Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları
![aynlan büt
E) Alle Direylerin ayn ortam yensinde et
e içerik açısından, gerekse
kilemeye, duygulandumaya
bir söz sanatı Görünüdür.
duygu, düşünce-denyasmda
skular anlatılmak istenmek-
He bu imali ve tasaumin içten,
ambasansına ulasması kas
yönleri sunuluş tarzı içinde
arzlarına eksiltili anlatımdan,
krarlarına, ölçü, kafiye, kısa
dar ömek sayılabilir. Şiirde
arımlar kadar bunların dile
Ir. Cünkü şiir, bir söyleyiş
Hüşünce, hayal ve coşkuyu
ştürme yoludur. Bu nitelik,
en ve unutulmazlar arasına
çerlidir.
ilgili olarak aşağıdakiler-
de süsleyerek anlatma ara-
zelliklerinden yararlanılır.
yinelenmesi şiirselliğin bir
Dile getirildiği de şiir öne çı-
kkat edilirken günümüzde
e ait eserleri bir arada
sorgulamalarına ve o
olur. Medeniyetlere ait
argıları ortadan kaldırır.
arasında ön yargısız bir
müzelerin, Hindistan gibi
kırsal halk ile modern
I bilinmektedir. Buradaki
ortak mirasın sahipleri
in birlikteliğini sağlama-
e ilgili olarak aşağıda-
sına olanak sunduğu
malarında rol oynadığı
in cazip bir kültürel et-
irmek için cazip bir kül-
bir arada görülmesine
7 ve 8. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Kültür ürünleri daha önce sözlü kültürün olanaklan içinde
yaşarken sonralan yazılı kültüre aktandmiştir. Kolor orn
teri günümüzde televizyon, animasyon teknokoleń ya da
sinema gibi sanatsal aktarım araçlan
yerd
7. Bu parçada kültürle ilgili olarak,
ENEM
dükkâni-
ve kurgusallik içeren yapımlara dorastalu o demin
kendi özgün anlamlarını çağristims meng gimase hin
de bu kültürel ürünlere karşı farkındalığın oluşmasına hata
artmasına katkı sağlamaktadır. Gelenek, kuşaktan kuşada
aktanlırken aynı zamanda, Zamanın ihtiyaçlarına göre her
kuşakta belli ölçüde yaraticitiga, değişmeye ve de gelişmer
ye izin veren ürünlerdir. Kültür grünlerini gegniste Kalug
donmuş ve unutulmuş şeklinde değerlendiren günümaz
insaninin algısına rağmen, kültürün günümez ve gelece
insanına söyleyecek birçok sözü bulundan ar grucks
Çünkü küreselleşme, yerel kültürler eine alina sims
ulusal ve baskın kültür kodlarından etkilenmeyi.de bir soun
olarak görmüştür. Sosyal ve kültürel bir ortaklık olustura
kültürlere yaklaşmış, yerel kodlarıyla benlik algısı 92212
ulusal kulturten baskilamaya çalışmiştir. Bu surecte hak
kültürü ürünlerinin toplumları Küreselleşmenin yikama
karşı ayakta tuttuğu görülmektedir. Kendine özgü anlayış
larıyla ulusal bütünlüğün bir parçası olarak yaşayan yerel
ögeler ise kendilerini daha çok kültür ögeledatutunarak
ayakta tutmuştur. Bu kültür ögelerinin hikaye, roman gibi
edebi turlerin konusu ya da motifleringen bine decre
ressamın tablosunda, geleneksel uygulamaya ait bir kom
pozisyon olarak yansıması, bir mekanın geleneksel müzik
ve eğlencenin icra edildiği bir ortama dönüştürülmesi, bir
filmin karesinin, kültürel bir uygulamadan bir kearga
mesi kültürel yaratıcılığa ve devamlifige paret etmektedir.
Gelenek, bu süreçte, sanatsal bir yerewolge ham kaynağ
olabilmekte ve alışılmışın dışında, kendrbagaminin digire
taşarak sanatın dili aracılığı ile geleceğe aktarimaktadır.
BTS 23
Nesilden nesile aktarılarak bir devamlilik oluşturduğuna
Yazıya aktarırken sözlü dile özgü kültürel ögelerin tam
olarak aktarılamadığına
111. Elektronik teknolojisinin toplumsal birleştiricilik işlevin-
deki küttür ögeler işlevsiz hale getirpigine
yukarıdakilerden hangilerine değinmemiştir?
A) Yalnız 1
B) Yalnız II
C) Yalnız
D) I ve II
E) Il ve ill
8. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi söyle
nemez?
A) Geleneğine bağlı güçlü toplumlar küreselleşmeye karşı
durabileceklerdir.
B) Geleneğe ve kültüre karşı günümüzde ön yargılı bir tu-
tum söz konusudur.
C) Ogelerinin dijital olanaklara/aktanimasi kültüre yeni bir
açılım sağlamıştır.
D) Küreselleşme eigusu ile kütür unsurlan arasında bir çe-
tışma yaşanmaktadır.
E) Dijital olanaklarla görünür yapılması kültüre karşı farkın-
dalık oluşturmaktadır..
V](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230210062015831051-4162050.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceleraynlan büt
E) Alle Direylerin ayn ortam yensinde et
e içerik açısından, gerekse
kilemeye, duygulandumaya
bir söz sanatı Görünüdür.
duygu, düşünce-denyasmda
skular anlatılmak istenmek-
He bu imali ve tasaumin içten,
ambasansına ulasması kas
yönleri sunuluş tarzı içinde
arzlarına eksiltili anlatımdan,
krarlarına, ölçü, kafiye, kısa
dar ömek sayılabilir. Şiirde
arımlar kadar bunların dile
Ir. Cünkü şiir, bir söyleyiş
Hüşünce, hayal ve coşkuyu
ştürme yoludur. Bu nitelik,
en ve unutulmazlar arasına
çerlidir.
ilgili olarak aşağıdakiler-
de süsleyerek anlatma ara-
zelliklerinden yararlanılır.
yinelenmesi şiirselliğin bir
Dile getirildiği de şiir öne çı-
kkat edilirken günümüzde
e ait eserleri bir arada
sorgulamalarına ve o
olur. Medeniyetlere ait
argıları ortadan kaldırır.
arasında ön yargısız bir
müzelerin, Hindistan gibi
kırsal halk ile modern
I bilinmektedir. Buradaki
ortak mirasın sahipleri
in birlikteliğini sağlama-
e ilgili olarak aşağıda-
sına olanak sunduğu
malarında rol oynadığı
in cazip bir kültürel et-
irmek için cazip bir kül-
bir arada görülmesine
7 ve 8. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Kültür ürünleri daha önce sözlü kültürün olanaklan içinde
yaşarken sonralan yazılı kültüre aktandmiştir. Kolor orn
teri günümüzde televizyon, animasyon teknokoleń ya da
sinema gibi sanatsal aktarım araçlan
yerd
7. Bu parçada kültürle ilgili olarak,
ENEM
dükkâni-
ve kurgusallik içeren yapımlara dorastalu o demin
kendi özgün anlamlarını çağristims meng gimase hin
de bu kültürel ürünlere karşı farkındalığın oluşmasına hata
artmasına katkı sağlamaktadır. Gelenek, kuşaktan kuşada
aktanlırken aynı zamanda, Zamanın ihtiyaçlarına göre her
kuşakta belli ölçüde yaraticitiga, değişmeye ve de gelişmer
ye izin veren ürünlerdir. Kültür grünlerini gegniste Kalug
donmuş ve unutulmuş şeklinde değerlendiren günümaz
insaninin algısına rağmen, kültürün günümez ve gelece
insanına söyleyecek birçok sözü bulundan ar grucks
Çünkü küreselleşme, yerel kültürler eine alina sims
ulusal ve baskın kültür kodlarından etkilenmeyi.de bir soun
olarak görmüştür. Sosyal ve kültürel bir ortaklık olustura
kültürlere yaklaşmış, yerel kodlarıyla benlik algısı 92212
ulusal kulturten baskilamaya çalışmiştir. Bu surecte hak
kültürü ürünlerinin toplumları Küreselleşmenin yikama
karşı ayakta tuttuğu görülmektedir. Kendine özgü anlayış
larıyla ulusal bütünlüğün bir parçası olarak yaşayan yerel
ögeler ise kendilerini daha çok kültür ögeledatutunarak
ayakta tutmuştur. Bu kültür ögelerinin hikaye, roman gibi
edebi turlerin konusu ya da motifleringen bine decre
ressamın tablosunda, geleneksel uygulamaya ait bir kom
pozisyon olarak yansıması, bir mekanın geleneksel müzik
ve eğlencenin icra edildiği bir ortama dönüştürülmesi, bir
filmin karesinin, kültürel bir uygulamadan bir kearga
mesi kültürel yaratıcılığa ve devamlifige paret etmektedir.
Gelenek, bu süreçte, sanatsal bir yerewolge ham kaynağ
olabilmekte ve alışılmışın dışında, kendrbagaminin digire
taşarak sanatın dili aracılığı ile geleceğe aktarimaktadır.
BTS 23
Nesilden nesile aktarılarak bir devamlilik oluşturduğuna
Yazıya aktarırken sözlü dile özgü kültürel ögelerin tam
olarak aktarılamadığına
111. Elektronik teknolojisinin toplumsal birleştiricilik işlevin-
deki küttür ögeler işlevsiz hale getirpigine
yukarıdakilerden hangilerine değinmemiştir?
A) Yalnız 1
B) Yalnız II
C) Yalnız
D) I ve II
E) Il ve ill
8. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi söyle
nemez?
A) Geleneğine bağlı güçlü toplumlar küreselleşmeye karşı
durabileceklerdir.
B) Geleneğe ve kültüre karşı günümüzde ön yargılı bir tu-
tum söz konusudur.
C) Ogelerinin dijital olanaklara/aktanimasi kültüre yeni bir
açılım sağlamıştır.
D) Küreselleşme eigusu ile kütür unsurlan arasında bir çe-
tışma yaşanmaktadır.
E) Dijital olanaklarla görünür yapılması kültüre karşı farkın-
dalık oluşturmaktadır..
V
![sıkı kav
er vardır
Bunlar
medik-
diğiniz
mezler;
düşü-
peleri-
laşı-
erle
ca
en
a
FenCebir Yayınları
A
I. OTURUM
A
5. Çocukluk yıllarımda müziğe ilgim vardı ama müzis-
yenlik hayalim yoktu. Hep yazıyla uğraştım. 9 yaşım-
da öğretmenime şiir yazıyordum. 14 yaşımda Ernest
Hemingway hayranı olduğum için onun etkisiyle "Bir
Boğa Güreşçisinin Hayatı" diye çocukça bir roman
yazdım. İngilizcesinden okuma şansım olduğu için
bütün Amerikan yazarlarını çocuk yaşta okudum.
Edebiyat benim müziğe bakışımı tamamıyla etkileyen
bir noktadır. Şiir bestelemek şiir yazmak... Kimi mü-
zisyen müziğe salt müzik diye bakar, ben böyle bak-
madım. Ben müziğe de edebiyatla bakıyorum.
Bu sözler aşağıdaki sorulardan hangisine yanıt
olarak verilmiş olabilir?
A) Müzikal anlamda kendinizi nerede görüyorsunuz?
BY Edebiyat ve müzik arasında farklar olduğunu düşü-
nüyor musunuz?
C) Edebiyat mı müzik mi? Kendinizi iki alanda da var
ettiniz, içlerinde sizi en çok besleyen alan hangisi?
DMüzisyen olma tutkunuz çocukluk yıllarınızdan mi
geliyor?
E) Duyguları aktarmanın en etkili yolunun müzik oldu-
ğunu mu düşünüyorsunuz?
A
YKS/
6.
Bu
yic
m
h
C](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230210064737040664-4590962.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşüncelersıkı kav
er vardır
Bunlar
medik-
diğiniz
mezler;
düşü-
peleri-
laşı-
erle
ca
en
a
FenCebir Yayınları
A
I. OTURUM
A
5. Çocukluk yıllarımda müziğe ilgim vardı ama müzis-
yenlik hayalim yoktu. Hep yazıyla uğraştım. 9 yaşım-
da öğretmenime şiir yazıyordum. 14 yaşımda Ernest
Hemingway hayranı olduğum için onun etkisiyle "Bir
Boğa Güreşçisinin Hayatı" diye çocukça bir roman
yazdım. İngilizcesinden okuma şansım olduğu için
bütün Amerikan yazarlarını çocuk yaşta okudum.
Edebiyat benim müziğe bakışımı tamamıyla etkileyen
bir noktadır. Şiir bestelemek şiir yazmak... Kimi mü-
zisyen müziğe salt müzik diye bakar, ben böyle bak-
madım. Ben müziğe de edebiyatla bakıyorum.
Bu sözler aşağıdaki sorulardan hangisine yanıt
olarak verilmiş olabilir?
A) Müzikal anlamda kendinizi nerede görüyorsunuz?
BY Edebiyat ve müzik arasında farklar olduğunu düşü-
nüyor musunuz?
C) Edebiyat mı müzik mi? Kendinizi iki alanda da var
ettiniz, içlerinde sizi en çok besleyen alan hangisi?
DMüzisyen olma tutkunuz çocukluk yıllarınızdan mi
geliyor?
E) Duyguları aktarmanın en etkili yolunun müzik oldu-
ğunu mu düşünüyorsunuz?
A
YKS/
6.
Bu
yic
m
h
C
![14. Dede Korkut Hikâyeleri, Bursa nüshası ile taçlandırıldı.
Yeni bulunan yazma, Korkut Ata'nın anlatılarına dair
henüz çözülememiş birçok detayı saklıyor. 12 hikâye-
den oluştuğu düşünülen Dede Korkut Hikâyeleri'nin
yalnızca iki nüshası olduğu biliniyordu. Bunlardan biri
Dresden, diğeri Vatikan kütüphanelerinde muhafaza
ediliyor. Ancak 2019'da gerçekleştirilen keşifle Türkistan
nüshası ile de tanışma fırsatı bulduk ve toplam hikâye
sayısının da 13'e çıktığını öğrendik. Salur Kazan'ın Yedi
Başlı Ejderhayiı Öldürmesi başlıklı yeni hikâye, gözlerin
bir kez daha Dede Korkut un zenginliklerine çevrilmesini
sağladı. Şimdi ise yeni bir yazma haberi ile karşı karşı-
yayız. Bursa'da bir antikacı tarafından müzeye bağış-
landıktan sonra gün yüzüne çıkan bu yazmada, Dede
Korkut'un bilinen 12 hikâyesi yer alıyor. 16. yüzyıldan
kaldığı düşünülen eser, 120 yapraktan oluşuyor.
Bu parçada Dede Korkut Hikâyelerinin Bursa nüshası
ile ilgili aşağıdakilerin hangisine değinilmemiştir?
A) Bulunuşunun bilim dünyasında heyecan ve ilgiyle
karşılandığına
B) Eserle ilgili bugüne kadar bilinenlerin güncellenmesi-
ni gerektirdiğine
Very güncellenme
C)Yakin tarihte ele geçen iki yeni nüshadan biri oldu-
guna
D) İçeriği ve hacmi ile ilgili bazı temel bilgilerin neler
olduğuna
E) Varlığından nasıl ve kim sayesinde haberdar olun-
duğuna
15. (1) H
YAYIN DENİZİ PRO
ZING
(III)
kurg
san
olde
de
Bu
aş
A)
BY
C
16.
DE](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230210054722959311-4217008.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler14. Dede Korkut Hikâyeleri, Bursa nüshası ile taçlandırıldı.
Yeni bulunan yazma, Korkut Ata'nın anlatılarına dair
henüz çözülememiş birçok detayı saklıyor. 12 hikâye-
den oluştuğu düşünülen Dede Korkut Hikâyeleri'nin
yalnızca iki nüshası olduğu biliniyordu. Bunlardan biri
Dresden, diğeri Vatikan kütüphanelerinde muhafaza
ediliyor. Ancak 2019'da gerçekleştirilen keşifle Türkistan
nüshası ile de tanışma fırsatı bulduk ve toplam hikâye
sayısının da 13'e çıktığını öğrendik. Salur Kazan'ın Yedi
Başlı Ejderhayiı Öldürmesi başlıklı yeni hikâye, gözlerin
bir kez daha Dede Korkut un zenginliklerine çevrilmesini
sağladı. Şimdi ise yeni bir yazma haberi ile karşı karşı-
yayız. Bursa'da bir antikacı tarafından müzeye bağış-
landıktan sonra gün yüzüne çıkan bu yazmada, Dede
Korkut'un bilinen 12 hikâyesi yer alıyor. 16. yüzyıldan
kaldığı düşünülen eser, 120 yapraktan oluşuyor.
Bu parçada Dede Korkut Hikâyelerinin Bursa nüshası
ile ilgili aşağıdakilerin hangisine değinilmemiştir?
A) Bulunuşunun bilim dünyasında heyecan ve ilgiyle
karşılandığına
B) Eserle ilgili bugüne kadar bilinenlerin güncellenmesi-
ni gerektirdiğine
Very güncellenme
C)Yakin tarihte ele geçen iki yeni nüshadan biri oldu-
guna
D) İçeriği ve hacmi ile ilgili bazı temel bilgilerin neler
olduğuna
E) Varlığından nasıl ve kim sayesinde haberdar olun-
duğuna
15. (1) H
YAYIN DENİZİ PRO
ZING
(III)
kurg
san
olde
de
Bu
aş
A)
BY
C
16.
DE
![dan
cek
cin
im
du
aş
7,
13. Osmanlı İmparatorluğu'nun bugünkü kameraların atası
olan "sinematograf'tan resmî olarak haberdar olması 17
Haziran 1896 tarihinde, Fransız vatandaşı olan Mösyö
Jamin'in Babiali'ye gönderdiği bir yazıda "sinematograf"
için gerekli olan lambanın gümrükten geçirilmesine izin
verilmesini istemesiyle olur. Yetkililer bu yazıda adı
geçen aletin araştırılması için bir çalışma başlatırlar.
Bu araştırmanın sonucu, 20 Eylül 1896'da bir rapor-
la Sadrazam Halil Rifat Paşa'ya bildirilir. Bu raporda
"sinematograf adı verilen aletin ilmî yönden insanlık
için faydalı olduğu" vurgulanarak söz konusu izin verilir.
Süreç içerisinde asıl önemli ve dikkate değer olan ise
sinemanın mucidi Lumiere kardeşlerin operatörlerin-
den Alexandre Promio'nun, İstanbul'a gelmiş ve çeşitli
görüntüler çekmiş olmasıdır.
Bu parçaya göre Osmanlı Devleti'nde sinematograf
aleti ile ilgili aşağıdakilerin hangisi söylenebilir?>
A) Dünyada bu teknolojik gelişmeye ilgi gösteren ilk
ülkelerden biridir.
B) Başlarda kuşkuyla karşılanan cihazın önemi zaman-
la anlaşılmıştır.
C) Cihazın varlığından haberdar olmaları ticari bir işlem
sonucu gerçekleşmiştir.
D) Yabancı girişimciler cihazın tanıtılması için yoğun
çaba sarf etmiştir.
E) Cihaza duyulan ön yargının kalkması, cihazın mucit-
lerinin girişimleri ile olmuştur.
14. Dec
Yer
her
de
ya
Dr
ec
nu
Sa
E
b](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230210054741157372-4217008.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşüncelerdan
cek
cin
im
du
aş
7,
13. Osmanlı İmparatorluğu'nun bugünkü kameraların atası
olan "sinematograf'tan resmî olarak haberdar olması 17
Haziran 1896 tarihinde, Fransız vatandaşı olan Mösyö
Jamin'in Babiali'ye gönderdiği bir yazıda "sinematograf"
için gerekli olan lambanın gümrükten geçirilmesine izin
verilmesini istemesiyle olur. Yetkililer bu yazıda adı
geçen aletin araştırılması için bir çalışma başlatırlar.
Bu araştırmanın sonucu, 20 Eylül 1896'da bir rapor-
la Sadrazam Halil Rifat Paşa'ya bildirilir. Bu raporda
"sinematograf adı verilen aletin ilmî yönden insanlık
için faydalı olduğu" vurgulanarak söz konusu izin verilir.
Süreç içerisinde asıl önemli ve dikkate değer olan ise
sinemanın mucidi Lumiere kardeşlerin operatörlerin-
den Alexandre Promio'nun, İstanbul'a gelmiş ve çeşitli
görüntüler çekmiş olmasıdır.
Bu parçaya göre Osmanlı Devleti'nde sinematograf
aleti ile ilgili aşağıdakilerin hangisi söylenebilir?>
A) Dünyada bu teknolojik gelişmeye ilgi gösteren ilk
ülkelerden biridir.
B) Başlarda kuşkuyla karşılanan cihazın önemi zaman-
la anlaşılmıştır.
C) Cihazın varlığından haberdar olmaları ticari bir işlem
sonucu gerçekleşmiştir.
D) Yabancı girişimciler cihazın tanıtılması için yoğun
çaba sarf etmiştir.
E) Cihaza duyulan ön yargının kalkması, cihazın mucit-
lerinin girişimleri ile olmuştur.
14. Dec
Yer
her
de
ya
Dr
ec
nu
Sa
E
b
![olması bir yana, halk kültürü
ip kayıt altına alınmaması,
yaşam koşulları ve özellikle
ğlı etkilerle gerçekleşmekte-
aralayım derken milletlerin
in sabun köpüğü olup kayıp
arlı olunmalıdır. Böylesi bir
manevi bir güç oluşturma
eğini korumak ve geleceğe
arayışlar içine girilmekte,
m araçlarına ihtiyaç duyul-
malk kültürü ve geleneğin
erçekleşmektedir. Burada
eneğin içinde bulunulan
na ve mevcut sosyoeko-
müdahale olan bu süreç
aman da yöneticiler eliyle
aşka yaratmanın olması,
ve anlamlandırmalarına
elmektedir.
ürünleri ile ilgili yakını-
olması
değerlerin direnmesi
me yenilerinin konmaya
n üretmenin olanaksız
ürünlerin kaybolmaya
t biçimiyle doğrudan
nin ortaya koyduğu,
ekonomik koşulları
erini de yansıtan en
ebilir. İnsanların top-
e yarattıkları maddi
nü, bir tiyatro eseri
ilmekte ve seyircisi
i yaratabilmektedir.
önemli özellikleri
de barındırmakta-
alk kültürüne ilişkin
ur, tiyatro sanatma
ik edebilmekte ya
nin içinde yer ala-
günde, ilk dönem-
ulmasıyla tiyatro
i halk kültürü ile
dönüşen tiyatro,
şağıdakilerden
lla anlatıldığına
temli hâle gel-
imkansız ol-
DEN
-dükkânı
3 ve 4. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Insanın varlığını sürdürebilmesi kültürel bir varlık olması
ve öğrendiklerini kuşaklara aktarma yeteneğine bağlıdır.
Geçmişten bugüne kadar temel ihtiyaçlarını karşılayarak
öğrendiklerini nesiller boyu aktararak varlığını sürdürmüş-
tür. İnsanoğlunun yerleşik hayata geçmesiyle birlikte kültür
kavrami daha net bir şekilde kendini ortaya koymuş, yaşa-
nan coğrafya insanların geçim kaynağı, giyim tarzı, insan
ilişkilerini etkilemiştir. Örneğin, soğuk iklime sahip bölgeler-
de yaşayan insanlar karakter olarak dışarıdan insanlara ve
iletişim kurmaya kapalı ve sert mizaçlı olurlar. Yine denize
kıyısı olan bir yerde yaşayan insanların daha sıcak ve cana
yakın tavırlar içerisinde ve yeniliklere açık olmasını örnek
olarak verebiliriz. Türkiye'ye baktığımızda Karadeniz ve
Ege kıyılarını karşılaştırdığımız zaman insanların davra-
nışların ve yaşam tarzlarının birbirinden nasıl farklılaştığını
gözlemleyebiliriz.
BTS 23
Yaşadığımız coğrafya da geçimimizi nasıl sağladığımızı
bu da bizim yaşam standardımızı etkiliyor. Orneğin, sanayi
ülkesi olsa idik ya da elimizdeki ham maddeyi işleyecek
teknolojiye sahip olsaydık belki şu an çok daha farklı konu-
lar konuşuluyor olabilirdi. Yaşam standardı düşük ülkelerde
daha fazla suç işlendiğini söyleyebiliriz. Pek çok açıdan
baktığımızda kültürün karakterimizi, yaşamımızı ve düşün-
ce kalıplarımızı etkilediğini gözlemleyebiliriz. Biz Türklere
göre normal olan bazı durumlar örneğin sarılmak gibi Japon
kültüründe hoş karşılanmayabilir. Biz Türkler daha dokun-
matik bir kültürüz çünkü samimiyetimizi bu şekilde gösteri-
yoruz. Aslında kültür dediğimiz olgu bir ülkenin içerisinde
bile farklılık gösterebiliyor. Yani İstanbul'da yaşayan birisi
ile Ağrı'da yaşayan birisi hayatla ilgili farklı düşüncelere
sahip olabiliyor. Yine baktığımız zaman yaşadığımız bölge-
nin konumunun bizi ve yaşantımızı etkilediğini gözlemleye-
biliriz. Kültürel açıdan ne kadar farklı olursak olalim önemli
olan farkları gözetmeden hep birlikte daha iyi bir dünya için
adım atmaya çalışmaktır.
3. Bu parçada kültürle ilgili olarak,
I. Yaşanılan coğrafya ile yakın ilişkisi olduğuna
II. Küçük bir toprak parçasının toplulukları millet yaptığına
III. İçinde doğup büyünen bölgenin oradakı insanların
karakterini etkilediğine
Durumlarından hangilerine ulaşılamaz?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
D) I ve II
E) II ve III
C) Yalnız III
4. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi çıkartı-
lamaz?
A) Türkiye'nin farklı coğrafi bölgelerinde yaşayan insanla-
rin farklı karakter özellikleri vardır.
insanla
B) Bir bölgede güzel olan bir davranış, farklı coğrafyada
yaşayan insanlarda olumsuz etki yaratabilir.
C) Toplumların oluşturduğu kültür, o toplumda yaşayan in-
sanların düşünce biçiminde etkili olur.
D) Göçler başta olmak üzere yer değişiklikleri insanlarda
karakter değişimine neden olabilir.
E) Kara, deniz ya da sanayi bölgesinde yetişmiş olmak o
bölgedeki insanlara bir karakter oluşturur.
131](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230210051130805218-4162050.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşüncelerolması bir yana, halk kültürü
ip kayıt altına alınmaması,
yaşam koşulları ve özellikle
ğlı etkilerle gerçekleşmekte-
aralayım derken milletlerin
in sabun köpüğü olup kayıp
arlı olunmalıdır. Böylesi bir
manevi bir güç oluşturma
eğini korumak ve geleceğe
arayışlar içine girilmekte,
m araçlarına ihtiyaç duyul-
malk kültürü ve geleneğin
erçekleşmektedir. Burada
eneğin içinde bulunulan
na ve mevcut sosyoeko-
müdahale olan bu süreç
aman da yöneticiler eliyle
aşka yaratmanın olması,
ve anlamlandırmalarına
elmektedir.
ürünleri ile ilgili yakını-
olması
değerlerin direnmesi
me yenilerinin konmaya
n üretmenin olanaksız
ürünlerin kaybolmaya
t biçimiyle doğrudan
nin ortaya koyduğu,
ekonomik koşulları
erini de yansıtan en
ebilir. İnsanların top-
e yarattıkları maddi
nü, bir tiyatro eseri
ilmekte ve seyircisi
i yaratabilmektedir.
önemli özellikleri
de barındırmakta-
alk kültürüne ilişkin
ur, tiyatro sanatma
ik edebilmekte ya
nin içinde yer ala-
günde, ilk dönem-
ulmasıyla tiyatro
i halk kültürü ile
dönüşen tiyatro,
şağıdakilerden
lla anlatıldığına
temli hâle gel-
imkansız ol-
DEN
-dükkânı
3 ve 4. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Insanın varlığını sürdürebilmesi kültürel bir varlık olması
ve öğrendiklerini kuşaklara aktarma yeteneğine bağlıdır.
Geçmişten bugüne kadar temel ihtiyaçlarını karşılayarak
öğrendiklerini nesiller boyu aktararak varlığını sürdürmüş-
tür. İnsanoğlunun yerleşik hayata geçmesiyle birlikte kültür
kavrami daha net bir şekilde kendini ortaya koymuş, yaşa-
nan coğrafya insanların geçim kaynağı, giyim tarzı, insan
ilişkilerini etkilemiştir. Örneğin, soğuk iklime sahip bölgeler-
de yaşayan insanlar karakter olarak dışarıdan insanlara ve
iletişim kurmaya kapalı ve sert mizaçlı olurlar. Yine denize
kıyısı olan bir yerde yaşayan insanların daha sıcak ve cana
yakın tavırlar içerisinde ve yeniliklere açık olmasını örnek
olarak verebiliriz. Türkiye'ye baktığımızda Karadeniz ve
Ege kıyılarını karşılaştırdığımız zaman insanların davra-
nışların ve yaşam tarzlarının birbirinden nasıl farklılaştığını
gözlemleyebiliriz.
BTS 23
Yaşadığımız coğrafya da geçimimizi nasıl sağladığımızı
bu da bizim yaşam standardımızı etkiliyor. Orneğin, sanayi
ülkesi olsa idik ya da elimizdeki ham maddeyi işleyecek
teknolojiye sahip olsaydık belki şu an çok daha farklı konu-
lar konuşuluyor olabilirdi. Yaşam standardı düşük ülkelerde
daha fazla suç işlendiğini söyleyebiliriz. Pek çok açıdan
baktığımızda kültürün karakterimizi, yaşamımızı ve düşün-
ce kalıplarımızı etkilediğini gözlemleyebiliriz. Biz Türklere
göre normal olan bazı durumlar örneğin sarılmak gibi Japon
kültüründe hoş karşılanmayabilir. Biz Türkler daha dokun-
matik bir kültürüz çünkü samimiyetimizi bu şekilde gösteri-
yoruz. Aslında kültür dediğimiz olgu bir ülkenin içerisinde
bile farklılık gösterebiliyor. Yani İstanbul'da yaşayan birisi
ile Ağrı'da yaşayan birisi hayatla ilgili farklı düşüncelere
sahip olabiliyor. Yine baktığımız zaman yaşadığımız bölge-
nin konumunun bizi ve yaşantımızı etkilediğini gözlemleye-
biliriz. Kültürel açıdan ne kadar farklı olursak olalim önemli
olan farkları gözetmeden hep birlikte daha iyi bir dünya için
adım atmaya çalışmaktır.
3. Bu parçada kültürle ilgili olarak,
I. Yaşanılan coğrafya ile yakın ilişkisi olduğuna
II. Küçük bir toprak parçasının toplulukları millet yaptığına
III. İçinde doğup büyünen bölgenin oradakı insanların
karakterini etkilediğine
Durumlarından hangilerine ulaşılamaz?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
D) I ve II
E) II ve III
C) Yalnız III
4. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi çıkartı-
lamaz?
A) Türkiye'nin farklı coğrafi bölgelerinde yaşayan insanla-
rin farklı karakter özellikleri vardır.
insanla
B) Bir bölgede güzel olan bir davranış, farklı coğrafyada
yaşayan insanlarda olumsuz etki yaratabilir.
C) Toplumların oluşturduğu kültür, o toplumda yaşayan in-
sanların düşünce biçiminde etkili olur.
D) Göçler başta olmak üzere yer değişiklikleri insanlarda
karakter değişimine neden olabilir.
E) Kara, deniz ya da sanayi bölgesinde yetişmiş olmak o
bölgedeki insanlara bir karakter oluşturur.
131
![Edisyon kritik, bir eserin nüshalarından yola çıkarak o eserin ori-
jinal hâlini tahmin etme işidir. Bu iş için öncelikle nüshalardaki
bilgiler dikkate alınır ve elde o eser ile ilgili kaç nüsha varsa top-
lanır. Edisyon kritik yapacak olan editör, bu nüshaların tarihini
bilmiyorsa önce onları tarihlendirmekle işe başlar; daha sonra
işe en yakın tarihli nüshadan başlayarak orijinal metne ulaşma-
ya çalışır. Edisyon kritiği her editör yapamaz, bu işi genelde dil
alanında uzmanlaşmış akademisyenler yapar. Onlar, eldeki me-
tinleri dil bilgisel, anlam birimsel ve şekil birimsel yönden kıyas-
lamaya tabi tutar.
Bu parçadan hareketle edisyon kritikle ilgili olarak
1. Yapacak kişinin kendisine bir yol haritası çizmesi gerekmek-
tedir.
II. Belirli bir alanda bilimsel niteliğe sahip kişilerce yapılmalıdır.
III. Akademisyenler, çalışmalarını orijinal hâli üzerine temellen-
dirmektedir.
yargılarından hangilerine ulaşılamaz?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
hegey DH ve II
E) II ve III
4.
C)Yalnız III
Ye
da
in](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230210060603157382-3424038.jpeg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı DüşüncelerEdisyon kritik, bir eserin nüshalarından yola çıkarak o eserin ori-
jinal hâlini tahmin etme işidir. Bu iş için öncelikle nüshalardaki
bilgiler dikkate alınır ve elde o eser ile ilgili kaç nüsha varsa top-
lanır. Edisyon kritik yapacak olan editör, bu nüshaların tarihini
bilmiyorsa önce onları tarihlendirmekle işe başlar; daha sonra
işe en yakın tarihli nüshadan başlayarak orijinal metne ulaşma-
ya çalışır. Edisyon kritiği her editör yapamaz, bu işi genelde dil
alanında uzmanlaşmış akademisyenler yapar. Onlar, eldeki me-
tinleri dil bilgisel, anlam birimsel ve şekil birimsel yönden kıyas-
lamaya tabi tutar.
Bu parçadan hareketle edisyon kritikle ilgili olarak
1. Yapacak kişinin kendisine bir yol haritası çizmesi gerekmek-
tedir.
II. Belirli bir alanda bilimsel niteliğe sahip kişilerce yapılmalıdır.
III. Akademisyenler, çalışmalarını orijinal hâli üzerine temellen-
dirmektedir.
yargılarından hangilerine ulaşılamaz?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
hegey DH ve II
E) II ve III
4.
C)Yalnız III
Ye
da
in
![ve içerik açısından, gerekse
etkilemeye, duygulandırmaye
n bir söz sanatı ürünüdür.
duygu, düşünce dünyasında
aşkular anlatılmak istenmek-
e bu imai ve tasarımın içten,
m basarısına ulasması kas-
yönleri sunuluş tarzı içinde
zlarına eksiltili anlatımdan,
rarlarına, ölçü, kafiye, kısa
ar örnek sayılabilir. Şiirde
mlar kadar bunların dile
Çünkü şiir, bir söyleyiş
sünce, hayal ve coşkuyu
Orme yoludur. Bu nitelik,
ve unutulmazlar arasına
rlidir.
li olarak aşağıdakiler-
sleyerek anlatma ara-
erinden yararlanılır.
nmesi şiirselliğin bir
irildiği de şiir öne çı-
ilirken günümüzde
leri bir arada
alarına ve o
deniyetlere ait
adan kaldırır.
yargısız bir
indistan gibi
ile modern
dir. Buradaki
n sahipleri
ni sağlama-
7 ve 8. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Kültür ürünleri daha önce sözlü kültürün olanakları içinde
yaşarken sonraları yazılı kültüre aktarılmıştır. Kültür ürün-
leri günümüzde televizyon, animasyon teknolojileri ya da
sinema gibi sanatsal aktarım araçları gibi farklı yaratıcılık
ve kurgusallık içeren yapımlara dönüşmüştür. Bu durum
kendi özgün anlamlarını çağrıştırma niteliği taşıması hâlin-
de bu kültürel ürünlere karşı farkındalığın oluşmasına hatta
artmasına katkı sağlamaktadır. Gelenek, kuşaktan kuşağa
aktarılırken aynı zamanda, zamanın ihtiyaçlarına göre her
kuşakta belli ölçüde yaratıcılıga, değişmeye ve de gelişme-
ye izin veren ürünlerdir. Kültür ürünlerini geçmişte kalmış,
donmuş ve unutulmuş şeklinde değerlendiren günümüz
insanının algısına rağmen, kültürün günümüz ve geleceğin
insanına söyleyecek birçok sözü bulunduğu bir gerçektir.
Çünkü küreselleşme, yerel kültürleri etkisi altına almış,
ulusal ve baskın kültür kodlarından etkilenmeyi de bir sorun
olarak görmüştür. Sosyal ve kültürel bir ortaklık oluşturan
kültürlere yaklaşmış, yerel kodlarıyla benlik algısı güçlü
ulusal kulturleri baskılamaya çalışmıştır. süreçte halk
kültürü ürünlerinin toplumları küreselleşmenin yıkıcı tavrına
karşı ayakta tuttuğu görülmektedir. Kendine özgü anlayış-
larıyla ulusal bütünlüğün bir parçası olarak yaşayan yerel
ögeler ise kendilerini daha çok kültür ögelerine-tutunarak
ayakta tutmuştur. Bu kültür ögelerinin hikâye, roman gibi
edebi türlerin konusu ya da motiflerinden birisi olması, bir
ressamın tablosunda, geleneksel uygulamaya ait bir kom-
pozisyon olarak yansıması, bir mekânın geleneksel müzik
ve eğlencenin icra edildiği bir ortama dönüştürülmesi, bir
filmin karesinin, kültürel bir uygulamadan bir kesit içer-
mesi kültürel yaratıcılığa ve devamliliğa işaret etmektedir.
Gelenek, bu süreçte, sanatsal bir yaratıcılığa ilham kaynağı
olabilmekte ve alışılmışın dışında, kendi bağlamının dışına
taşarak sanatın dili aracılığı ile geleceğe aktarılmaktadır.
7. Bu parçada kültürle ilgili olarak,
BTS 23
Nesilden nesile aktarılarak bir devamlılık oluşturduğuna
Yazıya aktarırken sözlü dile özgü kültürel ögelerin tam
olarak aktarılamadığına
11. Elektronik teknolojisinin toplumsal birleştiricilik islevin-
elektronik
deki kültür ögeleri işlevsiz hâle getirdiğine
yukarıdakilerden hangilerine değinilmemistir?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
D) I ve II
E) II ve III
C) Yalnız T
8. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangini](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230210051147485555-4162050.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşüncelerve içerik açısından, gerekse
etkilemeye, duygulandırmaye
n bir söz sanatı ürünüdür.
duygu, düşünce dünyasında
aşkular anlatılmak istenmek-
e bu imai ve tasarımın içten,
m basarısına ulasması kas-
yönleri sunuluş tarzı içinde
zlarına eksiltili anlatımdan,
rarlarına, ölçü, kafiye, kısa
ar örnek sayılabilir. Şiirde
mlar kadar bunların dile
Çünkü şiir, bir söyleyiş
sünce, hayal ve coşkuyu
Orme yoludur. Bu nitelik,
ve unutulmazlar arasına
rlidir.
li olarak aşağıdakiler-
sleyerek anlatma ara-
erinden yararlanılır.
nmesi şiirselliğin bir
irildiği de şiir öne çı-
ilirken günümüzde
leri bir arada
alarına ve o
deniyetlere ait
adan kaldırır.
yargısız bir
indistan gibi
ile modern
dir. Buradaki
n sahipleri
ni sağlama-
7 ve 8. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Kültür ürünleri daha önce sözlü kültürün olanakları içinde
yaşarken sonraları yazılı kültüre aktarılmıştır. Kültür ürün-
leri günümüzde televizyon, animasyon teknolojileri ya da
sinema gibi sanatsal aktarım araçları gibi farklı yaratıcılık
ve kurgusallık içeren yapımlara dönüşmüştür. Bu durum
kendi özgün anlamlarını çağrıştırma niteliği taşıması hâlin-
de bu kültürel ürünlere karşı farkındalığın oluşmasına hatta
artmasına katkı sağlamaktadır. Gelenek, kuşaktan kuşağa
aktarılırken aynı zamanda, zamanın ihtiyaçlarına göre her
kuşakta belli ölçüde yaratıcılıga, değişmeye ve de gelişme-
ye izin veren ürünlerdir. Kültür ürünlerini geçmişte kalmış,
donmuş ve unutulmuş şeklinde değerlendiren günümüz
insanının algısına rağmen, kültürün günümüz ve geleceğin
insanına söyleyecek birçok sözü bulunduğu bir gerçektir.
Çünkü küreselleşme, yerel kültürleri etkisi altına almış,
ulusal ve baskın kültür kodlarından etkilenmeyi de bir sorun
olarak görmüştür. Sosyal ve kültürel bir ortaklık oluşturan
kültürlere yaklaşmış, yerel kodlarıyla benlik algısı güçlü
ulusal kulturleri baskılamaya çalışmıştır. süreçte halk
kültürü ürünlerinin toplumları küreselleşmenin yıkıcı tavrına
karşı ayakta tuttuğu görülmektedir. Kendine özgü anlayış-
larıyla ulusal bütünlüğün bir parçası olarak yaşayan yerel
ögeler ise kendilerini daha çok kültür ögelerine-tutunarak
ayakta tutmuştur. Bu kültür ögelerinin hikâye, roman gibi
edebi türlerin konusu ya da motiflerinden birisi olması, bir
ressamın tablosunda, geleneksel uygulamaya ait bir kom-
pozisyon olarak yansıması, bir mekânın geleneksel müzik
ve eğlencenin icra edildiği bir ortama dönüştürülmesi, bir
filmin karesinin, kültürel bir uygulamadan bir kesit içer-
mesi kültürel yaratıcılığa ve devamliliğa işaret etmektedir.
Gelenek, bu süreçte, sanatsal bir yaratıcılığa ilham kaynağı
olabilmekte ve alışılmışın dışında, kendi bağlamının dışına
taşarak sanatın dili aracılığı ile geleceğe aktarılmaktadır.
7. Bu parçada kültürle ilgili olarak,
BTS 23
Nesilden nesile aktarılarak bir devamlılık oluşturduğuna
Yazıya aktarırken sözlü dile özgü kültürel ögelerin tam
olarak aktarılamadığına
11. Elektronik teknolojisinin toplumsal birleştiricilik islevin-
elektronik
deki kültür ögeleri işlevsiz hâle getirdiğine
yukarıdakilerden hangilerine değinilmemistir?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
D) I ve II
E) II ve III
C) Yalnız T
8. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangini
![YARDIMCI DÜŞÜNCE
1. Yeniden üretiminin imkânsız olması bir yana, halk kültürü
ürünlerinin yok oluşu, derlenip kayıt altına alınmaması,
günümüz dünyasında, değişen yaşam koşulları ve özellikle
teknoloji ve küreselleşmeye bağlı etkilerle gerçekleşmekte-
dir. Teknolojik olanaklara kapı aralayım derken milletlerin
çimentosu olan kültür değerlerinin sabun köpüğü olup kayıp
gitmesine izin verilmemeli, duyarlı olunmalıdır. Böylesi bir
ortamda, toplumu birleştirici ve manevi bir güç oluşturma
işlevi olan halk kültürü ve geleneğini korumak ve geleceğe
aktarımını sağlamak için yeni arayışlar içine girilmekte,
yeni bağlam mekânlarına, aktarım araçlarına ihtiyaç duyul-
maktadır. Bu yeni arayışlarla halk kültürü ve geleneğin
bir anlamda güncellenmesi de gerçekleşmektedir. Burada
sözü edilen "güncelleme geleneğin içinde bulunulan
zamana, mekâna, kültürel ortama ve mevcut sosyoeko-
nomik koşullara göre olur. Bir tür müdahale olan bu süreç
kimi zaman zamanın gereği kimi zaman da yöneticiler eliyle
olmaktadır. Farklı herhangi bir başka yaratmanın olması,
insanların ihtiyaçlarına, anlama ve anlamlandırmalarına
uygun hâle getirilmesi anlamına gelmektedir.
Aşağıdakilerden hangisi kültür ürünleri ile ilgili yakını-
lan durumlardan değildir?
A) Geleneğe yönelik müdahalelerin olması
B) Teknolojik olanaklara geleneksel değerlerin direnmesi
Geleneksel kültür ögelerinin yerine yenilerinin konmaya
başlanması
D) Yok olan kültür ürünlerini yeniden üretmenin olanaksız
olması
E) Toplumsal birleştiriciliği olan bu ürünlerin kaybolmaya
terk edilmesi
2. Tiyatro, toplumların sürdürdüğü hayat biçimiyle doğrudan
ilintili bir sanattır Gopal
3 ve 4. sorula
Insanın varlığın
ve öğrendikler
Geçmişten bu
öğrendiklerini
tür. İnsanoğlu
kavramı daha
nan coğrafya
ilişkilerini etk
de yaşayan
iletişim kurm
kıyısı olan bi
yakın tavırla
olarak vere
Ege kıyılar
nışların ve
gözlemleye
Yaşadığım
bu da bizir
ülkesi olsa
teknolojiye
lar konuşu
daha fazl
baktığım
ce kalıpl
göre norm
kültürün
matik bi
yoruz. A
bile fark
ile Ağr
sahip c
nin kor
biliriz.
olan fa](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230210051119041161-4162050.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı DüşüncelerYARDIMCI DÜŞÜNCE
1. Yeniden üretiminin imkânsız olması bir yana, halk kültürü
ürünlerinin yok oluşu, derlenip kayıt altına alınmaması,
günümüz dünyasında, değişen yaşam koşulları ve özellikle
teknoloji ve küreselleşmeye bağlı etkilerle gerçekleşmekte-
dir. Teknolojik olanaklara kapı aralayım derken milletlerin
çimentosu olan kültür değerlerinin sabun köpüğü olup kayıp
gitmesine izin verilmemeli, duyarlı olunmalıdır. Böylesi bir
ortamda, toplumu birleştirici ve manevi bir güç oluşturma
işlevi olan halk kültürü ve geleneğini korumak ve geleceğe
aktarımını sağlamak için yeni arayışlar içine girilmekte,
yeni bağlam mekânlarına, aktarım araçlarına ihtiyaç duyul-
maktadır. Bu yeni arayışlarla halk kültürü ve geleneğin
bir anlamda güncellenmesi de gerçekleşmektedir. Burada
sözü edilen "güncelleme geleneğin içinde bulunulan
zamana, mekâna, kültürel ortama ve mevcut sosyoeko-
nomik koşullara göre olur. Bir tür müdahale olan bu süreç
kimi zaman zamanın gereği kimi zaman da yöneticiler eliyle
olmaktadır. Farklı herhangi bir başka yaratmanın olması,
insanların ihtiyaçlarına, anlama ve anlamlandırmalarına
uygun hâle getirilmesi anlamına gelmektedir.
Aşağıdakilerden hangisi kültür ürünleri ile ilgili yakını-
lan durumlardan değildir?
A) Geleneğe yönelik müdahalelerin olması
B) Teknolojik olanaklara geleneksel değerlerin direnmesi
Geleneksel kültür ögelerinin yerine yenilerinin konmaya
başlanması
D) Yok olan kültür ürünlerini yeniden üretmenin olanaksız
olması
E) Toplumsal birleştiriciliği olan bu ürünlerin kaybolmaya
terk edilmesi
2. Tiyatro, toplumların sürdürdüğü hayat biçimiyle doğrudan
ilintili bir sanattır Gopal
3 ve 4. sorula
Insanın varlığın
ve öğrendikler
Geçmişten bu
öğrendiklerini
tür. İnsanoğlu
kavramı daha
nan coğrafya
ilişkilerini etk
de yaşayan
iletişim kurm
kıyısı olan bi
yakın tavırla
olarak vere
Ege kıyılar
nışların ve
gözlemleye
Yaşadığım
bu da bizir
ülkesi olsa
teknolojiye
lar konuşu
daha fazl
baktığım
ce kalıpl
göre norm
kültürün
matik bi
yoruz. A
bile fark
ile Ağr
sahip c
nin kor
biliriz.
olan fa
![(1) Türk romanının ortaya çıkış sürecinde
çevirilerin önemli bir rolü olduğunu gözden
uzak tutmamak gerekir. (II) Bu çeviriler vası-
tasıyla bir yandan Türk yazarı tür hakkında
bilgi ediniyor, bir bakıma romancı olma yo-
yandan
lunda adımlar atmaya başlıyor, bir
da Türk okuyucusu romanla tanışıyordu. (1)
Dolayısıyla ilk Türk romanlarının istikametini
ve çerçevesini bu tercümelerin belirleyeceği
muhakkaktır. (IV) Gerek halk hikâyelerinin
gerekse de divan edebiyatı çerçevesinde
yazılan manzum hikâyelerin etkisinin ilk ro-
manlarımızda konu, anlatım biçimi ve üslûpta
etkisini sürdürdüğünü görürüz (V) Böyle ol-
makla birlikte ilk romanlarımızda klasik an-
latı geleneğimizin çeşitli yönlerden etkisinin
devam ettiğini görürüz. (VI) Robert P. Fin'in
deyişiyle; İlk Türkçe romanlar, Fransız örnek-
lerinden yola çıksalar da hem şekil hem ge-
lişme açısından klasik Osmanlı şiirinin zengin
entelektüel içeriğinden kaynaklanan birtakım
örnekleri de barındırır.
Bu parçanın anlam bütünlüğünün sağ-
lanması için numaralanmış cümlelerden
hangilerinin birbirleriyle yer değiştirmesi
gerekir?
A) Love 11
C) III ve IV
E) V ye VI
ve III
D) IV ve V](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230210035743462886-2854863.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler(1) Türk romanının ortaya çıkış sürecinde
çevirilerin önemli bir rolü olduğunu gözden
uzak tutmamak gerekir. (II) Bu çeviriler vası-
tasıyla bir yandan Türk yazarı tür hakkında
bilgi ediniyor, bir bakıma romancı olma yo-
yandan
lunda adımlar atmaya başlıyor, bir
da Türk okuyucusu romanla tanışıyordu. (1)
Dolayısıyla ilk Türk romanlarının istikametini
ve çerçevesini bu tercümelerin belirleyeceği
muhakkaktır. (IV) Gerek halk hikâyelerinin
gerekse de divan edebiyatı çerçevesinde
yazılan manzum hikâyelerin etkisinin ilk ro-
manlarımızda konu, anlatım biçimi ve üslûpta
etkisini sürdürdüğünü görürüz (V) Böyle ol-
makla birlikte ilk romanlarımızda klasik an-
latı geleneğimizin çeşitli yönlerden etkisinin
devam ettiğini görürüz. (VI) Robert P. Fin'in
deyişiyle; İlk Türkçe romanlar, Fransız örnek-
lerinden yola çıksalar da hem şekil hem ge-
lişme açısından klasik Osmanlı şiirinin zengin
entelektüel içeriğinden kaynaklanan birtakım
örnekleri de barındırır.
Bu parçanın anlam bütünlüğünün sağ-
lanması için numaralanmış cümlelerden
hangilerinin birbirleriyle yer değiştirmesi
gerekir?
A) Love 11
C) III ve IV
E) V ye VI
ve III
D) IV ve V
![B) Romanın düz metinden öte anlamlar içerdiği
Filmin gerçek yaşamı anlattığ
Her okuyucu metinden farklı anlamlar çıkarabildiği
E) Kurguyla oluşturulduğundan romanın hiçbir zaman ger-
çek yaşamı anlatmadığı
2. Doğa kavramı sanatçılar için her zaman önemli bir esin
kaynağı olmuştur. Son zamanlarda oldukça gündeme gelen
dünyamızın kaynaklarının hızlı tüketilmesi konusu sanatçı-
ların ve bilim adamlarının odak noktası hâline gelmiş, yeni
çözüm arayışlarına yöneltmiştir. Bilim adamları üretim ve
tüketim sonucunda ortaya çıkan ve doğanın bozulmasına
neden olan kirlenmeden, tedavisi bulunamayan hasta-
lıklara kadar olan mevcut birçok alandaki problemlere
yeni çözüm bulmaya çalışırken içinde bulunduğumuz ve
bizimde onun bir parçası olan doğanın kendi içerisinde
her şeyi çözümlediğini fark ettiklerinde yeni bir bilimin de
doğmasını sağlamışlardır. Doğadaki canlı cansız tüm var
lıklardan yararlanılarak soyutlamacı bir anlayışla doğadan
esinlenme, onu inceleyip ele alma yöntemleri biyomimetik
bilim diye adlandırmaktadır. Başta kil, dokumacılık, sore
mik gibi doğal malzeme ile yapılan çalışmalar olmak üzere
doğadan seçilen formların korunmasına özen gösterilmiştir.
Bu doğallık üzerinden bir bakış açısı oluşturulmuş ve bu
anlayışla yeni bir anlatım dili oluşturmuştur.
Bu parçadan hareketle doğayı koruma çalışmaları ile
ilgili aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz?
A) Çözüm arayışlacner
B) Surecin ortaya konmasına
C) Birçok sorunun gündeme getirilmesine
D) Doğa sorunların evrensel boyutta ele alınmasının ge-
rekliliğine
Doğaya dönük çalışmaların yeni çalışma alanları doğur
duğuna
disine ö
Nasıl b
soruları
ve sana
hiç olm
İnsanı
azında
3. Bu p
DENEM
hang
A) E
dükkânı-
CE
D) E
r
4. Bu F
1.
II.
Ei
duru
A) Ya](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230209212956347502-4162050.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı DüşüncelerB) Romanın düz metinden öte anlamlar içerdiği
Filmin gerçek yaşamı anlattığ
Her okuyucu metinden farklı anlamlar çıkarabildiği
E) Kurguyla oluşturulduğundan romanın hiçbir zaman ger-
çek yaşamı anlatmadığı
2. Doğa kavramı sanatçılar için her zaman önemli bir esin
kaynağı olmuştur. Son zamanlarda oldukça gündeme gelen
dünyamızın kaynaklarının hızlı tüketilmesi konusu sanatçı-
ların ve bilim adamlarının odak noktası hâline gelmiş, yeni
çözüm arayışlarına yöneltmiştir. Bilim adamları üretim ve
tüketim sonucunda ortaya çıkan ve doğanın bozulmasına
neden olan kirlenmeden, tedavisi bulunamayan hasta-
lıklara kadar olan mevcut birçok alandaki problemlere
yeni çözüm bulmaya çalışırken içinde bulunduğumuz ve
bizimde onun bir parçası olan doğanın kendi içerisinde
her şeyi çözümlediğini fark ettiklerinde yeni bir bilimin de
doğmasını sağlamışlardır. Doğadaki canlı cansız tüm var
lıklardan yararlanılarak soyutlamacı bir anlayışla doğadan
esinlenme, onu inceleyip ele alma yöntemleri biyomimetik
bilim diye adlandırmaktadır. Başta kil, dokumacılık, sore
mik gibi doğal malzeme ile yapılan çalışmalar olmak üzere
doğadan seçilen formların korunmasına özen gösterilmiştir.
Bu doğallık üzerinden bir bakış açısı oluşturulmuş ve bu
anlayışla yeni bir anlatım dili oluşturmuştur.
Bu parçadan hareketle doğayı koruma çalışmaları ile
ilgili aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz?
A) Çözüm arayışlacner
B) Surecin ortaya konmasına
C) Birçok sorunun gündeme getirilmesine
D) Doğa sorunların evrensel boyutta ele alınmasının ge-
rekliliğine
Doğaya dönük çalışmaların yeni çalışma alanları doğur
duğuna
disine ö
Nasıl b
soruları
ve sana
hiç olm
İnsanı
azında
3. Bu p
DENEM
hang
A) E
dükkânı-
CE
D) E
r
4. Bu F
1.
II.
Ei
duru
A) Ya
![viniz
e bir
nun
ginden
andan
ar
.
mu
disi
e
39 ve 40. sorulan aşağıdaki parçaya göre cevaplayin
Sözcükler kullanila kullanila sözcüklerin anlamı aşınır. Bu
nedenle sözlüklerdeki anlamları bilinse de hiçbir çagrisim
uyandırmayan sözcükler yerine şairler, anlatmak istedikler
sözcüki
okuyucularına ulaştıracak yeni yollar ararlar. Yeni
eskileri canlandırmak, bu arayıştaki ilk aşamadır. Bu devre
uydurmak, bulmak, yabancı sözcükler kullanmak veya
allatanlara, konuşulan dilin duruluğu yeni bir tat verir, onlar
da aldıkları bu yeni tatla yazmaya devam eder.
39. Bu parçaya göre aşağıdaki metinlerden hangisi "bu
devreyi atlatanlar"dan birine ait olabilir?
A) Yüzermiş saçların, yüzermiş nefesin
Susarmışız öyle, bir sakin derenin
İçindeymişik, yeşilmişik, sazmışık
B) Bir senin gözlerin var zaten daha yok
Ya bu başını alıp gidiş boynundaki
Modigliani oğlu Modigliani
C) Ve yazmış olacağım bir de
Her dönemde ve her çağda
Sevdanın kendine özgü diliyle
D) Ama üst üste yenildiğime göre
Iskambil oynuyorum garanti
Max Jacob papazı ablasından
E) niyagrodha
O ne ağaç ne tohum
Om mani padme hum
40. Bu parçaya göre, yeni yollar arayan sanatçılarla ilgili
olarak
1. Topluma yol göstericiliği hedeflerler.
11. Sanat endişesi taşırlar.
H. Büyük sanatçılara öykünürler..
yargılarından hangilerine ulaşılabilir?
A) Yanız I
B) Yalnız II
D) I ve Il
E) II ve III
C) Yalnız III](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230210023438366051-2124058.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşüncelerviniz
e bir
nun
ginden
andan
ar
.
mu
disi
e
39 ve 40. sorulan aşağıdaki parçaya göre cevaplayin
Sözcükler kullanila kullanila sözcüklerin anlamı aşınır. Bu
nedenle sözlüklerdeki anlamları bilinse de hiçbir çagrisim
uyandırmayan sözcükler yerine şairler, anlatmak istedikler
sözcüki
okuyucularına ulaştıracak yeni yollar ararlar. Yeni
eskileri canlandırmak, bu arayıştaki ilk aşamadır. Bu devre
uydurmak, bulmak, yabancı sözcükler kullanmak veya
allatanlara, konuşulan dilin duruluğu yeni bir tat verir, onlar
da aldıkları bu yeni tatla yazmaya devam eder.
39. Bu parçaya göre aşağıdaki metinlerden hangisi "bu
devreyi atlatanlar"dan birine ait olabilir?
A) Yüzermiş saçların, yüzermiş nefesin
Susarmışız öyle, bir sakin derenin
İçindeymişik, yeşilmişik, sazmışık
B) Bir senin gözlerin var zaten daha yok
Ya bu başını alıp gidiş boynundaki
Modigliani oğlu Modigliani
C) Ve yazmış olacağım bir de
Her dönemde ve her çağda
Sevdanın kendine özgü diliyle
D) Ama üst üste yenildiğime göre
Iskambil oynuyorum garanti
Max Jacob papazı ablasından
E) niyagrodha
O ne ağaç ne tohum
Om mani padme hum
40. Bu parçaya göre, yeni yollar arayan sanatçılarla ilgili
olarak
1. Topluma yol göstericiliği hedeflerler.
11. Sanat endişesi taşırlar.
H. Büyük sanatçılara öykünürler..
yargılarından hangilerine ulaşılabilir?
A) Yanız I
B) Yalnız II
D) I ve Il
E) II ve III
C) Yalnız III
![YARDIMCI DÜŞÜNCE
5. Salgın hastalık süreçlerinde toplumlar, farkli nedenleri olsa
da, genellikle kendi düşünce ve inanç dünyalar içinde
doğaüstü alanla ilişkili ve kutsal nedenlere bağh olarak has
talıkların geldiğini düşünürler. Bu nedenledir ki toplumlar
hastalığın nereden ve neden geldiğine inanıyorsa, tedavi
için seçilecek yöntem de aynı inanç sistemi içinde kültürel
olarak belirlenir. Hatta modern tibbin önerileri bu nedenle
kabul ya da reddedilebilir. Genel olarak tarihsel süreçte
hastalık nedenleri olarak gösterilen bedensel, ruhsal ve
çevresel kirlilik; beslenme modelleri, çeşitli inanç sistemle-
rindeki doğaüstü güçlerin gazabı, insan eliyle yönlendirilen
büyüsel uygulamalar gibi nedenler Covid-19 salgını döne-
mindeki toplumsal teşhis-tedavi, inanç ve uygulamaları da
etkilemiştir. Tarih boyunca mitolojik karakterlerle karşımıza
çıkan sağlık tanrılarının temizlik vurgusu, bu örnekler ara
sında sayılabilir. Antik Yunan ve Roma dönemine ait sağlık
tanrıları Asklepios (şifa tanrısı) ve Hygieia (hijyen tanrısı)
bunlara örnektir.
Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi söyle-
nemez?
A) Toplumların inanç ve kültürleri ile hastalık tedavi uygu-
lamalarına verdikleri tepkiler arasında ilişki vardır.
B) Geçmişteki mitolojik kahramanlarla hastalıklar arasında
bir ilişkilendirme yapılmıştır.
C) Günümüzde yaşanan koronavirüs salgınının tedavisine
de çeşitli kültürel tepkiler gelmektedir
7. Okuma
duğu c
temel
okuma
da bir
Toplu
için c
düze
D) Toplumlar salgının kaynağı ile şası arasında doğrusal
bir ilişki olduğunu düşünmüşlerdir.
+
E) Modern tibbin olanaklarının çare olamadığı durumlarda
toplumların katurel yöntemlerden yararlandıkları görü
mektedk
6. Sanat, hayatın gerçekleri karşısında alınan maddi ve
manevi tavırların basitliklerini, lüzumsuz ayrıntılarını ayık-
layıp seviyeli bir zevkler imbiğinden geçirerek sanatsal bir
bakışla anlatır. Bu tarz nitelikleri oldukça yüksek dile dayalı
sanat eserleri dünya edebiyatında da azımsanamayacak
bir miktarda da vardır. Hayatın yer yer çelişir gibi görü-
nen gerçekliklerini algıladıktan ve onların içinden birtakım
ayıklamalar, seçmeler, değiştirmeler, eklemeler yaptıktan
sonra dilin imkânlarından yararlanarak yeni bir bütünlük,
özel bir yapı hâline getirmek ve seviyesi yüksek bir haber-
leşme vasıtası kılmak için yapılan çalışmaların sonunda
ortaya konulan ko
Bu
kile
A)
B
C
8.](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230209213017459876-4162050.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı DüşüncelerYARDIMCI DÜŞÜNCE
5. Salgın hastalık süreçlerinde toplumlar, farkli nedenleri olsa
da, genellikle kendi düşünce ve inanç dünyalar içinde
doğaüstü alanla ilişkili ve kutsal nedenlere bağh olarak has
talıkların geldiğini düşünürler. Bu nedenledir ki toplumlar
hastalığın nereden ve neden geldiğine inanıyorsa, tedavi
için seçilecek yöntem de aynı inanç sistemi içinde kültürel
olarak belirlenir. Hatta modern tibbin önerileri bu nedenle
kabul ya da reddedilebilir. Genel olarak tarihsel süreçte
hastalık nedenleri olarak gösterilen bedensel, ruhsal ve
çevresel kirlilik; beslenme modelleri, çeşitli inanç sistemle-
rindeki doğaüstü güçlerin gazabı, insan eliyle yönlendirilen
büyüsel uygulamalar gibi nedenler Covid-19 salgını döne-
mindeki toplumsal teşhis-tedavi, inanç ve uygulamaları da
etkilemiştir. Tarih boyunca mitolojik karakterlerle karşımıza
çıkan sağlık tanrılarının temizlik vurgusu, bu örnekler ara
sında sayılabilir. Antik Yunan ve Roma dönemine ait sağlık
tanrıları Asklepios (şifa tanrısı) ve Hygieia (hijyen tanrısı)
bunlara örnektir.
Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi söyle-
nemez?
A) Toplumların inanç ve kültürleri ile hastalık tedavi uygu-
lamalarına verdikleri tepkiler arasında ilişki vardır.
B) Geçmişteki mitolojik kahramanlarla hastalıklar arasında
bir ilişkilendirme yapılmıştır.
C) Günümüzde yaşanan koronavirüs salgınının tedavisine
de çeşitli kültürel tepkiler gelmektedir
7. Okuma
duğu c
temel
okuma
da bir
Toplu
için c
düze
D) Toplumlar salgının kaynağı ile şası arasında doğrusal
bir ilişki olduğunu düşünmüşlerdir.
+
E) Modern tibbin olanaklarının çare olamadığı durumlarda
toplumların katurel yöntemlerden yararlandıkları görü
mektedk
6. Sanat, hayatın gerçekleri karşısında alınan maddi ve
manevi tavırların basitliklerini, lüzumsuz ayrıntılarını ayık-
layıp seviyeli bir zevkler imbiğinden geçirerek sanatsal bir
bakışla anlatır. Bu tarz nitelikleri oldukça yüksek dile dayalı
sanat eserleri dünya edebiyatında da azımsanamayacak
bir miktarda da vardır. Hayatın yer yer çelişir gibi görü-
nen gerçekliklerini algıladıktan ve onların içinden birtakım
ayıklamalar, seçmeler, değiştirmeler, eklemeler yaptıktan
sonra dilin imkânlarından yararlanarak yeni bir bütünlük,
özel bir yapı hâline getirmek ve seviyesi yüksek bir haber-
leşme vasıtası kılmak için yapılan çalışmaların sonunda
ortaya konulan ko
Bu
kile
A)
B
C
8.
![YARDIMCI DÜŞÜNCE
1. Edebiyat ve sinema iki önemli iletişim aracıdır. Film:
yazılı tasvirler, hareketli görüntü, söz, gürültü ve müzik
gibi beş aynı anlatım boyutunu içerirken, yazıda sadece
kağıt üzerindeki siyah harflerden oluşan bir malzeme
vardır. Romandaki sözcükler, sinemada görüntüye dön
şür. Romanın sözcükleri aynı kalmasına karşın perdedeki
görüntü sürekli değişir. Roman, okuyucunun isteğine bağlı
olarak değişen bir sürede bitirilirken film, gerçek zaman
kesiti ve sokakta yaşanan hayatın gerçek anlatımıyla sınır-
lidir. Her ikisinde de anlatıcı olabilir ancak aralarında farklar
vardır. Roman sanatı esas karakteri itibarıyla anlatılacak
bir hikâye ile bu hikâyeyi hayalleriyle süsleyip sunacak bir
anlatiorya dayan Filmde ise "gösterme" söz konusudur,
olay, ayrıntılarıyla izleyicinin gözünün önünde canlandırır.
Sinema ve edebiyat aynı seyden söz etseler bile izleyicile-
rin anladığı şey aynıyken, okuyucular bunu istediği kadar
şekillendirip çeşitlendirebilir. Roman daha çok zamana,
film ise mekâna dayalıdır. Üretim şekilleri konusunda da iki
sanat dalı farklılıklar gösterir. Edebiyatın bireysel bir üretim
olmasına karşın sinema bir ekip çalışmasıdır. Maliyeti yük-
sek bir sanat dalı olan sinemanın zamanı kısıtlıdır, roman-
da ise böyle bir durum söz konusu değildir.
Bu parçada edebiyat ve sinema karşılaştırması ile
ilgili olarak anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisi
değildir?
A) Temelde metin ve görsel anlatım ayrımını içerdiği
B) Romanın düz metinden öte anlamlar içerdiği
Filmin gerçek yaşamı anlattığı
Her okuyucu metinden farklı anlamlar çıkarabildiği
E) Kurguyla oluşturulduğundan romanın hiçbir zaman ger-
çek yaşamı anlatmadığı
2. Doğa kavramı sanatçılar inin
insanin
olmalı
Tarm a
insar
varo
lard
yar
gö
ola
n](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230209212947984704-4162050.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı DüşüncelerYARDIMCI DÜŞÜNCE
1. Edebiyat ve sinema iki önemli iletişim aracıdır. Film:
yazılı tasvirler, hareketli görüntü, söz, gürültü ve müzik
gibi beş aynı anlatım boyutunu içerirken, yazıda sadece
kağıt üzerindeki siyah harflerden oluşan bir malzeme
vardır. Romandaki sözcükler, sinemada görüntüye dön
şür. Romanın sözcükleri aynı kalmasına karşın perdedeki
görüntü sürekli değişir. Roman, okuyucunun isteğine bağlı
olarak değişen bir sürede bitirilirken film, gerçek zaman
kesiti ve sokakta yaşanan hayatın gerçek anlatımıyla sınır-
lidir. Her ikisinde de anlatıcı olabilir ancak aralarında farklar
vardır. Roman sanatı esas karakteri itibarıyla anlatılacak
bir hikâye ile bu hikâyeyi hayalleriyle süsleyip sunacak bir
anlatiorya dayan Filmde ise "gösterme" söz konusudur,
olay, ayrıntılarıyla izleyicinin gözünün önünde canlandırır.
Sinema ve edebiyat aynı seyden söz etseler bile izleyicile-
rin anladığı şey aynıyken, okuyucular bunu istediği kadar
şekillendirip çeşitlendirebilir. Roman daha çok zamana,
film ise mekâna dayalıdır. Üretim şekilleri konusunda da iki
sanat dalı farklılıklar gösterir. Edebiyatın bireysel bir üretim
olmasına karşın sinema bir ekip çalışmasıdır. Maliyeti yük-
sek bir sanat dalı olan sinemanın zamanı kısıtlıdır, roman-
da ise böyle bir durum söz konusu değildir.
Bu parçada edebiyat ve sinema karşılaştırması ile
ilgili olarak anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisi
değildir?
A) Temelde metin ve görsel anlatım ayrımını içerdiği
B) Romanın düz metinden öte anlamlar içerdiği
Filmin gerçek yaşamı anlattığı
Her okuyucu metinden farklı anlamlar çıkarabildiği
E) Kurguyla oluşturulduğundan romanın hiçbir zaman ger-
çek yaşamı anlatmadığı
2. Doğa kavramı sanatçılar inin
insanin
olmalı
Tarm a
insar
varo
lard
yar
gö
ola
n
![eri olsa
pinde
Khas-
umlar
edavi
türel
enie
ecte
ve
le-
en
a
3
BTS 21
7. Okuma kültürü, demokratik toplumların gereksinim duy-
duğu düşünen duyarlı bireylerin kazanması gereken en
temel becerilerden biridir. En yalın biçimde, bireylerin
okuma eylemiyle ilgili olarak edindikleri becerilerin, toplum
da bir vasama biçimine dönüşmesi" olarak tanımlanabilir.
Toplumda edinilmiş yerleşik bir kuliturden söz edebilmek
için o kültürün öznesinin birey olmanın yanında toplumsal
düzeyde temsil yeteneği de kazanması gerekir.
Bu parçadan hareketle okuma kültürüyle ilgili aşağıda-
kilerin hangisi söylenemez?
A) Toplumdaki kişilerin kazanması gerekli önemli bir özel
Tiktir.
B) Yalnızca bireysel yaşam biçimine sahip kişilerin edindi-
ği bir davranıştır.
C) Edinilen bu özellik kişilerin toplumsal yaşama becerileri-
ne etki eder.
D) Bu becerlyi edinmek demokratik toplum yapısının bir
gereksinimidir.
Küçük yaşlarda edinilen bu özellik toplumsal yaşama
becerilerinin bir parçasıdır.
8. Ağaç yaşamın kaynağı olarak nitelendirilmekte olup birçok
sanatçıya, tasarımcıya kaynak oluşturmuştur. Günümüzde
teknolojinin bir getirisi olarak doğanın
çok etkilenen añarlou
fal](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230209213006761101-4162050.jpg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşüncelereri olsa
pinde
Khas-
umlar
edavi
türel
enie
ecte
ve
le-
en
a
3
BTS 21
7. Okuma kültürü, demokratik toplumların gereksinim duy-
duğu düşünen duyarlı bireylerin kazanması gereken en
temel becerilerden biridir. En yalın biçimde, bireylerin
okuma eylemiyle ilgili olarak edindikleri becerilerin, toplum
da bir vasama biçimine dönüşmesi" olarak tanımlanabilir.
Toplumda edinilmiş yerleşik bir kuliturden söz edebilmek
için o kültürün öznesinin birey olmanın yanında toplumsal
düzeyde temsil yeteneği de kazanması gerekir.
Bu parçadan hareketle okuma kültürüyle ilgili aşağıda-
kilerin hangisi söylenemez?
A) Toplumdaki kişilerin kazanması gerekli önemli bir özel
Tiktir.
B) Yalnızca bireysel yaşam biçimine sahip kişilerin edindi-
ği bir davranıştır.
C) Edinilen bu özellik kişilerin toplumsal yaşama becerileri-
ne etki eder.
D) Bu becerlyi edinmek demokratik toplum yapısının bir
gereksinimidir.
Küçük yaşlarda edinilen bu özellik toplumsal yaşama
becerilerinin bir parçasıdır.
8. Ağaç yaşamın kaynağı olarak nitelendirilmekte olup birçok
sanatçıya, tasarımcıya kaynak oluşturmuştur. Günümüzde
teknolojinin bir getirisi olarak doğanın
çok etkilenen añarlou
fal
![popülerlik
pazarlama
k pazarla-
ençler sos-
bu esnada
nekte hem
(IV) Mar-
KARMA TEST
arak veya
lamlarını
ları ara-
da dijital
aya inf-
Grün ta-
isi dü-
E) V
m,
asi
na
m,
Z
m
3.
TYT
1. Bu testte sırasıyla, Fizik (1-7), Kimya (8-
2. Cevaplarınızı, cevap kâğıdının Fen Bilimleri Testi için
TEST II
3.
TYT HAZIR
Klasik, herhangi bir toplumun yazarı tarafından yazı-
labilir ama meydana getirilen eser bütün insanlığın duy-
gularını tahlil etmeli, herkese dönük olmalı. Bir Othello,
Hamlet, İngiliz toplumu içinde geçmiş olaylardan esinle-
nerek yazılmış olabilir ama onlardaki kıskançlık ve sevgi
unsurlarının işlenmesi bütün bir insanlığın malıdır. Klasik-
ler yüzyıllarca değişmeyen duyguları yansıtırlar bize. Bun-
dan dolayıdır ki klasiklere şu ya da bu toplumun malıdır
gözüyle bakamayız.
Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre
aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
A) Yazarlar, içinde yaşadığı toplumdan uzaklaşan,
uzaklaştıkça tüm insanlığı kucaklayan, görebilen kla-
sik eserlere imza atabilirler.
Saf maddele
B) Kendi toplum düzenine uygun düşünceleri, duygula-
ri Batı tekniği ve görüşü içinde eserlerine yansıtanlar
klasik olur.
Klasik sanatçı olmak için sadece belli bir toplumun
değil; tüm insanların dertlerini, sıkıntılarını anlatmak
ve onlara çareler üretmek gerekir.
D) Geçmişin bütün büyük sanatçıları eserleriyle topluma
ışık tutmuştur.
E) Sanat eserlerinin klasik olabilmesi, insana dair evren-
sel duyguları işlemesiyle mümkündür.
4
4. Edebiyat eğitiminin temel işlevi; edebî eserlerin
TESTAT
ik tasle
hizli b
bazer
yoğu
ung
saf](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230209203537544364-2403281.jpeg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşüncelerpopülerlik
pazarlama
k pazarla-
ençler sos-
bu esnada
nekte hem
(IV) Mar-
KARMA TEST
arak veya
lamlarını
ları ara-
da dijital
aya inf-
Grün ta-
isi dü-
E) V
m,
asi
na
m,
Z
m
3.
TYT
1. Bu testte sırasıyla, Fizik (1-7), Kimya (8-
2. Cevaplarınızı, cevap kâğıdının Fen Bilimleri Testi için
TEST II
3.
TYT HAZIR
Klasik, herhangi bir toplumun yazarı tarafından yazı-
labilir ama meydana getirilen eser bütün insanlığın duy-
gularını tahlil etmeli, herkese dönük olmalı. Bir Othello,
Hamlet, İngiliz toplumu içinde geçmiş olaylardan esinle-
nerek yazılmış olabilir ama onlardaki kıskançlık ve sevgi
unsurlarının işlenmesi bütün bir insanlığın malıdır. Klasik-
ler yüzyıllarca değişmeyen duyguları yansıtırlar bize. Bun-
dan dolayıdır ki klasiklere şu ya da bu toplumun malıdır
gözüyle bakamayız.
Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre
aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
A) Yazarlar, içinde yaşadığı toplumdan uzaklaşan,
uzaklaştıkça tüm insanlığı kucaklayan, görebilen kla-
sik eserlere imza atabilirler.
Saf maddele
B) Kendi toplum düzenine uygun düşünceleri, duygula-
ri Batı tekniği ve görüşü içinde eserlerine yansıtanlar
klasik olur.
Klasik sanatçı olmak için sadece belli bir toplumun
değil; tüm insanların dertlerini, sıkıntılarını anlatmak
ve onlara çareler üretmek gerekir.
D) Geçmişin bütün büyük sanatçıları eserleriyle topluma
ışık tutmuştur.
E) Sanat eserlerinin klasik olabilmesi, insana dair evren-
sel duyguları işlemesiyle mümkündür.
4
4. Edebiyat eğitiminin temel işlevi; edebî eserlerin
TESTAT
ik tasle
hizli b
bazer
yoğu
ung
saf
![GESEN YA
C
8. Büyük Mecmua, toplam 17 sayı yayımlanmış, eski harf,
içinde bulunduğu zor dönemde toplumu, özellikle de
haftalık, edebî ve ilmî bir mecmuadır. Mecmua, ülkenin
gençleri içine düştükleri ümitsizlikten kurtarmayı kendine
gaye edinmiştir. Sayfalarında kadın hakları, sosyoloji, fik
hareketleri, güncel siyasi olaylara dair yazıların yanında
şiir, roman, tiyatro ve eleştiri türünde edebî eserlere de
rastlanır.
Bu parçada Büyük Mecmua ile ilgili aşağıdakilerden
hangisine değinilmemiştir?
A) Yayımlanma sayısına
B) İçerdiği konulara
Yayımlanma amacına
DY Derginin okur kitlesine
E) Yayımlanma şekline
14
040](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230209210117867503-1257454.jpeg?w=256)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı DüşüncelerGESEN YA
C
8. Büyük Mecmua, toplam 17 sayı yayımlanmış, eski harf,
içinde bulunduğu zor dönemde toplumu, özellikle de
haftalık, edebî ve ilmî bir mecmuadır. Mecmua, ülkenin
gençleri içine düştükleri ümitsizlikten kurtarmayı kendine
gaye edinmiştir. Sayfalarında kadın hakları, sosyoloji, fik
hareketleri, güncel siyasi olaylara dair yazıların yanında
şiir, roman, tiyatro ve eleştiri türünde edebî eserlere de
rastlanır.
Bu parçada Büyük Mecmua ile ilgili aşağıdakilerden
hangisine değinilmemiştir?
A) Yayımlanma sayısına
B) İçerdiği konulara
Yayımlanma amacına
DY Derginin okur kitlesine
E) Yayımlanma şekline
14
040