Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

ve
ün
up
de
=Ü-
ile
in
az
T.
m
S
n
21
BENIM HOCAM
Deneme - 11
27. İster doğa bilimleri ister kültür bilimleri olsun, tüm bilimler
gerçekliği bilmeye ve doğru bilgiye ulaşmaya çalışırlar.
Gerçeğe ve doğruluğa sadakat ve uygunluk, bilimsel
çalışmaların özünü oluşturur. Buna karşın bir sanat yapı-
tinin, gerçeğe ve doğruluğa sadakat ve uygunluk gibi bir
yükümlülüğü yoktur. Sanat yapıtı kurgusal bir zeminde
ortaya konabilir. Örneğin bir bilim kurgu kitabında dile
getirilen şeylerin, var olan gerçekliğe ve bilimsel verilere
uygun olma zorunluluğu yoktur. Yine tarihe mal olmuş
bir kişinin yaşamından esinlenen bir roman ya da sinema
filminin, gerçekliği bire bir ortaya koyma ve yansıtma
zorunluluğu söz konusu değildir. Söz konusu roman ya da
sinema filmi, söz konusu tarihsel kişiliğin gerçek öyküsüne
bazı kurgusal eklemeler yaparak, belli sanatsal ve ideolo-
jik mesajlar verebilir.
Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Bilimsel çalışmalar ve sanatsal yapıtların gerçeğe
bakışlarında farklılıkları vardır.
B) Sanat yapıtlarında kurmaca özelliklerin ön plana çık-
ması onun kurmaca yönüne zeval vermez.
C) Bilimsel çalışmaların nesnel ve kalıplayıcı anlayışları
sanat yapıtlarına yansıtılabilir.
D) Kurmaca özelliği olan sanat yapıtlarının, gerçeklikle
olan bağı oldukça azdır.
E) Bilimsel çalışmalar, sanat yapıtlarının ilerlemesini ve
gerçeğe bakışını belirler.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
ve ün up de =Ü- ile in az T. m S n 21 BENIM HOCAM Deneme - 11 27. İster doğa bilimleri ister kültür bilimleri olsun, tüm bilimler gerçekliği bilmeye ve doğru bilgiye ulaşmaya çalışırlar. Gerçeğe ve doğruluğa sadakat ve uygunluk, bilimsel çalışmaların özünü oluşturur. Buna karşın bir sanat yapı- tinin, gerçeğe ve doğruluğa sadakat ve uygunluk gibi bir yükümlülüğü yoktur. Sanat yapıtı kurgusal bir zeminde ortaya konabilir. Örneğin bir bilim kurgu kitabında dile getirilen şeylerin, var olan gerçekliğe ve bilimsel verilere uygun olma zorunluluğu yoktur. Yine tarihe mal olmuş bir kişinin yaşamından esinlenen bir roman ya da sinema filminin, gerçekliği bire bir ortaya koyma ve yansıtma zorunluluğu söz konusu değildir. Söz konusu roman ya da sinema filmi, söz konusu tarihsel kişiliğin gerçek öyküsüne bazı kurgusal eklemeler yaparak, belli sanatsal ve ideolo- jik mesajlar verebilir. Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Bilimsel çalışmalar ve sanatsal yapıtların gerçeğe bakışlarında farklılıkları vardır. B) Sanat yapıtlarında kurmaca özelliklerin ön plana çık- ması onun kurmaca yönüne zeval vermez. C) Bilimsel çalışmaların nesnel ve kalıplayıcı anlayışları sanat yapıtlarına yansıtılabilir. D) Kurmaca özelliği olan sanat yapıtlarının, gerçeklikle olan bağı oldukça azdır. E) Bilimsel çalışmalar, sanat yapıtlarının ilerlemesini ve gerçeğe bakışını belirler.
TYT - TÜRKÇE TESTİ
Bu açıdan yapılan gözlemler, sanatın sınırlar asic
karakterde olduğunu göstermektedir. Komşu, hatta uzak
kültürlerin, bir ülke sanatındaki katkısı çok yönlüdür.
Bunun tersine, yerel çalışmaların anıtsal sanat eserinin
yaratılmasında yeterli olmadığını, eski kültürlerden bu
yana izleyebiliyoruz. Primitif halk sanatlarının anıtsal
çalışmaları gidermemesinin nedeni budur. Bunun için
bir ulusun yerel olanaklarla yetinerek anıtsal biçimlere
gittiğini göremiyoruz. Örneğin Hint stupalarının doğuş yeri
Hindistan değildir. Ancak Hindistan' da; bu yapı tipi anıtsal
değerlere ulaşma zeminini bulmuştur.
32.
Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre aşağıda-
kilerden hangisi getirilmelidir?
A) Sanat eserlerinin oluşum sürecinde bireyin değil mille-
tin de önemli payının olduğu bir gerçektir.
B) Estetik kaygılarla oluşturulmuş olan sanat eserleri,
Varlığını sürdürürken farklı toplumların zıt etkilerine
ihtiyaç duyar.
C) Bir sanatçı, eserini oluştururken farklı milletlerin ortak
değerlerinden faydalanırsa eserin evrenselliği söz
konusu olur.
Q
D) Sanatın evrensel, sanatçının toplumcu olması, sana-
tin değerini düşüren bir unsur olarak göze çarpar.
E) Sanat eserinin içinde doğduğu kültürün oluşmasında
başka kültürlerin de payı vardır.
34. Bugün
uzana
eserle
karşıla
akla g
Mısır
Layar
mişte
tırma
nasıl
Çünk
Hav
BENİM HOCAM
Bu p
göre
A)
Zo
35. (1)
lar
ge
o
u
tu
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
TYT - TÜRKÇE TESTİ Bu açıdan yapılan gözlemler, sanatın sınırlar asic karakterde olduğunu göstermektedir. Komşu, hatta uzak kültürlerin, bir ülke sanatındaki katkısı çok yönlüdür. Bunun tersine, yerel çalışmaların anıtsal sanat eserinin yaratılmasında yeterli olmadığını, eski kültürlerden bu yana izleyebiliyoruz. Primitif halk sanatlarının anıtsal çalışmaları gidermemesinin nedeni budur. Bunun için bir ulusun yerel olanaklarla yetinerek anıtsal biçimlere gittiğini göremiyoruz. Örneğin Hint stupalarının doğuş yeri Hindistan değildir. Ancak Hindistan' da; bu yapı tipi anıtsal değerlere ulaşma zeminini bulmuştur. 32. Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre aşağıda- kilerden hangisi getirilmelidir? A) Sanat eserlerinin oluşum sürecinde bireyin değil mille- tin de önemli payının olduğu bir gerçektir. B) Estetik kaygılarla oluşturulmuş olan sanat eserleri, Varlığını sürdürürken farklı toplumların zıt etkilerine ihtiyaç duyar. C) Bir sanatçı, eserini oluştururken farklı milletlerin ortak değerlerinden faydalanırsa eserin evrenselliği söz konusu olur. Q D) Sanatın evrensel, sanatçının toplumcu olması, sana- tin değerini düşüren bir unsur olarak göze çarpar. E) Sanat eserinin içinde doğduğu kültürün oluşmasında başka kültürlerin de payı vardır. 34. Bugün uzana eserle karşıla akla g Mısır Layar mişte tırma nasıl Çünk Hav BENİM HOCAM Bu p göre A) Zo 35. (1) lar ge o u tu
demirden ola sus esyası!
41. Günlük hayatta demirin kullanımı uzun süre sınırli
kalmış Demirden, süs eşyası dışında, günlük hayatta
kullanılan aletlerin yapımı ilk olarak Hititlerde görülü-
yor Hitit metinlerinde, demir kılıçlardan, tanrı ve hay-
van figürlerinden söz ediliyor. Hititler dövme tekniğiyle
demir üretiyordu. Bu yöntemde iş gücüne çok gerek-
sinim duyuluyor ve bu da demirin yaygın olarak kulla-
nılmasını güçleştiriyordu Hititlerin egemenliğindeki bir
kavim olan Kalipler, madencilikle uğraşıyordu. Kalip
demircileri, madeni tavlama ve kor hâlindeyken su ver-
me yöntemiyle, dövme tekniğinde yaşanan sorunları
çözmüşlerdi.
Demir dışındaki sus eşyaları
ilk Hititlerde görülüyor.
Bu parçada demirle ilgili olarak aşağıdakilerin han-
gisine değinilmemiştir?
AX
Günümüzde kullanımının en yaygın olduğu alan-
lara
LB) Tarihi kaynaklarda hakkında yer alan bilgilere
Ne tür eşyaların yapımında kullanıldığına
İşlenmesinde karşılaşılan sorunun nasıl çözüldü-
ğüne
Günlük hayatta ilk kez kimlerin kullandığına
E)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
demirden ola sus esyası! 41. Günlük hayatta demirin kullanımı uzun süre sınırli kalmış Demirden, süs eşyası dışında, günlük hayatta kullanılan aletlerin yapımı ilk olarak Hititlerde görülü- yor Hitit metinlerinde, demir kılıçlardan, tanrı ve hay- van figürlerinden söz ediliyor. Hititler dövme tekniğiyle demir üretiyordu. Bu yöntemde iş gücüne çok gerek- sinim duyuluyor ve bu da demirin yaygın olarak kulla- nılmasını güçleştiriyordu Hititlerin egemenliğindeki bir kavim olan Kalipler, madencilikle uğraşıyordu. Kalip demircileri, madeni tavlama ve kor hâlindeyken su ver- me yöntemiyle, dövme tekniğinde yaşanan sorunları çözmüşlerdi. Demir dışındaki sus eşyaları ilk Hititlerde görülüyor. Bu parçada demirle ilgili olarak aşağıdakilerin han- gisine değinilmemiştir? AX Günümüzde kullanımının en yaygın olduğu alan- lara LB) Tarihi kaynaklarda hakkında yer alan bilgilere Ne tür eşyaların yapımında kullanıldığına İşlenmesinde karşılaşılan sorunun nasıl çözüldü- ğüne Günlük hayatta ilk kez kimlerin kullandığına E)
n-
ir.
Z-
ak
sel
er-
ini
na,
aki
er-
ak-
dar
r.
ci-
ek-
ina
mış
BENİM HOCAM
15
Deneme - 11
39.-40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Veba, 1940'lı yıllarda Oran şehrinde farelerin getirdiği bir
salgın hastalığa karşı mücadelenin romanıdır. Camus,
mekânı güvercinsiz, ağaçsız, bitki örtüsüz, manzarasız,
ruhsuz bir yer olarak tasvir ederek bu hastalığa zemin
hazırlar. Hızlıca yayılan ve gittikçe çok sayıda kurban
alan veba salgınına karşı insanlar çaresizdirler ve dok-
torlar bir ilaç bulamazlar. Sağlık komisyonunun kararı ile
belediye yetkilileri olağanüstü "veba hâli" ilan ederler. Bu
kararın uygulanmasıyla dış dünya ile iletişim bağı kopan
şehir âdeta düşman orduları tarafından kuşatılmış bir
şehre benzer. Bu ürkütücü manzaradan bazıları çok kor-
kar; bazıları, din adamlarının vaaz ve nasihatleriyle dinî
teselliye sığınırlar; bazıları fırsattan istifade ederek zengin
olmak isterler. Gözü pek, yılmaz, girişimci, cesaretli kişiler
veba illetine karşı mücadele ederler ve hastalığa karşı
etkili bir serum bulurlar. Veba şehre geldiği gibi gider ve
insanlar kurtulur.
39. Bu parçada aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir?
A) Yazarın, şehri hastalık gelmeden önce hastalıklı
biçimde tasvir ettiğine
B) Hastalığın doktorları dahi çaresiz bıraktığına
C) Şehrin karantinaya alındığına t
D) Ortaya çıkan manzaranın ürkütücü olmasına rağmen
fırsatçıların da varlığına +
E) Vebanın yayılmadan ortadan kalktığına
40. Bu parçada söz edilen kitapla ilgili aşağıdakilerden
hangisi söylenebilir?
A Gerçekliğe sıkı sıkıya bağlı kalınarak oluşturulmuştur.
Meydana gelen salgının psikolojik unsurlarla anlatıldığı
bir eserdir.
Cinandırıcılığın ön plana alındığı, duygulardan soyut-
lanmış bir eserdir.
DSadece belli bir gruba hitap eden, realist bir eserdir.
E) Kurmaca özellikleri taşımayan bir eserdir.
Test bitti. Cevaplarınızı kontrol ediniz.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
n- ir. Z- ak sel er- ini na, aki er- ak- dar r. ci- ek- ina mış BENİM HOCAM 15 Deneme - 11 39.-40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Veba, 1940'lı yıllarda Oran şehrinde farelerin getirdiği bir salgın hastalığa karşı mücadelenin romanıdır. Camus, mekânı güvercinsiz, ağaçsız, bitki örtüsüz, manzarasız, ruhsuz bir yer olarak tasvir ederek bu hastalığa zemin hazırlar. Hızlıca yayılan ve gittikçe çok sayıda kurban alan veba salgınına karşı insanlar çaresizdirler ve dok- torlar bir ilaç bulamazlar. Sağlık komisyonunun kararı ile belediye yetkilileri olağanüstü "veba hâli" ilan ederler. Bu kararın uygulanmasıyla dış dünya ile iletişim bağı kopan şehir âdeta düşman orduları tarafından kuşatılmış bir şehre benzer. Bu ürkütücü manzaradan bazıları çok kor- kar; bazıları, din adamlarının vaaz ve nasihatleriyle dinî teselliye sığınırlar; bazıları fırsattan istifade ederek zengin olmak isterler. Gözü pek, yılmaz, girişimci, cesaretli kişiler veba illetine karşı mücadele ederler ve hastalığa karşı etkili bir serum bulurlar. Veba şehre geldiği gibi gider ve insanlar kurtulur. 39. Bu parçada aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? A) Yazarın, şehri hastalık gelmeden önce hastalıklı biçimde tasvir ettiğine B) Hastalığın doktorları dahi çaresiz bıraktığına C) Şehrin karantinaya alındığına t D) Ortaya çıkan manzaranın ürkütücü olmasına rağmen fırsatçıların da varlığına + E) Vebanın yayılmadan ortadan kalktığına 40. Bu parçada söz edilen kitapla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A Gerçekliğe sıkı sıkıya bağlı kalınarak oluşturulmuştur. Meydana gelen salgının psikolojik unsurlarla anlatıldığı bir eserdir. Cinandırıcılığın ön plana alındığı, duygulardan soyut- lanmış bir eserdir. DSadece belli bir gruba hitap eden, realist bir eserdir. E) Kurmaca özellikleri taşımayan bir eserdir. Test bitti. Cevaplarınızı kontrol ediniz.
2.
I-W
Romantizm akımında insana ve topluma dürbünle bakılmıştır,
realizm ise dürbünü devreden çıkarır.
Bu cümlede geçen "insana ve topluma dürbünle bakmak"
sözü ile anlatılmak istenen aşağıdakilerin hangisidir?
A) Yapıtlarına gerçeğin bir kısmını yansıtmak
B) Olayları hak ettikleri önemin altında değerlendirmek
C) Yaşamda olup biteni abartarak ele almak
D)
Gezden
Grozden
kaçan ayrıntılara dikkat kesilmek
E) Unutulmuş olanı gündeme getirmek
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
2. I-W Romantizm akımında insana ve topluma dürbünle bakılmıştır, realizm ise dürbünü devreden çıkarır. Bu cümlede geçen "insana ve topluma dürbünle bakmak" sözü ile anlatılmak istenen aşağıdakilerin hangisidir? A) Yapıtlarına gerçeğin bir kısmını yansıtmak B) Olayları hak ettikleri önemin altında değerlendirmek C) Yaşamda olup biteni abartarak ele almak D) Gezden Grozden kaçan ayrıntılara dikkat kesilmek E) Unutulmuş olanı gündeme getirmek
Charlie Chaplin'e özgü güldürme yeteneğinin çıkış
noktası, her birimizin yaptığı gibi, kalı ama daima yeni
olan, aynı zamanda belirsizlikler ve güçlüklerle dolu bir
gündelik hayatın içine paldir küldür dalan bir cocubun
basitliğidir. Bu yüzden onun komedi gücünün sirri
bedeninde değil, bu bedenin maddi ve toplumsal
dünyayla kurduğu ilişkide vatar Chaplinin yarattığı naif,
çevik bedenli ama masum ruhlu Şarlo karakteri.
davranışlanı belirlenmiş insanların ve şeylerin karmaşık
ve kusursuzlaşmış evrenine girer. Şarlo'nun fiziksel
esnekliği, jestlerini suratle uyarlama ve dönüştürme
kapasitesi; naifliğinin kanıtı ve işareti olan aşını
beceriksizliğe insani bir doğallık katar. Şarlo, nesnelerie
kavgaya girişir ve bunlar gündelik nesnelerdir: bir
şemsiye, bir arkalıklı koltuk, bir motosiklet, bir muz
kabuğu... Her daim şaşkın, şeylerin yabancılığı
karşısında daima heyecanlı ve rutinleşmiş sıradan
eylemlerde bile her zaman beceriksiz olan Şarlo, ba
bayağı şeyler karşısındaki tulumumuzu gözümüzde
sabitler. Böylece durumu şaşkınlık verici, dramatik ve
neşeli hale getirir. O, aşina olduğumuz dünyaya yabancı
biri gibi girerek orada kendi yolunu neşeli hasanaria
açar. Tam da bu sırada aşina olduğumuz nesneler
birdenbire aşina olmadığımız bir şekle bürünür ve bize
aniden yabancılaşır. Aslında amaç bizi rahatsız etmek
ve nesneler karşısındaki bizi, bize daha iyi göstermektir.
36. Bu parcada Şarlo karakterinin özelliklerinden
hangisine değinilmemiştir?
4) Fiziksel niteliklerinin heler olduğuna
B) Duygularını nasıl sakladıgina
C) Beden dilini nasıl kullandığına
D) Hangi nesnelerden
yararlandığına
hiçbir kişi, ku
E) Hangi karakter özelliklerini taşıdia telif hakları OSY
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Charlie Chaplin'e özgü güldürme yeteneğinin çıkış noktası, her birimizin yaptığı gibi, kalı ama daima yeni olan, aynı zamanda belirsizlikler ve güçlüklerle dolu bir gündelik hayatın içine paldir küldür dalan bir cocubun basitliğidir. Bu yüzden onun komedi gücünün sirri bedeninde değil, bu bedenin maddi ve toplumsal dünyayla kurduğu ilişkide vatar Chaplinin yarattığı naif, çevik bedenli ama masum ruhlu Şarlo karakteri. davranışlanı belirlenmiş insanların ve şeylerin karmaşık ve kusursuzlaşmış evrenine girer. Şarlo'nun fiziksel esnekliği, jestlerini suratle uyarlama ve dönüştürme kapasitesi; naifliğinin kanıtı ve işareti olan aşını beceriksizliğe insani bir doğallık katar. Şarlo, nesnelerie kavgaya girişir ve bunlar gündelik nesnelerdir: bir şemsiye, bir arkalıklı koltuk, bir motosiklet, bir muz kabuğu... Her daim şaşkın, şeylerin yabancılığı karşısında daima heyecanlı ve rutinleşmiş sıradan eylemlerde bile her zaman beceriksiz olan Şarlo, ba bayağı şeyler karşısındaki tulumumuzu gözümüzde sabitler. Böylece durumu şaşkınlık verici, dramatik ve neşeli hale getirir. O, aşina olduğumuz dünyaya yabancı biri gibi girerek orada kendi yolunu neşeli hasanaria açar. Tam da bu sırada aşina olduğumuz nesneler birdenbire aşina olmadığımız bir şekle bürünür ve bize aniden yabancılaşır. Aslında amaç bizi rahatsız etmek ve nesneler karşısındaki bizi, bize daha iyi göstermektir. 36. Bu parcada Şarlo karakterinin özelliklerinden hangisine değinilmemiştir? 4) Fiziksel niteliklerinin heler olduğuna B) Duygularını nasıl sakladıgina C) Beden dilini nasıl kullandığına D) Hangi nesnelerden yararlandığına hiçbir kişi, ku E) Hangi karakter özelliklerini taşıdia telif hakları OSY
4.
(1) Gece uykusundan henüz uyanmayan şehir,
lapa lapa yağan karların altında bembeyazdı.
(II) Alexander Nevski meydanından sola dönüp
ağır ağır ilerleyen atlı arabanın koca tekerlekleri,
bütün gece yığılmış karları zorlukla yarıyordu. (111)
Arabacı köşeyi dönüp üç katlı evin kaldırımına
yanaştı. (IV) Gözlerini binanın pencerelerine doğru
çevirmişti ki, bir ışık huzmesi içeriden dışarıya
süzüldü. (V) Hafif bir rüzgârla savrulup pencere
pervazlarında toplanmaya devam eden bir grup
kar tanesi, cama yapışıp öylece donup kaldı.
Yukarıdaki numaralanmış cümlelerin hangi-
sinde fiil çekim eki almış birden fazla sözcük
vardır?
A) I
B) II
C) III
D) IV E) V
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
4. (1) Gece uykusundan henüz uyanmayan şehir, lapa lapa yağan karların altında bembeyazdı. (II) Alexander Nevski meydanından sola dönüp ağır ağır ilerleyen atlı arabanın koca tekerlekleri, bütün gece yığılmış karları zorlukla yarıyordu. (111) Arabacı köşeyi dönüp üç katlı evin kaldırımına yanaştı. (IV) Gözlerini binanın pencerelerine doğru çevirmişti ki, bir ışık huzmesi içeriden dışarıya süzüldü. (V) Hafif bir rüzgârla savrulup pencere pervazlarında toplanmaya devam eden bir grup kar tanesi, cama yapışıp öylece donup kaldı. Yukarıdaki numaralanmış cümlelerin hangi- sinde fiil çekim eki almış birden fazla sözcük vardır? A) I B) II C) III D) IV E) V
JÖSYM
KÖŞESİ
25. Bu parçada altı çizili sözle öyküyle ilgili anlatılmak
istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Müdahalelerin okurun ilgisini çekecek yönde yapıldığı
B) Kolay okunmasını sağlayacak bir dille yazıldığı
C) Okurların gözündeki sanatsal değerini artırdığı
D) Okurun yorumunu katacağı sürpriz bir son eklendiği
E) Okurların beklentilerini karşılayacak hale getirildiği
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
JÖSYM KÖŞESİ 25. Bu parçada altı çizili sözle öyküyle ilgili anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Müdahalelerin okurun ilgisini çekecek yönde yapıldığı B) Kolay okunmasını sağlayacak bir dille yazıldığı C) Okurların gözündeki sanatsal değerini artırdığı D) Okurun yorumunu katacağı sürpriz bir son eklendiği E) Okurların beklentilerini karşılayacak hale getirildiği
ayın
lio
n
rin
dar
Pir
Parodi yazarı, hedef metinden alıntılar yaptığı eserinde
parodiyi iki biçimde sunar. Bunlardan ilki; anlamını
değiştirdiği metne biçimsel olarak en yakın olan, özgün
metni hemen akla getiren ancak ondan anlamca ayrılan
parodidir. Ikincisinde ise bir başka esere ait bir parça,
cümle ya da eserin tümü olduğu gibi yinelenir; daha
doğrusu yeniden yazılır. Parodi, yaratılmak istenen etki
kolaylıkla anlaşılsın diye kısa tutulabilir ya da birçok
sayfaya yansıyan parodi örnekleriyle verilebilir. Gerek
alıntı düzeyinde gerekse metnin bütünü üzerinde
gerçekleşsin parodi, gülünç çelişkileri ortaya çıkaran
bir taklit ve dönüştürme eylemidir. Yazarının sanat
anlayışı, dünya görüşü veya bireysel duyarlılıklarıyla
farklı anlam katmanları da taşıyabilen parodi, metinler
arası düzlemde geniş çağrışım alanı oluşturur.
29.
Bu parçaya göre, aşağıdakilerden hangisi parodinin
özelliklerinden biri sayılamaz?
A) Alıntılanan metnin biçimle özü arasındaki çelişkileri
mizahi tarzda sunma
B) Biçimini bozmadan bir eserin bir bölümü veya
bütününü alıp ona bambaşka bir özellik verme
C) Dönüştürme eylemi sürecinde, özgün metnin dil
kurallarının dışına çıkmama
D) Jaklit yoluyla komik durumları ortaya koyma
E) Yazarının bakış açısını yansıtma
LIMIT YAYINL
9
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
ayın lio n rin dar Pir Parodi yazarı, hedef metinden alıntılar yaptığı eserinde parodiyi iki biçimde sunar. Bunlardan ilki; anlamını değiştirdiği metne biçimsel olarak en yakın olan, özgün metni hemen akla getiren ancak ondan anlamca ayrılan parodidir. Ikincisinde ise bir başka esere ait bir parça, cümle ya da eserin tümü olduğu gibi yinelenir; daha doğrusu yeniden yazılır. Parodi, yaratılmak istenen etki kolaylıkla anlaşılsın diye kısa tutulabilir ya da birçok sayfaya yansıyan parodi örnekleriyle verilebilir. Gerek alıntı düzeyinde gerekse metnin bütünü üzerinde gerçekleşsin parodi, gülünç çelişkileri ortaya çıkaran bir taklit ve dönüştürme eylemidir. Yazarının sanat anlayışı, dünya görüşü veya bireysel duyarlılıklarıyla farklı anlam katmanları da taşıyabilen parodi, metinler arası düzlemde geniş çağrışım alanı oluşturur. 29. Bu parçaya göre, aşağıdakilerden hangisi parodinin özelliklerinden biri sayılamaz? A) Alıntılanan metnin biçimle özü arasındaki çelişkileri mizahi tarzda sunma B) Biçimini bozmadan bir eserin bir bölümü veya bütününü alıp ona bambaşka bir özellik verme C) Dönüştürme eylemi sürecinde, özgün metnin dil kurallarının dışına çıkmama D) Jaklit yoluyla komik durumları ortaya koyma E) Yazarının bakış açısını yansıtma LIMIT YAYINL 9
re anlam
lecek bir
çıklığı ve
Jatimi ile
ek bir
-isi
LIMIT YAYINLARI
30. L. Venuti, şair çevirmenlerce yapılan özgür şiir
çevirilerinin çoğuna "uyarlama", "öykünme" veya
"sürüm" gibi adlar verir. Ona göre, şiir çevirisinde
öncelikle şiirin ruhuna olan sadakat savunulmalıdır. Çok
incelikli bir dil kullanımı gerektiren şiir çevirisinde
içeriğin iletiminin yeterli olmayacağını; şiirin amacının,
uygun duygu yüküyle deneyimin aktarımı olduğundan
çevirinin amacının da aynı konu ve duyguyu iletmek
olduğunu savunur. Hatta okur, bunun bir çeviri
olduğunu unutabilmeli; bir kaynak metin hatta özgün
bir eser okuyormuş gibi hissetmelidir. Şiir çevirisi bir
gölgeye benzetilmeli, şekli ve uzunluğu farklı olsa da
kaynağın bir yansıması olmalıdır. Bir şiiri çevirirken onu
parçalarına ayırarak eş değerlikler bulma uğraşı,
yaşayan bir varlığı incelemek için parçalamaktan başka
bir şey değildir.
Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi
L. Venuti'ye ait bir görüş olamaz?
A) Şiir çevirisinde önemli olan; kaynak şiirdeki metin
içi, metinler ve söylemler arası bağlamı tam
anlamıyla yansıtabilmektir.
B) Çeviri şiir, okur nezdinde ana kaynağın özünü
yansıtan orijinal bir eser olarak kabul edilmelidir.
C) Kaynak şiirdeki dil bilimsel ve yazınsal tüm ögeleri
bir bütünlük içinde ve duygu yoğunluğu
çerçevesinde doğru aktarabilmek, usta bir
çevirmen işidir.
D) Şiir çevirmeni, dil ve yazınsal ilkelere uyum
sağlamak amacıyla kaynak metinden uzaklaşarak
kimi değişiklikler gerçekleştirirebilir.
E) Bir şiir çevirisinin nitelikli olmasını beklemek,
çevirmenin iki dilli ve iki kültürlü olmasıyla doğrudan
ilintilidir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
re anlam lecek bir çıklığı ve Jatimi ile ek bir -isi LIMIT YAYINLARI 30. L. Venuti, şair çevirmenlerce yapılan özgür şiir çevirilerinin çoğuna "uyarlama", "öykünme" veya "sürüm" gibi adlar verir. Ona göre, şiir çevirisinde öncelikle şiirin ruhuna olan sadakat savunulmalıdır. Çok incelikli bir dil kullanımı gerektiren şiir çevirisinde içeriğin iletiminin yeterli olmayacağını; şiirin amacının, uygun duygu yüküyle deneyimin aktarımı olduğundan çevirinin amacının da aynı konu ve duyguyu iletmek olduğunu savunur. Hatta okur, bunun bir çeviri olduğunu unutabilmeli; bir kaynak metin hatta özgün bir eser okuyormuş gibi hissetmelidir. Şiir çevirisi bir gölgeye benzetilmeli, şekli ve uzunluğu farklı olsa da kaynağın bir yansıması olmalıdır. Bir şiiri çevirirken onu parçalarına ayırarak eş değerlikler bulma uğraşı, yaşayan bir varlığı incelemek için parçalamaktan başka bir şey değildir. Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi L. Venuti'ye ait bir görüş olamaz? A) Şiir çevirisinde önemli olan; kaynak şiirdeki metin içi, metinler ve söylemler arası bağlamı tam anlamıyla yansıtabilmektir. B) Çeviri şiir, okur nezdinde ana kaynağın özünü yansıtan orijinal bir eser olarak kabul edilmelidir. C) Kaynak şiirdeki dil bilimsel ve yazınsal tüm ögeleri bir bütünlük içinde ve duygu yoğunluğu çerçevesinde doğru aktarabilmek, usta bir çevirmen işidir. D) Şiir çevirmeni, dil ve yazınsal ilkelere uyum sağlamak amacıyla kaynak metinden uzaklaşarak kimi değişiklikler gerçekleştirirebilir. E) Bir şiir çevirisinin nitelikli olmasını beklemek, çevirmenin iki dilli ve iki kültürlü olmasıyla doğrudan ilintilidir.
D
Burası Kral Koyu. Gazipaşa'ya 24 km, Alanya'ya 68 km uzaklıkta
kalıyor. Güneyköy'ün Nohut Yeri mevkiindeki kalenin sol tara-
fından ulaşılıyor. Koyların üst tarafına belirli mesafeye kadar ara-
cınızla gidebiliyorsunuz, yolları çok bozuk değil. Fakat kıyıya tam
inmek için biraz yürümeniz gerekiyor, patikadan gideceksiniz
ama inanın buna değiyor. İnanılmaz bir renge sahip, ne turkuaz
ne mavi, bir acayip renk, mavinin pudra tonunda. Çevresi ina-
nilmaz derecede sık yeşil alana sahip. İnsanoğlunun görebilece-
ği en güzel yerlerden birisi. Hayatınızdaki en çılgın fotoğrafları
burada çekebilirsiniz. Yanınızda su götürmeyi unutmayın, böl-
gede içme suyu yok. Gün batımını burada yaşayın. Az bilinen do-
ğa harikası bir yer görmek istiyorsanız burası tam da size göre.
Bu parçadan hareketle "Kral Koyu" ile ilgili olarak aşağıdakiler-
den hangisi söylenemez?
Çevresinin sık bir bitki örtüsüyle kaplı olduğu
Kıyıya ulaşmak için patikayı kullanmak gerektiği
içme suyu bulmanın mümkün olmadığı
Konaklamak için ideal bir yer olduğu
Araç yolunun gidilebilecek kadar düzgün olduğu
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
D Burası Kral Koyu. Gazipaşa'ya 24 km, Alanya'ya 68 km uzaklıkta kalıyor. Güneyköy'ün Nohut Yeri mevkiindeki kalenin sol tara- fından ulaşılıyor. Koyların üst tarafına belirli mesafeye kadar ara- cınızla gidebiliyorsunuz, yolları çok bozuk değil. Fakat kıyıya tam inmek için biraz yürümeniz gerekiyor, patikadan gideceksiniz ama inanın buna değiyor. İnanılmaz bir renge sahip, ne turkuaz ne mavi, bir acayip renk, mavinin pudra tonunda. Çevresi ina- nilmaz derecede sık yeşil alana sahip. İnsanoğlunun görebilece- ği en güzel yerlerden birisi. Hayatınızdaki en çılgın fotoğrafları burada çekebilirsiniz. Yanınızda su götürmeyi unutmayın, böl- gede içme suyu yok. Gün batımını burada yaşayın. Az bilinen do- ğa harikası bir yer görmek istiyorsanız burası tam da size göre. Bu parçadan hareketle "Kral Koyu" ile ilgili olarak aşağıdakiler- den hangisi söylenemez? Çevresinin sık bir bitki örtüsüyle kaplı olduğu Kıyıya ulaşmak için patikayı kullanmak gerektiği içme suyu bulmanın mümkün olmadığı Konaklamak için ideal bir yer olduğu Araç yolunun gidilebilecek kadar düzgün olduğu
n, yazma
erji sahibi biriyd
j;
an benimsendi
elediği,
agu
kişiliğini
te mahird. H
insanlarla arasing
ok sayardı. Günt
sas olduğu,
ve V
?
bulunan
üzellikler
dağları
met âdeta
da artık
la evlen
çinde
gürül g
-rdiğ
ina
ne
CHILVE
35-36. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Kimi zaman, bende mi bir eksiklik var kuşkusuyla
günümüzün bazı şiirlerini dostlanma, öğrencilerime,
farklı alanlardan akademisyen arkadaşlarıma
okuyorum. Dinledikleri birçok şiire, "Bunlar nasıl şiir
böyle?" diye tepkide bulunuyorlar. "Anlaşılan bu
arkadaşlar, Türk şiir geleneğini iyice gözden
geçirmemişler, okumamışlar, tetkik etmemişler."
diyenler oluyor. Ben de şiirlere baktıkça böyle
düşünüyorum ama bunu kime anlatabiliriz ki?.. Şiir,
maalesef bağlantısız imgeler ve yığılma dizeler yığını
haline gelmiş.
35. Bu sözler, aşağıdaki sorulardan hangisine karşılık
öylenmiş olabilir?
airlere bir tavsiyeniz olacak mı?
B
C) Günu
Di Sizce günüm
E Şiiri eleştirel bir ge
siir ile ilgilenen kimseler var mı?
sıl buluyorsunuz?
işle bağını koparmalı mı?
yabiliriz?
36. Bu parçanın yazarının günümüz şiiriyle ilgili asıl
yakındığı durum aşağıdakilerden hangisidir?
A) Yerleşik anlayıştan beslenememek
B) Çağrışıma uzak söyleyişler içermek
C) Şairinin iç dünyasını yansıtamamak
D) Anlam bütünlüğünü yakalayamamış olmak
E) Gelenekle moderni aynı potada eritememek
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
n, yazma erji sahibi biriyd j; an benimsendi elediği, agu kişiliğini te mahird. H insanlarla arasing ok sayardı. Günt sas olduğu, ve V ? bulunan üzellikler dağları met âdeta da artık la evlen çinde gürül g -rdiğ ina ne CHILVE 35-36. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Kimi zaman, bende mi bir eksiklik var kuşkusuyla günümüzün bazı şiirlerini dostlanma, öğrencilerime, farklı alanlardan akademisyen arkadaşlarıma okuyorum. Dinledikleri birçok şiire, "Bunlar nasıl şiir böyle?" diye tepkide bulunuyorlar. "Anlaşılan bu arkadaşlar, Türk şiir geleneğini iyice gözden geçirmemişler, okumamışlar, tetkik etmemişler." diyenler oluyor. Ben de şiirlere baktıkça böyle düşünüyorum ama bunu kime anlatabiliriz ki?.. Şiir, maalesef bağlantısız imgeler ve yığılma dizeler yığını haline gelmiş. 35. Bu sözler, aşağıdaki sorulardan hangisine karşılık öylenmiş olabilir? airlere bir tavsiyeniz olacak mı? B C) Günu Di Sizce günüm E Şiiri eleştirel bir ge siir ile ilgilenen kimseler var mı? sıl buluyorsunuz? işle bağını koparmalı mı? yabiliriz? 36. Bu parçanın yazarının günümüz şiiriyle ilgili asıl yakındığı durum aşağıdakilerden hangisidir? A) Yerleşik anlayıştan beslenememek B) Çağrışıma uzak söyleyişler içermek C) Şairinin iç dünyasını yansıtamamak D) Anlam bütünlüğünü yakalayamamış olmak E) Gelenekle moderni aynı potada eritememek
, iklim
da
iş ve
açlayan
imi
er
ise
de
35-36. soruları aşağıdaki parçaya göre
cevaplayınız.
Politik şiir, politikanın terimler dünyasına saplanmış ve
onunla kendini var eden şiirdir. Bundan uzak
değiştiren, aşkınlık hissi veren şiire yönelmeli. Şiir diye
durulmalı. İnsanda içsel bir dönüşüm yaratan, kalbi
fiyakalı, güncel politik cümlelere kapılmamalı çünkü
siyasetin gündelik dilini kullanan şiir, aslında
dönüşümü yavaşlatır. Bunu güç odakları bilir ve
aslında şiiri istedikleri gibi kullanırlar. Ortalığı gürültüye
boğacak, kalbin pusulasını şaşırtacak kahramanlık
söylemleri hep böyle şiirlerle süslenir. Hâlbuki başka
türlü bir gizi var kalbin. O duyuşu kelimeye aktarabilen
şairler az da olsa var. Bir de şu var: Şiir, belki romanla
karşılaştırıldığında büyük satış rakamlarına ulaşamıyor.
Ama bu, etkisinin de dar olduğu anlamına gelmez.
Tam tersine ben şiirin etkisinin giderek arttığını
düşünüyorum. Sosyal medya çağında artık herkes
kendini bir şiir cümlesiyle anlatmak zorunda kalıyor.
Çünkü en azla anlatmak gibi bir zorunluluğunuz var.
En yalın sözü arıyorsunuz; işte o söz, şiirdir.
35. Bu parçada şiirle ilgili olarak aşağıdakilerden
hangisine değinilmemiştir?
A) Insanın kimi duygularına tercüman olduğuna
B) insanın kendini ifade ederken başvurduğu
araçlardan biri olduğuna
C) Kimi dönemlerde siyasi çıkarlara alet edildiğine
Dyinsanlar üzerindeki gücünün satış rakamlarıyla
orantılı olmadığına
Güncel
Güncel siyasetin okur tarafından anlaşılmasını
sağladığına
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
, iklim da iş ve açlayan imi er ise de 35-36. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Politik şiir, politikanın terimler dünyasına saplanmış ve onunla kendini var eden şiirdir. Bundan uzak değiştiren, aşkınlık hissi veren şiire yönelmeli. Şiir diye durulmalı. İnsanda içsel bir dönüşüm yaratan, kalbi fiyakalı, güncel politik cümlelere kapılmamalı çünkü siyasetin gündelik dilini kullanan şiir, aslında dönüşümü yavaşlatır. Bunu güç odakları bilir ve aslında şiiri istedikleri gibi kullanırlar. Ortalığı gürültüye boğacak, kalbin pusulasını şaşırtacak kahramanlık söylemleri hep böyle şiirlerle süslenir. Hâlbuki başka türlü bir gizi var kalbin. O duyuşu kelimeye aktarabilen şairler az da olsa var. Bir de şu var: Şiir, belki romanla karşılaştırıldığında büyük satış rakamlarına ulaşamıyor. Ama bu, etkisinin de dar olduğu anlamına gelmez. Tam tersine ben şiirin etkisinin giderek arttığını düşünüyorum. Sosyal medya çağında artık herkes kendini bir şiir cümlesiyle anlatmak zorunda kalıyor. Çünkü en azla anlatmak gibi bir zorunluluğunuz var. En yalın sözü arıyorsunuz; işte o söz, şiirdir. 35. Bu parçada şiirle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? A) Insanın kimi duygularına tercüman olduğuna B) insanın kendini ifade ederken başvurduğu araçlardan biri olduğuna C) Kimi dönemlerde siyasi çıkarlara alet edildiğine Dyinsanlar üzerindeki gücünün satış rakamlarıyla orantılı olmadığına Güncel Güncel siyasetin okur tarafından anlaşılmasını sağladığına
eşleştirilmiştir?
B) M
A) I
669620
C) III
açıklamalar-
Ive yazarıyla yanlış
D) IV
singe
E) V
ettin beni
Sebep ne gözde
Bir aynlık bir ye
23. Bazı sanatçılar vardır, insanı sanat yapmaya teşvik eder
hatta zorlar. Onu okudukça yahut izledikçe coşarsın; eline
kalemi, fırçayı veya herhangi bir aracı alırsın. Önce onun i
yaptıklarının benzerini yaparsın sonra kendi aklın, yüreğin,
stilin ortaya çıkar. Tam da burada oldum ben demeden G
devam edersen kocaman bir sanatçı olursun; bu koca- i
manlık, senin gözünde değil sevenlerinin gönlündedir. Artık
senin sanatçı olmanı sağlayan rol modeline veya idolüne S
sadece küçük göndermelerin kalmıştır. Bu da bir vefadır. A
Hele bir de sevdiğin bu sanatçı için düzenlenen bir ödüle
400 layık görülmüşsen...
A
nabaclamshuayusi
Aşağıdaki cümlelerden hangisi bu parçadaki gibi konu-
san bir kişinin görüşünü yansıtır?
ARE
A) Rüzgâr, küçük ateşleri söndürür; büyük ateşleri daha
da güçlendirir.
steht
B) Bülbül gibi ötmeye çabalayan karganın sesini kaybet-
mesi kaçınılmaz sonuçtur.
C) Ayrılık, küçük sevgileri öldürür; büyük sevgileri aşka
dönüştürür.
Offe
M
Yukandale
lerindend
A) I-W
A
L
D) Yolun değeri, yanındaki yoldaşının yolculuğa yüklediği
anlam kadardır.
E) Yanıcı bir madde, kendiliğinden ateşe dönüşmez; bir
ateşin onu tutuşturması gerekir.
SvBlyss nepla
Koşma
Sarm
Ek h
Yan
9
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
eşleştirilmiştir? B) M A) I 669620 C) III açıklamalar- Ive yazarıyla yanlış D) IV singe E) V ettin beni Sebep ne gözde Bir aynlık bir ye 23. Bazı sanatçılar vardır, insanı sanat yapmaya teşvik eder hatta zorlar. Onu okudukça yahut izledikçe coşarsın; eline kalemi, fırçayı veya herhangi bir aracı alırsın. Önce onun i yaptıklarının benzerini yaparsın sonra kendi aklın, yüreğin, stilin ortaya çıkar. Tam da burada oldum ben demeden G devam edersen kocaman bir sanatçı olursun; bu koca- i manlık, senin gözünde değil sevenlerinin gönlündedir. Artık senin sanatçı olmanı sağlayan rol modeline veya idolüne S sadece küçük göndermelerin kalmıştır. Bu da bir vefadır. A Hele bir de sevdiğin bu sanatçı için düzenlenen bir ödüle 400 layık görülmüşsen... A nabaclamshuayusi Aşağıdaki cümlelerden hangisi bu parçadaki gibi konu- san bir kişinin görüşünü yansıtır? ARE A) Rüzgâr, küçük ateşleri söndürür; büyük ateşleri daha da güçlendirir. steht B) Bülbül gibi ötmeye çabalayan karganın sesini kaybet- mesi kaçınılmaz sonuçtur. C) Ayrılık, küçük sevgileri öldürür; büyük sevgileri aşka dönüştürür. Offe M Yukandale lerindend A) I-W A L D) Yolun değeri, yanındaki yoldaşının yolculuğa yüklediği anlam kadardır. E) Yanıcı bir madde, kendiliğinden ateşe dönüşmez; bir ateşin onu tutuşturması gerekir. SvBlyss nepla Koşma Sarm Ek h Yan 9
IZIN
3. Bazı bilim insanları yanlış, anlaşılmaz bir Türkçe ile ya-
zıyorlar. Üstelik bunlar, edebiyatçı olmadıklarını ileri sü-
rerek hoş görülmelerini de istiyorlar. Ama bu, mazeret
olamaz.
Bunun için de sanatçı olmaya gerek yoktur.
Her insan ana dilini hatasız kullanacak ölçüde bilmelidir
bence.
Bu parçada boş bırakılan yere düsüncenin akışına
göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
f
A) Çünkü bizim onlardan istediğimiz, duygu ve düşün-
celerini düzgün bir dille yazmalarıdır.
B) Çünkü onlar bir eğitici ve öğrencilerine her yönüyle
örnek olmalıdırlar.
C) Çünkü yazıları, ulusal ve uluslararası literatürde yer
alıyor.
D) Çünkü bilim insanı olmanm en önemli gereklerinden
biri düşünceleri sanatlı şekilde ifade edebilmektir.
E) Çünkü toplum onların nasıl yazdığı ile değil ne yaz-
dıkları ile ilgilenmektedir.
P
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
IZIN 3. Bazı bilim insanları yanlış, anlaşılmaz bir Türkçe ile ya- zıyorlar. Üstelik bunlar, edebiyatçı olmadıklarını ileri sü- rerek hoş görülmelerini de istiyorlar. Ama bu, mazeret olamaz. Bunun için de sanatçı olmaya gerek yoktur. Her insan ana dilini hatasız kullanacak ölçüde bilmelidir bence. Bu parçada boş bırakılan yere düsüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? f A) Çünkü bizim onlardan istediğimiz, duygu ve düşün- celerini düzgün bir dille yazmalarıdır. B) Çünkü onlar bir eğitici ve öğrencilerine her yönüyle örnek olmalıdırlar. C) Çünkü yazıları, ulusal ve uluslararası literatürde yer alıyor. D) Çünkü bilim insanı olmanm en önemli gereklerinden biri düşünceleri sanatlı şekilde ifade edebilmektir. E) Çünkü toplum onların nasıl yazdığı ile değil ne yaz- dıkları ile ilgilenmektedir. P
El sanatları, varlığını çoğunlukla aile içi usta-çırak
ilişkisiyle sürdürebilmiştir.
9.
• "Babanın sanatı oğula mirastır." atasözü bu görüşü
destekler niteliktedir.
Aşağıdakilerden hangisi bu iki cümlede ifade edi
lenleri doğru bir biçimde birleştirmiştir?
A) El sanatlarının babadan oğula miras olarak aktarıl-
ması yoluyla yaşatılması, atasözü ile genel bir kural
hâline getirilerek ifade edilmiştir.
B) El sanatlarını özgün biçimleriyle yaşatabilmek için
ailelerin desteğine ihtiyaç olduğu atalarımız tarafın-
dan da dile getirilmiştir.
C) Atalarımız, el sanatlarını sürdürülebilmesi için eği-
time önem verilmesi gerektiğini özlü sözlerle dile
getirmiştir.
D) El sanatları halkın önem verdiği değerler arasında yer
aldığından aile kurumu kadar önemli görülmüştür.
E) El sanatlarının aile dışındaki bireylere öğretileme-
yecek kadar değerli olduğu atasözümüze de yansı-
mıştır.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
El sanatları, varlığını çoğunlukla aile içi usta-çırak ilişkisiyle sürdürebilmiştir. 9. • "Babanın sanatı oğula mirastır." atasözü bu görüşü destekler niteliktedir. Aşağıdakilerden hangisi bu iki cümlede ifade edi lenleri doğru bir biçimde birleştirmiştir? A) El sanatlarının babadan oğula miras olarak aktarıl- ması yoluyla yaşatılması, atasözü ile genel bir kural hâline getirilerek ifade edilmiştir. B) El sanatlarını özgün biçimleriyle yaşatabilmek için ailelerin desteğine ihtiyaç olduğu atalarımız tarafın- dan da dile getirilmiştir. C) Atalarımız, el sanatlarını sürdürülebilmesi için eği- time önem verilmesi gerektiğini özlü sözlerle dile getirmiştir. D) El sanatları halkın önem verdiği değerler arasında yer aldığından aile kurumu kadar önemli görülmüştür. E) El sanatlarının aile dışındaki bireylere öğretileme- yecek kadar değerli olduğu atasözümüze de yansı- mıştır.