Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

2. (1) Romanda, öyküde olduğu gibi dar ve kısıtlı bir zaman yoktur; romancı, olayları geniş bir zamana yayarak anlatabilir. (II) Romanın dili gündelik hayata denk düşer; soyutlamalara, imgesel anlatımlara pek başvurulmaz. (III) Bununla birlikte gerçek bir romanda yazar, her türlü tekniği deneyerek özgün bir dünya kurar. (IV) Bu dünyada da okura karakterler, olaylar, durumlar galerisi sunar. (V) Pek çok insan, olay, çatışma romana girer ve romanın olay örgüsünde kendine yer bulur. (VI) Roman, bilgilerle, araştırmalarla, notlarla yazılır; hem roman bunu kaldırır hem de okur, romancıdan tutarlı bir olay örgüsü bekler. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangileri, anlamca birbirine en yakındır? A) I ve II B) Lve t DV ve V E) IV ve VI 6) II ve IV

CAP 20. (1) Güneş saati taş veya madenden yapılan bir levha üzerine kazınmış göstergelerle gölge veren bir milden ibarettir. (II) Bu saatlerin ilk örneklerine milattan önceki yüzyıllarda Mısır ve Mezopotamya gibi güneş ışığının bol olduğu orta kuşakta rastlanır. (III) Büyük İsken- der'in Bâbil'i fethinden sonra Batı'ya da taşınan güneş saatinin birçok çeşidine Romalılarda rastlanır. (IV) İslamiyet'te oruç ve beş vakit namaz gibi vakitle sıkı sıkıya bağlı ibadetlerin olması Müslümanları zamanı daha hassas bir biçimde tespit etmeye sevk etmiştir. (V) Ancak bunların hiçbiri İslam güneş saatleri kadar ayrıntılı ve hassas değildir. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi düşüncenin akışını bozmaktadır? A) I B) II C) III D) IV E) V SIZIE yatr me lev ke ka

2. Uzun yıllar, eğitim ve araştırmalar için yurt dışında yaşa- mak zorunda kalmıştı. Yıllar sonra köyünü ziyaret etmesi, köylülen ihya etmati. Köylerinden ünlü bir bilim insanının çıkması onları gururlandırmıştı. Okumanın öneminden bahsedip duran köylüler, köyün öğretmeninden çocuklar için tavsiyeler istiyorlardı. Bu parçadaki ihya etmek sözünü anlamca karşılaya- bilecek bir kullanım aşağıdakilerin hangisinde vardır? kareki A) Oğlunun güreşteki başarısını görünce sevinçten ağla- maya basladı B Merak edip araştırmakla değil, ihtiyaç duyup mecbur kalmakla daha fazla bilgi elde edilir. C) Aydın insanlarla bir arada olmak, onlarla konuşup tar- tışmak, kişiyi aydın olmaya yöneltir. DY Restore edilen tarihi çarşı, şehrin yavaşlayan ticari fa- aliyetlerini canlandıracaktır. E) Qemli makamlara gelmiş akrabalarıyla övünür, onla- in başarılarından kendisine pay çıkarırdı. 3

vodafone TR VOLTE ← Instagram gidenege Ege @giidenege + Sınav kolay olacak Sınav; PROBLEMLER 1. Aşağıdakilerden hangisi doğrudur? A) "B doğrudur." B) "E yanlıştır." C) "Bütün şıklar doğrudur." D) "Bütün şıklar yanlıştır." E) "A yanlıştır." a 5.819 beğenme gidenege Aynen kanka kolaydı ● V 219 yorumun tümünü gör 3 gün önce Çevirisine bak l%8 16:14 Sıra Sende 58.8K K

SORU 4 (ÖSYM) Günümüzde sabaf denince büyük çoğurluğun aklına iki of kitap alıp satan kitapçı gelir. Ancak sahaflık sadece bir ticaret olmayip belli bilgi donanimini da gerektiren bir meslektir. Osmanlı Türkçesi bilmek bunun başında gelir. Eski harflerle basılı birçok önemli eser bulunmakta ve bun- lar tarihe kaynaklık etmeleri açısından önem taşımaktadır. Sahaflık, bu nedenle bir yanıyla arkeolojik keşif yapmaya benzer. Birikimi toprağın altından çıkarıp bugünün hizme- tine sunan kişi olan sahafin eline geçen kitaplar arasından bulacağı bir mektup veya belge, bazen tarihle ilgili hiç b linmeyeni gün yüzüne çıkartabileceği gibi yanlış bilinen bir olayı da düzeltebilir. Bu parçaya göre sahaflarla ilgili aşağıdakilerin hangisi söylenebilir? Al Tarihi malzemeyi işleyip yorumlayarak bilgiye dönüştü- B) Kültürel mirası ortaya çıkararak hayata yeniden kazan Masteron dirir. C) Metinler aracılığıyla Osmanlı Türkçesinin öğretimine katkıda bulunur. D) Toplumda kâr amacı gütmeyen bir meslek olarak algıla Ar. E) Elindeki malzemeyi incelerken arkeoloji bilminden ya- rarlanır.

Cümlede Anlam - IV 4. TEST 07 Yazı yazan bir insan; çevresine, zamanın derinliğine, geleceğe ve kendisine bakmayı öğrenir. Bu cümleden aşağıdaki yargılardan hangisi çıka- rılamaz? A) Yazı, insana çevresinde olup bitenlere dikkat etme yetisi kazandırır. B) Yazı, insana geçmişle gelecek arasında bağ kur- ma gücü verir. C) Yazı, insana kendisini anlama imkânı sağlar. D) Yazı, insana zamanın iç yüzünü görme imkânı sağlar. E) Yazı, insana geleceği algılama gücü verir.

11. Bilişsel Psikoloji Uygulamaları adlı dergide yayımlanan bir çalışma kapsamında katılımcılara sıkıcı sayılabilecek bir konuşma kaydı dinletilmiş. Bu sırada katılımcıların yalnızca bir kısmından kaydı dinlerken kâğıda bir şeyler karalamaları istenmiş. Daha sonra katılımcılara kayıttaki konuşmada geçen kişi ve mekânların isimleri sorulmuş. Araştırma sonucunda kayıt sırasında kâğıda bir şeyler çizenlerin, çizmeyenlere göre yüzde yirmi dokuz daha fazla bilgi hatırladığı belirlenmiş. Çalışma, dinlerken karalama yapmanın kişinin ilgisini çekmeyen bir konuya odaklanmasını kolaylaştırdığını göstermiş. Aşağıdakilerden hangisi bu parçadaki araştırma sonucunu destekler niteliktedir? A) Not tutmak, kişilerin uzun bir konuya odaklanması ve ana noktaları yakalamasında önemli bir rol oynar. BY Sıkılmaya başladığında monotonluğu kıracak basit bir aktivite, insanın konuya yeniden yoğunlaşmasını sağlar. C) Zihnin karmaşık yapısını anlamak için yürütülen çalışmalar kişilerin farklı uyaranlardan etkilendiğini gösterir. D) Dikkat dağınıklığının önlenmesi için kişiyi etkileyecek çevresel uyaranların en aza indirilmesi gerekir. E) Konunun içeriğine önceden hâkim olmak, kişilerin odaklanma süresini önemli ölçüde artırır. 2021 - KPSS

33-34. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. (1) İletişim araçları tarih boyunca insanlığın gelişim seyrine paralel bir biçimde ilerlemiş ve işlev görmüştür. (II) Bu durumun çok fazla art alanı bulunmakla birlikte, öncelikle hepimiz -şimdi eleştirsek de- uzunca bir süredir kitle iletişim araçlarıyla birlikte yaşamaya alıştık. (III) Gazetenin, televizyonun, sinemanın 20. yüzyılda belirlediği birey ve toplum hayatına ilişkin bütün değişim ve dönüşüm hikâyelerinin merkezinde yer aldık. (IV) Bu bakımdan sessiz ve usulca hayatımıza giren ve asırlardır birlikte yaşadığımız bir şeymiş gibi bağımlısı olduğumuz sosyal medyanın nereden geldiğini ve bize sahiden ne kattığını da sormadık. (V) Ayrıca toplum olarak okuma kültürünün zayıf oluşu, genç nüfusumuzun fazla oluşu, sosyal medyanın boş zaman etkinliklerine bolca imkân sağlaması gibi unsurlar hepimizin sosyal medyayla yatıp kalkması sonucunu doğurdu. 33 Bu parçaya göre sosyal medyayla ilgili olarak 1. Kişinin kısa sürede sosyalleşmesini sağlamıştır. 11. Kişiye ne kazandırdığı üzerine düşünülmelidir. III. İletişim teknolojisindeki gelişmelerin bir sonucudur. IV. Kültürel donanım anlamında yetersiz olanlarda olumsuz etkilere yol açmıştır. yargılarından hangileri söylenemez? AYI ve II B) I ve II (A) I D) Yalnız III E III ve IV 34. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinden sonra düşüncenin akışına göre "Günümüzde ise bu işlev ihtiyaç olmaktan çıkmış, bir tür bağımlılığa dönüşmüştür." cümlesi getirilebilir? B) II C) III CII ve III D) IV E) V

şanımdan biri gi aşağıdaki- Sy- er- ) 7. 8. A Bir ressamla yapılan görüşmeden alınan aşağıdaki konuş- malardan hangisinde yanıt, soruya uygun değildir? A) Soru: Çizimlerinizle insanın iyimserliğe olan inancını artır- maya çalışmanızın size etkisi nedir? Yanıt: Insan negatif duygularını pozitife çevirebilirse mut- lu olur. Sosyal medyada sabah uyandığında ya da gece yatarken pozitif duygular veren resimler pay- lasarak izleyicilerin güne pozitif başlamalarını ve pozitif olarak uykuya dalmalarını isterim. Olumlu dönüşler aldığım zaman da mutlu olurum, bu da beni çizmeye daha çok teşvik eder. B) Soru: Çizdiğiniz karakterlerin hikâyeyi istediği yere götür- melerine izin verir misiniz? Yanıt: Enteresan bir şekilde, bir kitabı okurken aklımda sürekli çizmeyi hayal ettiğim görseller beliriyor. Hemen onları nasıl çizerim diye düşünmeye baş- lıyorum. O yüzden, belki roman değil ama felsefi kitapları okumayı daha çok seviyorum. TOPRAK Yanıt: Geçenlerde, 3 Ekim günü Attila İlhan'ın ölüm yıl ayincilik dönümüydü, o güne ait bir Attila ithan çizdım. Gün- cele ait çizimler yapmayı seviyorum. Tabii güncele ait olmayan konuları çizmeyi de seviyorum. Mesela atölyemde gördüğünüz şemsiyeli resimler geçmişe ait işlerimdir. C) Soru: Çizmeye yeni başlayanlar için ilham verebilecek cümleleriniz nelerdir? Yanıt: Hep yapılanların dışında bir şeyler üretmeye çalı- şın ki insanların dikkatini çeksin. Yapılmış olanların tekrarını veya benzerini çizmek, o alanda üretilen "iyileri" hatırlattığı için farklı olmayacaktır. D) Soru: Sanatınızın güncel olanla uyumlu olması sizin için önemli mi? E) Soru: Sipariş üzerine yaptığınız çizimlerde editörün sizi yönlendirdiği oluyor mu? Yanıt: Bir keresinde Antalya ile ilgili bir konu verilmiş ve illüstrasyonunu yapmam istenmişti. Bir portakal dalı üzerinde sarkmış, yuvarlak, turuncu portakalı gü- neş olmuş şekilde resimlemiştim. Arkada ise deniz manzarası vardı, editör arkadaki denize bir yelkenli çizmeni istedi. Bana göre güneş tek başına daha etkili dursa da istemeye istemeye dediğini çizdim. En bilge yalvacım yokuştur benim Elcisi söz

"Hüma 3. "Simurg" Türk kültüründe "Tuğrul kuşu veya de, en yükseklerde, efsanevi Kaf Dağı'nın tepesinde y kuşu" olarak bilinen efsanevi bir kuştur. Hep yüksekler. şayan, yaşadığı müddetçe ayağı toprağa değmeyen e yüce, en ulvi değerleri temsil eden, ulaşılması neredeyse imkânsız olan bir varlıktır. Yine, efsaneye göre bu kuş öleceğini hissettiği zaman kendisine ağacın kuru dalların dan bir yuva yapar, yuvanın içinde ölümü beklermiş. Ta ki güneş bütün görkemiyle ortaya çıkıp kuru dalları yakınca ya kadar. Böylelikle Simurg, oluşturduğu yuvada yanarak ölür ve küllerinden yeniden doğarmış. K < Aşağıdaki kişilerden hangisinin tutumu ile bu parça da geçen "küllerinden yeniden doğmak" sözü arasında ilişki kurulabilir? A) Kimseye ihtiyaç duymadan kendi işini kendi gören bi- rinin gay en B) Kendini bir anda çalıştığı şirketin başında gören biri- hin C) Bütün imkânsızlıklara rağmen umudunu yitirmeyen birinin D) Çok çalışarak kısa bir zamanda zenginleşen, ma mülk sahibi olan birinin E) Her şeyini kaybettikten sonra azimle çalışarak tekra zirveye çıkan birinin

cevaplayınız. 1 ve 2. soruları aşağıdaki parçaya göre re diğer Sıçrayan genler, adından da anlaşılabileceği üze DNA'nin içinde bir bölgeden diğer bölgeye ha- reket edebilen elementlerdir. İlk olarak Cold Spring findan keşfedilir. Sıçrayan genler keşfedildiğinde Harbor Laboratuvarında Barbara McClintock tara- herkes tarafından şüpheyle karşılanır ancak nere- deyse her organizmada bulunduğunda araştırmacı- lar ikna olur. Literatürde sıçrayan genler (jumping genes) olarak anılmalarına karşın bu DNA dizileri r diziler gibi protein kodlamaz. Protein kodlayan genlerin işleyişini kontrol etmekten ve düzenlemek- ten sorumludur. Yakın zamana kadar transpozonla- nn işlevleri hakkında çok fazla bilgi sahibi değildik. Ancak şunu kesin olarak biliyoruz ki bu elementler normal genlerin işleyişini bozabilir. Bu durum da on- tinir. Bu nedenle bilim insanları sıçrayan genler ve lan evrimsel süreçte önemli bir oyuncu hâline ge- bazı hastalıklar arasında bağlantı arıyorlar. 1. Bu parçadaki altı çizili söz grubuyla 1. Transpozonların hemen her organizmada bu- lunması II. Sıçrayan genlerin görevlerinin tam olarak bilin- memesi III. Transpozonların normal genlerin işleyişini boz- ması hangilerine gönderme yapılmıştır? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III E) I, II ve III D) I ve II 2. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin hangis yoktur? A) Birinci kişili anlatımdan yararlanma B) Gerekçeli yargıya yer verme C) Tanım cümlesinden yararlanma D) Sayıp dökmelere yer verme E) Karşılaştırmadan yararlanma

ir. Patolojik nda bir in- inin olası avranış- özellikle inlikle- dirildiği ert ve ilirsi- iğiniz kay- atta -iz. ki- Deneme Sınavı - 03 25. Mavi balinalardan sonra dünyanın en büyük balinası olan oluklu balinaların popülasyonu, mavi balinalar gibi avlanma sonucu tükenecek noktaya geldikten sonra 1976'daki avlanma yasağının ardından toparlanmaya başlamıştı. Antarktika açıklarındaki Fil Adası'nda ya- pılan keşiflerde, 150 civarı oluklu balina gözlemlendiği ve bu miktarın, yasağın başlangıcından bu yana göz- lemlenmiş en yüksek sayı olduğu belirtildi. Oluklu ba- linaların popülasyonunun büyümesi aynı zamanda bu balinaların dışkıları sayesinde okyanusa yayılan demir başta olmak üzere pek çok element ve mineralden bes- lenen mikroalgler için de önemli. Bu mikroalglerin art- ması, fotosentez miktarının da ciddi biçimde artması ve böylece havadaki karbondioksit seviyesinin düşürülme- sinde ciddi rol oynayabilir. Aynı zamanda mikroalglerle beslenen krillerin sayısının da mikroalg popülasyonuna paralel olarak artması; krillerle beslenen balik, penguen, fok balığı ve balina türlerini de olumlu etkilemektedir. Bu parçaya göre oluklu balinaların popülasyonunun artması aşağıdakilerden hangisi açısından kritiktir? A) Yeni deniz canlısı türlerinin keşfedilmesi B) Canlı türlerinin geleceğinin garanti altına alınması C) Ekolojik dengenin korunmasının sağlanması D) Deniz avcılığının sürdürülebilir kılınması E) Atmosferdeki hava kalitesinin artırılması

35. Bu denemeleri yazarken hayatımın en mutlu zamanların geçirdiğimi söylemeliyim. Çoğunun, gece yarısı ürünü duğunu da... El ayak çekilir, herkes uykuya dalarken b odamda günlüklere, biyografilere, mektuplara, anılara mülür, heyecanla kitaptan kitaba yolculuk yapardım. Kar şılaştığım her yeni ayrıntı heyecanımı artırır ve çoğu gece sabahlardım. Ne güzel günlerdi! Asıl güzel olan, bu okuma lar ve yazmalar sırasında, kendimi o büyük edebiyat ailes nin bir ferdi gibi hissetmenin verdiği coşkuydu. Bu sözleri söyleyen yazarla ilgili olarak, 1. Farklı türde yapıtlar verdiği II. Deneme yazmanın kendisini mutlu ettiği III. Edebî çalışmalarını daha çok geceleri yaptığı IV. Eski günlerine özlem duyduğu V. Büyük bir yazar olmak istediği yargılarından hangisi ya da hangileri söylenemez? A) I ve V D) IV ve V B) Yalnız I E) Yalnız V C) III ve IV

2. Cevaplarınızı, cevap kağıdının Türkçe Testi için ayrılan kısma Edebiyat-sinema, müzik-şiir, fotoğraf-resim, tiyatro-sinema ilişkileri; sanat-edebiyat dünyasının her zaman en karma- şık konularından birisi olmuştur. Yapılan tartışmalar sonu- cunda her sanatın - bir dili olduğu ve başka bir dile çev- rilemezliği görüşü, ağırlıklı görüş olarak rağmen, pratik bir gerçek olarak sanatlar arası ilişkiler de bu tartışmalar da hålen sürmektedir. - Bu parçada boş bırakılan yerlere düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) yerel - tartışılmasına B) etkili - görülmesine C) evrensel - hissedilmesine D) kendine özgü - ortaya çıkmasına E) farklı-biliniyor olmasına

TYT De 7. Bizim yalnızlıklarımız kahvelerde ve çay bahçelerinde ya- şanırdı. Bugünkü gibi insan topluluklarının içinde değil. Orada oturup bir yazımı, bir öykümü bitirdiğimde, bitişik- teki masalarda kim bilir kimlerin kaç kez oturup kalktığını aynımsamazdım bile. Garsonların kaç sefer servis yapmış olduğunu ancak hesabı öderken bilmiş olurdum. Mumun ve lambanın hissettirdiği yalnızlığın ortadan kalkmasından sonra şimdi sanıyorum kıraathanelerin ve çay bahçelerinin yalnızlığı da ortadan kalkıyor. Onun yerine belki bilgisaya- nin getirdiği yeni bir tür yalnızlık geliyor. Acaba bu yalnızlı- ğın insancıllığı ne kadardır? Daha da kötüsü, acaba bilgi- sayar yalnızlığı bile bir gün hasretle mi anılacaktır? Bu parçada yalnızlık ile ilgili olarak aşağıdakilerin han- gisine değinilmemiştir? A) Eskiden, yazarların yalnızlığın somut ortamı olarak kah- veleri ve çay bahçelerini seçtiklerine B) Günümüzde kalabalıkların içinde bile yalnızlık duygusu- nun yaşandığına C) Yalnızlık hissi veren şeylerin zaman içinde değiştiğine D) Teknolojiyle gelen yalnızlık duygusunun ötesinde bir yalnızlık hissinin olamayacağına E) Bilgisayarın getirdiği yalnızlık hissinin önceki zamanki- lerden farklı olduğuna

R-1 TESTİ rafya-1 (35-40) alanlarına ait toplam 40 soru ilimler-1 Testi için ayrılan kısmına işaretleyiniz. 3. B 112 B DENEME-1 Ya PRO YAYIN DENİZi Orhan Kemal, şiire nasıl başladığını anılarında şöyle anlatır: Büyük bir heyecanla Nazım Hik- met'e şiirimi okudum. İlk dörtlük bitmeden "Kâfi kardeşim, bir başkasına lütfen!" dedi. Hâlbuki en güvendiklerimden biriydi, içimden bir şeyler yıkıl- dı. Bir başkası, bir başkası... Kanım tepeme çıktı, başım döndü, ufalandim. Nihayet Nazım'ın "Bu laf ebeliklerine, hokkabazlıklara ne lüzum var? Duy- duklarınızı hiçbir zaman duyamayacağınız tarzda yazıp kendinize iftira ettiğinizin farkında mısınız?" diyaloğuyla Nazım Hikmet'in, Orhan Kemal'in sa- nat binasına ilk harcı attığını görüyoruz. Bu parçada altı çizili sözle anlatılmak istenen aşağıdaki cümlelerin hangisinde vardır? A) Yazar burada, okuyucuları için anlattıklarına bir açıklama getirme ihtiyacı hissetmiş olmalı. B) Uzun süre kamuoyunu meşgul eden tiyatro bi- nasının yarın temel atma töreni yapılacak. C) Genç sanatçının oyunculuktaki eksikliğini, göz doldurucu güzelliği bile kapatamıyor. D) Tolstoy'un da ısrarla üzerinde durduğu şey bu- dur: Sanatın temeli samimiyettir. E) Sanatçının gözlem tutkusu, olgunluk çağında kuracağı akımın öncül adımlarını attı.