Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

Paragraf Karma Test - VII
3 ve 4. soruları aşağıdaki parçaya göre ce-
vaplayınız.
(1) Nesli yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olan
hayvanların en temel sorunu öncelikle bunların do-
ğal yaşam alanlarının insan eliyle parçalanmasıdır.
(II) Vahşi doğada nüfusları her geçen gün azalan
aslan sürülerinin karşısındaki en büyük tehdit on-
ların yaşadığı bölgelerin tarım ve şehirleşmeye
açılmasıdır. (III) Ayrıca aslanın avladığı türlerin in-
sanlar tarafından aşırı avlanmasından dolayı bazı
sürüler açlıktan ölmekte veya başka bölgelere göç
etmektedir. (IV) Bu yeni bölgelerde hayvancılıkla
uğraşan insanlar geçim kaynaklarını aslan yeme-
sin diye onları vurarak öldürmektedir. (V) Silahlı
insanların yanı sıra Afrika ülkelerinde kullanılan en-
düstriyel zehirler de çok sayıda aslan ölümüne yol
açmaktadır.
3. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden han-
gisinde aslan nüfusunun azalma sebeplerine
değinilmemektedir?
A) I B) II
C) III D) IV
E) V
5.
BENİM HOCAM
S
b
C
(
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Paragraf Karma Test - VII 3 ve 4. soruları aşağıdaki parçaya göre ce- vaplayınız. (1) Nesli yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olan hayvanların en temel sorunu öncelikle bunların do- ğal yaşam alanlarının insan eliyle parçalanmasıdır. (II) Vahşi doğada nüfusları her geçen gün azalan aslan sürülerinin karşısındaki en büyük tehdit on- ların yaşadığı bölgelerin tarım ve şehirleşmeye açılmasıdır. (III) Ayrıca aslanın avladığı türlerin in- sanlar tarafından aşırı avlanmasından dolayı bazı sürüler açlıktan ölmekte veya başka bölgelere göç etmektedir. (IV) Bu yeni bölgelerde hayvancılıkla uğraşan insanlar geçim kaynaklarını aslan yeme- sin diye onları vurarak öldürmektedir. (V) Silahlı insanların yanı sıra Afrika ülkelerinde kullanılan en- düstriyel zehirler de çok sayıda aslan ölümüne yol açmaktadır. 3. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden han- gisinde aslan nüfusunun azalma sebeplerine değinilmemektedir? A) I B) II C) III D) IV E) V 5. BENİM HOCAM S b C (
pıştırma
in figür-
Origami,
de hem
de bu
uşmuş-
ağıttan
başka
insan
ulabilir.
yapa-
Bun-
iğinde
mafifçe
ayıda
içer-
vell
9
XEYG
DIV E)y
30. Siber güvenlik konusu, başta bilgisayar ve ileti-
şim teknolojileri olmak üzere, farklı teknolojilerin
gelişimiyle birlikte iyice karmaşıklaşan bir prob-
lem haline geldi. Insan hayatının gerçek dünya-
dan siber ortama iyiden iyiye kayması süreci, si-
ber güvenliğin zaman ilerledikçe kritikleşmesine
sebep oldu. Bugün ortalama bilgisayar kullanıcı-
larının birçoğu, farkında olmadan siber güven-
lik tehdidiyle karşı karşıya kalıyor. Ayrıca, siber
saldırıların sosyal mühendislik gibi hayatın içinde
yer alan ve insan psikolojisiyle ilişkili manipulator
eylemlerle desteklenmesiyle de insanların çeşit-
li problemlerle karşı karşıya kalması kaçınılmaz
oluyor.
Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi çıkarı-
lamaz?
A) Teknolojiye bağlı gelişmelerin insan yaşa-
mındaki ağırlığı hızla artmaktadır.
B) Teknolojik ve bilimsel gelişmeleri, yaşamımı-
za etkisi açısından tek yönlü ele almak doğru
değildir.
C) Toplumun, teknolojik tehlikelere yönelik bilgi-
si oldukça sınırlıdır.
D) Teknoloji dünyasında görülen kimi sorunlar,
bilinçli ve organize eğilimler göstermektedir.
E) Sanal ortamlar, olumsuz davranışların daha
hızlı yayılmasına neden olmaktadır.
Sınav diğer sayfada devam ediyor....
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
pıştırma in figür- Origami, de hem de bu uşmuş- ağıttan başka insan ulabilir. yapa- Bun- iğinde mafifçe ayıda içer- vell 9 XEYG DIV E)y 30. Siber güvenlik konusu, başta bilgisayar ve ileti- şim teknolojileri olmak üzere, farklı teknolojilerin gelişimiyle birlikte iyice karmaşıklaşan bir prob- lem haline geldi. Insan hayatının gerçek dünya- dan siber ortama iyiden iyiye kayması süreci, si- ber güvenliğin zaman ilerledikçe kritikleşmesine sebep oldu. Bugün ortalama bilgisayar kullanıcı- larının birçoğu, farkında olmadan siber güven- lik tehdidiyle karşı karşıya kalıyor. Ayrıca, siber saldırıların sosyal mühendislik gibi hayatın içinde yer alan ve insan psikolojisiyle ilişkili manipulator eylemlerle desteklenmesiyle de insanların çeşit- li problemlerle karşı karşıya kalması kaçınılmaz oluyor. Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi çıkarı- lamaz? A) Teknolojiye bağlı gelişmelerin insan yaşa- mındaki ağırlığı hızla artmaktadır. B) Teknolojik ve bilimsel gelişmeleri, yaşamımı- za etkisi açısından tek yönlü ele almak doğru değildir. C) Toplumun, teknolojik tehlikelere yönelik bilgi- si oldukça sınırlıdır. D) Teknoloji dünyasında görülen kimi sorunlar, bilinçli ve organize eğilimler göstermektedir. E) Sanal ortamlar, olumsuz davranışların daha hızlı yayılmasına neden olmaktadır. Sınav diğer sayfada devam ediyor....
m
nla
9
m
a
el
"
Paragraf Karma Test - V
3. Dünya üzerinde görülen ilk çiçekler hiç de öyle sev-
giliye verilecek türden değil. Çin'de bulunan ve 125
milyon yıldan daha yaşlı olduğu tahmin edilen fosil
çiçeğin renkli taç yaprakları bulunmuyor. Bugüne
kadar bilinen en eski çiçek fosili Avustralya'da bu-
lunan 115 milyon yaşındaki bir türe aitti. Şimdi ise
bu rekoru Çin'de bulunan çiçek eline geçirdi. Bu çi-
çeğin yaşının 125 - 142 milyon yıl arasında olduğu
tahmin ediliyor. Ama bitki, bugün için pek çok kim-
senin çiçek diyebileceği bir uzva sahip değil. Araş-
tırmacılar renkli taç yaprakları olmasa da bitkinin
çiçekli bitki olarak sınıflandırılmasını sağlayan dişi
üreme organları olduğunu belirtiyor. Hatta fosil üze-
rinde 5 mm uzunluğunda kapalı tohum kalıntıları
bulunuyor. Bu buluş, ilk çiçekli bitkilerin birden çok
taç yapraklı olan manolyaların soyundan geldiğini
düşünen birçok bilim insanını şaşırtacağa benziyor.
Çiçeğin böceklerle mi yoksa rüzgâr tarafından mi
döllendiği ya da nektarı veya kokusu olup olmadığı
ise ne yazık ki henüz bilinmiyor.
Bu parçada aşağıdakilerin hangisinden söz
ah edilmemiştir?
Ak çiçek fosiline ait hâlâ bilinmeyenlerin oldu-
ğundan
B) Yeni bir araştırma sonrası çiçeklerin tarihi ile-il-
gili bilinenlerin değiştiğinden
Günümüz çiçeklerine benzemeyen ancak çiçek
ğundan
1D) Ik çiçeğin manolyaların soyundan gelmediğinin
artık biliniyor olduğundan
E) Bulunan çiçek fosilinin bu dönemde tabiatta gö²
Culmediğinden
→ Onla
4.
BENİM HOCAM
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
m nla 9 m a el " Paragraf Karma Test - V 3. Dünya üzerinde görülen ilk çiçekler hiç de öyle sev- giliye verilecek türden değil. Çin'de bulunan ve 125 milyon yıldan daha yaşlı olduğu tahmin edilen fosil çiçeğin renkli taç yaprakları bulunmuyor. Bugüne kadar bilinen en eski çiçek fosili Avustralya'da bu- lunan 115 milyon yaşındaki bir türe aitti. Şimdi ise bu rekoru Çin'de bulunan çiçek eline geçirdi. Bu çi- çeğin yaşının 125 - 142 milyon yıl arasında olduğu tahmin ediliyor. Ama bitki, bugün için pek çok kim- senin çiçek diyebileceği bir uzva sahip değil. Araş- tırmacılar renkli taç yaprakları olmasa da bitkinin çiçekli bitki olarak sınıflandırılmasını sağlayan dişi üreme organları olduğunu belirtiyor. Hatta fosil üze- rinde 5 mm uzunluğunda kapalı tohum kalıntıları bulunuyor. Bu buluş, ilk çiçekli bitkilerin birden çok taç yapraklı olan manolyaların soyundan geldiğini düşünen birçok bilim insanını şaşırtacağa benziyor. Çiçeğin böceklerle mi yoksa rüzgâr tarafından mi döllendiği ya da nektarı veya kokusu olup olmadığı ise ne yazık ki henüz bilinmiyor. Bu parçada aşağıdakilerin hangisinden söz ah edilmemiştir? Ak çiçek fosiline ait hâlâ bilinmeyenlerin oldu- ğundan B) Yeni bir araştırma sonrası çiçeklerin tarihi ile-il- gili bilinenlerin değiştiğinden Günümüz çiçeklerine benzemeyen ancak çiçek ğundan 1D) Ik çiçeğin manolyaların soyundan gelmediğinin artık biliniyor olduğundan E) Bulunan çiçek fosilinin bu dönemde tabiatta gö² Culmediğinden → Onla 4. BENİM HOCAM
is
an
A
20. İnsan, bulunduğu ortama uyum yeteneği çok yüksek bir
canlıdır. Oldukça soğuk hava koşullarına, sadece belirli
gıdaları tüketerek yaşamaya, hatta çirkin şehirleşmeye
bile alışabilir. Havaalanına yakın bir yerde tepesin-
de uçan uçaklara, sürekli korna sesleri olan trafiğe, gece
geç saatlere kadar yüksek sesle çalan müziğe alıştığını
düşünse de bünyesi buna tepki verir; çeşitli rahatsızlıklar
ortaya çıkar.
----.
Bu parçada boş bırakılan yere, düşüncenin akışına
göre aşağıdaki cümlelerden hangisi getirilmelidir?
A) Ancak gürültüye, alışıp uyum sağlayamaz
B) Yaşadığı koşullara alışan insan, zamanla bulunduğu
ortamda mutlu olur
Zorluklarla mücadele etmek için çareler geliştirebilir
DFakat yaşamın zorlukları bunlarla sınırlı değildir
Kendini rahatlatmak için çeşitli yollar bulabilir
21. Yemek yemeyi severim. Hiçbir zaman zor yemek yiyen
biri olmadım ama gurme değilim. Özen gösterilmemiş
sofralardan hazzetmem. Bunda biraz ailemin etkisi var.
Zengin mutfak kültürü olan bir aileden geliyorum. Kaf-
niz Balkan babamın Mardin görevi podopi
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
is an A 20. İnsan, bulunduğu ortama uyum yeteneği çok yüksek bir canlıdır. Oldukça soğuk hava koşullarına, sadece belirli gıdaları tüketerek yaşamaya, hatta çirkin şehirleşmeye bile alışabilir. Havaalanına yakın bir yerde tepesin- de uçan uçaklara, sürekli korna sesleri olan trafiğe, gece geç saatlere kadar yüksek sesle çalan müziğe alıştığını düşünse de bünyesi buna tepki verir; çeşitli rahatsızlıklar ortaya çıkar. ----. Bu parçada boş bırakılan yere, düşüncenin akışına göre aşağıdaki cümlelerden hangisi getirilmelidir? A) Ancak gürültüye, alışıp uyum sağlayamaz B) Yaşadığı koşullara alışan insan, zamanla bulunduğu ortamda mutlu olur Zorluklarla mücadele etmek için çareler geliştirebilir DFakat yaşamın zorlukları bunlarla sınırlı değildir Kendini rahatlatmak için çeşitli yollar bulabilir 21. Yemek yemeyi severim. Hiçbir zaman zor yemek yiyen biri olmadım ama gurme değilim. Özen gösterilmemiş sofralardan hazzetmem. Bunda biraz ailemin etkisi var. Zengin mutfak kültürü olan bir aileden geliyorum. Kaf- niz Balkan babamın Mardin görevi podopi
17. Vazgeçebilmek bir erdemdir. Bir deli güzel meziyettir
ki insan kolay kolay kavrayamaz önemini. Gençken
daha zordur buna vasıl olmak. Ama öyle gençler
vardır ki ihtiyarlardan bilgedir, o başka. Geri kalan
çoğumuz seneler geçtikçe anlarız vazgeçebilmenin
kıymetini. Hayat öğretir bize. Hayat ve bir de kro-
nikleşmiş hatalarımız. Kimilerimiz ise hiçbir zaman
öğrenemeyiz yą. Dersimizi almayız. Dün nasıl isek
yarın da aynen öyle. Genelde zannediyoruz ki vaz-
geçmek bir zayıflık belirtisidir. Hatta bir nevi korkak-
lik, âdeta acizlik. Hâlbuki tam tersidir bence. Ancak
kendine güvenen, karakteri sağlam ve kompleksler-
den arınmış olan insanlar vazgeçmenin erdemine
vakıf olabilirler. Şu hayatta yaşadığımız sorunların
çoğunu vazgeçemediğimiz için yaşıyoruz aslında.
Israr ve inat ettiğimiz için. Takıntılarımızdan dolayı.
Takıntı ile tutkuyu birbirine karıştırıyoruz sürekli,
oysa ne kadar farklılar. Nasıl da zıt!
Bu parçada yazarın vurgulamak istediği aşağıda-
kilerden hangisidir?
A) Hayatımızı daha iyi yaşamak için dünya görüşü-
müzü değiştirmek gereklidir.
B) Sorunlardan uzak bir yaşam için bazı şeylerden
vazgeçmeyi öğrenmeliyiz.
Yaşanan bazı olumsuzluklar insanı hayata hazır-
layan bir okula dönüşebilir.
D) Yaşamda başarılı olan insanların öz güven
eksikliği olmayanlar arasından çıkar.
E) İnsanın hayatında hem olumlu hem olumsuz
olaylar her zaman olacaktır.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
17. Vazgeçebilmek bir erdemdir. Bir deli güzel meziyettir ki insan kolay kolay kavrayamaz önemini. Gençken daha zordur buna vasıl olmak. Ama öyle gençler vardır ki ihtiyarlardan bilgedir, o başka. Geri kalan çoğumuz seneler geçtikçe anlarız vazgeçebilmenin kıymetini. Hayat öğretir bize. Hayat ve bir de kro- nikleşmiş hatalarımız. Kimilerimiz ise hiçbir zaman öğrenemeyiz yą. Dersimizi almayız. Dün nasıl isek yarın da aynen öyle. Genelde zannediyoruz ki vaz- geçmek bir zayıflık belirtisidir. Hatta bir nevi korkak- lik, âdeta acizlik. Hâlbuki tam tersidir bence. Ancak kendine güvenen, karakteri sağlam ve kompleksler- den arınmış olan insanlar vazgeçmenin erdemine vakıf olabilirler. Şu hayatta yaşadığımız sorunların çoğunu vazgeçemediğimiz için yaşıyoruz aslında. Israr ve inat ettiğimiz için. Takıntılarımızdan dolayı. Takıntı ile tutkuyu birbirine karıştırıyoruz sürekli, oysa ne kadar farklılar. Nasıl da zıt! Bu parçada yazarın vurgulamak istediği aşağıda- kilerden hangisidir? A) Hayatımızı daha iyi yaşamak için dünya görüşü- müzü değiştirmek gereklidir. B) Sorunlardan uzak bir yaşam için bazı şeylerden vazgeçmeyi öğrenmeliyiz. Yaşanan bazı olumsuzluklar insanı hayata hazır- layan bir okula dönüşebilir. D) Yaşamda başarılı olan insanların öz güven eksikliği olmayanlar arasından çıkar. E) İnsanın hayatında hem olumlu hem olumsuz olaylar her zaman olacaktır.
7.
Gubari, küçük nesnelerin üzerine yazılan hat eserlerinin genel
adı. Pirinç üzerine yazılan besmele veya incir çekirdeğine ya-
zılan yazılar gibi... Gubari gözle görülemeyecek kadar küçük,
ince yazı ve hat sanatıdır. Hattın çok küçük boyutlarda yazıl-
ması anlamına da gelir. Her türlü objeye uygulanabilir. Tarih-
te cepte taşınan veya kolyelere takılan Mushaflar, Kur'an-ı Ke-
rim ayetleri gubari yazısı ile yazılırmış. Bunun dışında savaşta
sancaklara takılan ayet ve hadisler de bu yazı sanatı ile işlen-
miş. Çok ince ve naif bir sanat olan gubari sanatkar gözlerle
işlenebilir. Gubari ile yazılan yazılar, ancak özel büyüteçlerle
okunabilir. Bu da gubari sanatkârlarının sabır ve maharetlerini
ortaya koyuyor.
Bu parçada "gubari" ile ilgili aşağıdakilerin hangisine de-
ğinilmemiştir?
A) Bir hat sanatı türü olduğuna
B) Her türlü yazı karakteri ile yazılabildiğine
Geçmiş dönemlerde nelerde kullanıldığına
Sabır ve beceri gerektiren bir iş olduğuna
ET Gerekli araç olmadan okunamadıklarına
10.
m
B
AYT (A KİTAPÇ
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
7. Gubari, küçük nesnelerin üzerine yazılan hat eserlerinin genel adı. Pirinç üzerine yazılan besmele veya incir çekirdeğine ya- zılan yazılar gibi... Gubari gözle görülemeyecek kadar küçük, ince yazı ve hat sanatıdır. Hattın çok küçük boyutlarda yazıl- ması anlamına da gelir. Her türlü objeye uygulanabilir. Tarih- te cepte taşınan veya kolyelere takılan Mushaflar, Kur'an-ı Ke- rim ayetleri gubari yazısı ile yazılırmış. Bunun dışında savaşta sancaklara takılan ayet ve hadisler de bu yazı sanatı ile işlen- miş. Çok ince ve naif bir sanat olan gubari sanatkar gözlerle işlenebilir. Gubari ile yazılan yazılar, ancak özel büyüteçlerle okunabilir. Bu da gubari sanatkârlarının sabır ve maharetlerini ortaya koyuyor. Bu parçada "gubari" ile ilgili aşağıdakilerin hangisine de- ğinilmemiştir? A) Bir hat sanatı türü olduğuna B) Her türlü yazı karakteri ile yazılabildiğine Geçmiş dönemlerde nelerde kullanıldığına Sabır ve beceri gerektiren bir iş olduğuna ET Gerekli araç olmadan okunamadıklarına 10. m B AYT (A KİTAPÇ
22. Yeryüzündeki her insan topluluğunun kendine
özgü bir edebiyatı vardır. Edebiyatı olmayan
hiçbir toplum veya ulus düşünülemez. Bir ulu-
sun başından geçenler, o ulusun edebiyatında
izler bırakır. Bir bakıma edebiyat, ait olduğu
topluluğun yaşadıklarına karşı o topluluğun bir
tepkisidir. Çünkü edebiyat, duygu ve düşünce-
lerimizin yazılı veya sözlü anlatımına dayanır.
Duygu ve düşünceler de ana temelini yaşanan-
Járdan aldığına göre her toplum, kendi toplum-
sal belleğini muhafaza edeceği bir edebiyata
ihtiyaç duyar.
Bu parçadan aşağıdakilerin hangisi çıkarıla-
maz?
DAN
Edebiyatın yazılı ve sözlü olmak üzere iki
dalı vardır.
B) Her insan topluluğunun veya ulusun edebi-
yatı vardır.
C) Edebiyat, bir toplumun gelişmesinde ve ya-
rinlara taşınmasında etkilidir.
D) Ulusların yaşamları edebiyatlarına yansır.
E) Edebiyat, içinden çıktığı toplumdan bağım-
Sız düşünülemez.
V
y
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
22. Yeryüzündeki her insan topluluğunun kendine özgü bir edebiyatı vardır. Edebiyatı olmayan hiçbir toplum veya ulus düşünülemez. Bir ulu- sun başından geçenler, o ulusun edebiyatında izler bırakır. Bir bakıma edebiyat, ait olduğu topluluğun yaşadıklarına karşı o topluluğun bir tepkisidir. Çünkü edebiyat, duygu ve düşünce- lerimizin yazılı veya sözlü anlatımına dayanır. Duygu ve düşünceler de ana temelini yaşanan- Járdan aldığına göre her toplum, kendi toplum- sal belleğini muhafaza edeceği bir edebiyata ihtiyaç duyar. Bu parçadan aşağıdakilerin hangisi çıkarıla- maz? DAN Edebiyatın yazılı ve sözlü olmak üzere iki dalı vardır. B) Her insan topluluğunun veya ulusun edebi- yatı vardır. C) Edebiyat, bir toplumun gelişmesinde ve ya- rinlara taşınmasında etkilidir. D) Ulusların yaşamları edebiyatlarına yansır. E) Edebiyat, içinden çıktığı toplumdan bağım- Sız düşünülemez. V y
A
7. () Orman; ağaçlarla birlikte diğer bitkiler, hayvanlar,
toprak, su, iklim gibi canli ve cansız tabiat faktörlerinin
birlikte oluşturduğu doğal bir bütünlüğü ifade eder. (1)
Ormanlar gezegenimizin akciğerleridir; iklim değişikliği-
ne neden olan karbondioksit ve diğer sera gazlarını at-
mosferden çekip depolar. (III) Ülkemizin yüzölçümünün
yaklaşık yüzde 30'unu kaplayan ormanlarımız zengin bir
biyolojik çeşitliliğe ev sahipliği yapıyor. (IV) Dünya'nın
birçok bölgesinde artık olmayan, yüksek koruma değe-
rine sahip, doğal yaşlı ormanlar, ülkemizde eşsiz vasam
alanları oluşturmayı sürdürüyor (V) Ancak küresel iklim
değişikliğine bağlı sıcaklık artışından dolayı, ormanlarda
yangınların ve hastalıkların yaygın hâle gelmesi, istilacı
türlerin artması söz konusu.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde,
ormanların yaşam için öneminden söz edilmiştir?
CYNT
B) II
D) IV
V
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
A 7. () Orman; ağaçlarla birlikte diğer bitkiler, hayvanlar, toprak, su, iklim gibi canli ve cansız tabiat faktörlerinin birlikte oluşturduğu doğal bir bütünlüğü ifade eder. (1) Ormanlar gezegenimizin akciğerleridir; iklim değişikliği- ne neden olan karbondioksit ve diğer sera gazlarını at- mosferden çekip depolar. (III) Ülkemizin yüzölçümünün yaklaşık yüzde 30'unu kaplayan ormanlarımız zengin bir biyolojik çeşitliliğe ev sahipliği yapıyor. (IV) Dünya'nın birçok bölgesinde artık olmayan, yüksek koruma değe- rine sahip, doğal yaşlı ormanlar, ülkemizde eşsiz vasam alanları oluşturmayı sürdürüyor (V) Ancak küresel iklim değişikliğine bağlı sıcaklık artışından dolayı, ormanlarda yangınların ve hastalıkların yaygın hâle gelmesi, istilacı türlerin artması söz konusu. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde, ormanların yaşam için öneminden söz edilmiştir? CYNT B) II D) IV V
Raunt
8.
Uçüncü kişi anlatıcıyla yazılmıştır.
Aşağıdakilerin hangisinde diğerlerinden farklı bir ba-
kış açısı kullanılmıştır?
A) Satılacak mal varsa çarşıya, pazara, bedestene gö-
türür. Bazı zamanlar, kaynanamın sandık odasından
içi mahfaza dolu küçük bir el çantasıyla yahut koltu-
ğunun altında sedefli ufak bir antika çekmece veya
gümüş takımlarıyla çıkar. Her şeyi alır, satar, yapar,
eder, kimseye hesap vermez.
B) Köylüler bu ateşli içtimadan daha derli, daha toplu
çıktılar; hele bu yangın oyunundan sonra ümitleri bi-
raz daha çelikleşti, hatta bundan sonra fabrika mal-
larını ateşe atmak ve bunu mukaddes bir ayin gibi ic-
ra etmek yeni bir ibadet tarzı oldu.
C) Bütün sesler dinmişti. Yalnız uzakta, mahalleler ara-
sında dolaşan yoğurtçunun sesi monoton akislerle
bu yorgun akşamı âdeta sarsıyor, ruha hüzün doldu-
rarak uzayıp gidiyordu.
D) Uzanır gibi oturdu ve gözlerini yarı kapadı. Ne rüya!
Ah... bu Sema muhakkak ki sanatkâr bir kadındı, bir
şair, şiir yazmayan, şiirin bütün havasını, tesirlerini ya-
ratan, şiiri tam hayat halinde yaşamak isteyen bir şa-
irdi.
E) Hayır, o hiçbir şeyi kendisi değiştiremeyecekti. Her
geçen gün onu bu balçık yolda biraz daha ileri, biraz
daha derinlere götürüyordu. Arkasında bıraktığı sahi-
lin gitgide erişilmez olduğunu fark ediyor, artık ora-
dan kendisine elini uzatacak birinin bile onu kurtara-
mayacağını sanıyordu.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Raunt 8. Uçüncü kişi anlatıcıyla yazılmıştır. Aşağıdakilerin hangisinde diğerlerinden farklı bir ba- kış açısı kullanılmıştır? A) Satılacak mal varsa çarşıya, pazara, bedestene gö- türür. Bazı zamanlar, kaynanamın sandık odasından içi mahfaza dolu küçük bir el çantasıyla yahut koltu- ğunun altında sedefli ufak bir antika çekmece veya gümüş takımlarıyla çıkar. Her şeyi alır, satar, yapar, eder, kimseye hesap vermez. B) Köylüler bu ateşli içtimadan daha derli, daha toplu çıktılar; hele bu yangın oyunundan sonra ümitleri bi- raz daha çelikleşti, hatta bundan sonra fabrika mal- larını ateşe atmak ve bunu mukaddes bir ayin gibi ic- ra etmek yeni bir ibadet tarzı oldu. C) Bütün sesler dinmişti. Yalnız uzakta, mahalleler ara- sında dolaşan yoğurtçunun sesi monoton akislerle bu yorgun akşamı âdeta sarsıyor, ruha hüzün doldu- rarak uzayıp gidiyordu. D) Uzanır gibi oturdu ve gözlerini yarı kapadı. Ne rüya! Ah... bu Sema muhakkak ki sanatkâr bir kadındı, bir şair, şiir yazmayan, şiirin bütün havasını, tesirlerini ya- ratan, şiiri tam hayat halinde yaşamak isteyen bir şa- irdi. E) Hayır, o hiçbir şeyi kendisi değiştiremeyecekti. Her geçen gün onu bu balçık yolda biraz daha ileri, biraz daha derinlere götürüyordu. Arkasında bıraktığı sahi- lin gitgide erişilmez olduğunu fark ediyor, artık ora- dan kendisine elini uzatacak birinin bile onu kurtara- mayacağını sanıyordu.
22. Yeryüzündeki her insan topluluğunun kendine
özgü bir edebiyatı vardır. Edebiyatı olmayan
hiçbir toplum veya ulus düşünülemez. Bir ulu-
sun başından geçenler, o ulusun edebiyatında
izler bırakır. Bir bakıma edebiyat, ait olduğu
topluluğun yaşadıklarına karşı o topluluğun bir
tepkisidir. Çünkü edebiyat, duygu ve düşünce-
lerimizin yazılı veya sözlü anlatımına dayanır.
Duygu ve düşünceler de ana temelini yaşanan-
Járdan aldığına göre her toplum, kendi toplum-
sal belleğini muhafaza edeceği bir edebiyata
ihtiyaç duyar.
Bu parçadan aşağıdakilerin hangisi çıkarıla-
maz?
DAN
Edebiyatın yazılı ve sözlü olmak üzere iki
dalı vardır.
B) Her insan topluluğunun veya ulusun edebi-
yatı vardır.
C) Edebiyat, bir toplumun gelişmesinde ve ya-
rinlara taşınmasında etkilidir.
D) Ulusların yaşamları edebiyatlarına yansır.
E) Edebiyat, içinden çıktığı toplumdan bağım-
Sız düşünülemez. ·V
c
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
22. Yeryüzündeki her insan topluluğunun kendine özgü bir edebiyatı vardır. Edebiyatı olmayan hiçbir toplum veya ulus düşünülemez. Bir ulu- sun başından geçenler, o ulusun edebiyatında izler bırakır. Bir bakıma edebiyat, ait olduğu topluluğun yaşadıklarına karşı o topluluğun bir tepkisidir. Çünkü edebiyat, duygu ve düşünce- lerimizin yazılı veya sözlü anlatımına dayanır. Duygu ve düşünceler de ana temelini yaşanan- Járdan aldığına göre her toplum, kendi toplum- sal belleğini muhafaza edeceği bir edebiyata ihtiyaç duyar. Bu parçadan aşağıdakilerin hangisi çıkarıla- maz? DAN Edebiyatın yazılı ve sözlü olmak üzere iki dalı vardır. B) Her insan topluluğunun veya ulusun edebi- yatı vardır. C) Edebiyat, bir toplumun gelişmesinde ve ya- rinlara taşınmasında etkilidir. D) Ulusların yaşamları edebiyatlarına yansır. E) Edebiyat, içinden çıktığı toplumdan bağım- Sız düşünülemez. ·V c
e
n
n
ni
1
37. Bahçemde dolaşırken toprağın üzerinde bir kuş yuvası gör-
düm. Şiddetli rüzgârdan dolayı, ağacın dallarında bulunması
gereken kuş yuvası yere düşmüş ve darmadağın olmuştu.
Yerdeki yuvaya bakıp üzüntülü bir biçimde derin düşüncele-
re daldım. Bir süre sonra ağacın dallarının arasından gelen
kuş cıvıltıları beni kendime getirdi. Başımı kaldırdığımda
kuşların yeni bir yuva yapmaya çoktan başladıklarını fark
ettim. Rüzgârın, yuvalarını yıkıp onları endişe ve ümitsizliğe
sürüklemesine izin vermemişlerdi. Ne olursa olsun, kaç kere
olursa olsun her şeye yeniden başlama cesaret ve güvenine
sahip olduklarını göstermişlerdi.
Bu parçadan çıkarılacak en genel yargı aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Yaşam, her zaman yokuş yukarı giden bir yoldur.
BY Yaşamda çektiğimiz sıkıntılar, onu güzel kılar.
C) Yaşam, acı ve tatlı olaylarla bir bütünlük içindedir.
D) Yaşamda karşılaşılan güçlükler bizi yıldırmamalıdır.
E) Sevinçler de acılar da insan için vardır.
15
38. F
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
e n n ni 1 37. Bahçemde dolaşırken toprağın üzerinde bir kuş yuvası gör- düm. Şiddetli rüzgârdan dolayı, ağacın dallarında bulunması gereken kuş yuvası yere düşmüş ve darmadağın olmuştu. Yerdeki yuvaya bakıp üzüntülü bir biçimde derin düşüncele- re daldım. Bir süre sonra ağacın dallarının arasından gelen kuş cıvıltıları beni kendime getirdi. Başımı kaldırdığımda kuşların yeni bir yuva yapmaya çoktan başladıklarını fark ettim. Rüzgârın, yuvalarını yıkıp onları endişe ve ümitsizliğe sürüklemesine izin vermemişlerdi. Ne olursa olsun, kaç kere olursa olsun her şeye yeniden başlama cesaret ve güvenine sahip olduklarını göstermişlerdi. Bu parçadan çıkarılacak en genel yargı aşağıdakilerden hangisidir? A) Yaşam, her zaman yokuş yukarı giden bir yoldur. BY Yaşamda çektiğimiz sıkıntılar, onu güzel kılar. C) Yaşam, acı ve tatlı olaylarla bir bütünlük içindedir. D) Yaşamda karşılaşılan güçlükler bizi yıldırmamalıdır. E) Sevinçler de acılar da insan için vardır. 15 38. F
ç
k
TOF
8.
sayıda
B) Ana dili öğretimi üzerinde çalışan yeterli s
kurum var mıdır?
C) Eğitim fakültelerindeki Türkçe öğretmenliği
bölümleri ne tür programlar izlemektedir?
Türkoloji bölümlerinin amacı nedir?
Türk
E) Turkçe öğretimindeki başat sorun nedir?
Bir erkeği eğitirseniz tek bir insanı eğitmiş olursunuz,
bir kadını eğitirseniz bütün bir aileyi eğitmiş
olursunuz.
Bu cümlede anlatılmak istenen aşağıdakilerin
hangisidir?
A) Kadın, ailenin yapı taşıdır; onun eğitilmesi, ailenin
tüm bireylerinin iyi eğitilmesi demektir.
bir t
ken
BY Toplumun eğitim düzeyi, kadının ve erkeğin eğitim
düzeyiyle doğru orantılıdır.
yüz
yer
çe
B
ha
10.
eKadınlar toplumun temel taşları olduğuna göre,
onların eğitimlerine özen gösterilmelidir.
DY Aile bireylerinin eğitilmesi görevini toplum, kadına
yüklemiştir.
E) Kadın, erkeği eğitebilir ama erkeğin kadını
eğitmesi alışılmamış bir durumdur.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
ç k TOF 8. sayıda B) Ana dili öğretimi üzerinde çalışan yeterli s kurum var mıdır? C) Eğitim fakültelerindeki Türkçe öğretmenliği bölümleri ne tür programlar izlemektedir? Türkoloji bölümlerinin amacı nedir? Türk E) Turkçe öğretimindeki başat sorun nedir? Bir erkeği eğitirseniz tek bir insanı eğitmiş olursunuz, bir kadını eğitirseniz bütün bir aileyi eğitmiş olursunuz. Bu cümlede anlatılmak istenen aşağıdakilerin hangisidir? A) Kadın, ailenin yapı taşıdır; onun eğitilmesi, ailenin tüm bireylerinin iyi eğitilmesi demektir. bir t ken BY Toplumun eğitim düzeyi, kadının ve erkeğin eğitim düzeyiyle doğru orantılıdır. yüz yer çe B ha 10. eKadınlar toplumun temel taşları olduğuna göre, onların eğitimlerine özen gösterilmelidir. DY Aile bireylerinin eğitilmesi görevini toplum, kadına yüklemiştir. E) Kadın, erkeği eğitebilir ama erkeğin kadını eğitmesi alışılmamış bir durumdur.
ci tavır
ey de-
aşınır,
meye
- kar-
erden
n de
şün-
söy-
mez.
işini
adar
ya-
oğ-
rin
a-
ki
7-
i-
a
B
B
B
37- 38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevap-
layınız.
1980'lerde Türkiye'deki ilk kişisel bilgisayarların İngilizce
harf düzeniyle ithal edilmesiyle ülkemize giren Q klavye,
bugün Türkiye'deki en yaygın klavye türü hâline gelmiş-
tir. Standart Türk Klavyesi F klavye ise İhsan Sıtkı Ye-
ner'in bilimsel çalışması ile dilimizin ve Türk alfabesinin
özelliklerine göre ergonomik olarak tasarlanmış, ilk kez
daktiloda kullanılmıştır. Bir çalışmada F klavyeyi 10 par-
mak kullanan Türkler ile Q klavyeyi 10 parmak kullanan
Amerikalılara aynı İngilizce metin verilmiş; Amerikalı-
lar dakikada 35, Türkler 72 sözcük yazmıştır. 2. Dünya
Savaşı'ndan sonra 1955'ten başlanarak her iki yılda bir
gerçekleştirilen hızlı yazma şampiyonalarına Türk yarış-
çılar da katılmış, Paris'te 1965'te ilk şampiyonluk kaza-
nılmıştır. O tarihten bu yana uluslararası yarışmalarda
Türklerin 70, Almanların 48, Çeklerin ise 25 şampiyon-
luğu bulunmaktadır. Yarışmalara Q klavye ile katılan
Amerikalıların ve İngilizlerin ise henüz şampiyonlukları
bulunmamaktadır.
37. Bu parçaya göre F klavyenin Türkiye'de yaygınlaş-
mamasında aşağıdakilerin hangisinin daha etkili ol-
duğu söylenebilir?
A) F klavyenin bilgisayardan çok daktilo düzeneğine
uygun olmasının
F klavyenin avantajlarının değerlendirilmeyip Q klav-
yeli cihazların ithalatında gereken düzenlemelerin
yapılmamasının
C) Q klavyenin F klavyeden daha önce kullanılmaya
başlanmasının
D) F klavye kullanmanın bizi küresel dünyadan uzaklaş-
tırabileceği düşüncesinin
E) Teknoloji şirketlerinin F klavye dizilime sahip klavye-
leri üretmek istememesinin
38. Bu parçadan hareketle asağıdakile
B
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
ci tavır ey de- aşınır, meye - kar- erden n de şün- söy- mez. işini adar ya- oğ- rin a- ki 7- i- a B B B 37- 38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevap- layınız. 1980'lerde Türkiye'deki ilk kişisel bilgisayarların İngilizce harf düzeniyle ithal edilmesiyle ülkemize giren Q klavye, bugün Türkiye'deki en yaygın klavye türü hâline gelmiş- tir. Standart Türk Klavyesi F klavye ise İhsan Sıtkı Ye- ner'in bilimsel çalışması ile dilimizin ve Türk alfabesinin özelliklerine göre ergonomik olarak tasarlanmış, ilk kez daktiloda kullanılmıştır. Bir çalışmada F klavyeyi 10 par- mak kullanan Türkler ile Q klavyeyi 10 parmak kullanan Amerikalılara aynı İngilizce metin verilmiş; Amerikalı- lar dakikada 35, Türkler 72 sözcük yazmıştır. 2. Dünya Savaşı'ndan sonra 1955'ten başlanarak her iki yılda bir gerçekleştirilen hızlı yazma şampiyonalarına Türk yarış- çılar da katılmış, Paris'te 1965'te ilk şampiyonluk kaza- nılmıştır. O tarihten bu yana uluslararası yarışmalarda Türklerin 70, Almanların 48, Çeklerin ise 25 şampiyon- luğu bulunmaktadır. Yarışmalara Q klavye ile katılan Amerikalıların ve İngilizlerin ise henüz şampiyonlukları bulunmamaktadır. 37. Bu parçaya göre F klavyenin Türkiye'de yaygınlaş- mamasında aşağıdakilerin hangisinin daha etkili ol- duğu söylenebilir? A) F klavyenin bilgisayardan çok daktilo düzeneğine uygun olmasının F klavyenin avantajlarının değerlendirilmeyip Q klav- yeli cihazların ithalatında gereken düzenlemelerin yapılmamasının C) Q klavyenin F klavyeden daha önce kullanılmaya başlanmasının D) F klavye kullanmanın bizi küresel dünyadan uzaklaş- tırabileceği düşüncesinin E) Teknoloji şirketlerinin F klavye dizilime sahip klavye- leri üretmek istememesinin 38. Bu parçadan hareketle asağıdakile B
ÜRKÇE
22. Yeryüzündeki her insan topluluğunun kendine
özgü bir edebiyatı vardır. Edebiyatı olmayan
hiçbir toplum veya ulus düşünülemez. Bir ulu-
sun başından geçenler, o ulusun edebiyatında
izler bırakır. Bir bakıma edebiyat, ait olduğu
topluluğun yaşadıklarına karşı o topluluğun bir
tepkisidir. Çünkü edebiyat, duygu ve düşünce-
lerimizin yazılı veya sözlü anlatımına dayanır.
Duygu ve düşünceler de ana temelini yaşanan-
Járdan aldığına göre her toplum, kendi toplum-
sal belleğini muhafaza edeceği bir edebiyata
ihtiyaç duyar.
Bu parçadan aşağıdakilerin hangisi çıkarıla-
maz?
P
Edebiyatın yazılı ve sözlü olmak üzere iki
dalı vardır.
B) Her insan topluluğunun veya ulusun edebi-
yatı vardır.
C) Edebiyat, bir toplumun gelişmesinde ve ya-
rınlara taşınmasında etkilidir.
D) Ulusların yaşamları edebiyatlarına yansır.
E) Edebiyat, içinden çıktığı toplumdan bağım-
sız düşünülemez.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
ÜRKÇE 22. Yeryüzündeki her insan topluluğunun kendine özgü bir edebiyatı vardır. Edebiyatı olmayan hiçbir toplum veya ulus düşünülemez. Bir ulu- sun başından geçenler, o ulusun edebiyatında izler bırakır. Bir bakıma edebiyat, ait olduğu topluluğun yaşadıklarına karşı o topluluğun bir tepkisidir. Çünkü edebiyat, duygu ve düşünce- lerimizin yazılı veya sözlü anlatımına dayanır. Duygu ve düşünceler de ana temelini yaşanan- Járdan aldığına göre her toplum, kendi toplum- sal belleğini muhafaza edeceği bir edebiyata ihtiyaç duyar. Bu parçadan aşağıdakilerin hangisi çıkarıla- maz? P Edebiyatın yazılı ve sözlü olmak üzere iki dalı vardır. B) Her insan topluluğunun veya ulusun edebi- yatı vardır. C) Edebiyat, bir toplumun gelişmesinde ve ya- rınlara taşınmasında etkilidir. D) Ulusların yaşamları edebiyatlarına yansır. E) Edebiyat, içinden çıktığı toplumdan bağım- sız düşünülemez.
Zamana çok bağlıyım, saatsiz yaşayamam; uyanınca ilk
işim saate bakmaktır. Zamanı iyi kullandığım günlerde
kendimi iyi hissediyorum; saçma sapan işlerle vakit kay-
betmişsem kendime gereğinden fazla kızıyorum. Bu da
takıntılı bir karakter oluşumdan ve yetiştirilme biçimim-
den kaynaklanıyor. Bizim kuşağın mayasına, fazlaca suç-
luluk hissi katılmıştır; ters giden her durumda suçluluk
hissederiz. Oysa arada bir aylaklık etmek, zamanı
boşa harcamak insana iyi gelir. Geçmişe baktığımda za-
manı fena kullanmamış olduğumu düşünüyorum.
----
Bu parçada boş bırakılan yere, düşüncenin akışına
göre aşağıdaki cümlelerden hangisi getirilmelidir?
var id ulluM (A)
Ndi
A) Sanki dünyadaki her türlü kötülük bizim yüzümüzden
olmaktadır.
enilen smenus (0
BY Suçluluk duygusu, insana ister istemez hata yaptırır.
C) Toplumun bütün sorunlarını tek başımıza üstlenmeye
kalkarız.
Xbox
D) Akıllı insan planlı çalışır, ne zaman ne yapacağını ön-
ceden belirler.
EVaktimi boş geçirdiğimi düşündüğümde ödevini yap-
mamış çocuk gibi suçluluk duyuyorum.
empreliégub alyneimiter cmoney helning Ibenisor AS
maybete insia nize
end alay erleb
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Zamana çok bağlıyım, saatsiz yaşayamam; uyanınca ilk işim saate bakmaktır. Zamanı iyi kullandığım günlerde kendimi iyi hissediyorum; saçma sapan işlerle vakit kay- betmişsem kendime gereğinden fazla kızıyorum. Bu da takıntılı bir karakter oluşumdan ve yetiştirilme biçimim- den kaynaklanıyor. Bizim kuşağın mayasına, fazlaca suç- luluk hissi katılmıştır; ters giden her durumda suçluluk hissederiz. Oysa arada bir aylaklık etmek, zamanı boşa harcamak insana iyi gelir. Geçmişe baktığımda za- manı fena kullanmamış olduğumu düşünüyorum. ---- Bu parçada boş bırakılan yere, düşüncenin akışına göre aşağıdaki cümlelerden hangisi getirilmelidir? var id ulluM (A) Ndi A) Sanki dünyadaki her türlü kötülük bizim yüzümüzden olmaktadır. enilen smenus (0 BY Suçluluk duygusu, insana ister istemez hata yaptırır. C) Toplumun bütün sorunlarını tek başımıza üstlenmeye kalkarız. Xbox D) Akıllı insan planlı çalışır, ne zaman ne yapacağını ön- ceden belirler. EVaktimi boş geçirdiğimi düşündüğümde ödevini yap- mamış çocuk gibi suçluluk duyuyorum. empreliégub alyneimiter cmoney helning Ibenisor AS maybete insia nize end alay erleb
24. Paranoyak olmanız, gerçekte herkesin sizi öl-
dürmeye çalışmadığı anlamına gelmez. Yırtı-
cılara karşı birtakım doğal savunma yöntemleri
barındıran yer sincapları, böylelikle tehditleri
tanımlayıp diğerlerini siper almaya koşmaları
için uyarmak üzere bir erken uyarı sistemine
bel bağlıyor. Fakat Afrika kıyılarında bulunan
yer sincapları, diğerleri yiyecek ararken kendi-
leri sırayla gözetleme yapan mirketlerden farklı
olarak hep beraber nöbet tutuyor. Bir bültende
yayımlanan yeni bir çalışmaya göre bu davra-
nış, eşgüdümlü ihtiyat şeklinde adlandırılıyor.
Cincinnati Üniversitesinde doktora sonrası
araştırma görevlisi olan başyazar Annemarie
van der Marel, üç yılını Barbary yer sincapla-
rını inceleyerek geçirmiş. Bu sincaplar, Afrika
ana karasında yer alan Fas'tan Kanarya Ada-
ları'na getirilen işgalci bir tür. Badem gözlü, şe-
ritli kürklü ve gür kuyruklu bu kemirgenler, ko-
loniler hâlinde yaşayıp diğer yer sincapları gibi
tünellerden meydana gelen bir yer altı ağında
saklanıyor. "Sevimli hayvanlar. İnsanlar bun-
ları evcil hayvan şeklinde besliyor. 1965'te de
Kanarya Adaları'na bu şekilde girmişler." diyor
Van der Marel. "Sosyal olup olmadıklarına ve
neden sosyal olduklarına baktım. Avlanmaktan
kaçınma ve hayatta kalma şanslarını arttırma
stratejilerini araştırmaya başladım. Bu türün eş-
güdümlü ihtiyatı sorusuna da bu şekilde ulaş-
tim." diyor.
Bu parçada yer sincaplarıyla ilgili;
1. mirketlerden farklı özelliklerinin bulunduğu,
toplu hareket edebilme özelliklerinin olduğu,
III. tehlikelere karşı özel yetilerinin olduğu
bilgilerinden hangilerine ulaşılabilir?
A) Yalnız I
B) I ve II
D) II ve III
C) I ve III
TÜR
E) I, II ve III
ÖZDEBİR YAYINLARI
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
24. Paranoyak olmanız, gerçekte herkesin sizi öl- dürmeye çalışmadığı anlamına gelmez. Yırtı- cılara karşı birtakım doğal savunma yöntemleri barındıran yer sincapları, böylelikle tehditleri tanımlayıp diğerlerini siper almaya koşmaları için uyarmak üzere bir erken uyarı sistemine bel bağlıyor. Fakat Afrika kıyılarında bulunan yer sincapları, diğerleri yiyecek ararken kendi- leri sırayla gözetleme yapan mirketlerden farklı olarak hep beraber nöbet tutuyor. Bir bültende yayımlanan yeni bir çalışmaya göre bu davra- nış, eşgüdümlü ihtiyat şeklinde adlandırılıyor. Cincinnati Üniversitesinde doktora sonrası araştırma görevlisi olan başyazar Annemarie van der Marel, üç yılını Barbary yer sincapla- rını inceleyerek geçirmiş. Bu sincaplar, Afrika ana karasında yer alan Fas'tan Kanarya Ada- ları'na getirilen işgalci bir tür. Badem gözlü, şe- ritli kürklü ve gür kuyruklu bu kemirgenler, ko- loniler hâlinde yaşayıp diğer yer sincapları gibi tünellerden meydana gelen bir yer altı ağında saklanıyor. "Sevimli hayvanlar. İnsanlar bun- ları evcil hayvan şeklinde besliyor. 1965'te de Kanarya Adaları'na bu şekilde girmişler." diyor Van der Marel. "Sosyal olup olmadıklarına ve neden sosyal olduklarına baktım. Avlanmaktan kaçınma ve hayatta kalma şanslarını arttırma stratejilerini araştırmaya başladım. Bu türün eş- güdümlü ihtiyatı sorusuna da bu şekilde ulaş- tim." diyor. Bu parçada yer sincaplarıyla ilgili; 1. mirketlerden farklı özelliklerinin bulunduğu, toplu hareket edebilme özelliklerinin olduğu, III. tehlikelere karşı özel yetilerinin olduğu bilgilerinden hangilerine ulaşılabilir? A) Yalnız I B) I ve II D) II ve III C) I ve III TÜR E) I, II ve III ÖZDEBİR YAYINLARI