Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

6.
BENIM HOCAM
Sanat yaratmaktır, yaratmaksa ancak hürlükle olur.
Gerçek sanatçı, eserini şu veya bu yasanın baskısı
altında yaratmaz; yaratamaz. Onun kaleminde veya fir-
çasında kendini hissettiren tek baskı, kendi duyguları ve
düşünceleridir; bunlara biçim vermedikçe rahata kavu-
şamaz. Sanatçıya, öyle veya böyle yazacaksın, şunları
veya bunları anlatacaksın denildiği gün ne sanattan ne de
sanatçıdan eser kalır. Oysaki sanat, iç hürlüğün sonucu
olursa hem sanat hem de toplum kazanır.
Bu parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söy-
lenemez?
Yalınlık, duruluk, akıcılık ilkelerine bağlı kalınarak
kaleme alınmıştır.
B) Karşılaştırmalardan yararlanılarak anlam güçlendiril-
miştir.
Tartışmacı anlatım biçiminden yararlanılmıştır.
Okuyucuya izlenim kazandırma amacını taşımaktadır.
Koşul cümlelerine yer verilmiştir.
E
9.
4
S
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
6. BENIM HOCAM Sanat yaratmaktır, yaratmaksa ancak hürlükle olur. Gerçek sanatçı, eserini şu veya bu yasanın baskısı altında yaratmaz; yaratamaz. Onun kaleminde veya fir- çasında kendini hissettiren tek baskı, kendi duyguları ve düşünceleridir; bunlara biçim vermedikçe rahata kavu- şamaz. Sanatçıya, öyle veya böyle yazacaksın, şunları veya bunları anlatacaksın denildiği gün ne sanattan ne de sanatçıdan eser kalır. Oysaki sanat, iç hürlüğün sonucu olursa hem sanat hem de toplum kazanır. Bu parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söy- lenemez? Yalınlık, duruluk, akıcılık ilkelerine bağlı kalınarak kaleme alınmıştır. B) Karşılaştırmalardan yararlanılarak anlam güçlendiril- miştir. Tartışmacı anlatım biçiminden yararlanılmıştır. Okuyucuya izlenim kazandırma amacını taşımaktadır. Koşul cümlelerine yer verilmiştir. E 9. 4 S
Belki de en büyük savaşları kendi içimizde yaşıyo-
ruz, arzularımız korkularımızla çarpışıyor, özlem-
lerimiz kuşkularımızla vuruşuyor, hayallerimiz acı
tecrübelerimizin bize kurduğu pusulara düşüyor,
mutluluğa doğru coşkulu bir koşu tutturma isteği en
olmadık anda kaçıp gidecek huzurun ihanetinden
endişeleniyor. Özgürlüğe kendimizi bir boşluğa bi-
rakır gibi bırakma dürtüsü, bizim özgürlüğümüzün
bir başkasının esaretine yol açacağı tedirginliğiyle
bıçaklanıyor, başkasının esaretiyle kuşatılmışken
biz özgür olabilir miyiz sorusu, büyüyor içimizde.
Bu paragraftan aşağıdaki yargılardan hangisi-
ne ulaşılamaz?
A Ozgürlük, başkasının etkisindeyken özgürlüğü
sorgulamakla başlar.
B) Insanlar acı deneyimlerinden dolayı hayallerin-
den çekinir.
iç dünyamızda duygularımız arasında bir sa-
vaş sürmektedir.
Bir gün huzursuz olma düşüncesi insanı mutlu-
Nuktan uzaklaştırır.
E) Özgürlük, başkasının esareti altına girme endi-
şesiyle engellenir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Belki de en büyük savaşları kendi içimizde yaşıyo- ruz, arzularımız korkularımızla çarpışıyor, özlem- lerimiz kuşkularımızla vuruşuyor, hayallerimiz acı tecrübelerimizin bize kurduğu pusulara düşüyor, mutluluğa doğru coşkulu bir koşu tutturma isteği en olmadık anda kaçıp gidecek huzurun ihanetinden endişeleniyor. Özgürlüğe kendimizi bir boşluğa bi- rakır gibi bırakma dürtüsü, bizim özgürlüğümüzün bir başkasının esaretine yol açacağı tedirginliğiyle bıçaklanıyor, başkasının esaretiyle kuşatılmışken biz özgür olabilir miyiz sorusu, büyüyor içimizde. Bu paragraftan aşağıdaki yargılardan hangisi- ne ulaşılamaz? A Ozgürlük, başkasının etkisindeyken özgürlüğü sorgulamakla başlar. B) Insanlar acı deneyimlerinden dolayı hayallerin- den çekinir. iç dünyamızda duygularımız arasında bir sa- vaş sürmektedir. Bir gün huzursuz olma düşüncesi insanı mutlu- Nuktan uzaklaştırır. E) Özgürlük, başkasının esareti altına girme endi- şesiyle engellenir.
Çocukların her şeye kolaylıkla inanmaları nedeniyle onlara
yönelik reklamların satın alma davranışı oluşturma gücü.
yetişkinlere yönelik reklamlarınkine göre oldukça yüksektir.
Çocuklar bir kez bile görmüş olsalar reklamın içeriğini hatırla-
yabilir ve o ürünü alma isteği duyabilirler. Ayrıca, tekrarlanan
reklamlar çocuğun ürünle ilgili isteğinin güçlenmesine neden
olabilir. Özellikle çocukların özdeşleşmek istediği bir süper
kahraman, çizgi film ya da oyun karakteri kullanılarak yapılan
reklamlar, özendirici içerikler ve doğru olmayan bilgilerle ço-
cuk zihninde ürünle ilgili gerçek dışı ve yanlış imajların oluş-
ması için yeterlidir. Örneğin, reklamını seyrettiği çok şekerli
ya da yağlı atıştırmalıklar yenmesi gereken, kendisi için uy-
gun ürünler olarak çocuğun zihnine yerleşebilir ya da çocuk,
yaşına uygun olmadığı hâlde reklamda gördüğü oyuncağı
israrla alma isteği duyabilir.
Aşağıdaki sorulardan hangisi çocukların, reklamı yapılan
ürünle ilgili olarak verilen mesajları sorgulama becerileri-
ni geliştirmeye yöneliktir?.
A) Sana bu şekerden almazsak üzülür müsün?
B) Kahvak için artık reklamda gördüğümüz peynirden mi al-
sak?
C) Televizyonda gördüğün robot adam ile senin robotun bir-
birine benzemiyor mu?
D) Daha önce aldığımız örümcek adam kostümünü beğen-
medin mi?
E Bu çikolatayı yiyerek süper güç kazanan arkadaşın var mı?
(2010-ALES)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Çocukların her şeye kolaylıkla inanmaları nedeniyle onlara yönelik reklamların satın alma davranışı oluşturma gücü. yetişkinlere yönelik reklamlarınkine göre oldukça yüksektir. Çocuklar bir kez bile görmüş olsalar reklamın içeriğini hatırla- yabilir ve o ürünü alma isteği duyabilirler. Ayrıca, tekrarlanan reklamlar çocuğun ürünle ilgili isteğinin güçlenmesine neden olabilir. Özellikle çocukların özdeşleşmek istediği bir süper kahraman, çizgi film ya da oyun karakteri kullanılarak yapılan reklamlar, özendirici içerikler ve doğru olmayan bilgilerle ço- cuk zihninde ürünle ilgili gerçek dışı ve yanlış imajların oluş- ması için yeterlidir. Örneğin, reklamını seyrettiği çok şekerli ya da yağlı atıştırmalıklar yenmesi gereken, kendisi için uy- gun ürünler olarak çocuğun zihnine yerleşebilir ya da çocuk, yaşına uygun olmadığı hâlde reklamda gördüğü oyuncağı israrla alma isteği duyabilir. Aşağıdaki sorulardan hangisi çocukların, reklamı yapılan ürünle ilgili olarak verilen mesajları sorgulama becerileri- ni geliştirmeye yöneliktir?. A) Sana bu şekerden almazsak üzülür müsün? B) Kahvak için artık reklamda gördüğümüz peynirden mi al- sak? C) Televizyonda gördüğün robot adam ile senin robotun bir- birine benzemiyor mu? D) Daha önce aldığımız örümcek adam kostümünü beğen- medin mi? E Bu çikolatayı yiyerek süper güç kazanan arkadaşın var mı? (2010-ALES)
22231285
20
34. Muhabir:
Yönetmen:
İlk
Kendimi sürekli çok fazla konudan konuya atla
yan ve bu yüzden asla ne istediğini bulamayacak biri
gibi görürdüm eskiden. Hayatın akışında, filmlerin ha-
yatımızdaki her şeyin toplamı olduğunu fark ettim.
filmimi çekip eve gittiğimde 1 hafta boyunca günde
sadece 3-4 saat uyuduğumu ve bunu fark edemeye
cek kadar konsantrasyonumun yüksek olduğunu fark
ettim. Kolumda serum olsa da doğru bir yere evrildi-
ğimi hissetmek güzeldi.
Muhabir:
(1)----
Yönetmen:
- Film yaparken bir cinsiyetim yok. Her durumdaki
kadını da erkeği de yansıtmak benim işim. Kadın yönet-
men olmak konusuna iki şekilde değinebileceğimi dü-
şünüyorum. Bir tanesi kadınlan küçümseyip onları salt
"küçük pembe dünyalarını yansıttıklan için hoş karşıla-
yan bakış. Bu anlamda ikinciye geçersem kadın yönet-
men sıfatını çok aşağılayıcı buluyorum. Kadın bir yönet-
men olabilmekten ve kadınların hikâyelerini onları sığ-
laştırmadan anlatabildiğim zaman da mutlu oluyorum.
Bu diyalogda boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden
hangisi sırasıyla getirilmelidir?
A) 1. Eğitim sistemimiz gelecek tercihlerinizi etkiledi
mi?
II. Kadın yönetmenlerin geleceği hakkında neler
söyleyebilirsiniz?
B) I. Yönetmenlik fikri hayatınızda nasıl gelişti?
II. Filmin sadece kadınlardan oluşan dünyası üze-
rine neler söylemek istersiniz?
C) I. Yönetmen olabilmek için ülkemizde neyi doğru
yapmak gerekiyor?
II. Kadınların sinema sektöründeki yerini nasıl gö-
rüyorsunuz?
D) I. Yönetmen olarak çocukluk hayalinizi gerçekleş-
tirebildiğinizi söyleyebilir miyiz?
II. Erkeklerin egemen olduğu bir alanda çalışmak
size neler hissettiriyor?
E) I. Eğitim sisteminin hangi aşamasında yönetmen
olmaya karar verdiniz?
II. Bu alanı seçerken ilham aldığınız kadınlar oldu
mu?
10
Yurt dışı seyahatlerinde daha önce
veya resimlerinden aşina olduğum
ni görüp hayranlıkla fotoğraflamış
Doğu seyahatlerinde veya tropik-s
larında bulunan ülkelerde gördüğ
Türkiye'de
üretiminin mümkün olu
ce ansiklopedik bilgilere dayana
se deneme çalışmalarında buluna
doğru yöntem olsa gerek. Bu ağa
dagaskar bademi, bilimsel adi ile
Çiçekli bitkiler şubesinin combrem
bu ağaç türü 10 ila 20 metre bow
pe tacı genişliğine ulaşabilir. Or
olmasına rağmen, Türkiye'de ür
pıldığı Antalya ilinde kışın yapr
ila 5 santimetre uzunluğunda,
nişliğinde yaprakları vardır. İsr
ceği gibi orijini Madagaskar ola
si ve gövdeden katmanlar hali
pisi ile dikkat çeker.
35. Bu parçadan hareketle "Ma
gili aşağıdakilerden hangis
A) Türkiye'de yetiştirilmesin
B) Uzak Doğu'dan Türkiye'
C) Üretim çalışmalarının Te
rinde gerçekleştirildiğine
D) Sabit bir fiziksel özelliğ
E) Türkiye'de farklı özellik
36. Bu parçadan hareketle ag
lenebilir?
A) Her bitkinin kendi ikli
memesi gerektiği
B) Türkiye'nin iklim çeşit
dığı
C) Her bitkinin, başka il
le, her iklim kuşağın
D) Egzotik bitkilerin ge
duğu
E) Son yıllarda kuraklığ
diği
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
22231285 20 34. Muhabir: Yönetmen: İlk Kendimi sürekli çok fazla konudan konuya atla yan ve bu yüzden asla ne istediğini bulamayacak biri gibi görürdüm eskiden. Hayatın akışında, filmlerin ha- yatımızdaki her şeyin toplamı olduğunu fark ettim. filmimi çekip eve gittiğimde 1 hafta boyunca günde sadece 3-4 saat uyuduğumu ve bunu fark edemeye cek kadar konsantrasyonumun yüksek olduğunu fark ettim. Kolumda serum olsa da doğru bir yere evrildi- ğimi hissetmek güzeldi. Muhabir: (1)---- Yönetmen: - Film yaparken bir cinsiyetim yok. Her durumdaki kadını da erkeği de yansıtmak benim işim. Kadın yönet- men olmak konusuna iki şekilde değinebileceğimi dü- şünüyorum. Bir tanesi kadınlan küçümseyip onları salt "küçük pembe dünyalarını yansıttıklan için hoş karşıla- yan bakış. Bu anlamda ikinciye geçersem kadın yönet- men sıfatını çok aşağılayıcı buluyorum. Kadın bir yönet- men olabilmekten ve kadınların hikâyelerini onları sığ- laştırmadan anlatabildiğim zaman da mutlu oluyorum. Bu diyalogda boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi sırasıyla getirilmelidir? A) 1. Eğitim sistemimiz gelecek tercihlerinizi etkiledi mi? II. Kadın yönetmenlerin geleceği hakkında neler söyleyebilirsiniz? B) I. Yönetmenlik fikri hayatınızda nasıl gelişti? II. Filmin sadece kadınlardan oluşan dünyası üze- rine neler söylemek istersiniz? C) I. Yönetmen olabilmek için ülkemizde neyi doğru yapmak gerekiyor? II. Kadınların sinema sektöründeki yerini nasıl gö- rüyorsunuz? D) I. Yönetmen olarak çocukluk hayalinizi gerçekleş- tirebildiğinizi söyleyebilir miyiz? II. Erkeklerin egemen olduğu bir alanda çalışmak size neler hissettiriyor? E) I. Eğitim sisteminin hangi aşamasında yönetmen olmaya karar verdiniz? II. Bu alanı seçerken ilham aldığınız kadınlar oldu mu? 10 Yurt dışı seyahatlerinde daha önce veya resimlerinden aşina olduğum ni görüp hayranlıkla fotoğraflamış Doğu seyahatlerinde veya tropik-s larında bulunan ülkelerde gördüğ Türkiye'de üretiminin mümkün olu ce ansiklopedik bilgilere dayana se deneme çalışmalarında buluna doğru yöntem olsa gerek. Bu ağa dagaskar bademi, bilimsel adi ile Çiçekli bitkiler şubesinin combrem bu ağaç türü 10 ila 20 metre bow pe tacı genişliğine ulaşabilir. Or olmasına rağmen, Türkiye'de ür pıldığı Antalya ilinde kışın yapr ila 5 santimetre uzunluğunda, nişliğinde yaprakları vardır. İsr ceği gibi orijini Madagaskar ola si ve gövdeden katmanlar hali pisi ile dikkat çeker. 35. Bu parçadan hareketle "Ma gili aşağıdakilerden hangis A) Türkiye'de yetiştirilmesin B) Uzak Doğu'dan Türkiye' C) Üretim çalışmalarının Te rinde gerçekleştirildiğine D) Sabit bir fiziksel özelliğ E) Türkiye'de farklı özellik 36. Bu parçadan hareketle ag lenebilir? A) Her bitkinin kendi ikli memesi gerektiği B) Türkiye'nin iklim çeşit dığı C) Her bitkinin, başka il le, her iklim kuşağın D) Egzotik bitkilerin ge duğu E) Son yıllarda kuraklığ diği
24. Bir resmin veya gökkuşağının güzelliği çeşitli renklerin bir
arada bulunmasıyla mümkündür. Renkler gibi toplumu
meydana getiren insanlar da farklı farklıdır. Kimi insan-
lar çok hareketliyken kimileri sakindir. Bazıları dikkatli ve
özenli, bazıları dağınıktır. Çekingen insanlar olabileceği
gibi girişken insanlar da vardır. İnsanlar karakterleriyle
olduğu gibi duygu ve düşünceleriyle de birbirlerinden
aynılır. Farklı hobilerle ilgilenebilecekleri gibi farklı spor
kulüplerinin taraftarları da olabilirler. Farklı görüşleri sa-
vunup değişik hayat tarzlarını benimseyebilirler. İnsanlar
arasındaki bu çeşitlilik doğal karşılanmalı ve bir zenginlik
olarak görülmelidir. Başka bir ifadeyle her insan, diğer in-
sanların kendisinden farklı duygu ve düşüncelere sahip
olabileceği gerçeğini kabul ederek onlara saygı duymalı-
dır. Sağlıklı insan ilişkileri ancak farklılıklara saygıyla ku-
rulabilir. Çünkü insan, farklı insanları tanıdıkça onlardan
yeni şeyler öğrenerek gelişir. Farklılıkları tehlike olarak
değil eksiklerini tamamlayacak zenginlikler olarak görür.
Böylece kendisini güvende ve daha güçlü hisseder. Bu
nedenle kendimizde olmayan özellikleri kötü veya yanlış
ilan ederek herkesin bizim gibi olmasını beklememeliyiz.
Bu parçadan hareketle,
1. Hiçbir insan farklılıkları nedeniyle dışlanma-
malıdır ve farklılıklara saygıldayulmalıdır.
II. Farklılıklar, insanda eksik olan tamamlayan
zenginlikler olarak algılanmalıd
III. Herkesin birbirine benzediği, tek ses olmuş
toplumlarda birlik ve beraberlik güçlenir.
yargılarından hangileri söylenebilir?
A) Yalniz I
B) Yalnız II
D) I ve II
C)Yalnız III
E)+ve III
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
24. Bir resmin veya gökkuşağının güzelliği çeşitli renklerin bir arada bulunmasıyla mümkündür. Renkler gibi toplumu meydana getiren insanlar da farklı farklıdır. Kimi insan- lar çok hareketliyken kimileri sakindir. Bazıları dikkatli ve özenli, bazıları dağınıktır. Çekingen insanlar olabileceği gibi girişken insanlar da vardır. İnsanlar karakterleriyle olduğu gibi duygu ve düşünceleriyle de birbirlerinden aynılır. Farklı hobilerle ilgilenebilecekleri gibi farklı spor kulüplerinin taraftarları da olabilirler. Farklı görüşleri sa- vunup değişik hayat tarzlarını benimseyebilirler. İnsanlar arasındaki bu çeşitlilik doğal karşılanmalı ve bir zenginlik olarak görülmelidir. Başka bir ifadeyle her insan, diğer in- sanların kendisinden farklı duygu ve düşüncelere sahip olabileceği gerçeğini kabul ederek onlara saygı duymalı- dır. Sağlıklı insan ilişkileri ancak farklılıklara saygıyla ku- rulabilir. Çünkü insan, farklı insanları tanıdıkça onlardan yeni şeyler öğrenerek gelişir. Farklılıkları tehlike olarak değil eksiklerini tamamlayacak zenginlikler olarak görür. Böylece kendisini güvende ve daha güçlü hisseder. Bu nedenle kendimizde olmayan özellikleri kötü veya yanlış ilan ederek herkesin bizim gibi olmasını beklememeliyiz. Bu parçadan hareketle, 1. Hiçbir insan farklılıkları nedeniyle dışlanma- malıdır ve farklılıklara saygıldayulmalıdır. II. Farklılıklar, insanda eksik olan tamamlayan zenginlikler olarak algılanmalıd III. Herkesin birbirine benzediği, tek ses olmuş toplumlarda birlik ve beraberlik güçlenir. yargılarından hangileri söylenebilir? A) Yalniz I B) Yalnız II D) I ve II C)Yalnız III E)+ve III
12. (1) Popüler edebiyatın en önemli kalemi olan Hüseyin Rah-
mi Gürpınar, hayata bakış tarzı bakımından pozitivist ve
materyalisttir. Bu yönüyle de edebiyatta realizm ve na-
türalizme bağlıdır. (III) O, halk tabakalarının inançlarını ve
yaşayış tarzını ilmî düşüncelere aykırı bulur. (IV) Ona göre;
halk tabakasına mensup insanlar, batıl inançlar içine gö-
mülmüş cahil insanlardır. (V) Cahillik, özellikle Tanzimat
Dönemi'nde sık sık romanlara konu olmuştur. (VI) Onların
bu cahilliklerini, Hüseyin Rahmi özellikle Kuyruklu Yıldız Al-
tında Bir İzdivaç ve Gulyabani adlı romanlarında tüm çıp-
laklığıyla sergilemiştir.
D
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi dü-
şüncenin akışını bozmaktadır?
A) II
B) III
SORTMANAR
C) IV
D) V
E) VI
14. Çocuğu
zaman
çimleri
lir?" div
likle ya
ulaşab
ların c
Bu p
aşağ
Alon
HOFF
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
12. (1) Popüler edebiyatın en önemli kalemi olan Hüseyin Rah- mi Gürpınar, hayata bakış tarzı bakımından pozitivist ve materyalisttir. Bu yönüyle de edebiyatta realizm ve na- türalizme bağlıdır. (III) O, halk tabakalarının inançlarını ve yaşayış tarzını ilmî düşüncelere aykırı bulur. (IV) Ona göre; halk tabakasına mensup insanlar, batıl inançlar içine gö- mülmüş cahil insanlardır. (V) Cahillik, özellikle Tanzimat Dönemi'nde sık sık romanlara konu olmuştur. (VI) Onların bu cahilliklerini, Hüseyin Rahmi özellikle Kuyruklu Yıldız Al- tında Bir İzdivaç ve Gulyabani adlı romanlarında tüm çıp- laklığıyla sergilemiştir. D Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi dü- şüncenin akışını bozmaktadır? A) II B) III SORTMANAR C) IV D) V E) VI 14. Çocuğu zaman çimleri lir?" div likle ya ulaşab ların c Bu p aşağ Alon HOFF
8. Dünyaca ünlü Güney Amerikalı edebiyatçı Paulo
Coelho, Türkçeye Okçu'nun Yolu adıyla çevrilen son
eserini Tokyo Olimpiyatları'nda okçuluk dalında altın
madalya kazanarak bu alanda daha önce ulaşılmamış
bir başarıya ulaşan milli sporcumuz Mete Gazoz'a adadı.
Sanatçı, sosyal medya hesaplarında bu ithafı duyurdu.
Simyacı başta olmak üzere eserleri 170 ülkede 83 dilde
yayımlanan ve 320 milyonu geçen bir tiraja ulaşan 74
yaşındaki Brezilyalı yazar Coelho, söz konusu eserinin
Türkçe baskısını eline aldı ve "Mete Gazoz, bu kitabı ilk
olarak sana adıyorum. Senin gibi bir okçuluk dehasına
kendi okçuluk eserimi sunuyorum ki bu sayede birbirimizi
daha iyi anlayabiliriz." ifadelerine yer vererek bir video
paylaşımı yaptı.
Bu parçaya göre, Paolo Coelho'nun son kitabını
Mete Gazoz'a adamasının gerekçesi aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Oldukça önemli başarılara imza atmış biri olmasına
karşın kendi başarısının Mete Gazoz'un başarısından
daha büyük olmadığını düşünmesi
BMete Gazoz'un başarı gösterdiği dal ile paralel
içerikte oluşturduğu eseri sayesinde sporcumuzla
birbirlerini daha iyi anlayabileceklerine inanması
C) Kitabın başkahramanının Mete Gazoz gibi genç ve
idealist bir okçu olması ve olay örgüsünü bu kişinin
zorluklarla dolu hayatı üzerine kurgulaması
D) Mete Gazoz'un son başarısı sporcuyu uluslararası
alanda tanınır bir konuma yükselttiği için eserinin bu
popülariteden yararlanmasını istemesi
E) Tokyo Olimpiyatları'nda altın madalya kazanarak
imkânsızı başaran Mete Gazoz'un sonraki kuşaklara
örnek teşkil edeceğini düşünmesi
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
8. Dünyaca ünlü Güney Amerikalı edebiyatçı Paulo Coelho, Türkçeye Okçu'nun Yolu adıyla çevrilen son eserini Tokyo Olimpiyatları'nda okçuluk dalında altın madalya kazanarak bu alanda daha önce ulaşılmamış bir başarıya ulaşan milli sporcumuz Mete Gazoz'a adadı. Sanatçı, sosyal medya hesaplarında bu ithafı duyurdu. Simyacı başta olmak üzere eserleri 170 ülkede 83 dilde yayımlanan ve 320 milyonu geçen bir tiraja ulaşan 74 yaşındaki Brezilyalı yazar Coelho, söz konusu eserinin Türkçe baskısını eline aldı ve "Mete Gazoz, bu kitabı ilk olarak sana adıyorum. Senin gibi bir okçuluk dehasına kendi okçuluk eserimi sunuyorum ki bu sayede birbirimizi daha iyi anlayabiliriz." ifadelerine yer vererek bir video paylaşımı yaptı. Bu parçaya göre, Paolo Coelho'nun son kitabını Mete Gazoz'a adamasının gerekçesi aşağıdakilerden hangisidir? A) Oldukça önemli başarılara imza atmış biri olmasına karşın kendi başarısının Mete Gazoz'un başarısından daha büyük olmadığını düşünmesi BMete Gazoz'un başarı gösterdiği dal ile paralel içerikte oluşturduğu eseri sayesinde sporcumuzla birbirlerini daha iyi anlayabileceklerine inanması C) Kitabın başkahramanının Mete Gazoz gibi genç ve idealist bir okçu olması ve olay örgüsünü bu kişinin zorluklarla dolu hayatı üzerine kurgulaması D) Mete Gazoz'un son başarısı sporcuyu uluslararası alanda tanınır bir konuma yükselttiği için eserinin bu popülariteden yararlanmasını istemesi E) Tokyo Olimpiyatları'nda altın madalya kazanarak imkânsızı başaran Mete Gazoz'un sonraki kuşaklara örnek teşkil edeceğini düşünmesi
5
r
3. Aşağıdaki parçalardan hangisi "İyi bir yazar şüphesiz,
Xinsan psikolojisini çok iyi bilmeli, karakterlerini önce ken-
Bae disi anlamalıdır." düşüncesine uzak düşmektedir?
4.
PUEYY
LKKA12TUR22-015
A) Ed Catmull'un Yaratıcılık'ına biyografimsi denmesinin
o Ason sebebi, kendi çocukluğunu anlatıyor gibi görünse de
aslında herkesin çocukluğundan bahsetmesidir. Karak-
terlerini o kadar içten tanıtıyor ki onlarla bir arada ya-
siuptorşıyor gibi hissediyoruz.
prep
080bc
-slugios.
Jo
B Şanzelize Düğün Salonu adlı eserinde Tarık Tufan, bir
karakterine isim vermeyerek onun hayatındaki bocala-
mim
malara dikkat çekmek istiyor. Okurlardan kendi içsel
dünyalarına göre karaktere isim koymalarını bekliyor.
Olasılıksız ve Empati'nin yazarı Fawer, son kitabıyla da
başarıyı yakalamış görünüyor. Kahramanının zihnini ve
duygularını ters yüz ederek çıktığı maceranın masalsı
bir zeminden yükselmesi ağızda güzel bir tat bırakıyor.
D) Nobel ödüllü yazar Saramago'nun eseri Körlük, umut-
suz ama insana cesaret aşılayan romanlardan biri. Ki-
tabın başarısı, bir döneme bağlı kalmadan insanı hem
tarihsel derinlikte hem de kendi psikolojisinin diplerine
inerek analiz etmesinde yatıyor.
E Nahid Sıtkı Örik'in Kıskanmak'la yakaladığı başarı, in-
san ruhunun derinliklerinde gördüklerini gün yüzüne çı-
karabilmesinde yatar. Çünkü yazar, kahramanını önce
bağrına basmış, ondan sonra okurun karşısına çıkar-
mıştır.
sino
(2021-TYT)
no
Tüm zamanların en iyi bilim kurgu kitaplarından biri olarak
kabul edilen ve başka dillerin yanı sıra Türkçeye de akta-
gomise yolculuk ya-
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
5 r 3. Aşağıdaki parçalardan hangisi "İyi bir yazar şüphesiz, Xinsan psikolojisini çok iyi bilmeli, karakterlerini önce ken- Bae disi anlamalıdır." düşüncesine uzak düşmektedir? 4. PUEYY LKKA12TUR22-015 A) Ed Catmull'un Yaratıcılık'ına biyografimsi denmesinin o Ason sebebi, kendi çocukluğunu anlatıyor gibi görünse de aslında herkesin çocukluğundan bahsetmesidir. Karak- terlerini o kadar içten tanıtıyor ki onlarla bir arada ya- siuptorşıyor gibi hissediyoruz. prep 080bc -slugios. Jo B Şanzelize Düğün Salonu adlı eserinde Tarık Tufan, bir karakterine isim vermeyerek onun hayatındaki bocala- mim malara dikkat çekmek istiyor. Okurlardan kendi içsel dünyalarına göre karaktere isim koymalarını bekliyor. Olasılıksız ve Empati'nin yazarı Fawer, son kitabıyla da başarıyı yakalamış görünüyor. Kahramanının zihnini ve duygularını ters yüz ederek çıktığı maceranın masalsı bir zeminden yükselmesi ağızda güzel bir tat bırakıyor. D) Nobel ödüllü yazar Saramago'nun eseri Körlük, umut- suz ama insana cesaret aşılayan romanlardan biri. Ki- tabın başarısı, bir döneme bağlı kalmadan insanı hem tarihsel derinlikte hem de kendi psikolojisinin diplerine inerek analiz etmesinde yatıyor. E Nahid Sıtkı Örik'in Kıskanmak'la yakaladığı başarı, in- san ruhunun derinliklerinde gördüklerini gün yüzüne çı- karabilmesinde yatar. Çünkü yazar, kahramanını önce bağrına basmış, ondan sonra okurun karşısına çıkar- mıştır. sino (2021-TYT) no Tüm zamanların en iyi bilim kurgu kitaplarından biri olarak kabul edilen ve başka dillerin yanı sıra Türkçeye de akta- gomise yolculuk ya-
Şiir için gerekli olan, küçük bir ilham kıvılcımı, kıvrak
bir dil, epeyce çaba; bunlardan birinin olmadığı yerde
şiirden söz edilemez.
Bu cümleden hareketle aşağıdakilerden hangisi
söylenemez?
A) Az da olsa bir esin kaynağına dayalı olmayan şiirden
söz edilemez.
B) Canlı ve akıcı bir dille oluşturulmamış bir metnin şiir
olmadığı açıktır.
C) Şiir yalnız ilhamla yazılan bir şey değildir çünkü şiir
emek ister, işçilik ister.
D) Şiir ufak da olsa bir esinden hareket edilerek
yaratılan dil işçiliğidir.
E) İşlek bir anlatıma sahip olanlar uzun süreli bir çaba
sonucunda mükemmel şiiri yakalamış olurlar.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Şiir için gerekli olan, küçük bir ilham kıvılcımı, kıvrak bir dil, epeyce çaba; bunlardan birinin olmadığı yerde şiirden söz edilemez. Bu cümleden hareketle aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Az da olsa bir esin kaynağına dayalı olmayan şiirden söz edilemez. B) Canlı ve akıcı bir dille oluşturulmamış bir metnin şiir olmadığı açıktır. C) Şiir yalnız ilhamla yazılan bir şey değildir çünkü şiir emek ister, işçilik ister. D) Şiir ufak da olsa bir esinden hareket edilerek yaratılan dil işçiliğidir. E) İşlek bir anlatıma sahip olanlar uzun süreli bir çaba sonucunda mükemmel şiiri yakalamış olurlar.
6. Şiire yeni başlamış bir şair, ilk şiirlerinin acımasızca
eleştirilmesine su yolunda kırılan bir testi gözüyle
yaklaşırsa geleceğine büyük yatırım yapmış olur.
Bu durum, yeni şairler için çok kıymetlidir. Şiir, en
mükemmeli bulma yolunun sözle birleştiği noktadır.
Bu parçada altı çizili sözle anlatılmak istenen
aşağıdakilerden hangisidir?
Spilles
A) Düşüncelerini ifade ederken sorumluluk duygusuyla
hareket etmek
men al
Amacı uğrunda ilerlerken olumsuz bir durumu
görmezden gelmek
Kendinden farklı görüşe sahip insanlara karşı eleştirel
yaklaşmak
NG
edi
D) Sanatındaki temel inşa malzemelerini hoyratça
harcamak
Yetersizliğini çeşitli bahanelerle kapatmaya çalışmak
3
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
6. Şiire yeni başlamış bir şair, ilk şiirlerinin acımasızca eleştirilmesine su yolunda kırılan bir testi gözüyle yaklaşırsa geleceğine büyük yatırım yapmış olur. Bu durum, yeni şairler için çok kıymetlidir. Şiir, en mükemmeli bulma yolunun sözle birleştiği noktadır. Bu parçada altı çizili sözle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? Spilles A) Düşüncelerini ifade ederken sorumluluk duygusuyla hareket etmek men al Amacı uğrunda ilerlerken olumsuz bir durumu görmezden gelmek Kendinden farklı görüşe sahip insanlara karşı eleştirel yaklaşmak NG edi D) Sanatındaki temel inşa malzemelerini hoyratça harcamak Yetersizliğini çeşitli bahanelerle kapatmaya çalışmak 3
Belge Garnal.
yük-
yan-
ş ve
eyle,
e in-
ir yol
iden
daha
tika.
ceği,
lığın
vam
ğin-
izde
hızla
tar.
en-
e-
n-
ün
e-
L
G
S
A
A
M
34. Savaş, zaruri ve hayati olmalıdır. Milleti savaşa götürünce
vicdanımda acı duymamalıyım. Öldüreceğiz diyenlere karşı
ölmeyeceğiz diye savaşa girebiliriz. Lakin millet hayati teh-
likeye uğramadıkça savaş bir cinayettir diyen Atatürk'ün bir
askerî deha olduğunu vurgulayan konuşmacı, bu saptama-
sını Atatürk'ün sahip olduğunu söylediği şu özelliklerle ge-
rekçelendirdi:
Savaş araçlarını sonuca giden yolda etkili biçimde
birleştirir ve sonucu getiren yolları etraflıca düşü-
nürdü.
DENEME-4
Karmaşanın, kararsızlıkların yaşandığı zamanlarda
alınması gereken kararları öncelikle ve kendiliğin-
den alabilme yeterliliğine sahipti.
Münferit başarılara, bölgesel zaferlere çok fazla
anlam yüklememiş, topyekûn bir başarının ve bütün
vatanın kurtuluşun paydaşı olmasının peşinde
olmuştur.
Kararları açıktı ve aldığı kararları uygulatmak nok-
tasında kişiliği çok etkileyiciydi, muharebe meyda-
nında yürütmek istediği muharebe şeklini en uzak
yerdeki askere kadar duyurur ve iradesini, azmini
ona sirayet ettirirdi.
Bu parçada sözü edilen konuşmacının Atatürk'ü askerî
deha olarak görmesinin sebepleri arasında aşağıdaki-
lerden hangisi sayılmamıştır?
A) inisiyatif sahibi olma
BY Bütünlükçü davranma
Karizmatik bir kişilik taşıma
DY Taktikleri doğru seçme
Cesaretli davranma
16
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Belge Garnal. yük- yan- ş ve eyle, e in- ir yol iden daha tika. ceği, lığın vam ğin- izde hızla tar. en- e- n- ün e- L G S A A M 34. Savaş, zaruri ve hayati olmalıdır. Milleti savaşa götürünce vicdanımda acı duymamalıyım. Öldüreceğiz diyenlere karşı ölmeyeceğiz diye savaşa girebiliriz. Lakin millet hayati teh- likeye uğramadıkça savaş bir cinayettir diyen Atatürk'ün bir askerî deha olduğunu vurgulayan konuşmacı, bu saptama- sını Atatürk'ün sahip olduğunu söylediği şu özelliklerle ge- rekçelendirdi: Savaş araçlarını sonuca giden yolda etkili biçimde birleştirir ve sonucu getiren yolları etraflıca düşü- nürdü. DENEME-4 Karmaşanın, kararsızlıkların yaşandığı zamanlarda alınması gereken kararları öncelikle ve kendiliğin- den alabilme yeterliliğine sahipti. Münferit başarılara, bölgesel zaferlere çok fazla anlam yüklememiş, topyekûn bir başarının ve bütün vatanın kurtuluşun paydaşı olmasının peşinde olmuştur. Kararları açıktı ve aldığı kararları uygulatmak nok- tasında kişiliği çok etkileyiciydi, muharebe meyda- nında yürütmek istediği muharebe şeklini en uzak yerdeki askere kadar duyurur ve iradesini, azmini ona sirayet ettirirdi. Bu parçada sözü edilen konuşmacının Atatürk'ü askerî deha olarak görmesinin sebepleri arasında aşağıdaki- lerden hangisi sayılmamıştır? A) inisiyatif sahibi olma BY Bütünlükçü davranma Karizmatik bir kişilik taşıma DY Taktikleri doğru seçme Cesaretli davranma 16
ce olan
mangi-
m iliş-
11. Yoksulluk yaman bir öğretmendir, insana hayatta çok şey
öğretir. Bir tas çorbanın değerini onun kadar hiçbir şey
insana daha etkili öğretemez. Ama yoksulluk kötü bir
öğretmendir. Öğretirken acı izler bırakır bizde. Ruhumu-
za işleyen tokadının acılarını hayatımız boyu taşırız.
Bu parçada vurgulanmak istenen düşünceyle benzer
doğrultuda bir yargı aşağıdakilerden hangisinde vardır?
A) Sobadan eli yanan çocuk, sıcak olanın zarar verece-
ğini unutmaz ama zamanla dokunduğu her metalin
elini yakacağını sanır.
BY insan başkalarının yardımına her zaman ihtiyaç du-
yar ama doğru olan, muhtaç duruma düşmemektir.
Açgözlülüğün insana çok şey kazandırdığı sanılır
ama unutulmamalı ki açgözlülüğün sonu hüsrandır.
Dinsanın kendini koruma güdüsüyle tehlikelerden
uzak durması doğaldır ama bir korkak gibi yaşaması
insana zulüm getirir.
Eskiler, öğrenmenin yaşı yoktur der ama zamanında
öğrenilmeyen şeylerin de hayatımızı zorlaştırdığı bir
gerçektir. X
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
ce olan mangi- m iliş- 11. Yoksulluk yaman bir öğretmendir, insana hayatta çok şey öğretir. Bir tas çorbanın değerini onun kadar hiçbir şey insana daha etkili öğretemez. Ama yoksulluk kötü bir öğretmendir. Öğretirken acı izler bırakır bizde. Ruhumu- za işleyen tokadının acılarını hayatımız boyu taşırız. Bu parçada vurgulanmak istenen düşünceyle benzer doğrultuda bir yargı aşağıdakilerden hangisinde vardır? A) Sobadan eli yanan çocuk, sıcak olanın zarar verece- ğini unutmaz ama zamanla dokunduğu her metalin elini yakacağını sanır. BY insan başkalarının yardımına her zaman ihtiyaç du- yar ama doğru olan, muhtaç duruma düşmemektir. Açgözlülüğün insana çok şey kazandırdığı sanılır ama unutulmamalı ki açgözlülüğün sonu hüsrandır. Dinsanın kendini koruma güdüsüyle tehlikelerden uzak durması doğaldır ama bir korkak gibi yaşaması insana zulüm getirir. Eskiler, öğrenmenin yaşı yoktur der ama zamanında öğrenilmeyen şeylerin de hayatımızı zorlaştırdığı bir gerçektir. X
RKÇE
B
25. Keşfedilmiş bilgi, ezberlenmiş bilgiden her alanda S
üstündür. Değerler söz konusu olduğunda da durum
aynıdır. Bu yüzden de bu değerlere sahip gibi
görünse de fırsatını bulduğunda bunları kolayca
çiğneyebilir. Kendisine dürüst olması gerektiği söylenen
bir kişi, başkasının iradesiyle dürüst davranabilir; dürüst
olmayı keşfetmiş kişi ise kendi iradesiyle dürüst davranır.
18sm
----
Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına
göre aşağıdakilerden hangiskgetirilmelidir?
A) Çağdaş eğitim sistemlerinde ezbere dayalı öğretim
yerini giderek keşfetmeye dayalı eğitime
bırakmaktadır
B) Keşfedilmiş bilginin diğer bilgi türlerinden üstünlüğü
burada ortaya çıkmaktadır
C) Toplumsal değerleri yalnızca ezberlemiş bir kişi, bu
değerleri içselleştiremez
D) Ezberlenmiş bilgiyi kişi hatırlamakta zorlanırken
keşfedilmiş bilgiyi hemen hatırlar
E)
Her ne kadar ezbere karşı bir tutum geliştirildiyse de
bazen ezberin gerekli olduğu görülmektedir
du e
GoGuk, yazılanla yaşanan arasında ilişkiler kurma,
ilor ve tecrübelerini
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
RKÇE B 25. Keşfedilmiş bilgi, ezberlenmiş bilgiden her alanda S üstündür. Değerler söz konusu olduğunda da durum aynıdır. Bu yüzden de bu değerlere sahip gibi görünse de fırsatını bulduğunda bunları kolayca çiğneyebilir. Kendisine dürüst olması gerektiği söylenen bir kişi, başkasının iradesiyle dürüst davranabilir; dürüst olmayı keşfetmiş kişi ise kendi iradesiyle dürüst davranır. 18sm ---- Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangiskgetirilmelidir? A) Çağdaş eğitim sistemlerinde ezbere dayalı öğretim yerini giderek keşfetmeye dayalı eğitime bırakmaktadır B) Keşfedilmiş bilginin diğer bilgi türlerinden üstünlüğü burada ortaya çıkmaktadır C) Toplumsal değerleri yalnızca ezberlemiş bir kişi, bu değerleri içselleştiremez D) Ezberlenmiş bilgiyi kişi hatırlamakta zorlanırken keşfedilmiş bilgiyi hemen hatırlar E) Her ne kadar ezbere karşı bir tutum geliştirildiyse de bazen ezberin gerekli olduğu görülmektedir du e GoGuk, yazılanla yaşanan arasında ilişkiler kurma, ilor ve tecrübelerini
TYT
23. 1892 yılında Güney Afrika'da doğan Tolkien, İngiltere'de
büyüdü. Oxford'a gitti. Orada Anglosakson dilleri ve
edebiyatı dalında profesör oldu. Fakültedeyken sil baş-
tan diller icat ederek yaratıcı tarafını geliştirme fırsatı-
nı yakaladı. Kurgusal bir dünya yarattı. Ona "Orta Dün-
ya" adını verdi. Bu dünyayı, icat ettiği diller çerçeve-
sinde temellendirmiş ve oldukça ayrıntılı, mitolojik bir
tarih anlatısı yazmıştı. Böylece Tolkien romanlarının te-
melleri atılmış oldu.
Bu parçadan hareketle "Tolkien" ile ilgili aşağıdaki-
lerden hangisi söylenebilir?
A) Kurgu ile gerçeği eserlerinde harmanladığı
B) Başarılı bir yazar olduğu
C) Eğitim gördüğü disiplinin, eserlerine kaynaklık ettiği
D) Tamamıyla fantastik eserler kaleme aldığı
E) "Orta Dünya"daki insanların savaşlarını eserlerin-
de işlediği
24. Halkları bir araya getiren bir iş birliği, Birleşmiş Millet-
Jorin kurulus amacıydı. Dünya barışı için ulusal egola-
25
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
TYT 23. 1892 yılında Güney Afrika'da doğan Tolkien, İngiltere'de büyüdü. Oxford'a gitti. Orada Anglosakson dilleri ve edebiyatı dalında profesör oldu. Fakültedeyken sil baş- tan diller icat ederek yaratıcı tarafını geliştirme fırsatı- nı yakaladı. Kurgusal bir dünya yarattı. Ona "Orta Dün- ya" adını verdi. Bu dünyayı, icat ettiği diller çerçeve- sinde temellendirmiş ve oldukça ayrıntılı, mitolojik bir tarih anlatısı yazmıştı. Böylece Tolkien romanlarının te- melleri atılmış oldu. Bu parçadan hareketle "Tolkien" ile ilgili aşağıdaki- lerden hangisi söylenebilir? A) Kurgu ile gerçeği eserlerinde harmanladığı B) Başarılı bir yazar olduğu C) Eğitim gördüğü disiplinin, eserlerine kaynaklık ettiği D) Tamamıyla fantastik eserler kaleme aldığı E) "Orta Dünya"daki insanların savaşlarını eserlerin- de işlediği 24. Halkları bir araya getiren bir iş birliği, Birleşmiş Millet- Jorin kurulus amacıydı. Dünya barışı için ulusal egola- 25
✰✰
24. Roman, esnek bir türdür. Hayatın ve tabiatın çeşitliliği gibi
romanın da zengin bir repertuvarı vardır. İnsan davra-
nışlarının anlık olarak değişebilmesi gibi roman da çok
fazla farklılaşabilen bir karaktere sahiptir. Hayallerimizin
zaman ve mekân tanımaz uçarılığı gibi o da yazarların
hayal evrenlerinin her yerine ve her zamanına gidebilir.
Roman, aynı zamanda duygular ve tepkiler dünyasının
aynasıdır; o sebeple sevgiler, öfkeler, ızdıraplar, isyanlar,
hırslar, idealler, entrikalar, komediler, dramlar ve trajedi-
ler âleminin her türlü tezahürü okurlara onun aynasından
yansıtılarak sunulur. Ele avuca sığmaz bir tür olduğu için-
dir ki romana sınır çizmek, değişmez yöntemler belirle-
mek pek mümkün değildir.
DENEME-1
Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden
hangisidir?
Özgünlüğü yakalayamayan bir romanın değer gör-
mesi pek mümkün değildir.
B)) Romanın belirli kalıplarla var olabileceğini düşünmek
doğru bir yaklaşım değildir.
Bir romanın ortaya çıkmasını sağlayan şey, yazarının
hayal ve gerçeği sentezleyebilme yetisidir.
Ancak yazarın ruhunun derinliklerinden kaynağını
alan roman başarıya ulaşabilir.
Roman, bütün duyguları yansıtabildiği ölçüde bir tür
olarak var olur.
25. Empati kurarak dinleme; dinleyenin, kendisini konuşanın
lorinin
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
✰✰ 24. Roman, esnek bir türdür. Hayatın ve tabiatın çeşitliliği gibi romanın da zengin bir repertuvarı vardır. İnsan davra- nışlarının anlık olarak değişebilmesi gibi roman da çok fazla farklılaşabilen bir karaktere sahiptir. Hayallerimizin zaman ve mekân tanımaz uçarılığı gibi o da yazarların hayal evrenlerinin her yerine ve her zamanına gidebilir. Roman, aynı zamanda duygular ve tepkiler dünyasının aynasıdır; o sebeple sevgiler, öfkeler, ızdıraplar, isyanlar, hırslar, idealler, entrikalar, komediler, dramlar ve trajedi- ler âleminin her türlü tezahürü okurlara onun aynasından yansıtılarak sunulur. Ele avuca sığmaz bir tür olduğu için- dir ki romana sınır çizmek, değişmez yöntemler belirle- mek pek mümkün değildir. DENEME-1 Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? Özgünlüğü yakalayamayan bir romanın değer gör- mesi pek mümkün değildir. B)) Romanın belirli kalıplarla var olabileceğini düşünmek doğru bir yaklaşım değildir. Bir romanın ortaya çıkmasını sağlayan şey, yazarının hayal ve gerçeği sentezleyebilme yetisidir. Ancak yazarın ruhunun derinliklerinden kaynağını alan roman başarıya ulaşabilir. Roman, bütün duyguları yansıtabildiği ölçüde bir tür olarak var olur. 25. Empati kurarak dinleme; dinleyenin, kendisini konuşanın lorinin
36. Burada mutlu olmak daha kolay bence ya da en azından
mutsuz olmak daha zor. Manzaraya neden gereksinim
duyuyoruz bilmiyorum ama denizin yanı başınızda oluşu,
gökyüzünü görebilmek için uğraşmaya gerek olmaması
ne güzel. En kötü hissettiğim veya yaşadığım günde bile
biçare hissetmiyorum kendimi. Bir rüyanın içine çekiliyor
gibi oluyorum buraya gelirken. Benim için önemli ve bü-
yük bir işe kalkışmaya geldim buraya: Kendim üzerinde
çalışmaya geldim.
Aşağıdakilerden hangisi bu parçada anlatılanlarla
ilişkilendirilemez?
A) Doğayla bütünleşmenin tadına varma
B) Gece yıldızları izleme
C) Aslında güçsüz bir varlık olduğunu kavrama
D) Arada sessizliğin sesini dinleme
E) Uzun iç değerlendirmeler yapma
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
36. Burada mutlu olmak daha kolay bence ya da en azından mutsuz olmak daha zor. Manzaraya neden gereksinim duyuyoruz bilmiyorum ama denizin yanı başınızda oluşu, gökyüzünü görebilmek için uğraşmaya gerek olmaması ne güzel. En kötü hissettiğim veya yaşadığım günde bile biçare hissetmiyorum kendimi. Bir rüyanın içine çekiliyor gibi oluyorum buraya gelirken. Benim için önemli ve bü- yük bir işe kalkışmaya geldim buraya: Kendim üzerinde çalışmaya geldim. Aşağıdakilerden hangisi bu parçada anlatılanlarla ilişkilendirilemez? A) Doğayla bütünleşmenin tadına varma B) Gece yıldızları izleme C) Aslında güçsüz bir varlık olduğunu kavrama D) Arada sessizliğin sesini dinleme E) Uzun iç değerlendirmeler yapma