Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

5.1) Şehirlerin toplumsal yapısı ve sakinlerine sunduğu kül- türel olanaklar, sanat ve edebiyatın çağrışım dünyasının zenginleşmesine kaynaklık eder. (II) Divan şiirinde olduğu gibi yeni Türk şiirinin de güçlü sesleri şehirlerde yankılanır ve şehirler, şairler için zengin çağrışımların mekânı olur. (III) Kimi zaman şairler Yahya Kemal gibi şehrin tarihsel doku- su ve mimarisi karşısında hayranlıklarını dile getirirken ki- mi zaman da Necip Fazıl gibi şehrin kaldırımlarındaki çığ- lıklarını şiire taşırlar. (IV) Sanayileşen ve hızla büyüyen şe- hirler gelişip kalabalıklaştıkça da şairlerin şiirlerinde tedir- ginlik, güvensizlik, yalnızlık ve kuşatılmışlık gibi duygular yer almaya başlar. (V) Böylelikle şehir, sunduğu olanakla- nın yanı sıra getirdiği karmaşayla da şiire ilham verme özel- liğini sürdürür. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili aşağıda verilenlerden hangisi yanlıştır? A) I. cümlede, şehirlerin birçok sanat alanına kaynaklık et- tiği belirtilmiştir. B) II. cümlede, büyük şairlerin çoğunun şiirlerinde şehir- lerden söz ettiğine değinilmiştir. C) III. cümlede, şehirlerin her şairin şiirine aynı özellikle- riyle yansımadığı belirtilmiştir. D) IV. cümlede, günümüz şairlerinin genellikle karamsar kişiliğe sahip olduğu belirtilmiştir. genellikle kari E) V cümlede, şehirlerin şiirlere kaynaklık etmeye devam etme nedenlerine yer verilmiştir. 1-A 2-D 7. 3-B

16. Toplumsal olaylara sağır ve kör birisi değilseniz karşı karşıya olduğumuz kuraklık riskinin farkında olmanız gerek. Kuraklık, sonuçları düşünüldüğünde hem gü- nümüzde hem de gelecekte insanlığı tehdit eden en önemli küresel ve bölgesel çevre sorunlarının başında gelmektedir. Birçok afet konusunda kolektif farkındalık oluşmaya başlasa da kuraklık afetinin sonuçları hakkın- da yeterli bilgiye sahip değiliz. Kuraklığa bağlı su kıtlı- ğıyla, tarım faaliyetlerinin durmasıyla, gıda maddelerinin tükenmesiyle henüz yüzleşmedik. Oysa geçtiğimiz gün- lerde NASA Ulusal Kuraklık Azaltma Merkezi ve Meteo- roloji Genel Müdürlüğü, Türkiye'nin yüzde 80'inden fazla alanının "olağanüstü şiddetli kurak ve şiddetli kurak" ol- duğunu açıkladı. Bu parçadan kuraklıkla ilgili aşağıdakilerden hangi- sine ulaşılamaz? SCA) Doğal yaşamı tehlikeye sokacak seviyeye gelmiştir.X B) Önleme hususunda toplumsal bilinç oluşmamıştır. ✓ C) İnsanlar, geçici olduğu yanılgısı içindedir. D) Türkiye'deki riski oldukça ciddi boyutlara ulaşmıştır. ollage E) Başka pek çok sorunun tetikleyicisi durumundadır.✔

viteden Y dir. Bu 1 N robiyel makta V neden i etmek- olarak endini Obiyel edir. ula- tlilik, dir. eko- SO- zen, r. me- den imi E 16. Para koleksiyonculuğu, dünyanın özellikle ABD, Kanada, İngiltere gibi çok gelişmiş ülkelerinde oldukça yaygındır. Bahsedilen ülkelerdeki nümismatik derneklerine veya ör- gütlerine çok sayıda insan üyedir. Ciddi manada para ko- leksiyonculuğu, derin bir kültürel altyapıyı, yoğun araştırma yapmayı, nümismatik biliminin ortaya çıkardığı gerçekleri yakinen takip etmeyi, arkeolojik alanda gerçekleştirilen çalışmalarla yakından ilgilenmeyi gerekli kılan bir uğraştır. Para koleksiyonculuğu, yalnız ekonominin kıtlık kuralından yola çıkılarak sadece bir servet biriktirme olgusu olarak görülemez. Bu uğraş; insanın çok yönlü olarak kendisine yatırım yapmasını ve kendisini geliştirmesini sağlayan özel nitelikli bir uğraştır. 12 Bu parçada para koleksiyonculuğu ile ilgili aşağıdaki- lerden hangisine değinilmemiştir? A Yapılacak arkeolojik çalışmalara kaynaklık edeceğine B Gelişmiş ülkelerdeki insanların büyük bir ilgisi olduğuna Gelişme düzeyi iyi olan ülkelerde daha yaygın olduğuna D) Taşıdığı altyapı ile birlikte toplumlara kültürel bir zen- ginlik kattığına E) Dünya üzerinde çok yaygın bir şekilde yer aldığına Diğer sayfa 18

10. Okur olmak beklentilerin ötesinde birçok şeyi karşıla- mayı gerektirir. Öyle küsur sayar bir satıcı gibiyseniz durup düşünmelisiniz. İşin nereye varacağı az çok bellidir çünkü. Yok ben tam hesapların peşinde olan bir satıcı gibi olmak istiyorum diyorsanız o ayrı. Okur olmak böyle bir şeydir işte. Bu parçadaki altı çizili sözle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? to A) Hesapsız hareket eden B) Konuşmalarına özen gösteren C) Müşterilerin çok sevdiği D) Her türlü hesabı yapan E) Her zaman başarılı olan

lik, Fldir. liği for si yz TYT/Fen Bilimleri wicelikler ile Deneme -9 32. "The Martian"ın (Marslı) dünya çapında ilgi görmesinden sonra kaçınılmaz olan gerçekleşti ve kitabın film haklarını satın alan Fox stüdyoları projeye el attı. Ortaya çıkan film ise kitabın ışıltısını yansıtıyor mu, tartışmalı. 'Marslı', nihayetinde bir edebiyat şaheseri olmasa bile zekice yazılmış bir "fiction" olarak daha hacimli bir film (belki de bir HBO dizisi?) uyarlamasını hak ediyordu. Projenin içinde Alien (1978), Blade Runner (1982) gibi bilimkurgu türünde çığır açmış filmlerin kalburüstü yönetmeni Ridley Scott olsa da beyazperdede seyrettiğimiz iş hem kitabın yetkinliğinden hem de Scott'in kalibresinden epey uzak. Bu parçada söz "The Martian" ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Aynı adlı filmden etkilenilerek kaleme alınmıştır. B) Filmin yönetmen koltuğunda başarılı bir isim vardır. C) Söz konusu film yönetmeninin bilinen bakış açısından farklıdır. D) Film, aynı adı taşıdığı yazınsal yapıta göre nitelikçe daha zayıftır. E) Roman olarak popüler olmayı başarmış bir eserdir.

ar Bin yıl sinde a k e, arlılık ZI gisi Imiz sel 7 yz *moninin vektörel ve skaler nicelikler ile 27. Gazeteci: (1) 100 TYT/Fen Bilimleri Gazeteci: (II) - Şair: Cemal Süreya'nın dizesidir: "Ben asker değil nişanlıyım." O dizeden mülhem şöyle demek isterim: Ben avlayıcı değil toplayıcıyım. Uzun süredir, şairin şiiri toplayan kişi olduğunu düşünüyorum. Hayattan, dünyadan, doğadan, varlıktan yokluktan, eskiden yeniden, gelecekten, rüyalardan, anılardan, kitaplardan, başka şiirlerden... Deneme-9 1111 Şair: Şiir benim için bir düşünceye dönüştü, düşünme biçimi haline geldi. Sanırım bu nedenle şiir yazmayı sürdürüyorum. Bu diyalogda numaralanmış yerlere aşağıdakilerden hangisi sırasıyla getirilmelidir? A). Size göre gerçek şair kimdir? II. Edebi türlerden en çok şiiri tercih etme nedeniniz nedir? B) I. İkinci Yeni deyince aklınıza ilk kim geliyor? II. Şiir yazmaya sizi iten sebepler nelerdir? C) I. Şiirinizi yazarken size ilham veren şeylerden bahseder misiniz? II. Şiir yazarken gelenekten beslenmek devamlılığı sağlıyor mu? D) I. Şiirinizi Cemal Süreya çizgisine yaklaştıranlara ne demek istersiniz? II. Şiirde süreklilik önemli midir sizce? 1. Siri nerelerde avlarsınız, size şiiri veren şeyler nelerdir? II. Son olarak sizi ateşleyen, şiirinizi kırıp açan duyguyu sorsam size?

5. Mimar Sinan'ın cami mimarisinde gerçekleştirdiği yapısal gelişmelerden biri iç mekânın aydınlanmasındaki artıştır. Yapının sorunsallarını mantıklı adımlarla çözerken daha çok gün ışığının bina içine girmesini sağlayabilmiştir. Baş- ka bir deyişle örtü sisteminin yükünü doğrudan sütun ve fil ayaklarına bindirerek mekânın bütünselliğini korumakla kalmamış, pencerelerden içeriye süzülecek ışığın önüne duvar gibi engellerin çıkmasını da önlemiştir. Sinan'ın eserleri arasında Edirnekapı Mihrimah Sultan Camisi'nin aydınlanma söz konusu olduğunda ayrıcalıklı bir yeri vardır. Öteki camilerde payanda görevi de gören yarım kubbeler, bu camide yerini daha çok ışığın içeri girmesini sağlayacak pencerelerin yer aldığı perde duvarlara bi- rakmıştır. Kubbenin ağırlığını duvarların içine ustaca giz- lenmiş dört fil ayağı taşır. Bunların uzantıları olan ağırlık kuleleri kubbeyi çevreler. Öteki Sinan eserlerinden farklı olarak tek çeperlidir ve bu nedenle de oldukça iddialıdır. Bu parçada Mimar Sinan'ın eserleriyle ilgili olarak aşağıdakilerin hangisi üzerinde durulmuştur? A) Mihrimah Sultan Camisi'nin diğer camilerden ayrılan özellikleri Camilere doğal ışık kaynağının girmesi için ne gibi işlemler yapıldığı C) Fil Fil ayakların eserlerin sağlamlığına ne gibi katkılar sağladığı Eserlerdeki ağırlıkların hangi çalışmalarla taşınabilir hâle getirildikleri E) Camilerin inşasında karşılaşılan sorunlara nasıl çözümler üretildiği

bir ur zim il, ir 9 E) Edebiyat dergilerinin artması denemenin yaygınlaşmasını sağlıyor mu? 25. Türküyü de kilimi de milletimizin büyük çoğunluğunun ilgisi arttıkça sevdik, onları sevdikçe de bir azınlığın malı olabilen divan şiiri ile halıdan uzaklaştık. Türkü sevmeyen yeni şair, kilim sevmeyen yeni ressam artık zor bulursunuz. Divan şiiri gibi halının da güzeli, şahanesi var ama ikisinin de nefesi tükenmiş, ikisi de halktan ve hayattan uzaklaştıkça incelmiş, inceldikçe halktan ve hayattan uzaklaşmış, kanları kurumuş. Türküyle kilim öyle değil, ----. Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) onlar yeni gelişmelere elverişli ses ve renk kaynakları olarak sapasağlam duruyor B) onlar uzun yılların güzel bir birikimi olan kültürümüzün birer resmidir C) halka yaslanarak beste ve resim yapmak isteyen, onları rehber edinmelidir D) hayattan ve halktan uzaklaşmaları onları diri tutmaz E) onların sesleri ve renkleri birbiriyle bütünlük oluşturur Diğer sayfaya geçin

Paragraf 18.-20. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Glütensiz beslenme alışkanlığı her geçen gün çığ gibi büyüyor. Hatta glüten alerjisi olmayan kişiler bile bu akımdan etkilenip düşük glüten diyetine geçmeye başladı. Bunun üzerine araştırmacılar, orta yaşlı ve sağlıklı yetişkinlerden oluşan 60 kişi üzerinde 8 haftalık bir uygulama yaptı. Bu uygulamada düşük glütenli diyet ve yüksek glütenli diyet olarak iki beslenme tarzı uygulandı. Her iki diyet de kalori, besin değerleri ve lifli gıda oranı açısından benzer bir dengeye sahipti. Ancak yüksek glüten beslenmesinde bu tür gıdalardaki buğday ve çavdar lifleri kullanılırken düşük glütenli beslenmede sebzeler, esmer pirinç, yulaf ve kinoadaki lifler kullanıldı. Uygulamanın sonunda düşük glüten içeren, lif bakımından zengin bir diyet uygulayan sağlıklı insanlar hem yemek sonrası şişkinliğinden kurtuluyor hem de diğerlerine oranla bağırsakla ilgili sorunları daha az yaşıyorlardı. Araştırmacılar bu sonucu belirleyen asıl etkenin, azaltılmış glüten değil beslenmede tercih edilen lifler olduğunu, dolayısıyla glütensiz beslenmenin sorun çözmeyeceğini belirtiyor. 18. Bu parçada sözü edilen deney Düşük glütenli beslenme glütensiz beslenmeden daha sağlıklı olabilir. IV. Yüksek glütenli beslenme, kişilerde aşırı kilo problemlerine yol açabilir. 1. Glütensiz gıdalar liften ve doğal besin ögelerinden uzaktır. yargılarından hangilerini işaret etmektedir? A) Yalnız I B) Yalnız II D) I ve II 19. E) Ive III C)Yalnız III J Lif kaynaklarının da Az kalorili beslenm HBesin değeri yükse W. Glütenin azaltılma Yukarıdakilerden hang sağlıklı bireyler üzeri değildir? A) Yalnız I D) I ve III 20. Bu parçanın anla verilenlerden har A) Aşamalı bir du B) Karşılaştırma Terimlere yer Açıklama ya E) Tanımlamay

29-30. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız yayınladığı reklam filminde, Orwell'in totalitarizmi eleştiren Apple'nin 1984 te ilk Macintosh kişisel bilgisayarı için distopik romani 1984'e göndermeyle şöyle deniyordu: "24 Ocak 1984'te Apple şirketi Macintosh'u piyasaya sürecek. İşte o zaman niçin 1984'ün 1984 gibi olmayacağın anlayacaksınız." İzleyen herkes ikna olmuştu, evet Hatta tersine hepimizin kişisel özgürlüğünü sağlayan bir 1984 teydiler ve hiçbir şey Orwell'in söylediği gibi çıkmamışt bilgisayan olacaktı. Hiç de Orwell'in dediği gibi bizi izleyen b ve devlet "Büyük Kardeş" yoktu. Oysa özgürlükçülerin beslenerek bilgisayarları ve interneti icat edenler birkaç on yl baskısından kaçmak isteyenlerin ilham verici fikirlerinden içinde tüm kişisel verilerimizi şirketlere sattılar, tüm dünyamızı ele geçirdiler. Kişisel özgürlük vaadiyle Big Brother'den beter bir izleme ağı kurdular. Hayallerimizin başını okşayarak hayatımızı ele geçirdiler. 29. Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? PAR 1. Tevfik Fik izimden L bildiğim oluna A) Orwell'in romanında ortaya koyduğu kontrol toplumu tam olarak gerçekleşmemiştir. B) Teknoloji şirketleri satışlarını artırmak için toplumu çeşitli yollarla yönlendirmektedirler. C) Bilgisayar teknolojisi ve internetle insanların eğilimleri sürekli izlenmektedir. D) Hayalci insanları küçük ödüller vererek daha kolay kandırabilirsiniz. 30. Aşağıdakilerin ho E) Farklı şekilde de olsa Orwell'in öngördüğü karşı-ütopya gerçekleşmiştir. Bu parc hangis A) kar B) ay C) de D) in E) is 2. D

13. Michel Houellebecq'in üslubu konusunda Fransız eleş- tirmenler birbirlerine radikal biçimde karşıt görüşlere sahipler. Biri onu çağın en büyük Fransız yazarı olarak görürken diğeri bir çırpıda okunup çöpe atılmak için ya- zılan ve Fransızların "gar romanı" dedikleri ucuz bir tür ürettiğini söylüyor. Bazıları onun tarzını anlatmak için "stilsizlik"ten ya da "düz stil"den bahsediyorlar. Onlara göre Houellebecq; sokak ağzını, magazin dergilerinin avam söylevlerini taklit ediyor. "İstediği kadar kötü di- yalog yazabilir, problem o değil." diyor editör Raphael Meltz; "Problem, ona iyi romancı denmesi, hatta kendi- sinin bile yazılarından bahsederken şiirden bahsetmesi! Bu parçaya göre Michel Houellebecq ile ilgili eleşti- riler arasında aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Tarzının yetersiz ya da düz olduğu B) Kullandığı dilin edebî nitelik taşımadığı C) Üretiminin alt seviyede olduğu D) Anlatımını kimseye aldırmadan kurması E) Yazı hakkında konuşurken şiire değinmesi Deneme 13

2. Bir romanı elime alıp okumaya başladığımda kendimi okyanusta kaybolmuş küçük bir balık gibi hissede- rim. Neredeyim? Nereye sürükleniyorum? Biraz şaş- kınlık, biraz kaybolmuşlukla sözcüklerin arasında bir şeyler bulmaya çalışırım. Sonra, bir anda kendimi, yazarın oltasına takılmış bulurum. Parçada geçen altı çizili sözle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Eserin ana düşüncesini yakaladığı B) Yazarla aynı şeyleri düşündüğü C) Kendisinin kandırıldığını düşündüğü D) Yazarın vermek istediğini anladığı E) Yazarın yönlendirmesine kapıldığı LUOCAM EĞİTİM DÜNYASI BENİM HOCAM EĞİTİM DÜNYASI BENİM HOCAM EĞİTİM

atı-1 min OXO BÖLÜM 07 Test 01 4. Roman, otuz altı küçük bölüme ayrılmıştır. Her bölümün başına konusuna uygun başlıklar verilmiştir. Kimi zaman da romantizmin etkisiyle bölümlere "Tesadüfe bak", "Tenha Konuşmak", "Beni Sevmiyor" gibi dikkat çekici başlıklar verilmiştir. Romanda halk hikâyesi, meddah ve orta oyunu geleneğine özgü içerik ve teknikler de kullanılmıştır. Kıyafet değiştirme, aşk ve aşırı üzüntü nedeniyle hastalanma, saatlerce ağlama ve bayılma, olağanüstü tesadüfler gibi motifler romanı gerçekçi bir yapıdan yer yer uzaklaştırmaktadır. MONS 13 Bu parçada bazı özellikleri verilen eser, aşağıdaki sanatçılardan hangisine aittir? imeno A) Muallim Naci B) Direktör Ali Bey C) Şemsettin Sami D) Samipaşazade Sezai E) Recaizade Mahmut Ekrem oligi shel alb stefn

13. II. Mahmut'un illeri merkeze bağlayarak buralara mer kezden valiler atamak istemesinin amacı aşağıdakiler. den hangisidir? A) Vergilerin toplanmasını kolaylaştırmak B) Ayanların yetkisini artırmak CX Eyalet sistemine geçmek Devlet otoritesini güçlendirmek EX Orduyu disiplin altına almak

arşılanı- diği için ece bir- türde- asetler nırlıy- uyor- a-de- ordu. mış- la- mış- 3. 13.01 Doğada yaşayan canlıların sayısı çevre koşullarına bağlı ola- rak dengelenir. Bu denge neticesinde eğer doğada bir hay- van türünün sayısında geçici bir artış varsa başka bir hayvan türünde azalma var demektir. Bu nedenle canlı türlerine kar- şı yapılan avlanma, ilaçlama, anız yakma vb. gibi müdahale- ler eninde sonunda insan dâhil diğer canlı türlerinin yaşamı- ni olumsuz etkiler. Örneğin kemiricilerle beslenen kurt, tilki gibi etobur hayvanların avlanması, daha da önemlisi yılan- ların ilaçlanarak yok edilmesi kemirici nüfusunda artışa yol açar. Dolayısıyla kemiricilerin taşıdıkları hastalıklar yayılma- ya başlayabilir. ● Doğada bir besin zinciri vardır. Bu zincir uyarınca hemen her canlının bir tüketicisi vardır. Kenelerin de en büyük tüketicisi aslında tavuklar ve diğer kuşlardır. Ancak "kuş gribi" nede- niyle tavuk nüfusunda büyük bir azalma olmuş, kene nüfu- su doğal düşmanlarından yoksun kalma ve ortam şartları- nın elverişliliği gibi nedenlerle büyük bir artış göstermiştir. Bu iki parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söyle- nebilir? PARAF YAYINLARI A) Aynı olguyla ilgili birbirini çürüten görüşlere yer verilmiştir. BAynı konu farklı örneklerle daha belirgin hâle getirilmiştir. C) Aynı sorunla ilgili farklı çözüm önerilerine yer verilmiştir D) iki farkli konuya ilişkin ortak bir görüş olduğu vurgulanmıştır. E) Aynı olgu, farklı yönleriyle değerlendirilmiştir.

16. (1) Cortazar okumamış insan bir kader kurbanıdır. (II) Onun yapıtlarını okumamak, korkunç sonuçları olan, sinsi ve ölümcül bir hastalıktır. (III) Hiç şeftali yememiş bir insanın durumu gibi, kişi yavaş yavaş mutsuzlaşır ve belki de azar azar saçları dökülür. (IV) Pablo Neruda'nın Julio Cortazar için, daha doğrusu hiç Cortazar okumamış okurlar için söy- lemiş olduğu bu sözler, bir yazar için hoş sözlerden biri olsa gerek. (V) Bana çok şey öğretti: Bir kere, Neruda'nın en sevdiği meyvenin şeftali olduğunu öğrendim, sonra saçlarımın neden dökülmediğini. "Julio Cortazar okumanın sonuçları"ndan söz eden bu parçadaki numaralanmış cümlelerle il- gili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? A) I. cümlede, Cortazar okumamanın zararları an- latılmaktadır. B) II. cümlede, hastalık benzetmesi yapılmaktadır. C) III. cümlede, II. cümledeki benzetme ayrıntı- landırılmaktadır. D) IV. cümlede, şimdiye kadarki cümlelerin Pablo Neruda'dan alıntı olduğu anlaşılmaktadır. E) V. cümlede, eserden öğrenilenlere değinilmiştir.