Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

A A A 22. Aşağıdaki parçalardan hangisi "Gülmek, duygusal ve zihinsel sağlık için faydalı mıdır?" sorusuna cevap ver- mektedir? AL Gülmek, keyfinizi yerine getirmenin ve stresi azalt- manın en etkili yollarından biridir. Stresi önemli ölçüde azaltan kahkahaların, yaşam süresini uzat- maya etkisi de görülebilir. B) Eğer kafanız çok doluysa sizi bol bol güldürecek bir film ya da dizi izleyebilir, bir şeyler okuyabilirsiniz. Kahkaha attıkça kafanız boşalacak, daha kolay ve istekli şekilde çalışacaksınız. C) Gülmek; en etkili, en doğal fiziksel ve zihinsel de- tokstur. Kahkahanın karın kaslarına yaptığı basınç, vücudun hücre içi fazlalık ve toksinleri atmasına yar- dımcı olan lenf kanallarındaki dolasımı hızlandırır. D) Gülmenin ruh ve akıl sağlığınıza katkıları saymakla bitmez. Gülmek üzerine yapılan pek çok araştır- mada; daha çok gülen kişilerin, daha güvenli, daha pozitif, kendinden emin ve değişen koşullara daha kolay adapte oldukları görülmüş. E) Gülmenin hipertansiyon sorunu yaşayan insanlar için çok yararlı olduğu kanıtlanmıştır. Kan basıncını nor- male düşürmeye yardımcı olur. Aynı zamanda derin nefes almamızı sağlar ve kan dolaşımını artırır. 3. Ben her işin insanın yapısına uygun olması düşüncesin- deyim. Bununla beraber bazı meslekler için birtakım il-

ri e 7 J , endemik- yolu Gelişmekte olan ülkelerde ve üçüncü dünya ülkelerin- de elektrik erişimi olmayan 1,3 milyar insan, ışık ge- reksinimlerini gaz lambalarıyla sağlıyor. Bu lambalar lambası dumanını solumak günde 4 paket sigara iç- her yıl 1,5 milyon insanın ölümüne neden oluyor. Gaz meye eş değer etki yapıyor ve çoğunlukla da milyon- hastalıklarının ve kanserin gelişmesini tetikliyor. Yok- larca kişide astım, bronşit, zatürre gibi solunum sul aileler gelirlerinin yarısını aydınlatma için kullan- dıkları gaz yağı için harcıyor. Diğer yandan gaz yağı atmosfere çok zararlı karbon yayıyor. Gelişmekte olan topluluklara temiz ve etkin enerji sağlamak, üretkenlik açısından da en önemli sorun olarak karşımıza çıkı- 10 31 ve 32. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. yor. 31. Bu parçadan gaz lambalarıyla ilgili olarak aşağıda- kilerden hangisine ulaşılamaz? A) İnsan sağlığı için riskler oluşturduğuna (B) Aydınlatma ihtiyacını yeterince karşılamadığına C) Bazı ülkelerde yaygın bir kullanımı olduğuna D) Çevre sorunlarına yol açtığına E) Aile bütçesine maddi yük getirdiğine 32. Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Açıklamalara başvurulmuştur. B) Sayısal verilerden yararlanılmıştır. C Karşılaştırmaya başvurulmuştur. D) Tanımlamadan yararlanılmıştır. E) Kuralli cümlelere yer verilmiştir.

8. Sarıyer'deki Emirgân Korusu, Istanbul'daki en geniş ağaç çeşitliliğine sahip. Ama bence en güzel özelliği şu: Ilkbahara lale festivali ile başlayıp her mevsim kıyafet değiştirir gibi bambaşka çiçeklere bürünüyor. İçeri adım atar atmaz göletlerin ferahlığı, şelalelerin sesleri ve kuşların şarkıları ile doğanın binbir rengini yansıtan, şehir içinde bir "gizli bahçe" ile karşılaşacaksınız. 43 bin hektar büyüklüğündeki geniş koruda sayısız çiçeğin yanı sıra asırlık erguvan, meşe, çınar gibi birçok ağaç türü var. Korunun hikâyesi şöyle: XVII. yüzyılda Revan seferine çıkan IV. Murat, Revan Kalesi'ni fethettikten sonra kale kumandanı Emir Mirgünoğlu'nu affederek Emirgân'da oturmasına müsaade etmiş. Emirgân adı işte buradan geliyor. Koruyu XIX. yüzyıl ortasında Hidiv İsmail Paşa kullanmış, 1943 yılında ise belediye tamamen halka açmış. Emirgân Korusu mekânlar ve etkinlikler yönünden de oldukça zengin. Koruluk içerisinde biyolojik gölet, şelaleli havuz, mesire alanları, çocuk oyun parkları, seyir terasları, Meydan İstanbul, mescit, lale müzesi bölümleri, kafe ve restoranlar ile adlarını renklerinden alan Sarı, Pembe ve Beyaz Köşk olmak üzere tarihî üç köşk bulunuyor. 9. Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi kesin olarak çıkarılabilir? A) Emirgân, XVII. yüzyılda IV. Murat tarafından kurulmuştur. B) İstanbul'daki en geniş ağaç çeşitliliğine sahip olan Emirgân Korusu, Emir Mirgünoğlu'na aittir. tonguç kampüs C) XIX. yüzyıl ortasında Hidiv İsmail Paşa'nın kullandığı Emirgân Korusu, Revan Kalesi'nin gelirleriyle düzenlenmiştir. 1. Edebiyat dilin geli D) 43 bin hektar büyüklüğündeki Emirgân Korusu'nda biyolojik gölet, şelaleli havuz, mesire alanları, çocuk oyun parkları vardır. sonucunu II. Bu asirda, b gerçek bir III. Çoğunluğu T halk edebiyat edebiyat dir doğaldır. E) 1943'te halka açılan Emirgan Korusu'nda Hidiv Ismail Paşa'nın yaptırdığı tarihî üç köşk bulunmaktadır. IV. XIII. asir, Ana bakımından, b V. Bunun baglica nüfusunun gün çoğunluğunun Yukarıda numarala bütün oluşturacak b hangisi baştan ikin A) I B) II 10. (1) Fethi Pas mekânlar a (II) 134 bir çocuk oyu sahası ve serpiştiril küçük as manzara bulunar Tesisler tarafinc alan öz İstanb ideal. Bu pa hanc hafif geti

Çoğu kişinin gözü kapalı bağlandığı değerlere, göreneklere, kutsal diye dokunulmaz sayılan inanmalara, yürürlükten kaldırılmayacakmış gibi görünen değerlere kuşkuyla yaklaşmayanın bir alıp vereceği yoktur aydınlıkla. Kutsallığı koruyu- cu bir maske gibi taşıyan yanılmalara, gerçekliği gün geçtikçe artsa da sıradanlığı sırıtan değer- lendirmelere "hayır" diyebilen kişidir aydın. Kuş- ku, aydını uyanık tutar; uyanık olmayan, aydın olamaz. Bu parçaya göre, aşağıdakilerden hangisi "aydın" olmanın koşullarından biri değildir? A) Akılcı, gerçekçi olmak B) Olaylara kuşkucu yaklaşmak C) Batıl inançlı olmamak D) Yanlışa karşı çıkabilmek EÇalışkan bir kişiliğe sahip olmak

TYT TÜRKÇE TESTİ 34 ve 35. soruları parçaya göre cevaplayınız. Astronotların uzayda çektikleri fotoğraflar o kadar mu- azzamdır ki bu fotoğraflara bakanlar, dünyaca ünlü bir ressamın ustalık eseri olan tabloya bakıyormuş hissine kapılırlar. Bu fotoğraflar, türlü araştırmalarda bilgi elde edebilmek için istenen ayrıntıları ön plana çıkaracak şe- kilde, belli bir açıyla ve biraz da çekim hilesiyle çekilen fotoğrafların aksine, tamamen gerçek renklerde ve ast- ronotların baktıklanı açıdan çekilmiştir. Hani derler ya "Ürünlerimizde hiçbir katkı maddesi yoktur." diye işte bu astronotların çekimlerinde hiçbir katkı maddesi yoktur, tamamen orijinal, tamamen gerçekçidir. Hem o kadar doğaldır ki çekilen fotoğraflarda yön kavramı anlamını yi- tirir, bu fotoğraflar çekilirken bir atlas haritasından alıştı- ğımız gibi ne doğu sağımızda ne de bati solumuzda kalır. Astronotlar bu detayın kaygısını bile duymamıştır. İşte bu fotoğrafların etkileyici olmasının altında yatan nedenler- dir bunlar. 34. Aşağıdakilerden hangisi, astronotların çektiği fotoğ- rafların normal fotoğraflardan daha etkileyici olması- nın nedenlerinden biri değildir? A Tamamen özgün nitelikler barındırması B) Belli bir estetik değer taşımaları CY Daha gerçekçi olmaları DAçılı olarak çekilmeleri E Klasik yön kavramının etkisinde olması 36. Türk likle Dör Ara arin ni, iki c yap ma çey çık bir sa Bu bir AL 37. B C C

TYT TÜRKÇE TESTİ 31, 32 ve 33. soruları parçaya göre cevaplayınız. Türk edebiyatının en üretken roman yazarlarından biri olan Kemal Tahir, 1967'de onuncu romani Devlet Ana'yı yayımladı. Bu romanda, ortaya attığı kimi savlar, ede- biyat tarihimizde emsali görülmemiş bir tartışmaya ne- den olmuştur. Devlet Ana, kimi eleştirmenlerce kurgusu, üslubu ve konusu bakımından edebiyatımıza herhangi bir yenilik getirmeyen, sıradan hatta kötü bir eser iken kimi eleştirmenlerce de daha önce yazılmış romanlan alaşağı etmiş, muhteşem bir romandi. Kemal Tahir, bu romanında Selçuklu'nun yıkılmasıyla ortaya çıkan kar- maşık ortamda küçük bir Türk beyliği olan Osmanlı'nın, Anadolu'nun parçalanmaması için verdiği mücadeleyi tanhi olay ve şahsiyetler eşliğinde anlatmıştır. Osmanlı Devleti'nin kuruluşunu macera romanlarını çağrıştıran bir üslupla kaleme aldığı bu eserde "soylu devlet" kavrami- ni ortaya atmıştır. Fakat kitapta o yıllara ait bahsi geçen hadiseler ve şahsiyetlerin var olduğundan çok farklı bir şekilde aktarıldığı düşüncesiyle Kemal Tahir'e ve ese- rine çok fazla eleştiri yapılmıştır. O ise bu eleştirilere kulak tikamıştır. Sosyal, dini ve etnik ayrılıklara rağmen Osmanlı'nın bütünleyici rolünün ve Osmanlı'nın önemli tarihi kişilerinin hakkıyla anlatılmadığı iddiasını ortaya at- mıştır. Anlatılan gerçekle tarihi gerçeklerin uymadığı ko- nusunu gündeme getirmiştir. Kemal Tahir, "Ben, Devlet Ana'yı, Türk toplumuna onur duyacaklan bir tarihimizin olduğunu, bu tarihe saygı duyulmaya layık olan insanlara sahip olduğumuzu, sağlam bir geleceğin ise geçmişi bil- mekten geçtiğini göstermek adına yayımladım. Anadolu insanının taşıdığı potansiyele duyduğum sonsuz saygıyı herkesin anlayabileceği sadelikte dile getirdim." demiş- 31. DEI Bu parçaya göre, Kemal Tahir'in Devlet Ana'yı yaz masında aşağıdakilerden hangisini amaçladığı söy lenemez? A) Türk toplumuna onur duyacakları bir geçmişlerinin olduğunu göstermeyi B) Türk toplumunun, tarihine saygı duymasını CTürk toplumu için geleceğin, en az geçmiş kadar önemli olduğunu D) Türk toplumunda, geçmişine saygı duyulmaya layık insanların hålà var olduğunu E) Türk toplumuna geçmişin bilinmesinin güçlü bir ge- lecek oluşturduğunu 32. Bu parçaya göre, Kemal Tahir'e ve eserine yönelik olumsuz eleştirilerin özünü aşağıdakilerden hangisi oluşturmaktadır? A) O dönemde yaşanan olayları ve sözü edilen kişileri olduğundan farklı göstermesi B) Yazarın, o dönemde yaşanan olay ve kişileri görmüş gibi anlatması C) Olaylara konu olan Selçuklular'ın yıkılışının altında yatan olumsuz durumları net ifade edememesi D) Olayların yaşandığı dönemi ve mekânı çok iyi bilme- mesi E) Yazarın, yaşanan olayları, olaylara konu olan kişileri hakkıyla anlatamaması

TYT TÜRKÇE TESTI (1) Zaman akışı içinde korku, polisiye, bilim kurgu ve ye- raltı edebiyatının da altyapısını oluşturan gotik edebiyat metinlerinde olayın geçtiği mekanlar ve bu mekânlar içinde oluşan atmosfer, metin içi korku duygusunu üre- tir. (II) Sanatta korku, heyecan, merak gibi duyguların okuyuculan ruhen arındırdığı yönündeki görüş ilk kez Aristoteles'in Poetika'sında yer alır. (III) Issız dağ baş- larındaki şatolar, geceleyin ay ışığında eriyen gölgeler, belirip kaybolan hayaletler, karanlık ve kasvetli mağa- ralar, yer altı labirentleri, ürperten dehlizler, mahzenler, mezarlıklar, iskeletler, sapa yollar, karanlık ormanlar, fırtı- nalı geceler, lanetli evler, eski ahşap yapılar, içinde binbir gizem saklayan kilitli odalar, tozlu tavan araları, aile sır- ları gibi unsurlar gotik edebiyat eserlerinin başlıca ortak kalıplarını oluşturur. (IV) Gotik metinlerdeki kahramanlar, kötü yaratıkları etkisiz kılmak için haç gibi bazı dini sim- geleri kullanırlar. (V) Bu metinlerde duvardaki portreler canlanıp dile gelir; portredeki kişi, metin kahramanına çok uzun yıllar saklanan bazı aile sırlarını fısıldar. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi dü- şüncenin akışını bozmaktadır? A) I B) II C) III 23. E) V 25. Bel He ile hå E 2

28. Günümüz insanının; bu köylü-şehirli, eğitimli-eğitimsiz, genç-ihtiyar olabilir, cümle kurgusuna bakıldığında ifade eksikliğine, anlatım bozukluğuna sıkça rastlanmaktadır. Bilinçli bir dil işçisi, bu tarz hatalar yapanlara, konuşma- da ve yazmada yaptıkları bu hataları söylediğinde on- lanın savunmaları genellikle "Ama günlük hayatta bunu hep böyle kullanmıyor muyuz?, Bunun neresi yanlış ki?" şeklinde oluyor. Yani bu tarz hatalar, ne yazık ki galatı- meşhur (yaygınlaştığı için yanlışlığına önem verilmeden kullanılagelen söz, deyim, terim, yaygın yanlış) görülür oldu. Ne var ki onların dediği gibi söz konusu ifadelerin günlük hayatta öyle söylenmesi, her ne kadar galatimeş- hur görülse de var olan yanlışlığı gidermez ve o yanlışın düzeltilmesi lüzumunu ortadan kaldırmaz. Bu parçada yazarın asıl yakındığı durum aşağıdaki- lerden hangisidir? A) Dilde yapılan anlatım hatalarının normal bir durum- muş gibi karşılanması B) Yazı dili ile konuşma dilinin birbirinden ayrılmaması C) Halk arasında dil eğitiminin yetersiz oluşu D) İnsanların konuşurken dile gereken önemi vermeyişi E) Konuşma dilinde uygun kelime kullanılmaması (2022-2023) D 30. A 7

8. Aşağıdaki parçalardan hangisi "İnsanın hayatını, ger- çekleştirebileceği ülküleri biçimlendirir." sözünün iletisi- ne örnek olabilir? Çocukken "Abi, bak bunu yaz bir kenara; ben, ile- ride iyi bir doktor olacağım. Bu yolda her şeyi ya- pacağım." diyordu. Şimdi ülkenin en tanınmış beyin cerrahlarından biri oldu kardeşim. B) Mesai arkadaşımız Ferit Efendi'nin uykusuz olduğu çok belliydi; ben, yan odada evrak kontrolü yapaca- ğım, diyerek diğer odaya geçip bize belli etmeden uyumaya çalışması ve sonrasında horlamasıyla he- pimiz ona çok güldük. C) Sultan Hanım, Çukurova Üniversitesinden mezun olduktan sonra Adana Orman Bölge Müdürlüğünde göreve başlamış. Yaklaşık yirmi yıldır emek verdiği bu kurumun şimdi en tepesinde görev yapıyor. D) İnsanın beklentilerinin, elde ettiği başarılarla sınırlı olduğunu bilmelisin yani ortada başarı falan yoksa beklentilerin de nafile olacağını bil demek istiyorum. Dahası, bunun her zaman ve ortamda böyle olaca- ğını da sakın aklından çıkarma! E) İnsanoğlu, anlaşılmayacak kadar karmaşık ve tuhaf bir varlıktır. Neden derseniz çünkü o, hayallerinin çoğunun gerçekleşme olasılığının çok zayıf oldu- ğunu bildiği hâlde yine de hayal kurmaktan her ne olursa olsun vazgeçmez.

7. A Yazar adayı iseniz elinizde malzeme olarak elmas ya da zümrüt vardır; gerçek bir yazar iseniz bunları bir kolyeye, küpeye çevirirsiniz. Bu sözlere dayanarak "gerçek yazarlık" ile ilgili aşağı- daki kavramlardan hangisi vurgulanmak istenmiştir? A) Çok çalışkan olmak B) Bilgili olmak C) Kararlı olmak D) Bilinçli olmak DENEME - 2 Yetenekli olmak

TYT TÜRKÇE TES 1. Bu testte 40 soru vardır. 2. Cevaplanınızı, cevap kâğıdının Türkçe Testi (TYT) için ayrılan kıs Bazı roman yazarlanı, zaman zaman temaların izinde günlerini, saatlerini geçirirken çeşitli türlere de ---- ken- dilerini alamazlar. Diğer bir ifadeyle bazı edebî türlerin kapısını çalarlar. Örneğin mektuplar ya da günlükler, on- lanın bir tür kendileriyle konuşmaları, yapıtlarının hazırlığı anlamına da gelir. Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi sırasıyla getirilmelidir? peşine düştükleri - başvurmaktan B) ihmal ettikleri - yaklaşmaktan C) yazmaktan çekindikleri - değinmekten D) ilgi duydukları - mesafeli durmaktan E) düşündükleri - ilham olmaktan 3.

faal olmok: Çalışkon, çalışan 1) işleyen 2) etkin 24. İncilay'ın kardeşi yanlış yoldaydı. Onu ablasından habersiz çevirdiği dolaplardan dolayı uyarmıştı Arif. Tek tartışmaları buydu. İncilay, onu terasın camından tesadüfen görmüştü, kardeşinin üze- rine yürüdüğü o akşam. Lütfen, diye yalvarmıştı ona. Nasihat etmişti. Dinlemedi ki onu. Evet, ha- yat doluydu, neşeliydi. Babasının ölümü onu sars- mamıştı. Son model arabasına binip ortadan kay- bolmuştu. Bu parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden han- gisi söylenemez? A) Ill kişi ağzından kaleme alınmıştır. V B) Olaylar, geçmiş zaman anlatımıyla verilmiştir. C) Bir hikâyeden alınmış olabilir. D) Habt bakış açısı kullanılmıştır. E) Kahramanın geleceğe dair planlarına yer veril- miştir.

KÇE TESTI diğimiz veya kolumuzu, ba- anda tuttuğumuz zaman vü- wuşup karıncalanır. Bunun zerine uygulanan basın- arda bulunan sinirler ara- ştirmesidir. Karıncalan- sar görmeden daha uy- bizi uyanır. Diğer yan- i de olabilir. Beyin ve diğinda da karıncalan- mlarda süreklilik kaza- ağlı olarak başka be- ilgili aşağıdakile- erin çeşitliliğine şaret edebildiğine ebileceğine wi üstlendiğine l açabileceğine an bir şekilde -ümüzde tele- la daha hız- mesele hak- se söylenti- r söylentiyi açısı kul- entiyi orta- li yolu ise ci biçim- ilerden diğine ģina ndu- Sil- Y A 1 N L A R 1 35. 36. soruları aşağıdaki parçaya gore cevaplayin MIT bursuna başvurduğunda çevresindeki herkes, nota Federico Ardila, matematikte başarılı olanlara verilen O, kendisini "İnsanlar sana sınav yapabilir ve seni değer. n düşük olduğu için kabul alamayacağını düşünüyordu. engel olmamalıdır." diyerek motive etmiş ve bursu kazan- lendirebilir ancak bunlar, senin özgürce yapabileceklerine mıştı. Artık dünyanın iyi matematikçileriyle birlikteydi ve bir yandan da ilgi duyduğu müziğe ve dansa devam edi yordu. Hatta San Francisco'nun önemli eğlence mekan. lanında DJ olarak çalışıyordu. Uzun süren çalışmaları so- nucunda dünyada ses getireceğine inandığı birçok teo- rem, ispat ve sanılar buldu. Ancak sonrasında notları ve bilgisayarı çantasıyla birlikte çalındı. O gün kendi kendine şöyle dedi: "Hırsız çantami, notlarımı almış olabilir ama zihnimde dans eden matematiği asla çalamaz." Çalışma- larına ve müziğe devam etti, beş yıl sonra çantasının ça- lindiği günlerdekinden çok daha ileri bir seviyeye ulaştı. Eylül 2017'de çalışmasını dünyanın en önemli matematik konferanslarından birinde sundu ve artık matematikçiler arasında parmakla gösterilen biri haline geldi. 35. Bu parçadan hareketle Federico Ardila'yla ilgili aşağıdakilerin hangisine ulaşılabilir? A) Matematik dersinde gösterdiği başarı sayesinde, çeşitli alanlarda ün yapmış kişilerle bir araya ge- lebileceği bir burs kazanmıştır. B) MIT öncesinde çevresinde yer alan insanlar, po- tansiyelini daha iyi kullanabilmesi için onu yönlen- dirmeye çalışmıştır. C) Yaşadığı olumsuz bir olay sonrasında çalışmak- tan vazgeçmemesi matematik alanında tanınma- sını sağlamıştır. D) Okuldaki matematik derslerinin öğretim yollarını beğenmediği için derslerde potansiyelinin altında bir performans sergilemiştir. E) Matematik alanında yaptığı çalışmalar, başarı- li olmasını istemeyen kişiler tarafından eleştiril- miştir. 36. Bu aşa dir A) B C

1. Ragidina işaretleyiniz. Bu dünyadaki tek ortak dil olan müzik, her insanı farklı bir bi- çimde etkilemekle birlikte haya- tin önemli bir parçasıdır. Bir an- nenin söylediği ninni, doğadaki kuşun sesi, dalgaların kıyıya vuruşu, rüzgârın uğultusu, gök gürültüsü... Doğadaki bütün sesler ve insanların bu seslerden etkilenerek yarat- tıkları tüm melodiler yaşamımızın bir parçası hâline gelmiş, her insanın bu sesleri duyduğunda yaşa- dıklarından da etkileşimler alıp değişik duygular hissetmesini sağlamıştır. Örneğin kimimiz için bir kuşun sesi çok rahatlatıcı gelirken bu sesi duyduğu anda kötü bir olay yaşamış olan bir insan için kötü anıları hatırlatan tetikleyici bir faktör olmuştur. Bu metnin ana düşüncesi aşağıdakilerden han- gisidir? A) Insan, ruhunun gıdası olan müziksiz yaşaya- maz. B) Duyduğumuz seslerin her birimizdeki çağrı- şımları farklı farklıdır. C) Tabiattaki tüm titreşimler hayatımızın bir par- çasını oluşturur. D) Tüm sesler, boşlukta toplanıp hayatımıza an- lam kazandırır.

1. na işaretleyiniz. Bu dünyadaki tek ortak dil olan müzik, her insanı farklı bir bi- çimde etkilemekle birlikte haya- tin önemli bir parçasıdır. Bir an- nenin söylediği ninni, doğadaki kuşun sesi, dalgaların kıyıya vuruşu, rüzgârın uğultusu, gök gürültüsü... Doğadaki bütün sesler ve insanların bu seslerden etkilenerek yarat- tıkları tüm melodiler yaşamımızın bir parçası hâline gelmiş, her insanın bu sesleri duyduğunda yaşa- dıklarından da etkileşimler alıp değişik duygular hissetmesini sağlamıştır. Örneğin kimimiz için bir kuşun sesi çok rahatlatıcı gelirken bu sesi duyduğu anda kötü bir olay yaşamış olan bir insan için kötü anıları hatırlatan tetikleyici bir faktör olmuştur. Bu metnin ana düşüncesi aşağıdakilerden han- gisidir? A) Insan, ruhunun gıdası olan müziksiz yaşaya- maz. B) Duyduğumuz seslerin her birimizdeki çağrı- şımları farklı farklıdır. C) Tabiattaki tüm titreşimler hayatımızın bir par- çasını oluşturur. D) Tüm sesler, boşlukta toplanıp hayatımıza an- lam kazandırır.

ular ev- attiği ÇI- ve da ik- ta p- $ e mi 7 Sorular ragraf www.pelikankitabevi.com.tr 3.-4. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. TEST 10 Uyuduğumuzda rüya olarak nitelendirdiğimiz kimi oluşum- lanı gerçek hayatta gerçekleştirdiğimizde bunun hayalleri- mizi gerçekleştirmek olarak adlandırıldığını biliyoruz. Uyku evresinde görülenler bilincimizin açık olduğu bir anda dü şünülürse bu evre hayallerin kurulduğu evredir. Bu evrede kimi gereklilikler vardır ki bunu gerçekleştiren insan artık hayal kurmanın da ötesine geçmiştir. Bu gerekliliklerden biri hayallerin arka planını gerçekliklerle donatmaktır. Bunu başarabildiğimiz an hayallerimizin gerçekleşeceğine olan inancımız da beraberinde artacaktır. Kişi, eğer uyku hâlin- de gördüklerinin aynısıyla günlük hayatta karşılaşır ve ya- şantılarını anlamlandıramazsa işte o an itibarıyla gerçek ve hayalin ilişkisi başlamış demektir. Bu öyle karmaşık bir iliş- kidir ki zaman zaman hayal zaman zaman da gerçek baskın çıkar. Bu parçada uyku ve rüya ile ilgili aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? AXRüyalarda gördüklerimizin düş olarak kabul edile- bildiğine B) Gerçek ile kurulan hayal arasındaki bağlantının bir koşula bağlı olduğuna C) Uyku süreci ile etkin bir zihnin eylemlerinin farklı görülebileceğine D) Rüya kabul edilen şeylerin duruma göre adlandırı- labileceğine E) Gerçek temelli bir düş kurumunun düşlerin ilerisin- de bir oluşum olduğuna