Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

9. Aşağıda verilenlerden hangileri Kutadgu Bilig'le
ilişkilendirilemez?
A) Manzum - Mesnevi
B) Aruz ölçüsü - 6645 beyit
C) Hece ölçüsü - 173 dörtlük
D) Alegori - Doğu lehçesi
E) 12. yüzyıl - Kaside
aruz
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
9. Aşağıda verilenlerden hangileri Kutadgu Bilig'le ilişkilendirilemez? A) Manzum - Mesnevi B) Aruz ölçüsü - 6645 beyit C) Hece ölçüsü - 173 dörtlük D) Alegori - Doğu lehçesi E) 12. yüzyıl - Kaside aruz
ce
8. Dergilerde, gazetelerde her gün, beni eleşti-
ren yazılar yayımlanır. Kimi bana, kimi şiirime
saldırır, beni üzer ama ben bu yazılara karşı-
lık vermem. Çünkü yalnız bir insanım ve hiç-
bir zaman yalnızlığımı bozmak istemem. Tam
aksine yalnızlığın gittikçe imkânsızlaştığı bir
dünyada daha da yalnız kalmak için büyük bir
çaba gösteririm. Bu durumumun benim aley-
himdeki kalemleri cesaretlendirdiğini, onların
her gün daha olumsuz bir yazı yazmalarına
neden olduğunu da iyi biliyorum ve buna rağ-
men onların yazılarına cevap vermiyorum.
Bu parçanın yazarı için
Kendisinden sıkça söz edilen, gündemde
olan bir şair olduğu
TEST 2
II. Eleştirmenlerin, kendi aleyhinde yazı yaz-
malarını umursamadığı
III. Yalnız kalmanın olanaksızlaşmasından
yakındığı
IV. Aleyhinde yazılan yazılara karşılık ver-
menin kendi yalnızlığını bozmasından
abr korktuğu
V. Kendisine yönelik eleştirilere cevap ver-
memesinin aleyhinde yazılan yazıların
sayısını artırdığı
yukarıdaki yargılardan hangisi söylene-
mez?
A) I
D) IV
B) II
E) V
C) III
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
ce 8. Dergilerde, gazetelerde her gün, beni eleşti- ren yazılar yayımlanır. Kimi bana, kimi şiirime saldırır, beni üzer ama ben bu yazılara karşı- lık vermem. Çünkü yalnız bir insanım ve hiç- bir zaman yalnızlığımı bozmak istemem. Tam aksine yalnızlığın gittikçe imkânsızlaştığı bir dünyada daha da yalnız kalmak için büyük bir çaba gösteririm. Bu durumumun benim aley- himdeki kalemleri cesaretlendirdiğini, onların her gün daha olumsuz bir yazı yazmalarına neden olduğunu da iyi biliyorum ve buna rağ- men onların yazılarına cevap vermiyorum. Bu parçanın yazarı için Kendisinden sıkça söz edilen, gündemde olan bir şair olduğu TEST 2 II. Eleştirmenlerin, kendi aleyhinde yazı yaz- malarını umursamadığı III. Yalnız kalmanın olanaksızlaşmasından yakındığı IV. Aleyhinde yazılan yazılara karşılık ver- menin kendi yalnızlığını bozmasından abr korktuğu V. Kendisine yönelik eleştirilere cevap ver- memesinin aleyhinde yazılan yazıların sayısını artırdığı yukarıdaki yargılardan hangisi söylene- mez? A) I D) IV B) II E) V C) III
erini
so
parany
lama
kutsa
ndeg
5.
vanas
olmes
ou!
reked
combi
1452'de Fatih Sultan Mehmet, bütün devlet erkânı ve do-
nanma ile Gelibolu'dan Anadolu hisarına geldi. Anadolu
Hisarı'nın karşısında büyük bir kale inşa etmek için lazım
gelen bütün taş, kireç ve harç; usta, kalfa, amele, mühendis
herkes gemilerdeydi. Fatih hepsini birden bir mart sabahı
karşıya geçirdi. Oradaki Bizans müfrezesiyle bir muharebe
başladı. Bu muharebede şehit düşen Türklerin Mezarlığı
Hisar'ın üstündedir. Hâlâ "Şehitlik" ismiyle yâd olunur. Fa-
tih başta olmak üzere Sadrazam Halil Paşa, diğer vezir ve
serdarlar o sirta 1452 senesinin Mart'ından Ağustos sonuna
kadar 5 ay zarfında İstanbul'un fethini bir levha gibi hatırla-
tan Rumeli hisarını inşa ettiler. Bir sene sonra 1453'te Türk-
lüğün hafızasında daima en mübarek bir rakam gibi duracak
olan bu tarihte ordu Edirne'den ve donanma Gelibolu'dan
İstanbul üzerine yürüdü. İstanbul Muhasarası 26 Nisan'da
başlamış olduğuna göre yirmi üç gün sürdü. Donanma Ha-
liç'i kapayan zinciri kıramadı. Şehre hücum, Haliç tarafındaki
surlardan daha kolay olabileceği için donanmanın bir kısmı
karadan Haliç'e geçirildi. Ancak karadan geçirilmiş olan bu
ince donanma da ümit edilen işi göremedi. Bu iş yine orduya
kaldı. 53 gün süren çetin bir muhasaradan sonra ordu, Edir-
nekapı ile Topkapı arasındaki yerde bulunan beşinci askerî
kapıdan Mayıs'ın 29'uncu Salı sabahı İstanbul'a girdi.
Bu parçada İstanbul'un fethi ile ilgili olarak aşağıdakiler-
den hangisine değinilmemiştir? (-)
Fetih için hazırlıklara ne zaman başlandığına
BXRumeli Hisarı'nın ne kadar süre içinde yapıldığına
C) Fetih için ne gibi savaş taktikleri uygulandığına
Distanbul'un fethinin Türk tarihi açısından önemine
E) Haliç'i geçmek için hangi planın uygulandığına
bilinçli
Olaylara ve durumlara hep zit onlerinden baktığım, kim-
conin düsünmediklerini gündeme getirdiğim için beni daima
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
erini so parany lama kutsa ndeg 5. vanas olmes ou! reked combi 1452'de Fatih Sultan Mehmet, bütün devlet erkânı ve do- nanma ile Gelibolu'dan Anadolu hisarına geldi. Anadolu Hisarı'nın karşısında büyük bir kale inşa etmek için lazım gelen bütün taş, kireç ve harç; usta, kalfa, amele, mühendis herkes gemilerdeydi. Fatih hepsini birden bir mart sabahı karşıya geçirdi. Oradaki Bizans müfrezesiyle bir muharebe başladı. Bu muharebede şehit düşen Türklerin Mezarlığı Hisar'ın üstündedir. Hâlâ "Şehitlik" ismiyle yâd olunur. Fa- tih başta olmak üzere Sadrazam Halil Paşa, diğer vezir ve serdarlar o sirta 1452 senesinin Mart'ından Ağustos sonuna kadar 5 ay zarfında İstanbul'un fethini bir levha gibi hatırla- tan Rumeli hisarını inşa ettiler. Bir sene sonra 1453'te Türk- lüğün hafızasında daima en mübarek bir rakam gibi duracak olan bu tarihte ordu Edirne'den ve donanma Gelibolu'dan İstanbul üzerine yürüdü. İstanbul Muhasarası 26 Nisan'da başlamış olduğuna göre yirmi üç gün sürdü. Donanma Ha- liç'i kapayan zinciri kıramadı. Şehre hücum, Haliç tarafındaki surlardan daha kolay olabileceği için donanmanın bir kısmı karadan Haliç'e geçirildi. Ancak karadan geçirilmiş olan bu ince donanma da ümit edilen işi göremedi. Bu iş yine orduya kaldı. 53 gün süren çetin bir muhasaradan sonra ordu, Edir- nekapı ile Topkapı arasındaki yerde bulunan beşinci askerî kapıdan Mayıs'ın 29'uncu Salı sabahı İstanbul'a girdi. Bu parçada İstanbul'un fethi ile ilgili olarak aşağıdakiler- den hangisine değinilmemiştir? (-) Fetih için hazırlıklara ne zaman başlandığına BXRumeli Hisarı'nın ne kadar süre içinde yapıldığına C) Fetih için ne gibi savaş taktikleri uygulandığına Distanbul'un fethinin Türk tarihi açısından önemine E) Haliç'i geçmek için hangi planın uygulandığına bilinçli Olaylara ve durumlara hep zit onlerinden baktığım, kim- conin düsünmediklerini gündeme getirdiğim için beni daima
111 ve
","SIN
nlerde
a anca
kitab
nkü b
şiirle
Ayrıc
rtüşe
en zay
i
I ve
30. Bir yazarı seviyor ve ondan esinleniyorsam her kitabına
ulaşmak isterim. Bir dönem, sevdiğim yerli ve yabancı ede-
biyatçılara bu şekilde yaklaşmaya çalışarak kendi dünyam-
daki yansımalarını ele aldığım denemeler yayımlamıştım.
Nihayetinde derinlemesine okumalar yapmaktan yanayım.
Sadece bir yazara ait değil, belli bir döneme veya belli bir
temaya ait olan her türden yapıtı okumadan bahsediyorum
ama bir şartla. Neyi okuyup neyi okumayacağınıza dair
kendi adınıza sağlam bir ölçü tutturmanız gerekir. Gereksiz
okumalardan vazgeçebilmek, yazıdaki fazlalıkları atmak
gibidir. Neyin gerekli neyin fuzuli olduğunu ayırabilecek
bir tecrübe için, kendi iç disiplininizi oluşturup onu her ne
pahasına olursa olsun korumanız gerekir.
Bu parçanın yazarıyla ilgili olarak aşağıdaki yargılardan
hangisine ulaşılabilir?
A) Beğendiği yazarların her yapıtını mutlaka okuduğuna
B) Okuma yönteminin kitaptan alınacak zevki etkilediğine
Kendi belirlediği ölçütler çerçevesinde her türden ve
yazardan kitap okuduğuna
D) Okuma ölçütleri belirlemenin, okuma eylemini verimli
hâle getirdiğini düşündüğüne
E)
Başkalarının önerileriyle kitap okumanın yararına
inanmadığına
TÜRKÇE
Yanıt Yayınları
57
B)
O
D)
32.1.
11.
S III.
IV.
1
2. V.
Yu
ola
dü
A)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
111 ve ","SIN nlerde a anca kitab nkü b şiirle Ayrıc rtüşe en zay i I ve 30. Bir yazarı seviyor ve ondan esinleniyorsam her kitabına ulaşmak isterim. Bir dönem, sevdiğim yerli ve yabancı ede- biyatçılara bu şekilde yaklaşmaya çalışarak kendi dünyam- daki yansımalarını ele aldığım denemeler yayımlamıştım. Nihayetinde derinlemesine okumalar yapmaktan yanayım. Sadece bir yazara ait değil, belli bir döneme veya belli bir temaya ait olan her türden yapıtı okumadan bahsediyorum ama bir şartla. Neyi okuyup neyi okumayacağınıza dair kendi adınıza sağlam bir ölçü tutturmanız gerekir. Gereksiz okumalardan vazgeçebilmek, yazıdaki fazlalıkları atmak gibidir. Neyin gerekli neyin fuzuli olduğunu ayırabilecek bir tecrübe için, kendi iç disiplininizi oluşturup onu her ne pahasına olursa olsun korumanız gerekir. Bu parçanın yazarıyla ilgili olarak aşağıdaki yargılardan hangisine ulaşılabilir? A) Beğendiği yazarların her yapıtını mutlaka okuduğuna B) Okuma yönteminin kitaptan alınacak zevki etkilediğine Kendi belirlediği ölçütler çerçevesinde her türden ve yazardan kitap okuduğuna D) Okuma ölçütleri belirlemenin, okuma eylemini verimli hâle getirdiğini düşündüğüne E) Başkalarının önerileriyle kitap okumanın yararına inanmadığına TÜRKÇE Yanıt Yayınları 57 B) O D) 32.1. 11. S III. IV. 1 2. V. Yu ola dü A)
2. Türk olmak Türkçe yazmak için yeterlidir kanısında. Dile
kafa yormuyor. Bir bakıyorsunuz, "Hiçbiri çağırmıyor, davet
etmiyor." diyor. Bir bakıyorsunuz, "Henüz yarım saat bile
geçmeden..." diyor. İçten bir anlatıma ulaşmanın uzun ça-
lışmalar gerektirdiğini bilmiyor.
Bu parçadan hareketle eleştirilen yazarla ilgili olarak
nya an
1. Kendisine özgü bir dil anlayışına sahip olduğuna
II. Öz diline gereken önemi ve özeni göstermediğine
III. Yaratıcı olmak için eleştirilmeyi göze aldığına
yargılardan hangilerine ulaşılabilir?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
D) I ve II
C) Yalnız H
E) Il ve III
4
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
2. Türk olmak Türkçe yazmak için yeterlidir kanısında. Dile kafa yormuyor. Bir bakıyorsunuz, "Hiçbiri çağırmıyor, davet etmiyor." diyor. Bir bakıyorsunuz, "Henüz yarım saat bile geçmeden..." diyor. İçten bir anlatıma ulaşmanın uzun ça- lışmalar gerektirdiğini bilmiyor. Bu parçadan hareketle eleştirilen yazarla ilgili olarak nya an 1. Kendisine özgü bir dil anlayışına sahip olduğuna II. Öz diline gereken önemi ve özeni göstermediğine III. Yaratıcı olmak için eleştirilmeyi göze aldığına yargılardan hangilerine ulaşılabilir? A) Yalnız I B) Yalnız II D) I ve II C) Yalnız H E) Il ve III 4
I
Palme Yayınevi
8. Etkili ve kalıcı bir çevre eğitimi hedefleniyorsa çocuğun ya-
kın çevresinin ve bu çevredeki değişimlerin farkına varma-
sını sağlayacak temalar seçip bu temaları belirli bir prog-
ram dâhilinde bir yandan araştırma, inceleme ve deneylerle
bilgi vermek diğer yandan boyama, bulmaca, resim, oyun
vb. etkinliklerle destekleyerek çocuğun ilgisini çevre üze-
rinde yoğunlaştırmak gerekir. Farklı temalar çocuğun çev-
reyi daha geniş ve farklı açılardan görmesini sağlayacak,
temalara ait farklı etkinlikler ise bir yandan çocuğun ilgisini
çekecek bir yandan da çevre bilincini geliştirmesine katkı
sağlayacaktır.
Parçaya göre aşağıdakilerden hangisi çocuklarda çev-
re bilincini geliştirmek için yapılabilecek uygulamalar-
dan biri olamaz?
A) Meyve çekirdeklerinin çöp olmadığını, birer tohum ol-
duğunu ağaca dönüşebileceğini anlatmak amacıyla
öğrenciler tarafından biriktirilen meyve çekirdeklerinin
bir doğa gezisiyle doğaya geri kazandırılması
B) Atık malzemelerden yapılan geri dönüşüm kutuları ile
sergi yapıp farkındalık oluşturmak
C) Bez torba kullanımını artırmak amacıyla okul persone-
line, ilçe kaymakamlık binasındaki çalışanlara ve halka
üzerine çeşitli desenler çizilmiş bez torba dağıtımı yap-
mak
D) Tutum Yatırım ve Türk Malları haftası kapsamında semt
pazanına gezi düzenlemek öğrencilerin pazardan kendi
alış verişlerini kendilerinin yapmalan sağlanmak
E) 10 Kasım Atatürk haftası etkinlikleri kapsamında atık-
lardan Atatürk silueti yapılması
137
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
I Palme Yayınevi 8. Etkili ve kalıcı bir çevre eğitimi hedefleniyorsa çocuğun ya- kın çevresinin ve bu çevredeki değişimlerin farkına varma- sını sağlayacak temalar seçip bu temaları belirli bir prog- ram dâhilinde bir yandan araştırma, inceleme ve deneylerle bilgi vermek diğer yandan boyama, bulmaca, resim, oyun vb. etkinliklerle destekleyerek çocuğun ilgisini çevre üze- rinde yoğunlaştırmak gerekir. Farklı temalar çocuğun çev- reyi daha geniş ve farklı açılardan görmesini sağlayacak, temalara ait farklı etkinlikler ise bir yandan çocuğun ilgisini çekecek bir yandan da çevre bilincini geliştirmesine katkı sağlayacaktır. Parçaya göre aşağıdakilerden hangisi çocuklarda çev- re bilincini geliştirmek için yapılabilecek uygulamalar- dan biri olamaz? A) Meyve çekirdeklerinin çöp olmadığını, birer tohum ol- duğunu ağaca dönüşebileceğini anlatmak amacıyla öğrenciler tarafından biriktirilen meyve çekirdeklerinin bir doğa gezisiyle doğaya geri kazandırılması B) Atık malzemelerden yapılan geri dönüşüm kutuları ile sergi yapıp farkındalık oluşturmak C) Bez torba kullanımını artırmak amacıyla okul persone- line, ilçe kaymakamlık binasındaki çalışanlara ve halka üzerine çeşitli desenler çizilmiş bez torba dağıtımı yap- mak D) Tutum Yatırım ve Türk Malları haftası kapsamında semt pazanına gezi düzenlemek öğrencilerin pazardan kendi alış verişlerini kendilerinin yapmalan sağlanmak E) 10 Kasım Atatürk haftası etkinlikleri kapsamında atık- lardan Atatürk silueti yapılması 137
Dilin kirlenmesi de hava kirliliği gibi yaşamsal bir sorun-
dur. Dilimizi kirlilikten kurtaramazsak kimliğimizi de kurta-
ramayız. Hepimizin en değerli varlığı dildir. O yüzden onu
severek yaşamalı, savunmalı, geliştirmeli, çocuğumuzu
koruduğumuz gibi korumalıyız. Bu alanda hepimize bir-
çok sorumluluk düşüyor. Bunu gurur meselesi yapmalı,
birbirimizi uyarmalı, dayanışma içinde uğraşmalıyız. Kendi
elimizle kirlettiğimiz hatta tarumar ettiğimiz güzel bahçe-
mizi kendimiz temizlemezsek her yanı derin köklü dikenler
kaplayacak. Emek verirsek dil tarlamızda yine bin bir çiçek
açacaktır.
......
se onel
Bu parçaya göre "dilin kurtarılması için üzerimize düşen
görevler" arasında aşağıdakilerin hangisi yoktur?
A) Dili yabancı sözcüklerin egemenliğinden kurtarmak
B) Dille ilgili bilimsel çalışmalar yapmak
D
C) Dil yanlışlarında uyarıcı olmak
D) Hep birlikte dayanışma içinde çalışmak
E) Yabancı dillere karşı ana dili savunmak
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Dilin kirlenmesi de hava kirliliği gibi yaşamsal bir sorun- dur. Dilimizi kirlilikten kurtaramazsak kimliğimizi de kurta- ramayız. Hepimizin en değerli varlığı dildir. O yüzden onu severek yaşamalı, savunmalı, geliştirmeli, çocuğumuzu koruduğumuz gibi korumalıyız. Bu alanda hepimize bir- çok sorumluluk düşüyor. Bunu gurur meselesi yapmalı, birbirimizi uyarmalı, dayanışma içinde uğraşmalıyız. Kendi elimizle kirlettiğimiz hatta tarumar ettiğimiz güzel bahçe- mizi kendimiz temizlemezsek her yanı derin köklü dikenler kaplayacak. Emek verirsek dil tarlamızda yine bin bir çiçek açacaktır. ...... se onel Bu parçaya göre "dilin kurtarılması için üzerimize düşen görevler" arasında aşağıdakilerin hangisi yoktur? A) Dili yabancı sözcüklerin egemenliğinden kurtarmak B) Dille ilgili bilimsel çalışmalar yapmak D C) Dil yanlışlarında uyarıcı olmak D) Hep birlikte dayanışma içinde çalışmak E) Yabancı dillere karşı ana dili savunmak
32. Bir kitabı ayakta tutan şey, onun içindeki çatışmalar-
dır. Kitapta yazarın kesin fikirleri değil, kahramanların
kirle değil, en azından iki fikirle yazılır. Bu fikri, güçlü
birbiriyle çatışan fikirleri yaşamalıdır. Bir kitap, bir fi-
bir şekilde temsil edecek iki karakter, bunların çeşitli
yansımaları olacak diğer karakterler... Bunların inan-
dıkları doğrultusunda gerçek olan bütün sesleri çı-
karmalarından doğan sestir roman. Roman bir sonuç
göstermez, bir ders vermez. Bütün seslerin çatıştığı,
güzellik kadar karanlığın da olduğu bir bölgedir.
Bu parçada romanla ilgili aşağıdakilerden hangi-
sine değinilmemiştir?
A Değişik fikirleri anlatması gerektiğine
B) Gerçekleri karakterlerle anlattığına
Yazarların fikirlerinin işlenmesinin doğru olmadığına
DY Çözümleyici, yönlendirici olmaması gerektiğine
E) Varlığının içindeki çatışmaya bağlı olduğuna
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
32. Bir kitabı ayakta tutan şey, onun içindeki çatışmalar- dır. Kitapta yazarın kesin fikirleri değil, kahramanların kirle değil, en azından iki fikirle yazılır. Bu fikri, güçlü birbiriyle çatışan fikirleri yaşamalıdır. Bir kitap, bir fi- bir şekilde temsil edecek iki karakter, bunların çeşitli yansımaları olacak diğer karakterler... Bunların inan- dıkları doğrultusunda gerçek olan bütün sesleri çı- karmalarından doğan sestir roman. Roman bir sonuç göstermez, bir ders vermez. Bütün seslerin çatıştığı, güzellik kadar karanlığın da olduğu bir bölgedir. Bu parçada romanla ilgili aşağıdakilerden hangi- sine değinilmemiştir? A Değişik fikirleri anlatması gerektiğine B) Gerçekleri karakterlerle anlattığına Yazarların fikirlerinin işlenmesinin doğru olmadığına DY Çözümleyici, yönlendirici olmaması gerektiğine E) Varlığının içindeki çatışmaya bağlı olduğuna
3.
Paragrafta Anlam - XX
Anadolu'da medreselerin, İslamiyet'in kabulün-
den beri dine ve ilime ait bilgilerin öğretildiği kuru-
luşlar olarak Cumhuriyet Dönemi'ne kadar süre-
geldiği görülmektedir. Genellikle büyük camilerin
yanında inşa edilen bu medreselerde Arapça,
ilahiyat, fıkıh, İslam felsefesi, tefsir, hadis ve ilmî
meani gibi dinî dersler yanında riyaziye, tip ve
astronomi bilgilerinin de gösterildiğini ve bu med-
reselere devam edenlere "talebe-i ulum" dendiği-
ni belirtmektedir. Buralarda eğitim alan kişilerin
mezun olana kadar kuruluşlarda ücretsiz olarak
kaldığını ve yanlarındaki imaretlerden yemekle-
rini aldıklarını ve mezun olduklarında müderris,
kadı, müftü, vaiz, imam gibi din adamı olarak ha-
yata atıldıklarını eklemektedir.
Bu parçada medreselerle ilgili aşağıdakiler-
den hangisine değinilmemiştir?
A) Buraların yanında kurulan imaretlerde ücret-
siz yemek hizmetinin olduğuna
B) Anadolu'da İslamiyet'in kabulünden itibaren
ilmî bilgilerle eğitim verdiğine
BENIM HOCAM
C) Matematik, tıp, astronomi gibi bilgilerin bu ku-
rumlarda öğrencilere verildiğine
D) Öğrencilerinin mezun olana kadar bu yerler-
de kalma olanağına sahip bulunduğuna
E) Cumhuriyet Dönemi'ne gelindiğinde yozlaş-
mış bir eğitim kurumu olduğu için kapatıldığı-
na
TÜRKÇE SORU BANKASI
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
3. Paragrafta Anlam - XX Anadolu'da medreselerin, İslamiyet'in kabulün- den beri dine ve ilime ait bilgilerin öğretildiği kuru- luşlar olarak Cumhuriyet Dönemi'ne kadar süre- geldiği görülmektedir. Genellikle büyük camilerin yanında inşa edilen bu medreselerde Arapça, ilahiyat, fıkıh, İslam felsefesi, tefsir, hadis ve ilmî meani gibi dinî dersler yanında riyaziye, tip ve astronomi bilgilerinin de gösterildiğini ve bu med- reselere devam edenlere "talebe-i ulum" dendiği- ni belirtmektedir. Buralarda eğitim alan kişilerin mezun olana kadar kuruluşlarda ücretsiz olarak kaldığını ve yanlarındaki imaretlerden yemekle- rini aldıklarını ve mezun olduklarında müderris, kadı, müftü, vaiz, imam gibi din adamı olarak ha- yata atıldıklarını eklemektedir. Bu parçada medreselerle ilgili aşağıdakiler- den hangisine değinilmemiştir? A) Buraların yanında kurulan imaretlerde ücret- siz yemek hizmetinin olduğuna B) Anadolu'da İslamiyet'in kabulünden itibaren ilmî bilgilerle eğitim verdiğine BENIM HOCAM C) Matematik, tıp, astronomi gibi bilgilerin bu ku- rumlarda öğrencilere verildiğine D) Öğrencilerinin mezun olana kadar bu yerler- de kalma olanağına sahip bulunduğuna E) Cumhuriyet Dönemi'ne gelindiğinde yozlaş- mış bir eğitim kurumu olduğu için kapatıldığı- na TÜRKÇE SORU BANKASI
1
ir
i
39
Halit Ziya Uşaklıgil, Aşk-ı Memnu romanını yazarken.
yaşadığı dönemde karşılaştığı gerçekleri de kusursuz d
ve estetik bir bağlam derinliğinde yansıtmak istemiştir.
Sanatçı, sosyal problemlere bir çözüm bulmak istemez
ve kendi dilinden bir eleştiri getirmez. Ama onun
gözünden gördüğümüz gerçekliğe eleştiri yapmadan da
duramayız. Bunun nedeni yazarın gerçekliği her yönüyle
dinamik bir şekilde işlemesidir. Bu durum, romanın ve
yazarın en kıymetli özelliğidir. Okuyucu, konusundan
dolayı büyük bir ilgiyle karşılamıştır bu romanı. Gündelik
hayatın insan ilişkilerini duygusalve neredeyse gerçek
karakterler üzerinden göstermiştir yazar romanda. Ahlaki
olarak idealize edilen tipler ile davranışlarıyla dışlanan
tipler karşılaştırılmaktadır romanda. Alttan alta bir mesaj
içermektedir eser bu yönüyle. Derin bir gözlemin
ürünüdür bu roman. Eser, dönemin ahlak anlayışını ve
yaşam koşullarını canlandıran bir örnek olarak karşımıza
çıkmaktadır. Temelde dönemin sosyal ilişkilerin realist bir
gözlemle anlatsa da kurgusal bir dünyanın kahramanları
olan karakterlerinin tutumlarının gerçeklikle her zaman
kesişmeyebildiğini de görürüz.
40. Bu parçaya göre roman karakterleriyle ilgili
aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
urg
AY Günlük hayatın olaylarına ilişkin gözlemlerden
doğmuşlardır. +
Tasarı ürünü oldukları için sosyal gerçeklikle
farklılıklar gösterebilmektedirler.
ir.
E Okuyucunun ahlaki olanı görmesine yardımcı
olmaktadırlar.
f
tir.
C) Olay çizgisini etkileme bağlamında farklı davranış
kalıpları sergilemektedirler.
Karşıt özellikleri temsil etme niteliğine sahiptirler.
-
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
1 ir i 39 Halit Ziya Uşaklıgil, Aşk-ı Memnu romanını yazarken. yaşadığı dönemde karşılaştığı gerçekleri de kusursuz d ve estetik bir bağlam derinliğinde yansıtmak istemiştir. Sanatçı, sosyal problemlere bir çözüm bulmak istemez ve kendi dilinden bir eleştiri getirmez. Ama onun gözünden gördüğümüz gerçekliğe eleştiri yapmadan da duramayız. Bunun nedeni yazarın gerçekliği her yönüyle dinamik bir şekilde işlemesidir. Bu durum, romanın ve yazarın en kıymetli özelliğidir. Okuyucu, konusundan dolayı büyük bir ilgiyle karşılamıştır bu romanı. Gündelik hayatın insan ilişkilerini duygusalve neredeyse gerçek karakterler üzerinden göstermiştir yazar romanda. Ahlaki olarak idealize edilen tipler ile davranışlarıyla dışlanan tipler karşılaştırılmaktadır romanda. Alttan alta bir mesaj içermektedir eser bu yönüyle. Derin bir gözlemin ürünüdür bu roman. Eser, dönemin ahlak anlayışını ve yaşam koşullarını canlandıran bir örnek olarak karşımıza çıkmaktadır. Temelde dönemin sosyal ilişkilerin realist bir gözlemle anlatsa da kurgusal bir dünyanın kahramanları olan karakterlerinin tutumlarının gerçeklikle her zaman kesişmeyebildiğini de görürüz. 40. Bu parçaya göre roman karakterleriyle ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? urg AY Günlük hayatın olaylarına ilişkin gözlemlerden doğmuşlardır. + Tasarı ürünü oldukları için sosyal gerçeklikle farklılıklar gösterebilmektedirler. ir. E Okuyucunun ahlaki olanı görmesine yardımcı olmaktadırlar. f tir. C) Olay çizgisini etkileme bağlamında farklı davranış kalıpları sergilemektedirler. Karşıt özellikleri temsil etme niteliğine sahiptirler. -
Geçen zamanın ve değişen dünyanın, edebî
eserin oluşum sürecinin önemli ölçüde etki-
lediğini düşünüyorum. Orta ve uzun vadede
edebiyatın tabiatının bozulmasından, ede-
biyat eserlerinin sektörel oyuncaklar hâline
gelmesinden endişe ediyorum. Edebiyatın
ayağını bastığı hassas zemin artık kolay kolay
hissedilemiyor bugün. Pek çok şeyi olduğu
gibi, edebiyat tasavvurunu da objektif ölçütler
ele geçiriyor yavaş yavaş. Birçok okur-yazar
bu gidişatın edebiyatın işgali demek olduğunu
rahatlıkla kavrayabilir.
Aşağıdakilerden hangisi bu parçadaki altı
çizili sözlerden herhangi birinin açıklaması
değildir?
A) Edebî ürünlerinin araçsallaşması
Edebiyat ortamının canlığını koruyama-
Imus (
ması
C) Edebiyatın özerk yapısını kaybetmek
üzere olması
DEdebiyat dünyasına nesnel kriterlerin
hâkim olması
E) Edebiyatın temel niteliklerini yitirmeye
başlaması
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Geçen zamanın ve değişen dünyanın, edebî eserin oluşum sürecinin önemli ölçüde etki- lediğini düşünüyorum. Orta ve uzun vadede edebiyatın tabiatının bozulmasından, ede- biyat eserlerinin sektörel oyuncaklar hâline gelmesinden endişe ediyorum. Edebiyatın ayağını bastığı hassas zemin artık kolay kolay hissedilemiyor bugün. Pek çok şeyi olduğu gibi, edebiyat tasavvurunu da objektif ölçütler ele geçiriyor yavaş yavaş. Birçok okur-yazar bu gidişatın edebiyatın işgali demek olduğunu rahatlıkla kavrayabilir. Aşağıdakilerden hangisi bu parçadaki altı çizili sözlerden herhangi birinin açıklaması değildir? A) Edebî ürünlerinin araçsallaşması Edebiyat ortamının canlığını koruyama- Imus ( ması C) Edebiyatın özerk yapısını kaybetmek üzere olması DEdebiyat dünyasına nesnel kriterlerin hâkim olması E) Edebiyatın temel niteliklerini yitirmeye başlaması
mağı
-Firat
eden
inda
dün
abu
erini
tan
mayi
de
TÜRKÇE
16. (1) Otomasyon, yapay zekâ ve dijital teknolojilerin
sağlayacağı ekonomik fayda ve sosyal değişimlerin
birçok sektörde işleri dönüştürerek daha çok sayıda
yeni iş ortaya çıkarması bekleniyor. (II) Dijitalleşmenin
getireceği verimlilik ve ekonomik büyüme üzerindeki
etkiler ve sosyal değişimler ile birlikte 2030 yılına kadar
8,9 milyon yeni iş oluşabileceği öngörülüyor. (III) Buna
ek olarak başta teknolojiyle ilgili alanlar olmak üzere
şu anda mevcut olmayan mesleklerde tamamı yeni
1,8 milyon iş oluşturulabileceği görülüyor. (IV) Dijital C
hizmet tasarımcıları, sürdürülebilir enerji uzmanları,
siber güvenlik uzmanları ve yapay zekâ destekli sağlık
bakım teknisyenleri gibi yeni rollerin oluşması bekleniyor.
(V) Sektör bazında bakıldığında iş artışlarının daha çok
hizmet sektörlerinde gerçekleşeceği tahmin ediliyor.
(VI) Sağlık ve bakım hizmetlerinin %40, yeme-içme ve
konaklama sektörünün se yaklaşık %20 büyüyeceği
öngörülüyor.
41
Bu parça iki paragrafa/ayrılmak istense ikinci parag-
raf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar?
(A)
BY 111
C) JV
D) V
E) VI
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
mağı -Firat eden inda dün abu erini tan mayi de TÜRKÇE 16. (1) Otomasyon, yapay zekâ ve dijital teknolojilerin sağlayacağı ekonomik fayda ve sosyal değişimlerin birçok sektörde işleri dönüştürerek daha çok sayıda yeni iş ortaya çıkarması bekleniyor. (II) Dijitalleşmenin getireceği verimlilik ve ekonomik büyüme üzerindeki etkiler ve sosyal değişimler ile birlikte 2030 yılına kadar 8,9 milyon yeni iş oluşabileceği öngörülüyor. (III) Buna ek olarak başta teknolojiyle ilgili alanlar olmak üzere şu anda mevcut olmayan mesleklerde tamamı yeni 1,8 milyon iş oluşturulabileceği görülüyor. (IV) Dijital C hizmet tasarımcıları, sürdürülebilir enerji uzmanları, siber güvenlik uzmanları ve yapay zekâ destekli sağlık bakım teknisyenleri gibi yeni rollerin oluşması bekleniyor. (V) Sektör bazında bakıldığında iş artışlarının daha çok hizmet sektörlerinde gerçekleşeceği tahmin ediliyor. (VI) Sağlık ve bakım hizmetlerinin %40, yeme-içme ve konaklama sektörünün se yaklaşık %20 büyüyeceği öngörülüyor. 41 Bu parça iki paragrafa/ayrılmak istense ikinci parag- raf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar? (A) BY 111 C) JV D) V E) VI
SORU - CEVAP
1. Sorunuzu dün okuduğum bir çevirtyi omek vererek cevap-
lamak istiyorum. Çevininin daha ilk cümlesini yadırgadim.
Cevitxapan sanatçı "Stately" sözcüdun sarman olarak
pevms. Yani söz konusu kişink babacan olduğu anlatıl-
mak isteniyor. İngilizcedeki anlamını içermiyor bu sözcük.
Cevirmen ilk peviri denemesinde heybetli" sözcüğünü
kullanmış. Sonradan bunu "sarmanla değiştirmiş. Sarman
sözcüğünün bilinen anlamı, sarı bir kedi, Haydi biraz da
sisman diyelim Yazar babacany demek istemiş ama biz
saman dan kedi anlamını çıkarıyoruz. Çevirmen, söz-
cükleri okurların yaygın olarak bildiği antamlarında değil az
bilinen anlamlarında kullanarak çeviriyi asıl yapıtın uzağına
düşürmüş.
Bu sözler aşağıdaki sorulardan hangisine karşılık söy-
lenmiş olabilir?
A) Çeviriye yeni adım atan genç yazarlara tavsiyeleriniz
nelerdir?
B) Çevirinin sözlüğe bakarak yapılması gerektiğine inanı-
yor musunuz?
Bir eseri cevirebilmek için söz sanatlarına hakim olmak
gerekli midir?
D) Eseri çevirebilmek yazarın kelime hazinesine ne kadar
bağlıdı?
E) Eseri başka dile kazandırırken metne sadık kalmak için
çeviri nasıl yapılır?
2 İkinci Mesrutiyet Dönemi'nin
3. KI
22219
10
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
SORU - CEVAP 1. Sorunuzu dün okuduğum bir çevirtyi omek vererek cevap- lamak istiyorum. Çevininin daha ilk cümlesini yadırgadim. Cevitxapan sanatçı "Stately" sözcüdun sarman olarak pevms. Yani söz konusu kişink babacan olduğu anlatıl- mak isteniyor. İngilizcedeki anlamını içermiyor bu sözcük. Cevirmen ilk peviri denemesinde heybetli" sözcüğünü kullanmış. Sonradan bunu "sarmanla değiştirmiş. Sarman sözcüğünün bilinen anlamı, sarı bir kedi, Haydi biraz da sisman diyelim Yazar babacany demek istemiş ama biz saman dan kedi anlamını çıkarıyoruz. Çevirmen, söz- cükleri okurların yaygın olarak bildiği antamlarında değil az bilinen anlamlarında kullanarak çeviriyi asıl yapıtın uzağına düşürmüş. Bu sözler aşağıdaki sorulardan hangisine karşılık söy- lenmiş olabilir? A) Çeviriye yeni adım atan genç yazarlara tavsiyeleriniz nelerdir? B) Çevirinin sözlüğe bakarak yapılması gerektiğine inanı- yor musunuz? Bir eseri cevirebilmek için söz sanatlarına hakim olmak gerekli midir? D) Eseri çevirebilmek yazarın kelime hazinesine ne kadar bağlıdı? E) Eseri başka dile kazandırırken metne sadık kalmak için çeviri nasıl yapılır? 2 İkinci Mesrutiyet Dönemi'nin 3. KI 22219 10
KARMA TEST - 4
5
Stil; hızla değişen modaya uyum sağlamak değil, sadece sizi
anlatan parçaların gardırobunuza girmeyi başarmasıdır. Stil
sahibi olmak için kendinize karşı dürüst olmalısınız. Seçtiğiniz
kıyafetten giydiğiniz ayakkabıya, kullandığınız parfümden ak-
sesuara hatta saç kesiminize kadar her şey, tarzınızı yansıtır.
Moda olan her kıyafeti sorgulamadan giyerseniz stil sahibi değil,
moda takipçisi olursunuz. Bu nedenle dış görünümünüzle nasıl
bir mesaj verdiğinizi sorgulayın. İstediğiniz doğru mesajı verebi-
liyor musunuz? Günümüzde sırf bu yüzden hem sosyal alanda
hem profesyonel alanda pek çok kişi ve kurum, kendi tarzını
yansitabilmek için stil danışmanlarından hizmet alıyor. Sinema
filmlerindeki dizilerdeki oyuncular da özellikle karakter oluşumu
sırasında stil danışmanlarıyla birlikte çalışıyorlar.
1.
UStil sahibi olmak; kişinin kendi vücudunu, ruhunu ve kusur-
larını tanımasıyla başlar.
II. Oyuncuların saç, makyaj ve kıyafetlerinin belirlenmesinde
stilistler önemli rol oynar.
I
III Modanın insanları yönlendirmesi, insanların kendi özellik-
lerini keşfetmelerini sağlar.
V. Yeni çıkan ürünleri takip etmenin ne kadar zor olduğunu
moda ile ilgilenen herkes bilir.
B) Yalnız
3.
Dve IV
Yukarıdakilerden hangileri bu parçada ileri sürülen düşün-
celeri destekler niteliktedir?
A) Yalnız
E) II ve IV
I
C) I ve II
Biri
bir
sö
ve
ya
te
TO
ya
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
KARMA TEST - 4 5 Stil; hızla değişen modaya uyum sağlamak değil, sadece sizi anlatan parçaların gardırobunuza girmeyi başarmasıdır. Stil sahibi olmak için kendinize karşı dürüst olmalısınız. Seçtiğiniz kıyafetten giydiğiniz ayakkabıya, kullandığınız parfümden ak- sesuara hatta saç kesiminize kadar her şey, tarzınızı yansıtır. Moda olan her kıyafeti sorgulamadan giyerseniz stil sahibi değil, moda takipçisi olursunuz. Bu nedenle dış görünümünüzle nasıl bir mesaj verdiğinizi sorgulayın. İstediğiniz doğru mesajı verebi- liyor musunuz? Günümüzde sırf bu yüzden hem sosyal alanda hem profesyonel alanda pek çok kişi ve kurum, kendi tarzını yansitabilmek için stil danışmanlarından hizmet alıyor. Sinema filmlerindeki dizilerdeki oyuncular da özellikle karakter oluşumu sırasında stil danışmanlarıyla birlikte çalışıyorlar. 1. UStil sahibi olmak; kişinin kendi vücudunu, ruhunu ve kusur- larını tanımasıyla başlar. II. Oyuncuların saç, makyaj ve kıyafetlerinin belirlenmesinde stilistler önemli rol oynar. I III Modanın insanları yönlendirmesi, insanların kendi özellik- lerini keşfetmelerini sağlar. V. Yeni çıkan ürünleri takip etmenin ne kadar zor olduğunu moda ile ilgilenen herkes bilir. B) Yalnız 3. Dve IV Yukarıdakilerden hangileri bu parçada ileri sürülen düşün- celeri destekler niteliktedir? A) Yalnız E) II ve IV I C) I ve II Biri bir sö ve ya te TO ya
12
$
R
M
.
B
L
6
1
36.
Tamamen milli ve öz bir dil yoktur dünya dilleri arasında.
Ama başka dillerden gelen sözcükler; ses, biçim, özellikle
anlam ve kullanış yönünden yeni bir yapı kazanmış ve de-
ğişikliğe uğramışsa artık ulusun malı sayılır ve yabancılık
ortadan kalkar. Bütün gelişmiş dillerde durum budur. As-
linda dillerde zenginliği meydana getiren de bu özelliktir.
Örneğin biz şimdi nasıl kalem, kitap, halk, şair gibi başka
bir dilden aldığımız kelimelere "bizim değildir" bu kelimeler
diyebiliriz? Ancak üç dört yüz kelimelik ilkel kabile dilleri
tamamen ulusal ve öz olabilir.
Aşağıdakilerden hangisi bu parçada anlatılanlarla çe-
lişir?
A) Gelişmiş dillerde kelimeler arası geçiş ve kimlik deği-
şimi söz konusudur.
B)) Bir dile tamamen ulusal demek mümkün değildir.
C) Bir dilin zenginliği ve gelişimi, başka ulusların diliyle
etkileşiminin olmamasına bağlıdır.
D) Dillerdeki zenginlik, sözcüklerin dilden dile geçmesiyle
mümkün olabilir.
E) Sözcükler, anlam ve ses bakımından geçtiği dilin özel-
liğini almışsa o dile ait demektir.
Diğer Sayfaya Geçiniz.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
12 $ R M . B L 6 1 36. Tamamen milli ve öz bir dil yoktur dünya dilleri arasında. Ama başka dillerden gelen sözcükler; ses, biçim, özellikle anlam ve kullanış yönünden yeni bir yapı kazanmış ve de- ğişikliğe uğramışsa artık ulusun malı sayılır ve yabancılık ortadan kalkar. Bütün gelişmiş dillerde durum budur. As- linda dillerde zenginliği meydana getiren de bu özelliktir. Örneğin biz şimdi nasıl kalem, kitap, halk, şair gibi başka bir dilden aldığımız kelimelere "bizim değildir" bu kelimeler diyebiliriz? Ancak üç dört yüz kelimelik ilkel kabile dilleri tamamen ulusal ve öz olabilir. Aşağıdakilerden hangisi bu parçada anlatılanlarla çe- lişir? A) Gelişmiş dillerde kelimeler arası geçiş ve kimlik deği- şimi söz konusudur. B)) Bir dile tamamen ulusal demek mümkün değildir. C) Bir dilin zenginliği ve gelişimi, başka ulusların diliyle etkileşiminin olmamasına bağlıdır. D) Dillerdeki zenginlik, sözcüklerin dilden dile geçmesiyle mümkün olabilir. E) Sözcükler, anlam ve ses bakımından geçtiği dilin özel- liğini almışsa o dile ait demektir. Diğer Sayfaya Geçiniz.
16. (1) 1931 yılında yayımlanan Fatih-Harbiye,
Peyami Safa'nın çoğu romanında rastlanan
o meşhur ve uğursuz üçgeni barındırır.
(II) Yazarın, genellikle eserlerinde resmettiği
tablo, biri Doğulu diğeriyse Batılı değerleri
simgeleyen iki erkek ile bu kişiler arasında
kararsız kalan bir kadından oluşur. (III) Safa,
kendisinden önceki dönemlerde yazılan ro-
manlardan farklı olarak alafranga tiplere ve
onların yaşantılarına hiç yer vermez.
(IV) Sadece arada kalmış kadınların tered-
düt ve bocalamalarına odaklanır. Tabii
bu tercihin doğal sonucu olarak alafranga
erkeklere hiçbir eleştiri yöneltilmediğinden
bu tiplerin temsil ettiği değerlerin tartışılması
da eksik kalır.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin
hangisinde eleştiri yoktur?
A) I
B) II (C) III
D) IV E) V
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
16. (1) 1931 yılında yayımlanan Fatih-Harbiye, Peyami Safa'nın çoğu romanında rastlanan o meşhur ve uğursuz üçgeni barındırır. (II) Yazarın, genellikle eserlerinde resmettiği tablo, biri Doğulu diğeriyse Batılı değerleri simgeleyen iki erkek ile bu kişiler arasında kararsız kalan bir kadından oluşur. (III) Safa, kendisinden önceki dönemlerde yazılan ro- manlardan farklı olarak alafranga tiplere ve onların yaşantılarına hiç yer vermez. (IV) Sadece arada kalmış kadınların tered- düt ve bocalamalarına odaklanır. Tabii bu tercihin doğal sonucu olarak alafranga erkeklere hiçbir eleştiri yöneltilmediğinden bu tiplerin temsil ettiği değerlerin tartışılması da eksik kalır. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde eleştiri yoktur? A) I B) II (C) III D) IV E) V