Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

3 WAF/TYT-1/Türkçe Testi B 2. Kaplumbağa Terbiyecisi, Osman Hamdi Bey'in iki farklı versiyon olarak yaptığı ve Osmanlı Ressamlar Cemiyeti tarafından neşredilen gazetenin 17. sayı- sında yayınlanan tablosunun adıdır. Ancak tablo ilk olarak "Kaplumbağalar ve Adam" ismiyle yayınlanmış, daha sonra ise Kaplumbağa Terbiyecisi adını almıştır. Osman Hamdi Bey, Kaplumbağa Terbiyecisi tablosu- nu 1906 ve 1907 yılında iki defa çizmiştir. Dönem iti- barıyla ve özellikle oryantalist ressamların bir tabloyu, farklı bir zamanda tekrar çizdikleri bilinmektedir. Ken- di döneminin sanatçılarından etkilenmiş olma ihtimali göz önüne alınırsa Osman Hamdi Bey'in bu tabloyu bir yıl arayla ikinci defa çizmesinin nedeni anlaşılır. Kap- lumbağa Terbiyecisi tablosunun nereden esinlenilerek yapıldığı konusunda net bir fikir yürütülemediği dö- nemlerde, yorumcular değişik fikirler öne sürmüştür. Bu parçada Kaplumbağa Terbiyecisi adlı resimle ilgili aşağıdakilerin hangisine değinilmemiştir? A) Tablonun esinlenme kaynağı ile ilgili değişik yorumlar olduğuna tabloyli te B) Oryantalist ressamların bu tabloyu tekrar çizdiğine Tablonun yapımında kullanılan tekniğe (D) Hangi sanat anlayışının etkisinde kalınarak yapıldı- ğına 6 E) İki farklı versiyon olarak yapılmasının nedenine Tüketicilerin az işlem görmüş gıdalara yönelmesi ile gida sanayinde isisal olmayan işleme yöntemlerine karşı ilgi artmıştır. Isısal gıda koruma yöntemleri gi- dalarda önemli besin kayıplarına neden olduğundan ilorin bu tür qidalara ilgisi azalmaktadır. Gü 34. T u la le S t b C r C b

B II 33. AD ÖZDEBİR YAYINLARI 33-34. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Müşteri memnuniy eti İlişkisel pazarlama müşteriyi elde tutma ve müşteri memnu- karşılıklı iletişim niyetini ön plana alan bir pazarlama türüdür. İlişkisel pazarla- mada amaç, sadık müşteriler elde etmektir. Satış yapmak as- linda buradaki ilk hedef değildir. İlişkisel pazarlamada, katı ku- rallar ve bürokratik süreçler yerine karşılıklı iletişim ve empati ile amaçlara ulaşmak hedeflenmektedir. İlişkisel pazarlamada, aktif olan ve inisiyatifi elinde bulunduran sadece işletmeler değildir, müşteri de aktiftir. İlişkisel pazarlamanın temel amacı, işletmelerle müşteriler arasındaki bilgi alışverişini ve ilişkiyi en yoğun hâle getirmektir. Bu yoğunluğu yakalamak için de kar- şılıklı iyi niyetin hissedilmesi ve karşılıklı güvenin sağlanması gerekmektedir. Bu güven ve iyi niyete ulaşabilmek için işlet- melerin, müşterilerinin tutum ve davranışlarını anlama çabası içerisinde olması gerekir. Sadik müşter 35. "Nitelikli korku" iteli ve sanats: nen filmleri tar Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi, ilişkisel pazarla- maya örnek gösterilebilir? A) Bir cips firmasının, tüketicilerinden firma için yeni bir tat geliştirmelerini istemesi B) Bir makyaj firmasının bilinçli olarak seçtiği spot bir cüm- lenin çok beğenilip halk arasında kullanılması C) Mobilya firmasının reklamında mobilyalara sahip olanla- rın, evlerinde yerden nasıl tasarruf edebileceklerini gös- termesi D) Bir kahve firmasının, ürünlerinin üzerindeki şifreyi gönde- ren 10 kişiye çekilişle araba vermesi korku sinema ise yalnızca fil lamda, Jorda The Witch gi Ancak bu te layıp bu tarz diğer alt tü yor. Bu nec peden bir konularda E) Bir mangal markasının, yoldaki yağmur ızgaralarını, man- gal ızgarası şeklinde yaptırması Bu parça lerden h A) Kor olm B) Sir ke C) K 1 D) E) 36

[HI "ş ve bi diye ve TYT/Türkçe 37-38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Rauf Mutluay ideolojik kategorilerin tutsaklığına düşmeden deneme ve eleştiriler kaleme alan tam bir yol göstericiydi. İster öğretmen ister öğrenci isterse sıradan vatandaş olsun hemen herkese edebiyatı öğretmez, sevdirirdi. Nükteli konuşmayı seven, çalışkan, saygılı, vefalı ama hepsinden önce dürüst biriydi. Edebî ve estetik uğraşın dışa vurumu olan yazıları; toplumsal, ulusal, kavrayıcı bir bakışın ürünüydü. Edebî birikimlerini edebiyat evreni içinde değerlendirmeye çalışırdı her zaman. Dile çok önem verirdi. Dili öyle kullanır ki onun metinlerinde hiçbir kelimenin yersiz, hiçbir cümlenin gereksiz olmadığını görürdünüz. Eserlerinde okuru saran, sıcak ve içten bir anlatım kendini hemen belli ederdi. adgim 106 ugut giminess need id mono Bu parçada Rauf Mutluay ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? A) Metinde anlatıma katkısı olmayan sözcükleri ( kullanmaktan kaçındığına hev nisi onicom B) Ne anlattığından çok, anlatma biçimininemia önemsediğine C) Şakalı, ince anlamlı söz söylemeyi sevdiğine Anlatımda yapaylıktan kaçındığına EX Çevresindekiler için eğitici biri olduğuna

n li Cözüm için izle 1. OU 20.GUN Öz disiplin kişinin, diş bir etkene ihtiyaç duymadan, duygusal dalgalanmalardan etkilenmeyerek davranışlarını kontrol edebilmesi ve motivasyonunu düsürmemesidir. Unutmayın ki taşı delen suyun gücü değil damlaların sürekliliğidir. Öz disiplinin olması sürekli çalışmak değil, programlı bir şekilde çalışmaktır. Öz disiplini güçlü olan bireyler zamanı iyi yönetir, iş ve sosyal hayat dengesini iyi kurar, sağlığına dikkat eder ve egzersiz yapar. Başladıkları işi bitirirler. Parçanın Anlamı Bu parçadan çıkarılabilecek en kapsamlı yargı aşağıdakilerden hangisidir? Öz disiplinli kişiler, tasarladıklarını halletmenin avantajını yaşarlar. B) Öz disipline sahip olan kişiler duygusal dalgalanma yaşamadıkları için başarılı olurlar. C) Kendiliğinden harekete geçen öz disiplin sahibi kişiler her alanda dengeli davranırlar ve sorumluluk altına girerler. 2. Zamon D) Ailesine daha çok vakit ayıran ve dinlenen öz disiplin sahibi kişiler için başarı kaçınılmazdır. E) Öz disiplin sahibi bireyler, planlı görmedikleri işe başlamamayı tercih ettikleri için stres yaşamayarak hayattan daha çok zevk alırlar. 3. Duy beli Du ifrunler adlı eserin sizi çıkardığı her be is ic

1B DENEME SINAVI 28. Anadolu Selçuklu Devleti, Gulâm askerlerinden merkez or- dusunu oluşturmuş; kervansaravlar inşa etmiş, Sinop, Alan- ya ve Suğdak gibi liman sehirlerini ele geçirmiş ve taşrada İkta sistemini uygulamıştır. Bu bilgiye göre Anadolu Selçuklu Devleti ile ilgili aşağı- dakilerden hangisi söylenemez? A) Karadeniz'in kıyılarında egemenlik kurulmuştur. BTicareti geliştirmeye yönelik fetihler yapılmıştır. C) islam dünyasının dini liderliği ele geçirilmiştir. Orduda farklı sistemle yetiştirilen askerlere de yer veril- miştir. E) Tarımsal üretim belli bir sisteme dayandırılmıştır 1

2. Bu konuda çok fazla yorum yapmayı sevmiyorum fakat ben bir sanat eserinden zevk almak isterim. Öğüt verici bir şeyler görmek isteyenler gazete yazısı okumalılar. Sanat insanın ruhunu dinlendirdiği gibi düşüncelerini de dinlendirmelidir. Aklımızı zorlayan bir sanat eserinin bilgi deposu gibi bir makale yazısından hiçbir farkı yoktur çün- kü. Örneğin bir roman okuduğumda bir sinema filmi izle- miş gibi hayal dünyamı genişletmeliyim ya da bir şiir oku- duğumda şiirin o anki duygularıma tercüman olmasını beklemeliyim. Bu sözler aşağıdaki sorulardan hangisine karşılık olarak söylenmiş olabilir? A) Sanat eserinin bilgi verici olması gerektiğini savunan- lar var, siz bu konuda neler düşünüyorsunuz? B) Sizce insanların sanat eserinden bekledikleri şeyler nelerdir? C) Günümüzde edebiyatın didaktik yönünün güçlenme- sini neye bağlıyorsunuz? D) Gerçek şiirin insanların duygularına tercüman oldu- ğunu söyleyenleri eleştirme nedeniniz nedir? E) Edebiyatın dilinin sade olması gerektiğini söyleyen. yazarları eleştirdiğinizi biliyoruz, sizce edebiyat dili nasıl olmalıdır? 4.

TYT YTGI/A SERISI (Yanıt Paragrafları) Yazar özgürdür. Ona öneride bulunmak özgürlüğünü kı- sıtlamak olur. Ayrıca öneri ve yardımlarla yazılanlar ya- zarın özgünlüğünü de yok eder. Ben de bir romana baş- larken ilk tümcede epey zorlanıyorum. Sonra her şey ye- rine oturuyor. Önce içimden geldiği gibi yazıyorum. İleri- deki okumalarımda beğenmezsem yeni tümceler kuruyo- rum. Yazı akıp gidiyor. Bu sözler aşağıdaki sorulardan hangisine karşılık olarak söylenmiş olabilir? A) Sizce bir yazar eserini yazmaya başladığında başka eserlerden esinlenmeli midir? B) Genç bir yazarın konu üretmede sıkıntı yaşamasını nasıl değerlendiriyorsunuz? C) İlk romanınızı yazarken etrafınızdan nasıl tepkiler al- dınız? D) Yazmak isteyen ancak nasıl yazmaya başlaması ge- rektiğini bilmeyenler için tavsiyeleriniz var mı? E) Yazarlığa ilk defa adım atanlardan kimisinin birikim- siz fakat öz güvenli oluşunu nasıl değerlendiriyorsu- nuz?

2. Sarj edilebilir piller, elektrikli araçlar ve taşınabilir cihazlar gi- bi yeni nesil pek çok teknolojik ürünün çok önemli bir bile- şenidir. Bu nedenle pillerin güvenlik, şarj süresi, enerji kapa- sitesi ve dayanıklılık gibi özelliklerinin devamlı olarak geliş- tirilmesine ihtiyaç duyuluyor. Günümüzde kullanılan lityum pillerin, yüz altmış yıllık geçmişi olan kurşun asit pillerin altı Kati enerji depolama kapasiteleri var. Bu nedenle günümüz- deki lityum pillerin daha çok geliştirilmesi için çalışılıyor. Bu parçanın konusu aşağıdakilerden hangisidir? A) Eski pillerin ekonomik değerinin olmaması B) Pil teknolojisinin gelişimini artık tamamladığı X C) Şarj edilebilir pillerin tarihsel gelişimi X DElektrikli taşıtlarda şarj edilebilir piller kullanılmasının ya- rarları E) Geçmişten günümüze piller ve günümüzdeki lityum pil- Terin bazı özellikleri

9. 5 Kurt ile eşek tartışıyormuş. Kurt: - Çimen yeşildir. Eşek: Çimen sarıdır. Sonunda konu ormanın kralı aslana gitmiş. Aslan kurda bir ay hapis cezası eşeğe de özgürlük kararı vermiş. Kurt şaş- kınlık içinde aslana sormuş: - Hakikaten sen de çimeni sarı mi görüyorsun? Aslan: - - Hayır, çimen yeşildir. Kurt: O halde bana niçin hapis cezası verdin? Aslan: - Eşekle tartıştığın için. Bu parçada eleştirilen durum aşağıdakilerden hangisin- de doğru olarak verilmiştir? A) Kişinin yaşadığı çevreyi tanıyamamış olması BY Iki arkadaşın gereksiz bir konuda tartışmış olmaları Aslanın kurdu haksız yere cezalandırması Tartışılmayacak biriyle gereksiz tartışmalara girilmesi EIki arkadaşın birbiriyle tartışmış olması Yozgl.

TYT/ Türkçe O hofu 4.0 12-u 6.45 18. Kimi yazarlar, kolaycılığa kaçıp edebiyatı kendi öz yaşam öyküleriyle bir tutuyorlar. Yaratıcılığın tek koşulunun yaşamak hem de olağanüstü şeyleri yaşamak olduğunu sanıyorlar. Yaşamanın alanını yazmanın alanından ayırmak, bir yaşantı parçasını bilincin denetiminden geçirerek ayıklamak, gördüğünü anlatmak yerine anlatılan üstüne düşünmek, onu yorumlayıp bilinç düzeyinde yeniden ele almak pek işlerine gelmiyor. Bu parçaya göre, kolaycılığa kaçan bir yazarın tutumu aşağıdakilerin hangisiyle bağdaşmaz? A) Edebiyatla hayatı aynı şey gibi görmek B) Yazmak için sıra dışı deneyimleri şart saymak Bilinç düzeyinde bir yorumla anlattıkları üzerine düşünmekten kaçınmak Dasananları anlatırken süzme ve ayıklamayı gerekli gormek E) Anılarına ekleme ve çıkarmalarla yeni bir form vermek

Jay Yayınları 6. A I. Batıl bir inançtan öte gitmeyen 13 rakamının uğursuz kabul edilmesi, bilim ve teknoloji bakımından bir hayli ilerlemiş olan Bati kültüründe hâlâ kendisini hissettirmektedir. II. Batı'da bazı ev sahipleri 13 kişiyi aynı masaya oturtmaktan kaçınıyor, bazı ünlü otellerde 13 rakamı taşıyan oda ve kata yer verilmiyor hatta bazı uçaklarda 13 numaralı koltuk bulunmuyor. Numaralanmış I. cümle ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A II. cümlede ortaya konan durumun gerekçesi açıklanmaktadır. B) II. cümlede belirtilen durumla ilgili tahminde bulunulmaktadır. cum cümledeki bilgiler, farklı örnekler üzerinden değerlendirilmektedir. D) II. cümledeki açıklamayı kanıtlamak için yeni bir bilgi sunulmaktadır. II. cümlede yer alan açıklama, karşılaştırmalı ele alınmaktadır.

Pizi 22231205 terlingsb 38. Bu parçada filmin "Kemiklerimi kırabilirsin ama gururumu asla!" sözü edebiyat ile ilgili ab aşağıdakilerden hangisini desteklemektedir? ROU A) Belirli bir kesime seslenmesini BY Gündelik yaşamın dışına çıkmasını Diyaloglara çok yer vermesini Dinsanın iç dünyasını yakalamasını E) Özgün söyleyişlere başvurmasını Xiblin! Il sinis A IG 40 11

ya göre cevaplayınız. a yalan söyleme angi bir çıkar Bu hastaliga (III) Hiçbir durum uyan Kist ara kendisi de lay tedavi ihtiyacı arının hastalık endisinde bir mümkün edilmelidir. U 3 yani dunyanin merkezine doğru düser. Diğer bir deyişle cisimler yer çekimi tarafından aşağı doğru çekilir. Fakat Yer çekimi kanununa göre bir cisim bırakıldığında aşağı kuvvetinin cisimler arasında da bulunduğudur. Her cisim burada Newton un keşfettiği bir başka şey, çekim baska bir ciami kendisine doğru çekmeye calisir. Ister gözle görülmez madde parçacıkları olsun ister dev yildizlar olsun, aralarındaku cekim kuvveti ayp üzerine uyguladıklar) çekim kuvvetleriyle bir araya ya Serbest uzayda asılı madde parçacıkları birbirleri toplanır. 11. ODAKLANN Bu parçada söz edilen yer çekimi kanun cisimlerle ilgili olarak Boşluğa bırakıldıklarında yeryüzüne doğru hareketlenir. HYıldız, gezegen gibi büyük olanlar yer cekimi Kanunundan etkilenmez. Tra göre III. Kendi aralarında birbirlerine karşı çekim kuvveti uygular yargılarından hangilerine ulaşılabilir? A) Yalmzt D) I ve III Btvett E) I, II ve III C) Yalnız II ODAKL Kararları kalkışma Zayil ha yuzden kendini 13. 1. Zi m 11. P Bu yuk

A 31. Etik eğitimi, insanların yaşamında önemli bir yere sahiptir. Çocukluğunda etik değerleri öğrenememiş bir kişinin, yetişkin çağda etik olmasını bekleyemezsiniz. Etik ilkeleri benimsememiş kişiler, bencil davranan ve kendi menfaatlerini tüm ilkelerden önde tutan, toplumun ahlaki değerlerinden farklı kişisel ahlaki standartlara sahip olan insanlardır. Çocuklar anne- babalarını gözleyerek etik olmayı öğrenirler. Onların adil olması, doğruyu söylemesi, tutarlı olması, haksızlık no karşısında sadece kendi haklarını değil, başkalarının jo haklarını da koruması, çocukların etik olmasını sağlar. Aile bireyleri yalan söyler, haksızlık yaparsa çocuk da augetik değerlerden yoksun olarak gelişir. Neon niet sunod ab Bu parçadan "etik eğitimi"yle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine ulaşılabilir? aqhGTVTYT pike ua A) Çocukların kendini daha iyi tanımasını sağladığı B) Önemli bir ayağının, aile içi eğitim olduğu C) Anne ve babayla çocuk arasındaki ilişkinin temelini oluşturduğu enablinghiebo sielunio D) İnsanın ailesiyle ve çevresiyle olan sosyal ilişkilerini düzenlediği E) Bu eğitimi almayan kişilerin suç işlemeye meyilli olduğu anuğublot

34. Muhabir: (1) - Araştırmacı: - Yıldızlar, yaşamlarını bitirdikten sonra kara deliklere dö- nüşüyor. Kütlesi çok büyük yıldızlar bunlar. Bizim güneşi- miz mesela bir kara delik olmayacak. Güneş, bizim için çok önemli olmasına rağmen küçük ve sıradan bir yıldız. Büyük yıldızlar; yaşamlarını parlayarak, içlerindeki enerjileri kulla- narak sürdürüyorlar ama bir gün enerjileri bitiyor, kara deliğe dönüşüyor. Muhabir: (11) Araştırmacı: Yakıt bitiyor! Arabamızın yakıtının, cep telefonumuzun şarjının bitmesi gibi. Yıldızlarda da kendi kütlelerine bağlı, belirli miktarda bir yakıt var. O yakıt bittiğinde ışıyamıyor. Işımadığı zaman kütle çekimine karşı durabilecek gücü ol- muyor ve içine çökmeye başlıyor. İçine çöke çöke minicik bir şey oluyor. Bütün o kütleyi alıp ufacık bir yere topladığınızda ışığı ve her şeyi içine çeken garip bir elektrik süpürgesi gibi bir şey oluyor. Kara delik bu. Bütün madde onunla birlikte içine gömülüyor. - Bu diyalogda boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden han- gisi sırasıyla getirilmelidir? A) (1) Her yıldız kara delik oluşturur mu? (II) Yıldızların enerjisi nasıl tükenir? B) (1) Güneş de bir kara deliğe dönüşecek mi bir gün? (II/Kara delikler nasıl bir özelliğe sahip? C)Yıldızlar enerjilerini bitirince ne oluyor? Bir kara deliğin oluşum süreci nedir? D) (1) Kara delik tam olarak nasıl oluşuyor? (II) Yıldızların enerjileri niçin tükeniyor? E) (1) Büyük yıldızlar enerjilerini niçin tüketiyor? (11) En (II) Enerisi tükenen yıldızı bekleyen son nedir?

Friedrich Nietzsche'nin dediği gibi "Öyle kolay bir sanat değildir uyumak; onun uğruna, bütün gün uyanık dur- mak gerekir." ancak uyumak için yeterli fırsat olmasına rağmen israrlı bir şekilde uyumada güçlük yaşamak uykusuzluk olarak tanımlanır. Uykusuzluk yaşayan in- sanlardan kimileri gece boyu gözünü kırpmaz, bundan dertlenir; kimileri de erkenden uyanıp bir daha uyuya- madığından yakınık Sabahları güne bir yorgun savaşçı gibi dinlenmemiş olarak uyanma karşısında "Aman, uy- kusuzluk işte ne olacak?" gibi bir yaklaşımı önermeyen uzmanlar bu durumun ciddiye alınması gerektiğini belirti- yorlar çünkü kimi uykusuzluk durumları altta yatan ciddi bir fiziksel rahatsızlığa ya da ağır ruhsal çöküntüye işaret edebiliyor Uzmanlar hangi tip uykusuzluk sorunu yaşan- dığının ve bunun nedeninin doğru tespiti için mutlaka uyku bozuklukları merkezine başvurulması gerektiğini vurguluyorlar. Nörolojik hastalıklara, psikolojik temelli ra- hatsızlıklara neden olabilen uykusuzluğun gün içine yan- sıyabilecek olumsuzluklarını en aza indirmek için akşam saatlerinde uyku saatinden en az bir saat önce uykuya hazırlanmak; uyku öncesi yemek yeme, kahve ve çay tüketme gibi alışkanlıklardan uzak durmak; uyku vakti yaklaştıkça loş aydınlatmaları tercih etmek; yatak odasını televizyon seyretme, bilgisayar ya da telefonla ilgilenme alanı olarak kullanmamak dikkat edilmesi gereken un- surlar arasında sıralanıyor. 39. Bu parçada "uykusuzluk" ile ilgili olarak aşağıdakiler- den hangisine değinilmemiştir? A) Bireyin yaşam kalitesini etkileyen ciddi bir sağlık so- runu olduğuna B) Herhang(bir hastalığın semptomu olarak ortaya çıka- bildiğine Uykuya dalma güçlüğü ya da uykunun erken sonlan- ması şeklinde görülebildiğine D) Psikolojik rahatsızlıklarda bir ön belirti olabileceği gibi tetikleyici bir faktör de olabildiğine E) Uyku süresinin kısalığı değil, uyku kalitesinin düşük- lüğünü gösteren bir rahatsızlık olarak tanımlandığına