Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

2.
Sabahattin Ali'nin talihsizliklerle örülü yaşamı, gizemli
yönleri, hâlâ tam aydınlatılamamış trajik ölümü, sa-
natçı ruhunun tutkulu derinlikleri ile ülke gerçeklikleri
karşısındaki toplumsal bilinci arasında kimi zaman
kurabildiği uyumlu denge, kimi zaman da bireyin iç
dünyasına eğilen şikâyetçi, karamsar ve melankolik
bir ruhun patlamaları şeklinde kendini gösteren iç de-
rinliği, onun modern edebiyatımızın kolayca sınıflan-
dırılamayacak öncü yazarlarından biri olarak, çeşitli
yönleriyle bugün yeniden, yeni bir edebiyat merceği
altında incelenmeye değer kılmaktadır.
Aşağıdakilerden hangisi Sebahattin Ali'nin yeni
bir edebiyat merceği altında incelemeye değer
özellikleri arasında gösterilemez?
A) Gizemli ve şanssızlıklarla dolu yaşamı
B) Hâlâ karanlığını koruyan ölümü
C) Ülke gerçekleriyle toplumsal bilinç arasında kur-
duğu uyumlu denge
D) Karamsar şekilde yansıyan iç derinliği
E) Duygu ve düşünce dünyasının karmaşıklığı
O
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
2. Sabahattin Ali'nin talihsizliklerle örülü yaşamı, gizemli yönleri, hâlâ tam aydınlatılamamış trajik ölümü, sa- natçı ruhunun tutkulu derinlikleri ile ülke gerçeklikleri karşısındaki toplumsal bilinci arasında kimi zaman kurabildiği uyumlu denge, kimi zaman da bireyin iç dünyasına eğilen şikâyetçi, karamsar ve melankolik bir ruhun patlamaları şeklinde kendini gösteren iç de- rinliği, onun modern edebiyatımızın kolayca sınıflan- dırılamayacak öncü yazarlarından biri olarak, çeşitli yönleriyle bugün yeniden, yeni bir edebiyat merceği altında incelenmeye değer kılmaktadır. Aşağıdakilerden hangisi Sebahattin Ali'nin yeni bir edebiyat merceği altında incelemeye değer özellikleri arasında gösterilemez? A) Gizemli ve şanssızlıklarla dolu yaşamı B) Hâlâ karanlığını koruyan ölümü C) Ülke gerçekleriyle toplumsal bilinç arasında kur- duğu uyumlu denge D) Karamsar şekilde yansıyan iç derinliği E) Duygu ve düşünce dünyasının karmaşıklığı O
Nesnelerin kaydını tutma sayı sistemlerinin gelişmesini sağ
ladı. Dünyanın birçok bölgesinde yazının gelişiminden önce
görülen bu sistemleri, soyut bir kavramı şifrelemek için kul-
lanılan ilk örnekler olmayı bugün de sürdürüyor. Bunda otuz
bin yıl kadar önce avcı topluluklar, tahta veya kemikten ya-
pılma çetele çubukları kullanıyordu. Amaç, büyük olasılıkla
öldürülen hayvanların sayısını kaydetmekti. Sümerlere ait
MÖ 3400 yılından kalma sayma işinde kullanılan kilden ya-
pılmış markalar, stok tutma ve muhasebe sisteminin başlan-
gıcını oluşturur. İnsanlar basit sayma işlemlerinde genellikle
el ve ayaklarından yararlandıklarından sayı sistemlerinin
çoğu ondalık basamak sistemini temel alır.
Bu parçadan,
X. Sayı sistemleri yazının gelişiminden önce de vardı.
is
Muhasebe sistemi, Sümerler zamanında ortaya çıkmıştır. li
III. Avci topluluklar dışında sayı sistemi ilkel topluluklarda b
oluşmamıştır.
la
IV. Ondalık sayı sistemi, sayı işleminde insanların el ve c
Jayak parmaklarını kullanmasıyla gelişmiştir.
C
e
yargılarından hangileri çıkarılamaz?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
D) II e III
E) IN ve IV
ri
k
y
Yalnız III
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Nesnelerin kaydını tutma sayı sistemlerinin gelişmesini sağ ladı. Dünyanın birçok bölgesinde yazının gelişiminden önce görülen bu sistemleri, soyut bir kavramı şifrelemek için kul- lanılan ilk örnekler olmayı bugün de sürdürüyor. Bunda otuz bin yıl kadar önce avcı topluluklar, tahta veya kemikten ya- pılma çetele çubukları kullanıyordu. Amaç, büyük olasılıkla öldürülen hayvanların sayısını kaydetmekti. Sümerlere ait MÖ 3400 yılından kalma sayma işinde kullanılan kilden ya- pılmış markalar, stok tutma ve muhasebe sisteminin başlan- gıcını oluşturur. İnsanlar basit sayma işlemlerinde genellikle el ve ayaklarından yararlandıklarından sayı sistemlerinin çoğu ondalık basamak sistemini temel alır. Bu parçadan, X. Sayı sistemleri yazının gelişiminden önce de vardı. is Muhasebe sistemi, Sümerler zamanında ortaya çıkmıştır. li III. Avci topluluklar dışında sayı sistemi ilkel topluluklarda b oluşmamıştır. la IV. Ondalık sayı sistemi, sayı işleminde insanların el ve c Jayak parmaklarını kullanmasıyla gelişmiştir. C e yargılarından hangileri çıkarılamaz? A) Yalnız I B) Yalnız II D) II e III E) IN ve IV ri k y Yalnız III
TUM
4. Suut Kemal Yetkin, yazın yaşamına şiir ve mensur
şiirler yazarak başlamıştır. İlk düzyazısı 1923'te Ser-
vet-i Fünun dergisinde çıkmıştır. Sanat ve Edebiyat
adlı bir dergi çıkardı. Estetik, sanat, felsefe, resim
konularındaki yapıtları hazırlayıp estetik ve güzel
sanatlar konusunda özgün düşünceler geliştirdi. Bu
konularda deneme türünde yapıtlar verdi. Edebiya-
tın türlü konuları üzerinde özlü düşüncelerini kaleme
alan deneme türünün en başarılı temsilcilerinden
oldu. Bu türden yazılarını Görüş, Varlık, Türk Dili, Hi-
sar dergilerinde yayımladı.
Bu parçada Suut Kemal Yetkin'le ilgili aşağıdaki-
lerden hangisine değinilmemiştir?
A) Yazın yaşamına hangi türlerle başladığına
B) İlk düzyazısının ne zaman, nerede yayımlandığı-
na
C) Yapıtlarında hangi konulara yer verdiğine
D) Sanatla ilgili her konuda özgün düşünceler üretti-
ğine
E) Hangi yazın alanının önemli temsilcilerinden oldu-
ğuna
O
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
TUM 4. Suut Kemal Yetkin, yazın yaşamına şiir ve mensur şiirler yazarak başlamıştır. İlk düzyazısı 1923'te Ser- vet-i Fünun dergisinde çıkmıştır. Sanat ve Edebiyat adlı bir dergi çıkardı. Estetik, sanat, felsefe, resim konularındaki yapıtları hazırlayıp estetik ve güzel sanatlar konusunda özgün düşünceler geliştirdi. Bu konularda deneme türünde yapıtlar verdi. Edebiya- tın türlü konuları üzerinde özlü düşüncelerini kaleme alan deneme türünün en başarılı temsilcilerinden oldu. Bu türden yazılarını Görüş, Varlık, Türk Dili, Hi- sar dergilerinde yayımladı. Bu parçada Suut Kemal Yetkin'le ilgili aşağıdaki- lerden hangisine değinilmemiştir? A) Yazın yaşamına hangi türlerle başladığına B) İlk düzyazısının ne zaman, nerede yayımlandığı- na C) Yapıtlarında hangi konulara yer verdiğine D) Sanatla ilgili her konuda özgün düşünceler üretti- ğine E) Hangi yazın alanının önemli temsilcilerinden oldu- ğuna O
7.
"Şiir ortamı" gibi bir kavramdan, bir şiir kamuoyundan
söz ediyorsak orada düşünsel bir alışveriş olacaktır 1.
elbette. Bu alışveriş, şiir üstüne düşünmeyi, kuramsal
donanımı ve üretimi de gerektirir. Bu düşünsel etkin-
likler bize çok yabancı oysaki Batı'da şiirle ilgili dü-
şünceler üretmeden şiir olmuyor. Özellikle Fransa'da
şairler hem kendi yazdıklarını hem öteki şairlerin şii-
rini değerlendirme gereği duyuyor hem de edebiyatın
çeşitli sorunları üstüne düşünüp yazıyor.
Bu parçadan şiir üzerine düşünsel alışverişin;
I. Şiirin yazma ilhamına sahip olma,
II. Şiir üzerine yoğunlaşma,
III. Şiir kuram ve teorilerini bilme ve üretme
gereklerinden hangileri üzerinde durulmamıştır?
A) Yalnız I.
D) I ve II
B) Yalnız II
O
C) Yalnız III
E) I, II ve III
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
7. "Şiir ortamı" gibi bir kavramdan, bir şiir kamuoyundan söz ediyorsak orada düşünsel bir alışveriş olacaktır 1. elbette. Bu alışveriş, şiir üstüne düşünmeyi, kuramsal donanımı ve üretimi de gerektirir. Bu düşünsel etkin- likler bize çok yabancı oysaki Batı'da şiirle ilgili dü- şünceler üretmeden şiir olmuyor. Özellikle Fransa'da şairler hem kendi yazdıklarını hem öteki şairlerin şii- rini değerlendirme gereği duyuyor hem de edebiyatın çeşitli sorunları üstüne düşünüp yazıyor. Bu parçadan şiir üzerine düşünsel alışverişin; I. Şiirin yazma ilhamına sahip olma, II. Şiir üzerine yoğunlaşma, III. Şiir kuram ve teorilerini bilme ve üretme gereklerinden hangileri üzerinde durulmamıştır? A) Yalnız I. D) I ve II B) Yalnız II O C) Yalnız III E) I, II ve III
K
2. Namık Kemal, Zavallı Çocuk oyununda toplumsal bir
kötülüğü eleştirmiş, aynı zamanda da evrensel bir
aşk trajedisi yazmak istemiştir. Yazık ki bu amaçların
ikisi de gerçekleşmemiştir. Bir ailenin kızlarını zengin
kişilere vermek istemesi, bütün dünya edebiyatında
kullanılagelmiş bir temadır. Ama sırf evrensel bir te-
mayı kullanmakla evrensel olunmaz. Önemli olan,
somut bir konum ve yine somut ayrıntılarla temayı
beslemektir. Tema, somut konum üzerinde sağlam
durabiliyorsa evrenselliğe ulaşır.
Bu parçada aşağıdakilerden hangisine değinilme-
miştir?
A) Evrensel bir konunun bir eserde işlenmesiyle ese-
rin evrensel olamayacağına
B) Namık Kemal'in evrensel bir aşk trajedisi yazmak
istemesine rağmen başarılı olamadığına
C) Edebiyatta ancak yerel değerlerin işlenmesiyle
evrensel değerlere ulaşılabileceğine
D) Bazı konuların, bütün dünya edebiyatlarında or-
tak tema olarak işlendiğine
E) Bir eserin evrensel olabilmesinin o eserin somut
bir konum üzerinde sağlam durabilmesine bağlı
olduğuna
O
TÜMLER
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
K 2. Namık Kemal, Zavallı Çocuk oyununda toplumsal bir kötülüğü eleştirmiş, aynı zamanda da evrensel bir aşk trajedisi yazmak istemiştir. Yazık ki bu amaçların ikisi de gerçekleşmemiştir. Bir ailenin kızlarını zengin kişilere vermek istemesi, bütün dünya edebiyatında kullanılagelmiş bir temadır. Ama sırf evrensel bir te- mayı kullanmakla evrensel olunmaz. Önemli olan, somut bir konum ve yine somut ayrıntılarla temayı beslemektir. Tema, somut konum üzerinde sağlam durabiliyorsa evrenselliğe ulaşır. Bu parçada aşağıdakilerden hangisine değinilme- miştir? A) Evrensel bir konunun bir eserde işlenmesiyle ese- rin evrensel olamayacağına B) Namık Kemal'in evrensel bir aşk trajedisi yazmak istemesine rağmen başarılı olamadığına C) Edebiyatta ancak yerel değerlerin işlenmesiyle evrensel değerlere ulaşılabileceğine D) Bazı konuların, bütün dünya edebiyatlarında or- tak tema olarak işlendiğine E) Bir eserin evrensel olabilmesinin o eserin somut bir konum üzerinde sağlam durabilmesine bağlı olduğuna O TÜMLER
rdımcı Düşünce - IV
3.
Birazdan yıldızlar dağılıp gidecek. Sıradan bir sabah
başlayacak şehirde. Çocuklar evlerde yine yalnız ka-
lacak. Babalar çocuklarını öpmeyi yine unutacak. Se-
rinlik bitecek, bunaltan bir yaz sıcağı inecek caddele-
re. Şehri yine sesler, kavgalar dolduracak. Sokakları
hırsızlar, haydutlar dolduracak. Çocuklar yine incine-
cek. Anneler pişman olacak. Sayısız günahla karara-
cak çarşılar. Boş yerlerden insanı çıldırtan gürültülere
bulanmış şarkılar duyulacak. Ve kimse, çocukların
yüzündeki yıldız ışıltılarını fark edemeyecek.
Bu sözleri söyleyen kişi aşağıdakilerden hangi-
siyle nitelendirilemez?
A) Kaygılı
D) Sabırlı
B) Ön yargılı
16
O
C) Üzüntülü
E) Umutsuz
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
rdımcı Düşünce - IV 3. Birazdan yıldızlar dağılıp gidecek. Sıradan bir sabah başlayacak şehirde. Çocuklar evlerde yine yalnız ka- lacak. Babalar çocuklarını öpmeyi yine unutacak. Se- rinlik bitecek, bunaltan bir yaz sıcağı inecek caddele- re. Şehri yine sesler, kavgalar dolduracak. Sokakları hırsızlar, haydutlar dolduracak. Çocuklar yine incine- cek. Anneler pişman olacak. Sayısız günahla karara- cak çarşılar. Boş yerlerden insanı çıldırtan gürültülere bulanmış şarkılar duyulacak. Ve kimse, çocukların yüzündeki yıldız ışıltılarını fark edemeyecek. Bu sözleri söyleyen kişi aşağıdakilerden hangi- siyle nitelendirilemez? A) Kaygılı D) Sabırlı B) Ön yargılı 16 O C) Üzüntülü E) Umutsuz
1. Dünyayı değil, kendini değiştirmek isteyip de bunun
bir türlü üstesinden gelemeyen; şiirler yazan, şairli-
ğinden derin kuşkuları olan; canki, düşünceleriyle
yakın olduğu kişilere, topluluklara değil de onun dün-
yasına çok uzak yazar çizerlerin arasında yaşayan
biriydi.
Bu parçada anlatılan kişi için aşağıdakilerden
hangisi söylenemez?
A) Şiir yazan ama şair olduğundan şüphesi olan biri
olduğu
B) Kendisini değiştirmek isteyen ama bunu başara-
mayan biri olduğu
C) Düşüncelerine uzak olan insanlar arasında yaşa-
yan biri olduğu
D) Çevresinde sevilen ve şairliği kabul edilmiş biri
olduğu
E) Dünyayı değiştirmek gibi büyük idealleri olmayan
biri olduğu
3.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
1. Dünyayı değil, kendini değiştirmek isteyip de bunun bir türlü üstesinden gelemeyen; şiirler yazan, şairli- ğinden derin kuşkuları olan; canki, düşünceleriyle yakın olduğu kişilere, topluluklara değil de onun dün- yasına çok uzak yazar çizerlerin arasında yaşayan biriydi. Bu parçada anlatılan kişi için aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Şiir yazan ama şair olduğundan şüphesi olan biri olduğu B) Kendisini değiştirmek isteyen ama bunu başara- mayan biri olduğu C) Düşüncelerine uzak olan insanlar arasında yaşa- yan biri olduğu D) Çevresinde sevilen ve şairliği kabul edilmiş biri olduğu E) Dünyayı değiştirmek gibi büyük idealleri olmayan biri olduğu 3.
H
Tevfik Fikret'in Halük'un varlığıyla beraber sosya-
le açıldığını, fakir ve kimsesiz olana yardım etme,
onlara merhametle yaklaşma tarafının ortaya çıktığı
görülmektedir/Onun Haluk'un Defteri adlı eserinde
kimsesiz, hasta veya fakir insanların hayatlarına.
eğilme yolunda Halük'u çıkış noktası olarak aldığını
görürüz./Nitekim şairin daha evvel "Hasta Çocuk",
"Balıkçılar", "Verin Zavallılara", "Ramazan Sadaka-
si", "Küçük Aile" vs. şiirleriyle aile hayatına, insa-
nın veya insanlığın sefaletine acıdığı bilinir. Şairde
Haluk'la beraber oğlunun yaşıtı olan çocuklara eğil-
me fırsatı doğar/Ama burada herhangi bir insanlık
kaygısı yoktur, Şair, Halûk gibi çocuk olan ama onun.
gibi bayram sevinci yasamayan yetimlerin yoksun-
luklarına temas eder sadece.
35. Bu parçadan hareketle Haluk'un Defteri adlı eser
ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
Şairin toplumsal olayları şiirlerinde işlemeye baş-
ladığı
B) Yoksulluk çeken çocukların hayatlarını konu
edindiği
Sadece oğlunun ilgisini çekebilecek konuları işle-
diği
D) Sahipsiz çocukların çektikleri sıkıntılara değindi-
of Fran
E Endişelerinin çocuklar üzerinde yoğunlaştığı
36. Bu parçadan hareketle Tevfik Fikret'le ilgili aşa-
ğudakilerden hangisi söylenebilir?
AY Daha önceki eserlerinde toplumsal konulara ön-
celik vermediği
Oğlu için yazdığı eserde şairin merhamet yönü-
nün belirginleştiği
Birçok şiirinde insanlığın çektiği sıkıntılara değin-
diği
D) Oğlu için yazdığı eserde yalnızca fakir ve kimse-
siz çocukların durumunu anlattığı
Eserlerinde fakir insanlar ve kimsesiz çocuklara
öncelik verdiği
Osm
tıları
Bir C
Efen
riyla
gece
şehin
Türki
lenel
bilme
nin h
ğişm
bu to
budu
önün
37. Bu F
ne u
(3)
D) H
38. Bu F
hand
(6)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
H Tevfik Fikret'in Halük'un varlığıyla beraber sosya- le açıldığını, fakir ve kimsesiz olana yardım etme, onlara merhametle yaklaşma tarafının ortaya çıktığı görülmektedir/Onun Haluk'un Defteri adlı eserinde kimsesiz, hasta veya fakir insanların hayatlarına. eğilme yolunda Halük'u çıkış noktası olarak aldığını görürüz./Nitekim şairin daha evvel "Hasta Çocuk", "Balıkçılar", "Verin Zavallılara", "Ramazan Sadaka- si", "Küçük Aile" vs. şiirleriyle aile hayatına, insa- nın veya insanlığın sefaletine acıdığı bilinir. Şairde Haluk'la beraber oğlunun yaşıtı olan çocuklara eğil- me fırsatı doğar/Ama burada herhangi bir insanlık kaygısı yoktur, Şair, Halûk gibi çocuk olan ama onun. gibi bayram sevinci yasamayan yetimlerin yoksun- luklarına temas eder sadece. 35. Bu parçadan hareketle Haluk'un Defteri adlı eser ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? Şairin toplumsal olayları şiirlerinde işlemeye baş- ladığı B) Yoksulluk çeken çocukların hayatlarını konu edindiği Sadece oğlunun ilgisini çekebilecek konuları işle- diği D) Sahipsiz çocukların çektikleri sıkıntılara değindi- of Fran E Endişelerinin çocuklar üzerinde yoğunlaştığı 36. Bu parçadan hareketle Tevfik Fikret'le ilgili aşa- ğudakilerden hangisi söylenebilir? AY Daha önceki eserlerinde toplumsal konulara ön- celik vermediği Oğlu için yazdığı eserde şairin merhamet yönü- nün belirginleştiği Birçok şiirinde insanlığın çektiği sıkıntılara değin- diği D) Oğlu için yazdığı eserde yalnızca fakir ve kimse- siz çocukların durumunu anlattığı Eserlerinde fakir insanlar ve kimsesiz çocuklara öncelik verdiği Osm tıları Bir C Efen riyla gece şehin Türki lenel bilme nin h ğişm bu to budu önün 37. Bu F ne u (3) D) H 38. Bu F hand (6)
5.
Bir süredir bol bol çocuk kitabı okuyorum. Üstelik her
kitabı sadece bir kere değil, tekrar tekrar okumak
durumundayım. O yüzden iyi kitapla kötü kitap ara-
sındaki ayrıntılar her okuyuşta daha çok fark ediliyor.
Çocuk kitapları büyüklerin dünyasına has pek çok
sorun barındırıyor. Bunun sonucunda bu kitapların
aslında ciddi etik sorunlarda çocukları nasıl yönlendi-
rebileceği ortaya çıkıyor.
Bu parçadan hareketle yazarın bol bol ve tekrar
tekrar çocuk kitapları okumakla;
1. İyi kitapla kötü kitap ayrımını yapabilme,
II. Çocuk kitaplarındaki kimi etik sorunları fark etme,
III. Çocuk kitaplarının üslup sorunlarını ortaya koyma
amaçlarından hangilerini hedeflediği söylenemez?
A) Yalnız I
D) I ve II
B) Yalnız II
O
C) Yalnız III
E) II ve III
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
5. Bir süredir bol bol çocuk kitabı okuyorum. Üstelik her kitabı sadece bir kere değil, tekrar tekrar okumak durumundayım. O yüzden iyi kitapla kötü kitap ara- sındaki ayrıntılar her okuyuşta daha çok fark ediliyor. Çocuk kitapları büyüklerin dünyasına has pek çok sorun barındırıyor. Bunun sonucunda bu kitapların aslında ciddi etik sorunlarda çocukları nasıl yönlendi- rebileceği ortaya çıkıyor. Bu parçadan hareketle yazarın bol bol ve tekrar tekrar çocuk kitapları okumakla; 1. İyi kitapla kötü kitap ayrımını yapabilme, II. Çocuk kitaplarındaki kimi etik sorunları fark etme, III. Çocuk kitaplarının üslup sorunlarını ortaya koyma amaçlarından hangilerini hedeflediği söylenemez? A) Yalnız I D) I ve II B) Yalnız II O C) Yalnız III E) II ve III
Ragidina işaretleyiniz.
1.
Bu dünyadaki tek ortak dil olan
müzik, her insanı farklı bir bi-
çimde etkilemekle birlikte haya-
tin önemli bir parçasıdır. Bir an-
nenin söylediği ninni, doğadaki
kuşun sesi, dalgaların kıyıya
vuruşu, rüzgârın uğultusu, gök
gürültüsü... Doğadaki bütün
sesler ve insanların bu seslerden etkilenerek yarat-
tıkları tüm melodiler yaşamımızın bir parçası hâline
gelmiş, her insanın bu sesleri duyduğunda yaşa-
dıklarından da etkileşimler alıp değişik duygular
hissetmesini sağlamıştır. Örneğin kimimiz için bir
kuşun sesi çok rahatlatıcı gelirken bu sesi duyduğu
anda kötü bir olay yaşamış olan bir insan için kötü
anıları hatırlatan tetikleyici bir faktör olmuştur.
Bu metnin ana düşüncesi aşağıdakilerden han-
gisidir?
A) Insan, ruhunun gıdası olan müziksiz yaşaya-
maz.
B) Duyduğumuz seslerin her birimizdeki çağrı-
şımları farklı farklıdır.
C) Tabiattaki tüm titreşimler hayatımızın bir par-
çasını oluşturur.
D) Tüm sesler, boşlukta toplanıp hayatımıza an-
lam kazandırır.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Ragidina işaretleyiniz. 1. Bu dünyadaki tek ortak dil olan müzik, her insanı farklı bir bi- çimde etkilemekle birlikte haya- tin önemli bir parçasıdır. Bir an- nenin söylediği ninni, doğadaki kuşun sesi, dalgaların kıyıya vuruşu, rüzgârın uğultusu, gök gürültüsü... Doğadaki bütün sesler ve insanların bu seslerden etkilenerek yarat- tıkları tüm melodiler yaşamımızın bir parçası hâline gelmiş, her insanın bu sesleri duyduğunda yaşa- dıklarından da etkileşimler alıp değişik duygular hissetmesini sağlamıştır. Örneğin kimimiz için bir kuşun sesi çok rahatlatıcı gelirken bu sesi duyduğu anda kötü bir olay yaşamış olan bir insan için kötü anıları hatırlatan tetikleyici bir faktör olmuştur. Bu metnin ana düşüncesi aşağıdakilerden han- gisidir? A) Insan, ruhunun gıdası olan müziksiz yaşaya- maz. B) Duyduğumuz seslerin her birimizdeki çağrı- şımları farklı farklıdır. C) Tabiattaki tüm titreşimler hayatımızın bir par- çasını oluşturur. D) Tüm sesler, boşlukta toplanıp hayatımıza an- lam kazandırır.
6.
30
Sağlam bir kurgu, bir sanat yapıtının olmazsa olmaz
koşuludur bana göre. Başarılı kurgu ancak çok oku-
makla kazanılabilen bir niteliktir. Kurgu; ana çatı, ne-
den sonuç ilişkileri, cevapsız bir yanın kalmaması ve
kişilik özelliklerinin tam verilmesi; toplumsal katman-
daki yerlerin, davranış, konuşma ve düşünme biçim-
leriyle uyumlu olması gibi, bir sanat yapıtının kemik
yapısıdır. Bu kemik yapı, ayakta durmayı, direnci sağ-
lar. Roman yazarken çok uzun süre çalışma gereği
duymamın bir nedeni de bu yapıdır. Yapıyı sağlam
çatmazsanız, yapıtınız bir yerden sarkar, sözleri taşı-
yamaz, mantık bağları zayıflar. Söylenenleri algılata-
bilecek bir anlatım biçimi romanı iyi roman yapar. Bu
yüzden buna büyük bir titizlikle eğilirim.
10
Bu parçada sanat yapıtıyla ilgili aşağıdakilerin
hangisine değinilmemiştir?
A) Sanat eserinin en önemli yönünün kurgusundaki
sağlamlık olduğuna
B) Başarılı kurgu tekniğine ulaşmanın ancak çokça
okumayla elde edilebileceğine
C) Romanın diğer önemli unsurunun kurgudan sonra
üslup olduğuna
D) Kurgunun kemikleşmiş bir yapı olarak sanat ese-
rini ayakta tuttuğuna
E) Romani iyi yapan unsurun söylenilenleri algılata-
bilecek bir anlatım biçimi olduğuna
O
TÜMLER YAYI
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
6. 30 Sağlam bir kurgu, bir sanat yapıtının olmazsa olmaz koşuludur bana göre. Başarılı kurgu ancak çok oku- makla kazanılabilen bir niteliktir. Kurgu; ana çatı, ne- den sonuç ilişkileri, cevapsız bir yanın kalmaması ve kişilik özelliklerinin tam verilmesi; toplumsal katman- daki yerlerin, davranış, konuşma ve düşünme biçim- leriyle uyumlu olması gibi, bir sanat yapıtının kemik yapısıdır. Bu kemik yapı, ayakta durmayı, direnci sağ- lar. Roman yazarken çok uzun süre çalışma gereği duymamın bir nedeni de bu yapıdır. Yapıyı sağlam çatmazsanız, yapıtınız bir yerden sarkar, sözleri taşı- yamaz, mantık bağları zayıflar. Söylenenleri algılata- bilecek bir anlatım biçimi romanı iyi roman yapar. Bu yüzden buna büyük bir titizlikle eğilirim. 10 Bu parçada sanat yapıtıyla ilgili aşağıdakilerin hangisine değinilmemiştir? A) Sanat eserinin en önemli yönünün kurgusundaki sağlamlık olduğuna B) Başarılı kurgu tekniğine ulaşmanın ancak çokça okumayla elde edilebileceğine C) Romanın diğer önemli unsurunun kurgudan sonra üslup olduğuna D) Kurgunun kemikleşmiş bir yapı olarak sanat ese- rini ayakta tuttuğuna E) Romani iyi yapan unsurun söylenilenleri algılata- bilecek bir anlatım biçimi olduğuna O TÜMLER YAYI
14-15. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
1347'de başlayarak Avrupa'nın neredeyse yarısını öldüren ve
yaklaşık dört yıl süren veba salgınını Boccacio, Decameron'da
"kara bela" olarak tanımlar. Venedik yönetimi, kara belaya karşı
önlem olarak Doğu Akdeniz'den gelen ve hastalık taşıma ihtima-
li olan gemileri gözlem altında tutuyordu. Mürettebata "quaranti
giorni" yani "kırk gün" boyunca karaya ayak basmayı yasakladığı
için "karantina" sözcüğü ortaya çıkmıştı. Dolayısıyla, "karantina"
sözcüğünün kökeni, İtalyancaya dayanmaktadır. Sağlıklı olanı
sağlıksızdan, hastalık potansiyeli taşıyanı taşımayandan ayırt
etme işi gören karantina yöntemi, sağlık alanına dair bir kavram
gibi görünse de bugün artık tüm dünyanın deneyiminin adıdır. İn-
sanlık çok uzun zamandır ilk kez ortak bir sorun ile karşılaştı. Ne
savaşlar ne iklim krizi ne mülteci ve göçmen sorunu tüm dünyada
ve aynı anda bu kadar yakıcı bir biçimde hissedilmişti.
14. Bu parçayla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Biçimce olumlu, anlamca olumsuz cümle kullanılmıştır
B) Okura bilgi vermek amaçlanmıştır.V
Terim anlamı taşıyan sözcükler vardır.V
Çeşitli ikilemelere yer verilmiştir..
E) Niteleyici sözcükler kullanılmıştır.
- Nite
Bu parçada aşağıdakilerden hangisinin cevabı buluna-
maz?
A) Veba salgınının Avrupa'ya etkisi ne olmuştur?
v
B) Karantina kavramı, hangi olay yüzünden tüm dünyaca
deneyimlenmiştir?
C) 14. yy.da Avrupa'da yaşayanlar hangi büyük felakete
maruz kalmıştır?
D) Dilimizde de kullanılan "karantina" sözcüğünün kaynağı
ve çıkış öyküsü nedir?
E) Italyan yazar Boccacio, hangi eserinde vebadan dolay-
lama yoluyla bahseder?
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
14-15. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. 1347'de başlayarak Avrupa'nın neredeyse yarısını öldüren ve yaklaşık dört yıl süren veba salgınını Boccacio, Decameron'da "kara bela" olarak tanımlar. Venedik yönetimi, kara belaya karşı önlem olarak Doğu Akdeniz'den gelen ve hastalık taşıma ihtima- li olan gemileri gözlem altında tutuyordu. Mürettebata "quaranti giorni" yani "kırk gün" boyunca karaya ayak basmayı yasakladığı için "karantina" sözcüğü ortaya çıkmıştı. Dolayısıyla, "karantina" sözcüğünün kökeni, İtalyancaya dayanmaktadır. Sağlıklı olanı sağlıksızdan, hastalık potansiyeli taşıyanı taşımayandan ayırt etme işi gören karantina yöntemi, sağlık alanına dair bir kavram gibi görünse de bugün artık tüm dünyanın deneyiminin adıdır. İn- sanlık çok uzun zamandır ilk kez ortak bir sorun ile karşılaştı. Ne savaşlar ne iklim krizi ne mülteci ve göçmen sorunu tüm dünyada ve aynı anda bu kadar yakıcı bir biçimde hissedilmişti. 14. Bu parçayla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Biçimce olumlu, anlamca olumsuz cümle kullanılmıştır B) Okura bilgi vermek amaçlanmıştır.V Terim anlamı taşıyan sözcükler vardır.V Çeşitli ikilemelere yer verilmiştir.. E) Niteleyici sözcükler kullanılmıştır. - Nite Bu parçada aşağıdakilerden hangisinin cevabı buluna- maz? A) Veba salgınının Avrupa'ya etkisi ne olmuştur? v B) Karantina kavramı, hangi olay yüzünden tüm dünyaca deneyimlenmiştir? C) 14. yy.da Avrupa'da yaşayanlar hangi büyük felakete maruz kalmıştır? D) Dilimizde de kullanılan "karantina" sözcüğünün kaynağı ve çıkış öyküsü nedir? E) Italyan yazar Boccacio, hangi eserinde vebadan dolay- lama yoluyla bahseder?
14. Hegel'e göre varoluşun nasıl gerçekleştiği ve va
özünün ne olduğu bilgisine akılla ulaşılabilir. Çünkü akıl,
varoluşu sağlayan ve varlıkları düzenleyen tanrısal aklın
bir parçasıdır. Tanrısal aklın yarattığı düzen diyalektik il-
kesine dayanmaktadır. Diyalektik, gerçekliğin ortaya çık-
tığı karşıtların çatışması sürecidir. İnsan da bu çatışma
sürecinin son basamağındadır. İnsanın akli ve bedensel
varoluşunun karşıtlığının bir sentez içermesi, tanrısal ak-
lın ve yarattığı gerçekliğin bilgisini ona mümkün kılar.
Hegel'in, verilen düşüncelerine dayanarak aşağıdaki
yargilardan hangisini reddetmesi beklenir?
A) Doğanın düzeni zorunlu bir nedensellikle açıklanır.
B) Hakikatin kaynağı duyusal dünya olamaz.
C) Tez ve antitez çatışması sentezde anlam bulur.
D) Doğru bilgi a priori niteliktedir.
E) Gerçekliğin temelinde tinsel bir varlık bulunur.
S
F
16. I.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
14. Hegel'e göre varoluşun nasıl gerçekleştiği ve va özünün ne olduğu bilgisine akılla ulaşılabilir. Çünkü akıl, varoluşu sağlayan ve varlıkları düzenleyen tanrısal aklın bir parçasıdır. Tanrısal aklın yarattığı düzen diyalektik il- kesine dayanmaktadır. Diyalektik, gerçekliğin ortaya çık- tığı karşıtların çatışması sürecidir. İnsan da bu çatışma sürecinin son basamağındadır. İnsanın akli ve bedensel varoluşunun karşıtlığının bir sentez içermesi, tanrısal ak- lın ve yarattığı gerçekliğin bilgisini ona mümkün kılar. Hegel'in, verilen düşüncelerine dayanarak aşağıdaki yargilardan hangisini reddetmesi beklenir? A) Doğanın düzeni zorunlu bir nedensellikle açıklanır. B) Hakikatin kaynağı duyusal dünya olamaz. C) Tez ve antitez çatışması sentezde anlam bulur. D) Doğru bilgi a priori niteliktedir. E) Gerçekliğin temelinde tinsel bir varlık bulunur. S F 16. I.
DENEME ATOLYESİ
Juny de J
24. Portreler'de Berger, sanatçının kavrayışı ve samimi-
yetine kendisininkini katıyor. Kitabın isminin espri-
si de burada işte; portresinin, sanatçı ve eseri kadar
yaşayan bir şey olduğuna dair inanç. Metni şekillen-
diren imgeye yeni bir biçim kazandırır, iki kere bakıp
iki kere görürken Berger, farklı dönemler ve tarzlar
arasındaki ilişkiyi keşfedip Overton'ın da dediği gibi
"Bir görme yolu gösteriyor."
Bu parçaya göre yazar, Overton'ın sözünü
Portreler'de neyi eleştirmek için kullanmıştır?
A) Yazarın konuyu işleyiş biçimini
B) Konuyu inceleme yöntemini
Felsefik bakış açısının Portreler'e yansımasını
Berger'in Overton'ı anlamlandırma çabasını
Eindirgemeci bakış açısını verebilmeyi
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
DENEME ATOLYESİ Juny de J 24. Portreler'de Berger, sanatçının kavrayışı ve samimi- yetine kendisininkini katıyor. Kitabın isminin espri- si de burada işte; portresinin, sanatçı ve eseri kadar yaşayan bir şey olduğuna dair inanç. Metni şekillen- diren imgeye yeni bir biçim kazandırır, iki kere bakıp iki kere görürken Berger, farklı dönemler ve tarzlar arasındaki ilişkiyi keşfedip Overton'ın da dediği gibi "Bir görme yolu gösteriyor." Bu parçaya göre yazar, Overton'ın sözünü Portreler'de neyi eleştirmek için kullanmıştır? A) Yazarın konuyu işleyiş biçimini B) Konuyu inceleme yöntemini Felsefik bakış açısının Portreler'e yansımasını Berger'in Overton'ı anlamlandırma çabasını Eindirgemeci bakış açısını verebilmeyi
zorunda kalsa da
mizi sabit tutma
üldü.
k ortam sıcaklı-
gerler ve beyin
di.
atta kalmasını
leri hapseden
(1) Su şişesinden diş fırçasına, alışveriş poşetinden sak
lama kabına, kulaklıktan cep telefonuna, televizyondan
bilgisayara, giysilerden arabalara plastikler her yerde.
(II) Plastiğin icadından önce şekil verilebilecek sert mal-
(III) Günümüzde ise yapay olarak üretilen bir polimer
zeme olarak çoğunlukla doğal kauçuk kullanılıyordu.
türü olan plastik yaygın şekilde kullanılıyor. (IV) Genel
olarak polimerler çok sayıdaki küçük molekül parçacı
ğının (monomerler) birbirine bağlanmasıyla oluşan çok
uzun moleküllerdir ve ana iskeletlerini karbon atomları
meydana getirir. (V) Plastik üretimi içinse çoğunlukla
ham petrolden, doğal gazdan ve selüloz gibi organik
maddelerden yararlanılır.
7.
Bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgili aşağıda-
kilerden hangisi yanlıştır?
A) I. cümlede plastiğin kullanım alanının genişliğinden
söz edilmiştir.
B) cümlede kauçuğun yerini plastiğin aldığı söylen-
miştir.
C) III. cümlede polimerin plastik kavramıyla eş değer ol-
duğu dile getirilmiştir.
D) IV. cümlede polimerlerin ana yapısındaki unsurdan
söz edilmiştir.
E) V. cümlede plastik üretiminde kullanılan ham madde-
lerden bahsedilmiştir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
zorunda kalsa da mizi sabit tutma üldü. k ortam sıcaklı- gerler ve beyin di. atta kalmasını leri hapseden (1) Su şişesinden diş fırçasına, alışveriş poşetinden sak lama kabına, kulaklıktan cep telefonuna, televizyondan bilgisayara, giysilerden arabalara plastikler her yerde. (II) Plastiğin icadından önce şekil verilebilecek sert mal- (III) Günümüzde ise yapay olarak üretilen bir polimer zeme olarak çoğunlukla doğal kauçuk kullanılıyordu. türü olan plastik yaygın şekilde kullanılıyor. (IV) Genel olarak polimerler çok sayıdaki küçük molekül parçacı ğının (monomerler) birbirine bağlanmasıyla oluşan çok uzun moleküllerdir ve ana iskeletlerini karbon atomları meydana getirir. (V) Plastik üretimi içinse çoğunlukla ham petrolden, doğal gazdan ve selüloz gibi organik maddelerden yararlanılır. 7. Bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgili aşağıda- kilerden hangisi yanlıştır? A) I. cümlede plastiğin kullanım alanının genişliğinden söz edilmiştir. B) cümlede kauçuğun yerini plastiğin aldığı söylen- miştir. C) III. cümlede polimerin plastik kavramıyla eş değer ol- duğu dile getirilmiştir. D) IV. cümlede polimerlerin ana yapısındaki unsurdan söz edilmiştir. E) V. cümlede plastik üretiminde kullanılan ham madde- lerden bahsedilmiştir.
C
TYT/Türkçe
21. Ruby çikolata; bitter, sütlü ve beyaz çikolata olarak
ayırdığımız üç temel gruba yepyeni bir üye olarak ek
lendi. Bu tür, bilim insanlarının yaklaşık 13 yıllık bir
çalışması sonucu ortaya çıkmış. Pembe renkli olu
şuyla dikkat çeken bu yeni çikolata türü rengini öyle
çilekten, karpuzdan falan da almıyor üstelik. Ruby
çikolatası olarak anılan bu yeni tür çikolatanın rengi
adını aldığı "Ruby" adlı kakao çekirdeğinden geliyor.
Bu özel kakao çekirdeğinin içindeki pigmentler, çiko-
latanın doğrudan pembe olmasını sağlıyor. Geçtiği-
miz yıl dünyaya tanıtılan çikolata, sadece dünyadaki
büyük çikolata üreticilerinde bulunuyordu ama yoğun
duygusal bir haz verdiği söylenen Ruby çikolata artık
Türkiye'de!
Bu parçadan Ruby çikolata ile ilgili olarak aşağı-
dakilerden hangisine ulaşılabilir?
A) Pembe rengini içerdiği meyvelerden aldığına
B) Diğer çikolata türlerinden daha pahalı olduğuna
C) Ülkemizde diğer ülkelerden sonra satışa sunuldu-
guna
D) Uzun yıllardır ülkemizde yapılan çalışmalar sonu-
cunda üretildiğine THE
E) Dünyadaki çikolata üreticilerinin artık sadece bu tür
çikolata ürettiğine
UUU
UUUUU
GE
UUUUUU
UUUUUU
UUUUUL
UUUU
C
C
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
C TYT/Türkçe 21. Ruby çikolata; bitter, sütlü ve beyaz çikolata olarak ayırdığımız üç temel gruba yepyeni bir üye olarak ek lendi. Bu tür, bilim insanlarının yaklaşık 13 yıllık bir çalışması sonucu ortaya çıkmış. Pembe renkli olu şuyla dikkat çeken bu yeni çikolata türü rengini öyle çilekten, karpuzdan falan da almıyor üstelik. Ruby çikolatası olarak anılan bu yeni tür çikolatanın rengi adını aldığı "Ruby" adlı kakao çekirdeğinden geliyor. Bu özel kakao çekirdeğinin içindeki pigmentler, çiko- latanın doğrudan pembe olmasını sağlıyor. Geçtiği- miz yıl dünyaya tanıtılan çikolata, sadece dünyadaki büyük çikolata üreticilerinde bulunuyordu ama yoğun duygusal bir haz verdiği söylenen Ruby çikolata artık Türkiye'de! Bu parçadan Ruby çikolata ile ilgili olarak aşağı- dakilerden hangisine ulaşılabilir? A) Pembe rengini içerdiği meyvelerden aldığına B) Diğer çikolata türlerinden daha pahalı olduğuna C) Ülkemizde diğer ülkelerden sonra satışa sunuldu- guna D) Uzun yıllardır ülkemizde yapılan çalışmalar sonu- cunda üretildiğine THE E) Dünyadaki çikolata üreticilerinin artık sadece bu tür çikolata ürettiğine UUU UUUUU GE UUUUUU UUUUUU UUUUUL UUUU C C