Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

Feis
Yayınlan
11. "Neden toplum hâlinde yaşarken birilerinin idaresi gerek-
miştir?" sorusu, siyaset felsefesinde ele alınan problem-
lerden biridir. Bu soruya bazı filozoflar, insanların temel
ihtiyaçlarını karşılayıcı bir mekanizmanın gereğini örnek
vermiştir. Kimilerine göre ise siyasi organizasyonlar Tan-
ri'nin kurallarını yeryüzünde uygulamak için görev ya-
parlar. Bazı filozoflar ise insanların birlikte karar alarak,
kendilerini yönetecek kişi veya grupları belirlediğini ve
kendilerini koruma otoritesini onlara devrettiğini belirt-
miştir.
Bu parçada yanıtlanan siyaset felsefesi sorusu aşağı-
dakilerden hangisidir? +
A Bireylerin sivil toplumu oluşturma nedeni nedir?
B) Devletin ve iktidarın kaynağı nedir?
Egemenlik için liderin gücü ne kadar etkilidir? ( )
D) Yurttaşların en temel hakları nelerdir?(-)
EY Devleti toplumdan ayıran özellikler nelerdir?
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Feis Yayınlan 11. "Neden toplum hâlinde yaşarken birilerinin idaresi gerek- miştir?" sorusu, siyaset felsefesinde ele alınan problem- lerden biridir. Bu soruya bazı filozoflar, insanların temel ihtiyaçlarını karşılayıcı bir mekanizmanın gereğini örnek vermiştir. Kimilerine göre ise siyasi organizasyonlar Tan- ri'nin kurallarını yeryüzünde uygulamak için görev ya- parlar. Bazı filozoflar ise insanların birlikte karar alarak, kendilerini yönetecek kişi veya grupları belirlediğini ve kendilerini koruma otoritesini onlara devrettiğini belirt- miştir. Bu parçada yanıtlanan siyaset felsefesi sorusu aşağı- dakilerden hangisidir? + A Bireylerin sivil toplumu oluşturma nedeni nedir? B) Devletin ve iktidarın kaynağı nedir? Egemenlik için liderin gücü ne kadar etkilidir? ( ) D) Yurttaşların en temel hakları nelerdir?(-) EY Devleti toplumdan ayıran özellikler nelerdir?
3-
61-
n
3-
a
3-
a
3-
e
4.
Son beş yıldır öykü ağırlıklı okuyorum. Roman daha az... Önce-
sinde tam tersiydi. Geçmişte iskaladığım ve beklettiğim kitap-
lar var; onların çoğunu okudum, diğerlerini de okuyacağım. Ti-
yatro yapıtları da okurum. Tiyatro metinlerinin ilgimi çeken yanı;
girişte "Kişiler" başlığı altında karakterleri alt alta sıralaması, on-
lardan özetle bahsetmesi ve sahne dekorunun tarifi. Asıl önem-
lisi, sonrasında tamamen diyalog/monolog olarak yürüyen met-
nin bilgilendirme gücü. Bir yönlendirme olmaksızın okuyucunun
kısmen kör uçuşu takip ettiği metin; diyaloglarının gücüyle, ka-
rakterlerin oyuna katılış biçimleriyle onu sonuna kadar sorun-
suz götürebiliyor. Bunun, öykü anlatıcılarının bir yönüyle ihtiyaç
duyacağı diyalog yazımlarına katkı sağlayacak bir anlatım biçi-
mi olduğunu düşünüyorum.
Bu parçada yazar kendisiyle ilgili olarak aşağıdakilerin han-
gisine değinmemiştir?
A) Tiyatro eserlerini okurken yaşadığı deneyime
B) Okuma tercihlerinin değişiklik gösterdiğine
C) İleriye dönük okuma planına
D Tiyatro metinlerini okumasının yazarlığına katkı sağladığına
(E)) Yaşamın farklı yönlerine ışık tutan eserleri okumayı tercih et-
tiğine
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
3- 61- n 3- a 3- a 3- e 4. Son beş yıldır öykü ağırlıklı okuyorum. Roman daha az... Önce- sinde tam tersiydi. Geçmişte iskaladığım ve beklettiğim kitap- lar var; onların çoğunu okudum, diğerlerini de okuyacağım. Ti- yatro yapıtları da okurum. Tiyatro metinlerinin ilgimi çeken yanı; girişte "Kişiler" başlığı altında karakterleri alt alta sıralaması, on- lardan özetle bahsetmesi ve sahne dekorunun tarifi. Asıl önem- lisi, sonrasında tamamen diyalog/monolog olarak yürüyen met- nin bilgilendirme gücü. Bir yönlendirme olmaksızın okuyucunun kısmen kör uçuşu takip ettiği metin; diyaloglarının gücüyle, ka- rakterlerin oyuna katılış biçimleriyle onu sonuna kadar sorun- suz götürebiliyor. Bunun, öykü anlatıcılarının bir yönüyle ihtiyaç duyacağı diyalog yazımlarına katkı sağlayacak bir anlatım biçi- mi olduğunu düşünüyorum. Bu parçada yazar kendisiyle ilgili olarak aşağıdakilerin han- gisine değinmemiştir? A) Tiyatro eserlerini okurken yaşadığı deneyime B) Okuma tercihlerinin değişiklik gösterdiğine C) İleriye dönük okuma planına D Tiyatro metinlerini okumasının yazarlığına katkı sağladığına (E)) Yaşamın farklı yönlerine ışık tutan eserleri okumayı tercih et- tiğine
soruları aşağıdaki parçaya
Cahit Arf, bilgisi ve kültürüyle önemli işler yapmış kişilerin huzu-
runu taşıyan, komplekssiz bir insandı. Günlük değer yargılarına
takılma sığlığı, başkalarına yaranmak için inandığının tersini ya-
pabilme hafifliği, düşüncelerini zamanın gereklerine göre biçim-
lendirme hafifliği, gözlerini kapama, duymama, adam sendecilik
sorumsuzluğu hiçbir zaman olmamıştır. O, sadece akademis-
yen değildir. Hem ortaya koyduğu çalışmalarla matematikçiler
için bir kaynak olmuş hem de öğrencilerini iyi yetiştirmesiyle ve
onlara gerçekten zamanını ayırıp, çalışmalarını izleyip bire bir
ilgilenmesiyle matematikçilere örnek olmuş bir insandır.
17. Bu parçada sözü edilen kişiyle ilgili olarak aşağıdakiler-
den hangisi söylenemez?
A) Alanında yaptığı işlerle aşılması imkânsız bir konuma yük-
seldiği
B) Doğru bildiği yolda ilerlerken gündelik değerlendirmeler-
den uzak kaldığı
C) Yaptığı çalışmalarıyla öğrenciler ve meslektaşlarına yol
gösterici olduğu
D) Kişilik özelliklerine bakıldığında mütevazı bir insan oldu-
ğunun görüldüğü
E) Dönemin koşullarına göre kanılarını değiştirmeden çalış-
masını sürdürdüğü
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
soruları aşağıdaki parçaya Cahit Arf, bilgisi ve kültürüyle önemli işler yapmış kişilerin huzu- runu taşıyan, komplekssiz bir insandı. Günlük değer yargılarına takılma sığlığı, başkalarına yaranmak için inandığının tersini ya- pabilme hafifliği, düşüncelerini zamanın gereklerine göre biçim- lendirme hafifliği, gözlerini kapama, duymama, adam sendecilik sorumsuzluğu hiçbir zaman olmamıştır. O, sadece akademis- yen değildir. Hem ortaya koyduğu çalışmalarla matematikçiler için bir kaynak olmuş hem de öğrencilerini iyi yetiştirmesiyle ve onlara gerçekten zamanını ayırıp, çalışmalarını izleyip bire bir ilgilenmesiyle matematikçilere örnek olmuş bir insandır. 17. Bu parçada sözü edilen kişiyle ilgili olarak aşağıdakiler- den hangisi söylenemez? A) Alanında yaptığı işlerle aşılması imkânsız bir konuma yük- seldiği B) Doğru bildiği yolda ilerlerken gündelik değerlendirmeler- den uzak kaldığı C) Yaptığı çalışmalarıyla öğrenciler ve meslektaşlarına yol gösterici olduğu D) Kişilik özelliklerine bakıldığında mütevazı bir insan oldu- ğunun görüldüğü E) Dönemin koşullarına göre kanılarını değiştirmeden çalış- masını sürdürdüğü
soruları aşağıdaki parçaya
Cahit Arf, bilgisi ve kültürüyle önemli işler yapmış kişilerin huzu-
runu taşıyan, komplekssiz bir insandı. Günlük değer yargılarına
takılma sığlığı, başkalarına yaranmak için inandığının tersini ya-
pabilme hafifliği, düşüncelerini zamanın gereklerine göre biçim-
lendirme hafifliği, gözlerini kapama, duymama, adam sendecilik
sorumsuzluğu hiçbir zaman olmamıştır. O, sadece akademis-
yen değildir. Hem ortaya koyduğu çalışmalarla matematikçiler
için bir kaynak olmuş hem de öğrencilerini iyi yetiştirmesiyle ve
onlara gerçekten zamanını ayırıp, çalışmalarını izleyip bire bir
ilgilenmesiyle matematikçilere örnek olmuş bir insandır.
17. Bu parçada sözü edilen kişiyle ilgili olarak aşağıdakiler-
den hangisi söylenemez?
A) Alanında yaptığı işlerle aşılması imkânsız bir konuma yük-
seldiği
B) Doğru bildiği yolda ilerlerken gündelik değerlendirmeler-
den uzak kaldığı
C) Yaptığı çalışmalarıyla öğrenciler ve meslektaşlarına yol
gösterici olduğu
D) Kişilik özelliklerine bakıldığında mütevazı bir insan oldu-
ğunun görüldüğü
E) Dönemin koşullarına göre kanılarını değiştirmeden çalış-
masını sürdürdüğü
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
soruları aşağıdaki parçaya Cahit Arf, bilgisi ve kültürüyle önemli işler yapmış kişilerin huzu- runu taşıyan, komplekssiz bir insandı. Günlük değer yargılarına takılma sığlığı, başkalarına yaranmak için inandığının tersini ya- pabilme hafifliği, düşüncelerini zamanın gereklerine göre biçim- lendirme hafifliği, gözlerini kapama, duymama, adam sendecilik sorumsuzluğu hiçbir zaman olmamıştır. O, sadece akademis- yen değildir. Hem ortaya koyduğu çalışmalarla matematikçiler için bir kaynak olmuş hem de öğrencilerini iyi yetiştirmesiyle ve onlara gerçekten zamanını ayırıp, çalışmalarını izleyip bire bir ilgilenmesiyle matematikçilere örnek olmuş bir insandır. 17. Bu parçada sözü edilen kişiyle ilgili olarak aşağıdakiler- den hangisi söylenemez? A) Alanında yaptığı işlerle aşılması imkânsız bir konuma yük- seldiği B) Doğru bildiği yolda ilerlerken gündelik değerlendirmeler- den uzak kaldığı C) Yaptığı çalışmalarıyla öğrenciler ve meslektaşlarına yol gösterici olduğu D) Kişilik özelliklerine bakıldığında mütevazı bir insan oldu- ğunun görüldüğü E) Dönemin koşullarına göre kanılarını değiştirmeden çalış- masını sürdürdüğü
Pablo Neruda, büyük acılarla dolu bir coğrafyada, Latin Ame-
rika'da doğup büyüyen, orada ve dünyada yaşanan dramla-
rin insanlarda bıraktığı etkilere yakından tanıklık eden; o acıları
yüreğinin derinliklerinde duyumsayarak şiirlerinde etkili dizeler
hâlinde dillendiren büyük bir şair. O, yaşananlara ve içinde ya-
şadığı zamana şiirleriyle tanıklık etmeyi, bir aydın sorumluluğu
olarak görür. Ülkenin kömür ocaklarında ve bakır madenlerin-
de en ağır işlere katlanan insanlar Neruda'nın okurları idi. Hal-
kın bağrına bastığı bu edebiyat insanı, ülkesinin en uzak köşe-
lerine kadar gitmiş; on binlerin, yüz binlerin karşısında, ağlayan
madenciler önünde şiirlerini okumuştur.
2.
Bu parçadan hareketle Pablo Neruda ile ilgili olarak aşağı-
dakilerden hangisi söylenemez?
A) Toplumsal sorunlar karşısında duyarlı olduğu
B) Şiirlerinde gözlemlerinden yararlandığı
Hüzün dolu bir çocukluk dönemi geçirdiği
D) Halkı tarafından sevilen bir sanatçı olduğu
E) Kendisini toplumuna karşı sorumlu hissettiği
4.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Pablo Neruda, büyük acılarla dolu bir coğrafyada, Latin Ame- rika'da doğup büyüyen, orada ve dünyada yaşanan dramla- rin insanlarda bıraktığı etkilere yakından tanıklık eden; o acıları yüreğinin derinliklerinde duyumsayarak şiirlerinde etkili dizeler hâlinde dillendiren büyük bir şair. O, yaşananlara ve içinde ya- şadığı zamana şiirleriyle tanıklık etmeyi, bir aydın sorumluluğu olarak görür. Ülkenin kömür ocaklarında ve bakır madenlerin- de en ağır işlere katlanan insanlar Neruda'nın okurları idi. Hal- kın bağrına bastığı bu edebiyat insanı, ülkesinin en uzak köşe- lerine kadar gitmiş; on binlerin, yüz binlerin karşısında, ağlayan madenciler önünde şiirlerini okumuştur. 2. Bu parçadan hareketle Pablo Neruda ile ilgili olarak aşağı- dakilerden hangisi söylenemez? A) Toplumsal sorunlar karşısında duyarlı olduğu B) Şiirlerinde gözlemlerinden yararlandığı Hüzün dolu bir çocukluk dönemi geçirdiği D) Halkı tarafından sevilen bir sanatçı olduğu E) Kendisini toplumuna karşı sorumlu hissettiği 4.
cara
J
ye
=
= III
OF
24. Schiller'in "Ne mutlu o şaire ki halkın sesini, şiirin ruhunu
açık bir şekilde yapıtına yansıtıyor. Ne mutlu o şaire ki o
yaşamın içinde dışarıdadır; günümüz şairinin pek
göremediği, kalbinde hissedemediği göksel kutsallık ona
ulaşabiliyor!" sözlerinden de anlaşıldığı gibi, o -----
Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına
göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
A) şairin duygu-akıl birliğine önem vermesini; toplumun
sözcülüğünü şiirinde amaç edinmesini istemektedir
B) sanatçının kendi sanat dünyasını dış etkilere karşı
korunaklı bir duruma getirmesi gerektiğini
vurgulamaktadır
C) farklı sanatsal yönelimlerini bir araya getirerek sanatın
karanlık sokaklarına ışık tutmaktadır
D) süregelen sanat anlayışlarına başkaldırarak okuru
sanatın güzellikleriyle buluşturmanın yolunu açma
eğilimindedir
C
E) dış dünyada algıladıklarıyla kendi duygularını şiirselliğ
önceleyerek yansıtmayı temel ilke edinmektedir
Diğer sayfaya geçi
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
cara J ye = = III OF 24. Schiller'in "Ne mutlu o şaire ki halkın sesini, şiirin ruhunu açık bir şekilde yapıtına yansıtıyor. Ne mutlu o şaire ki o yaşamın içinde dışarıdadır; günümüz şairinin pek göremediği, kalbinde hissedemediği göksel kutsallık ona ulaşabiliyor!" sözlerinden de anlaşıldığı gibi, o ----- Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) şairin duygu-akıl birliğine önem vermesini; toplumun sözcülüğünü şiirinde amaç edinmesini istemektedir B) sanatçının kendi sanat dünyasını dış etkilere karşı korunaklı bir duruma getirmesi gerektiğini vurgulamaktadır C) farklı sanatsal yönelimlerini bir araya getirerek sanatın karanlık sokaklarına ışık tutmaktadır D) süregelen sanat anlayışlarına başkaldırarak okuru sanatın güzellikleriyle buluşturmanın yolunu açma eğilimindedir C E) dış dünyada algıladıklarıyla kendi duygularını şiirselliğ önceleyerek yansıtmayı temel ilke edinmektedir Diğer sayfaya geçi
nda iyi bir
k
sefe,
im
nde
arından
kudum.
a
Her
37-38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Sait Faik, kendi yaşadığı dönemin hâkim sanat
ortamından ve görüşünden etkilenir ve bir yandan saf şiiri
yahut sanatı hedeflerken bir yandan halka eğilmenin
gerekliliğinden söz eder. Öte yandan bu tutumu, İkinci
Yeni'nin ilk ve öncü örnekleri gibi görünür. Özcü ve
toplumcu iki zıt anlayışı aynı teknede yoğurma gayretine
sahip olup yeni sanatçılara bu doğrultuda destek sunar.
Modern Türk öykücülüğünün öncülerinden olan Sait Faik,
getirdiği yeniliklerle kökü kendisinde olan bir yazar olarak
kabul edilir. Klasik öykü tekniğini yıkarak doğayı ve
insanları basit, samimi, hem iyi hem kötü taraflarıyla
oldukları gibi fakat şiirsel ve usta bir dille anlatır. Bunu
yaparken diğer çoğu Cumhuriyet sonrası sanatçısının
yaptığı gibi Batı'daki gelişmelere bire bir bağlı kalmaz.
37. Bu parçada Sait Faik ile ilgili,
Geleneksel öykü anlayışına karşı çıkan, yenilikçi bir
yazardır.
II. Batı edebiyatını göz ardı etmiştir.
III. Öykülerini gerçekçi bir anlayışla kaleme almıştır.
IV. Toplum için sanat anlayışıyla yapıtlar vermiştir.
yargılarından hangisi söylenemez?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
D) II ve IV
E) III ve IV
C) ve II
Oksijen Yayınları
39
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
nda iyi bir k sefe, im nde arından kudum. a Her 37-38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Sait Faik, kendi yaşadığı dönemin hâkim sanat ortamından ve görüşünden etkilenir ve bir yandan saf şiiri yahut sanatı hedeflerken bir yandan halka eğilmenin gerekliliğinden söz eder. Öte yandan bu tutumu, İkinci Yeni'nin ilk ve öncü örnekleri gibi görünür. Özcü ve toplumcu iki zıt anlayışı aynı teknede yoğurma gayretine sahip olup yeni sanatçılara bu doğrultuda destek sunar. Modern Türk öykücülüğünün öncülerinden olan Sait Faik, getirdiği yeniliklerle kökü kendisinde olan bir yazar olarak kabul edilir. Klasik öykü tekniğini yıkarak doğayı ve insanları basit, samimi, hem iyi hem kötü taraflarıyla oldukları gibi fakat şiirsel ve usta bir dille anlatır. Bunu yaparken diğer çoğu Cumhuriyet sonrası sanatçısının yaptığı gibi Batı'daki gelişmelere bire bir bağlı kalmaz. 37. Bu parçada Sait Faik ile ilgili, Geleneksel öykü anlayışına karşı çıkan, yenilikçi bir yazardır. II. Batı edebiyatını göz ardı etmiştir. III. Öykülerini gerçekçi bir anlayışla kaleme almıştır. IV. Toplum için sanat anlayışıyla yapıtlar vermiştir. yargılarından hangisi söylenemez? A) Yalnız I B) Yalnız II D) II ve IV E) III ve IV C) ve II Oksijen Yayınları 39
1.
Platon'a göre içinde yaşadığımız ve duyular ile algıladığı-
mız dünya duyusal dünyadır. Bu dünya somut nesneler-
den oluşur. Bu dünya ile bu dünyanın içindeki varlıklar ger-
çekten var değildirler. Onlar yalnızca birer görünüşten iba-
rettirler. İçinde yaşadığımız bu dünya sonlu ve ölümlüdür.
Aşağıdakilerden hangisi duyusal dünyanın özelliklerin-
den biri olamaz?
A) Değişmeye uğrarlar.
B) Zamana ve mekana bağlıdır.
C) Algılarımızla elde edeceğimiz bilgilere sahiptir.
D) Kendiliğinden evrende oluşmuş varlıklardır.
E) Gerçek değillerdir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
1. Platon'a göre içinde yaşadığımız ve duyular ile algıladığı- mız dünya duyusal dünyadır. Bu dünya somut nesneler- den oluşur. Bu dünya ile bu dünyanın içindeki varlıklar ger- çekten var değildirler. Onlar yalnızca birer görünüşten iba- rettirler. İçinde yaşadığımız bu dünya sonlu ve ölümlüdür. Aşağıdakilerden hangisi duyusal dünyanın özelliklerin- den biri olamaz? A) Değişmeye uğrarlar. B) Zamana ve mekana bağlıdır. C) Algılarımızla elde edeceğimiz bilgilere sahiptir. D) Kendiliğinden evrende oluşmuş varlıklardır. E) Gerçek değillerdir.
V
QOA
ç
15, Kuşkularımızdan, kuşku duyduğumuz şey gerçek-
mişçesine tetikte olmaktan yararlanmalı ancak bun-
dan zarar da görmemeliyiz. İnsanın içinde kendili-
ğinden doğan kuşkular, sinek vızıltısını andırır. Ama
başkalarınca içimize sokulan, yapay yoldan besle-
nen, dedikodularla fısıltılarla uyandırılan kuşkular
can yakar.
Bu cümlelerden;
1. Kuşkularımızın gerçekleşme olasılığına hazırlıklı
olmalıyız.
II. Kuşkularımız gerçekleştiğinde zarar görmemek
için önlemler almalıyız.
III. Kendi kuşkularımız, başkalarından edindiğimiz
kuşkulardan daha inciticidir.
yargılarından hangilerine ulaşılabilir?
A) Yalnız I
B) I ve II
D) Yalnız II
C) I ve I
E) II ve III
Diğer sayfaya geçiniz.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
V QOA ç 15, Kuşkularımızdan, kuşku duyduğumuz şey gerçek- mişçesine tetikte olmaktan yararlanmalı ancak bun- dan zarar da görmemeliyiz. İnsanın içinde kendili- ğinden doğan kuşkular, sinek vızıltısını andırır. Ama başkalarınca içimize sokulan, yapay yoldan besle- nen, dedikodularla fısıltılarla uyandırılan kuşkular can yakar. Bu cümlelerden; 1. Kuşkularımızın gerçekleşme olasılığına hazırlıklı olmalıyız. II. Kuşkularımız gerçekleştiğinde zarar görmemek için önlemler almalıyız. III. Kendi kuşkularımız, başkalarından edindiğimiz kuşkulardan daha inciticidir. yargılarından hangilerine ulaşılabilir? A) Yalnız I B) I ve II D) Yalnız II C) I ve I E) II ve III Diğer sayfaya geçiniz.
22. Sanata dair meselelerde nedense genelimizin üzerinde
ittifak edebileceği bir tartışma zemini ortaya çıkmıyor.
Sanki sanatın öznel bir varlık alanı oluşu, sanat
meselelerine bakış açısında çok seslilik yerine gürültü
kirliliğini beraberinde getiriyor. Oysaki gürültü kirliliğinin
sebebi biziz. Muhatabımızı dinlemiyor, onun da fikirlerinde
bir nebze de olsa haklılık payı bulunabileceğini
gururumuza yediremiyoruz. Kendi sanat görüşümüzü
ortaya koyarken muhatabımızın sanat görüşünü
çürütmeye çalışıyoruz. Böylece nitelikli, yararlı ve sonuç
odaklı bir tartışma zemininden mahrum kalıyoruz.
Bu parçada eleştirilen tutum, aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Herhangi bir tartışma konusu açıldığında bilgi sahibi
olmayanın olandan daha çok konuşması
B) Sanat hakkındaki konularda egomuzu öne
çıkardığımızdan verimli tartışmalar yapamamamız
C) Sanat hakkındaki konularda uzmanların, aydınların ve
sanatçıların görüşlerine başvurmamamız
D) Sanatın öznelliğinin sanatsal konularda fikir birliğine
varmamızı engellemesi
E) Sanatsal meselelere yeterince ilgi ve duyarlılık
göstermememiz
lileDöd
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
22. Sanata dair meselelerde nedense genelimizin üzerinde ittifak edebileceği bir tartışma zemini ortaya çıkmıyor. Sanki sanatın öznel bir varlık alanı oluşu, sanat meselelerine bakış açısında çok seslilik yerine gürültü kirliliğini beraberinde getiriyor. Oysaki gürültü kirliliğinin sebebi biziz. Muhatabımızı dinlemiyor, onun da fikirlerinde bir nebze de olsa haklılık payı bulunabileceğini gururumuza yediremiyoruz. Kendi sanat görüşümüzü ortaya koyarken muhatabımızın sanat görüşünü çürütmeye çalışıyoruz. Böylece nitelikli, yararlı ve sonuç odaklı bir tartışma zemininden mahrum kalıyoruz. Bu parçada eleştirilen tutum, aşağıdakilerden hangisidir? A) Herhangi bir tartışma konusu açıldığında bilgi sahibi olmayanın olandan daha çok konuşması B) Sanat hakkındaki konularda egomuzu öne çıkardığımızdan verimli tartışmalar yapamamamız C) Sanat hakkındaki konularda uzmanların, aydınların ve sanatçıların görüşlerine başvurmamamız D) Sanatın öznelliğinin sanatsal konularda fikir birliğine varmamızı engellemesi E) Sanatsal meselelere yeterince ilgi ve duyarlılık göstermememiz lileDöd
çıkmaz-
n. Bu iki
Yani in-
sine, şiir
oluşsal,
avaşlar,
bu hep
dir. Çık-
en "Şiir
yakın-
yasıyla
yasına
ananla-
ter.
mesafe
A
A
N
L
A
R
1
7.
TÜRKÇE TESTİ - 1
(1) Genç şairin kitabını, "Acaba son dönem şiirimiz-
de ne yönde gelişmeler görülüyor, gençler nelere ilgi
duyuyor, ne tarz şiirler yazmaya çabalıyor?" diyerek
merakla okudum. (II) Öncelikle söylemek gerekirse
şiirlerini hem teknik hem biçim bakımından hata-
sıza yakın yazıyor şair. (III) Bu hatasızlığın içinde
okuyanı etkileyen özgün bir ifadeye rastlamak zor.
(IV) Teknik ve biçim bakımından kusursuz olan bu
dizeler, öğrenilmiş bir şiir hissi uyandırıyor. (V) Hâl-
buki şiirde bir şair trajedisine, şairin varlığına ihtiyaç
var.
Genç bir şairin eserinin değerlendirildiği bu
parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili olarak
aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
AT 1. cümlede genç kuşaklarca beğeniyle takip edil
diği vurgulanmıştır.
II. cümlede yapı yönünden olgun bir düzeye eriş-
tiği dile getirilmiştir.
III. cümlede anlatım bakımından kendine özgü-
lükten uzak olduğu söylenmiştir.
D) IV. cümlede kimi yönleriyle eskiyi tekrar eden
özelliklere sahip olduğu sezdirilmiştir. +
E) V. cümlede şairin kendi şiiriyle iç içe olması ge-
rektiği ifade edilmiştir.
tragedi
?
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
çıkmaz- n. Bu iki Yani in- sine, şiir oluşsal, avaşlar, bu hep dir. Çık- en "Şiir yakın- yasıyla yasına ananla- ter. mesafe A A N L A R 1 7. TÜRKÇE TESTİ - 1 (1) Genç şairin kitabını, "Acaba son dönem şiirimiz- de ne yönde gelişmeler görülüyor, gençler nelere ilgi duyuyor, ne tarz şiirler yazmaya çabalıyor?" diyerek merakla okudum. (II) Öncelikle söylemek gerekirse şiirlerini hem teknik hem biçim bakımından hata- sıza yakın yazıyor şair. (III) Bu hatasızlığın içinde okuyanı etkileyen özgün bir ifadeye rastlamak zor. (IV) Teknik ve biçim bakımından kusursuz olan bu dizeler, öğrenilmiş bir şiir hissi uyandırıyor. (V) Hâl- buki şiirde bir şair trajedisine, şairin varlığına ihtiyaç var. Genç bir şairin eserinin değerlendirildiği bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? AT 1. cümlede genç kuşaklarca beğeniyle takip edil diği vurgulanmıştır. II. cümlede yapı yönünden olgun bir düzeye eriş- tiği dile getirilmiştir. III. cümlede anlatım bakımından kendine özgü- lükten uzak olduğu söylenmiştir. D) IV. cümlede kimi yönleriyle eskiyi tekrar eden özelliklere sahip olduğu sezdirilmiştir. + E) V. cümlede şairin kendi şiiriyle iç içe olması ge- rektiği ifade edilmiştir. tragedi ?
2.
Yazma işi, seyrek gerçekleştirdiğim bir uğraş değil benim
için. Gelip geçici bir hevesin itelemesiyle arada bir kale-
mi kâğıdı eline alıp bir şeyler karalayan biri gözüyle ba-
kamam kendime. Özde önemli başka işlerin gerginliğini
atmak, zaman öldürmek amacıyla oyalanmak türünden
bir uğraş değil yazarlığım. Tüm yaşama zamanımı boy-
dan boya kaplayan, önem yönünden "temel" önemli bir
uğraş benim için. Yaşamımda birbirini izleyen irili ufaklı
yapıp etmelerim, hep bu temel çalışmaya oranla değer,
önem ve ağırlığa bürünmekte. Öyle bir etkinlik, öyle bir
uğraş ki böylesi bir çalışmadan öte yaşamım yok; tasar-
layamıyorum da.
Kendisini bu sözlerle anlatan biri için aşağıdakilerden
hangisi söylenebilir?
A) Hayatını, yazdıkları ile kazanmaktadır.
B) Yazmak zorunda olduğu yazılar için çok zaman har-
camaktadır.
C) İnsanların arasına katılmaktan ve sosyal yaşamdan
uzak durmaktadır.
D) Odağında yazmanın yer aldığı bir yaşam tarzı vardır.
E) Yapacak başka işi olmadığı için, bütün zamanını yazı-
ya ayırmaktadır.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
2. Yazma işi, seyrek gerçekleştirdiğim bir uğraş değil benim için. Gelip geçici bir hevesin itelemesiyle arada bir kale- mi kâğıdı eline alıp bir şeyler karalayan biri gözüyle ba- kamam kendime. Özde önemli başka işlerin gerginliğini atmak, zaman öldürmek amacıyla oyalanmak türünden bir uğraş değil yazarlığım. Tüm yaşama zamanımı boy- dan boya kaplayan, önem yönünden "temel" önemli bir uğraş benim için. Yaşamımda birbirini izleyen irili ufaklı yapıp etmelerim, hep bu temel çalışmaya oranla değer, önem ve ağırlığa bürünmekte. Öyle bir etkinlik, öyle bir uğraş ki böylesi bir çalışmadan öte yaşamım yok; tasar- layamıyorum da. Kendisini bu sözlerle anlatan biri için aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A) Hayatını, yazdıkları ile kazanmaktadır. B) Yazmak zorunda olduğu yazılar için çok zaman har- camaktadır. C) İnsanların arasına katılmaktan ve sosyal yaşamdan uzak durmaktadır. D) Odağında yazmanın yer aldığı bir yaşam tarzı vardır. E) Yapacak başka işi olmadığı için, bütün zamanını yazı- ya ayırmaktadır.
Unda bulunan nişasta tanecikleri pişirme sırasında sıcaklık yükse-
lince suyla etkileşime girerek şişer ve yumuşar. Oda sıcaklığında
bekletilen ekmeğin zamanla yumuşaklığını kaybetmesi, nişasta zin-
cirlerinin birbirleriyle etkileşiminin artarak yeniden kristalize olma-
sının bir sonucudur. Yumuşama sırasında nişasta molekülleriyle
etkileşime giren su molekülleri, yeniden kristalize olurken ortam-
dan uzaklaşır ve ekmek bayatlar ve daha kuru hâle gelir. Bisküvi-
ler ise nişasta içerdikleri hâlde bayatladıkça yumuşar. Bisküvideki
nişastanın yeniden kristalleşme süreci, yüksek oranda şeker yü-
zünden maskelenir. Bisküvide yüksek oranda bulunan şeker, ni-
şastanın yeniden kristalleşmesiyle kaybedilenden çok daha fazla
suyu havadan çekerek yapısına kattığı için bisküvinin yumuşama-
sına sebep olur. Bu yüzden bisküviler sıkı ambalajlarda, kurabiye
türü yiyecekler de hava almayan ambalajlarda satılır.
Bu parçadan aşağıdaki yargıların hangisi çıkarılamaz?
A) Pişme sırasında nişastayla etkileşime giren suyun ayrışması,
ekmeğin bayatlamasına yol açar.
B) Bazı gıdalar bayatladığında sertleşirken bazıları daha yumu-
şak hâle gelir.
C) Bazı gıdaların ambalajlanmasının nedeni havada bulunan su
ile temasını engellemektir.
D) Ekmek ve bisküvinin bayatlarken aldığı görünüm, içerdikleri
nişasta oranından kaynaklanır.
E) Bisküvilerin bayatladıkça yumuşamasının sebebi, içindeki şe-
kerin nem çekme özelliğidir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Unda bulunan nişasta tanecikleri pişirme sırasında sıcaklık yükse- lince suyla etkileşime girerek şişer ve yumuşar. Oda sıcaklığında bekletilen ekmeğin zamanla yumuşaklığını kaybetmesi, nişasta zin- cirlerinin birbirleriyle etkileşiminin artarak yeniden kristalize olma- sının bir sonucudur. Yumuşama sırasında nişasta molekülleriyle etkileşime giren su molekülleri, yeniden kristalize olurken ortam- dan uzaklaşır ve ekmek bayatlar ve daha kuru hâle gelir. Bisküvi- ler ise nişasta içerdikleri hâlde bayatladıkça yumuşar. Bisküvideki nişastanın yeniden kristalleşme süreci, yüksek oranda şeker yü- zünden maskelenir. Bisküvide yüksek oranda bulunan şeker, ni- şastanın yeniden kristalleşmesiyle kaybedilenden çok daha fazla suyu havadan çekerek yapısına kattığı için bisküvinin yumuşama- sına sebep olur. Bu yüzden bisküviler sıkı ambalajlarda, kurabiye türü yiyecekler de hava almayan ambalajlarda satılır. Bu parçadan aşağıdaki yargıların hangisi çıkarılamaz? A) Pişme sırasında nişastayla etkileşime giren suyun ayrışması, ekmeğin bayatlamasına yol açar. B) Bazı gıdalar bayatladığında sertleşirken bazıları daha yumu- şak hâle gelir. C) Bazı gıdaların ambalajlanmasının nedeni havada bulunan su ile temasını engellemektir. D) Ekmek ve bisküvinin bayatlarken aldığı görünüm, içerdikleri nişasta oranından kaynaklanır. E) Bisküvilerin bayatladıkça yumuşamasının sebebi, içindeki şe- kerin nem çekme özelliğidir.
PARAGRAF
"5.
Cumhuriyet kuşağının, sanatın her alanındaki yanılgı-
sından Nurullah Ataç da kurtulamadı. Bu kuşak, impa-
ratorluğun şiir geleneğinden kurtulup onu yok sayarak
modern bir Cumhuriyet şiiri yaratmanın mümkün oldu-
ğu görüşünü edebî gerçeğe aykırı biçimde savundu.
Benimsedikleri Avrupa edebiyatının da bir geleneği
vardı oysa: Batılılar, geleneği özümseyerek moderne
ulaşıyorlardı. Onlar ise gelenekle hesaplaşma yerine
reddi seçtiler. O zaman da geleneksel şiir alttan alta
gücünü korudu, küllendi; bir kuşak geldi, kıvılcımından
harlı bir ateş yaktı.
Bu parçadan aşağıdakilerin hangisi çıkarılamaz?
Bazı şairler Batı edebiyatı kaynaklarını örnek al-
mıştır.
B) Bazı şairler, yeninin gelenekle yaşayamayacağını
düşünmektedir.
anatçılar halkı bilinçlendirecek nitelikte eser ver-
mekten yoksundur.
DŞairlerin, toplumun sanatsal değerlerini bütünüyle
kucaklaması gerekir.
EXYenilik, gelenekten kopmadan, onun yaşayan yan-
larından yararlanılarak yaratılmalıdır.
Benim okurum şuna inanır: Dünyada her şey bizimle,
bizim varlığımızla ilgilidir. Yanlışlara karşı çıkılm
FEN BİLİMLERİ YAYINLARI
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
PARAGRAF "5. Cumhuriyet kuşağının, sanatın her alanındaki yanılgı- sından Nurullah Ataç da kurtulamadı. Bu kuşak, impa- ratorluğun şiir geleneğinden kurtulup onu yok sayarak modern bir Cumhuriyet şiiri yaratmanın mümkün oldu- ğu görüşünü edebî gerçeğe aykırı biçimde savundu. Benimsedikleri Avrupa edebiyatının da bir geleneği vardı oysa: Batılılar, geleneği özümseyerek moderne ulaşıyorlardı. Onlar ise gelenekle hesaplaşma yerine reddi seçtiler. O zaman da geleneksel şiir alttan alta gücünü korudu, küllendi; bir kuşak geldi, kıvılcımından harlı bir ateş yaktı. Bu parçadan aşağıdakilerin hangisi çıkarılamaz? Bazı şairler Batı edebiyatı kaynaklarını örnek al- mıştır. B) Bazı şairler, yeninin gelenekle yaşayamayacağını düşünmektedir. anatçılar halkı bilinçlendirecek nitelikte eser ver- mekten yoksundur. DŞairlerin, toplumun sanatsal değerlerini bütünüyle kucaklaması gerekir. EXYenilik, gelenekten kopmadan, onun yaşayan yan- larından yararlanılarak yaratılmalıdır. Benim okurum şuna inanır: Dünyada her şey bizimle, bizim varlığımızla ilgilidir. Yanlışlara karşı çıkılm FEN BİLİMLERİ YAYINLARI
6.
Toplumcu gerçekçi romanda kahraman idealize edil-
mez, içinde bulunduğu toplumsal koşullar ve ilişkiler
içinde ele alınır. Ancak kahraman, kişisel gelişimini
ilerletirken bu koşulları ve ilişkileri değiştirmek için
mücadele eder. Kendi çıkarlarının toplumsal çıkarın bir
parçası olduğunun bilincindedir. Kısacası olumlu bir
kahramandır Olumlu kahraman sadece belirli ideal
nitelikleriyle ortaya çıkmaz, yaşamı değiştirmedeki
bilinçli ve kararlı tavrıyla güzel bir geleceğin mücadele-
sini verir. Onun bu mücadele içindeki gelişim süreci
okuyucuyu etkiler, onda kendisinin de bu kahraman
gibi bir gelişim gösterebileceği düşüncesini oluşturur.
Böylece okuyucu, yazarın hayal gücüyle beslenmiş
olan toplumcu gerçekçi kahramana özgü imgesel öge-
lerin erişilemeyecek bir düşe ait olmadığını anlar.
Bu parçada asıl üzerinde durulan aşağıdakilerden
hangisidir?
A
A) Roman kahramanlarının toplumsal koşullar ve ilişki-
ler içinde ele alınması gerektiği
Toplumcu gerçekçi romanlarda karşımıza çıkan
kahramanların özellikleri
C) Gerçekçi romanlarda idealize edilmiş karakterlerin
bulunmadığı
D) Olumlu kahraman yaratmayan romanların geleceğe
kalamayacağı
E) Romanda olaylar geliştikçe roman kahramanının da
gelişip değiştiği
FEN BİLİMLERİ YAYINLARI
90
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
6. Toplumcu gerçekçi romanda kahraman idealize edil- mez, içinde bulunduğu toplumsal koşullar ve ilişkiler içinde ele alınır. Ancak kahraman, kişisel gelişimini ilerletirken bu koşulları ve ilişkileri değiştirmek için mücadele eder. Kendi çıkarlarının toplumsal çıkarın bir parçası olduğunun bilincindedir. Kısacası olumlu bir kahramandır Olumlu kahraman sadece belirli ideal nitelikleriyle ortaya çıkmaz, yaşamı değiştirmedeki bilinçli ve kararlı tavrıyla güzel bir geleceğin mücadele- sini verir. Onun bu mücadele içindeki gelişim süreci okuyucuyu etkiler, onda kendisinin de bu kahraman gibi bir gelişim gösterebileceği düşüncesini oluşturur. Böylece okuyucu, yazarın hayal gücüyle beslenmiş olan toplumcu gerçekçi kahramana özgü imgesel öge- lerin erişilemeyecek bir düşe ait olmadığını anlar. Bu parçada asıl üzerinde durulan aşağıdakilerden hangisidir? A A) Roman kahramanlarının toplumsal koşullar ve ilişki- ler içinde ele alınması gerektiği Toplumcu gerçekçi romanlarda karşımıza çıkan kahramanların özellikleri C) Gerçekçi romanlarda idealize edilmiş karakterlerin bulunmadığı D) Olumlu kahraman yaratmayan romanların geleceğe kalamayacağı E) Romanda olaylar geliştikçe roman kahramanının da gelişip değiştiği FEN BİLİMLERİ YAYINLARI 90
TEST
34
3. Bu, orta uzunlukta üç filmden oluşan bir antoloji-film...
Konusu, aşk. Sıradan konulara sıra dışı yaklaşımlarıy-
la tanınan üç yönetmen (Wong Kar Wai, Steven So-
derbergh, Michelangelo Antonioni) tarafından ortak
çekilmiş Üç yönetmenin de Wong, insanın canını
acıtacak denli duygusal ve zengin dokulu bir masal an-
latırken Soderbergh, tuhaf, sivri dilli ve aksi bir komedi
yapmış. Antonioni ise kadın ve erkek arasında bir türlü
aşılamayan mesafeyi sorgulayan felsefi ve evrensel bir
seans kurgulamış. Aşkın, kişiyi oradan oraya savuruşu.
gibi, bu film de seyirciyi bir üsluptan ötekine savuruyor.
Bu parçada boş bırakılan yere, düşüncenin akışına
göre, aşağıdakilerden hangisinin getirilmesi uygun
olur?
konuya bakışı ve konuyu işleyişi farklı
B konuya duygu ağırlıklı yaklaşımları göze çarpıyor
Cyaşanan çağın değerlerine bağlı kaldığı görülüyor
Donemsiz konuları önemli kılmaktaki başarısı ortada
E) farklı ulusal kimlikler taşımaları filme yansımış
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
TEST 34 3. Bu, orta uzunlukta üç filmden oluşan bir antoloji-film... Konusu, aşk. Sıradan konulara sıra dışı yaklaşımlarıy- la tanınan üç yönetmen (Wong Kar Wai, Steven So- derbergh, Michelangelo Antonioni) tarafından ortak çekilmiş Üç yönetmenin de Wong, insanın canını acıtacak denli duygusal ve zengin dokulu bir masal an- latırken Soderbergh, tuhaf, sivri dilli ve aksi bir komedi yapmış. Antonioni ise kadın ve erkek arasında bir türlü aşılamayan mesafeyi sorgulayan felsefi ve evrensel bir seans kurgulamış. Aşkın, kişiyi oradan oraya savuruşu. gibi, bu film de seyirciyi bir üsluptan ötekine savuruyor. Bu parçada boş bırakılan yere, düşüncenin akışına göre, aşağıdakilerden hangisinin getirilmesi uygun olur? konuya bakışı ve konuyu işleyişi farklı B konuya duygu ağırlıklı yaklaşımları göze çarpıyor Cyaşanan çağın değerlerine bağlı kaldığı görülüyor Donemsiz konuları önemli kılmaktaki başarısı ortada E) farklı ulusal kimlikler taşımaları filme yansımış