Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

2.- TYT KAT TÜRKÇE (Tanıtılan Eser, Kişi ve Kavramlarl. Gazeteci: Televizyon dizilerinin ve sinemanın tiyatro salon- larını olumsuz etkilediği düşüncesine katılıyor musunuz? Tiyatro yazarı: İnsanlar ilgisi ölçüsünde tiyatroya geli- yor, bu geçmişte de böyleydi şimdi de böyle. Gazeteci: Peki, insanlar tiyatro sanatçısını dizi ve sine- ma sanatçısı kadar neden tanımıyor? Tiyatro yazarı: Bu durum, kültürel seviyeyle ilgili. İzleyici kalitesi artmadıkça da durumun değişeceğini sanmıyorum. Bu diyalogda tiyatro yazarının asıl yakındığı durum aşağıdakilerden hangisidir? A) İnsanların kültür seviyelerini yükseltmek için hiçbir çaba sarf etmemesi B) Tiyatronun sanat alanında hak ettiği yere bir türlü ge- lememesi C) İzleyicilerin kültür seviyelerinin düşüklüğünden dolayı tiyatroya ilginin az olması D) Tiyatro yazarlarının dizi ve sinema sektöründeki ka- dar tanınmaması E) İnsanların dizi ve sinema sektöründekilere tiyatrodan daha fazla meyil göstermesi Pa Radyo-oyunu, 19. yüzyılın ikinci yarısından itibaren dünyada ve bizde radyonun başlıca türü olmuştur. Dünya radyo oyunla- ri edebiyatının nitelikli örnekleri de Türkçeye çevrilmiş ve mik- rofonda seslendirilmiştir. Ankara, İstanbul, İzmir radyolarında 4.

için- verdi- unuz, alış- give r, bir Ozel- mu iyi ağı- maz stirir la- , e a B B B Türkçe 35-36. soruları aşağıdaki parçaya göre cevap- layınız. Tunç Çağı'ndan yaklaşık MÖ 3000'e kadar cam, çeşitli nesneler yapmak için kullanılmıştır. Cam, ilk zamanlar- da silika ve soda gibi alkali karışımlardan elde ediliyordu ve bunlar 17. yüzyılda kurşun karışımlı camın geliştiril- mesine kadar camın temel bileşenleri olarak kaldı. Cami oluşturacak karışım ısıtıldığında yumuşak ve şekillen- dirilebilir hâle gelir ve bu karışım, çeşitli tekniklerle, çok farklı şekil ve boyutlarda işlenebilir. Bu şekilde eritilerek elde edilen homojen kütle, daha sonra camın yapımı için soğutulur. Soğutularak üretilen çoğu materyalin aksine (örneğin metaller) cam, içeriği gereği katı maddelerdeki kristal yapıdan yoksundur; bunun yerine bir sıvının mo- leküler yapısını barındırır. Erimiş cam, soğurken kade- meli olarak katılaşır ancak bunu, sertleşmeyi sağladığı bilinen birbirine bağlı kristaller ağı kurmadan yapar. Bu yüzden cam, bir darbeyle karşılaştığında çok kolay par- çalanır. Cam kapların, özellikle neme maruz kaldığında bozulması sebebiyle ve iç yapısındaki gerilmelerinin gi- derilmesi amacıyla, üretimden sonra yeniden, yavaşça, bir miktar ısıtılması sonra da aynı şekilde soğutulması gerekir. 35. Bu parçaya göre camdan elde edilen ürünlerin ya- pısının muhafaza edilebilmesi için aşağıdakilerden hangisi yapılmalıdır? A) Soğuyana kadar nemli bir ortamda saklanmalıdır. B) Birbirine bağh kristal ağ yapısına sahip malzemeler- den uzak tutulmalıdır. C) Soğutma işlemi, hızlı bir şekilde yapılmalıdır. DÜretimden sonra bir miktar ısıtılmalı ve aynı şekilde soğutulmalıdır. E) Bir an önce istenilen son şekli verilmelidir.

birey EĞİTİM KURUMLARI 4. Yazar, doğayı dönüştürerek bir başka deyişle yeniden kurarak aktarır. Yağmurlar, çiçekler, denizler vb. sanatçı- nın zihninden geçerek birer imge olur. Aşağıdakilerden hangisini, düşüncelerini böyle dile getiren bir yazarın kaleme aldığı söylenemez? A) Ve üzgün olsa da kişi, gün doğmadan kalkıyor ve çe- kine çekine ilgi kuruyor yaşlı bir ağaçla, çenesini son yıldıza dayayıp görüyor aç göğün dibinde sevince dönüşen o büyük, duru şeyleri. Sonunda denize takılan bu göz, bu masmavi denizin bir o kadar mavi alanı üstüne demir atmış dolambaçlı bir duygu yığını arasında kaybolur. C) Iki parke taşı arasından göğe boynunu uzatmış; öyle gezgin, öyle pembe beyaz bir sümbül gibi rüzgârlarla sürüklene sürüklene gidiyorum. D) Sokaklar, dereler gibi kıvrıla kıvrıla denize doğru iner- ken kaldırımlar sevinçle dile gelir; sokakların akışına bırakır kendini. E) Beyaz güvercin sürüleri; bahçeler, damlar üstünden gökyüzünde uçuşarak bulutlar arasından sökün edi- yor. baland (VI) alteimaefnigne F

28. Ahmet Hamdi Tanpınar, Beş Şehir adlı eserine yeni bir şehir eklese bu kuşkusuz Paris olurdu. Tanpinar Yahya Kemal'den, Proust'tan okuduğu bu şehre ancak Ikinci Dünya Savaşı sonrasında gidebildi. Yazar için gecikmiş bu ziyaret, hayalindeki Paris ile karşılaştığı şehir arasında çatışmalara neden oldu. Tanpinar için düş kırıklıklarıyla dolu bu seyahatin izlerine, bazı deneme ve mektuplarında rastlanır. Yazanın İstanbul'u, kişisel tarihine dönerek arşınlamasına benzer biçimde Parisi de kendi soyut tasarımlarındaki haliyle görmeye çalıştığı ama gerçekte gördükleri karşısında şehre dair bu zihinsel kabulleni terk ederek yepyeni bir çati, daha derin bir temel arayışına girdiği anlaşılıyor. Bu parçadan hareketle Ahmet Hamdi Tanpınar ile ilgili aşağıdakilerin hangisi söylenemez? A) Hayalindeki Paris i, başkalarının anıları ile edebi eserlerinden hareketle biçimlendirdiği B) Istanbul'u, edebiyatla iç içe oluşan somut deneyimleriyle yorumladığı C) Paris'e dair izlenimlerinin zaman zaman çeşitli türlerdeki eserlerinde yer aldi Val Ima rden çok D) İstanbul ve Paris'in, edebiyaşamında belirli bir yer edinen şehirler arasında olduğu r Ösk E) Paris değerlendirmelerinde başlangıçtaki beklentilerin zamanla değişim gösterdiği dan kalan

Parnal. DENEME-2 27. Birçok insan, sahip olduğu maddi güçlerle, fiziksel özellik- leriyle veya kariyerleriyle kendilerini tanımlar. Ben zengi- nim, o sayede güçlüyüm. Güzelim, yakılışlıyım, o sayede üstünüm... Sahip olduğum statü ile diğer insanlardan da saygınım; yabancı dil biliyorum, profesörüm, danışmanlık yapıyorum... Yani birtakım şeylere sahip olduğum için güçlü, üstün ve saygınım. Bunlar mıdır seni oluşturan asli şeyler? İşte bunu sorgula. Kendini iyi hissetmek için bunları sık sık referans noktası olarak kullanıp kullanmadığına bak. Eğer kendini kötü hissettiğinde bunlara sahip olduğunu kendine hatırlatıyor ve böylece iyiliğe ulaşabiliyorsan bütün bunlar. senin için önemlidir ve değerlidir. Ancak kendini bunlarla tanımlıyorsan senin sahip olduğun şeylerden daha üstünü, daha fazlası, daha iyisi ile karşılaşınca -ki bu kaçınılmaz bir durumdur- sahip oldukların değerini yitirecek ve kendini eskisi gibi onlarla iyi hissedemez olacaksın. Ne kadar güzel olursan ol daha güzeli, ne kadar zengin olursan ol daha zen- gini, ne kadar güçlü olursan ol daha güçlüsü vardır veya olacaktır. Bu çok doğal bir şeydir. Bütün mesele bu doğal şeyle karşılaşınca seni iyi, mutlu, değerli kılacak başka bir şeylere sahip olup olmadığındır. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi söyle- nebilir? A) İnsan, peşinde olduğu şeye kavuşunca mutlu oluyorsa doğru bir amaç belirlediği içindir.X B) Sahip olduklarımız, zamanla ait olduklarımız hâline geli- yorsa gerçek bir özgürlüğümüz yoktur. C) Dışsal konforumuzun kaynağı iç enerjimiz değilse üret- X menin mutluluğuna erişemeyiz. D) Kendimizi sahip olduğumuz dışsal değerlerle tanımlıyor- sak sürdürülebilir bir mutluluğa sahip değilizdir. E) Başkalarını ezmek için kullandığımız maddi güçlerimiz, fiziksel özelliklerimiz veya statülerimiz bizi mutlu değil sadist yapar.

6. Kendinizi sevdikçe ve kendinize daha fazla saygı duyduk- ça başkalarının sizi sevip sevmemesi konusunda da daha az endişeli olursunuz. Aşağıdakilerin hangisi bu cümlede anlatılmak istenen- le anlamca aynı doğrultudadır? A) Önceliğiniz başkalarını memnun etmek olduğunda ha- yır demek zor bir hâle gelebiliyor. B) Eğer kendinize sınırlar koymayı başarırsanız başkala- rına karşı bunu yapmak çok daha kolay olur. C) Kendi değerinin farkına varan ve kendisine saygısı olan kişi, sevilme beklentisine girmez. D) Başkalarını önemsemek, kişiyi benliğinden uzaklaştı- nip özgürlüğünü elinden alır. E) Insanlar, kendi çıkarlarına uygun gördükleri şeyleri daha kolay benimseme eğilimindedir.

4. Kirvelik, bir çocuğun sünnet düğününün giderlerini başka bir aile büyüğünün üzerine almasıyla iki aile arasında kurulan göreceli akrabalığa verilen addır. En eski Türk geleneklerinden olan kirvelik daha çok Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde yaygın biçimde benimsenmiştir. Kirvelikte esas olan kesim- lerde sünnet düğününün masraflarını karşılamak, ailenin bütün fertlerine, davetlilere armağanlar ver- mektir. Ayrıca bu görevlere ailesi okutamadığında çocuğa yardım etmek, eğitim giderlerini üstlenmek, ona yol göstermek de eklenebilir. Kirve, çocuğun iş ve meslek sahibi olmasında ve diğer ilişkile- rinde onu gözetir ve korur. Ancak Türk toplumunun zaman içinde geçirdiği değişim ve dönüşümlere paralel olarak kirvelik geleneğinin de birtakım deği- şikliklere uğradığı ve yeni boyutlar kazandığını söy- lemek mümkündür. Bu parçaya göre kirveliğin temel işlevi aşağıda- kilerden hangisidir? A) Sünnet çocuğunun yaşam boyunca eğitim mas- raflarını karşılamak Home B) Aileler arası dargınlığın sona erdirilip barış orta- mının oluşmasını sağlamak C) Kirvelik yapılan kişinin iş güç sahibi olup hayata atılmasını sağlamak D) Türk toplumuna özgü bir geleneği geleceğe ta- şımak E) Sünnet masraflarıyla birlikte verilecek hediyeleri üstlenmek radikal YAYINLARI - istey ölüm Cah türe u geli hele mis las me a ülk penya en bin e te la B g 7.

37. (1) Ingiliz şairi Browing; sayfa sayfa, her kelimesini ayrı ayrı inceleyerek sözlük okurmuş. (II) Sözlükte öğütler, eğlendirici şeyler de bulurmuş. (III) Hatta bu çalışmaya romantik bir yön de katar, ay işığında oturup bir bir çevirirmiş sözlüğün sayfalarını. (IV) Bizde sözlükler, kütüphanelerin en kuytu köşelerinde uyuklayarak ömür tüketir. (V) Günler ve geceler boyu "Bilinmeyen bir kelime çıksın da hatırlanalım." diye dua ederler âdeta. (VI) Sözcüklerin bu uzun ve sessiz bekleyişleri iki kapak arasında geçer. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istenirse ikinci paragraf hangi cümleyle başlar? OR xulis men A) II. B) III. Famen V Türkçe Soruları nelerisil chrislc D) V. E) VI. woo9 180s helgedes wis redesione brigen) (A olvidada sismumby 2018 39. YENI YUZ EĞİTİM KURUMLA 38. Neil Postman, Televizyon: Öldüren Eğlence adlı kitabında televizyonun eğlenceyi amaç edinmesini eleştirir ve bu eleştirisini temellendirmek adına o ünlü "Biçim, içeriği dışlar." ifadesini kullanır. Postman'a göre televizyon, sürekli eğlenen bir toplum inşa eder ve toplum içerisinde sorun olabilecek her şeyi eğlenceye indirger. Böylelikle tolou MEBORCL Ma m statil

. . Çalışanların doğum günlerinin kutlandığı bir iş yerinde sırasıyla mart, nisan ve mayıs aylarında, farklı günlerde doğum günleri kutlanacak olan A, B, C, D, E, F, G ve H adlı sekiz kişinin doğum günü kutlama sıralarına ilişkin kimi bilgiler şu şekildedir: Söz konusu sekiz kişiden ikinci sırada B'nin, yedinci sırada H'nin doğum günü kutlanacaktır. . 48-51. . BERK EKİCİ Mart ayında doğum günü kutlanacak üçüncü ve son kişi E'dir. Nisan ayı içerisinde yalnızca A ve G'nin doğum günü kutlanacaktır. Mayıs ayında doğum günü kutlanacak ilk kişi C'dir. rras DEBERGH mot Nis SB .net 2023/1 ALES magis AY C D E F G H 48. I. A II. D III. F SÖZEL MANTIK Yukarıdakilerden hangileri doğum günü dördüncü sırada kutlanacak kişiler arasında olabilir? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) I ve II E) II ve III 49. Aşağıdakilerden hangisi kesin olarak doğrudur? A) Altıncı sırada doğum günü kutlanacak kişi C'dir. B) F'nin doğum günü mart ayında kutlanacaktır. C) Dördüncü sırada A'nın doğum günü kutlanacaktır. D) Beşinci sırada G'nin doğum günü kutlanacaktır. E) H'den bir önce A'nın doğum günü kutlanacaktır. 50, Sekiz kişiden doğum günü kutlanacak son kişinin D olduğu biliniyorsa

A TYT / TÜRKÇE 25. Kaligrafi Yunanca kallos (güzel) ve graphos (yazı) kelimelerinden gelmektedir. Latin harfleriyle oluşturulan bu sanat, yazı sistemleri ve yazı ögeleri kullanılarak geliştirilen, sıklıkla dekoratif amaçla kullanılan bir görsel sanat türüdür. Bu sanat dalının çağdaş bir tanımı "işaretlere anlamlı, ahenkli ve hünerli bir şekilde biçim verilmesi sanatı" olarak ortaya konmuştur. Farklı coğrafyalarda, farklı yazı sistemlerinde, farklı şekillerde ortaya çıkmış olan kaligrafi; özellikle matbaa öncesinde büyük önem arz etmiştir. Bugün tipografi sanatıyla ilişkilendirilmekte ve sıklıkla yazı sistemlerine veya farklı hat kültürlerine göre sınıflandırılmaktadır. Bu parçaya göre kaligrafi ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A) Sadece süsleme alanında kullanılan bir sanat etkinliğidir Yazının önemini kaybettiği dönemde ortaya çıkmıştır. Yazının önemini her dönem koruyan bir sanat olmuştur Matbaadan sonra eski önemini yitirmiş bir sanat dalıdır. X E) Günümüzdeki bazı görsel sanatların kökeni ona dayandı- lmiştir. A

TYT 30. Paskalya Adası'nda bulunan, 1250 ila 1500 yılları arasında yapılan ve volkanik taşlardan yontulma tanrılaştırılmış şef heykellerine maoi adı verilir. Abartılmış derecede uzun kulakları, güçlü çıkıntılı çeneleri, büyük başlanı ve kolsuz gövdeleri ile insanı etkileyen görkemli heykellerdir bunlar. Araştırmalar, günümüze kadar bunların bin kadarını ortaya çıkarmıştır. Çoğu, yaklaşık 20 ton ağırlığında ve 3,5 ila 4,5 metre uzunluğundadır. Fakat insanı hayrete düşüren olay, onların boylarından daha çok, orada bulunma nedenleridir. Gelişmiş teknolojiye sahip uygarlıklardan binlerce kilometre uzaklıkta yalıtılmış olmasına karşın bu küçük hayal adasında bu dev heykellerin bulunma sebebi ne olabilir ki? Bu parçada maoilerle ilgili aşağıdakilerin hangisi hakkında bilgi verilmemiştir? A) Görünümleri C) Kimlerce yapıldığı B) Yapıldığı zaman D) Yer aldığı coğrafya E) Yapımında kullanılan taş 31. Ütopya'da Orta Çağ'ın hiçbir izi bulunmaz, buna karşılık Rönesans'ın bütün özellikleri görülür. Orta Çağ Hristiyanları, insanların doğuştan günahkar olduklarına inanırken Ütopya'da insanların iyi olarak yaratıldıkları, doğru dürüst bir toplumsal düzende kusursuzluğa erişebilecekleri kanısı savunulur. Orta Çağ; şövalyelik ruhunu, savaşçılığı överken Ütopya'da her çeşit savaş, ancak kiralık askerlere yaptırılabilecek iğrenç bir uğraş YAYINLARI LİMİT

A A A Türkçe 29. Genel tabirle akıllı binalar, enerji verimliliğini en yüksek seviyeye çıkarmak için tüm bina adina enerji kullanımla- rını yine bina içerisinde bulunan sistemler kapsamında, kontrollü şekilde gerçekleştirmektedir. Burada önemli olan, gerçekleştirilen herhangi bir işlem adına her şe- yin tam olarak yüksek performans dâhilinde yapılırken enerji harcanmasının mümkün olduğu kadar minimum seviyede tutulmasıdır. Özellikle fabrikasyon işlemler kapsamında farklı sektörler için üretim hatlarındaki ça- lışmayı en iyi biçimde sağlarken aynı zamanda siste- matik olarak enerji tasarrufunu da yakalaması konusu günümüzde büyük bir önem arz etmektedir. Havalan- dırma sistemleri, klimalar, ısıtma sistemleri ile birlikte otomasyonel olarak çalışan farklı makineler için bütün enerji verimliliği otomatik bir şekilde kontrol altında tutul- maktadır. Bu sayede en ufak bir enerji kaybı gerçekleş- meden maliyet büyük bir oranda düşmektedir. Bu parçadan hareketle akıllı binalar ile ilgili aşağıda- kilerden hangisi söylenemez? A) Enerjinin verimli biçimde kullanılmasını sağladığı B) Enerji kullanımında israfı önlediği Binadaki elektronik sistemler üzerinde etkili olduğu D) Maliyetini birkaç senede çıkardığı E) Yapılan işlemlerde yüksek performans gösterdiği V

21. TYT ---. Dışsal etkenlere dayalı açıklamalar, ancak içsel özelliklere dayanarak açıklama yapılamaması durumunda gerçekleşir. Bu tercihin sebebi; başkalarının kişisel özelliklerini bilmenin, davranışları daha iyi anlamayı ve öngörmeyi beraberinde getirmesidir. Eğer tanıdığımızı patavatsız biri olarak belleğimize kaydedersek ona karşı davranışlarımızı şekillendirebiliriz. Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) İnsanlar, belirli bir eylemi genel olarak toplumsal durumlara dayanarak açıklar B) İnsanlar, olayları ve davranışları değerlendirmelerine rehberlik edecek bazı kurallar kullanırlar C) Olay ve davranışlara bulduğumuz nedenlerin kontrol edilip edilemeyecek türden olmaları önem taşımaktadır D) İnsanlar, olayları ve davranışları kişisel özelliklere dayanarak açıklamayı tercih ederler E) İnsanlar, olaylarda kendilerini başkalarından daha merkezde görme eğilimindedirler LİMİT YAYINLARI 23.

10. Senfonik şiire getirdiği anlatım gücü ve operalarındaki sarsıcı yaklaşımla Francesca da Rimini, müzik tarihinin en önemli isimlerinden biri olmuştur. Müzik tarihçileri, 19. yüzyılın son çeyreği ile 20. yüzyılın ilk yarısını inceler- ken müziği ile büyük bir yankı uyandıran Francesca da Rimini'nin iki farklı yüzyılı birbirine bağlaması üzerinde çok tartışmışlardır. Ancak bu, onun müzik tarihindeki yeri- ni ve gücünü gölgelememiştir. Francesca da Rimini'nin La Divinia Comedia adlı eseri bugün klasik müzik literatürü içinde en çok seslendirilen ve sahnelenenler arasındadır. Onu farklı kılan, gelenekle modernizmi aynı potada har- manlamasıdır. Operaları, bilinen bir yemeğin bir miktar baharatla kazandığı özel lezzeti anımsatır. Bu parçaya göre Francesca da Rimini'yi özgün kılan özellik aşağıdakilerden hangisidir? A) Bestelerini yaşadığı yüzyılın değerleriyle oluşturması B) Müzik tarihine ışık tutan temaları işlemesi C) Farklı dönemlerden yeni bir sentez çıkarması D) Müzik kariyerine yeni türlerle başlaması E) Kendisine yapılan eleştirileri dikkate alması

DGS SÖZEL 5'Lİ DENEME 45 - 47. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Svalbard adı, eski Nors dilinde "Soğuk Kıyı" anla- mına geliyor. Kuzey Kutup Dairesi'nin içinde, Ku- zey Buz Okyanusu'nun buz gibi sularına yayılan adalara yaraşır türden bir isim... Dünyanın en kuze- yindeki şehir Longyearbyen da bu Soğuk Kıyı'da; 78 derece kuzey enleminde konumlanıyor. Longye- arbyen sakinleri yılın dört ayını karanlıkta geçiriyor, zorlayıcı iklim şartlarında yaşıyor, evlerinden dışarı adım attıkları andan itibaren de Arktik coğrafyanın dramatik doğasının kucağına düşüyorlar. İnsandan çok kutup ayısının yaşadığı bir yer Svalbard. Şehir sakinlerine olası kutup ayısı saldırısına karşı yerle- şim yerleri dışına çıkarken yanlarına silah almaları öneriliyor. "Eğer ayı kahverengiyse yere yat, siyah- sa karşı koy, beyazsa iyi geceler" diye şakalaşıyor- lar. Arktik mizah anlayışının tek örneği de bu değil. "Burada ölmek yasak" diyor yaygın bir şehir efsa- nesi. David Freid'in Longyearbyen'da Kimse Öl- mez (2017) adlı bir belgeseli bile var. Belgeselde, Longyearbyen sakini esnaf Morten Flygel, "Burada gömülmeme izin verileceğini sanmam" diyor. Ne- den mi? "Donmuş toprak yüzünden. Gömüldükten 10 yıl sonra bile gelip bana "merhaba" diyebilirsin!" EM YAYINLARI 2. DENEME 46. Parçada, bahsi geçen yerle alakalı aşağıdaki bilgilerden hangisi yoktur? A Halkın geçimini nasıl sağladığı B) Nerede bulunduğu C) İklim şartlarının nasıl olduğu D) İsminin ne anlama geldiği E) Yaşam şartlarının nasıl olduğu DGS SÖZEL 5'Lİ DENEME 48- 50. soruları aşağıda cevaplayınız. Günümüzde dünyada tamam vaşak türü yaşıyor: Avrupa w niş bir alanda yaşayan Avra Portekiz'i kapsayan İber Y Iber vaşağı, Kuzey Ameri bulunan "bobcat de deni kitanın kuzeyinde dağılım g. 1800'lerin sonlarında başlayan büyük etobur Avrupa dışındaki-vaşak 1900'10 yıllarda yok edil bu yana Orta ve Güne niden doğaya salma ça doğal popülasyonun y şak popülasyonları olu Doğa Koruma Fonu, A Grubu'nun 2012-201 ğerlendirmeye göre, hip olan vaşak türü Avrupa popülasyon 2015 tarihli IUCN durumu değerlendi ğının dünya popül- Anadolu ve Kafka Asya'daki bazı ala Dolayısıyla dünya yüksek.

Ös YEDIIKLIM Video çözümlü brveem Don Kişot'un deli olduğunu düşünen adam; Don Kişot onu övmeye, ne ka- dar yetenekli biri olduğunu söylemeye başladığında o kadar gururlanır ki ilk düşüncesini unutup Don Kişot'un zekâ- sını övmeye başlar. Şimdi kim daha de- lidir, akıllıyı öven deli mi yoksa delinin övgüsüne inanan akıllı mı? Burada çok incelikli bir mizahın alanına gireriz. Bu parçada mizah hakkında asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Anlamı bulanıklaştırarak birden çok gerçeklik algısı yaratır. B) Karakterlerin bilinmeyen yönlerini sorgulamalarla ortaya koyar. @ CIKMIS S ALES 2 Farklı açılardan bakarak tutarsızlık- ları ön plana çıkarır. D) İnsanların algısına göre düşünceleri yönlendirmeye çalışır. E) Kibir ve erdem arasında bocalayan gerçekliği görünür kılar. limyayıncılık /yediiklim Art ola me mi do ma ro ya re ko O g H