Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

a
sorulan aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız
16-17. yüzyıllara kadar resimli el yazmalarında görülen kent
tasvirleri 18. yüzyılın son çeyreğiyle birlikte duvar resimlerinde
görülmeye başlar. 18. yüzyılın ikinci yarısından itibaren
Osmanlı resim sanatında duvar resimleri olarak isimlendirilen
yeni bir tarz ortaya çıkar. Geçmiş yüzyıllarda çini panolar veya
kuru sıva üzerine kök boyalarla işlenmiş bitkisel ya da
geometrik desenlerle süslenen duvarlar, 18. yüzyılın ikinci
yarısından sonra belirli konuları içeren resimlerle bezenmeye
başlanmıştır. Duvar resimleri, duvar üzerine çekilmiş alçı sıva
veya kurşun karbonat içerikli, hava etkilerine dayanıklı beyaz
bir boya türü olan "üstübeç" üzerine ya da ahşap üstüne suyla
karıştırılmış boyalarla yapılmıştır. 19. yüzyılda sıva veya ahşap
malzeme üzerine yapılanlardan başka, ahşap tavanlar veya
duvar kaplama tahtaları üzerine gerilmiş deri, keten bezi gibi
malzemelere de yapılmış örnekler olduğu bilinmektedir.
24. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisine
ulaşılabilir?
A) 1800'lü yıllarda Osmanlı resim sanatında duvar
resimleri olarak isimlendirilen yeni bir tarz ortaya
çıkmıştır.
B)
19. yüzyılda çeşitli malzemelere yapılmış duvar
resimleri görülmektedir.
C) Kent tasvirleri 16.-17. yüzyıllara kadar duvar
resimlerinde görülmüştür.
D) Geometrik desenlerle süslenen duvarlar, 18. yüzyılın
ikinci yarısından sonra genelde doğa görünümleri
içeren resimlerle bezenmeye başlamıştır.
E) Duvarlar geçmiş yıllarda sadece çini panolar üzerine
yapılmıştır.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
a sorulan aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız 16-17. yüzyıllara kadar resimli el yazmalarında görülen kent tasvirleri 18. yüzyılın son çeyreğiyle birlikte duvar resimlerinde görülmeye başlar. 18. yüzyılın ikinci yarısından itibaren Osmanlı resim sanatında duvar resimleri olarak isimlendirilen yeni bir tarz ortaya çıkar. Geçmiş yüzyıllarda çini panolar veya kuru sıva üzerine kök boyalarla işlenmiş bitkisel ya da geometrik desenlerle süslenen duvarlar, 18. yüzyılın ikinci yarısından sonra belirli konuları içeren resimlerle bezenmeye başlanmıştır. Duvar resimleri, duvar üzerine çekilmiş alçı sıva veya kurşun karbonat içerikli, hava etkilerine dayanıklı beyaz bir boya türü olan "üstübeç" üzerine ya da ahşap üstüne suyla karıştırılmış boyalarla yapılmıştır. 19. yüzyılda sıva veya ahşap malzeme üzerine yapılanlardan başka, ahşap tavanlar veya duvar kaplama tahtaları üzerine gerilmiş deri, keten bezi gibi malzemelere de yapılmış örnekler olduğu bilinmektedir. 24. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisine ulaşılabilir? A) 1800'lü yıllarda Osmanlı resim sanatında duvar resimleri olarak isimlendirilen yeni bir tarz ortaya çıkmıştır. B) 19. yüzyılda çeşitli malzemelere yapılmış duvar resimleri görülmektedir. C) Kent tasvirleri 16.-17. yüzyıllara kadar duvar resimlerinde görülmüştür. D) Geometrik desenlerle süslenen duvarlar, 18. yüzyılın ikinci yarısından sonra genelde doğa görünümleri içeren resimlerle bezenmeye başlamıştır. E) Duvarlar geçmiş yıllarda sadece çini panolar üzerine yapılmıştır.
17
Paragraf
22-23. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayiniz.
Türk İstiklal Harbi bir kahramanlık destanıdır.
Cihan imparatorluğunun dağılmasını firsat bilen igal
karşı verilmiş soylu ve şanlı bir mücadeledir. Bu
cadele neticesinde düşman ittifakı bozguna uğratilmişt
Böylece küresel güçlerin emperyalist planlan suya
smüştür. (V) Milletimizin verdiği bağımsızlık ve özgürlük
nicadelesi, başka dünya toplumlarına ömek olmuştur.
plerine
mlamar?
tigi
51
12
i
nallik
1. Asil bir yönünün bulunduğuna
11. Uzun bir sürede gerçekleştiğine
Ill. Farklı cephelere yayıldığına
Bu parçadan, Türk İstiklal Harbi'yle ilgili olarak
yukarıdakilerden hangilerine ulaşılamaz?
A) Yalnız II
B) Yalnız Ill
D) I ve III
A) II
16
E) Il ve Ill
B) III
C) V
C)1 ve Il
24-25 sorte
D) I
gormeye bage
23
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde
Türk İstiklal Harbi'nin diğer uluslara emsal teşkil ettiği
belirtilmiştir?
yansından son
başlanmigte D
veya kurgun k
bir boya tür
malzeme üze
duvar kaplan
malzemelen
24. Bu pa
ulaşil
EIN
A)
8)
C
D
25
cDort 18
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
17 Paragraf 22-23. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayiniz. Türk İstiklal Harbi bir kahramanlık destanıdır. Cihan imparatorluğunun dağılmasını firsat bilen igal karşı verilmiş soylu ve şanlı bir mücadeledir. Bu cadele neticesinde düşman ittifakı bozguna uğratilmişt Böylece küresel güçlerin emperyalist planlan suya smüştür. (V) Milletimizin verdiği bağımsızlık ve özgürlük nicadelesi, başka dünya toplumlarına ömek olmuştur. plerine mlamar? tigi 51 12 i nallik 1. Asil bir yönünün bulunduğuna 11. Uzun bir sürede gerçekleştiğine Ill. Farklı cephelere yayıldığına Bu parçadan, Türk İstiklal Harbi'yle ilgili olarak yukarıdakilerden hangilerine ulaşılamaz? A) Yalnız II B) Yalnız Ill D) I ve III A) II 16 E) Il ve Ill B) III C) V C)1 ve Il 24-25 sorte D) I gormeye bage 23 Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde Türk İstiklal Harbi'nin diğer uluslara emsal teşkil ettiği belirtilmiştir? yansından son başlanmigte D veya kurgun k bir boya tür malzeme üze duvar kaplan malzemelen 24. Bu pa ulaşil EIN A) 8) C D 25 cDort 18
edilmiştir
en civa
stir
m levhalann
ak elde edilir.
platin dahi
0,4
ansitr
in
ftinilen el
varayan
zeme
madde
alıntılanıdır.
ak bilinen ve
şur.
eokimyasal
ina benzer
lardan
?
Igelerrie
16
anlayabileceği tarzda olmalıdır. Ayrıca mübalağalı
20.-21. soruları bu parçaya göre cevaplayınız.
Tasvirde başarılı olmak, gözlemlerin sağlam olmasına bad
Gözlemlerle elde edilen bilgiler, okurun gözü önünde
canlandırılabilmelidir. Tasvir yapılırken dil, sade ve herkesin
anlatımlardan kaçınılmalıdır. Okura gereksiz ve sıkıcı bilgiler
verilmemelidir. Tasvirde anlatılanlar mutlaka bir sıraya
konmalıdır. Once genel özellikler, sonra ayrıntılar ele
alınmalıdır. Öyle bir tasvir yapılmalıdır ki anlatılan yeri hiç
görmemiş bir kişi bile tasvir paragrafını okuduğunda orayı
gezmiş gibi olmalıdır.
20. Bu parçada aşağıdakilerin hangisinden söz
edilmektedir?
A) Tasvir etmenin diğer anlatım biçimleriyle ilişkisi
B) Tasvirde ustalaşmış yazarlar
paragraf
Türk İstikla
Cihan imp
plerine kars
cadele ne
MBöylece
müştür. (
mücadelesi,
C) Öyküleyici metinlerde tasvirin yeri
D) Başarılı bir tasvir için uygulanması gerekenler
E) Tasvir metinlerini okuma yöntemleri
22-23. so
22
21. Bu parçadan aşağıdaki yargıların hangisi çıkarılamaz?
A) Tasvirde yalın bir üslubun kullanılması gerektiği
B) Tasvirde anlatılanların okurun gözü önünde
canlandırılmasının icap ettiği
C) Tasvirde lüzumsuz bilgilerden uzak durulması
gerektiği
D) Tasvirde başarının gözlem gücü gerektirdiği
E) Tasvirde başarının en temel koşulunun orijinallik
olduğu
L
11.
111.
Bu pa
yuka
A) Ya
23
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
edilmiştir en civa stir m levhalann ak elde edilir. platin dahi 0,4 ansitr in ftinilen el varayan zeme madde alıntılanıdır. ak bilinen ve şur. eokimyasal ina benzer lardan ? Igelerrie 16 anlayabileceği tarzda olmalıdır. Ayrıca mübalağalı 20.-21. soruları bu parçaya göre cevaplayınız. Tasvirde başarılı olmak, gözlemlerin sağlam olmasına bad Gözlemlerle elde edilen bilgiler, okurun gözü önünde canlandırılabilmelidir. Tasvir yapılırken dil, sade ve herkesin anlatımlardan kaçınılmalıdır. Okura gereksiz ve sıkıcı bilgiler verilmemelidir. Tasvirde anlatılanlar mutlaka bir sıraya konmalıdır. Once genel özellikler, sonra ayrıntılar ele alınmalıdır. Öyle bir tasvir yapılmalıdır ki anlatılan yeri hiç görmemiş bir kişi bile tasvir paragrafını okuduğunda orayı gezmiş gibi olmalıdır. 20. Bu parçada aşağıdakilerin hangisinden söz edilmektedir? A) Tasvir etmenin diğer anlatım biçimleriyle ilişkisi B) Tasvirde ustalaşmış yazarlar paragraf Türk İstikla Cihan imp plerine kars cadele ne MBöylece müştür. ( mücadelesi, C) Öyküleyici metinlerde tasvirin yeri D) Başarılı bir tasvir için uygulanması gerekenler E) Tasvir metinlerini okuma yöntemleri 22-23. so 22 21. Bu parçadan aşağıdaki yargıların hangisi çıkarılamaz? A) Tasvirde yalın bir üslubun kullanılması gerektiği B) Tasvirde anlatılanların okurun gözü önünde canlandırılmasının icap ettiği C) Tasvirde lüzumsuz bilgilerden uzak durulması gerektiği D) Tasvirde başarının gözlem gücü gerektirdiği E) Tasvirde başarının en temel koşulunun orijinallik olduğu L 11. 111. Bu pa yuka A) Ya 23
8. Edebî metinler üzerine yazılan eleştiriler farklı amaçlarla
ve tarzlarla kaleme alınabilmektedir. (1) Bir edebî metni,
içeriğini çözümlemeden sadece metinden rastgele seçi-
len bir parçadan hareketle değerlendiren bir eleştiri tarzı,
doğal olarak yanlış sonuçlar verebilir hatta yazarın verme-
yi amaçladığı mesajın tam zıddı anlam taşıyan bir çıkarı-
ma ulaşabilir. (II) Çünkü her zaman yazar kendi düşünce-
lerine uygun tip ve karakterler kullanmayabilir. (III) Yaza-
rin, hayalî olarak tasarladığı ideal karakterler olabileceği
gibi eleştirmek için ön plana çıkardığı karakterler de ağır-
lık kazanabilir. (IV) Bu durumda doğru bir analiz yapabil-
mek için öncelikli olarak başvurulması gereken kaynak,
metnin kendisidir. (V) Metin dışı etkenler sadece tamam-
layıcı birer unsur olarak edebiyat eleştirisine katkı sağlar.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi
kendisinden önce gelen cümlenin nedenini bildirmek-
tedir?
A) I
B) II C) III
D) IV
E) V
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
8. Edebî metinler üzerine yazılan eleştiriler farklı amaçlarla ve tarzlarla kaleme alınabilmektedir. (1) Bir edebî metni, içeriğini çözümlemeden sadece metinden rastgele seçi- len bir parçadan hareketle değerlendiren bir eleştiri tarzı, doğal olarak yanlış sonuçlar verebilir hatta yazarın verme- yi amaçladığı mesajın tam zıddı anlam taşıyan bir çıkarı- ma ulaşabilir. (II) Çünkü her zaman yazar kendi düşünce- lerine uygun tip ve karakterler kullanmayabilir. (III) Yaza- rin, hayalî olarak tasarladığı ideal karakterler olabileceği gibi eleştirmek için ön plana çıkardığı karakterler de ağır- lık kazanabilir. (IV) Bu durumda doğru bir analiz yapabil- mek için öncelikli olarak başvurulması gereken kaynak, metnin kendisidir. (V) Metin dışı etkenler sadece tamam- layıcı birer unsur olarak edebiyat eleştirisine katkı sağlar. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi kendisinden önce gelen cümlenin nedenini bildirmek- tedir? A) I B) II C) III D) IV E) V
1. Bu testte 25 soru vardır.
2. Cevaplarınızı, cevap kâğıdının Türkçe (Paragraf) Testi in
1.
1. Adıyaman Kalesi: Sekizinci asırda Emevi
kumandanı Mansur bin Cavene tarafından Bizans'a
karşı savunma maksadıyla yaptırılmıştır. Şehrin tam
ortasındaki yığma bir tepenin üzerindedir.
11.
Besni Kalesi: Hititler devrinde inşa edilen kale
Besni ilçesindedir. Kaleyi, Eti Krallığını kuran Insend
yaptırmıştır.
III. Gerger Kalesi: Gerger ilçesinin güneyindeki
Oymaklı köyündedir. Berber Kalesi adıyla da tanınır.
Sarp bir kayalık üzerinde olmasından dolayı
günümüze kadar bozulmadan gelmiştir.
IV. Kâhta Kalesi: Kähta'nın 20 km kuzeyindedir. Kähta
Çayı ile çevrili sarp ve kayalık bir tepe üzerindedir.
Üzerindeki kabartma heykeller Roma ve Bizanslılara
aittir. Sultan Birinci Mahmut Han devrinde tamir
edilmiştir.
V. Keysun Kalesi: Besni ilçesinin Çakırhöyük
bucağında geniş bir ovanın ortasında kurulmuştur.
Sık sık savaşlara sahne olan kale, çok defa yıkılmış
ve tekrar yapılmıştır. Kalenin höyüğü ve su
kaynakları meşhurdur.
Yukarıda numaralanmış parçaların hangilerinde sözü
edilen kalenin kim tarafından inşa ettirildiği
belirtilmiştir?
A) I ve II
D) III ve IV
B) I ve III
E) IV ve V
C) II ve III
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
1. Bu testte 25 soru vardır. 2. Cevaplarınızı, cevap kâğıdının Türkçe (Paragraf) Testi in 1. 1. Adıyaman Kalesi: Sekizinci asırda Emevi kumandanı Mansur bin Cavene tarafından Bizans'a karşı savunma maksadıyla yaptırılmıştır. Şehrin tam ortasındaki yığma bir tepenin üzerindedir. 11. Besni Kalesi: Hititler devrinde inşa edilen kale Besni ilçesindedir. Kaleyi, Eti Krallığını kuran Insend yaptırmıştır. III. Gerger Kalesi: Gerger ilçesinin güneyindeki Oymaklı köyündedir. Berber Kalesi adıyla da tanınır. Sarp bir kayalık üzerinde olmasından dolayı günümüze kadar bozulmadan gelmiştir. IV. Kâhta Kalesi: Kähta'nın 20 km kuzeyindedir. Kähta Çayı ile çevrili sarp ve kayalık bir tepe üzerindedir. Üzerindeki kabartma heykeller Roma ve Bizanslılara aittir. Sultan Birinci Mahmut Han devrinde tamir edilmiştir. V. Keysun Kalesi: Besni ilçesinin Çakırhöyük bucağında geniş bir ovanın ortasında kurulmuştur. Sık sık savaşlara sahne olan kale, çok defa yıkılmış ve tekrar yapılmıştır. Kalenin höyüğü ve su kaynakları meşhurdur. Yukarıda numaralanmış parçaların hangilerinde sözü edilen kalenin kim tarafından inşa ettirildiği belirtilmiştir? A) I ve II D) III ve IV B) I ve III E) IV ve V C) II ve III
NE
17. Insanın en büyük açmazı, ötekilerle bir arada yaşamak
zorunda olup bir arada yaşamaya tahammül edememe-
sidir. Ötekini değil "ben"i önemseriz; ötekini "ben"in var
olma çabasına karşı bir tehdit olarak algılar, nihayetinde
"ben"in arzularının inşa ettiği ön kabullerin tutsağı hâline
geliveririz. Oysa insan olmak, tıpkı kendi varlığını kabul
ettiği gibi ötekinin varlığını da kabul etmekle ve onu alt
edilmesi gereken bir rakip olarak görmesine neden olan
bencilliğini törpülemekle başlar. Akıl, işte bu noktada in-
sanın sahip olduğu en önemli ayrıcalıktır. İnsan tüm ben-
cilliğine rağmen aklını kullanarak ötekiyle birlikte yaşama
koşullarını kendi varlığının teminatı olarak inşa eder.
Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi söylene-
mez?
Ben bilinciyle yaşayan insan, toplumsal normları ken-
dine göre şekillendirmeye çalışır.
B) Bencillik, kişinin diğer insallarla yarış hâlinde olmasına
yol açar.
C) Bencillik, kişinin diğer insanların sahip olduğu özellik-
Teri kabul etmesini engeller. X
D) Benliğin kendi çıkarlarını karşılama isteği, birlikte ya-
şama bilincini zedeler.
E) Akıl, insanın kendi çıkarlarını sürekli ön planda tutma
arzusunu zayıflatır.
(2021-KAYMAKAMLIK)
KARA KUTU YAYIN
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
NE 17. Insanın en büyük açmazı, ötekilerle bir arada yaşamak zorunda olup bir arada yaşamaya tahammül edememe- sidir. Ötekini değil "ben"i önemseriz; ötekini "ben"in var olma çabasına karşı bir tehdit olarak algılar, nihayetinde "ben"in arzularının inşa ettiği ön kabullerin tutsağı hâline geliveririz. Oysa insan olmak, tıpkı kendi varlığını kabul ettiği gibi ötekinin varlığını da kabul etmekle ve onu alt edilmesi gereken bir rakip olarak görmesine neden olan bencilliğini törpülemekle başlar. Akıl, işte bu noktada in- sanın sahip olduğu en önemli ayrıcalıktır. İnsan tüm ben- cilliğine rağmen aklını kullanarak ötekiyle birlikte yaşama koşullarını kendi varlığının teminatı olarak inşa eder. Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi söylene- mez? Ben bilinciyle yaşayan insan, toplumsal normları ken- dine göre şekillendirmeye çalışır. B) Bencillik, kişinin diğer insallarla yarış hâlinde olmasına yol açar. C) Bencillik, kişinin diğer insanların sahip olduğu özellik- Teri kabul etmesini engeller. X D) Benliğin kendi çıkarlarını karşılama isteği, birlikte ya- şama bilincini zedeler. E) Akıl, insanın kendi çıkarlarını sürekli ön planda tutma arzusunu zayıflatır. (2021-KAYMAKAMLIK) KARA KUTU YAYIN
nek ve
ya
cendini
gemi-
cizdir.
besle-
gün-
lerle
hak."
uzey
i bir
ün
an
)
Güzel sanatlar; mimarlık, resim ve heykeli içine alan bir
kavramdır. Antik Çağ'da böyle bir kategori yoktu ve tüm
sanatlar mimarlıktan taşçılığa, ressamlıktan çömlekçiliğe
aynı bağlamda değerlendirilirdi. İlk olarak Antik Çağ'ın
sonlarına doğru filozof Philostratos; şiir, müzik, resim ve
heykel sanatlarını, el işçiliği olarak nitelediği zanaat işle-
rinden ayırdı. Orta Çağ'ın başlarında unutulan bu girişim,
Rönesans'ta yeniden gündeme geldi ve el ustalığı sayılan
alanlar ile güzel sanatlar arasında bir sınır çizildi. XVIII.
yüzyıl Aydınlanma Çağı'nda benzeri bir yaklaşımla resim,
heykel ve mimarlık diğer zanaatlardan ayrı düşünüldü.
XIX. yüzyılda ise Endüstri Devrimi ile yaşanan toplumsal
değişimlerle bireysel yaratıcılık artık sanatta ölçüt hâline
geldi. Böylelikle güzel sanatlar kavramı geçerliliğini yitirdi
ve zanaat dalları da sanat olarak kabul edildi.
Bu parçada aşağıdakilerden hangisine değinilmiştir?
A) Bana
A) Sanatın doğuşuna ilişkin olarak tarih boyunca değişen
görüşlerin, sanat dallarının gruplandırılmasına da yan-
sıdığına
B) Aydınlanma Çağı ile yaşanan dönüşümün, tüm sanat
dallarının benzer özellikler göstermesine neden oldu-
ğuna
C) Güzel sanatlar teriminin, geçmişte sanat türleri ara-
2sında var olduğuna inanılan hiyerarşik bir sıralamayı
yansıttığına
(D) Endüstri Devrimi'nden sonra el ustalığı isteyen işlerin
de yaratıcılık barındırması nedeniyle sanat alanı için-
de değerlendirildiğine
E) El işçiliğinin sanatla olan ilişkisine dair tartışmaların,
sanat-zanaat ayrımında güçlük yaşanmasına yol aç-
tığına
10004
İNFORMAL YAYINLARI KARA KUTU YAYIN
IK)
C)E
D) E
EE
Mc
da
ac
D
na
B
e
S
C
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
nek ve ya cendini gemi- cizdir. besle- gün- lerle hak." uzey i bir ün an ) Güzel sanatlar; mimarlık, resim ve heykeli içine alan bir kavramdır. Antik Çağ'da böyle bir kategori yoktu ve tüm sanatlar mimarlıktan taşçılığa, ressamlıktan çömlekçiliğe aynı bağlamda değerlendirilirdi. İlk olarak Antik Çağ'ın sonlarına doğru filozof Philostratos; şiir, müzik, resim ve heykel sanatlarını, el işçiliği olarak nitelediği zanaat işle- rinden ayırdı. Orta Çağ'ın başlarında unutulan bu girişim, Rönesans'ta yeniden gündeme geldi ve el ustalığı sayılan alanlar ile güzel sanatlar arasında bir sınır çizildi. XVIII. yüzyıl Aydınlanma Çağı'nda benzeri bir yaklaşımla resim, heykel ve mimarlık diğer zanaatlardan ayrı düşünüldü. XIX. yüzyılda ise Endüstri Devrimi ile yaşanan toplumsal değişimlerle bireysel yaratıcılık artık sanatta ölçüt hâline geldi. Böylelikle güzel sanatlar kavramı geçerliliğini yitirdi ve zanaat dalları da sanat olarak kabul edildi. Bu parçada aşağıdakilerden hangisine değinilmiştir? A) Bana A) Sanatın doğuşuna ilişkin olarak tarih boyunca değişen görüşlerin, sanat dallarının gruplandırılmasına da yan- sıdığına B) Aydınlanma Çağı ile yaşanan dönüşümün, tüm sanat dallarının benzer özellikler göstermesine neden oldu- ğuna C) Güzel sanatlar teriminin, geçmişte sanat türleri ara- 2sında var olduğuna inanılan hiyerarşik bir sıralamayı yansıttığına (D) Endüstri Devrimi'nden sonra el ustalığı isteyen işlerin de yaratıcılık barındırması nedeniyle sanat alanı için- de değerlendirildiğine E) El işçiliğinin sanatla olan ilişkisine dair tartışmaların, sanat-zanaat ayrımında güçlük yaşanmasına yol aç- tığına 10004 İNFORMAL YAYINLARI KARA KUTU YAYIN IK) C)E D) E EE Mc da ac D na B e S C
Adalar, İstanbul'un güneyinde, Marmara Denizi'nin
maviliklerinde, bir grup yeşil tepecik halinde yüksel-
mektedir. İstanbullular için önemli bir kaçış noktası
olan Adalar, İstanbul sınırları içinde olsa da şehrin
hayhuyundan uzak, seçkin bir yazlık ve halka açık bir
piknik yeri olarak işlevini sürdürüyor. Bu nedenle, yaz
ve bahar aylarında çok sayıda ziyaretçi çekiyor. Fa-
kat, havalar soğuyup okullar açılınca geride bir avuç
insan kalıyor. Ancak, yerlileri hiç terk etmiyor, yaz ve
kış yaşıyor Adalar'da. Bu yüzden, kendine özgü adet-
leri, gelenekleri ve eğlence biçimleriyle canlı bir ada
kültürü oluşmuş.
65. Bu parçaya göre, Adalar'a özgü bir kültür oluşma-
sındaki asıl etken aşağıdakilerden hangisidir?
A) Büyük bir kentin sayfiye yeri olması
B) Günübirlik ziyaretçi sayısının fazla olması
C Tarihi dokunun korunmuş olması
Uzun yıllardır bir arada yaşayan yerli nüfusun
olması
E) Ziyaretçilere değişik olanaklar sağlaması
64. Bu parçaya göre, İstanbullular için Adalar'ı çekici
kılan özellik aşağıdakilerden hangisidir?
A) Deniz yoluyla ulaşılabilmesi
Günlük sıkıntılardan uzaklaşmalarına olanak
sağlaması
Sürekli oturanlar arasında İstanbul dışından da
kimselerin olması
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Adalar, İstanbul'un güneyinde, Marmara Denizi'nin maviliklerinde, bir grup yeşil tepecik halinde yüksel- mektedir. İstanbullular için önemli bir kaçış noktası olan Adalar, İstanbul sınırları içinde olsa da şehrin hayhuyundan uzak, seçkin bir yazlık ve halka açık bir piknik yeri olarak işlevini sürdürüyor. Bu nedenle, yaz ve bahar aylarında çok sayıda ziyaretçi çekiyor. Fa- kat, havalar soğuyup okullar açılınca geride bir avuç insan kalıyor. Ancak, yerlileri hiç terk etmiyor, yaz ve kış yaşıyor Adalar'da. Bu yüzden, kendine özgü adet- leri, gelenekleri ve eğlence biçimleriyle canlı bir ada kültürü oluşmuş. 65. Bu parçaya göre, Adalar'a özgü bir kültür oluşma- sındaki asıl etken aşağıdakilerden hangisidir? A) Büyük bir kentin sayfiye yeri olması B) Günübirlik ziyaretçi sayısının fazla olması C Tarihi dokunun korunmuş olması Uzun yıllardır bir arada yaşayan yerli nüfusun olması E) Ziyaretçilere değişik olanaklar sağlaması 64. Bu parçaya göre, İstanbullular için Adalar'ı çekici kılan özellik aşağıdakilerden hangisidir? A) Deniz yoluyla ulaşılabilmesi Günlük sıkıntılardan uzaklaşmalarına olanak sağlaması Sürekli oturanlar arasında İstanbul dışından da kimselerin olması
Bilge Karasu, yazı hayatına başladığı ilk dö-
nemlerden itibaren yazının farklı anlatı form-
larının kurgu ve biçimdeki rolleri üzerine kafa
yormuş, anlatı türlerini yeni şekillerde ortaya
koymanın yollarını aramıştır. İlk baskısını 1979
yılında yaptığı Göçmüş Kediler Bahçesi'nde ise
"masal"lara yer vermiştir. Bu kitaptaki masallar
onun anlatı uğraşının önemli bir parçasıdır:
"Bu yazınsal ürünlerden hiçbiri, bu masalların
'aslı' değildir, olma savını da taşıyamaz; 'asıl'
olmayınca 'aslına uygunluk' da söz konusu
olamaz. Önemli olan,
111
Bu parçanın sonuna, düşüncenin akışına
göre, aşağıdakilerden hangisi getirilmeli-
dir?
A) masalların özünü ve anlatım biçimini de-
ğiştirmemektir."
B) her yeni yazımın yeni anlamlar katabilme-
si, kendi çağının dünyasında bunları yeni-
den üretebilmesidir."
C) kahramanları, kendi eylemiyle mücadele
veren, zafere ulaşan ya da yenilginin acısı-
ni tadan kişiler olarak vermesidir.
D) onun edebiyatına, türler arası bir karşıtlık-
tan çok türlerin birleşimi olarak bakmanın
gerekliliğidir.
E) sonraki yıllarda da okunabilecek kalıcı bir
eser ortaya koyabilmektir."
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Bilge Karasu, yazı hayatına başladığı ilk dö- nemlerden itibaren yazının farklı anlatı form- larının kurgu ve biçimdeki rolleri üzerine kafa yormuş, anlatı türlerini yeni şekillerde ortaya koymanın yollarını aramıştır. İlk baskısını 1979 yılında yaptığı Göçmüş Kediler Bahçesi'nde ise "masal"lara yer vermiştir. Bu kitaptaki masallar onun anlatı uğraşının önemli bir parçasıdır: "Bu yazınsal ürünlerden hiçbiri, bu masalların 'aslı' değildir, olma savını da taşıyamaz; 'asıl' olmayınca 'aslına uygunluk' da söz konusu olamaz. Önemli olan, 111 Bu parçanın sonuna, düşüncenin akışına göre, aşağıdakilerden hangisi getirilmeli- dir? A) masalların özünü ve anlatım biçimini de- ğiştirmemektir." B) her yeni yazımın yeni anlamlar katabilme- si, kendi çağının dünyasında bunları yeni- den üretebilmesidir." C) kahramanları, kendi eylemiyle mücadele veren, zafere ulaşan ya da yenilginin acısı- ni tadan kişiler olarak vermesidir. D) onun edebiyatına, türler arası bir karşıtlık- tan çok türlerin birleşimi olarak bakmanın gerekliliğidir. E) sonraki yıllarda da okunabilecek kalıcı bir eser ortaya koyabilmektir."
B. Aldığım hiçbir ödülün, üzerimde şaşırtıcı bir etkisi olmadı.
Aşağıdaki cümlelerden hangisi bu cümlenin neden-
sonuç yönünden açıklaması olabilir?
A) Hepsi bilinçli olarak yaptığım çalışmalarımın ürünüydü.
B) Okurlara, özgün yapıtlar verilebilmesinin ne kadar zor
olduğunu iyi biliyoruz.
C) Beni anlayanların sayısı ileride değişebilir.
D) Ödüllerin çalışma gücümü kamçılayacağını düşünüyo-
rum.
E) Yaptıklarımın yeni kuşakları da etkileyeceğini sanıyo-
rum.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
B. Aldığım hiçbir ödülün, üzerimde şaşırtıcı bir etkisi olmadı. Aşağıdaki cümlelerden hangisi bu cümlenin neden- sonuç yönünden açıklaması olabilir? A) Hepsi bilinçli olarak yaptığım çalışmalarımın ürünüydü. B) Okurlara, özgün yapıtlar verilebilmesinin ne kadar zor olduğunu iyi biliyoruz. C) Beni anlayanların sayısı ileride değişebilir. D) Ödüllerin çalışma gücümü kamçılayacağını düşünüyo- rum. E) Yaptıklarımın yeni kuşakları da etkileyeceğini sanıyo- rum.
n yarg
yakın
yen
ah-
rak
7
ek-
D
22 Antrenman Testi
Algoritma, bir problemin çözümünde veya belirli bir ama-
ca ulaşmada tasarlanan yoldur. Matematikte ve bilgisayar
biliminde bir işi yapmak için tanımlanan sayılarla yapılan
her türlü hesaplamanın sistematik metoduna verilen genel
isimdir. Hesap makinelerine yerleştirilen, çeşitli işlemlere ait
programlar da birer algoritmadır.
Hâlâ kullanılmakta olan toplama, çıkarma, çarpma, bölme
sayılarını en büyük ortak bölenlerini ve en küçük ortak katla-
rını bulmak gibi bilinen bütün aritmetik işlem metotları birer
algoritmadır.
1
Bu iki parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söyle-
nebilir?
.
1
1
A) Farklı üslup kullanılsa da konu benzer nedenlerle açıklan-
mıştır.
B) Farklı görüşlerin aslında birbirini desteklediği göstermiştir.
C) iki farklı konuya ait ortak bir görüşün varlığı sezdirilmiştir.
D) Aynı konuyu pekiştirmeye yönelik örnekler sıralanmıştır.
E) Aynı olgu farklı yönleriyle ele alinip değerlendirilmiştir.
1
1
3.
1
1
I
1
.
O
ti
S
TOPI
kin
2. Zonguldak Kaymakamı Ahmet Cevdet'in Zonguldak'ın
bağlı bulunduğu Bolu Mutasarrıflığına 23 Aralık 1916 tari-
hinde gönderdiği 40 sayfalık raporda iki ayrı söylentiye yer
verildiği görülmektedir. Bunlardan ilki, 1822'de Ereğli'nin
Kestaneci köyünden gemiçi Hacı İsmail'in köy çevresin-
den topladığı siyah taşları İstanbul'a götürerek Padişah II.
bu tar uzmanlarca incelenerek
B
n
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
n yarg yakın yen ah- rak 7 ek- D 22 Antrenman Testi Algoritma, bir problemin çözümünde veya belirli bir ama- ca ulaşmada tasarlanan yoldur. Matematikte ve bilgisayar biliminde bir işi yapmak için tanımlanan sayılarla yapılan her türlü hesaplamanın sistematik metoduna verilen genel isimdir. Hesap makinelerine yerleştirilen, çeşitli işlemlere ait programlar da birer algoritmadır. Hâlâ kullanılmakta olan toplama, çıkarma, çarpma, bölme sayılarını en büyük ortak bölenlerini ve en küçük ortak katla- rını bulmak gibi bilinen bütün aritmetik işlem metotları birer algoritmadır. 1 Bu iki parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söyle- nebilir? . 1 1 A) Farklı üslup kullanılsa da konu benzer nedenlerle açıklan- mıştır. B) Farklı görüşlerin aslında birbirini desteklediği göstermiştir. C) iki farklı konuya ait ortak bir görüşün varlığı sezdirilmiştir. D) Aynı konuyu pekiştirmeye yönelik örnekler sıralanmıştır. E) Aynı olgu farklı yönleriyle ele alinip değerlendirilmiştir. 1 1 3. 1 1 I 1 . O ti S TOPI kin 2. Zonguldak Kaymakamı Ahmet Cevdet'in Zonguldak'ın bağlı bulunduğu Bolu Mutasarrıflığına 23 Aralık 1916 tari- hinde gönderdiği 40 sayfalık raporda iki ayrı söylentiye yer verildiği görülmektedir. Bunlardan ilki, 1822'de Ereğli'nin Kestaneci köyünden gemiçi Hacı İsmail'in köy çevresin- den topladığı siyah taşları İstanbul'a götürerek Padişah II. bu tar uzmanlarca incelenerek B n
16
GRAF TESTİ
esti için ayrılan kısmına işaretleyiniz.
2.
A
Felsefe tarihinde Marcus Tullius Cicero'yu hariç tutarsa
hayat ve ölüm felsefenin konusu olduğu hâlde yaşlılığ
felsefenin konusu yapılmadığını görüyoruz. Ancak bu
durum, sadece felsefe için geçerli değildir. Yaşlılığın bi
birçok alanında ele alınması nispeten yeni sayılabilecek
bir şeydir.
Aşağıdakilerden hangisi bu parçada anlatılmak
istenen düşünceyle örtüşmektedir?
A) Felsefe ve bilim arasında evreni değerlendirme
noktasında derin ayrımlar vardır.
B) Felsefe ve bilimde ihmal edilen bazı mevzular söz
konusudur.
C) Bilim felsefesi, bilim ile felsefenin kesiştiği
noktalardandır.
D) Geçmişte pek çok bilgin hem felsefe hem bilimle
uğraşmıştır.
E) Bilimin temas etmediği nice kavram, felsefenin konu
alanına girmektedir.
Par
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
16 GRAF TESTİ esti için ayrılan kısmına işaretleyiniz. 2. A Felsefe tarihinde Marcus Tullius Cicero'yu hariç tutarsa hayat ve ölüm felsefenin konusu olduğu hâlde yaşlılığ felsefenin konusu yapılmadığını görüyoruz. Ancak bu durum, sadece felsefe için geçerli değildir. Yaşlılığın bi birçok alanında ele alınması nispeten yeni sayılabilecek bir şeydir. Aşağıdakilerden hangisi bu parçada anlatılmak istenen düşünceyle örtüşmektedir? A) Felsefe ve bilim arasında evreni değerlendirme noktasında derin ayrımlar vardır. B) Felsefe ve bilimde ihmal edilen bazı mevzular söz konusudur. C) Bilim felsefesi, bilim ile felsefenin kesiştiği noktalardandır. D) Geçmişte pek çok bilgin hem felsefe hem bilimle uğraşmıştır. E) Bilimin temas etmediği nice kavram, felsefenin konu alanına girmektedir. Par
n
e
eyi
di
✓
ok
in
31. Masum bir beğenilmek güdüsüyle başlarız. Sonra sevmek
için bütün harfleri kâğıdın üstüne dökeriz. Sonra başka
hayatlar büyüler bizi. Sonra kalabalıktan kurtuluruz.
Edebiyatın büyük yalnızlığına varırız.
Sil
ir
r söz.
Bu parça ile aşağıdakilerin hangisi arasında yakınlık
kurulabilir?
A) Beğenilmeyi herkes ister, bunun için elindeki
nun yeteneklerini göstermeye koyulur. Edebiyatçı için bu
harflerin efendiliğidir. Aklına gelen her şeyi yazar. Sonra
hatasını anlar. Daha çok okuması gerektiğini ve kalemini
ustalaştırması gerektiğini fark eder. Hatta bu da yeterli
olmayacaktır. Bu yoldaki ilişkilerini düzenlemelidir.
Kendisini bir seviye yukarıya taşıyacak insanları
bulmalıdır.
B) Yazdıklarımızla elde edeceğimiz hayranlık bizi duygusal
olarak tatmin eder Cogu yazar bunun için yola çıkmıştır:
Ün ve olabilirse para kazanmak. Bunların anlamsızlığını
ancak bunlara sahip olan biri söyleyebilir. Ama herkesin
yapamayacağı bir şeyi yapmış olduğunu bilmenin hazzı
hepsinin üzerindedir.
Genç yazar adayı fark edilmek ister, insanlar adını bilsin,
kendisine hayran olsunlar ister. Bunun için sürekli yazar.
Amacına yaklaştığı oranda kendisinden uzaklaşır,
insanların yaşamlarını, duygularını, acılarını fark eder.
Artık en önemli olan şeyin kendi duyguları ve düşünceleri
olduğu fikrinde değildir. Sonra burayı da geçer, artık
insan hikâyelerinden de kurtulmuştur. Bir bilge gibi
hayatın kendisini düşünür.
D) Çoğu edebiyatçı, kendi hikâyesinin herkesten farklı
olduğunu, olağanüstü olduğunu düşünerek yazamaya
başlamıştır. Ama kısa süre sonra bütün hikâyelerin
birbirine benzediğini anlar edebiyatçı. Önemli olan onları
nasıl anlattığındır. En sıradan görünenden büyük anlatı
çıkabileceği gibi gerçekten etkileyici bir hayat hikâyesi
kâğıt üzerinde bütün parıltısını yitirebilir. Bunu anladığı
an, edebiyata başladığı andır genç yazarın.
E) Yeryüzünde anlatılmayan hiçbir konu yoktur ama yine de
her yıl yüz binlerce kitap yayımlanır. Bu nasıl mümkün
olabiliyor? Elbette kelimeleri kullanış, cümleleri kuruş
biçimindeki farklıklarla: Hulki Aktunç "Yazıyorum çünkü
bir araya gelmemiş kelimeler var." demişti. Sonsuz
kombinasyonlar ihtimal dâhilinde beklemektedir
olaştıklar denizinde. Ey genç yazar, anlatımına çalış, her
yer konuyla doludur zaten.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
n e eyi di ✓ ok in 31. Masum bir beğenilmek güdüsüyle başlarız. Sonra sevmek için bütün harfleri kâğıdın üstüne dökeriz. Sonra başka hayatlar büyüler bizi. Sonra kalabalıktan kurtuluruz. Edebiyatın büyük yalnızlığına varırız. Sil ir r söz. Bu parça ile aşağıdakilerin hangisi arasında yakınlık kurulabilir? A) Beğenilmeyi herkes ister, bunun için elindeki nun yeteneklerini göstermeye koyulur. Edebiyatçı için bu harflerin efendiliğidir. Aklına gelen her şeyi yazar. Sonra hatasını anlar. Daha çok okuması gerektiğini ve kalemini ustalaştırması gerektiğini fark eder. Hatta bu da yeterli olmayacaktır. Bu yoldaki ilişkilerini düzenlemelidir. Kendisini bir seviye yukarıya taşıyacak insanları bulmalıdır. B) Yazdıklarımızla elde edeceğimiz hayranlık bizi duygusal olarak tatmin eder Cogu yazar bunun için yola çıkmıştır: Ün ve olabilirse para kazanmak. Bunların anlamsızlığını ancak bunlara sahip olan biri söyleyebilir. Ama herkesin yapamayacağı bir şeyi yapmış olduğunu bilmenin hazzı hepsinin üzerindedir. Genç yazar adayı fark edilmek ister, insanlar adını bilsin, kendisine hayran olsunlar ister. Bunun için sürekli yazar. Amacına yaklaştığı oranda kendisinden uzaklaşır, insanların yaşamlarını, duygularını, acılarını fark eder. Artık en önemli olan şeyin kendi duyguları ve düşünceleri olduğu fikrinde değildir. Sonra burayı da geçer, artık insan hikâyelerinden de kurtulmuştur. Bir bilge gibi hayatın kendisini düşünür. D) Çoğu edebiyatçı, kendi hikâyesinin herkesten farklı olduğunu, olağanüstü olduğunu düşünerek yazamaya başlamıştır. Ama kısa süre sonra bütün hikâyelerin birbirine benzediğini anlar edebiyatçı. Önemli olan onları nasıl anlattığındır. En sıradan görünenden büyük anlatı çıkabileceği gibi gerçekten etkileyici bir hayat hikâyesi kâğıt üzerinde bütün parıltısını yitirebilir. Bunu anladığı an, edebiyata başladığı andır genç yazarın. E) Yeryüzünde anlatılmayan hiçbir konu yoktur ama yine de her yıl yüz binlerce kitap yayımlanır. Bu nasıl mümkün olabiliyor? Elbette kelimeleri kullanış, cümleleri kuruş biçimindeki farklıklarla: Hulki Aktunç "Yazıyorum çünkü bir araya gelmemiş kelimeler var." demişti. Sonsuz kombinasyonlar ihtimal dâhilinde beklemektedir olaştıklar denizinde. Ey genç yazar, anlatımına çalış, her yer konuyla doludur zaten.
ANMA
ŞESİ.
r Allan
zere bu
insanın
ndür.
erinin
n
1
ütülür.
$1,
melinde
abii ki
undan
aynı
elinde
atın
7
ve
ğlar.
-in
am
serleri
7
3
nu
yen
eler
1
m.
ODAKLANMA
9.-10. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
görüşü savunan ve Türk diline değer kazandıran Ali Şir
Türkçeyi yüksek bir sanat dili hâlinde işlemeye çalışan, bu
eserleri hem yazıldıkları devirde hem de daha
Nevai'nin
sonra bütün Türk dünyasında zevkle okunmuştur. Şiire
Farsça ile başlayan sanatçı, on beş yaşından sonra
yazdığı Türkçe şiirlerle adını duyurmuştur. Onun en ciddi
kaygısı Türkçenin, Farsça karşısında tercih edilmemesi
olmuştur. O dönemde Türklerin çoğunluğu Farsça yazar
bir hâlde iken Türkçe konuşan ancak Farsça bilmeyen
insanların yazılan eserleri anlamaları imkânsız hâle
gelmişti. İşte böyle bir dönemde Ali Şir Nevai gerek Türk
dilinin kullanım özellikleri gerekse Türkçe ile Farsçanın
birbiriyle harmanlanması açısından o kadar büyük
hizmetler yapmıştır ki bugün dahi Özbekistan'da çocuklar
okullarda kendisinin şiirlerini ezberler. Demek ki bir milletin
hafızası, öncelikle kendi diline hizmet edenlerin şiirleriyle
donanmalıymış.
AVION IN
b
170
344
8 av
3010
Como sapie
10. Bu parçadan hareketle Ali Şîr Nevaî ile ilgili olarak
aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
C) Türkçe ile Farsçanın birbiriyle kaynaşarak
kullanılmasını sağladığı
LO
D) Yaşadığı coğrafyada şiirlerinin hâlâ canlılığını
koruduğu
5
A) Türkçenin Fars dili karşısında tercih edilmemesinden
dolayı endişelendiği
E) Türkçenin Farsçadan daha üstün bir dil olduğunu
kanıtladığı
karşılaş
firma
B) Türkçeyi sanat dili olarak kabul ettirebilmek için uğraş
verdiği
11. Ente
içinc
olam
düş
mai 2
bu a
yük
sürü
Q düş
Bu
olar
da
Bu
I.
II.
III.
Dö
ya
A)
12.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
ANMA ŞESİ. r Allan zere bu insanın ndür. erinin n 1 ütülür. $1, melinde abii ki undan aynı elinde atın 7 ve ğlar. -in am serleri 7 3 nu yen eler 1 m. ODAKLANMA 9.-10. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. görüşü savunan ve Türk diline değer kazandıran Ali Şir Türkçeyi yüksek bir sanat dili hâlinde işlemeye çalışan, bu eserleri hem yazıldıkları devirde hem de daha Nevai'nin sonra bütün Türk dünyasında zevkle okunmuştur. Şiire Farsça ile başlayan sanatçı, on beş yaşından sonra yazdığı Türkçe şiirlerle adını duyurmuştur. Onun en ciddi kaygısı Türkçenin, Farsça karşısında tercih edilmemesi olmuştur. O dönemde Türklerin çoğunluğu Farsça yazar bir hâlde iken Türkçe konuşan ancak Farsça bilmeyen insanların yazılan eserleri anlamaları imkânsız hâle gelmişti. İşte böyle bir dönemde Ali Şir Nevai gerek Türk dilinin kullanım özellikleri gerekse Türkçe ile Farsçanın birbiriyle harmanlanması açısından o kadar büyük hizmetler yapmıştır ki bugün dahi Özbekistan'da çocuklar okullarda kendisinin şiirlerini ezberler. Demek ki bir milletin hafızası, öncelikle kendi diline hizmet edenlerin şiirleriyle donanmalıymış. AVION IN b 170 344 8 av 3010 Como sapie 10. Bu parçadan hareketle Ali Şîr Nevaî ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? C) Türkçe ile Farsçanın birbiriyle kaynaşarak kullanılmasını sağladığı LO D) Yaşadığı coğrafyada şiirlerinin hâlâ canlılığını koruduğu 5 A) Türkçenin Fars dili karşısında tercih edilmemesinden dolayı endişelendiği E) Türkçenin Farsçadan daha üstün bir dil olduğunu kanıtladığı karşılaş firma B) Türkçeyi sanat dili olarak kabul ettirebilmek için uğraş verdiği 11. Ente içinc olam düş mai 2 bu a yük sürü Q düş Bu olar da Bu I. II. III. Dö ya A) 12.
21. Kuşların tabiattaki hareketlerini gözlemleyerek ne kadar
akıllı olduklarını anlama çabalarında iki önemli zorluk ortaya
çıkar. Bunlardan ilki, veri toplama şartlarını kontrol altında
tutmanın zorluğudur. Buna bağlı olarak ortaya çıkabilecek
ikinci zorluk da şudur: Kuşların kendisi için gerçekten yeni
olan bir sorunla karşılaşarak yeni bir çözüm ürettiğini göste-
ren davranışlar sergilediği durumlar, çoğunlukla tesadüfler,
benzeri olmayan tek olay niteliğindedir.
Bu parçaya göre kuşlar üzerinde doğal ortamda
yürütülen bilimsel araştırmalarda;
1. ölçümleri tekrarlamanın zorluğu,
II. tahmin yapmayı etkileyen unsurlar,
III. kuşların göç zamanını belirsizliği
durumlarından hangileri üzerinde durulmamıştır?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
D) I ve II
C)Yalnız III
EI, II ve III
K
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
21. Kuşların tabiattaki hareketlerini gözlemleyerek ne kadar akıllı olduklarını anlama çabalarında iki önemli zorluk ortaya çıkar. Bunlardan ilki, veri toplama şartlarını kontrol altında tutmanın zorluğudur. Buna bağlı olarak ortaya çıkabilecek ikinci zorluk da şudur: Kuşların kendisi için gerçekten yeni olan bir sorunla karşılaşarak yeni bir çözüm ürettiğini göste- ren davranışlar sergilediği durumlar, çoğunlukla tesadüfler, benzeri olmayan tek olay niteliğindedir. Bu parçaya göre kuşlar üzerinde doğal ortamda yürütülen bilimsel araştırmalarda; 1. ölçümleri tekrarlamanın zorluğu, II. tahmin yapmayı etkileyen unsurlar, III. kuşların göç zamanını belirsizliği durumlarından hangileri üzerinde durulmamıştır? A) Yalnız I B) Yalnız II D) I ve II C)Yalnız III EI, II ve III K
nevi
omda
n
in
3
zmi"
gu
3
13
10
10101
Türkçe
35-36. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Etrafımızda gördüğümüz maddenin nelerden oluştuğu
çok eski çağlardan beri insanların kafasını kurcalamiştir.
Bir parça tahtayı ikiye böldüğümüzde elde ettiğimiz yine
aynı ama daha küçük tahta parçalandır. Maddeyi nereye
kadar bölebiliriz sorusu belki felsefe kadar eskidir. MO 5.
yüzyılda düşünür Demokritos, "bölünemez" sözcüğünün
eski Yunanca karşılığı olan "átomos" kavramını ortaya
atarak tahtayı ancak atomlarına kadar bölebileceğimizi
iddia etti. 20. yüzyıla kadar atomların bölünemez yani
temel parçacık oldukları düşünülüyordu. Ancak 20. yüzyılın
başında, atomlanın temel parçacık olmadığı, içinde proton
ve nötronların bulunduğu çekirdeklerden ve bunların
etrafindaki elektronlardan oluştuğu anlaşıldı. Hızlandinici
teknolojilerindeki gelişmelerin bir sonucu olarak proton
ve nötronlar ile yapılan deneyler bu parçacıkların da bir
iç yapısı olduğunu ortaya koydu. 20. yüzyılın ortalarında
yapılan bu deneyler, proton ve nötronların kuarklardan ve
kuarklarla etkileşerek hepsini bir arada tutan gluonlardan
meydana geldiğini öne süren kuramın (kuantum renk
dinamiği kuramı) doğmasını sağladı.
36. Bu parçaya göre kuantum renk dinamiği kuramının
doğmasını sağlayan durum aşağıdakilerden hangisidir?
A) Madde hakkındaki felsefi birikimin bilim insanlarını
düşündürmesi
B) Demokritos'un ortaya attığı "atomos" kavramının akla
uygun olması
t
Madde üzerinde yapılan deneylerin mevcut bilgiyi
artırması
D) Hızlandırıcı teknolojisinde yaşanan gelişmelerin şüphe
yaratması
E) Yapılan her yeni deneyin maddenin daha da
bölünebileceğini göstermesi
Diğer sayfaya geçiniz.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
nevi omda n in 3 zmi" gu 3 13 10 10101 Türkçe 35-36. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Etrafımızda gördüğümüz maddenin nelerden oluştuğu çok eski çağlardan beri insanların kafasını kurcalamiştir. Bir parça tahtayı ikiye böldüğümüzde elde ettiğimiz yine aynı ama daha küçük tahta parçalandır. Maddeyi nereye kadar bölebiliriz sorusu belki felsefe kadar eskidir. MO 5. yüzyılda düşünür Demokritos, "bölünemez" sözcüğünün eski Yunanca karşılığı olan "átomos" kavramını ortaya atarak tahtayı ancak atomlarına kadar bölebileceğimizi iddia etti. 20. yüzyıla kadar atomların bölünemez yani temel parçacık oldukları düşünülüyordu. Ancak 20. yüzyılın başında, atomlanın temel parçacık olmadığı, içinde proton ve nötronların bulunduğu çekirdeklerden ve bunların etrafindaki elektronlardan oluştuğu anlaşıldı. Hızlandinici teknolojilerindeki gelişmelerin bir sonucu olarak proton ve nötronlar ile yapılan deneyler bu parçacıkların da bir iç yapısı olduğunu ortaya koydu. 20. yüzyılın ortalarında yapılan bu deneyler, proton ve nötronların kuarklardan ve kuarklarla etkileşerek hepsini bir arada tutan gluonlardan meydana geldiğini öne süren kuramın (kuantum renk dinamiği kuramı) doğmasını sağladı. 36. Bu parçaya göre kuantum renk dinamiği kuramının doğmasını sağlayan durum aşağıdakilerden hangisidir? A) Madde hakkındaki felsefi birikimin bilim insanlarını düşündürmesi B) Demokritos'un ortaya attığı "atomos" kavramının akla uygun olması t Madde üzerinde yapılan deneylerin mevcut bilgiyi artırması D) Hızlandırıcı teknolojisinde yaşanan gelişmelerin şüphe yaratması E) Yapılan her yeni deneyin maddenin daha da bölünebileceğini göstermesi Diğer sayfaya geçiniz.