Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

in, üzer
anlı" y
lesinir
günle
e" diy
nevri
Cal
änen
aki
19
da
n
U
Paragraf
19.-20. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
20. Bu parç
Bir kenar mahalle çocuğu olan Osman Cemal, yetiştiği
çevreden hayatı boyunca kopmamış; başarılı Milli Edebiyat,
Servetifünun sanatçılarının tersine Batı edebiyat ve
zevkinden uzak kalmış; meddah, orta oyunu, türkü gibi
halk sanat ve folkloruna yakınlık göstermiştir. Yazar, halk.
arasında yetişmiş. çok yakından tanıdığı halk yaşayışını
ele almış olmakla birlikte Hüseyin Rahmi'deki anlatıcılık
gücünden ve Ahmet Rasim'deki dil kıvraklığından yoksun.
bulunduğu için eserleri, adı geçen sanatçıların verimleri
yanında değer bakımından çok aşağıda kalır. Öbür yandan
halk edebiyatına ve folklara meraklı olan yazar, halk hikâyesi
yöntem ve olanaklarından da gereği kadar yararlanamamiş;
böylece ne halka dönük aydın romancıların ne halk
hikâyecilerinin başarısına ulaşmış, ikisi arasında kalmıştır.
19. Osman Cemal ile altı çizili bölümde anlatılanlar
aşağıdaki yargılardan hangisini örnekler?
A) Çeşitli kaygılarla çalakalem yazmak, sözcük seçimini de
olumsuz yönde etkiler.
1
özel
A) Y
B) Herhangi bir çevrede yaşamış olmak, o çevreyi anlatmak
için yeterli değildir.
t
C) Roman sanatıyla ilgili bilgi kıtlığı, roman yazımı sırasında
karşımıza acemilik olarak çıkar.
D) Gerek zevk gerek sanat anlayışı bakımından
çağdaşlarından ayrı düşmek, yazarı başarısızlığa iter.
E) Bir yazar, kulaktan dolma edindiği sözcükleri yerli yersiz
kullanarak özgün bir dil oluşturamaz.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
in, üzer anlı" y lesinir günle e" diy nevri Cal änen aki 19 da n U Paragraf 19.-20. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. 20. Bu parç Bir kenar mahalle çocuğu olan Osman Cemal, yetiştiği çevreden hayatı boyunca kopmamış; başarılı Milli Edebiyat, Servetifünun sanatçılarının tersine Batı edebiyat ve zevkinden uzak kalmış; meddah, orta oyunu, türkü gibi halk sanat ve folkloruna yakınlık göstermiştir. Yazar, halk. arasında yetişmiş. çok yakından tanıdığı halk yaşayışını ele almış olmakla birlikte Hüseyin Rahmi'deki anlatıcılık gücünden ve Ahmet Rasim'deki dil kıvraklığından yoksun. bulunduğu için eserleri, adı geçen sanatçıların verimleri yanında değer bakımından çok aşağıda kalır. Öbür yandan halk edebiyatına ve folklara meraklı olan yazar, halk hikâyesi yöntem ve olanaklarından da gereği kadar yararlanamamiş; böylece ne halka dönük aydın romancıların ne halk hikâyecilerinin başarısına ulaşmış, ikisi arasında kalmıştır. 19. Osman Cemal ile altı çizili bölümde anlatılanlar aşağıdaki yargılardan hangisini örnekler? A) Çeşitli kaygılarla çalakalem yazmak, sözcük seçimini de olumsuz yönde etkiler. 1 özel A) Y B) Herhangi bir çevrede yaşamış olmak, o çevreyi anlatmak için yeterli değildir. t C) Roman sanatıyla ilgili bilgi kıtlığı, roman yazımı sırasında karşımıza acemilik olarak çıkar. D) Gerek zevk gerek sanat anlayışı bakımından çağdaşlarından ayrı düşmek, yazarı başarısızlığa iter. E) Bir yazar, kulaktan dolma edindiği sözcükleri yerli yersiz kullanarak özgün bir dil oluşturamaz.
azdığınız
prektiriyor.
r. Sözcük
asıyla da
hiç ilgisi-
aik doku-
man sira-
a bunları
a hazır,
karılıyor
angisi
pyutla-
minde
tüm
uları
rini
m.
a
p
a
A
GÜR YAYINLARI
GÜR YAYINLARI
A
25.-26. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
(1) Bir demir yolu işçisinin oğlu olan Pablo Neruda, 20. yüzyılı
"büyük yaşamış" şairlerden. (II) Şiir, diplomatlik ve toplumsal
savaşım onun yaşamının üç böyük uğraşı. (III)-Hem sürgün-
ler yaşamış hem de ülkesi Şili'nin Paris büyükelçiliğine kadar
yükselmiş bir ozan, (IV) Yirmi Aşk Şiiri. Umutsuz Bir Şarkı,
Yeryüzünde Konaklama, Yürekteki Ispanya, Evrensel Şarkı ve
Macchu Picchu Dorukları gibi yapıtlarıyla 1971 Nobel Edebiyat
Ödülü'ne değer görülen çağımızın en saygın ozanlarından biri.
(V) 1958'de yayımlanan Kuruntular Kitabı, bir anlamda Neru-
da'nın "güz dönemi"nin başyapıtı, (VI) Şairin melankolik ironik
ruh yapısının aynası, "şiirle düşünme"nin olağanüstü bir örneği;
onca sürgünün, onca yurt özleminin ardından ülkesine dönen
Neruda'nın; yurdunu, yurdunun denizini, toprağını, halkını yeni-
den keşfedişinin lirik bir anlatımı.
A) II
A
Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf nu-
maralanmış cümlelerin hangisinden sonra başlar?
B) III
E) VI
26. Bu parçadan söz konusu sanatçıyla ilgili olarak aşağıdaki-
lerden hangisi çıkarılamaz?
A) Bazı eserlerinde duygularına yer vermiştir.
Farklı türlerde eserler kaleme almıştır.
C) Yaşamında karşıtlıklar olmuştur.
D Değişik dönemlerde yazdığı eserleri vardır.
E) Yaşadığı çağda itibar gören bir isimdir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
azdığınız prektiriyor. r. Sözcük asıyla da hiç ilgisi- aik doku- man sira- a bunları a hazır, karılıyor angisi pyutla- minde tüm uları rini m. a p a A GÜR YAYINLARI GÜR YAYINLARI A 25.-26. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. (1) Bir demir yolu işçisinin oğlu olan Pablo Neruda, 20. yüzyılı "büyük yaşamış" şairlerden. (II) Şiir, diplomatlik ve toplumsal savaşım onun yaşamının üç böyük uğraşı. (III)-Hem sürgün- ler yaşamış hem de ülkesi Şili'nin Paris büyükelçiliğine kadar yükselmiş bir ozan, (IV) Yirmi Aşk Şiiri. Umutsuz Bir Şarkı, Yeryüzünde Konaklama, Yürekteki Ispanya, Evrensel Şarkı ve Macchu Picchu Dorukları gibi yapıtlarıyla 1971 Nobel Edebiyat Ödülü'ne değer görülen çağımızın en saygın ozanlarından biri. (V) 1958'de yayımlanan Kuruntular Kitabı, bir anlamda Neru- da'nın "güz dönemi"nin başyapıtı, (VI) Şairin melankolik ironik ruh yapısının aynası, "şiirle düşünme"nin olağanüstü bir örneği; onca sürgünün, onca yurt özleminin ardından ülkesine dönen Neruda'nın; yurdunu, yurdunun denizini, toprağını, halkını yeni- den keşfedişinin lirik bir anlatımı. A) II A Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf nu- maralanmış cümlelerin hangisinden sonra başlar? B) III E) VI 26. Bu parçadan söz konusu sanatçıyla ilgili olarak aşağıdaki- lerden hangisi çıkarılamaz? A) Bazı eserlerinde duygularına yer vermiştir. Farklı türlerde eserler kaleme almıştır. C) Yaşamında karşıtlıklar olmuştur. D Değişik dönemlerde yazdığı eserleri vardır. E) Yaşadığı çağda itibar gören bir isimdir.
19. Sanat; insanın doğaya, dünyaya, kendine gibi tüm çevre-
siyle oluşturduğu iletişim, bağlantı ve bildirişim yöntemleri-
ni de kapsayan kendine özgün edimlerdir ve yaratım süreci
tümüyle özeldir. Bu edimler, sanatçının kendisiyle giriştiği
mücadelenin deneyimleri yoluyla elde edilir ve hiçbir araca,
malzemeye tahakkümü yoktur. Faydacı ya da fiziksel bir
çıkar ya da işlev gütmez. Bir meslek olarak yapılanmamış
ve bu uğurda meslek olarak yapılanmanın özgürleşmeyi
engelleyici niteliği nedeniyle mücadele vermiştir. Zanaat
ise faydacı bir amaç güden; kuralları, teknikleri, araçları ve
ritüelleri olan meslek niteliğine sahip üretim biçimidir. Yani
sanatla zanaatin temel farkı,
Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre aşağıda-
kilerden hangisi getirilmelidir?
A) sanat eserlerinin, zamanın ve mekânın ötesinde bir an-
lam kazanabilmesi ve tarihin izlerini taşıyabilmesidir.
B) sadece üretim sürecinde değil, aynı zamanda yaratılan
nespenin niteliğinde de kendini gösterir.
C) sanatın özgür yaratım sürecine, zanaatin ise faydacılığı
amaçlayan üretim sürecine odaklanmasıdır.
D) sanatın, farklı kültürler arasında bir köprü işlevi görmesi
ve kültürler arası diyaloğu teşvik etmesidir.
E) sanatçının, yaratım sürecinde sadece kendisiyle değil,
aynı zamanda toplumla da iletişim kurmasıdır.
AYDIN YAYINLARI
AYDIN YAXINLARI
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
19. Sanat; insanın doğaya, dünyaya, kendine gibi tüm çevre- siyle oluşturduğu iletişim, bağlantı ve bildirişim yöntemleri- ni de kapsayan kendine özgün edimlerdir ve yaratım süreci tümüyle özeldir. Bu edimler, sanatçının kendisiyle giriştiği mücadelenin deneyimleri yoluyla elde edilir ve hiçbir araca, malzemeye tahakkümü yoktur. Faydacı ya da fiziksel bir çıkar ya da işlev gütmez. Bir meslek olarak yapılanmamış ve bu uğurda meslek olarak yapılanmanın özgürleşmeyi engelleyici niteliği nedeniyle mücadele vermiştir. Zanaat ise faydacı bir amaç güden; kuralları, teknikleri, araçları ve ritüelleri olan meslek niteliğine sahip üretim biçimidir. Yani sanatla zanaatin temel farkı, Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre aşağıda- kilerden hangisi getirilmelidir? A) sanat eserlerinin, zamanın ve mekânın ötesinde bir an- lam kazanabilmesi ve tarihin izlerini taşıyabilmesidir. B) sadece üretim sürecinde değil, aynı zamanda yaratılan nespenin niteliğinde de kendini gösterir. C) sanatın özgür yaratım sürecine, zanaatin ise faydacılığı amaçlayan üretim sürecine odaklanmasıdır. D) sanatın, farklı kültürler arasında bir köprü işlevi görmesi ve kültürler arası diyaloğu teşvik etmesidir. E) sanatçının, yaratım sürecinde sadece kendisiyle değil, aynı zamanda toplumla da iletişim kurmasıdır. AYDIN YAYINLARI AYDIN YAXINLARI
2021-MSÜ/Türkçe
22. Bir yazarın yazı serüvenini; kendi dünyası, renkleri,
nitelikleri ve ölçüleriyle örtüşen bir tutarlılık içinde
sürdürmesi doğru bir seçim ve yazarlığına yakışır bir
tutumdur. Ayrıca yazısını kendi mirasına sadık kalarak
sürdürmek bir yazara imzasını ve kimliğini kazandırıc
Bu tutumun bıçaksırtıysa kendi kendinin mirasyedisi
olmaktır. Bazı yazarlar erken veya parlak dönemlerinde
yarattıklarının mirasına yaslanıp yıllar yılı hep aynı
şeyleri, aynı biçimde yazarak kendilerinin mirasyedisi
olurlar.
Bu parçada anlatılmak istenen aşağıdakilerin
hangisidir?
A) Geleceğe kalmak isteyen yazar, devamlılık gösteren
bir üsluba sahip olmalıdır.
B) Yazar,
Yazar,
eserlerinde konularını çeşitlendirirken kendine
has üslubunu da geliştirmelidir.
e) Eserlerinde benzer konuları işleyen bir yazarın, okurun
ilgisini canlı tutabilmesi zordur.
D) Kendi yarattığı değerleri koruyabilen yazarlar okurların
gözünde saygınlık kazanın
E) Yazar, eserinde üslubunu yinelese bile toplumun
dikkatini çekecek konuları bulmalıdır.
yes
bir
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
2021-MSÜ/Türkçe 22. Bir yazarın yazı serüvenini; kendi dünyası, renkleri, nitelikleri ve ölçüleriyle örtüşen bir tutarlılık içinde sürdürmesi doğru bir seçim ve yazarlığına yakışır bir tutumdur. Ayrıca yazısını kendi mirasına sadık kalarak sürdürmek bir yazara imzasını ve kimliğini kazandırıc Bu tutumun bıçaksırtıysa kendi kendinin mirasyedisi olmaktır. Bazı yazarlar erken veya parlak dönemlerinde yarattıklarının mirasına yaslanıp yıllar yılı hep aynı şeyleri, aynı biçimde yazarak kendilerinin mirasyedisi olurlar. Bu parçada anlatılmak istenen aşağıdakilerin hangisidir? A) Geleceğe kalmak isteyen yazar, devamlılık gösteren bir üsluba sahip olmalıdır. B) Yazar, Yazar, eserlerinde konularını çeşitlendirirken kendine has üslubunu da geliştirmelidir. e) Eserlerinde benzer konuları işleyen bir yazarın, okurun ilgisini canlı tutabilmesi zordur. D) Kendi yarattığı değerleri koruyabilen yazarlar okurların gözünde saygınlık kazanın E) Yazar, eserinde üslubunu yinelese bile toplumun dikkatini çekecek konuları bulmalıdır. yes bir
ÜNCELER
Mer
asız canlılar-
mla sert olan
kleri gerçek-
nde göz alıcı
an mercanlar
di verilen bü-
arın derinlik-
ilar, barındır-
daki yağmur
enizyıldızla-
ev sahipliği
ip, karmaşık
avlar arasın-
aşağıdaki-
nipliği yap-
a büyük ol-
QÖZDEBİR YAYINLARI
GELİŞİM
TAMAMLAMA
TESTİ
3. Süt dişleri anne karnında oluşmaya başlar. Normal
bir insanda 20 süt dişi bulunur. Öndeki kesici süt diş-
lerinin ömrü yaklaşık 5 yıl, arkadaki öğütücü süt diş-
lerinin ömrü ise 9 yıldır. Tamamı çıktıktan sonra ka-
lici dişlerin oluşması başlar. Çok dayanıklı değiller-
dir. Kökler oluştuktan 3 yıl sonra tepe kısımlarından
aşınmaya başlarlar. Bir süre sonra diş düşer ve alt-
taki kalıcı diş gelir. Çocuklar süt dişlerini çok erken
kaybederse yerine gelecek olan kalıcı dişin oluşum
sureci tamamlanmadığından, yandaki dişler zaman-
la kayarak boşluğu kapatır. Kalıcı dişin çıkabilmesi
için yer kalmaz. Kendine yer bulmaya çalışan kalıcı
diş çıkarken hem diğer dişlerin yerinin değişmesine
neden olur hem de kendisi doğru yerden çıkamaz.
4.
Bu parçada süt dişleriyle ilgili olarak
1. Bireylerdeki gelişiminin birbirinden farklı olduğuna
II. Kalıcı dişlerin sağlıklı çıkması için rolü olduğuna
III. Ne zamana kadar dayandığına
IV. Ne zaman oluştuğuna
yargılarından hangilerine değinilmemiştir?
A) I ve II
B) Yalnız L
1
-C) Il ve IV
E) Yalnız IV
D) Il ve IV
Ortadirek, bir döngele ile başlar. Çukurova'da yaşa-
dangolo pamuk vaktinin geldiğinin
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
ÜNCELER Mer asız canlılar- mla sert olan kleri gerçek- nde göz alıcı an mercanlar di verilen bü- arın derinlik- ilar, barındır- daki yağmur enizyıldızla- ev sahipliği ip, karmaşık avlar arasın- aşağıdaki- nipliği yap- a büyük ol- QÖZDEBİR YAYINLARI GELİŞİM TAMAMLAMA TESTİ 3. Süt dişleri anne karnında oluşmaya başlar. Normal bir insanda 20 süt dişi bulunur. Öndeki kesici süt diş- lerinin ömrü yaklaşık 5 yıl, arkadaki öğütücü süt diş- lerinin ömrü ise 9 yıldır. Tamamı çıktıktan sonra ka- lici dişlerin oluşması başlar. Çok dayanıklı değiller- dir. Kökler oluştuktan 3 yıl sonra tepe kısımlarından aşınmaya başlarlar. Bir süre sonra diş düşer ve alt- taki kalıcı diş gelir. Çocuklar süt dişlerini çok erken kaybederse yerine gelecek olan kalıcı dişin oluşum sureci tamamlanmadığından, yandaki dişler zaman- la kayarak boşluğu kapatır. Kalıcı dişin çıkabilmesi için yer kalmaz. Kendine yer bulmaya çalışan kalıcı diş çıkarken hem diğer dişlerin yerinin değişmesine neden olur hem de kendisi doğru yerden çıkamaz. 4. Bu parçada süt dişleriyle ilgili olarak 1. Bireylerdeki gelişiminin birbirinden farklı olduğuna II. Kalıcı dişlerin sağlıklı çıkması için rolü olduğuna III. Ne zamana kadar dayandığına IV. Ne zaman oluştuğuna yargılarından hangilerine değinilmemiştir? A) I ve II B) Yalnız L 1 -C) Il ve IV E) Yalnız IV D) Il ve IV Ortadirek, bir döngele ile başlar. Çukurova'da yaşa- dangolo pamuk vaktinin geldiğinin
B
Türkçe
35. Büyük şehirlerimizde ulaşım planlaması yapılırken sadece
motorlu taşıtlar dikkate alındığından yürüyerek veya bisiklet
ile bir noktadan diğer bir noktaya ulaşmak çoğu zaman müm-
kün olamamaktadır. Büyüyen kentlerde motorlu taşıt kullanım
oranı da kentlerin geniş mekânlara yayılmasına bağlı olarak
artmaktadır. Kentlerin alanları genişledikçe insan gücüne da-
yanan yaya ve bisiklet ulaşımı gibi çevreye dost ulaşım biçim-
lerinin payı giderek azalmaktadır. Otomobillerin en büyük payı
aldığı bu gelişmeden dolayı kent içinde yol yüzeyleri yetersiz
kalmakta, trafik sıkışıklığı artmaktadır. Özellikle kent içinde
yolculuk yapan otomobiller incelendiğinde genellikle içinde
yalnızca sürücünün yolculuk ettiği çok sayıda araç görmek
mümkündür. Ayrıca yolculuk mesafelerinin gittikçe artmasıyla
yaya ve bisiklet ulaşımının sınırlarını aşması ve motorlu ta-
şıtların yollara egemen olmasıyla yayalar ve bisikletliler hep
kaybeden taraf olmaktadır.
Bu parçadan aşağıdakilerin hangisine ulaşılamaz?
A) Çevre dostu ve sağlıklı ulaşıma ulaşım planlarında yer ve-
rilmediğine
B) Kentlerin genişlediğinden motorlu taşıtlara daha fazla ihti-
yaç duyulduğuna
C) Motorlu taşıtların güvenilirliği nedeniyle daha çok tercih
edildiğine
D) Trafik sıkışıklığının artmasıyla otomobillerin niceliğinin iliş-
kisine
E) Bisikletle ulaşmanın zor olduğu yolculuk mesafelerinin gi-
derek arttığına
E
AYDIN YAYINLARI
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
B Türkçe 35. Büyük şehirlerimizde ulaşım planlaması yapılırken sadece motorlu taşıtlar dikkate alındığından yürüyerek veya bisiklet ile bir noktadan diğer bir noktaya ulaşmak çoğu zaman müm- kün olamamaktadır. Büyüyen kentlerde motorlu taşıt kullanım oranı da kentlerin geniş mekânlara yayılmasına bağlı olarak artmaktadır. Kentlerin alanları genişledikçe insan gücüne da- yanan yaya ve bisiklet ulaşımı gibi çevreye dost ulaşım biçim- lerinin payı giderek azalmaktadır. Otomobillerin en büyük payı aldığı bu gelişmeden dolayı kent içinde yol yüzeyleri yetersiz kalmakta, trafik sıkışıklığı artmaktadır. Özellikle kent içinde yolculuk yapan otomobiller incelendiğinde genellikle içinde yalnızca sürücünün yolculuk ettiği çok sayıda araç görmek mümkündür. Ayrıca yolculuk mesafelerinin gittikçe artmasıyla yaya ve bisiklet ulaşımının sınırlarını aşması ve motorlu ta- şıtların yollara egemen olmasıyla yayalar ve bisikletliler hep kaybeden taraf olmaktadır. Bu parçadan aşağıdakilerin hangisine ulaşılamaz? A) Çevre dostu ve sağlıklı ulaşıma ulaşım planlarında yer ve- rilmediğine B) Kentlerin genişlediğinden motorlu taşıtlara daha fazla ihti- yaç duyulduğuna C) Motorlu taşıtların güvenilirliği nedeniyle daha çok tercih edildiğine D) Trafik sıkışıklığının artmasıyla otomobillerin niceliğinin iliş- kisine E) Bisikletle ulaşmanın zor olduğu yolculuk mesafelerinin gi- derek arttığına E AYDIN YAYINLARI
TÜRKÇE
16. Bir şirket çeşitli üretici ve ithalatçı (diş alımcı) firmaların boya ve boya ile ilgili ürünlerini pazarlamaktadır. Şirketin
iki deposu vardır. Şirket, satışlarını bu depolara bağlı olarak çalışan satış elemanları aracılığı ile gerçekleştirir.
Her birinde şirkete ait bir otomobil bulunan bu satış temsilcileri bölgelerindeki nalbur (yapı malzemeleri satan
dükkân) ve benzeri satış noktalarını belirli aralıklarla ziyaret ederler ve sipariş toplarlar.
Buna göre sözü edilen şirkette çalışan elemanların mensup olduğu satış elemanı türü aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Tezgâhta Satış Elemanı-İçeride tezgâh arkasında, çoğu kez neyi alacağına karar vermiş olan müş-
(Tezgâhtar):
teriye istediklerini verir.
B) Dişanda Sipariş Alan
Satış Elemanı (Sipariş
Alan Satici):
C) Fiziksel Mallarda Yaratı-
ci Satış Elemanı:
D) Hizmet Satışı Yapan
Yaratıcı Satış Elemanı:
-Tezgâhtar sadece yardım eder.
Görevi dışanda sipariş almak olan, satış mağazalarıyla ilişki kuran satış
elemanıdır.
.
• Yaratıcı satıcılık yanı azdır, bazı satıcılar yalnız sipariş alırlar, müşterilerin
ayağına da gidenleri vardır.
.
Buzdolabı, çamaşır makinesi, ansiklopedi gibi somut mallarda talebi teş-
vik ederek, talep yaratarak satış yapan satış elemanıdır.
.
• Yaratıcılık yanı fazladır.
- Eğitim, sigorta ve reklam hizmetleri gibi soyut malların satışını yapar.
Fiziksel (somut) mallara göre bu tür malların faydalarını ortaya koymak
daha güç olduğundan satışı da çok daha güçtür.
.
ada
19. Ca
ka
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
TÜRKÇE 16. Bir şirket çeşitli üretici ve ithalatçı (diş alımcı) firmaların boya ve boya ile ilgili ürünlerini pazarlamaktadır. Şirketin iki deposu vardır. Şirket, satışlarını bu depolara bağlı olarak çalışan satış elemanları aracılığı ile gerçekleştirir. Her birinde şirkete ait bir otomobil bulunan bu satış temsilcileri bölgelerindeki nalbur (yapı malzemeleri satan dükkân) ve benzeri satış noktalarını belirli aralıklarla ziyaret ederler ve sipariş toplarlar. Buna göre sözü edilen şirkette çalışan elemanların mensup olduğu satış elemanı türü aşağıdakilerden hangisidir? A) Tezgâhta Satış Elemanı-İçeride tezgâh arkasında, çoğu kez neyi alacağına karar vermiş olan müş- (Tezgâhtar): teriye istediklerini verir. B) Dişanda Sipariş Alan Satış Elemanı (Sipariş Alan Satici): C) Fiziksel Mallarda Yaratı- ci Satış Elemanı: D) Hizmet Satışı Yapan Yaratıcı Satış Elemanı: -Tezgâhtar sadece yardım eder. Görevi dışanda sipariş almak olan, satış mağazalarıyla ilişki kuran satış elemanıdır. . • Yaratıcı satıcılık yanı azdır, bazı satıcılar yalnız sipariş alırlar, müşterilerin ayağına da gidenleri vardır. . Buzdolabı, çamaşır makinesi, ansiklopedi gibi somut mallarda talebi teş- vik ederek, talep yaratarak satış yapan satış elemanıdır. . • Yaratıcılık yanı fazladır. - Eğitim, sigorta ve reklam hizmetleri gibi soyut malların satışını yapar. Fiziksel (somut) mallara göre bu tür malların faydalarını ortaya koymak daha güç olduğundan satışı da çok daha güçtür. . ada 19. Ca ka
TÜRKÇE TESTİ
30. Sanatçıların, toplum nezdinde kendilerini ayrı bir
konuma yerleştirecek özellikleri vardır. Bunlar ge-
nellikle kendiliğinden oluşan, samimiyetle ilgili bir
durum diyebiliriz. Yani "farklı olma" istenmekle de-
ğil, kendiliğinden oluşan bir durumdur. Çünkü baş
kalarından ayrı olma, farklı özelliklere sahip olma
sanatçılar için istenen bir özelliktir. Fakat "farklı
olma" düşüncesinin hastalığa dönüşmesi, bazı sa-
natçıların yola çıkarken var olan niyetlerinden sap-
masına neden olmaktadır. Sanatçı ortaya bir sanat
eseri koyacak ve bunu bir amaca binaen ortaya
koyacak. İnsanlara bir şeyler anlatır. Duygularını
ve düşüncelerini onların önüne serer. Fakat "Ben
farklı olmalıyım." düşüncesiyle hareket edince konu
sapmaktadır, sanatçının sadece kendisini anlatma-
ya çalıştığı ve samimiyetten yoksun olan eserler
ortaya çıkmaktadır. Sanatçı zamanla toplumun gö-
zünden düşüyor. Sanatçının asıl hedefi farklı olma
değil, toplumun kanayan yarasına içten gele gele
parmak basabilmektir. Eğer sanatçı bunu samimi-
yetle yapıyorsa farklılığı da zamanla elde edecektir.
A
A
Aşağıdakilerden hangisi bu sözleri söyleyen
bir sanatçının düşüncesi olabilir?
A) Toplumda söz sahibi olan sanatçıların en belir-
gin özellikleri, özgünlüğü elde edebilmiş olma-
larıdır.
B) Özgünlüğü elde etme mücadelesi veren bazı
yazarlar, zamanla gerçek amaçlarından uzak-
laşırlar.
C) Sanatçı, dile getirmek istediği düşüncelerini
hangi yolla ortaya koyarsa koysun, hep kendisi
olmayı hedeflemelidir.
D) Sanat dünyasında, her bir sanatçı yeni sanatçı-
ların elinden tutmalıdır.
E) Bir şair, kendi kültürünün ve kendi milletinin
sesi olmayı hedef olarak görmemelidir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
TÜRKÇE TESTİ 30. Sanatçıların, toplum nezdinde kendilerini ayrı bir konuma yerleştirecek özellikleri vardır. Bunlar ge- nellikle kendiliğinden oluşan, samimiyetle ilgili bir durum diyebiliriz. Yani "farklı olma" istenmekle de- ğil, kendiliğinden oluşan bir durumdur. Çünkü baş kalarından ayrı olma, farklı özelliklere sahip olma sanatçılar için istenen bir özelliktir. Fakat "farklı olma" düşüncesinin hastalığa dönüşmesi, bazı sa- natçıların yola çıkarken var olan niyetlerinden sap- masına neden olmaktadır. Sanatçı ortaya bir sanat eseri koyacak ve bunu bir amaca binaen ortaya koyacak. İnsanlara bir şeyler anlatır. Duygularını ve düşüncelerini onların önüne serer. Fakat "Ben farklı olmalıyım." düşüncesiyle hareket edince konu sapmaktadır, sanatçının sadece kendisini anlatma- ya çalıştığı ve samimiyetten yoksun olan eserler ortaya çıkmaktadır. Sanatçı zamanla toplumun gö- zünden düşüyor. Sanatçının asıl hedefi farklı olma değil, toplumun kanayan yarasına içten gele gele parmak basabilmektir. Eğer sanatçı bunu samimi- yetle yapıyorsa farklılığı da zamanla elde edecektir. A A Aşağıdakilerden hangisi bu sözleri söyleyen bir sanatçının düşüncesi olabilir? A) Toplumda söz sahibi olan sanatçıların en belir- gin özellikleri, özgünlüğü elde edebilmiş olma- larıdır. B) Özgünlüğü elde etme mücadelesi veren bazı yazarlar, zamanla gerçek amaçlarından uzak- laşırlar. C) Sanatçı, dile getirmek istediği düşüncelerini hangi yolla ortaya koyarsa koysun, hep kendisi olmayı hedeflemelidir. D) Sanat dünyasında, her bir sanatçı yeni sanatçı- ların elinden tutmalıdır. E) Bir şair, kendi kültürünün ve kendi milletinin sesi olmayı hedef olarak görmemelidir.
2. Haminnesi Tahtakale'de, tuzcuda çalışıyormuş. Annesi-
nin eczaneden kazandığıyla kıt kanaat geçiniyorlarmış
ama şu son zamlar olmasa. Çaresiz, okulu beşten bırakıp
annesiyle haminnesinin kazançlarına bir şeyler katabil-
mek, hiç olmazsa üç yaş küçüğüyle kendisinin okul mas-
raflarını çıkarabilmek yolunu tutmuş, gazete satıcılığına
başlamıştı. Mevsim bahara dönmüştü ama gene de çok
soğuktu.
Bu parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söy-
lenemez?
A) Günlük yaşama ait unsurlara yer verilmiştir.
B) Metin, dönemin toplumsal ve ekonomik yaşamına ışık
tutmaktadır.
C) Metnin teması geçim sıkıntısıdır.
Dzetleme tekniğinden faydalanmıştır.
Kahraman anlatıcının bakış açısıyla yazılmıştır.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
2. Haminnesi Tahtakale'de, tuzcuda çalışıyormuş. Annesi- nin eczaneden kazandığıyla kıt kanaat geçiniyorlarmış ama şu son zamlar olmasa. Çaresiz, okulu beşten bırakıp annesiyle haminnesinin kazançlarına bir şeyler katabil- mek, hiç olmazsa üç yaş küçüğüyle kendisinin okul mas- raflarını çıkarabilmek yolunu tutmuş, gazete satıcılığına başlamıştı. Mevsim bahara dönmüştü ama gene de çok soğuktu. Bu parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söy- lenemez? A) Günlük yaşama ait unsurlara yer verilmiştir. B) Metin, dönemin toplumsal ve ekonomik yaşamına ışık tutmaktadır. C) Metnin teması geçim sıkıntısıdır. Dzetleme tekniğinden faydalanmıştır. Kahraman anlatıcının bakış açısıyla yazılmıştır.
Eğitimin amaçları üzerine düşünüldüğünde konuya çok
yönlü yaklaşılması gerektiği görülür. Eğitimin genel
amacı, genç kuşağın yetenekleri doğrultusunda
yetişmesine yardım etmektir. Insan biyo-psiko-
sosyokültürel bir varlık olduğuna göre bireye; biyolojik,
psikolojik, sosyal ve kültürel açıdan yardım edilmesi
gereği açıktır. Dolayısıyla eğitim yalnızca eğitim
kuramlarının işi olmaktan çıkar; ailenin, anne-babanın
yani yetişkinlerin, toplumun da çocuk eğitimi konusunda
aydınlatılması önem kazanır. Bu yardımlar dışında
gerektiğinde psikolojik yardımların alınabilmesi için
ana-baba okullarına ve grup çalışmalarına da ihtiyaç
vardır.
6.
Bu parçadan aşağıdakilerin hangisine ulaşılabilir?
A) Eğitimin amaçları doğrultusunda hareket edilmemesi
eğitime zarar verir.
B) Eğitimde okulların yanı sıra aile ve çevrenin de önemli
bir etkisi vardır.
C) Okul gruplarında psikolojik eğitimlerin verilmesi
eğitimi olumlu etkiler.
D) Sosyal açıdan gelişmiş toplumlarda bireyin.
eğitiminde toplumun tüm bileşenleri etkili olur.
E) Anne babaların çocuk eğitiminde etkili olması
eğitimin amacıdır.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Eğitimin amaçları üzerine düşünüldüğünde konuya çok yönlü yaklaşılması gerektiği görülür. Eğitimin genel amacı, genç kuşağın yetenekleri doğrultusunda yetişmesine yardım etmektir. Insan biyo-psiko- sosyokültürel bir varlık olduğuna göre bireye; biyolojik, psikolojik, sosyal ve kültürel açıdan yardım edilmesi gereği açıktır. Dolayısıyla eğitim yalnızca eğitim kuramlarının işi olmaktan çıkar; ailenin, anne-babanın yani yetişkinlerin, toplumun da çocuk eğitimi konusunda aydınlatılması önem kazanır. Bu yardımlar dışında gerektiğinde psikolojik yardımların alınabilmesi için ana-baba okullarına ve grup çalışmalarına da ihtiyaç vardır. 6. Bu parçadan aşağıdakilerin hangisine ulaşılabilir? A) Eğitimin amaçları doğrultusunda hareket edilmemesi eğitime zarar verir. B) Eğitimde okulların yanı sıra aile ve çevrenin de önemli bir etkisi vardır. C) Okul gruplarında psikolojik eğitimlerin verilmesi eğitimi olumlu etkiler. D) Sosyal açıdan gelişmiş toplumlarda bireyin. eğitiminde toplumun tüm bileşenleri etkili olur. E) Anne babaların çocuk eğitiminde etkili olması eğitimin amacıdır.
B
ücü
CYPE
TYT DENEME SINAVI
Alt
B
Çiftçi için en etkili örgütlenme modeli kuşkusuz kooperatiftir.
Türkiye'de tarımsal kooperatif sayısı fazla fakat bu kooperatif-
lerin üye sayısı oldukça düşüktür. Bunun başlıca nedenlerinden
biri kamunun kooperatifleşmeye olumsuz bakışıdır. Üretici ve
yetiştirici birliği gibi oluşumlar da çiftçinin kafasını karıştırmakta
ve kooperatifleşmeyi olumsuz etkilemektedir. Bu durum da ülke-
mizdeki tarımsal faaliyetlerin zarar görmesine neden olmaktadır.
. 2011 genel tarım sayımına göre Türkiye'de iki hektardan küçük
tarım işletmelerinin oranı %33,4, bunların işlenen topraklardan
aldıkları pay ise %5,4'tür. Buna karşılık elli hektardan büyük
işletmelerin oranı %0,8 ve işlenen topraklardan aldıkları pay
%11,4'tür. Ülkemizdeki topraksız çiftçi sayısı da oldukça fazladır
ve tüm bunlar dengesiz toprak dağılımına sebebiyet vererek ülke
tarımını sekteye uğratmaktadır.
7. Bir milyon
sonraki re
istediğiniz
da şöyle
kalmadın
başlama
anlarsın
en iyiye
Bu iki parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenebilir?
A) Farklı görüşlerin aslında birbirini desteklediğini göstermektedirler.
B) Ikr farklı konuya ilişkin ortak bir görüş olduğunu vurgulamakta-
dırlar.
C) Aynı olguyu farklı yönleriyle değerlendirip ele almaktadırlar.
D) Farklı düşünceleri pekiştirmeye yönelik örnekler sunmaktadırlar.
Farklı üsluplar kullansalar da konuyu benzer nedenlerle açıkla-
maktadırlar.
Aşağıc
birine
A) Ins
ba
B) G
S
C) H
9
IT
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
B ücü CYPE TYT DENEME SINAVI Alt B Çiftçi için en etkili örgütlenme modeli kuşkusuz kooperatiftir. Türkiye'de tarımsal kooperatif sayısı fazla fakat bu kooperatif- lerin üye sayısı oldukça düşüktür. Bunun başlıca nedenlerinden biri kamunun kooperatifleşmeye olumsuz bakışıdır. Üretici ve yetiştirici birliği gibi oluşumlar da çiftçinin kafasını karıştırmakta ve kooperatifleşmeyi olumsuz etkilemektedir. Bu durum da ülke- mizdeki tarımsal faaliyetlerin zarar görmesine neden olmaktadır. . 2011 genel tarım sayımına göre Türkiye'de iki hektardan küçük tarım işletmelerinin oranı %33,4, bunların işlenen topraklardan aldıkları pay ise %5,4'tür. Buna karşılık elli hektardan büyük işletmelerin oranı %0,8 ve işlenen topraklardan aldıkları pay %11,4'tür. Ülkemizdeki topraksız çiftçi sayısı da oldukça fazladır ve tüm bunlar dengesiz toprak dağılımına sebebiyet vererek ülke tarımını sekteye uğratmaktadır. 7. Bir milyon sonraki re istediğiniz da şöyle kalmadın başlama anlarsın en iyiye Bu iki parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A) Farklı görüşlerin aslında birbirini desteklediğini göstermektedirler. B) Ikr farklı konuya ilişkin ortak bir görüş olduğunu vurgulamakta- dırlar. C) Aynı olguyu farklı yönleriyle değerlendirip ele almaktadırlar. D) Farklı düşünceleri pekiştirmeye yönelik örnekler sunmaktadırlar. Farklı üsluplar kullansalar da konuyu benzer nedenlerle açıkla- maktadırlar. Aşağıc birine A) Ins ba B) G S C) H 9 IT
21. Faust, Goethe'nin yazarlık yaşamının altmış beş yıllık
emeğini alarak haklı bir üne kavuşmuş en önemli yapıtıdır.
Ruhsal özgürlüğe ulaşmanın maddi arzulardan sıyrılmak ve
bencil olmamakla mümkün olabileceği fikrini işlediği bu ya-
pit, yazarın sanatının da doruk noktasıdır. İnsanın şeytanla
vardığı bir anlaşma ve bunun sonuçları üzerine kurulu bu
yapıtıyla Goethe'ye yeniden hayranlık duyacak ve bu yapı-
tın, yazarın altmış beş yıllık emeğine değdiğini göreceksi-
niz.
Bu parçadan hareketle Faust romanı ile ilgili aşağıdaki-
lerin hangisi söylenemez?
A) Sanatçısının en seçkin ve üstün yapıtı olduğu
B) Neredeyse bir ömür süren bir süreçte tamamlandığı.
C) İnançla ilgili bazı ögelere yer verdiği
D) Bir tezi savunmak gibi bir hedefinin olduğu
E) Benzerlerinin çokluğuna karşın üstün olduğu
23.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
21. Faust, Goethe'nin yazarlık yaşamının altmış beş yıllık emeğini alarak haklı bir üne kavuşmuş en önemli yapıtıdır. Ruhsal özgürlüğe ulaşmanın maddi arzulardan sıyrılmak ve bencil olmamakla mümkün olabileceği fikrini işlediği bu ya- pit, yazarın sanatının da doruk noktasıdır. İnsanın şeytanla vardığı bir anlaşma ve bunun sonuçları üzerine kurulu bu yapıtıyla Goethe'ye yeniden hayranlık duyacak ve bu yapı- tın, yazarın altmış beş yıllık emeğine değdiğini göreceksi- niz. Bu parçadan hareketle Faust romanı ile ilgili aşağıdaki- lerin hangisi söylenemez? A) Sanatçısının en seçkin ve üstün yapıtı olduğu B) Neredeyse bir ömür süren bir süreçte tamamlandığı. C) İnançla ilgili bazı ögelere yer verdiği D) Bir tezi savunmak gibi bir hedefinin olduğu E) Benzerlerinin çokluğuna karşın üstün olduğu 23.
yıl ön-
l, tarih
dolu'da
. Ana-
düşün-
yecek-
küpler
Dinsel
tmayı
i olan
ar ve
anım
rami-
rede
tiyaç
ekli-
$ ve
ları-
kan
?
aş-
nin
bir
B
to
1
AYDIN YAYINLARI
31. Sinemanın bir anlamda görsel bir sanat olduğunu unutma-
yan yönetmenler, alana müdahalenin ne olduğunu iyi bilirler.
Şöyle ki ressamın tuvalinde sergilediği kompozisyonu renksel
ve biçimsel olarak düzenleme şansı vardır. Bunun anlamı ise
şudur: Biçimsel değerler uğruna fotografik gerçeklik feda edi-
lebilir. Elbette buradaki amaç, denge sağlamaktır. Plastik sa-
natlarda gerçekleşebilen bu dengenin, kameranın vizöründe
de var olmasını bekleyen bir anlayıştan söz ediyoruz. Sine-
mada görsel yapı bu özelliklerle gerçekleşir. Yani her karedeki
resimsel denge bir anlamda sürekli yinelenen bir tablodur. Bu
tabloyu da düzenleme şansı vardır. Bu olanak bazen kostüm
ve renk tasarımı, bazen figürsel düzenleme, bazen de alanda-
ki biçimlerin birbiriyle ilişkisini sağlamak şeklinde gerçekleşir.
Bu parçadan
B
TYT Deneme Sınavı - 5
1. Sahneyi nasıl düzenleyeceklerini iyi bilen yönetmenler,
sinemanın görsel bir sanat olduğunu bilir.
II. Resim sanatında, sinemadan farklı olarak, biçimsel de-
ğerler gerçekçilikten önde tutulabilir.
IH. Sinemada görsel yapı, alan içindeki formların birbiriyle
uyumlu hâle getirilmesiyle gerçekleştirilebilir.
yargılarından hangileri çıkarılamaz?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
32.Sef: mü
D) I ve III
E) I, II ve III
C) Yalnız III
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
yıl ön- l, tarih dolu'da . Ana- düşün- yecek- küpler Dinsel tmayı i olan ar ve anım rami- rede tiyaç ekli- $ ve ları- kan ? aş- nin bir B to 1 AYDIN YAYINLARI 31. Sinemanın bir anlamda görsel bir sanat olduğunu unutma- yan yönetmenler, alana müdahalenin ne olduğunu iyi bilirler. Şöyle ki ressamın tuvalinde sergilediği kompozisyonu renksel ve biçimsel olarak düzenleme şansı vardır. Bunun anlamı ise şudur: Biçimsel değerler uğruna fotografik gerçeklik feda edi- lebilir. Elbette buradaki amaç, denge sağlamaktır. Plastik sa- natlarda gerçekleşebilen bu dengenin, kameranın vizöründe de var olmasını bekleyen bir anlayıştan söz ediyoruz. Sine- mada görsel yapı bu özelliklerle gerçekleşir. Yani her karedeki resimsel denge bir anlamda sürekli yinelenen bir tablodur. Bu tabloyu da düzenleme şansı vardır. Bu olanak bazen kostüm ve renk tasarımı, bazen figürsel düzenleme, bazen de alanda- ki biçimlerin birbiriyle ilişkisini sağlamak şeklinde gerçekleşir. Bu parçadan B TYT Deneme Sınavı - 5 1. Sahneyi nasıl düzenleyeceklerini iyi bilen yönetmenler, sinemanın görsel bir sanat olduğunu bilir. II. Resim sanatında, sinemadan farklı olarak, biçimsel de- ğerler gerçekçilikten önde tutulabilir. IH. Sinemada görsel yapı, alan içindeki formların birbiriyle uyumlu hâle getirilmesiyle gerçekleştirilebilir. yargılarından hangileri çıkarılamaz? A) Yalnız I B) Yalnız II 32.Sef: mü D) I ve III E) I, II ve III C) Yalnız III
AYDI
7
25. Hikâye anlatıcısı; yaşanan, yaşanabilen veya yaşanacak
olan olay veya olaylardan beslenir. Bu açıdan o, yaşamsal
bir deneyimi aktardığı ve başkalarıyla paylaştığı için geçmiş
ile gelecek arasında bir köprüdür. Bu yönüyle hikâye anlatı-
CISI, roman yazarının aksine ortak bir düşünce sürecini ge-
çirmiş olur. Ortak yaşamın ögeleri, herkesin benimsediği ve
kabul gördüğü ilkeler håline gelir. Dolayısıyla her birey, bu
hikâyeleri rahatlıkla benimser ve herkes, anlatılan hikâyede
kendinden bir parça bulur ve dinlediklerini başka kişilere de
aktarmış olur. Bütün hikâye anlatıcılarının beslendiği kay-
nak, ağızdan ağıza aktarılan deneyimdir. Bu aktarımda baş-
ka bir zihnin de katkısı olabilir. Bu durum; hikâye anlatımının
en güçlü yönüdür çünkü her hikâye, açık veya kapalı bir şe-
kilde yararlı bir ahlak dersi, bir nasihat içerir.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur?
A) Benzetme
C) Gerekçe
B) Öznellik
D) Örnekleme
E) Karşılaştırma
Diğer sayfaya geçiniz.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
AYDI 7 25. Hikâye anlatıcısı; yaşanan, yaşanabilen veya yaşanacak olan olay veya olaylardan beslenir. Bu açıdan o, yaşamsal bir deneyimi aktardığı ve başkalarıyla paylaştığı için geçmiş ile gelecek arasında bir köprüdür. Bu yönüyle hikâye anlatı- CISI, roman yazarının aksine ortak bir düşünce sürecini ge- çirmiş olur. Ortak yaşamın ögeleri, herkesin benimsediği ve kabul gördüğü ilkeler håline gelir. Dolayısıyla her birey, bu hikâyeleri rahatlıkla benimser ve herkes, anlatılan hikâyede kendinden bir parça bulur ve dinlediklerini başka kişilere de aktarmış olur. Bütün hikâye anlatıcılarının beslendiği kay- nak, ağızdan ağıza aktarılan deneyimdir. Bu aktarımda baş- ka bir zihnin de katkısı olabilir. Bu durum; hikâye anlatımının en güçlü yönüdür çünkü her hikâye, açık veya kapalı bir şe- kilde yararlı bir ahlak dersi, bir nasihat içerir. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Benzetme C) Gerekçe B) Öznellik D) Örnekleme E) Karşılaştırma Diğer sayfaya geçiniz.
13. Şimdilerde konuşmasına ciddiyet, kanaatlerine derinlik,
saptama ve çözümlerine kesinlik kazandırmak isteyen
herkes, yerli yersiz, satır aralarını okumaktan söz ediyor;
bir yönüyle kendi zihinsel kuraklıklarına dönemin bu çeşit
gözde sözleriyle perspektif kazandırmaya çalışıyor.
Bu cümledeki altı çizili sözü anlamca karşılayabilecek
bir kullanım aşağıdakilerin hangisinde vardır?
A) Düşünce kıtlığının olduğu dönemlerde, ortaya atılan
her söz büyük övgüyle karşılanıyor.
B) Güzel bir dünya, insan zihninin kıvrımlarında yeşeren
düşüncelerle kurulacak.
C) Düşünsel buluşlara imza atamayan insanların ülke
kaderinde söz sahibi olması beklenemez.
D) Konu bulma sıkıntısı yaşayan yazarların kendilerini
tekrar etmesi alışılmış bir durumdur.
karekök & dakika
E) Kültürel değişimin nabzını tutma, sanat eserlerindeki
güncelliğin yegâne yoludur.
6
15. C
li
ä
k
r
y
a
S
F
S
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
13. Şimdilerde konuşmasına ciddiyet, kanaatlerine derinlik, saptama ve çözümlerine kesinlik kazandırmak isteyen herkes, yerli yersiz, satır aralarını okumaktan söz ediyor; bir yönüyle kendi zihinsel kuraklıklarına dönemin bu çeşit gözde sözleriyle perspektif kazandırmaya çalışıyor. Bu cümledeki altı çizili sözü anlamca karşılayabilecek bir kullanım aşağıdakilerin hangisinde vardır? A) Düşünce kıtlığının olduğu dönemlerde, ortaya atılan her söz büyük övgüyle karşılanıyor. B) Güzel bir dünya, insan zihninin kıvrımlarında yeşeren düşüncelerle kurulacak. C) Düşünsel buluşlara imza atamayan insanların ülke kaderinde söz sahibi olması beklenemez. D) Konu bulma sıkıntısı yaşayan yazarların kendilerini tekrar etmesi alışılmış bir durumdur. karekök & dakika E) Kültürel değişimin nabzını tutma, sanat eserlerindeki güncelliğin yegâne yoludur. 6 15. C li ä k r y a S F S
ULARI
say!"
tam
Kon-
dik-
Ken
pile
Ji
ALES 2021 (3. SINAV) SORULARI
29-30. soruları aşağıdaki parçaya
göre cevaplayınız.
Peyami Safa'nın Matmazel Noraliya'nın
Koltuğu adlı eseri, dünyamıza mistik ve
metafizik kabullerle bakmayı teklif eden bir
romandır. Romanın başkişisi Ferit'in yaşa-
dıkları, onu hakikati aramaya zorlar. Kitap-
ta bakış açısını temellendirmek için okura
ana planda sunulan da bu hakikat arayışı-
dir. Her şeyden önce-okurun da kahra- '
mandaki şaşkınlığı ve merakı hissetmesi
ve zihninde beliren sorulara cevap araması
istenir ki okur, romanın tezine ilgi duysun.
Yazar bu amaçla Ferit'i yansıtıcı merkez
olarak alır ve alışılmışın aksine romani
anlatıcının ağzından değil, Ferit'in zihnin-
den okura sunar. Zaman zaman karşımıza
çıkan anlatıcı da her şeyi bilen hâkim
rolünden büyük ölçüde vazgeçmiş ve Y
öyküyü kahramanına emanet etmiştir.
Sonuçta okur; dünyaya kahramanla bera- G
ber baktığı, her şeyi onun açısından görüp 1
dinlediği ve düşüncelerini bütün çıplaklığı Y
ile bildiği için kendisini onun yerine koyar.
Iç dünyasına girdiği Ferit'e ivice yaklaşır ve
onun karşısına çıkan sorunlarla sanki
kendi karşılaşmış gibi olur.
A
R
A
Y
I
N
E
V
i
29.
203
Bu parçadan Matmazel Noraliya'nın
Koltuğu adlı romanla ilgili aşağıdaki-
lerin hangisine ulaşılamaz?
A) Yaşanılan dünyanın gerçeklerin-
den uzak bir karakterin konu edil-
diğine
B) Okurla bağını ilgi ve merak ekse-
ninde kurmaya çalıştığına
C) Aşina olunanın dışında bir yazma
tavrıyla kaleme alındığına
D) Anlatıcısının bilinçli olarak her şe-
yin farkında olmaktan uzak dur-
duğuna
E) Okura, olaylara kahramanın gö-
zünden bakma fırsatı tanıdığına
30. Bu parçanın yazarının yansıtıcı
merkez" ifadesini kullanma amacı
aşağıdakilerden hangisi olabilir?
A) Okurun, kendi başından geçenler
le romanda anlatılanlar arasında
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
ULARI say!" tam Kon- dik- Ken pile Ji ALES 2021 (3. SINAV) SORULARI 29-30. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Peyami Safa'nın Matmazel Noraliya'nın Koltuğu adlı eseri, dünyamıza mistik ve metafizik kabullerle bakmayı teklif eden bir romandır. Romanın başkişisi Ferit'in yaşa- dıkları, onu hakikati aramaya zorlar. Kitap- ta bakış açısını temellendirmek için okura ana planda sunulan da bu hakikat arayışı- dir. Her şeyden önce-okurun da kahra- ' mandaki şaşkınlığı ve merakı hissetmesi ve zihninde beliren sorulara cevap araması istenir ki okur, romanın tezine ilgi duysun. Yazar bu amaçla Ferit'i yansıtıcı merkez olarak alır ve alışılmışın aksine romani anlatıcının ağzından değil, Ferit'in zihnin- den okura sunar. Zaman zaman karşımıza çıkan anlatıcı da her şeyi bilen hâkim rolünden büyük ölçüde vazgeçmiş ve Y öyküyü kahramanına emanet etmiştir. Sonuçta okur; dünyaya kahramanla bera- G ber baktığı, her şeyi onun açısından görüp 1 dinlediği ve düşüncelerini bütün çıplaklığı Y ile bildiği için kendisini onun yerine koyar. Iç dünyasına girdiği Ferit'e ivice yaklaşır ve onun karşısına çıkan sorunlarla sanki kendi karşılaşmış gibi olur. A R A Y I N E V i 29. 203 Bu parçadan Matmazel Noraliya'nın Koltuğu adlı romanla ilgili aşağıdaki- lerin hangisine ulaşılamaz? A) Yaşanılan dünyanın gerçeklerin- den uzak bir karakterin konu edil- diğine B) Okurla bağını ilgi ve merak ekse- ninde kurmaya çalıştığına C) Aşina olunanın dışında bir yazma tavrıyla kaleme alındığına D) Anlatıcısının bilinçli olarak her şe- yin farkında olmaktan uzak dur- duğuna E) Okura, olaylara kahramanın gö- zünden bakma fırsatı tanıdığına 30. Bu parçanın yazarının yansıtıcı merkez" ifadesini kullanma amacı aşağıdakilerden hangisi olabilir? A) Okurun, kendi başından geçenler le romanda anlatılanlar arasında