Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları
![is
anlon
22. Mesele derhâl köye yayıldı. Savrukların Hüseyin'le kav-
galı olan ve kasabada pabuççuluk yapan Garip Mehmet,
köylülerden duyduğu cinayet işini hemen hükümete bil-
dirmişti. Müddeiumumi [savcı], evvela kendisi doktoru da
alıp gelecekti. Sonra ağustosun bu sıcağında günlerce at
üstünde yolculuğu pek gözüne kestiremedi. İşi tahkik et-
melerini söyleyerek açıkgöz iki candarma yolladı. Doktor,
daha ihtiyatlı bulunmak için, eğer bir cinayet varsa cese-
di çıkarıp kasabaya getirmelerini candarmalara sıkı sıkı
tembih etti. Sarı Mehmet'in anası ifadesinde hiçbir şey
söylemedi. Yalnız, ben kimseden davacı değilim, dedi.
- "Oğlun eceliyle mi öldü, vuruldu mu?" sorgusuna bile
aynı cümle ile mukabele ediyordu. Oğlunun acısı daha
içinden çıkmamıştı fakat hükümet kapısına düşmek, ona,
oğlunun ölümünden daha korkunç geliyordu.
Bu parçadan, toplumcu gerçekçi hikâye anlayışı ile
ilgili aşağıdaki özelliklerden hangisi çıkarılamaz?
A) Sanat, sorunların yansıtılması için bir araç olarak de-
ğerlendirilmiştir.
B) Köylülerin yaşamındaki sorunlar öne çıkarılmıştır.
C) Realist bir bakışla yaşananlar yansıtılmıştır.
D) Kişiler, eleştirel bir bakış açısıyla betimlenmiştir.
E) Gözleme dayalı bir anlatım benimsenmiştir.](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230220073224170379-4225909.jpeg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceleris
anlon
22. Mesele derhâl köye yayıldı. Savrukların Hüseyin'le kav-
galı olan ve kasabada pabuççuluk yapan Garip Mehmet,
köylülerden duyduğu cinayet işini hemen hükümete bil-
dirmişti. Müddeiumumi [savcı], evvela kendisi doktoru da
alıp gelecekti. Sonra ağustosun bu sıcağında günlerce at
üstünde yolculuğu pek gözüne kestiremedi. İşi tahkik et-
melerini söyleyerek açıkgöz iki candarma yolladı. Doktor,
daha ihtiyatlı bulunmak için, eğer bir cinayet varsa cese-
di çıkarıp kasabaya getirmelerini candarmalara sıkı sıkı
tembih etti. Sarı Mehmet'in anası ifadesinde hiçbir şey
söylemedi. Yalnız, ben kimseden davacı değilim, dedi.
- "Oğlun eceliyle mi öldü, vuruldu mu?" sorgusuna bile
aynı cümle ile mukabele ediyordu. Oğlunun acısı daha
içinden çıkmamıştı fakat hükümet kapısına düşmek, ona,
oğlunun ölümünden daha korkunç geliyordu.
Bu parçadan, toplumcu gerçekçi hikâye anlayışı ile
ilgili aşağıdaki özelliklerden hangisi çıkarılamaz?
A) Sanat, sorunların yansıtılması için bir araç olarak de-
ğerlendirilmiştir.
B) Köylülerin yaşamındaki sorunlar öne çıkarılmıştır.
C) Realist bir bakışla yaşananlar yansıtılmıştır.
D) Kişiler, eleştirel bir bakış açısıyla betimlenmiştir.
E) Gözleme dayalı bir anlatım benimsenmiştir.
![is
lon
3.
Okuru kitapla tanıştırma sorunu, neredeyse kitapla yaşıt
tır. Salt yayıncıların değil, okuduğunu başkalarıyla pay-
laşmak isteyenlerin, kitapseverlerin, eleştirmenlerin de
üstlendikleri bir iş olmuştur bu. Bu konudaki çalışmalar,
çağlar boyunca süregelmiştir. Dünyanın en eski kütüpha-
nelerinden olan İskenderiye Kütüphanesi'nde, kitapların
belirleyici özelliklerine, yazılış amaçlarına göre listelenip
okurlara sunulduğunu biliyoruz. Aynı işi Quştilian'ın Ro-
ma'da yaptığını; eğitimde kullanılacak, insanın kişiliğini,
düşünce ve düş evrenini biçimlendirecek kitaplar için
özel kataloglar hazırlattığını kitaplar yazıyor. Tüm Orta
Çağ boyunca değişik dinlerin yönlendiricileri, amaçlanı
doğrultusunda böyle kitap listeleri hazırlamışlardır.
Bu parçada anlatılanlardan ulaşılabilecek sonuç aşa-
ğıdakilerden hangisidir?
A) Yeni kitaplar yayımlamaktan daha önemlisi yeni okur-
lar bulabilmektir.
B) İnsanların kitap okumaya alıştırılması, kitaba karşı ilgi
uyandırılması ile mümkündür.
C) Bir kitabı beğenerek okuyan insan, onu başkalarının
da okumasını ister.
D) Kitaplara karşı ilgi uyandırmak, her dönemde önemli
bir konu olmuştur.
E) İnsanların kitaba ilgi göstermelerinde, tarih boyunca
yapılan çalışmalar etkili olmuştur.](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230220071711666878-4225909.jpeg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceleris
lon
3.
Okuru kitapla tanıştırma sorunu, neredeyse kitapla yaşıt
tır. Salt yayıncıların değil, okuduğunu başkalarıyla pay-
laşmak isteyenlerin, kitapseverlerin, eleştirmenlerin de
üstlendikleri bir iş olmuştur bu. Bu konudaki çalışmalar,
çağlar boyunca süregelmiştir. Dünyanın en eski kütüpha-
nelerinden olan İskenderiye Kütüphanesi'nde, kitapların
belirleyici özelliklerine, yazılış amaçlarına göre listelenip
okurlara sunulduğunu biliyoruz. Aynı işi Quştilian'ın Ro-
ma'da yaptığını; eğitimde kullanılacak, insanın kişiliğini,
düşünce ve düş evrenini biçimlendirecek kitaplar için
özel kataloglar hazırlattığını kitaplar yazıyor. Tüm Orta
Çağ boyunca değişik dinlerin yönlendiricileri, amaçlanı
doğrultusunda böyle kitap listeleri hazırlamışlardır.
Bu parçada anlatılanlardan ulaşılabilecek sonuç aşa-
ğıdakilerden hangisidir?
A) Yeni kitaplar yayımlamaktan daha önemlisi yeni okur-
lar bulabilmektir.
B) İnsanların kitap okumaya alıştırılması, kitaba karşı ilgi
uyandırılması ile mümkündür.
C) Bir kitabı beğenerek okuyan insan, onu başkalarının
da okumasını ister.
D) Kitaplara karşı ilgi uyandırmak, her dönemde önemli
bir konu olmuştur.
E) İnsanların kitaba ilgi göstermelerinde, tarih boyunca
yapılan çalışmalar etkili olmuştur.
![6.
Psikolojiye göre, "sürü psikolojisi"; belirli kurallar ve ko-
şullarla şekillenen bir topluluğun sorgulamadan birbirine
benzer düşünce, inanç ve davranışlar geliştirmesidir. Bu
eğilime iş hayatında, siyasi gruplar içinde, spor karşılaş-
malarının yapıldığı stat ve salonlarda çok sık rastlanır.
Gerek iş hayatında gerekse bir grup içinde, lidere itaat
veya gruptan dışlanmamak adına, bireyler, grup ve liderle
paralel düşünürler. İnsanlarda, başarılı örnekleri ve toplu-
lukları izlemek doğal bir eğilimdir. Bu nedenle futbolda
takım tutmak çok sık karşılaşılan bir durumdur. Üçüncü
dünya ülkelerinde Avrupa'nın başarılı takımlarının forma-
larıyla dolaşan pek çok insana rastlamak mümkündür.
Benzer şekilde, bir takımın taraftarı olan kişi, hiçbir katkısı
olmadığı hâlde o takımın başarılarıyla gururlanır. Maçları
ve gelişmeleri, o takımın çıkarları açısından değerlendirir.
Bu parçada anlatılan kişilerle ilgili aşağıdakilerden
hangisi söylenemez?
A) Başka insanlarla dayanışma içinde olmaya önem ve-
rirler.
B) Bazı durumlarda tarafsızlıktan uzaklaşabilirler.
C) Eylemlerinde özgür, bağımsız değillerdir.
D) Yaptıkları eylemi, savundukları fikri sorgulamazlar.
E) Yalnız kalmamak için, içinde oldukları gruptan farklı
hareket etmezler.](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230220071800226527-4225909.jpeg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler6.
Psikolojiye göre, "sürü psikolojisi"; belirli kurallar ve ko-
şullarla şekillenen bir topluluğun sorgulamadan birbirine
benzer düşünce, inanç ve davranışlar geliştirmesidir. Bu
eğilime iş hayatında, siyasi gruplar içinde, spor karşılaş-
malarının yapıldığı stat ve salonlarda çok sık rastlanır.
Gerek iş hayatında gerekse bir grup içinde, lidere itaat
veya gruptan dışlanmamak adına, bireyler, grup ve liderle
paralel düşünürler. İnsanlarda, başarılı örnekleri ve toplu-
lukları izlemek doğal bir eğilimdir. Bu nedenle futbolda
takım tutmak çok sık karşılaşılan bir durumdur. Üçüncü
dünya ülkelerinde Avrupa'nın başarılı takımlarının forma-
larıyla dolaşan pek çok insana rastlamak mümkündür.
Benzer şekilde, bir takımın taraftarı olan kişi, hiçbir katkısı
olmadığı hâlde o takımın başarılarıyla gururlanır. Maçları
ve gelişmeleri, o takımın çıkarları açısından değerlendirir.
Bu parçada anlatılan kişilerle ilgili aşağıdakilerden
hangisi söylenemez?
A) Başka insanlarla dayanışma içinde olmaya önem ve-
rirler.
B) Bazı durumlarda tarafsızlıktan uzaklaşabilirler.
C) Eylemlerinde özgür, bağımsız değillerdir.
D) Yaptıkları eylemi, savundukları fikri sorgulamazlar.
E) Yalnız kalmamak için, içinde oldukları gruptan farklı
hareket etmezler.
![TYT/ TÜRKÇE
37. ve 38. soruları aşağıdaki parçaya göre ce-
vaplayınız.
(1) Eğitim ve dil birbiriyle yakından ilgili iki alan (11)
Kuşkusuz dili kullanmanın tek amacı eğitim değildir.
(III) Bu yüzden eğitici yayınların dili açık seçik, doğru
ve seslendiği kitlenin düzeyine uygun olmalıdır. (IV)
Bu koşullara uygun olmayan kitap, ikisindeki bilgiler
ne kadar yararlı olursa olsun, işlevini yerine getiremez.
(V) Aktarılmayan, anlaşılmayan bilgi de bir bakıma yok
sayılır.
37. Bu parçada yazarın asıl anlatmak istediği numara-
lanmış cümlelerin hangisinde verilmiştir?
A) I
B) II
C) III
D) IV
Q
A
R
NEV
39.](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230220072400638435-5041073.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı DüşüncelerTYT/ TÜRKÇE
37. ve 38. soruları aşağıdaki parçaya göre ce-
vaplayınız.
(1) Eğitim ve dil birbiriyle yakından ilgili iki alan (11)
Kuşkusuz dili kullanmanın tek amacı eğitim değildir.
(III) Bu yüzden eğitici yayınların dili açık seçik, doğru
ve seslendiği kitlenin düzeyine uygun olmalıdır. (IV)
Bu koşullara uygun olmayan kitap, ikisindeki bilgiler
ne kadar yararlı olursa olsun, işlevini yerine getiremez.
(V) Aktarılmayan, anlaşılmayan bilgi de bir bakıma yok
sayılır.
37. Bu parçada yazarın asıl anlatmak istediği numara-
lanmış cümlelerin hangisinde verilmiştir?
A) I
B) II
C) III
D) IV
Q
A
R
NEV
39.
![ki kez ç
Yalnız III
yer
paty,
ksük ç
rden hi
usbcom
blon
ikmiştin
niz III
257.-260. soruları aşağıdaki bilgilere göre
birbirinden bağımsız olarak cevaplayınız.
Haftanın tüm günlerinde beyaz/cav kuşburnu çayı,
papatya çayı, Seylan çayı, Türk çayı satan bir kafede
Aydın, Beril, Cansu, Dilek, Efsun, Firdevs adlı kişiler
çay içmektedir. Çayların her birinden günde en fazla)
iki tane satılmaktadı Hafta boyunca her çaydan en
az bir kez satılmaktadır Kafede herkes haftada en.
az iki, en fazla dört çay içmektedir. Kafeyle ilgili şun-
lar bilinmektedir:
Beril pazartesi günü kuşburnu çay içmiştir.
Beyaz çay her gün bir kez satılmaktadır.
Aydın ile Beril kafeye aynı gün gitmemiştir.
Türk çayı her gün birer kez satılmıştır.
Ch
.
.
Papatya çayı biri cuma günü olmak üzere hafta-
da iki kez satılmıştır.
Seylan çayı salı ve cumartesi günleri ikişer kez
satılmıştır.
Günde en fazla dört çeşit çay satılabilmektedir.
| Ponarte Sale Corsen Pers Care Cen
yo
f
Berl
B
A) Aydın pazartesi kafeye gitmemiştir.
B) Salı günü dört çeşit çay içilmiştir.
C) Çarşamba günü dört adet çay içilmiştir.
D) Beril sadece kuşburnu çayı içmemiştir.
E) Pazar içilen çayları içenlerin tümü bellidir.
ENIM
F
257. Buna göre papatya çayını sadece Aydın'ın içtiği A
bilindiğinde aşağıdakilerden hangisi kesin olarak M
doğrudur?
HOCA
258. Pazartesi üç çeşit çay içildiği bilindiğinde aşağı-
dakilerden hangisi kesin olarak yanlıştır?
A) Pazartesi Dilek Türk çayı içmiştir.
B) Pazartesi Cansu Seylan çayı içmiştir.
221
C) Salı günü içilen çay çeşidi pazartesi gününden
fazladır.
D) Pazartesi beyaz çay içen kişi çarşamba da beyaz
çay içmiştir.
E) Pazartesi ve salı çay içen kişiler farklıdır.
259. Buna göre Seylan çayı satılan günlerde
Cansu'nun çay içmediği biliniyorsa
Per Pazartesi
IT. Sal
11. Cumartesi
günlerinden hangilerinde kafeye gitmediği kesin
olarak bellidir?
A) Yalnız
D) I ve II
B) Yalnız II C) Yalnız III
E) II ve III
260. Buna göre papatya çayının hafta içi ve arka arka-
ya gelen günlerde satıldığı bilindiğinde aşağıda-
kilerden hangisi kesin olarak yanlıştır?
A) Pazartesi günü üç çeşit çay satılmıştır.
B) Salı günü üç çeşit çay satılmıştır.
C) Çarşamba günü dört çeşit çay satılmıştır.
D) Perşembe günü iki çeşit çay satılmıştır.
E) Pazar günü iki çeşit çay satılmıştır.
71](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230220062412112303-2298597.jpeg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşüncelerki kez ç
Yalnız III
yer
paty,
ksük ç
rden hi
usbcom
blon
ikmiştin
niz III
257.-260. soruları aşağıdaki bilgilere göre
birbirinden bağımsız olarak cevaplayınız.
Haftanın tüm günlerinde beyaz/cav kuşburnu çayı,
papatya çayı, Seylan çayı, Türk çayı satan bir kafede
Aydın, Beril, Cansu, Dilek, Efsun, Firdevs adlı kişiler
çay içmektedir. Çayların her birinden günde en fazla)
iki tane satılmaktadı Hafta boyunca her çaydan en
az bir kez satılmaktadır Kafede herkes haftada en.
az iki, en fazla dört çay içmektedir. Kafeyle ilgili şun-
lar bilinmektedir:
Beril pazartesi günü kuşburnu çay içmiştir.
Beyaz çay her gün bir kez satılmaktadır.
Aydın ile Beril kafeye aynı gün gitmemiştir.
Türk çayı her gün birer kez satılmıştır.
Ch
.
.
Papatya çayı biri cuma günü olmak üzere hafta-
da iki kez satılmıştır.
Seylan çayı salı ve cumartesi günleri ikişer kez
satılmıştır.
Günde en fazla dört çeşit çay satılabilmektedir.
| Ponarte Sale Corsen Pers Care Cen
yo
f
Berl
B
A) Aydın pazartesi kafeye gitmemiştir.
B) Salı günü dört çeşit çay içilmiştir.
C) Çarşamba günü dört adet çay içilmiştir.
D) Beril sadece kuşburnu çayı içmemiştir.
E) Pazar içilen çayları içenlerin tümü bellidir.
ENIM
F
257. Buna göre papatya çayını sadece Aydın'ın içtiği A
bilindiğinde aşağıdakilerden hangisi kesin olarak M
doğrudur?
HOCA
258. Pazartesi üç çeşit çay içildiği bilindiğinde aşağı-
dakilerden hangisi kesin olarak yanlıştır?
A) Pazartesi Dilek Türk çayı içmiştir.
B) Pazartesi Cansu Seylan çayı içmiştir.
221
C) Salı günü içilen çay çeşidi pazartesi gününden
fazladır.
D) Pazartesi beyaz çay içen kişi çarşamba da beyaz
çay içmiştir.
E) Pazartesi ve salı çay içen kişiler farklıdır.
259. Buna göre Seylan çayı satılan günlerde
Cansu'nun çay içmediği biliniyorsa
Per Pazartesi
IT. Sal
11. Cumartesi
günlerinden hangilerinde kafeye gitmediği kesin
olarak bellidir?
A) Yalnız
D) I ve II
B) Yalnız II C) Yalnız III
E) II ve III
260. Buna göre papatya çayının hafta içi ve arka arka-
ya gelen günlerde satıldığı bilindiğinde aşağıda-
kilerden hangisi kesin olarak yanlıştır?
A) Pazartesi günü üç çeşit çay satılmıştır.
B) Salı günü üç çeşit çay satılmıştır.
C) Çarşamba günü dört çeşit çay satılmıştır.
D) Perşembe günü iki çeşit çay satılmıştır.
E) Pazar günü iki çeşit çay satılmıştır.
71
![5.
Feis
******
Çocuklar için yazmak, "çocuk işi" olmak bir yana olduk-
ça zordur. Alıştığınızın dışında bir gözle görebilme bece-
risi ve sonsuz hayal gücü gerektirir. Dünyayı başka kav-
ramlar, başka kelimeler, başka bir ruhla anlatabilmek için
berrak bir zihniniz, kıvrak bir kaleminiz olmalı. Çocuklar
için yazmak; onların dünyalarını, bilinç seviyelerini kav-
ramaya, hatırlamaya çalışmayı gerektirir. Bu çaba, yazarı
aşağıya çekmez; aksine yükseltir. Kendi yetişkin bilinci-
mize çocukların seviyesinden bakma imkânı kazanırız,
bunu da yabana atmamak lazım. Çocukların severek
okuyacakları bir metin kaleme almaya çalışmak kendi bi-
lincimize, kendi seviyemize bir meydan okuma olarak da
değerlendirilebilir.
Yazarın sözlerinden, çocuk kitabı yazmak ile ilgili aşa-
ğıdakilerden hangisi çıkarılamaz?
A) Yazarı küçük düşürücü bir uğraş olmadığı
B) Kolay bir iş olmayıp özel maharet gerektirdiği
C) Başarılı olmak için, bu alanda eğitim almanın gerekli
olduğu
D) Dünyayı ve olayları çocukların bakış açısı ve zekâ dü-
zeyi ile değerlendirmeden başarılı olunamayacağı
E) Yazarın kendini zorlamasını gerektirdiği
7.](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230220071745928652-4225909.jpeg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler5.
Feis
******
Çocuklar için yazmak, "çocuk işi" olmak bir yana olduk-
ça zordur. Alıştığınızın dışında bir gözle görebilme bece-
risi ve sonsuz hayal gücü gerektirir. Dünyayı başka kav-
ramlar, başka kelimeler, başka bir ruhla anlatabilmek için
berrak bir zihniniz, kıvrak bir kaleminiz olmalı. Çocuklar
için yazmak; onların dünyalarını, bilinç seviyelerini kav-
ramaya, hatırlamaya çalışmayı gerektirir. Bu çaba, yazarı
aşağıya çekmez; aksine yükseltir. Kendi yetişkin bilinci-
mize çocukların seviyesinden bakma imkânı kazanırız,
bunu da yabana atmamak lazım. Çocukların severek
okuyacakları bir metin kaleme almaya çalışmak kendi bi-
lincimize, kendi seviyemize bir meydan okuma olarak da
değerlendirilebilir.
Yazarın sözlerinden, çocuk kitabı yazmak ile ilgili aşa-
ğıdakilerden hangisi çıkarılamaz?
A) Yazarı küçük düşürücü bir uğraş olmadığı
B) Kolay bir iş olmayıp özel maharet gerektirdiği
C) Başarılı olmak için, bu alanda eğitim almanın gerekli
olduğu
D) Dünyayı ve olayları çocukların bakış açısı ve zekâ dü-
zeyi ile değerlendirmeden başarılı olunamayacağı
E) Yazarın kendini zorlamasını gerektirdiği
7.
![Televizyonun bir reklam aracı olarak gelişmesinden bu
yana, aileler, televizyonu ailenin bir üyesi olarak görmeye
başladılar. Birçok evde aileler, zamanlarını ve hatta mo-
bilyalarını televizyona göre düzenlemektedir. TV izleme
bir seçenek olmaktan çıktı, asıl seçenek hâline geldi.
Bazı anne babalar, TV'yi, küçük çocukları için "elektronik
çocuk bakıcısı" olarak kullanmaktadır. 9 aylık bir çocuk
bile günde yaklaşık 90 dakika TV seyredebilmektedir.
Yetişkinler arasında ise -yaygın inanışların aksine- TV bir
numaralı boş zaman geçirme aktivitesidir. Yapılan araştır-
malar, TV izlemenin diğer bütün aktivitelerden daha çok
zaman aldığını göstermektedir.
Bu parçadan çıkarılabilecek sonuç aşağıdakilerden
ve hangisidir?
4.
A) Pek çok aile, yaşantısını TV'de izlediklerine göre dü-
zenlemektedir.
B) Günümüzde TV, asıl amacıyla ilgisi olmayan bir işlev
yüklenmiştir.
C) TV, her yaştan insan için en yaygın eğlence aracıdır.
D) TV izlemek, bir program dahilinde olmazsa olumsuz
sonuçlar doğurabilir.
E) TV izlemek, insanların günlük hayatında çok önemli
bir yer tutmaktadır.](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230220071726468169-4225909.jpeg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı DüşüncelerTelevizyonun bir reklam aracı olarak gelişmesinden bu
yana, aileler, televizyonu ailenin bir üyesi olarak görmeye
başladılar. Birçok evde aileler, zamanlarını ve hatta mo-
bilyalarını televizyona göre düzenlemektedir. TV izleme
bir seçenek olmaktan çıktı, asıl seçenek hâline geldi.
Bazı anne babalar, TV'yi, küçük çocukları için "elektronik
çocuk bakıcısı" olarak kullanmaktadır. 9 aylık bir çocuk
bile günde yaklaşık 90 dakika TV seyredebilmektedir.
Yetişkinler arasında ise -yaygın inanışların aksine- TV bir
numaralı boş zaman geçirme aktivitesidir. Yapılan araştır-
malar, TV izlemenin diğer bütün aktivitelerden daha çok
zaman aldığını göstermektedir.
Bu parçadan çıkarılabilecek sonuç aşağıdakilerden
ve hangisidir?
4.
A) Pek çok aile, yaşantısını TV'de izlediklerine göre dü-
zenlemektedir.
B) Günümüzde TV, asıl amacıyla ilgisi olmayan bir işlev
yüklenmiştir.
C) TV, her yaştan insan için en yaygın eğlence aracıdır.
D) TV izlemek, bir program dahilinde olmazsa olumsuz
sonuçlar doğurabilir.
E) TV izlemek, insanların günlük hayatında çok önemli
bir yer tutmaktadır.
![2. (1) Bilgisayar oyunları, uzmanlar tarafından mükemmel
öğreticiler olarak değerlendiriliyor. (II) Eğer eğitici ve öğ-
retici oyunlar oynanırsa çocuğun bilişsel, psikososyal
gelişimi destekleniyor. (III) Ancak çocuklar ve yetişkinler,
çoğunlukla şiddet içerikli oyunları tercih ediyorlar. (IV) Bu
oyunlarla birlikte şiddet içeren düşünceler, hisler, davra-
nışlar artıyor. (V) Bu çocuklar, arkadaşlarıyla saldırgan
biçimde oynuyor, kavga ediyor; öğretmenleriyle tartışı-
yorlar.
"Bilgisayar oyunları"nın anlatıldığı bu parçadaki nu-
maralanmış cümlelerle ilgili aşağıdakilerden hangisi
söylenemez?
A) I. cümlede, genel bir yargı açıklanmıştır.
B) II. cümlede, ilk cümledeki yargı sınırlandırılmıştır.
C) III. cümlede, oyunların olumsuz yönlerinden, zararla-
rından söz edilmiştir.
D) IV. cümlede, oyunların, kişilerin duygu dünyası üze-
rindeki etkisinden bahsedilmiştir.
E)
cümlede, oyunların yol açtığı etkilerin, kişinin yaşa-
mina nasıl yansıdığı açıklanmıştır.](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230220071657648168-4225909.jpeg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler2. (1) Bilgisayar oyunları, uzmanlar tarafından mükemmel
öğreticiler olarak değerlendiriliyor. (II) Eğer eğitici ve öğ-
retici oyunlar oynanırsa çocuğun bilişsel, psikososyal
gelişimi destekleniyor. (III) Ancak çocuklar ve yetişkinler,
çoğunlukla şiddet içerikli oyunları tercih ediyorlar. (IV) Bu
oyunlarla birlikte şiddet içeren düşünceler, hisler, davra-
nışlar artıyor. (V) Bu çocuklar, arkadaşlarıyla saldırgan
biçimde oynuyor, kavga ediyor; öğretmenleriyle tartışı-
yorlar.
"Bilgisayar oyunları"nın anlatıldığı bu parçadaki nu-
maralanmış cümlelerle ilgili aşağıdakilerden hangisi
söylenemez?
A) I. cümlede, genel bir yargı açıklanmıştır.
B) II. cümlede, ilk cümledeki yargı sınırlandırılmıştır.
C) III. cümlede, oyunların olumsuz yönlerinden, zararla-
rından söz edilmiştir.
D) IV. cümlede, oyunların, kişilerin duygu dünyası üze-
rindeki etkisinden bahsedilmiştir.
E)
cümlede, oyunların yol açtığı etkilerin, kişinin yaşa-
mina nasıl yansıdığı açıklanmıştır.
![lik
er
Jakobiyen Yayınları
edebiyatla bütünleştirmesidir.
Yukarıdaki parça iki paragrafa aynimak istenirse ikinci
paragraf hangi cümleyle başlar?
A) II
B) III
(V) Bu aksediş yazanın çağdas
EV
4.
(1) Sanat eserlerinde süpriz olmazsa olmazlardandır. (II) Okur,
olayların uysal bir derede, Anadolu'yu bir sandalın sakince
ilerlediği gibi anlatılan eserlere ilgi göstermez. (III) Ara sıra bu
derenin çağlamasını, sandalın batma tehlikesi yaşamasını is-
ter. (IV) Bu tabloyu bir tiyatro salonundaymış gibi kanlı, canlı
izlemek ister. (V) İşte bunu, okurun bu istediğinin farkında
olan yazar, eserlerini süprizlerden mahrum bırakmaz. (VI) Her
zaman yeni heyecanlar sunmaya çalışır okuruna.
Bu parçadaki anlam akışını sağlamak için numaralanmış
cümlelerin hangisinden sonra "Çünkü süprizlerden arındırıl-
mış bir eserin okurda hiçbir heyecan uyandırmayacağını ya-
zar bilir." cümlesi getirilirse parçanın anlam bütünlüğü
sağlanmış olur?
A) II
B) III
D) V
E) VI](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230220071925706690-4475336.jpeg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşüncelerlik
er
Jakobiyen Yayınları
edebiyatla bütünleştirmesidir.
Yukarıdaki parça iki paragrafa aynimak istenirse ikinci
paragraf hangi cümleyle başlar?
A) II
B) III
(V) Bu aksediş yazanın çağdas
EV
4.
(1) Sanat eserlerinde süpriz olmazsa olmazlardandır. (II) Okur,
olayların uysal bir derede, Anadolu'yu bir sandalın sakince
ilerlediği gibi anlatılan eserlere ilgi göstermez. (III) Ara sıra bu
derenin çağlamasını, sandalın batma tehlikesi yaşamasını is-
ter. (IV) Bu tabloyu bir tiyatro salonundaymış gibi kanlı, canlı
izlemek ister. (V) İşte bunu, okurun bu istediğinin farkında
olan yazar, eserlerini süprizlerden mahrum bırakmaz. (VI) Her
zaman yeni heyecanlar sunmaya çalışır okuruna.
Bu parçadaki anlam akışını sağlamak için numaralanmış
cümlelerin hangisinden sonra "Çünkü süprizlerden arındırıl-
mış bir eserin okurda hiçbir heyecan uyandırmayacağını ya-
zar bilir." cümlesi getirilirse parçanın anlam bütünlüğü
sağlanmış olur?
A) II
B) III
D) V
E) VI
![de aslın-
y doku-
canları,
elen iz-
lüverir
olun-
diğini
enin
aten
D
Jakobiyen Ya
8. Okurun geçmiş yüzyıllarda yazılmış bir eseri anlayabilmesi,
eserin tadına varabilmesi ve eseri değerlendirebilmesi için
eserin yazıldığı çağdaki koşullar, inançlar, dünya görüşü, s
nat anlayışı ve gelenek görenekleri hakkında bilgi sahibi olma-
si gerekir. Bundan ötürü eseri tam anlamıyla kavrayabilmek,
ona doğru bir açıdan bakabilmek için okurun gözleriyle baka
bilmesi lazımdır esere. Bu imkanı sağlamak en çok edebiyat
tarihçilerine ve araştırmacılara düşer.
Bu parçada vurgulanmak istenen düşünce aşağıdakiler-
den hangisidir?
Eseri olduğu gibi görebilmek için esere ilişkin bilgiler sağ-
lamak şarttır.
sil
B) Tarihsel metinler anlaşılmadıkları için günümüzde değerini
yitirmiştir.
munovials?
C) Geçmişte yazılan metinlerin doğru ve yanlışsız tespit edil-
mesi gerekir.
prengule.stoel
D) Tarihsel eleştiride sanatçılar yazarın biyografisine yer ver-
melidir.
Edebiyat tarihçileri okuru eski metinleri anlayabilmeleri için
bilgilendirmelidir.
0 (0
2.
ins
tur
za
ki
iç
n
S](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230220071858809205-4475336.jpeg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşüncelerde aslın-
y doku-
canları,
elen iz-
lüverir
olun-
diğini
enin
aten
D
Jakobiyen Ya
8. Okurun geçmiş yüzyıllarda yazılmış bir eseri anlayabilmesi,
eserin tadına varabilmesi ve eseri değerlendirebilmesi için
eserin yazıldığı çağdaki koşullar, inançlar, dünya görüşü, s
nat anlayışı ve gelenek görenekleri hakkında bilgi sahibi olma-
si gerekir. Bundan ötürü eseri tam anlamıyla kavrayabilmek,
ona doğru bir açıdan bakabilmek için okurun gözleriyle baka
bilmesi lazımdır esere. Bu imkanı sağlamak en çok edebiyat
tarihçilerine ve araştırmacılara düşer.
Bu parçada vurgulanmak istenen düşünce aşağıdakiler-
den hangisidir?
Eseri olduğu gibi görebilmek için esere ilişkin bilgiler sağ-
lamak şarttır.
sil
B) Tarihsel metinler anlaşılmadıkları için günümüzde değerini
yitirmiştir.
munovials?
C) Geçmişte yazılan metinlerin doğru ve yanlışsız tespit edil-
mesi gerekir.
prengule.stoel
D) Tarihsel eleştiride sanatçılar yazarın biyografisine yer ver-
melidir.
Edebiyat tarihçileri okuru eski metinleri anlayabilmeleri için
bilgilendirmelidir.
0 (0
2.
ins
tur
za
ki
iç
n
S
![karşısına çıkı
kulağa hoş ge
ışıklarla bezeli sah
helendikten s
zar, ateş böceğinin
na seyircinin duyg
kınca karşı-
mü? adlı oy
Erdoğan'ın yo
kişilere
anlamlar da yüklen
en gerçek aydınlığı
üğüm olarak göze
YILDIZ SERİSİ / TYT PARAGRAF SORU BANKASI
PARAGRAF
anmış cümlelerde.
içermemektedir?
D) IV
1.
1. ve 2. soruları aşağıdaki parçaya göre cevap-
layınız.
lyi bir eserin yazılabilmesi için gözleme dayanılması
gerektiğini anlatan bir köşe yazısı okudum bugün. Göz-
leme dayanmayan eser gerçeklikten nasibini almamış-
tır, diye de bir yargıya bağlanıyordu bu düşünce. İyi de
gözlem yoluyla elde edilen her bilgi, her diyalog edebî
bir dile dönüştürülebilir mi veya salt gözleme dayanıyor
diye bir eser hakkında yargıya varılabilir mi? Yazma sa-
natını böyle doğrudan ve yalnız gözleme getirip yasla-
mak yanlış bir kanı. Flaubert'e bakalım. O, zamanının
çoğunu evinde geçirir, eserlerini de evinde yazarmış. O
hâlde, Flaubert'in eserleri iyi değildir diyebilir miyiz? Yıl-
lar yılı hapis hayatı yaşamış biri, bir bakarsınız dünya
edebiyatının en değerli eserlerini yazmış.
Bu parçanın anlatımı için aşağıdakilerden hangisi
söylenemez?
Tanık göstermeye başvurulmuştur.
BDüşünce somut bir örnekle desteklenmiştir.
Tartışmacı bir anlatım benimsenmiştir.
D) Sözde soru cümleleriyle anlatım güçlendirilmiştir.
Kesin yargılardan kaçınılması gerektiği sezdirilmiştir.
FEN BİLİMLERİ YAYINERI](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230220064844992904-4202293.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşüncelerkarşısına çıkı
kulağa hoş ge
ışıklarla bezeli sah
helendikten s
zar, ateş böceğinin
na seyircinin duyg
kınca karşı-
mü? adlı oy
Erdoğan'ın yo
kişilere
anlamlar da yüklen
en gerçek aydınlığı
üğüm olarak göze
YILDIZ SERİSİ / TYT PARAGRAF SORU BANKASI
PARAGRAF
anmış cümlelerde.
içermemektedir?
D) IV
1.
1. ve 2. soruları aşağıdaki parçaya göre cevap-
layınız.
lyi bir eserin yazılabilmesi için gözleme dayanılması
gerektiğini anlatan bir köşe yazısı okudum bugün. Göz-
leme dayanmayan eser gerçeklikten nasibini almamış-
tır, diye de bir yargıya bağlanıyordu bu düşünce. İyi de
gözlem yoluyla elde edilen her bilgi, her diyalog edebî
bir dile dönüştürülebilir mi veya salt gözleme dayanıyor
diye bir eser hakkında yargıya varılabilir mi? Yazma sa-
natını böyle doğrudan ve yalnız gözleme getirip yasla-
mak yanlış bir kanı. Flaubert'e bakalım. O, zamanının
çoğunu evinde geçirir, eserlerini de evinde yazarmış. O
hâlde, Flaubert'in eserleri iyi değildir diyebilir miyiz? Yıl-
lar yılı hapis hayatı yaşamış biri, bir bakarsınız dünya
edebiyatının en değerli eserlerini yazmış.
Bu parçanın anlatımı için aşağıdakilerden hangisi
söylenemez?
Tanık göstermeye başvurulmuştur.
BDüşünce somut bir örnekle desteklenmiştir.
Tartışmacı bir anlatım benimsenmiştir.
D) Sözde soru cümleleriyle anlatım güçlendirilmiştir.
Kesin yargılardan kaçınılması gerektiği sezdirilmiştir.
FEN BİLİMLERİ YAYINERI
![E Kültürün İnsana Kazandırdıkları
14. Okumaya ve düşünmeye çok erken başlayıp eleştiri yazmaya
geç başladım. Bu tam da istediğim yerden başlayıp neden
sonra pişmanlık duymayacağım yazılar yazmak için yeterin-
ce donanımlı olmayı kafama koymamla ilgiliydi. Denemeye
geç başlamamın nedeniyse eleştirinin yoğunluğuna emek
ve zaman isteyen ağırlığı vermem gerektiğiydi. Ayrıca ken-
dimi kafaca hazır olacağım uygun zamanları beklemem de
gerekti. Yine de şu var: Yaratıcı ve çözümleyici eleştiri anla-
yışını kurguda, biçimde, dilde en yetkin biçimde kotarabil-
me kaygılarımın ürünü olan yazılarımın, denemenin kayna-
ğından su aldığını da görüyorum.
Bu parçanın yazarının eleştiri yazmaya geç başlaması,
Dingin bir zaman dilimi bulamaması
1. Yetkin bir konuma ulaşmayı istemesi
Kendini tam olarak hazır hissetmemesi
IV. Üslubunu geliştirmek için deneme yazması
nedenlerinden hangisiyle açıklanabilir?
A) Yalnız I
D) II ve IV
B) Yalnız II
E1, Il ve IV
C) I ve III
TYT](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230219194512207032-4990342.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı DüşüncelerE Kültürün İnsana Kazandırdıkları
14. Okumaya ve düşünmeye çok erken başlayıp eleştiri yazmaya
geç başladım. Bu tam da istediğim yerden başlayıp neden
sonra pişmanlık duymayacağım yazılar yazmak için yeterin-
ce donanımlı olmayı kafama koymamla ilgiliydi. Denemeye
geç başlamamın nedeniyse eleştirinin yoğunluğuna emek
ve zaman isteyen ağırlığı vermem gerektiğiydi. Ayrıca ken-
dimi kafaca hazır olacağım uygun zamanları beklemem de
gerekti. Yine de şu var: Yaratıcı ve çözümleyici eleştiri anla-
yışını kurguda, biçimde, dilde en yetkin biçimde kotarabil-
me kaygılarımın ürünü olan yazılarımın, denemenin kayna-
ğından su aldığını da görüyorum.
Bu parçanın yazarının eleştiri yazmaya geç başlaması,
Dingin bir zaman dilimi bulamaması
1. Yetkin bir konuma ulaşmayı istemesi
Kendini tam olarak hazır hissetmemesi
IV. Üslubunu geliştirmek için deneme yazması
nedenlerinden hangisiyle açıklanabilir?
A) Yalnız I
D) II ve IV
B) Yalnız II
E1, Il ve IV
C) I ve III
TYT
![2.
Jakobiyen Y
Geçmişi hiçe sayalım, bizden önce yaşamış olanların bul-
duklarına, söylediklerine aldırmayalım mı demek istiyo-
ruz? Olur mu hiç böyle bir şey? Geçmişi hiçe sayan, tari-
hin kendilerine öğrettiğini dinlemeyen bir çağ, yabanileşir
onlardan ders almamak aynı yanlışlara tekrar tekrar düş-
ve giderek ilkelleşir. Bütün yaşananları tekrar denemek,
memize neden olur. Ancak -
Bu parçanın sonuna dil ve düşüncenin akışına göre aşağı-
dakilerden hangisi getirilebilir?
A) tarihteki birçok olay, bugün bile ilgiyle okunuyor ve konu-
şuluyor.
B) ne olursa olsun biz atalarımızın yaptıklarına her zaman
sahip çıkmalıyız.
C) buna rağmen geçmişe takılıp kalmak geleceğimize gölge
düşürür.
D) tarihe saplanıp kalmak da tarihin tecrübelerinden yararlan-
mak kadar tehlikelidir.
Jakobiyen Yayınları
Te
E) geçmişte yaşamış insanlara her şeyi biliyor gözüyle bak-
mak da tehlikelidir.
C](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230220065309459966-4475336.jpeg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler2.
Jakobiyen Y
Geçmişi hiçe sayalım, bizden önce yaşamış olanların bul-
duklarına, söylediklerine aldırmayalım mı demek istiyo-
ruz? Olur mu hiç böyle bir şey? Geçmişi hiçe sayan, tari-
hin kendilerine öğrettiğini dinlemeyen bir çağ, yabanileşir
onlardan ders almamak aynı yanlışlara tekrar tekrar düş-
ve giderek ilkelleşir. Bütün yaşananları tekrar denemek,
memize neden olur. Ancak -
Bu parçanın sonuna dil ve düşüncenin akışına göre aşağı-
dakilerden hangisi getirilebilir?
A) tarihteki birçok olay, bugün bile ilgiyle okunuyor ve konu-
şuluyor.
B) ne olursa olsun biz atalarımızın yaptıklarına her zaman
sahip çıkmalıyız.
C) buna rağmen geçmişe takılıp kalmak geleceğimize gölge
düşürür.
D) tarihe saplanıp kalmak da tarihin tecrübelerinden yararlan-
mak kadar tehlikelidir.
Jakobiyen Yayınları
Te
E) geçmişte yaşamış insanlara her şeyi biliyor gözüyle bak-
mak da tehlikelidir.
C
![X
Atatürk, "Hiç şüphe yok, devletimizin ebedi müddet
yaşaması için, memleketimizin kuvvetlenmesi için,
milletimizin refah ve mutluluğu için hayatımız,
namusumuz, şerefimiz, geleceğimiz için ve bütün ulusal
kavramlarımız ve nihayet her şeyimiz için mutlaka en
kıskanç hislerimizle, bütün uyanıklığımızla ve bütün
kuvvetimizle milli egemenliğimizi muhafaza ve müdafaa
edeceğiz" demiştir.
Atatürk'ün bu sözlerinin;
I. cumhuriyetçilik,
II. milliyetçilik,
III. devletçilik
ilkelerinden hangilerini yansıttığı savunulabilir?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
D) I ve III
E) II ve III
C) I ve I
7.](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230220063508766828-3142127.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı DüşüncelerX
Atatürk, "Hiç şüphe yok, devletimizin ebedi müddet
yaşaması için, memleketimizin kuvvetlenmesi için,
milletimizin refah ve mutluluğu için hayatımız,
namusumuz, şerefimiz, geleceğimiz için ve bütün ulusal
kavramlarımız ve nihayet her şeyimiz için mutlaka en
kıskanç hislerimizle, bütün uyanıklığımızla ve bütün
kuvvetimizle milli egemenliğimizi muhafaza ve müdafaa
edeceğiz" demiştir.
Atatürk'ün bu sözlerinin;
I. cumhuriyetçilik,
II. milliyetçilik,
III. devletçilik
ilkelerinden hangilerini yansıttığı savunulabilir?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
D) I ve III
E) II ve III
C) I ve I
7.
![27. Uçma becerisi, kuşları diğer hayvanlardan ayıran özelliktir. Uçuş yeteneğinin yanı sıra, üstün görüş yetisi de kuşların öne
çıkan bir başka niteliğidir. Bu özellik, çok yüksekten küçük hayvanları saptayabilen avcı kuşlarda son derece gelişmiştir.
Doğaya olağanüstü derecede uyum sağlamış yapılarıyla yeme alışkanlıklarına bağlı olarak birçok değişik biçime bürünen
gaga; yırtıcı kuşlarda keskin kenarlı, ağaçkakanlarda çok sert ve sinek kuşlarında boru gibidir. Tüyleri de özgün yaşam
tarzlarına uyum sağlamıştır. Soğuk iklimlerde yaşayan kuşlar kalın telek tüyü katmanlar ve yalıtkan ince tüylerle korunur.
Erkek kuşlarda renkli tüyler dişileri çekerken mat renkler kamuflaj sağlar.
Bu parçadan kuşlar ile ilgili,
Beslenme şekilleri fiziksel özelliklerini etkilemiştir.
Tüylerinin renklerini iklim şartları belirler.
Sadece avcı kuşların görüş yetisi üst düzeydedir.
yargılarından hangilerine ulaşılabilir?
A) Yalnız
B) Yalnız II
C) I ve II
D) Ive !!!
E) I, II ve III](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230220061449365607-1111342.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler27. Uçma becerisi, kuşları diğer hayvanlardan ayıran özelliktir. Uçuş yeteneğinin yanı sıra, üstün görüş yetisi de kuşların öne
çıkan bir başka niteliğidir. Bu özellik, çok yüksekten küçük hayvanları saptayabilen avcı kuşlarda son derece gelişmiştir.
Doğaya olağanüstü derecede uyum sağlamış yapılarıyla yeme alışkanlıklarına bağlı olarak birçok değişik biçime bürünen
gaga; yırtıcı kuşlarda keskin kenarlı, ağaçkakanlarda çok sert ve sinek kuşlarında boru gibidir. Tüyleri de özgün yaşam
tarzlarına uyum sağlamıştır. Soğuk iklimlerde yaşayan kuşlar kalın telek tüyü katmanlar ve yalıtkan ince tüylerle korunur.
Erkek kuşlarda renkli tüyler dişileri çekerken mat renkler kamuflaj sağlar.
Bu parçadan kuşlar ile ilgili,
Beslenme şekilleri fiziksel özelliklerini etkilemiştir.
Tüylerinin renklerini iklim şartları belirler.
Sadece avcı kuşların görüş yetisi üst düzeydedir.
yargılarından hangilerine ulaşılabilir?
A) Yalnız
B) Yalnız II
C) I ve II
D) Ive !!!
E) I, II ve III
![nam, sevine
ediği için doğu
şöyle der: "Du
de bile
m ama
ağlamasına
durma
sizliğine,
a bu. Insanla
umu
deri söyleye
ek doğru
m..
değildir.
ometreni aç!
15. Maalesef cep telefonları mahremiyet ve güvenlik için tasarlan-
madı. Bu cihazlar sadece zamanımızı ona bağışlatmakla kalmı-
yor, başta konum olmak üzere sizin birçok yeni gözetim biçimi-
ne maruz kalmanıza da yol açıyor. Çoğu cep telefonu, kullanıcı-
sına bir masaüstü veya dizüstü bilgisayarın verebileceğinden çok
daha az kontrol imkânı veriyor: işletim sistemini değiştirmek, za-
rarlı yazılım saldırılarını araştırmak, beraberinde gelen istenme-
yen yazılımları kaldırmak ya da değiştirmek... Mobil operatör,
internet tarayıcı, mobil uygulama gibi üçüncü şahısların cihazı-
nızı nasıl kullandığınızı izlemesini engellemek çok daha zor. Da-
hası, cihaz üreticisi cihazınızın eskidiğini söyleyerek size, güven-
lik güncellemeleri de dâhil olmak üzere, yazılım güncellemeleri
sunmayı tamamen bırakabilir.
Böyle diyen birinden aşağıdakilerden hangisini söylemesi bek-
lenmez?
117
A) Fabrika yüklemesi olarak gelen uygulamaları kaldıramıyo-
rum, ancak devreden çıkarabiliyorum; mobil de olsa mül-
kümde istediğimi neden yapamıyorum?
BDiyorlar ki ücretsiz uygulamalar bizim hareketlerimizi takip
ediyor; yahu adam benim gibi garibanın ne yaptığıyla ne di-
ye ilgilensin ki!
C) Mobil cihazlar üzerinde tam bir sahipliğimiz yok denebilir,
isteğim dışında sayısız işler yapan bir cihaz bana neden gü-
17. Ab
ni
ven versin?
D) Bir otomobil düşünün, üç beş yıl sonra üretici firma "Bu mar-
ka artık kullanımdan kalktı, başınızın çaresine bakın." diyor;
ne fark var yani, cep telefonu sahibine yazık değil mi?
E) Bir bilgisayar düşünün, işletim sistemini değiştirebilirsiniz,
hakkınızdır bu; peki cep telefonu sahibine neden bu imkânı
vermiyorsunuz?
M
11
C](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230220062231618500-4821397.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşüncelernam, sevine
ediği için doğu
şöyle der: "Du
de bile
m ama
ağlamasına
durma
sizliğine,
a bu. Insanla
umu
deri söyleye
ek doğru
m..
değildir.
ometreni aç!
15. Maalesef cep telefonları mahremiyet ve güvenlik için tasarlan-
madı. Bu cihazlar sadece zamanımızı ona bağışlatmakla kalmı-
yor, başta konum olmak üzere sizin birçok yeni gözetim biçimi-
ne maruz kalmanıza da yol açıyor. Çoğu cep telefonu, kullanıcı-
sına bir masaüstü veya dizüstü bilgisayarın verebileceğinden çok
daha az kontrol imkânı veriyor: işletim sistemini değiştirmek, za-
rarlı yazılım saldırılarını araştırmak, beraberinde gelen istenme-
yen yazılımları kaldırmak ya da değiştirmek... Mobil operatör,
internet tarayıcı, mobil uygulama gibi üçüncü şahısların cihazı-
nızı nasıl kullandığınızı izlemesini engellemek çok daha zor. Da-
hası, cihaz üreticisi cihazınızın eskidiğini söyleyerek size, güven-
lik güncellemeleri de dâhil olmak üzere, yazılım güncellemeleri
sunmayı tamamen bırakabilir.
Böyle diyen birinden aşağıdakilerden hangisini söylemesi bek-
lenmez?
117
A) Fabrika yüklemesi olarak gelen uygulamaları kaldıramıyo-
rum, ancak devreden çıkarabiliyorum; mobil de olsa mül-
kümde istediğimi neden yapamıyorum?
BDiyorlar ki ücretsiz uygulamalar bizim hareketlerimizi takip
ediyor; yahu adam benim gibi garibanın ne yaptığıyla ne di-
ye ilgilensin ki!
C) Mobil cihazlar üzerinde tam bir sahipliğimiz yok denebilir,
isteğim dışında sayısız işler yapan bir cihaz bana neden gü-
17. Ab
ni
ven versin?
D) Bir otomobil düşünün, üç beş yıl sonra üretici firma "Bu mar-
ka artık kullanımdan kalktı, başınızın çaresine bakın." diyor;
ne fark var yani, cep telefonu sahibine yazık değil mi?
E) Bir bilgisayar düşünün, işletim sistemini değiştirebilirsiniz,
hakkınızdır bu; peki cep telefonu sahibine neden bu imkânı
vermiyorsunuz?
M
11
C