önerir. Oyun şöyledir: Antropolog ağacın altına çeşitli meyveler koyar ve meyvelere ilk ulaşanın oyunu kazanacağını söyler. Ödül de meyveleri yemek olacaktır. Ancak antropoloğun "Hadi!" demesiyle birlikte beklenmedik bir şey olur. Bütün çocuklar el ele tutuşur, koşup ağacın altına giderler ve hep beraber meyveleri yemeye başlarlar. Antropolog neden böyle yaptıklarını sorduğunda ise şu cevabı verirler: "Hepimiz bütünün parçasıyız, birimiz üzüldüğünde hepimiz üzülür ve yarayı tamire çalışırız. Birimiz kazandığında da hepimiz kazanmışız demektir, mutluluğu birlikte yaşarız.” 1. Sınıftaki bir öğrencinin getirdiği yemeği sadece yanındakiyle paylaşması II. Yanında futbol topu getiren çocuğun, kendi yakın arkadaşlarından bir takım kurması A III. Bir çiftçinin tarlasında çalıştırdığı insanlara bir miktar para vermesi IV. Topluca gidilen bir yemekte, parası olmayanların parasının ortaklaşa verilmesi V. Bir fırın sahibin, satılmayan ekmekleri sokak hayvanlarına vermesi Bu parçadaki altı çizili sözün bildirdiği anlamla yukarıdaki numaralı yerlerde verilenlerden hangisi örtüşmektedir? A) Yalnız I D) II ve III B) I ve IV C) Yalnız IV E) III, IV ve V
Deneme 20
16. İlkokul üçüncü ve dördüncü sınıfı Şener Hoca'nın öğrencisi
olarak okudum. Zannediyorum kendisi askerlik görevini
öğretmen olarak yapıyordu. Çok tatlı dilli ve saygıdeğer
bir kimseydi. Üç sınıfı birden okuttuğu için neredeyse
yetmiş öğrenciyle uğraşmak zorunda kalıyordu fakat yine
de herkesle tek tek ilgileniyordu. Ben matematikteki dört
işlemi Şener Hoca'dan öğrendim. 11 - 12 yaşlarımda köyde
bakkallık yapmaya başladım. Fark ettim ki matematiğim
Şener Hoca sayesinde çok kuvvetli. Çünkü o, düzenli ve
disiplinliydi. Ona bakıp "Ben de böyle olmak istiyorum."
dediğimi hatırlıyorum. Şimdi 60 yaşımdayım, hayatımda hâlâ
Şener Hoca'dan izler vardır.
Bu parçadan, sözü edilen öğretmenle ilgili olarak
aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz?
AY Öğrencilerine rol model olduğu
B) Yaptığı işi ciddiye aldığı
C) Genel düşünce ve davranışları önemsediği
D) Düşüncelerini gizleme gereği duymadığı
E) Tavırlarıyla insanlarda kalıcı etkiler bıraktığı
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Deneme 20 16. İlkokul üçüncü ve dördüncü sınıfı Şener Hoca'nın öğrencisi olarak okudum. Zannediyorum kendisi askerlik görevini öğretmen olarak yapıyordu. Çok tatlı dilli ve saygıdeğer bir kimseydi. Üç sınıfı birden okuttuğu için neredeyse yetmiş öğrenciyle uğraşmak zorunda kalıyordu fakat yine de herkesle tek tek ilgileniyordu. Ben matematikteki dört işlemi Şener Hoca'dan öğrendim. 11 - 12 yaşlarımda köyde bakkallık yapmaya başladım. Fark ettim ki matematiğim Şener Hoca sayesinde çok kuvvetli. Çünkü o, düzenli ve disiplinliydi. Ona bakıp "Ben de böyle olmak istiyorum." dediğimi hatırlıyorum. Şimdi 60 yaşımdayım, hayatımda hâlâ Şener Hoca'dan izler vardır. Bu parçadan, sözü edilen öğretmenle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz? AY Öğrencilerine rol model olduğu B) Yaptığı işi ciddiye aldığı C) Genel düşünce ve davranışları önemsediği D) Düşüncelerini gizleme gereği duymadığı E) Tavırlarıyla insanlarda kalıcı etkiler bıraktığı
32. Ciddiyet, toplumsal yaşamda önem verilen bir kavram.
Peki bunun sınırları ne olmalıdır? Bana kalırsa insanların
ciddi görünmek adına yüzlerine taktıkları o hayalî
maskelerin pek de bir işlevi yok. İnsan benliğini hangi
perde gözden kaybedebilir ki? Bir insan ya ruhunun
derinlerinde ciddidir, hissederek sergiler bu yöndeki
tavırlarını yahut o yalnızca bir oyunbazdan ibarettir.
Hem ne demiş Ahmet Haşim: "Ciddi görünmek için soluk
bir dille konuşmanın gerekli olduğunu sanmak, kendini
beğenmişliğin en önemli belirtisidir." Bu sebeple öneml
olanın toplumun beklentilerini karşılayan tavırların değil
kişinin öz benliği olduğuna inanıyorum.
Bu parçanın yazarının aşağıdakilerden hangisini
söylemesi beklenemez?
A) İnsanların ciddi görünmek adına belli rollere
girmelerini yapmacıklık olarak nitelendiriyorum.
B) Belirli kalıplar ve perdeler ardına sığınarak kişiliği
gizlemek imkânsızdır.
C) Ciddiyetin toplum yaşamında gereğinden fazla etkin
bir rol edindiğini düşünüyorum.
67
Kendini yetiştirmiş insanlar, toplum içerisinde
ciddiyetsiz tavırlar sergilemekten uzak durur. +
E) Ciddi görünmek adına samimiyetsiz ve sert bir üslupla
konuşmanın faydasız olduğu kanaatindeyim.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
32. Ciddiyet, toplumsal yaşamda önem verilen bir kavram. Peki bunun sınırları ne olmalıdır? Bana kalırsa insanların ciddi görünmek adına yüzlerine taktıkları o hayalî maskelerin pek de bir işlevi yok. İnsan benliğini hangi perde gözden kaybedebilir ki? Bir insan ya ruhunun derinlerinde ciddidir, hissederek sergiler bu yöndeki tavırlarını yahut o yalnızca bir oyunbazdan ibarettir. Hem ne demiş Ahmet Haşim: "Ciddi görünmek için soluk bir dille konuşmanın gerekli olduğunu sanmak, kendini beğenmişliğin en önemli belirtisidir." Bu sebeple öneml olanın toplumun beklentilerini karşılayan tavırların değil kişinin öz benliği olduğuna inanıyorum. Bu parçanın yazarının aşağıdakilerden hangisini söylemesi beklenemez? A) İnsanların ciddi görünmek adına belli rollere girmelerini yapmacıklık olarak nitelendiriyorum. B) Belirli kalıplar ve perdeler ardına sığınarak kişiliği gizlemek imkânsızdır. C) Ciddiyetin toplum yaşamında gereğinden fazla etkin bir rol edindiğini düşünüyorum. 67 Kendini yetiştirmiş insanlar, toplum içerisinde ciddiyetsiz tavırlar sergilemekten uzak durur. + E) Ciddi görünmek adına samimiyetsiz ve sert bir üslupla konuşmanın faydasız olduğu kanaatindeyim.
nite
mboş
nsit-
lya-
inde
ştur.
ilgi
ve
mik
Üz-
ģi
PARAGRAFIN KONUSU, BAŞLIĞI VE ANA DÜŞÜN
1. Ingiliz yazar S. Johnson "Hayatın zevki çeşitliliğindedir."
demiştir. Yeni bilgiler edinmek insanın hayata bakışını
genişletir, kişiliğini geliştirir ve insana hayatın ince özel-
liklerinden zevk almanın yollarını gösterir. Ayrıca öğre-
nim görmenin önemli avantajlarından biri de kişiye farklı
ilgilere, becerilere, görüş ve inançlara sahip insanlarla
bir araya gelme imkânı vermesidir. Böylece insanın ken-
di ufkunu genişletmesi, yeni sentez ve yorumlara gitme-
si mümkün olur. Böylesine farklı insanlarla bir araya gel-
mek, kişiye aynı zamanda dünyanın sonsuz çeşitliliğini
algılama fırsatı verir. Fransız yazar Montaigne'in dediği
gibi, "Dünyada birbirinin eşi ne iki görüş vardır ne iki saç
kili ne de iki tohum." Eğitim yoluyla insan, bu tür bireysel
farklılıkları anlamayı, hoş görmeyi ve bundan yeni sen-
tezler yaparak tadına varmayı öğrenir.
Bu parça üniversiteye gitmek isteyen bir gencin aşa-
ğıdaki hangi sorusunun cevabı olabilir?
A) Üniversite eğitimi almakla neleri elde edeceğimi dü-
şünmeliyim?
B) Birinci amacım bana zihinsel açıdan zevk verecek
ve ekonomik açıdan imkân sağlayacak bir mesleği
tercih etmek mi olmalı?
C) Aylık gelirimi ve toplumsal statümü yükseltecek yeni
bir hayata geçmek istemem doğru mudur?
D) İyi eğitilmiş bir insan olmayı mı hedeflemeliyim?
E) Yeni şeyler öğrenmek, farklılıklarla zenginleşmek ve
ufkumu genişletmek için mi eğitim almalıyım?
2. Şiir
ANTIKOR
ve e
nel
ve c
hâle
ters
eşy
da
rat
Re
ye
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
nite mboş nsit- lya- inde ştur. ilgi ve mik Üz- ģi PARAGRAFIN KONUSU, BAŞLIĞI VE ANA DÜŞÜN 1. Ingiliz yazar S. Johnson "Hayatın zevki çeşitliliğindedir." demiştir. Yeni bilgiler edinmek insanın hayata bakışını genişletir, kişiliğini geliştirir ve insana hayatın ince özel- liklerinden zevk almanın yollarını gösterir. Ayrıca öğre- nim görmenin önemli avantajlarından biri de kişiye farklı ilgilere, becerilere, görüş ve inançlara sahip insanlarla bir araya gelme imkânı vermesidir. Böylece insanın ken- di ufkunu genişletmesi, yeni sentez ve yorumlara gitme- si mümkün olur. Böylesine farklı insanlarla bir araya gel- mek, kişiye aynı zamanda dünyanın sonsuz çeşitliliğini algılama fırsatı verir. Fransız yazar Montaigne'in dediği gibi, "Dünyada birbirinin eşi ne iki görüş vardır ne iki saç kili ne de iki tohum." Eğitim yoluyla insan, bu tür bireysel farklılıkları anlamayı, hoş görmeyi ve bundan yeni sen- tezler yaparak tadına varmayı öğrenir. Bu parça üniversiteye gitmek isteyen bir gencin aşa- ğıdaki hangi sorusunun cevabı olabilir? A) Üniversite eğitimi almakla neleri elde edeceğimi dü- şünmeliyim? B) Birinci amacım bana zihinsel açıdan zevk verecek ve ekonomik açıdan imkân sağlayacak bir mesleği tercih etmek mi olmalı? C) Aylık gelirimi ve toplumsal statümü yükseltecek yeni bir hayata geçmek istemem doğru mudur? D) İyi eğitilmiş bir insan olmayı mı hedeflemeliyim? E) Yeni şeyler öğrenmek, farklılıklarla zenginleşmek ve ufkumu genişletmek için mi eğitim almalıyım? 2. Şiir ANTIKOR ve e nel ve c hâle ters eşy da rat Re ye
Z.
natreg
mli
kısa
er
de
ir.
LIMIT YAYINLARI
B0000-0) dhe
39-40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
on
Solaris romanının yazarı Stanislaw Lem, Tarkovski'nin 1972
yapımı Solaris'ini izlediğinde şöyle diyor: "Tarkovski; Solaris'i
çekmemiş, Suç ve Ceza'yı çekmiş!". Tarkovski'nin
başyapıtlarından biri olarak görülen Solaris, bu bakımdan
çokça eleştirilmiştir Romanda baskın olan "insanın yüce bir
bilinmezle karşılaşması" fikri, filmde yerini bireyin iç
yolculuğuna ve kendi vicdanıyla muhasebesine bırakır. Lem,
Tarkovski sinemasının ruhuna uygun ama kendi edebî
anlayışına aykırı olan bu değişiklik sonucunda hikâyenin
bilim kurgu tarafının silikleştiğini söyler. Filmi çekmeden
birkaç yıl önce Kubrick'in 2001: Bir Uzay Macerası'nı izleyen
ve filmi fazlasıyla "soğuk" bulan Tarkovski ise bir bilim
kurgunun "teknolojik bir yabancılığa" savrulmaması
gerektiğini söyler. Bilim kurgu, karakterler için
"normalleşmiş" bir gerçekliği yansıtır ve bu nedenle onun da
gerçekçi bir estetiğe sahip olması gerekir. Görsel olarak
türün bilindik teknolojik araçlarından neredeyse tamamen
yoksun bir Solaris hayal eden yönetmen; renkli, samimi ve
nostaljik bir yeryüzü karşısında soğuk ve uzak bir uzay
istasyonunu birlikte sunar.
39. Bu parçaya göre, Tarkovski ile ilgili aşağıdakilerden
hangisi söylenemez?
A
A Bilim kurguya kendi damgasını vurduğu
B) Solaris adlı filminde mekân zıtlığı kurduğu
İnsanın duygusal tarafını göz ardı etmediği
D) Seyirciyi yaşam hakkında şüpheye düşürdüğü
E Filmlerinin psikanalitik okumalara elverişli olduğu
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Z. natreg mli kısa er de ir. LIMIT YAYINLARI B0000-0) dhe 39-40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. on Solaris romanının yazarı Stanislaw Lem, Tarkovski'nin 1972 yapımı Solaris'ini izlediğinde şöyle diyor: "Tarkovski; Solaris'i çekmemiş, Suç ve Ceza'yı çekmiş!". Tarkovski'nin başyapıtlarından biri olarak görülen Solaris, bu bakımdan çokça eleştirilmiştir Romanda baskın olan "insanın yüce bir bilinmezle karşılaşması" fikri, filmde yerini bireyin iç yolculuğuna ve kendi vicdanıyla muhasebesine bırakır. Lem, Tarkovski sinemasının ruhuna uygun ama kendi edebî anlayışına aykırı olan bu değişiklik sonucunda hikâyenin bilim kurgu tarafının silikleştiğini söyler. Filmi çekmeden birkaç yıl önce Kubrick'in 2001: Bir Uzay Macerası'nı izleyen ve filmi fazlasıyla "soğuk" bulan Tarkovski ise bir bilim kurgunun "teknolojik bir yabancılığa" savrulmaması gerektiğini söyler. Bilim kurgu, karakterler için "normalleşmiş" bir gerçekliği yansıtır ve bu nedenle onun da gerçekçi bir estetiğe sahip olması gerekir. Görsel olarak türün bilindik teknolojik araçlarından neredeyse tamamen yoksun bir Solaris hayal eden yönetmen; renkli, samimi ve nostaljik bir yeryüzü karşısında soğuk ve uzak bir uzay istasyonunu birlikte sunar. 39. Bu parçaya göre, Tarkovski ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A A Bilim kurguya kendi damgasını vurduğu B) Solaris adlı filminde mekân zıtlığı kurduğu İnsanın duygusal tarafını göz ardı etmediği D) Seyirciyi yaşam hakkında şüpheye düşürdüğü E Filmlerinin psikanalitik okumalara elverişli olduğu
te
n ve
arak
latı-
plan
cav-
ine,
mci
re-
uğa
nin
mek
da
ok
ak
7-
k
e
al
7
7
1. ünite
Paragrafın Konusu, Başlığı ve Ana D
8.-9. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Yaz ayları birçoğumuz için dinlendiğimiz, seyahat ettiğimiz ve
yeni yerler keşfettiğimiz bir dönem. Açık havada yaptığımız
etkinliklerin arttığı bu sıcak günlerde yuvalarını terk eden sü-
rüngenler, örümcekler ve böceklerle karşılaşma olasılığımız
diğer mevsimlere göre daha yüksek. Belki de hepimizi en az
kızarıklık gibi hafif belirtiler görülür. Bağışıklık sistemi duyarlı
bir kez arı sokmuştur. Genelde arı sokmalarında acı, şişlik,
olan kişilerde arı sokmasına bağlı olarak ciddi alerjik reaksi-
yonlar ortaya çıkabilir. Arı sokmasından sonra nefes almada
zorlanma, kasılma, duyularda zayıflama, baş ağrısı, bulantı,
kusma gibi belirtilerin görülüp görülmediği takip edilmelidir.
Bu belirtiler normal bir insanda 150 bal arısı ya da 20 eşek
arısı sokmasından sonra ortaya çıkarken bağışıklık sistemi
duyarlı bir insanda tek bir arı sokmasından sonra dahi gö-
rülebilir.
1. Mevsimlerin insanlar ve doğadaki canlılar üzerindeki et-
kisinin farklılıkları
II. Arı sokmalarının insanlar ve diğer canlılar üzerindeki et-
kisinin aynı olmasının nedenlerini açıklama
III. Bağışıklık sistemi güçlü insanların arı sokmalarından ne-
den etkilenmediği
DI ve II
8. Yukarıdakilerden hangileri bu sözleri söyleyen kişi-
nin çalışma alanına girer?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
C) Yalnız III
10.-11.
E) I, II ve III
Doğruluk
landığımız
sözcükle
Kelime a
lik, bilgi
göre ge
sefi bilg
Bu duru
de old
ģimsiz
gerçe
ruhsa
gerçe
işare
bir s
nir.
vey
ser
gen
ANTİKOR
10
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
te n ve arak latı- plan cav- ine, mci re- uğa nin mek da ok ak 7- k e al 7 7 1. ünite Paragrafın Konusu, Başlığı ve Ana D 8.-9. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Yaz ayları birçoğumuz için dinlendiğimiz, seyahat ettiğimiz ve yeni yerler keşfettiğimiz bir dönem. Açık havada yaptığımız etkinliklerin arttığı bu sıcak günlerde yuvalarını terk eden sü- rüngenler, örümcekler ve böceklerle karşılaşma olasılığımız diğer mevsimlere göre daha yüksek. Belki de hepimizi en az kızarıklık gibi hafif belirtiler görülür. Bağışıklık sistemi duyarlı bir kez arı sokmuştur. Genelde arı sokmalarında acı, şişlik, olan kişilerde arı sokmasına bağlı olarak ciddi alerjik reaksi- yonlar ortaya çıkabilir. Arı sokmasından sonra nefes almada zorlanma, kasılma, duyularda zayıflama, baş ağrısı, bulantı, kusma gibi belirtilerin görülüp görülmediği takip edilmelidir. Bu belirtiler normal bir insanda 150 bal arısı ya da 20 eşek arısı sokmasından sonra ortaya çıkarken bağışıklık sistemi duyarlı bir insanda tek bir arı sokmasından sonra dahi gö- rülebilir. 1. Mevsimlerin insanlar ve doğadaki canlılar üzerindeki et- kisinin farklılıkları II. Arı sokmalarının insanlar ve diğer canlılar üzerindeki et- kisinin aynı olmasının nedenlerini açıklama III. Bağışıklık sistemi güçlü insanların arı sokmalarından ne- den etkilenmediği DI ve II 8. Yukarıdakilerden hangileri bu sözleri söyleyen kişi- nin çalışma alanına girer? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III 10.-11. E) I, II ve III Doğruluk landığımız sözcükle Kelime a lik, bilgi göre ge sefi bilg Bu duru de old ģimsiz gerçe ruhsa gerçe işare bir s nir. vey ser gen ANTİKOR 10
1. 20. yüzyılda ortaya çıkan “Gizdökümcü Şiir" in en önem-
li şairlerinden Sylvia Plath, aynı zamanda yarı otobiyog-
rafik bir roman olan ve depresyon üzerine ayrıntılı bilgiler
veren Sırça Fanus kitabının yazarı olarak bilinir. Plath,
son yüzyılın gerek eserleri ve gerekse de yaşamı ele
alındığında en çarpıcı isimlerinden birisidir. Kısacık
hayatında bize kadın yaşamından sahneleri aktardı.
Bunu hem şiirlerinde, hem de yazdığı iki romanında ve
günlüğünde yansıtarak kadın uyanışının da habercisi
oldu. Plath'in belleğimizden silinemeyen şiirleri kadının
köleleştirilmesi, kadının öfkesi, kadının isyanına dairdir.
Kötü bir evlilik yapan Sylvia Plath'ın karmaşık ve sıkıntı-
larla dolu trajik yaşamı intiharıyla son buldu.
Bu parçada Sylvia Plath ile ilgili aşağıdakilerden han-
gisine değinilmemiştir?
A) Yeni bir akımın temsilcisi olduğuna
B) Kendinden sonraki sanatçıları etkilediğine
C) Eserlerinde belli bir temada yoğunlaştığına
D) Sarsıntılı bir yaşam sürdüğüne
E) Edebiyatın çeşitli türlerinde yazdığına
Büyük Menderes Havzası'nın güneyinde, tarih boyunc
farklı uygarlıklara tanıklık eden Madran Dağı'nın
Dağı'n
11
lezzetleri
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
1. 20. yüzyılda ortaya çıkan “Gizdökümcü Şiir" in en önem- li şairlerinden Sylvia Plath, aynı zamanda yarı otobiyog- rafik bir roman olan ve depresyon üzerine ayrıntılı bilgiler veren Sırça Fanus kitabının yazarı olarak bilinir. Plath, son yüzyılın gerek eserleri ve gerekse de yaşamı ele alındığında en çarpıcı isimlerinden birisidir. Kısacık hayatında bize kadın yaşamından sahneleri aktardı. Bunu hem şiirlerinde, hem de yazdığı iki romanında ve günlüğünde yansıtarak kadın uyanışının da habercisi oldu. Plath'in belleğimizden silinemeyen şiirleri kadının köleleştirilmesi, kadının öfkesi, kadının isyanına dairdir. Kötü bir evlilik yapan Sylvia Plath'ın karmaşık ve sıkıntı- larla dolu trajik yaşamı intiharıyla son buldu. Bu parçada Sylvia Plath ile ilgili aşağıdakilerden han- gisine değinilmemiştir? A) Yeni bir akımın temsilcisi olduğuna B) Kendinden sonraki sanatçıları etkilediğine C) Eserlerinde belli bir temada yoğunlaştığına D) Sarsıntılı bir yaşam sürdüğüne E) Edebiyatın çeşitli türlerinde yazdığına Büyük Menderes Havzası'nın güneyinde, tarih boyunc farklı uygarlıklara tanıklık eden Madran Dağı'nın Dağı'n 11 lezzetleri
e senar-
m. Sine-
in farkın-
çalışma
m ama
an aile
ok ince
ut çok
anne-
mantik
başka
rden
ster-
özel
eki?
niz-
na-
alı-
bir
7-
1-
0
Türkçe
A
35-36. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
matbua
(1) Kitapçı Karabet Keşişyan Efendi, Osmanlı
tına büyük katkılarda bulunmuş Ermeniler arasında ba
şat bir isimdir. (II) Üretken ve girişimci bir isim olan Ka
yayıncı
rabet, II. Abdülhamid Dönemi'nin en meşhur
ları arasındadır. (III) Bu alandaki faaliyetleri, on doku
zamanla
zuncu yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu'nda :
yansıtır. (IV) Türk askerî ve mülki okullarının kitap te-
meydana gelen sosyokültürel değişimleri bütünüyle
darikçiliğini yapmaktayken ağırlıkla Türkçe ders kitap.
1889'dan yirminci yüzyıl başlangıcına kadar bu alan-
ları yayımladı ve kendi adına tesis ettiği matbaasıyla
da tekel sahibi oldu. (V) Faaliyetleriyle Mecidiye ve Os
maniye nişanlarına layık görüldüğü gibi uluslararası
doğrudan kendisini konu edinen bir araştırma yapıl-
ödüller de aldı. (VI) Ancak bu özgün yanlarına rağmen
madı ve Osmanlı matbuatına katkıları ile yayımladığı
kitap katalogları herhangi bir çalışmada dikkate alın-
madı.
35. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinden
Sonra Özellikle Osmanlı merkeziyle kurduğu ihtiyatlı
ilişkiler ve merkezin imtiyazları sayesinde akranların-
dan ayrışmaktadır." cümlesi getirilebilir?
ByII
C) III
DHE
36. Bu parçadan hareketle Kitapçı Karabet Keşişyan
Efendi ile ilgili aşağıdakilerin hangisi söylenemez?
ulunduğu
A) Kendi ismini taşıyan bir basımevinin bulunduğu
B) Osmanlı basın hayatının önemli bir figürü olduğu
C) Ders kitabı yayımlamayı onun başlattığ
37-38. soru
D) Yayıncılık alanında kazandığı büyük gücün ödül-
lerle perçinlendiği
E) Çalışmalarından hareketle Osmanlıdaki toplumsal
kırılmaların izinin sürülebileceği
Diğer sayfaya geçiniz.
Espera
gelen g
perants
makta
mekte
bulunm
den C
basin.
yın ya
(V) Ki
dar C
tir, be
yapr
yazı
güz
iki y
la k
Öd
37. Bu
gr
21221219
A
E
C
38
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
e senar- m. Sine- in farkın- çalışma m ama an aile ok ince ut çok anne- mantik başka rden ster- özel eki? niz- na- alı- bir 7- 1- 0 Türkçe A 35-36. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. matbua (1) Kitapçı Karabet Keşişyan Efendi, Osmanlı tına büyük katkılarda bulunmuş Ermeniler arasında ba şat bir isimdir. (II) Üretken ve girişimci bir isim olan Ka yayıncı rabet, II. Abdülhamid Dönemi'nin en meşhur ları arasındadır. (III) Bu alandaki faaliyetleri, on doku zamanla zuncu yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu'nda : yansıtır. (IV) Türk askerî ve mülki okullarının kitap te- meydana gelen sosyokültürel değişimleri bütünüyle darikçiliğini yapmaktayken ağırlıkla Türkçe ders kitap. 1889'dan yirminci yüzyıl başlangıcına kadar bu alan- ları yayımladı ve kendi adına tesis ettiği matbaasıyla da tekel sahibi oldu. (V) Faaliyetleriyle Mecidiye ve Os maniye nişanlarına layık görüldüğü gibi uluslararası doğrudan kendisini konu edinen bir araştırma yapıl- ödüller de aldı. (VI) Ancak bu özgün yanlarına rağmen madı ve Osmanlı matbuatına katkıları ile yayımladığı kitap katalogları herhangi bir çalışmada dikkate alın- madı. 35. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinden Sonra Özellikle Osmanlı merkeziyle kurduğu ihtiyatlı ilişkiler ve merkezin imtiyazları sayesinde akranların- dan ayrışmaktadır." cümlesi getirilebilir? ByII C) III DHE 36. Bu parçadan hareketle Kitapçı Karabet Keşişyan Efendi ile ilgili aşağıdakilerin hangisi söylenemez? ulunduğu A) Kendi ismini taşıyan bir basımevinin bulunduğu B) Osmanlı basın hayatının önemli bir figürü olduğu C) Ders kitabı yayımlamayı onun başlattığ 37-38. soru D) Yayıncılık alanında kazandığı büyük gücün ödül- lerle perçinlendiği E) Çalışmalarından hareketle Osmanlıdaki toplumsal kırılmaların izinin sürülebileceği Diğer sayfaya geçiniz. Espera gelen g perants makta mekte bulunm den C basin. yın ya (V) Ki dar C tir, be yapr yazı güz iki y la k Öd 37. Bu gr 21221219 A E C 38
Paragraf
11 Çinar dediğin devlet gibidir Sen köke bak, gövdeyi ayakta
tut. Eğer kökünü kemiren kurtları ayıklar, toprağını eller,
suyunu zamanında verirsen, gövdeye balta vurmaz,
küflerden ve mantarlardan temizlersen yani gözün gibi
bakar, seversen her çaresini bulursun çınarı ayakta tutmanın
ve yüceltmenin. Ama sevmezsen, sahip çıkmazsan sen de
bir balta vurur çürütürsün. Gün gelir kütüğünü gözler önünde
alev alev yakarlar da seyrine bakarlar. Diyeceğim şu ki iş
senin elinde, sana bağlı.
Yazar, parçanın ilk cümlesindeki benzetmeye açıklık
getirmek için aşağıdakilerden hangisine özellikle
başvurmuştur?
A) Örnekleme yoluyla somutlamaya ağırlık verme
B) Koşula bağlı durumlardan söz etme
C) Anlatılanları nedenlere bağlama
D) Çınarla devlet arasındaki.ilişkiyi kanıtlama
' E) Bir varlığa insana özgü nitelikler aktarma
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Paragraf 11 Çinar dediğin devlet gibidir Sen köke bak, gövdeyi ayakta tut. Eğer kökünü kemiren kurtları ayıklar, toprağını eller, suyunu zamanında verirsen, gövdeye balta vurmaz, küflerden ve mantarlardan temizlersen yani gözün gibi bakar, seversen her çaresini bulursun çınarı ayakta tutmanın ve yüceltmenin. Ama sevmezsen, sahip çıkmazsan sen de bir balta vurur çürütürsün. Gün gelir kütüğünü gözler önünde alev alev yakarlar da seyrine bakarlar. Diyeceğim şu ki iş senin elinde, sana bağlı. Yazar, parçanın ilk cümlesindeki benzetmeye açıklık getirmek için aşağıdakilerden hangisine özellikle başvurmuştur? A) Örnekleme yoluyla somutlamaya ağırlık verme B) Koşula bağlı durumlardan söz etme C) Anlatılanları nedenlere bağlama D) Çınarla devlet arasındaki.ilişkiyi kanıtlama ' E) Bir varlığa insana özgü nitelikler aktarma
mışlar
a yer
yıp z
oldula...
ilk kez kar-
ayal edebili-
çokları için
şirmenin bir
n yerini aldı.
iştirdi bütün
nternet tam
sonsuzluğu
k bilgisayar
di ise bütün
oluyor.
dakilerden
gibi yenilik
şecektir.
değiştirme
esintisine
tulup yit-
imları da
22
+
36. Gazeteci:
(1)
Eleştirmen:
Edebiyat eleştirisi edebiyat sayılabilir ama sinema
eleştirisi kesinlikle sinema değildir. Sinema eleştirisi
de edebiyat sayılabilir ama. Sinema eleştirisi yazar-
ken galiba en çok kendi keyfime dikkat ediyorum.
Yazı yazmayı angarya gibi hissettiğim anda duruyor
ve hoşuma gidecek bir süreç haline getirmeye çalı-
şıyorum.
Gazeteci:
(11)
7. Deneme
Eleştirmen:
Sinema izleyicisi eğer popüler sinemanın dışında ya-
pilanları anlamak istiyorsa okumak zorundadır. Ya-
bancılaşma ve özdeşleşme kavramlarını bilmeden
kimin ne yaptığını anlamak ya da ifade etmek çok
zordur. Bunlar da gündelik dilin ötesinde kavram-
lar. Ya da psikanalizle hiç ilginiz yoksa birçok filmle
daha yüzeysel bir ilişki kurmak durumunda kalabilir-
siniz. Kısacası sinemaya sanat olarak yaklaşan biri
zaten okuyordur da.
-
Bu diyalogda boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden
hangisi sırasıyla getirilmelidir?
AY!
AVI. Sinemanın popüler kültür içinde hak ettiği yeri aldı-
ğını söyleyebilir misiniz?
II. İyi bir sinema eleştirisinde nelere dikkat edilmesi
gerekmektedir?
nın yazgısıyla birli
adına ömür dediğ
de olanca şefkati
rama çabamızı.
dil" ifadesinde
hissi duyarım.
alanı demektir.
dilini konuşmal
B) I. Sinema eleştirisinin edebî eleştiriden ne gibi farkları
vardır?
II. Sinema eleştirisi okurlarının edebî bir altyapıya sa-
hip olması gerekir mi?
yer burasıdır. E
dan yakınlığın
dir. Şiirin kurd
yönelimleriyle
merkezinde c
şiirlerde görd
dir. Dil işçiliğ
bir dil camb
kaktan ve in
biraz
olgu
midir? Şair
1. Sinema eleştirisinin edebî yönünün olduğunu düşü-
nüyor musunuz?
I.lyi bir sinema izleyicisinin en önemli özelliği nedir?
1. Sinema eleştirmenlerinin nesnel bir tavır takınabile-
ceğine inanıyor musunuz?
Slir bir
dil bize aynı z
II. Ülkemizde donanımlı bir sinema eleştirisi okuru-
nun olduğu söylenebilir mi?
1. Sinema eleştirisinin de kendine özgü kurallarının
olduğundan söz edilebil
ve iyi şiir b
aktarabile
37. Bu parc
hangisi
LA Ana
B) Yaş
LO) Şiir
D Ins
E) Ins
bi
38. Bu
dak
A)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
mışlar a yer yıp z oldula... ilk kez kar- ayal edebili- çokları için şirmenin bir n yerini aldı. iştirdi bütün nternet tam sonsuzluğu k bilgisayar di ise bütün oluyor. dakilerden gibi yenilik şecektir. değiştirme esintisine tulup yit- imları da 22 + 36. Gazeteci: (1) Eleştirmen: Edebiyat eleştirisi edebiyat sayılabilir ama sinema eleştirisi kesinlikle sinema değildir. Sinema eleştirisi de edebiyat sayılabilir ama. Sinema eleştirisi yazar- ken galiba en çok kendi keyfime dikkat ediyorum. Yazı yazmayı angarya gibi hissettiğim anda duruyor ve hoşuma gidecek bir süreç haline getirmeye çalı- şıyorum. Gazeteci: (11) 7. Deneme Eleştirmen: Sinema izleyicisi eğer popüler sinemanın dışında ya- pilanları anlamak istiyorsa okumak zorundadır. Ya- bancılaşma ve özdeşleşme kavramlarını bilmeden kimin ne yaptığını anlamak ya da ifade etmek çok zordur. Bunlar da gündelik dilin ötesinde kavram- lar. Ya da psikanalizle hiç ilginiz yoksa birçok filmle daha yüzeysel bir ilişki kurmak durumunda kalabilir- siniz. Kısacası sinemaya sanat olarak yaklaşan biri zaten okuyordur da. - Bu diyalogda boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi sırasıyla getirilmelidir? AY! AVI. Sinemanın popüler kültür içinde hak ettiği yeri aldı- ğını söyleyebilir misiniz? II. İyi bir sinema eleştirisinde nelere dikkat edilmesi gerekmektedir? nın yazgısıyla birli adına ömür dediğ de olanca şefkati rama çabamızı. dil" ifadesinde hissi duyarım. alanı demektir. dilini konuşmal B) I. Sinema eleştirisinin edebî eleştiriden ne gibi farkları vardır? II. Sinema eleştirisi okurlarının edebî bir altyapıya sa- hip olması gerekir mi? yer burasıdır. E dan yakınlığın dir. Şiirin kurd yönelimleriyle merkezinde c şiirlerde görd dir. Dil işçiliğ bir dil camb kaktan ve in biraz olgu midir? Şair 1. Sinema eleştirisinin edebî yönünün olduğunu düşü- nüyor musunuz? I.lyi bir sinema izleyicisinin en önemli özelliği nedir? 1. Sinema eleştirmenlerinin nesnel bir tavır takınabile- ceğine inanıyor musunuz? Slir bir dil bize aynı z II. Ülkemizde donanımlı bir sinema eleştirisi okuru- nun olduğu söylenebilir mi? 1. Sinema eleştirisinin de kendine özgü kurallarının olduğundan söz edilebil ve iyi şiir b aktarabile 37. Bu parc hangisi LA Ana B) Yaş LO) Şiir D Ins E) Ins bi 38. Bu dak A)
SE3 39.-40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Beynimiz, omurilikle birlikte tüm beden işlevlerimizi kontrol
eder. Beynin en büyük bölümü, "serebrum" olarak
adlandırılan, sağ ve sol yarım kürelerden oluşan yapıdır.
Serebrumu kaplayan ince tabakaya "korteks tabakası" adı
verilir. Serebral korteks, bilinçli davranışlarımızdan
sorumludur. Hareket, dokunma duyusu, görme, işitme ve
düşünce gibi işlevlerden beynimizin farklı bölgeleri
sorumludur. Beynin ikinci büyük bölümü olan "beyincik
(serebellum)", dengemizi ve hareketlerimizi düzenler.
Beyin kökü; kalp atışlarımızı, nefes alıp vermemizi ve öteki
yaşamsal işlevlerimizi düzenler. Talamus ise omurilikle
beyin kökü ve serebrum arasındaki sinir komutlarını aktarır
ve düzenler.
39. Bu parçanın anlatımında aşağıda verilenlerin
hangisi yoktur?
AXAçıklama
Tanımlama
Benzetme
Karşılaştırma
E) Niteleyici sözcükler
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
SE3 39.-40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Beynimiz, omurilikle birlikte tüm beden işlevlerimizi kontrol eder. Beynin en büyük bölümü, "serebrum" olarak adlandırılan, sağ ve sol yarım kürelerden oluşan yapıdır. Serebrumu kaplayan ince tabakaya "korteks tabakası" adı verilir. Serebral korteks, bilinçli davranışlarımızdan sorumludur. Hareket, dokunma duyusu, görme, işitme ve düşünce gibi işlevlerden beynimizin farklı bölgeleri sorumludur. Beynin ikinci büyük bölümü olan "beyincik (serebellum)", dengemizi ve hareketlerimizi düzenler. Beyin kökü; kalp atışlarımızı, nefes alıp vermemizi ve öteki yaşamsal işlevlerimizi düzenler. Talamus ise omurilikle beyin kökü ve serebrum arasındaki sinir komutlarını aktarır ve düzenler. 39. Bu parçanın anlatımında aşağıda verilenlerin hangisi yoktur? AXAçıklama Tanımlama Benzetme Karşılaştırma E) Niteleyici sözcükler
MA
3 Cihan Aktaş, öykü kitabı Fotoğrafta Ayrı Duran'da mül-
tecilik meselesini ele alır. Kitap, mültecilik olgusunu ete
kemiğe büründürür ve okura on dört farklı pencere açar.
Fakat bu on dört öykü birbirinin pek de uzağına düşmez
zira aralarına ince bir denge ipi gerilmiştir. Öyküler ara-
sında sadece tematik bir bütünlük değil, aynı zamanda
bir duygudaşlık da söz konusudur. Öyküden öyküye sıç-
rayan imgeler ile satır aralarında gezinen bir kız çocuğu
çıkar karşımıza. Bir öyküde izi kaybolan, bir başka öykü-
de evlatlık edinilen bir kız çocuğu..."Büyük şeyler sona
erer, küçük şeyler baki kalır." Tarkovski'nin Nostalgia
filminde yer alan bu unutulmaz söz, bir yandan insana
ayrıntılar üzerinden büyük meselelere nasıl yelken açıldı-
ğını gösterirken diğer yandan da kişiyi hayata bağlayan
şeylerin küçük dokunuşlar olduğunun altını çizer. Aynı bu
Fotoğrafta Ayrı Duran'da olduğu gibi.
5
Bu parçada sözü edilen öykü kitabıyla ilgili aşağıda-
kilerden hangisi söylenemez?
A) Küçı
A) Küçük detaylardan evrensel sorunlara ulaştığı
BÖykülerin birbiriyle bağlantılı olduğu
C) Okurda benzer duygular uyandırdığı
D) Öykü kahramanlarının iç içe geçtiği
EX Gerçek yaşamdan alınan konuların işlendiği
walte c
ya kal
kurum
değer
aile
riz.
aile
yon
aza
ler
ur
lo
te
t
duyqudəsler
Yeni Nesi
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
MA 3 Cihan Aktaş, öykü kitabı Fotoğrafta Ayrı Duran'da mül- tecilik meselesini ele alır. Kitap, mültecilik olgusunu ete kemiğe büründürür ve okura on dört farklı pencere açar. Fakat bu on dört öykü birbirinin pek de uzağına düşmez zira aralarına ince bir denge ipi gerilmiştir. Öyküler ara- sında sadece tematik bir bütünlük değil, aynı zamanda bir duygudaşlık da söz konusudur. Öyküden öyküye sıç- rayan imgeler ile satır aralarında gezinen bir kız çocuğu çıkar karşımıza. Bir öyküde izi kaybolan, bir başka öykü- de evlatlık edinilen bir kız çocuğu..."Büyük şeyler sona erer, küçük şeyler baki kalır." Tarkovski'nin Nostalgia filminde yer alan bu unutulmaz söz, bir yandan insana ayrıntılar üzerinden büyük meselelere nasıl yelken açıldı- ğını gösterirken diğer yandan da kişiyi hayata bağlayan şeylerin küçük dokunuşlar olduğunun altını çizer. Aynı bu Fotoğrafta Ayrı Duran'da olduğu gibi. 5 Bu parçada sözü edilen öykü kitabıyla ilgili aşağıda- kilerden hangisi söylenemez? A) Küçı A) Küçük detaylardan evrensel sorunlara ulaştığı BÖykülerin birbiriyle bağlantılı olduğu C) Okurda benzer duygular uyandırdığı D) Öykü kahramanlarının iç içe geçtiği EX Gerçek yaşamdan alınan konuların işlendiği walte c ya kal kurum değer aile riz. aile yon aza ler ur lo te t duyqudəsler Yeni Nesi