Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

ģi
3D yayınl
4. Hiç bavul dolusu kitapla seyahat ettiniz mi? Ben,
ediyorum. Nereye gidersem yanımda götürürüm.
Frankfurt Havaalanı'ndan İstanbul'a yola çıkarken
uçağın penceresinden bavullarımın uçağın kargosuna
yüklenmesini seyrediyordum. Yerdeki hizmetli, kargo
kapısındaki arkadaşına bavulları tek tek atıyordu.
Benim büyük bavulu tuttuğu gibi fırlattı. Sonra ortanca
boy bavulun sapını tuttu. Atar gibi bir hareket yapınca
dengesini kaybetti. O ortanca bavul kitap doluydu çünkü.
Şimdi elhamdülillah, sokakta yürürken bile yanımda üç
bine yakın kitap taşıyor, gik demiyorum. Çünkü kitaplar
cep telefonumda. Cep telefonu küçük, gözlerine yazık
derseniz tabletim de var tabii. Önceleri e-kitap okumak
zordu çünkü bilgisayar ekranından okunurlardı ve o
ekranın ışığı gözü yorardı. Şimdi teknoloji buna da çözüm
buldu.
Bu parçada yazar, kitaplarla ilgili aşağıdakilerden
hangisine değinmemiştir?
A) Yaşamındaki yerine
B) Nicelik özelliklerine
C) Teknolojinin katkılarına
Elektronik kitapların olumsuz yönüne
E) Gesim açısından teknolojiye katkısına
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
ģi 3D yayınl 4. Hiç bavul dolusu kitapla seyahat ettiniz mi? Ben, ediyorum. Nereye gidersem yanımda götürürüm. Frankfurt Havaalanı'ndan İstanbul'a yola çıkarken uçağın penceresinden bavullarımın uçağın kargosuna yüklenmesini seyrediyordum. Yerdeki hizmetli, kargo kapısındaki arkadaşına bavulları tek tek atıyordu. Benim büyük bavulu tuttuğu gibi fırlattı. Sonra ortanca boy bavulun sapını tuttu. Atar gibi bir hareket yapınca dengesini kaybetti. O ortanca bavul kitap doluydu çünkü. Şimdi elhamdülillah, sokakta yürürken bile yanımda üç bine yakın kitap taşıyor, gik demiyorum. Çünkü kitaplar cep telefonumda. Cep telefonu küçük, gözlerine yazık derseniz tabletim de var tabii. Önceleri e-kitap okumak zordu çünkü bilgisayar ekranından okunurlardı ve o ekranın ışığı gözü yorardı. Şimdi teknoloji buna da çözüm buldu. Bu parçada yazar, kitaplarla ilgili aşağıdakilerden hangisine değinmemiştir? A) Yaşamındaki yerine B) Nicelik özelliklerine C) Teknolojinin katkılarına Elektronik kitapların olumsuz yönüne E) Gesim açısından teknolojiye katkısına
Yazarlar, hayalleri ile insana ve insan doğasına yeniden
hayat verirler. Bu durumu bir yazarın şu sözleri çok iyi
açıklamaktadır: "Dedemi anlatacaksam anlattığım kişi,
gerçek dedem değil, benim yarattığım adam olmalı."
Aşağıdakilerden hangisi bu parçadaki düşünceyi
destekler niteliktedir?
Yazarlar yakınlarını anlatmakta daha başarılı
olabilmektedir.
B) Her kahramanda yazarın kişiliğinden izler mutlaka
vardır.
Yazarın anlattığı kişi, gerçeğin dışında yeni bir kişilik
kazanmalıdır.
18
Hayal, insan ve doğa birbirinden ayrılmaz bir
bütünlük oluşturur.
Yazar doğası gereği sürekli yeni olanın, biricik
olanın peşinde koşmalıdır. X
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Yazarlar, hayalleri ile insana ve insan doğasına yeniden hayat verirler. Bu durumu bir yazarın şu sözleri çok iyi açıklamaktadır: "Dedemi anlatacaksam anlattığım kişi, gerçek dedem değil, benim yarattığım adam olmalı." Aşağıdakilerden hangisi bu parçadaki düşünceyi destekler niteliktedir? Yazarlar yakınlarını anlatmakta daha başarılı olabilmektedir. B) Her kahramanda yazarın kişiliğinden izler mutlaka vardır. Yazarın anlattığı kişi, gerçeğin dışında yeni bir kişilik kazanmalıdır. 18 Hayal, insan ve doğa birbirinden ayrılmaz bir bütünlük oluşturur. Yazar doğası gereği sürekli yeni olanın, biricik olanın peşinde koşmalıdır. X
TYT/TÜRKÇE
21. (1) 19. yüzyıl gerek dünyada gerekse Türkiye'de sonraki
dönemlere etki edecek birçok değişimin yaşandığı bir
dönemdir. (II) Bu dönemde felsefede bazı yeni fikirler
filizlenmeye başlamış ve edebiyatta yeni denilebilecek
eserler vücuda getirilmiştir. (III) Bunun temel sebebi
insanın kendi benini fark etmeye başlamış olmasıdır.
(IV) Burada dikkati çeken nokta fikri bir temele
dayandırılması açısından asıl ferdin doğuşunun Batı'da
gerçekleşmiş olmasıdır. (V) Bu yüzyılda ortaya çıkan
bazı filozoflarla birlikte bütün dikkatler, önceleri sadece
akıl dolayısıyla malzemeden öteye gidemeyen insana
çevrilmiştir.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinden
sonra "Ferdin doğuşu da denilebilecek bu durum insanı
değiştirmiş ve insanın değişimi her şeyi değiştirmiştir."
cümlesi getirilebilir?
A) I
B) II
C) III
D) IV
E) V
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
TYT/TÜRKÇE 21. (1) 19. yüzyıl gerek dünyada gerekse Türkiye'de sonraki dönemlere etki edecek birçok değişimin yaşandığı bir dönemdir. (II) Bu dönemde felsefede bazı yeni fikirler filizlenmeye başlamış ve edebiyatta yeni denilebilecek eserler vücuda getirilmiştir. (III) Bunun temel sebebi insanın kendi benini fark etmeye başlamış olmasıdır. (IV) Burada dikkati çeken nokta fikri bir temele dayandırılması açısından asıl ferdin doğuşunun Batı'da gerçekleşmiş olmasıdır. (V) Bu yüzyılda ortaya çıkan bazı filozoflarla birlikte bütün dikkatler, önceleri sadece akıl dolayısıyla malzemeden öteye gidemeyen insana çevrilmiştir. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinden sonra "Ferdin doğuşu da denilebilecek bu durum insanı değiştirmiş ve insanın değişimi her şeyi değiştirmiştir." cümlesi getirilebilir? A) I B) II C) III D) IV E) V
TYT/TÜRKÇE
29. Sanatın çağın gereği olan teknolojiyi görmezlikten gelerek
üretim içerisine girmesi, bir anlamda kafasını kuma gömen
deve kuşu örneğine benzer. Sanatçının hayal gücünü ve
yaratıcılığını zorlayan dijital teknoloji, sanatçı için girift bir
dünya sunmaktadır. Her şeyin çoklu bir uzam içerisinde
ifade edildiği bu sanal dünyada sanatçı, gerçeküstü bir
dünya tasarımıyla karşı karşıyadır. Bilinen reel bir dünya
değildir içinde yaşadığı. Yani geleneksel yöntemlerle çağın
sorunsallarını irdelemek artık olanaklı değildir. Sanattaki
bu sarsıcı değişimler, ne denli direnilirse direnilsin, kendi
mecrasında ilerlemektedir.
Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisine
ulaşılamaz?
A) Klasik yöntemlerle çağa ayak uydurmak, çağın
sorunlarını çözmek olası değildir.
9.0
B) Sanatçı, gerçek yaşamın dışında bir yaşam kurmakla
yükümlüdür.
(C) Teknoloji ne kadar değişirse değişsin sanat kendi
yolunda ilerlemeye devam edecektir.
D) Sanatın teknolojik gelişmelere sırt çevirmesi mümkün
değildir.
E Teknolojinin doğurduğu karmaşık dünya, sanatçının
hayal gücünü zorlamaktadır.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
TYT/TÜRKÇE 29. Sanatın çağın gereği olan teknolojiyi görmezlikten gelerek üretim içerisine girmesi, bir anlamda kafasını kuma gömen deve kuşu örneğine benzer. Sanatçının hayal gücünü ve yaratıcılığını zorlayan dijital teknoloji, sanatçı için girift bir dünya sunmaktadır. Her şeyin çoklu bir uzam içerisinde ifade edildiği bu sanal dünyada sanatçı, gerçeküstü bir dünya tasarımıyla karşı karşıyadır. Bilinen reel bir dünya değildir içinde yaşadığı. Yani geleneksel yöntemlerle çağın sorunsallarını irdelemek artık olanaklı değildir. Sanattaki bu sarsıcı değişimler, ne denli direnilirse direnilsin, kendi mecrasında ilerlemektedir. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz? A) Klasik yöntemlerle çağa ayak uydurmak, çağın sorunlarını çözmek olası değildir. 9.0 B) Sanatçı, gerçek yaşamın dışında bir yaşam kurmakla yükümlüdür. (C) Teknoloji ne kadar değişirse değişsin sanat kendi yolunda ilerlemeye devam edecektir. D) Sanatın teknolojik gelişmelere sırt çevirmesi mümkün değildir. E Teknolojinin doğurduğu karmaşık dünya, sanatçının hayal gücünü zorlamaktadır.
33. Salgın hastalıklar, insanoğlunun toprağı işlemeye
başlaması kadar eskidir. Toprakların işlenmesi, tarım
alanlarının genişlemesi, doğadaki fare, sivrisinek, kene
ve pire gibi canlıların insanlarla temasını kolaylaştırmıştır.
İnsan ve doğa arasındaki ilişki hayvanların taşıdığı tifüs,
veba ve sıtma gibi birçok hastalığı ortaya çıkarmıştır.
Hatta tibbi gelişmeler, bu hastalıkları açıklamakta yetersiz
kalmış; Sümer ve Mısır medeniyetlerinde insanlar,
Tanrı'nın bu hastalıkları yaydığına inanmışlardır Kısa
sürede milyonlarca insanın ölümüne sebep olan cüzzam,
kolera, verem, frengi gibi salgın hastalıklar toplumsal
hayatı derinden etkilemiştir.
Bu parçadan aşağıdakilerden hangisine kesin olarak
ulaşılamaz?
A) Hayvanların taşıdıkları çeşitli hastalıkların
belirmesinde insanların doğa ile olan ilişkisi etkilidir.
B) Tıbbın yetersiz kalması, insanları hastalıkları batıl
inançlarla tedaviye zorlamıştır.
C) Salgın hastalıklar, insanların toprağı işlemesiyle birlikte
görülmeye başlamıştır.
D) Cüzzam, kolera, verem, frengi gibi salgın hastalıklar
bireylerin yaşamını derinden etkilemiştir.
E Toprağın işlenmesi, çevredeki çeşitli canlıların
insanlarla temasını kolaylaştırmıştır.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
33. Salgın hastalıklar, insanoğlunun toprağı işlemeye başlaması kadar eskidir. Toprakların işlenmesi, tarım alanlarının genişlemesi, doğadaki fare, sivrisinek, kene ve pire gibi canlıların insanlarla temasını kolaylaştırmıştır. İnsan ve doğa arasındaki ilişki hayvanların taşıdığı tifüs, veba ve sıtma gibi birçok hastalığı ortaya çıkarmıştır. Hatta tibbi gelişmeler, bu hastalıkları açıklamakta yetersiz kalmış; Sümer ve Mısır medeniyetlerinde insanlar, Tanrı'nın bu hastalıkları yaydığına inanmışlardır Kısa sürede milyonlarca insanın ölümüne sebep olan cüzzam, kolera, verem, frengi gibi salgın hastalıklar toplumsal hayatı derinden etkilemiştir. Bu parçadan aşağıdakilerden hangisine kesin olarak ulaşılamaz? A) Hayvanların taşıdıkları çeşitli hastalıkların belirmesinde insanların doğa ile olan ilişkisi etkilidir. B) Tıbbın yetersiz kalması, insanları hastalıkları batıl inançlarla tedaviye zorlamıştır. C) Salgın hastalıklar, insanların toprağı işlemesiyle birlikte görülmeye başlamıştır. D) Cüzzam, kolera, verem, frengi gibi salgın hastalıklar bireylerin yaşamını derinden etkilemiştir. E Toprağın işlenmesi, çevredeki çeşitli canlıların insanlarla temasını kolaylaştırmıştır.
TYT/TÜRKÇE
21. (I) 19. yüzyıl gerek dünyada gerekse Türkiye'de sonraki
dönemlere etki edecek birçok değişimin yaşandığı bir
dönemdir. (II) Bu dönemde felsefede bazı yeni fikirler
filizlenmeye başlamış ve edebiyatta yeni denilebilecek
eserler vücuda getirilmiştir. (III) Bunun temel sebebi
insanın kendi benini fark etmeye başlamış olmasıdır.
(IV) Burada dikkati çeken nokta fikri bir temele
dayandırılması açısından asıl ferdin doğuşunun Batı'da
gerçekleşmiş olmasıdır. (V) Bu yüzyılda ortaya çıkan
bazı filozoflarla birlikte bütün dikkatler, önceleri sadece
akıl dolayısıyla malzemeden öteye gidemeyen insana
çevrilmiştir.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinden
sonra "Ferdin doğuşu da denilebilecek bu durum insanı
değiştirmiş ve insanın değişimi her şeyi değiştirmiştir."
cümlesi getirilebilir?
A) I
B) II
C) III
D) IV
E) V
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
TYT/TÜRKÇE 21. (I) 19. yüzyıl gerek dünyada gerekse Türkiye'de sonraki dönemlere etki edecek birçok değişimin yaşandığı bir dönemdir. (II) Bu dönemde felsefede bazı yeni fikirler filizlenmeye başlamış ve edebiyatta yeni denilebilecek eserler vücuda getirilmiştir. (III) Bunun temel sebebi insanın kendi benini fark etmeye başlamış olmasıdır. (IV) Burada dikkati çeken nokta fikri bir temele dayandırılması açısından asıl ferdin doğuşunun Batı'da gerçekleşmiş olmasıdır. (V) Bu yüzyılda ortaya çıkan bazı filozoflarla birlikte bütün dikkatler, önceleri sadece akıl dolayısıyla malzemeden öteye gidemeyen insana çevrilmiştir. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinden sonra "Ferdin doğuşu da denilebilecek bu durum insanı değiştirmiş ve insanın değişimi her şeyi değiştirmiştir." cümlesi getirilebilir? A) I B) II C) III D) IV E) V
mesi
C) Okur kitlesinin iyi eserlere ilgi göstermemesi
D) Süslü söyleyişin usta yazarlar arasında bile popüler hâle gel-
mesi
EEdebiyata ilişkin yanlış kanıların yaygınlaşması V
8. Esasında büyük mutsuzluklar insanı yazmaya iter. Siz benim Poll-
yanna gibi ortalığı pespembe görmemi mi istiyorsunuz? O zaman
gerçekler, üzerine basıp geçtiğimiz şeylerden mi ibaret olacak? Bir
düş âlemi mi tavsiye ediyorsunuz? Hayat bu kadar sevilecek şey
mi? Küçücük mutluluklar, avuntular... Ne yapayım ben onları?
Böyle diyen biri, sanatçı olmak için aşağıdakilerin hangisi-
ni gerekli görmektedir?
A) Büyük mutsuzluklar yaşamayı
B) Her şeye iyi gözle bakabilmeyi
C) Bir düş âlemi içinde yaşayabilmeyi
D) Küçücük mutluluklarla yetinebilmeyi
E) Elde edilenlerden daha fazlasını hayal edebilmeyi
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
mesi C) Okur kitlesinin iyi eserlere ilgi göstermemesi D) Süslü söyleyişin usta yazarlar arasında bile popüler hâle gel- mesi EEdebiyata ilişkin yanlış kanıların yaygınlaşması V 8. Esasında büyük mutsuzluklar insanı yazmaya iter. Siz benim Poll- yanna gibi ortalığı pespembe görmemi mi istiyorsunuz? O zaman gerçekler, üzerine basıp geçtiğimiz şeylerden mi ibaret olacak? Bir düş âlemi mi tavsiye ediyorsunuz? Hayat bu kadar sevilecek şey mi? Küçücük mutluluklar, avuntular... Ne yapayım ben onları? Böyle diyen biri, sanatçı olmak için aşağıdakilerin hangisi- ni gerekli görmektedir? A) Büyük mutsuzluklar yaşamayı B) Her şeye iyi gözle bakabilmeyi C) Bir düş âlemi içinde yaşayabilmeyi D) Küçücük mutluluklarla yetinebilmeyi E) Elde edilenlerden daha fazlasını hayal edebilmeyi
stim artık; gö-
bilmediği bu
åldeydim. Fa-
bacım çıktı bu
li şahsiyet, hiç
nca "şehir"de
madım; bindi-
bir dünyadan
ızda çocuklar
dan duvarlar,
klar görüyor-
su çöktü içi-
efalet içindeki
-mde çırpınan
örünen geniş,
rden hangisi
ğlılığını bildir-
an korkmasını
açık etmekte-
arabadaki ra-
nti tecrübesini
34. Gazeteci:
Yazar:
A
Eğitimcilerin felsefe serisine olan ilgisinden memnun
musunuz?
Deneme - 5
- Hem evet hem hayır. Evet, çok sayıda okulda çok sayı-
da öğretmenimiz bu kitaplarla öğrencilerine ulaşmanın,
birlikte düşünmenin yolunu buluyor. Dizinin kimi kitapla-
rını sürekli elinin altında bulunduran, öğrencilerine en zor
zamanlarda onlarla yol gösteren öğretmenlerimiz var.
Bu diyalogda boş bırakılan yere aşağıdakilerden
hangisi getirilirse yazarın menmun olmadığı konuya
açıklık getirilmiş olur?
9
A Elbette, sağlıklı düşünmek için zihinlerimizi temizle-
meye ihtiyacımız var. Felsefe serimiz bu yolda sağ-
lam adımlar atmak için bir araç. Yargılamıyor, itmiyor,
seçime zorlamıyor ama işaret ediyor ve özellikle de
çocukları yüreklendiriyor, onların sırtlarını sıvazlıyor.
B) Ama yeterli değil, biz ülkede her çocuğun bu kitap-
lara ulaşabilmesini istiyoruz. İlla sınıf öğretmeni ol-
manız gerekmez, branş öğretmenleri de felsefeye
değmeli, eleştirel düşünmenin metotlarını öğrenmeli.
Öğrencilerine aşılamalı. Ancak böylece toplumsal ha-
yatımızı doğrular üzerine yeniden inşa edebiliriz..
Ama şu da var: Pek çok yetişkin okurumuz var, yeni
çıkanlanı bekliyor ve atlamadan okuyorlar. Çocukla-
rıyla birlikte okuyan da çok. Biz de bunu öneriyoruz
her zaman. Kitap fuarlarında eksiklerini tamamla-
maya gelen ailelerle sıklıkla karşılaşıyoruz.
D) Şunu unutmamalıyız: Kitapları birlikte okurken kendi
kişisel öykülerimizi paylaşmamız, tartışmamız felse-
fenin yaşamlarımızdaki katmanlı gerekliliğini ortaya
seriyor; karşıt kavramlarla örnekleme yöntemi ebe-
veyne yardımcı oluyor.
EX Ama önemli olan şu: Büyük küçük hepimizin ihtiyacı
olan eleştirel düşünmeyi içselleştirebilmemize rehber
olacak bir kılavuzun var olabilmesi. Felsefe serimiz
bu ihtiyacımıza tam karşılık gelen benzersiz bir kay-
nak olma özelliğini taşıyor.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
stim artık; gö- bilmediği bu åldeydim. Fa- bacım çıktı bu li şahsiyet, hiç nca "şehir"de madım; bindi- bir dünyadan ızda çocuklar dan duvarlar, klar görüyor- su çöktü içi- efalet içindeki -mde çırpınan örünen geniş, rden hangisi ğlılığını bildir- an korkmasını açık etmekte- arabadaki ra- nti tecrübesini 34. Gazeteci: Yazar: A Eğitimcilerin felsefe serisine olan ilgisinden memnun musunuz? Deneme - 5 - Hem evet hem hayır. Evet, çok sayıda okulda çok sayı- da öğretmenimiz bu kitaplarla öğrencilerine ulaşmanın, birlikte düşünmenin yolunu buluyor. Dizinin kimi kitapla- rını sürekli elinin altında bulunduran, öğrencilerine en zor zamanlarda onlarla yol gösteren öğretmenlerimiz var. Bu diyalogda boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilirse yazarın menmun olmadığı konuya açıklık getirilmiş olur? 9 A Elbette, sağlıklı düşünmek için zihinlerimizi temizle- meye ihtiyacımız var. Felsefe serimiz bu yolda sağ- lam adımlar atmak için bir araç. Yargılamıyor, itmiyor, seçime zorlamıyor ama işaret ediyor ve özellikle de çocukları yüreklendiriyor, onların sırtlarını sıvazlıyor. B) Ama yeterli değil, biz ülkede her çocuğun bu kitap- lara ulaşabilmesini istiyoruz. İlla sınıf öğretmeni ol- manız gerekmez, branş öğretmenleri de felsefeye değmeli, eleştirel düşünmenin metotlarını öğrenmeli. Öğrencilerine aşılamalı. Ancak böylece toplumsal ha- yatımızı doğrular üzerine yeniden inşa edebiliriz.. Ama şu da var: Pek çok yetişkin okurumuz var, yeni çıkanlanı bekliyor ve atlamadan okuyorlar. Çocukla- rıyla birlikte okuyan da çok. Biz de bunu öneriyoruz her zaman. Kitap fuarlarında eksiklerini tamamla- maya gelen ailelerle sıklıkla karşılaşıyoruz. D) Şunu unutmamalıyız: Kitapları birlikte okurken kendi kişisel öykülerimizi paylaşmamız, tartışmamız felse- fenin yaşamlarımızdaki katmanlı gerekliliğini ortaya seriyor; karşıt kavramlarla örnekleme yöntemi ebe- veyne yardımcı oluyor. EX Ama önemli olan şu: Büyük küçük hepimizin ihtiyacı olan eleştirel düşünmeyi içselleştirebilmemize rehber olacak bir kılavuzun var olabilmesi. Felsefe serimiz bu ihtiyacımıza tam karşılık gelen benzersiz bir kay- nak olma özelliğini taşıyor.
12. Bir deneyde üç ayrı kaptan ikisine 100'er gram, birine
200 gram saf su konuluyor. Bu kaplara aşağıda belirtilen
miktarlarda maddeler ilave edilip çözülerek A, B ve C
çözeltileri hazırlanıyor. Hazırlanan çözeltiler dış basıncın
1 atm olduğu ortamda ısıtılıyor ve çözeltilerin kaynamaya
başladığı sıcaklıklar (TA, TB ve T) ölçülüyor.
1 mol NaCl
100 g Su
3
sintgep systysa neğid
1 mol NaCl
200 g Su
1 mol şeker
Buna göre ölçülen TA, TB ve TC sıcaklıkları arasındaki
Tc
ilişki aşağıdakilerin hangisinde doğru olarak
verilmiştir?
ATT T
Tc
D) TA > TB = TC
B) TB = TC > TA
100 g Su
C) TB > TA > TC
E) TC>TB>TA
313
14.
UcDort
Bes
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
12. Bir deneyde üç ayrı kaptan ikisine 100'er gram, birine 200 gram saf su konuluyor. Bu kaplara aşağıda belirtilen miktarlarda maddeler ilave edilip çözülerek A, B ve C çözeltileri hazırlanıyor. Hazırlanan çözeltiler dış basıncın 1 atm olduğu ortamda ısıtılıyor ve çözeltilerin kaynamaya başladığı sıcaklıklar (TA, TB ve T) ölçülüyor. 1 mol NaCl 100 g Su 3 sintgep systysa neğid 1 mol NaCl 200 g Su 1 mol şeker Buna göre ölçülen TA, TB ve TC sıcaklıkları arasındaki Tc ilişki aşağıdakilerin hangisinde doğru olarak verilmiştir? ATT T Tc D) TA > TB = TC B) TB = TC > TA 100 g Su C) TB > TA > TC E) TC>TB>TA 313 14. UcDort Bes
da
35
ilk
en-
kat
ve
ne-
me
rda
ağı-
aya
ün-
ini
ze-
na-
K
CAP
TÜRKÇE
24. Kimi zaman ortada tek bir fotoğraf vardır, bu fotoğ-
rafın kompozisyonu öylesine güçlü ve zengin, içeriği
öylesine ışıl ışıldır ki tek fotoğraf bile tek başına bir
öykü oluşturabilir. Ne yazık ki buna çok az rastlanır.
Bir araya geldiklerinde bir konudan çıkarılabilecek
ögeler, çoğu zaman hem mekânda hem de zamanda
dağınıktır ve onları zorla bir araya getirmek, bir "sah-
neleme" ve bana sorarsanız bir aldatmaca olur. Ama
konunun hem çekirdeğinin hem de aynı zamanda çı-
kan kıvılcımların fotoğrafları çekilebilirse bu bir resimli
öykü olur; birkaç fotoğrafa dağılmış tamamlayıcı öge-
leri yeniden bir araya getirme işlevini de sayfa üstlenir.
Bu parçaya göre resimli öykünün tanımı aşağıda-
kilerden hangisidir?
Uygulanacak belirli bir planı, uyulacak bir çalışma
düzeni olmayan; bedence çevik ve esnek olmayı
gerektiren bir eylemdir.
B) Fotoğrafçı, gelişen olayın henüz karşısındayken
herhangi bir şeyi atlamadan, karşısındaki sahne-
nin anlamını bütünüyle canlandırabilmesidir.
Beynin, gözün ve yüreğin birlikte çalışmasıyla eyle-
in içeriğini betimlemek ve edinilen izlenimleri baş-
kalarına iletmektir.
X
D) Fotoğraf sanatçısının yaşamın bize sunduğu ham
malzemeyi, durmadan kesip ayırarak ama bazı
şeyleri seçerek yaptığı ayıklamadır.
E) Hareket hâlindeki dünyanın karşısında durağan
Kalmayarak çevremizi dolaşıp anlık gözlemleri pay-
laşabilmektir.
ÇA
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
da 35 ilk en- kat ve ne- me rda ağı- aya ün- ini ze- na- K CAP TÜRKÇE 24. Kimi zaman ortada tek bir fotoğraf vardır, bu fotoğ- rafın kompozisyonu öylesine güçlü ve zengin, içeriği öylesine ışıl ışıldır ki tek fotoğraf bile tek başına bir öykü oluşturabilir. Ne yazık ki buna çok az rastlanır. Bir araya geldiklerinde bir konudan çıkarılabilecek ögeler, çoğu zaman hem mekânda hem de zamanda dağınıktır ve onları zorla bir araya getirmek, bir "sah- neleme" ve bana sorarsanız bir aldatmaca olur. Ama konunun hem çekirdeğinin hem de aynı zamanda çı- kan kıvılcımların fotoğrafları çekilebilirse bu bir resimli öykü olur; birkaç fotoğrafa dağılmış tamamlayıcı öge- leri yeniden bir araya getirme işlevini de sayfa üstlenir. Bu parçaya göre resimli öykünün tanımı aşağıda- kilerden hangisidir? Uygulanacak belirli bir planı, uyulacak bir çalışma düzeni olmayan; bedence çevik ve esnek olmayı gerektiren bir eylemdir. B) Fotoğrafçı, gelişen olayın henüz karşısındayken herhangi bir şeyi atlamadan, karşısındaki sahne- nin anlamını bütünüyle canlandırabilmesidir. Beynin, gözün ve yüreğin birlikte çalışmasıyla eyle- in içeriğini betimlemek ve edinilen izlenimleri baş- kalarına iletmektir. X D) Fotoğraf sanatçısının yaşamın bize sunduğu ham malzemeyi, durmadan kesip ayırarak ama bazı şeyleri seçerek yaptığı ayıklamadır. E) Hareket hâlindeki dünyanın karşısında durağan Kalmayarak çevremizi dolaşıp anlık gözlemleri pay- laşabilmektir. ÇA
6.
Neredeyse hepimiz çocukken güzel bir ağaç evimiz ol-
sun istedik. (1) Kimi şanslı çocuklar çocukken bu haya-
line ulaştı, kimisi ise hiç ulaşamadı, kimileri ise büyüse
de bu hayalini yitirmedi. (II) Peki nedir bu ağaç evin bü-
yüsü? (III) Özgürlük, doğayla iç içe olmak, boşluk hissi,
yükseklik, adrenalin ve en önemlisi, kuralları yıkmak. (IV)
Kaçabildiğiniz bir barınaktır. (V) En küçük, en salaş ağaç
evden tutun da devasa, özel yapım olanlara kadar hep-
si şekline ve dokusuna bakmaksızın etkileyicidir ağaç
evlerin.
Yukarıdaki parça iki paragrafa bölünmek istense ikin-
ci paragrafın ilk cümlesi aşağıdakilerden hangisi olur?
A) 1.
E) V
B).
CVII.
DV.
polimal
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
6. Neredeyse hepimiz çocukken güzel bir ağaç evimiz ol- sun istedik. (1) Kimi şanslı çocuklar çocukken bu haya- line ulaştı, kimisi ise hiç ulaşamadı, kimileri ise büyüse de bu hayalini yitirmedi. (II) Peki nedir bu ağaç evin bü- yüsü? (III) Özgürlük, doğayla iç içe olmak, boşluk hissi, yükseklik, adrenalin ve en önemlisi, kuralları yıkmak. (IV) Kaçabildiğiniz bir barınaktır. (V) En küçük, en salaş ağaç evden tutun da devasa, özel yapım olanlara kadar hep- si şekline ve dokusuna bakmaksızın etkileyicidir ağaç evlerin. Yukarıdaki parça iki paragrafa bölünmek istense ikin- ci paragrafın ilk cümlesi aşağıdakilerden hangisi olur? A) 1. E) V B). CVII. DV. polimal
Deneme 30
aplayınız.
an
zeleri ve
dini ikiye
alkıyorsa
üccarı
tı çünkü.
Oysa
azmaya
ve
Paragraf
8.
YAYINLARI
Inuitler, çoğunluğu Kanada'nın kuzeyinde yaşayan aborin
toplulukları tanımlamak için kullanılıyor. Inuitlerle ilgili
anlatılanların çoğu geçmiş dönemler için geçerli. Çünkü
balina avcılığı için bölgeye gelen Avrupalılar, Inuitlerin
yaşam tarzlarından ve geleneklerinden uzaklaşmalarına
neden olmuş. Bu avcılara rehberlik eden Inuitler, bunun
karşılığında onlardan temel ihtiyaçları için birtakım
malzemeler ve yiyecekler almışlar. Bu etkileşim içerisinde,
eskiden göçebe olan Inuitler, artık köy ve kasaba
denilebilecek büyüklükteki yerleşim birimlerinde yaşamaya
başlamışlar. Ulaşımda artık kızaklı köpekleri değil, küçük
motorlu kar arabalarını kullanan Inuitler eğitim ve sağlık gibi
alanlarda da daha fazla olanağa sahipler.
Bu parçanın yazılış amacı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Inuitlerin yaşam koşulları hakkında bilgi vermek
B) Inuitlerin kültürel dönüşüm geçirdiklerini anlatmak
CYBölgenin balina avetliği için uygun olduğunu belirtmek
DY Avrupalıların gittikleri bölgelerdeki olumsuz etkilerini
örneklemek
EX Inuitlerde bilinen anlamda bir şehir yaşamı olmadığını
açıklamak
11. Gazeteci :
Yazar:
Roman
yerinde ge
değildir. T
bir olayı
Zaman k
Gazete
Yazar
-To
altın
dün
yaş
gel
uy
B
0541 502 0
Orhan G
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Deneme 30 aplayınız. an zeleri ve dini ikiye alkıyorsa üccarı tı çünkü. Oysa azmaya ve Paragraf 8. YAYINLARI Inuitler, çoğunluğu Kanada'nın kuzeyinde yaşayan aborin toplulukları tanımlamak için kullanılıyor. Inuitlerle ilgili anlatılanların çoğu geçmiş dönemler için geçerli. Çünkü balina avcılığı için bölgeye gelen Avrupalılar, Inuitlerin yaşam tarzlarından ve geleneklerinden uzaklaşmalarına neden olmuş. Bu avcılara rehberlik eden Inuitler, bunun karşılığında onlardan temel ihtiyaçları için birtakım malzemeler ve yiyecekler almışlar. Bu etkileşim içerisinde, eskiden göçebe olan Inuitler, artık köy ve kasaba denilebilecek büyüklükteki yerleşim birimlerinde yaşamaya başlamışlar. Ulaşımda artık kızaklı köpekleri değil, küçük motorlu kar arabalarını kullanan Inuitler eğitim ve sağlık gibi alanlarda da daha fazla olanağa sahipler. Bu parçanın yazılış amacı aşağıdakilerden hangisidir? A) Inuitlerin yaşam koşulları hakkında bilgi vermek B) Inuitlerin kültürel dönüşüm geçirdiklerini anlatmak CYBölgenin balina avetliği için uygun olduğunu belirtmek DY Avrupalıların gittikleri bölgelerdeki olumsuz etkilerini örneklemek EX Inuitlerde bilinen anlamda bir şehir yaşamı olmadığını açıklamak 11. Gazeteci : Yazar: Roman yerinde ge değildir. T bir olayı Zaman k Gazete Yazar -To altın dün yaş gel uy B 0541 502 0 Orhan G
1.
Osmanlı Devleti'nde uygulanan timar sistemine göre köylü,
kendisine tahsis edilen toprağı işlemek ve vergisini sipahiye
ödemekle yükümlüydü. Köylü, tarlasını istediği zaman boş
bırakamaz; çiftini, çubuğunu terk edip bir başka memlekete
gidemezdi. Timarlı sipahi; reayadan kanunnamelerde belirti-
len oranlardan fazla vergi talep edemezdi. Ayrıca ürün olarak
ödemesi gereken vergiyi nakit olarak alamaz veya ürünü daha
uzak pazarlara götürmesini köylüden isteyemezdi.
Verilen bilgilere göre aşağıdakilerden hangisine ulaşıla-
maz?
3.
A) Köylünün keyfi hareket etmesine müsaade edilmemiştir.
B) Sistemin işleyişinin denetlenmesi timarlı sipahiye aittir.
C) Üretimin devamlılığı amaçlanmıştır.
D) Sosyoekonomik yapının bozulması engellenmek isten-
miştir.
E) Her iki tarafın birbirlerine karşı sorumlulukları vardır.
30 Ekim
si'nin as
mesini e
A) Kara
açıla
letle
B) Tü
C) H
a
E
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
1. Osmanlı Devleti'nde uygulanan timar sistemine göre köylü, kendisine tahsis edilen toprağı işlemek ve vergisini sipahiye ödemekle yükümlüydü. Köylü, tarlasını istediği zaman boş bırakamaz; çiftini, çubuğunu terk edip bir başka memlekete gidemezdi. Timarlı sipahi; reayadan kanunnamelerde belirti- len oranlardan fazla vergi talep edemezdi. Ayrıca ürün olarak ödemesi gereken vergiyi nakit olarak alamaz veya ürünü daha uzak pazarlara götürmesini köylüden isteyemezdi. Verilen bilgilere göre aşağıdakilerden hangisine ulaşıla- maz? 3. A) Köylünün keyfi hareket etmesine müsaade edilmemiştir. B) Sistemin işleyişinin denetlenmesi timarlı sipahiye aittir. C) Üretimin devamlılığı amaçlanmıştır. D) Sosyoekonomik yapının bozulması engellenmek isten- miştir. E) Her iki tarafın birbirlerine karşı sorumlulukları vardır. 30 Ekim si'nin as mesini e A) Kara açıla letle B) Tü C) H a E
Onetici-
ulardan
dina ne
engel
bzmok
ze çık
12
33. Sait Faik her yazanın tercihi gibi ilk öykülerine gözlemleyerek
başlamış. Bu bakımdan gözleme dayalı bir gerçeklik görülür
ilk hikayelerinde. Nitekim hikayelerinde toplumsal gerçekl
ten değil bireysel gerçeklikten bahseder. Onun ciheti, insanın
kendi içindeki kalabalıklardır, kuru kalabalıklar değil. Vedat
Günyol'un hoş ve naif bir tanımı vardir aslında Sait Falk için.
Der ki "Güçlü bir sanatçı olmakla birlikte, daha çok öznel bir
sanatçıdır... Olayların ve kişilerin arkasından, hikayelerin ruh
sal örgüsünü, tamamen bilinçleştirmemiş olmakla birlikte ada
makıllı duyulan bir insanlık sevgisini dokumaktadır."
Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisiSait Faik Abag-
yanık ile ilgili Glampay
A) Kending has gerçeklik
Carreysellik
C
B) Etkili bir isim olma
insanlara duyulan sevgi
sal çözümlemeler
Diğer sayfaya geçiniz.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Onetici- ulardan dina ne engel bzmok ze çık 12 33. Sait Faik her yazanın tercihi gibi ilk öykülerine gözlemleyerek başlamış. Bu bakımdan gözleme dayalı bir gerçeklik görülür ilk hikayelerinde. Nitekim hikayelerinde toplumsal gerçekl ten değil bireysel gerçeklikten bahseder. Onun ciheti, insanın kendi içindeki kalabalıklardır, kuru kalabalıklar değil. Vedat Günyol'un hoş ve naif bir tanımı vardir aslında Sait Falk için. Der ki "Güçlü bir sanatçı olmakla birlikte, daha çok öznel bir sanatçıdır... Olayların ve kişilerin arkasından, hikayelerin ruh sal örgüsünü, tamamen bilinçleştirmemiş olmakla birlikte ada makıllı duyulan bir insanlık sevgisini dokumaktadır." Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisiSait Faik Abag- yanık ile ilgili Glampay A) Kending has gerçeklik Carreysellik C B) Etkili bir isim olma insanlara duyulan sevgi sal çözümlemeler Diğer sayfaya geçiniz.
7. "Otuz Yaş", İngeborg Bachmann'ın bir öyküsü.
Anlatının kişisi, yağmurlu bir temmuz günü otuz
yaşına giriyor ve otuzuna girmeyi bir kapana
kısılmak olarak görüyor. Bachmann, bayıltıcı
bir otuz yaş psikolojisi çiziyor burada. Ne kötü,
tam da otuzuna girmeye hazırlandığım günlerde
okuyorum kitabı. Doğrusu biraz korkuyorum.
1. Otuz yaşın bir dönüm noktası olduğuna
inanacağım nerdeyse.
II. Yeni bir hayata, belki otuzun ilerisindeki
yaşlara duyulan özlemdir bu.
III. Güneşten önce kalkıyorum ve kendimde her
şeye yeniden başlama gücü duyuyorum.
Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre
yukarıdakilerden hangileri getirilebilir?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
I ve II
veli
====
C) Yalnız III
E II ve III
B
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
7. "Otuz Yaş", İngeborg Bachmann'ın bir öyküsü. Anlatının kişisi, yağmurlu bir temmuz günü otuz yaşına giriyor ve otuzuna girmeyi bir kapana kısılmak olarak görüyor. Bachmann, bayıltıcı bir otuz yaş psikolojisi çiziyor burada. Ne kötü, tam da otuzuna girmeye hazırlandığım günlerde okuyorum kitabı. Doğrusu biraz korkuyorum. 1. Otuz yaşın bir dönüm noktası olduğuna inanacağım nerdeyse. II. Yeni bir hayata, belki otuzun ilerisindeki yaşlara duyulan özlemdir bu. III. Güneşten önce kalkıyorum ve kendimde her şeye yeniden başlama gücü duyuyorum. Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre yukarıdakilerden hangileri getirilebilir? A) Yalnız I B) Yalnız II I ve II veli ==== C) Yalnız III E II ve III B
zik-
erin-
ye-
a ve
rgu
nç-
gin,
ap-
ani-
şka
du.
miz
de,
er-
ca
ol-
CI-
en
7-
Paraf Yayınları
3-4. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Kahve İran'da 9. yüzyılda içilmeye başlanmış ve ünlü hekim İb-
ni Sina 1000 yılı dolaylarında, bir eserinde henüz nadir bir içecek
olan kahveden söz etmiştir. Osmanlıların 1454'te İstanbul'a taşı-
dığı kahve 1500'e doğru Arap Yarımadası'nın yaygın bir içeceği
hâline gelmişti. Arap tüccarların Yemen'in Muha Limanı'ndan ge-
milere yükleyerek kahve çekirdeklerini götürdüğü İslam dünya-
sında kahve, biraz tereddütten sonra coşkulu bir şekilde kabul
görmüştür. Çünkü insanlara sosyal muhabbet ve eğlence için
bir vesile sağladı. Kahvehaneler böyle buluşmaların mekânı hâli-
ne geldi. İlk kahvehane, toplumsallaşma gereksinimini sağlamak
için İstanbul'da Boğaziçi ve Haliç arasında kalan yarımadada 15.
yüzyılda açıldı. Onu Bağdat, Şam, Kahire'de benzer mekânların
izlemesi de fazla sürmedi.
Bu parçada verilen bilgilerden aşağıdakilerin hangisine ula-
şılamaz?
Kahve içilen mekânlar, insanlara aynı anda sosyalleşme ola-
nağı da sunmuştur.
B) İslam dünyasında insanlar başlangıçta kahveye çekingen bir
tavırla yaklaşmıştır.
Osmanlılar, kahveyi İran'dan öğrenmiş; Arap tüccarlar yoluy-
Na da tüm dünyaya ihraç etmiştir.
D) İstanbul'a kahvenin getirilmesi ve bu şehirde kahvehanelerin
açılması aynı yüzyıl içinde gerçekleşmiştir.
E
Kahvehaneler kısa bir süre içinde İstanbul'un ardından Arap
coğrafyasının önemli merkezlerinde de görülmeye başlanmış-
tır.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
zik- erin- ye- a ve rgu nç- gin, ap- ani- şka du. miz de, er- ca ol- CI- en 7- Paraf Yayınları 3-4. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Kahve İran'da 9. yüzyılda içilmeye başlanmış ve ünlü hekim İb- ni Sina 1000 yılı dolaylarında, bir eserinde henüz nadir bir içecek olan kahveden söz etmiştir. Osmanlıların 1454'te İstanbul'a taşı- dığı kahve 1500'e doğru Arap Yarımadası'nın yaygın bir içeceği hâline gelmişti. Arap tüccarların Yemen'in Muha Limanı'ndan ge- milere yükleyerek kahve çekirdeklerini götürdüğü İslam dünya- sında kahve, biraz tereddütten sonra coşkulu bir şekilde kabul görmüştür. Çünkü insanlara sosyal muhabbet ve eğlence için bir vesile sağladı. Kahvehaneler böyle buluşmaların mekânı hâli- ne geldi. İlk kahvehane, toplumsallaşma gereksinimini sağlamak için İstanbul'da Boğaziçi ve Haliç arasında kalan yarımadada 15. yüzyılda açıldı. Onu Bağdat, Şam, Kahire'de benzer mekânların izlemesi de fazla sürmedi. Bu parçada verilen bilgilerden aşağıdakilerin hangisine ula- şılamaz? Kahve içilen mekânlar, insanlara aynı anda sosyalleşme ola- nağı da sunmuştur. B) İslam dünyasında insanlar başlangıçta kahveye çekingen bir tavırla yaklaşmıştır. Osmanlılar, kahveyi İran'dan öğrenmiş; Arap tüccarlar yoluy- Na da tüm dünyaya ihraç etmiştir. D) İstanbul'a kahvenin getirilmesi ve bu şehirde kahvehanelerin açılması aynı yüzyıl içinde gerçekleşmiştir. E Kahvehaneler kısa bir süre içinde İstanbul'un ardından Arap coğrafyasının önemli merkezlerinde de görülmeye başlanmış- tır.